İran daki Sistem İçi Çatışma Nereye Gidiyor?



Benzer belgeler
İran Cumhurbaşkanlığı seçimleri hakkında bilinmesi gerekenler

Devrim Öncesinde Yemen

Halk devriminin düşmanları: diktatör rejim ve karşıdevrimci gerici güçler

ACR Group. NEDEN? neden?

İhvanı Müslimin'in kısa tarihi

Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı. Ali SEMİN. BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı

İdris KARDAŞ Küresel Sorunlar Platformu Genel Koordinatörü

BAŞBAKAN ERDOĞAN İRAN DA BAŞBAKAN ERDOĞAN, CUMHURBAŞKANI AHMEDİNEJAD, DİNİ LİDER HAMANE

Hangi güçler karşı karşıya Bir önceki seçimlerde Ahmedinejad, Rafsancani ye karşı seçime girmişti ve ikinci turda kazandı.

İRAN CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ

24 Haziran Seçimlerine İlişkin Kamuoyu Eğilimleri

Türkiye Siyasi Gündem Araştırması

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

Amerikan Stratejik Yazımından...

İRAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ

MISIR IN SİYASAL HARİTASI

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

ALMANYA VE FRANSA NIN NÜKLEER KARARININ ARDINDAN

İran Seçimlerinin Orta Doğu Politikasına Yansımaları

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

KATILIM BANKALARI Tespitler, Tenkitler, Teklifler

İslam Dünyasından Darbe Girişimine Tepkiler

''Yanlış anlaşılıyorum''

SEKİZ ADAY TEK GÖRÜŞ: hazar. strateji. enstitüsü İRAN DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ H A S E N. Hazar Strateji Enstitüsü Seçim Gözlemciliği

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

ULUSAL IRAK İTTİFAKI NIN ANALİZİ. Analysis of the Iraqi National Alliance. İnceleme. İnceleme >

Koalisyon Pazarlıkları ve Olası Hükümet Formülleri. Maliki'nin Türkiye Ziyareti ve Irak'ta Yeni Hükümet Kurma Senaryoları

tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Temmuz2017 N201722

Ömür Çelikdönmez : İran ve İsrail istihbaratı birlikte çalışıyor, MOSSAD casusları İran'da...

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİM YORUMLARI VE SONRASINDA BİZİ BEKLEYENLER

Irak ta Siyasi Kriz ve Şii Ulusal İttifakı

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ekim 2011, No:7

ARAŞTIRMA GRUBU. Prof. Dr. Özer SENCAR Prof. Dr. İhsan DAĞI Prof. Dr. Doğu ERGİL Dr. Sıtkı YILDIZ Dr. Vahap COŞKUN MAYIS

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

Türk Elitlerinin Türk Dış Politikası ve Türk-Yunan İlişkileri Algıları Anketi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

BAŞKANLI PARLAMENTER SİSTEM

Cezayir'den yükselen bir ses: Yalnızca İslam hükmedecek!

ÇOK PARTİLİ DÖNEMDE SİYASET Erol Tuncer - 23 Mart 2018

Muhammet Garazi 1940 yılında İsfahan da doğdu. Elektronik mühendisliği alanında yüksek lisans eğitimini tamamladı.

KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 1

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. HBYS Programı. Hukuk Başlangıcı Dersleri

Vatandaşlar koalisyonun kurulmamasından MHP yi sorumlu tutuyor. Marpoll Kamuoyu Araştırma Şirketi, Ağustos ayı gündem araştırma sonuçlarını açıkladı.

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

Cumhuriyet Halk Partisi

Yine tehtid ettiler

REKABET FORUMU HUKUK EKONOMİ-POLİTİKA

AĞUSTOS 2015 GÜNDEM ARAŞTIRMASI NA DAİR

İRAN IN BÖLGESEL FAALİYETLERİ VE GÜÇ UNSURLARI ABDULLAH YEGİN

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI

DİYARBAKIR GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİNDE GENÇLİĞİN SİYASAL, SOSYAL VE GELECEK BEKLENTİLERİNİN TESPİTİNE YÖNELİK SAHA ARAŞTIRMASI.

ran da ktidar Savafl nda Gelinen Son Nokta

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

TOPLAM KALİTE LİDERLİĞİ ZTM 433 KALİTE KONTROL VE STANDARDİZASYON PROF. DR. AHMET ÇOLAK

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ VE SİYASİ ANALİZ

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

Kazandı ama bu sonuç Erdoğan ı mutlu etmez

Bosna'da Sırp Referandumu Ne Anlama Geliyor?

Cumhuriyet Halk Partisi

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim

2013 ABD Hükümeti Bütçe Krizi

Konu: Askıdaki Plana İtiraz Tarih:

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞTA GRUP SÜRECİ: TAKIM ÇALIŞMASI Doç. Dr. Cevat ELMA

DİYARBAKIR BÖLGE HALKININ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ REFERANDUMUYLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİ ÖLÇMEYE YÖNELİK SAHA ÇALIŞMASI:

TÜRKİYE DE ETNİK, DİNİ VE SİYASİ KUTUPLAŞMA. Dr. Salih Akyürek Fatma Serap Koydemir

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar

AK Parti, merkez sağ olmaya mı hazırlanıyor?

Avrupa Birliği Yol Ayrımında B R E X I T

Salvador, Guatemala, Kamboçya ve Namibya gibi yerlerde 1990 ların barış anlaşmaları ile ortaya çıkan fırsatları en iyi şekilde kullanabilmek için

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Kasım 2013, No: 76

İ Ç İ N D E K İ L E R

İran Cumhurbaşkanı Ruhani, Fransa Cumhurbaşkanı Macron

MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi A.Ş. Cinnah Caddesi No: 67/ Çankaya/ANKARA Tel: (312) Faks: (312)

TÜRKİYE NİN NABZI AĞUSTOS 2015 ERKEN SEÇİM ÖNCESİ SİYASAL DURUM DEĞERLENDİRMESİ

YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır.

YAKIN DÖNEM TÜRKİYE-İSPANYA İLİŞKİLERİ VE İSPANYA SİYASETİ ÖZCAN ÖĞÜT CİNİUS YAYINLARI

KARARSIZ AK PARTĠ SEÇMENĠ PARTĠSĠNE DÖNÜYOR

2. Gün: Stratejik Planlamanın Temel Kavramları

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

ran da Yeflil Muhalefet

EKİM 2014 KAHRAMANMARAŞ SELİM IŞIK

Yeni anayasa neyi hedefliyor?

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Sorular Cevaplar

NKP

ORSAM ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 3 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS 3

2000 li Yıllar / 6 Türkiye de Dış Politika İbrahim KALIN Arter Reklam Ağustos-2011 Ömür Matbaacılık Meydan Yayıncılık-2011

CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI

Cumhurbaşkanı. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi

Tahriru'ş Şam'ın kuruluşu ve ŞFC'nin Astana refleksi

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

Teröre karşı mücadele cephesi!

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 3.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. HAÇLI SEFERLERİ Nedenleri ve Sonuçları

SURİYE, IŞİD VE ASKERİ OPERASYONLA İLGİLİ SEÇMEN DÜŞÜNCELERİ

Transkript:

İran daki Sistem İçi Çatışma Nereye Gidiyor? Arif Keskin (*) İran'da hiçbir şey artık eskisi gibi olmayacak ifadesi bir klişe gibi görünmekle birlikte içinde bulunduğumuz süreç başka türlü anlatılamaz. 12 Haziran 2009'de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimleri İran İslam Cumhuriyeti nin siyasî hayatında bir milât olarak görülebilir. 18 Eylül Kudüs Günü İran'da yaşananlar da bunun bir kanıtı oldu. Muhalefetin, 12 Haziran sonrasında maruz kaldıkları şiddet ve Dini Lider Ali Hameney ile Devrim Muhafızlarının tehditlerine rağmen Kudüs Günü'nde gerçekleştirdikleri protesto gösterileri, İran'daki siyasal krizin göründüğünden daha derin, bu süreçte yaşanan yönetici elitler arasındaki ayrışımların daha keskin ve devlet-toplum ilişkisinin daha asimetrik olduğunu gözler önüne sermiştir. Yazımızın amacı İran rejimi içinde yaşanan ayrışma ve çatışma ile bu çatışmanın yol açtığı, seçimlerle başlayan ve hala da süren krizi analiz etmektir. Rejim İçi Çatışmanın Anatomisi Krizin çıkış noktası 12 Haziran'da gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki hile iddiaları idi. Şaibe iddialarına karşı İran yönetimi yatıştırıcı ve rahatlatıcı bir tutum takınmak yerine daha sert yöntemlere başvurdu. Muhalefetin seçimin iptali çağrılarına karşılık, Hameney, Ahmedinejad'ın İran'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı olarak kabul edilmesini istedi, ancak Hameney'in çabaları muhalifleri ikna etmeye yetmedi. Muhalifler Ahmedinejad'ı kabul etmemekle kalmayıp durumu değiştirmek için mücadele edeceklerini bildirerek Hameney'in iradesine teslim olmadıklarını da beyan etmiş oldular. Bu olay, İran siyasî hayatındaki en önemli kırılma noktalarından biri sayılabilir. Zira muhalefetin susmaması bazılarına göre tasfiyeleri- (*) 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Ortadoğu Araştırmaları Bölümü Başkanı [33]

Arif Keskin nin zorunluluğunu da beraberinde getirmiş, ancak Ahmedinejad karşıtlarının geniş bir tabanı oluşturması, sistem içi güçlerin ve arkalarındaki dinî otoritelerin varlığı nedenleriyle tasfiye işleminin pek de kolay olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu ortamda söz konusu tasfiyenin sistem içi tansiyonu düşürmek yerine tam tersine kontrolden çıkarabileceği yönündeki endişe Hameney'i büyük bir çıkmazla karşı karşıya bırakmıştır. İşte bu nedenle İran siyasal sisteminin tepesindeki kriz ve tansiyon bu denli derin ve tehlikeli bir noktaya gelmiştir. 12 Haziran sonrasındaki süreçte gün yüzüne çıkan, rejimin tepesindeki bu krizin kaynağı, yönetici elitin içinde olup, farklı görüşlere sahip olan grupların iktidardan pay almak istemelerine karşın yönetimin bu grupları iktidardan dışlamasıdır. Aslında bu görüş ayrılıkları 1979 İran İslam Devrimine kadar gider. İran İslam Cumhuriyeti, kuruluş döneminde çok farklı grupların ve toplulukların oluşturduğu bir yapıdır. Humeyni rejimi farklı görüşlere sahip olan grupların bir uzlaşışı olarak da tanımlanabilir. Rejim kaygan bir zemin üzerinde, birtakım güç kümeleri ile kurulmuş ve yürümekteydi. Bu güç kümelerinin arasında bir dengenin sağlanması ise hem rejimin kurucusu Humeyni hem de halefi Hameney için önemli olmuştur. İran'daki seçim sistemi de aslında bu aile içi farklılıkları dengeleyen bir mekanizma olarak kullanıla gelmiştir. Seçimlerin en önemli işlevi sistem içi güç dengelerinin yeniden sağlanması ve ihtilâfların törpülenmesi olarak görülmüştür. 12 Haziran seçimleri ise İran'da rejim içi ayrışma ve güçler dengesi açısından bir kırılma noktası olmuştur. Bu seçim, rejimin gerçek iktidarının sistem içindeki bazı grupları artık uzaklaştırmak istediğine, onlara iktidardan pay vermek istemediğine işaret ediyor. İktidardan dışlanmanın yarattığı bu gerilimin en önemli göstergesi ve çözümün önündeki en önemli engel Dinî Lider Hameney'in Ahmedinejad'a verdiği mutlak destek oldu. Oysa İran'da Dinî Liderin en önemli görevi siyasî ayrışımların ötesinde yer alarak düzenleyici ve dengeleyici bir işleve sahip olmaktır. Hameney ise Ahmedinejad'a verdiği mutlak destekle, sistem içi denge unsuru olmak yerine sorunların ve çatışmaların tarafı ve hatta kaynağı haline dönüştü. Böylelikle Hameney sistem içi sorunları çözme potansiyelini düşürdü. Bu da, var olan sistem içi çatışmaları kolay çözülebilir olmaktan çıkararak sistemi tam bir çıkmaza sürükledi. Görünüşe göre Hameney muhalefetin isteklerini göz ardı etmekte ısrarlıdır. Zira başından beri Ahmedinejad Hameney'in bir projesidir; bu nedenle Ahmedinejad'ın yenilgisi, Hameney'in düşüncelerinin yanlışlanması, etkin- [34] 21. YÜZYIL E kim 2009

İran'daki Sistem İçi Çatışma Nereye Gidiyor? liğinin azalması ve kurduğu iktidar şebekesinin çözülmesi anlamına gelmektedir. Ayrıca seçim sonrasında Hameney'e rağmen itirazların ve gösterilerin devam etmesi, var olan sorunların Hameney tarafından kişiselleştirilmesine de yol açmıştır. Dolayısıyla Hameney gücünün ve etkinliğinin sorgulanmasını önlemek için de geri adım atmamaktadır. Oysa bu tutumu temel misyonunu göz ardı ettiğini göstermekte ve mevcut tepkileri arttırmaktadır. Ne var ki, gerçekten de şu aşamadan sonra Hameney'in geri adım atması, makamını bırakmasıyla sonuçlanmayacaksa da büyük güç kaybettiğini doğrulayacaktır. Rejim içi ihtilâfı artıran diğer bir konu da toplumsal gösterilerin dinmek bilmemesidir. 12 Haziran sonrası gösterilerin büyüklüğü ve etkinliği azalsa da devam etmesi konunun önemini arttırarak gündemde tutmaktadır. Küçük çaplı gösteriler ve protesto eylemleri artık vaka-yı adiyeden olmuştur. Aslında rejimin uyguladığı baskı politikasının istenilen sonucu vermediği görülüyor. Nitekim toplumsal muhalefetin daha da bilinçlendiğini, hedef ve isteklerini tanımlamakta önemli bir yol kat ettiğini söyleyebiliriz. Yeşil Hareketi nin(conbeş-e sebz) duruşu çıkış noktasından farklılaşmış; söylemi cumhurbaşkanlığı seçim sonucuna itirazı hayli aşmış ve kendini Özgürlük, bağımsızlık ve İran Cumhuriyeti sloganıyla yeni bir rejim modeli arayışında olan bir hareket olarak tanımlamaya başlamıştır. 21. YÜZYIL E kim 2009 [35]

Toplumsal muhalefetin söylemleri artık Mir Hüseyin Musevi, Muhammed Hatemi ve Mehdi Kerrubi gibi Özgürlük, bağımsızlık ve İslam Cumhuriyeti söylemine sahip reformcu liderler ile açık şekilde çelişmeye başlamıştır. Başka bir ifade ile göstericilerin sloganlarında laik bir cumhuriyet a- rayışı olduğu halde Musevi, Hatemi ve Kerrubi gibi liderler İslam Cumhuriyeti idealini korumaktadırlar. Göstericilerin bu isteklerini dışa vurmalarının son örneği Kudüs Günü olmuştur. Ne Gazze'ye, ne Lübnan'a, canım İran'a feda şeklindeki sıkça kullanılan sloganlar göstericilerin İran İslam Cumhuriyetinin resmi tezlerini aştıklarını göstermektedir. Muhafazakârlar ise göstericilerin rejimin kırmızı çizgilerini aştıkları yönünde uyarıda bulunarak reformcu liderlerin bu konuda tavır almalarını istiyorlar. Bu görüşe göre İslam Cumhuriyeti iddiasında olanlar göstericilerin laik devlet arzuları konusunda gereken tepkiyi vermelidir. Ancak reformcular halkı karşılarına alacak herhangi bir açıklamadan kaçınıyorlar. Öyle anlaşılıyor ki, Reformcu-lar 1997'deki tecrübelerinden gerekli dersleri aldılar. Reformcular 1997'de iktidara geldikten sonra halk ve rejim arasında kaldıklarında hep rejimden yana tavır koymuşlardı. Bu ise, halkın onlardan uzaklaşması ve reform hareketinin başarısızlığı ile sonuçlanmıştı. Bu nedenle, bu defa önceki dönemlerden farklı olarak halk içindeki nüfuz ve etkinliklerini kaybetmek istemiyorlar. Ayrıca, 1997'den 2005'e kadar Hameney karşısında sürekli geri adım atmalarına karşın rejimde istedikleri yeri alamadılar. Bu nedenle Hameney'e olan güvensizlikleri göründüğünden daha derindir. İran'daki siyasal çekişme reformcu-muhafazakâr çatışmasının ötesine geçmekte ve asıl çatışma muhafazakârların kendi aralarında yaşanmaktadır. Arif Keskin İran'daki siyasal çekişme reformcu-muhafazakâr çatışmasının ötesine geçmekte ve asıl çatışma muhafazakârların kendi aralarında yaşanmaktadır. Devletin temel kurumlarını ellerinde tutan Muhafazakârların çatışmasının anlamı devletin tüm kurumlarının bu çatışmanın bir parçası olması demektedir. Parlamento, Uzmanlar Meclisi, Maslahat Konseyi ve İran Güvenlik Yüksek Konseyi gibi kurumların da bu çatışmanın dışında kalması beklenemez. Aslında Muhafazakârlar arasındaki bu kırılma, Ahmedinejad'ın Cumhurbaşkanı olmasıyla başlamıştı. Ahmedinejad, 1979 İslam Devrimiyle yeni rejimi kuran dini, ekonomik, bürokratik ve siyasî eliti tasfiye etmek isteyen genç muhafazakâr kuşağın temsilcisidir. Bu kuşak, devrimin bazı din adamları ve politikacılar tarafından saptırıldığını düşünmekte. Buna göre, İran'ın [36] 21. YÜZYIL E kim 2009

İran'daki Sistem İçi Çatışma Nereye Gidiyor? ekonomik kaynakları belli ayrıcalıklı gruplar tarafından sömürülmektedir. Nitekim Ahmedinejad 2005'e kadar İran'da iktidarda olan hükümetleri yolsuzluk ve fesatla suçlamaktadır. Bu nedenle, Ahmedinejad ve arkadaşları, devrimin ilk nesil liderlerinin kenara çekilmesini ve 1979'dan sonra oluşan statükonun değişmesini istiyordu. Ahmedinejad'ın bu arayışı ise rejim içi çatışmayı reformcu-muhafazakâr ayrımının ötesine götürerek Muhafazakârların da parçalanmasına neden olmuştur. Muhafazakârlar zaten, Ticarî burjuvaziyi temsil eden molla ve çarşı(bazaar) ittifakı olan gelenekçiler; sanayi burjuvazisini destekleyen ve Rafsancani ile özdeşleşen ılımlı muhafazakâr ve genç muhafazakâr kuşağın temsil ettiği Usulgera(ilkeciler) ile üç ana akıma bölünmüşlerdi. Ahmedinejad ise bu üç ana eğilimi param parça etmiştir. Ahmedinejad'ın statükoyu değiştirme arzusu, kendisini, İran'daki dinî, ekonomik ve siyasî elitin büyük bölümünü oluşturan ılımlı ve geleneksel muhafazakârların ve mollaların istenmeyen adam listesine sokmuştur. Ahmedinejad'ın bu kadar geniş bir cephede savaşması aslında hayli an- lamlı. İran siyasî hayatında düşük profilli bir figür sayılan Rafsan-cani'nin valisi Ahmedinejad şimdilerde onun tahtını sallayacak kadar güçlenmiş gözü21. YÜZYIL Ekim 2009 [37]

Arif Keskin küyor. Ahmedinejad'ın bu gücü ise dini lider Hameney, ordu(devrim Muhafızları) ve radikal din adamlarının desteğinden kaynaklanıyor. Bu desteğin nedenlerine bakarsak, Hameney'in kendi liderliğini sağlama almak için böl yönet politikasını izlemekle birlikte, bir taraftan da, bu grupların kendisini engellediğini, hatta rejimi törpüleme niyetinde olduklarını düşündüğü söylenebilir. Kendisini rejimin koruyucusu olarak gören Devrim Muhafızları ise, 1979'dan beri o kadar güçlenmişlerdir ki, mollalara itaat etmek istememektedirler. Dahası, diğerlerinin yozlaştığına ve devrimci özelliklerini kaybettiklerine inanmaktadırlar. Bu nedenle, Hameney ve askerler, Ahmedinejad üzerinden diğer grupları zayıflatmak istemekteler. Hameney'in kendi liderliğini sağlama almak için böl yönet politikasını izlemekle birlikte, bir taraftan da, bu grupların kendisini engellediğini, hatta rejimi törpüleme niyetinde olduklarını düşündüğü söylenebilir. 12 Haziran sonrası süreç aslında bu çatış- manın bir ürünüdür. Tam da bu nedenle, İran'daki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini reformcumuhafazakâr ikilemi içinde değerlendirmek mümkün değildir. Bu seçim aslında, muhafazakârların kendi iç çatışmasının bir sonucudur. Nitekim bu seçimde muhafazakârların geleneksel ılımlı kanadından bir bölümü reformcularla ittifak yapmıştı. Bu durum 1980'den sonra İran devlet sistemi içinde gelenekselleşmiş sağ-sol veya reformcu-muhafazakâr saflaşma/ayrışma modelini kırmıştır. Ali Akber Haşemi Rafsancani, Ali Akber Natek Nuri, Hasan Ruhani gibi bu çatışmada reformcuların yanında yer alan isimler aslında reformcu sayılmamaktadırlar. Rejim içi krizi tırmandırabilecek diğer bir olgu ise Devrim Muhafızları ve radikal bazı grupların Ahmedinejad karşıtlarının sistemden tasfiyesi yönündeki istek ve iradeleridir. Bu gruplar Ahmedinejad'ın iktidardaki ilk döneminde Haşemi Rafsancani gibi muhafazakârlar ile hesaplaşmak ve onları tasfiye etmek niyetindeydiler. Ancak bu tasfiye sürecinin Hameney tarafından engellendiği açıktır. 12 Haziran sonrası yaşananlar ise, Ahmedinejad karşıtlarının Hameney'e gösterdikleri direniş ve bu durumun Hameney tarafından kişiselleştirilmesi, Hameney'in bu tasfiye sürecine bakış açısını değiştirmiş olabilir. Bugün itibarı ile Hameney'in de bu tasfiye sürecini destekleyebileceği söylenebilir. Henüz bu tasfiye sürecinin zamanlaması ve kapsamı -özellikle de muhafazakârlar içinde kimleri kapsayacağı- belli olmasa da reformcuların neredeyse tamamının sistemden dışlanacakları anlaşılmaktadır. Ayrıca bu tasfiye sürecini Hameney'in ne kadar engelleyebileceği de ayrı [38] 21. YÜZYIL Ekim 2009

İran'daki Sistem İçi Çatışma Nereye Gidiyor? Uydu aracılığı ile yeni tespit edilen İran ın nükleer tesisleri bir tartışma konusudur. Radikal muhafazakârların Hameney'e karşı direnebilecek potansiyellerinin açıkça ortada olduğu düşünüldüğünde, bu konuda daha rahat davranabilecekleri öngörülebilir. Bunun da anlamı seçimin hemen arkasından başlayan tasfiye, daha da derinleşerek, ve sertleşerek devam edecektir. Nitekim reformcu kadronun büyük bölümünün hapiste olması ve bazı Muhafazakarların Musevi, Kerrubi ve Hatemi gibi kişilerin cumhurbaşkanlığına aday olamayacakları şeklinde ifadeleri bu tasfiye sürecinin başlangıcı yorumlanabilir. Rejimin tepesindeki krize Ahmedinejad ile Hameney arasındaki potansiyel gerilim de eklenebilir. Ahmedinejad, Hameney'in karşı olduğunu bildiği halde İsfendiyar Meşai adlı bir zatı birinci yardımcısı olarak atamıştı. Hameney'in gönderdiği bir mektupla bu atama gerçekleşmediyse de Ahmedinejad'ın, Hameney'in mektubunun ardından Meşai'i özel kalemi ve ayrıca cumhurbaşkanlığı kurumunun da sorumlusu olarak ataması ve iktidarının ilk döneminin sonlarına doğru Hameney'e yakın bakanları görevden alma 21. YÜZYIL Ekim 2009 [39]

Arif Keskin girişimleri Hameney'in durumunun da çok güvende olmadığına dair şüphelere neden oldu. Ahmedinejad, Hameney'in elinin kolunun bağlı olduğunu ve bu süreçte geri dönebilecek bir şansı kalmadığının bilincindedir. Çünkü Hameney otoritesini devam ettirebilmek için Ahmedinejad ve onun arkasındaki güçlere daha fazla bağımlı hale gelmiştir. Bu şekilde, Hameney Ahmedinejad'ı desteklemekle sistem içi manevra ve oyun kurma kapasitesini de azaltmıştır. Böylelikle rejim içi tabanı ve onun gücünü destekleyen grup /oluşum ve şahsiyetlerin gücü ve sayısı azalmıştır. Ayrıca Ahmedinejad'ın bu süreçteki tutumu, Hameney'in de kaygan bir zeminde yürüdüğünü ve Rafsancani'yi sistemden atmaya çalışan grupların aslında gizlice onu da tasfiye etme niyetine ve isteğine sahip olabileceklerine işaret etmektedir. Ahmedinejad, Hameney'in elinin kolunun bağlı olduğunu ve bu süreçte geri dönebilecek bir şansı kalmadığının bilincindedir. Çünkü Hameney otoritesini devam ettirebilmek için Ahmedinejad ve onun arkasındaki güçlere daha fazla bağımlı hale gelmiştir. Rejimin bir diğer potansiyel kriz alanı, Ah- medinejad'ın Bakanlar Kurulu ile arasındaki ilişkilerdir. Ahmedinejad'ın çalışma tarzı, bakanları ile sert ilişkisi, bakanları kolayca değiştirme eğilimi ve bakanlara özel çalışma fırsatı vermeyecek kadar tekelci yönetim anlayışı, Muhafazakârlardan birçok etkili ismin Ahmedinejad'ın Bakanlar Kurulunda yer almak istememesi sonuncu doğurmuştur. Bu da yeni yönetimin Ahmedinejad'ın yakın çevresine ve düşük profilli isimlere kaymasına sebep olmuştur. Buna Ahmedinejad'ın ideolojik nedenlerle yaptığı tasfiyelerde hesaba katıldığında devletin verimli ve sağlıklı işleyişi tartışmalı hale gelmektedir. Nitekim Muhafazakâr milletvekilleri Ahmedinejad'ın bakanları ile daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir biçimde çalışmasını talep etmektedir. Muhafazakârlar ayrışa dursun, karşılarındaki reformcular arasında daha önce görülmediği kadar duygu, düşünce ve eylem birliği mevcuttur. Reformcular, Kerrubi ve Musevi arasından bir aday çıkarmadan seçime girdilerse de şimdi tam bir birliktelik içerisindedirler. Bu süreç hem onların tasfiyesini zorlaştırmakta hem de Hameney ve Ahmedinejad karşısında daha fazla direnme gücü vermektedir. Ayrıca Ahmedinejad'a karşı mücadele edeceklerinin ve susmayacakların da bir göstergesi olarak yorumlanabilir. Reformcular bu süreçte daha önce yaşamadıkları bir birliktelik içinde olurken Muhafazakârlar tam anlamı ile parçalanmışlardır. Muhafazakârlar [40] 21. YÜZYIL Ekim 2009

İran'daki Sistem İçi Çatışma Nereye Gidiyor? arasında duygu, düşünce ve eylem birliği bozulmuş ve onların etkin olduğu birçok parti ve oluşum iç çekişme sebebi ile etkisiz hale gelmiştir. Bu da Ahmedinejad'ın işini zorlaştırmış ve ortaya Hameney'in sürekli müdahalesini gerektiren bir durum çıkarmıştır. Rejim içi diğer en önemli potansiyel kriz alanı ise Hameney ve Şii literatüründe Taklit Mercii olarak bilinen büyük din adamları arasında ortaya çıkan bakış farklılığıdır. Büyük din adamları Ahmedinejad ve Devrim Muhafızlarının siyasî süreçteki etkinliğine sıcak bakmamaktadırlar. Özellikle seçim sonrası göstericilere yönelik şiddet din adamları tarafından onaylanmamıştır. Hameney ile fikir farklılıkları bulunan din adamları üzerindeki baskı artmaktadır. Hatta rejimin baskısından kurtulmak isteyen bazı din adamlarının Irak'a göç etmek istedikleri iddia edilmektedir. Sonuç ve Genel Değerlendirme Görüldüğü gibi, İran rejiminin iç dengeleri değişmekte, Humeyni'nin gözdesi, İran-Irak Savaşı döneminin Başbakanı Mir Hüseyin Musevî ve arkadaşlarına iktidarda yer tanınmamaktadır. Rafsancani'nin artık evinde oturması istenmekte, Muhafazakârlar ve büyük din a- damlarının gücünün sarsıldığı ortaya çıkmaktadır.. İlk defa İran'ın gerçek iktidarı olan Hameney, radikal mollalar ve ordu bu denli açık şekilde kendini göstermektedir. Hameney bu süreçte haklılığını ispat edememiş ve hileli bir seçimi onaylayarak meşruiyetini tartışmaya açmıştır. Bu nedenle şimdilerde liderliği tartışma konusu olmuştur. Hameney bu süreçte haklılığını ispat edememiş ve hileli bir seçimi onaylayarak meşruiyetini tartışmaya açmıştır. Bu nedenle şimdilerde liderliği tartışma konusu olmuştur. Daha önceki tasfiyeler sistemi bütünleştirmiş ve güçlendirmişti. Ancak bu defa yaşanmakta olan tasfiye süreci sistemi parçalayarak zayıflattığı görülmektedir. Önceki tasfiyelerden güçlenerek çıkan rejim bu defa zayıflayarak çıkacağa benziyor. Zira taraflar arasındaki husumet giderek derinleşiyor. Rejim içi bu çatışma, nihayetinde sistemi ya radikalleşmeye ya da yumuşamaya zorlayacaktır. Yukarıdaki gelişmeler ışığında geleceğe bakıldığında, Ahmedinejad'ın ikinci döneminin birinci döneminden çok farklı olarak zor, çekişmeli ve krizlere gebe olacağı tahmin ediliyor. Bazı yorumcular bu nedenle Ahmedinejad'ın ikinci döneminin tamamlamadan iktidardan uzaklaştırılacağı düşüncesine sahipler. Bu olasılığın gerçekleşmesi ise Hameney'i zor durum- 21. YÜZYIL E kim 2009 [41]

Arif Keskin da bırakabilecektir. Bu nedenle Hameney bu dönem, Ahmedinejad hükümetinin düşmemesi için yoğun çaba harcayacaktır. Yine de bu dönemde Ahmedinejad-Hameney ilişkisinin de inişli-çıkışlı olacağı ve Hameney'in en yakın çevresinin bile ondan uzaklaşabileceği ihtimali de göz önünde bulundurulmalıdır. Rejim, karşı karşıya bulunduğu bu çok boyutlu krizden çıkmak istese de bunun için anlamlı, akılcı ve kapsayıcı bir çözüm plânı olmadığı gözükmektedir. Hameney'ın çözüm modeli muhalefetin susması ve itaat etmesi çerçevesinde gayet basit olmakla birlikte tam aksi bir sonuç vermektedir. Zira rejim içi muhalefet kabullenilmeyi ve iktidardan pay alabilmeyi talep etmektedir. Ancak Hameney ve yönetimi elinde bulunduran kadronun elindeki sürecin muhalefeti sistemden tasfiye etmeye doğru götüreceği görülmektedir. Rejimin güçlü bir toplumsal desteği arkasına alan muhalefete yönelik büyük çaplı bir tasfiyeyi kaldırabileceği ise meçhuldür. Rejimin karşılaştığı bu çıkmazın son tahlilde Hameney ve Ahmedinejad lehine işlemeyeceği söylenebilir. [42] 21. YÜZYIL E kim 2009