SESSİZ BİR GEÇMİŞTEN SESLER PROJE HAKKINDA Projenin genel amacı: Türkiye de kültürlerarası diyalogun güçlendirilmesini, kültürel hakların korunmasını ve farklılıklara saygı kültürünün gelişmesini destekleyerek farklı kültürel ve toplumsal gruplar arasında eşitlik, barış ve hoşgörü anlayışının gelişmesine katkıda bulunmak ve insan hakları ve demokrasinin geliştirilmesinde sivil toplumun rolünü güçlendirmektir. Projenin özel amacı Türkiye de yaşayan farklı toplumsal katmanlardaki Afrika kökenli yurttaşların bugünkü kültürel, toplumsal ve iktisadi konumlarını tarihsel bir perspektifle araştırmak, bu alana ilişkin belgeye dayalı tarihçiliğin kaydetmediği anlatıları, söylenceleri, oyunları, ağıtları, yaşam öykülerini kaydetmek ve kaydedilen yaşam anlatılarını uluslararası bilimsel etik ve teknik standartlara uygun bir biçimde arşivlemektir. Böylelikle proje, belgelenmeyen geçmişin kayıtlarını üreterek genç kuşaklara aktaracaktır. Süre, Yöntem, Ürünler Ekim 2007 tarihinde başlayan proje 11 ay sürdü. Projenin yöntemi, yazılı, görsel ve sesli kaynakların taranması ile sözlü tarih alan araştırması olmak üzere birbirini besleyen iki alanda biçimlendirildi. Projenin ürünleri sözlü tarih arşivi, web sitesi ve açıklamalı bibliyografyadır. Proje süreci İzmir de sözlü tarih atölyeleri düzenlendi. Atölyelere, Afrikalılar Dayanışma, Kültür ve Yardımlaşma Derneği üyeleri ve diğer gönüllülerden oluşan toplam 30 kişi katıldı. İzmir, Balıkesir ve Muğla da oluşturulan sözlü tarih ekipleri toplam 100 yaşam öyküsü görüşmesi yaptı. 1
Sözlü Tarih Alan Araştırması 100 yaşam öyküsü görüşmesi yapıldı. Görüşmelerden 98 i görüntülü (video kaydı), 2 si ise ses kaydı alınarak yapıldı. Görüşmelerin ortalama kayıt süresi 90 dakikadır. Minimum kayıt süresi 25 dakika, maksimum kayıt süresi 4 saattir. Görüşme yapılan 100 kişinin 47 si kadın, 53 ü erkektir. Grafik 3 Kadın Erkek 100 görüşmenin 62 si kentte, 38 i köylerde yapıldı. Grafik 1 Kent Köy Görüşmelerin yapıldığı kentlere göre dağılımı Grafik 2 Aydın 9 Balıkesir 6 İstanbul 2 İzmir 40 Muğla 43 TOPLAM 100 Aydın Balıkesir İstanbul İzmir Muğla 2
Cinsiyete Göre Yaş Dağılımı Yaş aralığı Kadın Erkek Toplam 70+ 19 21 40 45-69 17 25 42 19-44 8 6 14 10-18 3 1 4 47 53 100 Cinsiyete göre yapılan iş/meslek dağılımı Görüşme yapılan 53 erkekten 8 i çiftçi, 6 sı şoför ve 5 i tarım işçisi/rençperdir. Mesleklerini çiftçi olarak tanımlayanlar kendi tarım arazisini işleyenlerdir. Mesleğini rençperlik/tarım işçisi olarak tanımlayanlar ise başkalarının tarım işlerinde ücretli çalışanlardır. Görüşülen 47 kadının yarıya yakını tarım işçisi olarak çalışmaktadır. Ev kadını olduğunu belirtenler kent merkezlerinde yaşamaktadırlar. Mesleğini ev kadını/rençper olarak belirtenler köylerde yaşamaktadırlar. Meslekler Erkek Kadın Meslekler Erkek Kadın Astsubay 1 Memur (emekli) 2 Bakkal 1 Milli Güreşçi 1 Balıkçı 1 Müdür(memur) 1 1 Bankacı (Emekli) 1 Müzisyen 1 Çiftçi 8 Oto tamircisi 1 Çocuk gelişimcisi 1 Öğrenci 1 4 Derici 1 Öğretmen (Emekli) 1 2 Ebe 2 Öğretmen (Çalışan) 1 1 Emekli (işçi,esnaf) 3 1 Postacı 1 Ev kadını/rençber 3 Sekreter 1 Ev kadını 7 Şoför 6 Tarım İşçisi Güvenlik elemanı 1 1 (Rençber) 5 15 Hammal 1 Tasarımcı/Tekniker 1 Hemşire 1 Teknisyen (mekanikçi) 1 İmam 1 Terzi 1 İşçi (fabrika/atölye) 2 2 Temizlik Şefi 1 İnformel Sek.(Boncuk) 1 1 Garson 1 Kasap 1 Veteriner 1 Kaynakçı 1 Yönetici 1 1 Kuaför 1 Ziraat teknisyeni 1 Marangoz 1 Tornacı 1 Mermer Ustası (emekli) 1 53 47 3
Proje Ürünleri Sözlü Tarih Arşivi hem fiziki ortamda hem de bilgisayar ortamında oluşturuldu. Arşivde yer alan malzemeler:. Görüşmelerin ses kayıtları, Görüşmelerin görüntü kayıtları, Deşifre metinleri, Güncel fotoğraflar, Eski siyah beyaz fotoğraflar, belgeler Açıklamalı Bibliyografya Tarihsel kaynaklar:osmanlı da kölelik, köle ticaretine ilişkin Türkçe, İngilizce ve Fransızca kitap, dergi, ansiklopedi her türlü basılı yayının yanı sıra Anadolu daki Siyahların sosyo-kültürel yönlerini konu alan edebi metinler (romanlar), sosyolojik,antropolojik kaynaklar da tarandı. 300 e yakın kaynağın bilgisine ulaşıldı. Bunların yarıdan fazlası tarandı ve yayın bilgileri, konuyla birlikte açıklamalı bibliyografya veri havuzuna girildi. Konuyla ilgili belgesel film çalışmaları derlendi. 1892-1907 arası İzmir deki yerel gazeteler tarandı ve konuyla ilgili haberler Osmanlıcadan sadeleştirilerek Türkçeleştirildi. Web Sitesi www.afroturk.org Sözlü tarih görüşmeleri (ses ya da video kayıtları), Açıklamalı bibliyografya, Güncel fotoğraflar, Diğer çalışmalardan örnekler yer alıyor. SONUÇLAR, ÖNERİLER 4
TOPLUMSAL YAŞAM VE GEÇMİŞ: Farklı kentlerdeki yaşam anlatıları incelendiğinde Afrika kökenli olmaktan dolayı bugüne taşınmış ortak bir kültürel motiften söz etmek mümkün görünmüyor. Örneğin hem yazılı kaynaklar hem de tanıklıklara bakıldığında; bir tür baharı karşılama ritüeli Dana Bayramı ve bunu yöneten Godya ya (ruhani lider) ilişkin anlatılara İzmir dışında görüşmeler yaptığımız Muğla, Balıkesir ve Aydın da rastlayamadık. KÖKEN, KİMLİK VE AİDİYET Yazılı kaynaklarda, 19 yüzyılın ikinci yarısında, özellikle Batı Ege de yabancı yatırımların artmasıyla birlikte tütün ve pamuk tarımında çalıştırılmak üzere Afrika dan çok sayıda köle getirildiği belirtilmektedir. Görüşme yapılan 100 kişiden sadece 21 kişi köken anlatısını kölelikle ilişkilendirerek anlattı. Diğerleri köle, kölelik vb tanımlamaları kullanmadılar ve kullanılmasından da hoşlanmadıklarını belirttiler. Yaşlı kuşak kendisini Arap olarak tanımlıyor, kentte yaşayan genç kuşak Afrika kökenli olduğunu belirtiyor. Bu tanımlamanın eğitim düzeyi ve yaşanılan yerin kır-kent olmasıyla birebir ilişkisi var. Yaşlı kuşak, geçmişte kendilerini Arap ya da Zenci olarak tanımladıklarını, Afrikalılık tanımlamasının yeni moda olduğunu ifade etti. TOPLUMSAL AYRIMCILIK Türkiye de Afrika kökenlilere yönelik Amerika dakine benzer bir ırk ayrımcılığı hiçbir zaman olmamıştır. Bunun tarihi, dinsel, ekonomik ve toplumsal pek çok nedeni var kuşkusuz, ama burada sadece bu proje kapsamında gözlemlediklerimiz ve yaşam anlatılarının bize gösterdiklerini tartışmaya açmakla yetineceğiz. Amerika daki deneyim bize göstermiştir ki, ırk ayrımcılığının temel göstergelerinden biri yaşam alanlarının ayrışması diğeri ise karışık evliliklerin olmamasıdır. 5
Karışık evlilikler Görüşme yaptığımız 100 kişinin ya kendisi ya da aile ve yakın akrabalarından birisi beyaz tenli biriyle evlenmişti. Evliliklerde ten rengi ya da köken farklılığından (Arnavut, Boşnak, Yörük, Selanik göçmeni vb.) çok, toplumsal sınıf konumu belirleyicidir. Birbirine yakın sosyoekonomik durumda olan ailelerin çocuklarının birbiriyle evlendiğini söyleyebiliriz. Evliliklerle karışmayı görüşme yaptığımız her yerleşim yerinde gördük. Kırsal bölgelerde karışık evliliklerin daha doğal karşılandığını, kentlerde ise kısmen sorun yaşandığını, kız isteme ritüellerinin oldukça renkli geçtiğini anlatılara dayanarak söyleyebiliriz. Evliliklerinde sıkıntı yaşadığını söyleyen kesim; kentte yaşayan, görece yüksek eğitimli, meslek sahibi ve eşlerini kendi seçenlerdir. Aileler arası ilişkiyi kurmanın ve aracılarla karşı tarafı ikna etmenin en önemli araçlarından birinin de dini kimlik olduğunu söylemek mümkündür. Yaşam alanlarında ne geçmişte ne de bugün keskin bir ayrışma var. Örneğin 19. yy sonunda, İzmir deki Siyahlar Türk mahallerinde oturuyorlar. 70 yaş üstü kişilerin anlatılarına baktığımızda, çocukluklarındaki komşularının karışık olduğunu, mekansal ayrışmanın ten renginden çok sosyo-ekonomik statüden kaynaklandığını gördük. Örneğin 19. yy sonundaki İzmir yerel gazete haberlerinde İzmir in Sabırtaşı, Dolapkuyu, Tamaşalık, İkiçeşmelik ve Ballıkuyu gibi yoksul zenci mahallerinden söz edilmekte. Söz konusu mahallerde bugün 1990 lı yıllarda Güneydoğu Anadolu dan göç etmiş çok yoksul aileler yaşamaktadır. Afrika kökenli yoksul ailelerden birkaçının da halen aynı mahallede yaşadığını gördük. Dalaman, Dalyan anlatılarında ağalara köy olarak satılma hikayeleri var. 6
AYRIMCILIĞA MARUZ KALMAK Rengi nedeniyle yaşamının herhangi bir döneminde çevremden olumsuz bir davranış görmedim diyenlerin çoğu köylerde yaşıyor, kentlerdekiler ise rengi nedeniyle söz ya da davranışla en az bir defa tacize uğramış. Rengi nedeniyle çalışma ve eğitim hayatında sıkıntı yaşadıklarını söyleyenlerin şehir merkezlerinde yaşayan 20-35 yaş arasında kişiler olması dikkat çekicidir. Özellikle Batı Ege dışında eğitim veya iş nedeniyle bulunmuş kişiler, kendilerine yabancı olarak bakıldığını, Türkçe konuştukları duyulduğunda insanların çok şaşırdıklarını, kendilerini kabul eden çevrelerindekilerin onlara Pele, Esmeray diye isim taktıklarından sıkça söz ettiler. Örneğin Doğu Karadeniz e memur olarak atanan bir kaynak kişimizin yaşadıkları hayli ilginçti. Yazılı kaynakları doğrulayan ya da yanlışlayan bilgiler edindik. Örneğin, İzmirli Siyahlar üzerine yapılmış sınırlı sayıdaki çalışma birbirlerini Borno, Afini, Tağali ve Cengi gibi kabile isimleriyle ayırdıklarını belirtiyor. Nenesini anlatan kaynak kişilerimizden biri nenesine Cengi nene dendiğini belirtti. Örneğin, yazılı kaynaklara göre Dana Bayramı ritüeli sadece İzmir de yaşayan Afrika kökenlilerin 1920 li yıllara kadar sürdürdüğü bir gelenek. Tarama yaptığımız yerel gazetelerdeki haberlere (Anadolu, Ahenk, Hizmet, Demokrat adlı yerel gazeteler) bakıldığında Dana Bayramı Kadifekale, Yapıcıoğlu gibi İzmir in yoksul zenci mahallelerinde yapıldığı belirtilmekte, oysa bu törenin İzmir in köylerinde de yapıldığını köylerde yaptığımız görüşmelerden anlıyoruz. Dana Bayramı, Godya, ağalık ve ırgatlık sistemi gibi pek çok temada bilgi derlediğimiz bu projeyi 20 yıl öncesinde, 1990 ların başlarında yapabilseydik, toplumsal, kültürel yaşama ilişkin ucundan yakaladığımız pek çok olayın daha ayrıntılı anlatılarla belgelenmesini sağlayabilirdik. Proje ekibi ve destekçilerine teşekkür ederiz. Eğitimciler: Esra Danacıoğlu, Nalan Sakızlı, Tahsin İşbilen, Gülay Kayacan Proje Asistanları: Mustafa Olpak, Medyan Karaer Deşifre: Hikmet Gülin Öğretmen Sözlü Tarih Ekibi: Ekrem Tunca, Fatma Konaçer, Mehmet Konaçer, Serhat Tonguç, Rabia Gözek, Gökçen Başaran Proje gönüllüleri: Lena Wanitsch, Cansu Varol, Özlem Sümer, Özge Altın Proje Yerel Gönüllüleri: Ali Karakuş, Melek Dinç, Serkan Doğuluer, Ömer İletmiş, İbrahim Aydınlı, Ayşe Sezer, Mustafa Olpak Yerel Kurumsal Destekleyicilerimiz: İzmir Büyükşehir Belediyesi APİKAM, İzmir Goethe Enstitüsü, Dalaman TİGEM 7