SPONTAN PNÖMOTORAKS VE TEDAVİSİ. Dr. Refik Ülkü Dicle Göğüs Cerrahisi



Benzer belgeler
Pnömotoraks. Akif Turna. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı.

Pnömotoraks Tanım Akciğerler ile göğüs duvarı arasındaki plevral boşlukta hava birikmesine pnömotoraks denilmektedir.

A.B.D de her yıl yaklaşık spontan pnömotoraks vakası geliştiği rapor edilmektedir İnsidansı henüz tam olarak bilinmemektedir

Spontan Pnömotoraks. Patofizyoloji. Spontan Pnömotoraks SPONTAN VE İYATROJENİK PNÖMOTORAKS PNÖMOTORAKS:

AKCİĞER APSESİNDE CERRAHİ TEDAVİ

Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı 5. Sınıf ders programı:

Göğüs Cerrahisi Alkın Yazıcıoğlu. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi

HASTALIKLARINDA. Dr.Gürsu Kıyan. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

HASTALIKLARINDA. Dr.Gürsu Kıyan PhD. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ

AKCİĞER KANSERİ. Doç.Dr.Filiz Koşar

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GÖĞÜS CERRAHİSİ ANABİLİM DALI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM-V DERS PROGRAMI

Göğüs Ağrısı Olan Hasta. Dr. Ö.Faruk AYDIN /

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV

Plevral aralıkta hava birikmesi. Akciğer kollapsı

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

SOLUNUM SİSTEMİ HASTALIKLARI. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

Hisar Intercontinental Hospital

Akciğer Grafisi Yorumlama UZ. DR. EMRE BÜLBÜL

PRİMER SPONTAN PNÖMOTORAKS TEDAVİSİNDE VİDEO-TORAKOSKOPİK PLÖREKTOMİ (UZMANLIK TEZİ) DR. HATİCE ERYİĞİT

KADINLARDA İDRAR KAÇIRMA NEDİR VE NASIL TEDAVİ EDİLİR? İdrar kaçırma nedir- nasıl tanımlanır? Bu bir hastalık mıdır?

Klinik olarak huzursuzluk ve hipotansiyonun eşlik ettiği olgularda perikardial tamponad kuvvetle düşünülmelidir

Solunum Sistemine Ait Tıbbi Terimler. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

TOS (Toraksın Çıkım Sendromu)

ADEZİV KAPSÜLİT FZT NAZMİ ŞEKERCİ

PNÖMOTORAKS DR.ESRA TUNÇ OMÜ ACİL TIP

Vaka II. Vaka I. Vaka III. Vaka IV

İnvazif Fungal İnfeksiyonlarda Tanı Klinik-Radyolojik Yaklaşım. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar

ELEKTRONİK NÜSHA. BASILMIŞ HALİ KONTROLSUZ KOPYADIR.

Göğüs Tüpü Yönetimi. Çoğu göğüs cerrahisi ameliyatı sonunda, plevral kavite göğüs

Bir Hastada Astım Hastalığı İle Karıştırılan Yabancı Cisim Aspirasyonunda Röntgen Grafisinin Önemi: Ne Umduk,Ne Bulduk?'

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar

GIS Perforasyonları. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK-2012

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA UYGULAMA HASTANESİ GÖĞÜS CERRAHİSİ A.D UZAMIŞ HAVA KAÇAĞI CERRAHİ TEDAVİSİ İÇİN

TORAKS TRAVMALARI Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Derneği Travma ve Resüsitasyon Kursu (TRK)

GÖZDEN KAÇAN-MORTAL GÖĞÜS AĞRISI / NEFES DARLIĞI. Doç. Dr. Ayhan SARITAŞ Düzce Üniversitesi

PRİMER SPONTAN PNÖMOTORAKSIN TEDAVİSİNDE VİDEO YARDIMLI TORAKOSKOPİK CERRAHİ VE TORAKOTOMİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

TORAKS RADYOLOJİSİ. Prof Dr Nurhayat YILDIRIM

Hasta Adı Dosya No Tarih / Saat...

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri

PLEVRAL EFFÜZYON VE AMPİYEM

AKCĠĞER GRAFĠSĠNĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ UZM.DR.UMUT PAYZA KATİP ÇELEBİ ÜNV. ATATÜRK EAH ACİL TIP ANABİLİM DALI

Genellikle 50 yaş üstünde görülür ancak seyrekte olsa gençler de de görülme olasılığı vardır.

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM

Sigaranın Vücudumuza Zararları

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 4 GÖĞÜS HASTALIKLARI STAJ TANITIM REHBERİ

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 18 Ocak 12 Çarşamba


Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı

Perikardiyosentez-Tüp Torakostomi. Dr.Öğr.Gör. Esra Karaman Maltepe Üni. Tıp Fakültesi Acil Tıp AD

Entübasyon sonrası trakeal rüptür: 5 olgu Gönül Sağıroğlu*, Tamer Sağıroğlu**, Burhan Meydan*, Çağatay Tezel*

Trakea Rüptürü. Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu. Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011

HASTANESİ KARDİYOLOJİ KLİNİĞİ GEÇİCİ KALP PİLİ TAKILMASI İÇİN HASTANIN BİLGİLENDİRİLMİŞ ONAM (RIZA) BELGESİ

Torakotomi Sonrası Ekspansiyon Kusuru ve Apikal Pnömotoraksta Posterior İnterkostal Tüp Torakostominin Etkinliği #

Çocuklarda Akut Solunum Sıkıntısı Sendromu (ARDS) ve Tedavisi. Tolga F. Köroğlu Dokuz Eylül Üniversitesi

TRAVMALI HASTAYA YAKLAŞIM

Kronik Öksürük. Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı

D E F O R M İ T E L E R İ

Alevlenmelerin en yaygın nedeni, trakeobronşiyal enfeksiyonlar ve hava kirliliğidir. Şiddetli alevlenmelerin üçte birinde neden saptanamamaktadır

Primer spontan pnömotoraks tedavisinde torakoskopik büllektomi ve plevral abrazyon

YRD. DOÇ. DR. SÜLEYMAN TAS, GELISTIRDIGI AMELIYAT TEKNIGIYLE...

KARACİĞER KİST HİDATİĞİNİN PERKÜTAN TEDAVİSİNDE SEKDİNGER VE TROKAR TEKNİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI. Dr. Mustafa Özdemir

KALP KRİZİ UZ.DR.MUHAMMET HULUSİ SATILMIŞOĞLU

ÇEVİRMEN İHTİYACI Çevirmen gerekli miydi? Evet Hayır Gerekli ise onam sırasında nitelikli bir çevirmen yanınızda var mıydı?

SPONTAN PNÖMOTORAKS CERRAHİSİ İÇİN BİLGİLENDİRME VE RIZA BELGESİ

AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak

TKD/TKYK KORONER BAKIM İLERİ KLİNİK UYGULAMALAR SERTİKASYON PROGRAMININ ÇEKİRDEK EĞİTİM PROGRAMI

ÜRÜN BİLGİSİ. ETACİD, erişkinler, 12 yaş ve üzerindeki adolesanlarda mevsimsel alerjik rinitin profilaksisinde endikedir.

Kalp Kapak Hastalıkları

KARDİYOLOJİ GEÇİCİ KALP PİLİ TAKILMASI İÇİN BİLGİLENDİRİLMİŞ HASTA ONAM FORMU

İDİOPATİK İNTERSTİSYEL PNÖMONİLER (IIP) DE RADYOLOJİK BULGULAR. Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD İzmir

Ankilozan Spondilit BR.HLİ.065

Göğüs Hastalıkları. Bronkoskopi

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

TİROİD (GUATR) CERRAHİSİ HAKKINDA SIK SORULAN SORULAR FR-HYE

Ameliyat Riskinin Değerlendirilmesinde Akciğer Kapasitesi Akif Turna

Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız

Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

Torakotomiyle Sağaltılan Primer ve Sekonder Spontan Pnömotoraks Hastalarının Karşılaştırılması ve Torakotominin Değeri

VENA CAVA SUPERİOR SENDROMU. Dr.Serdar Onat

GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU)

SANATORYUM ATATÜRK ÜN HAYALİNDEKİ HASTANE: Hastanemizin kuruluş düşüncesi 1930 lu yıllara dayanmaktadır. Toraks Bülteni 33

Abdominal Aort Anevrizması. Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK

KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 01 Kasım 2010 Pazartesi

DR. GÜLNUR GÖLLÜ BAHADIR ÇOCUK CERRAHİSİ AD

Noninvazif Mekanik Ventilasyon Kime? Ne zaman?

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ

Video yardımlı bir göğüs cerrahisi işlemi gerçekleştirebilmek

Kasık Komplikasyonları ve Yönetimi. Doç.Dr.Gültekin F. Hobikoğlu Medicana Bahçelievler

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır.

BEL AĞRISI. Dahili Servisler

SİSTEKTOMİ + ÜRİNER DİVERSİYON. Soyadı: Doğum tarihi: Protokol No:... Baba adı: Ana adı:..

Spontan Pnömotoraks Tedavi Sonuçlarının Kantitatif Değerlendirilmesi

Cerrahi Tedavi Uygulanan Spontan Pnömotorakslı Olguların Analizi #

Transkript:

SPONTAN PNÖMOTORAKS VE TEDAVİSİ Dr. Refik Ülkü Dicle Göğüs Cerrahisi

SPONTAN PNÖMOTORAKS: Pnömotoraks, plevra boşlukta hava olması olarak tanımlanır. Travma, etken ya da cerrahi müdahale olmadan gelişen pnömotorakslara spontan pnömotoraks denir. Normal görünen akciğerde saptanan pnömotoraksa primer spontan pnömotoraks, akciğer grafisi normal olmayan hastalarda gelişen pnömotoraksa ise sekonder spontan pnömotoraks adı verilir. İlk PA grafide herhangi bir akciğer rahatsızlığı görülmeyen hastalarda daha sonra yapılan tetkiklerde bir akciğer patolojisi izlenirse (amfizem, bül, kitle, kist gibi) ve bu patolojinin pnömotoraks oluşturma olasılığı bulunuyorsa, hastalık sekonder spontan pnömotoraks olarak adlandırılır.

Primer pnömotoraksın insidansı : 9/100.000 /yıl En sık uzun ince yapılı 20 ila 40 yaş arası erkeklerde görülür. En sık olarak, hastalar, 22 ila 26 yaşları arası sigara içen erkeklerdir. Bayanlarda 1/5 oranında daha az görülür. Bayan hastada saptandığında, lenfanjioleiomyomatosis ya da katamenial pnömotoraks gibi bir nadir nedene bağlı olabileceği düşünülmelidir.

Sigara içiciliği en önemli risk faktörüdür. Sigara içmek, pnömotoraks olasılığını erkeklerde 22 kat, kadınlarda 9 kat arttırır. Sigaranın hem alveollere destek olan bağ dokusundaki elastik lifleri bozarak, hem de hava yolu obstrüksiyonuna neden olarak pnömotoraks olasılığını arttırdığı düşünülmektedir. Nadiren ailesel olarak görülebilir.

Oluşum Mekanizması (Patofizyoloji) SSP hastaların %60 ında neden kronik obstrüktüf akciğer hastalığı (KOAH) tır. Ayrıca astma, interstisyel akciğer hastalıkları, tüberküloz, akciğer kanseri, akciğer infarktları ve pnömoni de pnömotoraksa neden olur. Bayanlarda katamenial pnömotoraks ve nadiren de pnömocytis carinii infeksiyonu da nedenler arasındadır. (Bilateral Pnx)

Belirtiler ve Klinik Bulgular: Göğüs ağrısı veya nefes darlığı (en sık başvuru nedeni) Göğüs ağrısı genellikle batıcı - plöritik tiptedir ve çoğu hastada ani başlangıçlıdır. Hastaların çoğu hekime başvurmalarına neden olan ani ağrı ya da nefes darlığından önce geçen aylar içinde zaman zaman oluşan ve geçen ani batıcı ağrıları tarif eder. Bazen pnömotoraks, HIV+ hastalarda olduğu gibi altta yatan pnömoninin ilk belirtisi olarak ortaya çıkabilir.

Bulguları: Pnömotoraks tarafında solunum seslerinin azalmış olması, taşikardi, perküsyon ile hiperrezonans olmasıdır. KOAH lı ve amfizemli hastalarda, akciğer sesleri zaten azalmış olduğu için, pnömotoraksı anlamak çok zor olabilir. Tansiyon pnömotoraks oluşmuş hastalarda, klinik tablo çok belirgin olabilir ve hipotansiyon ve şok dahi görülebilir. Pnömoderma da (cilt altı amfizemi ) cilt altında, çıtırdı veren hava kabarcıkları hissedilir ve nadiren bazı pnömotorakslarda hastalarda bulgu olarak ortaya çıkabilir.

Posteroanterior(PA) akciğer grafisi tanı koydurucudur. Grafide, akciğerin sınırlarının izlenmemesi, akciğer periferinde akciğer dokusunun görülmemesi ve hiler bölgede kollabe olmuş akciğerin neden olduğu yoğun konsolidasyon izlenebilir. Plevra boşluğuna küçük bir miktar da olsa kanama nedenli ile kostofrenik açının küntleştiği izlenebilir. Nadir olarak, pnömotoraksların %2 kadarı spontan hemopnömotoraks olabilir. Bu durumda grafide hava-sıvı seviyesi izlenir.

İngiliz Toraks Derneği (2003)----pnömotoraksları küçük, orta ve geniş pnömotoraks olarak üçe ayırmıştır. Küçük pnömotoraks: Akciğerin çevresinde küçük bir boşluk olduğunda Orta derecede pnömotoraks: Akciğerin kenarı kalbe kadar olan mesafenin yarısına kadar ulaşmışsa, Geniş pnömotoraksta: Tamamen havasız akciğer olduğunda, akciğer, diyafragmadan ayrıldığında belirtilmektedir. Pnömotoraksın tam olarak ölçümü, ekspanse kalmış akciğerin hacim olarak tüm toraksın ne kadarını kapladığını hesaplayarak olabilir. Bu hacim, akciğerin PA grafide görülen mesafesinin(m), ölçüm yapılan noktadaki hilus ile toraks duvarı arasındaki mesafenin (t) oranının küpüdür((m/t)3).

Tansiyon pnömotoraksta da pnömotoraks ile birlikte mediastinal dokuların kontralateral alana kaymış olduğu ve trakeanın karşı tarafa itildiği izlenir ve çok hızlı tanı konulmasını ve hızlı tedaviyi vazgeçilmez kılar.

PA grafide, en sık büllöz hastalıklar karışabilir. Pnömotoraksta, akciğerin kenarı dışbükeydir, septalar görülmez, toraks kavitesi içinde birden fazla hava-sıvı seviyesi olmaz. Bahsedilen bu bulguların olması, büllöz akciğer hastalığını akla getirmelidir. Toraks BT, pnömotoraksı büllöz hastalıktan ayırmada kullanılabilecek en etkin görüntüleme yöntemidir. Ayrıca, altta yatan hastalığı aydınlatmak açısından faydalıdır. Altta yatan hastalığı olduğundan şüphelenilmese bile nüks eden ya da bilateral pnömotorakslı (aynı anda ya da farklı zamanlarda oluşan) hastalarda da toraks BT istenmelidir. Primer spontan pnömotorakslı hastalarda hemen hiç bir zaman hiperkapni saptanmaz. Nadiren hipoksi görülür. Genç hastalar, hemen her zaman tek akciğerin tamamen kollabe olmasını tolere ederler. Ancak, egzersiz toleransı çok azalır ve egzersizde, bazen 1 kat merdiven çıkarken ya da acil servisin içinde filme giderken dahi hipotansiyon gelişebilir. Buna hareket ederken aniden artabilen ağrı da eklendiğinde, bazı genç hastalarda hipotansif şok ile karşılaşılabilir.

Sekonder spontan pnömotoraksı olan hastalarda hemen her zaman hipoksi vardır. İleri dönem akciğer hastalığı olan, özellikle KOAH lı hastalarda hiperkapni de olur. İleri KOAH lı, yaşlı, obez ya da büllöz amfizemi olan olgularda ve aynı anda akciğer parenkiminde tüberküloz ve benzeri hastalığı bulunan hastalarda, çok küçük oranlı pnömotoraks dahi çok ciddi solunum yetmezliği oluşturabilir. Tansiyon pnömotoraksı nadirdir ancak, taşikardi, hipotansiyon, terleme ile karakterizedir. Mediastinal yapıların kaymasına bağlı olarak kalbin preload ı azalır ve sempatik sinir sistemi aşırı olarak stimüle olur.

Tedavi PSP lı hastalarda pnömotoraks oranı %10 ve altında (konservatif tedavi) gözlemde tutularak ve nazal oksijen verilerek tedavi edilebilir. (Nazal oksijen miktarı en az 6 lt/dk ve sürekli ) Nazal oksijen, oksijenin plevralar arası geçişi azota göre çok daha hızlı olduğundan iyileşme sürecini hızlandırır. %10 ila %20 arasında pnömotoraksı olan PSP sı olan hastalarda, 2. interkostal aralık anteriordan yapılacak bir aspirasyon denenebilir. Pnömotoraks oranı %20 den fazla olan PSP lı hastalarda ve %10 dan daha fazla pnömotoraksı olan SSP olan olgularda mutlaka cerrahi tedavi önerilir. Oksijen verilmediğinde orta ve küçük pnömotorakslarda yaklaşık olarak her gün %1.5 pnömotoraks kendiliğinden iyileşir. Oksijen verildiğinde bu oran günde %3 e kadar artabilir.

Gözlem İğne ile aspirasyon Perkütan kateter ile drenaj Sualtı drenajı veya Heimlich valve ile ilişkili Tüp torakostomi Plörodezis Pnömotoraksta Tedavi Seçenekleri Video Yardımlı Toraks Cerrahisi (VATS) Torakotomi (Aksiller minitorakotomi)

4 ya da 5. drenajına alınır. Eğer tansiyon pnömotoraksı mevcutsa tercih edilmelidir. 28F bir toraks tüpü yerleştirilerek, su altı 32F toraks tüpü İşlemden önce hasta aç olmamalıdır. Örneğin 0.1 mg/kg midazolam ile yapılacak bir sedasyon (70 yaş üstü 0.5 mg/kg) ile preemptif steroid-olmayan bir analjeziğin injeksiyonu yapılır. Tüp takılarak, toraks tüpü sualtı drenajı sistemine bağlanır. Hastanın öksürmesi istenerek, su altı drenaj şişesinde, çıkan havanın kabarcıkları izlenierek takip edilir. Orta derecedeki pnömotorakslarda 14F kateterler kullanılabilir ken, hastanın mobilizasyonu arttırmak ve hastanede kalış süresini kısaltmak ya da hiç hastanede kalmamasını sağlamak üzere kateterin ucuna Heimlich valv takılabilir.

Eğer, kateter ya da dren takıldıktan sonra sıvı ya da kan drenajı gözlenir ise, hastayı önce yatırmak, toraks tüpüne sualtı drenaj şişesi bağlayarak takip etmek, sıvı drenjı günlük 100 cc nin altına düşmüşse ancak, hava kaçağı sürüyor ise, drenaj tüpünün ucuna sualtı drenaj şişesini çıkarıp Heimlich valv takarak takip etmek mümkündür. Hastayı ilk hafta 2 günde bir poliklinik kontrolünü çağırıp kaçağı kontrol edip, torakostomi yerinin pansumanını yapmak önerilir. Tüp torakostominin 1. gününde çekilen akciğer grafisinde re-ekspansiyon tam sağlanmadı ise, drenaj şişesine -15-20 cm H2O basınçla aspirasyon uygulanması gerekli olur. Bu uygulama, yüksek aspirasyon sağlayan sistemleri (merkezi ya da aspirasyon cihazı) bir denge şişesi bağlayarak olabileceği gibi, pnömotoraksların aspirasyonu için özel tasarlanmış aspirasyon makinasını, ayarını -15 ila -20 cm H20 ya ayarlayarak direkt bağlayarak ta yapılabilir.bu sırada solunum egzersizlerinin (özellikle derin inspriyum egzersizleri) verilmesi de yararlı olur.

Tüp torakostominin sonlandırılması için gereken kriterler: 1) En az 12 saattir su altı drenaj sisteminde hasta öksürür ya da derin nefes alıp verirken iken gözlenebilen bir hava kaçağı olmaması 2) Son 24 saatlik drenajın 150 cc altında olması 3) Tam re-ekspansiyon sağlanmış olması.

Pnömotoraksta Ameliyat İndikasyonları - Hava kaçağının 7 günden uzun sürmesi - Aynı tarafta ikinci kez pnömotoraks - Daha önce geçirilmiş kontralateral pnömotoraks - Dalgıç ya da pilotlardaki ilk pnömotoraks - Senkron bilateral pnömotoraks - Pnomonektomi geçirmiş hastalar - Tam teşekküllü merkeze uzak bir yerde yaşayan hastalar

Ameliyat yöntemi seçenekleri Başlıca torakotomi Video yardımlı toraks cerrahisi (VATS)dir. Çok nadiren, senkron bilateral pnömotorakslarda sternotomi ile bilateral girişim gerekebilir.

Torakotomi mini torakotomi olmalı ve (aksiller - anterior yaklaşım). Günümüzde, torakotomi yaklaşımı giderek terkedilmekte, Ağrı, tedavi başarısı, hastanede kalış süresi ve işe dönüş zamanı açısından üstünlükleri artık şüpheli olmayan VATS yöntemi tüm hastalarda tercih edilmektedir.

VATS ya da minitorakotomi ile toraksa ulaşıldığında yapılan işlem; öncelikle hava kaçağı mevcut ise, kaçağın yerini bulmak ve bu bölgeyi kenar ( wedge ) rezeksiyon ile çıkartmaktır.

Nüks: İlk spontan pnömotoraks sonrası nüks oranı %20 İkinci pnömotoraks sonrası bu oran %39 ila %47 arasındadır Bu nedenle nüks pnömotorakslarda cerrahi bir müdahale gerekir. İkinci pnömotoraksta konzervatif kalınıp opere edilmeyen ve 3.kez pnömotoraksı olan hastalarda tekrar olma olasılığı %80 civarındadır. Ameliyat ile tedavi edilmiş hastalarda nüks %0.1 ila %1 Videotorakoskopik girişim sonrası %7 civarında nüks bildiren yayınlar olmakla birlikte, VATS sırasında plörektomi yapılan hastalarda nüks oranları torakotomi uygulananlar kadardır.