KL M DE fi KL GELECE M Z TEHD T ED YOR!

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "KL M DE fi KL GELECE M Z TEHD T ED YOR!"

Transkript

1 KASIM - OCAK BUS AD n 2015 y l bütçesi 1 milyon 62 bin TL Para politikas, faizler ve TCMB nin ba ms zl BUS AD YDK ekonominin gelece ine fl k tuttu Çin de yat r m yapman n püf noktalar KÜS, BUS AD ile örnek projelere imza atmak istiyor KL M DE fi KL GELECE M Z TEHD T ED YOR!

2 Kas m-ocak 2015 Say : 132 Günal Baylan (Baflkan) Selim Tar k Tezel (Baflkan Yard mc s ) Tuncer Hatuno lu (Baflkan Yard mc s ) Halit Cem Çak r (Baflkan Yard mc s ) Ali hsan Türkmen (Sayman) Ahmet Özkayan (Üye) Ali Türkün (Üye) Erdal Elbay (Üye) Ergun Hadi Türkay (Üye) Hakan Oktar (Üye) Nefle Y ld r m (Üye) fiükrü Erdem (Üye) Zeki Erdal fiimflek (Üye) Günal Baylan Oya Yöney Halit Cem Çak r Seyit Ersöz Günal Baylan Selim Tar k Tezel Tuncer Hatuno lu Halit Cem Çak r Ali hsan Türkmen Ergun Hadi Türkay Yap m / Bas m Matbaac l k ve Tan t m Hizmetleri A.fi BAfiKAN IN MEKTUBU Günal Baylan 06 Mali Genel Kurul da 2015 bütçesi 1 milyon 62 bin TL olarak kabul edildi 08 MAKALE Doç. Dr. Metin Özdemir 14 Gündemde Sosyal novasyon var 20 BUS AD Yüksek Dan flma Kurulu ekonominin gelece ine fl k tuttu BAfiKAN YARDIMCISINDAN Tar k Tezel 28 MAKALE Celal Beysel 32 MAKALE Prof. Dr. Ali Ceylan 34 SÖYLEfi Adnan Türkay 38 MAKALE Yrd. Doç. Dr. Cem Okan Tuncel BAfiKAN YARDIMCISINDAN Tuncer Hatuno lu 44 MAKALE Bahad r Kalea as 46 Demokrasi ve ekonomik büyüme birlikte geliflirse anlam ifade eder 50 KOB ler AB ekonomisinin omurgas 54 MAKALE fierif Ar Bar flç Ajans ve Rota Ofset Rota Bar flç A.fi. nin markalar d r.

3 62 56 MAKALE Ahmet Altekin 58 M ZAH Ahmet Altekin 60 Transatlantik Ticaret ve Yat r m Ortakl na Türkiye de al nmal 62 Cem Kozlu dan ifl hayat nda liderlik ve baflar l olmak için önemli ipuçlar 64 BAfiKAN YARDIMCISINDAN Cem Çak r 65 Do an Ersöz ölümünün 20. y l nda Emirsultan daki mezar bafl nda an ld 66 klim de iflikli i ve küresel s nma dünyan n gelece ini tehdit ediyor 71 De erlerimiz mutlaka korunmal 74 Kimlik siyasetinden kurtulabilirsek iflte o zaman yeniden biz olabiliriz Türkiye ekonomisinin geliflimi için üniversite-sanayi iflbirli i kaç n lmaz 80 Çin de yat r m yapman n püf noktalar BUS AD da anlat ld 82 fl sa l ve güvenli i kurallar na uyan iflletmelerin verimlili i artar 84 BORG P ile hem ekonomide hem de refahta çarpan etkisi yarat lacak 85 KÜS, gelecek ad na BUS AD ile örnek projelere imza atmak istiyor Bursa Kalite Ödülü ile Kalite ve Baflar Sempozyumu nda geri say m 88 Çok Boyutlu Kiflisel Liderlik e itimi ikinci kufla n geliflimine katk sa lad 89 Gökhan Karagöl den ikinci kuflak yöneticilere alt n de erinde ö ütler 90 Bosna Hersek teki yat r m iklimi BUS AD üyelerine anlat lacak Baylan dan Yenilikçilik-Yarat c l k Uzmanl k Grubu üyelerine teflekkür 92 SÖYLEfi Mehmet Fikri Ünal 96 Do ru iletiflim için; bakan de il gören, susan de il dinleyen olun 97 Ö renci topluluklar na tam destek 98 letiflim kazalar n önlemenin yolu; bol bilgi ve az yorum dan geçiyor 99 fl kazalar yüzde 99 insan kaynakl. Alt dakikada bir ifl kazas yaflan yor 100 Cumhuriyet Baflsavc s fiahin ile Emniyet Müdürü Y ld z a ziyaret BUS AD dan EKOHABER e ziyaret 101 ÜYELERDEN HABERLER 121 KÜLTÜR/SANAT 88

4 Baflkan n Mektubu Günal Baylan Yönetim Kurulu Baflkan De erli Bak fl okurlar ; Son y llarda gözlemlerimiz, ülke içinde kutuplaflman n artt yönündedir. Bu ayki Çekirge Toplant m zda a rlad m z, KONDA Araflt rma ve Dan flmanl k firmas n n Genel Müdürü Bekir A rd r n tespitlerinden de faydalanarak konunun önemini dikkatinize sunmak istiyorum. Siyasi olarak taraflar aras ndaki genel kan ; kendisinin akl selim ve tarafs zl kla meselelere bakt yönünde Ve taraflar konuyu savunurken, karfl s ndakilerin öneri ve yaklafl mlar n dinlemiyorlar, diyaloga girmek bile istemiyorlar. Bu durumda yaln zca tart fl lan veya hararetle savunulan bu üslup bile ülkede kutuplaflmaya neden olabiliyor. Sade vatandafl ise kendisine yer bulamad bu ortamda siyasete ve partilere karfl bir güvensizlik üretiyor. Partilerin ifllevlerini yerine getirmedi ine, yaln zca partiye yak n kiflilerin ç karlar n savunarak ifl takibi yapt na ve halk temsil etmedi ine inanarak siyasetten umudunu kesiyor. Sorunlar n çözmek için bir gruba mensup olmak zorunda kal yor. Bundan sonraki yaflam nda, bu grubun partisine oy veriyor ve yaflam n bu gruba göre yönlendiriyor. Bu durum, zihnen birbirine de meyen topluluklar n artmas na neden oluyor. Her dönemde iktidarda olan kesimin kutuplaflma konusu olan sorunu, sadece kendi aç s ndan görmekte srar etmesi ve soruna uzlaflmaya dayal bir çözüm bulmaya gayret etmemesinden ötürü; kutuplaflma, çözümleri zorlaflt r rken; çözümsüzlük, kutuplaflmay kuvvetlendiriyor. Burada esas kay p, ça dafl demokrasi ile yönetilen, iktisadi kalk nmas n yapm fl bir ülkede bireyin kaliteli yaflama kavuflma arzusudur. Ülkede yaflayan tüm fertlerin amac bu hedef do rultusunda olmal d r. Bunun sa lanmas ise, baflta siyasilerimizin uzlaflmas ile oluflturulacak toplumsal kaynaflmad r. 04 Bak fl 132

5 Mali Genel Kurul Mali Genel Kurul da 2015 bütçesi 1 milyon 62 bin TL olarak kabul edildi BUS AD n Ola an Mali Genel Kurulu yap ld. Günal Baylan baflkanl ndaki Yönetim Kurulu nun bir y l boyunca gerçeklefltirdi i etkinlik ve projelerin Dernek üyeleriyle paylafl ld genel kurulda, 2015 y l bütçesi 1 milyon 62 bin lira olarak karara ba land. Bursa Sanayicileri ve fladamlar Derne i nin (BUS AD), Ola an Mali Genel Kurul Toplant s yap ld. Kültürpark içindeki BUS AD Evi nde gerçeklefltirilen genel kurulda; Ocak 2014 te yönetime gelen Günal Baylan baflkanl ndaki Yönetim Kurulu nun bir y l boyunca yapt etkinlik ve faaliyetler ile denetim kurulu raporu, Dernek üyelerine detayl biçimde aktar ld. Divan Baflkanl n brahim Yaflar n yapt Genel Kurul da, BUS AD n 2015 y l bütçesi 1 milyon 62 bin lira, y ll k üye aidat 2 bin 750 lira, yeni üye girifl aidat da 10 bin lira olarak karara ba land. 37 y ld r örnek ve baflar l Yönetim Kurulu ile Denetim Kurulu nun ayr ayr ibra edildi i Genel Kurulun aç l fl nda yapt konuflmada; BUS AD n; ilkeli duruflu, giriflimci kimli i, fikir, proje ve yapt çal flmalarla ekonomik ve sosyal sorumluluk platformlar nda 37 senedir örnek ve baflar l bir sivil toplum kuruluflu olarak yerini ald n söyleyen BUS AD Baflkan Günal Baylan, Yönetim Kurulumuz da, göreve geldi i günden beri bu anlay flla sizlerin sevgi ve güvenine lay k olabilmeyi arzulam flt r dedi. fl dünyas n n siyasi ve ekonomik konularda çal flaca daha çok dersin oldu unu belirten Baylan, tek üzüntülerinin; heves edilen çal flmalar n, eski al flkanl klar ile devam ettirilmek istenmesi oldu unu vurgulad. H zla de iflen dünyada mahalli idarelerden bafllayarak, yap lacak tüm çal flmalar, ifl dünyas n gelece e tafl yacak vizyon do rultusunda, ortak ak l ve bilimsel çal flmalar n, kurumlar aras ndaki koordinasyon deste i ile bölgenin de erleri de göz önüne al narak kontrollü, ölçülebilir ve denetlenebilir bir yap da geliflmesini arzulad klar n anlatan Baylan, flöyle devam etti: Gelecek hedefi Kazançlar n yat r ma dönüfltürmüfl, geliflmifl teknolojik sanayisi ile ihracat hedeflerini kat kat aflm fl, iktisadi kalk nmas n, bölgeleraras gelir fark n azaltarak gerçekleflmifl, demokratikleflme, temel hak ve özgürlüklerde yapt uygulamalar ile evrensel hukuk devleti olmufl, e itimde yap lan baflar l reformlarla bizi gelece e tafl yabilecek ayd n gençleri yetifltirmifl, ulusal geliflmifllik düzeyi artm fl, siyasi tercihlerini sorgulayan insan yap s ile Avrupa Birli i ne tam üye olmufl güzel bir Türkiye de gelecek kuflaklar n sanayicili in keyfini ç karmalar n diliyorum. Kapsaml faaliyet raporu sunuldu Günal Baylan n aç l fl konuflmas n n ard ndan kürsüye ç kan Baflkan Yard mc s Tuncer Hatuno lu, Yönetim Kurulu nun bir y l boyunca hayata geçirdi i etkinlikler ile çal flmalar devam eden yeni projeler hakk nda Genel Kurul kat l mc lar na kapsaml bir faaliyet raporu sundu.. 06 Bak fl 132

6 Doç. Dr. Metin Özdemir Uluda Üniversitesi ktisat Bölümü Ö retim Üyesi Para politikas, faizler ve TCMB nin ba ms zl : Tart flmay do ru zemine tafl mak G R fi Türkiye ekonomisinin, dönemi itibariyle gösterdi i performans, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas n n (TCMB) para politikas na yönelik elefltiri ve tart flmalar beraberinde getirdi. Elefltiriler önemli ölçüde, küresel finansal krizin ard ndan ortaya ç kan sorunlar ve para politikas ve merkez bankas ba ms zl üzerine yap lan sorgulamalar yans tan bir içeri e sahip. Bununla birlikte tart flman n, Türkiye ekonomisinin temel sorunlar na iliflkin do ru zemin üzerinden yürümedi i görülüyor. Bu yaz da, söz konusu elefltiri ve tart flmalar n, küresel kriz ile olan iliflkisi ve geliflmifl ülke merkez bankalar n n para politikalar üzerindeki etkisi öncelikle ele al n yor. Ard ndan, konunun Türkiye ekonomisine olan yans malar, TCMB nin kriz sonras uygulad para politikas üzerinden de erlendirilerek tart flman n do ru zemininin ne olmas gerekti i üzerinde duruluyor ( ktisat yaz lar n n s k c l n bilenler ve konunun Türkiye ekonomisine ait boyutlar ile ilgilenenler, do rudan yaz n n ilgili k sm na geçebilirler). Son k s mda tekrar edece imi burada bafltan belirtmeliyim. Bu tart flma özü itibariyle son derece yararl, ancak mevcut haliyle de il KR Z ÖNCES Küresel finansal kriz öncesi dönemin iktisat politikas çerçevesi üç temel unsurdan olufluyordu. Para politikas n n yürütülmesi için enflasyon hedeflemesi, ekonominin d fl floklara karfl dayan kl l n art rmak için esnek (dalgal ) kur rejimi ve fiyat istikrar amac ile görevlendirilmifl merkez bankas. Maliye politikas ise kamu maliyesini disipline edecek ve orta vadede makroekonomik istikrara katk da bulunacak flekilde hükümetlerin alan olarak b rak ld. Merkez bankalar n n fiyat istikrar amac na ulaflmalar için istedikleri enstrüman (faiz oran ) seçmeleri konusunda yasal düzenlemeler ile ba ms zl klar sa lan rken, hedeflerini belirleme konusunda hükümetlerle ortak hareket etmeleri benimsendi. Yasal-kurumsal düzenlemelerin içine, fleffafl k ve hesap verebilirlik gibi her ülkeye göre farkl çal flan mekanizmalar yerlefltirilerek merkez bankas ba ms zl n n özünde var olan demokrasi aç n gidermeye de imkân sa land düflünülüyordu. Esas olarak merkez bankas ba ms zl na yönelik iki temel argümandan bahsetmek mümkündür: Öncelikle, merkez bankas as l ifline odaklanarak fiyat istikrar amac do rultusunda hareket etti inde büyüme ve istihdam için gerekli makroekonomik ortam sa layacak ve enflasyon rahatl kla kontrol alt na al nabilecekti. kinci olarak ise, para politikas n n faiz oran n istedi i yönde kullanmas ve kamu maliyesinin bask s ndan kurtulmas yan nda siyasetçilerin özellikle seçim dönemlerinde para politikas n manipüle ederek enflasyona neden olmalar n n önünü kesmek mümkün hale gelecekti. Bu argümanlar, özellikle geliflmekte olan ülkeler aç s ndan önem kazan yordu, zira söz konusu ülkelerin yaflad yüksek enflasyon, krizler ve makroekonomik istikrars zl klar n kökeninde k r lgan kurumsal yap lar n n ve d fl floklara karfl dayan ks z olmalar n n önemli rolü oldu u üzerinde genifl bir uzlaflma söz konusuydu. Enflasyon hedeflemesi, esnek kur rejimi ve fiyat istikrar amac na odakl ba ms z merkez bankas ndan oluflan politika çerçevesi, Great Moderation (Büyük Sakinlik) olarak an lan ve küresel düzeyde fiyat istikrar ve büyümenin yafland, 08 Bak fl 132

7 üretim-enflasyon de iflkenliklerinin azald, faiz oranlar n n düfltü ü ve finansal istikrar n oldu u bir dönemi beraberinde getirdi. Türkiye ekonomisi aç s ndan özellikle aras n kapsayan bu dönem, enflasyon düflerken yüksek büyüme performans n n sergilendi i, kifli bafl na gelirin h zla artt, mali disiplinin sa land ve para politikas n n normalleflti i bir sürece karfl l k geldi. Bu dönemde TCMB nin, hem makroekonomik istikrar n sa lanmas hem de ekonominin floklara dayan kl l ve kurumsal kapasitesinin güçlenmesinde önemli katk lar oldu. KR Z SONRASI Krizin ard ndan, kriz öncesi döneme ait temel politika çerçevesinin dayand unsurlar n sorguland görüldü. Krizin nedenleri ve dinamikleri etraf mda yap lan tart flmalardan ç kar lan temel derslerden biri, sadece fiyat istikrar na odakl ve enflasyon hedeflemesi ile gerçeklefltirilen politikalar n makroekonomik istikrar için yeterli olmayaca n n anlafl ld na dairdi (Borio, 2012). Bu ba lamda, fiyat istikrar alt nda bile özellikle konut piyasalar ve emtia ve varl k piyasalar nda oluflabilecek dengesizliklere ba l olarak ekonomilerin finansal istikrars zl k kökenli krizler yaflayabilece i görüldü. Kriz sonras oluflan politika çerçevesi, enflasyon hedeflemesinin önemli ölçüde esnetilmesini ve merkez bankalar n n amaç ve enstrüman setlerinin geniflledi i yeni bir alet çantas na sahip olmalar n beraberinde getirdi. Bu anlamda, merkez bankalar fiyat istikrar yan nda, finansal istikrar, büyüme ve istihdam gibi amaçlar da gözetmek durumunda kald lar. Fiyat istikrar d fl nda amaçlar n belirlenmesi, söz konusu amaçlara yönelik yeni araçlar n da gelifltirilmesini zorunlu k ld. Baflta Amerikan Merkez Bankas Federal Reserve (FED) olmak üzere, ngiltere Merkez Bankas (BoE) ve Japonya Merkez Bankas (BoJ), finansal piyasalarda yaflanan sorunlar n giderilmesi ve iktisadi faaliyetin canland r lmas na yönelik olarak kredi ve parasal geniflleme (credit and quantitative easing) politikalar na baflvurdular. Ard ndan s f r ya da s f ra yak n faiz politikas izleyerek (zero interest rate policy) ve sözlü yönlendirme (forward guidance) arac l yla faiz oranlar n yeni amaçlar ile iliflkili hale getirdiler (Özdemir, 2014). Bu tip bir politika çerçevesine örnek olarak FED, politika faiz oran n n, iflsizlik oran %6.5 düzeyine inmedikçe 0 ile 0.25 aras nda tutulaca yönünde davranaca n ilan etmiflti. Benzer flekilde BoE, politika faiz oran n n, iflsizlik oran %7 düzeyine inmedikçe, %0.5 düzeyinin üzerine yükseltilmeyece i fleklinde bir politika benimsemiflti. KR Z ve MERKEZ BANKASI BA IMSIZLI ININ EROZYONU Yukar da bahsetti imiz haliyle, merkez bankalar n n fiyat istikrar yan nda büyüme, istihdam gibi amaçlar da içerecek flekilde para politikas izlemeleri, merkez bankalar n n ba ms zl n n da erozyona u ramas n beraberinde getirdi. Burada, bizim için de önemli olan iki nedene dikkat çekmek gerekiyor: lk olarak, yukar da fiyat istikrar amac için merkez bankas n n ba ms zl lehine ortaya konulan argüman geçerlili ini yitiriyor (Blejer, 2013). Zira finansal istikrar, büyüme ve istihdam gibi amaçlar benimsenince, söz konusu amaçlar hem politik karar alma sürecini ilgilendiriyor hem de ilgili amaçlarda do abilecek baflar s zl n politik maliyetleri bulunuyor. Bu nedenle, zaten özünde demokrasi aç sorunu olan ba ms zl n erozyona u ramas ve siyasetçilerin para politikas n n yürütülme sürecine dahil olmalar kabul edilebilir bir temele oturuyor. kinci olarak, fiyat istikrar d fl nda farkl amaçlar n da benimsenmesi hem kaynak tahsisi aç s ndan hem de gelir da l m aç s ndan politika sonuçlar do uruyor (Özdemir, 2014). Asl nda ilginç olan bu tür dönemlerde merkez bankas n n sadece fiyat istikrar amac na odaklanmas n n da benzer politika sonuçlar do urabilece i gerçe i. Bu haliyle, Ekonomik Bak fl örne in banka-finans kesimine yönelik likidite enjeksiyonlar ve çeflitli kurtarma (bail-out) operasyonlar n n önemli tahsis ve gelir etkilerinin bulunmas, hem politik karar almay gerektiriyor hem de bürokratlar n elindeki merkez bankalar karfl s nda seçilmifllerin katlanaca maliyetlerin daha yüksek olmas na yol aç yor. Tabii, geliflmifl ülkelerde merkez bankas ba ms zl n n erozyona u ramas n n nedenleri üzerine ileri sürülen iki argüman n, para politikas n n yürütülmesinde köklü bir de iflikli i içermedi ini, kurumlar tahrip edecek ve para politikas n n kredibilitesini sarsacak bir içerik üzerinden ele al nmad n burada belirtme gere i duymuyorum. SORUN PARA POL T KASI DE L DÜZENL DURGUNLUK Kriz sonras itibariyle as l sorun, krizden ç k fl n neden yavafl oldu u ve para (ve maliye) politikas n n etkinli i etraf nda dü ümleniyor. Geliflmifl ülke merkez bankalar n n uygulad para politikas na iliflkin birkaç örnek içinde bulundu umuz dünyay daha iyi kavramam za yard mc olabilir: Euro alan, bankac l k sektöründeki yap sal sorunlar, yüksek kamu borçlar, yüksek iflsizlik ile karfl karfl ya. Azalan talep, fiyatlar n daha da düflece i beklentilerini güçlendiriyor ve ciddi bir biçimde deflasyon sorunu var. Avrupa Merkez Bankas (ECB), FED e nazaran krize daha geç tepki verdi ve önce faiz oranlar n uzun süre düflük tutaca na dair sözlü yönlendirmede bulundu. Ard ndan s f ra yak n faiz oran politikas na geçifl yapt ve daha sonra negatif faiz oran uygulamas na bafllad. Ocak 2015 te ise parasal geniflleme karar ald ve son politikan n ne kadar etkili olaca belirsizli ini koruyor. 09 Bak fl 132

8 sveç Merkez Bankas (Riksbank), krizin ilk aflamalar nda hane halk borçlulu unun yüksek seyri nedeniyle faizleri h zla düflürmedi ve kendi bünyesinde bir deprem yaflad. Faizlerin yüksek düzeyi nedeniyle büyüme ve istihdamda ciddi kay p olufltu unu ileri süren Baflkan Yard mc s L.E.O.Svensson, Baflkan S.Ingves ile ters düflerek May s 2013 te görevinden ayr ld. Halihaz rda hakl ç kt görülüyor zira Riksbank politika faizini s f r düzeyine indirmifl durumda ve 2016 y l ortas na kadar da bu düzeyi koruyaca görülüyor (Özdemir, 2014). sviçre Merkez Bankas (SNB) ise, kendi ulusal paras n n daha fazla de erlenmesini engellemek için önce 1_=1.20 Frank üzerinden kuru sabitlemiflti. Ocak ay içinde -sürpriz bir biçimde- sabitledi i kuru kald rarak mevduatlara uygulad faizi %-0.75 düzeyine indirerek negatif faiz uygulamas na geçti. Tüm bu örnekler, konvansiyonel merkez bankac l n n ötesinde uygulamalara karfl l k geliyor ve merkez bankac l n n bildi imiz do as n da farkl laflt racak özelliklere sahip. Bu durum, küresel ekonominin gelece i için önemli bir gündem maddesini de beraberinde getirdi: Uzunca bir süre (buraya dikkat) düflük faizlerin ve düflük büyümenin hüküm sürece i düzenli bir durgunluk (secular stagnation) süreci (Summers, 2014) ile karfl karfl ya olundu u gerçe i TÜRK YE EKONOM S NDE NE OLDU: KR Z N ARDINDAN PARA POL T KASI Krizin erken aflamalar nda, geliflmekte olan ülke merkez bankalar ve TCMB nin politika faiz oranlar nda yüksek indirimlere giderek ve maliye politikalar n krizden ç k fl için destekleyici bir biçimde kullanarak baflar l bir kriz yönetimi uygulad klar görüldü. Bununla birlikte, kriz sonras oluflan küresel politika ortam, geliflmifl ülkelerde uygulanan parasal geniflleme politikalar na ba l olarak sermaye ak mlar n n geliflmekte olan ülkelere yöneldi i bir görünümü ortaya ç kard. Bu durum, öncelikle geliflmifl ve geliflmekte olan ülkeler aras nda büyüme performans n n ikinciler 10 Bak fl 132 fiekil:1, Kaynak: TCMB lehine ayr flmas n beraberinde getirdi. Geliflmekte olan ülkelerde ve Türkiye ekonomisinde büyüme performans yükselse de önemli bir sorun kendisini hissettirmeye bafllad : sermaye girifllerinin özellikle kredi genifllemesi ve cari aç k üzerinden do urabilece i makro finansal risklere ba l olarak do abilecek bir finansal kriz Bu durum, yukar da ortaya konulan çerçeve ve geliflmifl ülkelere benzer flekilde, TCMB nin fiyat istikrar amac ötesinde cari aç n kontrolü ve finansal istikrar amac n da benimsedi i ve araç setini yeni amaçlar na yönelik olarak geniflletti i bir alet çantas oluflturmas n da beraberinde getirdi. Dilerseniz mevcut tart flmalar ve konumuz aç s ndan bu durumu, merkez bankas ba ms zl n n erozyona u ramas n n bafllang c olarak ta alabilirsiniz Krizin ard ndan günümüze kadar olan dönemi, TCMB nin para politikas ve ekonominin büyüme performans aç s ndan iki alt dönemde incelemek daha yararl olabilir. Tablo 1, söz konusu iki alt dönemin temel makroekonomik büyüklüklerini bir araya getiriyor. Tablo 1: Temel Makroekonomik Büyüklükler ( ) * Tahmin. Kaynak: TCMB, IMF : YÜKSEK BÜYÜME-YÜKSEK CAR AÇIK Bu dönemde, sermaye girifllerine ba l olarak iç talepteki art fl ile beraber yüksek büyümenin sa land görülüyor. TCMB nin reel politika faiz oran negatif düzeyde ve yat r mlarda ciddi bir art fl söz konusu. K sa vadeli sermaye giriflleri, bir yandan krediye eriflimi kolaylaflt rarak (tasarruf düzeyinden de anlafl ld gibi) tüketimi h zland r rken di er yandan TL nin de erlenmesine yol açarak cari aç % 9.7 düzeyine yükseltiyor. TCMB yi tedirgin eden sorun ise, kredi büyümesi ve cari aç n GSY H ya oran aras nda gözlenen güçlü iliflki ve cari dengenin h zla bozulmas ve finansman nda k sa vadeli sermaye giriflleri ile portföy yat r mlar n n pay n n artmas (fiekil 1). Nitekim Türkiye ekonomisi için kredi art fl ortalamas itibariyle %30 lar düzeyindeyken sadece 2010 y l için bu oran %40 düzeylerine ulaflm flt. Bu nedenle, sermaye girifllerinde ani durufl (sudden stop) riskine ba l olarak oluflan makroekonomik ve finansal istikrara iliflkin kayg lar, TCMB nin, geliflmifl ülkeler gibi, farkl bir para Reel GSY H Büyüme (%) * Enflasyon (TÜFE, %) Cari aç k (GSY H,%) * Reel politika faiz oran (%) Tasarruflar (GSY H,%) * Yat r mlar (GSY H,%) * Reel Döviz Kuru (TÜFE bazl )

9 politikas tasarlamas n gerekli k l yordu (Özdemir, 2013). Kas m 2010 dan itibaren uygulamaya konan ve çerçeve olarak halen uygulanan yeni para politikas n n içeri i ise flöyle: Fiyat istikrar ve finansal istikrar (ve cari aç n kontrolü) amaçlar n gerçeklefltirebilmek için bildi imiz politika faiz oran yine var. Ona ek olarak zorunlu karfl l k oranlar ve faiz koridoru (borç verme-borç alma faiz oran ) olmak üzere iki araç daha TCMB nin alet çantas na giriyor. Burada çeflitli (kredi genifllemesini yavafllatmak gibi) ara hedefler ve (kredi büyümesi gibi) gösterge de iflkenlerde var. Bu arada TCMB nin, 2011 y l n n sonlar ndan itibaren sermaye girifllerindeki oynakl klar n ekonomiye olumsuz etkilerini s n rlamak amac yla Rezerv Opsiyonu Mekanizmas (ROM) tasarlayarak yeni politika çerçevesine ekledi ini de unutmayal m. Evet, karmafl k oldu unun fark nday m (ayn durum pek çok iktisatç, analist ve Türkiye ekonomisi ö rencileri için de geçerli ), zaten bu politikaya yönelik (baflta IMF) en önemli elefltirilerden birisi para politikas n afl r sofistike hale getirerek fleffafl azaltmas (IMF, 2014). Bu dönemde TCMB nin para politikas n n, bildi imiz uygulamalar ötesinde bir sorumluluk alt na girdi i çok aç k. Örne in, finansal istikrara iliflkin daralt c mikro-ihtiyati önlemler ile BDDK taraf ndan desteklenmedi ini belirtmek gerek. Bu deste in para politikas n n fiyat istikrar amaçlar d fl nda yeni amaçlar edindi inde politik karar almay gerektiren durumlar ile karfl karfl ya kalabilece ine iliflkin yukar da ele al nan sorunlara bir örnek teflkil etti ini söylemek mümkün. Zira dönem itibariyle politik karar al c lar n, Haziran 2011 genel seçimlerine ekonominin büyüdü ü bir konjonktürde girmeyi arzulamalar do al : DÜfiÜK BÜYÜME (KONTROLLÜ CAR AÇIK)-YÜKSEK ENFLASYON Yapt m z çal flmalar, Kas m Haziran 2011 aras nda, TCMB nin yeni para politikas n n cari aç n kontrolü ve kredi büyümesinin yavafllat lmas aç s ndan baflar l oldu unu ortaya koymufltu (Özdemir ve Arabac, 2012). Ancak finansal istikrar amac aç s ndan sa lanan baflar, dönemi itibariyle enflasyonun önemli ölçüde yükseldi i ve büyümenin potansiyelin alt na do ru geriledi i bir konjonktürü ortaya ç kard. Tablo 1 verileri üzerinden gidersek, iç talebin darald, büyümenin özellikle 2013 y l ndan itibaren ihracat ile desteklenmeye çal fl ld bir görünüm söz konusu döneminden farkl laflan yönler çok önemli. Bu dönemde TCMB nin reel politika faiz oran yine negatif düzeyde ancak yat r mlar yerinde say yor. Peki de iflen nedir? May s 2013 te FED in parasal genifllemeyi sonland rabilece ine dair aç klamas na ba l olarak sermaye girifllerindeki yavafllama elbette. May s 2013 ten sonra toplum ve siyaset sahnesinde olanlar bir yana, TCMB nin sermaye girifllerindeki azalma karfl s nda gösterdi i politika davran fl üzerinde durmak gerekiyor. TCMB, bu dönemde, döviz kurundaki de er kay plar n n do urdu u enflasyonist etkileri s n rlamak için politika faiz oran na baflvurmad. A rl kl olarak faiz koridorunun geniflli i ile oynayarak ve likidite operasyonlar ile faiz oranlar n belirlemeye çal fl rken büyüme kayg s ile hareket etti i görüldü. Bu tür bir politika davran fl nda politik karar al c lar n faiz konusundaki fiekil: 2 Ekonomik Bak fl hassasiyetlerinin rolü oldu u ise bilinen bir gerçek Ancak 2013 y l n n ikinci yar s na damga vuran önemli bir durum söz konusuydu: TCMB Baflkan A ustos 2013 te y lsonu döviz kuru için 1.92 seviyesini güçlü bir taahhüt ile dile getirdi. Bu taahhütün ard ndan, döviz kurundaki art fllar ve fiyatlama davran fllar ndaki bozulmaya ba l olarak oluflan enflasyon dinamikleri karfl s nda TCMB, Ocak 2014 sonunda sert bir faiz art r m yapmak zorunda kald (fiekil 2). Politika faiz oran, %4.5 ten %10 a yükseltilirken faiz koridoru %8-12 band na tafl nd. fiöyle de diyebiliriz, TCMB as l amac na odaklanma yönünde -geç kald için dozu yüksek olan- bir ad m att. TCMB nin bu davran fl, 2014 y l bafl nda özel tüketimi kontrol alt na almaya ve cari aç azaltmaya yönelik BDDK ve di er aktörler taraf ndan al nan makro-ihtiyati önlemler ile de desteklendi. TCMB N N 4 fiubat SENDROMU TCMB, Ocak 2014-Ocak 2015 aras nda, politika faiz oran n %10 dan %7.75 e indirirken faiz koridorunu da %11.25-%7.5 band na tafl d. Bu dönem TCMB nin para politikas ve faiz kararlar na yönelik elefltirilerin yo unlaflt ve politik karar al c lar taraf ndan yüksek sesle dile getirildi i bir süreci de içermektedir. Baflta Cumhurbaflkan olmak üzere, ekonomi yönetiminin bir k sm ve dan flman düzeyinde kifliler, TCMB nin önemli ölçüde faiz indirmesi gerekti ini savunurken yüksek enflasyonun kökeninde mevcut faiz düzeyinin aranmas gerekti i üzerinde durdu. Buna 11 Bak fl 132

10 karfl n, ekonomi yönetiminin di er kanad ve TCMB nin de içinde oldu u ekonomi bürokrasisi, faiz indirimlerinde temkinli gitmeyi ve enflasyondaki düflüfle paralel olarak faizlerin de inece i görüflündeydi. Ancak son Para Politikas Kurulu (PPK) toplant s ile al nan faiz karar n yeterli bulmayan ilk görüfl mensuplar n n elefltiri dozlar n daha da yükselttikleri görüldü. Asl nda TCMB, gerileyen petrol fiyatlar ve g da fiyatlar n n geçmifl y llar ortalamas na dönmesine ba l olarak 2015 y l n n ilk yar s nda enflasyonun kayda de er bir düflüfl sürecine girece ini ve bu süreci faiz indirimleri için bir f rsat olarak de erlendirebilece ini dile getirmiflti. Nitekim TCMB Baflkan y l n ilk Enflasyon Raporu toplant s nda bu durumu teyit etmifl ve enflasyonun %70 olas l kla, 2015 y l sonunda %4,1 ile yüzde %6,9 aral nda (orta noktas yüzde 5,5) gerçekleflebilece i tahmininde bulunmufltu (Baflç, 2015). Bununla birlikte faiz indirimlerine yönelik olarak temkinli durufl vurgusu ile bafllayan toplant n n sonunda TCMB Baflkan, e er Ocak ay enflasyon oran %1 in alt nda gerilerse PPK n n acil bir toplant yaparak faiz indirimini gündemine alabilece ini belirtti. Bu toplant n n ard ndan döviz kuru üzerinde oluflan bask neticesinde kur 2.40 düzeylerini aflt. Ocak ay TÜFE düzeyi ise %1.10 olarak art fl yönünde gerçekleflirken y ll k enflasyonun %8.17 den %7.24 e geriledi i ve gerilemenin %1 in alt nda oldu u görüldü. TCMB ise, Baflkan n demeci tazeli ini henüz korurken 30 Ocak ta kendi oluflturdu u kur dalgalanmas na aç klama getirmek zorunda kald ve kurda oluflan art fllar n temkinli faiz indirim süreci ile uyumlu olmad gerekçesiyle 4 fiubat için yapabilece ini duyurdu u faiz indirim amaçl toplant dan vazgeçti i sinyalini verdi ve söz konusu toplant gerçekleflmedi. fiimdi, 2013 y l n n ikinci yar s nda döviz kuru için verilen taahhüde benzer flekilde, faiz indirimi için yap lan aç klaman n döviz kurunda önemli bir s çrama yaratt görülüyor. Bu durumun, bir yandan olas faiz indirimlerinin zamanlama ve düzeyi üzerinde olumsuz etkide bulunmas di er yandan maliyetler kanal yla enflasyonist dinamik do urmas ve fiyatlama davran fllar n bozmas mümkün. Benzer flekilde, ihracat m z aç s ndan -Euro alan ve Rusya daki geliflmeler de ortadayken- maliyetleri art rarak kurdaki yükselifllerin ihracat için olumlu fiyat etkisini s n rland rabilir ve flirketler kesiminde döviz borçlular olumsuz bilanço etkilerine maruz kalabilir. Ancak sorunun daha temel oldu unu görmemiz ve tart flmay do ru zemine tafl mam z gerek fiekil: 3 SORUN FA Z DE L, SORUN POTANS YEL N ALTINDA BÜYÜME Özünde faiz tart flmas suni bir nitelik tafl yor. Zira TCMB, politika faiz oran n indirse de likidite yönetimi ile faizlerin koridorun üst band olan %11.25 düzeyine yak n gerçekleflmesini sa layabiliyor. Koridorun üst band de iflmedikçe, temkinli durufl sa lanabiliyor zira bankalar mevduat ve kredi faizlerini belirlerken söz konusu üst band referans al yorlar. fiöyle de diyebiliriz: TCMB piyasa için koridorun üst band n dikkate al rken politik karar al c lar için temel politika faiz oran üzerinden hareket ediyor. Böyle bir politika uygulamas na yönelik olarak pek çok elefltiri dile getirildi daha önce (Gürses, 2014) ve flimdi konumuz de il. Zira -yaz n n ilk k s mlar nda geliflmifl ülkeler için aç klad m çerçeveyi hat rlay n- TCMB art k fiyat istikrar yan nda finansal istikrar (cari aç ) ve hatta büyümeyi de gözetmek durumunda kald bir politika ortam ile karfl karfl ya. Sorun (ve vaveylan n nedeni); Baflbakan Yard mc s Ali Babacan taraf ndan da dile getirilen, geliflmifl ülkelerdeki düzenli durgunluk sürecine ba l olarak Türkiye ekonomisinin uzun süre potansiyelin alt nda büyümesi riski Tablo 1 in verileri dönemi için söz konusu riski aç k bir biçimde gözler önüne seriyor: Türkiye ekonomisi, tasarruf düzeyi düflük ve cari aç k veren bir ekonomi. Döviz kuru de erlendi inde, enflasyon düflerken cari aç k art yor (ya da tersi) ve bu durum para politikas n teslim alm fl durumda Daha önemli bir soru(n), faiz oranlar nda göreli indirimler olmas na ra men yat r mlar n bir türlü artm yor oluflu Acaba neden?.. Kuflkusuz, gerek politik karar al c lar n gerekse iktisat politikalar n n temel amac toplumsal refah art rmak. Nitekim para politikas na yönelik elefltiriler ve h zl faiz indirimlerine yönelik taleplerin temel kayg s n n da büyüme oldu u çok aç k Ancak üretim kapasitesine katk da bulunacak yat r mlar sadece faiz 12 Bak fl 132

11 indirimlerinden etkilenmiyor. O halde arzulanan ne olabilir: K sa vadede faiz indirimlerinin, dönemi konjonktürüne benzer dinamikler ortaya ç kararak kredi genifllemesi arac l yla büyümeye ivme vermesi Bu noktada tekrar tart flman n özüne dönmek durumunday z. TCMB, ya da merkez bankalar, fiyat istikrar (ve k smen finansal istikrar) d fl nda amaçlar benimsediklerinde, söz konusu amaçlar n politik karar alma süreci ile yak n ilgisi ve do al olarak olas politik maliyetleri, ba ms zl n özünde var olan demokrasi aç sorununu a rlaflt r yor. Ülkemiz aç s ndan faiz indirimlerinin belirli bir sektöre yönelik yat r mlara ivme verece i yönündeki beklenti ise, hem kaynaklar n tahsisi hem de büyümenin kapsay c (inclusive) olmas aç s ndan tart flmaya de er bir içeri e sahip TCMB N N BA IMSIZLI I ÜZER NE Geliflmifl ülkeler için yukar da ele ald m z tart flma; merkez bankalar ile politik karar al c lar aras ndaki iliflkiler aç s ndan para politikas n n yürütülmesi ile ilgili de il. Sorun, kurumsal yap larda köklü bir dönüflümden ziyade uygun politikalar n benimsenmesi ve koordinasyonu ile ilgili bir içeri e sahip. Bu arada, geliflmifl ülkelerin, faizi s f r ve s f ra yak n düzeylerde belirlemelerine ra men büyüme ilgili sorunlar oldu unu tekrar belirtmeye gerek görmüyoruz Ülkemiz aç s ndan sorun ise, iktisat politikas n n önemli bir unsuru olan para politikas n n belirli bir egemenlik alan olarak görülmesi ve elefltirilerin bu yönde yap lmas na ba l olarak ortaya ç k yor. Yukar da belirtti im nedenlerle konuya demokrasi aç sorunu üzerinden yaklafl rsak bu do al. Örne in, enflasyon hedefini, hükümet ve TCMB birlikte belirliyorlar ve hükümetlerin TCMB yi enflasyon hedefine ulafl lamad dönemlerde elefltirmesi beklenir. Zaten TCMB, enflasyon hedefine ulaflamad nda hükümete kamuoyuna da ilan edilen bir mektupla durumu aç klamak zorunda Bu durumda, politik karar al c lar n önünde; TCMB yönetimini de ifltirmekten, para politikas n fiyat istikrar ve finansal istikrar d fl nda farkl amaçlara göre yürütmekle yükümlü k lacak yeni bir yasal düzenleme yap lmas ve TCMB nin ba ms zl n n farkl bir içerik üzerinden ele al nmas na uzanan alternatifler mevcut (Özatay, 2014). Hatta mevcut yasal düzenleme ve kurumsal çerçeve geçerliyken bile do rudan GSY H art fl n hedefleyen bir strateji de benimsenebilir. Tabii olas riskleri de hesaba katmak kayd yla SONUÇ: TARTIfiMAYI DO RU ZEM NE TAfiIMAK Para politikas, faizler ve TCMB nin ba ms zl üzerine süregiden mevcut tart flma, son derece yararl bir laboratuar sunuyor. Elefltirilerin temel kayg s n n da mevcut büyüme performans m z n yetersizli i oldu u görülüyor. Peki, tart flman n mevcut hali, hem kurumsal kalite ve politikalar n koordinasyonu hem de yat r mlar art racak ve büyüme performans m z yükseltecek uygun bir politika iklimi oluflmas na katk da bulunuyor mu? Daha somut haliyle, yat r mlar sadece para politikas n n mevcut davran fl nedeniyle mi artm yor? KAYNAKLAR Ekonomik Bak fl BAfiÇI, E. (2015), Enflasyon raporu 2015-I in Tan t m na liflkin Bas n Toplant s nda Yapt Konuflma, TCMB, 27 Ocak. BLEJER, M.I. (2013), Central Banks Outdated Independence, Project Syndicate, April 17. BORIO, C. (2012), The financial cycle and macroeconomics: What have we learnt?, BIS Working Paper No GÜRSES, U. (2014), Merkez Faizi %10 dan %9.5 e ndirdi-mesaj Kayg l Merkez Bankas na Dönüfl, Radikal, 23 May s. IMF (2014), Country Report No.14/330. ÖZATAY, F. (2014), Merkez Bankas Ba ms zl, Radikal, 29 May s. fiimdi, yukar da ortaya konulan çerçeve ve aç klamalardan elde etti imiz ilki içinde bulundu umuz dünyaya iliflkin de facto geçerliolgusal, ikincisi ise kuramsal, iki gerçe i ortaya koyabilecek aflamaya gelmifl bulunuyoruz: Kriz sonras merkez bankac l için, amaçlar sadece fiyat istikrar ile s n rlamak mümkün de il Ancak farkl amaçlar söz konusu oldu unda, söz konusu amaçlara ulaflabilmek için gerekli faiz oran n n düzeyi de ayn de il Bu iki gerçe i kabul ettikten sonra, tart flman n do ru zemini için gerekli sorular sormak mümkün: çinde bulundu umuz küresel politika ortam nda, Türkiye ekonomisi için fiyat istikrar alt nda potansiyelin üzerinde bir büyüme performans n nas l sa layabiliriz? Bunun için - TCMB nin mevcut çerçevesi dahilnas l bir kurumsal çerçeve ortaya koymal y z? Sanayimizi güçlendirecek ve ihracat m z art racak ne tür politika tasar mlar gelifltirmeliyiz? En önemlisi tüm bunlar için gerekli insan kayna n yetifltirmek için neler yapmal y z? ktisat bilimi, tek bafl na para politikas n n bu sorunlara çözüm üretemeyece ini söylüyor ÖZDEM R, M. ve Ö.ARABACI (2012), Kredi Kullan m ve Cari Aç k liflkisi: Türkiye Örne i, Para, Kur, Maliye Politikalar ve Reel Ekonomi, F.Öztürk ve T.Göksel (Ed.), Ankara: maj Yay nevi, ÖZDEM R, M. (2013), Enflasyon Hedeflemesinden Finansal stikrara: Kriz Sonras TCMB nin Para Politikas Aray fllar, Prof. Dr. Cihan Dura ya Arma an 2000 li Y llarda Türkiye Ekonomisi: Yap sal Dönüflümler, Ana Sorunlar ve Çözüme Dönük Politika Önerileri, H. Atik (Ed.), Ankara: Nobel Yay., ÖZDEM R, M. (2014), Krizin Ard ndan Makroiktisat ve Enflasyon Hedeflemesi: Quo Vadis?, Prof. Dr. lker Paras z a Arma an-bir Duayen ile ktisat ve Finans Çok Boyutlu Düflünmek, A.Ar (Der.), Ankara: Efil Yay., SUMMERS, L.H. (2014), Reflections on the new Secular Stagnation Hypothesis, VoxEu, October Bak fl 132

12 Gündemde Sosyal novasyon var Sosyal novasyon ana temas yla düzenlenen 5. Bursa Yenilikçilik ve Yarat c l k Sempozyumu, bu alanda çarp c baflar lar n hayata geçirilebildi ini gösteren örneklerin toplumda tan t lmas n n yan s ra, sürdürülebilir baflar n n; do ru iflleyen bir sürecin tan mlanmas ve iflletilmesiyle garanti edilebilece ini de ortaya koydu. BUS AD Yenilikçilik ve Yarat c l k Uzmanl k Grubu ile Uluda Üniversitesi iflbirli inde düzenlenen 5. Bursa Yenilikçilik ve Yarat c l k Sempozyumu bu y l da yo un bir kat l ma sahne oldu. lki, 2010 y l nda Bilgi Üret Yenilik Yap Ayakta Kal, ikincisi 2011 de Gelece in Anahtar : Yenileflim, üçüncüsü 2012 de Bir Süreç Olarak Yenileflim, dördüncüsü ise 2013 te Yenileflim ve Giriflim ana temalar yla düzenlenen sempozyumun, bu y lki ana temas Sosyal novasyon oldu. Amaç; yenilikçilik ve yarat c l k hareketini desteklemek Sempozyumun amac ; Türk sanayi ve hizmet iflletmelerinin küresel boyutta sürdürülebilir rekabet gücü elde etmesi için ulusal düzeyde, iflletme düzeyinde ve kiflisel olarak yenilikçi ve yarat c yaklafl mlar ve uygulamalar ele almak, tan tmak, önemini vurgulamak, teflvik etmek, yayg nlaflt rmak ve sürdürülebilirli ini sa lamaya yönelik olarak bölgesel yenilikçilik ve yarat c l k hareketini desteklemektir. Ermaksan Makine nin ana sponsorlu unda düzenlenen 5. Bursa Yenilikçilik ve Yarat c l k Sempozyumu da, çarp c baflar lar n hayata geçirilebildi ini gösteren örneklerin toplumda tan t lmas n n yan s ra, sürdürülebilir baflar n n do ru iflleyen bir sürecin tan mlanmas ve iflletilmesiyle garanti edilebilece ini de ortaya koymay hedefledi. Sürdürülebilir büyüme çok önemli Sempozyumun aç l fl konuflmas n 14 Bak fl 132

13 yapan BUS AD Yönetim Kurulu Baflkan Günal Baylan da, sürdürülebilir büyümeye dikkat çekti. Sürdürülebilir büyüme; gelir seviyesinin, geliflmifl ekonomilerin seviyesine ç kmas, bu hareketin ülke genelinde kabul görmesi ve yay lmas ile mümkün olacakt r diyen Baylan, özellikle enerji ve hammaddede d fla ba ml olan Türkiye nin, cari aç n n finansman n da yurtd fl ndan gelecek s cak paran n deste iyle sürdürmeye çal flt n vurgulad. Baylan, Bu durum; durgunluk, siyasi ve politik risklerin etkileri ile birlikte ekonomimizin k r lgan halde seyretmesine sebep oluyor. Özellikle bizim gibi geliflmekte olan, düflük gelir-düflük ücret yap s ndaki ülkelerin, teknoloji yo un, yüksek becerilere sahip ve s ra d fl ürün üreten ülkelerle rekabet etmeye çabalamas sürdürülemez boyuttad r. Dolay s yla bulundu umuz noktada iktisadi kalk nmam z n içeri inde rekabetçilik ve inovasyon ön plana ç k yor. novasyon kavram, teknolojik ve katma de erli ürünlerin sanayimizde yer almas n amaçlad gibi organizasyon ve kurumsall k gibi teknolojik olmayan alanlar da kaps yor dedi. Ben niye düflünemedim? Toplumsal bir yenileflmeyi hedefleyen çal flmalar n sosyal inovasyon olarak adland r ld n belirten Baylan, bu durumun genellikle; zihinsel bir çaba, yarat c l k disiplinleri gibi genifl bir yelpazede ak c l k ve esneklik gerektirdi ini kaydetti. Baylan, Ço u zaman Ben niye düflünemedim gibi tatl bir k skançl k veya Ben bunu Yenileflim Zirvesi nas l gelifltirerek daha iyisini yapar m düflüncesi; ülke ve bireylerin kalk nmas nda anahtar olacak diye konufltu. Üniversitede yenilikçilik bilinci yükseliyor Uluda Üniversitesi Rektör Yard mc s Prof. Dr. Müfit Parlak da, giriflimcilik ve yenilikçilik özelinde baz bölümlerde yan dallar açt klar n, buralarda e itim alan ö rencilerin bunun faydas n mezun olduktan sonra fazlas yla görece ini anlatt. Üniversiteler aras giriflimcilik ve yenilikçilik s ralamas nda 19. luktan 10. lu a yükselen Uluda Üniversitesi için bunun yeterli olmad n söyleyen Parlak, 2015 te 40. kurulufl y l n kutlayacak olan Üniversitemiz yak n zamanda bu s ralamada ilk befli hedefliyor dedi. 15 Bak fl 132

14 Su ve enerjide verimlilik çok önemli Aç l fl konuflmalar n n ard ndan Sosyal novasyon konulu ana oturumda, Coca-Cola Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bölgesi Baflkan Galya Frayman Molinas, kat l mc lara çok de erli bilgiler aktard. Dünyan n pek çok bölgesinde ve Türkiye de gerçeklefltirdikleri s ra d fl sosyal inovasyon projelerinden bahseden Molinas, temel hedeflerinin; günden güne azalan su ve enerji gibi kaynaklar n daha çok geri kazan m oldu unu vurgulad. Gelinen noktada De iflen dünyay takip etmenin, Paydafllar dinlemenin ve De er yaratman n çok önemli hale geldi ini belirten Molinas, De iflim ve dönüflüm noktalar n iflimizin bir parças haline getirmek zorunday z. Önceden sadece kazanç odakl çal flan ifl dünyas varken, bugün çok farkl bir noktaya gelindi. Art k flirketlerimizin, sadece hisse senetlerinin de erini yükseltmekten ziyade uzun vadede sürdürülebilir, insan ve do a odakl de er yaratmalar flart diye konufltu. Sosyal inovasyonu Bursa yapamazsa hiçbir kent yapamaz Bursa y Gerek ifl dünyas nda, gerekse kültür ve sanatta pek çok lider yetifltiren kent olarak tan mlayan Molinas, bu durumun art k bir flekilde sosyal inovasyona da ilham kayna olmas n diledi. Molinas, Teknolojiyi de sosyal inovasyonun içinde düflünmelisiniz. Bunu Bursa yapamazsa hiçbir kent yapamaz dedi. Geliflen teknoloji ile birlikte sosyal hayat n de iflti ini, içinden geçilen dinamiklerin ise çok ciddi endifleleri beraberinde getirdi ini anlatan Molinas, sürdürülebilir büyümede devletlerden çok özel sektöre görev düfltü ünü ifade etti. Ekonomik faaliyetlerin, kaynaklar yok olmadan sürdürülebilir k l nmas gerekti ini vurgulayan Molinas, bunu en baflta tüketicilerin bekledi ini anlatt. Sosyal projelerimiz dünyada bize itibar kazand r yor. Dünyada 200 den fazla ülkede operasyon yürüten Coca Cola için sosyal inovasyonun, Dünya çap nda iyi fikirlerin hayata geçirilmesi, sosyal ve çevresel sorunlar n çözümüne katk sa lamak anlam na geldi ini belirten Molinas konuflmas n, bu çerçevede yapt klar çok çarp c örnekleri aktararak sürdürdü. Molinas, Büyük bir depremle sars lan ve sosyal bir çöküntü yaflayan Haiti de en az ndan mango üreticilerini aya a kald rabilmek için Adwalla markas yla Haiti Hope ismini verdi imiz bir meyve suyu ç kard k. Bu flekilde en az 25 bin mango üreticisine destek verdi imizi söyleyebilirim. Coca Cola olarak dünyada en yayg n da t m a na sahip flirketiz. Biz bu da t m a m z, 2009 y l ndan bu yana birlikte çal flt m z vak fla birlikte özellikle Afrika da ilaç bekleyen yerlere ulaflmak için de kullan yoruz. Bu tarz sosyal projeler bizim toplumda itibar kazanmam z sa l yor. Yine, her alanda enerjiye ihtiyaç duyan Hindistan da çok önemli bir sosyal inovasyon projesini hayata geçirdik. Oradaki bilim adamlar ve kendi Ar-Ge ekibimizle birlikte günefl enerjisiyle çal flan so utucu dizayn ettik ve kullan ma sunduk. Ço u insan bu sistemi evlerine de kurmaya bafllad. Dolay s yla ayd nlatma, yemek piflirme ve so utucu için gerekli olan enerji güneflten elde edilmeye bafllad. Afrika n n baz bölgelerinde ise arsenikli suyu bile içilebilecek kadar temizleyen teknolojiler gelifltiriyoruz. Kenya, Ruanda, Tanzanya, Etiyopya ve Gana da hayata geçirdi imiz ve 16 Bak fl 132

15 Ekocenter ad n verdi imiz sosyal merkezlerde de bu projelerimizi birlefltiriyoruz. Yani so utucumuzu kullanan, ilaç ve temiz su da tan kanallar oluflturuyoruz. Buralarda da ço unlukla kad nlar çal fl yor y l na kadar 5 milyon kad n ifl hayat na kazand rmak hedefimiz de var. Bu y lsonu itibariyle 700 bin kad na ulaflm fl olaca z. Dolay s yla Coca Cola olarak global gücümüzü bu flekilde dünya geneline yaymay uygun görüyoruz dedi. Kulland m z suya eflde er suyu do aya geri kazand r yoruz Türkiye genelinde de birçok sosyal inovasyon projesini hayata geçirdiklerini belirten Molinas, özellikle Hayata Art program ile 500 den fazla genci sivil toplum dünyas na kazand rd klar n ifade etti. Özellikle su verimlili ine çok büyük önem verdiklerinin alt n çizen Molinas, 2020 y l na kadar, ürünlerinde kulland klar suya eflde er miktar suyu do aya geri kazand rma sözü verdiklerini kaydetti. Molinas, Ç k D flar ya Oynayal m projemizle de, oyunu müfredat n bir parças yapt k. Okul bahçelerini oyun sahas haline getirerek bir milyon çocu umuzun daha fazla hareket etmesini sa l yoruz diye konufltu. E itimde ezber bozmak Molinas n sunumunun ard ndan, Neriman Bale Okulu Ö retmeni Canan fiahin in, Türk Motifleriyle Bale Gösterisi kat l mc lar n büyük be enisini kazand. Sempozyumun ikinci oturumunda ise, E itimde Ezber Bozmak konusu masaya yat r ld. Tofafl Stratejik Yönetim ve fl Gelifltirme Direktörü Ahmet Altekin in moderatörlü ünü yapt oturumda, Sabanc Üniversitesi E itim Reformu Giriflimi Direktörü Batuhan Aydagül, Ifl klar Askeri Hava Lisesi Yabanc Dil Bölüm Baflkan Dr. Hava Ö retmen Albay Rahim Sar ile Tofafl nsan Kaynaklar Direktörü Burhan Çak r birer sunum yapt lar. Türkiye de herkesin ve her kesimin flikayet etti i temel sorunlardan birisinin ezberci e itim sistemi oldu unu söyleyen Ahmet Altekin, 2023 y l nda dünyan n en büyük 10 ekonomisi içinde yer alma hedefi bulunan Türkiye nin, OECD ülkeleri içinde, Pisa E itim Testi nde ne yaz k ki çok gerilerde kald na iflaret etti. Ifl klar Askeri Hava Lisesi nin hedefi büyük Sunumunda, kendilerine, Dünyan n en iyi lisesi olmak vizyonunu belirlediklerini anlatan Rahim Sar ise, çal flmalar n ve projelerini bu misyon Yenileflim Zirvesi çerçevesinde flekillendirdiklerini kaydetti. Sar, Süreç odakl yaklafl m kapsam nda ö renci ve personelimize; inisiyatif verme, zaman yönetimi, kat l m, içtenlik-aç kl k ve kararl l k ile baflar y elde etti imizi söyleyebilirim. fl olsun diye bir fley yapmad k, yapmay z. E itimde elde etti imiz baflar da en önemli 17 Bak fl 132

16 unsurlardan birisi de kararl l kt r. Bundan ve temel ahlaki de erlerimizden ise kesinlikle taviz vermeyiz dedi. Etkili bir e itim için, Bire bir e itim, akademik koçluk-mentorluk, gözetmensiz s nav uygulamalar ile mikro ö retim uygulamas n n önemine iflaret eden Sar, üniversite s nav stresi olmayan bir okulda e itim yapman n kendilerine daha fazla sorumluluk yükledi ini kaydetti. Ö rencilerinin ulusal ve uluslararas pek çok projede baflar lar elde etti ini belirten Sar, Ülkemizi dört y ld r uluslararas bilim fuarlar nda temsil ediyoruz, fliir ve spor yar flmalar na kat l yoruz. Felsefe Olimpiyatlar nda da ülkemizi yine bizim ö rencimiz temsil edecek. Ayr ca Robot Kulübü kurduk ve bu alanda da dereceler elde ettik diye konufltu. Tofafl Akademi çok özel bir e itim sistemi 2010 y l nda kurulan ve insan kaynaklar sistemini yeniden ele al p, bütünsel bir model uygulayan Tofafl Akademi ile ilgili detayl bilgi veren Burhan Çak r da, ezber bozan e itim sistemlerinden çarp c bölümler aktard. E itimlerini düz anlat mdan ç kar p, ifl sonuçlar na etki edecek, uzun süreli olarak ak lda kalacak, ö retilenleri al flkanl k haline getirecek ve uluslararas standartlarda geçerlili i olacak flekilde planlad klar n n alt n çizen Çak r, Örne in iç e itmenlik modeli ile Tofafl ve çal flanlar m z ne kazand? Kaybedeni olmayan bu süreçte, Tofafl n bilgili birikimiyle oluflmufl konular n kurumsal haf zaya kazand rd k. Daha Tofafl a özel, daha kaliteli ve daha fazla e itim içerikleri oluflturduk. Maliyet tasarrufu ile çal flanlar m z n manevi tatmini geliflimini sa lad k. Tofafl Akademi; çal flanlar, bayileri, tedarikçileri, ö renciler, aileler, sektörel iflbirlikleri ve üniversite iflbirlikleri gerçeklefltiriyor dedi y l ndan bu yana Tofafl Akademi sayesinde; 160 iç e itmen yetifltirdiklerini, 178 konu uzman n n 126 kitap, 100 bilgilendirme doküman yazd n ve kütüphanelerinde 2 bin 500 den fazla kaynak yer ald n da vurgulayan Çak r, Çal flan Ba l l anketine yans yan memnuniyet oran n n da yüzde 90 a ulaflt n kaydetti. Çak r, Akademi ye kat l mc l bütün tedarik zinciri ve paydafllar m zla sa lad k ve bunu gönüllülük esas yla yapt k. Gönüllü olanlar da takdir ettik. Akademi ile Tofafl n kurumsal haf zas n oluflturmak üzere uzmanl k konular nda bilgi ve deneyimleri kal c hale getiren gönüllü bir yap y baflar yla devam ettiriyoruz diye konufltu. Okul flart m? Gençlere hep baflar lar anlatmaktan ziyade, baflar s zl klardan baflar ya giden yolu anlatman n çok daha önemli fikirler verebilece ine de inen Batuhan Aydagül ise, 20. yüzy lda ekonomik ve siyasi gerçekler üzerine kurulu bir e itim sistemi oldu unu belirtti. Bugün okullarda verilen e itimin, insanlar n de iflim h z na ayak uyduramad n anlatan Aydagül, dolay s yla akla Okul flart m? sorusunun geldi ini vurgulad. Dünyada geliflen teknolojiyle birlikte kitlelere aç k ve çok da verimli kurslar n meydana geldi ini belirten Aydagül flöyle devam etti: Ayr ca e itimde hibrid modeller de var. Lisedeki yüz yüze e itim ile internetteki e itimlerin birlefltirilmesiyle farkl baflar modelleri oluflabilir. Son dönemde okulunu terk ederek ifl hayat nda baflar l olan pek çok insan n öyküsünü dinliyoruz. Liseden itibaren okula gitmeyerek 18 Bak fl 132

17 Yenileflim Zirvesi hayattan elde edileceklerin çekicili i, okulun çekicili i azald için art yor. Öte yandan, yeni meslek liseleri kurmaktan ziyade, mesleki beceri e itimini nas l daha iyi yapabiliriz bunu sorgulamal y z. Sanayinin yüzde 30, hizmet sektörünün ise yüzde 70 istihdam sa lad bir ortamda sanayi ile ilgili meslek liselerine ne kadar çok ihtiyaç oldu u düflünülmeli. Mevcut durumda hizmet sektörüne yönelik becerilerin her okulda verilebildi ini görüyoruz. Okul flart, ancak hiçbir zaman tekel olmayacak. Ülkemizde mesleki e itim ne kadar iyi olursa olsun, o kurumlarda yetiflen insanlar m z sanayide kaynakç olmak yerine AVM de güvenlik eleman olmay tercih ediyorsa bu iflin sonu yok demektir. Hata yapma lüksümüz de olmal Bizim yar n m z olacaksa mutlaka e itimde yenilikçilik yapmal y z diyen Aydagül, bunun için de Ar-Ge nin önemine dikkat çekti. Aydagül, Ar- Ge yapmadan inovasyon yapma gelece ine inanan bir toplum olmaya gidiyoruz. Fakat bize, denemeyan lma ö retir. Buradan ö rendiklerimizle daha iyiye gidebiliriz. Bizde baflar s zl a prim verilmiyor ancak baflar s zl k da çok de erlidir. Ar-Ge ve inovasyonda çok ileri giden ülkelerde flöyle söylenir: Bu iflte baflar s z olmama, hata yapmama lüksümüz yok. Dolay s yla Ar-Ge kültüründe baflar s zl da baflar kadar de erlendirebilmeliyiz dedi. 19 Bak fl 132

18 BUS AD Yüksek Dan flma Kurulu ekonominin gelece ine fl k tuttu BUS AD Yüksek Dan flma Kurulu, Aral k 2014 te yay nlad bildiride, Türkiye ekonomisinin 2015 y l nda istenen seviyeye ulaflabilmesi için yap lmas gerekenleri ortaya koydu. Söz konusu bildiride; mevcut durum analizinin yan s ra, lokomotif sektörlere de genel bir bak fl yap ld. Bursa Sanayicileri ve fladamlar Derne i nin (BUS AD) Oya Yöney Baflkanl ndaki Yüksek Dan flma Kurulu, makroekonomi ile lokomotif sektörlere yönelik mevcut durum analizi yapt y l n n de erlendirmesi ve 2015 y l ndan beklentileri de içeren BUS AD YDK Bildirisi nde; Türkiye, dünya ve bölgedeki siyasi-ekonomik geliflmeler paralelinde yap lmas gerekenler ifade edildi. Gerek sosyal, gerekse ekonomik hayatta refah seviyesinin yükseltilmesi için yap sal reformlar baflta olmak üzere mesleki e itim, tasarruf oranlar n n yükseltilmesi, do rudan yabanc sermayenin çekilebilmesi gibi önemli konularda hayata geçirilmesi gereken önlemlerin yan s ra öneriler de bildiride yer ald. flte BUS AD YDK Bildirisi nin tam metni BUS AD YÜKSEK DANIfiMA KURULU B LD R S DÜNYA EKONOM S Kas m 2014 tarihlerinde Avustralya da toplanan G-20 Liderler Zirvesi, küresel ekonomik büyümenin zay fl ile ülkeler aras nda gelirin dengesiz da ld üzerinde durdu. Bu durum, geliflmifl ülkelerde uzun sürebilecek bir düzenli durgunluk (secular stagnation) ve düflük büyüme dönemini iflaret etmekte, geliflmekte olan ülkelerin de potansiyelin alt nda büyüme ile karfl karfl ya olduklar n ortaya koymaktad r. ABD ekonomisinde gözlenen iyileflme karfl s nda FED in Ekim 2014 te parasal genifllemeyi sonland rd ve 2015 y l nda para politikas n normallefltirece i (faiz art r m na gidece i) görülmektedir. Euro alan nda ise parasal genifllemeye yönelik at lan ad mlara ra men, bankac l k sektöründeki sorunlar n sürmesi, yüksek kamu borçlar ve yüksek iflsizlik deflasyonist e ilimleri güçlendirerek iktisadi faaliyetteki toparlanmay olumsuz etkilemektedir. Geliflmekte olan ülkeler aç s ndan yap labilecek en önemli tespit, önümüzdeki süreçte büyüme performans n n geçmiflteki gibi yüksek düzeylerde olmayaca n n 20 Bak fl 132

19 BUS AD Yüksek Dan flma Kurulu anlafl lmas d r. Bu ba lamda, söz konusu ülkeler aras nda küresel dengelenme sürecine yönelik uygun politika bileflimlerini tasarlayan ve yap sal sorunlar na iliflkin politikalar üreten ülkelerin pozitif olarak ayr flabilece ini belirtmek gerekmektedir. TÜRK YE EKONOM S Türkiye ekonomisi için 2014 y l, iç talebin zay fl karfl s nda büyümenin ihracat n deste iyle gerçekleflti i bir y l olarak sonlanmaktad r. Dünya ekonomisinin düzenli durgunluk sürecine girdi i bir konjonktürde, Türkiye ekonomisinin önündeki en temel sorun, potansiyelin alt nda bir büyüme trendi ile karfl karfl ya bulunulmas olarak görülmektedir. Büyüme ve stihdam Türkiye ekonomisi, 2014 y l n n üçüncü çeyre inde tar m sektöründeki olumsuz performans n da etkisiyle bir önceki y l n ayn dönemine göre yüzde 1.7 ile beklentilerin oldukça alt nda bir büyüme performans sergilemifltir. Bu çerçevede 2014 y lsonu büyümesinin yüzde 3 düzeyini aflmayaca görülmektedir. Mevsim etkilerinden ar nd r lm fl iflgücü verilerine göre ise; tar m d fl iflsizlik, Eylül 2014 döneminde bir önceki döneme k yasla yüzde 0,3 puan artarak 12,8 seviyesine yükselmifltir. Temmuz 2014 itibariyle yüksek ö retim mezunu gençlerin iflsizlik oran yüzde 29.3, lise ve dengi okul mezunu gençlerin iflsizlik oran ise yüzde 20.2 olarak gerçekleflti. Bu sebeple, e itim sistemiyle ilgili reformlara ihtiyac m z var. Teknik, ça dafl ve araflt rmac e itimin yolu aç lmal. Toplumsal refah art rman n ilk koflulu ise iflsizli i düflürmekten geçiyor. Enflasyon ve Para Politikas Kas m 2014 itibariyle TÜFE yüzde 0.18 olarak gerçekleflmifl ve y ll k enflasyon yüzde 9.15 düzeyine ulaflm flt r y l sonunda yüzde 9 civar nda gerçekleflmesi beklenen enflasyonun, yüzde 5 olan 2014 y l hedefinin oldukça üzerinde gerçekleflece i görülmektedir. Enflasyonun uzun süredir yüzde 5 olarak benimsenen hedefe bir türlü yak nlaflamamas, sorunun yap sal bir niteli e büründü ünü, ekonominin rekabetçili i ve verimlilik düzeyi ile iliflkili oldu unu ortaya koymaktad r. Geliflmifl ülke merkez bankalar n n zay f küresel talep karfl s nda gevflek para politikas uygulamalar n belirli bir süre daha sürdürmesinin de etkisiyle, Merkez Bankas n n 2015 y l için faiz indirimine yönelik manevra imkân oldu u görülmektedir. Fakat piyasa koflullar nda belirlenmesi gereken faizin, hiçbir zaman siyasete alet edilmemesi gerekiyor. D fl Ticaret ve Cari Denge T M in aç klad Kas m ay na ait ihracat verileri, geçen y l n ayn ay na göre ihracatta yüzde 6.4 düzeyinde bir azal fl n oldu unu ve toplam olarak Ekim ay na ait 12.9 milyar dolarl k düzey korunsa da Ekim 2013 ten bu yana ihracat n ilk kez düfltü ünü gösteriyor. Cari aç k ise y l n ilk 10 ayl k dönemi itibariyle yüzde 36,8 oran nda azalarak 33,1 milyar dolara gerilerken, 12 ayl k kümülatif cari aç k son 4 y l n en düflük seviyesi olan 45,7 milyar dolar düzeyine inmifltir. Kurdaki de er kayb n n do urdu u fiyat rekabeti avantaj n n 2014 y l n n ikinci yar s ndan itibaren azalmas ve Euro alan ndaki deflasyonist e ilimlerin güçlenmesi, Rusya pazar nda y l n sonuna do ru meydana gelen türbülans ve Ortado u pazar nda varl n sürdüren jeopolitik riskler 2015 y l nda, 2014 y l ihracat performans n n alt nda kal naca na iflaret etmektedir. 21 Bak fl 132

20 2015 YILINA L fik N BEKLENT LER Türkiye ekonomisinin 2014 y l makroekonomik performans, sermaye giriflleri arac l yla s cak paraya dayal büyüme modelinin s n ra dayand n göstermektedir. Burada as l sorunun, sanayinin üretim yap s ve mevcut tasarruf düzeylerinin düflüklü ü oldu unu belirtmek gerekir. Bu nedenle, dünya ekonomisinin düflük büyüyece i ve FED in faiz art r mlar n n global likiditeyi daraltaca bir konjonktürde, Türkiye ekonomisi için 10. Kalk nma Plan nda yer alan yap sal önlemlerin uygulamaya konulmas ve ülke içi tasarruf düzeyinin art r lmas na yönelik politikalar n önem kazand görüflündeyiz. Türkiye ekonomisinin makroekonomik performans aç s ndan 2015 y l n n kolay bir y l olmayaca görülmektedir. Bafll ca ihracat pazarlar ndaki geliflmelerin ihracat performans n olumsuz etkilemesi karfl s nda petrol fiyatlar ndaki gerilemenin cari aç ve enflasyonu olumlu etkileyece ini söylemek mümkündür. Bununla birlikte, FED faiz art r m n 2015 ortas ndan itibaren düflük dozda ve zamana yayarak gerçeklefltirece ini belirtse de faiz art r m na ba l olarak d fl finansman koflullar nda daralma ve kur de iflmelerini dikkate almak gerekmektedir. Dünya ekonomisinin ve geliflmifl ülke merkez bankalar n n yukar da çizilen çerçeve dahilinde hareket edece i ve Türkiye ye yönelik risk alg lamas n n mevcut görünümünü korudu u varsay m yla, temel makroekonomik büyüklüklere iliflkin 2015 tahminleri yandaki tabloda sunulmaktad r: % * 2015* Büyüme Enflasyon flsizlik Cari denge * Tahmin SEKTÖREL DE ERLEND RME OTOMOT V Otomobile bak ld nda Kas m 2014 itibariyle üretim bir önceki y la göre yüzde 1 artarak 1,049,852 adet oldu. Üretilen araçlar n yüzde 76 s ihraç edilmifl olup, iç pazar sat fllar ise ikinci yar da toparlanmas na ra men bir önceki y la göre yüzde 14 düfltü. Sat lan otomobil say s 656,493 adettir ve bunun yüzde 66 s ithaldir. Aral k ay nda yo un kampanyalarla sat fllar n biraz daha artmas beklenmektedir. Uluda Otomotiv Endüstrisi hracatç lar Birli i verilerine göre, sektör ihracat y l n 11 ayl k döneminde, bir önceki y la k yasla sadece yüzde 2,62 art flla 17 milyar milyon dolar olarak gerçekleflmifl, 11 ayl k araç ihracat m z ise bir önceki y la göre adetsel olarak yüzde 5 artm flt r. Otomotiv sektörü aç s ndan Türkiye, önemli bir üretim üssü ve ihracat n yüzde 80 i AB pazar na yap l yor y l için AB pazar ndaki daralma, mevcut ihracat görünümünü olumsuz etkileyebilir y l nda AB otomobil pazar 2013 e göre yüzde 6, ticari araç pazar ise yüzde 10 büyümüfltür. Türkiye nin gerek Uzakdo u pazar ndan Avrupa ya girmeyi düflünenler, gerekse BRIC ülkelerinin AB pazar na girmeleri için önemli bir girifl kap s oldu unu ve üretim üssü olarak bir f rsat penceresine sahip oldu unu belirtmek gerekir y l n n 11 ayl k rakamlar ile ifade etmek gerekirse; Türkiye ekonomisine 18 milyar dolar civar nda ihracat geliri sa layan otomotiv sektörünün iç talepten de beslenmesi, global ekonominin yarataca olas riskleri minimuma indirecektir. ç pazardaki sat fllar n ivmelenmesi için sektörün üzerindeki vergi yükünün hafifletilmesi gereklili i ortadad r. Ayn zamanda kamu kurumlar nda kullan lan araçlar n iç piyasada üretilen araçlar olmas da sektöre canl l k getirecektir. Ülkemizdeki üreticilerin yeni model yat r mlar ile AR-GE harcamalar n n artt n göz önüne ald m zda, ortakl klar n stratejik ortakl a geçifl sürecinde oldu unu, komflu co rafyalarda yaflanan siyasi ve ekonomik s k nt lar n ise tehdit oluflturdu unu görmekteyiz. 22 Bak fl 132

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı Panel Konuşması Erdem BAŞÇI 7 Nisan 2012, İstanbul Değerli Konuklar, Dünya ekonomisinin son on yılda sergilediği gelişmeler emtia fiyatları üzerinde

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ 120 kinci Bölüm - Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi 1. ARAfiTIRMANIN AMACI ve YÖNTEM Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi, tüketici enflasyonu, iflsizlik

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 16 Mart 2015, Sayı: 11. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 16 Mart 2015, Sayı: 11. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 11 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Çağlar Kuzlukluoğlu 1 DenizBank Ekonomi

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i 3. Ödemeler Dengesi 2003 y l nda 8.037 milyon dolar olan cari ifllemler aç, 2004 y l nda % 91,7 artarak 15.410 milyon dolara yükselmifltir. Cari ifllemler aç ndaki bu

Detaylı

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 423 424 3. Salon Paralel Oturum XII - Sorular ve Cevaplar OTURUM BAfiKANI (Ali Metin POLAT) OTURUM BAfiKANI - Gördü ünüz gibi son derece demokratik bir yönetim

Detaylı

YÖNET M KURULU RAPORU

YÖNET M KURULU RAPORU YÖNET M KURULU RAPORU De erli Ortaklar m z, fiirketimizin 37. Ortaklar Genel Kurulu na hofl geldiniz. Hepinizi sayg ve sevgi ile selaml yorum. Yaflad m z geliflmeler ile, ülkemiz 2004 y l nda s k s k dünyan

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU 30 Ekim Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU Japonya Merkez Bankası (BoJ) faizlerde değişikliğe gitmedi Japonya Merkez Bankası (BoJ), 8 e 1 oy çokluğuyla para politikasında değişikliğe gitmeme kararı

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman Ö RETMEN ÖZ DE ERLEND RME FORMU K fi L K ÖZELL KLER flimi seviyorum. Sab rl y m. Uyumluyum. fl birli ine aç m. Güler yüzlüyüm. yi bir gözlemciyim. yi bir planlamac y m. Çocuklara, ailelere, meslektafllar

Detaylı

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BIST 100 endeksi, Nisan ayı içerisinde %0,2 lik artış göstererek 86.046 seviyesinden kapandı. Aynı dönem içerisinde

Detaylı

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Değerli konuklar, Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) çalışmaları kapsamında düzenlediğimiz Kurumsal Yönetim konulu toplantımıza hepiniz hoş geldiniz. 11 Aralık 2001 tarihli Bakanlar

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 6 Haziran 2016, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 6 Haziran 2016, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 23 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU TÜRK YE EKONOM S

TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU 36 Türkiye Ekonomisi Genel Makroekonomik Denge Ülkemizde tasarruf e ilimi düflüktür, kamu kesimi uzun y llar boyunca önemli boyutlarda tasarruf aç vermifl ve bu durum finansman

Detaylı

STRATEJ K V ZYON BELGES

STRATEJ K V ZYON BELGES STRATEJ K V ZYON BELGES BEYAZ K TAP S UNUfi Sivil toplum; demokrasi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar n n yerleflmesiyle ilgili taleplerden ekonomiyle ilgili endiflelere kadar sosyal yaflama dair

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BIST-100, Haziran da %11,28 lik düşerek 76.295 den kapandı. Aynı dönemde Bankacılık endeksi %15,41, Sanayi endeksi

Detaylı

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif Dr. Yeflim Toduk Akifl Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif flirket birleflmeleri ve sat nalmalar, türkiye deki küçük iflletmelerden, dev flirketlere kadar her birinin gündeminde olmaya devam

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler

2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler 2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar Konsolide Olmayan Veriler Rakamlarla Halkbank 70 y l Kooperatif ve KOB kredilerinde 70 y ll k tecrübe ve genifl müflteri taban Halkbank n rekabette kuvvetli yönleridir.

Detaylı

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi.

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi. 4 Ankara- Baflkent OSB, bir ilk i daha gerçeklefltirdi. Kooperatif olarak örgütlenip, daha sonra organize sanayi bölgesine dönüflen OSB ler aras nda genel kurulunu yapan ilk kurulufl oldu. Sanayi ve Ticaret

Detaylı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı Ocak 15, 2013-3:55:02 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın himayesinde kurulan ''İşte Eşitlik Platformu'' tanıtıldı. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikle mücadele

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2 Atütürk ün Dünyas Cengiz Önal Ekonomik kalk nma, Türkiye'nin özgür, ba ms z ve daima daha kuvvetli olmas n n ve müreffeh bir Türkiye idealinin bel kemi idir. Tam ba ms zl k ancak ekonomik ba ms zl kla

Detaylı

TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI VE GELECEĞİ

TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI VE GELECEĞİ TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI VE GELECEĞİ BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU YENİ MEVDUAT SİGORTA SİSTEMİ ÖNERİSİ BANKA BİRLEŞME VE DEVİRLERİ Dr. Mehmet GÜNAL Ankara, Haziran 2001 ÖNSÖZ Türkiye

Detaylı

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dursun YILDIZ topraksuenerji 21 Ocak 2013 ABD Petrol İhracatçısı Olacak. Taşlar Yerinden Oynar mı? 1973 deki petrol krizi alternatif enerji arayışlarını arttırdı.

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Enerji ve Kalkınma Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Kırılma Noktası Dünyanın gerçeklerini kırılma noktalarında daha iyi kavrıyoruz. Peşpeşe gelen, birbirine benzer damlaların bir tanesi bardağın

Detaylı

TÜRK YE CUMHUR YET MERKEZ BANKASI

TÜRK YE CUMHUR YET MERKEZ BANKASI TÜRK YE CUMHUR YET MERKEZ BANKASI Krizi Yönetmede Merkez Bankas n n Rolü ve Etkinli i Erdem Ba ç Ba kan Yard mc s stanbul Üniversitesi 22 May s 2009 1 Sunum Plan I. Fiyat stikrar ve Finansal stikrar II.

Detaylı

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina .. 95 Türkiye ile Kazakistan: Karfl l kl Kazan mlara Dayal Bir flbirli i Bektas Mukhamejanov * Çeviren: Dr. Almagül sina Kazakistan ba ms zl n kazand ndan itibaren, d fl politika stratejisinde çok yönlü

Detaylı

ANADOLU DA BEYİN FIRTINASI

ANADOLU DA BEYİN FIRTINASI ANADOLU DA BEYİN FIRTINASI Güneş Sigorta ve CNBC-e işbirliği ile Kasım ayında Kayseri den başlayan Güneş Ekonomi Buluşmaları 6 ay boyunca 6 farklı ilde ekonominin nabzını tutacak. Geneş Sigorta Genel Müdürü

Detaylı

MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI

MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI 33 34 1 Projenin Tan t m ve Proje Kat l mc Baflvurusu SMMMO Yönetim Kurulu nca onaylanan SMMMO Meslek Mensubu Kurumsallaflma Projesi Fizibilitesi Ve Yol Haritas

Detaylı

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Yönetmelik, Türkiye Bilimsel

Detaylı

Mart. Detaylı Enstrüman Analizi USD/TRY

Mart. Detaylı Enstrüman Analizi USD/TRY 10 Mart Detaylı Enstrüman Analizi USD/TRY USD/TRY de düşüş devam eder mi? Küresel piyasalarda artan risk iştahı ile gelişen ülke para birimleri Şubat ayından bu yana ABD doları karşısında güçlü bir seyir

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

20 EKİM 2009 SALI IMF DÜNYA BANKASI TOPLANTILARI SAYI 2

20 EKİM 2009 SALI IMF DÜNYA BANKASI TOPLANTILARI SAYI 2 20 EKİM 2009 SALI IMF DÜNYA BANKASI TOPLANTILARI SAYI 2 Devlet Bakan ve Baflbakan Yard mc s Sn. Ali Babacan, IMF ye güvenmedik demedim IMF ye güvenmedi imiz için anlaflma imzalamad k fleklinde baz bas

Detaylı

Girişimcileri destekleyen

Girişimcileri destekleyen Girişimcileri destekleyen kurum ve kuruluşlar KONUYA BAŞLARKEN 1. 2. Girişimci adayları kuracakları işlerle ilgili ne gibi desteklere ihtiyaç duyarlar? Kredi, hibe, teşvik kavramları size ne ifade etmektedir?

Detaylı

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac Ders 3: SORUN ANAL Z Sorun analizi nedir? Sorun analizi, toplumda varolan bir sorunu temel sorun olarak ele al r ve bu sorun çevresinde yer alan tüm olumsuzluklar ortaya ç karmaya çal fl r. Temel sorunun

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 23 Mayıs 2016, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 23 Mayıs 2016, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 21 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül 1 DenizBank

Detaylı

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012 Hazırlayanlar Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi Laura D. Tyson, Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Saadia Zahidi, Dünya Ekonomik Forumu Raporun

Detaylı

DÖVİZ. Döviz Kurları / Pariteler DÖVİZ PİYASASI GÖRÜNÜMÜ VERİ GÜNDEMİ. Ekonomik Notlar Makro Görünüm Teknik Görünüm

DÖVİZ. Döviz Kurları / Pariteler DÖVİZ PİYASASI GÖRÜNÜMÜ VERİ GÜNDEMİ. Ekonomik Notlar Makro Görünüm Teknik Görünüm DÖVİZ PİYASASI GÖRÜNÜMÜ Geçtiğimiz hafta ABD de tüketici güven endeksi beklentilerin üzerinde geriledi. ISM imalat endeksinde ise yükseliş trendinin korunduğu görülüyor. Hafta boyunca, doların güçlü seyrinin

Detaylı

Genel ekonomik görünüm ve sermaye piyasalar

Genel ekonomik görünüm ve sermaye piyasalar Genel ekonomik görünüm ve sermaye piyasalar fl Yat r m 2005 y l nda, MKB Hisse Senetleri Piyasas nda, Tahvil Bono Piyasas nda ve faaliyete yeni geçen Vadeli fllem ve Opsiyon Borsas nda rakip kurulufllar

Detaylı

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN Yahya ARIKAN* Meslek yasam z n 20. y l n geride b rak rken,yeniliklerle dolu bir süreci yaflamaktay z. Toplumsal yaflamda ve meslek yaflam m zda sosyal

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 09 Haziran 2014, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler

Ekonomi Bülteni. 09 Haziran 2014, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Ekonomi Bülteni, Sayı: 23 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ercan Ergüzel Ezgi Gülbaş Ali Can Duran 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

Mart. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

Mart. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU 21 Mart Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU Villeroy negatif faizin etkili olduğu görüşünde Avrupa Merkez Bankası (ECB) Yönetim Kurulu üyesi Francois Villeroy de Galhau bugünkü açıklamasında, merkez

Detaylı

FİBA EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

FİBA EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR FİBA EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor Fiba Emeklilik ve Hayat A.Ş. Gelir Amaçlı Kamu Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım Fonu nun

Detaylı

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2:

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2: A N A L Z Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2: Sektör Mücahit ÖZDEM R May s 2015 Giri Geçen haftaki çal mam zda son aç klanan reel ekonomiye ili kin göstergeleri incelemi tik. Bu hafta ülkemiz

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL D ü n y a Ü n i v e r s i t e l e r S e r v i s i Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL BAfiLANGIÇ nsan Haklar Evrensel Beyannamesinin 40. y ldönümünde 6-10 Eylül tarihleri

Detaylı

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES Ahmet AKIN / TÜRMOB Yönetim Kurulu Üyesi 387 388 Genel Oturum III - Meslek Mensuplar Aç s ndan Türkiye Denetim Standartlar n

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları I Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları II Yay n No : 2056 Hukuk Dizisi : 289 1. Bas Kas m 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-953 - 8

Detaylı

31.12.2011-31.03.2012 tarihleri arasında fon getirisi -%1,41 olarak gerçekleşirken, yönetici benchmarkının getirisi -%0,60 olarak gerçekleşmiştir.

31.12.2011-31.03.2012 tarihleri arasında fon getirisi -%1,41 olarak gerçekleşirken, yönetici benchmarkının getirisi -%0,60 olarak gerçekleşmiştir. GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI (EUROBOND) EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2012 YILI 3 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu Dünya ekonomisi genel olarak 2011

Detaylı

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU 22 Ekim Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU Ekim de tüketici güveni arttı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından bugün açıklanan verilere göre, Tüketici Güven Endeksi Ekim ayında bir önceki aya

Detaylı

ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014)

ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014) GİRİŞ ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014) 2012-2014 dönemi Orta Vadeli Mali Planı, Orta Vadeli Programla uyumlu olmak üzere gelecek üç yıla ilişkin merkezi yönetim bütçesi toplam gelir ve gider tahminleriyle

Detaylı

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Beşinci İzmir İktisat Kongresi Finansal Sektörün Sürdürülebilir Büyümedeki Rolü ve Türkiye nin Bölgesel Merkez Olma Potansiyeli 1 Kasım

Detaylı

2012 de 3 önemli gündem maddemiz var

2012 de 3 önemli gündem maddemiz var 2012 de 3 önemli gündem maddemiz var Aralık 15, 2011-12:45:43 Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 2012 yılında en önemli 3 konunun sırayla Avrupa, cari açık ve enflasyon olacağını belirterek, ''Bunlarda bir

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL Sözlerime gayrimenkul ve finans sektörlerinin temsilcilerini bir araya

Detaylı

1 Kasım 2009 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 27393 (Mükerrer) 2010 YILI PROGRAMI

1 Kasım 2009 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 27393 (Mükerrer) 2010 YILI PROGRAMI 1 Kasım 2009 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 27393 (Mükerrer) 2010 YILI PROGRAMI 17 Ekim 2009 Gün ve 27379 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan 12 Ekim 2009 Gün ve 2009/15513 Sayılı 2010 Yılı Programının Uygulanması,

Detaylı

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir 2002 May s ay nda yap lan Birleflmifl Milletler Çocuk Özel Oturumu öncesinde tüm dünyada gerçeklefltirilen Çocuklar çin Evet Deyin kampanyas na Türkiye

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN BÜYÜMENİN YAYILMA ETKİLERİ

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN BÜYÜMENİN YAYILMA ETKİLERİ TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "KÜRESEL EKONOMİK BEKLENTİLER 2016: ZAYIF BÜYÜMENİN YAYILMA ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI 25 Şubat 2016 İstanbul, Conrad Otel Değerli Konuklar,

Detaylı

DÜNYA EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU DÜNYA EKONOM S

DÜNYA EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU DÜNYA EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU 30 Dünya Ekonomisi Finansal piyasalarda bir y ldan daha uzun süren bir karmaflan n ard ndan 2008 y l n n Eylül ay nda patlak veren bankac l k krizi esasen belirtileri bir

Detaylı

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan. EVOK Güvenlik, ülkemizde büyük ihtiyaç duyulan güvenlik hizmetlerine kalite getirmek amac yla Mustafa Alikoç yönetiminde profesyonel bir ekip taraf ndan kurulmufltur. Güvenlik sektöründeki 10 y ll k bilgi,

Detaylı

Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m.

Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m. Türkiye-Afrika Siyasi liflkileri Can Altan Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m. Daha sonra

Detaylı

21.12.2015. Euro Bölgesi 0,05% Japonya < 0.10% Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent. Yüksek 1,0875 1,4951 123,551 2,9160 1071,19 37,70

21.12.2015. Euro Bölgesi 0,05% Japonya < 0.10% Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent. Yüksek 1,0875 1,4951 123,551 2,9160 1071,19 37,70 Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent Ülke Faiz Ülke Faiz Açılış 1,0827 1,4898 122,555 2,9105 1051,20 36,79 Türkiye 7,50% İngiltere 0,50% Yüksek 1,0875 1,4951 123,551 2,9160 1071,19 37,70 Düşük

Detaylı

PARASAL GÖSTERGELER KRED LER N DA ILIMI* (B N TL.)

PARASAL GÖSTERGELER KRED LER N DA ILIMI* (B N TL.) 1886 PARASAL GÖSTERGELER KRED LER N DA ILIMI* (B N TL.) 28 De iflim %) 28 De iflim %) Toplam 311.774.444 356.845.499 %14 4.641.681 5.168.27 %11 297.867.78 335.17.279 %13 4.44.733 4.774.62 %8 Alacaklar

Detaylı

Ocak. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

Ocak. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU 22 Ocak Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU Merkez bankalarının ayrışması devam edecek Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi bu sabah saatlerinde Davos ta gerçekleştirilen Dünya Ekonomi

Detaylı

Genel Yay n S ra No: 178 2010/20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Genel Yay n S ra No: 178 2010/20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun Genel Yay n S ra No: 178 2010/20 ISBN No: 978-605-5614-56-0 Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun Tasar m / Uygulama Referans Medya ve Reklam Hiz. Ltd. Tel: +90.212 347 32 47 e-mail: info@referansajans.com

Detaylı

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bu formu, müflterilerinizden birinin yaflam boyu de erini hesaplamak için kullan n. Müflterinin ad : Temel formül: Yaflam boyunca müflterinin öngörülen

Detaylı

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Prof. Haberal dan Yeni Bir Uluslararas At l m: TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Dünyan n dört bir yan ndan yüzlerce biliminsan Prof. Dr. Mehmet Haberal taraf ndan kurulan Türk Dünyas Transplantasyon

Detaylı

ÇINAR KOLEJ Ö RENC LER Ç N RENKL B R DÜNYA

ÇINAR KOLEJ Ö RENC LER Ç N RENKL B R DÜNYA ÇINAR KOLEJ Ö RENC LER Ç N RENKL B R DÜNYA B üyükçekmece deki yeni kampüsünü e itim ve ö retime açan, anas n f, ilkö retim, anadolu ve fen liselerini içeren Ç nar Koleji 32 bin metrekarelik alana kurulu

Detaylı

Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas

Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas Atatürk ün Dünyas Cengiz Önal 64 Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas Han mlar, Beyler! stanbul dan geliyorsunuz. Hofl geldiniz. stanbul un fl k ocaklar n temsil eden yüce heyetiniz karfl s

Detaylı

10.000 Kad n Giriflimci Sertifika Program

10.000 Kad n Giriflimci Sertifika Program 10.000 Kad n Giriflimci Sertifika Program Gö ün Yar s Kad nlar nd r Çin Atasözü Kad nlara giriflimcilik e itimi verilmesi kifli bafl na düflen geliri 2020 y l na kadar tahminlerimizin %14 üzerinde, 2030

Detaylı

GÜNLÜK YATIRIM BÜLTENİ

GÜNLÜK YATIRIM BÜLTENİ Araştırma GÜNLÜK BÜLTEN 19 Aralık 2013 GÜNLÜK YATIRIM BÜLTENİ Piyasalara Bakış 100,000 90,000 80,000 70,000 60,000 50,000 40,000 30,000 20,000 10,000 0 12/12 03/13 06/13 07/13 10/13 12/13 FED in açıklamalarına

Detaylı

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi Baflkent Üniversitesi T p Fakültesi Adana Eriflkin Kemik li i Nakil ve Hücresel Tedavi Merkezi, Türkiye

Detaylı

ABD de S&P Case Shiller konut fiyat endeksi %5.1 arttı, beklenti %5.1

ABD de S&P Case Shiller konut fiyat endeksi %5.1 arttı, beklenti %5.1 SABAH BÜLTENİ Destek FX Piyasa Gözlemi 28 Ekim 2015 08:30 GENEL GÜN ÖZETİ ABD'de dayanıklı mal siparişleri beklenenden az düştü Küresel piyasalardaki zayıflığın ABD li şirketleri de olumsuz etkilemesiyle

Detaylı

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z Nisan 2010 ISBN 978-9944-60-631-8 1. Bask, 1000 Adet Nisan 2010 stanbul stanbul Sanayi Odas Yay nlar No: 2010/5 Araflt rma fiubesi Meflrutiyet

Detaylı

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ? YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ? Yahya ARIKAN* Günümüzde; finansal anlamda ülkeleraras s n r n ortadan kalkmas, teknolojinin geliflimi ve bilgi toplumunun s n rs z imkânlar ile zaman ve mekân

Detaylı

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr TİSK AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ- MAYIS 2016 (SAYI: 87) GENEL DEĞERLENDİRME 03.06.2016 Kıdem tazminatında işletmelerin maliyetini artıracak ve işçi-işveren ilişkilerini bozacak düzenlemelerden kaçınılmalı Gelecek

Detaylı

COP 21 Paris Değerlendirme Toplantısı Herkes elini taşın altına koymalı!

COP 21 Paris Değerlendirme Toplantısı Herkes elini taşın altına koymalı! COP 21 Paris Değerlendirme Toplantısı Herkes elini taşın altına koymalı! TÜSİAD ve Birleşik Krallık Ankara Büyükelçiliği Refah Fonu İşbirliği, REC Türkiye ve Amerikan Büyükelçiliği desteği ile yapılan,

Detaylı

XI/3 ESASLAR 1. MADDE 3- (1)Bu Esaslarda geçen; a) TÜB TAK : Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araflt rma Kurumunu, b) Baflkanl k : TÜB TAK Baflkanl n,

XI/3 ESASLAR 1. MADDE 3- (1)Bu Esaslarda geçen; a) TÜB TAK : Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araflt rma Kurumunu, b) Baflkanl k : TÜB TAK Baflkanl n, PROJE TEfiV K VE DESTEKLEME ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K UYARINCA DESTEKLENEN PROJELERDE UYGULANACAK F KR HAKLAR ESASLARI (*) B R NC BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK VE TANIMLAR Amaç MADDE 1- Bu Esaslar n

Detaylı

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler 1.Temel Kavramlar Abaküs Nedir... 7 Abaküsün Tarihçesi... 9 Abaküsün Faydaları... 12 Abaküsü Tanıyalım... 13 Abaküste Rakamların Gösterili i... 18 Abaküste Parmak Hareketlerinin Gösterili i... 19 2. lemler

Detaylı

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/03/201203... 1 of 5 6 Mart 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28225 Atatürk Üniversitesinden: YÖNETMELİK ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ASTROFİZİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Detaylı

Çev. Ayfle Merve KAMACI

Çev. Ayfle Merve KAMACI 329 MAKEDONYA CUMHUR YET NDE YABANCI DO RUDAN YATIRIMLAR VE fi ORTAMI P rof. Dr. Angelova BILJANA St. Cyril and Methodius Üniversitesi, Makedonya Çev. Ayfle Merve KAMACI Küreselleflme süreci, geliflmekte

Detaylı

BEH - Groupama Emeklilik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

BEH - Groupama Emeklilik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BEH - Groupama Emeklilik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BİST-100 endeksi, Ekim ayı içerisinde %4,2 artarak ayı 77.620 seviyesinden kapattı. Aynı dönem içerisinde Bankacılık endeksi %4,1

Detaylı

8.1 Kümeler, Sanayi A lar ve novasyon (KÜSA ) Projesi ve Kümelenme ye Yönelik Di er Çal flmalar

8.1 Kümeler, Sanayi A lar ve novasyon (KÜSA ) Projesi ve Kümelenme ye Yönelik Di er Çal flmalar 44. Y l Ankara Sanayi Odas 2008 Y l Çal flma Program 8 Projeler 8.1 Kümeler, Sanayi A lar ve novasyon (KÜSA ) Projesi ve Kümelenme ye Yönelik Di er Çal flmalar Kümeler, Sanayi A lar ve novasyon (KÜSA );

Detaylı

Yurtiçi Piyasalarda Haftalık Görünüm (26-30 Ocak 2015)

Yurtiçi Piyasalarda Haftalık Görünüm (26-30 Ocak 2015) 26 Ocak 2015 Yurtiçi Piyasalarda Haftalık Görünüm (26-30 Ocak 2015) Geçtiğimiz hafta piyasalar Merkez Bankalarının geçtiğimiz haftaya damgasını vurduğunu söyleyebiliriz. BIST100 Endeksi- Günlük Öncelikle

Detaylı

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU A. TANITICI BİLGİLER CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU PORTFÖYE BAKIŞ Halka Arz Tarihi : 02/05/2013 YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER 31/12/2015

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 18 Mart 2016 İstanbul, Hilton Hotel Harbiye Sayın Büyükelçiler, Değerli Konuklar, 2009 yılında

Detaylı

Brexit ten Kim Korkar?

Brexit ten Kim Korkar? EDAM Türkiye ve Avrupa Birliği Bilgi Notu Brexit ten Kim Korkar? Haziran 2016 Sinan Ülgen EDAM Başkanı 2 23 Haziranda İngiliz halkı, İngiltere nin AB de kalıp kalmayacağına dair bir halkoyuna katılacak.

Detaylı

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü Nükleer Santrallerde Enerji Üretimi ve Personel E itimi Mehmet TOMBAKO LU* Girifl Sürdürülebilir kalk nman n temel bileflenlerinden en önemlisinin enerji oldu unu söylemek abart l olmaz kan s nday m. Küreselleflen

Detaylı

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir. OYUNCA IN ADI Akl nda Tut YAfi GRUBU 4-6 yafl OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir. GENEL KURALLAR Çocuklar n görsel belle inin

Detaylı

YENİ DÜNYA DÜZENİNDE İNSANIN ÖRGÜTTE DEĞİŞEN ROLÜ

YENİ DÜNYA DÜZENİNDE İNSANIN ÖRGÜTTE DEĞİŞEN ROLÜ I Doç. Dr. Yonca Deniz GÜROL YENİ DÜNYA DÜZENİNDE İNSANIN ÖRGÜTTE DEĞİŞEN ROLÜ II YENİ DÜNYA DÜZENİNDE İNSANIN ÖRGÜTTE DEĞİŞEN ROLÜ Yay n No : 2377 flletme-ekonomi Dizisi : 447 1. Bask Ocak 2011 - STANBUL

Detaylı

Haziran. Günlük Araştırma Bülteni Sabah RAPORU

Haziran. Günlük Araştırma Bülteni Sabah RAPORU 16 Haziran N Günlük Araştırma Bülteni Sabah RAPORU FOMC para politikasını korudu, Brexit referandumu kararda etkili oldu Dün gerçekleştirilen FOMC toplantısında politika yapıcılar para politikasını koruma

Detaylı

Sosyal Araştırmalar Enstitüsü. Nobody s Unpredictable

Sosyal Araştırmalar Enstitüsü. Nobody s Unpredictable Sosyal Araştırmalar Enstitüsü Nobody s Unpredictable Gündelik Hayatın Demokrasisi Ipsos KMG Sosyal Ara t rmalar Enstitüsü, Ipsos Sosyal Ara t rmalar Enstitüsü nün uzmanl n ve deneyimini Türkiye ye ta mak

Detaylı

PROJEKS YON YILLIK TÜFE. > ENFLASYON Enflasyondaki iki ayl k gerçekleflme, y l n tümüne iliflkin umutlar bir anda söndürdü.

PROJEKS YON YILLIK TÜFE. > ENFLASYON Enflasyondaki iki ayl k gerçekleflme, y l n tümüne iliflkin umutlar bir anda söndürdü. TÜRK YE N N GÖSTERGELER PROJEKS YON > Haz rlayan: Alaattin AKTAfi ala.aktas@gmail.com > ENFLASYON Enflasyondaki iki ayl k gerçekleflme, y l n tümüne iliflkin umutlar bir anda söndürdü. Ocakta yüzde 0,80

Detaylı

TOFAfi 2007 FAAL YET RAPORU. Otomobil Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri

TOFAfi 2007 FAAL YET RAPORU. Otomobil Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri 14 Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri 15 pazar payımız bir önceki yılın pazar payı olan %9 a göre önemli ölçüde artarak %1,4 olarak gerçekleşmiştir. Bu artış sonucu, pazardaki düşüşe rağmen otomobil

Detaylı

İklim Değişikliği ile Mücadelede Medya Üstüne Düşeni Yapıyor mu?

İklim Değişikliği ile Mücadelede Medya Üstüne Düşeni Yapıyor mu? İklim Değişikliği ile Mücadelede Medya Üstüne Düşeni Yapıyor mu? Medyanın iklim değişikliği ile mücadele için yapabileceği katkılar 23 Şubat ta İstanbul da, Gazeteciler için İklim Değişikliği Yuvarlak

Detaylı

Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.tr

Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.tr Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul 49 50 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 2008 yılında ABD de ipotekli konut kredisi piyasasında ortaya çıkan ve hızla tüm dünya ekonomilerinde

Detaylı

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz:

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz: Yorumlar: Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz: Ekibin yapt n görmekten en çok hoflland m fley: Ekip Yönetimi çin Araçlar 85 EK P K ML DE ERLEND RMES Ekibinizin

Detaylı