Kas iskelet ve yumuşak doku lezyonlarında ultrasonografi



Benzer belgeler
PELVİS KIRIKLARI. Prof. Dr. Mehmet Aşık

OMUZ AĞRISI. Klaviküla (Köprücük Kemiği)

GELİŞİMSEL KALÇA DİSPLAZİSİ PROGNOZU VE GÖRÜNTÜLEME. Dr. Öznur Leman Boyunağa Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Radyoloji Bilim Dalı

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ

Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

Spor yaralanmaları sportif aktivite sırasında meydana gelen yaralanmaların genel adıdır. Normal yaşamda yaralanmalar sıklıkla dış etkilerle

Genç EriĢkinde Kalça Ağrısı Klinik Değerlendirme & Görüntüleme. PROF DR UĞUR ġayli YEDĠTEPE ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ ORTOPEDĠ VE TRAVMATOLOJĠ

25. Ulusal Türk Ortopedi ve Travmatoloji Kongresi 27 Ekim 1 Kasım 2015

Artroskopi, ortopedik cerrahların eklem içini görerek tanı koydukları ve gerektiğinde

ELİN YUMUŞAK DOKU TÜMÖRLERİ

Akut Skrotumun Ayırıcı Tanısında Radyolojik Görüntüleme

Giriş. Anatomi. Anterior kompartman BACAK YARALANMALARI. Tibia. Fibula

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD

OMUZ VE DİRSEK BÖLGESİ YARALANMALARI

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Olgu Sunumu 20 Ekim 2016 Perşembe

5. SINIF 1.KURUL 3.Döngü

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger

Kas İskelet Sistemi Acilleri

SERT DOKUNUN SULU (KĠSTĠK) LEZYONU. Dr Arzu AVCI ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ TIBBİ PATOLOJİ KLİNİĞİ 17 Kasım 2011

Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği

DİYABETİK AYAK ENFEKSİYONLARININ KLİNİK SINIFLANDIRMASI

MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 (Bildiri ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster Bildiri KABUL POSTER BİLDİRİ

25. Ulusal Türk Ortopedi ve Travmatoloji Kongresi 27 Ekim 1 Kasım 2015

Radyolojide çözünürlük (rezolüsyon) kavramı. Kas-iskelet sisteminde BT ve/veya MRG Diğerinin yerine veya tamamlayıcı kullanım

BİRİNCİL KEMİK KANSERİ

OSTEOMİYELİT CERRAHİ TEDAVİSİ NE ZAMAN? NASIL? Dr. Murat ÖZTÜRK Ege Üniversitesi Ortopedi ve Travmatoloji A.B.D.

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

Penetran Göz Yaralanmaları

Adrenal lezyonların görüntüleme bulguları. Dr. Ercan KOCAKOÇ Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul

Doppler Ultrasonografi: Karotis ve Vertebral Arterler. Dr.S.Süreyya Özbek EÜTF Radyoloji

Total Kalça Protezi. Prof. Dr. Önder Yazıcıoğlu İstanbul Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD

Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm

Bezi Ultrasonografisi

SPOR HEKİMLİĞİ ALANINDA KAS-İSKELET SİSTEMİ ULTRASONOGRAFİSİNİN ÖNEMİ

Beyin ve Sinir Cerrahisi. (Nöroşirürji)

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Doppler Ultrasonografi. Araş. Gör. E. Pınar TÖRE Danışman: Yrd. Doç. Dr. Nureddin ÇELİMLİ

RADYOLOJİ RADYODİAGNOSTİK ANABİLİM DALI-DÜTF- DİYARBAKIR

Erken Evre Akciğer Kanserinde

TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 5. Sorular

Toplantı ve Kongre Takvimi

TRD KIŞ OKULU KURS 2, Gün 3. Sorular

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

DİRSEK GRAFİSİ YRD.DOÇ.DR.MANSUR KÜRŞAD ERKURAN ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ ACİL TIP AD.

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Pediatrik kemik tümörlerinde radyolojik tanı

MENİSKÜS ZEDELENMELERİ

Solid Meme Lezyonlarını Değerlendirmede B-mod, Renkli Doppler Ve Power Doppler Ultrasonografinin Yeri

MEMENİN PAGET HASTALIĞI. Doç. Dr. M. Ali Gülçelik Ankara Onkoloji Hastanesi

KAFA TRAVMASI VE RADYOLOJİ KRANİOSEREBRAL TRAVMALI HASTALARDA NÖROGÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI

5. SINIF 2.GRUP 1.KURUL HAREKET SİSTEMİ HASTALIKLARI 5.SINIF- 2.GRUP 1.DERS KURULU

Erken Dönem Kalça Osteoartritinde Tanım ve Etiyoloji. Dr. Çağatay Uluçay Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi

OFİS ERGONOMİSİ. Prof.Dr.Elif Akalın Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi FTR Anabilim Dalı

Plato Tibia ve ÖĞRENCİ DERS NOTLARI. Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı

DİZ MUAYENESİ. Prof. Dr. Bülent Ülkar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Spor Hekimliği Anabilim Dalı

5. SINIF 5.GRUP 1.KURUL HAREKET SİSTEMİ HASTALIKLARI 5. S I N I F - 5. G R U P 1. D E R S K U R U L U

İsmail Cengiz Tuncay*

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

DÖNEM V - C. GRUBU Ortopedi ve Travmatoloji Stajı Ders Programı 1. Hafta 09/09/2015. ÇARŞAMBA Doğuştan çarpık ayak. Kongenital Pes Ekuinovarus

Ultrasonografi Giriş Dr. Funda Karbek AKARCA

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın

Hamstring yaralanmaları: Tanı ve Tedavi İlkeleri. Doç. Dr. Haluk H. Öztekin İZMİR

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI. Dr Alparslan ŞAHİN

SÖZEL SUNUMLAR. 1Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, Tokat, Türkiye

GONARTROZ UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ

Olgu Sunumu Özsoy Z. Yumuşak Dokuda Gözden Kaçan Nadir Bir Yabancı Cisim: Bitki Parçaları

5. SINIF 1.KURUL 2.DÖNGÜ 5. S I N I F - 1. D E R S K U R U L U - 2. D Ö N G Ü

Kötü Huylu Yumuşak Doku Tümörleri. Tanım, sınıflama, hastaya ilk yaklaşım. Dr. Serkan BİLGİÇ

Spor Yaralanmalarında Konservatif Tedavi. Prof. Dr. Reyhan Çeliker Acıbadem Üniversitesi

ÇOCUKLARDA HAREKET SİSTEMİ MUAYENESİ (ROMATOLOJİK MUAYENE) Özgür KASAPÇOPUR

Kemik ve Eklem Enfeksiyonları. Dr Fahri Erdoğan

Rotator Manșet Lezyonlarında Ultrasonografi Bulgularının Manyetik Rezonans Görüntüleme Sonuçları İle Karșılaștırılması

25. Ulusal Türk Ortopedi ve Travmatoloji Kongresi 27 Ekim 1 Kasım 2015

TABAN ÜLSERİ --- ULCUS SOLEA VEYSEL TAHİROĞLU

Adalet Elçin Yıldız, Sinan Genç, Berna Uçan, Suat Fitoz. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi Bilim Dalı, Ankara

SIK KARŞILAŞILAN KAS İSKELET LEZYONLARINDA AYIRICI TANI

İSKEMİK BARSAĞIN RADYOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Ercan Kocakoç Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Servisi Olgu Sunumu 7 Şubat 2018 Çarşamba. Dr.

ÖN ÇAPRAZ BAĞ ZEDELENMELERİ

ELEKTRONİK NÜSHA. BASILMIŞ HALİ KONTROLSUZ KOPYADIR.

Küçültme Mammaplasti Ameliyatı Uygulanan Hastalarda Oluşan Ameliyat Sonrası Değişikliklerin MRG ve USG ile Değerlendirilmesi

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM

BOYUN AĞRILARI

29 Ekim 2015, Perşembe

ORTOPEDİK YARALANMALARDA İLKYARDIM

Spor yaralanmaları ve tedavi yöntemleri

BT ve MRG: Temel Fizik İlkeler. Prof. Dr. Utku Şenol Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı

KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI

TRAFİK KAZALARI, DÜŞMELER, DARP OLGULARI ve İŞ KAZALARINDA ADLİ SÜREÇ ÖRNEK OLGU DEĞERLENDİRMESİ

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ ANABİLİM DALI

ULTRASONOGRAFİNİN UYGUN KULLANIMI

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ

Doppler Ultrasonografi ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

Normal Omuz Normal omuz üç eklemden oluşmuştur. Bunlar glenohumeral eklem (asıl omuzumuzu hareket ettiren eklem budur ve top ve yuva şeklindedir),

Romatizma BR.HLİ.066

Transkript:

TOTBİD Dergisi TOTBİD Dergisi 2013;12(1):7-12 Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği doi: 10.5606/totbid.dergisi.2013.02 Kas iskelet ve yumuşak doku lezyonlarında ultrasonografi Ultrasonography in musculoskeletal and soft tissue lesions Samet Verim, 1 Sebahattin Sarı 2 1 Ankara Mevki Asker Hastanesi Radyoloji Kliniği, Ankara 2 Gülhane Askeri Tıp Akademisi Radyoloji Anabilim Dalı, Ankara Ultrasonografi (US) birçok kas iskelet sistemi lezyonlarında hızlı ve güvenilir tanı sağlar. İleri teknoloji ve yüksek çözünürlüklü transdüserlerin geliştirilmesi ile kas-iskelet sistemi yapılarının sonografisi mümkün hale gelmiştir. Sonografinin bazı avantajları vardır; ucuzdur, radyasyon içermez ve hasta başında uygulanabilir. Bu derlemede US görüntülemenin kas-iskelet sistemi ve yumuşak dokuda başlıca kullanım amaçları ve bulguları sunulmuştur. Anahtar sözcükler: Kas-iskelet; yumuşak doku; ultrasonografi. The ultrasonography (US) provides a rapid and reliable diagnosis in many musculoskeletal lesions. Improved technology and the development of high-resolution transducers allow sonography of the structures of the musculoskeletal system. Sonography has some advantages: it is inexpensive, uses no radiation and can be performed at bedside. In this review, we present the main utilization purposes and findings of US in musculoskeletal system and soft tissue. Key words: Musculoskeletal; soft tissue; ultrasonography. Kas iskelet ve yumuşak doku hastalıklarının tanısında ultrasonografi (USG) çok önemli bir role sahiptir. Ultrasonografi tanının yanı sıra hastalığın tedavi sonucu ve olası komplikasyonlarının takibinde de önemli rol oynar. Ultrasonografi ile görüntüleme ses dalgalarından yararlanılarak yapılır. İnsan kulağının duyamayacağı frekansta ses dalgaları problar vasıtasıyla vücuda gönderilir ve ilgili organlardan yansıyan ses dalgaları ekranda görüntü oluşturur. Ultrasonografi kolay ve hızlı uygulanabilir olması, radyasyon içermemesi ve ucuz maliyeti nedeniyle kas-iskelet lezyonlarında tercih edilen bir yöntem haline gelmiştir. Özellikle yüksek çözünürlüklü propların devreye girmesiyle birlikte başta romatolojik hastalıklar olmak üzere yüzeyel doku patolojilerinde tanı değeri günden güne yükselen bir yöntem olmuştur. Ultrasonografide kemik gibi sert dokular beyaz, kistik organlar siyah, yumuşak dokular ise grinin tonları şeklinde görülür (Şekil 1). Gelişen teknoloji ile birlikte kan damarlarındaki sıvının yönü ve hızı renkli Doppler ultrasonografi (RDUS) inceleme ile yapılabilir hale gelmiştir. Renkli Doppler USG de cihaza doğru olan akımlar kırmızı, cihazdan uzaklaşan akımlar ise mavi olarak görülür. Özellikle tümör ve enfeksiyon ayrımında Doppler USG oldukça faydalıdır. Son yıllarda üç boyutlu USG cihazları kullanılır hale gelmiştir. Böylece ilgilenilen dokunun ekovolüm ölçümü yapılabilir. Elastografi en son gelişen USG tekniklerindendir. Bu yöntemle dokuların farklı elastisite özellikleri değerlendirilir ve malign-benign doku ayrımı yapılabilir. [1] İletişim adresi: Dr. Samet Verim. Ankara Mevki Asker Hastanesi Radyoloji Kliniği, 06100 Dışkapı, Ankara. Tel: 0312-310 35 35 Faks: 0312-311 46 09 e-posta: samet_verim@yahoo.com Geliş tarihi: 27 Aralık 2012 Kabul tarihi: 03 Ocak 2013

8 TOTBİD Dergisi Şekil 1. Popliteal fossa da Baker kisti (asteriks). CİLT VE CİLT ALTI YUMUŞAK DOKU HASTALIKLARI Ödem Hücre içi sıvının hücre dışına çıkması ile doku aralarında ve cilt altında sıvı birikmesi ile oluşmaktadır. Ödem çeşitli bozukluklar neticesinde gelişir. Direkt travma en önemli nedendir. Ultrasonografide ekojenite artışı şeklinde kendini gösteren öncelikle yağ lobüllerinin arasında doku değişiklikleri olur. Zamanla ekojenite azalıp, anekoik sıvı birikimi görünümüne döner. Renkli Doppler USG de ise belirgin kanlanma olmaz. [2] Selülit Cilt ve cilt altı dokuları etkileyen, yayılma eğilimi olan bir cilt enfeksiyonudur. Penetran bir yaralanma eşlik edebilir. O bölgede lokal duyarlılık, ısı artışı, ödem ve eritem izlenebilir. Sıklıkla etkenler Staphylococcus auereus (S. Auereus) ve A grubu Beta hemolitik streptekoklardır. Ultrasonografide ödematöz doku değişiklikleri, heterojenite ve fibröz bağ dokusunda artış izlenir. Renkli Doppler USG de kanlanma paterni artmıştır. [3] Zamanla tedavi edilmeyen selülitlerde USG de semisolid olarak organize apse oluşumu görülebilir. Apse Doku içerisinde bulunan herhangi bir bölgede mikroorganizmalar nedeniyle oluşan püy birikimidir. Sıcak ve soğuk apse şeklinde iki türü vardır. Sıcak apsede ateş vardır. Soğuk apse ise tüberküloz hastalarında görülen formdur. Soğuk apsede ateş ve ağrı hissedilmez. Apsede etken çoğunlukla polimikrobiyaldir. Ama en sık etken S. auereus tur. Ultrasonografide anekoik sıvı birikiminden, internal ekolara ve düzensiz hipoekojenitelere kadar geniş bir spektrumda izlenebilir. Renkli Doppler USG de periferik vaskülaritede artış izlenir. Nekrotizan fasiit Çoğunlukla nadiren görülen, deri, subkutan dokular ve fasyaların ilerleyici nekrozu ve yaşamı tehdit eden bir yumuşak doku enfeksiyonu olarak tanımlanır. [4] Çoğu polimikrobiyal olmakla birlikte en sık Streptococcus pyogenes (S. pyogenes) etkendir. [5] Nekrotizan fasiit sağlıklı bireylerde nadiren görülür. Daha çok travma, cerrahi işlem, böcek ısırması ve bağışıklık sistemini baskılayan durumlar ile parenteral ilaç kullanımı sonrası görülür. Ultrasonografide fasyada kalınlaşma ve derin fasiyal alanda sıvı birikir. Apse ve gaz oluşumu USG ile tanınabilir. [6] Travma Travma sonrasında cilt altı yumuşak dokularda geniş bir spektrumda değişiklikler izlenir. Hemoraji, hematom ve apse oluşumu gözlenebilir. Ultrasonografide erken dönemde hiperekojenite izlenir. Hematom geliştiğinde zamana bağlı sıvı formları oluşur. [7] En son tamamen anekoik olarak hematom formu gözlenir. Travmalı olgularda mutlaka yabacı cisim varlığı da araştırılmalıdır. Yabancı cisim Açık veya penetran yaralanmalar sonrasında cilt altı yumuşak dokularda yabancı cisimler kalabilir. Yabancı cisim çevresinde zamanla fibröz bir kapsül oluşur. Ultrasonografi ile tahta, kılçık, deniz dikeni ve diğer bitkisel cisimler görülebilir. Yabancı cismin çevresinde gelişen hipoekoik haloda artmış kanlanma paterni gözlenir. [8] KAS HASTALIKLARI Kaslar longitudinal planda homojen, multipl, ince paralel ekolar şeklinde izlenirken, transvers planda daha düzensiz, saçılmış ince ekolar şeklinde görülür. Kasın çevresinde parlak, ekojen konnektif doku fasyası bulunur. Ultrasonografi ile kas dokusundaki hacimsel artış, ödem ve sıvı birikimi net biçimde görülebilir. [9] Ultrasonografinin manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ye göre en önemli avantajlarından biri de dinamik görüntüleme yapabilmesidir. Örneğin omuz USG si yapılırken farklı pozisyonlarda, farklı görüntüler elde edilir. Böylece kas patolojileri daha net anlaşılabilir. Travma Kas patolojilerinin en büyük kısmını travmalar oluşturur (Şekil 2). Travma sonrası oluşan hematom lokalize olabileceği gibi, dış fasyaya kadar uzanabilir. En sık yırtıklar miyotendinöz bileşkede oluşur.

Kas iskelet ve yumuşak doku lezyonlarında ultrasonografi 9 Şekil 2. Rektus abdominis kasında strain (asteriks). Şekil 3. Supraspinatus kasında yırtık (asteriks). Rektus femoris, biseps femoris ve gastroknemius kasının iç başı en sık etkilenen kaslardır (Şekil 3). Travma sonrasında tam iyileşmeden söz etmek için en az dört haftalık süre geçmelidir. İyileşme sonrası rezidüel fibröz doku oluşabileceği gibi kas içerisinde kist ya da septasyonlar oluşabilir. Bazen büyük hematomlar sonrası kompartman sendromu da gelişebilir. Kas içerisinde oluşan hematomlar vücudun diğer organlarında oluşan hematomlardan farklılık göstermez. Çocukluk yaş grubunda ise en sık spor yaralanmaları sonrasında kas içine kanama ve kontüzyon oluşur. Ultrasonografide izlenen patoloji sıklıkla travmanın geldiği taraftadır. Bu sayede görünüm olarak miyotendinöz yırtıklardan ayırt edilir. Primer pyomyozit Kasın herhangi bir penetran travma veya vasküler bozukluk olmaksızın meydana gelen akut bakteriyel bir enfeksiyonudur. [10] Genellikle tropikal ülkelerde görülür. En sık etken S. auereus tur. En sık kuadriseps, gluteus ve iliopsoas kasında görülür. Başka bir hastalık ya da immün yetmezlik sonrası oluşursa sekonder pyomyozitten bahsedilir. [11] Ultrasonografide tutulan kasta ödemi gösteren ekojenite artışı izlenir. Enfeksiyon ilerler ve apse oluşur ise RDUS de artmış kanlanma izlenir. Myozitis ossifikans Travmayı takiben yumuşak dokuda neoplastik olmayan heterotopik kemik oluşumu ile karakterize olan bir lezyondur. Radyografilerde kalsifik odak görülebilir. Ultrasonografi ile heterojen yapıda yumuşak doku kitlesi görülür. Periferal dağılım gösteren kalsifikasyonlar milimetrik ekojeniteler şeklinde görülür. Anormal yumuşak doku olmaması nedeniyle parosteal sarkomda ayrılabilir. Kas tümörleri Kas tümörleri primer olabileceği gibi sekonder olarak da gelişebilir. Oldukça nadir tümörlerdir. Ultrasonografi ile benign-malign ayrımı net olarak yapılamaz. Ancak lezyonun kistik-solid olup olmadığı, kanlanma şekli, boyutu, çevre dokular ile ilişkisi saptanabilir. Tüm malign kitleler gibi kasın malign kitleleri de düzensiz ve heterojen eko yapısında görülür. Benign tümörlerin ise genel olarak düzgün bir kapsülü bulunur. Benign tümörlerin iç yapısı homojendir. TENDON HASTALIKLARI Tendonlar, kasları kemiklere bağlayan anatomik yapılardır. Kasın yükünü kemiğe aktarır ve kemiklerin hareket etmesini sağlarlar. Çok fazla yük taşıma kapasitesine sahiptirler. Tendonlar, kaslar ile kuvvetin iletileceği iskelet parçası arasında yer alan, büyük bir kısmını paralel kollajen liflerin oluşturduğu %70 i su olan, yapısında hücre olarak en sık fibroblastlar olan bağ dokusudur. Tendonlar kollajen, elastin, tenosit, ara madde, kan damarları, lenfatik damarlar ve sinirlerden oluşur. Bu yapı sayesinde rahatlıkla gerilir ve esnerler. Tendon patolojilerinde USG, dinamik inceleme de yapabilme özelliği nedeniyle ilk seçilecek radyolojik tanı yöntemidir. Tendonlar hiperekoik bant şeklinde yapılar olarak görülür. Sinoviyum ise hipoekoik rim şeklinde görülür. Fibröz bağ dokusu (paratenon) ise belirsiz hiperekoik doku olarak görülür. Tendinozis Tendonun dejeneratif değişikliği olarak da adlandırılır. Tendonda şişme, fibrillerde kalınlaşma ve düzensizleşme, kalsifiye alanlar, fokal intratendinöz hipoekoik alanlar ve Doppler USG de artmış kan akım paterni görülür. Ancak bu patolojik görünümler yaşlı hastalarda herhangi bir semptom olmasa da gözlenebilir. Minör yırtıkların USG ile tanısı zordur. Beraberinde eşlik eden hematom gözlenebilir. Tam yırtıklarda ise tanı daha kolay konulabilir. Tam yırtıklarda tendon uçlarındaki ayrılmalar dahi görülebilir. Hemen tüm yırtıklarda tendon kontur düzensizliği görülür. Kesin

10 TOTBİD Dergisi Şekil 5. Kuadriseps kalsifik tendiniti (asteriks). Şekil 4. Fleksör tendonda tenosinovit (asteriks). tanı için ise dinamik inceleme yapılabilir. Kısmi yırtıkların tam yırtıklardan en büyük farkı korunmuş liflerin varlığıdır. Aşil tendonu insan vücudunun en kalın ve en güçlü tendonudur. Ancak buna rağmen Aşil tendonu spor yaralanmalarında en sık yırtılan tendonların başında gelir. Aşil tendonu yırtılmalarında bazen çok şiddetli ağrı olmaması nedeniyle, tanı geç konulabilir. Bu durumda kolay uygulanabilir olması nedeniyle USG nin tanıya katkısı önemlidir. Yırtıklar daha çok distal segmentlerde olur. Çünkü bu bölgeler kanlanmanın en zayıf olduğu yerdir. Ultrasonografi ile tendondaki kesinti, hematom oluşumu ve tendondaki düzensizlik izlenebilir. Tendinit Tendonun belirli bir neden olmaksızın oluşmuş enflamasyonudur. Sıklıkla omuzda görülür. Fizik muayene ve MRG tanıya yardımcıdır. Ultrasonografi tanıda kısıtlı fayda sağlar. (Sıvı artışı, RDUS da kanlanma artışı) (Şekil 4, 5). Peritendonit Tendon çevresinde sıvı, tendon sınırlarda düzensizlik ve fibrosiz ile karakterizedir. En önemli USG bulgusu tendon kılıfında sıvı varlığıdır. Akut hastalıkta etken S. auereus veya S. pyogenes dir. En sık olarak dijital fleksör grup kas tendonları etkilenir. Tendonun yer değiştirmesi Tendonların osteofibröz tünelden kendisine eşlik eden sinoviyal kılıfla birlikte yer değiştirmesidir. Sıklıkla mekanik travmalar sonrası oluşur. Ultrasonografi ile çıkık, tenosnovit ve sinoviyal debris gözlenebilir. Tendon tümörleri Fibroma, dev hücreli tümör, berrak hücreli karsinomu ve gangliyon kistleri görülebilir. Ultrasonografi ile patolojik tanı yapmak zordur. Bazı olgularda yerleşim yeri tanıya yardımcıdır. Ultrasonografide kist dışındaki kitleler solid, homojen, hipoekoik kitle şeklinde görülür. [12] Elde solid kitle olarak en sık dev hücreli tümör görülür. EKLEM HASTALIKLARI Eklem, hiperekoik bir bant şeklinde görülür. Yoğun gölge verir. Kıkırdak ise anekoik olarak görülür. Eklem içerisindeki yağ dokusu hiperekojen, sinoviyal boşluktaki sıvı ise anekoik olarak görülür (Şekil 6). Travma sonrası en sık eklem efüzyonları görülür (Şekil 7). Eklem efüzyonları kompresyona iyi yanıt verir ve vasküler yapılardan ayrımını sağlayan Doppler incelemede akım kaydedilmez. Sinovit Ultrasonografide öncelikli bulgu sıvı koleksiyonudur. Renkli Doppler USG incelemede vaskülarite artışı izlenir. Spektral incelemede ise diyastolik akımda artış izlenir. Septik artrit Eklem aralığında çeşitli mikroorganizmaların invazyonu sonucu ortaya çıkan tek veya birden fazla eklemi tutan iltihabi hastalıktır. Sıklıkla S. auerues [13] gibi bakteriler etken olmakla birlikte, mantarlar ve Şekil 6. El bilek ekleminde gangliyon kisti (asteriks).

Kas iskelet ve yumuşak doku lezyonlarında ultrasonografi 11 Şekil 7. Dirsek ekleminde golfçü dirseği (asteriks). mikobakterler de sorumlu olabilir. Bakteriler sıklıkla hematojen yolla yerleşir. Standart grafi ile periartiküler yumuşak doku şişliği ve eklem aralığında daralma görülmeden bile USG ile efüzyon varlığı gösterilebilir. Kalça ultrasonografisi Kalça çıkığı, kalça eklemini oluşturan femur başı ile asetabulum arasındaki normal ilişkinin bozulması olarak tanımlanır. Eskiden doğuştan kalça çıkığı (DKÇ) olarak tanımlanan bu hastalık, 1989 yılında Klisiç in önerisiyle, gelişimsel kalça çıkığı olarak tanımlanmaya başlanmıştır. Erken tanı sayesinde erken tedavi edildikleri takdirde, tama yakın düzelme sağlanmaktadır. Etyolojisinde; -fetal pozisyon anomalileri-post-natal çevresel faktörler-genetik faktörler sayılabilir. Esas olarak iki tipi vardır: 1. Teratojenik (atipik) tip: Ağır malformasyonlarla beraber görülür. Prognozu kötüdür. 2. Tipik: Prognoz daha iyidir. Başka anomalilerle birlikteliği yoktur. Tanı yöntemleri olarak öykü ve fizik muayeneden sonra sıklıkla USG kullanılır. Özellikle altı aya kadar USG nin tanı değeri çok yüksektir. Ultrasonografide Graf yöntemi kullanılır. Graf yönteminde alfa ve beta açılarına göre değerlendirme yapılır. Morfolojik değerlendirme Graf yöntemi ile yapılır. Alfa açısı; asetabuler çatı ile baseline arasındaki açıdır. Beta açısı ise; kıkırdak çatı ile baseline arasındaki açıdır (Şekil 8, 9). Graf sınıflaması Tip 1: Normal kalçadır. Beta açısı 55 dereceden küçük, alfa açısı 60 dereceden büyüktür. Displazik kalçada alfa açısı azalır beta açısı ise artar. Asetabulum maturdur. Tip 2: Asetabuler osifikasyonun gecikmesi söz konusudur. İntermediet tip ya da fizyolojik olarak immatur kalçadır. Kritik kalçadır. Herhangi bir yaşta görülebilir ve yarı çıkık veya çıkık için yüksek riski gösterir. Alfa: 43-59 derece, beta: 55-77 derece arasıdır. Tip 3: Eksantrik kalça. Femur başı yarı çıkık veya çıkıktır. Alfa açısı 42 derecenin altındadır. Tip 4: Labrumda inversiyon ile birlikte ciddi displazi söz konusudur. Femur başı çıkıktır Ultrasonografi immatür kalçaların görüntülenmesinde çok değerli bilgiler verebilmektedir. Ultrasonografik inceleme teknikleri olarak ayrıca Harcke ve ark.nın [14] yaptıkları dinamik inceleme ve femur başı kapsama oranı yapılabilir. Dinamik inceleme yöntemi ile fonksiyonel stabilite gösterilebilir. Nötral pozisyonda ve Barlow manevrası esnasındaki femur başı kapsama oranı da değerlendirilir. Asetabulum Baseline çizgi a b Labrum Şekil 8. Graf yöntemi (referans çizgileri şematik çizimi). Şekil 9. Normal kalça ultrasonografisi.

12 TOTBİD Dergisi BAĞLAR Bağlar, kollajen, elastin ve fibrokıkırdaktan oluşan sert, beyaz, lifli, yoğun konnektif dokulardır. Başlıca fonksiyonları eklemleri desteklemek ve güçlendirmek, aşırı hareketleri engellemektir. Ultrasonografik görünümleri tendonlara benzer. Ekojen lineer çizgi şeklinde görülür. Bağlar en iyi bağlandığı iki kemiğin arasına prob konularak görüntülenebilir. Bir yaralanma olduğunda ödem ya da hematom bağ komşuluğunda görülebilir. Bağ tam yırtılırsa hipoekoik granülasyon dokusu izlenir. SİNİR HASTALIKLARI Ultrasonografi ile nöropatiler [15] sinir trasesi anomalileri ve varyasyonları, tümörler, gelişim anomalileri ve travmatik yaralanmalar değerlendirilebilir. Sinirler hem longitudinal hem de transvers bakıda hipoekoik yapılar şeklinde görülür. Tam kopma durumunda retraksiyon görülür. Parsiyel yırtıklarda düzensiz hipoekoik nodüller izlenir. Karpal tünel sendromu Karpal tünel sendromu median sinirin karpal tünel içerisinde sıkışması sonucu ortaya çıkan elin tenar kısmında ağrı, parestezi, kas atrofisi, güçsüzlük ve median sinir trasesinde his kusuru ile karakterize bir hastalıktır. Ultrasonografi ile nörapatiye neden olabilecek olası patolojiler ortaya konulabilir. En spesifik USG bulgusu ise skafoid-pisiform seviyesinde olan proksimal genişlemedir. KEMİK HASTALIKLARI Kemik lezyonlarının değerlendirilmesinde sadece yüksek frekanslı problar kullanılır. Ultrasonografi özellikle seçili olgularda faydalıdır. Özellikle periartiküler lezyonlar, tümörler, osteomiyelit ve kırık kemikte USG endikasyonlarıdır. KAYNAKLAR 1. Cho N, Moon WK, Park JS, Cha JH, Jang M, Seong MH. Nonpalpable breast masses: evaluation by US elastography. Korean J Radiol 2008;9:111-8. doi: 10.3348/kjr.2008.9.2.111. 2. Vincent LM. Ultrasound of soft tissue abnormalities of the extremities. Radiol Clin North Am 1988;26:131-44. 3. Cardinal E, Bureau NJ, Aubin B, Chhem RK. Role of ultrasound in musculoskeletal infections. Radiol Clin North Am 2001;39:191-201. 4. Singh G, Sinha SK, Adhikary S, Babu KS, Ray P, Khanna SK. Necrotising infections of soft tissues--a clinical profile. Eur J Surg 2002;168:366-71. 5. Brook I, Frazier EH. Clinical and microbiological features of necrotizing fasciitis. J Clin Microbiol 1995;33:2382-7. 6. Hosek WT, Laeger TC. Early diagnosis of necrotizing fasciitis with soft tissue ultrasound. Acad Emerg Med 2009;16:1033. doi: 10.1111/j.1553-2712.2009.00528.x. 7. Fernando RA, Somers S, Edmonson RD, Sidhu PS. Subcutaneous fat necrosis: hypoechoic appearance on sonography. J Ultrasound Med 2003;22:1387-90. 8. Davae KC, Sofka CM, DiCarlo E, Adler RS. Value of power Doppler imaging and the hypoechoic halo in the sonographic detection of foreign bodies: correlation with histopathologic findings. J Ultrasound Med 2003;22:1309-13. 9. Robben SG. Ultrasonography of musculoskeletal infections in children. Eur Radiol 2004;14 Suppl 4:L65-77. 10. Grose C. Bacterial myositis and pyomyositis. In: Feigin RD, Cherry JD, editors. Textbook of pediatric infectious diseases. 4th ed. Philadelphia: Saunders; 1998. p. 704-8. 11. Chiedozi LC. Pyomyositis. Review of 205 cases in 112 patients. Am J Surg 1979;137:255-9. 12. Middleton WD, Patel V, Teefey SA, Boyer MI. Giant cell tumors of the tendon sheath: analysis of sonographic findings. AJR Am J Roentgenol 2004;183:337-9. 13. Kaandorp CJ, Dinant HJ, van de Laar MA, Moens HJ, Prins AP, Dijkmans BA. Incidence and sources of native and prosthetic joint infection: a community based prospective survey. Ann Rheum Dis 1997;56:470-5. 14. Harcke HT, Paltiel H, Rosenberg HK, Barr LL, Ruzal-Shapiro C, Wolfson BJ, et al. AIUM practice guideline for the performance of an ultrasound examination for detection and assessment of developmental dysplasia of the hip. American Institute of Ultrasound in Medicine; American College of Radiology 2009;28:114-9. 15. Hunderfund AN, Boon AJ, Mandrekar JN, Sorenson EJ. Sonography in carpal tunnel syndrome. Muscle Nerve 2011;44:485-91. doi: 10.1002/mus.22075.