OTİSTİK SPEKTRUM BOZUKLUĞU TANISI İLE İZLENEN ÇOCUK VE ERGENLERDE PSİKOTROP İLAÇ KULLANIM SIKLIĞI, DAĞILIMI VE İLİŞKİLİ DEĞİŞKENLER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "OTİSTİK SPEKTRUM BOZUKLUĞU TANISI İLE İZLENEN ÇOCUK VE ERGENLERDE PSİKOTROP İLAÇ KULLANIM SIKLIĞI, DAĞILIMI VE İLİŞKİLİ DEĞİŞKENLER"

Transkript

1 OTİSTİK SPEKTRUM BOZUKLUĞU TANISI İLE İZLENEN ÇOCUK VE ERGENLERDE PSİKOTROP İLAÇ KULLANIM SIKLIĞI, DAĞILIMI VE İLİŞKİLİ DEĞİŞKENLER Büşra Sultan DOĞAN*, Halime Tuna ÇAK**, Sadriye Ebru ÇENGEL KÜLTÜR*** ÖZET Amaç: Otistik Spektrum Bozukluğu (OSB) etiyolojisine özgü ilaç tedavisi bilinmemektedir. Bununla birlikte OSB tanısı ile izlenen çocuk ve ergenlerde aşırı hareketlilik, zarar verici ya da yineleyici davranışlar gibi yakınmaların eşlik etmesi ya da komorbid psikiyatrik hastalıklar varlığında ilaç tedavisi kullanıldığı bilinmektedir. Bu çalışmada, bir çocuk ve ergen psikiyatrisi kliniğinde OSB tanısı ile izlenen çocuk ve ergenlerde psikotrop ilaç kullanım sıklığı, dağılımı ve ilişkili değişkenlerin incelenmesi ve aynı merkezde aynı desenle 8 yıl önce yapılmış olan çalışma sonuçları ile karşılaştırılarak ilaç kullanım örüntüsündeki zamansal değişimin irdelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Güncel çalışma kapsamında Ocak Nisan 2013 tarihleri arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı nda yaygın gelişimsel bozukluk (YGB) tanısı ile takip edilen çocukların (s=112) dosyaları ilaç kullanım bilgileri ve ilişkili değişkenler açısından geriye dönük olarak incelenmiştir (HÜTF-2). Ek olarak ilaç kullanım örüntüsündeki zamansal değişimi belirlemek amacıyla aynı desenle yıllarında yapılan çalışmanın verileri ile karşılaştırma yapılmıştır (HÜTF-1, s=97). Sonuçlar: OSB tanısı ile izlenen, 112 çocuk ve ergenin %56,3 üne psikotrop ilaç tedavisi önerildiği belirlenmiştir. İlaç kullanımına en sık neden olan psikiyatrik belirtinin %70 oranıyla aşırı hareketlilik olduğu görülmüştür. Kullanılan psikotrop ilaçlar arasında en çok atipik antipsikotiklerin (%44,6) tercih edildiği, atipik antipsikotikler arasında ise en sık risperidon (%40,2) kullanıldığı belirlenmiştir. Atipik antipsikotiklerden sonra sırasıyla antidepresanlar (%11,6), psikostimulanlar (%7,1) ve tipik antipsikotiklerin (%6,2) tercih edildiği belirlenmiştir. İlaç kullanılan grubun yaş ortancasının ilaç kullanmayan gruba göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksek olduğu saptanmıştır. HÜTF-1 ve HÜTF-2 çalışma grupları karşılaştırıldığında ise 8 yıllık süre içinde psikotrop ilaç kullanımında anlamlı bir artış olduğu, ilaç grupları incelendiğinde ise anlamlı artışın stimulan ve antidepresan kullanım oranlarında olduğu anlaşılmıştır. Tartışma: Bu çalışmada, reçete edilen ilaçların dağılımının yazına paralel olduğu, zamansal düzlemde değerlendirildiğinde ilaç kullanım oranlarında başta stimulan ve antidepresanlar olmak üzere artış olduğu anlaşılmış ancak atipik antipsikotiklerin özellikle de risperidonun kullanılma yüzdesinin diğer çalışmalara kıyasla belirgin şekilde yüksek olması dikkat çekmiştir. Ülkemizde ruhsatlı olan ilaçların ve kullanım formlarının kısıtlı olmasının bu duruma neden olabileceği düşünülmüştür. Gelecekte OSB de eşlik eden psikiyatrik belirtiler ve tedavi seçeneklerine yönelik çalışmalar yapılmasına ihtiyaç vardır. Anahtar Sözcükler: Otistik spektrum bozukluğu, ilaç, tedavi SUMMARY: THE FREQUENCY OF PSYCHOTROPIC MEDICATION USE, DISTRIBUTION AND ASSOCIATED VARIABLES IN CHILD- REN DIAGNOSED WITH AUTISTIC SPECTRUM DISORDER Objective: Currently, there is no established specific treatment that targets the aetiology of Autistic Spectrum Disorders (ASD). However, it is well known that medication is used in children with ASD for accompanying complaints such as hyperactivity, aggression or stereotypies and for the presence of comorbid psychiatric conditions. The aim of this study was to determine the frequency of psychotropic medication use, distribution and associated variables in children with ASD who were being followed in a child and adolescent psychiatry unit and to compare current results with the findings from another study that was conducted with the same design in the same unit eight years ago to collect data regarding time related differences in medication patterns in the same clinic over an eight year period. Method: Within the context of the current study, psychiatric records of children and adolescents (n=112) that were being followed with the diagnoses of pervasive developmental disorder (PDD) in Hacettepe University Department of Child and Adolescent Psychiatry between dates 2011 January April were retrospectively reviewed in terms of medication use data and associated variables (HÜTF-2). Additionally, to assess time related differences in medication patterns, a comparison was made by using data from a study that was conducted with the same design in (HÜTF-1, n=97). Results: Psychotropic medication was recommended to 56,3 % of the 112 children and adolescents with ASD. Hyperactivity was the most common (70%) psychiatric symptom among the symptoms that would require the initiation of a psychotropic medication. Atypical antipsychotics (44.6%) were the most common drugs of choice among psychotropic medications used and risperidone (40.2%) was the most preferred atypical antipsychotic. Following atypical antipsychotics, antidepressants (11.6%), psychostimulants (7.1%) and typical antipsychotics (6.2%) were the other most commonly preferred medications, respectively. The median age value of patients taking psychotropic medication was significantly higher than that of the children who were not taking psychotropic medication. When HÜTF-1 and HÜTF-2 study groups were compared, it was seen that there was a significant rise in the use of psychotropic medication over 8 years, with the most significant increase observed in the use of stimulants and antidepressants. Discussion: In this study, it was seen that the distribution of medication prescribed was similar to what has been reported in the literature. However, when collected data were evaluated from a temporal perspective, it was found that there was an incline in the rates of medication use, with mainly the increase in the use of stimulants and antidepressants contributing to the rise, along with a striking finding that the rates of using atypical antipsychotics, especially risperidone, were prominently higher than the rates reported in other studies. This might be due to the limited number of licensed drugs and their available forms in our country. The results of this study highlight the need for further research on comorbid psychiatric symptoms in ASD and treatment options. Key Words: Autistic spectrum disorder, medication, pharmacotherapy GİRİŞ Otistik Spektrum Bozukluğu (OSB), yaşamın erken döneminde başlayan, birbirinden farklı klinik belirtiler gösteren, hayat boyu süren, nörogelişimsel * Dr., Hacettepe Üniv. Tıp Fak., Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD, Ankara. * Yrd. Doç. Dr., Hacettepe Üniv. Tıp Fak., Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD, Ankara. * Doç. Dr., Hacettepe Üniv. Tıp Fak., Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD, Ankara. bir bozukluk grubudur. Bu grup bozuklukta, sosyal iletişimde ve etkileşimde yetersizlik ile kısıtlayıcı, tekrarlayıcı davranış, ilgi ve etkinlikler temel belirti kümelerini oluşturmaktadır. OSB belirtilerinin erken tanınıp, erken müdahale edilmesi ile bilişsel gelişimde iyileşme ve belirtilerin şiddetinde azalma sağlanabilmektedir (Rogers ve Wallace 2011). Erken tanı ve müdahale yöntem- Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi : 21 (2)

2 DOGAN VE ARK. lerindeki gelişmelere rağmen OSB çekirdek belirtilerini tamamen düzelten bir tedavi halen bulunmamaktadır. OSB nin güncel tedavisinde bireyin işlevselliğini, bağımsızlığını ve yaşam kalitesini arttırmak hedeflenir. Çekirdek OSB belirtilerini azaltarak ve eşlik eden diğer ruhsal bozuklukları tedavi ederek bu hedeflere ulaşmak amaçlanır (Cadman ve ark. 2012). OSB tedavisinde psikoeğitim, davranışçı yaklaşımlar, konuşma terapisi, fizik tedavi, uğraşı tedavisi ve farmakolojik tedaviler kullanılmaktadır. Psikoeğitim ve davranışçı yaklaşımlar en öncelikli tedavi yöntemi olarak kabul edilmekte ve etkinliği bilinmektedir (Autism Speaks, 2012). Farmakolojik tedavi ise psikoeğitim ve davranışçı müdahalelere yanıtı arttırmaya yardımcı olmak için ve eşlik eden diğer psikiyatrik belirtileri azaltarak hastanın işlevselliğini arttırmak için bu tedavilere eklenebilmektedir. OSB tanısı konan hastaların %30 ile 70 nin en az bir ilaç tedavisi aldığı tahmin edilmektedir (Frazier ve ark. 2011). Yakın zamanda İngiltere de OSB tanısı konan 0-24 yaş arası hastalar üzerinde yapılan bir boylamsal çalışmada hastaların %29 una ilaç reçete edildiği saptanmış, en sık reçete edilen ilaçlar ise hipnotikler (%9,7), stimulanlar (%7,9) ve antipsikotikler (%7,3) olarak bulunmuştur (Murray ve ark. 2013). Amerika Birleşik Devletleri nde (ABD) ise yılları arasında OSB tanısıyla takipli 263 hastanın %40 ına psikotrop ilaç reçete edildiği saptanmış, başka bir çalışmada da OSB tanısı konan hastalara psikotrop ilaç reçete edilme oranı %68 olarak belirlenmiştir (Logan ve ark. 2012, Williams ve ark. 2012). Gelişmiş ülkelerde, OSB tanısı ile izlenen çocuk ve ergenlerde ilaç reçete edilme oranlarına yönelik yapılan çalışmaların sayısındaki artışa rağmen gelişmekte olan ülkelerde, bu alanda yapılmış az sayıda çalışma bulunmaktadır. İran da yılları arasında 7-14 yaş aralığında OSB tanısı ile takipli 354 çocuktan %80 ine psikotrop ilaç reçete edildiği saptanmıştır (Memari ve ark. 2012). Bu çalışmadaki yüksek ilaç kullanım oranı, gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki kültürel farklılıklar ve ilaç dışı tedavi yöntemlerine erişimdeki zorluklarla ilişkilendirilmiştir. Ülkemizde ise, yaygın gelişimsel bozukluk (OSB) tanısı konan hastalarda ilaç kullanım oranlarının araştırıldığı çalışmalarda farklı kliniklerde %38, %39 ve %41 gibi birbirine benzer oranların saptandığı anlaşılmaktadır (Gürkan ve ark. 2005, Aras ve ark. 2005, Ulay ve Kültür 2006). Etkinlik çalışmaları az olmasına karşın, OSB tanısı altında çok çeşitli ilaçlar sıklıkla reçete edilmektedir. Bunlardan da en sık reçete edilen ilaç grupları adrenerjik ajanlar, beta blokörler, duygudurum düzenleyicileri, antiepileptikler ve tipik ve atipik antipsikotikler, yeni ve eski antidepresanlar ve anksiyolitiklerdir (Myers ve Johnson 2007, Rosenberg ve ark. 2010). İlaç tedavilerinin OSB nin ana belirtileri üzerindeki etkisi ya dolaylı bir etki ya da sınırlı etki gücünde olarak görünmektedir (Benvenuto ve ark. 2013). Ancak ilaç tedavilerinin OSB ye eşlik edebilen saldırgan davranışlar, hiperaktivite, dürtüsellik, huzursuzluk, anksiyete, stereotipik davranışlar, öfke nöbetleri gibi çeşitli belirtilerde etkin olduğu ve genel olarak işlevsellikte artış sağladıkları düşünülmektedir (Benvenuto ve ark. 2013). OSB de ilaç tedavisi planlanırken temel alınan ilke ilaç tedavisini hastanın ihtiyacına göre planlamak ve tedavide belli belirtilerin hedeflenmesi olarak kabul edilmektedir (McPheeters ve ark. 2011) OSB de ilaç tedavisinde potansiyel hedefler irritabilite, motor hareketlilik, dikkat eksikliği, tekrarlayıcı davranışlar, saldırganlık, kendine ve çevreye zarar verme olarak gruplanabilir. İrritabilite ve kendine ve başkalarına zarar verme davranışı OSB tanısı konan hastalarda oldukça sık görülen (yaklaşık %68) ve hastaların bakımında önemli etkiye sahip belirtilerdir (Kanne ve Mazure 2011). Atipik antipsikotikler, OSB ile ilişkili yıkıcı davranış problemlerinde diğer ilaç gruplarına kıyasla daha etkili görünmektedir (Benvenuto ve ark. 2013). Şu anda ikinci nesil antipsikotik ilaçlardan sadece risperidon ve aripiprazol ile yapılmış geniş ölçekli, randomize kontrollü çift kör çalışmalar bulunmaktadır ve bu ilaçlar OSB ye eşlik eden irritabilite belirtisinin tedavisinde onaylanmıştır. Hiperaktivite, dürtüsellik ve dikkat eksikliği belirtilerinin tedavisinde ise psikostimulanlar ve alfa adrenerjik ajanlar kullanılmaktadır (Jahromi ve ark. 2009, McCracken ve ark. 2010). Sterotipik davranışlar ve anksiyete için ise serotonin geri alım inhibitörleri (SSGİ) önerilmektedir (Hollander ve ark. 2012). Yazında, son yıllarda OSB de ilaç kullanım örüntülerini inceleyen çalışmalar yayınlanmış ancak bu çalışmaların büyük çoğunluğu ABD ve diğer gelişmiş ülkelerle sınırlı kalmıştır. Gelişmekte olan 106

3 OSB de İlaç Kullanım Özellikleri ülkeler ve ülkemizde yakın zamanda konuya ilişkin yayınlanmış çalışma sayısı ise oldukça azdır. Buna karşın OSB de psikofarmakoterapi alanında yapılan çalışmalar son 10 yılda giderek artmıştır. Bu artışın psikotrop ilaçların kullanım örüntülerini etkilemesi beklenmektedir. Bu nedenle, OSB tanısı konan hastalarda psikotrop ilaç kullanım örüntüleri ve ilişkili değişkenlerin güncellenmesi bu alanda gerçekleştirilecek tedavi müdahalelerinin planlanmasında yardımcı olacak ve güncel ülke yazınına katkılar sunacaktır. Bu çalışmada bir üniversite hastanesi çocuk ergen ruh sağlığı polikliniğinde OSB tanısı ile izlenen çocuk ve ergenlerde psikotrop ilaç kullanım özellikleri ve örüntüsünün incelenmesi amaçlanmıştır. Ek olarak psikotrop ilaç kullanımı ile ilişkili demografik ve klinik değişkenler değerlendirilmiş ve aynı klinikte aynı yöntem kullanılarak 8 yıl önce yapılmış olan çalışmanın verileri ile karşılaştırılarak ilaç kullanım örüntüsündeki zamansal değişim incelenmiştir. YÖNTEM Örneklem Çalışma kapsamında güncel verilerin toplanması amacıyla Ocak Nisan 2013 tarihleri arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi (HÜTF) Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları polikliniğinde DSM-IV-TR tanı ölçütlerine göre, iki psikiyatrist tarafından ayrı ayrı değerlendirilerek; otistik bozukluk, yaygın gelişimsel bozukluk (YGB) - başka türlü adlandırılamayan (atipik otizm), Asperger bozukluğu, dezintegratif psikoz tanılarından her hangi birini almış ve takibi süren 112 çocuk ve ergene ait kayıtlı veriler geriye dönük olarak incelenmiştir. Söz konusu tarihler arasında DSM-V henüz yayınlanmamış ve kullanıma girmemiş olduğundan tanılama DSM-IV-TR tanı ölçütlerine göre YGB başlığı altında toplanan hastalıklar üzerinden yapılmıştır. Değerlendirmede sosyodemografik verilerin yanı sıra çocukların gelişim öyküsü ve OSB ile ilişkili klinik veriler göz önüne alınmıştır. OSB de ilaç kullanım örüntüsünün zamansal değişiminin incelenmesi amacıyla, aynı klinikte yılları arasında yapılmış olan çalışmanın (Ulay ve Kültür 2006) verisi (ilk kez başvuran ve klinikte çalışan tüm psikolog ve psikiyatristlerin katıldığı ortak değerlendirme konseyinde incelenerek YGB tanısı konan 97 çocuk ve ergene ait sosyodemografik ve gelişimsel özellikleri ile ilaç kullanım örüntüsü) kullanılmıştır. Bu yazıda son dönem verilerini içeren bu çalışmadan HÜTF-2 çalışması karşılaştırma verisini içeren çalışmadan HÜTF-1 çalışması (Ulay ve Kültür 2006) olarak söz edilmiştir. Veri Toplama Araçları Gerek HÜTF-1 gerek HÜTF-2 çalışmasında veri toplama aracı olarak sosyodemografik, tıbbi ve psikiyatrik bilgilerini içeren bölüm ve hastane dosyaları kullanılmıştır. Dosyalardan hastaların sosyodemografik bilgileri, ailenin ve hastanın yakınmaları, sorunların ilk fark edildiği zaman, ilaç başlanması için potansiyel hedef olan motor hareketlilik, huzursuzluk, ağlama krizleri, içe kapanma, tekrarlayıcı davranışlar, saldırganlık, kendine ve çevreye zarar verme gibi eşlik eden psikiyatrik belirtiler, ilaç kullanım öyküsü, hastaların tıbbi özgeçmişleri, ailede kronik fiziksel hastalık öyküsü, ailede psikiyatrik hastalık öyküsü gibi değişkenler kaydedilmiştir. Ailenin sosyoekonomik düzeyini (SED) belirlemek amacıyla Andreasen in 1987 de yayınladığı Comprehensive Assessment of Symptoms and History den alınan Hollingshead-Redich Ölçeği nin Türkçe çevirisi kullanılmıştır (Çengel Kültür 2002). Ailenin SED i belirlenirken anne ya da babadan en yüksek düzeyde olanın durumu esas alınmıştır. İlaç kullanım öyküsü alınırken antiepileptik ilaçlar psikotrop olarak kullanım durumunda duygudurum düzenleyicisi olarak, epilepsi tedavisinde kullanımlarında ise antiepileptik olarak gruplandırılmıştır. Antihistaminikler ve benzodiazepinler anksiyolitikler olarak gruplandırılmıştır. İşlem Güncel verilerin toplanması amacıyla HÜTF-2 çalışmasında Ocak 2012-Nisan 2013 tarihleri arasında HÜTF Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünde OSB tanısı ile takip edilen çocuk ve ergenlerin dosyaları taranmıştır. Bu taramada 137 adet dosyaya ulaşılmış ancak 25 dosyada veriler eksik olduğundan çalışmadan çıkarılmış, çalışmaya verileri tam olan 112 çocuk ve ergen hastanın dosyası dahil edilmiştir. HÜTF-1 (Ulay ve Kültür 2006) çalışma verileri (s=97) ilaç kullanım örüntüsündeki zamansal değişimin incelenmesi amacıyla ayrıca incelenmiştir. 107

4 DOGAN VE ARK. Verilerin Değerlendirilmesi Güncel verilerin istatistiksel analizi bilgisayarda SPSS paket programı (Statistical Package for Social Sciences, For Windows Release , SPSS Inc.) kullanılarak yapılmıştır. İşlemlerde, sayımla belirtilen verilerin değerlendirilmesinde ki-kare (x2) testi ve gerektiğinde Fisher in kesin ki-kare testi yapılmıştır. Ölçümle belirtilen verilerin değerlendirmesinde parametrik test varsayımları karşılaştırıldığında t-testi uygulanmıştır. İki çalışmadaki (HÜTF-1 ve HÜTF-2) ilaç kullanım örüntüsü farklılıklarının anlamlılığının değerlendirilmesi amacıyla iki farklı örneklemde oranların karşılaştırılması için olan Z testi kullanılmıştır. Bütün istatistiksel testlerde en düşük anlamlılık düzeyi 0.05 olarak alınmıştır. BULGULAR Sosyodemografik Özellikler Güncel verileri içeren HÜTF-2 çalışması kapsamında Ocak Nisan 2013 arasında OSB tanısıyla izlenen 112 çocuk ve ergenin yaş ortancası 92 ay ( ay) ve cinsiyet dağılımı %8,9 kız (s=10) ve %91,1 erkek (s=102) olarak bulunmuştur. Tanı konulma yaş ortancası 36,5 ay ( ay) olarak saptanmıştır. Cinsiyetler açısından veri toplanma anındaki yaş ortancası için anlamlı bir farklılık saptanmamış (Z:-0,071 p:0,943) ancak tanı konulma yaş ortancasının kızlarda anlamlı olarak yüksek olduğu belirlenmiştir (Z:-2,119 p:0,034). Olguların çoğunun Ankara dan başvurdukları (s=85 %75,9) ve orta sosyoekonomik düzeyde çekirdek ailelerden geldikleri belirlenmiştir. Ailelerin çoğunluğunun (s=46 %41,0) küçük iş adamı, memur ya da vasıflı işçi, lise mezunu ve (s=23 %20,5) yarı vasıflı işçi, lise düzeyinin altında eğitimli oluştuğu görülmüştür. HÜTF-2 çalışma grubuna ait sosyodemografik özellikler Tablo 1 de HÜTF-1 çalışma verileri ile karşılaştırılarak özetlenmiştir. HÜTF-2 çalışma grubunda anne babalarda en fazla (s=3 %2,6) tiroid hastalıkları olmak üzere, %11,6 (s=13) oranında tıbbi hastalıkların olduğu [diyabetes mellitus (s=2 %1,8), epilepsi (s=2 %1,8), görme kaybı, işitme kaybı, hipertansiyon, kronik akciğer hastalığı, ankilozan spondilit, pemphigus vulgaris, mental retardasyon her biri s=1 %0,8)] saptanmıştır. Anne babalarda ruhsal hastalık öyküsü %10,7 (s=12) oranında mevcut olup en sık depresyon (s=9 %8), anksiyete bozukluğu (s=2 %1,8) ve bir ebeveynde alkol kötüye kullanımı öyküsü alınmıştır. Ailelerde OSB öyküsü ise %1,8 (s=2) oranında bildirilmiştir. Çalışma grubundaki hastaların %90,1 i (s=101) özel eğitime devam etmektedir. Özel eğitim almaya başlama yaşı ortancası 36 ay (yaş aralığı ay) olarak bulunmuştur. OSB Tanıları, Eşlik Eden Tıbbi Hastalıklar ve Gelişimsel Özellikler HÜTF-2 çalışma grubunda değerlendirilen hastaların DSM-IV-TR tanı ölçütlerine göre tanı dağılımları değerlendirildiğinde %63,4 üne (s=71) otistik bozukluk, %33,0 üne (s=37) YGB başka türlü adlandırılamayan (atipik otizm), %1,8 ine (s=2) Dezintegratif Psikoz, %1,8 ine (s=2) Asperger Bozukluğu tanılarının konduğu görülmüştür. Hastaların %25,9 una (s=29) HÜTF Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümüne başvuruları öncesinde tanı konduğu ve psikiyatrik tedavi verildiği anlaşılmıştır. İlk başvuru yakınmaları incelendiğinde ise en sık konuşma gecikmesi (s=70; %62,5) nedeni ile başvurdukları görülmüştür. Takiben hiperaktivite %11,6 (s=13), iletişim kurmama %9 (s=10), huzursuzluk, saldırgan davranışlar ve kendine zarar verme %5,5 (s=5), stereotipik davranışlar % 2,6 (s=3), öğrenme güçlüğü gibi yakınmalarla aileler hekime başvurmuştur. HÜTF-2 çalışma grubunda hastaların %24,1 inde (s=27) OSB ye eşlik eden tıbbi bir sorun belirlenmiştir. En sık eşlik eden tıbbi sorunlar epilepsi (s=11 %9,8) başta olmak üzere, febril konvulziyon (s=3 %2,6), Frajil X sendromu (s=2 %1,8), nefrolitiyazis (s=2 %1,8), ganlionöroblastom, hidrosefali, diyabetes mellitus tip 1, hipotiroidi, inmemiş testis, inguinal herni, gastroözofagial reflüdür. Gelişim öykülerinde yürümeye başlama yaş ortancasının 14 ay (yaş aralığı ay), ilk kelime söyleme yaş ortancasının 24 ay (yaş aralığı ay) olduğu, grubun %78,5 inin (s=88) tuvalet eğitimini aldığı görülmüştür. Çalışmanın yapıldığı dönemdeki değerlendirmelerinde ise çocukların %8 inin halen konuşmasının olmadığı (s=9), %69,6 sının en az 2 kelimelik cümle (s=78) kurabildiği anlaşılmıştır. 108

5 OSB de İlaç Kullanım Özellikleri Tablo 1: Sosyodemografik Özellikler HÜTF-1 Ulay ve Kültür 2006 s=97 HÜTF-2 Güncel Çalışma s=112 Yaş aralığı (ay) Ortanca yaş (ay) Tanı anındaki ortanca yaş (ay) Cinsiyet erkek kadın Aile yapısı çekirdek geniş parçalanmış Doğum sırası ilk çocuk ikinci üçüncü ve sonrası Kardeş yok bir veya daha fazla 84 (%87) 13 (%13) 83 (%86) 13 (%13) 1 (%1) 60 (%62) 28 (%29) 9 (%9) 43 (%44) 54 (%56) 102 (%91) 10 (%9) 92 (%82) 13 (%12) 6 (%6) 63 (%56) 36 (%32) 12 (%12) 31 (%28) 81 (%72) Baba yaşı (yıl) 37 (26-59) 39 (28-62) Baba eğitim süresi (yıl) 11 (5-15) 11 (5-15) Anne yaşı (yıl) 32 (20-54) 35 (21-56) Anne eğitim süresi (yıl) 9 (0-15) 9 (0-15) Anne meslek Ev hanımı Çalışıyor Sosyoekonomik düzey Sınıf I Sınıf II Sınıf III Sınıf IV Sınıf V Bilinmiyor DSM-IV tanısı Otistik bozukluk YGB başka türlü adlandırılamayan Asperger Bozukluğu Rett Sendromu Dezintegratif Psikoz 65 (%67) 32 (%)33 7 (%7) 42 (%43) 23 (%25) 13 (%13) 12 (%12) - 54 (%56) 40 (%41) 1 (%1) 1 (%1) 1 (%1) 92 (%82) 20 (%18) 3 (%3) 17 (%15) 46 (%40) 23 (%21) 21 (%19) 2 (%2) 71 (%63) 37 (%33) 2 (%1.8) - 2 (%1.8) Epilepsi 11 (%11) 14 (%13) 109

6 DOGAN VE ARK. İlaç Kullanım Örüntüsü HÜTF-2 çalışma grubunda psikotrop ilaç kullanma oranı %56,3 (s=63) olarak belirlenmiştir. İlaç başlanması ile sosyoekonomik durum (p:0,58), cinsiyet (p:0,27), ikizlik durumu (p:0,47), kardeşin olması (p:0,29), kelime kullanması (p:0,63), tuvalet eğitimi (p:0,70), ailede tıbbi (p:0,76) ya da ruhsal hastalık (p:0,21) olması arasında anlamlı bir ilişki olmadığı bununla birlikte ilaç kullanılan grubun yaş ortancasının (105 ay; ay) ilaç kullanmayan gruba (82 ay; ay) göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksek olduğu saptanmıştır (Z:-3,197 p:0,001). İlaca başlanma yaş ortancası 60 ay ( ay) olarak bulunmuştur. Analizler okul öncesi yaş grubunu ayırarak yapıldığında, okul döneminde (%77,7) okul öncesi döneme (%22,2) göre anlamlı düzeyde daha fazla ilaç tedavisine başlandığı bulunmuştur (x2:7,611 p<0,01). Bunun yanında eşlik eden tıbbi bir rahatsızlığın bulunması durumunda daha fazla psikotrop ilaç reçete edildiği saptanmıştır (x2:5,328 p:0,021). HÜTF-2 çalışma grubunda hastaların %44,6 sında (s=50) atipik antipsikotiklerin kullanıldığı, atipik antipsikotikler arasında ise en fazla risperidonun (s=45 %40,2), ikinci sırada aripiprazolün tercih edildiği (s=5 %4,4) belirlenmiştir. Atipik antipsikotikleri takiben antidepresanlar (s=13 %11,6), psikostimulanlar (s=8 %7,1) ve klasik antipsikotiklerin (s=7 %6,2) kullanıldığı saptanmıştır (Tablo 2). İlaç kullanımı olan 63 hastanın 17 sinde (%26,9) aynı anda birden çok psikotrop kullanımı olduğu belirlenmiştir. En sık kullanılan ilaç kombinasyonu risperidon - sertralin (s=4 %21) ve risperidon - metilfenidat kombinasyonu (s=3 %15,7) olarak saptanmıştır. İlaç başlanma nedenleri incelendiğinde ilk sırada aşırı hareketlilik (s=44 %69), takiben irritabilite (s=14 %22), sterotipiler ve takıntılar (s=13%20,6) ve dikkat eksikliği (s=3 %4,7) saptanmıştır. Aynı hastanın farklı ilaç kullanımlarına bakıldığında ise, ilaç kullanan grubun %44 ünde (s=28) geçmişte en az 2 farklı ilaç kullanımının olduğu anlaşılmıştır. Daha önce kullanılmış ilaçlar (s=71) arasında ilk sırayı risperidonun almış (s=16 %22,5), bunu metilfenidat (s=10 %14) ve olanzapin (s=8 %11,2) takip etmiştir. Hastalara daha önce reçete edilen ilaçlar arasında 2 kişiye lityum (%2,8), 1 kişiye de klonidin (%1,4) reçete edildiği saptanmıştır. Hastaların %11,1 inde (s=7) antiepileptik ilaç kullanımının olduğu belirlenmiş ve bu hastaların hepsinde antiepileptik kullanımının psikotrop ilaç kullanımına eşlik ettiği anlaşılmıştır. İlaç Kullanım Örüntüsünde Zamansal Değişim HÜTF-1 ve HÜTF-2 çalışmalarındaki ilaç kullanım dağılımları Tablo 2 de karşılaştırılarak verilmiştir. Sekiz yıllık süreç içinde aynı klinikte OSB tanısıyla psikotrop ilaç kullanım oranın %41 den %56 ya çıktığı ve ilaç kullanım oranında istatistiksel olarak anlamlı bir artış olduğu gözlenmiştir (p:0,03). Kullanılan ilaç grupları ayrı ayrı değerlendirildiğinde ise her iki çalışma grubunda da en sık ikinci nesil antipsikotiklerin kullanıldığı ancak birinci ya da ikinci nesil antipsikotik kullanımında zamansal düzlemde herhangi bir farklılık olmadığı anlaşılmıştır. Antidepresan ve psikostimülan kullanımının ise %1 den sırasıyla %7 ve %12 oranlarına çıktığı ve zamansal düzlemde antidepresan ve psikostimülan kullanımında anlamlı bir artış olduğu saptanmıştır (p:0,002, p:0,02). TARTIŞMA Bu çalışmada bir üniversite kliniğinde yıllarında OSB tanısı ile takipli çocuk ve ergenlerde herhangi bir psikotrop ilaç kullanım sıklığı %56,3 olarak belirlenmiştir. Yazında bu alanda yapılan güncel çalışmalara bakıldığında ülkeler arasında değişmekle birlikte bulunan oranlar bizim sonuçlarımızla uyumludur. Esbensen ve arkadaşları (2009) tarafından yapılan 4,5 yıllık bir izlem çalışmasında psikotrop ilaç kullanım sıklığı %57; Mandell ve arkadaşları (2008) tarafından OSB tanılı hasta üzerinden yapılan bir araştırmada ise %56 olarak saptanmıştır. Ülkemizde yapılan çalışmalarda ise yaklaşık 10 yıl önce OSB tanısı ile izlenen hastalarda ilaç kullanma oranları %40 civarında belirlenirken (Gürkan ve ark. 2005, Aras ve ark. 2005, Ulay ve Kültür 2006), bu çalışmada saptanan %57 oranı ilaç kullanım sıklığının artmış olabileceğini düşündürmektedir. İlaç kullanımındaki zamansal değişimin karşılaştırılması amacıyla aynı desende 8 yıl ara ile yapılan HÜTF-1 ve HÜTF-2 çalışmaları karşılaştırıldığında OSB li hastalarda 2004 ve 2012 yılları arasında ilaç kullanım sıklığının anlamlı olarak arttığı anlaşılmıştır. Benzer şekilde yazında da, son dönemde OSB li bireylere daha fazla psikotrop ve psikotrop dışı ilaç reçete edildiği bildirilmektedir (Aman ve ark. 2005, Esbensen ve ark. 2009). 110

7 OSB de İlaç Kullanım Özellikleri Tablo 2: Psikotrop İlaç Kullanım Oranları HÜTF-1 Ulay ve Kültür 2006 s=97 HÜTF-2 Güncel Çalışma s=112 Z skorları (zaman boyunca) Herhangi bir psikotrop ilaç 40 (%41) 63 (%56) 2.2 (p=0.03) >1 psikotrop ilaç 9 (%9) 17 (%15) 1.3 (p=0.19) Birinci nesil 5 (%5) 7 (%6) 0.4 (p=0.71) antipsikotikler İkinci nesil antipsikotikler 33 (%34) 50 (%45) 1.6 (p=0.12) Antidepresanlar 1 (%1) 8 (%7) 3.1 (p=0.002) Psikositumulanlar 1 (%1) 13 (%12) 1.6 (p=0.02) Antikonvülsanlar 10 (%10) 7 (%6) 1.0 (p=0.31) Birçok çalışmada ilaç kullanımını belirleyen en önemli değişken yaş olarak saptanmaktadır (Langworthy-Lam ve ark. 2002, Aman ve ark. 2003, Witwer ve Lecavalier2005, Rosenberg ve ark. 2010). Güncel verileri içeren HÜTF-2 çalışma grubunda da ilaç kullanan grubun yaş ortancası kullanmayan gruba göre anlamlı olarak daha yüksektir. Aman ve arkadaşları (2005) ilaç kullanımı ve yaş arasındaki ilişkiyi antipsikotikler, antidepresanlar ve duygudurum düzenleyiciler için yaşla doğru orantılı olarak tanımlamışlardır. İlaç kullanım sıklığının yaşla doğru orantılı olarak artması, ilaç ihtiyacına sebep olan belirtilerin yaşla birlikte klinik görünümde daha ön plana çıkmasına bağlanabilir. Yaşla beraber ilaç kullanım ihtiyacını arttıran belirtiler içinde en sık görüleni motor hareketlilik olarak belirlenmektedir (Aman ve ark. 2005). HÜTF-2 çalışma grubunda da en sık eşlik eden belirti aşırı hareketlilik olarak saptanmıştır. Aşırı hareketlilik için öncelikle stimulanlar önerilmektedir (Mahajan ve ark. 2012). HÜTF-2 çalışma grubunda stimulan kullanım oranı %7,1(üçüncü sırada) saptanmıştır. Hsia ve arkadaşları (2013) tarafından yayınlanan çok uluslu bir çalışmada İngiltere de %34 ile OSB tedavisinde en çok tercih edilen psikotrop ilaç grubunun stimulanlar olduğu gösterilmiştir. Aynı çalışmada Almanya (%19,8), İspanya (%12,3) ve Kanada da (%13,7) en çok tercih edilen ilaç grubu olmasa da stimulan kullanım oranlarının bizim araştırma sonuçlarından daha yüksek olduğu görülmektedir. Bu durum HÜTF-2 çalışma grubunun yazında sözü geçen çalışmalara kıyasla daha küçük yaşta olmasına bağlanılabilir. OSB de stimulan kullanımının yaşla ilişkisi konusunda; okul öncesi dönemde düşük kullanım, okul çağında kullanımda artış ve yetişkinlikte tekrar azalış gösteren bir çan eğrisi şeklinde tanımlama yapılmaktadır (Aman ve ark. 2005). Diğer yandan HÜTF-1 ve HÜTF-2 çalışma grupları karşılaştırıldığında OSB li hastalarda 2004 ve 2012 yılları arasında stimulan kullanım sıklığının yazına paralel olarak anlamlı arttığı belirlenmiştir. Ancak bu durumda OSB de stimulan kullanıma eğiliminde artış olduğu gibi kesin bir çıkarımda bulunmak da doğru olmaz çünkü HÜTF-2 çalışma grubu yaş ortancası da, HÜTF-1 grubuna kıyasla daha yüksektir. Yazında stimulanların OSB de stereotipi, disfori, huzursuzluk, sosyal çekilme, ağlama, uyku sorunları, iştah kaybı, saldırganlık, tik ve ajitasyon gibi istenmeyen etkilere neden olabildiği bildirilmiştir (Stigler ve ark. 2004). Stimulanlara ilişkin veriler ve yaygın inanış olumsuzdur. Tüm bu nedenler poliklinik uygulamalarında stimulanların aşırı hareketlilik belirtisi için özellikle küçük yaş grubunda ilk tercih haline gelmesini engellemektedir. Bununla birlikte metilfenidat RUPP un (2005) randomize kontrollü çalışmasında OSB de eşlik eden aşırı hareketlilik belirtisinin tedavisinde etkin olarak bildirilmiştir. HÜTF-2 çalışma grubunda en çok tercih edilen psikotrop ilaç grubu %44,6 oranıyla atipik antipsikotikler olarak saptanmıştır. Risperidonun ise atipik antipsikotikler arasında ilk sırada yer aldığı 111

8 DOGAN VE ARK. görülmüştür. Hsia ve arkadaşları tarafından 2013 yılında yayınlanan çok uluslu çalışmada, bizim sonuçlarımıza benzer şekilde, risperidonun birçok ülkede (Amerika, Fransa, Almanya, İspanya, Kanada, Meksika, İtalya, Brezilya) en sık tercih edilen psikotrop ilaç olduğu saptanmıştır. HÜTF-1 çalışma grubunda da antipsikotikler en sık reçete edilen ilaç grubu olarak saptanmış ancak antipsikotik reçete edilme oranının yıllar içinde anlamlı olarak değişmediği görülmüştür. OSB hastalarında irritabilite ve saldırganlık tedavisinde onaylanmış olan iki ilaçtan biri olan risperidonun aripiprazole kıyasla hem HÜTF-2 çalışma grubunda hem yurtdışı çalışmalarda daha fazla tercih edilmesi bizim açımızdan dikkat çekicidir. Ülkemizde, risperidonun daha uzun zamandır mevcut olması, aripiprazole göre daha ucuz olması ve sosyal güvenlik kurumu geri ödeme sisteminin risperidonun solusyon formunu ödemesi popülaritesinin nedenlerinden olabilir. Ancak güncel kanıtlar, çocuk ve erişkinlerde risperidonun metabolik yan etkilerinin aripiprazole kıyasla daha fazla olduğunu göstermektedir (Almandil ve ark. 2013). Bu nedenle bu ilaçların uzun dönem etkilerinin (terapötik ve yan etki bakımından) incelenmesi oldukça önemlidir. HÜTF-2 çalışma grubunda ikinci sıklıkta tercih edilen psikotrop ilaç grubu antidepresanlar (%11,6) olarak bulunmuştur. Bu grubun içinde de en sık SSGİ ler bulunmaktadır. HÜTF-1 ve HÜTF-2 çalışma grupları karşılaştırıldığında OSB li hastalarda 2004 ve 2012 yılları arasında antidepresan kullanım sıklığının anlamlı olarak arttığı belirlenmiştir. SSGİ lerin anksiyete belirtileri, tekrarlayıcı davranışlar ya da OSB nin çekirdek belirtileri üzerine faydaları olduğu düşünülmektedir. (Hollander ve ark. 2012). Ancak günümüzde OSB hastalarında antidepresanların etkinliği ile ilgili sınırlı sayıda veri bulunmaktadır. SSGİ ler ile ilgili bilgiler de çeşitli ve çelişkilidir. Örneğin, 5-17 yaş arası çocuklarda tekrarlayıcı ve kompülsif davranışlar üzerine yapılmış sitalopram çalışmasında herhangi bir etki bulunamamış ancak zorlayıcı davranışlar üzerine bir miktar etkisi olduğu belirlenmiştir (King ve ark. 2009). Benzer şekilde çocuk ve ergenlerde fluoksetinin yineleyici davranışlarda azalmada etkisinin olmadığı gösterilmiştir (Autism Speaks 2009) yılında yayınlanan Cochrane gözden geçirmesinde SSGİ lerin çocuklarda OSB tedavisinde etkili olduğunu gösteren bir kanıt bulunamamıştır (Williams ve ark. 2010). HÜTF-2 çalışma grubunda ilaç kullanan grubun %26,9 unun aynı anda birden fazla psikotrop ilaç kullandığı saptanmıştır. Bu oran yazındaki diğer çalışmalar ( 3 ilaç kullanımı %20, Mandell ve ark. 2007) ile uyumludur. Aynı anda birden fazla ilaç kullanımına eşlik eden psikiyatrik hastalıklar veya farklı belirtilerin yatıştırılması nedeniyle ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak hasta güvenliği ve yan etkilerin değerlendirilmesi, belirtilerin hayat boyu sürdüğü ve bazı bireylerin kendilerini ifade etmede güçlük yaşadığı bu hastalık grubunda daha da önemli hale gelmektedir. Çalışma deseninin geriye dönük olması ve örneklemin küçüklüğü nedeniyle OSB alt tanı gruplarının ayrı ayrı ele alınamaması, ilaç kullanımı ile ilişkili daha fazla klinik değişkenin (aynı zamanda psikososyal-eğitsel-davranışçı tedavilerin) kontrol edilememesi, ek olarak ya da tek başına alternatif tedavilerin uygulanıp uygulanmadığının ele alınamamış olması çalışmanın temel sınırlılıklarındandır. OSB alt gruplarının ayrılarak hedeflenen her bir belirti için tedavinin ayrı değerlendirildiği çalışmalarla daha özgün sonuçlara ulaşılabilir. Ayrıca çalışmanın bir üniversite hastanesi kliniğinde yapılması nedeniyle sonuçları OSB grubuna ve genel olarak psikiyatri kliniklerinin uygulamalarına genellenemez. Tartışmada kullanılan çalışma sonuçlarını karşılaştırmak yöntem farklılıklarından dolayı sınırlılıklar içermektedir. Var olan çalışmalarda antipsikotik kullanımının zihinsel engellilik düzeyi ile doğru orantılı olarak arttığı gözlenmiştir. Bu araştırmada zeka düzeylerine ilişkin bilginin her hasta için edinilmemiş olması antipsikotik kullanımı ve zihinsel engellilik düzeyi arasındaki ilişkinin yorumlanmasını güçleştirmektedir. Son yıllarda OSB de ilaç kullanımı ile ilgili etkinlik çalışmaların giderek artmış olmasının, tüm dünyada OSB de psikotrop ilaçların kullanım örüntülerini etkilemesi beklenmektedir. Bu kapsamda sınırlılıklarına karşın çalışmamız ülkemizde OSB tedavisinde ilaç kullanımına dair verilerin güncellenmesine katkı sağlamakla birlikte, ek olarak OSB de yaşla birlikte ilaç kullanımının arttığı sonucunu desteklemiştir. OSB de ilaç kullanım örüntülerinin bölgesel olarak ortaya konması OSB ye yönelik sağlık uygulamalarını planlarken önem kazanabilir. Gelecekte, hastanın belirtilerinin dağılımı ve şiddeti, 112

9 OSB de İlaç Kullanım Özellikleri psikoeğitim veya davranışçı müdahale alıp almadığı, ölçeklerde alınan puanlar gibi daha bütünlükçü ve karmaşık değişkenler kullanılarak yapılacak çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu sayede, hangi tedavi biçiminin daha ön plana çıkacağı bireysel özelliklere göre daha doğru değerlendirilebilecektir. KAYNAKLAR Almandil NB, Liu Y, Murray ML ve ark. (2013) Weight gain and other metabolic adverse effects associated with atypical antipsychotic treatment of children and adolescents: a systematic review and meta-analysis. Pediatric Drugs 15(2): Gürkan K, Soykan-Aysev A, Akçakın M (2005) Yaygın gelişimsel bozukluklarda ilaç seçimi. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni 15: Hollander E, Soorya L, Chaplin W ve ark. (2012) A doubleblind placebo-controlled trial of fluoxetine for repetitive behaviors and global severity in adult autism spectrum disorders. Am J Psychiatry 169(3): Hsia Y, Wong A, Murphy D ve ark. (2014) Psychopharmacological prescriptions for people with autism spectrum disorder (ASD): a multinational study. Psychopharmacology 231: Aman MG, Lam KSL, ve Collier-Crespin A. (2003) Prevalence and patterns of use of psychoactive medicines among individuals with autism in the Autism Society of Ohio. J Autism Dev Disord 33(5): Aman MG, Lam KSL ve Van Bourgondien ME (2005) Medication patterns in patients with autism: Temporal, regional, and demographic influences. J Child Adolesc Psychopharmacol 15(1): Aras Ş, Taşlı F, Ünlü G (2005) Bir çocuk ve ergen psikiyatrisi polikliniğinde ilaç tedavisi uygulamalarının değişimi. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni 15(3): Benvenuto A, Battan B, Porfirio MC ve ark. (2013) Pharmacotherapy of autism spectrum disorders. Brain Dev 35(2): Cadman T, Eklund H, Howley D ve ark. (2012) Caregiver Burden as People With Autism Spectrum Disorder and Attention Deficit/Hyperactivity Disorder Transition into Adolescence and Adulthood in the United Kingdom. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 51(9): Esbensen AJ, Greenberg JS, Seltzer MM, ve ark.(2009) A longitudinal investigation of psychotropic and nonpsychotropic medication use among adolescents and adults with autism spectrum disorders. J Autism Dev Disord 39(9): Frazier TW, Shattuck PT, Narendorf SC ve ark. (2011) Prevalence and correlates of psychotropic medication use in adolescents with an autism spectrum disorder with and without caregiver-reported attention-deficit/hyperactivity disorder. J Child Adolesc Psychopharmacol 21(6): Jahromi L, Kasari CL, McCracken JT ve ark. (2009) Positive effects of methylphenidate on social communication and self-regulation in children with pervasive developmental disorders and hyperactivity. J Autism Dev Disord 39: Kanne SM, Mazurek MO (2011) Aggression in children and adolescents with ASD: prevalence and risk factors. J Autism Dev Disord 41(7): King BH, Hollander E, Sikich L ve ark. (2009) Lack of efficacy of citalopram in children with autism spectrum disorders and high levels of repetitive behavior: citalopram ineffective in children with autism. Arch Gen Psychiatry 66(6): Kültür SE (2002) Alkol Bağımlılığı Olan Babaların Çocuklarında Psikopatoloji. H.Ü. Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Tıpta Uzmanlık Tezi, Ankara. Langworthy-Lam KS, Aman MG ve Van Bourgondien ME (2002) Prevalence and patterns of use of psychoactive medicines in individuals with autism in the Autism Society of North Carolina. J Child Adolesc Psychopharmacol 12(4): Logan L, Nicholas JS, Carpenter LA ve ark. (2012) High prescription drug utilization and associated costs among medicaid-eligible children with autism spectrum disorders identified by a population-based surveillance network. Ann Epidemiol 22(1):

10 DOGAN VE ARK. Mahajan R, Bernal MP, Panzer R ve ark. (2012) Clinical practice pathways for evaluation and medication choice for attention-deficit/hyperactivity disorder symptoms in autism spectrum disorders. Pediatrics 130(Supplement 2): Mandell DS, Morales KH, Marcus SC ve ark. (2008) Psychotropic medication use among Medicaid-enrolled children with autism spectrum disorders. Pediatrics 121(3): Marcus RN, Owen R, Kamen L ve ark. (2009) A placebocontrolled, fixed-dose study of aripiprazole in children and adolescents with irritability associated with autistic disorder. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 48: Marcus RN, Owen R, Manos G ve ark. (2011) Aripiprazole in the treatment of irritability in pediatric patients (aged 6 17 years) with autistic disorder: results from a 52-week, open-label study. J Child Adolesc Psychopharmacol 21: McCracken JT, Aman MG, McDougle CJ ve ark. (2010) Possible influence of variant of the P-glycoprotein gene (MDR1/ABCB1) on clinical response to guanfacine in children with pervasive developmental disorders and hyperactivity. J Child Adolesc Psychopharmacol 20: 1 5. McPheeters ML, Warren Z, Sathe N, ve ark. (2011) A systematic review of medical treatments for children with autism spectrum disorders. Pediatrics 127(5): Memari AH, Ziaee V, Beygi S ve ark. (2012). Overuse of psychotropic medications among children and adolescents with autism spectrum disorders: Perspective from a developing country. Res Dev Disabil 33(2): Miral S, Gencer O, Inal-Emiroglu FN ve ark. (2008) Risperidone versus haloperidol in children and adolescents with AD: a randomized, controlled, double-blind trial. Eur Child Adolesc Psychiatry 17: 1 8. Murray L, Hsia Y, Glaser K ve ark. (2014) Pharmacological treatments prescribed to people with autism spectrum disorder (ASD) in primary health care. Psychopharmacology 231(6): Myers SM, Johnson CP (2007). Management of children with autism spectrum disorders. Pediatrics, 120(5): Pandina GJ, Bossie CA, Youssef E ve ark. (2007) Risperidone improves behavioral symptoms in children with autism in a randomized, double-blind, placebo-controlled trial. J Autism Dev Disord 37: Research Units on Pediatric Psychopharmacology (RUPP) (2005) Autism network randomized, controlled, crossover trial of methylphenidate in pervasive developmental disorders with hyperactivity. Arch Gen Psychiatry 62: Rogers S, Wallace K. (2011). Intervention for Infants and toddlers with autism spectrum disorders. Autism Spectrum Disorders, New York Oxford University Press, s: Rosenberg RE, Mandell DS, Farmer JE ve ark. (2010) Psychotropic medication use among children with autism spectrum disorders enrolled in a national registry, J Autism Dev Disord, 40(3): Stigler KA, Desmond LA, Posey DJ ve ark. (2004) A naturalistic retrospective analysis of psychostimulants in pervasive developmental disorders. J Child Adolesc Psychopharmacol 14: Ulay HT, Kültür SEÇ (2006) Yaygın Gelişimsel Bozukluk Tanısı Olan Çocuklarda İlaç Kullanım Örüntüsü Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi 13(3): Williams PG, Woods C, Stevenson M ve ark. (2012) Psychotropic medication use in children with autism in the Kentucky Medicaid population. Clin Pediatr 51(10): Williams K, Wheeler DM, Silove N, ve ark. (2010) Selective serotonin reuptake inhibitors (SSRIs) for autism spectrum disorders (ASD). Cochrane Database of Systematic Reviews 8. Witwer A, Lecavalier L (2005) Treatment incidence and patterns in children and adolescents with autism spectrum disorders. J Child Adolesc Psychopharmacol 15(4):

Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi

Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi *Kenar İ. Ayşe Nur, **Sezai Üstün Aydın, *Alper Zıblak *Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi Dr. SiğnemÖZTEKİN, Psikolog Duygu KUZU, Dr. Güneş CAN, Prof. Dr. AyşenESEN DANACI Giriş: Ayrılma anksiyetesi bozukluğu,

Detaylı

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU. Prof. Dr. Berna Özsungur Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU. Prof. Dr. Berna Özsungur Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU Prof. Dr. Berna Özsungur Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD 58. Türkiye Milli Pediatri Kongresi 25 Ekim 2014 TANIM Otizm Spektrum

Detaylı

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Dahili Servisler

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Dahili Servisler DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU Dahili Servisler Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHP) Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), her 10 çocuktan birinde görülmesi, ruhsal, sosyal

Detaylı

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results: ÖZET Amaç: Bu araştırma, üniversite öğrencilerinin akılcı ilaç kullanma davranışlarını belirlemek amacı ile yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı-kesitsel türde planlanan araştırmanın evrenini;; bir kız ve

Detaylı

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Doğum Mevsimi İlişkisi. Dr. Özlem HEKİM BOZKURT Dr. Koray KARA Dr. Genco Usta

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Doğum Mevsimi İlişkisi. Dr. Özlem HEKİM BOZKURT Dr. Koray KARA Dr. Genco Usta Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Doğum Mevsimi İlişkisi Dr. Özlem HEKİM BOZKURT Dr. Koray KARA Dr. Genco Usta Giriş DEHB (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu), çocukluk çağının en sık görülen

Detaylı

YAYGIN GEL fi MSEL BOZUKLUK TANISI OLAN ÇOCUKLARDA LAÇ KULLANIM ÖRÜNTÜSÜ

YAYGIN GEL fi MSEL BOZUKLUK TANISI OLAN ÇOCUKLARDA LAÇ KULLANIM ÖRÜNTÜSÜ YAYGIN GEL fi MSEL BOZUKLUK TANISI OLAN ÇOCUKLARDA LAÇ KULLANIM ÖRÜNTÜSÜ H. Tuna ULAY*, S. Ebru ÇENGEL KÜLTÜR** ÖZET Amaç: Yayg n geliflimsel bozukluklar n (YGB) etiyolojisine özgü ilaç tedavisi bilinmemektedir.

Detaylı

ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Dr. Mehmet Emin Demirkol Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı AMAÇ Bu çalışmada

Detaylı

Psikofarmakolojik Tedavilerin Bilişsel İşlevler Üzerinde Etkisi

Psikofarmakolojik Tedavilerin Bilişsel İşlevler Üzerinde Etkisi Psikofarmakolojik Tedavilerin Bilişsel İşlevler Üzerinde Etkisi Yavuz Ayhan, Ayşe Elif Anıl Yağcıoğlu Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD Araştırmacı Danışman Konuşmacı

Detaylı

BİR ÜNİVERSİTE KLİNİĞİ DENEYİMİ: ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE PSİKOTROP İLAÇ KULLANIMI

BİR ÜNİVERSİTE KLİNİĞİ DENEYİMİ: ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE PSİKOTROP İLAÇ KULLANIMI BİR ÜNİVERSİTE KLİNİĞİ DENEYİMİ: ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE PSİKOTROP İLAÇ KULLANIMI Fatma VAROL TAŞ*, Aylin ÖZBEK*, Ceren EVCEN JANBAKHİSHOV**, Dilay KARAARSLAN*** ÖZET Amaç: Bir çocuk ve ergen ruh sağlığı

Detaylı

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi Selçuk Özdin 1, Aytül Karabekiroğlu 2, Arzu Alptekin Aker 2, Recep Bolat 2, Servet

Detaylı

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI Bilgisayar ve internet kullanımı teknoloji çağı olarak adlandırabileceğimiz bu dönemde, artık hayatın önemli gereçleri haline gelmiştir. Bilgiye kolay, hızlı, ucuz ve güvenli

Detaylı

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır. Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır. Lohusalık döneminde ruhsal hastalıklar: risk etkenleri ve klinik gidiş Doç.Dr. Leyla Gülseren 25 Eylül 2013 49. Ulusal

Detaylı

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniðine Baþvuran Hastalarda Belirtiler, Tanýlar ve Tanýya Yönelik Ýncelemeler

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniðine Baþvuran Hastalarda Belirtiler, Tanýlar ve Tanýya Yönelik Ýncelemeler ARAÞTIRMA Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniðine Baþvuran Hastalarda Belirtiler, Tanýlar ve Tanýya Yönelik Ýncelemeler Þahbal Aras 1, Gülþen Ünlü 2, Fatma Varol Taþ 3 1 Yrd.Doç.Dr., 3 Uz.Dr., Dokuz

Detaylı

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ KLİNİĞİ KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ

Detaylı

Bir Üniversite Hastanesinde Hastalardan İstenen Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Konsültasyonlarının Değerlendirilmesi

Bir Üniversite Hastanesinde Hastalardan İstenen Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Konsültasyonlarının Değerlendirilmesi Bir Üniversite Hastanesinde Hastalardan İstenen Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Konsültasyonlarının Değerlendirilmesi Ahmet Hamdi ALPASLAN 1, Uğur KOÇAK 2, Cansu ÇOBANOĞLU 3, Yasemin GÖRÜCÜ 3 1 Yrd. Doç. Dr.,

Detaylı

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir. ÖZET Üniversite Öğrencilerinin Yabancı Dil Seviyelerinin ve Yabancı Dil Eğitim Programına Karşı Tutumlarının İncelenmesi (Aksaray Üniversitesi Örneği) Çağan YILDIRAN Niğde Üniversitesi, Sosyal Bilimler

Detaylı

ARAŞTIRMA MAKALESİ. Çiğdem Yektaş 1, Sümeyra Elif Kaplan 1. Yektaş Ç ve ark. Fakültesi Çocuk Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı, Düzce, Türkiye

ARAŞTIRMA MAKALESİ. Çiğdem Yektaş 1, Sümeyra Elif Kaplan 1. Yektaş Ç ve ark. Fakültesi Çocuk Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı, Düzce, Türkiye ARAŞTIRMA MAKALESİ Çiğdem Yektaş 1, Sümeyra Elif Kaplan 1 1 Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı, Düzce, Türkiye Yazışma Adresi: Çiğdem Yektaş Düzce Üniversitesi Tıp

Detaylı

HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ

HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ 22.10.2016 Gülay Turgay 1, Emre Tutal 2, Siren Sezer 3 1 Başkent Üniversitesi Sağlık

Detaylı

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD.

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD. A N N E L E R İ N Ç A L I Ş M A D U R U M U N U N S Ü T Ç O C U K L U Ğ U D Ö N E M İ N D E B E S L E N M E M O D E L İ, H E M O G L O B İ N / H E M A T O K R İ T D E Ğ E R L E R İ V E V İ TA M İ N K U

Detaylı

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department 71 Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, Yıl 9, Sayı 17, Haziran 2009, 71-76 Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Öğrencilerinin Başarılarına Etki Eden Değişkenler Arasındaki İlişkinin İncelenmesi

Detaylı

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU Bir çocuk 3 yaşına geldiğinde konuşma yetisini kaybediyor, diğeri ellerini kuş gibi çırpıyor ve dakikalarca oyuncak arabasının sadece tekerleğini döndürerek oyun oynuyor. Diğer

Detaylı

ÇOCUK VE ERGEN PSİKİYATRİSİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARA TEDAVİ UYGULAMALARI

ÇOCUK VE ERGEN PSİKİYATRİSİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARA TEDAVİ UYGULAMALARI ÇOCUK VE ERGEN PSİKİYATRİSİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARA TEDAVİ UYGULAMALARI TREATMENT APPROACHES IN A CHILD AND ADOLESCENT PSYCHIATRIC OUTPATIENT CLINIC Dursun KARAMAN, Koray KARA, İbrahim DURUKAN

Detaylı

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış Sedat Batmaz 1, Emrah Songur 1, Mesut Yıldız 2, Zekiye Çelikbaş 1, Nurgül Yeşilyaprak 1, Hanife

Detaylı

ASPERGER BOZUKLUĞUNDA ATİPİK ANTİPSİKOTİK KULLANIMINA OLUMLU YANIT: ÜÇ OLGU SUNUMU

ASPERGER BOZUKLUĞUNDA ATİPİK ANTİPSİKOTİK KULLANIMINA OLUMLU YANIT: ÜÇ OLGU SUNUMU ASPERGER BOZUKLUĞUNDA ATİPİK ANTİPSİKOTİK KULLANIMINA OLUMLU YANIT: ÜÇ OLGU SUNUMU Melis İPÇİ*, Sevim Berrin İNCİ**, Ülkü AKYOL ARDIÇ*** Eyüp Sabri ERCAN**** ÖZET Asperger Bozukluğu nun temel özellikleri;

Detaylı

70. Yılında Otizm Spektrum Bozuklukları. Dr. Sabri Hergüner Meram Tıp Fakültesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi AD

70. Yılında Otizm Spektrum Bozuklukları. Dr. Sabri Hergüner Meram Tıp Fakültesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi AD 1943 2013 70. Yılında Otizm Spektrum Bozuklukları Dr. Sabri Hergüner Meram Tıp Fakültesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi AD Açıklama 2012-2013 Araştırmacı: Yok Danışman: Yok Konuşmacı: 2012 Janssen Cilag

Detaylı

YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUKLARDA PSİKOFARMAKOLOJİ: SON ON YILIN YAZIN BİLGİLERİNİN GÖZDEN GEÇİRİLMESİ

YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUKLARDA PSİKOFARMAKOLOJİ: SON ON YILIN YAZIN BİLGİLERİNİN GÖZDEN GEÇİRİLMESİ YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUKLARDA PSİKOFARMAKOLOJİ: SON ON YILIN YAZIN BİLGİLERİNİN GÖZDEN GEÇİRİLMESİ Özlem YILDIZ ÖÇ*, Işık KARAKAYA*, Şahika GÜLEN ŞİŞMANLAR* ÖZET Amaç: Yaygın Gelişimsel Bozukluk (YGB)

Detaylı

Yaşlılarda Dirençli Anksiyete Bozukluklarının Tanı ve Tedavisi

Yaşlılarda Dirençli Anksiyete Bozukluklarının Tanı ve Tedavisi Yaşlılarda Dirençli Anksiyete Bozukluklarının Tanı ve Tedavisi Dr. Berker Duman Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Psikiyatri AD, Konsültasyon-Liyezon Psikiyatrisi BD Ankara Üniversitesi Beyin Araştırmaları

Detaylı

Ergenlik döneminde DEHB bozukluğu tanısı konan bir grubun özellikleri ve altı-on yaş grubunda tanı konan çocuklarla karşılaştırılması

Ergenlik döneminde DEHB bozukluğu tanısı konan bir grubun özellikleri ve altı-on yaş grubunda tanı konan çocuklarla karşılaştırılması 48 Ergenlik döneminde DEHB bozukluğu tanısı konan bir grubun özellikleri ve Ergenlik döneminde DEHB bozukluğu tanısı konan bir grubun özellikleri ve altı-on yaş grubunda tanı konan çocuklarla karşılaştırılması

Detaylı

Sempozyum 40. Yaygın Gelişimsel Bozukluklarda Güncel Antipsikotik Kullanımı ARAŞTIRMA MAKALESİ. n Mehmet Gökşin Karaman*, Ayten Erdoğan**

Sempozyum 40. Yaygın Gelişimsel Bozukluklarda Güncel Antipsikotik Kullanımı ARAŞTIRMA MAKALESİ. n Mehmet Gökşin Karaman*, Ayten Erdoğan** ARAŞTIRMA MAKALESİ Yaygın Gelişimsel Bozukluklarda Güncel Antipsikotik Kullanımı n Mehmet Gökşin Karaman*, Ayten Erdoğan** * Yrd. Doç. Dr.,Zonguldak Karaelmas Üniv. Tıp Fak. Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları

Detaylı

Otizm Spektrum Bozukluğu. Tarihçe, Yaygınlık ve Nedenler

Otizm Spektrum Bozukluğu. Tarihçe, Yaygınlık ve Nedenler Otizm Spektrum Bozukluğu Tarihçe, Yaygınlık ve Nedenler Otizm Spektrum Bozukluğu OSB nöro-gelişimsel bir bozukluk ve bir özel eğitim kategorisidir. Otistik olarak da nitelendirilirler. OSB na sahip çocukların

Detaylı

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor? Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor? Ebru Turgut 1, Yunus Emre Sönmez 2, Şeref Can Gürel 1, Sertaç Ak 1 1 Hacettepe

Detaylı

EĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ

EĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ Kriz Dergisi 2(1): 235-240 EĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ Erol ÖZMEN, M.Murat DEMET, İlkin İÇELLİ, Gürsel

Detaylı

Açıklama 2008 2009. Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

Açıklama 2008 2009. Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK Açıklama 2008 2009 Araştırmacı: YOK Danışman: YOK Konuşmacı: YOK SİLAHLI ÇATIŞMA İLE İLİŞKİLİ TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞUNDA DİĞER BİYOLOJİK TEDAVİ SEÇENEKLERİ Dr. Cemil ÇELİK Sunumun hedefleri Silahlı

Detaylı

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları)

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları) DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları) Şermin Yalın Sapmaz Manisa CBÜ Tıp Fakültesi Çocuk Ergen Ruh Sağlığı

Detaylı

Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi

Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi Uzm. Dr. Gökhan Öz Prof. Dr. Cengiz Kılıç Giriş Mizofoni: Çeşitli hafif seslerden belirgin

Detaylı

BİR EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİNDE DEĞERLENDİRİLEN YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK OLGULARININ KLİNİK VE DEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ

BİR EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİNDE DEĞERLENDİRİLEN YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK OLGULARININ KLİNİK VE DEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ BİR EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİNDE DEĞERLENDİRİLEN YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK OLGULARININ KLİNİK VE DEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ Zeynep GÖKER *, Esra GÜNEY *, Gülser DİNÇ *, Özlem HEKİM *, Özden ÜNERİ ** Amaç:

Detaylı

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU TANILI OLGULARDA DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE VARLIĞINDA METİLFENİDAT KULLANIMI

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU TANILI OLGULARDA DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE VARLIĞINDA METİLFENİDAT KULLANIMI OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU TANILI OLGULARDA DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE VARLIĞINDA METİLFENİDAT KULLANIMI Ülkü AKYOL ARDIÇ*, Eyüp Sabri ERCAN** ÖZET Amaç: Çocukluk çağı nörogelişimsel bozuklukları içinde

Detaylı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Eğitim Yılı Dönem V Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Staj Eğitim Programı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Eğitim Yılı Dönem V Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Staj Eğitim Programı 20172018 Eğitim Yılı Dönem V Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Staj Eğitim Programı Eğitim Başkoordinatörü: Doç. Dr. Erkan Melih ŞAHİN Dönem Koordinatörü: Doç. Dr. Coşkun SILAN Koordinatör Yardımcısı: Yrd. Doç.

Detaylı

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması Suat Yalçın, Sevda Bağ SBÜ Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları EAH, 3.psikiyatri Kliniği,

Detaylı

Anksiyete Bozukluklarının Tedavisinde Antidepresanlar. Doç Dr Selim Tümkaya

Anksiyete Bozukluklarının Tedavisinde Antidepresanlar. Doç Dr Selim Tümkaya Anksiyete Bozukluklarının Tedavisinde Antidepresanlar Doç Dr Selim Tümkaya ANKSİYETE BOZUKLUKLARI Anksiyete bozukluklarının yaşam boyu prevalansı yaklaşık %29 dur. Kessler ve ark 2005 Uzunlamasına çalışmalar

Detaylı

Bir Eğitim Hastanesi nde Yatan Hastalar İçin İstenen Çocuk ve Ergen Psikiyatri Konsültasyonlarının Değerlendirilmesi

Bir Eğitim Hastanesi nde Yatan Hastalar İçin İstenen Çocuk ve Ergen Psikiyatri Konsültasyonlarının Değerlendirilmesi Makale Article Sakarya Medical Journal 140 doi: 10.5505/sakaryamj.2011.25744 Bir Eğitim Hastanesi nde Yatan Hastalar İçin İstenen Çocuk ve Ergen Psikiyatri Konsültasyonlarının Değerlendirilmesi The Evaluation

Detaylı

SoCAT. Dr Mustafa Melih Bilgi İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi

SoCAT. Dr Mustafa Melih Bilgi İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dr Mustafa Melih Bilgi İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Şizofreniye bağlı davranım bozuklukları bireyi ve toplumları olumsuz etkilemekte Emosyonları Tanıma Zorluğu Artmış İrritabilite Bakımverenlerin

Detaylı

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion:

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion: ÖZET Amaç: Yapılan bu çalışma ile Gülhane Askeri Tıp Fakültesi Eğitim Hastanesinde görevli hemşirelerin zihinsel iş yüklerinin değerlendirilmesi ve zihinsel iş yükünün hemşirelerin sosyo-kültürel özelliklerine

Detaylı

Özürlü Çocuk Sağlık Kurulu Raporlarının Değerlendirilmesi

Özürlü Çocuk Sağlık Kurulu Raporlarının Değerlendirilmesi Kocatepe Tıp Dergisi Kocatepe Medical Journal 2014;15(1):48-53 ÖZGÜN ARAŞTIRMA / RESEARCH STUDY Özürlü Çocuk Sağlık Kurulu Raporlarının Değerlendirilmesi Assessment of Disabled Child Health Council Reports

Detaylı

EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi

EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe 1. ofsport Sciences 2004, 15 (1),49-64 Dave/li Derleme EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi Ziya KORUÇ, Perlearı BAYAR Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri

Detaylı

Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek. Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU

Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek. Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU Kurum ve kuruluşla ilişki bildirimi Bulunmamaktadır. Şiddet ve Suç Saldırganlık Şiddet Bireyin

Detaylı

Çocukluk çağındaki fiziksel ve ruhsal gelişimin uygunluğunu bilecek, Doğru ebeveynlik becerilerinin aile içi ilişkilerde nasıl olması gerektiğini

Çocukluk çağındaki fiziksel ve ruhsal gelişimin uygunluğunu bilecek, Doğru ebeveynlik becerilerinin aile içi ilişkilerde nasıl olması gerektiğini Dönem 1 Dersleri: Konu: Çocuk, Anne ve Aile Amaç: Bu dersin sonunda Dönem I öğrencilerinin aile yapısı, çocukluk çağı psikolojik gelişim süreci ve anne-çocuk ilişkisinin çocuğun ruhsal gelişimi üzerindeki

Detaylı

ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJI

ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJI ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJI STAJIN TANITIMI EĞİTİM DÖNEMİ STAJ SÜRESİ YERLEŞKE EĞİTİM BİRİMLERİ DERSHANE : Dönem V : 5 iş günü : Cebeci Hastanesi : Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları

Detaylı

Tedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi

Tedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi Tedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi Dr. Gülcan Güleç, DR. Hikmet Hassa, Dr. Elif Güneş Yalçın, Dr.Çınar Yenilmez, Dr. Didem

Detaylı

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi Dr. Sinem Sevil DEĞİRMENCİ Prof.Dr.Gökay AKSARAY Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD Giriş

Detaylı

Araş.Gör. Dr. Meltem Yanaş ESOGÜTIPFAK PSİKİYATRİ ABD

Araş.Gör. Dr. Meltem Yanaş ESOGÜTIPFAK PSİKİYATRİ ABD Araş.Gör. Dr. Meltem Yanaş ESOGÜTIPFAK PSİKİYATRİ ABD 1 Psikiyatride İlaç Etkisinin Hastalık merkezli Modeli 2 Alternatif İlaç merkezli İlaç Modeli 3 Fiziksel Tedaviler Ve Hastalık merkezli Model 1 Psikiyatride

Detaylı

İBRAHİM DURUKAN Doçent

İBRAHİM DURUKAN Doçent İBRAHİM DURUKAN Doçent ibrahim.durukan@sbu.edu.tr Öğrenim Bilgisi Tıpta Uzmanlık GÜLHANE ASKERİ TIP AKADEMİSİ 2002-2006 ASKERİ TIP FAKÜLTESİ/ DAHİLİ TIP BİLİMLERİ BÖLÜMÜ Görevler Tez Adı : Dikkat eksikliği

Detaylı

Çocuk Ýstismarýna Birimler Arasý Yaklaþým: Bir Olgu Sunumu

Çocuk Ýstismarýna Birimler Arasý Yaklaþým: Bir Olgu Sunumu OLGU SUNUMU Çocuk Ýstismarýna Birimler Arasý Yaklaþým: Bir Olgu Sunumu Multidisciplinary Approach to Child Abuse: A Case Report Muhammed Ayaz 1, Ayþe Burcu Ayaz 1 1 Uz.Dr., Sakarya Üniversitesi Týp Fakültesi

Detaylı

HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ

HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ SUNUM PLANI: Hareketli çocuk kime denir? Klinik ilgi odağı olması gereken çocuklar hangileridir?

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Doktora Tezi/S.Yeterlik Çalışması/Tıpta Uzmanlık Tezi Başlığı ve Danışman(lar)ı :

ÖZGEÇMİŞ. Doktora Tezi/S.Yeterlik Çalışması/Tıpta Uzmanlık Tezi Başlığı ve Danışman(lar)ı : 1. Adı Soyadı : Ayşegül Selcen GÜLER ÖZGEÇMİŞ 2. Unvanı : Uzman doktor 3. Öğrenim Durumu : Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Tıp Marmara Üniversitesi 1997-2003 Y. Lisans Tıp Marmara Üniversitesi

Detaylı

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA GİRİŞ: Yaygın anksiyete bozukluğu, birtakım olay ya da etkinliklerle ilgili olarak, bireyin denetlemekte zorlandığı,

Detaylı

Son 10 yıldır ilaç endüstrisi ile bir ilişkim (araştırmacı, danışman ve konuşmacı) yoktur.

Son 10 yıldır ilaç endüstrisi ile bir ilişkim (araştırmacı, danışman ve konuşmacı) yoktur. Son 10 yıldır ilaç endüstrisi ile bir ilişkim (araştırmacı, danışman ve konuşmacı) yoktur. Travma Sonrası Stres Bozukluğu Askerî Harekâtlar Sonrası Ortaya Çıkan Olguların Tedavisi Bir asker, tüfeğini

Detaylı

ÇOCUK PSİKİYATRİSİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİNE GÖRE DEĞERLENDİRİLMESİ

ÇOCUK PSİKİYATRİSİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİNE GÖRE DEĞERLENDİRİLMESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİNE GÖRE DEĞERLENDİRİLMESİ (The Assessment of Patients at the Child Psychiatry Outpatient Clinic) Osman Abalı *, SHU Melek

Detaylı

HEMODİYALİZ HASTALARININ HİPERTANSİYON YÖNETİMİNE İLİŞKİN EVDE YAPTIKLARI UYGULAMALAR

HEMODİYALİZ HASTALARININ HİPERTANSİYON YÖNETİMİNE İLİŞKİN EVDE YAPTIKLARI UYGULAMALAR HEMODİYALİZ HASTALARININ HİPERTANSİYON YÖNETİMİNE İLİŞKİN EVDE YAPTIKLARI UYGULAMALAR Feray Gökdoğan 1, Duygu Kes 2, Döndü Tuna 3, Gülay Turgay 4 1 British University of Nicosia, Hemşirelik Bölümü 2 Karabük

Detaylı

ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJI

ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJI ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJI STAJIN TANITIMI EĞİTİM DÖNEMİ STAJ SÜRESİ YERLEŞKE EĞİTİM BİRİMLERİ DERSHANE : Dönem V : 5 iş günü : Cebeci Hastanesi : Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları

Detaylı

Cinsiyet Hormonları ve Nörogelişimsel Bozukluklar

Cinsiyet Hormonları ve Nörogelişimsel Bozukluklar Cinsiyet Hormonları ve Nörogelişimsel Bozukluklar Geç-dönem Bozukluklar Depresyon Kaygı Bozuklukları Yeme Bozuklukları Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nörogelişimsel Bozukluklar Otizm Dikkat Eksikliği Hiperaktivite

Detaylı

hükümet tabibi olarak görev yaptıktan sonra, 1988 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi nde başladığım

hükümet tabibi olarak görev yaptıktan sonra, 1988 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi nde başladığım 1961 yılında Malatya da doğdum. İlk-orta ve lise öğrenimimi Malatya da tamamladım.1978 yılında girdiğim Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni 1984 yılında bitirdim. 1984-1987 yılları arasında Çanakkale ve

Detaylı

Kısa Araştırmalar / Brief Reports. Cem Gökçen 1, Bilge Burçak Annagür 2

Kısa Araştırmalar / Brief Reports. Cem Gökçen 1, Bilge Burçak Annagür 2 Düşünen Adam Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Dergisi 2012;25:258-62 DOI: 10.5350/DAJPN2012250309 Yurt Dışında Yaşayan Çocuk ve Ergenlerin Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Polikliniğine Başvuru Şikayetlerinin

Detaylı

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125:168 78. Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125:168 78. Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL. Dr Ali Bozkurt Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125:168 78. Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL. The bereavement of the widowed. Dis Nerv Syst 1971;32:597

Detaylı

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ ANABİLİM DALI 2012-2012 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM V PSİKİYATRİ STAJ DERS PROGRAMI

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ ANABİLİM DALI 2012-2012 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM V PSİKİYATRİ STAJ DERS PROGRAMI T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ ANABİLİM DALI 2012-2012 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM V PSİKİYATRİ STAJ DERS PROGRAMI STAJ DÖNEMİNDE EĞİTİM VE ÖĞRETİMDEN SORUMLU ÖĞRETİM ÜYELERİ:

Detaylı

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( )

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( ) HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK (2.0.20) Gülay Turgay, Emre Tutal 2, Siren Sezer Başkent Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Diyaliz Programı

Detaylı

Çocuk ve Ergenlerde Ruhsal Psikopatolojiler DERS 1: MENTAL RETARDASYON. Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül

Çocuk ve Ergenlerde Ruhsal Psikopatolojiler DERS 1: MENTAL RETARDASYON. Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül Çocuk ve Ergenlerde Ruhsal Psikopatolojiler DERS 1: MENTAL RETARDASYON Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Hasan Kalyoncu Üniversitesi 2016 www.gunescocuk.com NÖROGELİŞİMSEL BOZUKLUKLAR

Detaylı

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD Çalışmalarda birinci basamak sağlık kurumlarına başvuran hastalardaki psikiyatrik hastalık sıklığı, gerek değerlendirme ölçekleri kullanılarak

Detaylı

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE Psikiyatrik hastalığı olan bireylerde MetabolikSendrom (MetS) sıklığı genel popülasyona

Detaylı

2012 2013 yılları İlişki Bildirimi

2012 2013 yılları İlişki Bildirimi MAJOR DEPRESİF BOZUKLUK TANISI ALAN ERGENLERDE REMİSYON SÜRESİ TEDAVİ İÇİN KULLANILAN İLAÇ SAYISI VE CİNSİYETTEN ETKİLENEBİLİR ANCAK EŞ TANI SAYISINDAN BAĞIMSIZ GÖRÜNMEKTEDİR: BİR ÖN ARAŞTIRMA Zehra Topal*,

Detaylı

Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Tıpta Doktora Farmakoloji Marmara Üniversitesi 1989

Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Tıpta Doktora Farmakoloji Marmara Üniversitesi 1989 Adı Soyadı: Mehmet Emin Ceylan Doğum Tarihi: 25 08 1956 Unvanı: Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Diploması Lisans Eğitimi Sivas Tıp Fakültesi Hacettepe Tıp Fakültesi Cumhuriyet

Detaylı

Yaygın Geli imsel Bozukluklarda Güncel Antipsikotik Kullanımı

Yaygın Geli imsel Bozukluklarda Güncel Antipsikotik Kullanımı Maltepe Tıp Dergisi / Maltepe Medical Journal Derleme: Yaygın Geli imsel Bozukluklarda Güncel Antipsikotik Kullanımı Review: Current Antipsychotic Use In Pervasive Developmental Disorders Dr. Mehmet Gök

Detaylı

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniğine Başvuran Hastalarda Tanı Dağılımları

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniğine Başvuran Hastalarda Tanı Dağılımları Araştırma Yazısı Selçuk Tıp Derg 2014;30(3): 118-122 SELÇUK TIP DERGİSİ Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniğine Başvuran Hastalarda Tanı Dağılımları Diagnosis of Patients Referring to a Child and Adolescent

Detaylı

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem. KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem. Onkoloji Okulu İstanbul /2014 SAĞLIK NEDİR? Sağlık insan vücudunda; Fiziksel, Ruhsal, Sosyal

Detaylı

Prof.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD

Prof.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD Prof.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD İÇERİK ALT TİPLENDİRMEDEKİ SORUNLAR KLİNİĞE YANSIMASI ÇEKİNGEN KİŞİLİK BOZUKLUĞUNUN ETKİSİ Tanısal bakı Sosyal fobi DSM-I de "Fobik

Detaylı

Zihinsel Bozukluk Belirtileri ve Semptomları

Zihinsel Bozukluk Belirtileri ve Semptomları Zihinsel Bozukluk Belirtileri ve Semptomları Zihinsel Bozuklukları Kavrama Zihinsel bozukluklar hakkında daha fazla bilgi edinin Daha önce zihinsel gerilik olarak bilinen zihinsel bozukluk (ID), bireyin

Detaylı

Obsesif Kompulsif Bozukluk. Prof. Dr. Raşit Tükel İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı 5.

Obsesif Kompulsif Bozukluk. Prof. Dr. Raşit Tükel İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı 5. Obsesif Kompulsif Bozukluk Prof. Dr. Raşit Tükel İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı 5. Sınıf Dersi Sunum Akışı Tanım Epidemiyoloji Klinik özellikler Tanı ölçütleri Nörobiyoloji

Detaylı

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018 AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018 Lösemiye bağlı Psikososyal Geç Etkiler Fiziksel Görünüm (Saç

Detaylı

Bir Bağımlılık Merkezinde Yatarak Tedavi Gören Hastaların Sosyodemografik Özellikleri

Bir Bağımlılık Merkezinde Yatarak Tedavi Gören Hastaların Sosyodemografik Özellikleri Klinik Araştırma www.firattipdergisi.com Bir Bağımlılık Merkezinde Yatarak Tedavi Gören Hastaların Sosyodemografik Özellikleri Rabia BİLİCİ a1, Görkem KARAKAŞ UĞURLU 2, Evren TUFAN 3, Tuğba GÜVEN 1, Mustafa

Detaylı

Kalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M.

Kalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M. DEPRESYON-ANKSİYETE BOZUKLUKLARI İLE ALKOL BAĞIMLILIĞI ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ARAŞTIRILMASI Kalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M. ÖZET Alkol bağımlılığı ve diğer psikiyatrik

Detaylı

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri Yrd. Doç. Dr. Esengül Kayan Beykent Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 04.10.2017 Çalışmanın Amacı 1.Üniversite öğrencilerinde

Detaylı

Psikiyatri Acil Servise Başvuran Perinatal Dönemdeki Hastaların Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri

Psikiyatri Acil Servise Başvuran Perinatal Dönemdeki Hastaların Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri Psikiyatri Acil Servise Başvuran Perinatal Dönemdeki Hastaların Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri Dr. Alevhan İnan, Dr. Kumru Şenyaşar Meterelliyoz, Doç. Dr. Pınar Çetinay Aydın Sağlık Bilimleri Üniversitesi

Detaylı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Dönem V Psikiyatri Staj Eğitim Programı Eğitim Başkoordinatörü: Dönem Koordinatörü: Koordinatör Yardımcısı: Doç. Dr. Erkan Melih ŞAHİN Yrd. Doç. Dr. Baran GENCER Yrd. Doç. Dr. Oğuz GÜÇLÜ Yrd. Doç. Dr.

Detaylı

Bölüm: 11 Manik Depresyona Özel İlaç Fikri

Bölüm: 11 Manik Depresyona Özel İlaç Fikri Bölüm: 11 Manik Depresyona Özel İlaç Fikri Lityum psikiyatri 1950 1980lerde lityum bazı antikonvülzanlara benzer etki Ayrı ayrı ve yineleyen nöbetler şeklinde ortaya çıkan manik depresyon ve epilepsi Böylece

Detaylı

Emine Sevinç Tok. İzmir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü. Gürsel Aksel Bulvarı No: 14 35350 Üçkuyular İzmir

Emine Sevinç Tok. İzmir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü. Gürsel Aksel Bulvarı No: 14 35350 Üçkuyular İzmir Emine Sevinç Tok İzmir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Gürsel Aksel Bulvarı No: 14 35350 Üçkuyular İzmir sevinc.tok@izmir.edu.tr EĞİTİM 2009-devam Klinik Psikoloji Doktora Programı

Detaylı

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı BULGULAR Çalışma tarihleri arasında Hastanesi Kliniği nde toplam 512 olgu ile gerçekleştirilmiştir. Olguların yaşları 18 ile 28 arasında değişmekte olup ortalama 21,10±1,61 yıldır. Olguların %66,4 ü (n=340)

Detaylı

Zeka Gerilikleri Zeka Geriliği nedir? Sıklık Nedenleri

Zeka Gerilikleri Zeka Geriliği nedir? Sıklık Nedenleri Zeka Geriliği nedir? Zeka geriliğinin kişinin yaşına ve konumuna uygun işlevselliği gösterememesiyle belirlidir. Bunun yanı sıra motor gelişimi, dili kullanma yeteneği bozuk, anlama ve kavrama yaşıtlarından

Detaylı

Psikiyatride Şiddeti Önlemenin Klinik Önlemleri

Psikiyatride Şiddeti Önlemenin Klinik Önlemleri Psikiyatride Şiddeti Önlemenin Klinik Önlemleri Kürşat Altınbaş Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilimdalı 49.Ulusal Psikiyatri Kongresi 27 Eylül 2013, İzmir Açıklama 2012-2013

Detaylı

Aripiprazole Bağlı NREM Parasomni Olgusu

Aripiprazole Bağlı NREM Parasomni Olgusu Aripiprazole Bağlı NREM Parasomni Olgusu D O K U Z E Y L Ü L Ü N I V E R S I T E S I N Ö R O L O J I A N A B I L I M D A L ı ( D a m l a Ç e l i k, Ö z l e m A k d o ğ a n, N u r h a k D e m i r, U l u

Detaylı

SUNUM PLANI. Genel değerlendirme EKT TMU tdcs

SUNUM PLANI. Genel değerlendirme EKT TMU tdcs KISSADAN HİSSE SUNUM PLANI Genel değerlendirme EKT TMU tdcs ŞİZOFRENİ TEDAVİSİNDE PSIKOFARMAKOLOJİ DIŞI YAKLAŞIMLAR Biyopsikososyal Yaklaşım Etyoloji ve Patofizyoloji Psikolojik Faktörler B i r e y s e

Detaylı

Kadın ve Erkek Psikiyatri Kapalı Servislerinde Fiziksel Tespit Uygulamasının Klinik Özelliklerle İlişkisi

Kadın ve Erkek Psikiyatri Kapalı Servislerinde Fiziksel Tespit Uygulamasının Klinik Özelliklerle İlişkisi Kadın ve Erkek Psikiyatri Kapalı Servislerinde Fiziksel Tespit Uygulamasının Klinik Özelliklerle İlişkisi Araştırmacılar: As. Dr. Simge Seren KIRLIOĞLU As. Dr. Sinem ACAR Doç. Dr. Pınar ÇETİNAY AYDIN Prof.

Detaylı

İSTANBUL AREL ÜNİVERSİTESİ/SAĞLIK BİLİMLERİ YÜKSEKOKULU/ÇOCUK GELİŞİMİ BÖLÜMÜ)

İSTANBUL AREL ÜNİVERSİTESİ/SAĞLIK BİLİMLERİ YÜKSEKOKULU/ÇOCUK GELİŞİMİ BÖLÜMÜ) MUHAMMED AYAZ YARDIMCI DOÇENT E-Posta Adresi : ayazmuhammed@yahoo.com Telefon (İş) : 2128672500- Faks : Adres : Öğrenim Durumu Tıpta Uzmanlık 2005-2009 Lisans 1996-2003 KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ/DAHİLİ

Detaylı

ÇOCUKLARDA VE ERGENLERDE İNTİHAR GİRİŞİMİ

ÇOCUKLARDA VE ERGENLERDE İNTİHAR GİRİŞİMİ ÇOCUKLARDA VE ERGENLERDE İNTİHAR GİRİŞİMİ Doç. Dr. Şaziye Senem BAŞGÜL Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Hasan Kalyoncu Üniversitesi Psikoloji www.gunescocuk.com Çocuk ve ergen psikiyatrisinde

Detaylı

Çocuk ve ergen psikiyatri poliklinikleri farklı ruhsal. Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniğine Başvuran Hastalarda Tanı Dağılımı

Çocuk ve ergen psikiyatri poliklinikleri farklı ruhsal. Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniğine Başvuran Hastalarda Tanı Dağılımı Düşünen Adam Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Dergisi 2011;24:113-120 DOI: 10.5350/DAJPN2011240204 Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniğine Başvuran Hastalarda Tanı Dağılımı Araştırmalar / Researches

Detaylı

EĞİTİMDE KAVRAMLAR, İLKELER, HİZMETLER VE SAYISAL BİLGİLER

EĞİTİMDE KAVRAMLAR, İLKELER, HİZMETLER VE SAYISAL BİLGİLER İÇİNDEKİLER 1. Bölüm ÖZEL EĞİTİMDE KAVRAMLAR, İLKELER, HİZMETLER VE SAYISAL BİLGİLER Giriş... 3 Türkiye de Özel Eğitim Gerektiren Bireylerle İlgili Sayısal Bilgiler...10 Özel Eğitimde İlkeler...11 Türkiye

Detaylı

Gelişimsel Endişeler ve Kaçırılmış Fırsatlar. Tuba Çelen Yoldaş, Elif Nursel Özmert, Yıldırım Beyazıt, Bilge Tanrıkulu, Hasan Yetim, Banu Çakır

Gelişimsel Endişeler ve Kaçırılmış Fırsatlar. Tuba Çelen Yoldaş, Elif Nursel Özmert, Yıldırım Beyazıt, Bilge Tanrıkulu, Hasan Yetim, Banu Çakır Gelişimsel Endişeler ve Kaçırılmış Fırsatlar Tuba Çelen Yoldaş, Elif Nursel Özmert, Yıldırım Beyazıt, Bilge Tanrıkulu, Hasan Yetim, Banu Çakır Giriş Gelişimsel sorunlar bütün uluslarda önemli bir çocukluk

Detaylı

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 5 PSİKİYATRİ STAJ TANITIM REHBERİ

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 5 PSİKİYATRİ STAJ TANITIM REHBERİ İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi 2018-2019 Eğitim Öğretim Yılı Dönem 5 PSİKİYATRİ STAJ TANITIM REHBERİ Hazırlayan: PSİKİYATRİ Anabilim Dalı 1 PSİKİYATRİ STAJI TANITIM REHBERİ Ders Kodu Dersin

Detaylı

Zeynep Eras, Gözde Kanmaz, Banu Mutlu, Fuat Emre Canpolat, Evrim Durgut Şakrucu, Uğur Dilmen

Zeynep Eras, Gözde Kanmaz, Banu Mutlu, Fuat Emre Canpolat, Evrim Durgut Şakrucu, Uğur Dilmen Zeynep Eras, Gözde Kanmaz, Banu Mutlu, Fuat Emre Canpolat, Evrim Durgut Şakrucu, Uğur Dilmen ZTB Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gelişimsel Pediatri Ünitesi Obstetrik tahminlerdeki belirsizliklere

Detaylı

AÇIKLAMA Araştırmacı:Abdi İbrahim Otsuka. Konuşmacı: - Danışman: -

AÇIKLAMA Araştırmacı:Abdi İbrahim Otsuka. Konuşmacı: - Danışman: - AÇIKLAMA 2014-2017 Araştırmacı:Abdi İbrahim Otsuka Konuşmacı: - Danışman: - Şizofreni ve Bilişsel İşlev Bozuklukları Prof. Dr. Berna Binnur Akdede Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD OLGU

Detaylı