İktisada Tarihi I. 17/18 Kasım 2016

Benzer belgeler
Ticaret ve Devlet. 21 Kasım 2017

İktisat Tarihi I. 8/9 Aralık 2016

İktisat Tarihi II. 26 Mayıs 2017

İktisat Tarihi II. 13 Nisan 2018

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

SERBEST BÖLGELERE SAĞLANAN AVANTAJLAR

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) SERBEST BÖLGE TEŞVİKLERİ. Hasan YÜKSEK Eylül 2012

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA)

SERBEST BÖLGENİN TANIMI

AVRUPA VE OSMANLI (18.YÜZYIL) GERİLEME DÖNEMİ

CEZAYİR ÜLKE RAPORU

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

İktisat Tarihi II

AVRUPA DA MEYDANA GELEN TEKNİK GELİŞMELER : 1)BARUTUN ATEŞLİ SİLAHLARDA KULLANILMASI: Çinliler tarafından icat edilen barut, Çinlilerden Türklere,

İktisat Tarihi I

TÜRKİYE - İTALYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI, (1)

Aylık Dış Ticaret Analizi

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 3.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. HAÇLI SEFERLERİ Nedenleri ve Sonuçları

BELÇİKA ÜLKE RAPORU

İktisat Tarihi I. 15/16 Aralık 2016

Şubat 2013, Sayı: 7 Intrade, Fatih Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü Aylık Dış Ticaret Bülteni 1 $24 $22 $20 $18 $16 $14 $12 $10 $8 $6 $4 $2 $0

* Ticaret verileri Nace Revize 2 sınıflandırmasına göre 45 ve 46 kodlu sektörleri içermektedir. Kaynak: (Türkiye İstatistik Kurumu, u)

T.C. Ekonomi Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü Ankara

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

Güncel Jeo-Politik ve D-8 Cuma, 08 Aralık :55

İZMİR TİCARET ODASI GÜNEY AFRİKA CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

ULUSLARARASI VERGİLENDİRME

TEKSTİL SEKTÖRÜNÜN 2009 YILI MAYIS AYI İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Helen Birliği/İskender İmparatorluğu

MALTA ÜLKE RAPORU Hazırlayan: Sıla Özsümer Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü ŞUBAT 2017

SOMALİ ÜLKE RAPORU

Ulaşım Coğrafyası. Konu 10 Ulaşım biçimleri (Deniz ulaşımı)

Güncel Bilgiler. y a y ı n l a r ı

ÇELİK BORU SEKTÖR RAPORU (2017)

BÜLTEN İSTANBUL B İ L G İ AZİZ BABUŞCU. NOTU Yeni Dünya ve Türkiye 2 de İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI

MERKANTİLİZM-FİZYOKRASİ. Doç.Dr.Dilek Seymen

Aylık Dış Ticaret Analizi

İZMİR TİCARET ODASI BANGLADEŞ HALK CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki

Atilla NALBANT ÜNİTER DEVLET. Bölgeselleşmeden Küreselleşmeye

Sultan Abdulhamit in hayali gerçek oldu BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU B İ L G İ. NOTU BALKANLAR 2 de İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI

DR. Caner Ekizceleroğlu

Çevreleşme: Dünya ekonomi hiyerarşisi içinde, merkez çevre ilişkileri ve hiyerarşi içine eklemlenme süreci

2016 YILI İPLİK İHRACAT İTHALAT RAPORU

ABD Tarım Bakanlığının 08/03/2018 Tarihli Ürün Raporları

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

Dünyanın meşhur su kanalı ve boğazları

TEMEL GÖSTERGELER. Ülkedeki işgücünün 1/3 ünden fazlası tarım ve tarıma dayalı sektörlerde istihdam edilmektedir.

İZMİR TİCARET ODASI FAS KRALLIĞI ÜLKE RAPORU

TEKSTİL SEKTÖRÜNÜN 2009 YILI MART AYI İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER

İZMİR TİCARET ODASI AZERBAYCAN ÜLKE RAPORU

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı.

SUDAN ÜLKE RAPORU Ağustos 2013 A.Ç.

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

DÜNYA SERAMİK KAPLAMA MALZEMELERİ SEKTÖRÜNE GENEL BAKIŞ

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER

AVUSTURYA ÜLKE PROFİLİ

TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

ULUSLARARASI HUBUBAT KONSEYİ RAPORU

İZMİR TİCARET ODASI GANA CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

Dış Ticaret Müsteşarlığı nca ekonomik ve ticari ilişkilerimizin geliştirilmesi amacıyla çeşitli stratejiler uygulamaya konmuş bulunmaktadır.

TÜRKİYE DE DEMOGRAFİK DEĞİŞİM. Lütfi Sunar

İktisat Tarihi I. 29/30 Aralık 2016

ULUSLARARASI İKTİSAT Yrd.Doç.Dr.Dilek Seymen DEÜ.İİBF İktisat Bölümü

ZEYTİNYAĞI SEKTÖR RAPORU-2013

MAYIS 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

Uluslararası Tarım ve Gıda Politikası II

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER

ABD MAKİNE SEKTÖRÜ EYALETLER ESASLI İHRACAT PAZARI ARAŞTIRMA RAPORU 2013 EKİM EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU

Doç.Dr.Dilek Seymen DEÜ.İİBF İktisat Bölümü

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER

T.C. BAKÜ BÜYÜKELÇİLİĞİ TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ

CAM SANAYİİ. Hazırlayan Birsen YILMAZ T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

NİSAN 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

ŞUBAT 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

Berkalp Kaya KASIM 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

Gümrük Tarifeleri. Gümrük Tarifesi Esasları. Gümrük Tarifelerinin Geleneksel Amaçları

2017 YILI TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

TEKSTİL SEKTÖRÜNÜN 2009 YILI NİSAN AYI İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Dış Ticaret Verileri Bülteni

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2012, No: 29

ULUSLARARASI ĐKTĐSAT. Yrd.Doç.Dr.Dilek Seymen DEÜ.ĐĐBF Đktisat Bölümü


Son 5 yıldır Orta Doğu pazarında %48 gibi bir Pazar kaybı yaşayan Türkiye, bu pazarı tekrar kazanabileceği değerlendirilmektedir.

2017 yılı İhracatçı Eğilim Araştırması. 1. Çeyrek Gerçekleşme 2. Çeyrek Beklenti Sonuçları

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

İZMİR TİCARET ODASI GAMBİYA CUMHURİYETİ ÜLKE RAPORU

ENDONEZYA ÜLKE RAPORU

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

Resmi Adı : Sudan Cumhuriyeti (Güney tarafı 9 Temmuz 2011 tarihinde Kuzey den ayrılarak Güney Sudan Cumhuriyeti ni oluşturmuştur)

Transkript:

İktisada Tarihi I 17/18 Kasım 2016

Ticaret ve Devlet İç ve dış ticaretin Osmanlı ekonomisinde çok önemli bir yeri vardı. Devlet yöneticileri tüccarların Osmanlı İktisadi düzeni çerçevesinde önemli işlevleri yerine getirdiğinin farkındaydılar. Darlıklar kentteki halkın iktisadi yaşamını altüst ettiği gibi, işsizliği de artırarak devlete yönelebilecek siyasal, toplumsal hareketlere zemin hazırlıyordu

15. ve 16. Yüzyıllarda Osmanlı da İç ve Dış Ticaret Bir İslam toplumu olarak Osmanlılar ticarete değer veriyorlardı. Osm. Dev i 14. yy da doğduğu zaman Müslüman Doğu ile Batı arasındaki iktisadi farklılaşma teşekkül etmiş ve epeyi de mesafe almış bulunuyordu. Osmanlı Devleti doğduğu zaman kendini en az 200 yıldan beri yerleşmiş bulunan çok uzun vadeli bloklararası trendin içinde buldu

Osmanlılar artık tabii görünmeye başlamış olan bu tabloyu hemen değil ama yavaş yavaş ve ciddi şekilde değiştirmeye başladılar. Osmanlı kontrolündeki bölgelerin dış ticarette sadece hammadde satıcı olmaktan çıkarak birçok mamul mallar ihraç eder hale gelmelerinde ihracat üzerindeki bu provizyonist kontrolün katkısını sezmek mümkündür

Bu politika tavırlarının ortak sonucu olarak Osmanlı tüccarları Akdeniz in ticaret trafiğinde daha aktif olarak rol almaya başlamışlardır. Osmanlı Devleti nin karşılaştığı tehdit yalnızca Avrupa nın batı ucundaki Portekiz den gelmiyordu. Roma ve Bizans imparatorlukları bazı eyaletlerini büyük gümrük bölgeleri halinde örgütlüyordu.

Vergilendirmenin kolay şekli olarak gümrükler sanayi öncesi ekonomilerde eski ve yaygın bir uygulamadır Osm. Dev. kuruluşundan itibaren iç gümrükler konusunda da bulduklarını fazla değiştirmeden muhafaza etmeye temayül etmiştir İç gümrük teşkilatı iç mübadelede ticari trafiğin belirli yoğunluğu aştığı şehirleri ve özellikle limanları merkez kabul eden daireler halinde düzenlenmişti

Osmanlı teamülünde gümrük açısından sınır kavramı iki devlet arasındakinden hemen sonra deniz ile kara arasındaki hattı ifade ediyordu. Osmanlı gümrük rejiminde su yolunun taşıdığı bu ağırlık son derece derin ve köklü olmuştur Karada seyrekleşen gümrük merkezleri arasında biraz daha sık olarak yayılmış bulunan Bac merkezleri yer alıyordu.

Belirli bir gümrük merkezine gelen mal vergilendirilirken dikkate alınan husus malın menşei veya niteliğinden çok tüccarın din ve tabiiyeti idi. Bu düzenleme Osmanlı sisteminin diğer unsurları gibi iç ve dış çeşitli değişme baskıları ile karşı karşıyaydı İlk baskı mali menşeli ve esas itibariyle ile iç kaynaklıdır

Batı dan gelen çeşitli baskıları ihtiva eden baskılar, daha da önemli sonuçlar doğurmaya aday görünüyordu. Mali kaynaklı iç baskı ile iktisadi kaynaklı dış baskı giderek derinleşecek ve Osmanlı gümrük rejimini ve ekonomisini etkilemekten geri kalmayacaktır. Osmanlı gümrük rejimi vergilendirmede genel ilke olarak advalorem yani malın değerine oranlayarak vergi miktarını belirleyen sistemi benimsemişti.

İçerdeki gümrük bölgelerinin merkezleri belli başlı kervan yolları üzerine yerleştirilmekteydi. Karadeniz dört gümrük bölgesine ayrılmıştı Deniz yoluyla gelenlerin her zaman gümrük ödemek zorunda olmalarına karşılık ilk başlarda karayoluyla gelen mallardan gümrük alınmıyordu. Avrupa ya ihracatın caydırılmak istenmesinin temelinde ekonomik refah ve siyasi istikrarın iç pazarda bolluğa bağlı olması vardır.

Osmanlı devletinde yaygın bir uygulama olmasına karşın kapitülasyonlar yerel yasaların üzerindeydi. Toptan satılmak üzere kent pazarına getirilen mallardan bac denilen çarşı Pazar resimleri alınırdı Kanun ve yönetmelikler herhangi bir geminin hamulesinin ne zaman gümrüğe tabi ithalat sayılacağını açık seçik ortaya koyuyordu. Tüccarın ve alıcıların adil bir fiyatta karar kılmasını sağlamak amacıyla değerli mallar ancak çarşının simsarları aracılığıyla satılabilirdi.

Çarşıda genel kural simsarın kendisine teslim edilen malları açık arttırmaya koyup adil bir fiyattan satmaya çalışmasıydı İç gümrükler 18. Yüzyıldan itibaren tedrici bir genişleme ve ekonomi üzerindeki vergi yükünün ağırlığını arttırma eğilimi içinde bulunmuştur

İç gümrükler ulaştığı bu zirveden hemen birkaç yıl sonra başlayarak yüzyılın sonuna kadar devam edecek olan bir daralma ve gerileme sürecine girdi. 16. yüzyılda olumsuz anlamda dış ticarete damgasını vuran gelişmeler oldu. 15. ve 16. yy da Osmanlı İmp nun dış ticaretinin hacmi bugünkü durumla karşılaştırıldığında, çok daha sınırlı kalıyordu.

15. ve 16. yüzyıllarda Osmanlı dış ticaretinin bir diğer özelliği de toplam ticaret içinde Orta ve Batı Avrupa nın payının sınırlı kalmasıdır Bu dönemde Anadolu ile imparatorluk dışında kalan bölgeler arasındaki ticarette üç ana eksen vardır.

Uluslararası Ticaret: Genel Koşullar, Kapitülasyonlar ve Yabancı Tüccar Toplulukları 1800 den önce Osmanlı İmparatorluğu ile Avrupa arasındaki uluslararası ticarette ulaştırma maliyetleri dini ve kültürel bakımdan birbirine rakip iki dünya arasında baş gösteren çatışmalar sınır savaşları korsanlık faaliyeti belirleyici bir rol oynuyordu. 18. yydan Avrupa devletleri kapitülasyonları bağlayıcı ikili antlaşmalar gibi yorumlamaya başladılar.

Yabancı tüccar toplulukları birer taife yani belirli bir temsilci veya konsolosa bağlı olarak örgütlenmiş özerk birer grup veya topluluk durumunda idi. Kapitülasyonlar çerçevesinde g.müslim yabancılar bütün Osmanlı topraklarında serbestçe dolaşma ve ticaret yapmaya izinliydiler Osmanlı kapitülasyonlarının tarihinde başlıca iki dönemden söz etmek mümkündür.

Doğu Batı Ticareti Akdeniz ticareti Avrupa da deniz aşırı seferler ve fiyat devrimi gibi iki büyük olayın en şiddetli etkilerini gösterdiği bir yerin ticaretidir. O zamanlar hem Akdeniz devletlerinin hem de korsanların başlıca hedefi hazine ve köle gibi diğer önemli iki madde yanında tahıl ürünleridir. Osm. devletinin İtalyan, İspanyol ve Portekizlilerle sulh veya savaş hallerinin altında tahıl ticareti meseleleri yatardı

Akdeniz e hem Avrupa hem de Osmanlı Devleti için daha büyük ölçüde önem kazandıran başka bir ticaret daha vardı Osmanlılardan önce bu ticaretin transit ticareti oluşundan en çok Memlük Devleti kazanç sağlıyordu Portekizlilerin Afrika'dan dolanarak Hindistan'a giden yolu bulmaları Levant ticaretini elinde tutan Cenova ve Venedik ile Memlükleri derinden sarsacak bir şeydi

Memlük Devleti şimdiye kadar rahat bir transit ticaretinin üstüne oturmuş, güçlü bir donanmadan yoksundu Portekizliler 1517 den sonra artık Memlüklülerle değil Osmanlılarla karşılaşacaklardır. 15. yüzyılın son on yılı Avrupalıların dünyanın kendi kıtaları dışında kalan alanlarını keşfetmeleri acısından bir dönüm noktası oluşturur.

Mısır ın 1516-1517 yıllarındaki fethi, Osmanlı yönetimi için, ticari, iktisadi ve mali açılardan büyük önem taşıyordu. 1554 yılında Portekizlilerle girişilen ilk açık deniz savaşı Osmanlıların yenilgisi ve donanmanın önemli bir bölümünün yitirilmesiyle sonuçlandı. Osmanlı Devleti, Akdeniz de ve hiç olmazsa onun doğu kısmında egemenlik kurduğu gibi Kızıldeniz i de Portekiz tehdidinden kurtarmayı başardı.

Batı da Portekizlilerin ardından sırasıyla İspanyollar, Hollandalılar ve İngilizler de dünya ticaretindeki rekabete katılmaya başlamışlardı Osmanlılar Batılı rakiplerinin üstesinden gelmek için büyük projelere sahip görünüyorlardı. Don-Volga projesinin Azerbaycan ve İran a yapılacak seferler için bir basamak olacağı düşünülüyordu İkinci Ejderhan seferinden İran harbinin bütün güçlerin bu tarafa yoğunlaştırılmasını gerektirmesi üzerine vazgeçildi.

Tağşiş yoluyla yapılan devalüasyon ve buna bağlı olarak fiyat artışlarının Osmanlı ülkesindeki etkisi ani ve yıkıcı oldu. Avrupalıların Afrika nın güney ucunu ilk kez dolaşmayı başarmalarından ancak yüz yıl sonra yeni denizaşırı yollar Osmanlıların müdafaasını yaptıkları transit yollara karşı üstünlük sağlayabildiler. 17. ve 18. yüzyıllarda Batı Avrupa ekonomileri uzun dönemli bir bunalımın içine sürüklendiler.

Temel İktisadi amaç, milli servetin artırılması olarak tanımlanıyor, bir ülkenin milli serveti de ülkedeki altın ve gümüş miktarıyla özdeşleştiriliyordu Her devlet kendi dış ticaretini kendi tüccarları ve kendi dış ticaret filosu aracılığıyla yapmaya büyük önem vermekteydi. Osmanlı Devleti ise yalnızca 15. ve 16. yüzyıllarda değil, 17. ve 18. Yüzyıllarda da merkantilizmin tam karşıtı politikalar izlemiştir.

Ülke içindeki üretimi dış rekabete karşı korumak ve desteklemek, istihdam yaratmak Osmanlı yönetimleri için büyük bir öncelik taşımıyordu 19. yüzyıla kadar korumacılığın ciddi bir iktisadi politika konusu olarak gündeme gelmemesinin bir nedeni de Sanayi Devrimi sonrasına kadar mamul mallar ithalatının sınırlı kalmasıdır. Osmanlı yönetimlerinin dış ticaret politikalarım yönlendiren bir başka öncelik de uluslararası ilişkilerde dost kazanmak arzusu ve kaygısı olmuştur