Yrd. Doç. Dr. DENİZ GÜNEY (2014-2015 GÜZ DÖNEMİ)



Benzer belgeler
Yrd. Doç. Dr. DENİZ GÜNEY ( GÜZ DÖNEMİ)

ORMAN AĞACI ISLAHI. Yrd. Doç. Dr. DENİZ GÜNEY ( GÜZ DÖNEMİ)

YABAN HAYATINDA BİTKİLENDİRME. Yrd. Doç. Dr. DENİZ GÜNEY

Odunsu (Sert) Çeliklerle üretme

Tohum ve Fidanlık Tekniği

AĞAÇ ISLAHINDA VEJETATİF ÜRETİM. Prof. Dr. İbrahim TURNA

ORMAN AĞACI ISLAHI. Yrd. Doç. Dr. DENİZ GÜNEY ( GÜZ DÖNEMİ)

VEJETATİF ÇOĞALTMA (EŞEYSİZ)

Bahçıvanlık kursu 2015

VEJETATIF YOLLA FIDAN ÜRETIMI ÇELĠKLE ÜRETME

KAVAK VE HIZLI GELİŞEN TÜRLER

MEYVECİLİKTE EŞEYSİZ ÇOĞALTMA TEKNİKLERİ. Prof. Dr. Lütfi PIRLAK Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi KONYA

ZBB106 KODLU TASARIM BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç. Dr. Soner KAZAZ

ASMANIN ÇOĞALTILMASI

FİDAN ÜRETİM TEKNİKLERİ

Vegetatif (eşeysiz) çoğaltma

Çelikle Çay Üretimi. Ayhan Haznedar -Ziraat Mühendisi

BAHÇE BİTKİLERİNİN ÇOĞALTILMASI

DALDIRMA İLE ÇOĞALTMA

7. Hafta Bahçe bitkilerinin çoğaltılması: Aşı ile çoğaltma-kalem aşıları, göz aşıları

Tohum ve Fidanlık Tekniği

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

Öğr. Gör. Dr. İlker BÜYÜK, Botanik, 7. Hafta: Gövde

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

KAVAK VE HIZLI GELİŞEN TÜRLER

Fidanlıkta Repikaj. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER

MEYVE AĞAÇLARININ AŞILANMASI

ZBB106 KODLU TASARIM BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç. Dr. Soner KAZAZ

mümkün olduğu takdirde hasta fidecikleri yakmak gerekir. Ayrıca sık ekimlerden kaçınmalı, tohum gerektiğinden daha fazla derine ekilmemeli, aşırı

Meyvecilikte Çoğaltma Teknikleri.

Şaşırtılmamış fidanlar, genellikle zengin yan ve saçak köklü ve iyi gelişmiş bir gövdeye sahip olmaz. Dolayısıyla böyle fidanların kullanımı ve

VEJETATİF ÇOĞALTMA (EŞEYSİZ)

BOTANİK _II. Prof. Dr. Bedri SERDAR

Tohum Bahçeleri. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER

KESME GÜL VE GÜL FĐDANI

BUDAMA. Prof. Dr. İbrahim TURNA. KTÜ Orman Fakültesi Silvikültür Anabilim Dalı, Trabzon

KESME GÜL VE GÜL FİDANI YETİŞTİRİCİLİĞİ

BETULACEAE. Alnus cinsleri vardır.

Prof.Dr. Fatmagül GEVEN

Porsuk. Şube : Gymospermae Sınıf : Coniferae Takım : Taxoideae Familya : Taxaceae Cins : Taxus L. Tür : Taxus baccata L.

C e d r u s ( S e d i r ) C e d r u s a t l a n t i c a C e d r u s b r e v i f o l i a C e d r u s d e o d o r a C e d r u s l i b a n i

GENUS: ABİES (GÖKNARLAR)

Meyva Bahçesi Tesisi

Bağcılıkta Yeşil (Yaz) Budaması Uygulamaları

YABAN HAYATINDA BİTKİLENDİRME. Yrd. Doç. Dr. DENİZ GÜNEY

BİTKİ TANIMA I. P E P _ H 0 4 C h a m a e c y p a r i s l a w s o n i a n a ( L a v z o n Ya l a n c ı S e r v i s i ) Yrd. Doç. Dr.

DİKİM YOLUYLA AĞAÇLANDIRMA

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI

Ceviz Fidanı-Ağacı İklim ve Toprak İstekleri

DİKİM YOLUYLA AĞAÇLANDIRMA. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 1

ZBB106 KODLU TASARIM BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç. Dr. Soner KAZAZ

Yrd. Doç. Dr. DENİZ GÜNEY ( GÜZ DÖNEMİ)

ENDÜSTRİYEL AĞAÇLANDIRMALARDA FİDAN ÜRETİM VE DİKİM ÇALIŞMALARI. Prof.Dr. Ali Ömer Üçler 1

MEYVE AĞAÇLARINDA GÖZLER MEYVE AĞAÇLARINDA DALLAR

Atıkları tutma özelliği; yer örtücü bitkiler uçuşan, toz vb. maddeleri tutarak belirli ölçüde çevre kirlenmesini önlemede katkıda bulunurlar.

Öğr. Gör. Dr. İlker BÜYÜK, Botanik, 3. Hafta: Bitkisel Dokular KOLONİ VE DOKULAŞMA

BAĞCILIKTA BUDAMA. Doç. Dr. Murat Akkurt

ÇELİKLE ÇOĞALTIM. Adventif Köklerin Orijini

ERİK YETİŞTİRİCİLİĞİ ERİK FİDANI VE AĞACI İKLİM İSTEKLERİ

Ceviz Yetiştiriciliği

Şeker Kamışı Sugarcane (Saccharum officinarum L.)

YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLERDE TANE

FİDAN YETİŞTİRME. kolay temin edilebilmelidir.

Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Orman MühendisliM Isparta.

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

ÇOĞALTIM TEKNİKLERİ Dersin Modülleri Kazandırılan Yeterlikler

12. SINIF KONU ANLATIMI 9 BİTKİSEL DOKULAR MERİSTEM

Sulama Ot Mücadelesi ve Çapalama Gübreleme ve Toprak Islahı Seyreltme Gölgeleme veya Siperleme Budama Yerinde Kök Kesimi

Çelikleme ve Daldırma

BAHÇE BİTKİLERİNDE BUDAMA TEKNİKLERİ

ODUN DIŞI ORMAN ÜRÜNLERİ BİTKİ TANIMI II

KAPLAN86 CEVİZİ. Kaplan 86 Cevizi

TOHUMLARDA ÇİMLENME ENGELLERİ VE GİDERİLMESİ İŞLEMLERİ. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER

BİTKİ BİYOLOJİSİ #1 BİTKİSEL DOKULAR MERİSTEM SELİN HOCA

ORGANİK K BAĞCILIKTA TAÇ YÖNETİMİ

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ) BAHÇECİLİK AŞIYLA ÜRETİM

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

A. TOHUMLU BİTKİLERİN TEMEL KISIMLARI

Juglans (Cevizler), Pterocarya (Yalancı cevizler), Carya (Amerikan cevizleri)

ANGİOSPERMAE (KAPALI TOHUMLULAR) Yrd. Doç. Dr. Hüseyin FAKİR

Sedirler (Cedrus) Türkiye de doğal olarak yetişen. Türkiye de egzotik (yaygın ya da parklarda)

Öğr. Gör. Dr. İlker BÜYÜK, Botanik, 8. Hafta: Yaprak

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ EDREMİT MESLEK YÜKSEKOKULU. Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Programı

BİTKİSEL UYGULAMA TEKNİĞİ

TAXODIACEAE. Sequoia (Monotipik) Sequoiadendron (Monotipik) Taxodium Cryptomeria (Monotipik) Sequoia sempervirens. Sequoiadendron giganteum

SU BİTKİLERİ 11. Prof. Dr. Nilsun DEMİR

En ideali ağaçların tamamının tohum tuttuğu dönemdir.

Bu anaçlar tohumla üretilir. Yabani elmaların tohumundan elde edilen bitkilere çöğür, kültür çeşitlerinin tohumdan elde edilenlere ise yoz denir.

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir

Göz ve / veya Tomurcuk sistemi

İNCİRİN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ. Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN

MEYVECİLİKTE BUDAMA GENEL PRENSİPLER

ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ. Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi

İKLİM VE TOPRAK ÖZELLİKLERİ

6. Meşcerede Yaş. İstatistiksel olarak, meşceredeki tüm ağaçların yaşlarının ortalaması o meşcerenin ortalama yaşı ya da yaşı olarak kabul edilir.

ZBB106 KODLU TASARIM BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç. Dr. Soner KAZAZ

KAVAK ÖKALİPTUS VE KIZILAĞAÇTA YETİŞME ORTAMI İSTEKLERİ. Prof.Dr. Ali Ömer Üçler 1

CORYLACEAE 1C 1 E. Anemogam, kışın yaprağını döken odunsu bitkilerdir. Gövde kabukları çatlaksız ya da boyuna çatlaklıdır. Tomurcuklar sürgüne

BİTKİ ÜRETİM TEKNİĞİ. Ayırma ve Bölmeyle Üretim

Transkript:

Tohum ve Fidanlık Tekniği Yrd. Doç. Dr. DENİZ GÜNEY (2014-2015 GÜZ DÖNEMİ)

ÇELİKLE ÜRETME YÖNTEMLERİ

1) Gövde Çeliği İle Üretme Gövde çeliği, yumuşak, yarı odunlaşmış ve sert çelikleriyle olmak üzere üç grupta toplanmaktadır. Çeliklerin alım yeri, alım şekli, vb. özelliklere göre baş veya uç çeliği, ayak çeliği şeklinde tanımlamaktadır.

a) Yumuşak çelikle üretmede, odunsu bitkilerin henüz odunlaşmamış olan taze ilkbahar sürgünlerinden hazırlanan çelikler kullanılır. Ortalama olarak 5 12 cm uzunlukta ve üzerinde 2 3 nod bulunan taze sürgünler sertleşmeden ilkbahar sonu-yaz başlarında alınır. Toprağa batırılacak kısımlarda yapraklar uzaklaştırılır. Alınan bu çelikler camekân veya seralarda yastıklara dikilir ve köklendirilir. Kökleme 9 10 ay sürer. Yöntemde kullanılan çelikler genellikle uç çeliği şeklindedir. Çünkü bu çelikler daha kolay köklenir. Bu yöntem süs bitkilerinin üretiminde yaygın olarak çok sayıda türde kullanılmaktadır.

Çelik alım zamanı türe göre değişir. Açelya, Weigela (Vangelya), Berberis, Buxus, Crateagus, Lriodendron, Lonicera, Magnolia, Morus, Malus, Alnus, Vaccinium türlerde yaz başında, Rosa ve Hedera her dönem yeşil çelik verebilirler. Açelya Vangelya Alıç

Yumuşak Çeliğin Hazırlanışı ve Köklendirilmesi

b) Yarı odunlaşmış çelikle üretme Yumuşak çelikle üretmede kullanılan çeliklerin yarı odunlaşmış ve kısmen de sertleşerek odunlaşmaya yönelmiş olması durumudur. Bu yöntem ormangülleri, pitosporumlar, kamelyalar, çobanpüskülleri, limonlar, porsuk, Cryptomeria ve ardıçlarda kullanılır. Çeliklerin alım zamanı, büyüme mevsiminin sonlarına doğru, genellikle Ağustos ayı ve kısmen Eylül başlarıdır. Yarı odunsu çelikler 7.5-15.0 cm uzunlukta tepeye yakın kısımlardaki yapraklar bırakılıp, köklendirme ortamına girecek olan kısımlarınkiler uzaklaştırılarak yapılır.

Yarı Odunsu Çeliklerle üretme Herdem yeşil bitkilerde tepe tomurcuğunu taşıyan baş çelik ve taşımayan ayak çelikleri ile üretim söz konusu olabileceği gibi, ökçeli çelik ve dipçikli çelik ile de üretim yapılabilmektedir.

Yarı Odunsu Çeliklerle üretme Adi çelikler, yalnız o yılın sürgününü içerir. Bunlar da ayak ve baş çeliği olmak üzere iki türlüdür. Ayak çeliği yan tomurcuklardan gelişen sürgünler daha kuvvetli olması nedeniyle baş çeliğine tercih edilmektedir. Her çeliğin boyu 15 18 cm boyunda, üzerinde 3 5 tomurcuk bulunur. Porsuk ve Ardıçlarda bu yöntem kullanılır. Ökçeli çelikler, çeliğin tabanında, 2 yıllık odundan küçük bir kısmı da içerir. Dipçikli çelik ise daha yaşlı dalın 1 2,5 cm uzunluğunda bir parçasını kapsar.

Yarı Odunlaşmış Çelik Tipleri (A=Adi Ç., B=Ökçeli C= Dipçikli)

c) Sert (=odun) çelikle üretme Bu yöntemde kural olarak bir yaşındaki tamamen olgunlaşmış sürgünlerden elde edilen çelikler kullanılır. Sert çelik, olgunlaşmış ve odunlaşmış sürgünlerden elde edilen çeliklere denir. Dolayısıyla çelik alma zamanı olarak, büyümenin durduğu dönem önerilir. Özellikle iğne yapraklı türlerde sonbahar sonu ve kış başları en iyi çelik alma zamanıdır. Bu süre ilkbahar başlarına kadar uzatılabilir. Sert çelikle üretmede sürgün uçları zayıf ve yeterli göze sahip olmadığı için baş veya uç çelik değil ayak çelikleri daha çok kullanılır.

Sert çelikler kışın yaprağını döken ve herdem yeşil iğne yapraklı türlerin üretiminde yaygın bir şekilde kullanılır. Genellikle ayak çeliği olarak kullanılan sert çelikler 1 yaşındaki sürgünlerden, üzerinde 3-5 adet göz bulunacak şekilde bir karış uzunlukta veya biraz daha kısa olarak hazırlanır.

Sert çelikler sonbahar sonlarından başlanarak ilkbahar başlangıcına kadar alınabilir. Sonbaharda hazırlanan çelikler 50-100 lük demetler halinde uç kısımları aşağıya gelecek şekilde rutubetli kumda 4-10 C de saklanabilir.

Köklendirme ortamı derin ve entansif bir şekilde işlenmiş, organik madde içeriği yeterli, gübrelenmiş kumlu balçık tekstüründe olmalıdır. Dikim sırasında en az iki göz toprak altında, bir göz toprak üstünde kalmalıdır. Çeliklerin üzeri hafif bir kapatma materyali ile kapatılır.

2) Göz Çeliği İle Üretme Çelik üzerinde bir göz söz konusudur. Çelik yatay olarak toprağa gömülür. Gözden çıkan sürgün genç fidanı meydana getirir. Şekil. Göz Çeliği İle Üretim

3) Kök Çeliği İle Üretme Köklerden alınan parçalarla yapılan bir üretim şekli olup çok kullanılan bir yöntem değildir. Kök çeliklerinde, köklerde yer alan uyuyan gözler veya adventif gözlerden sürgünler oluşmaktadır. Çelikler dikey veya yatay olarak ortama konabilir. Kök çeliği ile üretilmesi mümkün ve kolay olan bitki cinsleri ve türleri arasında Populus tremula, P. Alba, Alnus, Robinia, Ailanthus, Aesculus, Prunus, Daphne, Rhododendron, Syringa vulgaris türleri sayılabilir

Kök çelikleriyle üretme Doğal koşullarda kolayca kök sürgünü veren Robinia, Albizzia, Ailantus, Aesculus, Tilia, Titrek kavak, Prunus gibi türlerde köklerden alınan çeliklerle kolayca üretilebilmektedir. Kök çelikleri üzerlerinde 3-5 adet göz bulunacak şekilde 2.5-5.0 cm uzunluğunda hazırlanır. Köklendirme ortamına yatay olarak belli aralıklarla dizilir ve üzerleri 1.0-1.5 cm kalınlıkta kumla örtülür. Sürekli nemli tutulur.

4) Yaprak Çeliği İle Üretme Bir yapraktan yeni bir bitkinin üretilmesi yöntemidir. Bu üretim şeklinde yaprak sapı, yaprak ayası ve her ikisi birlikte kullanılır. Bu yöntem gibi yaprak-göz çeliği ile üretme yöntemi de orman ağaçlarında pek kullanılmamaktadır. Ancak ormangülleri, çay ve asma gibi türlerin üretiminde kolaylıkla uygulanabilmektedir.

Yaprak çelikleriyle üretme Yaprak çelikleriyle üretmede ya sadece yaprak ayası yada yaprak sapı ve yaprak ayası birlikte kullanılır.

Yaprak çelikleriyle üretme Üretme ortamı olarak 18-24 C lik bir hava sıcaklığı nemli bir hava, bol ışık, nemli iyi havalanan süzek bir köklenme ortamı istenir. Begonya, Peygamber kılıcı, Menekşe, Kauçuk, Kamelya gibi süs bitkilerinde başarıyla uygulanabilmektedir.

Yaprak çelikleriyle üretme

Yaprak-tomurcuk çelikleriyle üretme Yaprak ayası+yaprak sapı+koltuk altı tomurcuğu veya Yaprak ayası+yaprak sapı+koltuk altı tomurcuğu ve küçük bir gövde parçasından oluşan çeliklerle yapılan üretme şeklidir. Üretim materyalinin olgunlaşmış olması gerekir. Rhododendron, Diffenbahia, Camelia ve Limonda bu yolla üretim yapılabilir.

Yaprak-tomurcuk çelikleriyle üretme Dişli kum iyi bir köklendirme ortamıdır. Çelikler köklendirme ortamına, göz yüzeyden 1.0-1.5 cm derinlikte kalacak şekilde yerleştirilir ve üzeri köklendirme ortamı olarak kullanılan karışımla kapatılır.

DALDIRMA İLE ÜRETME Çelikle üretilmesi zor, tohum temini mümkün olmayan veya melez yapma özelliği yüksek olan türleri daldırma ile üretmek mümkündür. Bu yöntem, hendek daldırması, tepe daldırması, kemer daldırması ve hava daldırması şeklinde uygulanabilir.

Hendek Daldırması (Yatırma) ile Üretme 1 yaşındaki fidanlar eğimli olarak (30-45 derece) dikilir. Tomurcuklar sürmeye başlayınca fidan toprakta açılan 5-10 cm derinlikte bir çizgi içine yatırılır ve birkaç çatalla tespit edilir. Dal yatırılmadan önce altına gelen gözler köreltilir. Her gözden genellikle sürgünler oluşur. İlkbaharda toprak altında meydan gelen bu kökler sürgünü besleyecek hale gelirler. Böylece köklenen sürgünler ana gövdeden ayrılır ve şaşırtılırlar. Mevcut sürgünler de aynı yöntemle daldırılabilir

Tepe Daldırması (=Yığma veya Boğaz) ile Üretme Sürgünlerin kolayca bükülemediği, adi daldırmanın yapılamadığı, dik dallanma özelliğinde olan ve kök boğazından çok sayıda sürgün verebilen türlerde uygulanan bir yöntemdir. Uygulamada, bir yıl önceden yetiştirilen bitkilerin kök boğazlarının 5 10 cm üstünden. gövde kısmı kesilir (C) ve buradan çok sayıda sürgünün çıkması sağlanır. Sürgünler ilkbaharda 8 12 cm boya ulaşınca sürgünlerin boğazı kademeli olarak toprakla doldurulur. Köklenme olduktan ve sürgünler belirli bir boya (20 25 cm) ulaştıktan sonra vejetasyon dönemi dışında anaçtan ayrılarak yeni bitkiler elde edilir.

Tepe Daldırması leylak, ortanca, frenk üzümü, Corylus, Cornus varyeteleri, Manolya hibritleri, japon ayvası gibi bitkilerde uygulanan bir üretme yöntemidir. Tepe daldırması boğaz doldurma olarak da isimlendirilir. 1 yıl önceden anaç bitkiler dikilir. Yıl içinde üç kez toprakla büyüyen sürgünler doldurulur.

Tekniğine uygun bir üretmeyle bir anaç 15-20 yıl kullanılabilmektedir. Büyüme dönemi sonunda yaprak dökümünü takiben fidanlar ayrılır. Tepe Daldırması

Adi Daldırma (Kemer) ile Üretme Anaçtan çıkan bir yaşındaki dalların veya sürgünlerin kavis yapacak şekilde bükülerek toprağa daldırılması ve köklendikten sonra ana bitkiden ayrılması sonucu yeni bir bitkininin yetiştirilmesi yöntemidir. İlkbaharda vejetasyon başlamadan önce yapılması önerilir. Sürgünün daha iyi köklenmesi için toprağa yatırılan dalın alt kısmında bir çizgi açılması veya kabuğun kısmen halkalanması veya yaralanması başarıyı arttırır. Adi Daldırma

Adi Daldırmada Daldırılan sürgünler 1 yaşında olmalıdır. Manolya gibi türlerde köklenme için 2-3 yıl beklemek gerekir. Daldırma genellikle ilkbahar başında yapılır. Haziran sonlarında da yapılabilir. Corylus, Cornus ve Viburnum da yaz daldırması ile çoğaltılır

Hava Daldırması ile Üretme Anaca bağlı dalın köklenmesi adi daldırmada olduğu gibi toprakta değil dal üstünde yani havada olması durumudur. Yöntemde köklendirilmesi istenen dallar veya sürgünler üzerinde dalın ucunun 15 20 cm altından halkalama, yarma veya yukarı doğru çizerek yaralanmalar yapılır. Köklenme 2-3 ayda meydan gelir. Bu yaralı yerlere nemlendirilmiş yosun, turba vb. köklendirme ortamı sarılarak üzeri suyu geçirmeyen ince bir polietilen plastik örtüyle kapanarak iki ucundan sıkıca bağlanır. Yara dokularından yeterli köklenmeler oluştuktan sonra vejetasyon devresi sonunda bu kısımlar ana bitkiden ayrılır ve böylece yeni bitki elde edilir. Kauçuk ta Hava Daldırması İle Üretimi

Diğer Autovejetatif Üretme Yöntemleri Kollarla Üretme : Bitkinin kök boğazındaki bir yaprağın koltuğundan çıkan, toprak yüzeyine yatık olarak büyüyen, üzerinde boğumlar içeren ve bu boğumlardan her birinde yeni bir bitki meydana getiren özelleşmiş gövdeler kol olarak adlandırılır. Kordela, Fregaria, Saxifraga da uygulanır.

Kollarla üretme

Diğer Autovejetatif Üretme Yöntemleri Stolonlarla Üretme : Tepe tomurcuğundan oluşan ince hava sürgünleri stolon olarak isimlendirilir. Bu üretme şeklinde toprak üstü sürgünler 3-5 cm lik küçük parçalara ayrılır ve ihtiyaç duyulan alana, tohum eker gibi serpilerek ekilir. Bermuda çimi güney bölgelerimizdeki sıcak kurak yörelerimizde yaygın bir şekilde kullanılır. Stolonlar toprakla temasa geçtiklerinde yeni bitkiyi oluşturmaktadırlar

Diğer Autovejetatif Üretme Yöntemleri Rizomlarla Üretme : Toprak altında veya üstünde toprağa paralel olarak büyüyen, silindire benzer görünümde, besin maddelerinin depolandığı, ince ve uzun, etli gövde ve dallar rizom olarak isimlendirilir. Nodlardan çıkan büyüme konileri toprak üstü kısımlarını, nodların alt kısımlarındaki adventif tomurcuklardan çıkan kökler ise bitkinin toprak altı kısımlarını meydana getirir.

Diğer Autovejetatif Üretme Yöntemleri Etli veya Yumru Köklerle Üretme :Yumru kökler kış başlangıcında sökülür ve birkaç gün kurutulduktan sonra uygun şartlarda (4-10 C) talaş, kuru yosun veya yonga içinde saklanarak, ilkbaharda parçalara ayrılarak ayrı ayrı dikilir. Cyclamen yumru köklü üretime örnek olarak verilebilir.

HETEROVEGETATİF (=AŞI İLE) ÜRETME Aşı ile üretme tekniği, üretilmesi istenilen bitkinin bir parçasını, kökünden faydalanmak istenilen başka bir bitki ile kaynaştırarak tek bir bitki olarak geliştirme tekniğidir. Bir başka tanımlamaya göre aşı ile üretme, doku veya bir organın bir bitkinin diğer bir bitkiye transplantasyon u ile olmaktadır.

Aşıda bitkinin kök kısmını oluşturacak olan aşı kısmına anaç veya altlık, asıl üretilmesi istenen bitkiden alınan kısma ise kalem veya göz adı verilir. Anaçlık veya altlık kök sistemini geliştirirken, aşı kalemi de gövde ve tacı geliştirmektedir. Anaca veya altlığa hypobiot, aşı kalemine veya göze epibiot ve aşılı fidana da dibiot denir. Aşıda esas olan aşılanacak anaç ile kalemin kambiyumlarının çakıştırılmasıdır.

KAMBİYUM :Çift çenekli bitkilerin gövde ve kökünde yer alan, yeni odun ve soymuk tabakaları oluşturarak bitkinin kalınlaşmasını sağlayan ve meristem hücrelerinden meydana gelen tabaka. Bitkilerin iletim demetlerinde, bir ya da birkaç sıra meristematik hücre tabakasından oluşan, ikincil kalınlaşmayı ve enine büyümeyi sağlayan doku.

Aşı Yöntemleri Kalem Aşısı Yöntemleri 1. Yanaştırma 2. Yarma 3. Bindirme 4. Kabuk 5. Kakma Göz aşısı yöntemleri 1. t-aşısı 2. Yama göz aşısı

Aşı ile üretme yöntemlerinde başarılı olabilmek için; -Anaçla kalem veya göz arasında tabii bir akrabalık olmalı, -Kalemler mümkün olduğu kadar taze, sağlıklı ve uyanmadan, tomurcuk şişmeden alınmalı, -Kullanılan kesici aletler temiz ve çok keskin olmalı, -Kalemler alınır alınmaz, hemen aşı yapılmalı, -Serada yapılan aşı çalışmalarında, sıcaklık ve rutubet çok iyi dengelenmeli, -Anaç ile aşı kalemi birleşmelerinde kambiyumların çakışmış olması, mümkünse aynı kalınlıkta olmaları başarı şansını artırır.

A) KALEM AŞISI YÖNTEMLERİ Üzerinde birkaç tomurcuk bulunan ve bir sürgünden oluşan kalemler ile yapılan aşılara, kalem aşıları denir. Bunlarında pek çok çeşitleri vardır. Bunlar arasında en çok kullanılan Yanaştırma, Yarma, Bindirme, Kabuk ve Kakma aşı yöntemleri kısaca tanıtılacaktır.

1) Yanaştırma (=Yandan oturtma= Parafin) Aşısı Bu yöntem daha çok aşı kaleminin ince, anaçlığın ise kalın olduğu durumlarda kullanılır. Bu yöntemde iki bitkinin kesit yüzeylerinin alacağı şekle göre çeşitli tipleri vardır. Bunlar arasında kertikli, dilcikli ve kakmalı yanaştırma aşıları sayılabilir. Normal Yandan Bindirmeli Yanaştırma Aşısı

Yanaştırma Aşı

Yanaştırma Aşı

2) Yarma Aşısı Bu yöntemde anaç ile kalem aynı kalınlıkta (a) yada aşı kalemi az ince (b) olabilir. Yaygın olarak kullanılmaktadır. Aşı Kalemi Anaçtan İnce Anaç ve Aşı Kalemi Aynı Kalınlıkta

Yarma Aşı

Yarma Aşı

Yarma Aşı

3) Bindirme (=Kopulasyon) Aşısı Aşı kalemi ile anacın aynı kalınlıkta olduğu hallerde uygulanır. Gerek anaçta ve gerekse aşı kaleminde kesim yüzeyleri mail olarak birbirine intibak edecek şekilde kesilir. Anaçlık ile aşı kalemi arasındaki bindirme yüzeylerinin durumuna göre; eğik, dilcikli, semerli ve omega bindirme aşı şeklinde isimlendirilir. Carataegus, Robinia, Fraxinus, Aesculus, Corylus, Betula, Fagus türleri varyetelerinde kullanılır. Omega (1), Semerli (2) ve Eğik (3,4) Bindirme Aşıları

Bindirme Aşı

Bindirme Aşılar Omega aşı Semer Aşı Kama aşı Eğik aşı

4) Kabuk Aşısı Bu yöntemde anacın kabuğu dik bir kesimle ikiye ayrılır. Kalem kesilerek yassı bir biçimde hazırlanır ve kabuğun arasına yerleştirilir. Daha sonra rafya ve lastik bantla bağlanarak macunlanır ve aşı işlemi sona erdirilir. Kabuk Aşısının İbreli Türlerde Uygulanışı

Kabuk Aşısı

Kabuk aşısı

Kabuk Aşısı

Kabuk Aşısı Yöntemi

5) Kakma (=Keçi Ayağı=Üçgen=Triagul) Aşısı Anaç kalemden daha kalındır. Anaçlığın tepesi uygun bir yerden hafif meyilli veya pürüzsüz bir kesit oluşturulacak şekilde kesilir. Kesit yüzeyinden aşağıya doğru 3 4 cm uzunluğunda üç köşeli bir kama oyuğu açılır. Aşı kaleminde de bu oyuğa uygun üç köşeli bir kesit oluşturulur ve kambiyumlar çakışacak şekilde birleştirilir. Bu işlem tek taraflı olabileceği gibi çift taraflı da yapılabilir Kakma veya Keçi Ayağı Aşısı (a) Tek taraflı, (b) Çift taraflı

B) GÖZ AŞISI YÖNTEMLERİ Göz aşısı yöntemleri gözün anaçlık üzerine yerleştiriliş şekline göre; 1. T veya kalkan, 2. Yama 3. Yongalı göz aşısı olmak üzere üç gruba ayrılır. En yaygın olanı ise T- aşısı ile yongalı göz aşısı yöntemleridir. T-Aşısı (Kalkan) Yöntemi

Yama Göz Aşısı Kalın kabuklu bitkilerin çoğaltılmasında kullanılır. Bu yöntemde anaçtan dikdörtgen şeklinde bir kabuk parçası kesilip çıkarılır ve yerine çoğaltılacak bitkiden üzerinde bir göz bulunan aynı büyüklük ve şekildeki bir kabuk parçası oturtulur. Yongalı Göz Aşısı Yama göz aşısının benzeri olup, ondan farkı anaçtan alınan tomurcuklu kabuk daha kalın ve yongalıdır. Yongalı Göz Aşısı Yönteminin Hazırlanışı ve Uygulaması

Göz Aşısı

AŞILI FİDAN ÜRETİMİ

Aşı kaleminin hazırlanması

Aşı kalemleri su içerisinde bekletilir.

Altlığın hazırlanması

Aşılı fidanın rafya ile sarılması

Aşılı fidan

Aşı yeri kaynamış fidan