RIZGARiYA. www.arsivakurd.org. KOVARA KOMİTA PISTGIRiYA KURDİSTAN LI AVUSTIRYt. Hejmar 1-2, Avdar-Nesan 1986, Bıha

Benzer belgeler
Gü ven ce He sa b Mü dü rü

19 EYLÜL MÜHENDİS, MİMAR, ŞEHİR PLANCILAR DAYANIŞMA GÜNÜ

İslam da İhya ve Reform, çev: Fehrullah Terkan, Ankara Okulu Yayınları, Ankara 2006.

STAJ ARA DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ AYRINTILI SINAV KONULARI

TEST 1. Hareketlilerin yere göre hızları; V L. = 4 m/s olarak veriliyor. K koşucusunun X aracına göre hızı; = 6 m/s V X.

Gök ler. Uçak lar la gi di lir an cak ora la ra. İn san gök ler de do la şa bil se. Bir ak şa müs tü, ar ka daş la rıyla. Bel ki ora la ra uçak lar

Şimdi fazla ileri gitmiş bu gerici diktatörlüğü terbiye etmek, mümkünse biraz değiştirip halka kabul ettirmek istiyorlar.

10. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: ELEKTRİK VE MANYETİZMA 4. Konu MANYETİZMA ETKİNLİK ve TEST ÇÖZÜMLERİ

mer can or ma nı için de do laş mak tay dı. Ka ya la rın ara sın da ki ya rık lar da on la rın yu va la rıy dı. Ha nos de lik ler den bi ri ne bil gi

VEKTÖRLER BÖLÜM 1 MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ MODEL SORU - 2 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ

7. Sınıf MATEMATİK TAM SAYILARLA ÇARPMA VE BÖLME İŞLEMLERİ 1. I. ( 15) ( 1) 5. ( 125) : ( 25) 5 6. (+ 9) = (+ 14)

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Kapitalist Sömürü Sistemini Yıkmak için Örgütlenme ve Mücadelenin adıdır!

-gi de ra yak- se ve bi lir sin... Öl mek öz gür lü ğü de ya şa mak öz gür lü ğü de önem li dir. Be yoğ lu nda ge zer sin... Şöy le di yor du ken di

36. AVRUPA BRİÇ ŞAMPİYONASI WIESBADEN / ALMANYA

OKUL ÖNCESİ DİN VE AHLÂK EĞİTİMİ

BAĞIL HAREKET. 4. kuzey. Şekilde görüldüğü gibi, K aracındaki gözlemci L yi doğuya, M yi güneye, N yi güneybatıya doğru gidiyormuş gibi görür.

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLERİN BANKALAR KANUNU NUN 46 NCI MADDESİNE GÖRE YAPACAKLARI TASDİKE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK

Mahir Çayan Son Gençlik Hareketleri Üzerine SON GENÇLİK HAREKETLERİ ÜZERİNE (*)

TKP-1920 nin 1 Mayıs 2015 Mitinglerine ve 7 Haziran Seçimlerine Çağrısı

Vekiller Heyeti Kararı, Sıkıyönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi'nce Kapatılan Siyasi Partiler

MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ

ÖĞRETİM) İŞLETME (İNGİLİZCE), LİSANS Bİ*** KA*** PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM)

ya kın ol ma yı is ter dim. Gü neş le ısı nan top rak üze rinde ki çat lak la rı da ha net gö rür düm o za man. Bel ki de ka rın ca la rı hat ta yağ

BAĞIL HAREKET BÖLÜM 2. Alıştırmalar. Bağıl Hareket ÇÖZÜMLER. 4. kuzey

Kuzey Irak Kürt halkı kendi kaderini tayin edebilmelidir

MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ

MESLEK HUKUKU. Yahya ARIKAN Serbest Muhasebeci Mali Müşavir

L BERAL MARX STE FAfi ST NASYONAL SOSYAL ST VE SOSYAL DEVLET

BU KALEM UN(UFAK)* SEL YAYINCILIK. Enis Batur un yayınevimizdeki kitapları:

Afetler ve İlişkilerimiz

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012

SENDİKALAŞMA EYLEMİ İÇİN İLERİ

GAZ BASINCI. 1. Cıva seviyesine göre ba- sınç eşitliği yazılırsa, + h.d cıva

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

sınıflar için. Öğrenci El Kitabı

SIVI BASINCI. 3. K cis mi her iki K. sı vı da da yüzdü ğü ne gö re ci sim le re et ki eden kal dır ma kuv vet le ri eşittir. = F ky 2V.d X.

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

GELECEĞİ DÜŞÜNEN ÇEVREYE SAYGILI % 70. tasarruf. Sokak, Park ve Bahçelerinizi Daha Az Ödeyerek Daha İyi Aydınlatmak Mümkün

DÜZLEM AYNALAR BÖLÜM 25

DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK

Perinçek'in KDHC'deki tarihi konuşması

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Çetin Öner. Roman GÜLİBİK. Çeviren: Aslı Özer. 26. basım. Resimleyen: Orhan Peker

Bahadın, 2 Ağustos 2014 Sevgili Yoldaşlar, Canlar, Yol Arkadaşlarım, Devrimciler Diyarı Bahadın da buluşan güzel insanlar,

DÜNYA DA BARIŞ İSTİYORUZ!

Yeni bir dönem açılıyor: Mali çöküş, depresyon, sınıf mücadelesi

VEKTÖRLER. 1. Ve ri len kuv vet le ri bi le şen le ri ne ayı rır sak, x y. kuv vet le ri ( 1) ile çar pı lıp top lanır. ve F 3

MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

GİRİŞ CÜMLESİ. Giriş ü lesi, ko uya girişi yapıldığı, ko u u ta ıtıldığı ü ledir.

1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN

Müdafaa-i Hukuk Hareketi bu hakları savunmak ve geliştirmek için kurulmuştur.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

KE00-SS.08YT05 DOĞAL SAYILAR ve TAM SAYILAR I

EMRE KÖROĞLU BAŞKANLIK İÇİN ADAYLIĞINI AÇIKLADI

SAVAŞ, GÖÇ VE SAĞLIK. 18 Mayıs 2015 İstanbul Şeyhmus GÖKALP

Genel Başkanımız Haydar Arslan ın okuduğu basın açıklaması metni aşağıdadır. KGM Önünde Basın Açıklaması Yaptık

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

bilgilerle feminizm hakkında kesin yargılara varıp, yanlış fikirler üretmişlerdir. Feminizm ya da

Fevzi Karamw;o TARIH 10 SHTEPIA BOTUESE

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ...

EMPERYALİZM KÜRT HALKININ DÜŞMANIDIR Kürtler, bölgede yapılan kitlesel soykırım karşısında dünyanın bu kadar sessiz kalmasını hiç bir zaman

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

KÜRDİSTAN SORUNU VE İŞÇİ SINIFI SORUNU Irak Kürdistan ındaki (Güney Kürdistan) ayaklanma ile birlikte, Kürt ulusal sorunu, her tür sınıfsal çatışma

UIT-CI bildirisi: Kobane de Kürt halkının direnişiyle dayanışmaya!

Cezayir'den yükselen bir ses: Yalnızca İslam hükmedecek!

Baskı: Estet Ajans Matbaacılık Merkezefendi Mah. Fazılpaşa Cad. 4. Zer San. Sit. No: 16/26 Topkapı / İstanbul Tel:

Sıra No Aday No Kimlik No Ad Soyad Lisans Lisans Puanı Mülakat Puanı Nihai Ortalama Durum

DEVRÝM ÝÇÝN SAVAÞMAYANA SOSYALÝST DENMEZ!

İÇİNDEKİLER... SUNUŞ... İKİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ... BİRİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ... TABLOLAR VE ŞEKİLLER LİSTESİ... KISALTMALAR LİSTESİ...

YAY DALGALARI. 1. m. 4. y(cm) Şe kil de 25 cm lik kıs mı 2,5 dal ga ya kar şı lık ge lir.

TKP-1920 nin 1 Mayıs 2013 çağrısı. Barış ve demokrasi için, Hükümetin ve patronların baskılarına karşı. Haydin 1 Mayıs a!

Uluslararası Kadın Hareketinin Uyanma ve Ayağa Kalkma Zamanı Gelmiştir! 2011 Venezüella Dünya Kadınları Konferansı için hep birlikte ileri!

TORK VE DENGE BÖLÜM 8 MODEL SORU - 1 DEKİ SORULARIN ÇÖZÜMLERİ. 4. Kuvvetlerin O noktasına

TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI

Çarşamba İzmir Gündemi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

Teröre karşı mücadele cephesi!

Eynu Bat Çin: Sar Uygurca ve Salarca Kuzeydoğu Güney Sibirya Şorca Sayan Türkçesi Bat Moğolistan Duha...

ÜN VERS TEYE G R SINAV SORULARI

T.C. Sıra No Aday No Kimlik No Ad Soyad Lisans Lisans Puanı Mülakat Puanı Nihai Ortalama

SİVİL TOPLUM VE SU. Serap KANTARLI Türkiye Tabiatını Koruma Derneği.

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)

SAYIN BASIN MENSUPLARI;

ÝÇÝNDEKÝLER. 1. ÜNÝTE Kümeler. 2. ÜNÝTE Bölünebilme Kurallarý ve Kesirler

KADIN EMEKÇ LER N TALEPLER...

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU. Ekonomik Durum:

30 MALİ BORÇLAR *** En çok bir yıl içinde ödenmesi gereken ve ödenmeleri dönen varlıklarla gerçekleştirilecek

ULUSLARARASI ÖRGÜTLER

İ Ç İ N D E K İ L E R

İKİNCİ BÖLÜM ENDÜSTRİ DEVRİMİ, SOSYAL SORUN VE SOSYAL POLİTİKA İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM SOSYAL POLİTİKA BİLİMİNİN KONUSU, KAPSAMI VE TEMEL YAKLAŞIMI

Karl Heinrich MARX Doç. Dr. Yasemin Esen

Cumhuriyet Halk Partisi

Halk devriminin düşmanları: diktatör rejim ve karşıdevrimci gerici güçler

Transkript:

RIZGARiYA L. KOVARA KOMİTA PISTGIRiYA KURDİSTAN LI AVUSTIRYt Hejmar 1-2, Avdar-Nesan 1986, Bıha 10,-0ş.

Rızgariya WELAT Rup e ı 2 I~WELATJ Sal Wext Hejmar Xwedi: ı Adar - Nesan 1986 ı - 2 Komita Pıştgıriya Kurdistan ıı Avustırye Navnişan: c/o Postfach 410 A - 6021!nnsbruck Mercen aboneti: 6 mehi 80,-ÖŞ., sali 150,-ÖŞ. Almanya 1,5 DM.!sviçre 1,5 SFr..fı'ransa 5 l!'l!'r. Danimarka 5 Dkr.!sveç 5 Skr. Offenlegung: Im?ressum: Verleger,Herausgeber und Hersteller: FOCUS (Verein zı.ır FBrRerunB von Kultur und sozialem Engagement.),Bauhof B, 6176 VBls. Verla~s-und Herstellun~sort Völs, Redaktion: Bauhof 8, 6176 Völs. Der alleinige Yerleger und Hersteller :FOCUS. Blattlinie: Solidaritatsarbeit zur Unterstützung des Freiheitskampfes des kurdischen Volkes und der in Österreich Lebenden kurdischen Emigranten. içindekiler: B A Ş L A R K E N NEWROZ...... Reşo yoldaşın kaleme almış oldu~u bu yazı Newrez'un kısa tarihçesini ve Ulusal Kurtuluş Mücadelemiz açısından önemini vurgulamaktadır. 3 4-5 KA D I N S OR U N U. 6-9 8 Mart Uluslararası Kadınlar Günü vasilesiyle yazılan bu yazıda; Kadın sorunu'nun ulusal ve toplumsal devrim mücadelesinden ayrı ele alınamıyaca~ı vurgulanmakta ve aynı zamanda, Türkiye ve Kürdistan Devrim ci Hareketi'nin gerek geçmişte ve gerekse günümüzde kadın sorununa yaklaşımı eleştirilmektedir. HABERLER,OLAYLAR,YORUMLAR.. 16-11 Kürdistan'lı Devrimci bir grubun (Yekitiya Sosyalist A Kurdistan) 21 Şubat Sömürgecili~e ~arşı Mücadele Günü dolayısıyla yayınlamış oldu~u bildiriyi aynen yayınlıyoruz TKSP - Özgürlük Yolu Genel Sekreteri Kemal Burkay'ın,Avusturya'da yayınlanan bir dergide(!nternational) yayınlanan bir röportaj'ına ilişkin kısa bir degerlendirme HUKUK! B!LG!LER KÖŞES! 12 Bu sayımızda Serbest Çalışma ve Dolaşım Belgesi (SÇDB) - Befreiungsschein - SINET Ü ÇAND...... 13-14 Ki me Ez? - Cegerxwin. Başlarken. - Keko. ZIMAN........ o---- 15

Rızgariya WELAT Rup el 3 BAŞLARKEN Yeni bir yayın organı,yayına rn~rken gele nek üzere kendisine neden yeni bir yayın?sorusunu sorar ve böylelikle okuyucusuna çıkış nedenlerini,ne yapmak istediklerini v.b. konularda açıklama yapmaya çalışır. Bizde bu geleneğe sadık kalarak,kendimize neden yeni bir yayın? sorusunu sorduk ve yanıtlamaya ça lıştık. Ancak,genel açıklamalara girmeden ön ce,ön bir açıklama olarak şunu belirtmek isteriz: Rızgariya WELAT bölgesel bir yayındı~ Bunun için de görev çerçevesi ister-istemez kısıtlı olacaktır. Ülkeye yönelik genel görevlerinin yanında, Avusturya somutundan hareketle,bu ülkede yaşayan Kürdistan'lı ve Türkiye'li emekçilerin Ekonomik- Demokratik ve siyasal talepleri dogrultusunda da mücadeleyi önüne koymuştur. Bu ön açıklamadan sonra,neden yeni bir ya yın? sorusunu yanıtlamaya çalışalım. Bir yayın organının faydaları üzerinde u zunca durmaya gerek yoktur kanısındayız. Bu konuda, ustalar gerekeni söylemişlerdir.yeni bir yayın organı;ileriye doğru atılan yeni bir adım demektir.yeni bir yayın,daha önce ileriye atılan adımların kesintiye ugramadan devamı demektir.yeni bir yayın,belli bir ihtiyacın,talebin kendisiyle birlikte getirdiği yeni bir olgudur. Bu örnekleri daha da ço ğaltmak mümkündür Bilinen nedenlerden dolayı, 60'lı yılların başlarından bu yana Kürdistan'lı ve Türkiye'li emekçiler emperyalist-kapitalist met ropollara gelmeye,gönderilmeye başlandı. Gelinen aşamada,çeşitli Avrupa ülkelerinde 1 milyondan fazla emekçi,öğrenci ve siyasi sığınmacı yaşamaktadır. Avusturya'da da 80 bke yakın Kürdistanlı ve Türkiyeli yaşamaktadır. Diğer kapitalist Avrupa ülkelerinde olduğu gibi,avusturya'da da ekonomik krizin gittikçe derinleşmesi,zaten var olan problemleri daha da çoğaltmıştır.çözüm bekleyen yığın la problemlerle karşı-karşıyayız.nihayi çözümün bir devrim sorunu olduğu tartışma götürmez bir gerçekliktir.ancak,nihayi çözüm devrim sorunudur deyip köşeye çekilmek gerek mez.aksine,ekonomik-demokratik talepler prog ramlaştırılarak bu yönde mücadele gereklütir. Şimdiye kadar,avusturya'da yaşayan Kürdis tan'lı ve Türkiye'li kitleler,kürdistan'lı~ Türkiye'li örgüt ve Parti'lerimiz tarafından deyim yerindeyse; "Üvey Evlat" muamelesi gör düler.kitlelerin ekonomik-demokratik taleple rini programlaştırmak,güncelleştirmek şöyle dursun;ülkeye yönelik çalışmalarda bile,kitleler siyasi bir çalışmanın içine çekilemedi ler.bu yönde kayda değer bir girişim gösteri lemedi.!şte Rızgariya WELAT'ın önemli çıkış nedenlerinden birisi de budur. Rızgariya WE LAT, bu boşluğu bir nebze de olsa doldurmaya çalışacaktır. Dünya düzleminde: Emperyalist -kap i tali st sistem çöküşe doğru hızla yol alırken, bunun sonucu daha da azgınlaşmakta,işçi'lere,emekçilere ve ulusal ve toplumsal kurtuluş mücadelesi veren halklara saldırmaktadır. Faşist diktatörlükler kurdurtmakta,katliamlara girişmektedir. Sosyalist sistemde var olan sorunlar ise hala çözüm beklemektedir. Bu sorunda, Kürdistan ve Türkiye devrimci hareketi bir görüş birligi içinde değildir.kimileri bazı sosyalist ülkeleri "Sosyalizmin kale si" ilan ederken,kimileri "revizyonizm" adı altında sosyalizme saldırmalcta,kimileri de "revizyonizm"anahtarı'nın çözümleyici olmadı ğını önererek,sorunların açıkça tartışılması nı uygun görmemektedirler. Devrimci hareketin genel ve hatta özel sorunları yayın organlarımızda açıkça tartışılırken,neden sm yalist sistem içinde var olan sorunlar açıkça tartışılmamalıdır?. Sosyalist sistem de var olan sorunlar tartışılırken karşı devrime malzeme vermemek gereklidir.ancak, karşı devrime malzeme veriliyor türünden nedenler göstererek,tartışmaları engellemek te yanlış tır kanısındayız. Kürdistanda d~rum: Kürdistanın!ran ve I rak parçalarında silahlı mücadele devam ediyor. Ancak,Kürdistanın bu parçalarında Devrimci Sosyalist önderliğin olmaması,örgütler arası çatışmalar sorunları çözmede biiyük bir problem olarak varlığını sürdürmektedir.!ran ve Irak arasında sürdürülen gerici savaş 6.c:.ı yılına girerken,hakim ulus devrimci hareketleri de bir alternatif oluşturmalctan uzaktır lar. Suriye Kürdistanında halkımız haklı ulu sal ve toplumsal kurtuluş mücadelesini sürdürmeye çalışmaktadır. Türkiye Kürdistanında faşist-sömürgeci işgal devam ediyor. Sürgünler,katliamlar en barbar metodlarla sürdürülüyor. Binlerce Kürdistanlı,Türkiyeli devrim devamı shf. 9' da.

Rızgariya WELAT Rup e ı 4 NEWROZ Bilindigi gibi NEWROZ,kürt halkının gerçekli~inden kaynaklanan Ulusal bir bayramdı~ Bu tarihi ulusal bayram,aynı zamanda diger bazı orta-do~u halkları tarafından da benimsenip kutlanmaktadır. 1986 l'<e'iiroz'unu da emekçi halkımız büyük bir çoşkuyla kutlayacaktır.çünkü Newroz,halkımız açısından büyük bir önem taşımaktadır. Bir taraftan,baharın geldigi,a~ır kış günlerinin sona erdiği,doğanın yeniden canlandığı açlığın,soğuğun,zor günlerin geride bırakıldıgının habercisi, diğer taraftan; asırlalien önce baskıya,zulme ve sömürüye karşı başkaldırıyı,ayaklanmayı simgelemesidir. Kürt halkı,özgürlü~ün ve yeni günün sernbolu olan bu günü, dağ başlarına Newroz ateş leri yakarak,renga-reng giysiler giyerek,kır lara çıkarak,halaylar çekerek,özgürlük türkü leri söyliyerek büyük bir sevinç ve çoşkuyla kutlar. Özgürlük mücadelemizin sembolu olan Newrez'un tarihçesi kısaca şöyledir: Mezepotamya uygarlığının ilk kurucuları kürt halkıdır.bu dönemde kürtlerin ataları olan Guti ve Huritler tarafından Babil ülkesi kurulmuş,daha sonra bu ülke,kussi kürt leri tarafından (HÖ.l850) işgal edilerek (MÖ.542) yılına kadar,yani!ranlı Sirus adlı Kralın bu toprakları işgaline dek, kürtler bu topraklar üzerinde üstün bir uygarlık ve egemenlik yaratmışlardır. Bu Kussi Kürt egemenliği süresi içinde,250 yıllık bir Kürt Mittani imparatorlugu yaşamıştır. Günüınüzde bu yerler; ~lalatya,adıyaman,sivas,van, Erzincan,Kerkük,Musul,Süleymaniye ve Hakkari bölgeleridir. İşte NEWROZ bayraını,bu süreler içinde yaşanmış tarihi olaylarla bağlantılıdır.bu dönemde Kussi Kürt Devleti Cemşid a dıyla anılmakta idi.cemşid'in Babili işgal edişi sırasında şehre girerken yüzünün parlaması güneşe benzetilmiş ve efsaneye göre gökte iki güneş görüldügü şeklinde yorumlanınıştır ki, Newroz başlangıcı direk bu olaya ba~lanmaktadır.~u günün bir bahar gününe tesadüf etmesi nedeniyle,doğanın uyanışı olamk yorumlanmıştır. Cemşid ülkesi daha sonra A- RE Ş O ~urlar tarafından işgal edilmiş ve kürt halkı üzerine kara bir bulut gibi Dehak Zülmü başlamıştır. Bu karanlık dönem, MÖ.612 yılına kadar SÜI:' müş. Bu zulüm öyle bir zulümki,dehak'ta öyle bir zulümkarki, bölge helkları artık Dehak'a karşı örgütlenmeye başlarlar.!şte o dönemde emekçi halk yığınları demirci KAWA usta önderliğinde Dehaka karşı isyan hareketini baş latırlar.!syanın başladığını,daglara ateş ya karak her tarafa ulaştırırlar. Ve Kürt Med imparatorluğunun yardımıyla Asurluların egemenliğine son verilerek,kurtuluş ve özgürlük ilan edilir. Kısaca bu tarihi olayı analize edersek: a)tarihin en eski bir bayramı olması. b)baskıya ve sömürüye karşı bir halkın ayaklanmasının simgelenmesi. c)!syanın Kawa gibi bir emekçi tarafından örgütlenmesi. d)newroz 'un evrenselleşerek başka uluslarcada kutlanm~. e) Bugün Ulusal ve toplumsal Kurtuluş Hücade lesi veren Kürt Halkıyla ilgili olması Özgürlüğün sembol u olan NEVIROZ 'a sahip çı kılmalı,onu çağdaş bilimsel ölçüler içerisin de,siyasal mücadelemizin önemli araçları haline getirmek en önemli görevlerimizden biri olmalıdır. B I J! N E W R O Z.

Rızgariya WELAT Rup e ı 5 NEWI(OZA MEZIN Hem O cihan cejna newroze heye: Qedr O Qıymete wi pır zede ye Ew şaya dıle Xort u qize me ye: Ew cejna rızgariya welate me ye Tu xer hati newroza mezın.. Xweliya agıre newroze, çaven miroven paşvemayi. Mal le xerabe, deri le be dadayi Gel hemo çon hiyve, Ew hej maye razayi. Ronahiya, agıre newroze cihanedayi Tu xer hati newroza mezın.. Tu xer hati newroza mezın: Te geşkıri dıle mih u bızın. Agır berden dare bıtm O kızın: Em tev azadixwazın. Tu xer hati newroza mezın.. Xort O qizen Kurdan dıben "cejna newroze cejna me ye" Ew yadigare bav O kale me ye, Ar O dermance derde me ye Tu xer hati newroza mezın.. Gelli şoreşgeran dıle xwe geşkın, Agıre F.ızgariye çiyayan geşken Are Tekeşine gerım bıkın. Puçıka ımperyali hemn reşken Tu xer hati newroza mezın... GURÇIK BIRİN TATVAN

Rızgariya WELAT 6 KADlN SORUNU "Allahaşkına daha az keskin olun. Heseleleri daha soğukkanlı bir biçimde çözümleyin. Doğruyu olabildiğince somut ve basit bir biç im de yineleyin " ( L E N 1 N ) Bizde,Lenin'in çok yerinde olarak belirle diği bu öğüdündaki gibi kadın sorunundaki gö rüşlerimizi,önerilerimizi keskinliğe kaçmadan,olabildi~ince sade ve rahat bir anlatmaya çalışaca~ız. Meselanin de bu[';ürıkü haliyla bizleri(mevcut biçimde çözümünün örgütsel yapı ve çalışmalarımızla) aştığını,geleceğin ve bugünün toplumsal gelişmelerine bağlı o larak çözülecer>;ini, bizlere düşen görevin ise bugünden bunun yol ve yöntemlerinin, araç ve gereçlerinin hazırlanması olduğunu bilmekteyiz. Hemen hemen ilkel-komünal toplumdan bugüne değin içinde yaşanılan toplumların hepsin de kadınlarımızın durumu sorun olagelmiştir. Anaerkilliğin geçerli olduğu toplumlarda kadın baş köşeyi işgal etti~i ve sosyo- ekonomik sorunların çözümünde kendisi söz sahibi olduğu için veya toplumsal düzende kadın veya kadının yakınları çözümleyici durumda oldu[;undan sorun olmuştur. Bu da bir yanıyla doğaldır,çünkü daha sonraki toplumsal yapılarda erkeğin eğemen oluşu sorun olabilmişve sürekliliğini korumuştur. Kapitalist toplumlarda,"kadın sorununun çozumu için önerme ve çalışmalar" yapılmaktadır. Sosyalist toplumlarda ise,sorun yerli yerine oturtularak,bir takım gelişmeler kaydedilmeye çalışılmaktadır ki bu durumlar kadın sorununun gerçekten çok ciddi toplumsal sorunlardan olduğunun kabulünü göstermekte - dir. Aslında sosyalist toplumsal yapılarda kadın sorununun vardığı aşama,günümüz açısın dan varılan evre itibariyle,ne gibi kesin çö zümlemelere varıldığı konusunda elimizde yeterli veri yok. Ancak, Lenin döneminde Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'ndeki uy gulamaların kamuoyuna açılıp anlatılması ve yazılı hale gelmesi kadın sorununun çözümü açısından meseleye çok ciddi eğinildiğinin, ve kesin çözümlemeler için çalışmalar yapıldığı konusunda en büyük güvence teşkil eder durumdadır. ~n azından,çok boyutlu olan kadın sorununda "Annelik,çalışan annelerin durumları ve hakları,toplumsal aş evleri,kreşler ve çocuk bakım evleri ve yerleri,kadının toplumsal-ekonomik ve siyasal yaşamdaki yeri çalışma hayatındaki kadın sayısı vs." gibi etmenler konusunda kadının diğer toplumsal yapılardan farklı bir biçimde bir rahatlama içinde olduğu; ve sorunun,sorun olmaktan çık mak üzere olduğu inancını taşıyoruz. Kapitalist toplumlarda ise,sorunun göster melik bir biçimde ele alındığını,gelişmiş ka pitalist toplumlarda,geri kalmış veya orta gelişmiş kapitalist toplurnlara oranla, sorunun daha ileri bir biçimde çözümleme içinde olduğu doğrudur. Ancak,bu gelişmiş kapitalist toplumlardaki kısmi çözümün ise yeterli olmadığı,biçimsel olduğu,temele ilişkin çözümlemelerin olmayışı nedeniyle toplumsal ya pıda,kadınlarımızda bir rahatsızlık yaratmak tadır. Bu kapitalist toplumlarda,birtakım ku rum ve kuruluşların yardımlarıyla da olsa b~ kaç kadın veya kadın grupları ortaya çıkara~ kapitalist toplumsal yapının temellerine dokunmaksızın, sorunu çözebi lecekleri iddiasını ortaya atarak feminizmi yaratmışlardır.ulkemizde olan gelişmeleri ve basınındaki durumu ele alırsak,feminizmin ülkemizde gelişme gös terdiğini hemen anlıyabiliriz. Feminizmin temsilcileri olduklarını iddia edenler, derr;ilerde,gazetelerde rahat bir anıatınıla sorunlarını dile c;etirmektedirler. Sorunlarını derkende,burda gerçek boyutlarıyla kadın sorununu dile 3etirmişlerdir diye bir belirlemede bulunmadı(!;ımız hemen anlaşılmalıdır. Feminizm ve feminizmin temsilcileri,kadın sorununu ucundan tutarak,toplumsal yapı ve temelle olan bağını görmezlikten gelerek ve göstermemeyede çalışarak,biçimsel uğraşlarla sorunu aşmaya çalışmaktadırlar. Feminizmin yaratıcıları veya temsilcileri,kadının ezilmişliğini bir yanıyla salt cinselliğe indirgeyerek,"cinsel ezilınişlik","cinsel meta"gibi kavramlarla,kadının durumunu açıklamaya

Rızgariya \f.elat B.upel 'l çalı!j>arak,toplumsal yapıdan kaynaklanan ezil mi:j>likle ilgilenmeyip,deyim yerindeyse;sonuç la yetinip nedenleri Gizlerneye çalı!j>ır durumdadırlar. Sonuçta,kadın sorunu savsaklanarak,yanlı!j> kanallara aletarılarak Geçi:j>ti - rilmektedir. Şimdi,birkısım okuyucu kalkıp bize sorsa ve deselerki: "feministler kadın sorununu yı ğınla:j>tırmıyorlarmı? ", bizde cevaben tam anlamıyla bir yı~ınsallaştırma olmadığını an cak sorunun gündemde kaldı~ını belli bir kesi min ilgisinin yaratılmı!jl oldugunu belirtebiliriz. sorunun gündemde tutulmasınında, sorunun çözümü açısından yararlı oldu~unu kabul ediyoruz. Ancak,sorunu yaratan toplumsal nedenler gözardı edilerek verildiğinden,toplumsal yapı ile bag kavranmadan veya kavratılmadan sorun tartı:j>ıldığından,çözüm önermelerinde ise toplumsal yapı es geçilerek sonuca ula şılmaktadır ki,bu da kadın sorununun çözümünü getirmez. Kısır bir döngü içinde sorunun bir takım yanları daima ön plana geçirilerek belli bir kesim uyutulmaya çalışılır sonuçta. Yine kadın sorununu gündeme getirdibi iddiasında bulunan görüşlerden varoluşçuluk freüdçuluk gibi görüşlerinde sonuçta vardıkları yer, çözümsüzlük,yılgınlık ve varolanın devamının sürgit etmesidir, Düzen varlıgını tüm acımazsızlığı ile sürdürmekte, sömürüsünil yoğunlaştırmakta, toplumun belli bir kesiminin dışındakilerini çarkının içinde ezmektedir. Bu bakış açıları içinde soruna yaklaşanlarda ise; hırçınlık,sorumsuzluk,analıga karşıtlık,çocuk yapmama,erkek düşmanlığı gibi konumlar ortaya çıkmaktadır. Kadın sorununu yaratan nedenler toplumsal olup,sınıflararası mücadelenin bir ürünüdür ve çözümüde sonuçta sınıflararası mücadelenin vardıgı aşamaya ba~lıdır.çözümde,anahtar sınıfsal mücadele ve bu mücadelenin sonuçlarına görede evrimle:j>ip ortadan kalkabilir. Türkiye ve Kürdistan'da,sınıfsal ve ulusal mücadelenin devam ettiği hepimizin malumlarıdır.her mücadelede,mücadelenin özünü teşkil eden sorunlar bir yumaklar topluluğudur ve her yumağın açılışı,çözülüşü bizi bir o kadar hedefe yakınlaştırır,işi kolaylaştırır.demokratik sorunların başında gelen sorunlardan bi ride kadın sorunudur. Bu nedenle,kadın sorunu nun çözümü tüm toplumun fertlerinin görevidi~ Yumaklardan biri olarak nitelediğimiz kadın sorununun çözüm~ tüm fertlerin görevi dahilinde olsa bile, ulusal ve toplumsal kurtuluş hedefini önlerine koymuş ve bu yolda mücadele olamıyacağı çok açık bilinebilinir bir durum götüren kişilerin görevi,daha bir yüklüdür ve daha bir üst aşamadadır.toplumun diğer fertle rini de,bu konuda bilinçlendirme, göreviyle karşı-karşıyadırlar. oluşturma Kaldıki,tüm mensupları tarafından götürüle miyen mücadele sonuçta yenilr:ıeye mahküındilr. Kadın veya erkek ayrımının yapıldığı ve taraflardan birinin edilgen kaldığı veya katılmadığı bir mücadelenin sonuçlarının başarılı

Rızgariya WELAT Rup e ı 8 dur.ayrıca çok ezildiğini iddia eden ve gerçekte de o durumda olan kesim, o çok daha fazla ezilmi~ligine neden olan sebepleri ortadan kaldırmak için mücadele vermezse, yine sonuçta o mücadele başarısız kalır.bizim gibi,kadın erkek ayırımı yapılmadan bütünüyle, sömürge boyunduruğuna vurulmuş bir halkın mensupları olarakta,ayrım yapılmaksızın boyunduruğun kaldırılması için mücadele verilmelidir ve kesinlikle kadın erkek ayrımı yapılmamalıdır. Dün,itibariyle bu mücadeleyi yüklenen kadınlarımızın varlığına dönüp baktığımızda,ne yazıkki yok denecek kadar az veya bir elin parmakları kadar sayıda olabilmi~lerdir. Bu durumda dahi,yani bir elin parmak sayısı kadar mevcudiyetleri olabilecek kadınlarımızın mücadeleleri üzerinde araştırma ve inceleme yapıp tarihe mal edemedik.bu konuda,kadın er kek ayrımı yapmak yanlış olsa bile,bizim gibi henüz ulusal rüştünü ispat edememi~ ve dünya devletleri arasında onurlu yerini alamamış bir ulusun,ulusal kurtuluş mücadelesini götüren kadınlarımızın sorunlarının ara~tırılarak tarihe mal edilmesinde toplumsal açıdan da çok yönlü yararlar vardır.avrupalı dost hanım bir gazeteciyle yaptı5ımız bir sohbette,"afrikalılar ulusal kurtuluş mücade lelerinde kadınlarını çok akılcı bir biçimde yönlendirdiler ve kadınları,meselelerini dün ya'ya ve Avrupa'ya anıatmada çok ba~arılı oldular. Kürdistan'lılar ise,hanımlarını evlerine hapsediyorlar." diye bir belirlemede bulunmuştu ve böylecede bir gerçekliğimizi dile getirmi~ti. Günümüzde ise, Hini [ landela örneği çok saygın bir yerde seyrederken, bizim kadınlarımızın durumu iç karartıcıdır. Salt kadınlarımızın durumu değil, örgütlerimizin de durumlurı pek içaçıcı değildir.r.ıevcut bu gerçekliğimiz,acaba,objektif nedenler den mi yoksa biz Kürdistan'lıların,Kürdistan insanının yetersizliğinde mi aramak gerekiyor?,sorusu zihinlere takılmaktadır.kanımca, objektif nedenlerin yanında asıl belirleyiciliki biz Kürdistan'lıların yetersizliğinde dir,çalı~ma yöntemindedir,mantığındadır, çalışma ve mücadele anlayışındadır, örgütlenme düzeyindedir, vs vs Kürdistan'ın kuzey parçasındaki ulusal ve toplumsal kurtuluş mücadelesinde, 12 Mart dö nemi tarihi bir evreyi oluşturur. Bu tarihi evreyi simgeleyen olguyu,hemen hemen Devrimci Doğu icüıtür Ocakları (DDKO) olu~turmaktadır. Bu oluşuma kısa bir göz atarsak: Kürdistan devrimci demokrat hareketi,yıllardır büyük bir suskunluk içindedir. Güney Kürdistan'daki silahlı direniş dışında genel durum budur. Kuzey Kürdistan da,l938 Dersim ayaklanması Türk Sömürgecileri tarafından bü yük bir vahşetle bastırılmı~ ve ondan sonra büyük bir suskunluk içine girilmiştir. ~ erzende hareketi var sayılsa bile,aşiretsel ya nın ağır bastığı mevzii bir hareketti.türkiye böylece 196l'lere gelmiş ve 1961 Anayasa-' sı ile topluma bir takım haklar tanınmıştır. Toplum ise,bu hakların neler olduğu ve özümlerne konusunda bir hareketlenme,bir çalkalan ma içindedir. "Sokakların yürünmekle aşınmayacağı" bir ortamı yaşamaktadır 1'ürkiye toplumu. Kürdistan'lılar da o dönemin siyasal örgütleri içinde büyük bir çoğunluğu oluştur makta (bu gün içinde bu durum devam etmektedir.),vede yoğun bir tartışma içinde bulunmaktadırlar. Kürdistan Ulusal Hareketi, ve hareketin bağımsızbir çizgi halinde götürülüp götürülemiyeceği konusunda tartışmalar sürmekte ve sonuçta ise,anla~ma sağlanamamak ta,böylece;!stanbul ve Ankara DDKO'ların o lu~umu 1969 yılında gerçekle~mektedir. Konumuz itibariyle meseleye y~kla~ırsak;bu örgüt lenmelerde ve kurucular arasında kadınların varlığı araştırılırsa,kadınlarımızın varlı [!;ına rastlanmaz. Kadınlarımızın kurucular arasında olmayı ~ı iki hali hatırıara getirmektedir. Ya kadınlarımız meseleye çok il3isizdirler,yetersizdirler veya "erkek toplumu" oluıj>umuz sonucunda, kadınlarımız bu oluşumlardan uzak kal maktadırlar.bu ikinci halin varlığını gösteren nedenlerin ba~ında,ddko'ların faaliyete geçmesinden sonra Kürdistan'lı üniversiteli kızlarımızın, DDKO bünyelerinde çalışmalarını örnek olarak gösterebiliriz.ancak, mevcut anlayışlarımız burda da varlığını göstermekte,kızlarımız edilgen işlerde isdihdam edilmektedirler. Bütün bunlara,mevcut anlayı~larımızın yol açtığı doğrudur.ancak,bu anlayış ların değiştirilmesi için,erkek ve kadın yol daşlar yeterli bir çaba içerisine girmemiş - lerdir.ve halen bu durum güncelliğini korumaktadır. 197l'de,Türkiye'de malüro askeri faşist ilir be olur ve Türk egemen sınıflarının o güne değin sürdürdüğü; "vatanın,milletin bölünmez liği" edebiyatı,darbecilerin elinde silaha dönü~ür ve bu konuda yoğun bir propaganda ve ajite çalışmalarına girerek,halklarımıza kan kusturulmaya başlanır.kışlalar koğuşa dönüş-

Rızgariya WELAT Rup e ı 9 türülerek her iki halkın evlatları zindanlara doldurularak,tutuklanmalar ve yargılanmalar başlatılır. 12 l'lart'ta,kadınlarımıza dönüp baktıg;ımız da onları,tel örgülerin önlerinde elleri koyunlarında,boynu bükük ve üzgün bekleşir gör düğümüzü hatırlarız. Anadırlar,bacıdırlar,eş dirler,kız çocuğudurlar,sevgilidirler. Çoğunlukla halimiz bu. Henüz meselenin gerçek yükleyicisi,taşıyıcısı değillerdir.yakınları için direnirler ve direnir~er. Genel ve gerçek tablo budur.vede çoğunlukla yine edilgen Bu anlatılanlardan,kadınlarımızın durumunu küçümsediğimiz anlamı çıkarılmamalıdır.o dönem için de olsa,direnmenin zor olduğunu ve direnmenin de kutsallığına inananlardanız Ancak,burda vursulamak ve belirtmek istediği miz şey,bu direnişin bizim gibi sömürge boyunduruğundaki ulusların kurtul~arı için yetersiz olduğudur. Sömürge konumundaki ulus ların kurtuluş savaşlarında,ulusun tüm fertleri;kadın,kız,ihtiyar,genç ve çocuk ayrımı yapılmaksızın mücadeleye katılmaları ve kurtuluş için var güçleriyle çalışmalarıdır. Ve esas olan da budur. 12 Hart'ta esas ve asli görevi yüklenen kadınlarımızın da var olduğu bilinmektedir Ancak,genel tablo yukarda belirtildiği gibidir. Türkiye devrimci demokrat hareketinde, durum biraz daha farklı idi. Ve kadınlarımız zindanlarda,mahkemelerde ve cezaevlerinde yi ğitçe direndiler ve sembolleştiler. 8 i'jart Uluslararası Kadınlar Günü vesilesiyle kaleme aldığımız bu yazımız da;kürdistan ulusal ve toplumsal kurtuluş mücadelesinin kısa bir kesitinde kadınlarımızın durumunu gözden geçirmeye çalıştık. Ancak,Kürdis tan ulusal demokratik hareketinde, Clara Zet kin'ler,rosa Luxemburg'lar yaratılacağı umudunu taşımaktayız. Bu umutlarımızın gerçekleşmesinin şartlarının yaratılması; toplumu ve kitleleri örgütleyip mücadeleyi götürmeyi önlerine koyan örgütlerimizin esas görevle - rinden olduğu açıktır. Daha doğru bir deyimle, örgütlerimizin ve partilerimizin boynunun borcudur. Bu konuda yapılması gerekilenlere kısaca bir göz atmakta yarar vardır: 1- Örgüt yazın ve çizin'lerinde,diğer so runlarla birlikte kadınlarımızın konumu ve ihtiyaçlarından hareketle sorunu irdeleyici yazıların yazılması, konu ile ilgili olarak kitle içinde de propaganda ve ajite çalışmalarının sürdürülmesi. 2 - Kadınlarımızı,ulusal ve toplumsal mücadeleye çeı ici yol ve yöntemler geliştirilmeli,mevcut kadın-erkek ayrımını ortadan kal dırmak için hertürlü ideolojik-teorik çalışmalar içine girilerek,pratikteki mevcut duru mun ortadan kalkması için yol ve geliştirilmelidir. yöntemler 3 - Mücadele içinde olan kadınlarımızın, "cephe gerisi" işlerde görevlendirilmesine son vererek, fonksiyonel,inisiyatif geliştirici çalışma metodları üretmek gerekir.özellikle yığınsal çalışmalarda kadının fonksiyo nelliğine önem verilerek,kadınlarımızı yığın ları örgütlernede ve yığınları yönlendirmede, başarılı olacağı nedeniyle o yönde çalışmala ra hız vermek gerekir. 4 - Politika üretmede kadınlarımnıfonksiyonel kılıcı çalışma ve tavırlar içine girilmelidir. 5 - Örgütsel düzeyde kadın örgütlenmeleri yaratılmalıdır. BAŞLARKEN 3.cü shf.devam. Z! N S E L M A N ci zindanlarda işkence altında.örgütlerimiz, 'Parti'lerimiz, 12 Bylül yenilgisinin kendisiyle birlikte getirdiği problemleri aşabilmiş değiller. Bazı örgütlerin,kendi içindeki ve diğer devrimci grublarla olan problemleri ni zor'a başvurarak çözmeye çalışmaları,prob lemlerin çözümünü daha da zorlaştırmaktadır. Sömürgesi-faşist Evren-Özal Diktatörlügüne karşı,emekçi halklarımızın en geniş birliğini oluşturma yönünde çabaların olmasına rağmen,devrimci hareketin dağınıklığı büyük oranda devam etmektedir.yakın geçmişte kuru lan birliklerin,"cephe"lerin maddi hayatın gerçeğine çarparak tuzla-buz olması bir yanq yeni kurulan "Çekim llerkezi" 'Sol' Birlik'te sağ bir anlayışla (';eniş birliklerin oluşması nı engellemekte,kitleleri Türk burjuvazisi - nin kuyruğuna takma gibi tehlikeli anlayış~ lar,pratikler geliştirınektedir Değerli Okuyucular. Biz,Rızgariya irblat'ı çıkaranlar ilk defa bir yayın çıkarıyoruz. Bir sürü eksiklil!;imiz, hatalarımız olacaktır.bunları süreç içerisin de aşmaya çalışacağız. Yapıcı eleştiri ve ö nerilerinizi bekliyoruz. BIJ! RIZGAR!YA KURD!STAN. Rızgariya W E L A T Redaksiyonu.

Rızgariya WELAT Rup e ı 10 ---------HABERLER, OLAYLAR, YORUMLAR-------- DÜNYA DEVRİMCİ KAMUOYUNA 21 $ U B A T S 0 M U R G E C! L! K L E M U C A D E L E G U N U 'nde: Emperyalizme_," sömürgecili~e,siyonizme,ırkçılı~a ve yerel - gericili!!;e karşı mücadele geli,tiren; mücade lenin en sıcak anlarını ya9ayan halklara Ulu sal ve Toplumsal Kurtulu9un yolunu gösteren; Sömürgecili!!;i tarihin çöpl~üne atanlara bin selam olsun. Emperyalizmin en zayıf halkası 11 halklar hapisanesi 11 olan Rusya'da Sosyalizmin maddi t&9ı;rıeı gücü olan proletarya, sömürü düzenini yerle bir ederek:!tçilerin, köylülerin ve tüm emekçilerin düzeni olan ilk Sosyalist ülke Sovyetler Birli!!;i'ni ortaya çıkardı.!ç ve dı9 dü9mandan koruyarak,ba,ka alanlardaki kurtulut mücadeleleri ile taçlandırarak güçlü konuma geldi. II.Emperyalist payla,ım savatından güçle nerek çıkan Sosyalist,Emek cephesinin önünü alabilmek için geli9tirdi!!;i Yeni Sömürgeei Politikasıyla,kapıdan kovulan emperyalizm; Pencereden girme yollarını dötemeye batl&dı: Bu konuda, belirli noktalarda,başarılı oldu Su da söylenebilinir. 21 Ş U B A T, Birletmi' Milletlerio aldı~ı kararın sonucunda,dünya halkları tarafından 11 S ö m ü r g e c i 1 i B e k a r şı M ü c a d e ı e G ü n ü 11 olarak kabuledil di. Bu aynı zamanda,dünya emekçilerinin ve ezilen halklarının onurlu kavgalarının kazan dırdı~ı bir mevzi oldu. 20.Yüz;rılın son çeyre!!;inde bile, insanlı Bın yüzkarası!rkçılık ve Sömürgecilik, geze genimizin kara parçasında sömürü düzeni olan kapitalizmden kaynaklanan: Irk ayrımı, üstün ırk anıayıtları ve uygulamaları,kendisini en açık bir şekilde göstermektedir. Bunu,songün lerde,irkçı ViktatörlüBün egemenli!!;i altında ol~ Güney Afrika Cumhuriyeti'nde en açık ve kalın hatlarıyla görmek mümkündür. Toplumun nii!usunun 3/4-'nü siyah halk olutturmasına ~ men:beyazların yararlandı~ı hiç bir haktan yararlanmamaktadır.dünyanın en zengin yeraltı kaynaklarına sahip olan GAC, baljt& ABD emperyalizmi olmak üzere,di~er emperyalist ülkelerin deste!!;iyle Irkçı-Diktatör BOTHA yöne timi ayakta tutulmaya çalıljılıyor:halkın büyük ço!!;unlu!!;u açlıkla kar,ı-kar,ıyadır. Sömü rünün en katmerlisini bu alanda görmek mümkündür. II.Emper,yalist paylatım savatından,güçlenerek çıkan Sosyalist sistem;emperyalizmemr 9ı Denge gücünü artırdı. II.Dünya sava9ının bitimiyle birlikte kurulan Birletmit Milletler Kurulu, Sosyalist ülkelerin mantıksal ege menli!!;i ile olutturuldu: önemli kararlar, emperyalist-kapitalist ülkelere de kabul ettirildi. Birle9mi' Milletlerio önemli kararlarına imza atan ülkelerden biride:türkiye Cumhuriye ti Devletidir.Bilindi~i gibi;bu kararlarda im za altına alınan: Sömürgeeili!!;e,Irkçılı!!;a,!tkencelere kartı olma; uiusların kendi kaderle rini tayin hakkı, komünistlerin canı gönülden savundukları ilkelerdir. Bu ilkeler için,ulus lararası platformlarda ve ulusal düzeyde mücadele gelittirmek, ba!!;ıms~zlıkçı güçler için dayatan bir görevdir.hayatın her alanında; bu,ilkelere imza atan,tabiatları gere~i iki yüz!lü,kaypak,kitleleri kandırmak aracı olarak gö ren Sömürgeci Faşist Diktatörlük rejimleri ~ hir etmek için,azami çabayı göstermek zorun _dayız. Bu ilkelerin savunucuları olmadıklarını:halkımıza,halklara göstermeliyiz. Sömürgecilikle Mücadele Günü'nün;Kürdistan lılar ve Kürdistanı sömürgeleljtiren ulusların devrimci hareketleri açısından özel bir anlamı vardır. Ezilen dünya halklarının bir parça sı olan Kürdistan Halkı:En meljru ulusal demok ratik,insani haklarından mahrum bıraktırılmıf tır. Baskı,zulüm,talan ve katliamlara reva gö rülmü9,ülkesi parçalanarak itgal edilmif,yeraltı ve yerüstü zenginlik kaynakları, yerel sömürgeci yönetimler ve i9birlikçileri emperyalistler tarafından talan edilmekte, ülkesinin iktisadi gelitimi engellenmekte ve açlıkla kar~ı-kar~ıya bırakılmı~tır. Dört parçaya bölünen Kürdistan,her parçada Ulusal Demokratik hakları için geliştirdi~i mücadelesini,sömürgeci soykırım ve imha politikasına karşı kesintisiz sürdürmektedir.kürdistan halkı, kendi eliyle kendi kaderini ta;y:ı.n hakkı mücadelesini dostlarına da düfmanlarına da belli yanlarıyla kabul ettirmiştir. Onurlu mücadelesi sonucu,ozgür halklar 'l'oplulu~ i çinde kendi yerini alacaktır. Sömürgeci Paşist Evren-özal Yönetimi,etrafa,sömürgecili~i kınayan mesajlar ~ön~ererek kendi sömürgeci,işgalci yüzlerini gizlemeye çalışıyorlar. Kürdistanın en"büyük parçasını işgal altında tutmaktalar.hatay Arap topraklarını ilhak ederek kendi topraklarına katmış lardır.kıbrıs'ın Kuzey kesimini i~gal ederek kukla bir yönetim oluşturarak "Cumhuriyet" i lanına gitmişlerdir. Bu işgalci eylemlerini batka milletlere onayıatmak istiyorlar. Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da: a-zindanlar botalsın,b-genel Af,c-!damlara son, d-!şkence