Ekoloji 18, 72, 74-80 (2009) Köprülü Kanyon Milli Parký'nda (Antalya) Bulunan Bazý Maki Türlerinin Geliþme Formu Üzerinde Keçi Otlamasýnýn Etkisi Çaðatay TAVÞANOÐLU 1, Ufuk COÞGUN 2 1 Hacettepe Üniversitesi, Biyoloji Bölümü, Ekoloji Anabilim Dalý, 06800 Beytepe, Ankara-TÜRKÝYE 2 Batý Akdeniz Ormancýlýk Araþtýrma Müdürlüðü, P.K. 264, Antalya-TÜRKÝYE *Corresponding author: ctavsan@hacettepe.edu.tr Özet Bu çalýþmada, Köprülü Kanyon Milli Parký içerisindeki Cupressus sempervirens ormanýnýn alt tabakasýnda yer alan yedi maki türünün (Olea europea, Phillyrea latifolia, Pistacia terebinthus, Myrtus communis, Quercus coccifera, Juniperus oxycedrus ve Arbutus andrachne) büyüme formu üzerinde keçi otlamasýnýn etkisi araþtýrýlmýþtýr. Alan içerisinde keçilerin konakladýðý yedi aðýl tespit edilerek, aðýllardan uzaklaþtýkça, bu maki türlerine ait bireylerin geliþme formlarýnýn nasýl bir deðiþim gösterdiði, bitkilerin boy ve tepe tacý çapý ölçümlerine dayanan bir "otlatma indeksi" yardýmýyla incelenmiþtir. Ýncelenen türlerden yalnýzca J. oxycedrus'da, aðýl uzaklýðý ile otlatma indeksi deðerleri arasýnda negatif yönde anlamlý bir iliþki bulunmuþtur. Bu iliþkinin, aðýllara yaklaþýldýkça J. oxycedrus'un daha da bodurlaþmasý nedeniyle olduðu ve bu durumun da bitki bolluðunun azaldýðý aðýl civarlarýnda, J. oxycedrus bireylerinin keçiler tarafýndan tercih edilirliðinin artmasý nedeniyle ortaya çýkabileceði ileri sürülmüþtür. Maki vejetasyonu üzerindeki optimal bir otlatma baskýsýnýn biyolojik çeþitliliði artýrdýðý bilindiðinden, sürdürülebilir otlatma yönetim stratejilerinin hayata geçirilmesi kaçýnýlmazdýr. Bitki geliþme formlarýna dayalý uzun dönemli izleme çalýþmalarý alandaki keçi otlamasýnýn düzeyinin saptanmasýna yardým edebilir. Anahtar Kelimeler: Bitki geliþme formu, keçi otlamasý, maki türleri. Effect of Goat Browsing on Growth Form of Maquis Species in Köprülü Kanyon National Park (Antalya, Turkey) Abstract In the present study, the effect of goat browsing on the growth form of seven maquis species (Olea europea, Phillyrea latifolia, Pistacia terebinthus, Myrtus communis, Quercus coccifera, Juniperus oxycedrus and Arbutus andrachne) in the understorey of Cupressus sempervirens forest of Köprülü Kanyon National Park was examined. Seven goat folds were determined within the study area. How the growth form of individuals of these maquis species change with increasing the distance to folds was studied using a 'grazing index' which is a function of the measurements of height and crown diameter of plants. Of the selected species, a significant negative correlation between the distance to fold and grazing index was found only in J. oxycedrus. The reason of this relationship was that individuals of J. oxycedrus were becoming shorter towards goat folds. It is suggested that such a case may arise from an increase of preference of individuals of J. oxycedrus by goats around the folds that plant abundance is relatively less. Since it is known that an optimal grazing pressure may increase biological diversity in maquis vegetation, it is inevitable to apply sustainable grazing management strategies in these ecosystems. It is possible to detect the level of goat browsing with long-term monitoring studies depended on plant growth forms. Key words: Goat browsing, maquis species, plant growth form. Tavþanoðlu Ç, Coþkun U (2009) Köprülü Kanyon Milli Parký'nda (Antalya) Bulunan Bazý Maki Türlerinin Geliþme Formu Üzerinde Keçi Otlamasýnýn Etkisi. Ekoloji 18, 72, 74-80. GÝRÝÞ Ýnsanýn Akdeniz Havzasý'na yerleþiminden beri, vejetasyon üzerinde önemli bir etkiye sahip olan otlatma (Atalay 1992), yaz kuraklýðý ve yangýnla birlikte Akdeniz vejetasyonunu þekillendiren önemli bir etmendir (Trabaud 1994). Otlatma, ARAÞTIRMA NOTU Akdeniz vejetasyonunu bugün de etkilemeyi sürdürmektedir (Carmel ve Kadmon 1999). Ancak, Akdeniz vejetasyonun en önemli bileþenini oluþturan maki türlerinin otlatma ile olan iliþkisi üzerinde az sayýda çalýþma mevcuttur (ör; Perevolotsky ve Haimov 1992, Papatheodorou ve Geliþ: 12.12.2008 / Kabul: 02.06.2009 74
Köprülü Kanyon Milli Parký'nda (Antalya) Bulunan Bazý Maki... Ekoloji ark. 1993, Carmel ve Kadmon 1999). Özellikle, makilik alanlarýn biyolojik çeþitlilik açýsýndan önemi göz önüne alýndýðýnda (Camarda 2004), bu alanlarda yapýlan otlatma faaliyetlerinin bu türleri ne ölçüde etkileyebileceði halen net olarak açýklýða kavuþmamýþtýr. Oysa her bir türün otlatmadan nasýl etkilendiðinin bilinmesi, otlatma ile ilgili yönetim kararlarýnýn verilmesinde yön verici olma potansiyeline sahiptir. Bu çalýþmada, Köprülü Kanyon Milli Parký'nda Cupressus sempervirens L. (Servi) ormanýnda keçi otlamasýnýn maki türleri üzerine etkileri ele alýnmýþtýr. Ana hipotez, "keçilerin bulunduðu aðýllardan uzaklaþtýkça bitkilerin geliþme formlarýnda otlatma etkisinden kaynaklanan bir deðiþimin olmadýðý" þeklinde kurulmuþtur. Bu hipotezin sýnanmasýnda korelasyon katsayýlarý kullanýlarak, geliþtirilen otlatma indeksi deðerlerinin aðýllardan uzaklýkla herhangi bir iliþkisi olup olmadýðý ortaya konmuþtur. Araþtýrma Alaný Hakkýnda Genel Bilgi Araþtýrma alaný, Antalya ili sýnýrlarý içerisinde kalan Köprülü Kanyon Milli Parký'nda yer alan C. sempervirens ormanýdýr (31 08-31 09 D; 37 12-37 13 K). C. sempervirens tüm Akdeniz Havzasý'nda en geniþ topluluklarý Milli Park içerisinde yapmaktadýr. Bu topluluklar, yüksek bir habitat çeþitliliðine sahip olan Milli Parkýn en önemli kaynak deðerlerinden birisini oluþturmaktadýr. Bu Servi ormanýnýn çalý katý maki elemanlarýndan oluþmakta olup, katýn egemen türleri Olea europea L. (Zeytin), Phillyrea latifolia L. (Akçakesme), Juniperus oxycedrus L. (Katran ardýcý), Arbutus andrachne L. (Sandal)'dýr. Çalýþma alaný, deniz seviyesinden 400-900 m yükseklikler arasýnda ve mezozoik yaþlý konglomera anakaya üzerinde yer almaktadýr. Çalýþma alanýný oluþturan Milli Parkýn güney kesimlerinde, kýþlar ýlýk ve yaðýþlý, yazlar ise sýcak ve kurak geçmektedir ve tipik bir Akdeniz ikliminin etkisi altýndadýr. (Çukurçayýr ve Arabacý 2000). C. sempervirens ormanlarý Doðu Akdeniz Havzasý'nda Ege Adalarý'ndan Ýran'a kadar geniþ bir yayýlýþ alanýna sahip olup birçok yerde de relik populasyonlar halinde parçalý bir daðýlým göstermektedir (Raddi ve Sümer 1999, Tabari ve Saeidi 2008). C. sempervirens, Akdeniz havzasýnda en geniþ yayýlýþýný (Le Houérou 1981) ise Köprülü Kanyon Milli Parký sýnýrlarý içerisinde (1000 ha) yapmaktadýr (Çetinkaya 2002). Ekonomik alternatiflerin yokluðundan dolayý, çalýþma alaný civarýnda yer alan köylerde aktif olarak hayvancýlýk faaliyetleri yürütülmektedir (Coþgun ve Uzun 2007). Bu nedenle, biyogenetik rezerv olarak da nitelenen Servi ormaný içerisinde sonbahardan ilkbahara kadar olan dönemde keçi otlatma faaliyetleri sürdürülmektedir (Çetinkaya 2002). Araþtýrma alaný içinde yer alan aðýllar, otlatma dönemi süresince keçilerin su ve beslenme ihtiyaçlarýný karþýlamaktadýr. Yavrular ve emziren anneleri, bu dönem boyunca aðýllarýn içinde kalýrken, diðer bireyler aðýllardan çýkarak, orman içinde de beslenme faaliyetlerine devam etmektedirler. Ayrýca, çobanlar tarafýndan aðýllardaki keçilere besin saðlamak amacýyla, aðýl dýþýnda yer alan çalýlarýn üst dallarýnýn budanmasý faaliyetleri de mevcuttur. Çalýþma alaný olan Servi ormanýný civarda yer alan birçok farklý köye ait toplam 7500 civarýnda keçinin kullandýðý bilinmektedir (Coþgun ve Uzun 2007). MATERYAL VE METOT Çalýþmanýn materyalini Köprülü Kanyon Milli Parký'nda yer alan Cupressus sempervirens L. ormanýnda bulunan bazý maki elemanlarý oluþturmaktadýr. Çalýþmanýn yürütüldüðü Kasým 2003 tarihinde, Servi ormaný içerisinde 12 aðýl tespit edilmiþtir. Ancak, çalýþma süresince arazideki topoðrafyadan kaynaklanan ulaþým zorluklarýndan dolayý bu aðýllardan sadece yedisi deðerlendirmeye alýnabilmiþtir. Ölçümler, bu 7 aðýldan uzaklýklar temel alýnarak gerçekleþtirilmiþtir. Köprülü Kanyon Milli Parký'nda maki vejetasyonunun önemli türleri olan Olea europea L. (Zeytin), Phillyrea latifolia L. (Akçakesme), Pistacia terebinthus L. (Menengiç), Myrtus communis L. (Mersin), Quercus coccifera L. (Kermes meþesi), Juniperus oxycedrus L. (Katran ardýcý) ve Arbutus andrachne L. (Sandal) türleri üzerlerinde ölçümler gerçekleþtirilmek üzere seçilmiþtir. Bunlar Türkiye'deki maki formasyonunun kýyýsal yayýlýþ alaný boyunca rastlanabilen tipik maki elemanlarýdýr (Aydýnözü 2008). Otlatma, bu çalýþmada, doðrudan keçi otlamasý ve dolaylý olarak insan tarafýndan çalýlarýn budanmasý olmak üzere iki yönlü olarak ele alýnmýþtýr. Doðrudan keçi otlamasýnýn etkisinin çalýlarda nispeten yatay yönde bir biçim bozukluðuna (keçilerin tepe tomurcuðunu öncelikli olarak yeme eðilimlerinden dolayý), insanýn budama etkisinin ise nispeten dikey doðrultuda bir biçim 75
Ekoloji Tavþanoðlu ve Coþgun bozukluðuna yol açacaðý varsayýlmýþtýr. Bu biçim bozukluklarýnýn tespitinde kullanýlmak üzere, türlerin boy ve çap ölçümlerine dayanan bir "Otlatma indeksi" oluþturulmuþtur: Burada; OÝ, otlatma indeksi; 1. çap, bitki tepe tacýnýn maksimum çapý; 2. çap, maksimum çapa dik olacak þekilde gövde merkezinden geçen çap, boy; bitkinin gövdesinin yere girdiði noktadan, yerden en yüksek noktasýna kadar olan mesafedir. Bu otlatma indeksi deðerinin büyük çýkmasý, bitkinin bodur morfolojiye sahip (tepe tacý geniþliði fazla, boy kýsa), küçük çýkmasý ise dikey doðrultuda geliþmiþ (tepe tacý geniþliði az, boy uzun) olduðunu göstermektedir. Çalýlar üzerinde yapýlan ölçümler, aðýllarýn bulunduðu noktalardan farklý yönlere doðru transektler boyunca uzaklaþarak, her bir transekt üzerinde tesadüfi uzaklýklarda yer alan bireyler üzerinde gerçekleþtirilmiþtir. Ölçülen bitki bireylerinin en yakýn aðýla olan uzaklýðý da GPS yardýmýyla belirlenmiþtir. Ele alýnan bitki türlerinin en yakýn aðýla olan mesafeleri ile otlatma indeksi arasýnda anlamlý bir iliþki olup olmadýðýnýn istatistiksel olarak belirlenmesinde, indeks deðerlerinin daðýlýmlarýnýn yapýlan dönüþümlere raðmen normal daðýlýma uymamasý nedeniyle, parametrik olmayan Spearman sýra korelasyon katsayýsý kullanýlmýþtýr (Fowler ve Cohen 1990): burada; r s Spearman sýra korelasyon katsayýsý, n bir örneklemdeki birimlerin sayýsý, d sýralar arasýndaki fark, 6 ise bu denkleme özgü bir sabittir. BULGULAR Elde edilen otlatma indeksi (OÝ) deðerleri, çoðu türde yüksek derecede varyasyon göstermektedir ve istatistiksel daðýlýmlarý aþýrý deðerler içermektedir (Þekil 1). Ýndeks deðerlerinin istatistiksel daðýlýmlarýnýn, O. europea, M. communis, A. andrachne ve J. oxycedrus'ta belirgin olarak sola yatýk þekilde olduðu bulunmuþtur (yani, ortanca deðeri kutunun ifade ettiði %75'lik dilimin ortasýnda deðil aþaðý kýsmýnda bulunmaktadýr). Daðýlýmýn sað ucunu oluþturan aþýrý deðerler, örnekler içerisinde yer alan 76 oldukça bodur (keçiler tarafýndan yoðun bir þekilde yenmiþ) bireyleri göstermektedir (Þekil 1). Sola yatýk daðýlýmlar ise, kullanýlan indeksin yapýsýndan kaynaklanabilme olasýlýðýna karþýn, söz konusu türlere yönelik otlatma baskýsýnýn doðrudan keçi otlamasýndan çok, dolaylý yoldan insanlarýn dal budamasýyla iliþkili olduðunu ortaya koymaktadýr. Servi ormaný içerisinde bulunan aðýllardan uzaklaþmaya baðlý olarak, incelenen türlerin geliþme formlarýnýn çoðunda istatistiksel olarak önemli bir deðiþim bulunamamýþtýr (Tablo 1, Þekil 2). Dolayýsýyla, özellikle yüksek örnekleme büyüklüklerine ulaþýlan O. europea (n= 51), P. latifolia (n = 111) ve A. andrachne (n= 62) türleri için aðýla olan mesafenin bitkinin geliþme formuna bir etkisi olmadýðý belirgin olarak ortaya çýkmýþtýr. Ýncelenen türler arasýndan yalnýzca J. oxycedrus'ta, aðýl uzaklýðý ile otlatma indeksi deðerleri arasýnda negatif yönde istatistiksel olarak anlamlý bir iliþki bulunmuþtur (P < 0,05, Tablo 1, Þekil 2). Bu sonuç, J. oxycedrus bireylerinin aðýla olan mesafe azaldýkça daha bodur, mesafe artýkça daha dikey yapýda olduklarýný göstermektedir. TARTIÞMA Keçi otlatmasýnýn maki vejetasyonu üzerindeki etkisi uzun süreden beri bilinmektedir (Carmel ve Kadmon 1999). Ancak, otlatmanýn maki vejetasyonu üzerinde olumlu ya da olumsuz etkilerinin olduðu konusu tartýþmalýdýr. Son yýllarda yapýlan birçok çalýþma geleneksel keçi ve koyun otlatmasýnýn Akdeniz ekosistemlerindeki biyoçeþitliliðin devamlýlýðý açýsýndan önemli olabileceðini göstermiþtir (Verdú ve ark. 2000). Ayrýca, otlatmayý engellemenin bitki biyolojik çeþitliliðini artýrmak yerine, alanda yerel olarak bulunmayan ve daha çok zararlý ot olarak deðerlendirilebilecek istilacý türlerin yerleþmesine neden olabileceði belirtilmiþtir (Lunt ve Morgan 1999). Otlamaya dayanan bitki-hayvan iliþkilerinin ilk göze çarpan sonucu bitkilerdeki morfolojik deðiþikliklerdir (Valderrábano ve Torrano 2000). Dolayýsýyla, maki türlerinin geliþme formlarýnýn otlatmayla olan iliþkisinin ortaya konulmasý, bu alanlardaki koruma çalýþmalarýna yön verebilecektir. Bu çalýþmada incelenen çoðu maki türünün geliþme formuna aðýla olan mesafenin bir etkisi olmadýðý görülmüþtür. Yalnýzca J. oxycedrus türünde istatistiksel olarak anlamlý negatif bir iliþki bulunmuþtur. Bu iliþki, aðýllara doðru yaklaþtýkça J. oxycedrus bireylerinin geliþme formlarýnýn daha
Köprülü Kanyon Milli Parký'nda (Antalya) Bulunan Bazý Maki... Ekoloji Tablo 1. Her bir tür için aðýldan uzaklýk ile otlatma indeksi arasýndaki Spearman sýra korelasyon analizinin sonuçlarý. Þekil 1. Türlerin otlatma indeksi (OÝ) bakýmýndan gösterdiði varyasyon. Siyah çizgi ortancayý, her bir kutu %75'lik dilimi, noktalar ve yýldýzlar ise aþýrý deðerleri göstermektedir. bodur bir hal aldýðý, aðýllardan uzaklaþtýkça ise daha uzun bir þekil aldýðýný göstermektedir. Bu durum, aðýl yakýnlarýnda daha çok zaman harcayan keçilerin, bu bölgelerdeki türler üzerinde nispeten daha az seçici iken, aðýllardan uzaklaþtýkça bazý türleri daha çok tercih etmeleri nedeniyle ortaya çýkmýþ olabilir. Ýncelenen türler içerisinden yalnýzca J. oxycedrus'ta önemli bir iliþkinin bulunmuþ olmasý da, bu türün nispeten az tercih edilmesiyle ilgili olduðunu göstermektedir. Çok çeþitli bitkiler üzerinden beslenebilen keçilerin diyet seçiminde en önemli etkenin bir bitkiyle karþýlaþma olasýlýðý, dolayýsýyla bitki bolluðu olduðu belirtilmiþtir (Perevolotsky ve ark. 1998). Bitkilerin bolluk oranlarýnýn azaldýðý aðýl civarlarýnda, J. oxycedrus bireylerinin keçiler tarafýndan daha çok tercih edildiði görülmektedir. Keçilerin, uygun besinin varlýðýna göre besinlerini çok kýsa bir süre içinde deðiþtirdikleri de bilinmektedir (Nastis 2007). Tadý kötü olduðu için keçiler tarafýndan nispeten daha az tercih edilen bir diðer tür ise Pistacia terebinthus'dur (Perevolotsky ve Haimov 1992). Ancak çalýþma alanýnda daha nadir olarak bulunan bu türe iliþkin örnekleme büyüklüðü yeterince fazla olmadýðýndan (n= 12), aðýl mesafeleri ve geliþme formu konusunda bu tür hakkýnda yorum yapmak güçleþmektedir. Farklý maki türleri, otlatmaya karþý farklý tepkiler vermektedirler (Perevolotsky ve Haimov 1992). Quercus türleri otlama ve budamaya karþý dikey bir geliþim göstermeye eðilimli iken, P. latifolia yatay bir geliþim stratejisine sahiptir. Bu çalýþmada ölçümü yapýlan az sayýdaki Q. coccifera bireyinin (n= 9) otlatma indeksi deðerleri de oldukça düþüktür (Þekil 1), ve bu sonuç Quercus türlerinde diðer türlere göre geliþimin daha dikey bir þekilde olduðu konusundaki mevcut literatürü desteklemektedir. Quercus'taki uzama stratejisi yapraklarýnýn çoðunu herbivorlardan uzak tutmak amaçlý olarak geliþtiði belirtilmiþtir (Perevolotsky ve Haimov 1992). P. latifolia'nýn nispeten daha yüksek OÝ deðerlerine sahip, yani nispeten daha bodur, çok sayýda bireye sahip olmasý da, bu türün yatay geliþim stratejisine sahip olmasýyla uyumlu bir sonuç olarak ortaya çýkmaktadýr. Böyle bir stratejiye sahip olmasýndan dolayý, otlatmaya baðlý olarak, P. latifolia'nýn uzun dönemde örtüþ-bolluðunda bir deðiþiklik olmadýðý bilinmektedir (Perevolotsky ve Haimov 1992). P. latifolia'da görülen yatay geliþme stratejisi ise açýk alanlara yeni bitki türlerinin yerleþmesini engelleyerek rekabetten kaçýnma amaçlýdýr. Yatay strateji ayrýca iç kýsýmda yer alan dallarýn otlamadan bir ölçüde korunmasýný saðlamaktadýr (Perevolotsky ve Haimov 1992). Budama yoluyla kesilen dallarýndan dolayý keçilerin otlatýlmasýndan en çok etkilenen türün Sandal (Arbutus andrachne) olduðu belirtilmiþtir (Neyiþçi 1989). Gerçekten de, az sayýda da olsa bazý A. andrachne bireylerinin aþýrý derecede bodur kaldýklarý ve otlatmadan aþýrý derecede etkilendikleri görülmüþtür (Þekil 1). Maki ekosistemlerinde, vejetasyon üzerinde keçilerin doðrudan otlamasýnýn yanýnda, keçilerin ulaþamadýðý bitkilerin üst dallarýnýn budanmalarý yolu ile çobanlarýn da otlama etkilerine katkýda bulunduklarý bilinmektedir (Ayaþlýgil 1987, Neyiþçi 2002). Çalýþmamýzdan elde edilen bu sonuçlarýn ýþýðýnda, otlatmaya yönelik olarak yapýlacak 77
Ekoloji Tavþanoðlu ve Coþgun Þekil 2. Deðerlendirmeye alýnan maki türlerinin OÝ-aðýl mesafesi grafikleri. çalýþmalarda bitki türlerinin biyolojik özelliklerinin ve geliþme stratejilerinin dikkate alýnmasýnýn, otlatma konusunda kesin yargýlara varýlabilmesi için gerekli göründüðü söylenebilir. Çalýþma alanýný oluþturan Köprülü Kanyon Milli Parký'nda, insan faaliyetlerinin (dal kesme dâhil) keçi otlamasýndan daha zararlý olduðu belirtilmiþtir (Neyiþçi 1989). Her ne kadar literatürde keçi otlamasýnýn duyarlý ekosistemlerde yangýn riskini azalttýðý (Nastis 2007) ya da artýrdýðý (Bartolomé ve ark. 2000) yönünde farklý görüþler olsa da, insanlarýn keçilerin ulaþamadýðý yüksek dallarý budayarak otlatmaya katkýda bulunmalarý, yanýcý madde miktarýný artýrmakta, bu da servi ormanýnda doðal koþullar altýnda nispeten daha düþük olan yangýn riskinin artmasýna neden olmaktadýr. (Neyiþçi 1989). Servi fidelerinin keçiler tarafýndan severek yenmemesi (Neyiþçi 1989) ve maki türlerinin de Servi ormanýnýn alt tabakalarýnda mevcut olmasý nedeniyle, sýnýrlý ve kontrollü bir otlatma, Servinin doðal gençleþmesi üzerinde otlatmanýn olasý olumsuz etkisini minimize edebilecektir. Ayrýca, Carmel ve Kadmon (1999), Akdeniz tipi çalý vejetasyonunda bitki çeþitliliðinin kaybýnýn en aza indirilmesi için optimal bir otlatma baskýsýnýn gerektiðini vurgulamýþlardýr. Maki vejetasyonu biyolojik çeþitlilik açýsýndan büyük bir önem taþýmaktadýr (Camarda 2004) ve maki türleri ormancýlýk açýsýndan da yüksek bir kullaným potansiyeline sahiptir (Neyiþçi 2002). Bu nedenle, bugüne kadar çoðu kez göz ardý edilen maki ekosistemlerin korunmasýna ve koruma-kullanma dengelerinin oluþturularak yönetilmesine daha fazla 78
Köprülü Kanyon Milli Parký'nda (Antalya) Bulunan Bazý Maki... Ekoloji önem verilmesi gerekmektedir. Otlatma, maki ekosisteminde uzun vadede bitkilerin alansal daðýlýmýný etkilememekte, yalnýzca ana bitkinin civarýnda yer alan sürgünlerin alansal daðýlýmý üzerinde bir etkiye sahip olmaktadýr (Papatheodorou ve ark. 1993). Dolayýsýyla, bitki geliþme formlarýna dayalý izleme çalýþmalarý, uzun yýllar boyunca devam ettirilerek, alandaki keçi otlamasýnýn düzeyinin saptanmasýna çalýþýlabilir. Bu sayede, bu tarz çalýþmalar, sürdürülebilir otlatma stratejinin uygulanacaðý maki vejetasyonuna sahip alanlarda izleme çalýþmalarý için model oluþturabilir. Bu çalýþmanýn sonuçlarý deðerlendirilirken, bunun bir ön çalýþma niteliðinde olduðu ve daha kesin sonuçlar elde edilebilmesi için daha kapsamlý çalýþmalara gereksinim olduðu unutulmamalýdýr. TEÞEKKÜR Arazi çalýþmalarý sýrasýndaki yardýmlarýndan ötürü Anýl SOYUMERT'e ve makale metnini geliþtirici önerileri için iki hakeme teþekkür ederiz. Bu çalýþma "Biyolojik Çeþitlilik ve Doðal Kaynak Yönetimi (GEF-II)" projesince desteklenmiþtir. KAYNAKLAR Atalay Ý (1992) The paleogeography of the Near East (from late Pleistocene to early Holocene) and human impact. Ege Üniversitesi Yayýnlarý, Bornova, Ýzmir. Ayaþlýgil Y (1987) Der Köprülü Kanyon Nationalpark, seine vegetation und ihre Beeinflussung durch den Menschen. Landschaftsökologie, Weihenstephan. Aydýnözü D (2008) Maki formasyonunun Türkiye'deki yayýlýþ alanlarý üzerine bir inceleme. Kastamonu Eðitim Dergisi 16, 207-220. Bartolomé J, Franch J, Plaixats J. Seligman NG (2000) Grazing alone is not enough to maintain landscape diversity in the Montseny Biosphere Reserve. Agriculture, Ecosystems and Environment 77, 267-273. Camarda I (2004) Mediterranean maquis as a complex forest ecosystem. Italus Hortus 11, 8-15. Carmel Y, Kadmon R (1999) Effects of grazing and topography on long-term vegetation changes in a Mediterranean ecosystem in Israel. Plant Ecology 145, 243-254. Coþgun U, Uzun E (2007) Köprülü Kanyon Milli Parký'nda yer alan köylerin sosyo-ekonomik yapýlarýnýn incelenmesi ve kýrsal kalkýnma eylem planýnýn oluþturulmasý. Batý Akdeniz Ormancýlýk Araþtýrma Müdürlüðü Teknik Bülten No: 27, Antalya. Çetinkaya G (2002) The progress report regarding "Research for the establishment of Köprülü Kanyon National park as a biosphere reserve". Saint-Petersburg State University of Architecture and Civil Engineering, Saint-Petersburg. Çukurçayýr F, Arabacý H (2000) Klimagram yöntemine göre Antalya iklimi. Baþbakanlýk Devlet Meteoroloji Ýþleri Genel Müdürlüðü (DMÝ) yayýnlarý, Ankara. Fowler J, Cohen L (1990) Practical statistics for field biology. Open University Press, Philadelphia. Le Houérou HN (1981) Impact of man and his animals on Mediterranean vegetation. In: di Castri F, Goodall DW, Specht RL (eds), Ecosystems of the World: Mediterranean-type shrublands. Elsevier Sci. Publ. Co., Amsterdam, 479-521. Lunt ID, Morgan JW (1999) Vegetation changes after 10 years of grazing exclusion and intermittent burning in a Themeda triandra (Poaceae) grassland reserve in south-eastern Australia. Australian Journal of Botany 47, 537-552. Nastis A (2007) Feeding behaviour of goats and wisation of pasture and rangelands. Options Mediterraneenes, CIHEAM. http://ressources.ciheam.org/om/pdf/c25 /97605953.pdf Neyiþçi T (1989) Beþkonak saf servi (Cupressus sempervirens L.) ormanýnda ekolojik araþtýrmalar. Ormancýlýk Araþtýrma Enstitüsü yayýnlarý, Teknik Rapor No: 43, 49-76. Neyiþçi T (2002) Maki bitki örtüsü tipi günümüz ormancýlýðýnýn asli orman tipidir. Orman ve Av 1, 9-14. Papatheodorou E, Pantis JD, Stamou GP (1993) The effects of grazing on growth, spatial pattern and age structure of Quercus coccifera. Acta Oecologica 14, 589-602. Perevolotsky A, Haimov Y (1992) The effect of thinning and goat browsing on the structure and development of Mediterranean woodland in Israel. Forest Ecology and Management 49, 61-74. Perevolotsky A, Landau S, Kababia D, Ungar ED (1998) Diet selection in dairy goats grazing woody Mediterranean rangeland. Applied Animal Behaviour Sicence 57, 117-131. 79
Ekoloji Tavþanoðlu ve Coþgun Raddi S, Sümer S (1999) Genetic diversity in natural Cupressus sempervirens L. populations in Turkey. Biochemical Systematics and Ecology 27, 799-814. Tabari M, Saeidi HR (2008) Restoration of Deforested Areas by Cypress Seedling in Southern Coast of Caspian Sea (North of Iran). Ekoloji 67, 60-64. Trabaud L (1994) Postfire plant community dynamics in the Mediterranean Basin. In: Moreno JM, Oechel WC (eds), The Role of Fire in Mediterranean-Type Ecosystems, Springer-Verlag, New York, 1-15. Valderrábano J, Torrano L (2000) The potential for using goats to control Genista scorpius shrubs in European black pine stands. Forest Ecology and Management 126, 377-383. Verdú JR, Crespo MB, Galante E (2000) Conservation strategy of a nature reserve in Mediterranean ecosystems: the effects of protection from grazing on biodiversity. Biodiversity and Conservation 9, 1707-1721. 80