14th International Combustion Symposium (INCOS2018) April 2018

Benzer belgeler
KARAYOLU ULAŞIMINDAN KAYNAKLANAN SERA GAZI EMİSYONLARI : TÜRKİYE DEKİ DURUMUN DEĞERLENDİRİLMESİ

Bölüm 2 Kirletici Maddelerin Oluşumu

BİNEK ARAÇLARINDA SÜRÜŞ KOŞULLARININ KİRLETİCİ EGZOZ EMİSYONLARINA ETKİSİ

Karbonmonoksit (CO) Oluşumu

Ulaştırma Sektörü ve Çevre Kirliliği

İÇERİK. Amaç Yanma Dizel motorlardan kaynaklanan emisyonlar Dizel motor kaynaklı emisyonların insan ve çevre sağlığına etkileri Sonuç

Bölüm 6 Emisyonların Kontrolu

Diesel Motorlarında Doldurma Basıncının ve Egzoz Gazı Resirkülasyonunun Azot Oksit ve Partikül Madde Emisyonlarına Etkisi.

Bölüm 3 Motor Çalışma Koşullarının Emisyonlara Etkisi

ESKİŞEHİR KENT MERKEZİ YANMA KAYNAKLI EMİSYON ENVANTERİ ÇALIŞMASI

KONU MOTORLARIN ÇEVREYE OLUMSUZ ETKĠLERĠ VE BU ETKĠLERĠN AZALTILMASI

MARMARA ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ FAKÜLTESİ

Avrupa ve Amerika da uygulanan emisyon standartlarının incelenmesi Türkiye de uygulanan egzoz gazı emisyon kontrol yönetmeliğinin incelenmesi Emisyon

YERLİ OTOMOBİL PROJESİNDE SON NOKTA: ELEKTRİKLİ OTOMOBİL

TAŞIT ve ÇEVRE. Proof

Emisyonların etkilerinin ve emisyon kontrolündeki gelişmelerin, Sürüş Çevrimlerinin ve emisyon kontrol yöntemlerinin, Benzinli motorlarda (BAM)

SERA GAZI EMİSYONU HAKAN KARAGÖZ

ÇEVRECİ EKONOMİK GÜVENLİ

SIKIŞTIRMA ORANININ BİR DİZEL MOTORUN PERFORMANS VE EMİSYONLARINA ETKİLERİ

İçten Yanmalı Motorların Doğalgazla Çalışır Hale Getirilmeleri ve Dönüştürülmüş Motorların Performans Parametrelerinin Analizi

COPERT 4 Eğitimi. 3. Faaliyet Verileri Başlangıç Rehberi

FOSİL YAKITLARIN YANMASI

Sigma Vol./Cilt 26 Issue/Sayı 3 Araştırma Makalesi / Research Article ESTIMATION OF TURKISH ROAD TRANSPORT EMISSIONS AND EMISSION REDUCTION SCENARIOS

Motorlu Taşıtlardan Kaynaklanan Sera Gazı Emisyonları ve Önleme Yöntemleri

SÜRDÜRÜLEBİLİR ENERJİ VE HİDROJEN ZEYNEP KEŞKEK ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI TEKNOLOJİSİ

ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI

Atık Kızartma Yağı Metil Esterinin Bir Dizel Motorunda, Motor Performansı ve Egzoz Emisyonlarına Etkisinin Araştırılması

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları

MOTORLU TAŞITLARDAN KAYNAKLANAN EMİSYON ENVANTERİNİN HESAPLANMASI: ÇORLU İLÇESİ ÖRNEĞİ

Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi TÜRKİYE 10. ENERJİ KONGRESİ ULAŞTIRMA SEKTÖRÜNÜN ENERJİ TALEBİNİN MODELLENMESİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİR POLİTİKALAR

Tekirdağ İli Benzinli Araçlarının Egzoz Emisyonu Üzerine Bir Araştırma

Enervis H o ş g e l d i n i z Ekim 2015

Ek 7.1: Güney Akım Açık Deniz Doğalgaz Boru Hattı ndan Kaynaklanan Atmosferik Emisyonlar Türkiye Bölümü: İnşaat ve İşletim Öncesi Aşamaları

TÜRKIYE NİN MEVCUT ENERJİ DURUMU

Enerji ve İklim Haritası

Otomobillerde Servis, Bakım ve Onarımın Enerji Verimliliğine Katkıları

Dokuz Eylül Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Çevre Mühendisliği Bölümü, Buca/İZMİR. Yanma. Prof.Dr. Abdurrahman BAYRAM

BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MAKİNE LABORATUVAR DERSİ. Yakıt Püskürtme Sistemleri Deneyi

Lojistik. Lojistik Sektörü

SEMİH AKBAŞ

HİDROJEN ÜRETİMİ BUĞRA DOĞUKAN CANPOLAT

Türkiye nin Elektrik Üretimi ve Tüketimi

Atmosfer Kimyası Neden Önemli?

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YER SEVİYESİ OZON KİRLİLİĞİ BİLGİ NOTU

Doğalgaz Kullanımı ve Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi

İĞİ MEVZUATI ÇERÇEVESİNDE 2011 YILINDA ANKARA'DA YAŞANAN İĞİ. Erkin ETİKE KMO Hava Kalitesi Takip Merkezi Başkanı. 12 Ocak Ankara

FARKLILAŞTIRILMIŞ KURŞUNSUZ BENZİN 95 OKTAN ve 97 OKTAN ÜRÜNLERİ: ULTRAFORCE 95 ve ULTRAFORCE 97

Biliyor musunuz? İklim Değişikliği ile Mücadelede. Başrol Kentlerin.

Hava Kirliliği Kontrolu Prof.Dr.Abdurrahman BAYRAM

MOTED HABER BÜLTENİ TUİK VERİLERİ 2017 TEMMUZ

HAVA KALİTESİ YÖNETİMİ

Daha Yeşil ve Daha Akıllı: Bilgi ve İletişim Teknolojileri, Çevre ve İklim Değişimi

ENERJİ YÖNETİMİ VE POLİTİKALARI

RÜZGAR ENERJĐSĐ. Erdinç TEZCAN FNSS

Avrupa da)var)olan)kömürlü)termik)santrallerin)etkileri))

Endüstriyel Kaynaklı Hava Kirliliği

İZMİR İLİ ENERJİ TESİSLERİNİN ÇEVRESEL ETKİLERİ (Aliağa Bölgesi) TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi

MOTED HABER BÜLTENİ TUİK VERİLERİ 2017 HAZİRAN

Hidrojen Depolama Yöntemleri

Egzoz gazında bulunan ve havayı kirleten bileşenler egzoz emisyonları diye adlandırılır. Bu bileşenlerden bazıları şunlardır:

Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı. Gaziantep 2014

Emisyon kontrolünde gelişmeler ve Dizel motorlarda (SAM) oluşan emisyonların kontrol yöntemlerinin açıklanması

Söz konusu dönemde benzinli otomobil sayısı ise yüzde 27,8'lik azalışla 4 milyon 62 bin adetten 2 milyon 929 bin adete geriledi.

MOTED HABER BÜLTENİ TUİK VERİLERİ 2017 KASIM

Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri

MOTED HABER BÜLTENİ TUİK VERİLERİ 2018 ŞUBAT

ULUSAL POLİTİKA BELGELERİNDE LPG ve AKARYAKIT. Niyazi İLTER PETDER Genel Sekreteri 12 Ekim 2015 VI. Türkiye Enerji Zirvesi, Konya

2015 FİLO BAROMETRE. Türkiye

Mustafa BARAN Ankara Sanayi Odası Genel Sekreter Yardımcısı

DUAL FUEL SYSTEM. «Dizel araçlar için CNG Çift Yakıt Sistemleri»

T.C. ULAŞTIRMA BAKANLIĞI ULAŞIMDA ENERJİ VERİMLİLİĞİ

FARKLILAŞTIRILMIŞ MOTORİN ÜRÜNLERİ: ECOFORCE. Farklılaştırılmış motorin ürünlerinde emisyon, motor temizliği ve araç performansı üzerine

MOTED HABER BÜLTENİ TUİK VERİLERİ 2017 ARALIK

Demand Status for Transport Ulaştırma Talep Durumu

BİYO ENERJİ İLE ÇALIŞAN İKLİMLENDİRME VE ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALİ. Çevre dostu teknolojiler

katalitik konvertör (S.C.R.) Iveco

KATI ATIKLARDAN ENERJİ ELDE EDİLMESİ

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan

İSTİHDAMA KATKISI. Tülin Keskin TMMOBMakine Mühendisleri Odası

ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN VE YAKIT ETKİNLİK POLİTİKALARININ PETROL FİYATLARINA ETKİSİ

MOTORLAR. 1 Ders Adi: MOTORLAR 2 Ders Kodu: MAK Ders Türü: Seçmeli 4 Ders Seviyesi Lisans

GEMİ KAYNAKLI HAVA KİRLİLİĞİNİN OLUŞUMU ETKİLERİ VE AZALTILMASI. Doç. Dr. Cengiz DENİZ

Dizel Motorlarında Enjeksiyon Basıncı ve Maksimum Yakıt Miktarının Motor Performansı ve Duman Emisyonlarına Etkilerinin İncelenmesi

Dünya Enerji Görünümü Dr. Fatih Birol Baş Ekonomist, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İstanbul, 20 Aralık 2013

İKLİM DOSTU ŞİRKET MÜMKÜN MÜ?

ERZURUM DA HAVA KİRLİLİĞİNİ AZALTMAK İÇİN BİNALARDA ISI YALITIMININ DEVLET DESTEĞİ İLE SAĞLANMASI

Emisyon Envanteri ve Modelleme. İsmail ULUSOY Çevre Mühendisi Ennotes Mühendislik

BENZİN MOTORLARI. (Ref. e_makaleleri, Rafineri Prosesleri)

Zaman Serileri Tutarlılığı

ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ YAKIT KİMYASI DERSİ DOĞALGAZIN YAKIT OLARAK MOTORLU ARAÇLARDA KULLANILMASI

FARKLILAŞTIRILMIŞ KURŞUNSUZ BENZİN 95 OKTAN ÜRÜNÜ: ULTRAFORCE 95

SERA GAZI SALIMLARININ DEĞERLEND

AB BENZİN VE MOTORİN KALİTESİ DİREKTİFİ DÜZENLEYİCİ ETKİ ANALİZİ ÇALIŞMASI

BİYODİZEL KULLANIMININ ÇEVRE İÇİN ÖNEMİ

Key words: Transport sector, greenhouse gas emissions, road transport

İ klim değişikliği probleminin giderek ciddi olarak ele alınmaya OTAM AYLIK BÜLTEN İÇİNDEKİLER. Elektrikli Taşıtlarda CO 2 nin Geleceği

FARKLILAŞTIRILMIŞ MOTORİN ÜRÜNLERİ: ULTRAFORCE. Farklılaştırılmış motorin ürünlerinde emisyon, motor temizliği ve araç performansı üzerine

HAVA KİRLİLİĞİ KONTROLÜNDE BİLGİ YÖNETİMİ: PERFORMANS GÖSTERGELERİ YAKLAŞIMI

Ulaşımdan Kaynaklanan Emisyonlar

Transkript:

14th International Combustion Symposium (INCOS2018) 2030 YILINA KADAR TÜRKİYE'DE Kİ MOTORLU TAŞIT SAYILARININ VE EMİSYON YÜKÜNÜN TAHMİNİ ESTIMATION AND ANALYSIS of THE NUMBER AND EMISSION LOAD OF MOTOR VEHICLES IN TURKEY TILL 2030 Recep DAYI*, İsmet ÇELİKTEN* *Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Makine Eğitimi Bölümü Otomotiv Anabilim Dalı 06500 Teknik okullar Ankara TÜRKİYE Özet Türkiye, dünyanın en büyük taşıt üreticilerinden biridir. Türkiye ekonomisinin otomotiv sektörüne önemli ölçüde bağımlı olduğu göz önüne alındığında, bu sektörün hava kirliliği, iklim değişikliği ve enerji güvenliği gibi mevcut ve geleceğe dönük sorunların üstesinden gelmeye hazır olmasını sağlamak çok büyük önem taşımaktadır. Bunu yapmanın yolu da küresel piyasalarda rekabet edebilecek yenilikçi motorlu taşıtlar sunmaktır. İhtiyaç duyulan yenilikler geniş kapsamlı politika önlemleri alınarak sağlanabilir. Binek araçlar ve hafif ticari araçlar Türkiye deki araç filosunun dörtte üçünü oluşturmaktadır. Türkiye de üretilen yeni taşıtlara ilişkin taşıt ağırlığı, büyüklüğü, motor gücü, yakıt tüketimi ve karbondioksit emisyon seviyeleri gibi filo özellikleri arasındaki farklılıklar dikkate alındığında, durum AB piyasasıyla benzerlikler göstermektedir. Sürekli çoğalan dünya nüfusu ve teknoloji alanındaki hızlı gelişmelerle birlikte artan enerji tüketimi çevre kirliliği açısından önemli sorunlar teşkil etmektedir. Fosil kökenli yakıtların içten yanmalı motorlarda temel enerji kaynağı olarak kullanılması, motorlu taşıtları hava kirliliğinin oluşumunda başlıca kaynak haline getirmiştir. Şehirlerde hava kirliliği kaynaklarından olan trafikte motorlu araç sayısı her geçen gün artmaktadır. Trafikte araç sayısı ve trafik sıkışıklığı arttıkça ulaşım kaynaklı hava kirletici emisyonu da o oranda artmaktadır. Bu çalışmada Türkiye genelindeki araç sayılarının geçmiş 15 yıllık istatistikleri göz önüne alınarak 2030 yılına kadar taşıt sayılarının tahmini yapılmıştır Bu çalışma için Emniyet Müdürlüğü'nün ve TÜİK in araç kayıt bilgileri kullanıldı. Bu tahmine bağlı olarak da ekosisteme yayılım gösteren emisyon değerleri tahmini yapılmıştır. Bu tahminler Microsoft Office -Excel ofis programına hesaplattırılarak formüller elde edilmiştir. Sonuç olarak da elde edilen veriler ışığında emisyon değerleri (HC,CO,NOx,SOx,PM) (ton/yıl) olarak hesaplandı. Çalışmada, kara ulaşımında kullanılan motorlu taşıtların meydana getirdiği kirletici madde türleri ve miktarları çok yönlü olarak incelendikten sonra bunların azaltılmasına yönelik önlemler üzerinde durulmaktadır. Bunlar; enerji tüketimini azaltma çalışmaları, hava kirliliğini en aza indirmek için taşıtlarda uygulanan teknolojik yenilikler, trafik ve çevreye ait düzenlemeler ve yasal düzenlemeler olmak üzere başlıca 4 grupta incelenmektedir. Bu düzenlemeler çerçevesinde Türkiye 'nin durumu ortaya konmaktadır. Key Words The number of Motor Vehicle, emission load and analysis, exhaust emissions Anahtar Kelimeler Motorlu Taşıt sayısı, emisyon yükü ve analizi, egzoz emisyonu I. Abstract Turkey is one of the biggest vehicle manufacturers of the world. Considering the fact that Turkey s economy is highly based on the automotive sector, it is of vital importance to get the sector prepared for current and future issues like air pollution, climate change and energy safety. The way to do it is to provide innovative motor vehicles to be able to compete in global markets. It is possible to make necessary innovations through large-scale political measures. Passenger vehicles and light commercial vehicles constitute three out of four vehicle fleet. Regarding the differences in the fleet characteristics like vehicle weight, size, motor power, fuel consumption and carbon dioxide emission levels in newly-produced vehicles in Turkey, the situation is similar to the market in EU. Energy consumption increased by the rapid developments in technology and continuously growing world population constitutes significant problems. Using fossil-based fuel as the main energy source in internal combustion engines makes motor vehicles the primary source of air pollution. The number of motor vehicles in traffic as the air pollution sources in cities is increasing day by day. As the number of vehicles and traffic jam increase, the air pollutant emission caused by transportation increases in the same rate. In this study, the number of vehicles till 2030 is estimated considering the previous 15-year statistics of vehicle numbers overall in Turkey. Vehicle record data from Police Department and TSI (Turkish Statistical Institute) have been used in this study. Depending on this estimation, emission values releasing in the ecosystem have been estimated. The formulas have been gathered with these predictions calculated by Microsoft Office Excel Office Programs. In the light of the data gained at the end of the analysis, the emission values (HC,CO,NOx,SOx,PM) (ton/year) have been calculated. Throughout the study, the pollutants resulted in motor vehicles used in land transport and their amounts are analysed multi-directionally and then the measures to be taken to decrease these become the focal point of the study. These are examined under 4 main groups; decrease of energy consumption studies and technological innovations applied in vehicles to minimize air pollution, laws and regulations on traffic and environment. The situation in Turkey is portrayed within the framework of these regulations. GİRİŞ İnsanoğlu tarihin gelişiminden beri enerji tüketmektedir. Yeni enerji kaynakları bulundukça ve enerji dönüşüm metotları geliştirilebildikçe çok daha fazla enerji tüketmeye başlamıştır. Yakıt olarak nitelendirilen maddelere bakıldığında yıllarca doğada kalıp fosilleşme sonucu oluşan maddelerdir. O nedenle fosil yakıt olarak adlandırılırlar. Tabi ki bu yakıtların birçok alanda kullanılmasının getirmiş olduğu en büyük dezavantaj çevreye verilen emisyonlardır. Emisyon, bir yakıtın yanması sonucu çevreye verdiği zararlı gazlar ve partiküllerdir. Durum böyle olunca bilim adamları bu bilinçsizce kullanımın önüne geçebilmek için bir takım kısıtlamalar getirmişlerdir. Bu kısıtlamalar özellikle her geçen gün sayısı hızla artan otomobiller için egzoz emisyon standartları olarak daha baskın durumdadırlar. Her geçen yıl bu kısıtlamalar zorlaştırılmakta ve emisyon değerleri 530

düşürülmektedir. Otomotiv kaynaklı hava kirliliği, ilk olarak 1940 ta California da problem olarak tanımlandı ve 1960 lardan beri emisyon standartları çıkarılmakta ve geliştirilmektedir. Ülkemizde Euro standartlarına geçiş son zamanlarda gerçekleşmiştir. 2008 yılında ilk olarak Euro Standartları na geçilmiştir. İlk standart Euro-1 standardıdır. 2014 yılı eylül ayı itibariyle Euro-6 standardı uygulamaya geçmiştir. Euro standartlarında numara büyüdükçe çevre verilecek maksimum emisyon değerleri düşmektedir. Her yeni standart egzoz emisyon değerlerini biraz daha düşürmektedir. Bu durum bilim adamlarını yakıtı az miktarda kullanıp, daha fazla enerji elde etme yolları arayışlarına mecbur bırakmaktadır. Böylece hem çevrenin emisyon açısından kirliliği azalacak hem de rezervleri kısıtlı olan fosil yakıtlar daha uzun yıllar kullanılabilecektir. Otomobil teknolojisinde son zamanlarda fosil yakıtlar yerine elektrik enerjisi kullanımı üzerinde çalışmalar yoğun bir biçimde devam etmektedir.. Otomobil üretimi yapan firmalardan biri benzinli ve dizel seçeneği bulunan bir modele elektrikli versiyonunu da eklemiştir. Ancak bu araçların trafikte kullanılabilmesi için öncelikli olarak bazı teknik alt yapılarının oluşması gerekir. II. EMİSYON VE HAVA KİRLİLİĞİ Yanma reaksiyonları sonucu oluşan emisyonlar, (çevre kirleticiler) yanma odasının geometrisi, yanma koşulları, yakıttın fiziksel hali ve kimyasal yapısı, yakma havası, sıcaklık ve basınç gibi parametrelerden etkilenmektedir. Bu kirleticiler,( CO, NOx, SOx, HC) ve partikül maddelerdir. Bu emisyonların oluşumu en fazla otomobiller tarafından olduğu ve otomobillerde de yakıt olarak hidrokarbon yakıtlar kullanıldığı için, içten yanmalı motorların emisyonları üzerinde durulmuştur. Motor emisyonları arasında en çok önemlilik arz eden ve üzerinde durulması gerekenler, egzoz gazlarında bulunan hidrokarbonlar, azot ayrışma ve azot tepkimelerinin ürünleri (azot oksitler), kükürt tepkimelerinin ürünleri ve partikül maddelerdir. Otomobillerde bu emisyonların oluşumunu önlemek için egzoz gazlarına uygulanan son işlemler önemlidir. Bu işlemler esas, katalitik konvertör uygulamaları ve partikül filtreleri uygulamalarıdır. A. Karbon Monoksit (CO) Yanma ürünlerinin arasında karbon monoksit bulunması oksijen yetersizliğidir. Yanma odasının tümü ele alındığında oksijen genel olarak yetersiz olabileceği gibi, karışımın tamamen homojen olmaması durumunda, yanma odasının belirli bir konumunda yerel olarak oksijen eksikliği meydana C. Hidrokarbonlar (HC) gelebilir. Fakat temelde CO oluşumu eküvalans oranının kuvvetli bir fonksiyonu olarak değişmektedir Yüksek alev sıcaklıklarında bu denge reaksiyonundan CO2 miktarına oranla daha fazla CO elde edilir. Ancak sıcaklık düştükçe CO nun CO2 ye oksidasyonu söz konusudur. Bu yüzden fakir veya stokiometrik karışımlarda egzoz gazları içerisinde CO miktarı daha az olurken, zengin karışımlarda soğuk egzoz gazları içerisinde bile O2 yetersizliği nedeniyle yüksek miktarlarda CO bulunur. Yanma sırasında, alev cephesinin iç tarafından ulaşılan yüksek sıcaklık bölgesinde çok miktarda CO oluşur. Ancak daha sonra gazların genişlemesi ve soğuması sırasında, oksidasyon sonucu karbon monoksitler karbon dioksite dönüşür. Yanma odası sıcaklıklarının genişleme esnasında düşmesi halinde, denge reaksiyonu sıcaklıktaki düşüşü takip edemediğinden egzoz gazları içerisindeki CO miktarı beklenenden daha fazla olur.bu nedenle yanma odasının sıcaklığının düşürülmesi CO oluşumunu azaltmaktadır. Hava-yakıt oranının CO emisyonu üzerindeki etkisi benzin motorlarında oldukça büyüktür. Hava-yakıt oranı arttıkça düşük sıcaklıklarda özellikler CO2 oluşumunu sağlayan denge reaksiyonun hızı düşük olduğu için CO nunmol kesri artar. Dizel motorlar genellikle fakir karışımlarla çalıştıkları için CO emisyonu azdır. Yakıt demetinin civarında, yanmanın gerçekleştiği bölgede karışım yerel olarak zengindir. Ancak genel yanmada fakir karışımın mevcudiyeti CO emisyonunu düşük seviyelerde kalmasını sağlar. Ref.[7] B. Azot Oksitler (NOx) Yanma sonucu ulaşılan sıcaklıklarda, havanın içerisindeki azotun oksijen ile birleşmesi sonucu azot oksitler meydana gelir. NOx içerisinde ana eleman olarak genellikle NO bulunur. Egzoz gazlarının daha sonra atmosfere atılması sonucu serbest oksijen ile temas etmesiyle NO ların bir kısmı NO2 ye, geriye kalan kısmı ise NO3 e dönüşür. Bu bakımdan NOx oluşumunu etkileyen iki önemli parametre yanma odası sıcaklığı ve hava-yakıt oranıdır. Ayrıca kimyasal reaksiyon hızları da etkilidir. Ancak hız katsayıları sıcaklığa göre değiştiği için dolaylı yoldan yine yanma odası sıcaklığı etkilidir. Azot oksit oluşumu aynı zamanda oksijen miktarına da bağlıdır. Bu nedenle zengin karışımlarda NO seviyesi düşmektedir. Maksimum değer ise %10 fakir karışımlarda ulaşılmaktadır. Karışımın hava miktarı çok fazla olduğu durumlarda ise, yanma sıcaklığı düşeceği için NO miktarı da düşer. Ref.[8] Egzoz gazlarında bulunan hidrokarbonların oluşumu, sıcaklıkların ve oksijenin yetersiz olması gibi etkenler sonucunda yanmanın tamamlanamamasıdır. Bu durum Yerel karışım oranının çok fakir veya çok zengin olması sonucu oksidasyon reaksiyonlarının çok yavaş olması ve alevin ısı 531

kayıpları nedeniyle sönmesi, Yanma odasının çeşitli bölümlerinde bulunan karışım için yüzey/hacim oranının büyük olması nedeniyle ısı kayıplarının, buradaki karışımlarının tutuşmasına engel olacak kadar büyük olması, Yanma odasının soğuk cidarlarına olan ısı kayıpları nedeniyle bu bölgeye ulaşan alevin anında sönmesi nedenleriyle oluşmaktadır. Karışımın zengin ya da fakir olmasını sağlayan yakıt-hava karışımı da HC lerin oluşmasında etkilidir. Eküvalans oranının 1 den büyük olduğu durumlarda yeterli oksijen bulunmadığı için eksik ve dengesiz yanma sonucu, eküvalans oranının 1 den küçük olduğu durumlarda ise, havanın içerisindeki fazla azot sistemden ısı çekeceği için yanma odasının sıcaklığını düşürmesi sonucu HC ler oluşmaktadır. Ref.[6] D. Kükürt oksitler (SOx) Yakıt içerisinde bulunan kükürt miktarına bağlı olarak, özellikle dizel motorlarda, yanma sonucu kükürdün hava ile birleşmesi ile SO2 oluşur. Daha sonra egzoz gazları içindeki su buharı ile SO2 birleşmesi sonucu, silindir içinde ve atmosfere atıldıktan sonra H2SO4 (sülfürik asit) oluşur. Oluşan sülfürik asit motor elemanlarının korozyonuna neden olur. Atmosfere atılan sülfürik asit ise asit yağmurlarına neden olur ki çevre için çok tehlikeli durumlara neden olabilir. Kükürt oksitler oluşumu önlemek için ya kükürt ihtiva etmeyen yakıtlar kullanılmalı veya kükürt tutucu kimyasallar ile kükürdün atmosfere salımını önlenmelidir. Fakat kükürt tutucular ile kükürdün atmosfere salımını önlese bile motor elemanlarına vereceği zararları önleyemez. Dolasıyla kükürt ihtiva etmeyen yakıtların kullanımı daha sağlıklıdır. Ref.[9] E. Partikül Maddeler İçten yanmalı motorlarda yanma esnasında yeterli miktarda oksijen bulamayan yakıt damlası içerisindeki karbon moleküllerinin yanma olayına katılmadan egzozdan atmosfere atılması sonucu oluşan emisyonlardır. Özellikle dizel motorlarda karşılaşılan partiküller, karbon, karbon-hidrojen bağları, kükürt dioksit ve sülfürik asit gibi bileşenleri bünyesinde ihtiva etme III. MOTORLU TAŞITLARDA KULLANILAN EMİSYON KONTROL SİSTEMLERİ İçten yanmalı motorlarda 20. yüzyılın ilk yarısında motor gücü, vuruntu, tutuşma gecikmesi ve motor ömrü konularında yoğunlaşan çalışmalar, aynı yüzyılın ikinci yarısından itibaren yakıt tasarrufu ve egzoz emisyonlarını azaltma sorunları üzerinde yoğunlaşmıştır. Bu bağlamda egzoz emisyonlarını minimize edecek yenilikçi teknolojiler uygulamaya konulmuştur. Benzinli motorlarda fakir karışımlı yanmanın gerçekleştirildiği direkt püskürtmeli motor tasarımı, kademeli dolgulu motorlar, son dönemlerde motor boyutlarının küçültülmesi ve küçük strok hacimli motorlarda güç kaybını önlemek amacıyla aşırı doldurma sistemlerinin uygulanması bu teknolojiler arasında yer almaktadır. Ref.[12] Günümüzde içten yanmalı motorlarda egzoz emisyonları; katalitik konvertörler, egzoz gazı resirkülasyonu (EGR), karter havalandırma, yakıt buharlaştırma ve termal egzoz reaktörleri ile kontrol edilmektedir. Bunlarla birlikte dizel motorlarda kullanılan partikül filtrelerde mevcuttur. A. Katalitik Konvertörler İlk olarak 1950 li yıllarda motorlu taşıt emisyonları üzerine yapılan çalışmalarda Fransız makine mühendisi Houdry i Eguene tarafından icat edilmiştir. Daha sonraki dönemlerde John J. Mooney ve Carl D. Keith tarafından geliştirilerek 1973 yılında seri üretimine geçilmiştir. Katalitik konvertörler egzoz siteminin en komplike parçasıdır. Katalitik konvertörler bir seramik destek katalist etkisi oluşturan önemli metaller (platin, rodyum, paladyum vb.) ve bu metalleri kaplayan alüminyumu (Al2O3) içermektedir. Katalitik konvertörler egzoz emisyonlarındaki HC ve CO leri okside, NOX leri ise redükte edip bunları zararsız olan CO2, H2O ve N2 gazlarına dönüştürülürler. Ref.[10] B. Egzoz Gazı Resirkülasyon (EGR) Sistemi Motorlu taşıtlarda NOx emisyonlarını azaltmak için EGR sistemleri kullanılır. NOX emisyonları yüksek sıcaklıklar da karışım içindeki hava ve azotun reksiyona girmesi sonucu oluşur.. Bundan dolayı NOX emisyonunu azaltmanın yollarından biride silindir içerisindeki sıcaklığı düşürmektir, [11] Yanma odası içindeki karışımın egzoz gazları ile seyreltilmesi sonucu yanma sonu sıcaklıkları, dolaysıyla açığa çıkan NOX emisyonları azaltılmaktadır.[14] NOX emisyonlarının EGR oranına bağlı olarak değişimi üzerine yapılan bir çalışmada, standart değerler ile % 10 ve % 20 EGR uygulanan durumlar arasındaki mukayesede NOX emisyonlarında sırasıyla yaklaşık olarak ortalama %35 ve %75 lik bir azalma olduğu tespit edilmiştir. C. Karter Havalandırma Sistemi Silindir içerisine alınan hava yakıt karışımı, sıkıştırma ve iş zamanı esnasında ya yanmamış ya da kısmi yanmış bir halde piston ile segmanlar arasından sızarak kartere iner. Kartere inen bu gazlar motor yağının özelliklilerini bozarak motorun yanma olayına bir kez daha dahil eder. Böylece bu sistemle hem yakıt sarfiyatı hem de zararlı emisyonlar önlenmiş olur. D. Yakıt Buharştırma Sistemi Bu sistemde yakıt deposu içerisinde buharlaşan yakıt molekülleri bir karbon filtrede toplanır. Karbon filtrede toplanan yakıt molekülleri motorun çalışması esnasında buhar boşaltma sistemi kanalından vakum yardımıyla yanma odası içerisine gönderilerek yakılır. Bu yöntemle depo içerisinde gaz halinde ki hidrokarbonların atmosfere sızması önlenmiş olur. E. Termal Egzoz Reaktör Sistemi 532

Bu sistemlerde egzoz emisyonları, egzoz sisteminde bulunan ve belli bir sıcaklığa sahip (600-700o C) odada belli bir süre bekletilerek, dışarıdan ilave hava sağlayıcısı yardımıyla COve HC emisyonlarının oksidasyonu sağlanarak zararsız hale getirilmektedir. Ancak NOX emisyonlarında aynı verimliliği sağlayamadığı için yerini katalitik konvertörlere bırakmıştır. F. Partikül Filtre Sistemi Dizel motorlarda partikül emisyonlarını kontrol etmek için geliştirilen partikül filtreler, genellikle üzerinde çok gözenek açılmış paslanmaz bir taşıyıcının üzerine poroziteli seramik kaplanarak oluşturulurlar. Emisyonlar seramik yüzeyli filtre içerisinden geçerken partiküller yüzeyde tutulmaktadır. Bu güne kadar yapılan çalışmalar bu filtrelerin % 80 verimle çalıştığını ortaya koymuştur. Dolaysıyla egzoz gazı içerisinde gözle görülebilen isin % 80 i tutulabilmektedir. Ref. [13] Yıl Benzin Dizel Lpg Toplam Araç Sayısı 2004 4062486 252 629 793 081 5108196 2005 3 883101 394 617 1 259 327 5537045 2006 3838598 583 794 1 522790 5945182 2007 3 714973 763 946 1 826126 6305045 2008 3531763 947 727 2 214661 6694151 2009 3373875 1 111 822 2 525449 7011146 2010 3191964 1 381 631 2 900034 7473629 2011 3036129 1 756 034 3 259288 8051451 2012 2929216 2 101 206 3 569143 8599565 2013 2888610 2 497 209 3 852336 9238 155 2014 2 855078 2 882 885 4 076730 9814693 IV. TÜRKİYEDE Kİ MOTORLU TAŞIT İSTATİSTİĞİ Türkiye genelinde trafiğe kayıtlı araç sayısı Ocak ay sonu itibarıyla 21.211.701 olmuştur. Ocak ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam 21 milyon 211 bin 701 adet taşıtın %53,8 ini otomobil, %16,4 ünü kamyonet, %14,2'sini motosiklet, %8,3 ünü traktör, %3,9 unu kamyon, %2,2 sini minibüs, %1 ini otobüs, %0,2 sini ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre %15,9 artmıştır. Ocak ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında %15,9 artış gerçekleştir. Bu artış otomobilde %23,6, kamyonette %14,3, motosiklet te %5,6, özel amaçlı taşıtlar da %63,3, traktör de %8,2 olarak gerçekleşti. Minibüste %26,2, otobüste %10, kamyonda ise %49,1 azalış oldu. Ref.[15] 2015 2 927720 3 345 951 4 272044 10545715 2016 3 031744 3 803 772 4 439631 11275147 3 044258 3 859 039 4 455332 11358629 verilerin de trafiğe kayıtlı LPG li otomobil oranı %39,1 oldu. Ocak ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 11 milyon 401 bin 452 adet otomobilin %39,1 i LPG, %33,8 i dizel, % 26,7 si benzin yakıtlıdır. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise %0,4 tür.trafiğe en fazla 1501-1600 motor silindir hacimli otomobillerin kaydı yapıldı. Ocak ayında trafiğe kaydı yapılan 84 bin 626 adet otomobil in % 40,9 u 1501-1600cc, %28,5 i 1401-1500cc, %13,7'si 1301-1400cc, %13,1'i 1300cc ve altı, %2,9 u 1601-2000cc, %0,9 u 2001cc ve üstü motor silindir hacmine sahiptir. Ref.[15] TABLO II TÜRKİYE GENELİ SİLİNDİR HACMİNE GÖRE ARAÇ DAĞILIMI (Adet) Silindir Hacmi (cc.) Otomobil Sayısı Dağılım TABLO I -1300 70 987 14,3 1301-1400 66 006 13,3 1401-1500 132 904 26,9 1501-1600 199 937 40,4 1601-2000 19 398 3,9 2001+ 5 447 1,1 Bilinmiyor 116 0,0 TÜRKİYE GENELİ YAKIT CİNSİNE GÖRE ARAÇ DAĞILIMI TABLOIII 533

14th International Combustion Symposium (INCOS2018) TÜRKİYE GENELİ 2030 YILINA KADAR YAKIT CİNSİNE GÖRE ARAÇ SAYISI TAHMİNİ (Adet) y = -9866,5x2 + 444193x + 310015 5000000 2 y = 10396x - 247196x + 4E+06 R² = 0,99 4500000 R² = 0,959 y = 12767x2 + 105560x + 117124 4000000 R² = 0,99 Yıl Benzin Dizel Lpg 2802112 4097296 4594883 2018 2918776 4573099 4752947,5 3500000 2019 3056232 5074436 4891279 3000000 2020 3214480 5601307 5009877,5 2500000 2021 3393520 6153712 5108743 2000000 2022 3593352 6731651 5187875,5 2023 3813976 7335124 5247275 2024 4055392 7964131 5286941,5 2025 4317600 8618672 5306875 2026 4600600 9298747 5307075,5 2027 4904392 10004356 5287543 2028 5228976 10735499 5248277,5 2029 5574352 11492176 5189279 2030 5940520 12274387 5110547,5 1500000 1000000 500000 0 4 5 6 7 *BENZİN 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 **DİZEL ***LPG Şekil.1.Türkiye geneli yakıt cinine göre araç dağılımı Ülkemizde de motorlu kara taşıtı sayısında önemli derecede artışlar göze çarpmaktadır. TÜİK verilerine göre, 2002 yılında 8.655.170 olan taşıt sayısı yılı Eylül ayı itibariyle 21.940.757 ye çıkmıştır. Son 15 yılda motorlu taşıt sayısı 2,5 kat artmıştır. Türkiye de 15 yaş üzeri yaklaşık 8 milyon taşıt bulunmaktadır. Motorlu araçlar yaşlandıkça tükettikleri yakıt miktarı ve kirletici emisyonu artar. Ülkemizde 0-5 yaş arası taşıtlar, araç parkının %33,4 ünü, 6-10 yaş arası taşıtlar %21,7 sini, 10 yaş üzeri taşıtlar ise %44,9 unu oluşturmaktadır. Gelişmiş ülkelerde 1000 kişiye düşen motorlu taşıt sayısı Almanya da 588,İngiltere de 516, İtalya da 682, ABD de 786 ve Türkiye de 262 dir. Türkiye gelişmiş ülkelerin ortalama değerlerinin oldukça altında yer almaktadır. Türkiye de motorlu taşıt sayısı yıllık %15-19 oranında artmaktadır. Planlama çalışmaları açısından, 1000kişiye düşen araç sayısı bakımından yoğun olmayan Türkiye de, çevre dostu elektrikli araçların üretimi ve kullanımı, ulaşım kaynaklı hava kirliliğin azaltması açısından fevkalade önemlidir. Bazı Ülkelerde 1000 Kişiye Düşen Otomobil ve Taşıt Sayısı Özellikle yaşlı motorlu taşıtlar, periyodik bakımı-onarımı yapılmayan araçlar, karbüratörlü araçlar, istiap haddinin üzerinde yük taşıyan araçlar, bozuk yollar ve trafik tıkanıklığı hava kirliliğinin artışına neden olmaktadır. İngiltere de yapılan çalışmaya göre hava kirliliği, trafik kazalarından iki kat daha fazla ölümlere neden olmaktadır. Ref.[15] Şekil. 1. Bu çalışmada Türkiye geneli 2004- yılları arasındaki araç sayıları verileri kullanılarak Microsoft Office Excel programı ile araç dağılım grafiği çizilmiştir. Bu grafikten elde edilen veriler ile her bir yakıt cinsine ait araç artış diyağramı üzerinden formüller çıkartılmıştır. Kirletici tahmin tablosu Tablo IV hesaplanırken Tablo Vde ki değerler kullaılarak Excel Proğramına hesaplattırılan formüller kullanılarak hesaplanmıştır. 534 TABLO V TÜRKİYE GENELİ BENZİNLİ ARAÇLAR İÇİN HESAPLANAN KİRLETİCİ MİKTARLARI (Kilo Ton/Yıl) Yıl PM SOx CO NOx HC 2004 3464 2598 66320 32550 57644 2005 3310 2483 63394 31115 55132 2006 3272 2454 62667 30758 54452 2007 3167 2375 60650 29767 52698 2008 3012 2450 57658 28299 50099 2009 2877 2157 55242 27113 49000 2010 2722 2041 52111 25576 45279 2011 2640 1923 49820 24470 43750 2012 2497 1873 47820 23470 41551 2013 2436 1847 47157 23145 40975 2014 2398 1810 46999 23000 40795 2015 2496 1872 47796 23458 41010 2016 2584 1938 49494 24292 43005 2595 1946 49700 24392 43184

Benzinli aracın yıllık ortalama 10000 km yol katettiğini ve 5,8 lt/ 100km yakıt tükettiği varsayılmıştır. Benzinin yoğunluğu 0,76 kg/cm³, kirletici faktörü[ PM(1,96), SOX(1,47), CO(37,53), NOX(18,42), HC(32,61), HCHO(0,65)] kg / ton yakıt olarak alınmıştır. Emisyon değeri (ton/yıl) = (yakıt tüketimi(cm³) * yoğunluk(kg/cm³) * kirletici faktörü(kg / ton yakıt) * araç sayısı ) / 1000 TABLO IV TÜRKİYE GENELİ BENZİNLİ ARAÇ KİRLETİCİ TAHMİNİ (-2030) Yıl PM Sox CO Nox HC 2638,9352 1951,836 46784,6 24916,57 43622,4 2018 2717,0763 2001,0265 48640,2 25662,12 44789,3 2019 2812,6308 2062,434 50829,8 26571,57 46231,2 2020 2925,5987 2136,0585 53353,4 27644,93 47948,1 2021 3055,98 2221,9 56211 28882,2 49940 2022 3203,7747 2319,9585 59402,6 30283,37 52206,9 2023 3368,9828 2430,234 62928,2 31848,45 54748,8 2024 3551,6043 2552,7265 66787,8 33577,44 57565,7 2025 3751,6392 2687,436 70981,4 35470,33 60657,6 2026 3969,0875 2834,3625 75509 37527,13 64024,5 2027 4203,9492 2993,506 80370,6 39747,83 67666,4 2028 4456,2243 3164,8665 85566,2 42132,44 71583,3 2029 4725,9128 3348,444 91095,8 44680,95 75775,2 2030 5013,0147 3544,2385 96959,4 47393,37 80242,1 y = 167x 2-3989,4x + 71872 R² = 0,9603 80000 70000 60000 50000 40000 30000 20000 10000 0 y = 137,5x 2-3370,6x + 62352 R² = 0,9547 y = 8,7067x 2-209,18x + 3756,9 R² = 0,9545 y = 81,953x 2-1958,9x + 35279 R² = 0,9599 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 PM SOX CO NOX HC y = 6,1085x 2-152,39x + 2826,3 R² = 0,9051 Şekil.2.Türkiye geneli belirli araç için hesaplanan kirletici grafiği (2004-) TABLO VI TÜRKİYE GENELİ DİZEL ARAÇLAR İÇİN HESAPLANAN KİRLETİCİ MİKTARLARI (Kilo Ton/Yıl) Yıl PM SOx CO NOx HC 2004 1599 580 872 3062 1975 2005 2497 907 1362 4782 3085 2006 3695 1342 2015 7076 4565 2007 4836 1756 2638 9260 5974 2008 5999 2179 3272 11487 7411 2009 7038 2556 3838 13476 8694 2010 8727 3169 4759 16710 10780 2011 11080 4024 5901 21221 13690 2012 13296 4828 7081 25465 16428 2013 15822 5745 8426 30303 19590 2014 18195 6606 9690 32848 22528 2015 21106 7662 11240 40420 26132 2016 24060 8734 12813 46080 29790 24466 8823 12305 46540 30087 Dizel aracın yıllık ortalama 15000 km yol katettiğini ve 4,6 lt / 100km yakıt tükettiği varsayılmıştır. Dizel yakıtının yoğunluğu 0,84 kg/cm³, kirletici faktörü [PM(16,19), SOX(5,88), CO(8,83), NOX(31,0), HC(20,02), HCHO(1,47)] kg / ton yakıt olarak alınmıştır. Emisyon değeri (ton/yıl) = (yakıt tüketimi(cm³) * yoğunluk(kg/cm³) * kirletici faktörü(kg / ton yakıt) * araç sayısı ) / 1000 TABLOVII TÜRKİYE GENELİ DİZEL ARAÇ KİRLETİCİ TAHMİNİ (2014-2030) (Kilo Ton/Yıl) Yıl PM SOx CO NOx HC 24789,82 8978,1 12352,28 46784,62 30349,15 2018 27725,75 10034,93 13828,97 52522,85 34061,83 2019 30824,3 11149,67 15377,34 58572,42 37973,27 2020 34085,47 12322,32 16997,37 64933,33 42083,48 2021 37509,25 13552,88 18689,08 71605,58 46392,45 2022 41095,65 14841,35 20452,47 78589,17 50900,19 2023 44844,66 16187,73 22287,52 85884,1 55606,7 2024 48756,29 17592,02 24194,25 93490,37 60511,97 2025 52830,54 19054,22 26172,64 101408 65616,01 2026 57067,4 20574,33 28222,71 109636,9 70918,82 2027 61466,88 22152,35 30344,46 118177,2 76420,39 2028 66028,97 23788,28 32537,87 127028,9 82120,73 2029 70753,68 25482,12 34802,96 136191,8 88019,83 2030 75641,01 27233,87 37139,71 145666,1 94117,7 535

14th International Combustion Symposium (INCOS2018) yoğunluğu 0,55 kg/cm³, kirletici faktörü [PM(0,149), SOX(0,0031), CO(0,0031), NOX(0,908), HC(0,000), HCHO(0,078)] kg / ton yakıt olarak alınmıştır. Emisyon değeri (ton/yıl) = (yakıt tüketimi(cm³) * yoğunluk(kg/cm³) * kirletici faktörü(kg / ton yakıt) * araç sayısı ) / 1000 y = 35,836x2 + 437,45x + 279,02 R² = 0,9883 60000 y = 99,383x2 + 830,57x + 903,24 R² = 0,9936 y = 155,67x2 + 1223,8x + 1587,7 R² = 0,9933 50000 TABLOVIIII TÜRKİYE GENELİ LPG Lİ ARAÇ KİRLETİCİ TAHMİNİ (2014-2030) (Kilo Ton/Yıl) 40000 y = 28,955x2 + 246,09x + 263,03 R² = 0,9936 30000 Yıl PM NOx HCHO 303,71 1846 157,58 2018 344,84 2132,1 172,58 2019 352,39 2182 176,27 2020 358,87 2225,6 179,33 2021 364,26 2262,8 181,73 2022 368,57 2293,7 183,5 2023 371,79 2318,1 184,61 2024 373,94 2336,2 185,08 2025 375 2347,9 184,91 2026 374,98 2353,2 184,08 Şekil.3. Türkiye geneli Dizel araçlar için hesaplanan kirletici miktarı grafiği 2027 373,87 2352,1 182,62 2028 371,69 2344,6 180,5 TABLOVIII TÜRKİYE GENELİ LPG Lİ ARAÇLAR İÇİN HESAPLANAN KİRLETİCİ MİKTARLARI (Kilo Ton/Yıl) 2029 368,42 2330,8 177,75 2030 364,07 2310,6 174,34 y = 81,308x2 + 659,31x + 761,42 R² = 0,9942 10000 CO Yıl PM SOx CO NOx HCHO 2004 52 1,09 1,08 316 27 2005 83 1,73 1,07 502 43 2006 100 2,09 1,3 607 52 2007 120 2,51 1,56 728 62 2008 145 3,01 1,84 880 75 2009 165 3,43 2,1 1003 86 800 2010 189 3,94 2,42 1153 99 600 2011 211 4,41 2,76 1291 116 400 2012 232 4,85 3,04 1420 121 200 2013 250 5,24 3,28 1533 130 0 2014 265 5,55 3,48 1625 138 2015 278 5,83 3,65 1706 145 2016 289 6,06 3,8 1774 150 300 6,3 3,95 1844 156 y = -3,1909x2 + 168,04x + 141,19 R² = 0,9978 2 1800 y = -0,5412x + 27,58x + 23,747 R² = 0,998 1600 y = -0,3228x2 + 14,996x + 10,934 1400 R² = 0,9962 1200 2000 PM LPG'li bir aracın yıllık ortalama 15000 km yol katettiğini ve 8 lt/ 100km yakıt tükettiği varsayılmıştır. LPG yakıtının SOX CO NOX 2016 2015 2014 2013 2012 2011 2010 2009 2008 2004 1000 2007 2016 2015 2014 2013 2012 2011 2010 SOX 2006 PM 2009 2008 2007 2006 2005 2004 0 2005 20000 HCHO Şekil.4.Türkiye geneli LPG li araçlar için hesaplanan kirletici miktarları 536

2014 te Türkiye deki yeni binek otomobillerin ortalama karbondioksit emisyon seviyeleri 121 g/km idi.[4] Bir taşıtın karbondioksit emisyonu ile yakıt tüketimi doğru orantılı olduğundan, 121 g/km değeri yaklaşık 4.8l/100km yakıt tüketimine eşittir. Hafif ticari araçlar için, 2014 yılındaki ortalama seviye 157 g/km ya da yaklaşık 6.2l/100km dir. Bu değerler Avrupa nın resmi tip onay test prosedürü Yeni Avrupa Sürüş Çevrimi (New European Drive Cycle (NEDC)) uyarınca saptanmıştır. Türkiye deki yeni otomobiller ve hafif ticari araçların ortalama yakıt tüketimleri ve karbondioksit emisyon seviyeleri AB ortalamasının (otomobiller için 123 g/km, hafif ticari araçlar için 171 g/km) biraz daha altındadır AB nin 2021 için belirlemiş olduğu 95 g/km hedefi şu anda en zorlayıcı hedef, - resmi NEDC laboratuvar test prosedürü baz alınırsa ABD nin 2025 için binek otomobillere ilişkin 97 g/km hedefi ise en uzun vadeli hedeftir. Türkiye nin AB nin karbondioksit hedefleri sistemini transfer etmesi durumunda, sınırlı bir yönlendirme söz konusu olacaktır. Bunun nedeni, Türkiye deki yeni otomobil tescillerinin %70 kadarının yurtdışından ithal olması ve yerel olarak üretilen araçların %79 unun da AB ye ve karbondioksit standartlarına tabi olan diğer ülkelere ihraç edilmesi dolayısıyla, diğer piyasalardaki araç karbondioksit yönetmeliklerinden faydalanmakta olmasıdır. Ayrıca, Türkiye deki yakıt vergileri dünyadaki en yüksek oranlar arasında olduğundan,15 tüketicilere nominal olarak düşük yakıt tüketim değerleri olan araçlar satın almaları için güçlü teşvikler sağlanmış olmaktadır. Türkiye deki toplam petrol ihtiyacı günde tahmini 670.000 varildir. Türkiye ulaştırma sektörü toplam sera gazı emisyonlarının yaklaşık %15 inden sorumludur ve karbondioksit bu orana katkıda bulunan en yüksek emisyon kategorisidir. Türkiye de karayolu ulaşımında yakıt tüketiminin 2030 a kadar neredeyse iki katına çıkması beklenmektedir. Ref. [2],[3] Yakıt tüketimiyle karbondioksit emisyonları birbiriyle doğru orantılı olduğundan, her gecen yıl taşıt sayısı bir önceki yıla göre yaklaşık %15 artış göstermektedir emisyon değerlerine buna bağlı olarak artış gösterecektir. 2030 a kadar karbondioksit emisyonları da yaklaşık iki katına çıkacaktır (2010 da 66 milyon metrik ton dan (Mt), 2030 da 130 Mt a) Tablo. [IV],[VII],[VIII] Beklenen artıştan daha çok kamyon ve otobüsler sorumlu olurken, binek otomobillerin karbondioksit emisyonları daha az artacaktır. Dolayısıyla, kamyon ve otobüslerin sayıları binek otomobillerin sayısından daha az olsa da, yakıt tüketimleri ve karbondioksit emisyonları çok önemli etkiye sahiptir. Türkiye deki azot oksit (NOx) emisyonlarının yaklaşık %45 i, ulaşımı sektörü kaynaklıdır. Önümüzdeki yıllarda son Euro VI emisyonları standardına uygun yeni kamyonların ve otobüslerin taşıt filosuna girmeleriyle birlikte, ağır taşıtların azot oksit emisyonlarının önemli ölçüde azalması beklenmektedir. Ref.[5] Türkiye, binek otomobiller için 2016/17 den itibaren Euro 6 standardını uygulayacaktır. Ancak, Euro 6 yla bile dizel otomobillerin gerçek hayattaki azot oksit emisyonlarının yüksek seviyelerde seyretmesi beklenmektedir. Yakın geçmişte yapılan bir dizi araştırmanın ortaya koyduğu üzere, dizel otomobillerin başta NOx olmak üzere emisyon seviyeleri, laboratuvar testlerine kıyasla gerçek sürüş koşullarında çok daha yüksektir. AB, den itibaren Gerçek Sürüş Emisyonları (Real Driving Emissions, RDE) olarak adlandırılan, karayolunda zorunlu emisyon test prosedürünü uygulayarak Euro 6 yönetmeliğinde değişiklik yapma kararı almıştır. Türkiye nin de gerçek hayattaki sürüş koşullarında azot oksit seviyelerinde kayda değer azalma sağlamak üzere, yolda sürüş esnasında gerçekleştirilecek sistematik testler ve emisyonlar için aşılmaması gereken sıkı limitler uygulamak gibi benzer önlemler alması gerekecektir. Ayrıca, elektrikli araçların artması da İstanbul ve Ankara gibi kentsel merkezlerde en azından hava kirliliği açısından olumlu olacaktır. Ref.[16] V. EMİSYON YÜKÜ KONTROLU Ülkemizde halen her bin kişiye düşen taşıt sayısı, gelişmiş ülkeler lie kıyaslandığında çok düşük düzeyde kalmaktadır; ancak ekonomik gelişmeye paralel olarak ülkemizde ki taşıt parkının önemli artış potansiyeli bulunmaktadır. Taşıt sayısında beklenen artışa karşın, taşıtların teknolojik düzeyindeki gelişmeler sera gazı emisyonlarının kontrolünde önem taşımaktadır. Yakıt ekonomisinin önem kazandığı taşıt ve motor teknolojilerinin kullanımı sonucu birim taşıt başına emisyonlarda önemli kazanım sağlamak mümkün olup, son yıllarda bu konuda etkin gelişmeler kaydedilmiştir. Motor boyutlarının küçültülmesi, fakir karışımlı kademeli dolgulu benzin motoru (GDI vb) uygulamaları, ön karışımlı sıkıştırmalı ateşlemeli motor teknolojilerinin (PCCI, HCCI vb) uygulanması, alternatif yakıtların kullanımı son yıllarda motor teknolojisinde yakıt tüketimlerinin ve emisyonların kontrolüne yönelik yaklaşımlar arasında bulunmaktadır. Benzer şekilde taşıt boyutunun ve kütlesinin azaltılması, aerodinamik yapının iyileştirilmesi, lastik performansının iyileştirilmesi, hibrid ve elektrikli taşıt uygulamaları da taşıt teknolojisindeki gelişmeler arasında yer almaktadır. Ülkemizde mevcut taşıt parkının %58 kadarını oluşturan emisyon kontrol sistemi içermeyen, benzin motorlu otomobillerden önemli miktarda CO2 emisyonu ve diğer emisyonlar kaynaklanmaktadır. Sayıları 2,3 milyona ulaşan bu taşıtların hurdaya çıkartılması yolunda sağlanacak teşvikler sektöre ait sera gazı emisyonlarının azaltılmasında önemli rol oynayacaktır. Örneğin, tanınan vergi avantajı nedeniyle 2003-2004 yılında hurdaya çıkarılan 320000 araç CO2 emisyonların da % 4,87 azalma sağlamıştır. Sera gazı emisyonlarının kontrolünde uygulanan en etkin yaklaşımlardan biri de ulaştırma politikalarının düzenlenmesi sonucu ulaşım taleplerinin yönetimi ve kontrolüdür. Şehir planlaması ve bununla bütünleşik olarak toplu taşımacılık payının artırılması, demiryolu ve denizyolu gibi kişi başına sera gazı emisyonu düşük olan ulaşım yöntemlerine yönlenilmesi, seyahat gereksinimlerinin düzenlenmesi ve azaltılması, karayolu ulaşımında araç doluluk oranlarının artırılması da etkin önlemler arasında bulunmaktadır. Karayolu ulaşımında 537

ayrıca yakıt tüketimi açısından elverişli olan hızların sağlanabileceği şekilde trafik akımının düzenlenmesi, trafik sıkışıklıklarının giderilmesi, maksimum hızların sınırlandırılması da alınabilecek önlemler arasında yer almaktadır. Ref.[18], [19] VI. 14th International Combustion Symposium (INCOS2018) SONUÇLAR Türkiye otomotiv sektörüne ilişkin bu inceleme, Türkiye deki mevcut araç sayısını göz önüne alarak gelecek ile ilgili umut vadedecek politika önemlerine ilişkin bazı çıkarımlar sunduğundan, gelecekte yapılacak araştırmalar kapsamında daha ayrıntılı olarak değerlendirilmelidir. Türkiye dünya çapında binek otomobiller ve hafif ticari araçlara ilişkin zorunlu karbondioksit emisyon standartlarını henüz uygulamayan belli başlı otomotiv piyasalarından biridir. Türkiye araç ihracatına önemli ölçüde bağımlıdır. Bu bağlamda, uzun vadede rekabet gücünü sürdürebilmesi için AB nin mevcut yakıt tüketimi ve karbondioksit emisyonu azaltımı çözümlerinin ötesine geçmesinin Türkiye ekonomisi için daha faydalı olup olmayacağı ayrıca düşünülmelidir. Elektrikli araçlara ve alternatif yakıtlara yönelik teşvik ve çalışmalar yapılmalıdır. Türkiye deki yeni otomobillerin yaklaşık yarısının ilk tescil yerleri İstanbul dur. Bu, kentlerin ve özellikle de İstanbul un, yenilikçi araç teknolojilerinin kullanılmasına yönelik önemini vurgulamaktadır. Karayolu ulaşımının havayı kirletici maddelerin seviyelerini yükseltmek gibi olumsuz etkilerinden genellikle en çok kentsel alanlar etkilenmektedir. Söz konusu kentsel yönetimler düşük emisyon seviyeli araçları teşvik etmek üzere ulusal düzeyde uygulanan politika önlemlerine ek tamamlayıcı önlemler uygulayabilirler. Bu gibi önlemlere örnek olarak, alternatif yakıtlar ve elektrikli araçlar için gerekli altyapıların iyileştirilmesi ve kentsel alanlara girişte yüksek seviyede emisyonlu araçlar için kısıtlamaların uygulanması gösterilebilir. Kentsel alanların Türkiye nin yeni araç piyasası açısından arz ettikleri önemin ışığında, söz konusu tamamlayıcı önlemlerin de daha ayrıntılı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Ülkemizde ve dünyada giderek artan hava kirliliği, insan sağlığı ve çevre kalitesi açısından önemli sorunları da beraberinde getirmektedir. Hava kirliliğinin oluşumunda motorlu taşıt emisyonları önemli bir role sahiptir. Bundan dolayı motorlu taşıtlarda emisyon kontrol sistemlerinin geliştirilip, yasal yaptırımlarla uygulanması yoluna gidilmelidir. Ayrıca tasarım esnasında taşıt boyutunun küçültülmesi, hafif malzeme tercihi ile kütle azaltımı, aerodinamik yapının iyileştirilmesi ve lastik performansının artırılması gibi stratejilerle yakıt tasarrufunun yanı sıra egzoz emisyonlarının da azaltımı sağlanmalıdır. Dahası hibrit ve Wankel gibi alternatif motorlar veya hidrojen ve doğal gaz gibi çevreci ve yenilenebilir enerjilerin kullanımı teşvik edilerek, hem fosil kökenli yakıtlara olan bağımlılık hem de bunların sebep olduğu kirlilik minimize edilmelidir. REFERANSLAR [1] Vicente Franco, Francisco Posada, John German, Peter Mock, Realworld exhaust emissions from modern diesel cars (Modern dizel otomobillerin gerçek hayattaki egzoz emisyonları), The International Council on Clean Transportation (ICCT Uluslararası Temiz Ulaşım Konseyi), 2014, erişim: 26 Ocak 2016, http://www.theicct.org/realworld-exhaust-emissions-modern-diesel-cars.[1] [2] United Nations Climate Change Secretariat (UNFCCC), Summary of GHG Emissions for Turkey, 2013, accessed January26,2016,https://unfccc.int/files/ghg_emissions_data/applicatio n/pdf/ tur_ghg_profile.pdf. [2] [3] United Nations Climate Change Secretariat (UNFCCC Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Sekretaryası), Summary of GHG Emissions for Germany (Almanya Sera Gazı Emisyonları Özeti), 2013, erişim: 26 Ocak 2016, http://unfccc.int/files/ghg_emissions_data/application/pdf/deu_ghg_ profile.pdf. [3] [4] Peter Mock (ed.), European Vehicle Market Statistics Pocketbook (Avrupa Taşıt Piyasası İstatistikleri Cep Kitabı) 2016/16, The International Council on Clean Transportation (ICCT Uluslararası Temiz Ulaşım Konseyi), 2015, erişim: 26 Ocak 2016, http://eupocketbook.theicct.org, with additional analyses prepared for this report based on the underlying vehicle database.[4] [5] Deutsche Gesellschaft für Internationale Zusammenarbeit (GIZ), International Fuel Prices 2012/2013 (Uluslararası Yakıt Fiyatları 2012/2013) 8nci basım 2014, erişim: 26 Ocak2016,https://www.giz.de/expertise/downloads/giz2014-eninternational-fuel-prices-2013.pdf.[5] [6] Kaytakoğlu, S., Var, F., Öcal, S. E., (1995). Motorlu Taşıtlardan Kaynaklanan Kirlilik ve Giderme Yöntemleri. Yanma ve Hava Kirliliği Kontrolü 3. Ulusal sempozyumu, Ankara, 1995.[6] [7] Alkaya, B., Yıldırım, M. A., (2000). Taşıt Kaynaklı Kirleticilerin Azaltılma Yöntemleri. Ekoloji Çevre Dergisi, Ocak-Şubat-Mart 2000, 9(34):15-20, 2000.[7] [8] Kılıç, T., Bozkurt, T., Mamalı, C., Ünal,G., Gümüş,A., Şentürk, H., Solak, Z., Karataş, Ö., (2007). Motorlu Taşıtlar ve Adapazarı nda Motorlu Taşıtlardan Kaynaklanan Emisyon Envanterlenmesi. Adapazarı.[8] [9] Tünay, O., (1986). Hava Kirliliği ve Kontrolü. Ders Notları, İTÜ.[9] [10] Sandalcı, T., (2014).Taşıt ve Çevre. Ders Notları,http://www.yildiz.edu.tr/~sandalci/dersnotu, 20.05.2014.[10] [11] İlkılıç, C., Behçet, R., Aydın, S., Aydın, H., (2009). Dizel Motorlarında Azot oksitlerin Oluşumu ve Kontrol Yöntemleri. 5. Uluslararası İleri Teknolojiler Sempozyumu, Karabük, 13-15 Mayıs 2009.[11] [12] Soruşbay, C., (2010). Trafik Kaynaklı Hava Kirliliği ve Otomotiv Sektöründe Alınan Önlemler. 4. Ulusal Hava Kirliliği ve Kontrolü Sempozyumu, Ankara, 25-27 Ekim 2010.[12] [13] Kuş, R., (2000). Motorlu Taşıtlarda Emisyon Kontrol Sistemleri, Ders Notları, Konya, 2000.[13] [14] İçingür, Y., Salman, M.S., (1993). İçten Yanmalı Motorlardan Kaynaklanan Emisyonlar ve Kontrol Yöntemleri. 2. Ulusal Yanma ve Hava Kirliliği Sempozyumu Sayfa:115-130, Anadolu Üniversitesi, Eskişehir, 27-29 Eylül 1993.[14] [15] Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Motorlu Kara Taşıtları İstatistikleri 2004,, erişim: 10 Ocak.[15] [16] C.soruşbay,''Karayolu Ulaşımından Kaynaklanan Sera gazlarnın Kontrolü'',II.Türkiye Enerji Forumu, Çırağan Sarayı, İstanbul,2002.[16] [17] Soruşbay, C., Ergeneman, M. and Pekin, M.A., Control of Greenhouse Emisions Resulting from the Transport Sector in Turkey, International Conference on Environment : Survival and Sustainability, ESS2007, Near East University, Nicosia, Northern Cyprus, 19-23 February 2007. [18] Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Denge Tabloları, Ulaştırma Sektöründe Yakıt Tüketimi (2004 dönemi), 2008. [19] www.trafik.gov.tr/sayfalar/trafiktescil.aspx 538

TEŞEKKÜRLER Bu çalışma KARABÜK ÜNİVESİTESİ tarafından desteklenen INCOS2018 14.Uluslar Arası Yanma isimli sempozyumu kapsamında gerçekleştirilmiştir. Proje çalışmalarına sağladıkları destek nedeniyle T.C. EGM Trafik Tescil Şubesi ne, T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı na, TUİK e teşekkür ederiz. 539