ÖZET: Özel hastanelerin ayakta teşhis tedavi yapabilecek şekilde poliklinik açmalarını sağlayan düzenlemede hukuka aykırılık olmadığı hk.



Benzer belgeler
Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

T.C. DANIŞTAY SEKİZİNCİ DAİRE. Esas No : 2011/103. Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen : Türk Tabipleri Birliği. Vekii : Av.

ifadesi ile cihazların ve belgelerin özellikleri başlıklı 2.1 inci maddesinin (a) bendi ile TÜRK MİLLETİ ADINA

TEK HEKİMİN SÜREKLİ İCAP NÖBETÇİSİ OLAMAYACAĞINA İLİŞKİN DANIŞTAY KARARI Cuma, 12 Ağustos :53 - Son Güncelleme Perşembe, 05 Ocak :01

T.C. DANIŞTAY BEŞİNCİ DAİRE Esas No : 2004/4439 İTİRAZ YOLUYLA ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASI KARARI

D A N I Ş T A Y ONUNCU DAİRE Esas No : 2011/10572

: Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA

: HÜSEYİN DARTAL İl Sağlık Müdürlüğü, Merkeı/ŞANLIURF A TÜRK MİLLETİ ADINA

Uzun Sok. Kolotoğlu İşhanı Kat: 3 No:75 - TRABZON Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) : Karayolları Genel Müdürlüğü - ANKARA

T.C. DANIŞTAY ONBİRİNCİ DAİRE Esas No : 2016/1698 Karar No : 2017/6525

SAVUNMANIN ÖZETİ : Tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

Durdurulmasını İsteyenler : 1- Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği

EMLAK VERGİSİNDEN MUAF OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ÖDEME EMRİNE İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZMA KARARI

kurala bağlanmıştır. T.C. D A N IŞTAY ALTINCI DAİRE Esas No : 2008/3365 Karar No : 2011/161 Davacı : Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği

TÜRK MİLLETİ ADINA. Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nca dosya incelendi, gereği görüşüldü:

Hürriyet Mah.Hürriyet Cad.No:26/2 Dai.3 Yenibosna Bahçelievler/İSTANBUL

Danıştay Tetkik Hakimi Yeniay Kaya nın Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ve mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C. DANIŞTAY Sekizinci Daire Esas No : 1992/2271 Karar No : 1993/1754

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol

KLİNİK BİYOKİMYA UZMANLARI DERNEĞİ

T.C. D A N I Ş T A Y ONUNCU DAİRE. Esas No : 2009/13770

Özet : Hakim ve savcıların havaalanlarında VIP uygulamasından yararlanamayacağı

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

Sendikası, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı, Onur iş Hanı No:12/160 Kat:7 Kızılay/ANKARA

: Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ANKARA : Av. Aynur Özdemir, Mithatpaşa Cad. No:7, Sıhhiyet J' ~.

Karar N0: KARAR-

-'-V-'='e.!.!.ki'-!!Ii...:.: Av. Mustafa Strazburg Cad. 28/28 Sıhhiye/ANKARA. Davalı : 1) Maliye Bakanlığı ANKARA

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

DEVLET MEMURLARININ TEDAVİ YARDIMINA İLİŞKİN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Cuma, 03 Nisan :58 -

T.C. D A N I Ş T A Y İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas No : 2015/4614 Karar No : 2018/49

idare tarafından karşılıklı olarak istenilmektedir.

Davacı : TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası : Av. Hatice Genç Strazburg Cad. No: 38/21 - Sıhhiye/ANKARA

T.C. D A N I Ş T A Y ONUNCU DAİRE Esas No : 2010/ Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyen:

Karar N0: KARAR-

Açıklanan nedenlerle davanın reddi yolundaki Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Temyiz Eden (Davalı) : Antalya İl Özel İdaresi

Anahtar Kelimeler : Merciine Tevdi Kararı, Süre Aşımı Dava Açma Süresi

Düşüncesi : Danıştay Onbeşinci Dairesince verilen 27/10/2015 günlü,

,N'1' Davalı : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı A~~R Vekili : Av, Aynur Özdemir, i~f:4.~

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire Esas No : 2010/8630 Karar No : 2013/4481 Anahtar Kelimeler : Haciz, Ödeme Emri, (BS) Formu Özeti : sayılı

:Türk Tabipleri Birliği : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28Sıhhıye / ANKARA : Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı / ANKARA

İtiraz İsteminde Bulunanlar : (Davacı) : Türk Dişhekimleri Birliği. : Av. Mustafa Güler

: 1- (Davalı) Devlet Hava Meydanları İşletmeleri (DHMİ)

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

T.C. ANKARA 17. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2011/963 KARAR NO : 2011/1582

T.C. DANIŞTAY 11. DAİRE E. 2005/4287 K. 2008/10605 T

T.C. D A N I Ş T A Y Üçüncü Daire Esas No : 2010/5785. Karar No : 2012/3582

II- UYGULANACAK YASA KURALI DEĞERLENDİRMESİ:

: Karabük Valiliği İl Defterdarlığı - KARABÜK

Anahtar Kelimeler : İmar Planının Yargı Kararıyla İptali, İmar Hukukunda Kazanılmış Hak, Yapı Ruhsatı

T.C. D A N I Ş T A Y SEKİZİNCİ DAİRE Esas No : 2009/8738

ZAMANAŞIMI SÜRESİ GEÇTİKTEN SONRA DİSİPLİN CEZASI VERİLMESİ

14. Daire 2012/679 E., 2014/2401 K. "İçtihat Metni"

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ BAŞKANLIĞINA

I sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunun başvuru konusu kuralının Anayasaya aykırılığı sorunu:

VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyen: Tüketici Dernekleri Federasyonu. : 1- Başbakanlık - ANKARA. 2- Maliye Bakanlığı - ANKARA

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

karar vermiş ve bu Karar, 8 Ocak 2010 tarihinde yürürlüğe girmişti.

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Kamulaştırma, Mülkiyet Hakkının Korunması, Ek Protokol - 1

858 Sokak No:9 Paykoç işhanı Kat:7/705 - Konak/İZMİR

: Sağlık Bakanlığı - ANKARA

T.C. D A N I Ş T A Y SEKİZİNCİ DAİRE. Esas No : 2011/2560. Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyen :Türk Nöroşirurji Derneği. Vekili. :Av.

Özet:Disiplin kurallarının yönetmelik ile düzenlenmesi hk. T.C. DANIŞTAY Sekizinci Daire Esas No :1989/870 Karar No :1990/1253

DANIŞTAYIN SÜRESİNDE AÇILMAYAN DAVAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI

SEKİZİNCİ DAİRE KARARLARI. Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : İzmir Defterdarlığı Milli Emlak Dairesi Başkanlığı

İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3

Ziya Gökalp Caddesi No:10 - Kızılay / ANKARA

Karar NO: KARAR-

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

Anahtar Kelimeler : Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi, bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi, ücret

DAVALI: Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Bilkent Plaza, B2 Blok VEKİLİ: Av. Oya PELİT / Aynı yerde

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire. Anahtar Kelimeler: Abonelik Sözleşmesi, Gecikme Faizi, Tahsil Edilince Beyanname Verilmesi

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

T.C. D A N I Ş T A Y ONBEŞİNCİ DAİRE

Ek 2: Dava Dilekçesi. İstanbul Nöbetçi İdare Mahkemesi. Sayın Başkanlığına. İstanbul 2. İdare Mahkemesi 2008/1445 E

KARARLARI YARGI KARARLARI YARGI

:Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanlığı-ANKARA. :Av. Ziynet Özçelik, Av.Mustafa Güler. Tunus Cad. No.21/3 Kavaklıdere/ANKARA

T.C. ANKARA 4. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2010/1045 KARAR NO : 2010/2000

T. C. YÜK SEKÖ Ğ RETİM KURULU BAŞKANLIĞI. B.30.0.PER O 3 - M Araştırma Görevlilerinin istihdamı

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

: Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası. VEKİLİ : Av. Mahmut Nedim Eldem- -Cinnah Cad. Willy Brant Sok. No: 13 Çankaya/ANKARA

- KARAR- -Yapı yaklaşma mesafelerinin doğu, batı, kuzey ve güney cephelerinden 5'er m. bırakılmış,

T.C. D A N I Ş T A Y BEŞİNCİ DAİRE EsasNo : 2012/8758 Karar No : 2014/9866

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

Oğuzlar Mah. Barış Manço Cad. Av. Özdemir Özok Sok. No:8. Vekilleri : Hukuk Müşaviri Elif Yayman - Aynı adreste.

VEKİLİ: Av. Özgür ÖZTEKİN - Üçtutlar Mah. Üçtutlar 6.Sok. Fırat Apt.Kat:4 No:2/15 ÇORUM. : Hukuk MüşaviriHuri GÜLÜMSER-Kızılay/ANKARA

T.C. DANIŞTAY 2. DAİRE E. 2007/4397 K. 2008/3749 T

T.C. D A N I Ş T A Y İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU YD İtiraz No : 2016/1256

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

8. Daire 2010/7065 E., 2013/1488 K. "İçtihat Metni"

5. Daire 2012/5124 E., 2014/2469 K. "İçtihat Metni"

Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmelik/m.

Mahkeme, Anayasaya aykırılık iddiasını ciddi görmezse bu iddia temyiz merciince esas hükümle birlikte karara bağlanır.

Trafiği Kontrol ve Düzenleme Görevini Yürütürken Yaralanması Halinde Nakdi Tazminat Ödeneceği )

YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEYEN (DAVACI):

Transkript:

ÖZET: Özel hastanelerin ayakta teşhis tedavi yapabilecek şekilde poliklinik açmalarını sağlayan düzenlemede hukuka aykırılık olmadığı hk. T.C. DANIŞTAY ONUNCU DAİRE Esas No :2003/2706 Karar No :2006/7458 Davacı :Türk Dişhekimleri Birliği Vekili :Av. Mustafa Güler, Strazburg Cad. 28/28 Sıhhiye-Ankara Davalı :Sağlık Bakanlığı-Ankara İstemin Özeti :13.04.2003 tarih ve 25078 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin, 3.maddesi ile Özel Hastaneler Yönetmeliğinin 6.maddesinin 1.fıkrasında yapılan değişikliğin ayakta ve ibaresinin, 6.maddenin (c) bendinde yapılan değişikliğin muayene ibaresinin, 4.maddesi ile Özel hastaneler Yönetmeliğinin 7.maddesinin 1.fıkrasında yapılan değişikliğin ayakta ve.. ibaresinin, 31.maddesi ile değişik Özel Hastaneler Yönetmeliğinin özel hastanelerde asgari bulunduracak sağlık personelini gösteren Ek-3 tablosunun III.sırasında bulunan her diş üniti için bir diş tabibi belirlemesinin ve yine değişik 31.madde ile Özel Hastaneler Yönetmeliğine Ek-4/39 olarak eklenen Ağız ve Diş, Çene hastalıkları Cerrahisi tablosunun; 2219 sayılı Yasada, özel hastanelerin yatırılarak hasta tedavi etmek üzere açılabileceği Yönetmeliğin söz konusu Yasaya aykırı olduğu, ait hukuk normunun üst hukuk normuna aykırı olamayacağı ileri sürülerek iptali istenilmektedir. Savunmanın Özeti: Usul Yönünden; 3324 sayılı Yasa ile Türk Dişhekimleri Birliğinin, kuruluş, amaç ve görevlerinin belirlendiği, Dişhekimleri odasının üyelerinin hak ve menfaatlerini gözetmekle yükümlü oldukları, bir kısım üyeleri aleyhine olacak şekilde dava açamayacakları, davacı Odanın Yönetmeliğinin dava konusu edilen hükümlerinin iptalinde menfaati bulunmadığı, esas yönünden; iptali istenilen Yönetmeliğin dayanağının 2219 sayılı Yasa değil, 3359 sayılı Yasanın 9/c maddesi olduğu, 3359 sayılı Yasa ile düzenleme yapma yetkisinin idareye verildiği, ayaktan teşhis ve tedavi hizmetinin hem özel hem de resmi hastanelerde sunulduğu, poliklinik hizmetlerinin ise hastane hizmetinin ayrılmaz bir parçasını oluşturduğu bir hastanın yatarak tedavi edilip edilemeyeceğinin poliklinik hizmeti sırasında belirlenebileceği, her hastaneye müracaat eden hastanın yatırılmasının sağlık hizmetinin amacına ve hasta haklarına aykırı olduğu, gerek olmaksızın ücret ödenmesine yol açılacağı ve 2219 sayılı Yasada ayaktan tedaviyi yasaklayan hüküm bulunmadığı, bütün kamu ve özel hastanelerin personel ve hizmet kıstaslarını belirlemeye idarenin yetkili olduğu belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. D.Tetkik Hakimi: Erkan Yılmaz Düşüncesi :3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunun 1.maddesinde bu Kanunun amacının; sağlık hizmetleriyle ilgili temel esasları düzenlemek olduğu 2.maddesinde, Milli Savunma Bakanlığı hariç, bütün kamu kurum ve kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişilerini ve gerçek kişileri kapsadığı belirtilmiş, 3.maddesinde sağlık hizmetleriyle ilgili temel esaslar sıralanmış, 9.maddesinin (c) bendinde ise bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet ve personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ile bu Kanunla ilgili diğer hususlarının Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle tespit edileceği kurala bağlandığından, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu nun 9/c maddesi ile 181 sayılı Kanun Hükmünde Kararname nin 43.maddesinin Sağlık Bakanlığı na verdiği yetki ve göreve dayanılarak Yönetmelik ile yeni doğan ihtiyaçlar uygulamada karşılaşılan güçlükler, kamu yararı ve bu düzenlemede değişiklik yapılabileceği tabidir. Yönetmeliğe dayanak oluşturan Yasayla getirilen kuralların Anayasaya uygun olduğu Anayasa Mahkemesi kararıyla ortaya konulmuş olup, davalı idare tarafından Yönetmelikle yapılan 1

düzenlemede Yasanın verdiği yetkiyi aşar bir nitelik bulunmadığından, davanın reddi gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı :Nevzat Özgür Düşüncesi :Sağlık hizmetleriyle ilgili temel esasları düzenleyen 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 9.maddesinin (c) bendinde bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet, personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kurum ve kuruluşlarını sınıflandırmaya ve sınıflarının değiştirilmesine, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlandırmalarına, sağlık hizmet zinciri oluşturulmasına, hizmet içi eğitim usul ve esasları ile sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ve denetimi ile bu Kanunla ilgili diğer hususların Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliklerle tespit edileceği belirlenmiş olup Yasanın bu hükmüne göre bütün özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet ve personel kıstaslarının yönetmelikle düzenlenebileceği açıktır. Bu itibarla dava konusu Yönetmeliğin özel hastanelerin ayaktan tedaviye yönelik poliklinik açmalarına imkan sağlayan düzenlemelerinin 2219 sayılı Kanuna aykırı olduğu yönündeki davacı iddialarında isabet bulunmamaktadır. Öte yandan, bir hastanın yatırılarak tedavi edilip edilmeyeceğinin muayene edilmeden kararlaştırılmasının mümkün olmaması bakımından, ayakta teşhis ve tedavinin her sağlık kuruluşu yönünden vazgeçilmez olduğu konusunda da duraksamaya yer olmadığından, özel hastanelerde ayakta muayene yapılamayacağına ilişkin davacı iddiaları geçerli görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince görüşüldü: Dava, 13.4.2003 tarih ve 25078 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan Özel hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin, 3.maddesi ile Özel Hastaneler Yönetmeliğinin 6.maddesinin 1.fıkrasında yapılan değişikliğin ayakta ve ibaresinin 6.maddenin (c) bendinde yapılan değişikliğin muayene ibaresinin 4.maddesi ile Özel Hastaneler Yönetmeliğinin 7.maddesinin 1.fıkrasında yapılan değişikliğin ayakta ve ibaresinin, 31.maddesi ile değişik Özel Hastaneler Yönetmeliğinin özel hastanelerde asgari bulundurulacak sağlık personelini gösteren Ek-3 tablosunun III.sırasında bulunan her diş üniti için bir diş tabibi belirlenmesinin ve yine değişik 31.madde ile Özel Hastaneler Yönetmeliğine Ek-4/39 olarak eklenen Ağız ve Diş, Çene Hastalıkları Cerrahisi tablosunun iptali istemiyle açılmıştır. Davalı idarenin usule yönelik itirazı yerinde görülmeyerek esasa geçildi. 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu nun 1.maddesinde, bu Yasanın amacının sağlık hizmetiyle ilgili temel esasları düzenlemek olduğu; 2.maddesinde, Milli Savunma Bakanlığı hariç, bütün kamu kurum ve kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişilerini ve gerçek kişileri kapsadığı belirtildikten sonra 3.maddesinde, sağlık hizmetleriyle ilgili temel esaslar sıralanmıştır. Yasanın Yönetmelikler başlıklı 9.maddesinin (c) bendinde, bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet, personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kurum ve kuruluşlarını sınıflandırmaya ve sınıflarının değiştirilmesine, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık hizmet zinciri oluşturulmasına, hizmet içi eğitim usul ve esasları ile sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ve denetimi ile bu Kanunla ilgili diğer hususların Sağlık ve Sosyal yardım Bakanlığınca çıkarılacak Yönetmelikle tespit edileceği hükmüne yer verilmiş, 10.maddesinde, diğer Yasaların bu Yasayla ilgili yönetmelikler düzenlenip yürürlüğe konuluncaya kadar bu Yasaya aykırı olmayan mevzuat hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı belirlenmiştir. 2

181 sayılı Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve görevleri hakkında Kanun Hükmünde Kararname nin 43.maddesinde, Sağlık Bakanlığının, yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri, tüzük, yönetmelik vb. metinlerle düzenlemekle görevli ve yetkili olduğu kurala bağlanmıştır. Davacı oda tarafından, 2219 sayılı Yasayla düzenleme yapılan alanlarda Yönetmelikle düzenleme yapılmasının yasa ve Tüzüğe aykırı olduğu, 2219 sayılı Yasayla düzenlenen konuların yönetmelik hükmüyle değiştirilemeyeceği, özel hastanelerin ayakta teşhis ve tedavi yapmasının mümkün olmadığı yolundaki iddialarla Yönetmeliğin yukarıda belirtilen ibare ve kısımlarının iptali istenilmektedir. 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel kanunu nun 2.maddesindeki kimi sözcüklerle 3.maddesinin a,c,g,h bentlerinin 4. ve 5. maddelerinin 7.maddesinin birinci ve üçüncü fıkralarının, 9.maddesinin b ve c bentlerindeki kimi sözcüklerin ve geçici 3.maddesi ile 10.maddesinin Anayasaya aykırılığı iddiasıyla yapılan başvuru üzerine Anayasa Mahkemesince verilen 19.04.1998 tarih ve E: 187/16 K:1988/8 sayılı kararda; düzenlediği konu ve içeriği yönüyle özel yasa niteliğinde olduğu, ilgili konularda önceki kuralların yeni yasayla değiştirilmesini ya da tümüyle yürürlükten kaldırılmasını, hukukun doğal karşıladığı, genel ilkelere uygun bulduğu bir düzenleme biçimi olduğu, yeni kuralın eski kuralı yürürlükten kaldırabileceği, bu tür düzenleme biçimi olduğu, yeni kuralın eski kuralı yürürlükten kaldırabileceği, bu tür düzenlemelerin yasa koyucunun takdir yetkisi içinde bir yasama işlemi olduğu, kaldı ki bir yasaya kendisine aykırı kuralların yürürlükten kaldırıldığına ilişkin açık bir hüküm konulmasa dahi, yeni kurallara aykırı olan önceki kuralların kendiliğinden geçersiz duruma geleceği ve uygulama yeterliklerini yitirecekleri, bu durumun hukukun genel ilkelerinden olduğu saptanmıştır. Özel hastaneler alanını düzenleyen ve özel bir Yasa olan 2219 sayılı Hususi Hastaneler Kanunu dayanak alınmak suretiyle Yönetmeliğin hazırlanması ve bu alanın düzenlenmesi iddiasına karşın, yukarıda yer verilen Anayasa Mahkemesi kararında yapılan açıklama karşısında özel yasa niteliğini haiz, bu alanı yeniden düzenleyen 3359 sayılı Yasanın koyduğu kurallar ile çelişen önceki kuralların uygulanabilirliğinin kalmadığının kabulü gerekmektedir. Özel hastanelerin faaliyet alanının Yönetmelikle düzenlenip düzenlenemeyeceği konusuna gelince; 3359 sayılı Yasanın 9.maddesi c fıkrası, özel hastanelere ilişkin alanın Yönetmelikle düzenlenmesi konusunda davalı idareyi yetkilendirmiştir. Anılan anayasa Mahkemesi kararında bu maddenin iptal istemi de tartışılmış; bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet, personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kurum ve kuruluşlarını sınıflandırmaya ve sınıflarının değiştirilmesine, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık hizmet zinciri oluşturulmasına, hizmet içi eğitim usul ve esasları ile sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ve denetimi konularının Yönetmelikle düzenlenmesini öngören maddede Anayasaya aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu itibarla özel hastanelerin faaliyet alanının yönetmelikle düzenlenmesine yetki veren Yasa maddesinin Anayasaya uygunluğu saptanmış olmakta, Yönetmeliğin, dayanağı Yasa hükmü ile verilen yetkiyi aşar bir niteliği de bulunmadığından, yeniden yapılandırılan özel hastanelerin yönetmelikle getirilen yeni kurallara tabi olacağının kabulü gerekmektedir. Kaldı ki, 3359 sayılı Yasa ve bu Yasaya dayanılarak hazırlanan Yönetmelik hükümlerine aykırı olmayan ya da bir başka deyişle çelişmeyen 2219 sayılı Yasa ve Tüzük hükümlerinin de uygulanacağı kuşkusuzdur. Dava konusu Yönetmeliğin 3.maddesi ile 27.3.2002 tarih ve 24708 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinin 6.maddesi değiştirilmiş anılan maddenin 1.fıkrasında, bu yönetmelik ile asgari olarak öngörülen, bina, tesis, hizmet ve personel standartlarını haiz; birden fazla uzmanlık dalında sürekli ve düzenli olarak, ayakta ve yatarak muayene, tıbbi teşhis ve tedavi, yoğun bakım ve acil sağlık hizmetleri veren, ruhsatında yazılı olup, hasta kabul ve tedavi ettiği uzmanlık dallarının gerektirdiği klinikler ile acil ve yoğun bakım üniteleri, radyoloji laboratuarı ve bu maddenin 3

ikinci fıkrasında belirlenen hastane gruplarına göre biyokimya ve/veya mikrobiyoloji laboratuarları bulunan, tam gün faaliyet gösteren özel hastanelerdir hükmü getirilmiş, aynı Yönetmeliğin 4.maddesi 1.fıkrasında ise, özel dal hastaneleri; belirli bir yaş ve cins grubu hastalar ile belirli bir hastalığa tutulanlara veya bir organ ve organ grubu hastalarına yönelik hizmet vermek üzere, hastanenin ana faaliyetleri ile ilgili uzmanlık dallarından her birinde kadrolu en az iki uzman tabip ile bu uzmanlık dalının gerektirdiği diğer uzmanlık dalları için en az bir kadrolu uzman tabip çalıştırılan gelişmiş teknolojik donanım ve personel desteği ile sürekli ve düzenli olarak, ayakta ve yatarak muayene, tıbbi teşhis ve tedavi, yoğun bakım ve acil sağlık hizmetleri veren, ruhsatında yazılı uzmanlık dallarının gerektirdiği klinikler, üniteler ve laboratuarlar ile acil ünitesi ve radyoloji laboratuarı bulunan ve tam gün faaliyet gösteren en az on yatak kapasitesi olan özel hastaneler olarak tanımlanmıştır. Bu durumda sağlık hizmetinin bir bütün olduğu ve her hastanın sağlık hizmetinden aynı oranda yararlanma hakkın bulunduğu göz önüne alındığında hizmetin etkin, kaliteli ve verimli sunulabilmesi amacıyla özel hastanelerin faaliyet alanına yönelik olarak Yönetmelik ile yapılan düzenlemede hizmetin gereği ve mevzuata aykırılık bulunmamaktadır. Özel hastanelerin, hastaların yatırılarak tedavi etmek amacıyla açılabileceği iddiasına yönelik olarak, hastaneye gelen her hastanın yatarak muayene ve tedavi edilmesi mümkün olmayıp, ancak ayakta yapılacak bir muayene ile hastanın yatarak tedaviye ihtiyacı olup olmadığının saptanabileceği dikkate alındığında etkin, verimli ve kaliteli sağlık hizmeti sunumunun her hastanın yatırılarak muayene ve tedavi edilmesini gerekli kıldığından söz edilemez. Diğer yandan, 3359 sayılı Yasanın 9/c maddesine göre, bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet, personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kurum ve kuruluşlarını sınıflandırmaya ve sınıflarının değiştirilmesine, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık hizmet zinciri oluşturulmasına, sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ve denetimi konusunda, davalı idarenin yönetmelikle düzenleme yapma yetkisi bulunduğundan, bu yetkiye dayanılarak hukuka ve mevzuata uygun olarak Özel Hastaneler Yönetmeliğinde, dava konusu yönetmelikle yapılan değişikliğe yönelik olarak davacı tarafından ileri sürülen diğer iddialar, dava konusu yönetmeliğin iptalini gerektirecek nitelikte görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davanın REDDİNE, peşin yatırılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 27.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Başkan Üye Üye Üye Üye Ali Mehmet Ahmet Cem Nüket GÜVEN ÜNLÜÇAY BAŞPINAR ERBÜK YOKLAMACIOĞLU 4

T.C. DANIŞTAY ONUNCU DAİRE Esas No : 2003/2757 Karar No : 2006/6985 Davacı : Bursa Dişhekimleri Odası Aktarhüssam Mh. Değirmen Sk. 9/b BURSA Davalı : Sağlık Bakanlığı ANKARA Davanın Özeti : 27.03.2002 tarih ve 24708sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 13.4.2003 tarih ve 25078 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmeliğin 3. maddesi 1. fıkrası ve 4. maddesi 1. fıkrasında yer alan ayakta ve ibaresinin, 2219 sayılı Yasada, özel hastanelerin yatırılarak hasta tedavi etmek üzere açılabileceği ve ancak parasız olmak kaydıyla ayaktan tedavi hizmeti verebileceği düzenlemesine yer verildiği, bu hükümler karşısında Yönetmeliğin 2219 sayılı Yasaya aykırı olduğu, koruyucu sağlık hizmetinin de mahiyeti itibariyle ayaktan verilen sağlık hizmeti kapsamında yer aldığı, alt hukuk normunun üst hukuk normuna aykırı olamayacağı ileri sürülerek iptali istenilmektedir. Savunmanın Özeti : Usul yönünden; 3324 sayılı Yasa ile Türk Diş Hekimleri Birliğinin, kuruluş, amaç ve görevlerinin belirlendiği, Diş hekimleri odasının üyelerinin hak ve menfaatlerini gözetmekle yükümlü oldukları, bir kısım üyeleri aleyhine olacak şekilde dava açamayacakları, davacı Odanın Yönetmeliğin dava konusu edilen hükümlerinin iptalinde menfaati bulunmadığı, esas yönünden; iptali istenen Yönetmeliğin dayanağının 2219 sayılı Yasa değil, 3359 sayılı Yasanın 9/c maddesi olduğu,3359 sayılı Yasa ile düzenleme yapma yetkisinin idareye verildiği, ayaktan teşhis ve tedavi hizmetinin hem özel hem de resmi hastanelerde sunulduğu, poliklinik hizmetlerinin ise hastane hizmetinin ayrılmaz bir parçasını oluşturduğu, bir hastanın yatarak tedavi edilip edilemeyeceğinin poliklinik hizmeti sırasında belirlenebileceği, her hastaneye müracat eden hastanın yatırılmasının sağlık hizmetinin amacına ve hasta haklarına aykırı olduğu, gerek olmaksızın ücret ödenmesine yol açılacağı ve 2219 sayılı Yasada ayaktan tedaviyi yasaklayan hüküm bulunmadığını belirterek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. D. Tetkik Hakimi : Elmas Mucukgil Düşüncesi : 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunun 1. maddesinde bu Kanunun amacının, sağlık hizmetleriyle ilgili temel esasları düzenlemek olduğu, 2. maddesinde, Milli Savunma Bakanlığı hariç, bütün kamu kurum ve kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişilerini ve gerçek kişileri kapsadığı belirtilmiş, 3.maddesinde sağlık hizmetleriyle ilgili temel esasları sıralanmış, 9. maddesinin (c) bendinde bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tessi, hizmet ve personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ile b Kanunla ilgili diğer hususların Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle tespit edileceği konusu belirtilmiş, 10. maddesinde ise diğer kanunların bu Kanuna aykırı hükümlerinin yürürlükten kalkacağı kuralına yer verilmiştir. 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu nun 9/c maddesi ile 181 sayılı Kanun hükmünde Kararname nin 43. maddesinin Sağlık Bakanlığına verdiği yetki ve göreve dayanılarak Yönetmelik ile yeni doğan ihtiyaçlar, uygulamada karşılaşılan güçlükler, kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda mevzuatın tanıdığı yetki çerçevesinde düzenleme ve bu düzenlemede değişiklik yapılabileceği tabiidir. Yönetmeliğe dayanak oluşturan Yasayla getirilen kuralların Anayasaya uygun olduğu Anayasa Mahkemesi kararıyla ortaya konulmuş olup, davalı idare tarafından Yönetmelikle yapılan düzenlemede Yasanın verdiği yetkiyi aşar bir nitelik bulunmadığından, davanın reddi gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı : Sevil Bozkurt 5

Düşüncesi : Dava, 13.04.2003 günlü 25078 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 3. ve 4. maddelerindeki ayakta ve sözcüklerinin iptali istemiyle açılmıştır. 15.05.1987 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Genel Kanununun 1. maddesinde bu Kanunun amacının sağlık hizmetleriyle ilgili temel esasları düzenlemek olduğu, 2. maddesinde bu Kanunun Milli Savunma Bakanlığı hariç, bütün kamu kurum ve kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişilerini ve gerçek kişileri kapsadığı belirtilmiş, 3. maddesinde sağlık hizmetleriyle ilgili temel esaslar sıralanmış, 9. maddesinin (c) bendinde bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet ve personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ile bu Kanunla ilgili diğer hususların Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle tesbit edileceği belirtilmiş, 10. maddesinde ise Diğer kanunların bu Kanuna aykırı hükümleri yürürlükten kalkar. Kuralına yer verilmiştir. Özel Hastaneler Yönetmeliğinin 3. maddesinde bu yönetmeliğin 3359 sayılı Yasanın 3. maddesi ve 9. maddesinin (c) bendine ve 181 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 43. maddesine dayanılarak hazırlandığı belirtilmektedir. Anılan yasa hükümlerine göre sağlık hizmetleriyle ilgili temel esasların 15.51987 tarihinden itibaren 3359 sayılı Yasa hükümleri çerçevesinde belirleneceği ve bu tarihten önce yürürlüğe konulan diğer kanunların bu Kanuna aykırı hükümlerinin 15.5.198 tarihinde yürürlükten kalktığı ve sağlık hizmetinin bir bütün olduğu dikkate alındığında, her hastanın sağlık hizmetinden aynı oranda yararlanma hakkının bulunduğu göz önüne alındığında hizmetin etkin, kaliteli ve verimli sunulabilmesi amacıyla Yönetmelik ile özel hastanelerin faaliyet alanında yapılan düzenlemede hizmet gereklerine ve 3359 sayılı Yasanın herhangi bir maddesine aykırılık bulunmamaktadır. Öte yandan, 2219 sayılı Yasa uyarınca açılan ve yatırarak hasta tedavi etme hakları bulunduğu ve kuruluş amaçlarının topluma sağlık hizmeti sunmak olduğu konusunda çekişme bulunmayan özel hastanelere başvuran hastaların yatırılarak tedavilerine ihtiyaç bulunup bulunmadığının belirlenmesi için öncelikle ayakta tetkik ve tedavilerinin yapılması sağlık hizmetinin doğası gereği olduğundan, özel hastanelerin ayakta tedavi yapabileceklerine ilişkin yönetmelik hükümlerinin 2219 sayılı Yasaya aykırı olduğu yönündeki davacı iddialarında isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle Yönetmeliğin davaya konu hükümlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından, davanın reddi gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü. Dava, 27.03.2002 tarih ve 24708 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 13.04.2003 tarih 25078 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmeliğin 3. maddesi 1. fıkrası ve 4. maddesi 1. fıkrasında yer alan ayakta ve ibaresinin 27.03.2002 tarih ve 24708 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 13.04.2003 tarih ve 25078 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmeliğin 3. maddesi 1. fıkrası ve 4. maddesi 1. fıkrasında yer alan ayakta ve ibaresinin; davanın özeti bölümünde belirtilen nedenlerle iptali istemiyle açılmıştır. Davalı idarenin usule yönelik itirazı yerinde görülmeyerek esasa geçildi. 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu nun 1. maddesinde, bu Yasanın amacının sağlık hizmetleriyle ilgili temel esasları düzenlemek olduğu, 2. maddesinde, Milli Savunma Bakanlığı hariç, bütün kamu kurum ve kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişilerini ve gerçek kişileri kapsadığı 6

belirtildikten sonra 3. maddesinde, sağlık hizmetleriyle ilgili temel esaslar sıralanmıştır. Yasanın Yönetmelikler başlıklı 9. maddesinin (c) bendinde, bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet, personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kurum ve kuruluşlarını sınıflandırmaya ve sınıflarının değiştirilmesine, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık hizmet zinciri oluşturulmasına, hizmet içi eğitim usul ve esasları ile sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tesbiti ve denetimi ile bu Kanunla ilgili diğer hususların Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca çıkarılacak Yönetmelikle tespit edileceği hükmüne yer verilmiş, 10. maddesinde, diğer Yasaların bu Yasaya aykırı hükümlerinin yürürlükten kalkacağı öngörülmüş, Geçici 5. maddesinde ise, bu Yasayla ilgili yönetmelikler düzenlenip yürürlüğe konuluncaya kadar bu Yasaya aykırı olmayan mevzuat hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı belirlenmiştir. 181 sayılı Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname nin 43. maddesinde, Sağlık Bakanlığının, yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetleri, tüzük, yönetmelik v.b. metinlerle düzenlemekle görevli ve yetkili olduğu kurala bağlanmıştır. Davcı oda tarafından,2219 sayılı Yasayla düzenleme yapılan alanlarda Yönetmelikle düzenleme yapılmasının Yasa v Tüzüğe aykırı olduğu, 2219 sayılı Yasayla düzenlenen konuların yönetmelik hükmüyle değiştirilemeyeceği yolundaki iddialarla Yönetmeliğin 3. maddesinin 1. fıkrası ve 4. maddesinin 1 fıkrasındaki ayakta ve sözcüğünün iptali istenildiğinden, bu iddialar göz önüne alınarak, dava konusu sözcüğün bu kapsamda incelenmesi gerekmektedir. 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu nun 2. maddesindeki kimi sözcüklerle 3. maddesinin a,c,g,h bentlerinin 4. ve 5. maddelerinin, 7. maddesinin birinci ve üçüncü fıkralarının 9. maddesini b ve c bentlerindeki kimi sözcüklerin ve geçici 3. maddesi ile 10. maddesinin Anayasaya aykırılığ4ı iddiasıyla yapılan başvuru üzerine Anayasa Mahkemesince verilen 19.4.1998 tarih ve E: 1987/16 K:1988/8 sayılı kararda; düzenlediği konu ve içeriği yönüyle özel Yasa niteliğinde olduğu, ilgili konularda önceki kuralların yeni yasayla değiştirilmesini ya da tümüyle yürürlükten kaldırılmasını, hukukun doğal karşıladığı, genel ilkelere uygun bulduğu bir düzenleme biçimi olduğu, yeni kuralın eski kuralı yürürlükten kaldırabileceği, bu tür düzenlemelerin yasa koyucunun takdir yetkisi içinde bir yasama işlemi olduğu, kaldı ki bir yasaya, kendisine aykırı kuralların yürürlükten kaldırıldığına ilişkin açık bir hüküm konulmasa da yeni kurallara aykırı olan önceki kuralların kendiliğinden geçersiz duruma geleceği ve uygulama yeterliklerini yitirecekleri, bu durumun hukukun genel ilkelerinden olduğu saptanmıştır. Özel hastaneler alanını düzenleyen ve özel bir Yasa olan 2219 sayılı Hususi Hastaneler Kanunu dayanak alınmak suretiyle Yönetmeliğin hazırlanması ve bu alanın düzenlenmesi iddiasına karşın, yukarıda yer verilen anayasa Mahkemesi kararında yapılan açıklama karşısında özel yasa niteliğini haiz, bu alanı yeniden düzenleyen 3359 sayılı Yasanın koyduğu kurallar ile çelişen önceki kuralların uygulanabilirliğinin kalmadığının kabulü gerekmektedir. Özel hastanelerin faaliyet alanının Yönetmelikle düzenlenip düzenlenmeyeceği konusuna gelince; 3359 sayılı Yasanın 9. maddesi c fıkrası, özel hastanelere ilişkin alanın Yönetmelikle düzenlenmesi konusunda davalı idareyi yetkilendirmiştir. Anılan Anayasa Mahkemesi kararında bu maddenin iptal istemi de tartışılmış; bütün kamu ve özel sağlık kuruluşlarının tesis, hizmet, personel kıstaslarını belirlemeye, sağlık kurum ve kuruluşlarını sınıflandırmaya ve sınıflarının değiştirilmesine, sağlık kuruluşlarının amaca uygun olarak teşkilatlanmalarına, sağlık hizmet zinciri oluşturulmasına, hizmet için eğitim usul ve esasları ile sağlık kurum ve kuruluşlarının koordineli çalışma ve hizmet standartlarının tespiti ve denetimi konularının Yönetmelikle düzenlenmesini öngören maddede Anayasaya aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu itibarla özel hastanelerin faaliyet alanının yönetmelikle düzenlenmesine yetki veren Yasa maddesinin Anayasaya uygunluğu saptanmış olmakla, Yönetmeliğin, dayanağı Yasa hükmü ile verilen yetkiyi aşar bir niteliği de bulunmadığından, yeniden yapılandırılan özel hastanelerin yönetmelikle getirilen yeni kurallara tabi olacağının kabulü gerekmektedir. 7

Kaldı ki, 3359 sayılı Yasa ve bu Yasaya dayanılarak hazırlanan Yönetmelik hükümlerine aykırı olmayan ya da bir başka deyişle çelişmeyen 2219 sayılı Yasa ve Tüzük hükümlerinin de uygulanacağı kuşkusuzdur. Dava konusu Yönetmeliğin 3. maddesi ile 27.3.2002 tarih ve 24708 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinin 6. maddesi değiştirilmiş anılan maddenin 1. fıkrasında, genel hastaneler; bu yönetmelik ile asgari olarak öngörülen, bina, tesis, hizmet ve personel standartlarını haiz; birden fazla uzmanlık dalında sürekli ve düzenli olarak, ayakta ve yatarak muayene, tıbbi teşhis ve tedavi, yoğun bakı ve acil sağlık hizmetleri veren, ruhsatında yazılı olup, hasta kabul ve tedavi ettiği uzmanlık dallarının gerektirdiği klinikler ile acil ve yoğun bakım üniteleri, radyoloji laboratuarı ve bu maddenin ikinci fıkrasında belirlenen hastane gruplarına göre biyokimya ve/veya mikrobiyoloji laboratuarları bulunan, tam gün faaliyet gösteren özel hastaneler, aynı Yönetmeliğin 4. maddesi 1. fıkrasında ise, özel dal hastaneleri; belirli bir yaş ve cins grubu hastalar ile belirli bir hastalığa tutulanlara veya bir organ ve organ grubu hastalarına yönelik hizmet vermek üzere, hastanenin ana faaliyetleri ile ilgili uzmanlık dallarından her birinde kadrolu en az iki uzman tabip ile bu uzmanlık dalının gerektirdiği diğer uzmanlık dalları için en az bir kadrolu uzman tabip çalıştırılan gelişmiş teknolojik donanım ve personel desteği ile sürekli ve düzenli olarak, ayakta ve yatarak muayene, tıbbi teşhis ve tedavi, yoğun bakım ve acil sağlık hizmetleri veren, ruhsatında yazılı uzmanlık dallarının gerektirdiği klinikler, üniteler ve laboratuar ile acil ünitesi ve radyoloji laboratuarı bulunan ve tam gün faaliyet gösteren en az on yatak kapasitesi olan özel hastaneler olarak tanımlanmıştır. Bu durumda sağlık hizmetinin bir bütün olduğu ve her hastanın sağlık hizmetinden aynı oranda yararlanma hakkının bulunduğu göz önüne alındığında hizmetin etkin, kaliteli ve verimli sunulabilmesi amacıyla özel hastanelerin faaliyet alanına yönelik olarak Yönetmelik ile yapılan düzenlemede hizmetin gereği ve mevzuata aykırılık bulunmamaktadır. Özel hastanelerin, hastaların yatırılarak tedavi etmek amacıyla açılabileceği iddiasına yönelik olarak; hastaneye gelen her hastanın yatarak tedaviye ihtiyacı olup olmadığının saptanabileceği dikkate alındığında etkin, verimli ve kaliteli sağlık hizmeti sunumunun her hastanın yatırılarak tedavi edilmesini gerekli kıldığından söz edilemez. Özel hastanelerin ayakta muayeneyi ücretsiz yapmaları gerektiği iddiasına gelince; öncelikle etkin, verimli ve kaliteli sağlık hizmeti sunulması amacıyla kurulması amaçlanan özel hastanelerin aynı zamanda ticarethane olması nedeniyle iktisadi faaliyetinin, gelir sağlama hedefinin de olduğu göz önünde bulundurulduğunda, özel hastanede ayakta sunulan tedavi hizmetinin ücretsiz verilmesi gibi bir yükümlülükten sözedilemeyeceği gibi, 2219 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinde, gerçek şahıslarla şirketlerden başkalarına ait olan ve yalnız hayır için açılan özel hastanelerin, dışardan gelen hastaları parasız muayene ve tedavi etmek ve parasız ilaç vermek üzere hastaneye bağlı poliklinik açılabileceğinin belirtilmiş olması karşısında, tüm özel hastanelerin bu kapsamda yer aldığının kabulü ile ücretsiz muayene yükümlülüğünün getirilmesi olası değildi. Açıklanan nedenlerle, davanın REDDİNE, peşin yatırılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan posta pulu bedeli olan 16.00 YTL. nın isteği halinde davacıya iadesine, 30.11.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi. Başkan Üye Üye Üye Üye Ali Mehmet Cem Nüket İbrahim GÜVEN ÜNLÜÇAY ERBÜK YOKLAMACIOĞLU BERBEROĞLU 8