ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ"

Transkript

1 ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ ANKARA DA PSEUDOCOCCIDAE (HOMOPTERA:COCCOIDEA) TÜRLERİ VE DOĞAL DÜŞMANLARI İLE ZARARLI PHENACOCCUS aceris (SİGNORET) İN BİYO-EKOLOJİSİ ÜZERİNDE ARAŞTIRMALAR Mehmet Bora KAYDAN BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI ANKARA 2004 Her hakkı saklıdır

2 1. GİRİŞ Şehirlerdeki yeşil alanlar havadaki zehirli atıkların doğal filtresi olarak görev yapmalarının yanı sıra yaşama alanlarımızın güzel görünümü açısından da son derece önemlidir. Bu yüzden özellikle son yıllarda şehirlerde yeşillendirme çalışmaları artış göstermektedir. Şehir ekosistemlerinde süs bitkilerinin üretimi ve kullanımı, özellikle kuzey yarım kürede genel bir artış göstermekte ve gelişmiş ülkelerde şehirlerde kişi başına düşen yeşil alanın yedi m 2 olması istenmektedir. Dünyadaki bu gelişmelere paralel olarak Ankara da da yeşillendirme çalışmalarına büyük önem verilmektedir. Ankara da kişi başına düşen yeşil alan miktarı 6.5 m 2 civarındadır (Bozkurt 1992). Şehir ekosistemlerinde en büyük sorun, çevre kirliliğine ilaveten düzensiz ve bilinçsiz ilaçlamalardan dolayı doğal dengenin bozulması ve bu dengenin önemli halkalarından biri olan faydalı faunanın yok olması veya çok azalması nedeni ile zararlı fauna popülasyonunun artmasıdır. Coccoidea üst familyasının da içerisinde bulunduğu emici böceklerde bu durum daha da önemli bir boyut kazanmaktadır (Kozerveskaya, 1986). Özellikle süs bitkilerinin şehir ekosistemlerinde fizyolojik stres altında olmaları ve yeşil aksamlarının hava kirliliğinden dolayı yüksek miktarda kimyasal maddeye maruz kalmalarından dolayı coccoid enfeksiyonlarının artışına neden olmaktadır. Bu nedenle ormanlar gibi dengenin çok fazla bozulmadığı alanlarda bulunan ve nadiren ekonomik olarak önemli olan bu türler, şehir ekosistemlerinde önemli zararlılar olarak karşımıza çıkmaktadır. Aynı sorunlar çok yoğun ve sistematik ilaçlamanın yapıldığı seralarda da görülmektedir. Artan zararlı popülasyonu nedeni ile bu tip zararlıların vermiş oldukları zararlar artmakta, ekonomik kayıplara neden olmaktadır. Bu bağlamda şehir ekosistemlerindeki ve seralardaki zararlılara karşı mücadele yaparken bunların teşhislerinin doğru yapılması, biyolojilerinin, ekolojilerinin, popülasyon dalgalanmalarının, zarar düzeylerinin saptanması, halihazırda bunlar üzerinde bulunan doğal düşmanlarının saptanarak kimyasal mücadeleye alternatif mücadele yöntemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Ayrıca ülkemizde, saksılı ve kesme çiçek üretimi gün geçtikçe önemini arttırmaktadır. Bu bitkilerin sürekli olarak şehirler ve ülkeler arasında taşınımda olmaları nedeniyle asıl orijini ülkemiz olmayan, fakat şu anda ülkemizde bulunan bir çok türün, dışarıdan ithal edilen bitki materyalleri ile giriş yaptığını düşünebiliriz. Özellikle ülkemizde 1

3 bulunmayan bu türlerin ülkemize girişi sonucunda vermiş oldukları zarar, esas orijini olan ülkelerdekinden daha fazla olmaktadır. Bu nedenle, ülkemize giriş yapan bitki materyallerinin karantina merkezlerinde incelenmesi ve ülkemizde bulunmayan zararlı türlerin girişine izin verilmemesi gerekmektedir. Bu türler arasında Coccoidea üst familyasına ait olanlar önemli bir yer tutmaktadır. Özellikle bitkilerin toprak altı kısımlarında beslenen türleri fark etmek çoğu zaman zor olduğundan dolayı bu şekildeki bir çok zararlı böceğin ülkemize girişinden haberdar olamamız mümkün olamamaktadır. Coccoidea bireyleri Insecta sınıfı içerisinde Homoptera takımına bağlı olup gerek biyolojik, gerekse morfolojik özellikleriyle ilginç bir grup oluşturmaktadır. Vücutlarının üzeri kalkan benzeri sert bir kabuk, unsu ve mumsu maddeler ile örtülüdür. Genellikle dişilerinin baş, thorax ve abdomen gibi vücut kısımları kaynaşmış olup, birbirinden ayırt edilemez durumdadır. Dişilerin kanatları yoktur. Bazı familyalarda bacaklara da rastlanmaz. Bu nedenle, bitki üzerinde sabitlenmiş halde hareketsiz veya az hareketli bir yaşam sürerler. Oysa erkekler, ergin dönemlerinde kanat ve bacağa sahiptir ve uçabilirler. Coccoidea (Homoptera) üstfamilyası, dünyanın hemen her bölgesine yayılmış türleri kapsayan geniş bir gruptur. Tüm dünyada 25 familyaya bağlı 7355 tür bulunduran bu üstfamilyaya ait türler, ağaç ve çalı formundaki bitkileri, sera ve açıkta yetişen kültür bitkileri ve yabani bitkiler üzerinde beslenmektedirler. Genel olarak Coccoidea üst familyasına bağlı türler bitkilerin gövde, dal, yaprak, meyve, çiçek ve hatta köklerinde yerleşerek özsuyunu emmektedir. Bunun sonucunda bitki gelişiminde gerileme, meyve kalite ve kantitesinde bozulma, şekil ve renk bozuklukları görülmektedir. Coccoidlerin direkt zararlarından başka, bazı grupların emdikleri özsu fazlasını vücut dışına atmaları sonucu bitkiler, yapışkan bir örtü ile kaplanmakta ve bunun üzerinde gelişen saprofit mantarlar fumajin (karaballık) oluşumuna neden olmaktadır. Fumajin fotosentezi olumsuz yönde etkileyerek bitkiye zarar vermesinin yanı sıra, bitkinin estetik değerini de düşürmektedir (Kosztarab 1996). Kosztarab ve Kozár (1988), coccoidlerin meyve ağaçlarının, orman vejetasyonlarının, ağaç ve çalı şeklindeki süs bitkilerinin, sera ve ev bitkilerinin en önemli zararlılarından biri olduğunu ve tüm dünyada kabuklubit ve koşniller tarafından meydana gelen ekonomik kayıpların beş milyar dolar civarında olduğunu bildirmişlerdir. 2

4 Bu üst familya ile ilgili olarak dünyada yapılan birçok araştırma arasında Borchsenius 1949; Ter-Grigorian 1973, Kosztarab ve Kozár 1988, Williams ve Watson 1988, Ben- Dov 1994, Kosztarab 1996, Kozár 1998 başlıcaları olarak sayılabilir. Türkiye de ise konuya yakın olarak Coccoidea üstfamilyasına ait bazı familyaların fauna tespiti ve bunların ekolojileri üzerinde değişik çalışmalar mevcuttur. Bodenheimer (1941, 1949, 1952, 1953a, 1953b) in coccoidler üzerinde gerçekleştirmiş olduğu fauna tespitleri, ülkemizde detaylı olarak yapılan çalışmaların başlangıcıdır. Bundan sonraki çalışmaların çoğu bir bölgedeki türlerin tespiti şeklinde olup, biyo-ekolojik çalışmalar, Öncüer 1977, Aydoğdu ve Toros 1987, Yaşar 1995, Yaşar ve ark. 1995, Özgökçe 1995, Ülgentürk 1998 ile sınırlı kalmıştır. Üst familya içerisinde tür sayısının fazlalığı bakımından Diaspididae familyasının ardından ikinci sırada yer alan Pseudococcidae familyası, bireylerinin üzerinin mumsu ve pamuğumsu maddelerle kaplı olması karakteristiktir. Bitkilerde meydana getirdikleri zararlar üst familyanın karakteristiğini göstermekte olup, buna ek olarak Pseudococcidae bireylerinin çoğunun hareketli olmalarından dolayı virüs taşıyıcı özellikte olmaları da dikkat çekicidir. Familyaya ait bireyler bitkilerin kök, gövde, yaprak, dal gibi tüm kısımlarında yaşayabilme özelliğine sahiptirler. Familya, tüm dünyada 288 cinse ait 1982 türe (Ben-Dov 2002), ülkemizin de içerisinde bulunduğu Palearktik bölgede ise 115 cins ve 708 türe sahiptir (Kozár, 1998). Bu konu ile ilgili olarak Borchsenius (1949) Rusya pseudococcid faunasını, Ter-grigorian (1973) Ermenistan pseudococcid faunasını saptamıştır. Ülkemizde Bodenheimer (1953 a, b), Türkiye Coccoidlerini incelemiş olduğu çalışmada 10 unlubit türünü saptamıştır. Çanakçıoğlu (1977), Türkiye de orman ağaç ve ağaçcıklarında bulunan Coccoidea üstfamilyasına ait türleri açıklamıştır. Saptanan bu türler arasında unlubit türleri de mevcuttur. Düzgüneş (1982), Türkiye de bulunan Psudococcidae türlerini inceleyerek 14 unlubit türünü saptamıştır. Ayrıca Williams ve Miller (1985), Türkiye den Hollanda ya gönderilen, çoğunluğu Liliaceae familyasına ait süs bitkilerinin soğanlarında bulunan ve bu ülkede karantina listesine dahil edilen Phenacoccus emansor Williams & Kozarzhevskaya ve Phenacoccus avenae Borchsenius yi tanımlamıştır. Kaydan (2001 a) Van ili ve çevresinde 16 sı Türkiye faunası için yeni olan 19 unlubit türünü saptamıştır. Kaydan et al. (2001 b), Kapodokya bölgesinde yabani ve kültür bitkileri üzerinde Pseudococcidae familyasına ait sekiz adet tür 3

5 belirlemişler ve bunlardan beş adedinin yeni kayıt niteliğinde olduğunu bildirmişlerdir. Bu güne kadar ülkemizde saptanan unlubit türlerinin sayısı 41 kadardır. Şimdiye kadarki çalışmalarda unlubitler içerisinde ülkemizde en çok zararından bahsedilen tür, güney bölgelerde turunçgil ağaçlarında zararlı olan Planacoccus citri olup, biyolojisi ve mücadelesi hakkında yoğun çalışmalar yapılmıştır. Bunun dışında ülkemizde ekonomik olarak önemli olarak belirlenen unlubit türü saptanmamıştır. Fakat Düzgüneş (1982) özellikle şehir plantasyonlarında kullanılan Acer spp., Fraxinus spp., Platanus sp. ve diğer bir çok ağaçta Phenacoccus aceris in çok yoğun olarak bulunduğu ve önemli zararlara neden olduğunu bildirmektedir. Araştırıcı çalışmasında, çok kapsamlı olmamakla birlikte, bu zararlının biyolojisi hakkında kısa bilgiler vermekte ve Ankara da yoğun şekilde bulunduğunu belirtmektedir. Kosztarab ve Kozár (1988) bu türün tüm dünyada yaygın olan bir tür olduğunu ve özellikle şehir plantasyonlarındaki ağaçlarda önemli zararlara neden olduğunu belirtmiş ve bu türün biyolojisi hakkında kısa bilgiler vermiştir. Kozarzhevkaya (1986) Rusya nın Avrupa kısmında ve komşu ülkelerinde bu zararlının yoğun olarak bulunduğunu bildirmiştir. Ülkemiz birbirinden farklı iklim özellikleri gösteren bölgelere sahip olması nedeniyle hem, flora hem de fauna açısından çok sayıda türe sahip olduğu bilinmektedir. Ülkemizin de zoocoğrafik bölge olarak içinde bulunduğu Palearktik Bölgedeki diğer ülkelerde Pseudococcidae familyası ile ilgili çok sayıda faunistik ve sistematik çalışma yapılmasına karşılık, ülkemizde bu sayının çok az olduğu bilinmektedir (Düzgüneş, 1982; Kosztarab ve Kozár, 1988). Tüm bu açılardan incelendiğinde Pseudococcidae familyasına ait türlerin saptanması, bunlardan şehir ekosisteminde ağaçlarda zararlı olan Phenacoccus aceris in biyolojisinin incelenmesi, doğal düşmanlarının belirlenmesi ve bu zararlıya karşı kimyasal mücadeleye alternatif savaşım yöntemlerinin saptanmasının gerekliliği açık bir şekilde görülmektedir. Bu nedenle Ankara ilinde Pseudococcidae faunasının saptanması ve il ekosisteminde yaygın bulunan Phenacoccus aceris in biyo-ekolojisine ilişkin geniş kapsamlı araştırma yapılması planlanmış, çalışma tarihleri arasında yürütülmüştür. 4

6 2. KAYNAK ÖZETLERİ Dünyada yapılan çalışmalarda çeşitli bölgelerin Coccoidea üstfamilyası ve buna bağlı olarak Pseudococcidae familyasına ait türler saptanarak bunlarla ilgili olarak sistematik, ekolojik ve biyolojik bilgiler verilmiştir. Bu çalışmaların konuyla ilgili olanları aşağıda tarihsel sıra halinde sunulmaktadır. Balachowsky (1937 a, 1937 b, 1939), Coccoidea üstfamilyasına ait genel taksonomik özellikleri incelemiş olup familyaların genel özellikleri, morfolojileri ve taksonomileri hakkında bilgiler vererek özellikle Diaspididae familyası türlerinin taksonomisi hakkında çok önemli bilgiler vermiş ve türlerin tanımlarını vermiştir. Bodenheimer (1949), Genel olarak Coccoidea üst familyasına ait bireylerin genel özellikleri hakkında genel bilgiler vermiş, Bodenheimer (1952, 1953 a), Türkiye Kokkoidleri I-II isimli araştırmasında toplam 65 adet diaspid türünün tanımları, toplanılan yer ve tarih bilgilerini vermiştir. Çalışmanın devamında Bodenheimer (1953 b), Dactylopidae familyasından 1, Coccidae familyasından 24, Eriococcidae familyasından iki, Pseudococcidae familyasından 13, Asterolecanidae familyasından sekiz adet, Kermesidae familyasından beş adet ve diğer küçük familyalarda dahil toplam 67 türün tanımları, yayılışları ve konukçuları hakkında bilgiler vermiştir. Borchsenius (1949), yapmış olduğu çalışmada USSR nin, Pseudococcidae faunasını saptamış 37 cinse bağlı 177 türün tanımı, konukçuları ve dağılımları hakkında bilgiler vermiştir. Pseudococcidae familyası hakkında genel bilgilerde sunan bu çalışma daha sonraki bir çok çalışma için kaynak olmuştur. Ferris (1950, 1953), Kuzey Amerika da bulunan Pseudococcidae familyasına ait bireylerin yayılış alanlarını çıkararak bölgede 220 nin üzerinde unlubit türünün bulunduğunu saptamış olup familya hakkında genel bilgiler vererek türlerin tanımları, konukçuları ve dağılım yerlerini belirtmiştir. Williams (1963), İngiltere deki Pseudococcidae familyası türlerini incelemiş ve 42 adet unlubit türü belirlemiştir. Bu türlerden dört adet tür (Atrococcus cracens, Balanococcus 5

7 boratynskii, Saccaricoccus penium ve Trionymus orestes) ilk kayıt olarak saptanırken bir adet cins (Balanococcus) tanımlanmıştır. Manichote ve Middlekauff (1967), tüm dünyada sera ve doğal florada özellikle kaktüslerde zararlı olan Spilococcus mamillariae (McKenzie) nin yaşam döngüsü, kromozomları, genel yaşayışı, dağılımı ve konukçuları hakkında çalışmalar yapmışlardır. Her iki cinsiyetin ergin öncesi dönemleri tanımlanmış olup gelişme tüm dönemlerin süreleri sera koşullarında farklı sıcaklıklarda incelenerek gelişimi için optimum sıcaklıklar belirlenmiştir. Çalışmada türün kromozom yapısı incelenerek üreme, cinsiyet oranı ve çiftleşme davranışları hakkında bilgiler verilmiştir. McKenzie (1967), Kaliforniya da bulunan unlubitlerin ekolojileri, biyolojileri, genel özellikleri, sitolojileri, sınflandırılması, taksonomisi ve ekonomik öneme sahip olan türlerin savaşımları hakkında bilgiler vermiş, bölgedeki 193 türün tanınmasına ilişkin teşhis anahtarları oluşturarak teşhis karakterlerini bildirmiştir. Yang ve Kosztarab (1967), Antonina cinsi ve akraba cinslerin ergin öncesi dönemlerinin taksonomik ve morfolojik olarak inceledikleri çalışmada, Antonina cinsine ait 12 tür ve yakın akraba cinslerden iki türün ergin öncesi larva dönemlerinin morfolojik özellikleri çalışılarak çizimleri verilmiştir. Miller ve McKenzie (1970), Dünya daki Heterococcus cinsini ve akraba türleri inceleyerek bezerlikleri ve farklılıkları hakkında genel bir değerlendirme yaparak Heterococcus cinsine ait yeni bir tür (Heterococcus tuttlei) tanımlamışlardır. Eronç (1971), Akdeniz bölgesinde, Önder (1982), İzmir ve çevresinde Aonidiella türlerinin biyolojilerini, konukçularını, zararlarını ve mevsimlere göre popülasyon dalgalanmalarına etki eden faktöreler üzerinde araştırmalar yapmışlar ve her iki bölgede de en önemli türlerin Aonidiella aurantii (Maskell) ve A. citri Comstock olduğunu, A. aurantii nin akdeniz bölgesinde 4, Ege bölgesinde de üç döl verdiklerini belirtmişlerdir. Koteja (1971), Mirococcus Borchsenius cinsine ait türlerin taksonomik karekterlerini inceleyerek Polonya dan iki yeni türün (Mirococcus festuceae ve Mirococcus psammophilus) tanımını yapmıştır. 6

8 Williams (1971), şeker kamışı, pirinç ve sorgum alanlarında bulunan Pseudococcidae familyası türlerini incelemiş ve 39 unlubit türü saptamıştır. Bu türler hakkındaki genel bilgilerle birlikte ekonomik olarak önemli olanların kontrol yöntemleri hakkında bilgiler vermiştir. Ter-Grigorian (1973) Ermenistan ın pseudococcid faunasını çıkarmış olup 33 cinsten 83 türün tanımı, dağılımı, konukçu bitkileri ve biyolojileri hakkında bilgiler vermiştir. Bazarov (1974 a, b), yapmış olduğu her iki çalışmada, Sovyetler Birliğinde bulun Heliococcus Šulc cinsine ait türlerin revizyonunu yaparak yeni türler tanımlamış ve türlere ait teşhis anahtarı oluşturmuştur. Teşhis anahtarı oluştururken özellikle cinse özgü kanalların büyüklük ve boyutuna, şekline ve yapısına, üzerinde diken şeklinde yapılar taşıyıp taşımadıklarına dikkat edildiğini bildirmiştir. Miller (1975), Heterococcus Ferris cinsinin revizyonunu yaparak Brevenia Goux cinsi ile farklılıklarını belirtmiş, Heterococcus cinsine ait altı türün ( bir adet yeni tür, Heterococcus raui) teşhis anahtarı oluşturularak, tüm biyolojik dönemlerinin tanımlarını yapmış, Heterococcus cinsinden Brevenia cinsine transfer edilen sekiz türü liste halinde vererek B. rehi (Lindinger) in taksonomik özelliklerini açıklamıştır. Tereznikova (1975), Ukrayna daki, ortheziidae, Margorodidae ve Pseudococcidae familyasına ait türlerin teşhis anahtarları, tanınmaları, konukçuları, dağılımları ve doğal düşmanları hakkında bilgiler vermiş, 25 cinse ait 66 unlubit türünü incelemiştir. Soylu (1976), Doğu Akdeniz Bölgesi nde Ceroplastes floridensis Comstock in, Batı Akdeniz bölgesinde ise C. rusci L. nin az miktarda bulaşık olduğunu bunun dışında herhangi bir Ceroplastes türüne rastlanmadığını, C. floridensis in parthenogenetik olarak çoğaldığını, bir ergin dişinin adet yumurta bıraktığını, bölgede yılda iki döl verdiğini bildirmiş ve en önemli doğal düşmanlarının Coccophagus scutellaris Dalm., Scutellista cyanea Motsch., Tetrastichus sp. olduğunu bildirmiştir. Çanakçıoğlu (1977), orman ağaçlarında bulunan Coccoidea türleri ilgili çalışmasında toplam 40 adet türün belirlendiğini bunlardan üç adetinin (Allococcus vovae 7

9 (Nassanov), Pseudococcus obscurus Essing ve Pseudococcus multivorus Kiritshenko) Pseudococcidae familyasına bağlı türler olduğunu bildirmiştir. İren (1977), Orta Anadolu meyve bahçelerinde zararlı P. corni, Palaeolecanium bituberculatum, Lepidosaphes ulmi (Virgül Kabuklubiti), Nilotaspis halli (Green) (Şeftali koşnili), Parlatoria oleae Colvée (Zeytin kabuklubiti), P. pentagona, Quadraspidiotus pernisiosus Comst. gibi türlerin bulunduğunu, bunlardan Q. pernisiosus un Amerika dan ithal edilen fidanlarla Avrupa ya oradan da Türkiye ye bulaştığını bildirmiştir. Halen Marmara ve Karadeniz Bölgeleri nde yerleşmiş bulunan bu türün diğer bölgelere bulaşmaması için bulaşık fidanlarla yayılmasını önlemek amacıyla iç karantina listesine dahil edildiğini bildirmektedir. Kozár et al. (1979), meyve ağaçlarındaki kabuklubit ve koşnilleri dağılımlarını ve yoğunluklarını inceledikleri araştırmada Turkiye de en yaygın türlerin Quadraspidiotus perniciosus, Parlotoria oleae, Epidiaspis leperii, Pseudaulacaspis pentagona, Parthenolecanium corni olduğunu bildirmişlerdir. Bunların içerisinde en yaygın coccoid türünün Parthenolecanium corni olduğunu kaydetmektedirler. Selmi (1979), Marmara Bölgesi ibreli ağaçlarında bulunan Coccoidea türleri üzerinde kapsamlı bir araştırma yapmış ve 11 tür belirlemiştir. Pseudococcidae familyasından Planococcus vovae (Nassonuv) ve Pseudococcus viburni (Signoret) belirlendiğini bildirmiştir. Erkam (1981), Marmara Bölgesinde yumuşak çekirdekli meyve ağaçlarında zararı Parlatoria oleae Colv. nın tanınması, biyolojisi, dağılımı, konukçuları, zararı ve doğal düşmanlarını araştırmış, Aphytis maculicornis (Masi), A. proclia (Walker), A. mytilaspiditis (Le Baron), ve Aspidiotiphagus citrinus Crow. tarafından parazitlendiğini ve avcılarının Chilocorus bipustulatus ve Exochomus quadripustulatus olduğunu tespit etmiştir. Bölgedeki en etkili parazitoitinin A. maculicornis, en etkili avcısının C. bipustulatus olduğu bildirmiştir. Düzgüneş (1982), Türkiye de o tarihe kadar bulunan 14 adet unlubit türünü vererek bunların teşhis anahtarını oluşturmuş, konukçu bitki, bulundukları yer hakkında bilgiler vermiştir. Araştırmada belirlenen unlubit türleri, Allococcus vovae (Nossanov), Antonina bombusa (Maskell), Heterococcus asphodeli (Bodenheimer), Nipaecoccus 8

10 nipae (Maskell), Nipaecoccus filamentosus (Cockerell), Peliococcus chersonensis (Kirishenko), Phenacoccus aceris (Signoret), Phenacoccus graminicola, Planococcus citri (Risso), Planococcus ficus (Signoret), Pseudococcus adonidum (L.), Pseudococcus laingi Bodenheimer, Pseudococcus obscurus Essing, Ripersia ankarana Bodenheimer olarak belirtilmektedir. Ayrıca Phenacoccus aceris in özellikle şehir plantasyonlarında kullanılan Acer spp., Fraxinus spp., Platanus sp. ve diğer bir çok ağaçta çok yoğun olarak bulunduğu ve önemli zararlara neden olduğunu bildirmektedir. Araştırıcı çalışmasında çok kapsamlı olmamakla birlikte bu zararlının biyolojisi hakkında kısa bilgiler vermekte ve Ankara da yoğun şekilde bulunduğunu belirtmektedir. Kozar et al. (1982) tarafından Türkiye de meyve ağaçlarında bulunan Q. pernisiosus un % 34.5 oranında parazitlendiği tespit edilirken, aynı zararlının Ermenistan da % 87.9 oranında parazitlendiği belirlenmiştir. Ayrıca, Discodes coccophagus (Hymenoptera: Encyrtidae) adlı parazitoitin S. prunastri yi % 30 oranında parazitlediği tespit edilmiştir. Williams ve Miller (1985), Türkiye den Hollanda ya gönderilen, çoğunluğu Liliaceae familyasına ait süs bitkilerinin soğanlarında bulunan ve bu ülkede karantina listesine dahil edilen Phenacoccus avenae Borchsenius yi tanımlamıştır. Cox ve Ben-Dov (1986), Akdeniz bölgesinde bulunan Planacoccine tribüsüne ait türlerin morfolojik ayrımlarını yaparak teşhis anahtarını oluşturmuşlardır. Özellikle Planococcus cinsine ait ayrımın oldukça zor olduğunu belirtmişler ve P. citri ve P. ficus u birbirinden ayırmada kullanılan karakterleri açıklamışlardır. Çiftçi (1986), Antalya yöresinde yumuşak çekirdekli meyve ağaçlarında önemli derecede zararlı olan L. ulmi nin en önemli doğal düşmanının Hemisarcoptes malus (shimer) (Acarına: Hemisarcoptidae), Temnostethus dacicus (Puton) (Heteroptera: Anthocoridae) ve Aphytis mytilaspis (LeBaron) (Hymenoptera: Aphelinidae) olduğunu tespit etmiştir. Çobanoğlu ve Düzgüneş (1986), Ankara ili ve ilçelerinde önemli meyve ağaçlarında Epidiaspis leperii, L. ulmi, Nilotaspis halli, P. pentagona, Melanaspis inopinata (Leon), Quadraspidiotus anatolica (Bodh.), Q. pyri (Licth) ve Q. pernisiosus olmak üzere sekiz tür saptandığını kaydetmektedirler. 9

11 Özkan (1986), Antalya yöresinde yumuşak çekirdekli meyve ağaçlarında zararlı olan Quadraspidiotus pernisiosus un Exochomus quadripustulatus ve Chilocorus bipustulatus tarafından tüketildiği, ancak bu faydalıların popülasyonunun Homolotylus flaminius Dalman (Hymenoptera: Encyrtidae) tarafından parazitlenmesi nedeniyle düşük olduğunu bildirmektedir. Aydoğdu ve Toros (1987), Erzincan ili ve çevresinde Lepidosaphes ulmi L. nin biyoekolojisini incelemiştir. Çalışma sonucunda kabuklubitin yılda iki döl verdiğini, kışı yumurta halinde geçirdiğini saptamış olup Aphytis mytilaspis LeB., Physcus testaceus Masi, Azotus celsus (Walk) tarafından parazitlendiğini ve Chilocorus bipustulatus L., Exochomus quadripustulatus L., Scymnus apetzi Mulstant ın da avcıları olduğunu kaydetmişlerdir. Russell (1987), Kuzey Amerika da Peliococcus serratus (Ferris) un biyolojisini incelediği çalışmada, türün Fagus grandifolia üzerinde yılda iki döl verdiğini, ergin dişilerin gövde ve dallara yerleştiğini ve ilk dölde haziran-ağustos, ikinci dölde ekimkasım döneminde yumurta kesesi oluşturduğunu, ilk döl yumurtalarının 7-14 günde açıldığını, ikinci döl yumurtalarının ise kışı geçirdiğini bildirmiştir. Williams (1987), Kuzey ve Güney Amerika da bulunan 15 Phenacoccus spp. nin teşhis anahtarını çıkararak özellikle ekonomik öneme sahip olan Phenacoccus gossypii Townsend &Cockerel ve bununla benzer özellikler gösteren aynı cinse bağlı beş türü incelemiştir. Ghosh ve Ghose (1988 a), Gossypium spp., Citrus spp. gibi bitkilerde zarar yapan Nipaecoccus vastator (Maskell) un biyolojisini yıl boyunca sera ve arazi koşullarınada incelemiş ve yılda 10 döl verdiğini belirlemiştir. Ghosh ve Ghose (1988 b), Oriental ve Ethiopian Zoocoğrafik Bölgeleri nde patlıcanda yaygın olarak bulunan Coccidohystrix insolita (Green) in erkek ve dişilerinin tüm biyolojik dönemlerini tanımlamışlardır. Kosztarab ve Kozár (1988), Orta Avrupa daki Coccoidea üstfamilyasına bağlı familyaları incelemiş, teşhiş anahtarları oluşturarak tanımlarını yapmış bazı türlerin 10

12 çizimlerini yapmışlar, türlerinin biyolojisi, ekolojisi, ekonomik önemleri ve savaşımları hakkında bilgiler vermiştir. Toplam 12 familyadan, 95 cinse ait 233 türün, bunlardan Pseudococcidae familyasından da 32 cinse ait 85 türün çoğrafik dağılımı, konukçu bitkileri, hayat döngüleri ve tanınmaları hakkında bilgiler vermişlerdir. Senepati ve Ghose (1988), Planococcoides bengalensis Ghosh ve Ghose nin biyolojisini laboratuvar koşullarında patates yumruları üzerinde inceleyerek biyolojik dönem sürelerini ve ergin dişinin doğurganlığını belirlemiştir. Ghose (1983) benzer çalışmayı Dysmicoccus brevipens (Cockerell) üzerinde gerçekleştirmiştir. Williams ve Watson (1988), güney pasifik bölgedeki pseudococcid faunasını belirlediği çalışmada 92 türün çoğrafik dağılımı, konukçu dizisi, sistematiği ve taksonomisi hakkında bilgi vermiş, ekonomik olarak önemli türleri liste halinde vererek konukçularını belirtmiştir. Longo et al. (1989), Sicilya da bulunan Coccoidleri incelemişlerdir. Çalışma sonucunda farklı familyalarda 11 adet tür saptanmış olup bunlardan sekiz adetinin Pseudococcidae familyasına bağlı olduğunu ve bir adetinin dünya için yeni bir Phenacoccus türü olduğunu bildirmişlerdir. Ayrıca bölgede Phenacoccus aceris (Signoret) dağılımını incelemiş ve konukçularını belirtmişlerdir. Badowska-Czubik ve Suski (1990), Polonya nın Varşova kentinde elma ve erik üzerinde Phenacoccus aceris ve parazitoiti Anagyrus quercicola (Merc) in biyolojisini inceldikleri çalışmada, P. aceris in yumurta bırakmaya nisan sonu mart başında başladığını, nimf çıkışlarının mayıs sonu haziran başında sona erdiğini, yumurtadan çıkan larvaların eylül sonuna kadar yapraklarda beslendiğini, bu tarihten itibaren kışlama için ağaçların gövde ve dalların hareket ettiklerini bildirmişlerdir. P. aceris nimflerinin her iki bitkide de yaprakların alt yüzeyini daha çok tercih ettiklerini belirtmişlerdir. Ayrıca parazitoit A. quercicola nın, kısa süre içerinde unlubit popülasyonunu azaltmada oldukça başarılı olduğunu bildirmişlerdir. Ben-Dov (1990), Mısır, Irak, İsrail ve Türkiye de F. S. Bodenheimer tarafından toplanan 19 unlubit türünü yeniden inceleyerek bu türlerden bazılarının aynı türün sinonimleri olduğunu saptayarak, 10 unlubit türünün yayılış alanları, konukçuları ve sistematikleri hakkında bilgiler vermiştir. Bu türler arasında bulunan Metadenopus 11

13 ankaranus (Bodenheimer) un yalnızca Türkiye de Ankara civarında Festuca ovina üzerinden toplandığını bildirmiştir. Danzig (1990), USSR ın uzak doğu kısmındaki coccoid faunasını belirlediği çalışmada 158 türün çoğrafik dağılımı, konukçu dizisi, mevsimsel gelişimi, ekonomik önemleri, morfolojileri, fillogenik analizleri, sistematiği ve taksonomisi hakkında bilgi vermiştir. Çalışmada 21 cinsten 60 unlubit türüne yer verilmektedir. Ghose ve Ghosh (1990), yedi farklı unlubit türünün erkek ve dişilerinin ergin ve ergin öncesi karakterlerini karşılaştırmış ve teşhis anahtarlarını oluşturmuştur. Çalışmada, Maconellicoccus hirsutus (Green), Coccidohystrix insolita (Green), Ferrisia virgata (Cockerell), Dysmicoccus brevipens (Cockerell), Rastrococcus iceryoides (Green), Planococcides bengalensis Ghosh ve Ghose, Novonilococcus oryzae Ghosh ve Ghose ve Nipaecoccus viridis (Newstead) in ergin öncesi dönemleri ve ergin dönemleri tanımlanmıştır. Marotta (1991), İtalya nın birçok bölgesinde yaygın olan ve özellikle Camparia bölgesinde ekonomik olarak önemli olan Spilococcus mammilariae (Bouché) nin biyolojini sera koşullarında incelemiştir. Çalışma sonucunda, bu türün dişilerinin kışı üçüncü dönem nimf, erkeklerinin ise pupa döneminde geçirdiğini, yılda bir tam döl verdiğini belirlemiştir. Marotta ve Tranfaglia (1991), Akdeniz Bölgesi ndeki Puto Signoret cinsine ait türlerin revizyonunu yaparak P. palinuri ve P. marsicanus u yeni tür olarak tanımlamışlardır. Bölgede bulunan tüm türlerin teşhis anahtarını oluşturmuşlar ve kısa tanımlarını yaparak ekolojileri, dağılımları ve konukçuları hakkında bilgiler sunmuşlardır. Agnello et al. (1992), Kalifornia (A.B.D) da armut ağaçlarında Pseudococcus maritimus (Ehrohom), Pseudococcus comstocki (Kuwana) ve Pseudococcus obscurus Essing un bulunduğunu bildirmiş ve P. comstocki nin sadece armutta değil aynı zamanda elma, erik, dut, Acer spp. de de bulanabildiğini bildirmiştir. Çalışmada, P. comstocki nin biyolojisi, zararı ve kontrol stratejileri hakkında bilgiler verilmiştir. 12

14 Kozarshevkaya (1992), özellikle süs bitkilerinde zararlı olan coccidleri inceliyerek dağılımı, konukçu dizileri hakkında bilgi vermiş toplam süs bitkilerinde 29 adet unlubit türünü incelemiştir. Marotta (1992), tipik Akdeniz Bölgesi türlerinden olan Puto superbus (Leonardi) un biyo-ekolojisini, yaşam döngüsünü ve çiftleşme davranışını Orta İtalya da Arrhenatherum elatius üzerinde incelemiştir. Çalışma sonucunda bu türün yılda bir döl verdiğini, kışı birinci dönem larva olarak geçirdiğini, ergin erkeklerin mayıs-temmuz ayları arasında göründüğünü, yumurtlamanın temmuz ayında olduğunu bildirmiştir. Ayrıca, türün dağılımı ve konukçuları hakkında bilgi verilmiştir. Tang (1992), Çin de bulunan Pseudococcidae familyasına ait türlerin çoğrafik dağılımı, konukçu dizisi, sitematiği ve taksonomisi hakkında bilgi vermiştir. Williams ve Genera da Willink (1992), Merkez ve Güney Amerika daki unlubit türlerini inceledikleri araştırmada 49 cins ve 282 tür hakkında bilgiler vererek tanınmalarına yönelik bilgiler vermiştir. Ben-Dov (1994) tüm dünyadaki unlubit türlerinin bir katoloğunu oluşturarak tüm türlerin sinonimleri, dağılımları, konukçuları ve hangi araştırmacılar tarafından bulunduğunu bir liste halinde vermiştir. Kozar (1998) benzer şekilde Palearktik bölgede bulunan tüm coccoidleri içeren katalog hazırlamıştır. Marotta (1994), İtalya da oldukça yaygın olan ve özellikle süs bitkilerinde beslenen Pseudococcus affinis in Campania bölgesinde yaşam döngüsünü Primula sp. ve Echeveria setosa üzerinde incelemiştir. Sonuçta türün kışı çiftleşmiş dişi olarak geçirdiğini ve yılda dört döl verdiğini bildirmiştir. Marotta ve Tranfaglia (1994), Italya nın Appeninnic Bölgesi nde yapmış oldukları çalışmada biri dünya için yeni olan sekiz tür tespit emişlerdir. Bu çalışmada bulunan türler arasındaki Coccidohystrix splendens (Goux) ve Heliococcus cydoniae nin çizimleri verilmiştir. 13

15 Erkılıç ve Uygun (1995), Pseudaulacaspis pentagona (Targioni Tozzetti) nın Türkiye nin Doğu Akdeniz bölgesinde şeftalilerin ana zararlısı olduğunu, dağlık kesimlerde yılda 2, kıyı kesimlerde yılda üç döl verdiğini, en önemli doğal düşmanlarının Encarsia berlesei (Howard), Azotus perniciosus (Griault), Cybocephalus fodori minor (Endrody-Younga), Chilocous bipustulatus (L.), Rhyzobius lophanthae (Blaisdell) ve Pharoscymnus pharoides Marsuel olduğunu, fakat bu doğal düşmanların zararlının popülasyonunu baskı altına alabilecek etkinlikte olmadığını bildirmişlerdir. Jansen (1995), Hollanda daki seralara yılları arasında diğer ülkelerden ithal edilen ve ülkedeki seralarda ve kapalı mekanlarda tespit edilen kabuklubit ve koşnilleri liste halinde sunmuştur. Araştrıcı Phenacoccus avenae Borchsenius nin 1970 yılında Turkiye den ithal edilen Galanthus elwesii üzerinden, Phenacoccus emansor Williams & Kozarzhevskaya un 1982 yılında Iris reticulata üzerinden toplandığını bildirmektedir. P. emansor o tarihte bilim için yeni tür olarak belirlenmiştir. Aynı çalışmada Hollanda da ticari seralar, ticari olmayan seralar ve ev bitkilerinde bulunan 83 adet coccoid türü belirlenmiş olup aralarında Phenacoccus avenae, Planococcus citri, Pseudococcus longispinus ve Spilococcus mammillariae nin bulunduğu 24 adetinin ise Pseudococcidae familyasına ait olduğunu bildirilmiştir. Kozár (1995), Palearktik zoocoğrafi bölgede 19 familya, 391 cins, 1938 tür bulunduğunu bildirmiştir. Bu sayı dünyada bulunan türlerin dörtte biridir. Türlerden 101 adeti kozmopolitan, 100 adeti ise birkaç bölgede birden bulunan türlerdir. Palearktik bölgenin alt bölgeleri incelendiğinde Irania-Turanian alt bölgesinde 302, Far-Eastern alt bölgesinde 609, Mediterranian alt bölgesinde 430 ve Euro-Siberian alt bölgesinde 257 tür bulunduğu bildirilmiştir. Myartseva et al. (1995), Türkmenistan da 23 Gramineous bitkileri üzerinden toplanan altı familyaya ait 30 coccoid türünü belirlemişlerdir. Bu familyalardan en fazla türe sahip olan Pseudococcidae, 19 tür ile tüm türler arasında % 63.3 oranıyla en yaygın familya olarak belirlenmiştir. Özgökçe ve Yaşar (1995), Van ilinde elma ağaçlarında zararlı olan Lepidosaphes ulmi L. ve Palaeolecanium bituberculatum (Targioni Tozzetti) un popülasyonlarına ağacın değişik yöneylerinin etkisini araştırmışlar ve hem her iki zararlı türün ve bunlar 14

16 üzerinde beslenen doğal düşmanlarının ağaçların güney yöneylerini tercih ettiklerini bildirmişlerdir. Şengonca ve Faber (1995), Pulvinaria regalis Canard in konukçu dizisi, biyolojisi ve ekolojisini Kuzey Rheinland (Almanya) da şehir plantasyonlarında incelemişlerdir. P. regalis in Aesculus spp., Acer spp., Tilia spp., Koelreuteria paniculata, Cornus florida, Mangolia acuminata bulunduğunu, Bonn da at kestanesinde yılda bir döl verdiğini ve kışı nimf dönemlerinde geçirdiğini bildirmişlerdir. Yumurtaların nisandan haziran sonuna kadar görüldüğünü ve çıkan nimflerin yaz boyunca yapraklarda beslendiğini ve sonbaharda sürgünlere geçerek burada kışladığını bildirmişlerdir. Yaşar (1995), Türkiye Diaspididae faunası üzerine taksonomik araştırmalar isimli çalışmasında Türkiye de bulunan tüm kabuklubit türlerini inceleyerek bunları bir arada göstermiştir. Danzig ve Miller (1996), sadece Palearktik bölgede Tamarix sp. üzerinde beş adet tür içeren Trabutina cinsinin sistematik revizyonunu yaparak bu türlerden Türkiye de de belirlenen T. crassispinosa Borchsenius nın farklı ülkelerden toplanan örneklerinin taksonomik karşılaştırmasını yapmışlardır. Ayrıca çalışmada, T. mannipara (Hemprich ve Ehrenberg) nın tüm biyolojik dönemlerinin tanımları ve çizimleri verilmiştir. Erler et al. (1996), Antalya yöresinde Diaspididae familyası üzerine yaptıkları çalışmada 29 adet tür belirelerken bunlardan üç adetinin Türkiye için yeni türler olduğunu bildirmişlerdir. Kosztarab (1996), Kuzey Amerika nın kuzey bölgesindeki coccoid faunasını belirlediği çalışmada 12 familyadan 93 cinse ait 254 türün çoğrafik dağılımı, konukçu dizisi, mevsimsel gelişimi, ekonomik önemleri, morfolojileri, fillogenetik analizleri, sitematiği ve taksonomisi hakkında bilgi vermiştir. Çalışmada 26 cinse ait 71 unlubit türüne yer verilmektedir. Şengonca ve Faber (1996), Pulvinaria regalis in at kestanesi üzerinde gelişme dönemlerini, loboratuvar ve doğa koşullarında incelemiştir. Çalışma sonucunda P. regalis in ergin öncesi dönemlerinin boyutlarının ve anal levhasının boyutlarının 15

17 dönemleri ayrımında önemli bir rol oynadığını bildirmişlerdir. Ayrıca vucut boyutunun haziran başından aralık başına kadar doğrusal bir şekilde arttığını, buna rağmen kışalama döneminde bir artışın olmadığını ve mart ortasından mayıs başına kadarki artışın çok fazla olduğunu bildirmişlerdir. Danzig (1997), Rusya ve komşu ülkelerdeki Atrococcus Goux ve Spilococcus Ferris cislerini revize etmiş 13 Atrococcus, 11 Spilococcus türünün teşhis anahtarlarını oluşturmuş ve Atrococcus pauperculus, Spilococcus vashlovanicoccus, yeni tür olarak tanımlamıştır. Danzig (1997), Rusya ve komşu ülkelerdeki Trionymus cisine bağlı 26 türü inceleyerek 10 az bilinen türü yeniden tanımlamış, T. graminellus (Borchsenius) un Trionymus perrisii (Signoret) in; T. luzensis Komosinka in T. phalaridis (Green) in; T. gracilipes (Borchsenius) in T. hamberdi (Borchsenius) nin; T. elymnus (Borchsenius) un T. multivorus (Kiritchenko) un; T. parvus (Borchsenius) un T. subterraneus (Newstead) un sinonimleri olduğunu bildirmiştir. Kozár ve Benedicty (1997), Macaristan da Budapeste de Coccidohystrix samui yi ilk defa tanımlamış ve Palearktik bölgedeki bu cinse ait türlerin teşhis anahtarını vermiştir. Aynı araştırmada, cinsin zoocoğrafik durumu hakkında bilgi verilmiştir. Danzig (1998), Rusya ve komşu ülkelerdeki Kiritshenkella ve akraba cinsleri incelediği çalışmada, Kiritshenkella Borchsenius, Balanococcus Williams, Neıtrionymus Borchsenius, Miscanthicoccus Takagi ve Adelsoma cinslerinin taksonomilerini tartışarak bu cinslere ait 12 adet türün listesini vermiş ve Balanococcus ve Neotrionymus cinslerinin teşhis anahtarını oluşturmuştur. Ayrıca, Trionymus dagestanicus ilk defa tanımlanmıştır. Uygun et al. (1998), Doğu Akdeniz Bölgesinde tarım ve tarım dışı alanlarda bulunan coccoid türleri araştırmış ve 51 tür saptamışlardır. Bunlardan 34 tür tarım dışı alanlarda saptanmıştır. Aynı bölgede bu türler üzerinde 27 parazitoit türü belirlenmiştir (Şengonca et al. 1998). 16

18 Yingping et al. (1998), Çin de şehir yeşil alanlarında Eulecanium giganteum (Shinji) ve konukçusu Sophora japonica ya hava kirliliğinin etkilerini inceledikleri araştımada konukçunun yaprak ve sürgünlerindeki SO 2 ve Pb oranlarındaki artışla konukçu yoğunluğu arasında pozitif bir korelasyon olduğunu, kükürtdioksit ve kurşun miktarlarının yüksek olduğu bölgelerdeki ağaçlarda koşnil yoğunluğunun fazla olduğunu bildirmişlerdir. Bunun sebebinin yüksek hava kirliliğinin olduğu bölgelerdeki ağaçların bu maddelerden dolayı besin değerinin yükselmesi ve koşnil için daha uygun hale gelmesi ile hava kirliliğinin yüksek olduğu yerlerde doğal düşman aktivitesinin daha az olmasından kaynaklandığını belirtmişlerdir. Wakgari ve Giliomee (1998) Ceroplastes destructor Newstead un ergin öncesi ve ergin dişi dönemlerinin morfolojik özelliklerini inceleyerek, canlı ve preparatı yapılmamış bireylerin tanımlarını yapmıştır. Her dönemi teşhis etmek amacı ile teşhis anahtarı oluşturmuşlardır. Danzig (1999), Rusya ve komşu ülkelerdeki Puto Signoret cinsi türleri incelediği çalışmada, cinse ait 12 türün teşhis anahtarını oluşturarak bunlar ile ilgili konukçu ve yer bilgilerini vermiştir. Ayrıca Puto kiritshenkoi (Borchsenius) ve P. tauricus un Puto superbus (Leon.) un; P. ferrissi (Kir.), ve P. clematidis (Matesova) nın P. pilosiella (Sulc) nın yeni sinonimleri olduğunu bildirmiştir. Hippe ve Frey (1999), Ihlamur ve At kestanesinde zararlı Pulvinaria regalis in Zürih (İsviçre) de yılda bir döl verdiğini, kışı üçüncü dönem larva olarak geçirdiğini, Mayıs ayında aktif larvaların, ergin dişilerin mayıs ayının başında görüldüğünü bildirmişlerdir. Ayrıca, Coccophagus lycimna (Walker) ve C. semicircularis (Förster) in P. regalis in parazitoitleri olduğunu ve parazitleme oranlarının %5 den daha az olduğunu bildirmişlerdir. Koşnilin avcıları olarak Exochomus quadripustulatus Linnaeus ve Leucopis silesiaca Egger belirlenmiştir. Özgökçe et al. (1999), Doğu Anadolu Bölgesi Van yöresinde elma ağaçlarının en önemli zararlılarından ikisinin Lepidosaphes ulmi (L.) ve Paleaolecanium bituberculatum (Targioni Tozzettti) olduğunu ve yılda bir döl verdiklerini bildirmiştir. Her iki zararlının hayat tablolarını çıkartmışlar iki türde de en önemli ölüm faktörlerinin parazitizmden kaynaklandığını bildirmişlerdir. 17

19 Şengonca ve Arnold (1999), yılları arasında Almanya da Pulvinaria regalis in türün ülke içerisindeki dağılımını ve konukçularını belirlemişlerdir. Ülgentürk (1999), Ankara da Fraxinus sp. üzerinden toplanan Filippia follicularis (Targioni Tozzetti in yumurta keseleri içinde saptadığı larvaların Leucopis silesiaca Egger (Diptera: Chamaemyiidae) olduğunu, bu larvaların yumurta ile beslendiğini ve aynı yerde beslenerek ergin olduğunu ve konukçuları arasında Phenacoccus aceris inde bulunduğunu bildirmiştir. Ülgentürk ve Toros (1999 a), Ankara da süs bitkileri üzerinden Coccidae familyasına ait Eulecanium, Parthenolecanium, Coccus, Filippia, Palaeolecanium, Physocermes, Pulvinaria, Saissetia ve Sphaerolecanium cinslerine ait 13 adet coccid türünü belirlediğini bildirmiştir. Ülgentürk ve Toros (1999 b), Ankara koşullarında Eulecanium ciliatum Douglas un dört farklı konukçuda biyolojilerini incelemişler, koşnilin kışı ikinci dönem larva olarak geçirdiğini, yılda bir döl verdiğini ve dört konukçu arasından en fazla yumurtayı Acer pseudoplatanus üzerinde bulunan bireylerin bıraktığını, yumurtaların açılma seyirlerinin dört konukçuda da benzer olduğunu, yumurtadan çıkan larvaların özellikle yaprakların alt yüzeyini tercih ettiklerini ve erkek dişi oranının E:1D olarak tespit ettiklerini bildirmişlerdir. Wakgari ve Giliomee (1999), Güney Afrika da Citrus reticulata bitkisinde zararlı olan Ceroplastes destructor Newstead un yumurta veriminin dişi vücudu ile orantılı olduğunu, dişi vücudu büyükçe yumurta sayısının arttığını, ovipozisyon periyodunun dişi boyutuna göre değiştiğini ve gün sürdüğünü, yumurtlamanın ovipozisyon periyodunun ilk günlerinde en fazla olduğunu ve yumurtaların büyük çoğunluğunun bu dönemde bırakıldığını bildirmiştir. Koşnilin en önemli yayılma şeklinin hareketli larvaların rüzgar ile kolay bir şekilde çevreye yayılması olduğunu bildirmiştir. Yasnosh (1999), Gürcistan şehir yeşil alanlarunda süs bitkisi olarak kullanılan bitkilerde 21 adet unlubit türünün bulunduğunu, bunların çoğunun ülkenin subtropik kısmında bulunduğunu bildirmiştir. Bu türlerden Planococcus ficus (Signoret) ve Pseudococcus comstoki (Kuwana) en yaygın ve zararlı türler olduklarını belirtmiştir. Bu türlerin önemli doğal düşmanlarının encyrtid parazitoitleri olduklarını ve özellikle Gürcistan da 18

20 tanımlanan Phenacoccus aceris (Signoret) ve Phenacoccus transcaucasicus (Hadzibeyli) un parazitoiti Aphycus hadzibeyliae Trjapitzin ile P. aceris in parazitioiti Pseudaphycus phenacocci Jasnosh nin etkili biyokontrol ajanları olabileceklerini bildirmiştir. Ying Ping et al. (1999), Kuzey Çin de Zanthoxylum bungenum ormanlarında önemli zararlara neden olan Phenacoccus azaleae Kuwana nin biyo-ekolojisini incelemişlerdir. Araştırma sonucunda zararlının mart-mayıs ortaları arasında ergin dişi ve üçüncü dönem larvaları ile haziran-ekim arasında yapraklarda beslenen genç larva dönemlerinin en önemli zarara neden olduğunu bildirmişlerdir. Ergin dişi oranı 6-7 D:1 E olarak belirlenmiş ve farklı gelişme dönemlerinin tanımları yapılmıştır. Zararlının doğal düşmanları olarak Harmonia axyridis (Pallas), Coccinella septempunctata L. ve Chrysopa septempunctata Wesmael tespit edilmiştir. Gullan (2000), Avusturalya da turunçgil ağaçlarında bulunan altı unlubit türünün Nipaecoccus viridis (Newstead), Maconellicoccus hirsitus (Green), Planococcus citri (Risso), Pseudococcus calceolariae (Maskell), Pseudococcus longispinus (Targioni Tozzetti) ve Pseudococcus viburni (Signoret) olduğunu, ergin öncesi dönemlerinin teşhis anahtarını yaparak ayırt edici özelliklerini belirlemiştir. Bu çalışmanın özellikle Avusturalya dan ihraç edilen turuçgillerde bulunan unlubit türlerinin genellikle ergin öncesi dönemlerde olduğundan dolayı yabancı karantina çalışanlarına faydalı olacağını bildirmektedir. Wakgari ve Giliomee (2000), Ceroplastes destructor Newstead un doğurganlığı, vücut boyutu ve fenolojisi üzerinde yapmış oldukları çalışmada doğurganlık bakımından farklı bahçelerdeki Citrus ağaçlarında beslenen bireyler arasında fark olmadığını, fakat vücut boyutları farklı olan bireylerde bırakılan yumurta sayısının da farklı olduğunu bildirmişlerdir. Ayrıca farklı boyutlarda vücut ölçülerine sahip bireylerin farklı sayıda yumurta verimine sahip olduklarını, C. destructor un Güney Afrika da yılda bir döl verdiğini, ovipozisyon döneminin kasım ortalarından aralık ortasına kadar sürdüğünü bildirmişlerdir. Dalla Montá et al. (2001), Italyan bağlarında en yaygın unlubit türünün Planococcus ficus olduğunu bildirmiştir. Bunun yanında Heliococcus bohemicus un bazı bölgelerde 19

21 yoğun olduğunu, dört adet coccid türünün oldukça nadir görüldüğünü ve bazen Targionia vitis in bazı bölgelerde saptandığını belirtmişlerdir. Ayrıca, Anagyrus pseudococci nin Planococcus ficus un en önemli doğal düşmanı olduğunu bildirmişlerdir. Danzig (2001), Peliococus Borchsenius ve Peliococcopsis Borchsenius cinslerinin taksonomilerini inceleyerek türlerin teşhis anahtarlarını ve teşhir karakterlerini oluşturmuş, Peliococcus roseae, P. loculatus ve P. latitubulatus u yeni tür olarak tanımlamıştır. Ayrıca, P. venustus (Green) ve P. saratogensis (Rau) in Peliococcus balteotus (Green) un; P. xerophilus Bazarov, P. bitubulatus Borchsenius, P. pseudozillae Borchsenius, P. mesasiaticus Borchsenius ve Kozarhevskaya un P. kimmericus (Kiritchenko) un; P. terrestris Borchsenius, P. unispinus Borchsenius ve Ter-Grigorian, P. perfidiosus Borchsenius un P. turanicus (Kiritchenko) un; P. armenicus Borchsenius nin P. daganae (Bodenheimer) nin; Peliococcopsis caucasicus (Borchsenius) un P. preisneri (Laing) nin; Peliococcus unitubulatus Borchsenius ve Ter-Grigorian ve Phenacoccus slavonicus Laing un Phenacoccus hordei (Lindeman) nin sinonimleri olduklarını bildirmiştir. Erler ve Tunç (2001), Antalya yöresinde Diaspididae familyası türlerinin doğal düşmanlarını belirlemişler ve 16 avcı ile 11 adet parazitoit türü bildirmişlerdir. Karsavuran et al. (2001), Aydın ve İzmir illerinde yılları arasında yaptıkları yaptıkları çalışmada 18 diaspid, yedi coccid, üç pseudococcid, iki margarodid, iki asterolecanid ve bir cerococcid türü olmak üzere toplam 33 coccoid türü bildirmişlerdir. Araştırmada bu türlerin yoğunluğu, ekonomik önemleri ve dağılımları tartışılmıştır. Kaydan et al. (2001 a), Van yöresinde yabani ve kültür bitkileri üzerinden Pseudococcidae familyasına ait sekiz cinse ait 19 adet unlubit türünü belirlemişler ve bunlardan 16 adetinin Türkiye unlubit faunası için yeni türler olduğunu bildirmişlerdir. Kaydan et al. (2001 b), Kapodokya bölgesinde yabani ve kültür bitkileri üzerinden 23 adet coccoid türü belirlediklerini ve bunlardan 11 adetinin Türkiye için yeni kayıt olduğunu bildirmişlerdir. Araştırmada Pseudococcidae familyasına ait sekiz adet tür belirlenmiş olup bunlardan beş adeti yeni kayıt niteliğindedir. 20

22 Öncüer et al. (2001), Türkiye deki coccoid türlerini liste halinde sunmuşlar ve o tarihe kadar ülkemizde bulunan 186 türden 93 adetinin Diaspididae, 33 adetinin Coccidae, 22 adetinin Pseudococcidae, beş adetinin Asterolecanidae, iki adetinin Cerococcidae, iki adetinin Cryptococcidae, bir adetinin Dactylopidae, beş adetinin Eriococcidae, sekiz adetinin Kermesidae, beş adetinin Margarodidae, iki adetinin Lecanodiaspididae, bir adetinin Micrococcidae, bir adetinin Ortheziidae familyasına ait olduğunu bildirmişlerdir. Ülgentürk (2001), Ankara da süs bitkileri üzerinde bulunan dokuz farklı coccid türü üzerinde Coleoptera, Dermaptera, Heteroptera ve Neuroptera takımlarından 10 avcı, Hymenoptera takımından 14 parazitoit ve üç hyperparazitoit tür tespit edildiğini bildirmiştir. Yasnosh et al. (2001), Gürcistan da bağlarda bulunan en önemli zararlı coccoid türlerinin Planococcus ficus (Signoret) ve Neopulvinaria innumerabilis (Rathvon) olduğunu ve özellikle batı bölgelerde daha da zararlı olduklarını bildirmiştir. Diğer türlere bazı bölgelere rastlanmakta fakat ekonomik olarak önemli olmadıklarını bildirmektedirler. Planococcus ficus un parazitoiti olarak Anagyrus pseudococci (Girault) ve Allotropa mecrida (Walker) belirlenirken, Neopulvinaria innumerabilis in parazitoitleri olarak Coccophagus maculipennis (Jasnosh), C. palaeolecan (Jasnosh), ve C. lycimnia Walker ın saptandığı bildirilmiştir. Danzig (2003), Rusya ve komşu ülkelerdeki Phenacoccus Cockerel cinsine bağlı 19 türü inceleyerek teşhis anahtarlarını oluşturmuş ve Phenacoccus avetianae Borchsenius nin P. hordei (Lindeman) ın; P. gorgasalicus Hadzibejli un P. aceris Signoret in; P. affinis Ter-Grigorian, P. gramineus Ter-Grigorian ve P. sogdianicus Nurmamatov ve Bazarov un P. karaberdi Borchsenius ve Ter-Grigorian nin sinonimi olduklarını bildirmiştir. Ülgentürk et al. (2004), Türkiye de ibreli ağaçlarda 25 adet coccoid türü bulunduğunu bunlardan 15 adetinin Diaspididae, altı adetinin Coccidae, üç adetinin Pseudococcidae, bir adetinin Margarodidae familyasına ait olduğunu, unlubit türlerini Pseudococcus caricus (Gennadius), Planococcus vovae (Nassonuv) ve Pseudococcus viburni (Signoret) bildirmiştir. 21

23 Ülgentürk ve Çanakçıoğlu (2004), Türkiye de süs bitkilerine saldıran en önemli gruplardan birisinin kabuklubit ve koşniller olduğunu, yedi familyadan toplam 67 türün süs bitkilerinde belirlendiğini bildirmiştir. Pseudococcidae familyasından Phenacoccus aceris (Signoret), Pseudococcus caricus (Gennadius), Planococcus vovae (Nassonov) ve Pseudococcus viburni (Signoret), Planococcus citri Risso, Planococcus ficus, Pseudococcus longispinus un süs bitkilerinde bulunduğunu bildirmişlerdir. 22

24 3. MATERYAL VE YÖNTEM 3.1. Materyal Bu çalışmanın ana materyalini, Ankara ili Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine giren ilçelerdeki (Altındağ, Çankaya, Etimesgut, Gölbaşı, Mamak, Pursaklar, Sincan, Yenimahalle) (Şekil 1.) çeşitli kültür ve yabani bitkiler üzerinde yaşayan Pseudococcidae familyasına bağlı türler ile bunların konukçuları oluşturmaktadır. Şekil 3.1. Araştırmanın yürütüldüğü Ankara ili Büyükşehir Belediyesine ait harita Pseudococcidae familyasının genel özellikleri Familya isminin kökü Yunancadan gelmekte olup sözlükte, yalancı tohum anlamında kullanılmıştır. Türkçe de unlubit olarak isimlendirilirler. İsimlerini vücutlarının üzerini kaplayan pamuğumsu ve mumsu salgılardan dolayı almışlardır. 23

25 Bu familya, sahip olduğu tür bakımından Coccinea alttakımı içerisinde Diaspididae familyasından sonra ikinci sırada yer almaktadır (Ben-Dov 2002) Sistematikteki yeri Sınıf Altsınıf Takım Alttakım Üstfamilya Familya :Insecta :Pterygota :Homoptera :Coccinea :Coccoidea :Pseudococcidae Ergin dişinin morfolojik özellikleri Ergin dişide baş, thorax ve abdomen çok iyi kaynaşmış olup genel görünümü yumurta şeklindedir. Vücut rengi türlere göre sarı, yeşil, pembe veya kırmızı renklidir. Ayrıca üzerleri mum veya pamuk benzeri salgılarla kaplıdır (Şekil 3.2). Bu salgılar farklı tip ve yapıdaki gözeneklerden salgılanır. Fakat çoğunlukla üç bölmeli (trilocular) gözeneklerden meydana gelirler. Ovipozisyon sırasında böcekler normal olarak koruyucu bir yumurta kesesi (ovisac) oluştururlar. Yumurta kesesinin büyüklüğü, şekli ve vücuttaki bulunuş durumu değişiklik göstermektedir. Bazı türlerde yumurta kesesi yalnızca vücudun altında, bazılarında vücudun tümünü kaplayacak şekildeyken bazı türlerde ise yumurta kesesi yoktur. Türlerin çoğunda vücudun etrafında, yan taraflara doğru uzanan, mum salgılarından oluşmuş çubukçuklar bulunur. Bunların boyları, genellikle yan taraflarda kısa, abdomen in sonunda ise uzun olmasına karşılık bazı türlerde boyları vücut uzunluğu kadar olabilir. Çubuk sayıları da türlere göre değişmekle birlikte genellikle çifttir. Fakat bazı türlerde yalnızca vücudun sonunda bulunur veya hiç görülmeyebilirler (Kosztarab 1996). 24

26 a b c d e f Şekil 3.2. Pseudococcidae familyasına ait bazı türlerin dış görünüşleri a) Planococcus citri, b) Heterococcus nudus, c) Phenacoccus aceris, d) Trionymus aberrans, e) Puto pilosiella f) ve Atrococcus achillea Ergin Dişinin mikroskobik özellikleri (Şekil 3.3) VENTRAL: Antenler: Normal olarak altı-dokuz segmentli olmasına karşılık bacaksız türlerde (Ör.: Antonina spp.ve Chaetococcus spp.) segment sayısı bir-üçtür. Rhizoecus, Pygmaecoccus, Geococcus türlerinde antenler beş-altı segmentli ve dirseklidir (Şekil 3.3). Uçtaki iki anten segment üzerinde özel duygu kılı olarak görev yapan farklılaşmış 25

27 kıllar bulunur. Bu kıllar diğer anten kıllarından farklı olarak uçta daha yuvarlak ve daha büyüktür. Antenlerin genişliği, anten uzunluğu ile bağlantılıdır. Bu özellik bazı araştırıcılar tarafından teşhis karakteri olarak kullanılmıştır (Ferris 1950; McKenzie 1967; Kosztarab 1996). Şekil 3.3. Ergin dişilerin genel morfolojik özellikleri. Sol; Dorsal, Sağ; Ventral (Williams 1996 dan değiştirilerek). 26

28 Gözler: Genellikle gözler bulunmamasına karşılık bazı türlerde kubbe biçiminde olabilir. Pseudococcus türlerinde olduğu gibi, gözler yuvarlak bölmesiz gözenekler ile çevrili olup, bu yapılar teşhis karakteri olarak kullanılmışlardır. Rhizoecus spp. ve buna yakın akraba türlerde gözlerin bulunup, bulunmayışı tür teşhisinde kullanılan önemli bir özelliktir (McKenzie 1967). Ağız parçaları: Ağız parçaları birinci çift bacakların coxa ları arasına yerleşmiştir. Clypeus türlere göre değişen şekillerde olup, yardımcı teşhis karakteri olarak kullanılabilir. Labium konik şekilli, üç segmentli ve çift kıllıdır. Temel segment küçük olup kolaylıkla görünmez ve her iki yüzeyde de üç kıla sahiptir (Şekil 3.3) (McKenzie 1967; Kosztarab 1996). Stigma (spiracle): Thorax ta iki çift solunum borusu bulunur. Birinci çift prothorax ve mesothorax arasında, ikinci çift ise mesothorax ve metathorax arasındadır (Şekil 3.3). Genel olarak solunum boruları aynı şekilde olmasına karşın Antonina cinsine bağlı birçok türde ve Gramineae familyası bitkileri üzerinde bulunan diğer türlerde solunum boruları genişlemiş ve kitinleşmiş olup ağız kısımlarının çevresinde yarım ay şeklinde yerleşmiş üç bölmeli gözenekler bulunmaktadır (Ferris 1950; McKenzie 1967; Kosztarab 1996). Bacaklar: Normalde beş segmentli olmasına karşın Antonina ve Chaetococcus cinslerinde tamamen kaybolmuştur. Trochanter in iki yanında iki adet saydam duygu gözeneği bulunur. Diğer gözenekler genellikle kümeler halinde arka coxa, femur ve tibia da serpilmiş olarak bulunur ve bunlar teşhiste kullanılan yardımcı karakterlerdir. Bu gözeneklerin görevleri henüz tam olarak ispatlanamamasına karşılık Williams (1988), bunların görevlerinin seks feromonu salgılamak olabileceğini öne sürmektedir. Tarsus segmentlerinin ucunda bulunan tırnakların (claw) iç yüzeyinde dişler ve denticle denilen küçük tek bir dişe benzer yapı bulunabilir (Şekil 3.3). Tırnakların tabanından digitül adı verilen spatül veya kaşık benzeri ucu topuzlu ya da sivri bir çift uzantı olabilir. Bu yapıların bulunuşu ve şekli türlerin ayrımında kullanılan önemli teşhis karakterlerindendir. Bununla birlikte bazı türlerde tarsus segmentinin tırnakla birleştiği yerde tarsus digitülü denilen digitüller de bulunur. Ayrıca özellikle tarsus ve tibia nın ventral inde farklı tip ve yapıda diken ve kıllar bulunur. Bunlar çeşitli şekillerde dizilmişlerdir (Kosztarab 1996). 27

29 Anal loblar: Sekizinci abdomen segmentinin her iki yanında az veya çok çıkıntı yapan kısmına yerleşmiş olan bu yapı genellikle çeşitli düzeylerde kitinleşmişlerdir. Dorsal de her bir anal lobun üzerinde (vücut kenarlarındakilerden daha fazla kitinleşmiş) anal lob cerariusu adı verilen bir cerarius bulunur (Şekil 3.3). Az veya çok kitinleşmiş ventral yüzeyde ise anal lob kılı denilen ince uzun bir kıl ve iki veya daha fazla yardımcı kıl denilen ince kıllar bulunur. Williams (1988), bazen anal lobun ventral inde anal lob kılının hizasında anal lob barı adı verilen kitinleşmiş çizgi şeklindeki bir yapı ve ortasında bulunan bir tek bar kılı ndan bahsetmektedir. Circulus: Genellikle kitinleşmiş halka veya değişik boyutlarda saat camı benzeri bir yapıdadır. Abdomen in üçüncü ve dördüncü segmentleri arasına veya üçüncü segmenti üzerine yerleşmiştir (Şekil 3.3). Bazı cinslerde birden fazla circulus bulunurken bazı türlerde hiç olmayabilir. Boyutları, şekli ve yapıları genellikle cinslerin teşhisinde rol oynayan önemli taksonomik karakterler olarak kullanılmaktadır. Vulva: Cinsel olgunluğa ulaşmış dişilerde bulunan bu organ yedinci ve sekizinci segmentler arasına yerleşmiş olup ışınsal çizgiler halinde görünürler (Şekil 3.3). Çiftleşmeye ve yumurtlamaya yararlar. DORSAL: Ostiol: Genellikle iki çift, oval yarık benzeri bir yapıdır. Familyanın en tipik özelliklerinden birisidir. Birinci ostiol çifti baş ve prothorax ın sınırları arasında iken ikinci ostiol çifti ise altıncı abdomen segmenti üzerindedir (Şekil 3.3). Bazı türlerde yalnızca bir çift ostiol bulunurken bazı türlerde hiç olmayabilir. Şekilleri bazı türlerde çift bazı türlerde tek lobludur. Bunların üzerinde üç bölmeli gözenekler (trilokular pore) veya küçük kıllar taşıyan dudaklar vardır. Bazı türlerde her iki yapıda bir arada bulunabilir. Canlı bireylere dokunulduğunda buralardan vücut sıvısı dışarı atılır. Bu sıvının fiziksel savunma reaksiyonu olarak doğal düşmanlara karşı kullanıldığı düşünülmektedir. Cerarius: En önemli teşhis karakterlerindendir. Dorsal de vücut kenarı boyunca dizilmiş durumda bulunurlar. Normal olarak cerarius sayısı çifttir ve baştan abdomen sonuna doğru numaralandırılırlar. Ayrıca anal lobda bulunan cerarius a anal 28

30 lob cerariusu adı verilir (Şekil 3.3). Bazı türlerde yalnızca anal lob cerariusu bulunurken bazılarında ise cerarius yoktur. Tipik bir cerariusda az veya çok kitinleşmiş bir yüzey üzerinde iki veya daha fazla kısa, kalın ve konik kılllar (cerarius kılları), üç bölmeli gözenekler, bazen beş bölmeli gözenekler ve birkaç ince, uzun yardımcı kıl bulunur. Cerariusların bulunduğu bölgeler mum iplikçiklerinin çıktığı yerlerdir. Cerarius detayları, toplam sayıları, cerarius kılı sayıları, yardımcı kılların varlığı ya da yokluğu, kitinleşmiş alanın bulunuşu veya bulunmayışı en önemli teşhis karakterleridir. Puto spp. gibi bazı türlerde bu yapılar abdomen segmentlerinin orta kısmında da görülebilir ve bunlara dorsal cerarius ismini alırlar (McKenzie 1967). Anal halka: Dokuzuncu abdomen segmenti üzerinde kitinleşmiş bir yapıdır (Şekil 3.3). Genellikle uçta olmasına karşın bazı türlerde yine aynı segmentte fakat biraz üst tarafa yerleşmiştir. Şekilleri türlere göre değişiklik göstermektedir. Anal halkaların kenarlarında genellikle altı adet kıl ve bunlarla birlikte bir veya daha fazla düzensiz gözenek sıraları bulunur. Çok az türde ise halka küçülmüş olup kitinleşme hafif ve gözenekler yoktur. Genel olarak görevleri artık maddelerin dışarı atılmasıdır. Gözenekler (Locular disk pore): a) Çok bölmeli yuvarlak gözenekler (multilocular disc pore): Altı veya daha fazla bölmeli olup genellikle 10 bölme içerirler. Görevleri yumurta kesesi iplikçiklerini salgılamaktır. Dorsal de ve ventral de fazla sayıda bulunurlar veya hiç bulunmazlar. Bulunduklarında genellikle vulva etrafında yerleşmişlerdir. Çok sayıda gözeneğe sahip türler genellikle oviparous türlerdir. b) Üç bölmeli gözenekler (trilocular pore): Böcek üzerini kaplayan pudramsı veya pamuğumsu mum salgılarını meydana getirirler. Çoğu türde vücudun hemen hemen her yerinde bulunurlar. Çok ender olarak bazı türlerde tüm vücut yüzeyinde olmayabilir. Bazı durumlarda cerarius da bulunan bu gözenekler vücudun diğer bölgelerindekilerden ve ayrıca dorsal de bulunanlar ventral dekilerden daha büyük olurlar. 29

31 c) Beş bölmeli gözenekler (quinquelocular pore): Beş bölme içeren bu gözenekler bazı türlerde olmayabilir. Genellikle yalnızca ventral de nadiren de dorsal de bulunurlar. Fonksiyonlarının üç bölmeli gözeneklerle aynı olduğu düşünülmektedir ( Ferris, 1950; McKenzie, 1967; Williams ve Watson, 1988; Kosztarab, 1996). d) Bölmesiz yuvarlak gözenekler (discodial pore): Genellikle basittir ve görevleri tam olarak bilinmemektedir. Genellikle vücut üzerinde dağınık olarak bulunan bu yapılar, Dysmicoccus sp.ve Pseudococcus sp. gibi bazı cinslerde gözlerin etrafında bulunurlar. Ayrıca, deri üzerinde basit bölmesiz yuvarlak gözeneklerin değişmesiyle oluşmuş kalbur benzeri (siewe-like) gözenekler, iki tüplü gözenekler (bitubular pore) ve üçtüplü gözenekler (tritubular pore) de mevcuttur. Deri üzerinde bulunan bu gözeneklerin yapısı, dizilişi, şekli ve yoğunluğu cins ve tür ayrımında kullanılan önemli taksonomik özelliklerdir. Tüp şeklinde kanallar: Yüzeye bir delikle açılan ve derinin içinde yer alan bu yapılar deri yüzeyinde çıkıntı yapmazlar. Normal olarak yumurta kesesi oluşumunda kullanılan iplikçikleri meydana getirirler. Bu yapılar temel olarak iki şekilde olabilir. Bunlardan birincisi Tüp şeklinde kanallar (oral-collar duct) olarak adlandırılır ve genellikle vücudun dışına açılan uç kısımları kitinleşmiş tek daire şeklinde yapılardır (Şekil 3.3). Mantar şekilli kanallar (oral-rim duct) ise genellikle vücudun dışına açılan uç kısımları kitinleşmiş iç içe geçmiş çift daire şeklindeki yapılardır. Çember bazı durumlarda çok kitinleşmiş olup düz veya hafifçe yükselmiş, bazı durumlarda ise belirgin olmayabilir. Her iki tip kanalın uçlarında iç yüzeylerinden çıkan bir çift iplikçik bulunur. Yalnızca Pygmaecoccus cinsinde görülebilen ve kılıflı tüp şeklinde kanal olarak adlandırılan ayrıca bir kanal tipi de bulunur. Bunlardan başka krater benzeri (crateriform) kanal olarak isimlendirilen ve Heliococcus ve Ferrisia cinslerinin karakteristik özellikleri olan kanal tipleri de vardır. Tüm bu kanalların yapısı ve şekli teşhiste rol oynayan çok önemli taksonomik özelliklerdir. Vücut kılları: Dorsal de daha kısa ve kalın, ventral de ise ince ve uzun olup abdomen de enine sıralar halinde dizilmişlerdir. Dorsal kıllar sert, konik veya mızrak şeklinde olup teşhiste yardımcı karakterler olarak kullanılırlar. 30

32 Ergin Erkeklerin Genel Morfolojik Özellikleri Vücutları uzun iğ şeklindedir. Genellikle iyi gelişmiş mesothorax kanatları vardır. Fakat bu kanatlar bazen kısa veya tamamen kaybolmuş olabilir. Metathorax kanatları yalancı halter olarak dumura uğramıştır. Halterlerin uç kısmında normal olarak bir veya daha fazla kıl bulunur. Genellikle iki çift basit göze ve bir çift yan göze sahiptir. Antenler genelde 10 segmentlidir, fakat bazı türlerde dokuz segmentli de olabilir. Bacaklar, dişi bacaklarından daha basit bir yapıya sahip olmasına rağmen daha uzun ve daha çok kıllıdır. Tarsus ta, dişide olduğundan daha fazla segment bulunur. Tarsus tırnaklarında bulunan digutüller, ince ve kıl gibi olup tırnakta denticle bulunmaz. Abdomen sonunda çubuk şeklinde kısa bir kılıf bulunur. Vücudun ventral i kitinleşmiş olup aedeagus belirgindir. Abdomen in sonunda genellikle bir veya iki çift caudal iplikçik bulunur. Bu iplikçikler sekizinci ve dokuzuncu abdomen segmentlerinde bulunan gözenek salkımları tarafından salgılanmaktadır. Erkeğin ağız parçaları dumura uğramış olup ventral de başın arka kısmında yuvarlak açıklık halindedir. Erkekler beslenmez ve yalnızca birkaç gün yaşarlar. Tek görevleri dişiyi bulup çiftleşmektir. Thorax ta dişide olduğu gibi iki çift solunum borusu bulunmaktadır. Erkeklerde vücut kılları karakteristiktir. Dişide bulunan vücut kıllarının yanısıra erkekte kalın ve vücudun her iki yüzeyinde de daha yaygın olarak bulunan parmak benzeri kıllar mevcuttur. Duygu kılı fonksiyonuna sahip olan bu kıllar dişinin son iki anten segmentinde bulunan kıllar gibi görev yaparlar (McKenzie, 1967; Ghosh ve Ghose 1984, 1987, 1988 a, b, 1989; Nanda ve Ghose 1989; Kosztarab, 1996) Metod Örneklerin sürveyi ve toplanması Pseudococcidae örneklerinin sürveyi ve toplanması Ankara İli Büyükşehir Belediyesine ait dokuz ilçe (Altındağ, Çankaya, Etimesgut, Gölbaşı, Mamak, Pursaklar, Sincan, Keçiören, Yenimahalle) çalışma kapsamında olup belirli aralıklarla tüm bölgelere surveyler yapılmıştır. Arazi çalışmaları bölgenin mevsim ve ayrıca familyanın biyolojik özellikleri nedeniyle mart-kasım aylarında 31

33 haftada iki defa gerçekleştirilmiştir. Her ilçeye bir yıl içerisinde en az iki defa gidilmesine özen gösterilmiştir. Preparasyon sonunda bozuk olan veya teşhiste kullanılamayacak biyolojik dönemlerde olan unlubitlerin tekrar toplanılması için bölgeye ayrıca bir kez daha gidilmiştir. Gidilen bölgelerde özellikle parklar merkez olarak alınmış, parklardaki bitkiler ve daha sonra sonra parkın etrafındaki sokaklardaki, boş arsalardaki tüm bitkiler kontrol edilmiştir. Ayrıca gidilen bölgede süs bitkisi yetiştirilen ve satılan seralar mevcut ise buralar da incelenmiştir. Bu surveylerde rastlanılan tüm bitkilerin yeşil aksamı, gövdesi, kök boğazı ve kök kısımları incelenerek unlubitle bulaşık kısımlar, polietilen torbalara veya kavanozlara alınmış, ağızları kapatılmış ve etiketlenerek laboratuvara getirilmiş, her bir örneğe numara verilerek kaydedilmiştir. Az sayıdaki örnekler survey sırasında doğrudan içinde alkol bulunan Ependorf tüplerine alınmıştır. Unlubit popülasyonları graminelerde en çok yaprak kınlarını tercih ettikleri için örneklemeler özellikle bitkinin bu kısımları dikkate alınarak yapılmıştır Pseudococcidae örneklerinin kültüre alınması Pseudococcidlerin kesin teşhisleri için genç dişinin morfolojik karekterlerine ihtiyaç vardır. Bu nedenle, konukçusu ile birlikte laboratuvara getirilen ergin öncesi dönemdeki örnekler, içi su dolu cam kavanozlara konmuş, etiketlenmiş ve bireylerin gelişmesi sağlanmış, çıkan ergin bireyler % 70 lik alkole alınmıştır. Örnek tüplerinin içine etiket bilgileri ilave edilmiştir Pseudococcidlerin parazitoitlerinin sürveyi ve toplanması Surveyler sırasında toplanan unlubitler laboratuvara getirildikten sonra binoküler altında incelenmiş parazitoitli olduğu belli olanlar (mumya) ayrılarak küçük hücrelere alınmış, belli olmayanlar ise bitki üzerindeki diğer zararlılardan temizlenerek kavanozlara alınmış üzerleri tülbentle kapatılmış ve parazitoit çıkışı beklenmiştir. Çıkan parazitoitler günlük olarak emgi tüpü ile toplanmış, içerisinde %70 lik alkol bulunan ependorf tüplerine alınmış ve etiketlenerek saklanmıştır. Aynı işlem özellikle biyo-ekolojisi takip edilen Phenacoccus aceris in parazitoitlerini belirlemek amacıyla da yapılmış, toplanan tüm P. aceris örnekleri kültüre alınarak parazitoitleri elde edilmiştir. 32

34 Pseudococcidlerin predatörlerinin sürveyi ve toplanması Surveyler sırasında unlubitler ile beslendiği görülen ergin avcılar direkt olarak toplanmış ve etiketlenerek saklanmıştır. Toplanan unlubitler üzerinde beslenen larvalar, laboratuvara getirildikten sonra bitki üzerindeki diğer zararlılardan temizlenip kavanozlara alınarak üzerleri tülbentle kapatılmış ve predatörlerin ergin çıkışı beklenmiştir. Çıkan ergin predatörler etiketlenerek saklanmıştır. Aynı işlem özellikle biyo-ekolojisi takip edilen Phenacoccus aceris in predatörlerini belirlemek amacıyla da yapılmış, toplanan tüm P. aceris örnekleri kültüre alınarak predatörleri elde edilmiştir Örneklerin preparosyonu Pseudococcid örneklerinin preparasyonu Ependorf tüplerinde % 70 lik alkol içerisinde bulunan unlubitlerin preparasyonunda Kosztarab ve Kozar (1988) ın önerdiği Wilkey preparasyon yöntemi uygulanmıştır. Gerekli durumlarda bu metotta bazı değişimlere gidilmiştir. Preparasyonda izlenen yöntem aşağıdaki gibidir. 1. Kuru olarak veya alkolde saklanan örnekler içinde %10 luk KOH bulunan syrakus kaplarında C de yaklaşık dakika tutularak örneklerin yumuşaması ve saydamlaşması sağlanmıştır. Canlı örnekler ise KOH e konmadan önce yaklaşık iki saat %70 lik etil alkolde tutulmuştur. 2. Isıtma işleminin sonuna doğru KOH içerisinde bulunan örnekler zedelenmeden ikinci ve üçüncü çift bacakları arasından ince böcek iğnesiyle delinerek ve spatül ile hafifçe bastırılarak içinde bulunan maddeleri çıkması sağlanmış bireyler iyice saydamlaşana kadar bu iş devam etmiştir. 3. Bireyler şeffaflaştıktan sonra %70 lik etil alkolde dakika bekletilmiştir. 4. Boyama solüsyonu (1) ile karıştırılmış Essing in afit sıvısı (2) içine konulan örnekler yaklaşık dakika C de ısıtılmıştır. (1) 15 ml. Essing in Afit solüsyonu, 20 damla asit fuksin (saf sudaki % 2 lik eriyiğinden), 20 damla lignin pembesi ve 20 damla eritrosin. (2) 20 kısım laktik asit (% 85), 4 kısım glasiyal asetik asit, 2 kısım saf su ile doyurulmuş fenol ve 1 kısım saf su. 33

35 5. Tekrar %70 lik etil alkole alınan örnekler yaklaşık 10 dakika ya da fazla boyalar tamamen alınıncaya kadar bekletilmiştir. 6. Örnekler daha sonra karanfil yağında dakika gerektiğinde daha fazla tutulmuştur. 7. Son olarak bir damla Kanada Balsamı damlatılmış lam üzerine aktarılan örnekler binoküler stereo mikroskop altında düzeltildikten sonra üzerleri lamel ile kapatılmıştır. Preparasyonu biten örneklerin kuruması için 40 C de iki hafta bekletilmiş ve sonra etiketlenip lamel kenarına hava alıp bozulmalarını engellemek için şeffaf oje sürülerek saklanmıştır Pseudococcid parazitoitlerinin preparasyonu Parazitoit örnekleri %70 lik alkolde saklanmıştır. Böylece teşhis karakterlerinin zarar görmesi engellenmiştir Pseudococcid predatörlerinin preparasyonu Pseudococcid predatörlerinden Coccinellidae türlerinin preparatı Uygun (1981) dan faydalanılarak hazırlanmıştır. Bunun için örnekler önceden hazırlanan üçgen biçimli karton etiketler üzerine ventral yüzeylerinden yapıştırılmıştır. Yapıştırma işleminde suda kolayca eriyebilen kokusuz ve renksiz yapıştırıcı (Glutofix) tercih edilmiştir. Heteroptera takımına bağlı türler Düzgüneş (1982) de tarif edildiği gibi, büyük örnekler scutellum un sağ üst köşesinden iğnelenmiş, küçük olanlar da üçgen şeklindeki karton etiketlerin sivri kısımlarına yapıştırılarak hazırlanmıştır. Predatörler için hazırlanan preparatlarda iki çeşit etiket hazırlanmıştır; bunlardan birine, predatörün bulunduğu yer, tarih ve üzerinde bulunduğu bitki çeşidi, diğerine de üzerinde beslendiği konukçu koşnilin adı yazılmıştır Teşhis Pseudococcidae familyasına ait türlerin teşhisleri ve bu türlere ait tüm taksonların teşhis anahtarları Borchsenius (1949), McKenzie (1967), Kosztarab ve Kozár (1988), Ter- Grigorian (1973), Danzig (1990, 1998, 2001, 2003), Marotta (1993) ve Tereznikova 34

36 (1975) dan yararlanılarak yapılmıştır. Yapılan teşhisler Dr. Ferenc KOZÁR (Department of Zoology, Plant Protection Institute, Hungarian Academy of Sciences, Budapest, Hungary) tarafından kontrol edilerek onaylanmıştır. Familyaya ait türlerin teşhisleri preparatı yapılmış çiftleşmemiş ergin dişilerin anal lob, anal halka, cerarius sayısı, durumu ve şekli, anten ve bacakların yapısı, gözeneklerin yapısı ve vücut üzerindeki yerleşim durumları ve yoğunlukları, salgı kanalların şekli, boyutu ve yapısı incelenerek yapılmıştır. Çalışma sonucu saptanan cins ve türlere ait teşhis anahtarları oluşturulmuştur. Türlerin sinonimleri ve geçerli isimleri, dünyadaki dağılım alanları ve konukçuları Ben- Dov (2002) dan (ScaleNet) yararlanılarak verilmiştir. Coccinellidae familyasına bağlı türlerin teşhisi Prof. Dr. N. UYGUN (Ç.Ü. Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü, Adana) tarafından yapılmıştır. Parazitoitler Dr. G. JAPOSHVILI (Institute of Zoology, Georgian Academy of Sciences, Tibilisi, GEORGIA) tarafından teşhis edilmiştir. Chamaemyiidae familyasına ait türlerin teshisi Dr. Stephen D. Gaimari (California State Collection of Arthropods Plant Pest Diagnostics Lab. California Department of Food ve Agriculture Sacramento, USA) tarafından yapılmıştır. Avcı Neuropter türleri Ferenc SZENTKIRÁLYI (Deptartment of Zoology, Plant Protection Institute, Hungarian Academy of Sciences, Budapest, Hungary). Tanımlanamayan pseudococcid konukçusu bazı bitkilerin teşhisi Doç. Dr. H. Kendir (A.Ü. Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü, Ankara) ve Yrd. Doç. Dr. S. Sözeri (A.Ü. Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü, Ankara) ile Dr. Ayşegül YILDIRIM (Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsü, Ankara) tarafından teşhis edilmiştir. Teşhis için uygun durumda olmayan bitkilerin tanısı yapılamamış, sadece familya ismi verilmiştir Biyo-ekolojik çalışmalar Araştırmanın ikinci kısmında, yıllarında, Ankara park ve bahçelerinde ve özellikle yol kenarlarında Fraxinus excelsior üzerinde yoğun olarak bulunan ve zararlı olduğu saptanan Phenacoccus aceris in biyo-ekolojisi incelenmiştir. Phenacoccus aceris in popülasyon değişimi Ankara yı temsil edecek üç farklı semtte Fraxinus 35

37 excelsior üzerinde belirlenirken, sürvey çalışmalarında zararlının konukçusu olarak belirlenen üç farklı konukçu (Fraxinus excelsior, Acer negundo ve A. pseudoplatanus) üzerindeki hayat döngüsü de incelenmiştir. Popülasyon değişimi ve hayat döngüsü ile ilgili çalışmalar doğa koşullarında gerçekleştirilmiştir Phenacoccus aceris in biyolojik dönemleri ve bunların sürelerinin tespiti Phenacoccus aceris in biyolojik dönemlerinin tespiti ve dönemlerin gelişim seyirlerini belirlemek amacı ile A.Ü. Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü bahçesinde Acer pseudoplatanus, Acer negundo, Fraxinus excelsior türleri her türden dörder adet olacak şekilde dikilmiştir. Diğer taraftan Ankara nın farklı bölgelerinde popülasyon değişimini saptamak amacı ile belirlenen alanlardaki Fraxinus excelsior ağaçlarından örnek alınmıştır. Her konukçudan ve her ağaçtan unlubitle bulaşık kesimlerden ağacın farklı yöneylerinden adet birey alınarak % 70 lik alkole konulmuştur. Bu işlem yaz aylarında haftada bir, kış aylarında ise iki haftada bir defa yapılmıştır. Daha sonra alınan örneklerin preparatı daha önce belirtilen metod ile hazırlanmış Nikon marka mikroskopta incelenerek biyolojik dönemler tespit edilmiş yıl içindeki dönem süreleri saptanmıştır. Ayrıca bu preparatlardan, Phenacoccus aceris in biyolojik dönemlerinin morfolojik karakterleri incelenerek ergin öncesi dönemlerin tanımları yapılmıştır. Yine bu preparatlardan, bireylerin ölçümleri yapılarak unlubitin farklı biyolojik dönemlerinin boyutları belirlenmiştir. Biyolojik dönemlerin süresi bir dönemin ilk görüldüğü tarih ile son görüldüğü tarih olarak kabul edilmiştir (Ülgentürk 1998) Phenacoccus aceris in popülasyon değişiminin saptanması Phenacoccus aceris in popülasyon değişimini izlemek üzere Ankara nın üç farklı semtinde (Milli kütüphane, Basınevleri, Samsun yolu) örnekleme alanları seçilerek haftalık surveyler yapılmıştır. Her bölgede örnekleme yapılabilecek yoğunlukta olan dört adet Fraxinus excelsior seçilmiştir. Popülasyon değişimini belirlemek amacı ile yaz aylarında iki haftada bir, kış aylarında ayda bir örnekleme yapılmıştır. Phenacoccus aceris in biyolojisi gereği popülasyon takibinde farklı dönemlerde farklı örnekleme metodları kullanılmıştır. Bahar aylarında ince dallardan Phenacoccus aceris dişileri için 36

38 örnekleme, yaz aylarında yapraklarda bulunan nimfler için yapılan örnekleme, kışlama döneminde kışlama yerlerinin örneklemesi yapılmıştır Kışlama sonrası bahar aylarında ince dallarda bulunan Phenacoccus aceris in biyolojik dönemleri ve popülasyon değişiminin saptanması Phenacococcus aceris in biyolojisi kışlaklarda kışı geçiren bireyler havaların ısınmaya başlaması ile birlikte, taze sürgünlere yerleşmeye başlarlar. Burada popülasyon takibini yapabilmek için her bölgede seçilen ağaçların dört yöney ve merkezinden 10 cm lik 2 şer adet sürgün (Her ağaç için 10, bir bölge için toplam 40 adet sürgün) alınmış her ağaç için polietilen torba içerisindeki kese kağıtlarına konarak etiketlenmiş ve laboratuvara getirilmiştir. Dallardaki tüm unlubitlerin sayımları stereomikroskop ile yapılmıştır (Parazitli, parazitsiz, ovisaklı, ölü ve canlı sayısı v.b.). Bu işlem tüm unlubit erginleri ölünceye ve bırakılan yumurtalar açılıncaya kadar devam etmiştir. Popülasyon içerisindeki biyolojik dönemleri belirlemek için her örnekleme tarihinde her bölgeden adet birey alkole alınmış, daha sonra önceden belirtilen preparat yapma metodu kullanılarak preparatları yapılmış ve mikroskopta incelenmiştir Yaz döneminde yapraklarda bulunan Phenacoccus aceris in biyolojik dönemleri ve popülasyon değişiminin saptanması Yumurtadan yeni çıkan Phenacoccus aceris larvaları yapraklara doğru hareket etmeye ve yapraklara yerleşmeye başlamaktadır. Bu dönemde yapraklarda beslenen larvaların popülasyonunu takip etmek amacı ile üç farklı bölgedeki ağaçların dört farklı yöneyinden ve merkezinden 10 ar adet bileşik yaprak (her ağaç için 50, bir bölge için toplam 200 adet bileşik yaprak) alınmış her ağaç için polietilen torba içerisindeki kese kağıtlarına konarak laboratuvara getirilmiştir. Laboratuvarda steromikroskop ile sayımları yapılmıştır. Sayımlar iki haftada bir yapılmıştır. Popülasyon içerisindeki biyolojik dönemleri belirlemek için her örnekleme tarihinde her bölgeden adet birey alkole alınmış, daha sonra preparatları yapılarak ve mikroskopta incelenmiştir. 37

39 Sonbahar ve kış döneminde dallarda kışlayan Phenacoccus aceris in biyolojik dönemleri ve popülasyon değişiminin saptanması Havalar soğumaya başladığı zaman bireyler kışlamak için kalın dallara geçtiklerinden bu dönemde dallarda kışlayan larvaların popülasyonunu takip etmek amacı ile üç farklı semtteki 4 er adet ağacın dört farklı yöneyinden ve merkezinden 2 şer adet 10 cm lik dalın tüm alanı (her ağaç için 5x2=10, bir semt için toplam 40 adet örnek alanı) belirlenmiş ve sayımlar yerinde yapılmıştır. Her örnekleme tarihinde her bölgeden adet birey alkole alınmış, daha sonra preparatları yapılmış ve mikroskopta incelenmiş ve bu alanlardaki biyolojik dönemlerin oranları belirlenmiştir Yumurtlama ve yumurta sayısı Farklı konukçularda bir dişi tarafından bırakılan yumurta sayılarını belirlemek amacı ile A.Ü. Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü arka bahçesine Acer negundo, Acer pseudoplatanus ve Fraxinus excelsior fidanları dikilmiş üzerlerine Phenacoccus aceris bireyleri bulaştırılmıştır. Yumurta bırakmanın başlaması ile birlikte bireyler tek tek küçük hücrelere alınarak bırakılan yumurta sayıları günlük olarak sayılmış, sayılanlar uzaklaştırılmış ve böylece günlük ortalama yumurta sayıları ile bir dişinin bıraktığı toplam yumurta sayısı tespit edilmiştir. Farklı konukçularda ve farklı semtlerdeki P. aceris bireylerinin bıraktıkları yumurta sayıları arasında fark olup olmadığını belirlemek amacı ile ovisak oluşturmuş ve yumurta bırakmış dişiler yaprak ile birlikte içerisine vazelin sürülmüş petrilere, her birinden en az 30 tekrar olacak şekilde ayrı ayrı konulmuş ve sayımları üç günde bir yapılmış, sayılanlar ortamdan uzaklaştırılmış ve toplam yumurta verimleri belirlenmiştir Phenacoccus aceris in beslenme yeri ve yöney tercihleri Phenacoccus aceris bireylerinin larva, ergin ve kışlama dönemlerinin Fraxinus excelsior da yerleşmek için tercih ettiği yöneyleri belirlemek ve larvaların beslenme yerlerini tespit etmek amacıyla çalışmalar yapılmıştır. 38

40 Phenacoccus aceris in dişi bireylerinin yöney tercihlerini saptamak Phenacoccus aceris in dişi bireylerinin yöney tercihlerini saptamak amacı belirlenen her bölgedeki F. excelsior ağaçlarının, dört farklı yöney ve merkezinden ikişer 10 cm lik sürgün (bir bölgedeki bir yöney için toplam sekiz adet) alınarak üzerindeki ovisak oluşturmuş dişi bireyler sayılmıştır Yaprakta beslenen Phenacoccus aceris in larvalarının beslenme yeri tercihlerinin saptanması Yaprakta beslenen P. aceris larvalarının beslenme yeri tercihini belirlemek amacı ile üç farklı bölgede ve iki farklı tarihte, F. excelsior un yaprak üst yüzeyinde ve alt yüzeyinde bulunan birey sayıları belirlenmiştir. Her tarihte en az 150 bileşik yaprak sayılmıştır. Örnekleme tarihleri 2002 yılında 24 haziran ve 22 temmuz, 2003 yılında ise 23 haziran ve 21 temmuz olarak belirlenmiştir. Belirlenen ilk tarihin larvaların yapraklara kendilerini sabitlediği dönem olmasına, ikinci tarihin ise mevsim başında popülasyonda meydana gelen düşüşten sonra popülasyon değişiminin durağanlaştığı dönem olmasına dikkat edilmiştir Yaprakta beslenen Phenacoccus aceris in larvalarının yöney tercihlerinin saptanması Phenacoccus aceris in larvalarının yöney tercihlerini saptamak amacı belirlenen her semtteki F. excelsior ağaçlarının dört farklı yöney ve merkezinden 10 ar adet bileşik yaprak (bir semtteki her yöney için toplam 40 adet) alınarak üzerindeki larvalar sayılmıştır. Farklı yöneylerdeki larva sayılarının ortalaması alınmış aralarındaki farklılıkları belirlemek amacı ile Duncan testi kullanılmıştır Phenacoccus aceris in kışlama yeri yöney tercihlerinin saptanması P. aceris in kışlama yerlerini seçerken yöney tercihi yapıp yapmadıklarını araştırmak için kışlama yerleri olan gövde ve dallarda örneklemeler yapılmış ve ayrı ayrı değerlendirilmiştir. 39

41 Kalın dal ve gövde üzerinde kışlayan Phenacoccus aceris yoğunluğunun saptanması Kışlaklara çekilen P. aceris bireylerinin yoğunluğunu tespit etmek ve daha çok hangi yöneyi tercih ettiklerini saptamak amacı ile her üç bölgede F. excelsior ağaçlarının farklı yöneylerindeki ve merkezindeki kalın dal ve gövde parçalarından aynı kalınlıkta ikişer adet 10 cm lik örnek alanı belirlenmiş, burada kışlamak için yerleşen bireylerin ortalama sayıları belirlenmiştir cm lik ince sürgünler üzerinde kışlayan Phenacoccus aceris yoğunluğunun saptanması İnce dal ve sürgünlerdeki kışlayan birey yoğunluğunu belirlemek amacı ile örnekleme alanlarındaki ağaçların farklı yöneylerinden ikişer adet 10 cm lik ince dallar kesilmiş ve laboratuvara getirilerek sayımları sterobinoküler mikroskopta yapılmış ve bu alanlarda kışlayan ortalama P. aceris sayıları belirlenmiştir Phenacoccus aceris in cinsiyet oranının belirlenmesi P. aceris bireylerinin cinsiyeti II. larva döneminden sonra belirlenebildiğinden dolayı, bu dönemden sonra örnekler alınarak preparatı yapılmış, her örnekleme alanı (Milli Kütüphane, Basınevleri, Samsun yolu) ve farklı konukçular (Fraxinus excelsior, Acer negundo, Acer pseudoplatanus) için unlubitin cinsiyet oranı saptanmıştır Phenacoccus aceris in kışlama döneminin belirlenmesi P. aceris bireylerinin kışlama dönemlerini belirlemek için kasım-mart ayları boyunca iki haftada bir örnek alınmış ve preparatları yapılarak hangi dönemde oldukları tespit edilmiştir. Eylül ayı sonlarında kışlama alanlarında bireylerin içerisinde kışı geçirdiği keçe benzeri yapının görülmeye başladığı tarih kışlamanın başlangıcı olarak belirlenmiş, bu keselerin terk edilerek dişi bireylerin taze sürgünlere yerleşmeye başladığı tarih bitiş tarihi olarak belirlenmiştir. 40

42 Phenacoccus aceris in döl sayısının belirlenmesi P. aceris in döl sayısının tespiti için yumurta döneminden bir sonraki yumurtaya kadar geçen süre esas alınmıştır (Kansu, 2000). Döl sayısının tespiti için A.Ü.Z.F Bitki koruma Bölümü bahçesine F. excelsior, A. negundo ve A. pseudoplatanus bitkileri dikilerek bu bitkilere unlubit bulaştırılmış ve iki yıl boyunca takip edilmiş, her iki yılda da dişilerin yumurta verdikleri tarihler kaydedilmiştir Phenacoccus aceris in doğal düşmanlarının tespiti ve önemli olanların popülasyon değişimlerinin ve etkinliklerinin incelenmesi P. aceris in doğal düşmanları belirlenerek önemli olanlarının popülasyon değişimleri incelenmiş, unlubit popülasyonuna etkileri araştırılmıştır Phenacoccus aceris in doğal düşmanlarının belirlenmesi Bu amaç için popülasyon takibi yapılan örnekleme alanlarından ve Ankara nın farklı bölgelerinden P. aceris örnekleri üzerilerinde beslenen doğal düşmanlar toplanmış ve laboratuvara getirilerek kültüre alınmıştır. Elde edilen doğal düşmanların preparatları daha önceki bölümlerde anlatıldığı gibi teşhise hazırlanmış ve teşhisleri uzman kişiler tarafından yapılmıştır Phenacoccus aceris in doğal düşmanlarından önemli olanların popülasyon değişimlerinin incelenmesi Doğal düşmanların popülasyon değişimi avcılar için darbe yöntemi, parazitoitler için sarı yapışkan tuzak kullanılarak belirlenmiştir. Darbe yönteminde iki haftada bir her bölgeden üç ağacın dört farklı yöneyine beşer adet darbe vurularak (her semt için toplam 60 darbe) düşen doğal düşmanlar teşhise hazırlanarak, teşhise gönderilmiş önemli olanların popülasyon değişimleri belirlenmiştir. Bu yöntemle Coccinellidae, Anthocoridae ve Miridae familyasına ait avcı türler saptanmıştır. 41

43 Parazitoitlerin belirlenmesinde ise iki yüzeyi Kapar marka yapıştırıcı madde ile kaplanmış 10x15 cm boyutlarında sarı yapışkan tuzaklar kullanılmış olup, tuzaklar her bölgede bir ağacın güney kısmına, metre yüksekliğe asılmış, iki haftada bir kontrol edilerek üzerindeki parazitoitler sayılarak kaydedilmiştir. Parazitoitlerin tanımları daha önce kültüre alınmış olan unlubitlerden çıkan parazitoitler ile karşılaştırılarak P. aceris in parazitoitleri sayılmıştır. Bu yöntemle elde edilen tür; Allotropa mecrida (Hymenoptera:Platygastridae) olarak teşhis ettirilmiş olup bu çalışmada bu parazitoitin yoğunluğu izlenmiştir Phenacoccus aceris in doğal düşmanlarından önemli olanların unlubit popülasyonuna etkilerinin incelenmesi P. aceris in belirlenen doğal düşmanlarından kışı mumya haline gelmiş unlubitler içerisinde geçiren A. mecrida nın popülasyondaki bulunma oranı, ergin unlubitlerde parazitoit olduğu belirlenen Anagyrus schonherii (Hymenoptera: Encyrtidae) nin popülasyonda bulunma oranı, larvaları unlubitin yumurta kesesi içerisinde beslenen Chamaemyiidae (Diptera) familyasına ait türler (Leucopomyia sileciaca ve L. alticeps) in popülasyonda bulunma oranları ve parazitoit A. schonherii ve avcı Chamaemyiid türleri ile avcı Coccinellid türlerinin yumurta verimine etkileri incelenmiştir Allotropa mecrida nın P. aceris popülasyonunda bulunma oranının belirlenmesi A. mecrida kışı mumya halindeki unlubitlerin içerisinde geçirmektedir. Unlubit popülasyonundaki parazitoit oranını belirlemek için daha önce belirtilen üç farklı semttteki F. excelsior ağaçlarından kış ayları boyunca unlubit örnekleri alınarak etiketlenmiş ve laboratuvara getirilmiş, steromikroskop yardımıyla sayımları yapılarak popülasyondaki parazitoit oranı üç farklı bölge içinde ayrı ayrı belirlenmiştir. 42

44 Anagyrus shoenheri nin P. aceris popülasyonunda bulunma oranının belirlenmesi P. aceris in ergin dönemlerini parazitleyen Anagyrus shoenheri nin popülasyonda bulunma oranını belirlemek için, parazitoitli unlubit bireylerinin belirmeye başladığı dönemlerde her örnekleme semtinden adet birey bir kavonoza konularak parazitlenme oranı tespit edilmiştir. Denemeler en az 10 tekerrür olacak şekilde planlanmıştır. Böylece farklı semtlerdeki popülasyonlarda parazitoitin bulunma oranları belirlenmiştir Chamaemyiidae familyasına ait türler (Leucopomyia sileciaca ve L. alticeps) in P. aceris popülasyonunda bulunma oranının belirlenmesi P. aceris in ergin dönemlerini parazitleyen Chamaemyiidae familyasına ait türler (Leucopomyia sileciaca ve L. alticeps) in popülasyonda bulunma oranını belirlemek için, yumurta keselerinde sinek larvaları görülmeye başladığında 10 cm daldaki avcı sinekli yumurta keseleri sayılarak popülasyondaki bulunuş oranı tespit edilmiştir Parazitoit A. shoenherri, avcı Chamaemyiid türleri ve avcı Coccinellid türlerinin yumurta verimine etkilerinin incelenmesi Parazitli, avcı coccinellid türleri ve avcı chamaemyiid türleri tarafından zarar görmüş ovisaklardaki yumurta sayılarını belirlemek için normal, avcı zararlı, parazitli ve chamaemyiidli ovisaklar seçilerek içi vazelin ile kaplı petrilere bırakılmış ve iki günde bir çıkan nimfler sayılmış, en sonunda da açılmayan yumurtalar sayılarak doğal düşmanların yumurta verimine etkisi belirlenmiştir. Her bir doğal düşman için en az 25 tekerrür yapılmıştır İstatistiksel değerlendirme İstatistiksel değerlendirme ve grafiklerin çiziminde STATISTICA 6.0 paket programı kullanılmış olup çoklu karşılaştırmalarda ortalamalar arasındaki farklılıkları belirlemek için ANOVA kullanılmış olup, DUNCAN testi uygulanmıştır. Gerekli olduğu 43

45 durumlarda t testi kullanılmıştır. Grafiklerde ortalamalar üzerindeki çubuklar %95 güven sınırlarını göstermektedir. 44

46 4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA yılları arasında yürütülen çalışmanın sonucunda elde edilen sonuçlar iki ana başlık altında aşağıda sunulmuştur Ankara da bulunan Pseudococcidae familyasına ait türler yıllarında yürütülen bu çalışma sonucunda Ankara da süs bitkileri ve yabani bitkilerde Pseudococcidae familyasına ait 20 cinse bağlı 54 tür tespit edilmiştir. Bu türlerin taksonomik özellikleri fotoğraflar eşliğinde sunulmuş, Ankara daki dağılımı ve konukçuları ile bu türlerin Türkiye ve Dünya daki yayılışları ve konukçuları literatürden yararlanılarak verilmiştir. Çalışmada saptanan cinslerin teşhis anahtarları oluşturularak aşağıda sunulmuştur. Bulunan cinslere ait türlerin teşhis anahtarları oluşturulmuş, bunlar bağlı oldukları cinslerin içerisinde değerlendirilmiştir. Ankara ilinde saptanan Pseudococcidae familyasına bağlı cinslerin teşhis anahtarı: 1. Bacaklar iyi gelişmiş, 5 segmentli, bazı durumlarda küçülmüş olabilir; antenler iyi gelişmiş, en az 5 segmentli; Gramineler dahil değişik bitkilerde beslenebilir Bacaklar tamamiyle yok olmuş yada segmentsiz bir çıkıntı haline dönüşmüş, antenler en fazla 2-4 segmentli çıkıntı şeklinde...antonina 2. (1) Dorsalde an az birkaç tane krater benzeri kanal bulunur...heliococcus 2 Dorsalde krater benzeri kanallar bulunmaz (2) Dorsalde çok bölmeli gözenekler 3-10 adetlik gruplar oluşturur ve bu grupların merkezinde tüp şeklinde kanallar bulunur Dorsalde çok bölmeli gözenekler varsa bu şekilde dizilmemiş (3) Circuli bulunmaz, beş bölmeli gözenekler her iki yüzeyde de bulunur.... Peliococcopsis 4 Circuli bulunur, beş bölmeli gözenekler sadece ventralde bulunur...peliococcus 45

47 5 (3) Belirgin bir cerari bulunmaz, genellikle C 18 de 2-4 adet uzun kıl bulunur En azından anal lobda cerari iyi gelişmiştir (5) Tırnakta denticle bulunmaz, tüp şeklindeki kanallar cinse özgü olarak deri ile birleştiği yerde ok arkası gibi kitinleşmektedir.... Mirococcopsis 6 Tırnakta denticle bulunur, bu şekildeki tüp şeklindeki kanallar bulunmaz (6) Arka bacaklarda saydam gözenekler bulunmaz, circuli geniş ve büyük...mirococcus 7 Arka bacaklarda saydam gözenek bulunur, circuli ve beş bölmeli gözenek bulunmaz.... Longicoccus 8 (5) Dorsalde uzunlamasına sıralar halinde cerari kılı grupları kitinleşmiş bir alan üzerinde bulunur Dorsalde uzunlamasına sıralar halinde cerari kılı grupları kitinleşmiş bir alan üzerinde bulunmaz (8) Öndeki dorsal ostiol çifti bulunmaz.... Coccidohystrix 9 Dorsal ostiol çiftlerinin her ikisi de bulunur.... Puto 10 (8) Antenler dirsekli 6 segmentli, vücut yüzeyinde 2 tüplü gözenekler bulunur.... Ripersiella 10 Antenler dirsekli değil, 7-9 segmentli nadiren 6 segmentli, 2 tüplü gözenekler bulunmaz (10) Antenler 9 segmentli Antenler 7-8 segmentli (11) Beş bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyinde de bulunur Varsa beş bölmeli gözenekler sadece ventralde bulunur.... Phenacoccus 13(12) Vücut yüzeyinde üç bölmeli gözenek bulunmaz....heterococcus 13 Vücut yüzeyinde üç bölmeli gözenek her yere dağılmış durumdadır.... Heterococcopsis 46

48 14 (11) Ağzı çift çemberli tüp şeklindeki kanallar (Mantar şeklindeki tüp şeklindeki kanal) her iki vücut yüzeyinde de bulunur Ağzı çift çemberli tüp şeklindeki kanallar (Mantar şeklindeki tüp şeklindeki kanal) her iki vücut yüzeyinde de bulunmaz (Planococcus vovae hariç) (14) Circulus bulunmaz (sp. n. hariç), potosyum hidroksitte vücut içeriği siyah ya da mavimsi siyah renk alır....atrococcus Büyük ve belirgin bir circulus bulunur (15) Anal lob cerarisi büyük ve belirgin bir kitinleşmiş alan üzerinde bulunur.... Pseudococcus 16 Anal lob cerarisi büyük ve belirgin bir kitinleşmiş alan üzerinde bulunmaz....spilococcus 17(14) 18 çift cerari bulunur.... Planococcus çift cerari bulunur (17) Circulus ve cerari bulunmaz....stipacoccus 18 En az 1 tane cerari bulunur (18) Sadece 1 adet circulus bulunur (bazen bulunmaz).... Trionymus 19 Üç adet circuli bulunur....neotrionymus Cins: Antonina Signoret 1875 Tip-tür: Antonina purpurea Signoret, Tanımı: Ergin dişi tamamen beyaz keçemsi bir kese ile kaplı ve ovaldir. Özellikle abdomenin arka kısmı olmak üzere kitinleşmiş deriye sahiptir. Antenler 2-3 segmentli çıkıntı şeklindedir. Ostioller küçülmüş ve yalnızca ikinci ostiol çifti belirgindir. Bacaklar normal olarak tamamen kaybolmuş fakat bazı durumlarda küçük bir çıkıntı şeklindedir. Solunum boruları büyük, çoğunlukla kitinleşmiş ve uç tarafında üç bölmeli ve çok bölmeli yuvarlak gözenek sıraları bulunur. Cerarius ve circulus yoktur. Anal halka abdomen in içerisine doğru girmiş bir anal tüpün ucuna yerleşmiş ve yoğun 47

49 şekilde kitinleşmiş olup kenarlarında halkanın genişliğinden daha uzun olan altı adet kıl bulunur. Dorsal de üç bölmeli, nadiren de çok bölmeli gözenekler bulunurken, ventral de ise her iki tip gözenekten de bulunur. Çoğunlukla abdomen sternit leri üzerinde kalbur benzeri gözenekler bulunur. Tüp şeklindeki kanallar derinin her iki yüzeyinde de bulunur. Uç tarafı kitinleşmiş ve son kısımda kubbe şeklindedir. Bazı durumlarda etrafında ikinci bir halka daha görülebilir. Vücut kılları kısa, seyrek ve genellikle uçları biraz küttür. Uzun kıllar ise abdomen in son segmentlerinin kenarlarındadır. Ekolojileri ve biyolojileri: Yalnızca Gramineae familyasına ait türler üzerinde, otların sap kısmında veya yaprak kınlarının altında bulunurlar. Genellikle yılda bir döl verir kışı ergin dişi olarak geçirirler (Kosztarab ve Kozár 1988). Dünya ve Türkiye deki dağılımı: Dünyada bu cinse ait 17, palearktik bölgede dokuz tür saptanmıştır. Türkiye de daha önce Antonina bambusa ve A. graminis isimli türler saptanmıştır. Bu çalışmada ise Ankara ilinde bu cinse ait olan bir tür bulunmuştur. Tür: Antonina graminis (Maskell, 1897) Sinonimi: Sphaerococcus graminis Maskell, 1897a: 244; Chaetococcus graminis Maskell, 1898: 250; Kermicus graminis; Cockerell, 1899a: 392; Antonina indica Green, 1908a: 27; Antonina littoralis Cockerell & Bueker, 1930: 1. Tanımı: Ergin dişi abdomen in son kısmı hariç keçemsi bir kese içerisindedir. Preparatı yapılmış dişi düzgün oval ve uzunlukları 3,0-3,5 mm arasındadır. Genç dişide en geniş yer mesothorax olmasına rağmen olgun dişi hemen hemen yuvarlaktır. Abdomen in son kısmı yoğun şekilde kitinleşmiştir. Anal loblar belirgin fakat zayıf gelişmiş olup her lobda 90 µm uzunlukta bir apikal kıl bulunur. Vücut derisi hafifçe kitinleşmiş olabilir. Antenler µm uzunlukta ve iki segmentlidir. Bacak bulunmaz. İkinci çift solunum borularının her ikisininde hemen arkasında ufak çukur benzeri bir girinti bulunur ve bu her iki yüzeyde bir sonraki abdomen segmenti üzerinde görülür. Aynı zamanda birinci çift ve ikinci çift solunum boruları arasında da bu girintiler görülebilir. Aynı girintiler sırt kısımda arkadaki abdomen segmentlerinin üzerinde orta kısımda bulunurlar. Labium düz ve yaklaşık 100 µm uzunlukta olup clypeolabral kalkandan daha kısadır. Solunum 48

50 boruları kitinleşmiş ve uç taraflarında üç bölmeli gözenekler bant halinde dizilmişlerdir. Vulva küçük bir nokta şeklinde belirgindir. Etrafında altı adet kıl bulunan anal halka anal tüpün tabanında bulunur ve üzerindeki basit gözenekler belirgin şekilde görülebilir. Gözler basittir. Ostiol bulunmaz. Dorsal yüzeyde abdomen in kitinleşmiş son kısmı hariç kısa, seyrek kıllar bulunur. Bu kılların uzunluğu nadiren sekiz µm un üzerindedir. Üç bölmeli gözenekler vücudun her yerine yayılmış durumdadır. Bölmesiz yuvarlak gözenekler basittir fakat kubbe şeklindedir. Vücut yüzeyinde iki farklı boyutta tüp şeklinde kanal bulunur. Büyük olanın yüzeye açıldığı yer üç bölmeli gözenekten daha geniştir, iç tarafta ise yuvarlaktır. Küçük olan tipin yüzeye açılan kısmı üç bölmeli gözenekden daha dardır ve iç kısmı kubbe şeklindedir. Vücut derisi üzerinde çok sayıda ve her yere dağılmış durumdadır. Ventral de abdomen in son bölümünde daha uzun olan kısa kıllar bulunur. Abdomen üzerinde enine sıralanmış çok bölmeli gözenekler bulunur. Ayrıca bu gözenekler thorax ta birinci çift solunum borusu civarında ve nadiren başta bulunur. Bölmesiz yuvarlak gözenekler değişik boyut ve şekillerde olup abdomen in kitinleşmiş bölümünde ve solunum boruları civarında bulunurlar. Üç bölmeli gözenekler kalın kenarlı ve vücudun her yerine yayılmış durumdadır. Tüp şeklindeki kanallardan geniş olanı arkadaki kitinleşmiş alan üzerinde bulunur. Küçük olanı ise her yere yayılmış durumdadır. Basit bölmesiz yuvarlak gözenekler dorsal de olduğu gibi kubbe şeklindedir. Konukçuları: Cyperaceae, Gramineae familyalarına ait çoğu bitkide bulunmaktadır. Dünya daki dağılımı: Kozmopolit bir tür olup hemen tüm dünyada rastlanmaktadır. Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce Van Gölü civarında Lolium multiflorum bitkisi üzerinden toplanmıştır (Kaydan et al. 2001a). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.1 de verilmektedir. Çizelge 4.1. Antonina graminis in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Eymir Festuca sp. (Kök boğazı) 49

51 Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins: Atrococcus Goux 1941 Tip-tür: Atrococcus melanovirens Goux, Tanımı: Ergin dişi genellikle beyaz unumsu salgılarla kaplı olup oviposition sırasında beyaz pamuğumsu yumurta kesesi oluşturur. Preparat yapılmış dişi ovaldir. Antenler sekiz segmentlidir. Ostiol bulunur. Bacaklar iyi gelişmiş, arka coxalar genellikle saydam gözenekli olup tırnakta dentikle bulunmaz. Solunum boruları genellikle üç bölmeli gözeneklerle beraber bulunur. Abdomen cerarileri 1-7 adettir. Anal halka etrafında altı kıl bulunur. Anal loblar az çıkıntı yapmış olup üzerinde anal lob kılları bulunur. Üç bölmeli ve çok bölmeli gözenekler genellikle abdomenin uç kısımlarında bulunurlar. Tüp şeklindeki ve mantar şekilli kanallar vücudun her iki yüzeyinde de yoğun olarak bulunur. Vücudun her iki yüzeyinde de saç benzeri kıllar bulunur ve bunlardan ventral kısımda olanlar diğerlerinden daha uzundur. Ekolojileri ve biyolojileri: Genellikle yabancıotlarda beslenen türlerin yanı sıra ağaç ve ağaçsı bitkilerle de beslenen türler de mevcuttur. Kışı muhtemelen ergin dişi olarak geçirir. Yılda bir döl verirler (Kosztarab ve Kozár, 1988). Dünya da Türkiye deki dağılımı: Tümü Palearktik bölgede olmak üzere dünyada bu cinse ait toplam 24 tür saptanmış olup Türkiye de daha önce Atrococcus ingidens, A. achillae, A. pludinus ve A. saxatilis bilidirilmiştir (Kaydan et al a, b). Bu çalışmada bu cinse ait Ankara ilinde iki adet Türkiye için ve bir adette dünya için yeni olmak üzere beş tür belirlenmiştir. Türlere ait teşhis anahtarı ve türlerin tanımları aşağıda verilmektedir. 1 Circulus var... sp. n. 1 Circulus yok (1) Dorsalde baş ve thoraxta çok bölmeli gözenek bulunmaz Dorsalde baş ve thoraxta çok bölmeli gözenek bulunur...achillea 3 (2) Abdomen dorsalinde çok bölmeli gözenekler ya hiç bulunmaz yada birkaç tane bulunur...paludinus 50

52 3 Abdomen dorsalinde çok bölmeli gözenekler bazen sıralar halinde özellikle kenar kısımlarda bulunur (3) Dorsalde tüp şeklindeki kanallar az sayıdadır....parvulus 4 Dorsalde tüp şeklinde kanallar çok sayıdadır....ater Tür: Atrococcus achilleae (Kiritchenko, 1936) (Şekil 4.1) Sinonim: Pseudococcus achilleae Kiritchenko, 1936: 146; Atrococcus altaicus Matesova, 1968: 107; Atrococcus altaicus Matesova, 1968: 154. Tanımı: Dişinin vücudu beyaz mum salgısı ile kaplıdır. Ergin dişi oval, koyu kırmızı ortalama 2.5 mm uzunluğunda ve mm genişliktedir. Antenler sekiz segmentli olup ortalama 377 µ uzunluktadır. Stylet lobu uzun olup arka coxa lara kadar uzanır. Ostioller çok belirgin değildir. Arka coxalar üzerinde küçük bir grup saydam gözenek bulunur, tırnak digutülleri tırnaktan hafifçe uzundur. Abdomen segmentleri üzerinde sadece üç çift cerari bulunur. Circuli bulunmaz. Anal halka kılları ortalama 133 µ olup, anal halkanın iki katı kadardır. Anal lob kılı ortalama 215 µ uzunluğundadır. Çok bölmeli gözenekler vücut kenarlarında gruplar şeklinde, abdomen sternitlerinde sıralar halinde yerleşmişlerdir. Tüp şeklindeki kanallar ve mantar şeklindeki kanallar mevcuttur. Kıllar her iki vücut yüzeyinde de sıralar halinde bulunurlar. Konukçuları: Sagina sp., Kochia scoparia, Achillea sp., A. distans, A. millefolium, Anthemis sp., Artemisia sp., A. arenaria, A. communata, A. dracunculus, A. frigida, A. incana, A. prope obtusiloba, A. vulgaris, Inula germanica, Pyrethrum sp., P. millefoliatum, Taraxacum sp., Sedum sp., Carex sp., Euphorbia sp., Mentha sp., Teucrium sp., Astragalus sp., Cytisus sp., Trigonella sp., Streptopus sp., Chelidonium majus ve Sanguisorba minor da bulunduğu bildirilmektedir (Ben-Dov 1994) Dünya daki dağılımı: A. achilleae Ermenistan, Bulgaristan, Çin, Macaristan, İtalya, Kazakistan, Moldova, Çin, Kuzey Kore, Rusya, Dağıstan, Tataristan, Ukrayna, Yugoslavya da saptanmıştır (Ben-Dov 1994). 51

53 a b c d e f Şekil 4.1. a) Atrococcus cinsinde 8 segmentli anten, b) mantar şekilli kanal, c) Atrococcus achillae de mantar şekilli kanal, tüp şekilli kanal ve çok bölmeli gözenekler bir arada, d) A. achillae de dorsalde çok bölmeli gözenek, e) A. parvulus ta az sayıda tüp şeklinde kanal ve e) A. ater de dorsalde çok sayıda tüp şeklinde kanal Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Kaydan et al. (2001b, 2004) bu türün Ankara- Nevşehir yolunda ve Beynam, Ankara da, Compositae familyasına ait bir bitkide, Scobiosa ucranica ve Acantholimon sp. üzerinde, Kalecik, Ankara da Melilotus alba üzerinde, Şereflikoçhisarda Compositae familyasına ait bir bitkide bulunduğunu bildirmiştir 52

54 Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.2 de verilmektedir. Çizelge 4.2. Atrococcus achillae in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Elmadağ Veronica sp. (Yaprak, saklı yerlerde) Beynam Labiatae (Kök boğazı) Beynam Centaurea sp. (Kök) Beynam Scobiosa sp (Kök) Çankaya-Çukurcabirlik Orman kenarı Verbascum sp. (Yaprak altı) Eymir Melilotus alba (Kök boğazı) Eymir Teşhis edilemedi (Kök) Balpınar/Çankaya Centaura sp. (Kök) Hasköy 112.cadde Ranunculus sp. (Kök) Hasköy 112.cadde Veronica multifida (Kök) Havaalanı yolu Ranunculus sp. (Kök) Hasköy 112.cadde Teşhis edilemedi (Kök) Havaalanı yolu Ranunculus sp. (Kök) Havaalanı yolu Scobiosa sp. (Kök) A. Ayrancı Polis merkezi Scolzenera sp. (Kök) Batıkent-Mesa Centeura sp. (Kök) Pursaklar-Doğan sokak Verbascum sp. (Yaprak aralarında) Pursaklar-Doğan sokak Stachys sp. (Kök) Ayaş-Güdül yolu Onobrychus sp. (Kök) Güdül Scrophularia sp. (Kök) Aktepe sonu, tepe Verbascum sp. (Kök) Güdül Sidaritis sp. (Kök) Doğal düşmanları: tarihinde bu türe ait bireylerden Stemmatosteres sp. (Hymenoptera: Encyrtidae) elde edilmiştir. Tür: Atrococcus ater Goux, 1941 Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval olup 1.65 mm uzunlukta 1.1 mm genişliktedir (Goux, 1941). Antenler dirsekli ve sekiz segmentlidir. Ostioller gelişmiştir. Bacaklar kalın olup arka coxalarda saydam gözenekler bulunur. Tırnakta denticle bulunmaz. Circulus bulunmaz. Son dört abdomen segmentinde cerari bulunur. Cerari kılları kuvvetli yapıdadır. Anal halka belirgin olup altı kıl taşır. Anal loblar fazla çıkıntı yapmamış, üzerinde çok sayıda üç bölmeli gözenek taşır. Çok bölmeli gözenekler her 53

55 iki vücut yüzeyinde de bulunur. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyinde de bulunur, fakat dorsalde daha fazla sayıda bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar her iki vücut yüzeyinde de bulunur, dorsalde özellikle baş kısmında fazla sayıda bulunur. Mantar şekilli kanallar özellikle dorsalde uzunlamasına sıralar halinde yerleşmiştir. Vücut kılları uzun ve incedir. Konukçuları: Statice sp. (Goux 1941; Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Fransa (Goux 1941; Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.3 de verilmektedir. Çizelge 4.3. Atrococcus ater in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Batıkent Fırın Yanı Seteria sp. (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Atrococcus paludinus (Green, 1921) Sinonim : Pseudococcus paludinus Green, 1921: 190; Pseudococcus impeditus Borchsenius, 1949: 124; Pseudococcus alfredii Rasina, 1966: 4; Atrococcus impeditus; Matesova, 1968: 106. Tanımı: Dişilerin üzeri beyaz mum salgısı ile kaplı olup mum salgısı bir örtü gibi vücut yüzeyini kaplar. Ergin dişi oval, kahverengimsi pembe, 2.4 mm uzunluğunda ve 1.2 mm genişliğindedir. Antenler sekiz segmentlidir. Ostiollerin dudaklarında birkaç üç bölmeli gözenek ve 1-2 adet kıl bulunur. Bacaklar ince uzun olup arka coxalarda birkaç saydam gözenek bulunur. Abdomende 6-7 adet cerari bulunur. Anal lob cerarisi iki konik kıl, birkaç üç bölmeli gözenek ve bir adet anal lob kılı bulunur. Anal halka kılları anal halka 54

56 genişliğinin iki katı uzunluktadır. Üç bölmeli gözenekler tüm vücuda dağılmış durumdadır. Dorsal yüzeyde çok bölmeli gözenekler son abdomen segmentleri ve thorax segmentleri üzerene yerleşmiş durumda, ventralde ise abdomen segmentlerinde bantlar halinde dizilmiştir. Mantar şeklindeki kanallar abdomenin her iki yüzeyinde ve iki farklı boyuttadır. Tüp şekilli kanallar ise abdomen segmentlerinde tek sıra halinde dizilmiş durumdadır. Ventral yüzeydeki kıllar, dorsaldekilerden daha uzundur. A. paludinus genellikle konukçularının yaprak ve köklerinde bulunur. Konukçuları: Carpobrotus acinaciformis, Impatiens sp., Symphytum officinale, Cistus salvifolius, Artemisia sp., A. campestris, Cacalia hastata, Chrysanthemum leucanthemum, Eupatorium cannabinum, Hedypnois rhagadioloides, Lactuca triangulata, Convolvulus sp., Sedum sp., S. album, Carex sp., Festuca sp., Psamma arenaria, Ribes sachalinense, Lamium purpureum, Medicago minima, Ononis matrix hispanicus, Trifolium sp., Humulus lupulus, Polygonum sachalinense, Lysimachia sp., Filipendula palmata, F. ulmaria, Rosa rugosa, Rubus sp., R. chamaemorus, R. fruticosus, R. sachalinensis, R. saxatilis, Spiraea sp., Seseli osseum, Urtica sp. ve U. dioica dır (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Çin, Fransa, Gürcistan, Macaristan, İtalya, Kazakistan, Hollanda, Kuzey Kore, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Rusya, İsveç, İngiltere (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Kaydan et al. (2001 b) daha önce Nevşehir (Ihlara) de, Taericum sp. üzerinde, Kaydan et al. (2004) Kalecik, Ankara da teşhis edilememiş yabancıot üzerinde, Beynam Ankara da Senecio sp. ve teşhis edilmemiş yabancıot üzerinde bulunduğunu belirlemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.4 de verilmektedir. Çizelge 4.4. Atrococcus paludinus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Beynam Centaurea sp. (Kök) 55

57 Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Atrococcus parvulus (Borchsenius, 1949) Sinonim: Pseudococcus parvulus Borchsenius, 1949: 122; Pseudococcus intutus Borchsenius, 1949: 123; Pseudococcus moricola Borchsenius, 1949: 128; Pseudococcus centaureae Borchsenius, 1949: 129; Atrococcus centaureae; Kozár & Walter, 1985: 67; Atrococcus intutus; Kozár & Walter, 1985: 67; Spilococcus moricola; Kozár & Walter, 1985: 72; Spilococcus centaureae; Tang, 1992: 264 Tanımı: Dişilerin üzeri beyaz mum salgısı ile kaplı olup mum salgısı bir örtü gibi vücut yüzeyini kaplar. Ergin dişi oval, kahverengimsi pembe, 2.2 mm uzunluğunda ve 1.2 mm genişliğindedir. Antenler sekiz segmentlidir. Ostiollerin dudaklarında birkaç üç bölmeli gözenek bulunur. Bacaklar ince uzun, arka coxalarda birkaç saydam gözenek bulunur. Abdomende üç-dört adet cerari bulunur. Anal lob cerarisi iki konik kıl, üç bölmeli gözenek ve bir adet anal lob kılı bulunur. Anal halka kılları anal halka genişliğinin iki katı uzunluktadır. Üç bölmeli gözenekler tüm vücuda dağılmış durumdadır. Dorsal yüzeyde çok bölmeli gözenekler son abdomen segmentleri üzerine az sayıda yerleşmiş durumda, ventralde ise abdomen segmentlerinde bantlar halinde dizilmiştir. Mantar şeklindeki kanallar abdomenin her iki yüzeyinde bulunurlar. Tüp şekilli kanallar iki farklı boyutta olup abdomen segmentlerinde ventralde tek sıra ve bandlar halinde dizilmiş durumda, dorsalde kesik bandlar halinde yerleşmiştir. Ventral yüzeydeki kıllar, dorsaldekilerden daha uzundur. Konukçuları: Silene sp., Artemisia sp., Artemisia tenuisecta, Artemisia terra-albae, Centaurea, Linosyris sp., Erianthus sp., Hypericum scabrum, Ziziphora sp., Ziziphora clinopodioides, Astragalus schaginianus, Glycyrrhiza uralensis, Trifolium repens, Morus sp., Limonium gmelini, Limonium suffructicosum ve Polygonum pamiricum (Ben-Dov 1994) Dünya daki dağılımı: Çin, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. 56

58 Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.5 de verilmektedir. Çizelge 4.5. Atrococcus parvulus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Beynam Euphorbia sp. (Kök boğazı) AOÇ Orman Araştırma Enst. yolu Gallium sp. (Kök boğazı) AOÇ-Söğütözü Artemisia sp. (Kök) Gölbaşı-Ankara Digitalis sp. (Kök) Bilkent yolu Teknokent karşısı Verbascum sp. (Kök) Doğal düşmanları: tarihinde Gölbaşı (Ankara) da Digitalis sp. üzerinde Puto tauricus ile birlikte bulunan popülasyonunda Dichochrysa prasina (Neuroptera: Chyrsopidae) tespit edilmiştir. Tür: Atrococcus sp. n. Tanımı: Dişi ovaldir. Antenler sekiz segmentlidir. Tırnakta denticle bulunmaz. Cerari son iki-üç abdomen segmentinde bulunur. Her iki ostiol çifrtide gelişmiş olup dudaklarda üç-beş adet kıl ve üç bölmeli gözenekler bulunur. Circulus belirgindir. Anal halka etrafında altı adet kıl bulunur. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyutta olup her iki vücut yüzeyine de dağılmış durumdadır. Mantar şekilli kanallar her iki vücut yüzeyinde bulunur, dorsalde tüm yüzeye, ventralde vücut kenarlarına yerleşmiş durumdadırlar. Üç bölmeli gözenekler çok sayıda olup vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler ventralde abdomen segmentlerinde bant halinde ve thorax segmentlerinde az sayıda, dorsalde vücut kenarlarında abdomen segmentlerinde tüp şeklindeki kanallar ile birlikte bulunur. Dorsaldeki ve ventraldeki kıllar ince uzun saç benzeridir. Bu türe cins içerisinde en yakın tür Atrococcus bejbienkoi Kozar&Danzig olup bu türden dorsalde tüp şeklindeki kanalların baş ve thoraxta bulunması ile ayrılır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.6 da verilmektedir. 57

59 Çizelge 4.6. Atrococcus sp.n in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Kızılcahamam-Çeltikçi yolu Verbascum sp. (Yaprak altı) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins: Coccidohystrix Lindinger, 1943 Sinonim: Echinococcus Balachowsky, 1936:157; Centrococcus Borchsenius, 1948:953, 1949:307; Danzig, 1964:631; Tergrigorian, 1973:224; Tereznikova, 1975:166. Tip Tür: Echinocactus echinatus Balochowsky, 1936 Dişi vücudu kalın, keçebenzeri yumurta kesesi ile tamamen kaplıdır. Ergin dişi oval, vücut segmentleri belirgindir. Dorsumda enlemesine ve uzunlamasına sıralar halinde üzerlerinde diken şeklinde kalın kılların bulunduğu oval veya yuvarlak kitinleşmiş alanlar bulunmaktadır. Anten yedi-dokuz segmentli, gözler iyi gelişmiş ve belirgindir. Labium konik şekillidir. Ostiol ve cerari bulunmaz. Bacaklar iyi gelişmiş olup tibia tarsusdan çok daha uzundur. Stigmalar geniş olup atriumda disk gözenek bulunmaz. Anal lob oval olup etrafında iki-üç sıra gözenek ve altı adet kıl bulunur. Anal lobda apikal, subapikal ve diğer kıllar bulunmaktadır. Üç, beş ve çok bölmeli gözenekler mevcuttur. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyuttadır. Dorsal kıllar kısa ve diken şeklindedir. Ventral kıllar ise uzun, saç şeklindedir. Ekolojileri: Genellikle Artemisia sp., Hibiscus sp., Sida sp. ve Solanum sp. cinslerine ait bitkilerin kök, gövde ve yapraklarında bulunur. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Tümü Palearktik bölgede olmak üzere dünyada bu cinse ait toplam altı tür saptanmış olup, Türkiye de daha önce bu cinse ait herhangibir tür belirlenmemiştir. Bu çalışmada bu cinse ait Ankara ilinde bir adet Türkiye için yeni tür belirlenmiştir. 58

60 Tür: Coccidohystrix artemisia (Kiritchenco, 1937) (Şekil 4.2) Sinonimi: Echinococcus artemisiae Kiritchenko, 1937: 395; Centrococcus artemisiae, Borchsenius, 1949: 308. Coccidohystrix artemisiae, Kosztarab & Kozár, 1978 Tanımı: Yumurta kesesi beyaz, mm uzunlukta ve mm genişliktedir. Ergin dişi oval, yeşilimsi gri olup, ortalama 2.5 mm uzunlukta ve 1.7 mm genişliktedir. Antenler sekiz segmentli uzundur. Stylet lobu labiumun uzunluğunun katıdır. Arka coxalarda saydam gözenekler bulunmaktadır. Tırnakta küçük bir denticle bulunur. Her bir stigmanın uç kısmında üç-beş adet üç bölmeli gözenek ve birkaç adet beş bölmeli gözenek bulunmaktadır. Anal loblar geniş olup anal halka kılından kısa bir anal lob kılı, bir adet subapikal kıl ve iki adet kısa kıl taşır. Üç bölmeli gözenekler dorsalde çok sayıda, ventralde ise az sayıdadır. Beş bölmeli gözenekler ventralde prosoma etrafında ve ikinci-altıncı abdomen segmentlerinde az sayıda bulunur. Çok bölmeli gözenekler çoğu abdomen segmentinin sternitinde bant ve sıralar halindedir. Tüp şeklindeki kanallar dorsalde geniş bant şeklinde, ventralde ise kenarlarda bant şeklinde ve bir-iki enlemesine sıra halinde abdomen sternitlerinin orta kısmında bulunmaktadır. Dorsal kıllar kitinleşmiş alanlar üzerinde bulunur ve her bir kitinsel levha 2-17 adet kısa konik kıl ve üç-beş saydam gözenek taşır. Ventralde saç benzeri kıllar bulunur. Konukçuları: Artemisia sp., Artemisia austriaca, Artemisia commutata (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Kazakistan, Tacikistan, Ukrayna, Özbekistan (Ben- Dov 1994) Türkiye deki dağılımı: Türkiye de bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.7 de verilmektedir. Çizelge 4.7. Coccidohystrix artemisia in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Eymir Artemisia sp. (Yaprak) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 59

61 a b c d Şekil 4.2. Coccidohystrix artemisia nın a) dorsal cerari sıraları, b,c ) anal halka ve dorsal cerariler ve d) dorsal cerari Cins: Heliococcus Šulc, 1912 Sinonimi: Saliococcus Kanda 1934; Takahashicoccus Kanda Tip-tür: Heliococcus bohemicus Šulc Tanımı: Preparat yapılmış dişi ovaldir. Dorsal de iki çift ostiol bulunur. Arka bacaklarda saydam gözenekler bulunur. Cerari sayısı 2-18 çift olup fakat genellikle 17 veya 18 çifttir. Her bir cerari iki veya üç cerari kılı taşır. Vücut kılları kısa ve diken benzeridir. Bölmesiz yuvarlak gözenekler her iki vücut yüzeyinde de bulunur. Üç bölmeli gözenekler tüm vücuda yayılmış durumdadır. Bu cinsin karakteristik özelliği olan krater benzeri kanallar deri yüzeyinde uç tarafı kitinleşmiş olarak bulunur. Anal loblar geniş, çıkıntı yapmış ve genellikle kitinleşmiştir. Anal halka üç-beş bölmesiz yuvarlak gözenek sıralı ve altı kıllıdır. Antenler dokuz segmentlidir. Labium uzun konik 60

62 şekilli ve 30 kıllıdır. Bacaklar tam olarak gelişmiştir. Arka bacaklarda saydam gözenekler bulunur. Her tırnakta geniş bir denticle bulunur. Tarsus digitülleri sivri uçludur. Circulus genellikle bir tanedir. Üç bölmeli gözenekler orta kısım hariç derinin her yerinde bulunur. Beş bölmeli gözenekler ventral de orta kısma yerleşmiştir. Eğer varsa çok bölmeli gözenekler genellikle vulva etrafındadır. Tüp şeklinde kanallar genellikle mevcuttur. Ekolojisi ve biyolojisi: Genellikle ağaç ve otsu bitkilerin kök, gövde, dal ve yapraklarında bulunur. Bazı türler yılda iki döl verir. Kışı nimf döneminde geçirirler. Yumurta ile çoğalırlar (Kosztarab, 1996). Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Bu cins Dünya da 66, Palearktik bölgede 53 türe sahiptir. Türkiye de daha önce bu cinse ait Heliococcus bohemicus, H. saxatilis ve H. radicicola belirlenmiştir (Kaydan et al a, b). Bu çalışmada ise Ankara ilinde bu cinse ait Türkiye faunası için yeni bir tür ile birlikte toplam üç tür bulunmuştur. Bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. 1 Krater benzeri kanallar iki farklı tipte olup genellikle segmentler üzerinde uzunlamasına sıralar halinde dizilmişlerdir; kuçük olanda diken bulunur... sulci 1 Krater benzeri kanallar iki farklı tipte olup genellikle segmentler üzerinde uzunlamasına sıralar halinde dizilmişlerdir; kuçük olanda diken bulunmaz (1) Abdomende çok bölmeli gözenek bulunmaz veya sadece 1 adet....radicicola 2 Abdomende çok bölmeli gözenek vulva etrafında 8-10 adet.... saxatilis Tür: Heliococcus radicicola Goux, 1931 (Şekil 4.3) Tanımı: Ergin dişi oval, pembe, mm uzunluğunda, mm genişliğindedir; antenler dokuz segmentlidir. Stylet lobu ön stigmaların hizasına kadar uzanır; arka coxalarda saydam gözenek bulunmaz. Vücut kenarlarında 18 çift cerari bulunur, C 18 de iki konik kıl ve 8-10 üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus oval ve geniştir. Anal halka etrafında iki dış, bir iç gözenek sırası ve altı adet anal halka kılı bulunur; anal loblar belirgin şekilde çıkıntı yapmıştır. Üç bölmeli gözenekler tüm vücut yüzeyine dağılmış 61

63 durumdadır. Beş bölmeli gözenekler prosomanın ventralinin orta kısmına yerleşmiş durumdadır. Çok bölmeli gözenek bulunmaz yada vulva civarında bir-iki adet. Büyük olan krater benzeri kanallar üzerinde bir-iki diken bulunur ve dorsalde uzunlamasına sıralar halindedir, küçük olan krater benzeri kanallarda diken bulunmaz ve her iki vücut yüzeyine dağılmış durumdadır; tüp şeklindeki kanallar sadece yedinci abdomen sternitinde bulunur yada hiç bulunmaz. Vücut kılları saç benzeridir. Genellikle konukçularının kök kısmında bulunurlar. a b c Şekil 4.3. a) Heliococcus radicicola nın vulva civarındaki çok bölmeli gözenek, b) küçük kanalında diken yok, c) H. saxatilis te vulva etrafında çok sayıda çok bölmeli gözenekler ve d) H. sulci de küçük kanalda diken d 62

64 Konukçuları: Dianthus carthusianorum, Taraxacum sp., Teucrium sp., Thymus sp., T. serphyllum, Lathyrus sp., Rumex acaetosella, Dryas octopetala, Potentilla sp., Poterium sanguisorba, Sanguisorba sp. (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Fransa, Almanya, İtalya, Polonya, İsveç İsviçre, Ukrayna da saptanmıştır. (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Kaydan et al. (2001 b) Güzelyurt (Nevşehir) Dianthus sp. üzerinde, Kaydan et al. (2004) Crucifera sp. üzerinde Bala, Ankara da bulmuştur. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.8 de verilmektedir. Çizelge 4.8. Heliococcus radicicola in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer AOÇ Cardus pycnophelus (Yaprak) Sokullu cad. Achillea millefolium (Kök) Kazan-İmrendi Köyü Amaranthaceae (Kök boğazı) Çukurambar mah. Çarşı yanı Verbascum sp. (Kök) Hasköy 112.cadde Lactuca sp. (Kök) AOÇ-Güvercinlik Stachys sp. (Kök boğazı) Eryaman 4. Ozan sitesi civarı Dacus sp. (Kök boğazı) Eryaman 1 girşi Erodium sp. (Yaprak) Eryaman 1 girşi Malva sp. (Kök) Maltepe Mehmet Baydar Sokak Diplotaxis tenuifolia (Kök boğazı) Maltepe Mehmet Baydar Sokak Lactuca seriola (Kök boğazı) Maltepe Mehmet Baydar Sokak Sisymbrium sp. (Kök) Bilkent yolu Teknokent karşısı Condrilla sp. (Kök boğazı) Doğal düşmanları: tarihinde A.O.Ç de Cardus pycnophelus üzerinden toplanan unlubitler üzerinde Scymnus levaillantii Muls. (Coleoptera:Coccinellidae) tespit edilmiştir. Tür: Heliococcus saxatilis (Borchsenius, 1949) (Şekil 4.3) Tanımı: Vücut oval olup 2.6 mm uzunluktadır. Antenler dokuz segmentlidir. Stylet kıllarının uzunluğu hortumla aynıdır. Anal halka oval, dış kenarda iki, iç kenarda bir 63

65 gözenek sırası ile çevrelenmiştir. Anal loblar koni şeklinde ve iyi gelişmiştir. Anal lob kılları mm. olup bunların yanında üç küçük yardımcı kıl bulunmaktadır. Çok bölmeli gözenekler az sayıda olup seyrek olarak vulva yakınına yerleşmişlerdir. Beş bölmeli gözenekler vücudun ventral yüzeyinin orta kısmına yerleşmişlerdir. Üç bölmeli gözenekler vücudun dorsal kısmında yoğun olarak bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı büyüklüktedir. Büyük olanlar iki-üç diken taşırlar ve vücudun dorsal kısmı boyunca sıra şeklinde, orta çizgi boyunca iki sıra halinde yerleşmişlerdir. Küçük olanlar dikensizdirler. Vücudun dorsal kısmında her bölgede, ventralde kenarlarda bulunurlar. C 17 ve C 18 de 6-7 küçük krater benzeri kanal bulunur ve bunlar büyükleri çevrelemiş durumdadır. Tüp şeklindeki kanallar altıncı ve yedinci sternumlarda seyrek olarak bulunurlar. 13 çift cerari bulunur. C 2 de 2-3 cerari kılı bir üç bölmeli gözenek, C 3 de üç cerari kılı üç adet üç bölmeli gözenek, C 7 ve C 9 -C 17 de iki cerari kılı üç üç bölmeli gözenek, C 18 de ise dört cerari kılı, 5-6 üç bölmeli gözenek bulunur. Cerari kılları mm. uzunluktadır. Vücut kılları değişik boyutlardadırlar. Konukçuları: Cydonia oblonga (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Kaydan et al. (2001 a) Van-Çatak yolu üzerine Nepeta sp. köklerinde bulmuştur. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.9 da verilmektedir. Çizelge 4.9. Heliococcus saxatilis nın Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer AOÇ Fişeksan yolu Compositae (Yaprak) AOÇ Cardus pycnophelus (Yaprak) Nato yolu 1. Cadde Teşhis edilemedi (Kök boğazı) Doğal düşmanları: tarihinde A.O.Ç de Cardus pycnophelus üzerinden toplanan unlubitler üzerinde Scymnus levaillantii Muls. (Coleoptera:Coccinellidae) tespit edilmiştir. 64

66 Tür: Heliococcus sulci (Goux, 1934) (Şekil 4.3) Sinonimi: Heliococcus sulci Bazarov, 1974: 640 Tanımı: Ergin dişi oval, pembe renkli olup mm uzunlukta, mm genişliktedir. Antenler dokuz segmentlidir. Stylet lobu ön stigmaların hizasına kadar uzanır. 18 çift cerari bulunur. Anal lob cerarisinde iki cerari kılı ve 8-10 üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus büyük ve ovaldir. Anal halka etrafında iki içte, bir dışta olmak üzere gözenek sıraları bulunur. Anal lob belirgindir. Üç bölmeli gözenekler tüm dorsalde dağılmış durumda, ventralde kenar kısımlarda band şeklindedir. Çok bölmeli gözenekler vulva civarında çok sayıda bulunur. Beş bölmeli gözenekler ventralde özellikle orta kısımlarda bulunur. Krater şeklindeki kanallar iki farklı boyutta olup büyük olanlar üç adet diken taşır ve dorsumda bir-iki uzunlama sıra oluşturacak şekilde yerleşirler. Küçük olanlarda bir diken bulunur ve her iki vücut yüzeyine yerleşmiş durumdadır. Tüp şeklindeki kanallar altıncı ve yedinci abdomen segmentlerinde az sayıda bulunur. Vücut kılları uzundur. Konukçuları: Dianthus sp., Euphorbia seguieriana, Euphorbia steposa, Thymus marschallianus, Thymus praecox, Genista pilosa, Trifolium repens, Potentilla arenaria (BenDov1994). Dünya daki dağılımı: Fransa, Almanya, Macaristan, İtalya, Polonya, Ukrayna (Ben- Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.10 da verilmektedir. Çizelge Heliococcus sulci nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Biyologlar derneği hatıra ormanı Marribium sp. (Kök) Keçiören-Aktepe Teşhis edilemedi (Kök boğazı) 65

67 Cins Heterococcopsis Borchsenius, 1948 Tip-Tür: Heterococcopsis lonicerae Borchsenius, 1948 Tanımı: Ergin dişi uzun, ovaldir. Antenler dokuz segmentlidir. dört ostiolde gelişmiştir. Bacaklar uzun olup tırnakta denticle bulunur. 1-8 adet cerari gelişmiştir. 1-3 adet circuli bulunur. Anal lob etrafında üç adet gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyine dağılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenek her iki vücut yüzeyinde dağılmış şekilde bulunur ve çok bölmeli gözeneklerden biraz küçüktür. Çok bölmeli gözenekler genellikle abdomende, nadiren de baş kısmında bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar hem dorsalde hem de ventralde bulunurlar ve genellikle iki farklı boyuttadırlar. Dorsaldeki kıllar kısa ve kalın, ventraldekiler uzun ve saç benzeridirler. Ekolojisi ve biyolojisi: Genellikle otsu bitkilerin yaprak kınlarında bulunur. Yumurta ile çoğalırlar. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Bu cins Dünya da ve Palearktik bölgede üç türe sahiptir. Türkiye de daha önce bu cinse ait herhangi bir tür tespit edilmemiştir. Tür: Heterococcopsis opertus Borchsenius, 1949 (Şekil 4.4) Tanımı: Ergin dişi uzun, ovaldir. Antenler dokuz segmentlidir. dört ostiolde gelişmiştir. Bacaklar uzun olup tırnakta denticle bulunur. sekiz adet cerari gelişmiştir ve bunlardan iki adeti başta bulunur. Bir adet circuli bulunur. Anal lob etrafında iki iç bir dış olmak üzere üç gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Üç bölmeli ve beş bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyine dağılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenekler çok bölmeli gözeneklerden biraz küçüktür. Stigmaların uç kısmında üç-beş adet üç bölmeli gözenek bulunur. Çok bölmeli gözenekler genellikle abdomende bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar hem dorsalde hem de ventralde bulunurlar ve genellikle iki farklı boyuttadırlar. Dorsaldeki kıllar kısa ve kalın, ventraldekiler uzun ve saç benzeridirler. Konukçuları: Dactylis glomerata (Borchsenius 1949; Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Tacikistan (Borchsenius 1949; Ben-Dov 1994). 66

68 a b Şekil Heterococcus opertus un a) farklı gözenek tipleri ve b) başta cerarisi. Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.11 de verilmektedir. Çizelge Heterococcopsis opertus nun Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Çay yolu son durak Cynedon dactylon (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins: Heterococcus Ferris, 1918 Tip-Tür: Heterococcus arenae Ferris, 1918 Tanımı: Ergin dişi uzun, ovaldir. Antenler sekiz veya dokuz segmentli olup nadiren yedi segmentlidir. dört ostiolde gelişmiştir. Bacaklar uzun olup genellikle arka bacağın femur, tibia, nadirende coxa sında da saydam gözenekler bulunur. Tırnakta dentikle bulunur. En az bir adet cerari gelişmiştir. Circuli normalde bulunmaz. Anal lob etrafında iki adet gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Üç bölmeli gözenek bulunmaz. Beş bölmeli gözenek her iki vücut yüzeyinde dağılmış şekilde bulunur ve çok bölmeli gözeneklerden biraz küçüktür. Çok bölmeli gözenekler genellikle abdomende, nadiren 67

69 de baş kısmında bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar hem dorsalde hem de ventralde bulunurlar ve genellikle iki farklı boyuttadırlar. Dorsaldeki kıllar kısa ve kalın, ventraldekiler uzun ve saç benzeridir. Ekolojisi: Bu cinse ait tüm türler Graminae lerin yaprak kınlarından ve nadirende köklerinden toplanmıştır (Miller 1975). a b c Şekil 4.5. a) Heterococcus nudus ta anal cerari b) H. nudus ta başta çok bölmeli gözenekler ile c) H. tritici da başta çok bölmeli gözenek yok. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Palaearctic, Nearctic ve Ethopian bölgelerinde toplam 12 tür saptanmıştır. Palearktik bölgedeki tür sayısı dokuz olup Türkiye de daha önce bu cinse ait hiçbir tür saptanmamıştır. Bu çalışmada ise Ankara ilinde bu cinse ait Türkiye faunası için yeni olan iki tür bulunmuştur. Bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. 68

70 Çok bölmeli gözenekler ventralde, genellikle abdomenin son kısmına yerleşmiş, bacaklarda saydam gözenek bulunmaz.... tritici Çok bölmeli gözenekler dorsalde bulunur, özellikle vücut kenarlarında çok sayıda, bacaklarda saydam gözenekler bulunurç...nudus Tür: Heterococcus nudus (Green, 1926) (Şekil 4.5) Sinonimi: Phenacoccus nudus Green, 1926: 172; Heterococcus nudus; Green, 1928: 10.; Phenacoccus (Heterococcus) nudus; Goux, 1933: 235.; Heterococcus tritici; Borchsenius, 1937: 55.; Heterococcus borkhsenii Morrison, 1945: 48; Heterococcus graminicola Morrison, 1945: 48.; Heterococcus occidentalis Morrison, 1945: 53. Heterococcus graminicolus; Ferris, 1953a: 367; Heterococcus variabilis Schmutterer, 1958: 18.; Heterococcus pulverarius; Williams, 1961: 673.; Heterococcus pulverarius; Williams, 1962: 31; McKenzie, 1967: 191; Komosinska & Podsiadlo, 1967: 684; Williams, 1963: 101; Danzig, 1968: 502; Koteja & Zak-Ogaza, 1969: 360; Heterococcus borchsenii; Ter-Grigorian, 1966: 90.; Tanımı: Ergin dişi beyaz bir mumsu tabaka ile kaplı olup yumurta kesesi ventral kısımda oluşturulur. Ergin dişi oldukça uzun oval olup, hemen hemen paralel kenarlıdır mm uzunlukta, mm genişliktedir (Miller, 1975). Antenler sekiz veya dokuz segmentli olup ortalama µ uzunluktadır. Arka bacakların femur ve tibiasında çok sayıda saydam gözenek bulunur. 5-8 çift cerari bulunur. Circulus normalde bulunmaz. Anal halka kılları genellikle anal halka çapının 1.5 katı kadardır. Beş bölmeli gözenekler birkaç farklı büyüklükte tüm vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler abdomenin her iki yüzeyinde kenarlarda band ve abdomende enlemesine sıra ve band şeklinde yerleşmiştir. Vücut kılları dorsalde kısa, vetralde uzun ve saç biçimindedir. Konukçuları: Haplopappus sp., Agropyron sp., Agropyron repens, Agrostis sp., Agrostis alba, Alopecurus sp., Arrhenatherum elatius, Briza media, Bromus sp., Bromus carinatus, Bromus inermis, Dactylis glomerata, Elymus glaucus, Festuca rubra, Festuca supina, Holcus sp., Holcus lanatus, Hordeum sp., Hordeum murinum, Koeleria gracilis, Lolium sp., Lolium perenne, Molinia coerulea, Panicum sp., Phleum pratense, Poa pratensis, Setaria viridis, Sieglingia decumbens ve Sorghum sp. dir (Ben-Dov 1994). 69

71 Dünya daki dağılımı: Kanada, ABD, Ermenistan, Azerbeycan, Fransa Gürcistan, Almanya, Macaristan, İtalya, Moldova, Hollanda, Polonya, Rusya, İsviçre, Türkmenistan, Ukrayna ve İngiltere dir (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.12 de verilmektedir. Çizelge Heterococcus nudus nun Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Batıkent Şehit Zafer Aslan Parkı Seteria sp. (Yaprak kını) Etlik Fatih Sultan Mehmet Parkı Festuca arundunae (Yaprak kını) Kazan-İçören köyü Agropyron repens (Yaprak kını) Yüzüncü yıl 432. Sokak Seteria viridis (Yaprak kını) Botanik parkı Graminae (Yaprak kını) Etimesgut-Anadolu Bulvarı Festuca rubra (Yaprak kını) Dikmen vadisi Sorghum sp. (Yaprak kını) Ostim mah Lolium sp. (Yaprak kını) Batıkent girişi Lolium perenne (Yaprak kını) A. Ayrancı Kuzgun Sokak Graminae (Yaprak kını) Aydınlıkevler Çevreli civarı Hordeum murinum (Yaprak kını) Anadolu Bulvarı Lolium perenne (Yaprak kını) Botanik parkı Stipa sp. (Yaprak kını) Batıkent Fırın Yanı Seteria sp. (Yaprak kını) Batıkent Vedat Dalokay parkı Echinocloae crus-galli (Yaprak kını) Mamak Cad. Agropyron sp. (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 70

72 Tür: Heterococcus tritici (Kiritshenko, 1932) (Şekil 4.5.) Sinonim: Trionymus tritici Kiritshenko, 1932: 135; Erium tritici; Lindinger, 1935a: 122; Phenacoccus biporus; Kiritshenko, 1940a: 188; Heterococcus confertus Borchsenius, 1949: 267. Tanımı: Dişi vücudu mumsu bir tabaka ile kaplı olup yumurta kesesi kar beyazıdır. Ergin dişi uzunlamasına oval, soluk pembe rengindedir. Miller (1975) e göre mm uzunlukta, mm genişliktedir. Antenler normalde dokuz nadiren sekiz segmentli olup ortalama µ uzunluktadır. Arka coxa lar genişlemiş ve üzerinde çok sayıda saydam gözenek taşırken, az sayıda saydam gözenek femur ve tibiada da bulunur. 1-4 adet cerari bulunur. Anal lob cerarisi genellikle hafifçe kitinleşmiş bir alan üzerine yerleşmiştir. Anal halka kılları anal halka çapından biraz daha kısadır. Beş bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine yayılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler dorsalde bulunmaz ventralde çok sayıda bulunur. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyutta olup dorsumda az sayıda, ventralde vücut kenarlarında ve abdomen sternitlerinde çok sayıda bulunur. Dorsal kıllar kısa, ventral kıllar ise saç benzeridir. Konukçuları: Agropyron repens, Bromus sp., Elymus sp., Secale sp., Triticum (Ben- Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Tacikistan, Türkmenistan, Ukrayna (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.13 de verilmektedir. Çizelge Heterococcus tritici nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Nato yolu 32. Sokak civarı Elymus caput-medusa (Yaprak kını) İncek köyü Cynedon dactylon (Yaprak kını) Kazan-İçören köyü Avena sp. (Yaprak kını) Kazan-İmrendi Köyü Cynedon dactylon (Yaprak kını) 71

73 Çizelge 4.13 (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Dikmen-Turan Güneş Bulvarı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Oyak Çağdaş Mahe Cynedon dactylon (Yaprak kını) Keçiören Belediyesi Loj. Yanı Park Cynedon dactylon (Yaprak kını) Pursaklar Cynedon dactylon (Yaprak kını) Keçiören Halil Ünal Parkı, Efem sokak Cynedon dactylon (Yaprak kını) Doğal düşmanları: tarihinde Dikmen-Turan Güneş Bulvarı ve Çağdaş Mahallesinde sırasıyla Cynedon dactylon dan toplanan bu türden Chartocerus kurdjumovi (Nikol'skaya) ve Chartocerus subaeneus (Förster) (Hymeneoptera: Signiphoridae) elde edilmiştir. Cins: Longicoccus Danzig, 1975 Sinonim: Mirococcus Borchsenius, 1949:181; Koteja, 1971;3. Tip-Tür: Mirococcus clarus Borchsenius, 1949 Tanımı: Ergin dişi oval olup vucut segmentleri belirgindir. Antenler 7-9 segmentlidir. Genellikle iki çift ostiolde gelişmiş olup ostiol dudaklarında üç bölmeli gözenek bulunmaz. Arka bacaklarda saydam gözenekler bulunur. Tırnakta denticle belirgindir. Genel olarak belirgin bir cerari bulunmaz, eğer varsa C 18 veya bazen C 17 gelişmiştir. Circulus genellikle bulunmaz bulunursa küçük ve yuvarlaktır. Anal halka etrafında altı adet kıl ve az sayıda gözenek bulunur. Anal loblar küçük fakat belirgindir. Üç bölmeli gözenekler vücudun her yerine dağılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenek bulunmaz. Çok bölmeli gözenekler abdomenin son kısımlarına yerleşmiştir. Tüp şeklindeki kanallar her iki vücut yüzeyinde de bulunurlar. Vücut kılları dorsalde kısa ve iğne şeklinde, ventralde uzun ve saç şeklindedir. Genellikle Graminaelerin kök ve yaprak kınlarında bulunurlar. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Tümü Palaearktik bölgede olmak üzere dünyada toplam yedi tür saptanmıştır. Türkiye de daha önce bu cinse ait hiçbir tür 72

74 saptanmamıştır. Bu çalışmada ise Ankara ilinde bu cinse ait Türkiye faunası için yeni olan beş tür bulunmuştur. Bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. 1 Circuli var.... affinis 1 Circuli yok (1) Anten 9 segmentli Anten 7-8 segmentli (2) Baş kısımda tüp şeklindeki kanal sayısı fazla....psammophillus 3 Baş kısımda tüp şeklindeki kanal sayısı az....clarus 4 (2) Anten 8 segmentli....longiventris 4 Anten 7 segmentli.... festucae Tür: Longicoccus affinis (Ter-Grigorian, 1967) (Şekil 4.6 a) Sinonimi: Mirococcus affinis Ter-Grigorian, 1967: 91; Tanımı: Ergin dişi uzun hemen hemen paralel kenarlı olup, sarımsı kahverengi renginde, vücut yüzeyi mumsu tabaka ile kaplı, 4.5 mm uzunlukta, 1.5 mm genişliktedir. Antenler dokuz segmentlidir. Labium 30 adet kıl taşır. Arka bacaklarda coxa ve tibiada saydam gözenekler bulunur. Tırnakta denticle bulunur. Cerari belirgin değildir. Circulus küçük ve yuvarlaktır (Şekil 4.6 a). Anal halka yuvarlak olup etrafında iki adet gözenek sırası bulunur. Basit ve üç bölmeli gözenekler tüm vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler son abdomen segmentlerinin sternitlerinde enlemesine sıralar halinde yerleşmiştir. Dorsal kıllar, ventral kıllara göre daha kısadır. Genellikle çayırların yaprak kınında bulunurlar. Konukçuları: Gramineae Dünya daki dağılımı: Ermenistan 73

75 a b c d e Şekil 4.6. a) L. affinis de circuli, b) L. festucae de 7 segmentli anten, c) L. longiventris te 8 segmentli anten, d) L. longiventris de dorsalde çok sayıda tüp şekilli kanal ve e) L. psammophilus ta 9 segmentli anten. Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.14 de verilmektedir. 74

76 Çizelge Longicoccus affinis in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Botanik parkı Hordeum bulbosa (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Longicoccus clarus (Borchsenius, 1949) Sinonimi: Mirococcus clarus Borchsenius, 1949: 182. Tanımı: Ergin dişi uzun hemen hemen paralel kenarlı olup, vücut yüzeyi mumsu tabaka ile kaplı, 2.2 mm uzunlukta, 1.2 mm genişliktedir. Antenler dokuz segmentlidir. Tırnakta geniş bir denticle bulunur. Arka coxalarda çok sayıda saydam gözenek bulunur. Cerari belirgin değildir. Circulus bulunmaz. Anal halka yuvarlak olup etrafında iki adet gözenek sırası bulunur. C 18 de iki adet kalın kıl ve birkaç adet üç bölmeli gözenek bulunur. Basit ve üç bölmeli gözenekler tüm vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler son abdomen segmentlerinin sternitlerinde enlemesine sıralar halinde yerleşmiştir. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyuttadır. Büyük olanlar dorsalde tüm vücut yüzeyine dağılmış durumda, ventralde vücut kenarlarında yerleşmiştir. Küçük olanlar ventralde düzensiz olarak dağılmıştır. Dorsal kıllar ventral kıllar kadar uzundur. Genellikle graminelerin yaprak kını ve kökünde bulunurlar. Konukçuları: Festucae sp. Dünya daki dağılımı: Rusya Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.15 de verilmektedir. 75

77 Çizelge Longicoccus clarus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Kızılcahamam-Çeltikçi yolu Cynedon dactylon (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Longicoccus festucae (Koteja, 1971) (Şekil 4.6 b) Sinonimi: Mirococcus festucae Koteja, 1971: 14. Tanımı: Ergin dişi oval, olup 1.5 mm uzunlukta, 0.5 mm genişliktedir (Koteja, 1971). Antenler yedi segmentlidir (Şekil 4.6 b). Labium 30 adet kıl taşır. Her stigma ortalama 10 adet üç bölmeli gözenek ile birlikte bulunur. Bacaklar kısa olup tırnak digütülleri tırnaktan daha kısa, tırnakta küçük bir denticle bulunur. Circulus bulunmaz. Anal halka pentagonal olup etrafında bir adet gözenek sırası bulunur. Sadece C 18 gelişmiş olup hafifçe kitinleşmiş ve iki adet kuvvetli kıl, bir adet saçbenzeri kıl beş adet üç bölmeli gözenek taşır. Üç bölmeli ve basit gözenekler her iki vücut yüzeyine de dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler son beş abdomen segmentinde az sayıda bulunur. Tüp şeklindeki kanallar az sayıda, dorsalde sadece son abdomen tergitinde, ventralde ise tüm vücut kenarında küçük gruplar halinde ve son dört abdomen sternitinde sıralar halinde bulunur. Dorsal kıllar 15 µ uzunlukta, ventral kıllar ise saç benzeridir. Genellikle konukçularının yaprak kınında bulunurlar. Konukçuları: Festuca pallens Dünya daki dağılımı: Macaristan, Polonya Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.16 da verilmektedir. 76

78 Çizelge Longicoccus festucae nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Eymir Graminae (Yaprak kını) Hasköy 112.cadde Poa pratensis (Yaprak kını) Havaalanı yolu Stipa sp. (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Longicoccus longiventris (Borchsenius, 1949) (Şekil 4.6 c) Sinonimi: Mirococcus longiventris Borchsenius, 1949: 183; Mirococcus longispinus; Ter-Grigorian, 1966: 87. Tanımı: Ergin dişi uzun hemen hemen paralel kenarlı olup, vücut yüzeyi mumsu tabak ile kaplı, 4.3 mm uzunlukta, 1.1 mm genişliktedir. Antenler sekiz segmentlidir (Şekil 4.6 c). Tırnakta geniş bir denticle bulunur. Arka coxalarda az sayıda saydam gözenek bulunur. Cerari belirgin değildir. Circulus bulunmaz. Anal halka yuvarlak olup etrafında iki adet gözenek sırası bulunur ve arka kısmı kitinleşmemiştir. C 18 de iki adet cerari kılı, iki adet yardımcı kıl ve altı-sekiz adet üç bölmeli gözenek bulunur. Üç bölmeli gözenekler tüm vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler abdomen segmentlerinin her iki yüzeyine enlemesine sıralar halinde yerleşmiştir. Tüp şeklindeki kanallar abdomende (Şekil 4.6 d) bulunur. Dorsal kıllar ventral kıllara göre daha kısadır. Genellikle çayırların yaprak kınında bulunurlar. Konukçuları: Gramineae Dünya daki dağılımı: Ermenistan Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.17 de verilmektedir. 77

79 Çizelge Longicoccus longiventris in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Çubuk I Barajı Poa pratensis (Yaprak kını) Botanik parkı Hordeum bulbosa (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Longicoccus psammophilus (Koteja, 1971) (Şekil 4.6 e) Sinonimi: Mirococcus psammophilus Koteja, 1971: 8 Tanımı: Ergin dişi uzun, hemen hemen paralel kenarlı olup, sarımsı kahverengi renginde, vücut yüzeyi mumsu tabaka ile kaplı, mm uzunlukta, mm genişliktedir. Antenler dokuz segmentlidir (Şekil 4.6 e). Labium 30 adet kıl taşır. Stylet lobu ortalama 160 µ uzunluktadır. Tırnakta geniş bir denticle bulunur. Cerari belirgin değildir. Circulus bulunmaz. Anal halka yuvarlak olup etrafında iki adet gözenek sırası bulunur. C 18 de iki-üç adet kalın kıl ve ortalma sekiz adet üç bölmeli gözenek bulunur. Basit ve üç bölmeli gözenekler tüm vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler son abdomen segmentlerinin sternitlerinde enlemesine sıralar halinde yerleşmiştir. Dorsal kıllar ventral kıllara göre daha kısadır. Genellikle graminelerin yaprak kınında bulunurlar. Konukçuları: Artemisia sp., Ammophila arenaria, Deschampsia flexuosa, Festuca ovina, Setaria sp. ve Stipa capillata dır (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Çek Cumhuriyeti, Macaristan, İtalya, Mongolya ve Polonya dır. Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.18 de verilmektedir. 78

80 Çizelge Longicoccus psammophilus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Eymir Hordeum murinum (Yaprak kını) Biyologlar derneği Hatıra ormanı Agropyron repens (Yaprak kını) Nato yolu 32. Sokak Graminae (Yaprak kını) Eymir Agropyron repens (Yaprak kını) Eymir Poa bulbosa (Yaprak kını) Eymir Graminae (Yaprak kını) Eymir Poa bulbosa (Yaprak kını) Eymir Aegilops sp. (Yaprak kını) İstanbul yolu SSK blokları Agropyron repens (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins Mirococcopsis Borchsenius, 1948 Tip-tür: Mirococcopsis rubidus Borchsenius, 1948 Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval olup vücut beyaz mum tabakası ile kaplıdır. Antenler altı, sekiz bazen de dokuz segmentlidir. Labium kaidesinde geniştir. İkinci ostiol çifti gelişmiştir, birinciler bulunur yada bulunmaz. Bacaklar iyi gelişmiş olup arka coxalarda saydam gözenekler bulunur, tibia tarsustan daha uzundur ve tırnakta denticle bulunmaz. Circulus bulunur yada bulunmaz. Anal halka etrafında bir veya iki adet gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Anal lob geniş olup bir iki adet anal lob kılı ve üç adet kısa kıl bulunur. Üç bölmeli gözenekler, çok bölmeli gözenekler ve tek büyüklükteki cinse özgü tüp şeklindeki kanallar (Şekil 4.7 d) bulunur. Vücut kılları farklı boyutlardadır. Ekolojisi: Genellikle Graminaelerin kök ve yaprak altlarında ve bazen diğer otsu bitkilerde bulunurlar (Kosztarab ve Kozár 1988). Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Dünyada ve Palearktik bölgede toplam 13 türe sahipken ülkemizde bu cinse ait veriye rastlanmamıştır. Bu çalışmada Türkiye faunası için yeni iki tür saptanmıştır. Türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. Antenler 6 segmentli.... elongatus Antenler 7 segmentli.... stipae 79

81 Tür: Mirococcopsis elongatus Borchsenius, 1948 (Şekil 4.7 b) Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval olup 2.1 mm uzunlukta, 0.7 mm genişliktedir. Antenler altı segmentlidir (Şekil 4.7 b). Labium genişliği kadar uzunlukta olup stylet lobu birinci stigmaların hizasına kadar uzanır. Dorsal ostiollerin dudaklarında kıl bulunmaz. Bacak segmentleri kalın olup arka coxalarda çok sayıda saydam gözenek bulunur. Circulus oval ve küçüktür. Anal halka hexagonal olup etrafında bir adet büyük oval gözenek sırası ve dış kenarında üç çift daha küçük gözenek bulunur. Anal loblarda iki adet dorsal kıl ve 3-4 adet ventral kıl bulunur. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler altıncı ve yedinci abdomen tergitlerinde ve abdomenin beşinci sternitinde tek tek bulunurlarken altıncı-sekizinci abdomen sternitlerinde enlemesine sıralar halinde yerleşmişlerdir. Tüp şeklindeki kanallar abdomen segmentlerinin kenar kısımlarında tek tek bulunurlar. Vücut kılları az sayıda kısa ve incedir. Konukçuları: Festuca sp., Stipa capillata (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Macaristan (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.19 da verilmektedir. Çizelge Mirococcopsis elongatus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Hasköy 112.cadde Festuca sp. (Yaprak kını) İstanbul yolu SSK blokları Stipa sp. (Yaprak kını) Gölbaşı Mogan Gölü kenarı Festuca sp. (Yaprak kını) Eymir Festuca sp. (Yaprak kını) Eymir Stipa sp. (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 80

82 Tür: Mirococcopsis stipae (Borchsenius, 1949) (Şekil 4.7 a, c) Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval olup hemen hemen paralel kenarlı, dört mm uzunlukta, bir mm genişliktedir. Antenler yedi segmentlidir (Şekil 4.7 c). Labium 28 adet kıl taşır. Stylet lobu birinci stigmaların hizasına kadar uzanır. Bacak segmentleri kalın ve kısa olup arka coxa larda çok sayıda saydam gözenek bulunur. Circulus dört köşe gibi ve küçüktür. Anal halka etrafında bir çift büyük oval gözenek sırası bulunur, anal halka kılları kalındır (Şekil 4.7 a). Anal loblar belirgin değildir. Anal loblarda bir adet anal lob kılı ve iki-üç adet kısa kıl bulunur. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler abdomen segmentlerinin kenar kısımlarında tek tek, altıncı abdomen sternitinde enlemesine sıra halinde yedinci ve sekizinci abdomen sternitlerinde band şeklinde yerleşmişlerdir. Tüp şeklindeki kanallar çok bölmeli gözenekler ile beraber bulunurlar. Vücut kılları az sayıda kısadır. a b c d Şekil a) M. stipae de anal halka, b) M. elongatus ta 6 segmentli anten, c) M. stipae de 7 segmentli anten ve d) cinse özgü tüp şekilli kanal. 81

83 Konukçuları: Stipa sp., Stipa capillata, Stipa pennata, Stipa pulcherrima ve Taeniatherum asperum (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Bulgaristan, Macaristan ve Ukrayna, (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.20 de verilmektedir. Çizelge Mirococcopsis stipae in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Ümitköy-Gazililer Sitesi Stipa sp. (Yaprak kını) Çankaya Çukurcabirlik Stipa sp. (Yaprak kını) Eymir Aegilops sp. (Yaprak kını) Eymir Stipa sp. (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins: Mirococcus Borchsenius, 1912 Sinonimi: Aegyptococcus Ezzat, Tip-tür: Phenacoccus inermis Hall, 1925 Tanımı: Ergin dişi uzun oval yada ovalimsi, vücut segmentasyonu belirgindir. Antenler dokuz segmentli olup gözler küçük bir koni üzerine yerleşmiştir. Labium üzerinde 30 adet kıl bulunur. İki çift ostiol ve bu ostiollerin dudaklarında birkaç tane üç bölmeli gözenek bulunur. Tırnaklarda denticle mevcuttur. Stigmalar etrafında üç bölmeli gözenekler bulunur. Cerari bulunmazken circulus bulunur. Anal halka etrafında bir bazen buna ek olarak tam olmayan ikinci bir gözenek sırası ve uzunluğu halka kalınlığı kadar olan altı adet kıl bulunur. Anal lob değişik boyutlarda gelişmiş olup kitinleşme yoktur. Basit yuvarlak ve üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyinde, beş bölmeli gözenekler bazen ventral kısmında, çok bölmeli gözenekler ve tüp şeklindeki kanallar her iki vücut yüzeyinde de bulunur. Vücut kılları dorsalde kısa ve saç benzeri iken ventralde ise uzun ve daha fazla sayıdadır. 82

84 Ekolojisi: Genellikle Dicotyledonların köklerinde ve Graminelerin kök ve yaprak altlarında bulunurlar (Kosztarab ve Kozár 1988). Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Palearktik ve Ethophian bölgelerinde toplam beş türe sahipken ülkemizde daha önce bu cinse ait Van ilinde bir tür (Mirococcus inermis) bulunmuştur (Kaydan et al a). Tür: Mirococcus inermis (Hall 1925) (Şekil 4.8) Sinonim: Phenacoccus inermis Hall 1925:7 Phenacoccus inermis Hall, 1925: 7; Aegyptococcus inermis; Ezzat, 1963: 192. Tanımı: Dişi, beyaz pudramsı bir mum salgısı ile kaplı fakat ovipozisyon periyodu boyunca keçemsi bir kese içerisindedir. Ergin dişi sarımsı bir renkte olup Kozstarab ve Kozar (1998) a göre 3.5 mm. uzunlukta ve 2.6 mm. genişliktedir (Şekil 4.8 a). Antenler dokuz segmentlidir (Şekil 4.8 b). Stylet kılları hemen hemen son coxaların ortasına kadar uzanır. Saydam gözeneklerin bulunmadığı bacaklar oldukça küçük olup bacaklar arasında en uzun olanlar arka bacaklardır. C 18 iki-üç adet kıl bulunur. Circulus oval ve geniştir. iki gözenek sırasına sahip anal halka oval olup uzunluğu µ olan kıllara sahiptir (Şekil 4.8 c). Beş bölmeli gözenekler ventralde, çok bölmeli gözenekler ise dorsalde enlemesine sıralar halinde, ventralde bant şeklinde yerleşmişlerdir. Tüp şeklindeki kanallar her iki vücut yüzeyinde de enlemesine sıralar halinde dizilmişlerdir. Vücut kılları dorsal ve ventralde hemen hemen aynı uzunluktadır. Konukçuları: Amaranthus sp., Cleome arabica, Cleome trinervia, Polycarpaea repens, Atriplex sp., Chenopodium album, Spinacia sp., Artemisia alba, Xanthium sp., Cressa cretica, Euphorbia sp., Frankenia pulverulenta, Hordeum maritimum, Alhagi maurorum, Medicago marina, Neurada incumbens, Neurada procumbens, Portulaca sp., Fagonia arabica, Fagonia mollis, Nitraria sp., Zygophyllum album, Zygophyllum geslini ve Zygophyllum simplex (Ben-Dov 1994). Dünyadaki dağılımı : Azerbaycan, Cezayir, Ermenistan, Fransa, Fas, İsrail, İtalya, Mısır, Özbekistan, Sudan, Tacikistan, Tunus, Ukrayna, Yunanistan (Ben-Dov 1994). 83

85 Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Kaydan et al. (2004) bu türü teşhis edilememiş yabancıot üzerinden Aziziye, Burdur da, Kaydan et al. (2001 a) Chenapodium album, Heliotrophium europeum, Polygonum sp. Salsola kali köklerinden Van ilinde toplamıştır. c a b Şekil 4.8. Mirococcus inermis in a) canlı dişisi, b) preparat yapılmış dişisi ve c) anal halkası. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.21 de verilmektedir. Çizelge Mirococcus inermis in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Keçiören Çaldıran Chenopodium sp. (Kök) Keçören Çaldıran Sinapis arvensis (Kök) Ibni Sina Hast civarı Sisymbrium altisma (Kök) Ibni Sina Hast civarı Cardaria draba (Kök) Çankaya-Mamak Yolu Çöplük civarı Xanthium strumarianum (Kök) Kırkkonaklar Chenapodium sp. (Kök) Kırkkonaklar Amaranthus viridis (Kök) Kırkkonaklar Polygonum aviculare (Kök) Kırkkonaklar Heliotrophium europeum (Kök) Kırkkonaklar Atriplex sp. (Kök) A. Ayrancı Polis merkezi civarı Diplotaxis tenuifolia (Kök) Türközünden Cebeciye çıkarken Roseda sp. (Kök) Mezarlık civarı Chenapodium album (Kök) Mezarlık civarı Chenapodiaceae (Kök) Mezarlık civarı Teşhis edilemedi (Kök) Ege mahallesi hududu Chenapodium album (Kök) 84

86 Doğal düşmanları: ve tarihlerinde sırasıyla Kırkkonaklar, Ege Mahallesi hududunda parazitoit Ericydnus robustior Mercet, 1921 (Hymenoptera: Encyrtidae), aynı tarihlerde Kırkkonaklarda Scymnus (Pullus) mediterraneus (Khnzorian) (Coleoptera: Coccinellidae), Ege mahellesi hududunda Scymnus sp. (Coleoptera Coccinellidae) tespit edilmiştir. Cins: Neotrionymus (Borchsenius, 1948) Tip-tür: Neotrionymus monstatus Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına ovaldir. Antenler yedi segmentlidir. Labium kaidesinde geniştir. Ostioller küçüktür. Bacaklar vücuda göre küçük olup arka coxa larda çok sayıda saydam gözenek bulunur. Tırnakta denticle bulunmaz. Circulus bulunur. Anal halka etrafında bir veya iki adet gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Sadece C 18 gelişmiştir. Üç bölmeli gözenekler, çok bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Üç bölmeli gözenekler çok bölmelilere göre daha az sayıdadır. Çok bölmeli gözenekler vücut yüzeyine tesadüfi olarak dağılmıştır. Vücut kılları farklı boyutlardadır. Ekolojisi: Genellikle Graminaelerin yaprak kınında ve bazen diğer otsu bitkilerde bulunurlar. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Dünyada ve Palearktik bölgede toplam iki türe sahipken ülkemizde bu cinse ait veriye rastlanmamıştır. Bu çalışmada Türkiye faunası için yeni bir tür saptanmıştır. Tür: Neotrionymus monstatus (Ter-Grigorian 1973) (Şekil 4.9) Sinonim: Ripersia cellulosa; Archangelskaya, 1937: 131; Ripersia phragmitis; Archangelskaya, 1937: 132; Neotrionymus ibericus Hadzibejli, 1960: 302; Neotrionymus maritimus Borchsenius & Kozarzhevskaya, 1966: 40; Neotrionymus monstatus monstatus; Tang, 1984: 124; Neotrionymus monstarus; Tang & Li, 1988:

87 Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval olup altı mm ye kadar uzun olabilir.vücut rengi pembemsidir. Antenler yedi segmentlidir (Şekil 4.9 b). Ostioller küçüktür. Arka coxalarda çok sayıda saydam gözenek bulunur. Tırnakta denticle bulunmaz. 3-4 adet circuli bulunur (Şekil 4.9 a). Anal halka etrafında bir veya iki adet gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Sadece C 18 gelişmiş olup iki cerari kılı ve üç saç benzeri kıl taşır. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler çok sayıda olup tüm vücut yüzeyinde özellikle abdomen sonunda ve vücut kenarlarında daha yoğun olarak yerleşmiştir. Tüp şeklindeki kanalların yerleşimi çok bölmeli gözeneklerin yerleşimi gibidir. Vücut kılları farklı uzun ve saç benzeridir. a b Şekil 4.9. Neotrionymus monstatus un a) üç adet circuli ve b)anten segmentleri. Konukçuları: Digraphis arundinaceae, Erianthus purpurascens, Phragmites sp., Phragmites australis, Phragmites communis (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Çin, Gürcistan, İtalya, kazakistan, Mongolya, Rusya, Tacikistan, Türkmenistan, Ukrayna, Özbekistan (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.22 de verilmektedir. 86

88 Çizelge Neotrionymus monstatus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Eymir göl kenarı Phragmites communis (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins: Peliococcopsis Borchsenius, 1948 Tip-tür: Peliococcopsis caucasicus Borchsenius, 1939 Tanımı: Ergin dişi beyaz pudramsı mum tabakası ile kaplı olup vücut kenarlarında mum salgıları bulunur ve uzunlamasına ovaldir. Antenler dokuz segmentlidir. Labium koniktir. Stylet lobu labiumun katı uzunluktadır. Dorsal ostiollerin her iki çiftide belirgindir. Arka bacaklarda saydam gözenek bulunmaz. Tırnakta küçük bir denticle bulunur. Tüm cerariler gelişmiştir. Circulus bulunmaz. Anal halka etrafında iki adet dış kısımda, bir adet iç kısımda olmak üzere üç adet gözenek sırası bulunur. Anal loblar belirgin şekilde çıkıntı yapmıştır. Üç bölmeli, beş bölmeli ve çok bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyinde de bulunur. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyuttadır. Genellikle graminelerin yaprak kını ve gövdelerinde bulunur. Ekolojisi: Dicotyledonların köklerinde ve çayırların kök ve yaprak altlarında bulunurlar (Kosztarab ve Kozár 1988). Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Palearktik bölgede toplam iki türe sahip bu cinse ait ülkemizde herhangi bir kayda rastlanmamıştır. Tür: Peliococcopsis priesneri (Laing, 1936) (Şekil 4.10) Sinonim: Phenacoccus caucasicus Borchsenius, 1937: 54; 1949: 262; Ter-Grigorian, 1973:196. Tanımı: Dişi vücudu açık sarı renkli olup, 2.5 mm uzunlukta, 1.5 mm genişliktedir. Antenler dokuz segmentlidir (Şekil 4.10 a). Circulus bulunmaz. Normalde 18 çift cerari gelişmiştir. C 3 de üç diğerlerinde iki cerari kılı bulunur, C 17 ve C 18 de 1-2 adet üç 87

89 bölmeli gözenek bulunur. Bazen thorax ve ilk abdomen segmentlerinde cerari bulunmaz. Anal halka yuvarlak olup etrafında altı adet kıl, bir iç iki dış gözenek sırası taşır. Üç bölmeli gözenekler tüm vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Stigmaların uç kısmında ve ostiol dudaklarında da bulunur. Beş bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine de dağılmış durumdadır. 4-8 adet (çoğunlukla 6) çok bölmeli gözenek bir adet tüp şeklinde kanalın etrafında bulunur (Şekil 4.10 b). Bu gruplar dorsalde tüm vücut yüzeyinde ventralde kenar kısımlara yerleşmiş durumdadır. Tüp şeklindeki kanatlar ventralde abdomen segmentlerinde sıralar halinde yerleşmiş dorsalde çok bölmeli gözenek grupları içerisindedir. Dorsaldeki kıllar diken şekilinde, ventraldekiler ince uzun saç şeklindedir. Konukçuları: Agropyron sp., Cynodon sp, Cynodon dactylon (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Mısır, Gürcistan, İsrail, İtalya (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce tespit edilmemiştir. a b Şekil Peliococcopsis priesneri de a) anten segmentleri, b) gözenek salkımları Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.23 de verilmektedir. 88

90 Çizelge Peliococcopsis priesneri nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşman Ayaş Yolu Cynedon dactylon (Yaprak kını) Bilkent 11. Cadde Cynedon dactylon (Yaprak kını) Şentepe Televizyon caddesi 289. Sokak Cynedon dactylon (Yaprak kını) Sanatoryum Aksaray cad. Acıbadem sokak Cynedon dactylon (Yaprak kını) Dikmen Cad. Atapark civarı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Basınevleri Yeşilay sokak Cynedon dactylon (Yaprak kını) Etlik Süleyman Hacı Yürüyüş parkı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Etlik Ayvalı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Bilkent Yolu Çevre Bakanlığı yanı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Batıkent Mesa Cynedon dactylon (Yaprak kını) Batıkent Vedat Dalokay parkı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Batıkent-Vedat Dalokay parkı civarı Harbiş bloklar Cynedon dactylon (Yaprak kını) Şentepe-Anıl Sağlık ocağı yanı Cynedon dactylon (Yaprak kını) TMO yanı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Pursaklar-Gülyaz cad. Cynedon dactylon (Yaprak kını) Ayvalı cad. Yol kenarı Lactuca seriole (Yaprak) Dikmen-Turan Güneş Bulvarı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Beysukent Ceyhan Sok civarı Cynedon dactylon (Yaprak kını) İncek köyü Cynedon dactylon (Yaprak kını) Gölbaşı Sahil cad. Cynedon dactylon (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu türe ait doğal düşmanlar Çizelge 4.24 de gösterilmektedir. Çizelge Peliococcopsis priesneri nin Ankara ilindeki doğal düşmanları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşman Beysukent Ceyhan Sokak Cynedon dactylon Cheiloneurus sp.(hym.:encyrtidae) Dikmen Cad. Atapark Cynedon dactylon Ericydnus robustior (Hym.:Encyrtidae) Etlik Ayvalı Cynedon dactylon Marietta picta (Andre) (Hym.:Aphelinidae), Ericydnus robustior, Cheiloneurus sp Batıkent Mesa Cynedon dactylon Anagyrus sp. (Hym.:Encyrtidae) Batıkent Vedat Dalokay parkı Cynedon dactylon Rhopus sp.n.acaetus (Hym.:Encyrtidae) Gölbaşı Sahil cad. Cynedon dactylon Nephus nigricans Weise (Col.:Coccinellidae) 89

91 Cins: Peliococcus Borchsenius, 1948 Sinonimi: Spinococcus, Danzig, Tip-tür: Phenacoccus chersonensis Kiritchenko, Tanımı: Preparatı yapılmış dişi ovaldir. Göz konisinin tabanı belirgindir. Antenler normalde dokuz segmentli, nadiren yedi segmentlidir. Labium konik şekillidir. Dört ostiolde iyi gelişmiştir. Bacaklar normaldir. Tibia tarsus un iki katı kadardır. Tırnakta denticle bulunur. Genellikle 18 çift cerari bulunur ve birkaç türde vücut kenarında belirgindir. Normalde bir circulus bulunur veya hiç bulunmaz. Anal halka oval olup, bir iki sıra dış tarafta, bir sıra iç tarafta bölmesiz yuvarlak gözenek sıraları ve altı adet anal halka kılı taşır. Anal loblar normalde iyi gelişmiştir, üzerinde uzun ve kısa kıllar bulunur. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenekler yalnızca ventralde bulunmasına karşılık bazen de bulunmayabilir. Çok bölmeli gözenekler normal olarak küçük gruplar halinde olup en azından bir adet basit tüp şeklindeki kanalı çevreler. Ekolojisi: Özellikle otsu bitkilerin kök ve yeşil aksamında ve nadiren de odunsu bitkilerin gövdesinde bulunurlar (Kosztarab ve Kozár 1988). Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Dünyada çoğu Holoarktik Zoocoğrafik Alan da ve birkaç tanesi de Güney Afrika da olmak üzere bu cinse ait toplam 44 tür, palaearktik bölgede 27 tür saptanmış olup, Türkiye de daha önce bu cinse ait altı tür saptanmıştır. Bu çalışmada ise Ankara ilinde bu cinse ait beş tür bulunmuş olup bunlardan üç tanesi Türkiye faunası için yenidir. Bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. 1 Cerarilerde cerari kılları birbirine uzak, kitinsel bir alan üzerinde değil (Peliococcus tipi), üç bölmeli gözenekler kılların hemen tabanında bulunmaz Cerarilerde cerari kılları birbirine yakın, kitinsel bir alan üzerinde (Spilococcus tipi), üç bölmeli gözenekler kılların hemen tabanına yerleşmiş durumda....chersonensis 90

92 2 (1) Dorsalde çok bölmeli gözenek salkımları yok, bunun yerine tüp şeklindeki kanallar gruplar halinde yerleşir....tritubulatus 2 Dorsalde çok bölmeli gözenekler ve tüp şeklindeki kanallar gruplar halinde (2) Dorsalde çok bölmeli gözenekler ile tüp şeklindeki kanalların oluşturduğu salkımlar belirgin daire şeklinde, genelde 2-4 adet çok bölmeli gözenek taşır....manifectus 3 Dorsalde çok bölmeli gözenekler ile tüp şeklindeki kanalların oluşturduğu salkımlar belirgin olmayıp daire şeklinde değil, her salkımda 2-3 adet çok bölmeli gözenek taşır (3) Ventralde beş bölmeli gözenek bulunmaz.... turanicus 4 Ventralde beş bölmeli gözenek bulunur....salviae Tür: Peliococcus chersonensis (Kiritchenko, 1935) (Şekil 4.11 a, b) Sinonim: Spinococcus artemisiae Tereznikova, 1968; Tanımı: Dişi vücudu açık renkli olup üzerinde uzunlamasına iki koyu bant bulunur; 2.5 mm uzunluğundadır. Antenler dokuz segmentlidir. Circulus küçük ve ovaldir. Çok bölmeli gözenek grupları dorsal yüzeyde sıralar şeklinde, ventral yüzeyde thorax ın kenarlarında ve abdomenin ilk segmentinde bulunurlar. Thoraxta grup oluşturmayan çok bölmeli gözenekler seyrek şekilde yerleşmişlerdir. Gruplarda bir veya iki nadiren üç çok bölmeli gözenek bir adet tüpü şeklinde kanal bulunur (Şekil 4.11 a). Çok bölmeli gözenekler üçüncü ve sekizinci abdomen sternitleri üzerinde gruplar halinde değil sıralar yada bantlar şeklinde yerleşmişlerdir. Tüp şeklindeki kanatlar iki farklı boyuttadır, büyük olan vücudun dorsal yüzeyinde enlemesine bantlar içerisinde, ventral yüzeyde kenar kısımlara yerleşmiştir. Küçük olanlar ise dördüncü ve altıncı abdomen sternitlerinde enlemesine sıralar şeklinde, beşinci ve sekizinci abdomen sternitlerinde ise kenarlar boyunca salkım şeklinde yerleşmiştir, vücudun diğer ventral kısımlarında ve dorsalde çok bölmeli gözenekler ile grup oluşturmuşlardır. Genellikle 18 çift cerari bulunur, cerariler üzerinde iki adet diken şeklinde kıl ve bir adet basit gözenek bulunur, bunlar kitinleşmiş bir çıkıntı üzerine yerleşmiştir. Dorsaldeki kıllar cerari kıllarına 91

93 benzer ve enlemesine sıralar şeklinde yerleşmiş olup küçük bir çıkıntı üzerine yerleşmiştir ve hemen dip kısmında bir adet üç bölmeli gözenek bulunur (Şekil 4.11 b). Konukçuları: Kochia prostrata, Ajania trifida, Artemisia argyi, A. avusturyaca, A. fragrans, A. frigida, A. maritima, A. marschalliana, A. schrenkiana, A. scoparia, A. sublessingiana, Seriphidium compactum, Tanacetum achilleaoides, T. achilleifolium, Carex sp., Spiraea salicifolia (Ben-Dov 1994). a b c d e Şekil a) P. chersonensis te gözenek salkımı, b) P. chersonensis te dorsal kıl ve tabanında üç bölmeli gözenek, c) P. manifectus ta gözenek salkımı, d) P. tritubulatus ta tüp şeklindeki kanallar ve e) P. turanicus ta gözenek salkımı. 92

94 Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Kazakistan, Çin, Rusya, Güney Kore, Ukrayna (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Kaydan et al. (2004), teşhis edilememiş yabancıot üzerinden Kalecik, Ankara; Artemisia sp. üzerinden, Beynam, Ankara da bulmuştur. Ayrıca Ankara (Bala) ve Van da saptanmıştır (Bodenheimer 1953 a; Kaydan et al a). Bu illerde Artemisia fragrans, Globularia sp. Solanum tuberosum, Cnopis sp. köklerinde bulunmuştur. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.25 de verilmektedir. Çizelge Peliococcus chersonensis in Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Ümitköy girişi Mahonia parkı Sinapis arvensis (Kök) AOÇ karakol civarı Cardaria draba (Kök) AOÇ karakol civarı Trapogon sp. (Kök) Eymir Teşhis edilemedi (Kök boğazı) Eymir Teşhis edilemedi (Kök boğazı) Eymir Veronica sp. (Kök boğazı) Eymir Labiatae (Kök boğazı ) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Peliococcus manifectus Borchsenius, 1949 (Şekil 4.11 c) Tanımı: Vücut şekli oval olup 2.5 mm. uzunluk ve 1.0 mm genişliktedir (Ter- Grigorian, 1973). Antenler dokuz segmentlidir. Labium uzunca olup stylet kıllarının uzunluğu hortumun birbuçuk katıdır. Bacaklar ince ve üzerlerinde saydam gözenekler mevcuttur. Anal halka oval şekilli olup dış tarafta iki, iç tarafta bir bölmesiz yuvarlak gözenek sıralıdır. Anal loblar çok çıkıntı yapmaz. Anal lob barı üzerinde üç kıl bulunur. Çok bölmeli gözenekler genelde dörde, bazen de ikişer üçer er veya beşerlik gruplar halinde (Şekil 4.11 c) vücudun dorsal yüzeyinin baş kısmında beş yan sıra, birinci ve yedinci tergumlarda enlemesine çizgi şeklinde ve vücudun kenar kısımlarına yerleşmiş durumdadırlar. Ventral yüzeyde abdomen segmentlerinde sıralar şeklinde bulunurlar. Beş bölmeli gözenekler ventralde ikinci sternumda üç enine sıra, üçüncü ve dördüncü 93

95 sternumda iki veya bir enine sıra oluştururlar. Üç bölmeli gözenekler vücudun dorsal yüzeyine yerleşmiş olup özellikle vücut kenarları boyunca ve dördüncü ve sekizinci sternumların orta kısmına yerleşmişlerdir. Dorsaldeki tüp şeklindeki kanallar değişen büyüklüklerde olup büyük olanlar çok bölmeli gözeneklerle grup oluşturmuşlardır. Daha küçük olanlar büyük kanallar ve çok bölmeli yuvarlak gözeneklerin oluşturdukları grupların merkezinde birer tane bulunurlar. Dorsalde kıllar, üç bölmeli gözenekler ve tüp şeklindeki kanallar küçük gruplar oluştururlar. Ayrıca vücudun yan taraflarında seyrek olarak tek tek yer almışlardır. Cerari 18 çift olup C 1 ve C 16 de iki cerari kılı ve üç dört adet üç bölmeli gözenek, C 17 de iki cerari kılı ve altı dokuz adet üç bölmeli gözenek, C 18 de iki üç ince kıl ve 9-11 adet üç bölmeli gözenek bulunup bunlar yuvarlağımsı kitin tabakası üzerine yerleşmişlerdir. Vücut kılları değişik boyutlarda olup her iki vücut yüzeyinde de bulunurlar. Konukçuları: Ancathia igneria, Chrysanthemum sp., Helichrysum sp., Thymus (Danzig, 2001). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Azerbeycan, İtalya, Kazakistan, İsveç (Danzig 2001). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Muradiye ve Saray (Van) da Euphorbia sp., Turgenia latifolia köklerinden toplanmıştır (Kaydan et al a). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.26 de verilmektedir. Çizelge Peliococcus manifectus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Elmadağ yolu (Kayaş) Centaura solstitialis (Kök) Çay Yolu Echium sp. (Yaprak ) Bilkent 11. Cadde Sonchus sp. (Kök boğazı) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 94

96 Tür: Peliococcus salviae Hadzibejli, 1963 Tanımı: Gözenek grupları daire şeklinde olmayıp iki-dört adet çok bölmeli gözenek ve bir adet küçük tüp şeklinde kanal taşır. Bu grupların yanında bazı durumlarda büyük tüp şeklindeki kanal bulunur. Büyük tüp şeklindeki kanallar küçük olanların iki katı kadar genişliktedir. Dorsalde gözenek grupları vücudun ön kısmında düzensiz sıralar halinde yerleşmiş olup ventralde vücut kenarları boyunca geniş bir band halindedir. Beş bölmeli gözenekler çok sayıdadır. 18 çift cerari marginde bir adet de yedinci tergitte cerari bulunur ve bunlar peliococcus tipi cerarilerdir. Anal lob cerararisinde üç adet cerari kılı bulunurken diğerlerinde iki adet cerari kılı ve tüm cerarrilerde birkaç adet üç bölmeli gözenek bulunur. Anal lob cerarisi kitinleşmiş bir alan üzerine yerleşmiştir. Dorsaldeki kıllar basit olup taban kısmında genellikle bir adet bazen iki adet üç bölmeli gözenek bulunur. Konukçuları: Salvia verticillata (Danzig 2001) Dünya daki dağılımı: Gürcistan (Danzig 2001). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce saptanmamıştır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.27 de verilmektedir. Çizelge Peliococcus salviae nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Nallıhan-Meyildere köyü 885 m Crucifera (Kök) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Peliococcus tritubulatus Kiritshenko, 1940 (Şekil 4.11 d) Sinonimi: Phenacoccus tritubulatus Kiritshenko, 1940a: 190; Peliococcus darvasicus Nurmamatov & Bazarov, 1990: 606; Spinococcus tritubulatus; Tang, 1992: 569. Tanımı: Dorsalde çok bölmeli gözenek bulunmaz. Tüp şeklindeki kanal salkımlarında sadece küçük tipteki kanallar ve bir-üç adet büyük kanal (thoraxta bir iki, abdomende iki-üç) bulunur (Şekil 4.11 d). Büyük kanallar küçük olanların iki katı kadar 95

97 büyüklüktedir. Dorsaldeki gruplar enlemesine sıralar halinde, ventraldekiler ise vücut kenarlarında gruplar halinde yerleşmişlerdir. Beş bölmeli gözenekler thoraxta ve abdomenin ilk segmentlerinde bulunurlar. 18 çift cerari vücut kenarlarına yerleşmiş durumdadır. C 18 de iki adet cerari kılı ve adet üç bölmeli gözenek, değer cerarilerde iki kısa cerari kılı ve iki-dört adet üç bölmeli gözenek bulunur. Dorsal cerariler dorsalde sıralar halinde, bir-iki küçük kıl ve bir-iki adet üç bölmeli gözenek taşırlar. Dorsal kıllar üç bölmeli gözenekler ile birlikte değillerdir. Konukçuları: Suaeda sp., Scorzonera criosperma, Thymus sp., Astragalus sp., Genista albida (Danzig 2001). Dünya daki dağılımı: Azerbeycan, Gürcistan, İtalya, Rusya, Tacikistan, Ukrayna (Danzig 2001). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce saptanmamıştır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.28 de verilmektedir. Çizelge Peliococcus tritubulatus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer ASKİ spor salonu arkası Compositae (Yaprak) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Peliococcus turanicus (Kiritshenko) (Şekil 4.11 e) Sinonimi: Phenacoccus latipes; Kiritshenko, 1931: 313; Phenacoccus ilarius Kiritshenko, 1931: 314; Phenacoccus hilarius Kiritshenko, 1936a: 136; Peliococcus terrestris Borchsenius, 1949: 254; Peliococcus perfidiosus Borchsenius, 1949: 257; Peliococcus unispinus Borchsenius & Ter-Grigorian, 1956: 23 Tanımı: Vücut şekli oval, pembemsi bordoya kaçan renkli, vücut uzunluğu 3.5 mm, genişliği iki mm dir. Antenler dokuz segmentlidir. Stylet kılları arka bacakların tabanına kadar uzanır. Arka coxalar gözeneklerle kaplıdır. Bacaklar uzun olup kalınlıkları değişmektedir. Circulus bir tane büyük şekilli ve ovaldir. Anal halka oval, dış tarafta iki, 96

98 iç tarafta bir bölmesiz yuvarlak gözenek sıralıdır. Anal loblar belirgin şekilde çıkıntı yapmışlardır. Çok bölmeli yuvarlak gözenekler vücudun dorsal yüzeyinde tek tek veya grup şeklinde yerleşmiş olup prothoraxta enine doğru dört sıra, birinci ve dördüncü tergumlarda enine tek sıra, beşinci ve yedinci tergumlarda enine sıra oluştururlar. Vücudun ventral yüzeyinde de yine tek tek ve gruplar halinde olup sternumlarda enine sıralar ve çizgiler halinde dizilmişlerdir. Üç bölmeli gözenekler çok sayıda olup vücudun her iki yüzeyine de yerleşmiş durumdadırlar. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı büyüklükte olup büyük olanlar vücudun dorsal ve ventralinde çok bölmeli gözenekler arasında birer tane bulunurlar (Şekil 4.11 e). Küçük olanlar büyük olanlar arasında yer alırlar ve tek tek veya grup şeklinde ventralde sıralar halinde bulunurlar çift cerari bulunur. C 18 üzerinde ince kıllar ve 6-7 adet üç bölmeli gözenekler bulunur. Çok sayıda olan vücut kılları değişik boyutlardadır. Konukçuları: Helianthemum sp., Achillea sp., Achillea distans, Artemisia sp., Artemisia frigida, Centaurea sp., Jurinea sp., Scorzonera tau-saghyz sp., Seriphidium compactum, Taraxacum sp., Tragopogon sp., Xeranthemum squarrosum, Convolvulus sp., Arabidopsis sophia, Isatis sp., Lepidium sp., Lepidium sativum, Sisymbrium sp., Euphorbia sp., Cynodon dactylon, Triticum sp., Triticum vulgare, Dracocephalum sp., Dracocephalum multicaule, Lamium sp., Mentha sp., Salvia sp., Astragalus bactrianus, Melilotus sp., Psoralea sp., Trigonella sp., Althaea sp., Gossypium sp., Malva sp., Atraphaxis sp., Rosa canina, Verbascum sp., Nicotiana tabacum, Solanum tuberosum, Daucus carota, Seseli dichotomum, Seseli gummiferum ve Vitis vinifera dır (Danzig 2001). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Bulgaristan, Kazakistan, Moldova, Azerbeycan, Gürcistan, İtalya, Rusya, Tacikistan, Ukrayna (Danzig 2001). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Kaydan (2001 a), Gevaş, Saray ve Van Erciş yolunda Achillea sp., Euphorbia sp., Tragopogon sp., Falcaria vulgaris, Senecio sp., Cardaria draba köklerinden toplamıştır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.29 da verilmektedir. 97

99 Çizelge Peliococcus turanicus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer A.Ü.Z.F.Bağ alanı (Basın evleri) Convolvulus arvensis (Kök) Nato yolu 32. Sokak civarı Cardaria draba (Kök) Cumhurbaşkanlığı Köşkü Achillea millefolium (Kök) A.Ü.Z.F.Bağ alanı Convolvulus arvensis (Kök) Sanatoryum cad. Candar Sokak Descuvaria saptia (Kök) Sanatoryum cad. Candar Sokak Sonchus arvensis (Kök boğazı) AUZF Bahçe Bit. Böl Bağı Convolvulus arvensis (Kök) Çiğdem mah. 25. Cadde Diplotaxis tenuifolia (Kök) AÜZF Bit. Kor. Arka Bahçe Sonchus sp. (Kök) İstanbul yolu SSK blokları Diplotaxis tenuifolia (Kök) İstanbul yolu SSK blokları Cichorium intybus (Kök boğazı) Kırkkonaklar Descurainia sophia (Kök) Eymir Crucifera (Kök) Keçiören Belediyesi Loj. Yanı Park Diplotaxis tenuifolia (Kök boğazı) Keçiören Belediyesi Loj. Yanı Park Crucifera (Kök) AÜZF Bit. Kor. Arka Bahçe Xanthium strumarianum (Kök) Keçiören Belediyesi Loj. Yanı Park Crucifera (Kök) Keçiören Belediyesi Loj. Yanı Park Cardaria draba (Kök) Keçiören Belediyesi Loj. Yanı Park Crucifera (Kök boğazı) Keçiören Belediyesi Loj. Yanı Park Medicago sp. (Kök boğazı) Keçiören Belediyesi Loj. Yanı Park Crucifer (Kök boğazı) A. Ayrancı Polis merkezi civarı Scolzenera sp. (Kök) A. Ayrancı Polis merkezi karşısı Tropogon sp. (Kök) Ümitköy-Yarenler sitesi civarı Diplotaxis tenuifolia (Kök) Ümitköy-Sampi Trapogon sp. (Kök) AOÇ-Söğütözü Salvia sp. (Kök) AOÇ-Söğütözü Diplotaxis tenuifolia (Kök) AOÇ-Söğütözü Cardaria draba (Kök) AOÇ-Söğütözü Cichorium sp. (Kök boğazı) AOÇ-Söğütözü Crepis sp. (Kök) Nato yolu 1. Cadde Cardaria draba (Kök) Nato yolu 1. Cadde Crepis sp. (Kök) Nato yolu girişi Crucifera (Kök) Seğmenler Parkı Senecio sp. (Kök) Bağcılar Mah. Vedat Dalokay caddesi Cardaria sp. (Kök) Seğmenler Parkı Sisymbrium sp. (Kök) Seğmenler Parkı Cichorium intybus (Kök) Botanik parkı Cardaria draba (Kök) Seğmenler Parkı Cardaria draba (Kök) 98

100 Çizelge (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Ostim Seğmankent civarı Cichorium intybus (Kök) AUZF Bahçe Bit. Böl Bağı Convolvulus arvensis (Kök) Eryaman 1 girşi Diplotaxis tenuifolia (Kök) Keçiören Atatürk Bahçesi Artemisia sp. (Kök) Keçiören Atatürk Bahçesi Diplotaxis tenuifolia (Kök) Anayasa parkı civarı Sonchus sp. (Kök) Maltepe Mehmet Baydar parkı Diplotaxis tenuifolia (Kök) Doğal düşmanları: tarihinde, İstanbul yolu SSK bloklarında Diplotaxis tenuifolia Köklerinden toplanan unlubitler üzerinde Nephus nigricans Weise (Coleoptera: Coccinellidae), de Nato Yolu 32. Sokak civarında ve de Sanatoryum sad. Candar Sokakta Scymnus sp. (Coleoptera: Coccinellidae)tespit edilmiştir. Cins: Phenacoccus Cockerell, 1893 Sinonimi: Paroudablis Cockerell, 1900; Peukinococcus Šulc, Tip-Tür: Pseudococcus aceris Signoret. Tanımı: Preparat yapılmış dişi ovaldir. Antenler normal olarak dokuz (nadiren sekiz veya daha az) segmentlidir. Dorsal de iki çift ostiol gelişmiştir. Ostiol dudaklarında normal olarak üç bölmeli gözenekler ve kıllar mevcuttur. Genellikle 18 çift cerari bulunmasına karşılık bazı türlerde sadece bir-iki çift cerari bulunur. Vücut kılları kısa, kalın ve diken benzeridir. Bölmesiz yuvarlak gözenekler küçük oldukları için fark edilmeleri oldukça zordur. Üç bölmeli gözenekler normal olarak her iki vücut yüzeyine de dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler nadiren dorsal de bulunurlar. Tüp şeklinde kanallar iki farklı boyuttadır. Abdomen in uç kısmına yerleşmiş olan anal halka oval şekilli olup üzerinde altı adet kıl ve bir-iki sıra bölmesiz yuvarlak gözenek bulunur. Anal loblar genellikle iyi gelişmiş ve üzerinde uzun bir apikal kıl bulunur. Bacaklar iyi gelişmiştir. Tibia da saydam gözenekler bulunur. Digitüller uç kısımda sivridir. Tırnakta denticle bulunur. Solunum borularında gözenek bulunmaz. Circulus genellikle bir-dört adet olmasına karşılık bazı türlerde bulunmayabilir. Kıllar ventral de saç benzeri olup 99

101 uzundur. Beş bölmeli gözenekler bulunur ya da bulunmaz. Çok bölmeli gözenekler genellikle vulva bölgesinde yoğun şekilde bulunurlar Biyolojisi ve Ekolojisi: Genellikle ağaç ve otsu bitkilerde bulunurlar (Kosztarab ve Kozár 1988; Kosztarab 1996). Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Şimdiye kadar dünyada bu cinse ait toplam 174, palearktik bölgede 110 tür belirlenmiştir (Ben-Dov 1994). Türkiye de daha önce sekiz tür bulunmuş olup bu çalışmada Ankara ilinde 11 tür bulunmuş olup bunlardan beş adeti Türkiye faunası için yeni kayıt niteliğindedir. Bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. 1 Çok bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyinde de bulunur Çok bölmeli gözenekler sadece vetralde bulunur (1) Circuli var... loiki 2 Circuli yok (2) Çok bölmeli gözenekler dorsalde thorax ve başa kadar uzanır... hordei 3 Çok bölmeli gözenekler dorsalde sadece son abdomen segmentlerinde bulunur (3) Ventralde ağız parçaları civarında beş bölmeli gözenekler bulunur, dorsaldeki büyük tüp şeklindeki kanallar küçük olanların iki katı değildir...pumilus 4 Ventralde ağız parçaları civarında beş bölmeli gözenekler bulunmaz, dorsaldeki büyük tüp kanallar küçük olanların iki katı kalınlıktadır tergrigorianae 5(1) Circuli var Circuli yok (5) 3 adet circuli var... aceris 6 Sadece 1 adet circuli var

102 7 (6) Dorsalde ventraldekinin iki katı büyüklükte tüp şeklindeki kanal var Dorsalde iki farklı boyutta tüp şeklinde kanal var...avenae 8 (7) Tüp şeklindeki kanallar sadece vücut kenarlarında yerleşmiş durumda...transcaucasicus 8 Tüp şeklindeki kanallar dorsalde her yere baş ve thoraxtada her yere dağılmış durumda...ferulae 9 (5) Sadece 2 adet cerari var adet cerari var (9) Prosomanın dorsalinde tüp şekilli kanal yok, çok bölmeli gözenekler çoğu sternitin kenar kısımlarında var... phenacoccoides 10 Prosomanın dorsalinde tüp şekilli kanal var, çok bölmeli gözenekler son abdomen segmentlerinde... bicerarius 11 (9) Ventralde beş bölmeli gözenek var, baştaki cerariler kitinleşmiş bir alan üzerine yerleşmiş durumda...interruptus 11 Ventralde beş bölmeli gözenek yok, baştaki cerariler kitinleşmiş bir alan üzerine yerleşmiş durumda değil... karaberdi Tür: Phenacoccus aceris (Signoret, 1875) Sinonim: Coccus farinosus alni De Geer, 1776; Coccus farinosus Gmelin, 1790; Gossyparia farinosus Signoret, 1875; Pseudococcus mespili Signoret, 1875; Pseudococcus aceris Signoret, 1875; Pseudococcus aesculi Signoret, 1875; Pseudococcus hederae Signoret, 1875; Pseudococcus platani Signoret, 1875; Pseudococcus aceris; Comstock, 1881; Pseudococcus ulicis Douglas, 1888; Pseudococcus ulmi Douglas, 1888; Pseudococcus quercus Douglas, 1890; Pulvinaria ribesiae; Douglas, 1890; Pseudococcus socius Newstead, 1892; Phenacoccus aceris; Cockerell, 1896; Phenacoccus aesculi; Cockerell, 1896; Phenacoccus platani; Cockerell, 1896; Phenacoccus quercus; Cockerell, 1896; Phenacoccus socius; Cockerell, 1896; Phenacoccus ulicis; Cockerell, 1896; Phenacoccus ulmi; Cockerell, 1896; Phenacoccus mespili; Cockerell, 1899; Phenacoccus? farinosus Cockerell, 1899; Phenacoccus (Paroudablis) socius; Cockerell, 1900; Dactylopius vagabundus Reh, 1903; Phenacoccus? farinosus Fernald, 1903; Dactylopius vagabundus; Reh, 1904; Phaenacoccus aceris; Kiritchenko, 1932; Phenacoccus polyphagus Borchsenius, 1949; Phenacoccus mespili; Borchsenius, 1949; Phenacoccus 101

103 aceris; Ter-Grigorian, 1956; Phenacoccus mespili; Ter-Grigorian, 1956; Phenacoccus prunicola Borchsenius, 1962; Phenacoccus aceris; Schmutterer, 1980; Phenacoccus mespili; Ben-Dov Ergin dişi (Şekil 4.12) Dişi vücudu beyaz pudramsı tabaka ile kaplıdır ve vücut kenarlarında 18 çift cerari uzantısı belirgindir (Şekil 4.11 a, b). Ergin dişi yeşilimsi sarı, ±49.50 µ uzunluğunda, ± µ genişlikte ve anal lobu iyi gelişmiştir. Ovisak iyi gelişmiş, uzun ve beyaz renklidir. Antenler normalde dokuz segmentli, ortalama ±2.47 µ uzunluktadır. Labium ortalama 200 µ uzunlukta olup üzerinde 30 kıl bulunur, stylet lobu orta coxa lara kadar uzanır. Arka coxalar üzerinde saydam gözenekler bulunmaz, tırnakta küçük fakat belirgin bir çentik bulunur. 18 çift marjinal cerari bulunur, 18. cerari üzerinde iki konik cerari kılı, üç veya daha fazla küçük kıl ve adet üç bölmeli gözenek bulunur, baştaki üçüncü ve dördüncü cerari hariç diğer cerarilerde iki cerari kılı bulunur. üç adet circuli bulunur ve bunlardan ikincisi diğerlerinden çok daha büyüktür (Şekil 4.11 e). Anal halkada 2.5 dış gözenek sırası, bir iç gözenek sırası ve µ uzunlukta altı adet kıl bulunur. Anal lob belirgin olup anal lob kılı 300 µ uzunluktadır. Üç bölmeli gözenekler vücudun tüm bölgelerine yayılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenekler ventral yüzeyde prosoma ve 1-6 abdomen sternitlerinin orta kısımlarına yerleşmiş durumdadır. Çok sayıdaki çok bölmeli gözenekler abdomenin ventral yüzeyinin orta kısımlarında enlemesine bantlar ve sıralar halinde dizilmişlerdir. Tüp şeklindeki kanallar vücudun her yerine yayılmış durumdadır. Vücut kılları değişik boyutlarda olup vücut yüzeyine dağılmış durumda, dorsaldekiler diken, ventraldekiler saç şekindedir. Ter-Grigorian (1973), Ermenistan da, Kozstarab ve Kozar (1988), Kosztarab (1996), Kuzey Amerika da Orta Avrupa da P. aceris bireylerinin iki circuli li olduğunu bildirmişlerdir. Danzig (1990), eski Sovyetler Birliği nin uzak doğu kısmında P. aceris bireylerinin 2-5 adet circuli taşıdıklarını bildirmiştir. Bizim çalışmamızda toplanan P. aceris bireylerinin tamamında üç adet circuli tespit edilmiştir. Danzig (1990), circuli sayısının unlubitlerde sabit bir karekter olmasına rağmen, P aceris te bu karakterin değişkenlik gösterebildiğini bildirmiştir. 102

104 a b c e d Şekil P. aceris in a,b) ergin dişisi, c,d) yumurta keseli dişisi ve e) preparatı yapılmış dişi si. 103

105 I. dönem larva: (Şekil 4.13) Birinci dönem larva sarı renkli olup uzunlamasına ovaldir. I. dönem larvanın uzunluğu ±2.44 µ, genişliği ±1.66 µ dur. Antenler ve bacaklar iyi gelişmiş olup vücuda nazaran oldukça iri görünür. Anal loblarda bulunan kılın uzunluğu µ civarındadır. Gözler belirgindir. Antenler iri yapılı altı segmentli, ±1.21 µ uzunlukta olup en uzun segment altıncı segmentlidir. Stigmalar dar basit yapılıdır. Bacaklar iyi gelişmiş olup femur ve tarsus belirgindir. Tırnakta çok küçük bir dentikle bulunur. Tırnak digituller tırnaktan biraz daha kısadır. Vücut kenarında 18 çift cerari bulunur. Her bir ceraride iki adet cerari kılı ve bunları arasında bir adet üç bölmeli gözenek bulunur. Her iki ostiolde gelişmiş durumdadır. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine dağılmış durumda olup dorsalde sıralar halinde dizilmiştir. Anten segmentlerinin kaidesinin yan kısmında birer adet tüp şeklinde kanal belirgindir. Anal loblar belirgin olup üzerinde uzunluğu µ olan anal lob kılı ve bir adet yardımcı kıl bulunur. Anal halka etrafında bir adet gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Dorsaldeki kıllar diken, ventraldekiler saç benzeridir. a b c Şekil P. aceris in I. dönem larvası; a) yaprak alt yüzeyinde, b) preparatta ve c) Anal loblar ve cerari. 104

106 Ter-Grigorian (1973), P. aceris in I. dönem larvalarının boyunun ortalama 0.7 mm, eninin 0.2 mm olduğunu, antenleri altı segmentli olduğunu ve uzunluğunun 199 µ olduğunu bildirmektedir. Bu sonuçlar çok yakın olmamakla birlikte benzer sonuçlar olarak değerlendirilebilir. Aradaki farklılıkların konukçu ve bölge farklılıklarından kaynaklandığını düşünebiliriz. II. dönem larva (Şekil 4.14) : II. dönem larvalar yeşil renkte olup üzerleri pudramsı mum tabakası ile kaplıdır. Vücut kenarındaki beyaz uzantılar belirgindir (Şekil 4.14 a) ±1.62 µ uzunlukta, ±9.49 µ genişliktedir (Şekil 4.14 e). Antenler ±3.18 µ olup 6-7 segmentlidir (genellikle altı bazen uçtaki segment bölünmüş gibi gözükür) (Şekil 4.14 b). Gözler belirgindir. Bacaklar iyi gelişmiştir. Tırnakta küçük bir denticle bulunur. Digitüller tırnaktan daha uzundur. Vücut kenarlarında 18 çift cerari bulunur. C 18 de uzunluğu µ uzunlukta olan iki cerari kılı ve 4-5 adet üçbölmeli gözenek bulunur (Şekil 4.14 c). Üç adet cerari kılı taşıyan C 3 hariç diğer cerariler iki adet cerari kılı taşır. Her iki ostiolde belirgindir. Ventralde küçük bir circuli bulunur. Üç bölmeli gözenekler dorsalde ventraldekinden fazla sayıda bulunur. Beş bölmeli gözenekler az sayıda birkaç tane ağız parçaları civarında ve stigmaların kaidesinde bulunur. Stigmalar ince ve basittir. Tüp şeklinde kanallar dorsalde vücut kenarlarına cererilerin arasına yerleşmiş durumdadır (Şekil 4.14 d). Anal loblar belirgin şekilde çıkıntı yapmış olup uzunluğu µ olan kıllar taşır. Anal halka etrafında bir adet gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Dorsaldeki kıllar diken, ventraldekiler saç şeklindedir. P. aceris in ikinci dönem larvalarında cinsiyet ayrımı mümkün olamamıştır. Yapılan preparatların incelenmesi sonucunda tüp şeklindeki kanalların erkek ve dişi bireylerde farklı olduğu, erkeklerde özellikle baş kısmında bulunan kanalların dişilerdekinden biraz daha kalın olduğu tespit edilmiş, fakat bunun cinsiyet ayrımı için yeterli olmayacağı kanısına varılmıştır. P. aceris kışı III larva döneminde keçe benzeri bir kese içerisinde ağaçların saklı yerlerinde geçirmektedir. Tüp şeklindeki kanallar keçe benzeri bu yapının oluşumunu gerçekleştirdiği düşünülmektedir. Bu durumda her iki cinsiyette de tüp şeklindeki kanalların çok sayıda olması doğaldır. Nitekim Miller ve Denno (1977), üç unlubitin tüm biyolojik dönmelerini tanımladıkları çalışmalarında ikinci 105

107 dönem larvalarda özellikle vücut kenarlarında tüp şeklinde kanalların bulunduğunu bildirmektedir. Diğer taraftan, McKenzie (1967) ikinci dönem larva döneminin sonuna doğru pupa oluşturmak için erkeklerin keçe benzeri pamuklu bir yapı oluşturduklarını böylece erekek ve dişi bireylerin ayırt edilebileceğini bildirmiştir. Ter-Grigorian (1973), P. aceris in II. dönem larvalarının boyunun ortalama 1.1 mm, eninin 0.6 mm olduğunu, antenleri altı segmentli olduğunu bildirmektedir. Bu sonuçlar çok yakın olmamakla birlikte benzer sonuçlar olarak değerlendirilebilir. a b c d e Şekil P. aceris in II. dönem larvası; a) yaprak yüzeyinde b) 6 segmentli anten c) anal loblar, d) vücut kenarında tüp şeklinde kanal ve e) preparat yapılmış birey. 106

108 a c d b e Şekil P. aceris in a) III. dönem dişi larvası, b) preparat, c) 7 segmentli anteni d) circuli ve e) anal loblar. III. Dönem dişi larva (Şekil 4.15): III. dönem larvalar yeşil renkte olup üzerleri pudramsı mum tabakası ile kaplıdır (Şekil 4.15 a). Vücut kenarındaki beyaz uzantılar belirgindir. Uzunluğu ±5.18 µ, genişliği ±3.35 µ dur (Şekil 4.15 b). Antenler ±2.31 µ olup yedi segmentlidir (Şekil 4.15 c). Gözler belirgindir. Bacaklar iyi gelişmiştir. Tırnakta küçük bir denticle belirgindir. Digitüller tırnaktan daha uzundur. Vücut kenarlarında 18 çift cerari bulunur. C 18 de uzunluğu µ uzunlukta olan iki cerari kılı ve adet üç bölmeli gözenek bulunur (Şekil 4.15 e). Üçüncü çift cerari hariç diğer cerariler iki adet cerari kılı üç-dört adet üçbölmeli gözenek taşır. Üçüncü çift ceraride üç adet cerari kılı 107

109 ve üç-dört adet üçbölmeli gözenek bulunur. Her iki ostiolde belirgindir. Ventralde belirgin bir circuli bulunur (Şekil 4.15 d). Üç bölmeli gözenekler dorsalde ventraldekinden fazla sayıda bulunur. Beş bölmeli gözenekler ventral yüzeyde çok sayıda bulunur. Stigmalar belirgindir. Tüp şeklinde kanal her iki vücut yüzeyinde de bulunmaz (varsa bir-iki adet dorsalde). Anal loblar belirgin şekilde çıkıntı yapmış olup uzunluğu µ olan kıllar taşır. Anal halka etrafında bir adet gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Dorsaldeki kıllar diken, ventraldekiler ise saç şeklindedir. Ter-Grigorian (1973), P. aceris in III. dönem larvalarının boyunun ortalama 1.4 mm, eninin 0.6 mm olduğunu, antenlerin yedi segmentli olduğunu bildirmektedir. Bu sonuçlar bizim çalışmamızda elde edilen sonuçlarla karşılaştırıldığında benzer sonuçlar olarak değerlendirilebilir Prepupa ve Pupa dönemi (Şekil 4.16): Erkek bireyler II. dönem gelişimini tamamladıktan sonra etraflarında keçemsi bir pupa gömleği oluşrurarak içerisinde deri değiştirir ve prepupa dönemine geçer. Prepupa ±29.04 µ uzunluğunda, ±29.04 µ genişliğindedir (Şekil 4.16 c). Antenler dokuz segmentli olup ±9.64 µ uzunlukta ve segmentler birbirine kaynaşmış gibi görülmektedir (Şekil 4.16 c). Baş ve thorax segmentleri birbirinden ayırt edilmeye başlanmıştır. Bacak segmentleri belirgin olup tırnak bulunmaz. Kanat tomurcukları belirmeye başlamıştır (Şekil 4.16 c). Abdomen sonunda aedeagus çıkıntısı belirginleşmiştir. Pupa dönemi (Şekil 4.16 a, b) ±24.83 µ uzunluğunda, ±9.53 µ genişliğindedir (Şekil 4.16 d). Antenler dokuz segmentli olup ±3.76 µ uzunluktadır (Şekil 4.16 d). Anten segmentleri daha belirginleşmiştir. Bacaklar uzun, uç kısmında tırnak mevcuttur. Abdomen sonu kitinleşmiş ve aedeagus çıkıntısı belirginleşmiştir. Kanat lobları prepupanınkine nazaran daha uzundur. Dorsalde ve ventralde çok bölmeli gözenekler bulunur. 108

110 a b c d Şekil P. aceris in a ve b) canlı pupası, c) prepupa ve d) pupa preparatı Ergin Erkek (Şekil 4.17): P aceris in ergin erkeği mm uzunlukta, mm genişlikte olup koyu yeşil renktedir. (Şekil 4.17 a). Baş kitinleşmiş olup üzerinde iki adet ventralde, iki adet dorsalde ve iki adet lateralde olmak üzere olmak üzere toplam6 adet basit göz bulunur. Antenler, mm uzunlukta olup 10 segmentlidir (Şekil 4.17 b). Anten segmentleri ince ve uzundur. Segmentler üzerinde çok sayıda kıl bulunur. Ağız parçaları dumura uğramıştır. Thorax orta derecede kitinleşmiştir. Stigmalar iyi gelişmiş ve belirgindir. I. 109

111 çift kanatlar gelişmiş olup II. çift kanatlar dumura uğramıştır. Kanatlar saydam pembe renklidir. Bacaklar iyi gelişmiştir. Bacak segmentlerinde çok sayıda kıl bulunur. Tarsusun ucundaki tırnak dişinin tınağından daha uzundur. Abdomen uzunca oval olup uç kısma doğru daralmaktadır. Abdomen sonunda aedeagus belirgin, her iki yanındaki segmentlerde uzun kıllar ve etrafında çok miktarda gözenek bulunur (Şekil 4.17 c). McKenzie (1967), unlubit erkeklerinin morfolojik özelliklerini tanımlamış, pupadan çıkış yaptıktan sonra yalnızca birkaç gün yaşadıklarını bildirmiştir. a b c Şekil P. aceris erkeğinin a) ergini, b) baş ve anteni ve c) aedeagusu Konukçuları: Acer sp., A. campestre, A. negundo, A. platanoides, A. pseudoplatanus, A. saccharinum, Actinidia sp., Aralia sp., Hedera sp., H. colhica, H. helix, H. pastuchovi, Alnus glutinosa, A. incana, Betula sp., B. pendula, B. pubescens, B. verucosa, Buxus sempervirens, Lonicera caprifolium, L. tatarica, Carpinus betulus, C. caucasicus, Euonymus sp, Cornus sp., C. mas, Thelycrania australis, Corylus avellana, Diospyros kaki, Arbutus unedo, Castanea sativa, Fagus sylvatica, Quercus sp., Q. cerris, Q. chrysolepis, Q. ilex, Q. pubescens, Q. robur, Q. suber, Q. turneri, Ribes nigrum, Aesculus hippocastanum, Pavia rubra, Juglans regia, Caragana sp., Caragana arborescens, Cytisus sp., Laburnum sp., Robinia pseudacacia, Ulex minor, Ficus sycomorus, Myrica gale, Fraxinus sp., F. excelsior, F. pennsylvanica, F. rhynchophylla, Platanus orientalis, Amygdalus communis, Ermenistanca sp., Cerasus vulgaris, Cotoneaster sp., Crataegus sp., C. oxyacantha, Cydonia sp., C. japonica, C. sinensis, 110

112 Malus sp., M. domestica, M. orientalis, M. pumila, M. sylvestris, Mespilus germanica, Padus sp., Persica vulgaris, Prunus sp., P. malus, P. communis, P. domestica, P. persica, P. spinosa, Pyrus communis, Rosa sp., Rubus sp., Sorbaria sp., Sorbus aucuparia, Spiraea sp., Salix sp., S. arenaria, S. caprea, S. pentandra, Eurya japonica montana, Tilia sp., T. caucasica, T. cordata, T. euchlora, T. platyphyllos, Celtis willdenowiana, Ulmus sp., U. campestris, U. laevis, Vitis adoratissima ve V. vinifera dır (Ben-Dov 1994 Pellizzari ve Fontana 1996; Foldi 2000). Dünyadaki Dağılımı :Bu türün Kanada A.B.D, Afganistan, Almanya, Avusturya, Bulgaristan, Çin, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Ermenistan, Fransa, Gürcistan, Hollanda, Iran, Irak, İngiltere İtalya, Kazakistan, Macaristan, Moldova, Kuzey Kore, Polonya, Romanya, Rusya, Tataristan, Sicilya, İsveç, İsviçre, Türkiye, Ukrayna da bulunduğu bildirilmiştir (Ben-Dov 1994, Pellizzrai ve Fontana 1996; Foldi 2000). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Bu tür ülkemizde daha önce Niğde, Ankara, Kayseri de Fraxinus sp, Ulmus sp., Platanus sp. üzerinde tespit edilmiştir (Bodenheimer 1953; Düzgüneş 1982; Uygun et al. 1998, Kaydan et al. 2004). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Acer sp., A. campestre, A. negundo, A. platanoides, A. pseudoplatanus, Betula sp., F. excelsior, Cerasus vulgaris, Cotoneaster sp., Crataegus sp., M. domestica, M. orientalis, M. pumila, M. sylvestris ve Mespilus germanica gibi konukçularda bulunmuştur. P. aceris in toplama yerleri ve konukçuları Ek 1 de verilmiştir. Tür: Phenacoccus avenae Borchsenius, 1949 (Şekil 4.18) Sinonim: Caulococcus avenae; Borchsenius, 1960: 49. Tanımı: Ergin dişi oval, hemen hemen paralel kenarlı olup 2.5 mm uzunlukta ve bir mm genişliktedir (Şekil 4.18 a) (Kosztarab ve Kozar, 1988). Antenler dokuz segmentlidir (Şekil 4.18 b). Stylet lobu labiumdan biraz daha uzundur. Bacaklar ince tibia tarsusun ikibuçuk katı uzunluktadır. 18 çift cerari bulunur. C 18 de iki adet cerari kılı ve altı-sekiz adet üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus ovaldir. Anal halka oval olup bir iç bir de dış kenarında gözenek sıraları bulunur. Anal lob belirgin ve koniktir. 111

113 Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyinde çok sayıdadır. Beş bölmeli gözenekler prosoma ventralinin orta kısmında, iki ve üçüncü abdomen sternitlerinde enine sıralar halinde ve dördüncü ve beşinci abdomen sternitlerinde az sayıda bulunur. Çok bölmeli gözenekler abdomen sternitlerinde enine sıra ve bantlar halindedir. Tüp şeklindeki kanallar iki boyutta olup geniş olan (Şekil 4.18 c, d) dorsumda enine sıralar halinde, küçük olanlar abdomen sternitlerinde sıralar halinde ve az sayıda prosomanın ventral kenarlarında bulunur. Küçük diken şeklindeki kıllar tüm dorsumu kaplamakta, ventral kıllar dorsal kıllardan daha uzun olup saç şeklindedir. b a c d Şekil Phenacoccus avenae nın a) dişisi, b) 9 segmentli anten, c ve d) Tüp şeklinde kanal. 112

114 Konukçuları: Galanthus elwesii, Leucojum Narcissus sp., Sternbergia sp., Agrostis sp., Avena sp., Avena fatua, Cynodon dactylon, Hordeum murinum, Poa bulbosa, Crocus sp., Freesia sp., Gladiolus sp., Iris germanica, Fritillaria sp., Hyacinthus azureus, Scilla bifolia, Scilla luciliae, Tulipa sp. ve Urginea maritima dır (Marotta 1992; Ben- Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Macaristan, İsrail, İtalya, (Marotta 1992; Williams ve Mi1ler l985; Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Türkiye de bu tür daha önce Williams ve Miller (1985) tarafından Amerika, İngiltere ve Hollanda ya Türkiye den ihraç edilen Graminae, Amaryllidaceae, Iridaceae ve Liliaceae familyalarına bağlı süs bitkileri üzerinde belirlenmiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.30 da verilmektedir. Çizelge Phenacoccus avenae nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Botanik Parkı Lamium sp. (Sap) Nato yolu 1. Cadde Avena sp. (Yaprak kını) AOÇ Orman Araştırma enst yolu Gallium sp. (Kök boğazı) Pursaklar-Gülyaz cad. Centaura sp. (Yaprak) Çankaya-Turan Güneş Bulvarı 5. Cadde Graminae (Yaprak kını) Çubuk I Barajı Graminae (Yaprak kını) Eryaman 2 sonu Roseda sp. (Kök boğazı) Çankaya-Turan Güneş Bulvarı Cynedon dactylon(yaprak kını) Etimesgut-Fabrika cad. Sisymbrium sp. (Kök) Gençlik parkı Stat oteli karşısı Hordeum murinum (Yaprak kını) Abidin Paşa Aşık Veysel Parkı Bromus inermis (Yaprak kını) Ümitköy Kocatepe sitesi civarı Bifora radians (Kök) AOÇ fişeksan yolu Crucifera (Yaprak) AOÇ karakol civarı Hordeum murinum (Yaprak kını) Şentepe Televizyon caddesi 289. Sokak Diplotaxis tenuifolia (Kök) Ahi evran Parkı Civarı Teşhis edilemedi (Kök) Elmadağ yolu (Kayaş) Teşhis edilemedi (Kök) Hoşdere cad. Graminae (Yaprak kını) Türkİş Blokları Volkan Ümit Sönmez Parkı Graminae (Yaprak kını) 113

115 Çizelge (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Ergazi D-Vac Garminae Yenimahalle-Cengiz sokağı Hordeum murinum (Yaprak kını) Abidin paşa Makromarket yanı Hordeum murinum (Yaprak kını) Şentepe Televizyon caddesi 289. Sokak Lactuca sp. (Yaprak) Eymir Hordeum murinum (Yaprak kını) Batıkent-Horonkent civarı Echium sp. (Yaprak) AOÇ-Güvercinlik Stachys sp. (Kök boğazı) AOÇ Cardus pycnophelus (Yaprak) A. Ayrancı Polis merkezi karşısı Graminae (Yaprak kını) Subayevleri Teşhis edilemedi (Yaprakta) Doğal düşmanları: tarihinde Abidinpaşada Hordeum murinum üzerinden toplanan bireylerden Eunotus sp. (Hymenoptera: Pteromalidae) elde edilmiştir. Tür: Phenacoccus bicerarius Borchsenius, 1949 (Şekil 4.19) Sinonim: Caulococcus bicerarius; Borchsenius, Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval, kenarları hemen hemen paralel şekildedir. iki mm uzunluğunda, 0.7 mm genişliğindedir. Antenler dokuz segmentli olup segmentler ince uzun ve en uzun segment uç segmenttir. Labium üzerinde 30 adet kıl bulunur, stylet lobu labium kadar uzundur. Bacak segmentleri ince, tibia tarsusun iki katı uzunluktadır. iki çift cerari bulunur ve bunlar daire şeklinde kitinleşmiş alan üzerine yerleşmiştir. Üzerlerinde iki konik kıl ile 4-6 üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus bulunmaz. Anal halka oval olup üzerinde µ uzunlukta altı adet kıl bulunmaktadır. Anal lob belirgindir. Çok sayıda üç bölmeli gözenek her iki vücut yüzeyinde de bulunur. Beş bölmeli gözenek bulunmaz. Çok bölmeli gözenekler son üç abdomen segmentinde sıralar halinde bulunurlar. Dorsaldeki tüp şeklindeki kanallar ventraldekilerden biraz daha geniştir. Dorsal kıllar diken şeklinde, ventral yüzeydekiler uzun saç şeklindedir. Konukçuları: Corynephorus canescens, Elymus angustus, Festuca sp., Sorghum sp. (Ben-Dov 1994) 114

116 Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Kazakistan, Polonya, Rusya, Tacikistan, Türkmenistan (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Daha önce bu tür Kaydan et al. (2004) tarafından Kalecik ve Beynam da Lolium sp., Tuzgölü (Şereflikoçhisar), Ankara da Cynedon dactylon üzerinde tespit edilmiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.31 de verilmektedir. Çizelge Phenacoccus bicerarius un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Çiğdem mah. 25. Cadde Cynedon dactylon (Yaprak kını) Maltepe Mehmet Baydar Sokak Cynedon dactylon(yaprak kını) Keçiören Atatürk Bahçesi Cynedon dactylon (Yaprak kını) Oran Sitesi Eşref Üren sokağı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Dikmen Atatürk sitesi Cynedon dactylon (Yaprak kını) Kızılcahamam-Soğuksu Agrostis fenius (Yaprak kını) Gazi mah. Gazi terası Cynedon dactylon (Yaprak kını) GOP arkası Cynedon dactylon (Yaprak kını) Çubuk Cynedon dactylon (Yaprak kını) Kazan-Günbaşı Köyü Sorghum halepense (Yaprak kını) Gölbaşı Cynedon dactylon (Yaprak kını) Çay yolu son durak Cynedon dactylon (Yaprak kını) Kazan-İçören köyü Avena sp. (Yaprak kını) Kazan-İmrendi Köyü Cynedon dactylon (Yaprak kını) Keçiören Halil Ünal Parkı civarı Efem sokak Cynedon dactylon (Yaprak kını) Oyak Çağdaş Mahe Cynedon dactylon (Yaprak kını) Beysukent Ceyhan Sok civarı Cynedon dactylon (Yaprak kını) İncek köyü Cynedon dactylon (Yaprak kını) Çankaya-Turan Güneş Bulvarı 5. Cadde Graminae (Yaprak kını) Gölbaşı Sahil cad. Cynedon dactylon (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Tüm bölgelerde Cynedon dactylon üzerinden toplanan unlubitlerde tarihinde Beysukent Ceyhan Sok civarında, Cheiloneurus sp. (Hymenoptera:Encyrtidae); tarihinde Oyak Çağdaş Mahellesinde, Chartocerus subaeneus (Hymenoptera:Signophoridae); tarihinde Gölbaşı Sahil caddesinde Nephus nigricans Weise (Coleoptera: Coccinellidae), Anagyrus sp. (Hymenoptera: Encyrtidae), Tetracnemoidea sp. (Hymenoptera: Encyrtidae); 115

117 tarihinde Maltepe Mehmet Baydar Sokakda Mayridia pulchra (Hymenoptera: Encyrtidae) elde edilmiştir. Şekil Phenacoccus bicerarius un anal lobu ve cerariler. Tür: Phenacoccus ferulae Borchsenius, 1949 (Şekil 4.20 a, b) Tanımı: Uzunluğu dört mm olup uzunlamasına ovaldir. Antenler dokuz segmentlidir. Anal halka altı adet kıl taşır. Circulus belirgindir. Her iki ostiol çiftide gelişmiş olup dudaklarda iki, üç adet kıl ve üç, dört adet üç bölmeli gözenek taşır. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine de dağılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenek bulunmaz. 18 çift cerari bulunur. Çok bölmeli gözenekler ventralde vulva etrafına yerleşmiştir. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyuttadır. Büyük olanlar dorsalde tüm vücut yüzeyine dağılmış (Şekil 4.20 a, b), ventralde vücut kenarına yerleşmiştir. Küçük olanlar ventralde abdomen ve thorax segmentlerine yerleşmiştir. Anal loblar belirgin şekilde çıkıntı yapmıştır. Anal loblarda üç adet cerari kıl ve 1-2 adet yardımcı kıl ve adet üç bölmeli gözenek bulunur. Vücut kılları dorsalde diken, ventralde saç benzeridir. Konukçuları: Gypsophila sp., Festuca sp., Poa sp., Ferula sp. ve Zygophyllum sp. dir (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Macaristan, İtalya, Tacikistan, Özbekistan (Ben-Dov 1994) 116

118 Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Bu tür daha önce ülkemizde tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.32 de verilmektedir. Çizelge Phenacoccus ferulae nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Sokullu cad. Teşhis edilemedi. (Kök) Gölbaşı Sahil cad. Cynedon dactylon (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Phenacoccus hordei Lindeman, 1886 (Şekil 4.20 c) Sinonimi: Westwoodia hordei Lindeman, 1886: 367. Trionymus hordei; Cockerell, 1904: 40. Pseudococcus graminis Reuter, 1904: 66. Pseudococcus elongatus Reuter, 1904: 251. Phenacoccus cholodkovskyi Marchal, 1908: 245. Erium hordei; Lindinger, 1935: 122. Phenacoccus hordei; Borchsenius, 1949: 231. Caulococcus hordei; Tang, 1992: 429. Phenacoccus hordei; Ben-Dov 1994: 323 Tanımı: Ergin dişi oval, soluk yeşil veya pembe renkli olup 3.3 mm uzunluğunda ve 1.5 mm genişliktedir (Kosztarab ve Kozar, 1988). Antenler dokuz segmentli, nadiren sekiz segmentlidir. Labium genişliği kadar uzunlukta olup, stylet lobu labiumun katı uzunluktadır. Arka coxalarda birkaç saydam gözenek bulunur adet cerarii bulunur. Anal lobda iki üç kalın cerari kılı, iki üç adet küçük kıl ve 7-14 adet üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus bulunmaz. Anal halka bir iç kısmında, iki dış kısmında olmak üzere gözenek sıraları bulunur. Anal lob çıkıntı yapmamıştır. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyinde de çok sayıda bulunur. Beş bölmeli gözenekler genellikle ağız parçalarının etrafında bulunur. Çok bölmeli gözenekler çok sayıda her iki vücut yüzeyinde enlemesine band halindedir. Tüp şeklindeki kanallar her iki vücut yüzeyinde de bulunur. Dorsal kıllar diken şeklinde iken ventral kıllar değişik boyutlardadır. 117

119 a b c Şekil a) P. ferulae de 9 segmentli anten, b) dorsalde tüp şeklinde kanal ve c) P. hordei nin ventral ve dorsalde çok bölmeli gözenekleri. Çok yaygın bir tür olup genellikle çayırların yaprak kınında bulunur. Yılda üç döl verir. Schmutterer (1952) e göre ikinci dönem larva olarak kışı geçirir, erginler nisanda veya mayısın başında görülür. Yumurta bırakmaya mayıs ortalarında başlarlar. İkinci döl erginleri temmuz ortalarında, üçüncü döl erginleri ise eylül ortalarında görülür. Konukçuları: Agropyron sp., Agropyron repens, Anthoxanthum odoratum, Arrhenatherum elatius, Bromus sp., Festuca sp., Hordeum sp., Phleum pratense, Poa bulbosa, Poa pratensis, Secale cereale, Triticum vulgare, Vicia sp. ve Zozimia absinthifolia dır (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Finlandiya, Almanya, Fransa, Macaristan, İtalya, Moldova, Hollanda, Polonya, Ukrayna (Ben-Dov 1994). 118

120 Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Bu tür daha önce Kaydan et al. (2001 b) tarafından Nevşehir de tespit edilmiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.33 de verilmektedir. Çizelge Phenacoccus hordei nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Elmadağ yolu Thymus sp.+eryngium sp. (Yaprak) Mamak Cad. Graminae (Yaprak) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Phenacoccus interruptus Green, 1923 (Şekil 4.21) Sinonimi: Phenacoccus assimilis Kiritshenko, 1940: 188. Paroudablis interruptus; Borchsenius, 1949: 240. Caulococcus interruptus; Tang, 1992: 430. Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval olup hemen hemen parelel kenarlı, ortalama mm uzunlukta ve mm genişliktedir (Şekil 4.21 a). Antenler uzun, dokuz segmentlidir. Labium üzerinde 30 kıl bulunur. Bacaklar iyi gelişmiş olup tırnakta belirgin bir denticle bulunur. dokuz çift cerarinin beş adeti vücudun ön kısmında, baştakiler bir çıkıntı üzerine yerleşmiş (Şekil 4.21 b), dört adeti arka kısımda bulunur. Anal lob cerarisinde iki kalın cerari kılı, iki küçük kıl ve üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus bulunmaz. Anal halka etrafında iki dışarda, bir iç kısımda olmak üzere gözenek sıraları bulunur (Şekil 4.21 c). Anal lob belirgindir. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyinde dağılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenekler ventralde orta kısımda yerleşmiştir. Çok bölmeli gözenekler 5-8. abdomen segmentlerinde band ve sıralar halindedir. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyuttadır. Geniş olanlar dorsalde prosoma kısmında ve abdomen tergitlerinde sıralar halinde, küçük olanlar ise abdomen sternitlerinde bulunur. Vücut kılları dorsalde diken şeklinde üniform, ventralde saç şeklinde farklı boyutlardadır. Konukçuları: Equisetum sp., Agropyron sp., Agrostis sp., Arundinella hirta, Cynodon dactylon Dactylis glomerata, Elymus angustus, Elymus giganteus, Festuca sp., Leymus sp. ve Sieglingia sp, (Ben-Dov 1994). 119

121 Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Finlandiya, Almanya, Fransa, Macaristan, İtalya, Moldova, Hollanda, Polonya, Ukrayna, İsveç; Kazakistan, Mongolya, Kuzey Kore, Rusya, Sicilya, İngiltere (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı: Bu tür daha önce tespit edilmemiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.34 de verilmektedir. Çizelge Phenacoccus interruptus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Balpınar/Çankaya Hordeum vulgare (Yaprak kını) Eymir Bromus sp. (Yaprak kını) Eymir Graminae (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. a b c Şekil P. interruptus un a) preparatta dişisi, b) baştaki cerariler ve c) anal loblar ve anal halka 120

122 Tür: Phenacoccus karaberdi Borch et Ter-Grigorian (Şekil 4.22 a, b) Sinonimi: Phenacoccus gramineus Ter-Grigorian, 1963:861; Phenacoccus affinis Ter-Grigorian, 1963:123; Phenacoccus sogdianicus Bazarov, 1987:78 Tanımı: Yetişkin dişinin vücudu oval şekilli, sarı-kırmızı renkli olup mm uzunlukta ve mm genişliktedir (Ter-Grigorian, 1973). Yumurtlama döneminde dişi tamamen beyaz, şişkin yumurta kesesine dönüşür. Antenleri yedi-sekiz segmentlidir. Stylet kıllarının ucu orta ve ön bacak coxaları arasındaki çizgiye kadar uzanır. Arka bacak coxalarında saydam gözenekler bulunmaz. Digitüller sivri, tırnaktan kısa olup uç kısımlarına doğru genişler. Circulus bulunmaz. Anal halka oval şekilli olup dış kenarı dört, iç kenarı ise tek sıralı gözenekle kaplıdır. Anal loblar geniş olup anal halka kenarlarında çıkıntı yapmamıştır. Çok bölmeli gözenekler sadece ventral yüzeyde bulunurlar ve abdomen segmentlerinde enine sıra ve çizgi şeklinde yerleşmiş durumdadırlar. Beş bölmeli gözenekler bulunmaz. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki, yüzeyinde de bulunur. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyutta olup büyük olanlar thoraxın kenarlarında, vücudun her iki yanına yayılarak gruplar (15-20 lik kanallar) halinde yerleşmişlerdir. Küçük olanları ise sternumlarda dağınık vaziyette yerleşmiş olup vücudun arka kısımlarına doğru sayıları belirgin şekilde çoğalmaktadır çift cerari bulunur. C 18 de ise 3-5 cerari kılı ve üç bölmeli gözenek bulunur. Kıllar vücudun her iki yüzeyinde de bulunmakla birlikte dorsal yüzeyde daha çok bulunmaktadır. Daha çok buğdaygillerin kök sisteminde yaşarlar. Konukçuları: Agropyron sp., Agropyron caespitosum, Avena fatua, Bromus sp., Bromus commutatus, Festuca sp., Hordeum sp., Koeleria gracilis, Poa sp., Poa bulbosa ve Triticum sp. dir (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha Saray (Van) da Triticum vulgare köklerinden toplanmıştır (Kaydan et al a). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.35 de verilmektedir. 121

123 Çizelge Phenacoccus karaberdi nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer AOÇ-Söğütözü Teşhis edilemedi (Kök) Ümitköy-Yarenler sitesi civarı Compositae (Kök) Etlik Ayvalı Chenapodium album (Kök) Subayevleri Cardaria draba (Kök) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. a b c d Şekil P. karaberdi nin a) başta cerarisi, b) anal loblar ve anal halkası, P. loiki nin c) anten ve d) circulisi Tür: Phenacoccus loiki Danzig, 2001 (Şekil 4.22 c, d) Tanımı: Vücut oval olup üç mm uzunluktadır. Antenler dokuz segmentlidir (Şekil 4.22 c). Bacaklar ince ve uzun olup tırnakta denticle bulunur. 18 çift cerari bulunur, cerariler genç bireylerde hafifçe kitinleşmiş alanlar üzerinde bulunur. Anal lob cerarisinde iki adet cerari kılı, iki adet küçük kıl ve bunların etrafını çeviren üç bölmeli gözenekler bulunur. Cerari kılları ince olup bazıları bir veya iki adet üç bölmeli gözenekler ile beraber bulunurlar. Circulus ovaldir (Şekil 4.22 d). Çok bölmeli gözenekler hem 122

124 dorsalde hem de ventralde bulunurlar. Dorsalde birkaç çok bölmeli gözenek son abdomen segmentlerinde bulunurken ventralde çok sayıda olup thoraxın kenar kısımlarında az sayıda bulunurlar. Beş bölmeli gözenekler ventralde thorax ve ilk abdomen segmentlerinde çok sayıda bulunurlar. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyinde de çok sayıda bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar dorsalde iki farklı boyutta olup büyük olanlar küçük olanların iki katı büyüklükte ve tüm dorsumda enlemesine sıralar halinde dizilmişler, altıncı ve yedinci abdomen segmenlerinde kenar kısımda küçük gruplar oluştururlar. Ventralde tüp şeklindeki kanallar tek tip olup dorsaldeki küçük olanlar kadar küçük olup torax ta vücut kenarlarında küçük gruplar halinde, abdomende ise çok sayıdadırlar. Konukçuları: Dactylis glomerata, (Danzig 2001 b). Dünya daki dağılımı: Ermenistan (Danzig 2001 b). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce saptanmamıştır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.36 de verilmektedir. Çizelge Phenacoccus loiki nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Papaz deresi, Sanatoryum civarı Hordeum murinum (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Tür: Phenacoccus phenacoccoides (Kiritchenko, 1932) (Şekil 4.23 a) Sinonimi: Trionymus phenacoccoides Kiritchenko, 1932: 136; Erium phenacoccoides; Lindinger, 1935: 122; Phenacoccus phenacoccoides; Borchsenius, 1937: 54; Caulococcus phenacoccoides; Borchsenius, 1960: 49 Tanımı: Yumurta kesesi gevşek yapılı ve kar beyazıdır. Dişi vücudu beyaz mum tabakası ile kaplıdır. Ergin dişi uzunlamasına oval, soluk pembe, mm uzunlukta, mm genişliktedir (Kosztarab ve Kozar, 1988). Antenler dokuz segmentli olup birinci ve son segmenti en uzunudur. Stylet lobu ön stigmaların hizasına kadar uzanır. 123

125 Arka coxalarda birkaç saydam gözenek bulunur. Sadece son iki cerari gelişmiş olup bunlar kitinleşmiş bir alan üzerine yerleşmiş durumdadırlar. Anal lob cerarisind iki adet cerari kılı ve 5-6 adet üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus bulunmaz. Anal loblar zorlukla fark edilebilir. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyine dağılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenek bulunmaz. Çok bölmeli gözenekler son dört abdomen segmentinde çok sayıda sıralar halinde ve abdomen segmentlerinin ve prosomanın kenarlarında birkaç tane bulunurlar (Şekil 4.23 a). Tüp şeklindeki kanallar her iki abdomen yüzeyinin son kısımlarına yerleşmiş durumda olup birkaç tane prosoma nın kenar kısımlarında bulunur. Dorsal kıllar küçük ve ince, ventral kıllar ince ve uzundur. Konukçuları: Olgaea leuophylla, Agropyron desertorum, Agropyron repens, Agropyron romosum, Agropyron sibiricum, Cleistogenes squarrosa, Cynodon dactylon, Elymus angustus, Elytrigia sp., Phleum phleoides ve Poa nemoralis dir (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Çin, Gürcistan, Macaristan, Kazakistan, Moldova, Mongolya, Polonya, Rusya, Ukrayna, Özbekistan (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce saptanmamıştır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.37 de verilmektedir. Çizelge Phenacoccus phenacoccoides nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Kızılcahamam-Çakal Graminae (Yaprak kını) Kızılcahamam-Çakal Graminae (Yaprak kını) Anadolu Bulvarı Aegilops sp. (Yaprak kını) Pursaklar-Gülyaz cad. Hordeum murinum (Yaprak kını) Pursaklar çıkışı Hordeum murinum (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 124

126 a b c d Şekil a) P. phenacoccoides te thoraxta çok bölmeli gözenek; P. pumilus'un b) canlı dişisi, c) dorsalde çok bölmeli gözenek ve d) circuli. Tür: Phenacoccus pumilus Kiritshenko, 1935 (Şekil 4.23 b, c, d) Sinonim: Phenacoccus latus Kritchenko, 1931: 314; 1936: 134. Tanımı: Dişi vücudu un görünümünde mum salgısı ile kaplıdır (Şekil 4.23 b). Ergin dişi oval, pembe, mm uzunluğunda, mm genişliğindedir. Antenler dokuz segmentli olup en uzun segment en uçtaki segmenttir. Stylet lobu orta coxalara kadar uzanır. Bacak segmentleri kalındır çift cerari bulunur, C 18 de iki uzun, bir-iki kısa kıl ve dört-yedi adet üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus yoktur. Anal halka oval bir sıra dışta, bir sıra içte olmak üzere etrafında iki adet gözenek sırası altı adet kıl bulunmaktadır. Anal lob geniştir. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyinde de 125

127 bulunur. Beş bölmeli gözenekler ventral kısımda ağız parçaları ve ilk coxaların civarında yerleşmiş durumda az sayıdadır. Çok bölmeli gözenekler beşinci ve altıncı abdomen tergitleri üzerinde sıralar halinde, ventralde üçüncü ve beşinci sternitlerde sıralar halinde altıncı ve sekizinci sternitler üzerinde bant şeklinde yerleşmişlerdir (Şekil 4.23 c). Tüp şeklindeki kanallar abdomen sternitleri ve tergitleri üzerinde sıralar halinde yerleşmiş durumdadır. Vücut kılları dorsalde kısa ve kalın, ventralde daha incedir. Bazı örneklerde tüm özellikler tür özelliklerine uymasına rağmen circulus benzeri yapılar görülmektedir (Şekil 4.23 d). Bu tip bireylere, aynı popülasyon içerisindeki bireylerde de rastlanmaktadır. Bu yüzden tüm özellikler benzer olmasına rağmen sadece circulus varlığından dolayı bu tip bireyleri yeni bir tür olarak kabul etmenin doğru olmadığı düşünülmektedir. Bu tip bireyler bu tür içerisinde değerlendirilmiştir. Konukçuları: Amaranthus retroflexus, Dianthus capiatus, D. polymorphus, D. pumilis, Beta vulgaris, Chenopodium album, Achillea herberi, A. millefolium, Artemisia frigida, A. marschalliana, Inula conyza, I. ensifolia, Scorzonera pusilla, Sonchus asper, Taraxacum sp., Tragopogon sp., Xeranthemum squarrosum, Convolvulus arvensis, A. calycinum, A. tortuosum, Isatis tinctoria, Lepidium draba, Sisymbrium loeselii, Scabiosa, Centaurea parlatoris, Ajuga chia, Lallemantia sp., Scutellaria sevanensis, Teucrium polium, Thymus marschallianus, Ziziphora, Alhagi sp., Medicago falcata, Melilotus officinalis, Onobrychis sp., Trigonella sp., Vicia pannonica, Plantago sp., Galium verum, Linaria vulgaris, Daucus carota ve Foeniculum officinale (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Çin, Ermenistan, Fransa, Gürcistan, Kazakistan, Özbekistan Rusya, Sicilya, Tajikistan, Türkmenistan, Ukrayna, (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Kaydan et al. (2004) bu türü teşhis edilmemiş yabancıot üzerinden Polatlı-Haymana yolunda, Tarilis sp. üzerinden Kalecik te saptamıştır. Yine bu türün teşhis edilmemiş bir bitki üzerinde Nevşehir de bulunduğu Kaydan et al. (2001 b) tarafından bildirilmiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Echinophora teneifolia, Sisymbrium officinale, Amaranthus viridis, Eryngium compestre, Eruca sp. Diplotaxis tenuifolia ve 126

128 daha birçok bitki üzerinden Ankara nın farklı bölgelerinden toplanan bu türün örnekleme bilgileri Ek 2 de sunulmuştur. Doğal düşmanları: Bu türe ait tespit edilen doğal düşmanlar Çizelge 4.38 de verilmiştir. Çizelge P. pumilus un doğal düşmanları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşmanlar Bilkent Üniversitesi Karşısı Melilotus alba Nephus nigricans Weise (Col.:Coccinellidae) Bilkent Üniversitesi Karşısı Compositae Scymnus sp. (Col.:Coccinellidae) Eymir Eryngium compestre Nephus nigricans Weise Anagyrus sp. nr. diversicornis, Leptomastix flava (Hym.:Encyrtidae) Marietta picta Sanatoryum sad. Candar Sokak Descuvaria saptia Scymnus sp Sokullu cad. Teşhis edilemedi Hyperaspis syriaca Weise (Col.:Coccinellidae) Elmadağ yolu (Kayaş) Compositae Scymnus sp ODTÜ Çamlık Matthiola longipetale Nephus nigricans Weise Subayevleri Roseda lutea Stethorus punctillum (Col.:Coccinellidae) Yukarı Subayevleri Sinapis arvensis Scymnus rubromaculatus (Goeze) Nato yolu 1. Cadde Eryngium compestre Platynaspis luteorubro (Goeze) (Col.:Coccinellidae) Aktepe sonu tepe Scabiosa sp. Platynaspis luteorubro (Goeze) Tür: Phenacoccus tergrigorianae Borchsenius & Ter-Grigorian, 1956 (Şekil 4.24) Tanımı: Ergin dişinin vücudu oval şekilli, koyu pembe renkli olup beyaz mum tabakası ile kaplıdır mm. uzunlukta ve mm genişliktedir (Şekil 4.24 a) (Ter- Grigorian, 1973). Antenler sekiz segmentlidir. Stylet kıllarının ucu ön stigma çizgisine kadar uzanır. Tırnaklarda küçük bir çentik bulunur. Anal halka küçük, oval şekilli olup bir iç ve bir dış olmak üzere iki gözenek sırası ile çevrilidir. Anal loblar anal halkanın kenarlarında biraz çıkıntı yapmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler dorsal yüzeyde beşinci ve yedinci tergumlarda enine sıra şeklinde, ventral yüzeyde ise üçüncü sternumlarda enine sıra, dördüncü ve sekizinci sternumlarda enine çizgi şeklinde yerleşmiş durumdadır. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyinde de bulunur. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyuttadır. Büyük olanlar vücudun tüm sternumlarında enine sıra oluştururlar (Şekil 4.24 b). Küçük olanlar sadece vücudun 127

129 ventral yüzeyinde bulunurlar. üç çift cerari bulunur, C 18 de üç ince cerari kılı ve yedi sekiz üç bölmeli gözenek bulunur. Vücut kılları değişik boyutlarda olup en uzun olanlar vücudun ventral yüzeyinin ortalarına yerleşmiştir. a b Şekil P. tergrigorianae nin a) dişisi ve b) dorsaldeki büyük tüp şeklinde kanalları. Konukçuları: Avena fatua, Festuca sp., Hordeum sp., Triticum sp., Triticum vulgare erythrospermum ve Scandix pectenveneris (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce Ankara, Nevşehir ve Van da Kaydan et al. (2001 a, b2004) tarafından Artemisia sp., Xanthum sp., Achillae sp., teşhis edilememiş yabancıot, Cichorium sp., Eryngium sp., Chenapodium sp., Chenapodium album, Umbellifera, Beta vulgaris, Zygophylum tabacum, Onobrychis viciifolia, Hordeum vulgare, Melilotus sp. ve Scobiosa sp. üzerinde belirlenmiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.39 da verilmektedir. Çizelge Phenacoccus tergrigorianae nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Ayvalı cad. Yol kenarı Compositae (Kök) Ümitköy-Yarenler sitesi Compositae (Kök) Ümitköy-Yarenler sitesi Medicago rigidula (Kök) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 128

130 Tür: Phenacoccus transcaucasicus Hadzibejli, 1960 (Şekil 4.25) Sinonimi: Phenacoccus mespili Borchsenius, 1949:220; Matesova, 1962:13; Ter-Grigorian, 1962:57; 1973:140; Bazarov, 1975:57; Tereznikova, 1975:217; Kosztarab ve Kozar, 1988:130. Tanımı: Ergin dişi oval, üzeri mumsu salgılar ile kaplı olup beyaz görünümlüdür. Dorsalde uzunlamasına iki çizgi, vücut kenarında 18 çift mum uzantısı bulunur mm uzunluğunda, mm genişliğindedir (Şekil 4.25 a). Antenler dokuz segmentlidir. 18 çift cerari bulunur. Anal loblar belirgindir. Anal lob cerarisi hafifçe kitinleşmiş bir alan üzerine yerleşmiştir ve iki adet cerari kıl ve değişik boyutlarda üç adet kıl ile beş sekiz adet üç bölmeli gözenekler taşır. Circulus büyük ve belirgindir. Anal halka etrafında altı adet kıl bulunmaktadır. Çok sayıda üç bölmeli gözenek her iki vücut yüzeyinde de bulunur. Beş bölmeli gözenek çok sayıda olup, vücudun orta kısmına band şeklinde yerleşmiş durumdadır. Çok bölmeli gözenekler son üç abdomen segmentinde sıralar halinde bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar ventralde abdomen segmentlerinde sıra halinde, kenarlarda ikişer üçer adetlik gruplar halinde, dorsalde abdomen segmentlerinin kenarlarında bulunur (Şekil 4.25 b). Dorsal kıllar diken şeklinde, ventral yüzeydekiler uzun saç şeklindedir. Konukçuları: Malus sp., Pyrus sp., Armeniaca sp., Cydonia sp., Mespilus sp., Prunus sp., Cerasus sp., Persica sp., Crateagus sp., Fraxinus sp., Juglans sp. ve Lonicera sp. (Danzig, 2003). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce saptanmamıştır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.40 da verilmektedir. Çizelge Phenacoccus transcaucasicus nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Yenikent Malus communis (Gövde) Yenikent Malus communis (Gövde) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 129

131 b a Şekil Phenacoccus transcaucasicus un a) dişisi ve b) vücut kenarında içe doğru dizilmiş tüp şeklindeki kanal sırası. Cins: Planococcus Ferris, 1950 Tip-tür: Pseudococcus citri (Risso, 1813) Tanımı: Ergin vücudu ovaldir. Her iki dorsal ostiolde gelişmiştir. Tipik olarak 18 çift cerari bulunur. Başta bulunan cerarilerde üç dört adet cerari kılı bulunurken diğerlerinde iki adet cerari kılı bulunur. Anal lob cerarisinde yardımcı kıllar ve az sayıda üç bölmeli gözenek bulunur. Dorsalde tüp şeklindeki kanallar çok sayıdadır. Anal halka ertrafında altı adet kıl bulunur. Çok bölmeli gözenekler abdomenin ventralinda bulunur. Circulus bazı türlerde bulunur bazılarında bulunmaz. Eğer varsa dördüncü ve beşinci abdomen segmentlerinin arasına yerleşmiş durumdadır. Bacaklar iyi gelişmiş olup tırnakta denticle bulunmaz. Ekolojisi: Genellikle ağaç ve süs bitkilerinde bulunurlar. Seralarda süs bitkilerinde yaygın olarak bulunurlar. Planocccus citri ekonomik olarak en zararlı tür olarak değerlendirilmektedir. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Şimdiye kadar dünyada bu cinse ait toplam 39 tür, palearktik bölgede 12 tür saptanmıştır. Daha önce ülkemizde bu cinse ait üç adet tür bulunmuştur. Bu çalışmada bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. 130

132 1 Çok bölmeli gözenekler ventralin orta kısmında bulunur, genellikle Juniperus sp., Cupressus sp. de bulunur...vovae 1 Çok bölmeli gözenekler ventralde hem orta kısımda hem de kenarlarda bulunur (1) Başta 4-35 adet tüp şeklinde kanal bulunur... citri 2 Başta 1-4 adet tüp şeklinde kanal bulunur... ficus Tür: Planococcus citri (Risso, 1813) (Şekil 4.26 a, b, c, d) Sinonim: Dorthesia citri Risso, 1813: 416; Coccus tuliparum Bouche, 1844: 301; Coccus citri; Boisduval, 1867: 348; Coccus citry; Alfonso, 1875: 428; Dactylopius alaterni Signoret, 1875c: 309; Dactylopius ceratoniae Signoret, 1875c: 311; Dactylopius citri; Signoret, 1875c: 312; Dactylopius citri; Signoret, 1875c: 312; Dactylopius cyperi Signoret, 1875c: 314; Dactylopius robiniae Signoret, 1875c: 322; Dactylopius tuliparum; Signoret, 1875c: 323; Lecanium phyllococcus Ashmead, 1879: 160; Dactylopius brevispinus Targioni Tozzetti, 1881: 137; Dactylopius destructor Comstock, 1881a: 342; Dactylopius farinosus; Cockerell, 1898g: 109; Dactylopius secretus Hempel, 1900a: 387; Phenacoccus spiriferus Hempel, 1900a: 389; Phenacoccus spiniferus; Hempel, 1901: 110; Pseudococcus citri; Cockerell, 1902p: 252; Pseudococcus cyperi; Fernald, 1903b: 101; Pseudococcus robiniae; Fernald, 1903b: 108; Pseudococcus tuliparum; Fernald, 1903b: 111; Pseudococcus alaterni; Fernald, 1903b: 97; Pseudococcus ceratoniae; Fernald, 1903b: 99; Pseudococcus citri coleorum Marchal, 1908: 236; Dactylopius (Trechocorys) citri; Newstead, 1908: 9; Pseudococcus citri phenacocciformis Brain, 1915: 116; Pseudo-Coccus citris; Gomez-Menor Ortega, 1929: 5; Planococcus cubanensis Ezzat & McConnell, 1956: 55; Planococcus citricus Ezzat & McConnell, 1956: 69; Planococcus cucurbitae Ezzat & McConnell, 1956: 71. Tanımı: Ergin dişi mm uzunlukta, mm genişlikte olup vücut ovaldir (Şekil 4.26 a, b). Antenler sekiz segmentlidir. Bacaklar geniş olup coxa ve tibiada saydam gözenekler bulunur. Tırnaklarda denticle bulunmaz. Anal halka etrafında bulunan altı adet kıl anal halka çapının iki katı uzunluktadır. Çok bölmeli gözenekler dosalde bulunmaz, ventralde dördüncü abdomen segmentinden vulvanın arkadaki kenarına kadar çok yoğun olarak bulunurken bazen thoraxta da bulunur (Şekil 4.26 c). Üç bölmeli gözenekler ve basit bölmesiz gözenekler vücudun her iki yüzeyine de yayılmış durumdadır. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyuttadır. Büyük olanlar dorsuma yerleşmiş (Şekil 4.26 d) durumda olup, bazı durumlarda mantar şeklindeki kanallara değişimler gösterebilirler. Abdomenin sekizinci segmentinden ikinci segmentine kadar 131

133 her cerari etrafında bir adet, thorax ve baş kısımda bir dört adet tüp şeklinde kanal bulunur. Ventraldeki tüp şeklindeki kanallar daha küçük olup genellikle abdomenin kenar kısımlarında gruplar halinde, thoraxta ise dağılmış şekilde bulunurlar. Cerari oldukça geniş ve belirgindir. 18 çift cerari bulunur. Vücut kılları değişik boyutlarda olup, her iki yüzeyde ince ve uzundur ve uçta hafifçe kıvrıktır. Turunçgil unlubiti olarak bilinen bu tür, turunçgillerde ekonomik kayıplara neden olan bir tür olmasının yanında, seralarda yetiştirilen süs bitkilerinde de önemli sorunlara neden olmaktadır. Konukçuları: Polifag (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Kozmopolit (Ben-Dov 1994) Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce özellikle güney bölgelerde turunçgil alanlarında belirlenmiştir (Ben-Dov 1994, Bodenheimer 1949, 1952, 1953 a, Düzgüneş 1982, Kozstarab ve Kozar 1988, Lodos 1986). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.41 de verilmektedir. Çizelge Planococcus citri nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Basın cad. Basın Eczanesi Amarillus sp. (Yaprak, dal) ABB serası Pelargonium peltatum (Yaprak, dal) ABB serası Citrus sp. (Yaprak, dal) ABB serası Nerium oleander (Yaprak, dal) Orman bakanlığı serası Citrus sp. (Yaprak, dal) Dallıoğlu seracılık Ficus sp. (Yaprak, dal) Cumhurbaşkalığı serası Anthrium scherzeranum (Yaprak, dal) Ankara Saintpaulia ionantha (Yaprak, dal) ABB serası Marantha leuconeura (Yaprak, dal) Orman bakanlığı sera Citrus limon (Yaprak, dal) Ankara Dracena marginata (Yaprak, dal) AÜZF Bitki Koruma Böl Sera Euphorbia sp. (Yaprak, dal) Ankara ev Kalanchoe blossfeldiana (Yaprak, dal) Çubuk I Serası Ficus elastica (Yaprak, dal) Çubuk I Serası Yucca sp. (Yaprak, dal) Çubuk I Serası Cyperus alternifolius (Yaprak, dal) Çubuk I Serası Cissus antartica (Yaprak, dal) 132

134 Çizelge (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Çamlıkaya Serası Crisa sp. (Yaprak, dal) Ankara B.B. sera Evonymus sp. (Yaprak, dal) Çubuk I Serası Citrus sp. (Yaprak, dal) Doğal düşmanları: tarihinde Ankara Büyükşehir Belediyesi serasında Nerium oleander, tarihinde Orman Bakanlığı serasında Citrus sp üzerinden toplanan unlubitlerden Anagyrus pseudococci (Hymenoptera: Encyrtidae) elde edilmiştir. Tür: Planococcus ficus (Signoret, 1875) (Şekil 4.26 e, f) Sinonim :Coccus vitis; Nedzilskii, 1869; Dactylopius vitis; Lichtenstein, 1870; Dactylopius ficus Signoret, 1875; Dactylopius vitis Signoret, 1875; Dactylopius subterraneus Hempel, 1901; Pseudococcus ficus; Fernald, 1903; Pseudococcus vitis Fernald, 1903; Coccus vitis; Lindinger, 1912b; Pseudococcus vitis Leonardi, 1920; Pseudococcus citrioides Ferris, 1922; Pseudococcus vitis Bodenheimer, 1924; Pseudococcus citri; Balachowsky & Mesnil, 1935; Coccus vitis Borchsenius, 1949; Dactylopius ficus; Borchsenius, 1949; Planococcus citrioides; Ferris, 1950; Planococcus vitis Ezzat & McConnell, 1956; Pseudococcus praetermissus Ezzat, 1962c; Planococcus vitis Matile-Ferrero, Tanımı: Ergin dişinin vücudu oval olup, ortalama 3.2 mm uzunluktadır (Şekil 4.26 e). Bacaklar iyi gelişmiş arka coxalarda, femur ve tibialarda saydam gözeneklidir. Vücut kenarlarında 18 çift cerari bulunur, cerariler iki adet konik kıl taşır ve bu kıllar baş kısmına yaklaştıkça daha ince ve uzun bir görünüm alır (Şekil 4.26 e). Dorsaldeki tüp şeklindeki kanallar ventraldekilerden daha büyüktür (Şekil 4.26 f). Anal lob kılı anal halka kıllarından daha kısadır. Çok bölmeli gözenekler genellikle vulva etrafında ve abdomen segmentlerinde sıra ve bantlar şeklinde yerleşmiştir. Tüp şeklindeki kanallar genellikle abdomen segmentlerinde olup thorax ve baş segmentlerinde de teker teker bulunur, genellikle her segmentte 2-3 kanal bulunur. Tüm dünyada bir çok konukçuda beslenen bu tür genellikle asmaları tercih etmektedir. Akdeniz ülkelerinde özellikle asmalarda ekonomik kayıplara neden olmaktadır. 133

135 a b c d e f Şekil Planococcus citri nin a ve b) dişisi, c) vulva etrafında çok bölmeli gözenekler, d) başta çok sayıda tüp şeklinde kanal; P. ficus un e) dişisi, ve f) başta az sayıda tüp şeklinde kanal. 134

136 Konukçuları: Mangifera indica, Nerium oleander, Dahlia sp., Bambusa sp., Juglans sp., Persea americana, Dichrostachys glomerata, Prosopis farcata, Tephrosia purpurea, Ficus benjamini, Ficus carica, Phoenix dactylifera, Platanus orientalis, Punica granatum, Zizyphus spina-christi, Cydonia oblonga, Malus domestica, Malus pumila, Salix sp., Theobroma cacao, Styrax officinalis, Vitis vinifera (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: P. ficus, A.B.D, Gürcistan, Afganistan, Azerbaycan, Arjantin, Brezilya, Fransa, Güney Amerika, Şili, Uruguay, Hindistan, Iran, Irak, İspanya, İsrail, İtalya, Kıbrıs, Libya, Lübnan, Pakistan, Portekiz, Sicilya, Suudi Arabistan, Suriye, Tunus, Türkmenistan ve Yunanistan da saptanmıştır (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Türkiye de daha önce Kaydan et al. (2004) tarafından, Vitis sp. üzerinde Ankara ve Burdur da tespit edilmiştir. Bu tür ayrıca İzmir, Rize, Niğde ve Marmara Bölgesinde Ficus sp., Vitis sp., Punica granatum üzerinde saptanmıştır (Düzgüneş 1982; Lodos 1986). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.42 de verilmektedir. Çizelge Planococcus ficus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Dışkapı-Ankara Vitis vinifera (Yaprak, dal) Kayaş Ayvalı çiçekçilik Marantha leuconuera (Yaprak, dal) DDY serası Anthurium scherzerianum (Yaprak, dal) DDY serası Dracena sp. (Yaprak, dal) DDY serası Saxifraga stolonifera (Yaprak, dal) DDY serası Nerium oleander (Yaprak, dal) DDY serası Sheflera sp. (Yaprak, dal) DDY serası Ficus benjamin (Yaprak, dal) Ece çiçekcilik Chrysalidocaipus lutescens (Yaprak, dal) Cumhurbaşkanlığı köşkü Ficus sp. (Yaprak, dal) Cumhurbaşkanlığı Köşkü (Sera) Sygonium sp. (Yaprak, dal) Basın cad. Basın Eczanesi Hoya sp. (Yaprak, dal) Orman Bakanlığı sera Pelargonium peltatum (Yaprak, dal) Çubuk I Serası Anthrium scherzerianum (Yaprak, dal) Çubuk I Serası Syngonium podophyllum (Yaprak, dal) Ankara-Ev Marantha leuconeura (Yaprak, dal) Yenimahalle-Oğuz sokak köşesi Vitis vinifera (Yaprak, dal) Ankara-Subayevleri Kalanchae blassifedka (Yaprak, dal) 135

137 Çizelge 4.42 (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Tigem Serası Pelargonium peltatum (Yaprak, dal) Botanik parkı Sera Nerium oleander (Yaprak, dal) Aktepe 47. Sokak Vitis vinifera (Yaprak, dal) Keçiören Atatürk Bahçesi civarı Vitis vinifera (Yaprak, dal) Hoşdere cad. Yukarı Ayrancı camii avlusu Vitis vinifera (Yaprak, dal) Maltepe Mehmet Baydar Sokak Ficus carica (Yaprak, dal) Hoşdere cad. Kuzgun sokak Ficus carica (Yaprak, dal) Hoşdere cad. Kuzgun sokak civarı Ficus carica (Yaprak, dal) Doğal düşmanları: tarihinde Dışkapı da Vitis vinifera üzerinden toplanan bireylerden A. pseudococci, de Subayevlerinden Kalanchae blassifedka üzerinden toplanan bireylerden Leptomastidea matritensis Mercet (Hymenoptera: Encyrtidae) ve de Hoşdere cad. Yukarı Ayrancı camii avlusunda yine V. vinifera dan toplanan bireylerden Sympherobius pygmeus (Rambur) (Neuroptera: Hemerobiidae) ve L. alticeps (Czerny) (Diptera: Chamaemyiidae) elde edilmiştir. Tür: Planococcus vovae (Nasonov, 1908) (Şekil 4.27) Sinonim:Coccus gossipifera Rondani, 1874; Pseudococcus (Dactylopius) vovae Nasonov, 1909; Pseudococcus gossypifer; Lindinger, 1921; Pseudococcus gossypifer; Lindinger, 1921; Pseudococcus gossypifer; Lindinger, 1931; Pseudococcus inamabilis Hambleton, 1935; Pseudococcus gossypifer; Kawecki, 1948; Pseudococcus junipericola Borchsenius, 1949; Allococcus inamabilis; Ezzat & McConnell, 1956; Allococcus vovae; Zahradnik, Tanımı: Ergin dişinin vücudu her zaman yumurta kesesinin sonunda belirgindir (Şekil 4.27 a) ve bu özellik sadece bu türe özgü bir özelliktir (Şekil 4.27 a ve b). Dişi oval, kahverengimsi, ortalama 3.0 mm uzunlukta ve 1.7 mm genişliktedir. Anten sekiz segmentli olup en uzun segment uçtaki segmenttir (Şekil 4.27 c). Stylet lobu arka stigmaların hizasına kadar uzanır. Ostioller belirgindir; bacaklar ince uzun olup arka coxalarda saydam gözenekler bulunur. Dorsal yüzeyin kenar kısımlarında 18 çift cerarii bulunur fakat nadiren 14 çift cerarininde bulunduğu görülmüştür, her cerari üzerinde iki kıl bulunur (Şekil 4.27 d). Circuli geniş ve belirgindir. Çok bölmeli gözenekler abdomen sternitleri üzerinde bantlar ve sıralar şeklinde yerleşmiştir. Mantar şekilli ve tüp şeklindeki kanallar dorsal yüzeyde ventraldekilerden daha büyüktür. Kıllar ventral yüzeyde ince ve uzundur. 136

138 Konukçuları: Anthurium sp., Chamaecyparis lawsoniana, Cupressocyparis leylandii, Cupressus sp., C. glauca, C. goveniana, C. macrocarpa, C. sempervirens, C. virginiana, Juniperus sp., J. chinensis, J. communis, J. nana, J. oxycedrae, J. oxycedrus macrocarpa, J. phoenicea, J. rigida, J. rufescens, J. sabina, J. semiglobosa, J. seravschanica, J. sibirica, Libocedrus decurrens, Thuja sp., T. occidentalis ve Laurus nobilis (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Afganistan, Almanya, Avusturya, Bulgaristan, Brazil, Çek Cumhuriyeti, Ermenistan, Fas, Fransa, Gürcistan, Iran, İngiltere, İsrail, İsveç, İtalya, Kıbrıs, Korsika, Macaristan, Polonya, Rusya, Tacikistan, Türkiye ve Ukrayna dır (Ben- Dov 1994; Foldi 2000). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Cupressus sp. ve Juniperus sp. üzerinden Merkez Kocapınar ve Aziziye (Burdur) ile Eğirdir ve Kovada (Isparta) da tespit edilmiştir (Kaydan et al. 2004). Ayrıca P. vovae Marmara bölgesi, İç Anadolu, Akdeniz Bölgesi nde Cupressus sempervirens, C. goveniana, Cupressus sp., Juniperus exelsa, Laurus nobilis, Libocedrus decrrens, Taxux baccata, Thuja occidentalis üzerinde saptanmıştır (Çanakçıoğlu 1977; Selmi 1979; Uygun et al ). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.43 de verilmektedir. Çizelge Planococcus vovae nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Seğmenler parkı Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Batıkent-Vedat Dalokay parkı Juniperus sp. (Dal Yaprak) Dikmen vadisi Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Dikmen vadisi Juniperus sp. (ağaç yıldız) (Dal Yaprak) Dikmen vadisi Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Anıt park Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Anıt park Juniperus sp. (Ağaç) (Dal Yaprak) Portakal çiçeği vadisi Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Portakal çiçeği vadisi Juniperus sp. (Yıldız) (Dal Yaprak) AOÇ Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Batıkent-Mesa Cupressus sempervirens (Dal Yaprak) Orman Bakanlığı sera bahçesi Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Batıkent-Vedat Dalokay parkı Juniperus sp. (Dal Yaprak) 137

139 Çizelge (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Etlik Yavuz Sultan Selim Parkı Juniperus sp. (Yaılıcı) (Dal Yaprak) Etlik Bağcılar caddesi Cupressus sempervirens (Dal Yaprak) Etlik Kasalar Süleyman Hacı Yürüyüş Parkı Juniperus sp. (Dal Yaprak) Yenimahalle araştırma ens bahçesi Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Dikmen Cad. Karşılama Parkı Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Dikmen cad sonu Juniperus sp.(yayılıcı) (Dal Yaprak) Sokullu cad. Ahmet Arif Parkı Thuja sp. (Dal Yaprak) Meclis bahcesi Juniperus (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Meclis bahcesi Juniperus (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Orman bakanlığı fidanlığı Juniperus sp. (yayılıcı) (Dal Yaprak) AOÇ Juniperus (yayılıcı) (Dal Yaprak) Keçiören Atatürk Bahçesi Juniperus (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Maltepe Çankaya Bel. Fidanlığı Juniperus (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Maltepe Çankaya Bel. Fidanlığı Juniperus sp. (Ağaç) (Dal Yaprak) Maltepe Çankaya Bel. Fidanlığı Taxus sp. (Dal Yaprak) Maltepe Mehmet Baydar Sokak Juniperus sp. (Ağaç) (Dal Yaprak) Maltepe Çankaya Bel. Fidanlığı Juniperus sp. (Dal Yaprak) Keçiören Atatürk Bahçesi Cupressus arizonica (Dal Yaprak) Keçiören Atatürk Bahçesi Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Keçiören Gökçek parkı Juniperus chinensis (Dal Yaprak) Keçiören Atatürk Bahçesi Juniperus sabinae (Dal Yaprak) Keçiören Gökçek parkı Juniperus chinensis (Dal Yaprak) Batıkent-Mesa Juniperus chinensis (Dal Yaprak) Aktepe 47. Sokak civarı Juniperus horizontalis (Dal Yaprak) Anayasa parkı Juniperus chinensis (Dal Yaprak) Keçiören yolu Türk petrol yanı Juniperus horizontalis (Dal Yaprak) Keçiören Gökçek parkı Cupressus arizonica (Dal Yaprak) Keçiören Gökçek parkı Juniperus sp. (Ağaç) (Dal Yaprak) Eryaman 1 Sancaklar cad Juniperus sp. sabinae (Dal Yaprak) Sokulllu cad. Ahmet Arif Parkı Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Botanik parkı Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) A.Ü.Cebeci kampüsü Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Rüzgarlı-Aski Juniperus horizontalis (Dal Yaprak) Yenimahalle-Tat sokağı civarı Cupressus sempervirens (Dal Yaprak) Yenimahalle-Tat sokağı civarı Cupressus sempervirens (Dal Yaprak) Keçiören Atatürk Bahçesi Juniperus communis (Dal Yaprak) Dikmen vadisi Juniperus sp. (Dal Yaprak) Beysukent Ceyhan Sok civarı Juniperus sp. (Yayılıcı) (Dal Yaprak) Bilkent sitesi Juniperus sp. (Ağaç) (Dal Yaprak) 138

140 Doğal düşmanları: Planococcus vovae nin doğal düşmanları Çizelge 4.44 de verilmektedir. Çizelge Planococcus vovae nin Ankara ilinde tespit edilen doğal düşmanları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşmanlar Keçiören Atatürk Bahçesi Juniperus communis Aktepe 47. Sokak Juniperus horizontalis Eryaman 1 Sancaklar cad Yenimahalle-Tat sokağı Dikmen vadisi Juniperus sp. sabinae Cupressus sempervirens Juniperus sp. (ağaç yıldız) Leucopomyia alticeps (Dip:Chamaemyiidae) Coccidoxenoides perminutus (Hym.:Encyrtidae) Homalotylus qaylei (Hym.:Encyrtidae) Leptomastidea matritensis(hym.:encyrtidae) Marietta picta Pachineuron sp.(hym.:pteromalidae) Nephus nigricans Weise Exochomus nigromaculatus (Goeze) Leptomastidea matritensis Homalotylus quaylei Leptomastidea matritensis Leptomastidea matritensis Anagyrus sp. Leptomastidea matritensis Anıt park Juniperus sp. (Yayılıcı) Coccidoxenoides perminutus Anıt park Juniperus sp. (Ağaç) Portakal çiçeği vadisi Juniperus sp. (Yıldız) Orman Bakanlığı sera bahçesi Dikmen Cad. Karşılama Parkı Sokullu cad. Ahmet Arif Parkı Beysukent Ceyhan Sok civarı Juniperus sp. (Yayılıcı) Juniperus sp. (Yayılıcı) Thuja sp. Juniperus sp. (Yayılıcı) Bilkent sitesi Juniperus sp. (Ağaç) Keçiören yolu Türk petrol yanı Juniperus horizontalis Batıkent-Vedat Dalokay parkı Juniperus sp Maltepe Çankaya Bel. Taxus sp. Fidanlığı Keçiören Gökçek parkı Juniperus chinensis Maltepe Çankaya Bel. Juniperus (Yayılıcı) Fidanlığı Coccidoxenoides perminutus Leptomastidea matritensis Sypherobius pygmeus Coccidoxenoides perminutus Leptomastidea matritensis Coccidoxenoides perminutus Chartocerus subaeneus Leptomastidea matritensis Coccophagus sp. Leptomastidea matritensis Leptomastidea matritensis Coccidoxenoides perminutus Chartocerus subaeneus Chrysoperla carnea Coccidoxenoides perminutus Leptomastidea matritensis Chrysoperla carnea Coccidoxenoides perminutus Leptomastidea matritensis Leucopomyia alticeps Exochomus guadripustulatus (L.) Leucopomyia alticeps Chrysoperla carnea Leucopomyia alticeps Sypherobius pygmeus 139

141 Çizelge (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşmanlar Maltepe Çankaya Bel. Juniperus sp. Fidanlığı Sypherobius pygmeus Sypherobius pygmeus Leptomastidea matritensis Coccidoxenoides perminutus Maltepe Mehmet Juniperus sp. (Ağaç) Chartocerus subaeneus Baydar Sokak Anagyrus pseudococci Marietta picta Pachyneuron sp Keçiören Atatürk Bahçesi Juniperus sabinae Leucopomyia alticeps Keçiören Gökçek parkı Juniperus chinensis Leptomastidea matritensis Chartocerus subaeneus a b c d Şekil Planococcus vovae nin a) dişisi, b) yumurta keseli dişisi, c) anteni, d) anal lobları. 140

142 Cins: Pseudococcus Westwood, 1840 Tip-tür: Pseudococcus longispinus Westwood Tanımı: Ergin vücudu ovaldir. Her iki dorsal ostiol çiftide gelişmiştir. Genelde 17 çift cerari bulunur. Her ceraride iki veya daha fazla sayıda cerari kılı, birkaç tane yardımcı kıl ve çok sayıda üç bölmeli gözenek bulunur. Mantar şeklindeki kanallar hem dorsal hem ventralde bulunur. Tüp şeklindeki kanallar çok sayıda ve her iki vücut yüzeyinde bulunurlar. Anal halka ertrafında altı adet kıl bulunur. Çok bölmeli gözenekler abdomenin ventralinde bulunur. Circulus bazı türlerde bulunur bazılarında bulunmaz. Eğer varsa dördüncü ve beşinci abdomen segmentlerinin arasına yerleşmiş durumdadır. Bacaklar iyi gelişmiş olup tırnakta denticle bulunmaz. Biyolojisi ve ekolojisi: Genellikle ağaç ve süs bitkilerinde bulunurlar. Seralarda süs bitkilerinde yaygın olarak bulunurlar. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Şimdiye kadar dünyada bu cinse ait toplam 162 tür, Palearktik bölgede 12 tür saptanmıştır. Ülkemizde bu cinse ait Pseudococcus caricus, Pseudococcus laingi, Pseudococcus longispinus, Pseudococcus viburni tespit edilmiştir (Ben-Dov 1994; Bodenhaimer 1952, 1953; Çanakçıoğlu 1977; Düzgüneş 1982; Lodos 1986; Selmi 1979; Uygun et al. 1998). Bu çalışmada bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. Cerarilerin kenarında 1 adet mantar şekilli kanal var... viburni Cerarilerin kenarlarında 1 adet büyük 1 adet küçük mantar şekilli kanal var..longispinus Tür: Pseudococcus longispinus Targioni Tozzetti, 1867 (Şekil 4.28 a) Sinonimi: Pseudococcus adonidum; Westwood, 1840: 118; Coccus laurinus Boisduval, 1867: 353; Dactylopius longispinus Targioni Tozzetti, 1867: 75; Dactylopius adonidum; Signoret, 1875c: 306; Dactylopius hoyae Signoret, 1875c: 317; Dactylopius pteridis Signoret, 1875c: 321; Boisduvalia lauri; Signoret, 1875c: 338; Dactylopius longifilis Comstock, 1881a: 344; Oudablis lauri; Cockerell, 1896b: 325; Dactylopius longispinous; Osborn, 1898: 225; Pseudococcus longispinus; Cockerell, 1902p: 252; Pseudococcus hoyae; Fernald, 1903: 103; Pseudococcus laurinus; Fernald, 1903b: 104; Pseudococcus adonidum; Savescu, 1982:

143 Tanımı: Canlı dişi açık sarı-gri renkli olup vücut yüzeyi mum salgısı ile kaplıdır. Vücut kenarlarında yaklaşık olarak vücut uzunluğu kadar uzunlukta olan mumsu iplikçikler bulunur. Belirgin bir yumurta kesesi şekli bulunmaz. Dişi uzunlamasına oval olup mm uzunlukta, mm genişliktedir. 17 çift cerari bulunur. Her bir cerarinin bitişiğinde iki farklı boyutta mantar şeklinde kenal bulunur. Anal lob cerarisinde iki adet konik cerari kılı, 3-4 yardımcı kıl ve çok sayıda üç bölmeli gözenek hafifçe kitinleşmiş bir alan üzerine yerleşmiş durumdadır. C 17 de anal lob cerarisine benzer bir durum görülmekle birlikte 2-4 cerari kılı, birkaç yardımcı kıl ve çok sayıda üç bölmeli gözenek taşır. Diğer cerarilerde 2-4 adet küçük cerari kılı, birkaç yardımcı kıl ve üç bölmeli gözenekler bulunur. Antenler sekiz segmentlidir. Bacaklar iyi gelişmiş olup arka tibia ve femurda saydam gözenekler bulunur. Tırnakta denticle bulunmaz. Circuli oval, geniş ve belirgindir. Üç bölmeli ve bölmesiz basit gözenekler vücudun her yerine dağılmış durumdadır. Fakat ventral kısımda sternal bölgede boş bir alan bulunmaktadır. Çok bölmeli gözenekler genellikle vulva etrafında, yedinci abdomen segmentinin ventralinde ve bazen altıncı abdomen sternitinde bulunur. Mantar şeklindeki kanallar iki farklı boyuttadır, dorsalde büyük olanlar abdomen segmentlerinin ön kısmında mesothoraxın başlangıcına kadar vücut kenarlarında yerleşmişlerdir. Küçük olanlar ise abdomenin altıncı veya yedinci segmentinden başa kadar vücut kenarlarına yerleşmiştir. Ventralde düzensiz sıralar halinde yerleşmişlerdir. Tüp şeklindeki kanallar az sayıda ventralde orta kısıma yerleşmişlerdir. Anal halka her biri halka çapının iki katı uzunlukta altı adet kıl taşır. Anal lob kitinleşmiştir. Konukçuları: Polifag bir tür olup bir çok kültür ve süs bitkisinde bulunur. Dünya daki dağılımı: Kozmopolit bir türdür. Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Acer sp., Ficus carica, Hedera helix, Nerium oleander, Robinia pseudoacacia üzerinden Antakya, Ordu ve Rize de bulunmuştur (Ben-Dov 1994, Bodenheimer 1949, 1952, 1953 a, Düzgüneş 1982 ). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.45 de verilmektedir. 142

144 Çizelge Pseudococcus longispinus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Dallıoğlu seracılık Cychus sp. (Yaprak) Bahar çiçekcilik Cychus sp. (Yaprak) Migros-Ankara Dracena marginata (Yaprak) Karşıyaka seralar Dracena sp. (Yaprak) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. a b Şekil a) Pseudococcus longispinus'ta cerari yanında mantar şekilli kanal ve b) P. viburni de anal lob ve anal cerari. Tür: Pseudococcus viburni (Signoret, 1975) (Şekil 4.28 b) Sinonimi: Dactylopius indicus Signoret, 1875c: 317; Dactylopius viburni Signoret, 1875c: 323; Dactylopius affinis Maskell, 1894b: 90; Pseudococcus affinis; Fernald, 1903b: 97; Pseudococcus obscurus Essig, 1909a: 43; Pseudococcus capensis Brain, 1912: 182; Pseudococcus nicotianae Leonardi, 1913: 76; Pseudococcus longispinus latipes Green, 1917a: 264; Pseudococcus capensis; Joubert, 1928: 209; Pseudococcus fathyi Bodenheimer, 1944b: 90; Pseudococcus malacearum Ferris, 1950b: 185; Pseudococcus affinis; Ben-Dov 1994: 376; Pseudococcus indicus; Ben-Dov 1994: 394. Tanımı: Canlı dişi açık sarı-gri renkli olup vücut yüzeyi mum salgısı ile kaplıdır. Vücut kenarlarında yaklaşık olarak vücut uzunluğu kadar uzunlukta olan mumsu iplikçikler bulunur. Belirgin bir yumurta kesesi şekli bulunmaz. Dişi uzunlamasına oval olup mm uzunlukta, mm genişliktedir. 17 çift cerari bulunur. C 9 bazı durumlarda sadece bir adet cerari kılı taşır. Anal lob cerarisinde iki adet kalın, konik cerari kılı, üç dört yardımcı kıl ve çok sayıda üç bölmeli gözenek hafifçe kitinleşmiş bir alan üzerine 143

145 yerleşmiş durumda olup merkezde kitinleşme görülür. Diğer cerarilerde iki-dört adet küçük cerari kılı, bir kaç yardımcı kıl ve üç bölmeli gözenekler bulunur. Antenler sekiz segmentlidir. Bacaklar iyi gelişmiş olup, arka tibia ve femurda saydam gözenekler bulunur. Tırnakta denticle bulunmaz. Circulus oval, geniş ve belirgindir. Üç bölmeli ve bölmesiz basit gözenekler vücudun her yerine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler, beşinci abdomen segmentinin ventraline ve bazen thorax sternitine kadar bulunurlar. Fakat başta asla bulunmazlar. Mantar şeklindeki kanallar dorsalde oldukça büyük ve çok sayıda olup genellikle her bir cerari yanında bir adet bulunur. Ayrıca, abdomenin orta kısmında bir sıra halinde yerleşmiş durumda olup birkaç tane başta ve thoraxta bulunur. Ventralde birkaç tane thoraxta yerleşmiştir. Tüp şeklindeki kanallar ventralde abdomenin yan kısımlarında çok sayıdadır. Anal halka her biri halka çapının iki katı uzunlukta altı adet kıl taşır. Anal lob haifçe kitinleşmiştir. Vücut kılları her iki yüzeyde de az sayıda ince ve uzundur. Konukçuları: Polifag bir tür olup bir çok kültür bitkisinde bulunur. Özellikle son yıllarda Akdeniz bölgesinde yaygın olarak rastlanmaya başlanmıştır. Dünya daki dağılımı: Kozmopolit bir türdür. Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Prunus laurocerus, Citrus sp., Begonia sp., Dianthus sp., Euphorbia sp., Quercus sp., Cydonia sp., Salix sp., üzerinden İstanbul ve Karadeniz bölgesinden toplanmıştır (Ben-Dov 1994, Bodenheimer 1949, 1952, 1953 a, Düzgüneş 1982 ). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.46 da verilmektedir. Çizelge Pseudococcus viburni' nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Çubuk I Serası Citrus sp. (Yaprak) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 144

146 Cins: Puto Signoret,1875 Sinonim: Putonina Signoret 1875:375; Macrocerococcus Leonardi, 1907;151. Tip-tür: Putonina antennata Signoret, 1875 Tanımı: Ergin dişinin üzeri düzensiz mum salgıları ile kaplıdır. Mum salgıları kenarlarda mum iplikciklerine bağlıdır. Ergin dişi uzunlamasına oval olup beş mm uzunluktadır. Antenler normalde dokuz, nadiren sekiz segmentlidir. Labiumda adet kıl bulunur. Her iki dorsal ostiol çiftide gelişmiştir. Bacaklar iyi gelişmiş olup tırnakta büyük bir denticle bulunur. Kenarlarda çift cerari bulunurken sırt kısımında da dorsal cerariler bulunur. Her bir ceraride 6-20 adet konik cerari kılı ve üç bölmeli gözenekler karışık halde kitinleşmiş bir alan üzerinde bulunur. Genellikle büyük ve geniş bir circulus vardır. Anal halka etrafında normalde altı nadiren sekiz adet kıl bulunur. Anal loblarda 3-7 cerari kılı bulunur. Üç bölmeli gözenekler büyük yapıda olup her iki vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Beş bölmeli gözenekler bazı türlerde bulunurken bazılarında bulunmaz. Çok bölmeli gözenekler dorsalde yoktur. Tüp şeklindeki kanallar uzun, nadiren dorsalde abdomen sternitlerinde az sayıdadır fakat dorsaldekiler genellikle ventraldekilerden daha büyüktür. Dorsal kıllar kısa ve kalın olup cerari kıllarına benzer ve genellikle bir çıkıntı üzerinde bulunurlar. Ventraldeki kıllar uzun ve saç benzeridir. Ekolojisi ve biyolojisi: Otsu ve odunsu bitkilerde bulunurlar. Genellikle yılda bir döl verirler. Bazı türler ekonomik öneme sahiptir. Düya daki ve Türkiye deki dağılımı: Şimdiye kadar dünyada bu cinse ait toplam 57 tür, palearktik bölgede 25 tür saptanmıştır. Ülkemizde bu cinse ait Puto pilosellae, Puto superbus tespit edilmiştir (Kaydan et al. 2004). Bu çalışmada bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. 1 Vücut kenarında cerari sayısı adet Vücut kenarında cerari sayısı adet... pilosellae 2 (1) Çok bölmeli gözenekler ventralde vulva etrafında çok sayıda... superbus 2 Çok bölmeli gözenekler ventralde vulva etrafında çok sayıda...palinuri 145

147 Tür: Puto pilosellae (Šulc, 1898) (Şekil 4.29) Sinonim: Ceroputo pilosellae Šulc, 1898; Ceroputo elvirae castneri Schumacher, 1917; Phenacoccus tomlini Green, 1930a; Erium tomlini; Lindinger, 1935; Phenacoccus ferrisi Kiritshenko, 1936; Ceroputo ferrisi; Borchsenius, 1949; Ceroputo pannosus Borchsenius, 1949; Ceroputo clematidis Matesova, 1957; Puto clematidis; Kozár & Walter, 1985; Puto ferrisi; Kozár & Walter, Tanımı: Dişilerin üzeri Ortezeid görüntüsü veren beyaz mum tabakası ile kaplıdır (Şekil 4.29 a). Yumurta kesesi oluşturmazlar. Ergin dişi oval, mm uzunluğunda, mm genişliğinde olup her iki kenara doğru incelir. Vücut segmentleri belirgindir. Antenler ince uzun ve sekiz-dokuz segmentlidir; gözler tüp şeklindeki bir yapı üzerinde bulunur. Labium konik şekilli olup üzerinde 15 çift kıl bulunur. Stylet lobu labiumdan biraz daha uzundur. Bacaklar kalın olup üzerinde bir çok uzun kıl bulunur. Tibia tarsusun iki katı uzunluğundadır, tırnak büyük olup üzerinde büyük bir çentik bulunur, digituller kalın uç tarafı topuzludur. 18 çift marginal cerari ve ayrıca başın tepe kısmında bir çift olmak üzere 19 çift cerari bulunur, cerariler üzerinde çok sayıda kalın kıl ve üç bölmeli gözenek bulunur. Circulus küçük ve ovaldir. Anal halka da iki gözenek sırası ve altı adet kıl bulunur. Anal loblar belirgin şekilde çıkıntı yapmıştır (Şekil 4.29 b). Üç bölmeli gözenekler vücudun her yerinde her iki yüzeyinde de çok sayıda bulunur. Beş bölmeli gözenekler prosomanın ventralinde bulunur. Çok bölmeli gözenekler beşinci abdomen sternitinden sekizinci abdomen sternitine kadar yarım sıralar halinde dizilmiştir. Tüp şeklindeki kanallar ventralde çok sayıda bulunur. Konik kıllar dorsumda enlemesine sıralar halinde dizilmiştir. Saç şeklindeki kıllar ventral yüzeye yerleşmiş durumdadır. Konukçuları: Carpinus betulus, Achillea millefolium, Antennaria dioica, Centaurea sp., Helianthemum sp., Hieracium pilosella, Karelinia caspia, Leontodon autumnalis, Leontodon hispidus, Taraxacum officinale, Carex sp., Arctostaphylos uvae-ursi, Calluna vulgaris, Oxycoccus quadripetalus, Quercus sp., Quercus suber, Geranium sp., Dactylis glomerata, Festuca sp., Betonica officinalis, Thymus sp., Thymus marschallianus, Thymus pannonicum, Thymus praecox, Thymus pulegioides, Thymus serpillum, Vicia sp., Plantago media, Clematis sp., Clematis songorica, Fragaria vesca, Galium sp., Verbascum sp., Verbascum austriacum, Veronica sp., Veronica officinalis, Daucus carota ve Ligusticum hultenii dir (Ben-Dov 1994). 146

148 Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Bulgaristan, Çin, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Gürcistan, Almanya, Macaristan, İtalya, Kazakistan, Kırgızistan, Letonya, Moldova Mongolya, Küzey Kore, Polonya, Rusya, İsviçre, Tacikistan, Türkmenistan, Ukrayna, Özbekistan ve Yugoslavya dır (Ben-Dov 1994). Türkiyedeki dağılımı ve Konukçuları: Bala ve ODTÜ kampüsünde teşhisi yapılmayan bitkiler üzerinde ve Kovada Isparta da Salvia sp üzerinde belirlenmiştir (Kaydan et al. 2004). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.47 de verilmektedir. Çizelge Puto pilosellae nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Bilkent yolu Teknokent karşısı Sanguisorba minor (Yaprak) AÜZF Bit.Kor Böl.Arka bahçe Sanguisorba minor (Yaprak) ASKİ spor salonu arkası Sanguisorba minor (Yaprak) Doğal düşmanları: tarihinde, Bilkent yolunda Sanguisorba minor üzerinden toplanan unlubitlerden Marietta picta (Andre) (Hymenoptera: Aphelinidae), Leptomastix sp. (Hymenoptera: Encyrtidae), Nephus nigricans Weise ve Exochomus nigromaculatus (Goeze) (Coleoptera: Coccinellidae) elde edilmiştir. a b Şekil Puto pilosellae nın a) dişisi ve b) anal loblar ve anal halka. 147

149 Tür: Puto superbus (Leonardi, 1907) (Şekil 4.30 a, b) Sinonim: Macrocerococcus superbus Leonardi, 1907; Ceroputo volynicus Nasonov, 1908; Ceroputo superbus; Lindinger, 1912; Phenacoccus seurati Vayssiere, 1927; Ceroputo superbus; Kiritchenko, 1931; Macrocerococcus tauricus Borchsenius, 1948; Macrocerococcus kiritshenkoi Borchsenius, 1949; Puto tauricus; Tereznikova, 1975; Puto superbus; Tereznikova, 1975; Macrocerococcus kiritzhenkoi; Tang, 1992; Puto kiritshenkoi; Ben-Dov Tanımı: Dişi vücudu sekiz sıra mum plakası ile kaplıdır ve Ortheziidae familyası bireylerini andırır (Şekil 4.30 a). Ergin dişi mm uzunluğunda, mm genişliğindedir. Antenler dokuz segmentlidir. Gözler kubbe şeklinde bir yapının üzerine yerleşmiş durumdadır. Labium üzerinde çift kıl bulunur. Stylet lobu ön ve arka stigmaların ortasına kadar uzanır. Ostioller iyi gelişmiştir. Bacaklar kuvvetli görünüşlüdür. Tırnakta denticle bulunur, tırnak digutülleri tırnaktan daha uzundur çift marjinal cerari bulunur, dorsumda altı veya daha fazla uzunlamasına cerarii sırası vardır, her marjinal cerariide 6-18 conical kıl 6-20 adet üç bölmeli gözenek bulunur (Şekil 4.30 b). Ciculus büyük ve geniştir. Anal halka etrafında altı adet kıl ve üç-dört gözenek sırası mevcuttur. Üç bölmeli gözenekler her iki yüzeyde de çok sayıdadır. Ventralde birkaç beş bölmeli gözenek vardır. Çok bölmeli gözenekler ventral yüzeyin orta kısmına yerleşmişlerdir. Tüp şeklindeki kanallar ince ve uzun olup başta ağız parçaları ve antenler arasında grup şeklinde yerleşmişlerdir. Dorsal kılların tabanında üç bölmeli gözenekler bulunur. Ventralde çok sayıda saç benzeri kıl bulunur ve bunlar enlemesine sıralar şeklinde yerleşmişlerdir. Polifag bir tür olup genellikle konukçularının kök ve yapraklarında beslenir. Birçok cinse ait bitki ile beslenen bu tür çoğunlukla buğdaygilleri tercih eder. Konukçuları: Pistacia sp., Pistacia lentiscus, Borago sp., Dianthus sp., Dianthus caryophillus, Kochia sp., Cistus monspeliensis, Cichorium sp., Hieracium hoppeanum, Euphorbia sp., Euphorbia biglandulosa, Euphorbia cyparissias, Castanaea sativa, Quercus sp., Agropyron sp., Agropyrum sp., Agrostis vulgaris, Ampelodesma tenax, Andropogon ishaemum, Arrhenatherum elatius, Avena sp., Avena barbata, Avena fatua, Brachypodium ramosum, Bromus mollis, Bromus sterilis, Cynodon dactylon, Dactylis sp., Dactylis glomerata, Festuca ovina, Hordeum sp., Hordeum murinum, Lolium sp., 148

150 Lolium perene, Poa sp., Poa nemoralis, Gladiolus communis, Teucrium sp., Anthillis sp., Ulex europaeus, Asphodelus sp., Cistanche violacea, Plantago carinata, Limonium remotispiculum, Rumex acetosella, Rubus sp., Scrophularia sp., Ulmus sp., Anthriscus sp. ve Peganum harmala dır (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Bulgaristan, Çin, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, İran, İtalya, Fas, Sicilya, Tunus, Turkmenistan, Ukrayna, Yugoslavya (Ben- Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Söğüt, (Burdur), Çay (Afyon), Sütçüler ve Eğirdir (Isparta) de Quercus sp., Gallium sp., ve teşhis edilememiş Graminae ile teşhis edilememiş bir bitki üzerinde bulunmuştur (Kaydan et al. 2004). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.48 de verilmektedir. Çizelge Puto superbus un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Gölbaşı-Ankara Digitalis sp. (Yaprak) Doğal düşmanları: Çalışmada toplanan unlubitlerde Digitalis sp.üzerinde Atrococcus parvulus ile birlikte bulunan unlubit popülasyonu üzerinde beslenen Dichochrysa prasina (Burmeister) (Neuroptera: Chrysopidae) elde edilmiştir. Tür: Puto palinuri Marotta & Tranfaglia, 1995 (Şekil 4.30 c, d) Tanımı: Dişi vücudu sekiz sıra mum plakası ile kaplıdır ve Ortheziidae bireylerini andırır. Ergin dişi mm uzunluğunda, mm genişliğindedir. Antenler dokuz segmentlidir. Gözler kubbe şeklinde bir yapının üzerine yerleşmiş durumdadır. Stylet lobu ön ve arka stigmaların ortasına kadar uzanır. Ostioller iyi gelişmiştir. Bacaklar kuvvetli görünüşlü olup tırnakta denticle bulunur (Şekil 4.30 c). Normalde 18 çift cerari bulunur fakat kenarlarda sekiz adet küçük cerari benzeri yapılar da mevcuttur. Cerariler kitinsel bir alan üzerine yerleşmiş durumdadır. Herbir ceraride cerari kılı ve adet üç bölmeli gözenek bulunur. Dorsalde altı veya daha fazla uzunlamasına cerarii sırası vardır. Dorsal cerarilerde iki-beş adet cerari kılı ve dört-sekiz adet üç bölmeli gözenek bulunur. Ciculus bulunur. Anal halka etrafında altı adet kıl ve 149

151 üç-dört gözenek sırası mevcuttur. Üç bölmeli gözenekler her iki yüzeyde de çok sayıdadır. Çok bölmeli gözenekler ventral yüzeyin prosoma kısmına yerleşmişlerdir (Şekil 4.30 d). Tüp şeklindeki kanallar ince ve uzun olup başta ağız parçaları ve antenler arasında grup şeklinde yerleşmişlerdir. Dorsal kılların tabanında üç bölmeli gözenekler bulunur. Ventralde çok sayıda saç benzeri kıllar bulunur ve bunlar enlemesine sıralar şeklinde yerleşmişlerdir. a b c d Şekil Puto superbus un a) dişisi, b) anal loblar ve anal halka; ile Puto palinuri nin c) cerariler ve d) ağız civarında çok bölmeli gözenekler. Konukçuları: Cistus incana, Cistus monspeliensis, Chrysanthemum coronarium, Sonchus oleraceus, Euphorbia segetum, Lolium sp., Lolium perene, Anthyllis sp., Calicotome villosa, Limonium remotispiculum, Clematis cirrosa, Asperula sp., Daucus gingidium, Ferula communis, Anthriscus sp. (Marotta ve Tranfaglia 1991, Ben-Dov 1994, Pellizzari ve Fontana 1996; Foldi 2000) Dünya daki dağılımı: Fransa, İtalya, Sicilya. (Marotta ve Tranfaglia 1991, Ben-Dov 1994, Pellizzari ve Fontana 1996; Foldi 2000). 150

152 Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce saptanmamıştır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.49 da verilmektedir. Çizelge Puto palinuri nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Çankaya yıldız Graminae ve Çeşitli otlar (Yaprak) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins Ripersiella Tinsley, 1899 Sinonim: Rhizoecus Tip-tür: Ripersia rumicis Maskell, 1892 Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına ovaldir. Antenler dirsekli olup genellikle altı segmentlidir. En uç segmentte kalın duygu kılı bulunur. Gözler bulunur ya da bulunmaz. Labium uzun olup adet kıl taşır. Ostiollar genellikle belirgin olup kuvvetli şekilde kitinleşmiştir. Tırnaklar uzun olup denticle taşımaz. Cerari bulunmaz. Genellikle bir bazen 2-6 circulus bulunur. Anal halka belirgin olup genellikle büyük oval gözenekler ve altı adet kıl taşır. Anal loblar genellikle belirgin değildir, fakat herbiri üç adet anal lob kılı taşır. Vücut yüzeyinde bu cinse özgü iki tüplü gözenekler bulunur. Üç bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Beş ve çok bölmeli gözenekler bulunur yada bulunmaz. Tüp şeklindeki kanallar her iki vücut yüzeyinde de bulunur. Ekolojisi: Bazı türler özellikle tropik bitkilerde, sera bitkilerinde ve çalılarda ekonomik öneme sahiptir. Özellikle karantina açısından süs bitkilerinin ithali ve ihracı sırasında dikkat edilmesi gerekmektedir. 151

153 Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Şimdiye kadar dünyada bu cinse ait toplam 50 tür, palearktik bölgede 27 tür saptanmıştır. Ülkemizde bu cinse ait herhangi bir kayda rastlanmamıştır. Tür: Ripersiella periolanus Goux, 1985 Sinonimi: Rhizoecus periolanus; Ben-Dov 1994: 466 Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval olup bir mm uzunlukta 0.42 mm genişliktedir. Antenler dirsekli ve altı segmentli olup üzerinde çok sayıda ince kıl ve kıl benzeri duyargalar taşır. Ostioller gelişmiştir. Bacaklar kalın olup arka coxalarda saydam gözenekler bulunur. Normalde iki-üç adet cerari bulunur. Circulus küçük olup konik şekillidir. Anal halka belirgindir. Anal loblar kuvvetli şekilde kitinleşmiş, üzerinde çok sayıda üç bölmeli gözenek taşır. Çok bölmeli gözenekler abdomenin son kısmında bulunurlar. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyinde de bulunur fakat dorsalde daha fazla sayıda bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar her iki vücut yüzeyinde de bulunur. İki tüplü gözenekler her iki vücut yüzeyin de dağılmış durumdadır. Ventralde genellikle kenarlarda dorsalde ise tüm yüzeye dağılmış durumdadır. Vücut kılları uzun ve incedir. Konukçuları: Gramineae (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: İtalya (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce saptanmamıştır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.50 de verilmektedir. Çizelge Ripersiella periolanous un Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Papaz deresi Stipa sp. (Kök) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 152

154 Cins: Spilococcus Ferris, 1950 Tip-tür: Dactylopius gutierreziae Cockerel, 1896 Tanımı: Dişiler normalde mum salgısı ile kaplı olup yumurta kesesi oluşturur. Ergin dişi uzunlamasına ovaldir. Antenler yedi veya sekiz segmentlidir. Dorsal ostioller genellikle gelişmiş olup dudaklarda üç bölmeli gözenekler bulunur. Bacaklar küçük ve kalın olabildikleri gibi ince ve uzun olabilirler. Arka coxa ve tibialarda saydam gözenekler bulunur. Tırnakta denticle bulunur ya da bulunmaz. Genellikle 7-18 adet cerari bulunur. Circulus bulunur yada bulunmaz. Anal halka etrafında uzunluğu anal halka çapının iki katında olan altı adet anal halka kılı vardır. Anal loblar belirgin değildir. Çok bölmeli gözenekler abdomen ventralinde bulunurlar. Tüp şeklindeki ve mantar şeklindeki kanallar farklı büyüklükte olup her iki vücut yüzeyinde de bulunurlar. Vücut kılları dorsalde ventraldekilere oranla daha kısdır. Ventralde özellikle abdomendeki kıllar çok uzundur. Ekolojisi: Ağaç ve çalı formundaki bitkiler ile otsu bitkilerde beslenen bu cise ait türler kökten yeşil aksama kadar tüm organlarda bulunurlar. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Şimdiye kadar dünyada bu cinse ait toplam 45 tür, palearktik bölgede 20 tür saptanmıştır. Ülkemizde bu cinse ait herhangi bir tür belirlenmemiştir. Tür: Spilococcus mamillariae (Bouche, 1844) (Şekil 4. 31) Sinonim: Coccus mamillariae Bouche, 1844: 302; Dactylopius mamillariae; Signoret, 1875c: 320; Pseudococcus mamillariae; Fernald, 1903b: 106; Trionymus leucopogi Brittin, 1938: 345; Spilococcus cactearum McKenzie, 1960: 757; Spilococcus leucopogi; Cox, 1987: 94. Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına oval olup mm uzunluğunda ve mm genişliğindedir (Şekil 4. 31). Antenler sekiz segmentlidir. Ostioller iyi gelişmiş olup ostiol dudaklarında iki-üç adet kıl ve altı adet üç bölmeli gözenek bulunur. Bacaklar iyi gelişmiş olup tırnakta çok küçük bir denticle bulunur. Coxa ve tibiada küçük saydam gözenek grupları bulunur. Abdomende yedi çift, torax ve abdomende yedi çift cerari 153

155 bulunur fakat cerariler çok belirgin değildir. Cerari kılları diğer vücut kıllarından biraz daha kalın olduğundan ve cerarilerde birbirlerine çok yakın olmadıklarından dolayı cerarileri fark etmek kolay değildir. Anal lob cerarisinde iki adet cerari kıl, üç-dört adet yardımcı kıl ve üç bölmeli gözenekler bulunur. Circulus bulunur ve oldukça büyüktür. Anal halka etrafında altı adet kıl ve gözenek sıraları mevcuttur. Üç bölmeli gözenekler her iki yüzeyde de çok sayıdadır. Bölmesiz basit gözenekler çok sayıda olup tüm vücut yüzeyine dağılmış durumdadır. Çok bölmeli gözenekler ventralde abdomenin orta kısmına yerleşmişlerdir. Tüp şeklindeki kanallar dorsalde bulunmazken, ventralde özellikle çok bölmeli gözeneklerin bulunduğu yerlerde ve vücut kenarlarında gruplar halinde bulunurlar. Mantar şekilli kanallar dorsalde ve ventralde özellikle vücut kenarlarına yerleşmiş durumda, dorsalde orta kısımlarda da bulunur. Dorsal kıllar ventraldekilerden daha kısa fakat ince ve saç şeklindedir. Ventral kıllar oldukça uzundur. Konukçuları: Özellikle Cactaceae familyasına ait birçok bitkide belirlenmiştir (BenDov 1994). Dünya daki dağılımı: Avusturalya, Yeni Zellanda, Meksika, ABD, Brezilya, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Fransa, Almanya, Macaristan, İtalya, Rusya ve İngiltere dir (Ben-Dov 1994). Şekil Spilococcus mammillariae nin ergin dişileri. Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Ülkemizde bu tür daha önce belirlenmemiştir. 154

156 Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.51 de verilmektedir. Çizelge Spilococcus mammilariae nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Çamlıkaya Serası Euphorbia abyssinica (Gövde) Çamlıkaya Serası Mammilaria daschyacantha (Gövde) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins Stipacoccus Tang 1992 Tanımı: Ergin dişi uzunlamasına ovaldir. Antenler genellikle sekiz segmentlidir. Tırnakta denticle bulunur. Arka femur ve tibiada saydam gözenekler bulunur. Stigmalar belirgin şekilde geniş yapılıdır. Circulus bulunmaz. Her iki ostiolde gelişmemiştir. Cerari bulunmaz. Anal halka etrafında altı adet kuvvetli kıl bulunurken gözenek sıraları bulunmaz. Tüp şeklindeki kanallar silindirik yapıda olup her iki vücut yüzeyine de dağılmış durumdadır. Üç bölmeli gözenekler az sayıda olup özellikle baş ve thoraxta bulunurlar. Çok bölmeli gözenekler özellikle vulva etrafında az sayıda bulunur. Dorsaldeki kıllar ventraldekilerden daha kısadır. Biyolojisi ve ekolojisi: Graminelerin köklerinde ve yaprak kınlarında beslenirler. Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Dünyada bu cinse ait sadece bir tür belirlenmiştir. Ülkemizde bu cinse daha önce rastlanmamıştır. Tür: Stipacoccus sp.n. Tanımı: Dişi uzunlamasına ovaldir. Antenler sekiz segmentlidir. Tırnakta denticle bulunur. Stigmalar belirgin şekilde geniş yapılıdır. Circuli, ostiol ve cerari bulunmaz. Anal halka etrafında altı adet kısa ve kuvvetli kıl bulunur. Anal halka etrafındaki gözenekler büyük, belirgin ve tipiktir. Tüp şeklindeki kanallar silindirik yapıda, uç kısımları hafifçe kitinleşmiş olup her iki vücut yüzeyine de dağılmış durumdadır. Üç bölmeli gözenekler az sayıda olup özellikle baş ve thoraxta bulunurlar. Çok bölmeli 155

157 gözenekler özellikle vulva etrafında az sayıda bulunur. Dorsaldeki kıllar ventraldekilerden daha kısadır. Bu tür Stipacoccus cinsine ait diğer türden çok bölmeli gözeneklerin vulva etrafında olmasından ve anal halkanın tipik yapısı ve tüp şeklindeki kanalların özel yapısından ayrılmaktadır. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.52 de verilmektedir. Çizelge Stipacoccus sp.n nin Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Elmadağ yolu Cynodon dactylon (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. Cins: Trionymus Berg, 1899 Tip-tür: Westwoodia perrisii Signoret, Tanımı: Ergin dişinin vücudu uzunlamasına ovaldir. Antenler 6-8 segmentlidir. Dorsal ostioller dört adet olup nadiren iki adet olabilir. Bacaklar iyi gelişmiş, arka bacaklar üzerinde saydam gözenekler mevcuttur. Tırnaklarda denticle bulunmaz. Vücut kenarlarında altı çiftten az cerari bulunur (bazen 10 çiftten fazla cerari taşıyan T. multivorus hariç). C 18 üzerinde iki adet konik kıl bulunur ve genellikle kitinleşmiştir. Normal olarak bir nadiren birden fazla circulus bulunur ve bunlar küçük ve bölmesizdir. Anal halka oval veya yuvarlaktır. Anal loblar çıkıntı yapmamıştır. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyinde, çok bölmeli yuvarlak gözenekler her zaman ventral kısmıda bulunurken beş bölmeli gözenekler yoktur. Tüp şeklindeki kanallar vücudun her iki yüzünde bulunurlar ve nadiren bunlar iki boyutta olup kanalların diplerinde yaka yada halka şekilli zarımsı bir yapı bulunmaktadır. Yalnızca cerari kılları kalın olup diğerleri vücudun her iki yüzeyinde ince ve saç benzeridirler. Ekolojisi ve biyolojisi: Çoğu türleri Graminae yapraklarında beslenirler ve genellikle yaprak koltuklarında, köklerde bulunurlar. Kışı genellikle larva dönemlerinde geçirir ve 156

158 yılda verdikleri döl sayıları türlere göre değişiklik göstermektedir (Kosztarab ve Kozár 1988; Kosztarab 1996). Dünya daki ve Türkiye deki dağılımı: Dünya da 118 kaydı bulunan bu cinse ait Palearctic bölgede 56 tür kaydedilmiştir. Şimdiye kadar Türkiye de Trionymus abberans, Trionymus cressae, Trionymus graminellus (T. perrisi nin sinonimi durumunda) ve Trionymus multivorus tespit edilmiştir (Kaydan et al a; Kaydan et al b; Bodenheimer 1949, 1952, 1953a; Düzgüneş 1982). Bu çalışmada Ankara ilinde üç adet tür bulunmuştur. Bulunan türlerin teşhis anahtarı aşağıda verilmiştir. 1 Vücut kenarlarında cerari sayısı 3 den az; arka coxalar üzerinde saydam gözenekler bulunur Vücut kenarlarında cerari sayısı 3-10 arası; arka coxalarda saydam gözenekler bulunmaz... multivorus 2 (1) Anal halka at nalı şeklinde; anal loblar iyi gelişmemiş; C18 de 2 cerari kılı ve 8-12 üç bölmeli gözenek bulunur...abberans 2 Anal halka oval şekilli; anal loblar belirgin şekilde çıkıntılı; C18 de 2 cerari kılı ve çok sayıda üç bölmeli gözenek bulunur ve bunlar kitinsel bir yapı üzerindedir... perrisi Tür: Trionymus abberans Goux, 1938 (Şekil 4.32 a, b) Sinonimi: Pseudococcus pulverarius; Kiritchenko, 1928: 112; Pseudococcus aberrans; Borchsenius, 1949: 149; Trionymus chifengenisis; Tang, in Tang & Li, 1988: 218; Trionymus chifengensis Tang, in Tang & Li, 1988: 22 Tanımı: Dişiler beyaz pudramsı salgılarla kaplıdır. Abdomen ucunda iki beyaz mum iplikçiği bulunur. Ergin dişi uzunlamasına oval, hemen hemen paralel kenarlı, mm uzunluk, mm genişlikte olup kırmızımsı renktedir. Antenler sekiz segmentli olup en uzun segment en uçtaki segmenttir. Stylet lobu öndeki solunum borucuklarına kadar uzanırlar. Arka coxalar üzerinde saydam gözenekler bulunmaktadır. iki çift cerari bulunmakta ve bunlardan C 18 iki cerari kılı ve 8-12 üç bölmeli gözenek taşımaktadır (Şekil 4.32 b). Circulus nadiren bulunur. Anal halka at nalı şeklinde olup etrafında iki 157

159 bölmesiz yuvarlak gözenek sırası mevcuttur. Anal loblar çok iyi gelişmemiş at nalı şeklindedir (Şekil 4.32 b). Üç bölmeli gözenekler genellikle her iki vücut yüzeyinde de bulunurlar. Çok bölmeli gözenekler her iki vücut yüzeyinde bulunurken son kısımdaki abdomen segmentleri üzerinde enlemesine sıralar şeklinde dizilmiş olup ventralde prosomal kısımda daha fazla sayıdadırlar. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyutta olup vücudun her iki yüzeyinde enlemesine sıralar halinde dizilmişlerdir. Vücut kılları genel olarak azdır. a b c d Şekil a) T. abberans ın anal halkası, b) anal lob cerarisi, c) T. multivorus'ta 6 adet cerari, d) T. perisii de anal loblar ve anal halka. Konukçuları: Agropyron sp., Agropyron desertorum, Agropyron repens, Agropyron sibiricum, Agrostis vulgaris, Avena sp., Briza sp., Briza media, Festuca sp., Festuca pratensis, Hordeum sp., Lolium sp., Poa sp., Stipa sp. ve Triticum sp. dir (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Almanya, Bulgaristan, Çin, Fransa, Ermenistan, Kazakistan, Macaristan, Moldova, Polonya, Rusya ve Ukrayna dır (Ben-Dov 1994). 158

160 Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Haymana Yolu ve Şereflikoçhisar yolu (Ankara) nda Aegilops sp., Avena sp. ve Triticum sp. üzerinde, ayrıca Nevşehir ve Van da Triticum sp., Agropyron repens, Agropyron sp., Elymnus repens üzerinde saptanmıştır (Kaydan et al a; Kaydan et al b) Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.53 de verilmektedir. Çizelge Trionymus abberans ın Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Biyologlar derneği civarı Echium sp. (Yaprak kını) İncek-Ankara Festuca sp. (Yaprak kını) Çankaya Ahlatlıbel tesisleri Cynedon dactylon (Yaprak kını) Çubuk Karagöl Yaylası Triticum sp (Yaprak kını) Sanatoryum Hastanesi Lolium perenne (Yaprak kını) Dikmen Cad. Atapark civarı Agropyron cristatum (Yaprak kını) Beypazarı-Tahirler Bromus tectorum (Yaprak kını) Elmadağ yolu (Kayaş) Lolium perenne (Yaprak kını) Kazan-Günbaşı Köyü Agropyron repens (Yaprak kını) Eryaman Agropyrun cristatum (Yaprak kını) Dikmen vadisi Festuca arundulase (Yaprak kını) Batıkent Mesa Graminae (Yaprak kını) Elmadağ yolu (Kayaş) Triticum vulgare (Yaprak kını) AOÇ Agropyron sp. (Yaprak kını) AOÇ Agropyron sp. (Yaprak kını) Batıkent Vedat Dalokay parkı Echinocloae crus galli (Yaprak kını) İstanbul yolu SSK blokları Agropyron repens (Yaprak kını) Balpınar/Çankaya Hordeum vulgare (Yaprak kını) Cumhurbaşkanlığı Köşkü Hordeum murinum (Yaprak kını) A. Ayrancı Polis merkezi karşısı Bromus tectorum (Yaprak kını) Ahlatlıbel Agropyron repens (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Trionymus abberans ın doğal düşmanları Çizelge 4.54 de verilmektedir. 159

161 Çizelge Trionymus abberans ın Ankara ilinde tespit edilen doğal düşmanları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşman Elmadağ yolu (Kayaş) Lolium perenne Scymnus sp. Nephus nigricans Weise Elmadağ yolu (Kayaş) Triticum vulgare Nephus nigricans Weise İncek-Ankara Festuca sp. Nephus nigricans Weise Chartocerus subaeneus Ch. kurdjumov Dikmen Cad. Atapark civarı Agropyron cristatum Parochthiphila decipia Çubuk Karagöl Yaylası Triticum sp Mayridia formosula Mercet (Hym.:Encyrtidae) Sanatoryum Hastanesi Lolium perenne Mayridia formosula Tür: Trionymus multivorus (Kritchenko 1936) (Şekil 4.32 c) Sinonim : Pseudococcus multivorus Kiritchenko, 1936; Pseudococcus mendosus Kiritchenko, 1936; Trionymus elymus Borchsenius, 1937; Pseudococcus saxatilis Borchsenius, 1937; Pseudococcus marrubium Borchsenius, 1937; Pseudococcus taraxaci Borchsenius, 1937; Pseudococcus elymi; Borchsenius, 1949; Dysmicoccus multivorus; Koteja & Zak-Ogaza, Tanımı: Dişiler beyaz mumsu salgılarla kaplı olup abdomen kenarlarında mumsu püsküller vardır. Borchenius (1949) a göre ergin dişi oval ve rengi yaşa göre pembeden menekşe rengine değişmekte, mm uzunlukta ve mm. genişliktedir. Antenler sekiz segmentlidir. Stylet lobunun genişliği değişken olup uzunluğu nadiren arka coxaların arasına kadar uzanmaktadır. Arka coxalar üzerinde saydam gözenekler bulunmaz, arka tibia en az tarsusun iki katı uzunluktadır. Cerari 3-10 çift olup C 18 üzerinde küçük dairesel kitinleşmiş bir tabaka ve bunun üzerinde iki konik cerari kılı, 7-12 saç benzeri kıl ve adet üç bölmeli gözenek bulunur (Şekil 4.32 c). Circulus bulunmaz. Anal loblar düzdür. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyinde de çok sayıda bulunurlar. Çok bölmeli yuvarlak gözenekler vücudun her iki yüzeyinde arka abdomen segmentleri üzerinde enlemesine sıralar halinde bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyutta olup her iki vücut yüzeyinde de bulunurlar. Vücut kılları ince, saç benzeridir. Konukçuları: Alkanna tinctoria, Anchusa officinalis, Dianthus sp., Silene ruprechtii, Spinacia sp., Achillea millefolium, Artemisia abrotanum, A. avusturyaca, A. dracunculus, A. frigida, A. globella, A. sublessingiana, A. vulgaris, A. vulgaris, 160

162 Centaurea micranthos, C. orientalis, C. pulchella, C. scabiosa, C. sibirica, Cirsium sp., Cirsium desertorum, C. igneratum, Hedypnois rhagadioloides, Helianthus sp., Hieracium pilosella, Inula sp., Koelpinia linearis, Lactuca scariola, Tanacetum sp., Taraxacum officinale, Knautia arvensis, Scabiosa bipinnata, S. ucrainica, Elymus sp., Festuca sulcata, F. sulcata, Stipa capillata, Iris sp., Hyssopus ambiguus, Marrubium praecox, Perovskia sp., Phlomis sp., Salvia aethiopis, Salvia nemorosa, Teucrium orientalis, Thymus sp., Ziziphora clinopodioides, Astragalus filicaulis, Goebelia alopecuroides, Medicago minima, M. sativa, Onobrychis sp., Psoralea bipuminosa, P. drupacea, Tragopogon sp., Trifolium sp., Althaea rugosa, Malva borealis, Glaucium flavum, Papaver sp., P. arenarium, Rumex acetosa, Potentilla bifurca, Poterium sp., Pedicularis sibthorpii, Daucus sp. ve Eryngium campester dır (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Azerbaycan, Fransa, Gürcistan, İtalya, Kazakistan, Macaristan, Özbekistan, Polonya, Rusya, Tajikistan, Türkiye, Türkmenistan ve Ukrayna dır (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Beynam, Çubuk ve Çeltikçi yolunda (Ankara), Van, Osmaniye ve Nevşehir de Cicer sp, Eringium sp., Echinophora tenuifolia, Medicago sp., Eryngium sp., Malva sp., Nepeta sp. ve Dacus guttatus üzerinde bulunduğu Bodenheimer (1953), Kaydan et al. (2001 a) ve Kaydan et al. (2001 b) tarafından bildirilmiştir. Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.55 de verilmektedir. Çizelge Trionymus multivorus ın Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Eymir Crepis sp. (Sap) Batıkent-Horonkent civarı Glauicum sp. (Kök boğazı) Mamak Ortaköy girişi Umbellifer (Yaprak) Kayaş cad. Onopordum sp. (Yaprak) Ümitköy yol kenarı Circium sp. (Yaprak) Çay yolu son Durak Gazililer sitesi Eryngium compestre (Yaprak) Kızılcahamam-Çakal Compositae (Yaprak) Ayvalı cad. Yol kenarı Sideritis sp. (Tohum kapsülü) Ahlatlıbel Salvia sp. (Çiçek) Eymir Compositae (Sap, Yaprak) 161

163 Çizelge (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Bilkent yolu Teknokent karşısı Xeranthemum sp. (Yaprak) A. Ayrancı Polis merkezi civarı Verbascum sp. (Yaprak) Meclis bahcesi Sedum sp. (Yaprak) AÜZF Bitki Kor. Böl.Arkası Onobrchis sp. (Yaprak) Eymir Tropagon sp. (Yaprak) Çiğdem mah. 25. Cadde Teşhis edilemedi (Yaprak) Dikmen cad sonu Umbellifera (Yaprak) AÜZF Tarla bitkileri Böl. Arazisi Salvia sp. (Yaprak) Sanatoryum sad. Candar Sokak Crepis sp. (Yaprak) Haymana-Dereköy Papaver sp. (Kök boğazı) Sanatoryum Hast Civarı Echium sp. (Yaprak) Sanatoryum Hast Civarı Verbascum sp. (Yaprak) Sokullu cad. Sonchus sp. (Yaprak) Elmadağ yolu (Kayaş) Marrubium sp. (Yaprak) Sokullu cad. Taraxanum sp. (Kök) Subayevler Teşhis edilemedi (Yaprak) Dikmen cad sonu Turgenia sp. (Yaprak) Gölbaşı Compositae (Yaprak) Gölbaşı Ferulae sp. (Yaprak) İncek köyü Sonchus sp. (Yaprak) Ahlatlıbel Verbascum sp. (Yaprak) Ahlatlıbel Salvia sp. (Yaprak) Sokullu cad. Eryngium vulgare (Yaprak) Eymir Verbascum sp. (Kök) Ostim Seğmankent civarı Lactuca sp. (Yaprak) Gölbaşı Sahil cad. Falcaria sp. (Yaprak kını) Eymir Teşhis edilemedi (Yaprak) Gölbaşı Seğmenler parkı Eryngium compestre (Yaprak) Gölbaşı Sahil cad. Salvia sp. (Yaprak koltuğu) ASKİ spor salonu arkası Plomis sp. (Yaprak) ASKİ spor salonu arkası Mezarlık Centaura solstitialis (Yaprak) Batıkent-Horonkent civarı Circium arvense (Yaprak) Mezarlık civarı Diplotaxis tenuifolia (Yaprak) Dikmen cad Zonguldak işçievi yanı Daucus littoralis (Yaprak koltuğu) Eryaman 1 Sancaklar cad Conyza canadensis(yaprak) Aktepe Yeşiltepe muh Eryngium compestre (Yaprak koltuğu) Aktepe Yeşiltepe muh Lithospermum sp. (Yaprak) Ege mahallesi hududu Euphorbia sp. (Kök) Anayasa parkı Eryngium compestre (Yaprak) Bilkent 11. Cadde Eryngium compestre (Yaprak) 162

164 Çizelge (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Bilkent yolu Teknokent karşısı Marrubium sp. (Yaprak) Kerşıyaka mezarlığı civarı Stachys sp. (Yaprak) Pursaklar-Mehtap Sokak Centaura virgata (Yaprak) Batıkent-Horonkent civarı Stachys sp. (Yaprak) Eymir Teşhis edilemedi (Yaprak) Ümitköy-Gazililer Sitesi Cichorium intybus (Yaprak) Anadolu Bulvarı Sonchus sp. (Yaprak) AOÇ-Güvercinlik Tropogon sp. (Yaprak) TMO yanı Tropogon sp. (Yaprak) Sokullu cad. Anchusa sp. (Yaprak) Pursaklar-Mehtap Sokak Echinophora teneifolia (Yaprak) Pursaklar-Mehtap Sokak Centaura solstitialis (Yaprak) Pursaklar-Mehtap Sokak Crepis sp. (Kök boğazı) Dikmen cad Zonguldak işçievi yanı Caucalis sp. (Yaprak) Keklik pınarı son durak,dikmen cad işçievi yakını Cardaria sp., Melilotus alba (Kök) Eymir Cichorium intybus (Yaprak) Batıkent-Horonkent civarı Salvia sp. (Yaprak) Pursaklar-Mehtap Sokak Eryngium compestre (Yaprak) Çay yolu son durak Echium sp. (Çiçek) Elmadağ yolu (Kayaş) Centaura solstitialis (Yaprak) Mogan Gölü civarı Eryngium compestre (Yaprak) Subayevleri Teşhis edilemedi (Yaprak) Çiğdem mah. Çarşı yanı Circium arvense (Yaprak) ODTÜ Çamlık Eryngium compestre (Yaprak) Çankaya-Mamak Yolu Echinophora teneifolia (Yaprak) Batıkent-Horonkent civarı Echinophora teneifolia (Yaprak) Gölbaşı Göl kenarı Cichorium intybus (Yaprak) Dikmen-Turan Güneş Bulvarı Boraginaceae (Yaprak) Doğal düşmanları: Bu türe ait doğal düşmanlar Çizelge 4.56 da verilmektedir. 163

165 Çizelge Trionymus multivorus ın Ankara ilinde tespit edilen doğal düşmanları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşmanlar Eymir Verbascum sp. Leptomastix flava Prochiloneurus bolivari (Hym.:Encyrtidae) Eymir Teşhis edilemedi Leptomastix flava Anayasa parkı civarı Eryngium compestre Nephus nigricans Weise Mezarlık civarı Stachys sp. Nephus nigricans Weise ASKİ spor salonu arkası Plomis sp. Scymnus sp Batıkent-Horonkent civarı Glauicum sp. Nephus nigricans Weise Ayvalı cad. Yol kenarı Sideritis sp. Nephus nigricans Weise Ahlatlıbel Salvia sp. Scymnus quadriguttatus Fürsch. (Col.:Coccinellidae) Ahlatlıbel Salvia sp. Nephus nigricans Weise AOÇ fişeksan yolu Erodium sp. Nephus nigricans Weise Tür: Trionymus perrisii (Signoret, 1975) (Şekil 4.32 d) Sinonimi: Westwoodia perrisii Signoret, 1875c: 337; Signoretia perrisii; Kraatz, 1888: 176; Bergrothia perrisii; Kraatz, 1888a: 360; Dactylopius hibernicus Newstead, 1895: 167; Dactylopius perrisii; Cockerell, 1897: 201; Bergrothiella perrisii; Reitter, 1898: 54; Pseudococcus hibernicus; Fernald, 1903b: 103; Pseudococcus pulverarius; Green, 1915a: 178; Trionymus hibernicus; Green, 1926: 183; Bergrothura perrisii; Strand, 1928: 47; Erium perrisii; Lindinger, 1935a: 122; Trionymus internodii; Kiritchenko, 1940: 123; Pseudococcus perrisii; Borchsenius, 1949: 142; Pseudococcus graminellus Borchsenius, 1949: 145; Trionymus graminellus; Ter-Grigorian, 1966: 85; Trionymus orientalis Matesova, 1968: 105; Trionymus orientalis Matesova, 1968a: 152; Trionymus matesovai Kozár & Walter, 1985: 73; Tanımı: Ergin dişinin vücudu mum salgısı ile kaplı olup, abdomen sonunda üç-dört çift kısa uzantı bulunur. Ergin dişi oval, hemen hemen paralel kenarlı, pembe olup 3-6 mm uzunlukta mm genişliktedir. Antenler sekiz segmentlidir. Ostioller gelişmiş olup her birinin dudaklarında dört-altı adet üç bölmeli gözenek ve nadiren kıl bulunur. Bacaklar kalın olup arka coxalarda saydam gözenekler bulunur. Normalde iki-üç adet cerari bulunur. C 18 anal halkadan daha büyük bir kitinleşmiş alan üzerine yerleşmiş olup, iki konik cerari kılı, 9-13 yardımcı kıl ve üç bölmeli gözenek taşır. Circulus küçük olup, oval şekillidir. Anal halka oval şekillidir. Anal loblar geniş olup anal halkanın yan tarafından belirgin şekilde dışarı çıkıntı yapmışlardır (Şekil 4.32 d). Çok bölmeli gözenekler baş kısmının dorsal yüzeyinde nadir olarak bulunurlarken 164

166 abdomenin her iki yüzeyinde enlemesine sıralar halinde yerleşmişlerdir. Üç bölmeli gözenekler vücudun her iki yüzeyinde de çok sayıda bulunurlar. Tüp şeklindeki kanallar iki farklı boyutta olup her iki vucut yüzeyinde enlemesine sıralar, bantlar ve vucut kenarlarında gruplar halinde bulunurlar. Vücut kılları uzun ve ince olup alt gövdenin dorsal yüzeyinde orta çizgi boyunca yer almışlar ve uzunlukları değişkendir. Konukçuları: Sphagnum sp., Leontodon sp., Euphorbia pithyusa, Agropyron sp., Agropyron repens, Agropyron repens, Agrostis alba, Agrostis tenuis, Agrostis vulgaris, Brachypodium, Brachypodium phoenicoides, Bromus sp., Calamagrostis arundinacea, Calamagrostis epigeios, Calamagrostis varia, Centaurea parlatoris, Corynephorus canescens, Cynodon dactylon, Dactylis glomerata, Deschampsia caespitosa, Festuca sp., Holcus sp., Phragmites sp., Poa sp., Poa annua, Poa compressa, Poa nemoralis ve Sieglingia decumbens dır (Ben-Dov 1994). Dünya daki dağılımı: Ermenistan, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Fransa, Almanaya, Macaristan, İrlanda, İtalya, Kazakistan, Mongolya, Hollanda, Kuzey Kore, Polonya, Portekiz, Romanya, Rusya, Ukrayna, İngiltere ve Yugoslavya dır (Ben-Dov 1994). Türkiye deki dağılımı ve konukçuları: Van-Çatak yolu üzerinde Caucalis (cf) ptatycorpis köklerinden toplanmıştır (Kaydan et al a). Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları: Çizelge 4.57 de verilmektedir. Çizelge Trionymus perrisii ın Ankara ilindeki dağılımı ve konukçuları Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki ve Bulunduğu Yer Botanik parkı Elymus sp. (Yaprak kını) Botanik parkı Hordeum murinum (Yaprak kını) Ahlatlıbel Agropyron sp. (Yaprak kını) Mamak Cad. Agropyron sp. (Yaprak kını) Doğal düşmanları: Bu çalışmada bu türün doğal düşmanı tespit edilmemiştir. 165

167 4.2. Biyo-ekolojik çalışmalar Araştırmanın ikinci kısmında, yıllarında Ankara park, bahçe ve özellikle yol kenarlarında bulunan ağaçlarda zararlı olduğu saptanan Phenacoccus aceris in biyoekolojisi incelenmiştir Phenacoccus aceris in biyolojik dönemleri ve bunların süreleri P. aceris in biyolojik dönemlerinin süreleri üç farklı konukçuda (F. excelsior, A. pseudoplatanus ve A. negundo) ve F. excelsior üzerinde Ankara nın üç farklı semtinde tespit edilmiştir Yumurta dönemi ve süresi (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43) Phenacoccus aceris yumurta ile çoğalan bir türdür. Çiftleşmiş dişiler vücutlarının arka kısmında oluşturdukları yumurta kesesi içerisine açık sarı renkteki yumurtalarını bırakırlar (Şekil 4.33). Yumurta kesesi başlangıçta dişinin tüm vücudunu kaplamakta, dişinin sadece baş kısmı görülebilmektedir. Dişi, yumurta bıraktıkça küçülmekte ve yumurta kesesi yumurta ile dolmaktadır. Yumurtlamanın sonunda dişi vücudunun tamamı boşalmakta, birey yumurta kesesinin uç kısmında büzüşmüş durumda görülmektedir. a b Şekil P. aceris in a) yumurta kesesi ve b) yumurtaları. 166

168 2002 yılında ilk yumurta tüm bölgelerde Fraxinus excelsior de, Acer pseudoplatanus ve Acer negundo da 29 nisanda belirlenmiştir. Yumurtaların tamamı Milli kütüphanede ve Basınevlerinde üç haziranda açılmış olup, populasyonda yumurta dönemi 35 gün, A. negundo, A. pseudoplatanus ve Samsun yolunda 10 haziranda açılmış ve yumurta dönemi populasyonda 42 gün kalmıştır yılında Basınevleri nde, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta ilk yumurta beş mayıs, Samsun yolu ve Milli kütüphanede 12 mayısta saptanmıştır. Yumurtalar son olarak Basınevleri ve Milli kütüphanede iki haziranda, Samsun yolu, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta dokuz haziranda belirlenmiştir. Yumurtaların populasyonda bulunma süreleri Milli kütüphanede 21, Samsun yolu ve Basınevleri nde 28, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta 35 gün olarak saptanmıştır (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43) yılında yumurtaların bırakılmaya başlandığı de ortalama hava sıcaklığı C, ortalama nisbi nem % 65 ON, yumurtaların tamamının açıldığı tarihinde ortalama hava sıcaklığı C, ortlama nisbi nem % 44.3 ON, de bu değerler sırasıyla C ve %32.3 ON olarak kaydedilmiştir yılında yumurta bırakmanın başladığı de ortalama hava sıcaklığı C, ortalama nisbi nem % 46.7 ON, de ortalama hava sıcaklığı C, ortalama nisbi nem % 42.7 ON, yumurtaların tamamının açıldığı tarihler olan de ortalama hava sıcaklığı C, ortalama nisbi nem % 41.3 ON, aynı değerler de sırasıyla 24 0 C ve % 47 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek. 3) ve 2003 yıllarında yumurta bırakma tarihleri arasında bir hafta gibi az bir fark olmasına rağmen yumurtalar hemen hemen aynı tarihlerde açılmışlardır. Yumurta bırakma tarihlerindeki farklılıklar 2003 yılında düşük hava sıcaklıklarının mart başı hatta nisan ortasına kadar devam etmesinden kaynaklanabileceği düşünülmektedir. Badowska-Czubik ve Suski (1990) laboratuvar koşullarında, saksıdaki elmalar üzerinde bulunan P. aceris in dört farklı ( ) yılda biyolojilerini incelemişler ve yumurtaların en erken 1984 yılında 28 nisanda, en geç 1982 yılında 12 mayısta görüldüğünü bildirmişlerdir. Fakat bu farklılığın neden kaynaklandığını belirtmemişler, özellikle yıllar arasındaki sıcaklık ve orantılı nem değerleri ile yumurtaların açılma süresi hakkında bilgi vermemişlerdir. 167

169 Düzgüneş (1982), P. aceris in Ankara koşullarında yumurta bırakmaya Nisan sonu mayıs başında başladığını bildirmiş ve yumurtaların gün sonra açıldığını kaydetmiştir. Bu sonuçlar bizim çalışmamızda elde ettiğimiz sonuçlara paralellik göstermektedir. Schmutterer (1952), Almanya da P. aceris dişilerinin nisan ortasında görülmeye başladığını ve bu dişilerin yumurta kesesi oluşturduklarını, bunun nisan sonuna kadar devam ettiğini ve yumurtalarn bırakıldıktan yaklaşık 30 gün sonra açıldıklarını bildirmiştir I. dönem larva süresi (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43) P. aceris in I. dönem larvaları yumurtadan çıkar çıkmaz yumurta keselerini terk etmez, birkaç gün yumurta kesesi içerisinde kalırlar. Genellikle yapraklarda bulunan ovisaklar bazen dallarda ve gövdede olabildiğinden gövde ve dallardaki ovisaklardan çıkan larvalar yapraklara doğru hareket ederek özellikle yaprak damarları boyunca yerleşmişlerdir (Şekil 4.34). Yapraklardaki ovisaklardan çıkan larvalarda durum daha farklıdır. Bu tür yumurta keselerindeki larvaların bir kısmı yumurta kesesini terk ederken, bir kısmı yumurta kesesinin tabanına yerleşir ve burada mevsim boyunca beslenmesine devam eder. Yapraktaki unlubit larvaları uygun bir beslenme alanı bulduklarında kendilerini sabitlerler. Uygun beslenme alanı olarak genellikle korunaklı yerleri tercih ederler. Yaprakların birbirine temas ettiği alanlar, diğer arthropodların meydana getirdiği deformasyonlar ve bir önceki dölün oluşturduğu yumurta keseleri civarı, larvaların beslenmesi için uygun yerlerdir. P. aceris in birinci dönem larvası 2002 yılında ilk olarak Basınevleri ve Milli kütüphanede 27 mayısta, Samsun yolu ve A. pseudoplatanus ta üç haziranda, A. negundo da 10 haziranda görülmüştür. Birinci dönem larvalar bu yılda son olarak Basınevleri, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta dokuz eylül tarihinde, Samsun yolunda 16 eylülde, Milli kütüphanede ise 30 eylülde tespit edilmiştir. Bu dönemin populasyonda kalma süreleri A. negundo da 91 gün, A. pseudoplatanus ta 98 gün, Samsun yolunda 105 gün, Basınevleri nde 112 gün ve Milli kütüphane de 119 gün 168

170 olarak belirlenmiştir. Birinci dönem larva 2003 yılında ilk olarak Basınevleri nde 26 mayısta, Milli kütüphane, Samsun yolu ve A. negundo da iki haziranda, A. pseudoplatanus ta ise dokuz haziran tarihinde görülmüştür. Aynı yılda birinci dönem larvalar populasyonda son olarak A. negundo ve A. pseudoplatanus ta 15 eylülde, Samsun yolu ve Basınevleri nde 22 eylül tarihinde, Milli kütüphanede 29 eylülde tespit edilmiştir yılında birinci larva döneminin populasyonda bulunma süreleri A. pseudoplatanus ta 105 gün, A. negundo ve Samsun yolunda 112 gün, Basınevleri ve Milli kütüphenede 119 gün olarak saptanmıştır. Her iki yılda da farklı konukçu ve bölgelerde birinci dönem larvaların populasyonda bulunma süreleri arasında önemli farklılıklar gözlenmemiştir (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43). Şekil P. aceris in I dönem larvası a) ana damar üzerinde ve b) toplu halde yılında I. dönem larvaların görülmeye başladığı tarihinde, ortalama hava sıcaklığı C, ortalama oransal nem % 41.7 ON, tarihinde sıcaklık C, nisbi nem %44.3 ON, tarihinde sıcaklık C, nisbi nem % 32.3 ON olarak kaydedilmiştir. Birinci dönem larvaların bu yılda son olarak görüldüğü tarihinde ortalama hava sıcaklığı C, ortalama nisbi nem %70.7 ON, tarihinde sıcaklık C, nisbi nem % 87.3 ON, tarihinde sıcaklık C, nisbi nem % 69.7 ON olarak kaydedilmiştir. Birinci dönem larvaların 2003 yılında ilk olarak görüldüğü tarih olan , , tarihlerinde hava sıcaklık ortalamaları sırasıyla C, C, 24 0 C, bu tarihlerdeki nisbi nem ortalamaları sırasıyla % 76 ON, % 41.3 ON, % 47 ON olarak kaydedilmiştir. Aynı yılda, birinci dönem larvalar populasyonda son olarak tarihinde 169

171 ortalama hava sıcaklığı C, ortalama nisbi nem % 68 ON, aynı değerler de sırasıyla 17 0 C, ve %51 ON, tarihinde ise sırasıyla C ve % 54.7 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek. 3). Düzgüneş (1982), mayıs sonu haziran başında P. aceris in birinci dönem larvalarının yumurtalardan çıkmaya başladığını bildirmiştir. Badowska-Czubik ve Suski (1990), laboratuvar koşullarında saksıdaki elmalar üzerinde bulunan P. aceris in birinci dönem larva çıkışlarının 1982 ve 1983 yıllarında mayıs sonunda, 1984 ve 1985 yıllarında haziran başında son bulduğunu bildirmişlerdir. Danzig (1990) Primorye bölgesinde, birinci dönem larvaların temmuz başında, Sakhalin ve Kunashir bölgesinde temmuz sonunda görüldüğünü bildirmiştir. Kosztarab ve Kozar (1988), P.aceris yumurtalarının nisan sonu mayıs başında görülmeye başladığını ve bir ay sonunda yumurtaların açıldığını bildirmiştir. Kosztarab (1996), Kuzey Amerika da ilk dönem larvaların temmuz başında görülmeye başladığını bildirmiştir. Bu çalışmalarda birinci dönem larvalarının populasyonda bulunma süreleri hakkında bir bilgi mevcut değildir. Buna karşılık Hofmann (2002), Almanya da asma bitkisi üzerinde beslenen P. aceris in birinci dönem larvalarının mayıs ayı ortalarında görülmeye başladığını, son olarak ağustos ayı ortalarında tespit edildiğini bildirmiştir. Birinci dönem larvaların farklı zamanlarda ve farklı sürelerde tespit edilmesinin nedeni olarak sıcaklık farkları ve farklı konukçular üzerinde beslenmelerini düşünebiliriz II. dönem larva süresi (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43) P. aceris in II. dönem larvaları ilk olarak Basınevleri nde tarihinde, Milli kütüphanede tarihinde, Samsun yolunda tarihinde, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta tarihinde görülmüştür. Bu dönemdeki larvaların son görülme tarihi A. negundo da , Basınevleri nde, Milli kütüphanede, Samsun yolunda ve A. pseudoplatanus ta olarak belirlenmiştir. II dönem larvaların popülasyonda bulunma süresi A. negundo da 112 gün, Samsun yolunda 119 gün, A. pseudoplatanus ta 133 gün, Milli kütüphane de 154 gün ve Basınevleri nde 161 gün olarak belirlenmiştir. Fakat kışlağa çekilmiş bireylerin preparatı yapıldığında, kış aylarında bile ikinci dönem larvalarının bulunduğu ama bunların parazitli olduğu 170

172 belirlenmiştir. Bu yüzden bu tür larvalar değerlendirme dışı tutulmuştur (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43). P. aceris in II. dönem larvalarının ilk olarak görülmeye başladığı tarihinde, hava sıcaklığı ortalama C, ortalama nisbi nem, % 50.7 ON, tarihinde aynı değerler sırasıyla, C, % 63.3 ON, tarihinde, C, % 63.7 ON, tarihinde C ve % 49.7 ON olarak kaydedilmiştir. II. dönem larvaların son olarak görüldüğü tarihler olan ve tarihlerinde hava sıcaklıkları sırasıyla 9.4 0C ve 1.4 0C, ortalama nisbi nem % 72 ON ve % 78 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek. 3). Yapraklarda beslenen P. aceris in ikinci dönem larvaları genel olarak temmuz ayında görülmeye başlanmıştır. Eylül ayı ortalarında havaların soğumaya başlaması ile yapraklarda özellikle saklı yerlerde beslenen unlubitler bulundukları yerleri terk etmiş kısa bir süre yaprakların ana damarları kenarında beslenmiş ve kışlaklara çekilmeye başlamışlardır. Bu dönemde konukçu bitkilerin yaprakları sararmaya ve dökülmeye başlamıştır. Kışlak alanlarına ulaşan unlubit larvaları içerisinde kışlayacakları keçemsi bir yapı oluştururlar ve bunun içerisinde II. dönem larva derisini değiştirerek, dişiler III. larva dönemine, erkekler ise prepupa ve pupa dönemlerine geçmişlerdir. A. negundo üzerinde beslenen P. aceris in ikinci dönem larvaları diğer konukçulara nazaran populasyonda en az süre kalmışlar ve diğer konukçulardan daha önce kışlaklara göç etmeye başlamışlardır. Bunun nedeni olarak A. negundo yapraklarının diğer konukçulardan daha önce dökülmeye başlamasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Nitekim Marotta ve Tranfaglia (1997) konukçu bitkilerin yapraklarındaki fizyolojik değişikliklerin, yapraklarda beslenen coccoid larvalarının kışlaklara göçünün başlamasına neden olan önemli etkenlerden biri olduğunu bildirmişlerdir. Bodowska-Czubik ve Suski (1990), sera koşullarında elma üzerinde beslenen P. aceris bireylerinin eylül ortasından itibaren kışlamak için gövdeye hareket ettiklerini bildirmişlerdir. Hofmann (2002) Almanya da asmalarda P. aceris in II. dönem larvalarının haziran ortası-ekim sonu arasında görüldüğünü bildirmiştir. 171

173 III. dönem dişi larva süresi (Şekil 4.38, 4.39, 4.40, 4.41, 4.42) III. dönem dişi P. aceris larvaları, keçemsi bir kese içerisinde ağaçların toprağa bakan saklı ve korunaklı yerlerinde kışı geçiren dönemdir (Şekil 4.34). Kış boyunca buralarda kışlayan bireyler havalar ısınmaya başlayınca içerisinde bulundukları keseden dışarı çıkar ve beslenmek için ince sürgünlere yerleşirler yılında ince sürgünlere yerleşme tüm konukçularda ve bölgelerde , 2003 yılında ise tarihinde gözlenmiştir. Bir süre ince sürgünlerde beslenen unlubit larvaları tekrar kışlak alanlarına gider, burada III. dönem larva derisini değiştirerek ergin olur. Üçüncü dönem larvaların sözü edilen davranışları ayrıntılı olarak kışlaktan çıkan bireylerin populasyon değişiminin incelenmesi kısmında ele alınmıştır. a b c Şekil P. aceris in III. dönem dişi larvası a ve b) kışlama alanı ve içerisinde kışladığı keçemsi yapı, ile c) taze sürgünde beslenen larvaları. P.aceris in III dönem dişi larvaları ilk olarak tarihinde A. negundo ve A. pseudoplatanus ta, tarihinde Milli kütüphanede, tarihinde Basınevleri ve Samsun yolunda tespit edilmiştir. Son olarak Samsun yolu, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta tarihinde, Basınevleri ve Milli kütüphanede tarihinde belirlenmiştir. Dişi bireyler bu dönemde kışı geçirmektedir. Aynı zamanda populasyonda en fazla bulundukları dönem III. larva dönemi olarak saptanmıştır. III. dönem larvaların populasyonda bulundukları süre, Samsun yolunda 172

174 241 gün, Basınevleri nde 248 gün, Milli kütüphanede, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta 255 gün olarak belirlenmiştir (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43). Üçüncü dönem dişi larvalarının ilk olarak görüldüğü ortalama hava sıcaklığı ve ortalama nisbi nem değerleri tarihinde C, % 87.3 ON, tarihinde C, % 87.3 ON, tarihinde C ve % 48 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3). Danzig (1990), P. aceris in kışı olgun larva döneminde geçirdiğini bildirmiştir. Schmutterer (1952), P. aceris in kışı III. dönem larva olarak geçirdiğini ve kışlama yerlerine eylül ortasından itibaren geçmeye başladığını bildirmiştir. Hoffmann (2002), Almanya da asmalarda P. aceris in üçüncü dönem larvalarının ilk olarak ağustos ayı sonunda, son olarak bir sonraki yılın mart ayı sonunda tespit edildiğini, dişilerin kışı bu dönemde geçirdiklerini bildirmiştir Erkek Bireylerin Prepupa ve Pupa süresi (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43) P. aceris erkeklerinin prepupa ve pupa dönemleri III. dönem dişiler gibi keçemsi bir yapı oluşturarak (Şekil 4.36), dişi larvaların yanında ağaçların saklı yerlerinde kışı geçirirler. İkinci dönem larvalar, kışlak alanlarına geldiklerinde önce kese oluşturur ardından bir deri değiştirerek prepupa ve pupa dönemine geçerler. Şekil P. aceris in pupa dönemi. 173

175 Prepupa ve Pupa dönemi P. aceris populasyonunda erkeklerin en uzun dönemi olarak tespit edilmiş olup ilk olarak Basınevleri ve Milli kütüphanede tarihinde, Samsun yolu, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta tarihinde belirlenmiştir. Son olarak Basınevleri nde , Milli kütüphane, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta , Samsun yolunda tarihinde belirlenmiştir. Prepupa ve pupa döneminin populasyonda bulunma süreleri Basınevleri, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta 196 gün, Milli kütüphane ve Samsun yolunda 203 gün olarak saptanmıştır. Prepupa ve pupa dönem süreleri tüm konukçu ve bölgelerde birbirine yakın bulunmuştur (Şekil 4.38, 4.39, 4.40, 4.41, 4.42). Prepupa ve pupa döneminin ilk olarak görüldüğü tarihler olan ve tarihlerinde kaydedilen ortalama hava sıcaklığı ve ortalama nisbi nem oranları sırasıyla C ve C ile % 63.7 ON ve % 65 ON dır. Bir sonraki yılın son olarak görüldüğü ve tarihlerinde ortalama hava sıcaklığı ve ortalama nisbi nem oranları sırasıyla C, C ve % 61.3ON, % 53.7 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3). Schmuterrer (1952) Almanya da, P. aceris erkeklerinin kışı geçirmek üzere kışlak alanlarına sonbaharda göç etmeye başladıklarını, kışı pupa döneminde geçirdiklerini bildirmiş olup Prepupa ve pupa döneminin süresi hakkında bilgi vermemiştir Ergin dişi ve yaşam süresi (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43) Üçüncü dönem larvalar kışlaktan çıktıktan sonra kısa bir süre ince sürgünlerde beslenip tekrar kışlak alanlarına dönerek deri değiştirmiş ve ergin dişiler görülmeye başlamıştır. Bu sırada kışlak alanlarında ergin hale gelen erkekler ile çiftleşerek sürgünlere göç etmişlerdir. Dişilerin çoğu ince sürgünlere dönerek yeni oluşan yaprakların alt yüzeyinde yumurta keseleri oluştururken bazıları gövde ve dallarda yumurta kesesi oluşturmuşlardır. 174

176 a b Şekil P. aceris in ergin dişisi nin a) kışlak alanlarında değiştirilen derileri ve b) dalda ergin dişisi. Ergin dişiler 2002 yılında ilk olarak A. negundo ve A. pseudoplatanus ta 18 mart, Basınevleri, Milli Kütüphane ve Samsun yolunda 25 mart tarihinde saptanmıştır. Tüm bölgelerde ve tüm konukçularda son dişi 03 haziranda belirlenmiştir. Ergin dişilerin populasyonda kalma süreleri A. negundo ve A. pseudoplatanus ta 77 gün, Fraxinus excelsior üzerinde üç bölgede 70 gün olarak saptanmıştır (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43) tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 47.3 ON, tarihinde bu değerler sırasıyla C ve % 61.7 ON olarak kaydedilmiştir. Bu yıl dişiler son olarak ve tarihinde tespit edilmiş olup ortalama günlük hava sıcaklığı C ve ortalama günlük nisbi nem oranı % 44.3 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek.3) yılında ilk ergin dişiler ilk olarak 14 nisanda Basınevleri nde, Milli kütüphane, Samsun yolu, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta 21 nisanda saptanmış olup ergin dişiler son olarak Basınevleri ve Milli kütüphanede iki haziran, Samsun yolu, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta dokuz haziranda belirlenmiştir yılında ergin dişilerin populasyonda bulunma süreleri Milli kütüphanede 49 gün, Basınevleri nde, Samsun yolunda, A. negundo ve A. pseudoplatanus ta 56 gün olarak saptanmıştır (Şekil 4.38, 4.39, 4.40, 4.41, 4.42). Dişilerin ilk görülme tarihleri olan tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 51.7 ON, tarihinde bu değerler sırasıyla C ve % 61.3 ON olarak kaydedilmiştir. Bu yıl dişiler son olarak 175

177 ve tarihinde tespit edilmiş olup ortalama günlük hava sıcaklığı sırasıyla C ve 24 0 C ile ortalama günlük nisbi nem oranı % 41.3 ON ve % 47 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek.3) yılında ilk dişiler mart ayında, 2003 yılında ise nisan ayında tespit edilmiştir. Sıfırın üstündeki günlük sıcaklık ortalamaları 2002 yılında şubat ayının başından itibaren, 2003 yılında ise mart ayı başından itibaren görülmeye başlamış olup, mart ayı ortalarında günlük sıcaklık ortalamaları sıfırın altında kaydedilmiştir yılında ergin dişilerin mart ayında 2003 yılındakinden yaklaşık bir ay önce tespit edilmesinin nedeninin iki yıl arasındaki sıcaklık farkından kaynaklandığı düşünülmektedir. Nitekim birçok araştırıcı iklim koşullarının özellikle de sıcaklık ve nemin, coccidlerin davranışı, dağılımı, hayat döngüsü ve gelişimine etkisinin çok olduğunu, populasyon değişimlerinde en önemli rolü oynadığını bildirmişlerdir (Beardsley ve Gonzales 1975; Miller ve Kosztarab 1979; Kozstarab ve Kozar 1988; McClure 1990 a, b). İki yıl arasında ergin dişilerin populasyonda kalış süreleri arasında da farklılıklar tespit edilmiştir yılında dişi bireyler populasyonda tüm konukçularda yaklaşık 70 gün görülürken 2003 yılında bu süre 50 gün civarına düşmüştür. Ek 3 teki sıcaklık tablosu incelendiğinde 2002 yılında dişinin populasyonda bulunduğu tarihler arasında günlük ortalama sıcaklık dereceleri 2003 yılındakinden daha düşük görülmektedir. Sıcaklıkların böcek gelişimi üzerindeki etkileri düşünüldüğünde, bu farkın 2003 yılındaki sıcaklıkların daha fazla olmasından kaynaklandığı tahmininde bulunabiliriz. Nitekim Kansu (1988), orta sıcaklıklarda gelişme hızının sıcaklık artışıyla arttığını bildirmiştir. Chong et al.. (2003) Phenacoccus maderiensis Green in ılıman iklimlerde sıcaklık arttıkça gelişme süresinin kısaldığını bildirmişlerdir Ergin erkek ve yaşam süresi (Şekil 4.39, 4.40, 4.41, 4.42, 4.43) 2002 yılında ergin erkekler (Şekil 4.38) ilk olarak tüm bölgelerde ve tüm konukçularda 18 martta görülmüştür. Son olarak Basınevleri nde, Samsun yolunda ve A. pseudoplatanus ta sekiz nisanda, Milli kütüphane ve A. negundo da 15 nisanda saptanmıştır. Ergin erkeklerin populasyonda bulunuş süreleri Basınevleri nde, Samsun yolunda ve A. pseudoplatanus ta 21 gün, Milli kütüphane ve A. negundo da 28 gün 176

178 olarak belirlenmiştir (Şekil 4.38, 4.39, 4.40, 4.41, 4.42). Erkeklerin görüldüğü tarihinde günlük hava sıcaklığı ortalaması C, ortalama nisbi nem % 47.3 ON olarak, son olarak görüldüğü ve tarihinde bu değerler sırasıyla C ve C ile % 49.7 ON ve % 52 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek.3). Şekil P. aceris in ergin erkeği yılında ilk erkekler Basınevleri nde, Milli kütüphanede ve A. negundo da 14 nisanda, Samsun yolu ve A. pseudoplatanus ta 21 nisanda belirlenmiştir. Son olarak ergin erkekler A. negundo da 12 mayısta, farklı bölgelerde F. excelsior da ve A. pseudoplatanus ta beş mayısta saptanmıştır. Ergin erkeklerin populasyonda görülme süresi, A. pseudoplatanus ve Samsun yolunda 14 gün, Basınevleri ve Milli kütüphanede 21 gün, A. negundo da 28 gün olarak tespit edilmiştir (Şekil 4.38, 4.39, 4.40, 4.41, 4.42). Bu yılda erkeklerin ilk olarak görüldüğü ve tarihlerin hava sıcaklığı ve nisbi nem ortalamaları sırasıyla C ve C ile % 51.7 ON ve %61.3 olarak kaydedilmiştir. Son olarak tespit edildiği ve tarihinde sıcaklık ve nem ortalamaları sırasıyla C ve % 46.7 ON ile C ve % 42.7 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3). Her iki yılda da tüm bölgelerde ve konukçularda ergin erkekler, dişilerin populasyonda görüldüğü haftalarda gözlenmiştir. Böylece her iki cinsiyetteki unlubitler aynı dönemde 177

179 ortaya çıkarak çiftleşme gerçekleşmiştir. Düzgüneş (1992), erkeklerin gelişimlerini ergin dişilerden daha önce tamamlayarak nisan ayında ortaya çıktıklarını bildirmiştir. Schmutterer (1952) ergin erkeklerin nisan ayı ortasında, Hoffmann (2002) Almanya da asmalarda mart ayı ortalarında görülmeye başladığını bildirmişlerdir. İlk ergin erkek çıkışları incelendiğinde 2002 yılında mart ortasında, 2003 yılından nisan ortasında görülmüştür. Bu iki yıl arasıdaki farklılığın iki yıl arasındaki sıcaklık farlılığından kaynaklandığı düşünülmektedir. 178

180 70 Yumurta L1 L2 L3 Prepupa+Pupa Ergin Dişi Ergin Erkek Kas.03 Kas.01 Ara.01 Oca.02 Şub.02 Mar.02 Nis.02 May.02 Haz.02 Tem.02 Ağu.02 Eyl.02 Eki.02 Kas.02 Ara.02 Oca.03 Şub.03 Mar.03 Nis.03 May.03 Haz.03 Tem.03 Ağu.03 Eyl.03 Eki.03 Şekil Milli kütüphane de P. aceris in 2002 ve 2003 yıllarında ergin ve ergin öncesi dönemleri ve doğada görülme süreleri. 179

181 70 Yumurta L1 L2 L3 Prepupa+Pupa Ergin Dişi Ergin Erkek Kas.03 Kas.01 Ara.01 Oca.02 Şub.02 Mar.02 Nis.02 May.02 Haz.02 Tem.02 Ağu.02 Eyl.02 Eki.02 Kas.02 Ara.02 Oca.03 Şub.03 Mar.03 Nis.03 May.03 Haz.03 Tem.03 Ağu.03 Eyl.03 Eki.03 Şekil Basınevleri nde P. aceris in 2002 ve 2003 yıllarında ergin ve ergin öncesi dönemleri ve doğada görülme süreleri. 180

182 Kas.01 Ara.01 Oca.02 Şub.02 Mar.02 Nis.02 May.02 Haz.02 Tem.02 Ağu.02 Eyl.02 Eki.02 Kas.02 Ara.02 Oca.03 Şub.03 Mar.03 Nis.03 May.03 Haz.03 Tem.03 Ağu.03 Eyl.03 Eki.03 Kas.03 Yumurta L1 L2 L3 Prepupa+Pupa Ergin Dişi Ergin Erkek Şekil Samsun Yolu nda P. aceris in 2002 ve 2003 yıllarında ergin ve ergin öncesi dönemleri ve doğada görülme süreleri. 181

183 70 Yumurta L1 L2 L3 Prepupa+Pupa Ergin Dişi Ergin Erkek Kas.01 Ara.01 Oca.02 Şub.02 Mar.02 Nis.02 May.02 Haz.02 Tem.02 Ağu.02 Eyl.02 Eki.02 Kas.02 Ara.02 Oca.03 Şub.03 Mar.03 Nis.03 May.03 Haz.03 Tem.03 Ağu.03 Eyl.03 Eki.03 Kas.03 Şekil A. pseudoplatanus ta P. aceris in 2002 ve 2003 yıllarında ergin ve ergin öncesi dönemleri ve doğada görülme süreleri. 182

184 70 Yumurta L1 L2 L3 Prepupa+Pupa Ergin Dişi Ergin Erkek Kas.01 Ara.01 Oca.02 Şub.02 Mar.02 Nis.02 May.02 Haz.02 Tem.02 Ağu.02 Eyl.02 Eki.02 Kas.02 Ara.02 Oca.03 Şub.03 Mar.03 Nis.03 May.03 Haz.03 Tem.03 Ağu.03 Eyl.03 Eki.03 Kas.03 Şekil A.negundo da P. aceris in 2002 ve 2003 yıllarında ergin ve ergin öncesi dönemleri ve doğada görülme süreleri. 183

185 Phenacoccus aceris in populasyon değişimi Ankara genelinde yapılan sürveyler sırasında, Phenacoccus aceris in en yaygın konukçusu olarak tespit edilen Fraxinus excelsior (Dişbudak) deneme bitkisi olarak seçilmiştir. P. aceris in popülasyon değişimini izlemek üzere örnekleme yapılabilecek unlubit popülasyonu bulunan üç farklı semtte (Basınevleri, Milli Kütüphane, Samsun Yolu) unlubit bulaşık dört adet F. excelsior seçilmiş ve denemeler bunlar üzerinde yürütülmüştür Kışlama sonrası bahar aylarında ince dallarda bulunan Phenacoccus aceris in populasyon değişimi Milli Kütüphane de Şubatın ikinci yarısı kışlamadan çıkan P. aceris (19 şubat 2002) in 10 cm lik taze sürgündeki yoğunluğu 04 mart 2002 tarihinde en yüksek sayıya ulaşmıştır (26,57 birey/10 cm dal) (Şekil 4.44). Bu dönemde ince dallar üzerinde beslenen dişi bireylerin tamamının halen L 3 döneminde oldukları saptanmıştır (Şekil 4.44). 18 mart 2002 tarihinde 10 cm daldaki birey sayısı azalmaya başlamış, bir nisan 2002 tarihinde en az seviyeye ulaşmıştır. Bu azalmanın sebebi L 3 dönemindeki dişilerin kışlak alanlarına tekrar dönmeleridir. L 3 dönemindeki larvalar kışlak alanlarında kısa bir süre kalarak deri değiştirmiş, ergin olduktan sonra (ilk ergin dişiler 25 mart 2002 tarihinde görülmüştür) pupadan çıkan erkekler (ilk erkekler 18 mart 2002 tarihinde görülmüştür) ile çiftleşerek nisan ortasında tekrar taze sürgünlere yerleşmişlerdir. Bu tarihten itibaren konukçu bitkinin yaprakları oluşmaya başladığı için dişilerin çoğu yapraklara yerleşip, yumurta kesesi oluşturarak yumurta bırakmaya başlamışlardır. Yumurtalı dişiler ilk olarak 29 nisan 2002 tarihinde belirlenmiş olup bu tarihte 10 cm dalda bulunan P. aceris sayısı birey/10 cm dal olarak tespit edilmiştir. Yumurtaların büyük çoğunluğunu ilk 15 günde bırakan dişi popülasyonunda ölümler 13 mayıs 2002 tarihinde başlamış ve bir aylık süre içerisinde tüm ergin dişiler ölmüştür (13 haziran 2002). Parazitli bireylerin mumyaları ilk olarak 27 mayıs 2002 tarihinde saptanmış ve popülasyonda parazitlenme 0,98 birey/10 cm dal olarak belirlenmiştir. 184

186 % Ortalama birey sayısı (Birey/10cm dal) L1 L3 Ergin Dişi Dişi Ovisaklı Canlı dişi Ölü Dişi Parazitli Dişi Örnekleme tarihi Şekil yılında Milli Kütüphane de Fraxinus excelsior da 10 cm dalda Phenacoccus aceris yoğunluğu ve biyolojik dönemlerin popülasyondaki oranları (%). Şekil 4.45 de 2002 yılında Basınevleri nde F. excelsior un 10 cm lik dalda Phenacoccus aceris yoğunluğu ve biyolojik dönemlerin popülasyondaki % dağılımı görülmektedir. Bu bölgede de taze sürgünlere hareket 19 şubatta başlamış, en yüksek yoğunluk 04 martta 33,02 birey/10 cm dal olarak belirlenmiş olup populasyondaki tüm bireyler L 3 döneminde ve dişidir. P. aceris yoğunluğunda 18 marttan itibaren bir düşüş görülmekte, bir nisanda en az seviyeye ulaşmaktadır. Populasyonda ilk erginler 25 martta görülmüştür. Yoğunluk artışı 15 nisanda yapılan sayımda belirgin şekilde görülmektedir. Bu dönemde bireyler tekrar sürgün uçlarına hareket etmekte ve sürgünlere yerleşmektedir. Sürgünlere yerleşen bireylerin tamamı ergin dişi olarak belirlenmiştir. İlk yumurta kesesi oluşumu 15 nisanda gözlenmiştir. Popülasyonda ölümler 13 mayısda başlamış ve bir aylık süre içerisinde tüm 185

187 ergin dişiler ölmüştür (13 haziran 2002). Örneklemenin sonunda, dişi populasyonu birey/10 cm dal olarak belirlenmiştir. Parazitli bireylerin ilk mumyaları 27 mayısta görülmüştür. Popülasyonda parazitlenme 1,75 birey/10 cm dal olarak belirlenmiştir. % Ortalama birey sayısı (Birey/10 cm dal) L1 L3 Ergin Dişi Dişi Ovisaklı Canlı dişi Ölü Dişi Parazitli Dişi Örnekleme tarihi Şekil yılında Basınevleri semtinde Fraxinus excelsior da 10 cm dalda Phenacoccus aceris yoğunluğu ve biyolojik dönemlerin popülasyondaki oranları (%). 186

188 Samsun yolunda örneklemeler 2002 yılında 19 şubat tarihinde başlamış olup 10 cm dalda en yüksek P. aceris sayısı 04 martta 13,18 birey/10 cm dal olarak belirlenmiştir. Bu dönemde populasyondaki tüm bireyler diğer bölgelerde olduğu gibi L 3 dönemindedir (Şekil 4.46). Dallardaki P. aceris yoğunluğundaki düşüş diğer bölgelere paralel olarak gerçekleşmiştir. İlk ergin dişi 25 martta saptanmıştır. 15 nisanda yoğunluk tekrar artarak 4.38 birey/10 cm da seviyesine ulaşmıştır. Bu periyotta tüm bireyler ergin dişi dönemindedir. İlk yumurta kesesi oluşumu 30 nisanda gözlenmiş olup popülasyonda ölümler tarihinde başlamıştır. Bir ay içerisinde tüm ergin dişiler ölmüştür. Parazitli bireylerin mumyaları tarihinde görülmeye başlamıştır. Popülasyonda parazitlenme 0.05 birey/10 cm dal olarak saptanmıştır. % Ortalama birey sayısı (Birey/10 cm dal) L1 L3 Ergin Dişi Dişi Ovisaklı Canlı dişi Ölü Dişi Parazitli Dişi Örnekleme tarihi Şekil yılında Samsun yolunda Fraxinus excelsior da 10 cm dalda Phenacoccus aceris yoğunluğu ve biyolojik dönemlerin popülasyondaki oranları (%). 187

189 Şekil 4.44, 4.45 ve 4.46 nın incelenmesiyle de anlaşılabileceği gibi her üç bölgede de benzer bir populasyon seyri gözlenmiştir. Bireyler kışlaklardan tarihinde çıkmaya başlamış olup, bu dönemde günlük hava sıcaklığı ortalaması C, günlük ortalama nisbi nem ortalaması % 56.3 ON dır. Sıfır 0 C den yüksek sıcaklıklar ocak ayı sonundan itibaren başlamıştır. Özellikle bu dönemden sonra bireylerin hareketlenmeye başladığı gözlenmiştir. Tüm bölgelerde yumurta kesesi oluşumu ve yumurta bırakma tarihinde başlamıştır. Bu dönemde günlük sıcaklık ve nem ortalamaları C ve % 52 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3). Her üç örnekleme alanında da P. aceris larvaları (L 3 ) havaların ısınması ile taze sürgünlere yerleşerek bir süre beslenmiş, daha sonra tekrar kışlak alanlarına göç etmişlerdir. Bu dönemde dişi larvalarının döndükleri kışlak alanlarında deri değiştirdikleri görülmüştür. Kışlak alanlarında pupa dönemindeki erkeklerin ergin hale gelmeleri ile dişilerin çiftleştikleri belirlenmiştir. Kalan deri artıkları bunun bir göstergesi niteliğindedir (Şekil 4.47). Ergin erkeklerin kanatlı olmasına ve uzak mesafelere gidebilme özelliğine sahip olmasına rağmen dişilerin tekrar kışlak alanlarına, erkeklerin yanına dönmesinin nedeninin erkeklerin ergin çıkışından önce feromon benzeri bir madde salgılamasından kaynaklandığı ve dişilerin bu nedenle kışlak alanlarına döndükleri tahmin edilmektedir. Literatürde erkeklerin bu şekilde bir madde salgıladıklarına dair herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır. İleride yapılacak çalışmaların bu konuya açıklık getirmede yardımcı olacağı düşünülmektedir. Şekil Kışlaklara geri dönen ve deri değiştirerek ergin olan dişiler. 188

190 Tüm bölgelerde bireyler önce ince dallara geçerek beslenmeleri ve daha sonra kışlaklara dönüp çiftleşerek tekrar ince dallara geçişleri sırasında her iki yoğunluk arasında belirgin farklılıklar görülmektedir. Bu farklılığın özellikle parazitizmden kaynaklandığı, bunun yanında diğer doğal düşmanların da (kuşlar, coccinellidler v.b) bu düşüşte etkili olduğu düşünülmektedir. Kışlak alanlarında tespit edilen mumya haline gelmiş unlubit larvaları kültüre alınmış olup bu tür bireylerden Allotropa mecrida (Hymenoptera: Platygastridae) erginlerinin çıkış yaptığı saptanmıştır. Kış aylarında alınan örneklerden yapılan preparatlarda, mumya halindeki unlubitlerin dışında, içerisinde parazitoid larvalarının bulunduğu bireyler de tespit edilmiştir (Şekil 4.48). Bu şekilde mumya olan bireylerin kış aylarında içerisinde parazitoid larvası bulunan unlubit larvaları olduğu düşünülmektedir. a b Şekil a) Kışı mumya halindeki unlubit içerisinde geçiren parazitoit, b) unlubitin üçüncü dönem larvası içerisinde parazitoit larvası (mikroskobik görünüm) yılında tüm bölgelerde örnekleme mart ayı başında başlamıştır. 10 cm dalda bulunan en yüksek P. aceris yoğunluğu 31 martta yapılan örneklemede Milli Kütüphane de 53,67 birey/10 cm dal (Şekil 4.49), Basınevleri nde 62,17 birey/10 cm dal (Şekil 4.50) ve Samsun yolunda 7,18 birey/10 cm dal (Şekil 4.51) olarak tespit edilmiş olup bu dönemdeki bireylerin tamamının L 3 döneminde olduğu saptanmıştır. Bu tarihten itibaren bireyler 2002 yılında olduğu gibi ince dallardan tekrar kışlak alanlarına dönmüş, populasyon 14 nisanda Milli kütüphane de ortalama 9.13 birey/10 cm dal, Basınevleri nde 4.99 birey/10 cm dal, Samsun yolunda 1.10 birey/10 cm dal seviyesine düşmüştür. Bu dönemde bireyler kışlak 189

191 alanlarında toplanmış olup ilk ergin dişiler Basınevleri nde 14 nisan, Milli kütüphane ve Samsun yolunda 21 nisanda belirlenmiştir. Ergin dişiler pupadan çıkan erkekler ile çiftleşerek tekrar taze sürgünlere hareket etmiş, nisan sonunda sürgünlere yerleşmeye başlamışlardır. 28 nisanda 10 cm lik daldaki P. aceris yoğunluğu Milli kütüphanede birey/10 cm dal, Basınevleri nde birey/10 cm dal, Samsun yolunda 6.05 birey/10 cm dal olarak belirlenmiştir. Tespit edilen sayıların mevsim başındakine oranla daha düşük bulunmasının, tekrar kışlak alanlarına çekilen parazitli bireylerin mumya haline dönüşmesi ve diğer doğal düşmanlardan kaynaklandığı düşünülmektedir. Nisan sonu mayıs başından itibaren konukçu bitkinin yapraklarının oluşmaya başlaması ile birlikte dişilerin çoğu yapraklara yerleşip, yumurta kesesi oluşturarak yumurta bırakmaya başlamışlardır. İlk yumurtalı ergin Milli kütüphane ve Basınevleri nde 12 mayısta, Samsun yolunda 19 mayısta belirlenmiştir. Popülasyonda ölümler tüm bölgelerde 26 mayısta başlamış ve dokuz haziranda populasyondaki tüm ergin dişiler ölmüştür. Parazitli bireyler Mili kütüphane ve Basınevleri nde 26 mayısda, Samsun yolunda dokuz mayısda görülmeye başlamıştır. Popülasyonda parazitlenme; Milli kütüphanede 4,4 birey/10 cm dal, Basınevleri nde 2,25 birey/10 cm dal, samsun yolunda 0.5 birey/10 cm dal olarak tespit edilmiştir yılında da her üç örnekleme alanında da benzer bir populasyon seyri gözlenmiştir. Bireyler kışlaklardan tarihinde çıkmaya başlamış olup bu dönemde günlük hava sıcaklığı ortalaması C, günlük ortalama nisbi nem ortalaması % 83.7 ON dır. 0 0 C den yüksek sıcaklıklar mart ayı başından itibaren kaydedilmiştir. Özellikle bu dönemden sonra bireylerin hareketlenmeye başladığı gözlenmiştir. Yumurta kesesi oluşumu ve yumurta bırakma Milli kütüphane ve Basınevleri nde tarihinde, Samsun yolunda tarihinde başlamıştır. Bu dönemde günlük sıcaklık ve nem ortalamaları C ve % 44.7 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3). 190

192 % Ortalama birey sayısı (Birey/10cm dal) L1 L3 Ergin Dişi Dişi Ovisaklı Canlı dişi Ölü Dişi Parazitli Dişi Örnekleme tarihi Şekil yılında Milli Kütüphane de Fraxinus excelsior da 10 cm dalda Phenacoccus aceris yoğunluğu ve biyolojik dönemlerin popülasyondaki oranları (%). Düzgüneş (1982), P. aceris in Ankara koşullarında kışlaklardan ilkbaharda çıkmaya başladıklarını, ergin dişilerin nisan sonu-mayıs başında yumurta bırakmaya başladıklarını bildirmiştir. Yapılan sayımlarda ilk yıl 20 cm dalda ortalama 240 (98-432), ikinci yılda ortalama 265 ( ) P. aceris bireyinin bulunduğunu kaydetmiştir. 20 cm dalda bulunan birey sayıları bizim çalışmamızdaki sonuçlardan daha fazla bulunmuştur. Ancak yazar, P. aceris in doğal düşmanları ile ilgili bir tespitte bulunmamıştır. Aradaki farklılığın o yıllardaki meteorolojik koşullardan ve doğal düşman etkinliğinden kaynaklanabileceği düşünülebilir. 191

193 % Ortalama birey sayısı (Birey/10cm dal) L1 L3 Ergin Dişi Dişi Ovisaklı Canlı dişi Ölü Dişi Parazitli Dişi Örnekleme tarihi Şekil yılında Basınevleri nde Fraxinus excelsior da 10 cm dalda Phenacoccus aceris yoğunluğu ve biyolojik dönemlerin popülasyondaki oranları (%). 100 % Ortalama birey sayısı (Birey/10cm dal) L1 L3 Ergin Dişi Dişi Ovisaklı Canlı dişi Ölü Dişi Parazitli Dişi Şekil yılında Samsun yolu nda Fraxinus excelsior da 10 cm dalda Phenacoccus aceris yoğunluğu ve biyolojik dönemlerin popülasyondaki oranları (%) Örnekleme tarihi

194 Schmutterer (1952), Güney Almanya da ergin dişilerin Nisan ortalarında görülmeye başladığını, ve yumurtaların nisan sonunda tespit edildiğini bildirmiştir. Bu sonuçlar bu çalışmada elde ettiğimiz 2003 verilerine paralellik göstermesine rağmen 2002 yılında ergin dişiler mart ayı ortalarında tespit edilmiş olup yumurtlama mart ayı sonunda tespit edilmiştir. Aradaki bu farklılığın meteorolojik koşullardan kaynaklandığı düşünülmektedir. Badowska-Czubik ve Suski (1990), Polonya da elma ve erik ağaçlarında P. aceris in biyolojisini inceledikleri çalışmada, dişinin yumurtlama tarihinin yıllara göre farklı olmak üzere nisan sonu, mayıs başında başladığını bildirmiştir Yaz döneminde yapraklarda bulunan Phenacoccus aceris in populasyon değişimi Dalda ve yapraklar üzerindeki yumurta keselerinden çıkış yapan P. aceris larvaları, yapraklara doğru hareket etmeye ve yapraklara yerleşmeye başlamaktadır (Şekil 4.52). Bu dönemde yapraklarda beslenen larvaların populasyon değişimi takip edilmiştir. Şekil Yapraklara yerleşen ve yaz boyunca burada beslenen P. aceris larvaları. Milli kütüphanede 2002 yılında yürütülen çalışmada ilk larvalar 27 mayısda belirlenmiştir. Yumurtadan çıkan larvalar yumurta kesesini hemen terk etmeye başlamamış bir süre 193

195 bulunduğu yerde kalmıştır. 10 haziranda larvalar yumurta keselerini terk ederek yapraklara yerleşmiş olup, larva yoğunluğu ortalama larva/bileşik yaprak olarak saptanmıştır. Bileşik yapraklardaki larva sayısı 19 ağustosda ortalama 7.88 larva/bileşik yaprak olarak tespit edilmiş olup bu tarihe kadar populasyonda birinci dönem larvaların baskın olduğu saptanmıştır. Daha sonra bileşik yapraklardaki larva yoğunluğunda bir artış görülmüştür. 30 eylülde bir adet bileşik yaprakta ortalama adet larva belirlenmiştir. Ekim başından itibaren yaprakların sararmaya ve dökülmeye başlaması ile birlikte larvalar kışlak alanlarına hareket etmeye başlamış ve bileşik yapraklardaki larva sayısında hızlı bir düşüş saptanmıştır. Phenacoccus aceris larvalarının Milli kütüphane semtinde mevsim boyunca populasyon seyri ve populasyondaki biyolojik dönem oranları Şekil.4.53 de görülmektedir L1 L2 L3 Ergin Dişi 60 La rva sayısı/b ileşi k yaprak % Örnekleme tarihi Şekil yılında Milli Kütüphane de yapraklarda bulunan P. aceris larva populasyonu ve biyolojik dönemlerin populasyondaki oranları (%). Şekil 4.54 de 2002 yılında Basınevleri nde bir bileşik yaprakta bulunan larva populasyonunun seyri ve populasyonda bulunan bireylerin dönemlerinin populasyondaki 194

196 yüzdeleri görülmektedir. Larvaların yumurta keselerini terk ederek yapraklara yerleşmeye başladığı tarih olan 10 haziranda bir adet bileşik yapraktaki larva yoğunluğu 95.5 larva/bileşik yaprak olarak tespit edilmiştir. Bileşik yapraklardaki larva sayısı 19 ağustosda ortalama larva/ bileşik yaprak olarak tespit edilmiştir. Bu tarihe kadar populasyonda birinci dönem larvalar yoğunluktadır. 16 eylülde bileşik yapraklardaki larva yoğunluğunda bir artış görülmüş, bir adet bileşik yaprakta ortalama larva/bileşik yaprak belirlenmiştir. Eylül ortasında yaprakların sararmaya ve dökülmeye başlaması ile birlikte larvalar kışlak alanlarına hareket etmeye başlamış ve bileşik yapraklardaki larva sayısında hızlı bir düşüş belirlenmiştir L1 L2 L3 Ergin Dişi Larva sayısı/bileşik yaprak % Örnekleme tarihi Şekil yılında Basınevleri nde yapraklarda bulunan P. aceris larva populasyonu ve biyolojik dönemlerin populasyondaki oranları (%). Samsun yolunda larvalar yumurta kesesinde ilk olarak tarihinde tespit edilmiş olup yumurta keselerini 10 haziranda terk ederek yapraklara yerleşmeye başlamışlardır. Bu dönemde bileşik yapraklarda ortalama adet larva/bileşik yaprak tespit edilmiştir 195

197 (Şekil 4.55). Bu dönemden sonra azalan larva sayısı ağustos ve eylül aylarında aynı seviyede kalmış fakat diğer bölgelerdeki gibi bir artış görülmemiştir. İlk L 2 dönemi ağustos başında görülmüş, özellikle eylül ayı ve ekim aylarında populasyonda hakim durumda olmuşlardır. Mevsim sonuna doğru yaprakların dökülmeye başlaması ve bireylerin kışlama yerlerine hareketlenmelerinden dolayı yapraklardaki larva sayısı azalmıştır. Larva sayısı/bileşik yaprak % L1 L2 L3 Ergin Dişi Örnekleme tarihi Şekil yılında Samsun Yolu nda yapraklarda bulunan P. aceris larva populasyonu ve biyolojik dönemlerin populasyondaki oranları (%). Yumurta kesesi içinde ilk larvaların görülme tarihi olan ve tarihinde ortalama sıcaklık sırasıyla 21.4 ve C, ortalama nisbi nem sırasıyla % 68.0 ON ve % 77.7 ON, larvaların yapraklara yerleşmeye başladığı tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 32.3 ON, tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 65.3 ON, tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 87.3 ON, tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem 196

198 % 69.7 ON, yapraklarda larva sayısının sıfırlandığı tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 73.0 ON olarak tespit edilmiştir (Bkz. Ek. 3). La rva s a yısı/bileşik ya pra k % L1 L2 L Örnekleme tarihi Şekil yılında Milli Kütüphane de yapraklarda bulunan P. aceris larva populasyonu ve biyolojik dönemlerin populasyondaki oranları (%) yılında Phenacoccus aceris larvalarının Milli kütüphane semtinde mevsim boyunca populasyon seyri ve biyolojik dönemlerin populasyondaki oranları Şekil 4.56 da görülmektedir. Bu semtte larvalar 9 haziranda yapraklara yerleşmeye başlamıştır. Bileşik yapraklardaki ortalama larva sayısı larva/bileşik yaprak olarak belirlenmiştir. Populasyonda ağustos ortasına kadar yoğun olarak birinci dönem larvalar belirlenmiştir. 18 ağustosta tarihinde bir bileşik yapraktaki ortalama larva sayısı 8.30 larva/bileşik yaprak olarak belirlenmiştir. Bu tarihten itibaren ikinci larva döneminin populasyondaki oranında artış tespit edilmiştir. 29 eylülde bir adet bileşik yaprakta bulunan ortalama larva sayısı larva/bileşik yaprak olup populasyonda ikinci larva dönemi yoğunluktadır. Ekim 197

199 ayında yaprakların sararmaya ve dökülmeye başlamasıyla birlikte yapraklardaki larvalar kışlak alanlarına göç etmeye başlamışlar ve yapraklardaki larva sayıları azalmıştır. Basınevlerinde 2003 yılında yapılan populasyon takibinde larvaların yumurta keselerini terk ederek yapraklara yerleşmeye başladığı tarih olan dokuz haziranda bir adet bileşik yapraktaki larva yoğunluğu larva/bileşik yaprak olarak belirlenmiş olup bu sayı takip eden sayımlarda önemli bir düşüş göstermiştir. Ağustos ayının ortasına kadar populusyondaki bireylerin çoğu L 1 döneminde iken bu dönemden sonra L 2 görülmeye başlamıştır. Ağustos başından eylül ortasına kadar yapraklardaki ortalama larva sayında bir dalgalanma tespit edilmiş bir eylülde ortalama larva sayısı larva/bileşik yaprak, 15 eylülde ortalama larva/bileşik yaprak olarak belirlenmiştir. Ekim ayı süresince populasyonda L 2 döneminin hakim olduğu görülmektedir. Bu tarihlerde yapraklar sararmaya ve dökülmeye başlamış, unlubit larvaları da kışlak alanlarına hareket etmeye başlamışlardır. Bu nedenle yapraklarda bulunan larva sayısı azalmış, ekim ayı sonunda tamamen sıfırlanmıştır (Şekil 4.57) L1 L2 L Larva sayısı/bileşik yaprak % Şekil yılında Basınevleri nde yapraklarda bulunan P. aceris larva populasyonu ve biyolojik dönemlerin populasyondaki oranları (%). 198

200 Samsun yolunda yapraklardaki P. aceris larvalarının 2003 yılındaki populasyon seyri ve biyolojik dönemlerinin populasyondaki yüzde oranları Şekil 4.58 de görülmektedir. Larvalar yumurta keselerini 9 haziranda terk ederek yapraklara yerleşmeye başlamışlardır. Bu dönemde bileşik yapraklarda ortalama adet larva/yaprak tespit edilmiştir. Bu dönemden sonra azalan larva sayısı ağustos ve eylül aylarında aynı seviyede kalmıştır. İlk L 2 dönemi ağustos başında görülmüş fakat özellikle eylül ayı ve ekim aylarında populasyonda hakim durumda olmuşlardır. Mevsim sonuna doğru yaprakların dökülmeye başlaması ile birlikte larvalar kışlama yerlerine hareket etmişlerdir. % L1 L2 L yaprak Larva sayısı/bileşik Şekil yılında Samsun Yolu nda yapraklarda bulunan P. aceris larva populasyonu ve biyolojik dönemlerin populasyondaki oranları (%). Larvaların yapraklara yerleşmeye başladığı tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 47.0 ON, tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 53.3 ON, tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 37.7 ON, yapraktaki larva sayısının tekrar artış gösterdiği tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 68.0 ON, tarihinde ortalama sıcaklık 199

201 C, ortalama nisbi nem % 54.7 ON, yapraklarda larva sayısının sıfırlandığı tarihinde ortalama sıcaklık C, ortalama nisbi nem % 63.7 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3). Her iki yılda, örnekleme yapılan üç bölgede de larvalar yumurtadan çıktıktan sonra yapraklara, özellikle de yaprakların damar kenarlarına yerleşmeye başlamışlardır. Kosztarab ve Kozar (1988), Badowska-Czubik ve Suski (1990), Danzig (1990), Kosztarab (1996), Hoffmann (2002), P. aceris in yumurtadan çıkan larvalarının yapraklara doğru hareket ettiklerini ve yerleştikten sonra sonbahara kadar yapraklarda beslenmelerine devam ettiklerini bildirmişlerdir. Mevsim başında örnekleme yapılan tüm alanlarda yumurtadan çıkan larvaların yumurta keselerini terk ederek yapraklara geçmeye başlaması ile bir adet beşli yaprakta bulunan ortalama larva sayısı başlangıçta yüksek tespit edilirken, daha sonra bu sayılarda önemli düşüşler saptanmıştır. Yaprak üzerinde bulunan larva sayılarındaki bu düşüşün nedeninin meteorolojik koşullardan ve doğal düşman aktivitesinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Greathead (1997), Coccoidlerin dağılımında en önemli etkenin rüzgar olduğunu, birinci dönem larvaların hafif bir rüzgar yardımı ile bir diğer noktaya ulaşabileceğini bildirmektedir. Bu taşınım sırasında belirli oranda larvanın çeşitli nedenler dolayısı ile elemine olabileceği de düşünülmektedir. Ayrıca, larvaların ovisakları terk ettiği tarihlerde meydana gelen yağmur yağışı, özellikle şiddetli yağışlarda yaprak yüzeyinde bulunan larvaların yıkanmasına neden olacağı düşünülmektedir. Nitekim 2002 yılında, larvaların yumurta keselerini terk etmeye başladığı haziran ayı başından itibaren bu ayın ortalarına kadar farklı şiddetlerde yağışlar kaydedilmiştir (Bkz. Ek. 3). Yine larvaların yumurta keselerini terk ettikleri tarihlerdeki doğal düşman (Coccinellidae, Anthocoridae, Miridae) sayılarındaki artış bu düşüşte doğal düşmanların etkinliğini göstermektedir. Doğal düşmanların yoğunlukları bölümünde incelenecektir. Bu keskin düşüşün ardından yapraklarda beslenen larvaların genellikle yaprakların birbirine temas ettiği, bileşik yaprakların saplarındaki kıvrımlar ve ergin dişilerin yumurta keseleri, diğer arthropodların neden olduğu oluşumlar gibi saklı yerlerde bulunduğu tespit edilmiştir. Temmuz ayından 200

202 eylül ortalarına kadar populasyonda dalgalanmalar olmasına rağmen çok belirgin artış ve azalmalar saptanmamıştır. Fakat, eylül ortalarında yapraklardaki larva sayısında tüm bölgelerde bir artış tespit edilmiştir. Bu artışın, yaprakların saklı yerlerinde beslenen larvaların havaların soğumaya başlaması ve gömlek değiştirmelerinden dolayı boyut olarak büyüyen larvalara bulundukları alanlara sığmaması nedeniyle, yerlerinden ayrılarak yaprak yüzeyinde bir süre beslenmelerinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu dönemden sonra konukçu yapraklarının sararmaya başlaması ve hava sıcaklığının düşmesinden dolayı larvalar kışlaklara geçmeye başlamış ve yapraklardaki larva sayısı azalmıştır. Ekim sonunda konukçu yaprakların tamamen döküldüğü ve bireylerin tamamen kışlak alanlarına yerleştiği tespit edilmiştir. Marotta ve Tranfaglia (1997), yapraklarda beslenen coccid larvalarının kışlak alanlar göç etmelerinin sıcaklık ve nisbi nem ile birlikte bitki fenolojisine bağlı olduğunu, yapraktaki besinsel değişikliklerin göçün başlamasına neden olan önemli etkenlerden biri olduğunu bildirmişlerdir. Kozastarab ve Kozar (1988), Badowska-Czubik ve Suski (1990), Danzig (1990), Kosztarab (1996), Hoffmann (2002), yaz boyunca yapraklarda beslenen P. aceris larvalarının hava sıcaklığının düşmesi ve yaprakların dökülmeye başlaması nedeni ile ağaçların gövde kısımlarına doğru göç etmeye başladıklarını bildirmişlerdir. Araştırma sonuçları; P. aceris in kışlama zamanı ve dönemi konusunda literatür ile paralellik göstermektedir Sonbahar ve kış döneminde dallarda kışlayan Phenacoccus aceris in populasyon değişimi Havalar soğumaya başladığı zaman bireyler kışlamak için kalın dallara geçtiklerinden dolayı bu dönemde dallarda kışlayan larvaların populasyonunu takip edilmiştir yılında Milli kütüphanede, Basınevleri ve Samsun yolunda bireyler kışlama alanlarına 30 eylülden itibaren göç etmeye başlamışlardır. Kalın dalda belirlenen 10 cm örnek alanında kışlayan ortalama P. aceris sayısı, biyolojik dönemelerin populasyonda bulunma oranları Şekil 4.59, 4.60 ve 4.61 da görülmektedir. Eylül sonunda kışlaklara çekilmeye başlayan bireylerin büyük çoğunluğunun L 2 döneminde olduğu, bu bireylerin içinde 201

203 kışlamak amacı ile ağaçların kalın gövde ve dallarında özellikle saklı ve korunaklı yerlerde, dalların toprağa bakan kısımlarında keçe benzeri bir yapı oluşturduğu ve bu yapı içerisinde L 2 gömleğini değiştirerek L 3 ve prepupa-pupa olduğu belirlenmiştir. Kışlaklara çekilme 18. kasımda son bulmuştur. Özellikle L 3 ve prepupa-pupa dönemlerinin oranlarındaki artış ekim sonunda görülmektedir. Bu tarihte 10 cm örnek alanında kışlayan P. aceris sayısı Milli Kütüphane de birey/10 cm örnek alanı (Şekil 4.59), Basınevleri nde birey/10 cm örnek alanı (Şekil 4.60), Samsun yolunda 3.20 birey/10 cm örnek alanı (Şekil 4.61) olarak belirlenmiştir. Kışlayan ortalama P. aceris sayısı % 10 cm alanda kışlayan (adet/10 ortalama cm örnek Phenacoccus alanı) aceris sayısı L2 L3 Prepupa+Pupa Örnekleme tarihi Şekil Milli kütüphane de Phenacoccus aceris in kışlaklara çekilme seyri ve dönemlerin oranları (%). Tüm bölgelerde 2002 yılında kışlaklara göçün başladığı hava sıcaklığı ortalama C, nisbi nem ortalama 69.7 ON olarak kaydedilmiştir. Bu tarihten itibaren kışlaklara çekilmenin son bulduğu tarihine kadar hava sıcaklığı ortalamaları sürekli düşüş göstermiş olup, bu tarihte hava sıcaklığı ortalama C, nisbi nem ortalama 63.3 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3). 202

204 10 cm alanda Kışlayan kışlayan ortalama ortalama P. aceris Phenacoccus sayısı aceris sayısı % (adet/10 cm örnek alanı) L2 L3 Prepupa+Pupa Örnekleme tarihi Şekil Basınevleri nde Phenacoccus aceris in kışlaklara çekilme seyri ve dönemlerin oranları (%) yılında P. aceris larvalarının kışlama alanlarına Milli kütüphanede 13 ekim, Basınevleri nde 29 eylül, Samsun yolunda altı ekimden itibaren göç etmeye başladıkları tespit edilmiştir. Kalın dalda belirlenen 10 cm örnek alanında kışlayan ortalama P. aceris sayısı Şekil 4.62, 4.63 ve 4.64 de görülmektedir. Eylül sonu ekim başında kışlaklara çekilmeye başlayan bireylerin büyük çoğunluğunun L 2 döneminde olduğu, bu bireylerin içinde kışlamak amacı ile kışlama alanlarında keçe benzeri bir yapı oluşturduğu belirlenmiş, bu yapı içerisinde L 2 gömleğini değiştirerek L 3 ve prepupa-pupa dönemine geçtikleri, kışlak alanlarında bulunan larva sayıları arttıkça populasyondaki L 3 ve prepupapupa oranlarının arttığı tespit edilmiştir. Özellikle L 3 ve prepupa-pupa dönemlerinin oranlarındaki artış ekim sonunda görülmektedir. Son örnekleme tarihinde 10 cm örnek alanında kışlayan P. aceris sayısı Milli kütüphanede birey/10 cm örnek alanı (Şekil 4.62), Basınevleri nde birey/10 cm örnek alanı (Şekil 4.63), Samsun yolunda 5.56 birey/10 cm örnek alanı (Şekil 4.64) olarak belirlenmiştir. 203

205 Şekil Samsun yolunda Phenacoccus aceris in kışlaklara çekilme seyri ve dönemlerin oranları (%). Kışlayan ortalama P. aceris sayısı Kışlayan ortalama P. aceris sayısı 10 cm alanda kışlayan ortalama Phenacoccus aceris sayısı % % 10 cm alanda kışlayan Phenacoccus aceris sayısı L2 L3 Prepupa+Pupa Örnekleme tarihi L1 L2 L3 PP+Pupa Örnekleme tarihi Şekil yılında Milli kütüphanede Phenacoccus aceris in kışlaklara çekilme seyri ve dönemlerin oranları (%)

206 L2 L3 PP+Pupa Kışlayan ortalama P. aceris sayısı 10 cm alanda kışlayan Phenacoccus aceris sayısı % Örnekleme tarihi Şekil yılında Basınevleri nde Phenacoccus aceris in kışlaklara çekilme seyri ve dönemlerin oranları (%). Kışlayan ortalama P. aceris sayısı % (adet/10 cm örnek alanı) 10 cm alanda kışlayan Phenacoccus aceris sayısı L2 L3 PP+Pupa Örnekleme tarihi Şekil yılında Samsun yolunda Phenacoccus aceris in kışlaklara çekilme seyri ve dönemlerin oranları (%). 205

207 2003 yılında Basınevleri nde bireylerin kışlama alanlarına göç etmeye başladığı tarihinde hava sıcaklığı ortalama C, nisbi nem ortalama %54.7 ON, Samsun yolunda Basınevleri nde bireylerin kışlama alanlarına göç etmeye başladığı tarihinde hava sıcaklığı ortalama C, nisbi nem ortalama %44.0 ON, Milli kütüphanede bireylerin kışlama alanlarına göç etmeye başladığı tarihinde hava sıcaklığı ortalama C, nisbi nem ortalama %61.7 ON olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3). Düzgüneş (1982), P. aceris in kışı konukçu bitkilerinin dal ve gövdelerinde üst üste yığılmış keçemsi yapılar içerisinde 2. ve 3. larva dönemlerinde geçirdiklerini belirtmişitir. Kozstarab ve Kozar (1988), Danzig (1990), Kozstarab (1996) ve Hoffmann (2002), P. aceris in kışı olgun larva olarak gövdenin yarık ve çatlaklarında geçirdiklerini kaydetmiştir. Schmutterer (1952), P. aceris in kışı Almanya da III. dönem larva olarak geçirdiğini ve kışlama yerlerine eylül ortasından itibaren geçmeye başladığını bildirmiştir. Ülgentürk (1998), Eulecanium ciliatum II. dönem larvalarının Ankara koşullarında 1995 yılında kışlamak üzere dallara geçmeye dokuz ekimde başladığını, kışlaklara göçün iki kasımda sona erdiğini bildirmiştir yılında tüm bölgelerde kışlak alanlarına göç aynı tarihlerde başlamasına rağmen 2003 yılında kışlaklara göç farklı semtlerde farklı tarihlerde başlamış, ilk olarak Basınevleri nde tespit edilmiş bunun sebebinin bu semtteki örnekleme ağaçlarının yapraklarının diğer bölgelerden daha önce sararmaya ve dökülmeye başlaması olduğu düşünülmektedir. Marotta ve Tranfaglia (1997), yapraklarda beslenen coccid larvalarının kışlak alanlara göç etmelerinin meteorolojik koşulların yanında bitki fenolojisine de bağlı olduğunu, konukçu bitkilerin yapraklarındaki fizyolojik değişikliklerin göçün başlamasına neden olan önemli etkenlerden biri olduğunu bildirmişlerdir Yumurtlama ve yumurta sayısı P. aceris in 2002 yılında farklı konukçular üzerinde bıraktığı günlük ortalama yumurta sayıları Şekil 4.65 de görülmektedir. Her üç konukçuda da yumurtaların büyük 206

208 çoğunluğunun ilk yedi günde (F. excelsior da , A. pseudoplatanus ta , A. negundo da yumurta), tamamına yakınını ise ilk 15 günde bırakıldığı daha sonra yumurta oluşumunun sona erdiği görülmektedir. Bir dişinin farklı konukçularda ömrü boyunca bıraktığı ortalama yumurta sayıları F. excelsior da ±38.45, A. pseudoplatanus ta ±43 ve A. negundo da ±33.94 olarak tespit edilmiş olup A. pseudoplatanus ta beslenen P. aceris bireylerinin bıraktıkları toplam yumurta sayısı ile A. negundo da beslenen P. aceris bireylerinin bıraktıkları toplam yumurta sayısı birbirinden istatistiki olarak farklı bulunmazken, her ikisi F. excelsior da beslenen P. aceris bireylerinin bıraktığı toplam yumurta sayısından farklı bulunmuştur (F (2, 48)=23,296, p=0,00000). Bırakılan günlük yumurta sayıları incelendiğinde farklı konukçularda beslenen P. aceris bireylerinin, yumurta bırakmanın yoğun olduğu ilk günlerde bırakılan yumurta sayılarının istatistiki olarak farklı olduğu görülmektedir (Şekil 4.65). (adet/dişi) F(56, 1104)=3,6680, p=0,00000 Fraxinus excelsior Acer pseudoplatanus Acer negundo Yumurta sayısı Günler Şekil yılı P. aceris in farklı konukçularda bıraktığı günlük yumurta sayıları. 207

209 En yüksek yumurta sayısı A. pseudoplatanus üzerinde beslenen P. aceris bireylerinde ovipozisyonun 3. gününde ortalama 87.88±6.72, F. excelsior ve A. negundo da beslenen P. aceris bireylerinde ovipozisyonun 4. gününde sırasıyla ±7.07 ve 70.38±9.29 olarak tespit edilmiştir. F. excelsior ile beslenen P. aceris bireylerinde ovipozisyonun 25., diğer konukçularda beslenen P. aceris bireylerinde 18. gününden itibaren yumurtaya rastlanmamıştır. Şekil 4.66 da 2003 yılında farklı konukçular üzerinde beslenen P. aceris in bıraktığı günlük ortalama yumurta sayıları görülmektedir yılında olduğu gibi 2003 yılında da üç farklı konukçuda da yumurtaların büyük çoğunluğunun ilk yedi günde (F. excelsior da 605, A. pseudoplatanus ta , A. negundo da yumurta), tamamına yakınının ilk 15 günde bırakıldığı daha sonra yumurta oluşumunun sona erdiği görülmektedir. Bir dişinin farklı konukçularda ömrü boyunca bıraktığı ortalama yumurta sayıları F. excelsior da ±26.86, A. pseudoplatanus ta ±29.14 ve A. negundo da ±44.03 olarak tespit edilmiş olup her üç konukçuda beslenen P. aceris bireylerinin bıraktıkları toplam yumurta sayıları birbirinden istatistiki olarak farklı bulunmuştur (F(2, 53)=17,767, p=0,00000). Bırakılan günlük yumurta sayıları incelendiğinde farklı konukçularda beslenen P. aceris bireylerinin yumurta bırakmanın yoğun olduğu ilk günlerde bırakılan yumurta sayılarının istatistiki olarak farklı olduğu görülmektedir (Şekil 4.66). En yüksek yumurta sayısı A. negundo üzerinde beslenen P. aceris bireylerinde ovipozisyonun 3. gününde ortalama 92.46±11.69, F. excelsior ve A. pseudoplatanus ta beslenen P. aceris bireylerinde ovipozisyonun 4. gününde sırasıyla ±10.24 ve ±9.32 olarak belirlenmiştir. F. excelsior ile beslenen P. aceris bireylerinde ovipozisyonun 24. gününden, A. pseudoplatanus ta 22. gününden ve A. negundo da 25. gününden itibaren yumurtlama sona ermiştir. 208

210 2002 yılında yapılan çalışmada denemeler tarihinde başlamış olup bu tarihte günlük ortalama hava sıcaklığı C, günlük ortalama nisbi nem % 54.7 ON, 2003 yılında denemelerin başladığı tarihinde bu değerler sırası ile C ve % 40.7 olarak kaydedilmiştir (Bkz. Ek 3) (adet/dişi) F(64, 1387)=2,2313, p=0,00000 Fraxinus excelsior Acer pseudoplatanus Acer negundo Yumurta sayısı Gün Şekil yılı P. aceris in farklı konukçularda bıraktığı günlük yumurta sayıları. Her iki yılda da farklı konukçular üzerinde beslenen P. aceris bireylerinin bırakmış oldukları yumurtalar arasındaki farklılıklar istatistiki olarak farklı bulunmuştur. Kozstarab ve Kozar (1988), coccoidlerde yumurta veriminin konukçu ve iklim koşullarına göre değişebileceğini bildirmiştir. Ülgentürk (1998), E. ciliatum un Ankara koşullarında farklı konukçularda farklı sayılarda yumurta bıraktığını bildirmiştir. 209

211 Şekil 4.65 ve 4.66 incelendiğinde her iki yılda da tüm konukçularda P. aceris dişilerinin yumurtaların büyük çoğunluğunun ovipozisyonun ilk 15 günde bırakıldığını söyleyebiliriz. Özellikle ilk bir haftada yumurtaların % 80 ine yakın kısmının bırakıldığı görülmektedir. En fazla günlük yumurta, ovipozisyonun 3. ve 4. günlerinde tespit edilmiştir. Daha sonraki günlerde bırakılan günlük ortalama yumurta sayılarında azalma görülmektedir. Senapati ve Ghose (1988), Planococcoides bengalensis Ghose ve Ghose in en fazla yumurtayı yumurtlama periyodunun 2. gününde bıraktığını, toplam yumurtanın % inin ilk bir haftada bırakıldığını, ovipozisyonun 12 gününde itibaren bırakılan yumurta sayısının çok azaldığını bildirmiştir. Manichote ve Middlekauff (1967), Spilococcus mammilaria (McKenzie) nin en fazla yumurtayı ovipozisyonun 3. gününde bıraktığını bildirmiştir. Ghose (1983), Dysmicoccus brevipes (Cockerell) dişilerinin yumurtaların %58 ini ovipozisyonun ilk haftasında, % 33 ünü 2. haftasında bıraktığını bildirmiştir. Bu çalışmalar ile bizim yapmış olduğumuz çalışma sonuçları arasında benzerlik görülmektedir. Farklı konukçularda ve farklı bölgelerdeki P. aceris bireylerinin bıraktıkları yumurta sayıları arasında fark olup olmadığını belirlemek amacı ile ovisak oluşturmuş ve yumurta bırakmış dişiler yaprak ile birlikte içerisine vazelin sürülmüş petrilere konulan yumurta keselerinden elde edilen sonuçlar Şekil 4.67 de ve Çizelge 4.58 de görülmektedir yılında en yüksek yumurta Samsun yolundaki Fraxinus excelsior üzereinde beslenen P. aceris bireylerinde, en düşük yumurta A. negundo üzerinde beslenen bireylerde ortalama 490,19±32,74 olarak belirlenmiştir. Farklı bölgelerdeki F. excelsior üzerinde beslenen P. aceris bireyleri ve A. pseudoplatanus üzerinde beslenen bireylerin bırakmış olduğu yumurta sayıları arasında istatistiki olarak fark bulunmazken A. negundo üzerinde beslenen bireylerin bırakmış olduğu yumurta diğer tüm konukçularınkinden farklı bulunmuştur yılında en yüksek yumurta Basınevleri nde bulunan F. excelsior üzerinde beslenen P. aceris bireylerinde ortalama , en düşük yumurta A. negundo üzerinde beslenen P. aceris bireylerinde ortalama 621,37 olarak tespit edilmiştir. Basınevleri nde F. excelsior üzerinde beslenen P. aceris in bıraktığı yumurta diğer bölgelerdekinden farklı bulunurken diğer iki bölge arasında fark bulunmamış, A. negundo üzerinde beslenen P. aceris 210

212 bireylerinin bıraktığı yumurta sayısı diğer konukçulardan istatistiki olarak farklı bulunmuştur. Sadece Basınevleri ndeki bireylerin bıraktığı yumurta sayılarındaki farklılık yıllar arasında önemli bulunmuştur. Diğerlerinde yıllar arasıdaki farklılıklar istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Çizelge yıllarında farklı konukçularda ve semtlerdeki P. aceris in bıraktığı yumurta sayıları (adet/dişi) Konukçu n Ortalama±SH n Ortalama±SH Acer pseudoplatanus ,64±40,92 a A ,75±42,65 c A Acer negundo ,19±23,14 b A ,37±38,07 d A Samsun Fraxinus ,44±52,86 a A ,46±37,29 ab A Milli Küt. Fraxinus ,36±38,54 a A ,01±31,97 bc A Basınevleri Fraxinus ,58±37,58 a B ,53±31,96 a A *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05). *Aynı satırdaki, aynı harfi taşıyan farklı satırlarda bulunan ortalamalar arasında fark bulunmamıştır(duncan testi p=0.05). Ortalama yumurta sayısı (adet/dişi) F(4, 362)=,97561; p=, A. negundo Samsun Fraxinus Milli Küt. Fraxinus A. pseudoplatanus Basınevleri Fraxinus 211

213 Şekil yıllarında farklı konukçular üzerinde beslenen Phenacoccus aceris in ortalama yumurta sayısı. 212

214 Schmutterer (1952), Almanya da konukçu belirtmeksizin P. aceris dişilerinin ortalama 1839 yumurta bıraktığını, Düzgüneş (1982), Ankara koşullarında yumurta sayısının ortalama 1268 olduğunu, Badowska-Czubik ve Suski (1990), Polonya da ısıtılmayan sera koşullarında elma üzerinde beslenen P. aceris bireylerinin ortalama 1200 yumurta bıraktığını bildirmişlerdir. Bu çalışmada tespit edilen yumurta sayılarının literatürde belirtilen sayılardan az olduğu görülmektedir. Bu farklılığın iklim koşullarından, konukçu farklılığından ve diğer çevre koşullarından kaynaklandığı düşünülmektedir. F. excelsior üzerinde beslenen P. aceris dişilerinin bıraktığı yumurtaların 2002 yılında 21,80±0,08 günde, A. pseudoplatanus üzerinde beslenen dişilerin bıraktığı yumurtaların 22,20±0,10 günde, A. negundo üzerinde beslenen dişilerin bıraktığı yumurtaların 22,22±0,08 günde açıldığı belirlenmiş olup, F. aceris üzerinde beslenen bireylerinin bıraktığı yumurtaların açılma süresi diğerlerinden istatistiki olarak farklı bulunmuştur (Çizelge Şekil 4.68). Benzer şekilde 2003 yılında da yine en kısa süre, F. excelsior ile beslenen P. aceris dişileri tarafından bırakılan yumurtalarda (21,68±0,10), en uzun sürede A. negundo ile beslenen dişilerin bıraktığı yumurtalarda belirlenmiştir. Her üç konukçuda beslenen bireylerin bıraktığı yumurtaların açılma süreleri birbirinden istatistiki olarak farklı bulunmuştur (Çizelge Şekil 4.68). Schmutterer (1952), Almanya da bırakılan yumurtaların 30 gün içerisinde açıldığını bildirmiştir. Düzgüneş (1982) ise, Ankara da yumurtaların bırakıldıktan gün sonra açıldığını bildirmiştir. Bu farkın iklim şartlarından kaynaklandığını düşünebiliriz. Çizelge yıllarında farklı konukçularda beslenen P. aceris in bıraktığı yumurtaların açılma süreleri (gün) n Ortalama ±SH n Ortalama ±SH Fraxinus excelsior ,80±0,08 b* ,68±0,10 c A. pseudoplatanus ,20±0,10 a 94 22,57±0,15 b A. negundo 79 22,22±0,08 a 34 23,79±0,17 a *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05). 213

215 Yumurtaların açılma süresi (gün) F(2, 687)=18,61; p=0,00 Fraxinus excelsior A. negundo A. pseudoplatanus Şekil yıllarında farklı konukçularda beslenen P. aceris in bıraktığı yumurtaların açılma süreleri (gün) Phenacoccus aceris in beslenme yeri ve yöney tercihleri Phenacoccus aceris in dişi bireylerinin yöney tercihleri F. excelsior üzerinde beslenen P. aceris bireylerinin yön tercihleri 2002 ve 2003 yılında çalışılmış olup sonuçları Çizelge 4.60 ve Şekil 4.69 da ve Çizelge 4.61 ve Şekil 4.70 de görülmektedir. Milli kütüphanede 10 cm dalda beslenen P. aceris sayısı 2002 yılında en fazla ağaçların güney kısmında (23.28 birey/10 cm dal), 2003 yılında kuzey kısmında (18.50 birey/10 cm dal) belirlenmiştir. Basınevleri nde 2002 yılında en fazla yine ağaçların güney kısmında (24.14 birey/dal), 2003 yılında batı kısmında (27,25 birey/dal) belirlenmiştir. Samsun yolunda 2002 yılında en fazla birey ağaçların kuzeyinde (7.12 birey/dal), 2003 yılında ağaçların batısında (5.87 birey/10 cm dal) tespit edilmiştir. Yöneyler arasındaki farklılıklar istatistiki olarak önemi bulunmamıştır. 214

216 Çizelge yılında 10 cm dalda beslenen ortalama P. aceris sayısı Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu Yöneyler n Ortalama±SH n Ortalama±SH n Ortalama±SH MERKEZ 8 21,37±6,64 a A 8 17,25±7,25 a A 6 3,16±0,40 a B GÜNEY 7 23,28±4,45 a A 7 24,14±8,04 a A 8 7,00±3,96 a A BATI 8 17,25±4,39 a A 8 20,50±8,60 a A 8 4,75±2,03 a A KUZEY 7 11,00±1,96 a A 8 22,75±3,43 a A 8 7,12±2,23 a A DOĞU 8 16,37±4,48 a A 7 12,42±4,13 a A 8 3,37±0,65 a A *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05). *Aynı satırdaki, aynı harfi taşıyan farklı satırlarda bulunan ortalamalar arasında fark bulunmamıştır(duncan testi p=0.05) F(8, 99)=0,55226, p=0,81424 Milli kütüphane Samsun Yolu Basınevleri 10 cm daldaki ortalama P. aceris sayısı MERKEZ GÜNEY DOĞU BATI KUZEY Şekil yılında farklı yöneylerdeki 10 cm dalda beslenen P. aceris sayısı. Her iki yılda ve farklı üç bölgede, farklı yönlerdeki P. aceris yoğunlukları arasındaki farklılıkların önemli olmaması bu türün beslenme yeri olarak belirli bir tercihinin 215

217 olmadığını göstermektedir. Gürkan (1974), Sphaerolecaniun prunastri nin Marmara bölgesinde, konukçularının kuzey yönündeki dallarına yerleştiğini bildirmiştir. Özgökçe ve Yaşar (1995) Lepidosaphes ulmi ve Palaeolecanium bituberculatum un Van koşullarında elma üzerinde en çok güney kısımları tercih ettiğini, bunun nedeni olarakta Van yöresinin soğuk olmasından dolayı kabuklubit ve koşnilin güneş ışığından daha fazla faydalanmak amacı ile bu yöneyi tercih ettiklerini bildirmişlerdir. Ülgentürk (1998) E. ciliatum dişilerinin Ankara koşullarında genellikle konukçularının kuzeydoğusundaki dallarını seçtiğini bildirmiştir. Yukarıda belirtilen çalışmalarda görüldüğü gibi coccoidlerin yaşama istek ve şartlarına göre yerleşmek için konukçularının herhangi bir yöneyini tercih edebilecekleri düşünülebilir. Fakat bu çalışmada, P. aceris in örnekleme için seçilen ağaçlarda herhangi bir yöneyi tercih etmemesinin nedeninin, bunların yol kenarlarında bulunan ağaçlar oldukları ve bölgelerdeki farklı fiziki şartların unlubitin yerleşim yerini tercihinde önemli olabileceği kanısına varabiliriz. Çünkü her bölgede ağaçların bulundukları yer açısından dış koşullardan etkilenen kısımları farklı bölgelerdir. Bu nedenle de zararlının yöney tercihi konusunda kesin bir sonuç verilememektedir. Çizelge yılında farklı yöneylerdeki 10 cm dalda beslenen P. aceris sayısı. Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu Yöneyler n Ortalama±SH n Ortalama±SH n Ortalama±SH MERKEZ 7 15,85±12,22 a A 8 13,50±2,95 a A 8 3,62±1,26 a A GÜNEY 8 6,50±1,84 a A 9 17,00±5,19 a A 8 2,00±0,98 a A BATI 8 8,37±2,63 a A 8 27,25±9,54 a A 8 5,87±1,02 a A KUZEY 8 18,50±9,43 a A 8 16,25±5,07 a A 8 3,12±1,41 a A DOĞU 9 18,33±8,13 a A 8 20,25±6,20 a A 8 3,25±1,03 a A *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05). *Aynı satırdaki, aynı harfi taşıyan farklı satırlarda bulunan ortalamalar arasında fark bulunmamıştır(duncan testi p=0.05). 216

218 10 cm dalda bulunan ortalama P. aceris sayısı F(8, 106)=0,70133; p=0,68970 Milli kütüphane Samsun yolu Basınevleri 0 MERKEZ GÜNEY DOĞU BATI KUZEY Şekil yılında farklı yöneylerdeki 10 cm dalda beslenen P. aceris sayısı Yaprakta beslenen Phenacoccus aceris in larvalarının beslenme yeri tercihleri Yumurtadan çıkan P. aceris larvaları, yaprakların alt ve üst yüzeyine ve özelliklede larvaların kendilerini dış etkenlerden koruyabileceği yaprak kısımlarına yerleşmektedir. P. aceris larvalarının yaprağın hangi yüzeyini tercih ettiklerini belirlemek için 2002 yılında iki farklı tarihte sayımlar yapılmış, sonuçları Şekil 4.71 ve Çizelgede 4.62 de görülmektedir. 24 haziranda Milli kütüphane ve Basınevleri nde yaprakların alt yüzeyinde bulunan larva sayısının (sırasıyla larva/bileşik yaprak ve larva/bileşik yaprak), üst yüzeyinde bulunan larva sayısından (sırasıyla larva/bileşik yaprak, larva/bileşik yaprak) daha fazla olduğu, Milli kütüphanede aralarındaki farkın istatistiki olarak önemli olmadığı, fakat Basınevleri nde farkın önemli olduğu tespit edilmiştir. Buna karşılık Samsun yolunda yaprak üst yüzeyinde beslenen larva sayısı (11.21 larva/bileşik yaprak), yaprak alt yüzeyinde beslenenden (18.75 larva/bileşik yaprak) daha fazla bulunmuş olup aralarındaki fark istatistiki olarak önemlidir. 217

219 Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Milli kütüphane Yaprak altı Yaprak üstü Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Basınevleri Yaprak altı Yaprak üstü Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Samsun yolu Yaprak altı Yaprak üstü Yaprak altı Yaprak üstü 0 Yaprak altı Yaprak üstü 0 Yaprak altı Yaprak üstü Şekil yılında yaprak altı ve üstünde bulunan P. aceris yoğunlukları. Çizelge yılında P. aceris larvaların beslenme yeri tercihleri n Yaprak altı Yaprak üstü n Yaprak altı Yaprak üstü Milli kütüphane ,16 a* 22,85 a ,19 a 11,82 a Basınevleri ,47 a 15,39 b ,42 a 12,21 b Samsun yolu ,21 b 18,75 a 179 9,95 a 12,99 a *Aynı satırdaki, aynı tarihteki aynı harfler arasında istatistiki fark yoktur (t-testi, p=0.05) 23 temmzda Milli kütüphane ve Samsun yolunda yaprak üstünde beslenen larva sayısı (sırasıyla larva/bileşik yaprak ve larva/bileşik yaprak) yaprak altında beslenen larva sayıları (sırasıyla larva/bileşik yaprak ve 9.95 larva/bileşik yaprak) arasındaki 218

220 farklılıklar istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Basınevleri nde yaprak altında beslenen larva sayısı (29.42 larva/bileşik yaprak), yaprak üstünde beslenen larva sayısından (12.21 larva/bileşik yaprak) daha fazla olup aradaki fark istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Larvaların yapraklarda yerleşim yeri tercihleri, 2003 yılında da farklı iki tarihte değerlendirilmiş olup, sonuları Şekil 4.72, Çizelge 4.63 de görülmektedir. 23 haziranda Milli kütüphane de yaprak alt yüzeyinde beslenen larva sayısı larva/bileşik yaprak, yaprak üst yüzeyinde beslenen larva sayısı ise larva/bileşik yaprak olarak tespit edilmiş olup aradaki farklılık istatistiki olarak farklı bulunmamıştır. Basınevleri nde yaprak altında beslenen larva sayısı ( larva/bileşik yaprak), yaprak üstündekilerden farklı bulunmuş aradaki fark istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Samsun yolunda yaprakların üst yüzeyinde beslenen larva sayısı (6.43 larva/bileşik yaprak) alt yüzeyde beslenen larva sayısından (12.51 larva/bileşik yaprak) daha az bulunmuş olup aralarındaki farklar istatistiki olarak önemli bulunmuştur. 21 temmuzda Milli kütüphane ve Samsun yolunda yaprak üstünde beslenen larva sayısı (sırasıyla larva/bileşik yaprak ve larva/bileşik yaprak) yaprak altında beslenen larva sayısından (sırasıyla 5.56 larva/bileşik yaprak ve 6.43 larva/bileşik yaprak) fazla olup aradaki fark istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Basınevleri nde ise yaprak altında beslenen larva sayısı (45.30 larva/bileşik yaprak) yaprak üstündekilerden (23.90 larva/bileşik yaprak) fazla tespit edilmiş olup aradaki fark istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Çizelge yılında P. aceris larvaların beslenme yeri tercihleri n Yaprak altı Yaprak üstü n Yaprak altı Yaprak üstü Milli kütüphane ,88 a 22,76 a 190 5,56 b 11,99 a Basınevleri ,86 a 73,54 b ,30 a 23,90 b Samsun yolu 201 6,43 b 12,51 a 201 6,43 b 12,51 a *Aynı satırdaki, aynı tarihteki aynı harfler arasında istatistiki fark yoktur (t-testi, p=0.05) 219

221 P. aceris Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama sayısı Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Milli kütüphane Yaprak altı nimf Yaprak üstü Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Basınevleri Yaprak altı nimf Yaprak üstü Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Yaprak yüzeyinde bulunan ortalama P. aceris sayısı Samsun yolu Yaprak altı nimf Yaprak üstü Yaprak altı Yaprk üstü 0 Yaprak altı Yaprak üstü 0 Yaprak altı Yaprak üstü Şekil yılında yaprak altı ve üstünde bulunan P. aceris yoğunlukları. P. aceris larvalarının yaz mevsimi boyunca yapraklarda beslendiği sürede kendilerini dış etkenlerden koruyabileceği saklı alanlarda bulunduğu tespit edilmiştir. F. excelsior yaprakları 5-7 adet küçük yapraktan oluşan ve bunların bir sapçıkla birbirine bağlandıkları bir yapıya sahiptir. Küçük yaprakların bağlandığı bu sapçık yaprak üst yüzeyinde iki kenarları çıkıntı yapmış durumdadır. P. aceris larvaları genellikle bu alanları beslenme yeri olarak seçmekte hem besin alma ihtiyacını gidermekte ve bu alan dış etkenlerden ve doğal düşmanlardan korunmasını sağlamaktadır. Bu nedenle Milli kütüphane ve Samsun yolunda yaprak üst yüzeyinde beslenen larva sayısı alt yüzeyden daha fazla tespit edilmiştir. Bunun bir diğer kanıtı olarak özellikle larvaların dişi yumurta kesesini mevsim sonuna kadar terk etmediklerini ve burada alan uygun olduğu sürece mevsim boyunca kaldıklarını gösterebiliriz. Buna karşılık Basınevleri nde yaprakların alt yüzeyinde bulunan larva sayısı, üst yüzeyinde bulunan larva sayısından fazla bulunmuştur. Bunun nedeni olarak bu 220

222 semtteki ağaçların bazılarında diğer arthropodların yapraklarda beslenmeleri sonucu meydana gelen çeşitli yapıların, unlubitlerin beslenmelerine uygun alanlar olması düşünülmektedir. Nitekim, bu semtteki örnekleme ağaçlarının yaprak alt yüzeyinde daha fazla tüylenmenin olduğu ve bu alanların unlubitin beslenmesi için korunaklı bir alan meydana getirdiği tespit edilmiştir. Düzgüneş (1982), Kosztarab ve Kozar (1988), P. aceris in birinci dönem larvalarının yumurtadan çıktıktan sonra yapraklara yerleştiğini ve yaz boyunca buralarda beslendiğini bildirmiştir. Badowska-Czubik ve Suski (1990), P. aceris in elma ve erik yapraklarının her iki yüzeyinde de bulunabildiklerini fakat daha çok yaprakların alt yüzeylerini tercih ettiklerini bildirmişlerdir. Bizim çalışmamızda Basınevleri ndeki durum hariç unlubitin daha çok yaprakların üst yüzeyini tercih ettiği saptanmıştır. Üst yüzeyinde de özellikle F. excelsior bileşik yapraklarının tipik özelliği olan saptaki çıkıntıların arasına yerleşmektedir. Elma ve erik yapraklarında böyle yapılar bulunmamaktadır. İki çalışma arasındaki farklılığın konukçu bitkilerin yapraklarının yapısındaki bu farklılıklardan ileri gelebileceği düşünülmektedir. Nitekim Beardsley ve Gonzales (1975), coccoidlerin yayılmasında ve yerleşmesinde kendi doğal davranışının yanı sıra, yerleşme yerinin uygunluğu, ışık, nem, sıcaklık ve rüzgar hızı gibi çevre faktörlerinin hepsinin birlikte oluşturduğu ortamın etkili olduğunu bildirmiştir. Örneğin Bodenheimer (1951), turunçgillerde zararlı Planococcus citri nin ilk dönem larvalarının yerleşim yeri olarak genellikle güneş ışığının direkt olarak etkilemediği gölge alanları seçtiğini bildirmiştir. P. aceris in genellikle yaprakların saklı ve korunaklı yerlerine yerleşmesinin nedeninin de bu tür bir davranıştan kaynaklandığını düşünebiliriz. P. aceris in birinci dönem larvalarının yerleşim yeri seçiminde, yumurta kesesinden dışarı çıkan larvaların yapraklara doğru hareket etmesinde başlangıçta negatif geotaksis tepkisinin, yaprak yüzeyine geldikten sonra yerleşim yerinin seçiminde daha çok saklı yerleri tercih ettiğinden dolayı negatif fototaksis tepkisinin etkili olduğu yorumunu yapabiliriz. 221

223 Yaprakta beslenen Phenacoccus aceris in larvalarının yöney tercihleri Farklı bölgelerde 2002 yılında F. excelsior yapraklarında beslenen larvaların yerleşmede yön tercihlerini belirlemek amacı ile yapılan çalışmanın sonucunda; Milli kütüphanede yapraklarda beslenen larva sayısı en çok güney kısımdaki yapraklarda (127.20±19.49 larva/bileşik yaprak) tespit edilmiş olup diğer yöneylerdeki bir yaprakta beslenen larva sayıları ile arasındaki fark istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Basınevleri nde kuzey kısımdaki yapraklarda beslenen larva sayısı (124.22±13.78 larva/bileşik yaprak), doğu kısımdaki yapraklarda beslenen larva sayısı hariç diğer yöneylerde beslenen larva sayılarından farklı bulunmamıştır. Samsun yolunda yine güney kısımdaki yapraklarda beslenen larva sayısı (38.81±5.31 larva/bileşik yaprak) diğer yöneylerdekinden fazla bulunmuş, fakat diğer yöneylerde beslenen larva sayıları ile aralarındaki farklılıklar istatistiki olarak önemli bulunmamıştır (Çizelge 4.64 ve Şekil 4.73). Çizelge yılında P aceris in nimf yöney tercihi Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu Yöneyler n Ortalama±SH n Ortalama±SH n Ortalama±SH MERKEZ 76 46,82±4,46 b ,47±25,91 a 50 18,52±1,83 a GÜNEY ,20±19,49 a ,57±17,74 a 74 38,81±5,31 a BATI 64 49,42±4,38 b 74 98,22±21,54 a 62 19,35±2,66 a KUZEY 72 30,95±3,67 b ,22±13,78 a 60 22,80±2,71 a DOĞU 60 22,48±2,20 b 78 24,96±3,37 b 54 24,31±2,50 a *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05). *Aynı satırdaki, aynı harfi taşıyan farklı satırlarda bulunan ortalamalar arasında fark bulunmamıştır(duncan testi p=0.05). Milli kütüphanede 2003 yılında P. aceris larvaları en çok ağaçların merkezindeki yapraklarda (99.04±16.30 larva/bileşik yaprak) tespit edilmiş olup, diğer yöneylerdeki yapraklarda beslenen unlubit sayıları ile aralarındaki fark istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. 222

224 200 1 bileşik yaprakta bulunan ortalama P. aceris larva sayısı F(8, 1002)=4,8816; p=0,00001 Milli kütüphane Samsun yolu Basınevleri 0 MERKEZ GÜNEY DOĞU BATI KUZEY Şekil yılında farklı bölgelerde P. aceris in nimf yöney tercihleri. Basınevleri nde en fazla unlubit güneydeki yapraklarda tespit edilirken (384.12± larva/bileşik yaprak) merkezdeki yapraklarda beslenen larva sayısı ile arasında farklılığın önemli olmadığı, fakat bu iki yöneyin diğerlerinden istatistiki olarak farklı olduğu belirlenmiştir. Samsun yolunda, P. aceris larvaları en çok ağaçların batısındaki yapraklarda tespit edilmiş (48.96±9.34 larva/bileşik yaprak), fakat diğer yöneylerdeki yapraklarda beslenen unlubit sayıları ile aralarındaki fark istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Sonuç olarak; her iki yılda, farklı semtlerde F. excelsior yapraklarında beslenen P. aceris larva sayısı incelendiğinde her bölgede unlubitlerin tercih ettiği yön farklı bulunmuştur. Bu durum unlubitin yöneyler arasında herhangi bir tercihinin bulunmadığı kanısını uyandırmaktadır. Ayrıca, daha önce belirtildiği üzere özellikle seçilen ağaçların yol kenarında olmaları ve her bölgede çevresel faktörlerin diğerlerinden farklı olmasının da yöney seçiminde olumsuz yönde etkili olabileceği düşünülmektedir. Literatürde, P. aceris 223

225 larvalarının ağaçlardaki yerleşim yerlerinde yön tercihinde bulunup bulunmadıkları hakkında herhengi bir kayda rastlanmamıştır (Çizelge 4.65 ve Şekil 4.74). Çizelge yılında P. aceris in nimf yöney tercihi Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu Yöneyler n Ortalama±SH n Ortalama±SH n Ortalama±SH MERKEZ 25 99,04±16,30 a ,64±67,03 a 25 43,52±8,81 a GÜNEY 26 40,00±6,43 a ,12±105,35 a 25 16,28±2,30 a BATI 25 24,40±4,81 a ,84±19,52 b 25 48,96±9,34 a KUZEY 25 33,52±7,45 a ,80±31,10 b 25 12,92±1,90 a DOĞU 25 49,36±9,02 a ,08±45,35 b 25 23,52±2,79 a *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05). 500 F(8, 361)=3,5805; p=0,00052 Milli kütüphane Samsun yolu Basınevleri 1 yaprakta bulunan oratalama P. aceris sayısı MERKEZ GÜNEY DOĞU BATI KUZEY Şekil yılında farklı bölgelerde P aceris in larva yöney tercihleri. 224

226 Phenacoccus aceris in kışlama yeri ve yöney tercihleri P. aceris in kışlamak için gövdede kabuk altlarına, saklı ve korunaklı yerleri, kalın ve ince dalların, toprağa bakan kısımlarında bulundukları saptanmıştır. Kışlamaya çekilmenin başlangıcında larvalar genellikle bu tip yerlere giderken, bazıları da ince sürgünlerde bulundukları yerlerde kışlama pozisyonuna geçerler. Bu nedenle, P. aceris bireylerinin kışlama yerlerini seçerken yön tercihi yapıp yapmadıklarını belirlemek için kışlama yerleri olan gövde ve dallarda örneklemeler yapılmış ve ayrı ayrı değerlendirilmiştir Kalın dal ve gövde üzerinde kışlayan Phenacoccus aceris yoğunluğu Kışlayan bireylerin yöney tercihleri 10 cm alanda yılı kışında incelendiğinde (Çizelge 4.66, Şekil 4.75) P. aceris bireylerinin kışlamak için Milli kütüphane ve Basınevleri nde en çok merkezde, Samsun yolunda ise en çok doğu kısımda bulunduğu tespit edilmiştir. Milli kütüphanede merkezde 10 cm örnek alanında kışlayan P. aceris sayısı (281,75±113,67 birey/10 cm alan) diğer yöneylerde kışlayan birey sayısından istatistiki olarak farklı bulunmuştur. Basınevleri nde de 10 cm alanda kışlayan birey sayısı yine en fazla merkezde belirlenmiş (141,25±98,06 birey/10 cm alan), fakat diğer yöneylerde 10 cm alanda kışlayan birey sayılarından istatistiki olarak farklı bulunmamıştır. Samsun yolunda 10 cm alanda kışlayan P. aceris sayıları incelendiğinde ise diğer bölgelerden farklı olarak bu bölgede en çok bireyin ağaçların doğu kısmında kışladığı (85,85±30,22) tespit edilmiştir. Bu kısımda 10 cm alanda kışlayan unlubit sayısı batı kısımda kışlayandan unlubit sayısından farklı bulunmaz iken, diğer bölgelerde 10 cm alanda kışlayan unlubit sayısından istatistiki olarak farklı bulunmuştur. 225

227 Çizelge kışında farklı bölgelerde 10 cm örnek alanında kışlayan P. aceris bireylerinin yöney tercihleri Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu Yöneyler n Ortalama±SH n Ortalama±SH n Ortalama±SH MERKEZ 4 281,75±113,67 a 4 141,25±98,06 a 4 5,25±0,25 b GÜNEY 8 79,50±26,57 b 8 66,12±13,84 a 7 37,00±8,87 b BATI 8 48,37±12,16 b 8 62,25±12,68 a 7 51,14±10,37 ab KUZEY 8 50,62±21,17 b 7 104,14±37,22 a 6 16,33±5,12 b DOĞU 8 55,25±11,45 b 6 96,00±28,67 a 7 85,85±30,22 a *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05) F(8, 85)=3,2169, p=,00306 Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu 10 cm alanda kışlayan P. aceris sayısı MERKEZ GÜNEY BATI KUZEY DOĞU Şekil kışında farklı bölgelerde 10 cm örnek alanında kışlayan P. aceris bireylerinin yöney tercihleri. 226

228 Kışlayan bireylerin yöney tercihleri yılı kışında 10 cm örnek alanında incelendiğinde (Çizelge 4.67, Şekil 4.76) P. aceris bireylerinin Milli kütüphane de en çok ağaçların merkezinde (150.25± birey/10 cm alan), Basınevleri nde batı kısmında (163,33±117,44 birey/10 cm alan), Samsun yolunda ise en çok kuzey kısmında (5,00±2,02 birey/10 cm alan) bulunduğu tespit edilmiştir. Her üç bölgede de 10 cm alanda kışlayan birey sayılarında yöneyler arasında farklılıklar istatistiki olarak farklı bulunmamıştır. Her iki yıla ait veriler incelendiğinde 10 cm alanda kışlayan birey sayıları her bölgede ve her yöneyde farklılıklar göstermektedir. Bu yüzden P. aceris in kışlamak için ağacın belirli bir bölgesini yada belirli bir yöneyi seçtiği kanısına varılamamıştır. Kışlama yerinin seçiminde önemli olan nokta unlubitin kışı geçirmek için özellikle çevre koşullarından en az etkileneceği saklı bir yerin bulunmasıdır. Özellikle bu alanlarda bireyler toplu halde kışı geçirdikleri keçemsi yapılar içerisinde kışlama dönemini tamamlamaktadırlar. Toplu halde bulundukları alanlar özellikle ağaçların yaralanmış kısımları, çatlaklar, yarıklar, dalların birbirine temas ettiği korunaklı alanlar vb. saklı yerlerdir. Çizelge kışında 10 cm örnek alanında kışlayan P aceris bireylerinin yöney tercihleri Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu Yöneyler n Ortalama±SH n Ortalama±SH n Ortalama±SH MERKEZ 4 150,25±129,12 a 3 66,66±45,72 a 4 2,00±0,57 a GÜNEY 5 29,20±16,02 a 5 67,00±44,50 a 8 3,00±1,34 a BATI 6 18,16±4,89 a 6 163,33±117,44 a 8 3,62±1,53 a KUZEY 6 48,33±27,06 a 6 55,50±19,79 a 8 5,00±2,02 a DOĞU 6 69,33±21,10 a 5 33,20±20,93 a 8 2,37±0,80 a *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05). Kozstarab ve Kozar (1988), Danzig (1990) ve Kosztarab (1996), P. aceris larvalarının kışı ağaçların gövde ve dallarında geçirdiğini bildirmiştir. Düzgüneş (1982), P. aceris larvalarının kışlama alanlarının gövde ve dallar olduğunu ve bu alanlarda larvaların 227

229 kendilerine keçe benzeri bir yapı oluşturarak üst üste yığılmış halde kışladıklarını bildirmiş, kışlama alanı seçiminde yöney tercihinden bahsetmemiştir. Bizim çalışmamızda da bireylerin kışı toplu halde geçirdiği, kışlak alanlarının seçiminde daha çok dış etkilerden korunabilecekleri yerleri tercih ettiği tespit edilmiştir F(8, 73)=1,0991; p=0, cm alanda kışlayan ortalama P. aceris sayısı MERKEZ GÜNEY DOĞU BATI KUZEY Şekil yılında farklı bölgelerde 10 cm örnek alanında kışlayan P. aceris sayıları cm ince sürgünler üzerinde kışlayan Phenacoccus aceris yoğunluğunu Kışlayan bireylerin yöney tercihleri yılı kışında 10 cm ince dalda incelendiğinde (Çizelge 4.68, Şekil 4.77) P. aceris bireylerinin Milli kütüphane de ağaçların merkezinde (20,87±5,37 birey/10 cm ince dal) ve Basınevleri nde en çok kuzey kısmında (26,57±4,00 birey/10 cm ince dal), Samsun yolunda ise en çok güney kısmında (7,57±4,17 birey/10 cm ince dal) bulunduğu tespit edilmiştir. Tüm bölgelerde 10 cm ince dalda kışlayan P. aceris sayıları yöneyler arasında istatistiki olarak farklı bulunmamıştır. 228

230 Çizelge kış döneminde 10 cm ince dalda kışlayan P. aceris sayıları Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu Yöneyler n Ortalama±SH n Ortalama±SH n Ortalama±SH MERKEZ 8 20,87±5,37 a 7 15,14±3,69 a 6 6,50±2,81 a GÜNEY 8 15,62±2,77 a 7 18,57±7,87 a 7 7,57±4,17 a BATI 8 16,25±2,53 a 7 23,85±6,11 a 7 4,14±1,33 a KUZEY 7 19,14±3,14 a 7 26,57±4,00 a 7 5,85±5,20 a DOĞU 6 20,00±4,75 a 7 21,71±5,91 a 7 5,85±2,73 a *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05) F(8, 91)=0,54105, p=0,82266 Milli kütüphane Samsun yolu Basınevleri 10 cm dalda kışlayan ortalama P. aceris sayısı MERKEZ GÜNEY DOĞU BATI KUZEY Şekil kış döneminde 10 cm ince dalda kışlayan P. aceris sayıları. Kışlayan bireylerin yöney tercihleri yılı kışında 10 cm ince dalda incelendiğinde P. aceris bireylerinin Milli kütüphane ve Basınevleri nde de ağaçların merkezinde (sırasıyla 26,83±7,58 birey/10 cm ince dal, 26,83±3,69 birey/10 cm ince dal) ve Samsun yolunda ise en çok güney kısmında (2,90±1,05 birey/10 cm ince dal) bulunduğu tespit 229

231 edilmiştir (Çizelge 4.69, Şekil 4.78). Tüm bölgelerde 10 cm ince dalda kışlayan P. aceris sayıları yöneyler arasında istatistiki olarak farklı bulunmamıştır. Tüm bu sonuçlar incelendiğinde P. aceris in 10 cm ince dalda kışlamak için herhangi bir yöney tercihinin bulunduğu kanısına varılamamaktadır. P. aceris in kışı dallarda da geçirebileceği belirtilmesine karşın ince dallardaki yöney tercihlerinden bahsedilmemiştir (Kozstarab ve Kozar, 1988). Çizelge kış döneminde 10 cm ince dalda kışlayan P. aceris sayıları Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu Yöneyler n Ortalama±SH n Ortalama±SH n Ortalama±SH MERKEZ 12 26,83±7,58 a 12 26,83±3,69 a 17 0,52±0,24 a GÜNEY 17 21,52±5,70 a 16 22,68±5,95 a 23 2,13±0,56 a BATI 13 11,53±3,50 a 13 11,53±3,50 a 18 1,11±0,48 a KUZEY 11 12,09±4,85 a 11 12,09±4,85 a 23 2,78±1,05 a DOĞU 14 19,00±9,11 a 14 19,00±9,11 a 21 2,90±1,05 a *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05) cm dalda kışlayan ortalama P. aceris sayısı F(8, 220)=0,79113; p=0,61096 Milli kütüphane Samsun yolu Basınevleri 5 0 KUZEY MERKEZ GÜNEY DOĞU BATI Şekil yılında farklı bölgelerde 10 cm ince dalda kışlayan P. aceris sayıları. 230

232 Cinsiyet oranı İki yılda farklı konukçu ve bölgelerdeki populasyonlarda dişi oranları Çizelge 4.70 ve Şekil 4.79 da görülmektedir. En fazla dişi oranı 2002 yılında Basınevleri nde % 77,75±4,72 olarak belirlenmiş olup, diğer bölge ve konukçulardan istatistiki olarak farklı bulunmuştur. en fazla dişi oranı 2003 yılında da yine Basınevleri nde 64,12±2,75 olarak belirlenmiş olup, diğer bölge ve konukçulardan istatistiki olarak farklı bulunmamıştır. Çizelge yıllarında farklı konukçu ve bölgelerde populasyonlardaki dişi oranları (%) n ortalama±sh n ortalama±sh Milli kütüphane 7 54,91±3,27 a 7 59,18±6,71 a Basınevleri 6 77,75±4,72 a 7 64,12±2,75 a Samsun yolu 6 55,22±4,02 a 7 59,09±3,40 a A. negundo 7 52,09±8,37 a 9 51,75±5,91 a A. pseudoplatanus 7 54,15±8,17 a 8 58,27±8,03 a *Aynı sütunlarda farklı satırlarda bulunan ve aynı harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark önemli bulunmamıştır (Duncan testi p=0.05). Populasyondaki dişi oranı (%) F(4, 61)=0,73095; p=0,57433 Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu A. negundo A. pseudoplatanus Şekil yıllarında farklı konukçu ve bölgelerde P. aceris populasyonlardaki dişi oranları (%). 231

233 P. aceris in kışlama dönemi. Ankara ilinde 2001, 2002 ve 2003 kış aylarında yapılan incelemeler sonucu P. aceris dişilerinin ve erkeklerinin keçemsi bir kese oluşturarak bunların içerisinde dişilerin üçüncü dönem larva, erkeklerin ise pupa döneminde kışı geçirdikleri tespit edilmiştir. Fakat kış aylarında yapılan preparatların incelenmesi sonucunda kış aylarında ikinci dönem larva ve prepupa döneminde erkek bireylere rastlanmıştır. Bunlar çok az sayıda olup genellikle içerilerinde parazitoit larvası bulunduğu belirlenmiştir (Şekil 4.80). Bu bireylerin parazitli oldukları için gelişimlerini tamamlayamadıkları ve kışı bu dönemde geçirdikleri tahmin edilmektedir. Bu yüzden bu türden bireyleri kışlama dönemi olarak değerlendirmenin uygun olmayacağı düşünülmektedir. a b c Şekil P. aceris in kışı geçiren a) II. dönem dişi larva, b,c) prepupa dönemleri. Schmutterer (1952), P. aceris in kışı Almanya da erkeklerin pupa, dişilerin ise üçünü dönem larva olarak geçirdiğini bildirmiştir. Düzgüneş (1982) Ankara koşullarında, P. aceris in kışı konukçu bitkilerinin dal ve gövdelerinde üst üste yığılmış 2. ve 3. larva 232

234 dönemlerinde geçirdiğini bildirmiştir. Danzig (1990) eski Sovyetler birliğinin uzak doğu bölgesinde, unlubitin kışı olgun larva halinde geçirdiğini bildirmiştir. Buna karşılık Kosztarab (1996), Kuzey Amerika da P. aceris in kışı ikinci larva döneminde geçirdiğini bildirmiştir. Hoffmann (2002) konukçusu asma olan P. aceris in Almanya da kışı üçüncü dönem larva ve erkek pupası olarak geçirdiğini bildirmiştir. Bu araştırmada elde edilen kışlama dönemi ile ilgili bulgular literatür tarafından da desteklenmektedir P. aceris in döl sayısı Araştırmanın yürütüldüğü yılları arasında yapılan incelemeler sonucunda P. aceris in yılda bir döl verdiği belirlenmiştir. Populasyonda yumurta Nisan sonu mayıs başında görülmekte olup bir sonraki yılda, yumurta dönemi yine bahsedilen aylarda tespit edilmiştir. Schmutterer (1952), Düzgüneş (1982), Danzig (1990), Kosztarab (1996), Hoffmann (2002) farklı bölgelerde, P. aceris in yılda bir döl verdiğini bildirmişlerdir. Araştırmamızda elde edilen sonuçlar yukarıda bahsedilen literatür ile paralellik göstermektedir Phenacoccus aceris in doğal düşmanları ve bunların populasyon değişimleri P. aceris in doğal düşmanlarının belirlenmesi P. aceris üzerinde tespit edilen doğal düşmanlar Çizelge 4.71 de görülmektedir. Yapılan incelemeler sonucunda P. aceris populasyonu üzerinde Coccinellidae (Coleoptera) familyasına ait türlerden Adalia bipunctata (L.), A. fasciatapunctata revelierei (Mulsant), Chilocorus bipustulatus (L.) ve Exochomus quadripustulatus L. (Şekil 4.81) tespit edilmiştir. Bu coccinellid türlerinin ülkemizde coccoidlerde beslendiği çeşitli araştırıcılar tarafından bildirilmektedir (Gürkan 1974; Öncüer 1974, 1977; Soydanbay (Tunçyürek) 1976; Uygun 1981; Aydoğdu ve Toros 1987; Erol ve Yaşar 1996, Ülgentürk 1998). 233

235 Çizelge P. aceris in doğal düşmanları ve toplandıkları tarih ve yerler Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşmanlar Basınevleri Fraxinus excelsior Sympherobius pygmeus (Ramb.) Basınevleri Fraxinus excelsior Sympherobius pygmeus (Ramb.) Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Sympherobius pygmeus (Ramb.) Basınevleri Fraxinus excelsior Sympherobius pygmeus (Ramb.) Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Sympherobius pygmeus (Ramb.) Basınevleri Fraxinus excelsior Sympherobius pygmeus (Ramb.) Gölbaşı-Belediye Parkı Fraxinus americana Anagyrus schoenherri Westwood Gölbaşı-Belediye parkı Pyracantha coccinea Anagyrus schoenherri Westwood Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Milli kütüphane Fraxinus excelsior Adalia bipunctata L Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Sympherobius pygmeus (Ramb.) Botanik parkı Aesculus hippocastanum Anagyrus schoenherri Westwood Çankaya çukurcabirlik Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Bahçeli 15. Sokak Morus sp. Anagyrus schoenherri Westwood Bahçeli 16. Sokak A. pseudoplatanus Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp Bahçeli 15. Sokak Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Adnan Ötüken Parkı Aesculus hippocastanum Anagyrus schoenherri Westwood Adnan ötüken Parkı Aesculus hippocastanum Anagyrus schoenherri Westwood Belpa karşısı parkı Morus sp. (Ters) Anagyrus schoenherri Westwood Etimesgut ilköğretim okulu bahçesi Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Etimesgut-Yunus emre parkı civarı Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood Etimesgut-Yunus emre parkı Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood İstasyon caddesi Malus communis Anagyrus schoenherri Westwood Etimesgut-Fabrika cad. Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Adalia bipunctata Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Adalia fasciatapunctata reveierei (Mulsant) Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Chilocorus bipustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Chilocorus bipustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Leucopmyia alticeps (Egger) Leucopmyia silesiaca Czerny Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Leucopmyia alticeps (Egger) Leucopmyia silesiaca Czerny Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Sympherobius pygmeus (Ramb.) Gençlik Parkı Alnus sp. Anagyrus schoenherri Westwood Ulus yol kenarı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood 234

236 Çizelge 4.71(devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşmanlar Gençlik parkı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Emek 8. Cadde Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Emek Konya yolu kenarı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Hoşdere 3. Cadde Juglans regia Anagyrus schoenherri Westwood Hoşdere cad Morus alba Anagyrus schoenherri Westwood Basınevleri Fraxinus excelsior Leucopmyia alticeps (Egger) Leucopmyia silesiaca Czerny Keçiören Şose yolu Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood Keçiören Şose yolu Platanus orientalis Anagyrus schoenherri Westwood Keçiören Şose yolu Acer pseudoplatanus Anagyrus schoenherri Westwood Kamilocak muhtarlığı yanı Park Morus alba Anagyrus schoenherri Westwood Keçiören Şose (Türkistan parkı) Acer pseudoplatanus Anagyrus schoenherri Westwood Keçiören Kamil Ocak parkı Juglans regia Anagyrus schoenherri Westwood Aktepe Adnan Menderes parkı Acer pseudoplatanus Anagyrus schoenherri Westwood Basınevleri Fraxinus excelsior Allotropa mecrida (Walker) Samsun yolu Fraxinus excelsior Allotropa mecrida (Walker) Kuğulu park civarı Orta refuj Pyracantha coccinea Anagyrus schoenherri Westwood Kolej Petrol Platanus orientalis Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp Kuğulu park Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood ABD büyükelçiliği karşısı yol kenarı Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp. P. concolor Förster ABD büyükelçiliği karşısı yol kenarı Prunus armeniaca Anagyrus schoenherri Westwood Kuğulu park Cydonia oblonga Anagyrus schoenherri Westwood Cinnah cad. Yeniyüzyıl sokak Juglans regia Anagyrus schoenherri Westwood Kolej Petrol civarı Park Acer pseudoplatanus Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp. P. concolor Förster Cinnah Yeşilyurt Sokak Acer pseudoplatanus Anagyrus schoenherri Westwood Mimar kemal lisesi civarı Morus alba Anagyrus schoenherri Westwood Kolej Petrol civarı Morus alba Anagyrus schoenherri Westwood Kolej Petrol civarı Park Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood P. concolor Förster Mimar kemal lisesi bahçesi Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp Haberiş sendikası yol kenarı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Cinnah cad. Platanus orientalis Anagyrus schoenherri Westwood Kolej Petrol, Park Crateagus sp. Anagyrus schoenherri Westwood P. concolor Förster 235

237 Çizelge 4.71(devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşmanlar Kuğulu Park Platanus orientalis Anagyrus schoenherri Westwood Mimar Kemal lisesi Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp Kuğulu park Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood Seğmenler parkı Acer pseudoplatanus Anagyrus schoenherri Westwood Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Adalia bipunctata L Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Chilocorus bipustulatus L Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Allotropa mecrida (Walker) Kurtuluş Parkı civarı Yol Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood P. concolor Förster Kurtuluş Parkı civarı Morus alba Anagyrus schoenherri Westwood P. concolor Förster Yeğenbey parkı Aesculus hippocastanum Anagyrus schoenherri Westwood P. concolor Förster Yeğenbey vergi dairesi yanı Yol Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp. P. concolor Förster Ibni Sina Hastenesi Orta Refuj Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Kurtuluş Parkı Fraxinus americana Anagyrus schoenherri Westwood Yeğenbey parkı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood P. concolor Förster Yeğenbey parkı Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood Kurtuluş Parkı Prunus sp. Anagyrus schoenherri Westwood Kurtuluş Otoparkı Ficus carica Anagyrus schoenherri Westwood Kurtuluş Parkı civarı Orta refuj Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp Küçük Esat Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp. P. concolor Förster Küçük Esat Seyran çıkışı Cydonia oblonga Anagyrus schoenherri Westwood Kurtuluş Parkı Platanus orientalis Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp. P. concolor Förster Kurtuluş Parkı Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood P. concolor Förster Kurtuluş Parkı Aesculus hippocastanum Anagyrus schoenherri Westwood Kurtuluş Parkı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp. P. concolor Förster Basınevleri Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Adalia bipunctata L. 236

238 Çizelge 4.71 (devam) Tarih Toplanan Yer Konukçu Bitki Doğal Düşmanlar Dikmen caddesi Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp GOP Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Basınevleri Fraxinus excelsior Adalia bipunctata Basınevleri Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Milli kütüphane Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Exochomus quadripustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Leucopmyia alticeps (Egger) Leucopmyia silesiaca Czerny Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Leucopmyia alticeps (Egger) Leucopmyia silesiaca Czerny Keçiören Asfalt Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Keçiören Asfalt Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp Keçiören Asfalt Platanus orientalis Anagyrus schoenherri Westwood Tepebaşı Baro Sokağı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Tepebaşı Belde Sokağı Acer pseudoplatanus Anagyrus schoenherri Westwood Keçiören Asfalt Morus alba Anagyrus schoenherri Westwood Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Chilocorus bipustulatus L Basınevleri Fraxinus excelsior Leucopmyia alticeps (Egger) Leucopmyia silesiaca Czerny Ayrancı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood A. Ayrancı Kuzgun Sokak Acer negundo Anagyrus schoenherri Westwood Leucopomyia spp. P. concolor Förster A. Ayrancı Polis merkezi Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood A. Ayrancı Polis merkezi Cydonia oblonga Anagyrus schoenherri Westwood Hoşdere cad. Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Basınevleri Fraxinus excelsior Allotropa mecrida (Walker) Samsun yolu Fraxinus excelsior Allotropa mecrida (Walker) Subayevleri Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Aydınlıkevler Kırktaş sokağı Fraxinus excelsior Anagyrus schoenherri Westwood Aydınlıkevler Çevreli cad. Prunus domestica Anagyrus schoenherri Westwood Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Adalia bipunctata L Milli Kütüphane Fraxinus excelsior Allotropa mecrida (Walker) Basınevleri Fraxinus excelsior Adalia bipunctata L Basınevleri Fraxinus excelsior Adalia fasciatapunctata reveierei 237

239 Schmutterer (1952), Kosztarab ve Kozar (1988) ve Kosztarab ( 1996), bu türlerden Coccoid avcısı olarak bahsetmektedirler. Kosztarab (1996), Chiloc orus bipustulatus un P. aceris in avcılarından biri olduğunu bildirmiştir. Bu araştırmada saptanan avcı coccinellid türlerinin P. aceris in ergin öncesi dönemleri ile beslendiği, avcı larvaların özellikle yumurta kesesini parçalayarak içerisindeki yumurtalar ile beslendiği gözlemlenmiştir. Şekil Exochomus quadripustulatus L. erginleri. P. aceris üzerinde beslendiği tespit edilen doğal düşmanlardan bir diğeri Sympherobius pygmeus (Ramb.) (Neuroptera:Hemerobiidae) tur (Şekil 4.82). Bu türün larvaları özellikle kışlak alanlarında, kışlayan P. aceris yığınları arasında tespit edilmiş ve bu türlerin hava sıcaklığının uygun olduğu dönemlerde aktif hale geçerek bu alanlardaki kışlayan unlubit larvaları ile beslendikleri gözlemlenmiştir. Bu tür ülkemizde daha önce Antalya da Planococcus citri üzerinden toplanmıştır (Türkyılmaz, 1984). Bu familyaya ait türlerden S. fallax Navas, Adana, Antalya ve İçel de Citrus plantasyonlarında yine P. citri üzerinden toplanmıştır (Soylu et al.., 1977; Keleş, 1979; Türkyılmaz, 1984). Kosztarab ve Kozar (1988), S. fallax ın Parthenolecanium corni nin avcılarından biri olduğunu bildirmiştir. Diğer avcı türlerden Leucopomyia spp. doğal düşman türlerinin P. aceris üzerindeki etkinliklerinin inceleneceği kısımda tartışılacaktır. 238

240 Şekil Sympherobius pygmeus (Ramb.) erginleri. P aceris üzerinde en çok rastlanan parazitoid türleri Allotropa mecrida (Hymenoptera: Platygastridae) ve Anagyrus schoenherri (Hymenoptera: Encyrtidae) olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu iki tür hakkında bilgi P aceris üzerindeki etkinliklerinin tartışıldığı kısımda verilecektir. Bu türlere ek olarak hem A. mecrida da hem de A. schoenherri de hyperparazit olduğu tespit edilen Pacyneuron concolor (Hymenoptera: Pteromalidae) belirlenmiştir. Ayrıca Hemiptera takımından Anthocoridae ve Miridae familyalarına ait avcı türler toplanmış fakat bunların teşhisi yaptırılamamıştır (Şekil 4.83). Şekil Hemipter türler a) Miridae, b) Anthocoridae. 239

241 Phenacoccus aceris in önemli doğal düşmanlarının populasyon değişimleri P. aceris in doğal düşmanlarından en çok rastlanan Coccinellidae, Anthocoridae ve Miridae familyasına bağlı türlerin populasyon değişimleri takip edilmiştir (Şekil 4.84, 4.85). Doğal düşman/60 darbe Doğal düşman/60 darbe Doğal düşman/60 darbe 50 Coccinellidae Anthocoridae Miridae Milli kütüphane Basınevleri Samsun Yolu Örnekleme tarihi Örnekleme tarihi Örnekleme tarihi Şekil yılında Milli kütüphane, Basınevleri ve Samsun yolunda P aceris in doğal düşmanların populasyon dalgalanması. 240

242 Coccinellidler 2002 yılında Milli kütüphane ve Basınevleri nde mart ayı başında, Samsun yolunda ise Nisan ortasında görülmeye başlamıştır (Şekil 4.84). Bu dönemde P. aceris bireyleri henüz kışlak alanlarından taze sürgünlere hareket etmiş ve burada beslenme durumundadır. Tüm örnekleme periyodu boyunca görülen coccinellidler Milli kütüphanede temmuz ortasında, Basınevleri nde mayıs başında, Samsun yolunda eylül ayı başında en yüksek sayıya ulaşmıştır. mayıs başında P. aceris dişileri dallardan yapraklara geçmiş ve burada yumurta kesesi oluşturmaya başlamıştır. Yapılan gözlemlerde bir çok coccinellid larvası ve ergininin yumurta kesesini parçalayarak yumurtalar ile beslendiği saptanmıştır. Temmuz ortasında ise P. aceris larvaları yapraklar üzerinde bulunurlar. Anthocoridae familyasına ait türler tüm bölgelerde nisan ayından itibaren görülmeye başlamıştır. Bu tarihte az sayıda rastlanan antocorid bireylerine tüm örnekleme periyodu boyunca rastlanmış, temmuz, ağustos, eylül ekim aylarında belirlenen antocorid sayısı en yüksek seviyeye ulaşmıştır. Nguyen ve Merzoug (1994), predatör Anthocoris nemoraslis (F.) nin haziran başından itibaren armut bahçelerinde bulunduğunu, av psillid populasyonu temmuz ve ağustosda düştüğü için bu aylarda genellikle görmenin zor olduğunu bu aylarda Fraxinus spp. üzerinde kolaylıkla bulunabileceğini bildirmişlerdir. Miridae türleri tüm bölgelerde mayıs başında görülmeye başlanmış olup haziran ortasından itibaren populasyonda önemli artışlar belirlenmiştir. Özellikle Basınevleri nde haziranağustos aylarında mirid populasyonu çok yüksek olarak belirlenmiştir. Bu dönemde unlubitler larva döneminde yapraklarda bulunmaktadır. Schudder (1998), Pilophorus türlerinin özellikle yumuşak vücutlu böcekler ile beslenebileceğini, en çok kırmızı örümcek yumurtalarını tercih ettiğini bildirmiştir. Ankara da Pilophorus perplexus (D.Sc) un Eulecanium ciliatum (Douglas) un doğal düşmanlarından biri olduğunu Ülgentürk (2001) bildirmiştir. 241

243 Doğal düşman/60 darbe Milli kütüphane Coccinellidae Anthocoridae Miridae Mar.03 Mar.03 Mar.03 Nis.03 Nis.03 May.03 May.03 Haz.03 Haz.03 Tem.03 Tem.03 Ağu.03 Ağu.03 Eyl.03 Eyl.03 Eyl.03 Coccinellidae Anthocoridae Miridae Basınevleri Örnekleme tarihi Eki.03 Eki.03 Doğal düşman/60 darbe Doğal düşman/60 darbe Mar.03 Mar.03 Mar.03 Nis.03 Nis.03 May.03 May.03 Haz.03 Haz.03 Tem.03 Tem.03 Ağu.03 Ağu.03 Eyl.03 Eyl.03 Eyl.03 Eki.03 Eki.03 0 Mar.03 Mar.03 Mar.03 Nis.03 Nis.03 May.03 May.03 Haz.03 Haz.03 Tem.03 Tem.03 Ağu.03 Ağu.03 Eyl.03 Eyl.03 Eyl.03 Eki.03 Eki.03 Samsun yolu Coccinellidae Anthocoridae Miridae Örnekleme tarihi Örnekleme tarihi Şekil yılında Milli kütüphane, Basınevleri ve Samsun yolunda P. aceris in doğal düşmanlarının populasyon dalgalanması. 242

244 Tüm bölgelerde 2003 yılında, en çok sayıda tespit edilen doğal düşman Miridae familyası türleri olarak belirlenmiştir (Şekil 4.85). Miridae türleri 2002 yılında olduğu gibi ilk olarak mayıs başında görülmeye başlanmış ve populasyon yaz ayları boyunca yüksek sayıda seyretmiştir. Milli kütüphane ve Basınevleri nde coccinellidler mayıs aylarında yüksek sayılara ulaşmış, özellikle bu dönemlerde unlubitin ergin dişilerinin yumurta bırakmak için yumurta kesesi oluşturdukları belirlenmiştir. Samsun yolunda az sayıda coccinellid belirlenmiştir. Her üç bölgede de mayıs başında görülen Anthacoridae türleri temmuzağustos aylarında artış göstermiştir. P. aceris in popülasyon yoğunluğunu etkileyen en önemli parazitoit A. mecrida nın populasyon dalgalanması sarı tuzaklar yardımı izlenmiştir. Şekil 4.86 ve 4.87 de yıllarında farklı bölgelerde sarı tuzak yardımı ile toplanan A. mecrida nın popülasyon seyri görülmektedir. Sarı tuzaklarda bu tür 2002 yılında A. mecrida (Şekil 4.88 a, b) Milli kütüphane ve Basınevleri nde ilk olarak mayıs sonunda, Samsun yolunda haziran başında görülmeye başlanmıştır. Tüm bölgelerde tuzaklarda yakalanan parazitoid sayısı 10 haziranda en yüksek sayıya ulaşmıştır (Milli kütüphane, 77; Basınevleri, 15; Samsun yolu, 15). Tuzaklarda ilk parazitoid 2003 yılında 26 mayısta tespit edilmiş olup tüm bölgelerde en fazla parazitoid dokuz haziranda sayılmıştır (Milli kütüphane, 82; Basınevleri, 106; Samsun yolu, 11). Her iki yılda da ergin parazitoidlerin çıkışı P. aceris yumurtalarının açıldığı ve I. dönem larvaların görülmeye başladığı dönemde gerçekleşmektedir. Kışı II. dönem P. aceris larvalarında pupa olarak geçiren parazitoid (Şekil 4.88 c, d), bu dönemde ergin olmakta ve yumurtadan yeni çıkmış I. dönem P. aceris larvalarını parazitlemektedir. Daha sonraki kontrollerde mevsim boyunca tuzaklarda 1-2 adet parazitoid yakalanmıştır. Fakat özellikle eylül ayı ortası ve sonunda populasyonda tekrar bir artış gözlenmiştir. Bu dönemde yaz başında çıkan parazitoidlerin parazitlediği unlubitlerden ergin çıkışı olmasına rağmen bu sayı çok azdır. Buradaki populasyon artışının nedeninin civardaki diğer konukçulardan çıkış yapan parazitoid erginlerinin P. aceris ile bulaşık alanlara gelmeleri olduğu düşünülmektedir. Nitekim bu parazitoidler henüz II. larva dönemindeki P. aceris bireylerine yumurta bırakıp kışı larva döneminde P. aceris larvaları içerisinde geçirmektedirler. 243

245 Parazitoid sayısı/sarı tuzak Milli kütüphane Basınevleri Samsun yolu 0 Şub.02 Mar.02 Mar.02 Nis.02 Nis.02 Nis.02 May.02 May.02 Haz.02 Haz.02 Tem.02 Tem.02 Ağu.02 Ağu.02 Eyl.02 Eyl.02 Eki.02 Eki.02 Eki.02 Kas.02 Örnekleme tarihi Şekil yılında farklı bölgelerde sarı tuzaklarda tespit edilen Allotropa mecrida sayıları. Parazitoid sayısı/sarı tuzak Milli Kütüphane Basınevleri Samsun yolu 0 Mar.03 Mar.03 Mar.03 Nis.03 Nis.03 May.03 May.03 Haz.03 Haz.03 Tem.03 Tem.03 Ağu.03 Ağu.03 Eyl.03 Eyl.03 Eyl.03 Eki.03 Eki.03 Örnekleme tarihi Şekil yılında farklı bölgelerde sarı tuzaklarda tespit edilen Allotropa mecrida sayıları. 244

246 a b c d Şekil Allotropa mecrida (Walker) a,b) ergini ve c, d) pupası. Platygastridae (Hymenoptera) familyası bireyleri Coleoptera, Heteroptera takımında, Cicadellidae familyasında yumurta, Cecidomyiidae familyasında hem larva hem yumurta, Aleyrodidae ve Coccoidea familyasına bağlı türlerde larva parzitoidi olarak bilinen türlerdir. Allotropini trübüsü özellikle Pseudococcidae familyasına özelleşmiştir. Bazı ekonomik zararlı türlerin önemli parazitoidleri olarak bildirmişlerdir (Anonymous, 2002, El-Henedidy et.al, 2001, Niyazov, 1970). Allotropa spp. şimdiye kadar Planococcus citri, P. ficus, Maconellicoccus hirsutus (Green), Pseudococcus comstoki, Phenacoccus aceris, Nipaecoccus hirsutus, Planococcoides njalensis (Laing) üzerinde tespit edilmiştir (Anonymous 2002, El-Henedidy et.al 2001, Niyazov 1970, Kosztarab ve Kozar 1988, Bartlett Bartlett (1978), A. utilis in P. aceris in ergin öncesi dönemlerinin soliter parazitoidi olduğunu, kışı unlubitlerin içerisinde larva döneminde geçirdiğini, erginlerin unlubitlerin yumurtadan çıktığı dönemlerde görülmeye başladığını ve bu dönemleri parazitlediğini ve temmuzdan ekime kadar ergin öncesi dönemleri parazitlediğini, P. 245

247 aceris in en etkili parazitoiti olduğunu ve unlubitlerin parazitlenme oranının %70-80 e ulaştığını, kışlayan bireylerde bu oranın %30 olduğunu bildirmiştir. Anonymous (2002), A. mecrida nın Maconellicoccus hirsutus a karşı 1999 yılında Imperial Valley e salındığını ve unlubitin etkili parazitoid A. kamali ile birlikte unlubit populasyonunun % 95 ini elemine edebildiğini bildirmiştir. Niyazov (1969), Türkmenistan ve Gürcistan da P. citri populasyonundaki parazitizmin %20 sinin A. mecrida tarafından gerçekleştirildiğini bildirmiştir. Niyazov (1970) Türkmenistan da A. mecrida, A. burelli (Mues) ve A. convenifrons Mues un Pseudococcus comstoki nin parazitoidleri olduğunu bildirmiştir Phenacoccus aceris in doğal düşmanlarından önemli olanların unlubit populasyonuna etkileri P. aceris in belirlenen doğal düşmanlarından kışı mumya haline gelmiş unlubitler içerisinde geçiren A. mecrida nın populasyondaki bulunma oranı, ergin unlubitlerde parazitoit olduğu belirlenen Anagyrus schoenherri (Hymenoptera: Encyrtidae) nin populasyonda bulunma oranı, larvaları unlubitin yumurta kesesi içerisinde beslenen Chamaemyiidae (Diptera) familyasına ait türler (Leucopomyia sileciaca ve L. alticeps) in populasyonda bulunma oranları ve Parazitoit A. schoenherri, avcı Chamaemyiid türleri ve avcı Coccinellid türlerinin yumurta verimine etkileri incelenmiştir Allotropa mecrida nın P. aceris populasyonunda bulunma oranı Çizelge 4.72 ve Şekil 4.89 da yıllarında farklı bölgelerde A. mecrida tarafından parazitlenmiş P. aceris oranları görülmektedir. İlk yıl (2002) Basınevleri nde kışlamaya çekilmiş unlubitlerin % 24,20±1,39 sinin, Milli kütüphanede % 13,96±1,77 sının, Samsun yolunda % 14,08±2,98 inin A. mecrida tarafından parazitlenmiş olduğu belirlenmiş olup, Basınevleri ndeki parazitlenme oranı diğer bölgelerinkinden istatistiki olarak farklı bulunmuştur. Çalışmanın ikinci yılında (2003) bu oranlar Basınevleri nde 16.06±0.87, Milli kütüphanede 14.18±0.72, Samsun yolunda 6.97±0.71 olarak belirlenmiş, Samsun yolundaki parazitlenme oranı diğer bölgelerinkinden istatistiki olarak farklı bulunmuştur. Bu sonuçlar 246

248 yukarıdaki literatür bilgileri ile paralellik göstermektedir. Parazitleme yüzdeleri %15-20 arasında değişmekte olup, bu oranın P. aceris populasyonunu azaltan en önemli faktörlerden biri olduğu düşünülmektedir. Yapılan gözlemlerde mumya halindeki unlubitlerde kışlayan parazitoid larvalarının normal görünümde kışlayan larvalar içerisinde de parazitoid larvalarının bulunduğu, diğer bireyler ile birlikte kışlak alanlarından taze sürgünlere giderek burada bir süre beslendikleri daha sonra kışlak alanlarına döndüklerinde bu bölgelerde mumya haline geldikleri belirlenmiştir. Bu mumyalardan yine A. mecrida erginleri çıkış yapmıştır. Bu tip bireylerin taze sürgün populasyonundaki farktan diğer etmenler ile birlikte sorumlu oldukları düşünülmektedir. Çizelge Kışlayan P. aceris bireylerinde % A. mecrida oranı n Ort±SH n Ort±SH Basınevleri 40 24,20±1,39 a ,06±0,87 a Milli kütüphan e 42 13,96±1,77 b ,18±0,72 a Samsun yolu 30 14,08±2,98 b 142 6,97±0,71 b Aynı sütünda aynı harfleri ta şıyan ortalam alar farklı değildir (Duncan testi, p=0.05) % parazitlenme oranı F(2, 689)=5,5395; p=0,00411 Basınevleri Milli kütüphane Samsun yolu Şekil Kışlayan Phenacoccus aceris bireylerinde Allotropa mecrida oranı (%). 247

249 Anagyrus schoenherri nin P. aceris populasyonunda bulunma oranı Şekil 4.90 da yıllarında üç farklı bölgede parazitoid A. schoenherri tarafından parazitlenmiş P. aceris bireylerinin populasyondaki oranları görülmektedir. Her iki yılda da parazitlenme oranı Basınevleri nde en yüksek (2002 yılında % 8.27±1.07, 2003 yılında % 8.59±1.22) Samsun yolunda en düşük (2002 yılında % 0.74±0.43, 2003 yılında % 0.78±0.54) olarak tespit edilmiştir. Bölgeler arasındaki farklılıklar istatistiki olarak önemli bulunmuştur (F(2, 255)=0,17533; p=0,83928). Anagyrus schoenherri erginleri sarı tuzaklarda yakalanamamış olduğundan ergin çıkışlarının tarihi tam olarak belirlenememiştir. Fakat parazitli bireylerdeki parazitoid larvalarının irileşerek vücut içerinde belirginleşmesi ve bir kısım unlubit bireyinin mumya olmasıyla parazitli bireyler, normal bireylerden ilk defa 2002 yılında 20 mayısta, 2003 yılında 19 mayısta yapılan kontrollerde ayırt edilebilmiştir. Bu tarihten sonra parazitli bireyler tamamen mumya haline gelmiş, ve tarihlerinde belirlenmiştir. Bir unlubit ergininden ortalama 2.4 (1-5) adet parazitoid ergininin çıkış yaptığı belirlenmiştir. (%) F(2, 255)=0,17533; p=0,83928 Basınevleri Samsun yolu Milli kütüphane % parazitlenme oranı Şekil Phenacoccus aceris in ergin dişilerinin Anagyrus schoenherri tarafından parazitlenme oranı (%). 248

250 Nikolskaya (1963), A. schoenherri nin konukçularının Phenacoccus aceris, Eulecanium coryli L. ve Pulvinaria betulae L. olduğunu bildirmiştir. Kozstarab ve Kozar (1988) ve Kosztarab (1996) P. aceris in en önemli parazitoidlerinden birisinin A. schoenherri (Şekil 4.91) olduğunu bildirmiştir. Bunun dışında literatürde bu parazitoid türüne ilişkin fazla bilgiye rastlanmamıştır. Şekil Anagyrus schoenherri Westwood erginleri Chamaemyiidae familyasına ait türler (Leucopomyia sileciaca ve L. alticeps) in P. aceris populasyonunda bulunma oranı P aceris üzerinden toplanan Chamaemyiidae türleri Leucopomyia silesiaca (Egger) ve Leucopomyia alticeps Czerny olarak belirlenmiştir. Fakat bunların tür ayrımı zor olduğundan her iki tür Leucopomyia spp. olarak değerlendirilmiştir (Şekil 4.92). Şekil 4.93 de 2002 ve 2003 yılında P. aceris yumurta keselerinin Leucopomyia spp. ile bulaşıklılık oranları görülmektedir. Her iki yılda da en yüksek bulaşıklık oranı Basınevleri nde saptanmıştır. (2002 yılında % 2.99, 2003 yılında % 8.42). Tüm bölgelerde her iki yılda yumurta kesesi içerisinde larvalar ilk olarak mayıs ortalarında görülmeye başlamıştır. Haziran başında yumurta keseleri içerisinde sinek pupaları görülmüş olup haziran ortalarında pupalardan ergin çıkışlarının olduğu belirlenmiştir. Ergin dişiler yumurtalarını P. aceris yumurta keseleri içerisine genellikle tek tek bırakmakta, yumurtadan çıkan larva yumurta kesesi içerisindeki yumurtalar ile beslenmektedir. Çok nadir olarak bir yumurta kesesinde birden fazla larva tespit edilmiştir. 249

251 Şekil Leucopomyia sp. erginleri. Leucopomyia cinsinin dünyanın birçok bölgesinde bulunan bir cins olup özellikle aphid, adelgid, eriococcid, pseudococcid ve coccidlerin avcısı olduğu bildirilmiştir (Schmuterer et al.., 1957; Williams ve Kosztarab, 1972, Clausen, 1978; Koszatarab ve Kozar, 1988; Raspi, 1988). L. silesica nın konukçularının Chloropulvinaria floccifera (Westwood), Eupulvinaria hydrangeae (Stein.), Filippia follicularis Targ.-Tozz., Eriopreltis festucae (Fonscolombe), E. lichtensteini Signoret, E. stammeri Schmutterer, Lichtensia viburni Sign., Parthenolecanium corni (Bouche), Pulvinaria betulae (L.) olduğu çeşitli araştırıcılar tarafından bildirilmiştir (Schmuterer et al.., 1957; Williams ve Kosztarab, 1972, Clausen, 1978; Koszatarab ve Kozar, 1988; Raspi, 1988). Ülgentürk (1999 a), bu türün larvalarını Ankara da F. follicularis yumurta kesesi içerisinde belirlemiş olup, larvaların yumurta ile beslendiğini, genellikle her yumurta kesesinde bir adet larva bulunduğunu bildirmiştir. 250

252 Leucopomyia % spp Leucopis il bulaşıklık oranı oranı (%) F(2, 280)=6,3729; p=0,00197 Basınevleri Samsun yolu Milli kütüphane Şekil Phenacoccus aceris yumurta keselerinin Leucopomyia spp. ile bulaşıklık oranları (%) Parazitoit A. schoenherri, avcı Chamaemyiid türleri ve avcı Coccinellid türlerinin P. aceris in yumurta verimine etkileri Parazitli, normal, avcı tarafından zarar görmüş ve Chamaemyiid tarafından zarar görmüş ovisaklardaki (Şekil 4.95) yumurta sayıları Şekil 4.94 de ve Çizelge 4.73 de görülmektedir yılında en yüksek yumurta sayısı normal bireylerin yumurta keselerinde ortalama adet, en düşük yumurta sayısı Leucopomyia spp. tarafından zarar görmüş yumurta keselerinde ortalama 234,80 adet olarak belirlenmiştir. Parazitli bireylerin oluşturduğu yumurta keselerinde bulunan yumurta sayıları ile avcı tarafından zarar görmüş yumurta keselerinde bulunan yumurta sayıları arasında fark istatistiki olarak önemli bulunmaz iken diğerleri arasındaki farklılıklar önemli bulunmuştur yılında bir önceki yıla benzer durum görülmüş olup, aralarındaki fark istatistiki olarak önemli bulunmuştur. 251

253 Çizelge yıllarında farklı etkenlerin P. aceris in yumurta verimine etkileri Yıllar Durum n Ortalama±SH n Ortalama±SH Normal ,70±23,78 a ,2824±20,01 a Parazitli ,70±22,28 b ,4318±36,63 b Avcı Coccinellid ,88±30,24 b Avcı Leucopis spp ,80±27,26 c ,5600±27,09 c Aynı sütünda aynı harfleri taşıyan ortalamalar farklı değildir (Duncan testi, p=0.05) F(2, 404)=9,4754; p=0, Ortalama yumurta sayısı Normal Parazitli Avcı C Avcı L Şekil yıllarında farklı etkenlerin P. aceris in yumurta verimine etkileri. a b Şekil a) Yumurtalar ile beslenen coccinellid ve b) Chamaemyiid larvası. 252

Phenacoccus aceris (Signoret) (Hemiptera: Coccoidea: Pseudococcidae) in Farklı Konukçularda Yumurtlama Özelliklerinin Belirlenmesi*

Phenacoccus aceris (Signoret) (Hemiptera: Coccoidea: Pseudococcidae) in Farklı Konukçularda Yumurtlama Özelliklerinin Belirlenmesi* TARIM BİLİMLERİ DERGİSİ 2007, 13 (3) 224-230 ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ Phenacoccus aceris (Signoret) (Hemiptera: Coccoidea: Pseudococcidae) in Farklı Konukçularda Yumurtlama Özelliklerinin Belirlenmesi*

Detaylı

ÖZET Yüksek Lisans Tezi PSEUDOCOCCUS LONGİPİNUS (TARGİONİ-TOZZETTİ) (HOMOPTERA: PSEUDOCOCIDAE) UN LABORATUVAR KOŞULLARINDAFARKLI SÜS BİTKİLERİ ÜZERİND

ÖZET Yüksek Lisans Tezi PSEUDOCOCCUS LONGİPİNUS (TARGİONİ-TOZZETTİ) (HOMOPTERA: PSEUDOCOCIDAE) UN LABORATUVAR KOŞULLARINDAFARKLI SÜS BİTKİLERİ ÜZERİND ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ PSEUDOCOCCUS LONGİPİNUS (TARGİONİ-TOZZETTİ) (HOMOPTERA: PSEUDOCOCCIDAE) UN LABORATUVAR KOŞULLARINDA FARKLI SÜS BİTKİLERİ ÜZERİNDE BAZI BİYOLOJİK

Detaylı

Hakkari İlinde Saptanan Diaspididae (Homoptera: Coccoidea) Familyasına Bağlı Türler, Konukçuları ve Yayılış Alanları (1)

Hakkari İlinde Saptanan Diaspididae (Homoptera: Coccoidea) Familyasına Bağlı Türler, Konukçuları ve Yayılış Alanları (1) Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Bilimleri Dergisi (J. Agric. Sci.), 2006, 16(1): 57-61 Geliş Tarihi : 25.10.2005 Hakkari İlinde Saptanan Diaspididae (Homoptera: Coccoidea) Familyasına

Detaylı

zeytinist

zeytinist 1 T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ EDREMİT MESLEK YÜKSEKOKULU Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Programı Öğr. Gör. Mücahit KIVRAK 0 505 772 44 46 kivrak@gmail.com www.mucahitkivrak.com.tr 2 3 4 Zeytin

Detaylı

İSTANBUL Ü N İVER SİTESİ ORMAN FAKÜLTESİ DERGİSİ REVIEW OF THE FACULTY OF FORESTRY, UNIVERSITY OF İSTANBUL

İSTANBUL Ü N İVER SİTESİ ORMAN FAKÜLTESİ DERGİSİ REVIEW OF THE FACULTY OF FORESTRY, UNIVERSITY OF İSTANBUL SERİ CİLT SAYI SERIES VOLÜME NUMBER s e r i e A b a n d 56 h e f t 1 2006 SERIE TOME FASCICULE İSTANBUL Ü N İVER SİTESİ ORMAN FAKÜLTESİ DERGİSİ REVIEW OF THE FACULTY OF FORESTRY, UNIVERSITY OF İSTANBUL

Detaylı

BİYOLOJİK SAVAŞ. Kültür bitkilerinde zararlı organizmalara karşı doğal düşmanlarının kullanılmasıdır.

BİYOLOJİK SAVAŞ. Kültür bitkilerinde zararlı organizmalara karşı doğal düşmanlarının kullanılmasıdır. BİYOLOJİK SAVAŞ Kültür bitkilerinde zararlı organizmalara karşı doğal düşmanlarının kullanılmasıdır. TARİHÇESİ İlk olarak 1200 li yıllarda Çin de turunçgil ağaçlarında Oecophylla smaragdina isimli karınca

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ SEDİR KABUKLUBİTİ Torosaspis (Acanthomytilus ) cedricola (Balachowsky& Alkan) (Hemiptera: Diaspididae) NİN TÜRKİYE DEKİ YAYILIŞI VE ANKARA KOŞULLARINDA

Detaylı

Dryocosmus kuriphilus(kestane gal arısı)sürvey Talimatı. Dryocosmuskuriphilus(Yasumatsu) (Kestane gal arısı)

Dryocosmus kuriphilus(kestane gal arısı)sürvey Talimatı. Dryocosmuskuriphilus(Yasumatsu) (Kestane gal arısı) Dryocosmus kuriphilus(kestane gal arısı)sürvey Talimatı Zararlı Organizma Dryocosmuskuriphilus(Yasumatsu) (Kestane gal arısı) Sınıf: Insecta Takım: Hymenoptera Familya:Cynipidae Tanımı Konukçuları Zarar

Detaylı

Gül Zararlıları Bölüm II. Rhynchites hungaricus (Hbst.) (Coleoptera: Curculionidae) Gül Hortumluböceği

Gül Zararlıları Bölüm II. Rhynchites hungaricus (Hbst.) (Coleoptera: Curculionidae) Gül Hortumluböceği Gül Zararlıları Bölüm II Rhynchites hungaricus (Hbst.) (Coleoptera: Curculionidae) Gül Hortumluböceği Erginin başı, hortumu, anteni, bacakları ve üst kanatlarının ortası siyah, yan tarafı ve pronotum kırmızı

Detaylı

2.4. PROJENİN ÖNEMİ Yeşil alanlar, büyük şehirlerin havasını temizleyen, güzelleştiren, ayrıca insanların ruhsal ve fiziksel sağlıkları üzerinde çok ö

2.4. PROJENİN ÖNEMİ Yeşil alanlar, büyük şehirlerin havasını temizleyen, güzelleştiren, ayrıca insanların ruhsal ve fiziksel sağlıkları üzerinde çok ö EK-11 ANKARA ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJESİ KESİN RAPORU Ankara Kent orman ve Parkları İbreli Ağaçlarında Bulunan Yaprakbiti (Homoptera:Aphidoidea) ve Kabuklubit (Homoptera: Coccoidea) Türleri,

Detaylı

zeytinist

zeytinist 1 T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ EDREMİT MESLEK YÜKSEKOKULU Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Programı Öğr. Gör. Mücahit KIVRAK 0 505 772 44 46 kivrak@gmail.com www.mucahitkivrak.com.tr 2 3 4 Zeytin

Detaylı

Rize Đli Kivi Bahçelerinde Görülen Kabuklubitler ve Koşniller (Hemiptera: Coccoidea)

Rize Đli Kivi Bahçelerinde Görülen Kabuklubitler ve Koşniller (Hemiptera: Coccoidea) U. Ü. ZĐRAAT FAKÜLTESĐ DERGĐSĐ, 2009, Cilt 23, Sayı 1, 55-60 (Journal of Agricultural Faculty of Uludag University) Rize Đli Kivi Bahçelerinde Görülen Kabuklubitler ve Koşniller (Hemiptera: Coccoidea)

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ BAZI EULECANIINAE (HEMIPTERA: COCCIDAE) TÜRLERİNDE GELİŞME DÖNEMLERİNİN TANIMLANMASI ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR Gordana ĐUROVIĆ BİTKİ KORUMA ANABİLİM

Detaylı

FARKLI SICAKLIKLARIN AVCI BÖCEK SCYMNUS SUBVILLOSUS (GOEZE) (COLEOPTERA: COCCINELLIDAE) UN ERGİN ÖNCESİ DÖNEMLERİNİN ÖLÜM ORANLARINA ETKİLERİ *

FARKLI SICAKLIKLARIN AVCI BÖCEK SCYMNUS SUBVILLOSUS (GOEZE) (COLEOPTERA: COCCINELLIDAE) UN ERGİN ÖNCESİ DÖNEMLERİNİN ÖLÜM ORANLARINA ETKİLERİ * Ç.Ü Fen Bilimleri Enstitüsü Yıl:8 Cilt17-3 FARKLI SICAKLIKLARIN AVCI BÖCEK SCYMNUS SUBVILLOSUS (GOEZE) (COLEOPTERA: COCCINELLIDAE) UN ERGİN ÖNCESİ DÖNEMLERİNİN ÖLÜM ORANLARINA ETKİLERİ * The Effect Of

Detaylı

Anoplophora chinensis(turunçgil uzun antenli böceği) Sürvey Talimatı

Anoplophora chinensis(turunçgil uzun antenli böceği) Sürvey Talimatı Anoplophora chinensis(turunçgil uzun antenli böceği) Sürvey Talimatı Zararlı Organizma Anoplophorachinensis(Forster, 1771) (Turunçgil uzunantenli böceği) Sınıf: Insecta Takım: Coleoptera Familya:Cerambycidae

Detaylı

zeytinist

zeytinist 1 T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ EDREMİT MESLEK YÜKSEKOKULU Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Programı Öğr. Gör. Mücahit KIVRAK 0 505 772 44 46 kivrak@gmail.com www.mucahitkivrak.com.tr 2 3 4 ZEYTİN

Detaylı

DOI:http://dx.doi.org/ /teb Türk. entomol. bült., 2016, 6(3): ISSN X

DOI:http://dx.doi.org/ /teb Türk. entomol. bült., 2016, 6(3): ISSN X DOI:http://dx.doi.org/10.16969/teb.02586 Türk. entomol. bült., 2016, 6(3): 221-230 ISSN 2146-975X Orijinal araştırma (Original article) Aydın İl Merkezinde turunç Citrus aurantium L. (Rutaceae) ağaçlarında

Detaylı

8. Familya: Curculionidae. Sitophilus granarius (L.) (Buğday biti) Sitophilus oryzae (L.) (Pirinç biti)

8. Familya: Curculionidae. Sitophilus granarius (L.) (Buğday biti) Sitophilus oryzae (L.) (Pirinç biti) 8. Familya: Curculionidae Sitophilus granarius (L.) (Buğday biti) Sitophilus oryzae (L.) (Pirinç biti) Sitophilus granarius (L.) Erginler koyu kahve veya kırmızımsı gri renkte, 3-5 mm. boydadır. Baş kısmı

Detaylı

n.elekcioglu@bmi.gov.tr EĞİTİM BİLGİLERİ Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü - ADANA Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi- ADANA

n.elekcioglu@bmi.gov.tr EĞİTİM BİLGİLERİ Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü - ADANA Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi- ADANA KİŞİSEL BİLGİLER Adı Soyadı Dr. Naime Zülal ELEKÇİOĞLU Ünvan Telefon 322 3441784 E-mail n.elekcioglu@bmi.gov.tr Doğum Tarihi - Yeri 1969 -Tarsus Doktora Yüksek Lisans Lisans EĞİTİM BİLGİLERİ Çukurova Üniversitesi

Detaylı

Doğu Akdeniz Bölgesi nde altıntop bahçelerinde Turunçgil unlubiti [(Planococcus citri) (Risso) (Hemiptera: Pseudococcidae)] nin popülasyon değişimi 1

Doğu Akdeniz Bölgesi nde altıntop bahçelerinde Turunçgil unlubiti [(Planococcus citri) (Risso) (Hemiptera: Pseudococcidae)] nin popülasyon değişimi 1 BİTKİ KORUMA BÜLTENİ 2017, 57(2): 123-136 ISSN 0406-3597 DOI 10.16955/bitkorb.322376 Doğu Akdeniz Bölgesi nde altıntop bahçelerinde Turunçgil unlubiti [(Planococcus citri) (Risso) (Hemiptera: Pseudococcidae)]

Detaylı

Infestation Rates and Natural Enemies of Mercetaspis halli (Green) (Homoptera: Diaspididae) with New Records from Turkey

Infestation Rates and Natural Enemies of Mercetaspis halli (Green) (Homoptera: Diaspididae) with New Records from Turkey Infestation rates and natural enemies of Mercetaspis halli 1 J. Ent. Res. Soc. 8(2):1-5, 2006 ISSN:1302-0250 Infestation Rates and Natural Enemies of Mercetaspis halli (Green) (Homoptera: Diaspididae)

Detaylı

zeytinist

zeytinist 1 T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ EDREMİT MESLEK YÜKSEKOKULU Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Programı Öğr. Gör. Mücahit KIVRAK 0 505 772 44 46 kivrak@gmail.com www.mucahitkivrak.com.tr 2 3 4 Zeytin

Detaylı

BİYOLOJİK MÜCADELE. Kültür bitkilerinde zararlı organizmalarakarşı doğal düşmanlarının insan katkısıyla kullanılmasıdır.

BİYOLOJİK MÜCADELE. Kültür bitkilerinde zararlı organizmalarakarşı doğal düşmanlarının insan katkısıyla kullanılmasıdır. BİYOLOJİK MÜCADELE Kültür bitkilerinde zararlı organizmalarakarşı doğal düşmanlarının insan katkısıyla kullanılmasıdır. Doğada varolan canlı baskı unsurlarının zararlı popülasyonları üzerindeki etkinliğinin

Detaylı

CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI

CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI Dünyamızda o kadar çok canlı türü var ki bu canlıları tek tek incelemek olanaksızdır. Bu yüzden bilim insanları canlıları benzerlik ve farklılıklarına göre sınıflandırmışlardır.

Detaylı

Turunçgil Zararlıları. Prof. Dr. Selma ÜLGENTÜRK 2017

Turunçgil Zararlıları. Prof. Dr. Selma ÜLGENTÜRK 2017 Turunçgil Zararlıları Prof. Dr. Selma ÜLGENTÜRK 2017 Salyangoz ve Sümüklü Böcekler Salyangoz (Helix sp.) Sümüklü böcek (Limax sp.) Nemli yerlerde yaşarlar. Testere şeklideki dilleri ile bitkilerin meyve,

Detaylı

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI 2014-YL-015

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI 2014-YL-015 ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI 2014-YL-015 AYDIN İL MERKEZİ NDE TURUNÇ AĞAÇLARINDA BULUNAN COCCOIDEA, APHIDOIDEA VE ALEYRODOIDEA ÜST FAMİLYASINA BAĞLI TÜRLERİN

Detaylı

Domates Yaprak Galeri Güvesi Tuta absoluta

Domates Yaprak Galeri Güvesi Tuta absoluta Tuta absoluta Bu nesne Türkiye Tarımsal Öğrenme Nesneleri Deposu kullan-destekle kategorisinden bir öğrenme nesnesidir. Kullan-Destekle nesneleri bilimsel çalışmalarda kaynak gösterilerek kullanmak istisna

Detaylı

Turunçgil zararlıları Bölüm II Prof. Dr. Selma ÜLGENTÜRK 2017

Turunçgil zararlıları Bölüm II Prof. Dr. Selma ÜLGENTÜRK 2017 Turunçgil zararlıları Bölüm II Prof. Dr. Selma ÜLGENTÜRK 2017 Ergin dişilerin vücut şekli oval olup, üzeri pürüzlü ve ortasında H şeklinde bir kabartı mevcuttur. Siyahımsı kahverengidir. Nimfleri daha

Detaylı

BİYOLOJİK MÜCADELE. Dr. Bilgin GÜVEN

BİYOLOJİK MÜCADELE. Dr. Bilgin GÜVEN BİYOLOJİK MÜCADELE Dr. Bilgin GÜVEN Biyolojik mücadele nedir? Biyolojik mücadele : Zararlıların populasyon yoğunluğunu azaltmak için faydalıların insan tarafından kullanılmasıdır zararlı yönetiminde başarılı

Detaylı

SOME BİOLOGİCAL CHARACTERS of CHİLOCORUS KUWANAE SİLVESTRİ

SOME BİOLOGİCAL CHARACTERS of CHİLOCORUS KUWANAE SİLVESTRİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ AVCI BÖCEK CHİLOCORUS KUWANAE SİLVESTRİ (COLEOPTERA: COCCİNELLİDAE) NİN UNASPİS EUONYMİ (COMSTOCK) (HEMİPTERA: DİASPİDİDAE) ÜZERİNDE BAZI

Detaylı

TÜRKİYE DEKİ SERT KABUKLUBİTLERİN İLLERE GÖRE DAĞILIMI VE KONUKÇULARI

TÜRKİYE DEKİ SERT KABUKLUBİTLERİN İLLERE GÖRE DAĞILIMI VE KONUKÇULARI TÜRKİYE DEKİ SERT KABUKLUBİTLERİN İLLERE GÖRE DAĞILIMI VE KONUKÇULARI (HEMIPTERA: COCCOMORPHA: DIASPIDIDAE) THE HOST PLANTS AND DISTRIBUTIONS OF THE ARMOURED SCALE INSECTS ACCORDING TO THE CITIES IN TURKEY

Detaylı

Önceden Tahmin ve Erken Uyarı

Önceden Tahmin ve Erken Uyarı Önceden Tahmin ve Erken Uyarı Hava sıcaklığı Nem Rüzgar hızı ve yönü Güneş şiddeti Yağmur miktarı Toprak nemi sıcaklığı Yaprak ıslaklığı Zamanında doğru ilaçlama Ürün ve çevrenin korunması Gereksiz ilaçlamalar

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ Planococcus ficus (Signoret) un PARAZİTOİTLERİ Anagyrus pseudococci (Girault) (Hymenoptera: Encyrtidae) ve Leptomastix dactylopii Howard (Hymenoptera:

Detaylı

GRYLLOBLATTODEA (GRYLLOBLATTARIA)

GRYLLOBLATTODEA (GRYLLOBLATTARIA) GRYLLOBLATTODEA (GRYLLOBLATTARIA) Ergin morfolojik özellikleri 1,5-3 cm boyunda; ağız parçaları ısırıcı-çiğneyici; anten uzun; thorax segmentleri benzer yapıda ve birbirinden ayrı; Bacaklar benzer yapıda;;

Detaylı

Kabuklu meyve Zararlıları Bölüm II FINDIK ZARARLILARI

Kabuklu meyve Zararlıları Bölüm II FINDIK ZARARLILARI Kabuklu meyve Zararlıları Bölüm II FINDIK ZARARLILARI Phytocoptella avellanae (Acarina: Phytoptidae)alepa) Fındık Kozalak Akarı P. avellanae iğ şeklinde, beyaz renkli, 0.15-0.35 mm boyunda bir akardır.

Detaylı

Bilim adamları canlıları hayvanlar, bitkiler, mantarlar ve mikroskobik canlılar olarak dört bölümde sınıflandırmışlar.

Bilim adamları canlıları hayvanlar, bitkiler, mantarlar ve mikroskobik canlılar olarak dört bölümde sınıflandırmışlar. 1- Canlının tanımını yapınız. Organizmaya sahip varlıklara canlı denir. 2-Bilim adamları canlıları niçin sınıflandırmıştır? Canlıların çeşitliliği, incelenmesini zorlaştırır. Bu sebeple bilim adamları

Detaylı

BADEM YETİŞTİRİCİLİĞİ

BADEM YETİŞTİRİCİLİĞİ BADEM YETİŞTİRİCİLİĞİ Badem Anadolu nun en eski meyve türlerinden birisidir. Ancak ülkemizde bademe gerekli önem verilmemekte, genellikle tarla kenarlarında sınır ağacı olarak yetiştirilmektedir. Ülkemizde

Detaylı

Alt sınıf: Apterygota otakım 1. Diplura (Çift kuyruklular) otakım 2. Protura otakım 3. Collembola (Kuyrukla sıçrayanlar) otakım 4.

Alt sınıf: Apterygota otakım 1. Diplura (Çift kuyruklular) otakım 2. Protura otakım 3. Collembola (Kuyrukla sıçrayanlar) otakım 4. APTERYGOTA Alt sınıf: Apterygota otakım 1. Diplura (Çift kuyruklular) otakım 2. Protura otakım 3. Collembola (Kuyrukla sıçrayanlar) otakım 4. Thysanura APTERYGOTA Alt sınıf: Apterygota (Kanatsız Böcekler)

Detaylı

RUS BUĞDAY AFİTLERİNE KARŞI BİYOLOJİK KORUMA

RUS BUĞDAY AFİTLERİNE KARŞI BİYOLOJİK KORUMA RUS BUĞDAY AFİTLERİNE KARŞI BİYOLOJİK KORUMA HAZIRLAYAN ÖĞRENCİLER 7-F Miray DAĞCI Ömür Mehmet KANDEMİR DANIŞMAN ÖĞRETMEN NİLÜFER DEMİR İZMİR - 2013 İÇİNDEKİLER 1. Projenin Amacı ve Hedefi.. 2 2. Afit

Detaylı

BİTKİ MATERYALİ II: ANGIOSPERMAE

BİTKİ MATERYALİ II: ANGIOSPERMAE BİTKİ MATERYALİ II: ANGIOSPERMAE Prof.Dr. Yahya AYAŞLIGİL Yrd.Doç.Dr. Doğanay YENER İstanbul Üniversitesi, Orman Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Bitki Materyali ve Yetiştirme Tekniği Anabilim Dalı 23.02.2015

Detaylı

Uzm. Sedat EREN AĞUSTOS-2015 Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü/DİYARBAKIR

Uzm. Sedat EREN AĞUSTOS-2015 Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü/DİYARBAKIR PAMUKTAKİ ZARARLILARI ÖRNEKLEME ZAMANI, ÖRNEKLEME YÖNTEMİ, EZE ve MÜCADELE ZAMANLARI Uzm. Sedat EREN AĞUSTOS-2015 Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü/DİYARBAKIR KONU BAŞLIKLARI Tanımlar Başarılı

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247 KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247 KAHRAMANMARAŞ İLİNİN GENEL MEYVECİLİK DURUMU Mehmet SÜTYEMEZ*- M. Ali GÜNDEŞLİ" Meyvecilik kültürü oldukça eski tarihlere uzanan Anadolu'muz birçok meyve türünün anavatanı

Detaylı

DOĞAL DÜŞMANLAR YARARLI BÖCEKLER

DOĞAL DÜŞMANLAR YARARLI BÖCEKLER DOĞAL DÜŞMANLAR YARARLI BÖCEKLER 1. UĞUR BÖCEĞİ (COCCİNELLİDAE) Uğur böceği (Coccinellidae), çok yaygın olarak görülen, kırmızı kanatlı bir böcektir. Uç uç böceği de denir. Tropiklerde mavi ve yeşil renklerine

Detaylı

zeytinist

zeytinist 1 T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ EDREMİT MESLEK YÜKSEKOKULU Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Programı Öğr. Gör. Mücahit KIVRAK 0 505 772 44 46 kivrak@gmail.com www.mucahitkivrak.com.tr 2 3 4 ZEYTİN

Detaylı

YURTDIŞI GEÇİCİ GÖREV DÖNÜŞÜ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI

YURTDIŞI GEÇİCİ GÖREV DÖNÜŞÜ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI YURTDIŞI GEÇİCİ GÖREV DÖNÜŞÜ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI Dr. Mehmet KEÇECİ Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü 29 Ocak 2014, Ankara 1.. Sunum İçeriği Giriş Asya Turunçgil Psillidinin Tanımı, Zararı

Detaylı

CORYLACEAE 1C 1 E. Anemogam, kışın yaprağını döken odunsu bitkilerdir. Gövde kabukları çatlaksız ya da boyuna çatlaklıdır. Tomurcuklar sürgüne

CORYLACEAE 1C 1 E. Anemogam, kışın yaprağını döken odunsu bitkilerdir. Gövde kabukları çatlaksız ya da boyuna çatlaklıdır. Tomurcuklar sürgüne CORYLACEAE 1C 1 E. Anemogam, kışın yaprağını döken odunsu bitkilerdir. Gövde kabukları çatlaksız ya da boyuna çatlaklıdır. Tomurcuklar sürgüne almaçlı dizilmiştir. Tomurcuklar çok pullu, sapsız, sürgüne

Detaylı

HYMENOPTERA (Zarkanatlılar, Arılar)

HYMENOPTERA (Zarkanatlılar, Arılar) HYMENOPTERA (Zarkanatlılar, Arılar) HYMENOPTERA TAKIMI (Zarkanatlılar, Arılar) Ergin Vücut Yapısı 0.13-50 mm boyunda; baş iri ve hareketli; ağız ısırıcı-çiğneyici veya yalayıcı-emici. kanatlar zar gibi;

Detaylı

Sakarya İli Fındık Alanlarındaki Bitki Sağlığı Sorunları Çalıştayı Raporu

Sakarya İli Fındık Alanlarındaki Bitki Sağlığı Sorunları Çalıştayı Raporu Prof. Dr. Celal TUNCER, Doç. Dr. İsmail ERPER 25.11.2016/SAKARYA ÇALIŞTAY SONUÇ BİLDİRİSİ Sakarya İli Fındık Alanlarındaki Bitki Sağlığı Sorunları Çalıştayı Raporu Sakarya Ticaret Borsası Sakarya İli Fındık

Detaylı

INSECTA (HEXAPODA) SINIFI P T E R Y G O T A A L T S I N I F I EXOPTERYGOTA HEMIPTEROID GRUBU

INSECTA (HEXAPODA) SINIFI P T E R Y G O T A A L T S I N I F I EXOPTERYGOTA HEMIPTEROID GRUBU INSECTA (HEXAPODA) SINIFI P T E R Y G O T A A L T S I N I F I EXOPTERYGOTA HEMIPTEROID GRUBU Psocoptera, Phthiraptera, Hemiptera ve Thysanoptera takımlarını içerir; PSOCOPTERA (Psosidler, Kitapbitleri)

Detaylı

Yumuşak Çekirdekli Meyve Zararlıları I. Umut Toprak A.Ü.Z.F. Bitki Koruma

Yumuşak Çekirdekli Meyve Zararlıları I. Umut Toprak A.Ü.Z.F. Bitki Koruma Yumuşak Çekirdekli Meyve Zararlıları I Umut Toprak A.Ü.Z.F. Bitki Koruma Panonychus ulmi- Avrupa kırmızı örümceği Fam: Tetranychidae (Kırmızı örümcekler) Tanınması: Ergin dişileri, yuvarlak biçimli, şişkin

Detaylı

Türkiye Tenthredopsis (Hymenoptera: Symphyta: Tenthredinidae) Tür Sınırlarının Barkodlama Yöntemi İle Saptanması

Türkiye Tenthredopsis (Hymenoptera: Symphyta: Tenthredinidae) Tür Sınırlarının Barkodlama Yöntemi İle Saptanması Türkiye Tenthredopsis (Hymenoptera: Symphyta: Tenthredinidae) Tür Sınırlarının Barkodlama Yöntemi İle Saptanması Sevda HASTAOĞLU ÖRGEN 1, Mahir BUDAK 2, E. Mahir KORKMAZ 2, Hasan H. BAŞIBÜYÜK 3 1 Sivas

Detaylı

Halil BOLU İnanç ÖZGEN. Yayın Geliş Tarihi: Yayın Kabul Tarihi:

Halil BOLU İnanç ÖZGEN. Yayın Geliş Tarihi: Yayın Kabul Tarihi: HR.Ü.Z.F.Dergisi, 29, 3(2): 43-47 J.Agric.Fac.HR.U., 29, 3(2): 43-47 DİYARBAKIR, ELAZIĞ ve MARDİN İLLERİ BADEM AĞAÇLARINDA ZARARLI Polydrosus roseiceps Pes. (COLEOPTERA: CURCULIONIDAE) NİN POPULASYON DEĞİŞİMİNİN

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Miraç YAYLA SICAKLIĞIN SYMPHEROBIUS PYGMAEUS (RAMBUR) (NEUROPTERA: HEMEROBIIDAE) UN PLANOCOCCUS CITRI RISSIO (HEMIPTERA: PSEUDOCOCCIDAE)

Detaylı

EKİN KURDU (Zabrus Spp.) Özden Güngör Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanı 23.Temmuz Ankara

EKİN KURDU (Zabrus Spp.) Özden Güngör Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanı 23.Temmuz Ankara EKİN KURDU (Zabrus Spp.) Özden Güngör Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanı 23.Temmuz.2015 - Ankara Ekin Kurdu (Zabrus Spp) Ergini Geniş bir baş ve fırlayan sırt kısmının görünüşünden

Detaylı

Original article (Orijinal araştırma)

Original article (Orijinal araştırma) ISSN 1010-6960 Türk. entomol. derg., 2016, 40 (3):?-?? DOI: http://dx.doi.org/10.16970/ted.31978 Original article (Orijinal araştırma) İzmir ve Manisa illeri kestane ağaçlarında Parthenolecanium rufulum

Detaylı

Bağ zararlıları ve Mücadele

Bağ zararlıları ve Mücadele Bağ zararlıları ve Mücadele Tarihçesi: Asmanın geçmişi 150 milyon yıl öncesine dayanmaktadır. Dünyada halen üretimin %90 ından fazlasını sağlayan Vitis vinifera L.dir. Arkeolojik bulgulara göre bu asma

Detaylı

ISPARTA YÖRESİNDE Thaumetopoea pityocampa (Den. & Schiff.) (Lep.: Thaumetopoeidae) NIN YUMURTA KOÇANLARI ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR.

ISPARTA YÖRESİNDE Thaumetopoea pityocampa (Den. & Schiff.) (Lep.: Thaumetopoeidae) NIN YUMURTA KOÇANLARI ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR. Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi Seri: A, Sayı: 1, Yıl: 2004, ISSN: 1302-7085, Sayfa: 1-11 ISPARTA YÖRESİNDE Thaumetopoea pityocampa (Den. & Schiff.) (Lep.: Thaumetopoeidae) NIN YUMURTA

Detaylı

Özet. Anahtar sözcükler: Pseudococcus comstocki, termal konstant, gelişme süresi, yaşam çizelgesi

Özet. Anahtar sözcükler: Pseudococcus comstocki, termal konstant, gelişme süresi, yaşam çizelgesi Türk. entomol. derg., 2014, 38 (1): 71-81 ISSN 1010-6960 Orijinal araştırma (Original article) Pseudococcus comstocki (Kuwana) (Hemiptera: Pseudococcidae) nin farklı sıcaklık koşullarında ve iki dut türü

Detaylı

Insecta (Hexapoda) BÖCEKLER

Insecta (Hexapoda) BÖCEKLER Insecta (Hexapoda) BÖCEKLER Prof. Dr. Selma ÜLGENTÜRK Kaynak Genel Entomoloji, İ.Akif KANSU, 2012, 494 s. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayın NO: 1604 Böceklerin Faydaları Tozlaşmada rol olarak

Detaylı

SARI ÇAY AKARININ ÇAY BİTKİSİ ÜZERİNDE OLUŞTURDUĞU ZARARLANMALAR. RAPOR

SARI ÇAY AKARININ ÇAY BİTKİSİ ÜZERİNDE OLUŞTURDUĞU ZARARLANMALAR. RAPOR SARI ÇAY AKARININ ÇAY BİTKİSİ ÜZERİNDE OLUŞTURDUĞU ZARARLANMALAR. RAPOR Bölgemizin sahip olduğu iklim şartları dolayısıyla günümüze değin çay plantasyon alanlarımızda ekonomik boyutta zarara sebep olabilecek

Detaylı

ÖNEMLİ ZARARLILARI. Spodoptera spp. (Yaprak kurtları) yumurta

ÖNEMLİ ZARARLILARI. Spodoptera spp. (Yaprak kurtları) yumurta ÖNEMLİ ZARARLILARI Spodoptera spp. (Yaprak kurtları) Ergin 20 mm yumurta Larva 35-40 mm ÖNEMLİ ZARARLILARI ÇİÇEK TRİPSİ (Frankliniella tritici) Küçük sigara şeklinde 1,3 mm uzunluğunda, genelde sarı renkli

Detaylı

ZİRAİ MÜCADELE TEKNİK TALİMATLARI CİLT IV. ALTIN KELEBEK Euproctis chrysorrhoea L (Lepidoptera: Lymantriidae)

ZİRAİ MÜCADELE TEKNİK TALİMATLARI CİLT IV. ALTIN KELEBEK Euproctis chrysorrhoea L (Lepidoptera: Lymantriidae) 1. TANIMI VE YAŞAYIŞI ALTIN KELEBEK Euproctis chrysorrhoea L (Lepidoptera: Lymantriidae) Dişinin abdomeni gayet iri olup, ucundaki sarı renkli kıl demeti nedeniyle, bu zararlıya Altın kelebek ismi verilmiştir

Detaylı

Antalya İlinde Portakal Bahçelerinde Gözlenen Önemli Zararlı ve Yararlı Böcek Popülasyonları

Antalya İlinde Portakal Bahçelerinde Gözlenen Önemli Zararlı ve Yararlı Böcek Popülasyonları Süleyman Demirel Üniversitesi Süleyman Demirel University Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi V. Göl, İ. Karaca / Antalya İlinde Portakal Bahçelerinde Gözlenen Önemli Zararlı ve Yararlı Böcek Popülasyonları

Detaylı

Doğu Akdeniz Bölgesi zeytin ağaçlarında zararlı Coccoidea (Hemiptera) üstfamilyasına bağlı türler ve yayılış alanları

Doğu Akdeniz Bölgesi zeytin ağaçlarında zararlı Coccoidea (Hemiptera) üstfamilyasına bağlı türler ve yayılış alanları Türk. entomol. bült., 2012, 2 (2): 75-90 ISSN 2146-975X Orijinal araştırma (Original article) Doğu Akdeniz Bölgesi zeytin ağaçlarında zararlı Coccoidea (Hemiptera) üstfamilyasına bağlı türler ve yayılış

Detaylı

BÖCEKLERDE VÜCUDUN BÖLÜMLERİ

BÖCEKLERDE VÜCUDUN BÖLÜMLERİ BÖCEKLERDE VÜCUDUN BÖLÜMLERİ Böceklerde vücut tipik olarak 1. Cephalon (Baş) 2. Thorax (Gövde) 3. Abdomen (Karın) olmak üzere 3 ana bölgeden oluşur. Ergin böceklerde çoğunlukla birbirinden açıkça ayrılabilen

Detaylı

Zeytin Zararlıları 3/21/2016 ZEYTİNDE YENİ BİR ZARARLI!!!!!!! Takım : Acarina Familya: Eriophyidae Tür : Aculus olearius ve Aceria oleae

Zeytin Zararlıları 3/21/2016 ZEYTİNDE YENİ BİR ZARARLI!!!!!!! Takım : Acarina Familya: Eriophyidae Tür : Aculus olearius ve Aceria oleae ZEYTİNDE YENİ BİR ZARARLI!!!!!!! Takım : Acarina Familya: Eriophyidae Tür : Aculus olearius ve Aceria oleae Zeytin Zararlıları Zeytin ağaçlarında kışlamış erginler ilk olarak nisan başında yeni çıkmakta

Detaylı

Yumuşak Çekirdekli Meyve Zararlıları

Yumuşak Çekirdekli Meyve Zararlıları Yumuşak Çekirdekli Meyve Zararlıları Prof. Dr. Serdar SATAR Takım : Acarina Familya: Tetranychidae Tür : Panonychus ulmi (Koch) (Avrupa kırmızıörümceği) Avrupa kırmızıörümceğinin ergin dişisinin vücudu

Detaylı

T A G E M. (Acarina) 1. TANIMI VE YAŞAYIŞI

T A G E M. (Acarina) 1. TANIMI VE YAŞAYIŞI CİLT IV YUMUŞAK VE SERT ÇEKİRDEKLİ MEYVE ZARARLILARI AKARLAR Akdiken akarı (Tetranychus viennensis Zacher) (Tetranychidae) İkinoktalı kırmızıörümcek (Tetranychus urticae Koch.) (Tetranychidae) Avrupa kırmızıörümceği

Detaylı

Teoriden pratiğe zararlılarla biyolojik mücadele

Teoriden pratiğe zararlılarla biyolojik mücadele Türk. biyo. müc. derg., 2010, 1 (1): 15-60 ISSN 2146-0035 Teoriden pratiğe zararlılarla biyolojik mücadele Neşet KILINÇER 1, Abdurrahman YİĞİT 2, Cengiz KAZAK 3, M. Kubilay ER 4, Alican KURTULUŞ 3, Nedim

Detaylı

Ağaç Fizyolojisi (2+0)

Ağaç Fizyolojisi (2+0) Ağaç Fizyolojisi (2+0) Prof. Dr. Ünal AKKEMİK İ.Ü.Orman Faku ltesi Orman Botaniği Anabilim Dalı Ağaç Fizyolojisi neden önemlidir? Orman; geniş bir alanda, kendine özgu bir iklim yaratabilen, belirli bir

Detaylı

Türkiye de yeni ve az bilinen Margarodidae (Hemiptera: Coccoidea) türleri 1

Türkiye de yeni ve az bilinen Margarodidae (Hemiptera: Coccoidea) türleri 1 DOI: http://dx.doi.org/10.16969/teb.53578 Türk. entomol. bült., 2014, 4 (1): 41-46 ISSN 2146-975X Orijinal araştırma (Original article) Türkiye de yeni ve az bilinen Margarodidae (Hemiptera: Coccoidea)

Detaylı

ANTALYA İLİNDE NAR ZARARLILARI ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR: GÖVDE VE DALLARDA ZARAR YAPANLAR

ANTALYA İLİNDE NAR ZARARLILARI ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR: GÖVDE VE DALLARDA ZARAR YAPANLAR ANTALYA İLİNDE NAR ZARARLILARI ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR: GÖVDE VE DALLARDA ZARAR YAPANLAR Ali ÖZTOP 1 Mehmet KEÇECİ 1 Mehmet KIVRADIM 2 1 Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, 07100 - Antalya 2 Tarım

Detaylı

KARASİNEKLER SUNUM: İLKER KIRHAN ZİRAAT MÜHENDİSİ/ZOOTEKNİST

KARASİNEKLER SUNUM: İLKER KIRHAN ZİRAAT MÜHENDİSİ/ZOOTEKNİST KARASİNEKLER SUNUM: İLKER KIRHAN ZİRAAT MÜHENDİSİ/ZOOTEKNİST 0533 6508818 KARASİNEKLER Familia : Diptera 0.5 1 Cm boyunda Siyah Gri renktedirler. Ortalama ömürleri 3 4 haftadır. KARASİNEKLER Ağız tipi

Detaylı

İSTANBUL, Ü N İV E R SİT E Sİ OMMAN FAKÜLTESİ R EV IE W O F T H E FA CU LTY O F FO RESTRY, U NIV ERSITY O F İSTA NBUL

İSTANBUL, Ü N İV E R SİT E Sİ OMMAN FAKÜLTESİ R EV IE W O F T H E FA CU LTY O F FO RESTRY, U NIV ERSITY O F İSTA NBUL SERİ SERIES SERIE SERIE CİLT VOLÜME BAND TOME 55 SAYI NUMBER HEFT FASCICULE 2 2005 İSTANBUL, Ü N İV E R SİT E Sİ o OMMAN FAKÜLTESİ d e r g i s i R EV IE W O F T H E FA CU LTY O F FO RESTRY, U NIV ERSITY

Detaylı

Zeytin zararlıları ve mücadele Prof. Dr. Selma Ülgentürk

Zeytin zararlıları ve mücadele Prof. Dr. Selma Ülgentürk Zeytin zararlıları ve mücadele 2017 Prof. Dr. Selma Ülgentürk Zeytin zararlıları Takım Familya Tür Acarina Eriophyidae Aceria oleae Tenuipalpidae Brevipalpus oleae Coleoptera Attelabidae Rhynchites cribripennis

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SERPİL DEMİR ASPIDIOTUS NERII BOUCHE (HEMIPTERA: DIASPIDIDAE) VE PARAZİTOİDİ APHYTIS MELINUS DeBach (HYMENOPTERA: APHELINIDAE) UN FARKLI

Detaylı

ÖDEMİŞ İLÇESİNDE PATATES ÜRETİMİ, KOŞULLAR ve SORUNLAR

ÖDEMİŞ İLÇESİNDE PATATES ÜRETİMİ, KOŞULLAR ve SORUNLAR ÖDEMİŞ İLÇESİNDE PATATES ÜRETİMİ, KOŞULLAR ve SORUNLAR GİRİŞ Solanaceae familyasına ait olduğu bilinen patatesin Güney Amerika`nın And Dağları nda doğal olarak yetiştiği; 16. yüzyılın ikinci yarısında

Detaylı

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA EKOSİSTEM İLE BİYOM ARASINDA İLİŞKİ Canlıların yeryüzünde dağılışını etkileyen abiyotik ve biyotik faktörlere bağlı olarak bitki ve hayvan topluluklarını barındıran

Detaylı

Cicadatra adanai Kartal, 1980 (Hemiptera: Cicadidae) nin İzmir İli Kiraz Bahçelerinde Yayılışı, Konukçuları, Zararı ve Biyolojisi *

Cicadatra adanai Kartal, 1980 (Hemiptera: Cicadidae) nin İzmir İli Kiraz Bahçelerinde Yayılışı, Konukçuları, Zararı ve Biyolojisi * Araştırma Makalesi Cicadatra adanai Kartal, 198 (Hemiptera: Cicadidae) nin İzmir İli Kiraz Bahçelerinde Yayılışı, Konukçuları, Zararı ve Biyolojisi * Cevdet KAPLAN 1**, Serdar TEZCAN 2 1. Zirai Mücadele

Detaylı

BETULACEAE. Alnus cinsleri vardır.

BETULACEAE. Alnus cinsleri vardır. BETULACEAE Jeolojik devirlerde daha fazla sayıda cins ve türlere sahip olan bu familyanın, bugün 6 cins ve bu cinslerin kışın yaprağını döken 100 kadar türü, Kuzey Yarımkürenin ılıman ve serin bölgelerinde

Detaylı

ORGANİK TARIMDA TARIMSAL MÜCADELE İLKELERİ

ORGANİK TARIMDA TARIMSAL MÜCADELE İLKELERİ ORGANİK TARIMDA TARIMSAL MÜCADELE İLKELERİ HAZIRLAYANLAR: SEMRA DİKİLİ GÜLİZAR YILDIRIM Organik tarımda, tarımsal savaş, işletmede zararlıların yoğunluğunu azaltıcı veya bulaşmasını önleyici yada rekabet

Detaylı

Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Bitki Koruma Çukurova Üniversitesi 1994 Y. Lisans Bitki

Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Bitki Koruma Çukurova Üniversitesi 1994 Y. Lisans Bitki ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Derya ŞENAL 2. Doğum Tarihi: 23/02/1972 3. Ünvanı: Yardımcı Doçent Doktor 4. Öğrenim Durumu: Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Bitki Koruma Çukurova Üniversitesi 1994 Y.

Detaylı

TAXODIACEAE. Sequoia (Monotipik) Sequoiadendron (Monotipik) Taxodium Cryptomeria (Monotipik) Sequoia sempervirens. Sequoiadendron giganteum

TAXODIACEAE. Sequoia (Monotipik) Sequoiadendron (Monotipik) Taxodium Cryptomeria (Monotipik) Sequoia sempervirens. Sequoiadendron giganteum TAXODIACEAE Pinaceae familyasında olduğu gibi, bir cinsli bir evciklidirler (Monoik). Yapraklar herdem yeşil veya kışın dökülür. Pul ve iğne yapraklar (Metasequoia hariç) sürgünlere sarmal dizilirler.

Detaylı

64 ÜRETİMDEN PAZARLAMAYA TÜRKİYE DE SÜS BİTKİLERİ

64 ÜRETİMDEN PAZARLAMAYA TÜRKİYE DE SÜS BİTKİLERİ 64 ÜRETİMDEN PAZARLAMAYA TÜRKİYE DE SÜS BİTKİLERİ Prof. Dr. Bahriye Gülgün Aslan - Yrd. Doç. Dr. Kübra Yazıcı Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü, İzmir GOP. Üniversitesi Ziraat Fakültesi

Detaylı

ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ŞUBESİ

ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ŞUBESİ ÇİLEK RAPORU ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ŞUBESİ ARALIK, 2018 1 İçindekiler 1. DÜNYA ÇİLEK ÜRETİMİ VE TİCARETİ... 3 1.1 DÜNYA ÇİLEK ÜRETİMİ... 3 1.2 DÜNYA ÇİLEK İTHALATI... 4 1.3

Detaylı

Türkiye faunası için yeni bir kayıt, Phalacrotophora fasciata Fallen (Dip.: Phoridae)

Türkiye faunası için yeni bir kayıt, Phalacrotophora fasciata Fallen (Dip.: Phoridae) BİTKİ KORUMA BÜLTENİ 2005, 45 (1-4):1-7 ISSN 0406-3597 Türkiye faunası için yeni bir kayıt, Phalacrotophora fasciata (Fallen) (Dip.: Phoridae) Murat MUŞTU 1 Neşet KILINÇER¹ SUMMARY A new record for the

Detaylı

BİYOLOJİK MÜCADELE NEDİR

BİYOLOJİK MÜCADELE NEDİR BİYOLOJİK MÜCADELE NEDİR Yük. Zir. Müh. Mehmet KARACAOĞLU Yük. Zir. Müh. Ferda YARPUZLU Yük. Zir. Müh. Mustafa PORTAKALDALI Adana Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Bilinen hayvansal kaynaklı

Detaylı

BAHÇE BİTKİLERİNDE BUDAMA TEKNİKLERİ

BAHÇE BİTKİLERİNDE BUDAMA TEKNİKLERİ BAHÇE BİTKİLERİNDE BUDAMA TEKNİKLERİ MEYVE AĞAÇLARINDA TERBİYE SİSTEMİ VE BUDAMA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BAHÇIVANLIK EĞİTİMİ KURSU Ankara MEYVE AĞACININ KISIMLARI 1- KÖK Toprak altı organıdır Meyve ağacının

Detaylı

Geniş Yapraklı Çok Yıllık Süs Bitkisi Zararlıları

Geniş Yapraklı Çok Yıllık Süs Bitkisi Zararlıları Geniş Yapraklı Çok Yıllık Süs Bitkisi Zararlıları Nematoda: Paratylenchidae Paratylenchus sp. Kök lejyon nematodları Aphelenchidae Aphelenchoides fragarie Longidoridae Kamalı nematodlar Xiphinema mediterraneum

Detaylı

ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ŞUBESİ

ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ŞUBESİ ÇİLEK RAPORU ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ŞUBESİ TEMMUZ, 2017 1 İçindekiler 1. DÜNYA ÜRETİMİ VE TİCARETİ... 3 1.1 DÜNYA ÜRETİMİ... 3 1.2 DÜNYA İTHALATI... 4 1.3 DÜNYA İHRACATI...

Detaylı

ELMA KARALEKESİ Venturia inaequalis (Cke) Wint.

ELMA KARALEKESİ Venturia inaequalis (Cke) Wint. CİLT IV YUMUŞAK VE SERT ÇEKİRDEKLİ MEYVE HASTALIKLARI ELMA KARALEKESİ Venturia inaequalis (Cke) Wint. 1. TANIMI VE YAŞAYIŞI Elma karalekesi (Venturia inaequalis (Cke) Wint.) nin saprofitik ve parazitik

Detaylı

GENUS: ABİES (GÖKNARLAR)

GENUS: ABİES (GÖKNARLAR) Bitki tanıma I 1 GENUS: ABİES (GÖKNARLAR) Yaklaşık 35-40 türü bulunur. Ülkemizde doğal olarak 4 türü yetişir. Herdem yeşildir. Dallar gövdeye çevrel dizilir. Kabuk gençlerde düzgün yaşlılarda çatlaklıdır.

Detaylı

ORDO: HYMENOPTERA (ZARKANATLILAR, ARILAR)

ORDO: HYMENOPTERA (ZARKANATLILAR, ARILAR) ORDO: HYMENOPTERA (ZARKANATLILAR, ARILAR) Vücut bölgeleri sınırlarla ayrılmıştır. Baş kısa, geniş; basta 2 petek, 3 nokta göz bulunur. Anten iplik, dirsekli, topuzlu ya da taraklı tiptedir. Ağız çiğneyici

Detaylı

İbreliler. Sequoia sempervirens (Kıyı Sekoyası) Sequoiadendron giganteum (Mamut Ağacı) Yrd. Doç. Dr. Taki DEMİR SAÜ PMYO

İbreliler. Sequoia sempervirens (Kıyı Sekoyası) Sequoiadendron giganteum (Mamut Ağacı) Yrd. Doç. Dr. Taki DEMİR SAÜ PMYO İbreliler 1 Sequoia sempervirens (Kıyı Sekoyası) Sequoiadendron giganteum (Mamut Ağacı) Sequoia sempervirens (Kıyı Sekoyası) Alem: Plantae Bölüm: Pinophyta Sınıf: Pinopsida Takım: Pinales Familya: Cupressaceae

Detaylı

Bitkilerde Eşeyli Üreme

Bitkilerde Eşeyli Üreme Bitkilerde Eşeyli Üreme İki farklı cinsiyete ait üreme hücrelerinin birleşmesiyle yeni canlılar oluşmasına eşeyli üreme denir. Oluşan yeni canlı, ana canlılardan farklı kalıtsal özelliklere sahiptir. Bitkiler

Detaylı

YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı. Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK

YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı. Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK Dünyada kültüre alınıp yetiştirilmekte olan 138 meyve türünden, yaklaşık 16'sı subtropik meyve türü olan 75'e yakın tür ülkemizde

Detaylı

zeytinist

zeytinist zeytinist mucahit@zeytin.org.tr www.mucahitkivrak.com.tr 30.03.2017 1 T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ EDREMİT MESLEK YÜKSEKOKULU Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Programı Öğr. Gör. Mücahit KIVRAK 0

Detaylı

Kahramanmaraş İli ve Çevresinde Bazı Tarla Kültürlerinde Bulunan Avcı Böcek Türlerinin Yoğunluk ve Yaygınlıklarının Saptanması

Kahramanmaraş İli ve Çevresinde Bazı Tarla Kültürlerinde Bulunan Avcı Böcek Türlerinin Yoğunluk ve Yaygınlıklarının Saptanması KSÜ. Fen ve Mühendislik Dergisi, 9(1), 2006 111 KSU. Journal of Science and Engineering 9(1), 2006 Kahramanmaraş İli ve Çevresinde Bazı Tarla Kültürlerinde Bulunan Avcı Böcek Türlerinin Yoğunluk ve Yaygınlıklarının

Detaylı

Kuru Kayısı. Üretim. Dünya Üretimi

Kuru Kayısı. Üretim. Dünya Üretimi Kuru Kayısı Üretim Dünya Üretimi Türkiye, Dünya Yaş Ve Kuru Kayısı Üretiminde Birinci Sırada Yer Almaktadır. Uluslararası Sert Kabuklu Ve Kuru Meyve Konseyi nin Verilerine Göre Türkiye nin Toplam Kuru

Detaylı

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir ŞEKER PANCARI Kullanım Yerleri İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir Orijini Şeker pancarının yabanisi olarak Beta maritima gösterilmektedir.

Detaylı