CÜMLE BİRİMLERİ ANALİZİNDE YENİ EĞİLİMLER



Benzer belgeler
KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

İçinde x, y, z gibi değişkenler geçen önermelere açık önerme denir.

DERS KATEGORİSİ TEORİ+UYGULAMA (SAAT)

B E Y K E N T Ü N İ V E R S İ T E S İ S O S Y A L B İ L İ M L E R E N S T İ T Ü S Ü İ Ş L E T M E Y Ö N E T İ M İ D O K T O R A P R O G R A M I

İŞLETMENİN TANIMI

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

Fizik ve Ölçme. Fizik deneysel gözlemler ve nicel ölçümlere dayanır

BÜRO YÖNETİMİ VE SEKRETERLİK ALANI HIZLI KLAVYE KULLANIMI (F KLAVYE) MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

TEKNİK RESİM. Ders Notları: Mehmet Çevik Dokuz Eylül Üniversitesi. Görünüşler - 1

Bu konuda cevap verilecek sorular?

Cümlede Anlam İlişkileri

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

B05.11 Faaliyet Alanı

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor?

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması

4 ab sayısı 26 ile tam bölünebildiğine göre, kalanı 0 dır.

Temel Bilgisayar Programlama

Anaokulu /aile yuvası anketi 2015

KİŞİSEL GELİŞİM VE EĞİTİM İŞ GÜVENLİĞİ VE İŞÇİ SAĞLIĞI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Foton Kutuplanma durumlarının Dirac yazılımı

Lachenmeier Streç Kaplama Makinesi XL. Geniş formatlı ambalajlar için...

Cümlelerin mantıksal özellikleri

ALGILAMA - ALGI. Alıcı organların çevredeki enerjinin etkisi altında uyarılmasıyla ortaya çıkan nörofizyolojik süreçler.

Genel bilgiler Windows gezgini Kes Kopyala Yapıştır komutları. 4 Bilinen Dosya Uzantıları

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

TESİSAT TEKNOLOJİSİ VE İKLİMLENDİRME ÇELİK BORU TESİSATÇISI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

GİYİM ÜRETİM TEKNOLOJİSİ ÇOCUK DIŞ GİYSİLERİ DİKİMİ (CEKET- MONT- MANTO) MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU

İçindekiler Şekiller Listesi

Almanya dan Bir Örnek WESER-EMS UNION

Araştırma Notu 15/177

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU HAZIRLIK SINIFI YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

VAKIF MENKUL KIYMET YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş. (ESKİ UNVANI İLE VAKIF B TİPİ MENKUL KIYMETLER YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş. )

Performans Yönetimi Hakkında Ulusal Mevzuatın Avrupa Standartlarıyla Uyumlaştırılmasına Yönelik Tavsiyeler

BBY 310 BİLGİ SİSTEMLERİ TASARIMI TASARIM PLANI ÖDEVİ [HİLAL ŞEKER& GÜLÜMCAN KAYI]

İÇİNDEKİLER. 1 Projenin Amacı Giriş Yöntem Sonuçlar ve Tartışma Kaynakça... 7

Gençlik karti kullanilmak suretiyle gerçekleştirilecek olan, gençliğin dolaşimiyla ilgili kismi anlaşma Gençlik geliştirme politikası

EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları. Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA

İNOVASYON GÖSTERGELERİ VE KAYSERİ:KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ. Prof. Dr. Hayriye ATİK 16 Haziran 2015

SANAT VE TASARIM GUAJ BOYA RESĠM MODÜLER PROGRAMI (YETERLĠĞE DAYALI)

Bölüm 3. Sentaks ve semantik tarifi ISBN

HALK EĞİTİMİ MERKEZLERİ ETKİNLİKLERİNİN YÖNETİMİ *

Afyon Kocatepe Üniversitesi Yabancı Dil Hazırlık Sınıfı Eğitim-Öğretim

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

1.3. NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ GİRİŞ NİTEL ARAŞTIRMALARDA GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK SORUNLARI... 2

İNTEGRAL MENKUL DEĞERLER A.Ş. BİLGİLENDİRME POLİTİKASI

TOBB ETÜ LİSANSÜSTÜ BURSLU ÖĞRENCİ YÖNERGESİ* (*) Tarih ve S sayılı Senato oturumunun 4 nolu Kararı ile Kabul edilmiştir.

ENFLASYON ORANLARI

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNDEN

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU

Tablo 45 - Turizm İşletme Belgeli Tesislerde Konaklama ve Belediye Sayıları

TG 12 ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK

VERGİ DENETMENİ TANIM

T.C AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK YÜKSEKOKULU HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ DÖNEM İÇİ UYGULAMA YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Halkla İlişkiler ve Organizasyon

BÖLÜM 7 BİLGİSAYAR UYGULAMALARI - 1

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

GİYİM ÜRETİM TEKNOLOJİSİ. GALOŞ ve BONE DİKİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

Taşıyıcı Sistem Elemanları

HAYALi ihracatln BOYUTLARI

3- Kayan Filament Teorisi

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

Bilişim Sistemleri. Modelleme, Analiz ve Tasarım. Yrd. Doç. Dr. Alper GÖKSU

ASHOKA VAKFI 1 OCAK - 31 ARALIK 2014 HESAP DÖNEMİNE AİT FİNANSAL TABLOLAR VE BAĞIMSIZ DENETÇİ RAPORU

KİM OLDUĞUMUZ. Bireyin kendi doğasını sorgulaması, inançlar ve değerler, kişisel, fiziksel, zihinsel, sosyal ve ruhsal sağlık, aileleri,

Kalite Güvence ve Standartları

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i

Yedi Karat Kullanım Klavuzu. Yedi Karat nedir? Neden Karat?

Basit Kafes Sistemler

AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ BİTİRME TEZİ YÖNERGESİ

OTİZM NEDİR? becerilerinin oluşmasını etkileyen gelişim bozukluğudur.

YENİ KURULAN YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARINDA KURUM KÜLTÜRÜ

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Güz Dönemi Mikro Iktisat 1. Ö¼gretim 1. Vize S nav

İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET. Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2

DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

Mak-204. Üretim Yöntemleri II. Vida ve Genel Özellikleri Kılavuz Çekme Pafta Çekme Rayba Çekme

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö

Olasılık ve İstatistik Dersinin Öğretiminde Deney ve Simülasyon

DERS KATEGORİSİ TEORİ+UYGULAMA (SAAT)

Şaft: Şaft ve Mafsallar:

24 Kasım 2012 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : TEBLİĞ. Sermaye Piyasası Kurulundan:

TEŞEKKÜR Bizler anne ve babalarımıza, bize her zaman yardım eden matematik öğretmenimiz Zeliha Çetinel e, sınıf öğretmenimiz Zuhal Tek e, arkadaşımız

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436

Deprem Yönetmeliklerindeki Burulma Düzensizliği Koşulları

ÜNİTE 5 KESİKLİ RASSAL DEĞİŞKENLER VE OLASILIK DAĞILIMLARI

Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan Üniversitesi Değerli öğrenciler, YÖK Kültür Sanat Söyleşileri

T.C. SİNOP ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU YARIYIL İÇİ UYGULAMA ve YAZ STAJ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler

II. Bölüm HİDROLİK SİSTEMLERİN TANITIMI

10. Performans yönetimi ve bütçeleme bağlantıları

DEVLET KATKI SİSTEMİ Devlet katkısı nedir? Devlet katkısı başlangıç tarihi nedir? Devlet katkısından kimler faydalanabilir?

Bu doğrultuda ve 2104 sayılı Tebliğler dergisine göre Türkçe dersinde şu işlemlerin yapılması öğretmenden beklenir.

Transkript:

CÜMLE BİRİMLERİ ANALİZİNDE YENİ EĞİLİMLER Henriette GEZUNDHAYJT Türkçeye Uygulama: R. FİLİZOK Geleneksel Dil bilgisi ve Yapısal Dil bilimi Geleneksel dil bilgisi, kelime türlerini farklı ölçütlere dayanarak kategorilere ayırmıştır. Buna karşılık yapısal dil bilimi, kesin yöntemlere sahiptir, ileri sürdüğü kuralların asla dışına çıkmaz: Okul Dilbilgisi Karma görüşler Farklı görüşlerin bir karışımıdır. Çeşitli bakış açılarından, yöntemlerden yararlanılır. Yapısal Dil Bilimi Kesin Kurallar Yapısal Dil bilimi, kesin yöntemlere sahiptir, ileri sürdüğü kuralların asla dışına çıkmaz. Dilbilgisi Analizi: Dil bilgisi tahlili cümledeki kelime ve kelime gruplarının cinsini ve fonksiyonunu inceleme işidir. Geleneksel olarak okullarda yapılan dil bilgisi öğretimi "dil öğretimi = dilbilgisi öğretimi = tahlil «analiz»" tarzında özetlenebilecek yanlış bir düşünceye dayanmaktadır. Bu düşüncenin yanlışlığı bir tarafa, yapılan bu tahlillerin teorik temelleri ve prensipleri tenkide dayanacak güçte değildir. Bu tahlil iki ayrı düşünceye göre yapılır: Cins tedkiki, fonksiyon tedkiki. Birincisi ismin, sıfatın vb. tanımını yapmaya çalışır. İkincisi cümlenin öğeleri arasındaki ilişkilerle ilgilenir. Kelimelerin cins analizi: Söz, geleneksel olarak dokuz kısma ayrılır: İsim, tanıma edatı (harf-i tarif), sıfat, zamir, fiil, zarf, edat, bağlaç, ünlem. Önce, bunları tanımlamak için yararlanılmış ölçütlerin kullanılışında ortaya çıkmış bulunan karışıklığa dikkat edilmelidir: İsim " canlı ve cansız varlıklara, çeşitli kavramlara işaret etmeye yarar", sıfat "isimleri nitelemeye, belirtmeye yarar", fiil "bir hareketi yahut bir hâli ifade eder". Diğer taraftan, edat " cümlenin bazı elemanlarını diğer elemanlara bağlar", bağlaç " iki kelimeyi, iki

kelime grubunu yahut iki cümleyi birleştirir": Artık burada ölçüt, anlam bilimi ile ilgili olmaktan çıkmıştır, cümle bilimine aittir. Yani tanımlamada ölçüt değiştirilmiştir. Burada kelime anlamına göre değil, cümlenin kuruluşu içinde oynadığı gramer rolüne göre tanımlanmıştır. Ayrıca aynı sınıfa dahil unsurların farklı fonksiyonlar yüklendiği görülmektedir. Kelimelerin fonksiyon analizi: Aynı karışıklık fonksiyon analizinde de görülür: Burada da cümle bilimine ait ölçütlerle anlam bilimine ait ölçütler karışık olarak kullanılmıştır. Fonsiyonlar, âdet üzere, temel fonksiyonlar ve ikinci derecede fonksiyonlar olarak iki kısma ayrılmaktadır. Temel fonksiyonlar, fiil ile münasebet halinde olan kelime ve kelime gruplarıdır: özne, tümleç, nesne. İkinci derecede fonksiyonlar, isim ve sıfat tamlamaları gibi gruplardır. Burada kullanılan fonksiyon kelimesine aldanmamalıdır, yapılan sınflandırmalar gerçek bir fonksiyon araştırmasına dayanmamaktadır, çok zaman bu tespitlerin amacı pedagojiktir. Dağılımsal Analiz (Distributional analysis - Verteilungsanalyse): Dağılımsal çözümleme, dizim (sentagm) analizine dayanır ve bir element fonksiyonuna göre değil, söz zincirindeki mevkiine göre tanımlanır. Esas olarak incelenen birimlerin "çevrelerinin tedkiki"ne dayanır, bir birimin diğer birimlerle olan ilişkisi ele alınır: Bir birimden önce ve sonra hangi elemanların bulunduğu, hangi düzende olduğu araştırılır. Eğer iki eleman aynı konumu paylaşıyorsa onlar, aynı düzlemde aynı dağılımdadır ve aynı konumda bulunan diğer elemanlarla birlikte bir "dağılım sınıfı" teşkil ederler. Tersine iki elemanın ortak hiçbir yönü yoksa onlara " tamamlayıcı dağılım " denir. Dağılımcılar, önce ses konusuna yöneldiler, her fonemin dağılımının, çevre kümesinin, birleşim imkânlarının, dağılım sınırlarının incelenmesini önerdiler. Bazı Danimarkalı dil bilimi uzmanları, fonemleri bir konumda bulunanlar ve birden fazla konumda bulunanlar olmak üzere ikiye ayıran dağılımcı bir sınıflandırma tasarladı. Jean Dubois, bu metodu isim ve zamirleri incelediği "Gramaire structurale du français" adlı eserinin birinci cildinde kullandı. Dağılımcı dilbilgisi, bir cümlede formların dağılımını inceler, onun semantik yorumuyla meşgul olmaz. ( R. F.) Geleneksel Dil bilgisi nin Dayandığı Kategoriler: Dil bilgisi kategorileri, farklı gerçekliklere dayanır, bundan dolayı tutarlı değildir. Bu kriterlerin anlam bilime mi, şekil bilime mi, yahut fonksiyonlara mı ait olduğu pek açık değildir.

Zamirler (Les pronoms) : Şu zamirlerini gözden geçirelim: Şahıs Zamirleri Ben : Bu zamir konuşan şahsı gösterir, bir ismin yerini almaz. Sen : Bu zamir kendisine seslenilen kişiyi gösterir, bir ismin yerini almaz. O : Bir ismin yerini gerçekten alan tek şahıs zamiri budur. Ahmet geldi. O geldi. Ben, sen ve o uyumsuzdur (dissymétriques) Ben ve sen in seçme ekseni (paradigme) o nunkinden farklıdır. Dahası, biz ve siz çoğul şahıs zamirleri, ben et sen tekil şahıs zamirlerinin simetrik olarak çoğulu değildir: Biz : o+ sen + ben + o yahut o + sen + o+ ben + sen Siz : sen + sen + sen + sen yahut o + o + sen + o Sıfatlar Sıfat adını verdiğimiz kelimeler, tek bir kategoriye ait değildir, aslında onlar değişik kategorilere aittir: Vasıflandırma sıfatları (qualificatif) (kırmızı kalem ) İyelik sıfatları (possessifs (kalemin) [Yeni belirleyenler anlayışını kavratmak için bu adlandırma yapılmıştır, geleneksel dil bilgimizde böyle bir ayırım henüz kullanılmamaktadır.] Belirtme sıfatları (İşaret, sayı, soru, belirsizlik sıfatları) (démonstratifs) (bu kalem)

Görülüyor ki sıfatların bir kısmı vasıflandırmakta (qualifiant) diğer bir kısmı ise belirtme görevi yapmaktadır (déterminants). Kırmızı, -in ve bu arasında bir ismin yanında olmanın dışında hiçbir ilişki yoktur. Bu ve -in belirleyen dirler. İyelik sıfatları bir sahip olma, bir mülkiyet hali ifade eder; ancak bu mülkiyet, sahip olma, sadece anlam bilimi açısından değerlendirilebilecek bir figürdür: Okulum Berberim Kardeşim İfadelerindeki sahip olma, unutulmamalıdır ki gerçek bir sahip olma değildir. Zarflar Zarflar da pek homojen, tutarlı olmayan bir kategori oluşturur. Zarflar, eski devirlerde fiilin yanında yer alan unsurlar olarak tanımlanmıştır. Bu durumda onlar, anlam bilimsel-biçimsel (sémantico-formelle ) bir kategori olarak gösterilmiştir. Zarflar, fiile bağlı unsurlar olarak tanımlanmıştır. Aslında onlar sadece fiilleri etkilemezler, birçok unsuru etkileyebilirler: 1. Bir fiil Ayşe, yavaşça kalktı. 2. Bir cümle Muhakkak o söyledi. 3. Bir sıfat Daha büyük göl 4. Bir diğer zarf Mehmet daha hızlı koşuyor 5. Bir cümlenin öznesi Cesaretle, Ali kendisini suya attı. Kategori Değişimleri Klasik dil bilim, kelime türlerinin niteliklerini tanımlamıştır. Ancak bu tanımlar bazen kelimenin cümlede yüklendiği biçimsel-sözdizimsel

(morpho-syntaxique) rollere uygun düşmemektedir. Bu durum özellikle fiillerin, zarfların ve sıfatların isimleşmesi durumunda ortaya çıkar. Yemekten bahsediyoruz. İyiyi kötüden ayırmak gerekir. Yapısal Dil biliminin Kesinliği John Lyons, yapısal dilbiliminin bir indirgemecilik olduğunu (Réductionnisme) gösterdi. Bu prensip şudur: Dilin bütün düzeyleri, tabakaları aynı tasvirî prensiple açıklanabilir. Peki, bir düzey diğer düzeyleri açıklayabiliyorsa, hangi düzey temel alınacaktır? Temel alınacak düzey, her ekolün görüşüne göre değişmektedir. Yapısal Dağılım Kavramı Yapısal bir kavrama tarzında dil birimleri, geleneksel dil bilgisinde olduğu gibi kendi niteliklerine göre sınıflandırılmazlar. Bu yeni kavrama tarzında dil birimleri, diğer birimlerle kurduğu bağlantı içinde kavranır ve bu bağlantıya göre tanımlanır. (ör.: Ziya nın babası. Burada bir kişi, diğer bir kişiye göre tanımlanmıştır). Bu yaklaşım tarzı, inceleme konularını belirlemek için ses bilimi, biçim bilimi ve sözlük biliminde ortaya çıkan dağılımsal ölçütlere dayanır. Tamamlayıcı dağılım Kısmî denklik Dağılım Dağılımsal denklik Tam denklik Serbest değişim Toplam denklik

Tamamlayıcı Dağılım Ya... ya da... İki biçim yer değiştiremez. Aynı seçme ekseninde yer alamazlar. Onlar aynı seçme ekseni üzerinde birbirine bağlıdır. O yeşildir. O kırmızıdır. Dağılımsal Denklik İki biçim birbirinin yerini alabilir, hatta aynı sıralama ekseni üzerinde bulunabilir: O kırmızı ve yeşildir. Bu biçimsel ayırımın iki anlam bilimsel sonucu vardır: Tam Denklik Anlam bilimsel değişiklik vardır: Biçimler, aynı anlama gelmez. O kırmızı ve yeşildir. Serbest Değişim Anlamı değiştirmeyen dağılımsal bir karşıtlık (opposition): O kötüdür / O berbattır. (eş anlamlılık) Ayakkabılarını / pabuçlarını giy. Toplam Dağılımsal Denklik Biçimsel açıdan - lı kullanılabilen yerlerde -sız kullanılabilir. Ör.: Taş-lı, taşsız. Anlam bilimi açısından karşıt anlamlı olan bu iki kelime birbirinin yerini alabilir. Kısmî dağılımsal Denklik Al-dır-dı Al-dırt-tı

Toplam Dağılımsal Denklik aslında anlam bilimsel bir karşıtlıktır (opposition). İki birim en azından kısmî bir dağılımsal denkliğe sahip değilse, karşıtlık halinde (opposition) bulunamaz. Toplam dağılımsal denklik, daima bir karşıtlık (opposition) içerir. (anlam biliminde karşıt anlamlılık (antonymie). Serbest Değişim, eş anlamlılık (synonymie ) gerektirir. Ses biliminde, eğer iki ses (phones) meselâ [t] ve [d] kelimenin anlamını değiştiriyorsa (at, ad) bu iki ses tam dağılımsal denklik halindedir. Buna karşılık meselâ [r] ve [R] anlamı değiştirmezler, dolayısıyla serbest değişim denkliği içindedir. Dağılım analizi, -geleneksel dil bilgisinin aksine- kesin ve tek bir prensip üzerine kurulmuştur ve bu prensip geneli kapsayacak bir niteliktedir. Kabul edilen temel prensip (axiome) dil bilimi analizinin bütün seviyelerinde, tabakalarında değişmeden ve sürekli olarak kullanılabilmektedir.