Benzer belgeler
SALMONELLA ARANMASI. a. GENEL ÖZELLİKLERİ

Kanatlılarda Salmonella İnfeksiyonları ve Kontrolünde Temel Prensipler

İzolasyon ve İdentifikasyon

GIDALARDA SALMONELLA ARANMASI (RAPIDCHEK SELECT SALMONELLA)

SALMONELLA İNFEKSİYONLARI

Salmonella. XLT Agar'da Salmonella (hidrojen sülfür oluşumuna bağlı olarak siyah) ve Citrobacter (sarı) kolonileri

MİKROBİYOLOJİ LABORATUARINDA SIK KULLANILAN BAZI BESİYERLERİNİN HAZIRLANMASI VE MUHAFAZASI

Salmonella. 01. Genel Bilgiler

EYLÜL 2011 S0485&S0486

EYLÜL 2010 S0461&S0462

ÇOKLU TÜP FERMANTASYON YÖNTEMİ İLE TOPLAM KOLİFORM TAYİNİ. Koliform Bakteri Grubunun Tanımı

Bornova Vet.Kont.Arst.Enst.

STANDARDİZASYON KURUMLARI VE TÜRKİYE

Numuneden 10 gr tartılır, 90 ml BPW üzerine eklenerek stomacher de (stomacher yoksa elde) homojen hale getirilir. Bu, 1/10 luk ilk dilusyondur.

ULUSAL ENTERİK PATOJENLER LABORATUVAR SÜRVEYANS AĞI (UEPLA) XXXVII. TÜRK MİKROBİYOLOJİ KONGRESİ KASIM 2016 ANTALYA

Hakan KALENDER* Isolation of Salmonella spp. from Laboratory Animals

Çine Köftelerinin Mikrobiyolojik Kalitelerinin İncelenmesi

Uluslararası Pencereden Enfeksiyon Kontrolü

Yılları Arasında Üretilen Salmonella İzolatlarının Antibiyotik Duyarlılık Sonuçları

Su Mikrobiyolojisi 02

OLGU SUNUSU. Doç.Dr.Sebahat AKSARAY. Tıbbi Mikrobiyoloji Laboratuvarı. Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI GIDA VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Dr. Nahit YAZICIOĞLU Daire Başkanı

Komplike deri ve yumuşak doku enfeksiyonu etkeni çoklu dirençli patojenlerin bakteriyofaj duyarlılıklarının araştırılması

Sonuçların Gönderildiği Son Tarihi : 10 Ekim 2014

Temas kurulacak kiģiler: Uzm. Dr. Belkıs LEVENT Tel: E-posta:

ENTEROBAKTERİ İNFEKSİYONLARI

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu

Salmonella Enfeksiyonları

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI GIDA VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HAYVAN SAĞLIĞI VE KARANTİNA DAİRE BAŞKANLIĞI

G i r i ş. Araştırma Makalesi TAVUKLARDA SALMONELLA ENTERİTİDİS İNFEKSİYONLARININ BAKTERİYOLOJİK VE SEROLOJİK YÖNTEMLERLE TEŞHİSİ 1

TİFO. Tifo; Paratifo; Enterik Ateş;

Broylerlerde Salmonella Enteritidis ve Salmonella Typhimurium İnfeksiyonlarının ELISA ve Drag Sıvap Yöntemleri ile İncelenmesi*

Asist. Dr. Ayşe N. Varışlı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HAYVAN BESLEME VE YEM BİLGİSİ TEKNOLOJİSİ

M47 MICROGEN STREP MICROGEN

BD BBL CHROMagar Salmonella

VETERİNER MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Dördüncü Jenerasyon Bütrat : Gustor N RGY

Kanatlı Hayvan Hastalıkları

Nobilis Salenvac T. Salmonella ile mücadelede öldürücü yumruk

Bacillus cereus ve Analiz Yöntemleri

BROYLERLERDE SALMONELLA ENTERİTİDİS VE SALMONELLA TYPHİMURİUM İNFEKSİYONLARININ ELISA VE DRAG SIVAP YÖNTEMLERİ İLE

Tavuklarda Mikoplazma İnfeksiyonları: Koruma ve Kontrol

Enzimlerinin Saptanmasında

SALMONELLA VE SHİGELLA

E.COLI /KOLİFORM İDENTİFİKASYONU VE KÜLTiVASYONU İÇİN (TÜPTE BESİYERİ)

Enterobakteriler. Dr. Kaya Süer. YDÜ Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ. Zafer ATA MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ

Avian Influenza Tavuk Vebası Hastalığı Kuş Gribi

GRANÜL MERCK BESİYERLERİ

TİFO. Tifo; Paratifo; Enterik Ateş;

KULUÇKAHANE ve DAMIZLIK İŞLETMELERİNİN SAĞLIK KONTROL YÖNETMELİĞİ Yetki Kanunu 3285, 441 Yayımlandığı R.Gazete 14 Eylül 1998, 23463

Laboratuvarda Tularemi Örnekleriyle Çalışma Rehberi

VOGES PROSKAUER TESTİ

Sami EROL Gıda Mühendisi Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü Gıda Kontrol ve Laboratuvarlar Dairesi

ÝÞYERÝ SAÐLIK BÝRÝMLERÝ VE ÝÞYERÝ HEKÝMLERÝ ÝLE ÝLGÝLÝ YENÝ YÖNETMELÝÐÝN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ

Bornova Vet.Kont.Arst.Enst.

VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ

Brusellozda laboratuvar tanı yöntemleri

MAYIS 2012 S0501&S0502

1.5 Kalite Kontrol Bölüm Fiziksel Kalite Kriterleri Bölüm Mikrobiyolojik Kalite Kriterleri Mikrobiyal Kontaminasyon

TEKNİK ŞARTNAME. Ürünün çalışması için gerekli(üretici firmanın önerdiği agar ve brothların hepsi) besiyerleri

ENTEROBACTERIACEAE FAMİLYASI

VİBRİONACEAE FAMİLYASI. Dr.Tuncer ÖZEKİNCİ D.Ü TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ A.D

ANTRAKS (ŞARBON) septisemik, bulaşıcı, zoonoz

Riskli Ünitelerde Yatan Hastalarda Karbapenemaz Üreten Enterobacteriaceae taranması

laboratuar muayeneleri esastır.

T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ BİGA MESLEK YÜKSEKOKULU MÜDÜRLÜĞÜ DERS İÇERİKLERİ

Kolistine Dirençli E. coli Suşuyla Gelişen ÜSİ Olgusu ve Sonuçlar

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

BRUSELLOZUN İNSANLARDA ÖNLENMESİ VE KONTROLÜ

Salmonella İzolasyonu ve Tanımlanması 1

TAVUKLARDA SALMONELLA TANISINDA KÜLTÜR VE REAL TİME PCR IN KULLANIMI

İZOLASYONU VE TANIMLAMA

REAKSİYON PRENSİPLERİ

Riketsia, Bedsonia, Klamidya ve virüsler canlı ortamlarda ürerler. Canlı ortamlar üç kısma ayrılır.


Katı Besiyerinde Toplam Mezofil Aerob Bakteri Sayımı

GİRİŞ. Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi. ABD de yılda KDE, mortalite % 35-60


EK-2: TEKNİK ŞARTNAME

ENTERİK BAKTERİLER. Enterik bakteriler barsak florasında bulunan bakterilerdir

Asidik suyun özellikleri. Alkali suyun özellikleri. ph > 11 ORP < -800mV Cl içermez. ph < 2,7 ORP < 1100mV Cl derişimi: ppm

KANATLI HAYVAN HASTALIKLARI UYGULAMA FÖYÜ MİKROBİYOLOJİ ANABİLİM DALI

SU ÜRÜNLERİ SAĞLIĞI BÖLÜM BAŞKANLIĞI

Mikrobiyoloji. El Kitabı (Hızlı Erişim) Editörler Prof. Dr. A. Kadir HALKMAN Özlem Etiz SAĞDAŞ. Kasım 2010, Ankara

ÜRİNER SİSTEM TAŞ HASTALIĞINDA UREAPLASMA UREALYTİCUM'UN YERİ : BİR ÖN ÇALIŞMA

YÖNETMELİK SALMONELLA VE BELİRLENMİŞ DİĞER GIDA KAYNAKLI ZOONOTİK ETKENLERİN KONTROL ALTINA ALINMASI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM

Bimes Biyomedikal Sistemler ve Sağlık Hizmetleri Tic. Ltd. Şti Çetin Emeç Bulvarı 6. Cad. 64/ A.Öveçler ANKARA Tel: (0 312) Fax: (0

İMMUNİZASYON. Bir bireye bağışıklık kazandırma! Bireyin yaşı? İmmunolojik olarak erişkin mi? Maternal antikor? Konak antijene duyarlı mı? Sağlıklı mı?

SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ LUMPY SKIN DISEASE (LSD) Hastalık Kartı. Hazırlayan. Dr. M. Fatih BARUT Vet. Hekim

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ

Gıda zehirlenmeleri neden önemlidir?

Genel İdentifikasyon Testleri 1

İZOLASYON ÖNLEMLERİ. Hazırlayan: Esin Aydın Acıbadem Bodrum Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi

Kanatlılara Spesifik Performans Katkısı

ÖZGEÇMİŞ. 4. Görev Yerleri

NEWCASTLE HASTALIĞI (YALANCI TAVUK VEBASI)

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/7) Akreditasyon Kapsamı

Kanatlı. Üçüncü Jenerasyon Bütiratlar

Transkript:

The Turkish Branch of The World Veterinary Poultry Association www.veterinertavukculuk.org info@veterinertavukculuk.org 3 ayda bir yayýmlanýr. Yýl 2008 Cilt 6 Sayý 2 Kanatlýlarda Salmonella Ýnfeksiyonlarý ve Kontrolünde Temel Prensipler Salmonella Ýnfeksiyonlarýnýn Laboratuvar Teþhisi Türkiye de Kanatlýlarda Salmonella Ýnsidensi ve Mevzuatý Salmonella Kontrolünde Biyogüvenliðin Önemi Avrupa Birliðinde Kanatlýlarda Salmonella Ýnfeksiyonlarýnýn Kontrolü Salmonella Kontrolünde Aþýlarýn ve Yem Katkýlarýnýn Önemi Controlling Salmonella In Poultry Using Vaccination And Feed Additives Kesimhanede Salmonella Kontrolü: Uygulamalar Ve Pratik Yaklaþýmlar

BAÞYAZI Deðerli Meslektaþlar, Sizlerin önüne Veteriner Tavukçuluk Derneði olarak sizlere geçtiðimiz yýlýn Kasým ayýnda söz verdiðimiz "Salmonella" konulu sempozyumu gerçekleþtirmiþ olmanýn huzuru ile geliyoruz. Ýnsan saðlýðýný, kanatlý saðlýðýný, gýda güvenliði konusunu içine alan ve Veteriner Halk Saðlýðý konusunun ortaya konulabilmesi açýsýndan çok önemli bir gösterge olan "Salmonella" Sempozyumu yerli ve yabancý uzman konuþmacýlarýn önünde bir tam gün boyunca tartýþýlmýþtýr. Konuya Avrupa Birliðinin bakýþ açýsý, Dünya Veteriner Tavukçuluk Derneði Baþkaný ve Free Berlin Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öðretim Üyesi olan Prof. Dr. Mohamed HAFEZ ile Belçikalý Uzman Prof. Dr. Van IMMERSEEL tarafýndan sunulmuþtur. Sektörümüzün yakýndan tanýdýðý Prof. Dr. Mehmet AKAN, Prof. Dr. Tansel ÞÝRELÝ, Doç. Dr. Erol ÞENGÖR, Doç. Dr. Mehmet ÇALICIOÐLU ve Uzm. Vet. Hek. Selahattin ÞEN özveri ile hazýrladýklarý bilgi ve tecrübelerini yansýtan sunumlarýný 230 dinleyiciye aktarmýþlardýr. Tartýþmalar gerek oturum baþkanlarý ve gerekse sektörün deðerli temsilcilerinin katkýlarý ile son derece olgun bir ortamda hiçbir firma ve firma ürünün ön plana çýkartýlmasýna fýrsat verilmeden tamamlanmýþtýr. Sempozyumun doyurucu sonuçlar verdiðini geri bildirimlerden memnuniyetle takip ediyoruz. Deðerli meslekdaþlarým, Sempozyumun son oturumunun baþkanlýðýný yapan ve tavuk hastalýklarý konusunda uzman bir bilim adamý olan Prof. Dr. Mehmet Akan, ortaya çýkan görüþler doðrultusunda sempozyumun kapanýþýnda "Salmonella infeksiyonlarý" konusunda kamu, özel sektör ve Sivil Toplum kuruluþlarýný içine alacak ortak bir çalýþmanýn baþlatýlmasýnýn uygun olacaðýný belirtmiþ, hatta böyle bir çalýþma için tarih de vermiþtir. Bu taahhüt çerçevesinde projenin hazýrlanmasýný da içeren "Türkiye'de ve Avrupa Birliðinde Kanatlýlarda Salmonella Ýnfeksiyonlarýnýn Durumu ve Kontrolü"Toplantý sonuç raporu Haziran 2008 de Tarým ve Köyiþleri Bakanlýðý Koruma Kontrol Genel Müdürlüðüne sunulmuþtur. Raporun bir örneði sizlerin bilgi ve deðerlendirilmesini almak için Dernek web sayfamýza konulmuþtur. Bu konuda ortaya çýkacak geliþmeler sizlerle paylaþýlacaktýr. Sempozyum sýrasýnda sunulan bildiriler, sunulduðu þekli ile hatta bazýlarý Türkçe ve Ingilizce olarak Derneðimizin web sayfasýna da konulmuþ, böylece sempozyuma katýlma olanaðýný bulamayan deðerli sektör temsilcilerimizin takip edebilmelerine fýrsat saðlanmýþtýr. Ayrýca yazýlý bir belge niteliðinde sizlerin ellerinde bulunabilmesi açýsýndan da yine "Mektup Ankara" nýn bu sayýsý salmonella sempozyumu sunumlarýna ayrýlmýþtýr. Dünya Veteriner Tavukçuluk Derneði (WVPA) Baþkaný Prof. Dr. Mohamed HAFEZ gerek sempozyuma davetli - konuþmacý olarak katýlmaktan ve gerekse Türkiye'de Tavukçuluk Sektörünün çok üst düzeyde konularýný tartýþabilmesinden dolayý duyduðu memnuniyeti defalarca yazýlý ve sözlü olarak ifade etmiþtir. "Derneðin dünyada kýrkýn üzerindeki üye ülkelerinden hiç birinde böyle bir uygulamayý" görmediðini söylemesi de bizleri özellikle çok memnun etmiþtir. Benzer toplantýlarýmýzý WVPA'nýn desteði ile uluslar arasý boyutlarda yapmak düþüncesinde olduðumuz fikri de kendisi tarafýndan olumlu bulunmuþ ve destek sözü de alýnmýþtýr. Bir diðer ifade ile VTD olarak önümüzdeki 2 yýl içersinde yine ülke tavukçuluðumuzun gündemindeki kimi önemli konulardan bir veya bir kaçýný geniþ bir katýlým ile uygun bir tarih ve yerde uluslar arasý bir kongrede görüþebileceðimizin planlarýný yapmak durumundayýz. Veteriner Tavukçuluk Derneði salmonella sempozyumu örneðinde de görüldüðü gibi, kurulduðundan bu yana Kamu, özel sektör ve ilgili sivil toplum kuruluþlarý arasýnda bilimsel temellere dayalý, tarafsýz, ciddi ve güvenilir olabilme konumunu hakkýyla sürdürebilme çabalarýný artan bir heyecanla sürdürmektedir ve sürdürecektir. Saygýlarýmýzla. Prof. Dr. Ahmet Ergün Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 1

Veteriner Tavukçuluk Derneði nin yayýn organýdýr. Yýlda 4 kez 3 ayda bir yayýmlanýr. Veteriner Tavukçuluk Derneði Adýna Sahibi Prof. Dr. Ahmet ERGÜN Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Prof. Dr. Mehmet AKAN Yayýn Kurulu Prof. Dr. U. Tansel ÞÝRELÝ Doç. Dr. Erol ÞENGÖR Dr. Serdar ERTAÞ Uzman Vet. Hek. Mücteba BÝNÝCÝ Vet. Hek. Ekrem T. YÜCESAN Ýdare Yazýþma Adresi Arama Sokak No: 20/D Aydýnlýkevler - ANKARA Tel: 0312 517 25 65 Faks: 0312 517 25 65 Banka Hesaplarý REKLAM GELÝRLERÝ Türkiye Ýþ Bankasý Dýþkapý Þubesi 4206 932790 ÜYE AÝDATLARI Türkiye Ýþ Bankasý Dýþkapý Þubesi 4206 917468 Dergide yayýmlanan yazýlarýn sorumluluðu yazarlarýna aittir. Alýntý Yapýlamaz. Grafik Tasarým ve Baský Elma Teknik Basým Matbaacýlýk Tel: 0312 229 92 65 Faks: 0312 231 67 06 2 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2

KANATLILARDA SALMONELLA ÝNFEKSÝYONLARI VE KONTROLÜNDE TEMEL PRENSÝPLER Prof. Dr. Mehmet Akan Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalý e-posta: akan@veterinary.ankara.edu.tr Giriþ Kanatlý hayvanlarda Salmonella infeksiyonlarý Dünya'da oldukça yaygýndýr ve gýda kaynaklý infeksiyonlar arasýnda oldukça önemlidir. Ýnsanlarda Salmonella nedenli infeksiyonlardaki artýþ ve izole edilen etkenlerdeki çoklu antibiyotik dirençlilikleri, Salmonellalarýn insan saðlýðý açýsýndan önemini arttýrmaktadýr. Genel olarak insan saðlýðýný korumak için yapýlan programlar, hayvansal üretim aþamasýnda Salmonella infeksiyonlarýnýn kontrol edilmesine yoðunlaþmýþ durumdadýr. Konakçý daðýlýmýna göre bazý Salmonellalar belirli konakçýlarda hastalýk oluþtururken bazý serotipler çok sayýda konakçýda kolonize olabilmektedirler. Konakçý spesifik olarak tanýmlanan serotipler arasýnda S.Paratyphi ve S.Typhi insanlarda, S.Gallinarum/Pullorum kanatlý hayvanlarda, S.Dublin sýðýrlarda, S.Cholerasuis domuzlarda, S.Abortusequi atlarda ve S.Abortusovis koyunlarda hastalýk oluþturmaktadýr. Konakçý spesifik olmayan Salmonella serotipleri arasýnda S. Enteritidis, S. Typhimurium, S. Virchow, S. Hadar, S. Heidelberg, S. Newport, S. Infantis, S. Agona, S.Stanley, S. Derby ve S. Thomson sayýlabilir. Salmonellalar Enterobakteri familyasýnda bulunurlar ve enterobakterilerin genel özelliklerini taþýrlar. Antijenik yapýlarýna göre serogruplarý vardýr ve antijenik farklýklara baðlý olarak serotiplere ayrýlmýþlardýr. Günümüzde 2500'den fazla serotip varlýðýný tanýmlanmýþtýr. Bu serotiplerin antijenik formülleri farklýlýk göstermektedir. Bazý örnekler aþaðýda verilmiþtir. S.typhi...9,12(Vi):d:- S.gallinarum...1,9,12:-:- S. paratyphi B...1, 4, 5, 12:b:1,2 S.Gallinarum/Pullorum infeksiyonlarý Kanatlý hayvanlarda S.Gallinarum/Pullorum nedenli infeksiyonlar, kanatlý tifosu ve pullorum hastalýðý olarak tanýmlanmaktadýr. Bu hastalýklar birçok ülkede ticari iþletmelerde kontrol edilmiþlerdir ve sadece köy tavuklarýnda görülmektedir. Bu hastalýklar, tavuk, hindi, býldýrcýn, güvercin, serçe, papaðan ve diðer süs kuþlarýnda görülmektedirler. Pullorum hastalýðý genellikle gençlerde görülmesine raðmen, erginlerde de ortaya çýkmaktadýr. Bulaþma kaynaðýný genellikle infekte kanatlýlar oluþturmakta ve vertikal bulaþma görülmektedir. Ýnfekte civcivler kýsa sürede ölürler ve kloakalar kirli ve beyaz renklidir. Bazý durumlarda ise ölümlere daha sonraki haftalarda, genellikle de 2. ve 3. haftada rastlanýr. Ergin hayvanlarda genellikle semptom görülmez. Ancak akut olgularda halsizlik, düþkünlük, yumurta veriminde düþüþ, ilk günlerde ateþ, iþtahsýzlýk ve 10 gün içinde de ölüm izlenebilir. Kronik olgularda bu semptomlarý izlemek mümkün deðildir. Buna karþýn lokalize formlarý görülür. Etkenin virulansýna ve sürünün direncine göre pullorumda mortalite %0-100, tifoda ise %10-93 arasýnda deðiþmektedir. Paratifo infeksiyonlarý Paratifo infeksiyonlarý çok sayýda serotip tarafýndan oluþturulmasýna karþýn en yaygýn görülen serotipler arasýnda S. Enteritidis, S. Typhimurium, S. Virchow, S. Hadar, S. Heidelberg, S. Newport, S. Infantis, S. Agona, S.Stanley, S. Derby ve S. Thomson bulunmaktadýr. Bu serotiplerin daðýlýmý ülkeden ülkeye deðiþim gösterebilmekte ve farklý serotipler izole edilebilmektedir. Bu serotipler konakçý spesifik olmadýklarýndan dolayý epidemiyolojileri daha karmaþýktýr. Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 3

Salmonella etkenlerinin kanatlý ürünlerine bulaþmasý, kanatlý etlerine kesimhanelerde dýþkýkarkas ve yumurtalara dýþký-kabuk þeklinde olmaktadýr. Ýnsanlara bulaþmada özellikle bulaþýk yumurta ve tavuk eti önemli rol oynamaktadýr. Kanatlýlarda bu serotiplere baðlý oluþan klinik bulgular genellikle dikkati çekmemektedir. Bazý vakalarda, civcivlerde erken dönem þekillenen infeksiyonlarda, mortalite %10-80 arasýnda deðiþmektedir. Böyle vakalarda sarý kesesi infeksiyonu, karaciðer ve dalakta büyüme ve ayrýca poliserozitis tablolarý dikkati çekmektedir. Daha çok görülen form ise, bu etkenlerin sindirim sistemine kolonize olmasý ve etkenlerin dýþký ile çevreye saçýlmasýdýr. Bu formda klinik belirti ve mortalite yoktur. Salmonella Ýnfeksiyonlarýnýn Önemi Salmonella infeksiyonlarýn kanatlýlarda oluþturduðu kayýplar iki þekilde deðerlendirilebilir. Birincisi ekonomik diðeri ve en önemlisi halk saðlýðý açýsýndan önemidir. Salmonella Gallinarum/Pullorum nedenyle oluþan infeksiyonlarda sürünün elden çýkarýlmasý ve oluþan verim kayýplarý önemli ekonomik kayýplara neden olmaktadýr. Salmonella Gallinarum / Pullorum infeksiyonunun halk saðlýðý açýsýndan önemi oldukça düþüktür. Halk saðlýðý açýsýndan Paratifo infeksiyonlarýnýn önemi ise, yumurta ve tavuk etlerinin Salmonella ile bulaþýk olmasý ve insanlarda infeksiyonlar oluþturmasý ciddi bir problemdir. Bu vakalarýn son yýllarda artmasý ve insanlardan izole edilen Salmonella serotiplerinde özellikle de S. Typhimurium'da olmak üzere çoklu antibiyotik dirençliliði ciddi bir problemdir. Türkiye'de Salmonella Ýnfeksiyonlarýnýn Durumu Kanatlýlarda Salmonella infeksiyonlarý ile ilgili ülkemizde çalýþmalar yapýlmaktadýr. Bu çalýþmalar daha çok broiler yetiþtiriciliðine yönelik çalýþmalardýr. Tavuk tifosu ve pullorum hastalýðý yönünden çok detaylý çalýþmalar bulunmamaktadýr. Ülkemizde yapýlan çalýþmalar, iþletme ve/veya bölgesel çalýþmalar niteliðinde olup ülke genelinde sonuçlanmýþ bir çalýþma yoktur. Tarým ve Köyiþleri Bakanlýðý Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüðünce 2007 yýlýnda baþlatýlan ve devam eden iki çalýþma bulunmaktadýr (Ticari Yumurtacý Kümeslerde Salmonella Kontrol Programý Talimatý ve Broiler (Ticari Etlik) Kümeslerinde Salmonella Kontrol Programý Uygulama Talimatý çerçevesinde sürdürülmektedir) Salmonella Kontrol Programýnýn Oluþturulmasý: Temel Prensipler Ticari iþletmelerde/entegrasyonda Salmonella Kontrol Programýnýn uygulanmasý, iþletmedeki /entegrasyondaki Salmonella pozitiflik düzeyinin belirlenmesi ve alýnacak önlemlerle bu oranýn düþürülmesi için gereklidir. Bu iþletmelerde Salmonella Kontrol Programýnýn sistematik þekilde uygulanmasý, son üründe Salmonella pozitifliðini azaltacaðýndan saðlýklý gýda üretimine katký saðlayacaktýr. Bu programýn detaylarýnýn belirlenmesi için bazý temel bilgilerin saðlanmasý yararlý olacaktýr. Bunlar, iþletmenin yapýsý (broiler, yumurtacý vs), iþletmede varsa laboratuarýn altyapýsý (veya hizmet alýnacak laboratuvarýn belirlenmesi), laboratuvarda kullanýlacak yöntem/yöntemlerin belirlenmesi / standardizasyonu, bulaþma kaynaklarýnýn analizi, örnekleme modelinin belirlenmesi ve elde edilen sonuçlarýn deðerlendirilmesidir. Ýþletmede/entegrasyonda Salmonella sýklýðý yüksek (>%40), orta (%10-40) ve düþük (<%10) düzeyde olmasýna göre program belirlenir. Bu aþamadan sonra uygulanacak programla Salmonella azaltýlmasý için hedefler takip edilmelidir. Sonuç olarak, kanatlý iþletmeleri için "Salmonella Kontrol Programý"nýn oluþturulmasý gereklidir. Bu amaçla; damýzlýk sürülerin periyodik olarak izlenmesi ve negatifliðinin saðlanmasý, biyogüvenlik uygulamalarýnýn eksiksiz yerine getirilmesi, kanatlý ürünlerinde salmonella varlýðýnýn belirlenmesi ve izole edilen etkenlerin tiplendirilmesi hedeflenmelidir. Ayrýca ülke düzeyinde "Salmonella Kontrol Programý"nýn oluþturulmasý ve bu amaçla; Resmi otorite- Ýþletme iþbirliði yapýlmalýdýr. Bu program kapsamýnda yumurtacý sürülerde S.galinarum/pullorum infeksiyonlarý çözüme kavuþturulmalý ve yumurtacý ve broiler sürülerde paratifo infeksiyonlarýnýn azaltýlmasý sistematik olarak gerçekleþtirilmelidir. Bir diðer önemli konu ise, izole edilen Salmonellalarýn tiplendirilmesi ve antibiyotik duyarlýlýklarýnýn belirlenmesi, insan saðlýðýný korumak için vazgeçilmezdir. 4 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2

SALMONELLA ÝNFEKSÝYONLARININ LABORATUVAR TEÞHÝSÝ Uzm. Vet. Selahattin Þen Etlik Merkez Veteriner Kont. ve Arþ. Enst. GÝRÝÞ Salmonella enfeksiyonlarý dünyanýn her yerinde özellikle de kanatlý yetiþtiriciliðinde önlenemeyen, önemli bir enfeksiyondur. Tüketicilerde enfeksiyonla beraber toksikasyonlara da neden olduðu için güncelliðini halen korumaktadýr. Bu sebeple Danimarka Veteriner Laboratory (DVL) ve WHO'nun organize ettiði WHO Global Salmonella Surveillance Network'de yer alan laboratuarlarda izole edilen Salmonellalarýn antibiyotik dirençliliði ve serotiplendirilmesi konusunda ortak çalýþmalar yapýlmasý ve karþýlýklý bilgi alýþveriþinde bulunulmasý için External Quality Assurance System (EQAS) oluþturulmuþtur. Bizim laboratuarýmýzýn da üye olduðu bu sistemin amaçlarýndan biri de üye ülkelerde Salmonella enfeksiyon ve toksikasyonlarýndan haberdar olmakla birlikte tüm üye ülkelerde standart bir metod birliðine varmaktýr. Biz de WHO'nun önerdiði ISO 6579'u (Salmonella izolasyonu ve identifikasyonu) laboratuvarýmýzda uygulayarak ve serotiplendirme, antibiyotik dirençlilik testlerinin yurt çapýnda standardizasyonu saðlanmýþtýr. SALMONELLA ÝZOLASYONU (ISO 6579) 1. GÜN: 25 g. numune + 225 ml tamponlanmýþ peptonlu su homojenize edilir. 37 C da 16-20 saat inkübe edilir. 2. GÜN: 0.1 ml zenginleþtirme sývýsý 10 ml Tetrathionat Buyyona, 0.1 ml zenginleþme sývýsý 10 ml R.V.S Brotha transfer edilir. 3. GÜN: Her iki selektif zenginleþtirme sývýsýndan birer öze dolusu XLD agar ve BGA yüzeyine seyreltme metodu ile ekim yapýlýr. 37 C de 18-24 saat inkübe edilir. Salmonellalar XLD agarda siyah merkezli kýrmýzý koloniler þeklinde, BGA da pembe koloniler halinde üreme gösterirler. 4. GÜN: Salmonella þüpheli kolonilerden Nutrient agarda saf kültürler yapýlýr. Üreyen kültürde biyokimyasal konfirmasyon yapýlýr. 5. GÜN: Biyokimyasal Konfirmasyon Lactoz - Glucose + Sucrose - Gaz + H 2 S + Üre - Ýndol - VP - Lysine decarboxylase + b- galactocidase - testleri uygulanýr. Salmonellada Biyokimyasal test sonucunda Salmonella olduðu tespit edilen suþlar Salmýnella O antiserumlarýyla serolojik teste tabi tutulur. TAMPONLANMIÞ PEPTONLU SU Pepton 10.0 g NaCl Na 2 HPO 4 KH 2 PO 4 5.0 g 5.0 g 1.5 g 42 C de 18-24 saat inkübe edilir. Distile Su Ph: 7.0 1000 ml Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 5

225 ml miktarlarda erlenlere konarak 121 C de 15 dakika sterilize edilir. BRILLANT GREEN AGAR 'Lab - Lemco'' powder 5.0 g RAPPAPORT - VASSILIADIS SOY PEPTONE (RVS) BROTH (Ref.2) BASE Soy peptone 5.0 g Sodium chlorid 8.0 g KH 2 PO 4 1.4 g K 2 HPO 4 0.2 g Distile su 1000 ml 70-80 C ye kadar ýsýtýlýr. Taze hazýrlanmalýdýr. MAGNESIUM CHLORIDE SOLÜSYONU Magnesium chloride (MgCl 2 6H 2 O) 400 g Distile su 1000 ml MALACHITE GREEN SOLÜSYONU Malachite green oxalate 0.4 g Distile su 100 ml Peptone 10.0 g Yeast extract 3.0 g Disodium hyrogen phoshate 1.0 g Sodium dihydrogen phosphate 0.6 g Lactose 10.0 g Sucrose 10.0 g Phenolred0.09 g Brilliant green 0.0047 g Agar 12.0 g Distile su 1000 ml ph: 6.7-7.1 otoklav edilmez Lactose negatif (-) bakteriler pembe - kýrmýzý renkli opak koloniler halinde ürerler. XLD AGAR Yeast extract 3.0 g BÝLEÞÝM BESÝYERÝ Base 1000 ml Sodium choride Xylose 5.0 g 3.75 g Magnesium chloride solüsyonu 1000 ml Lactose 7.5 g Malachite green solüsyonu 1000 ml Sucrose 7.5 g Tüplere 10 ml miktarýnda daðýtýlýp 115 C de 15 dakika otoklav edilir. L - lysine hydrogen chloride Sodium thiosulphate 5.0 g 6.8 g BRILLANT GREEN SOLÜSYONU Brillant green Steril distile su 0.1 g 100 ml BASE (E.G. TETRATHIONATE ANREICHERINGS BUYYON NACH MUELLER KAUFMAN FROM MERCK.) Meat extract 0.9 g Peptone from meat 4.5 g Yeast extract 1.8 g Sodium chloride 4.5 g Calcium carbonate 25.0 g Sodium thiosulfate 40.7 g Iron (III) ammonium citrate 0.8 g Phenol red0.08 g Sodium desoxycholate 1.0 g Agar 15.0 g Distile su 1000 ml PH: 7.4 ± 0.2 otoklav edilmez. H2 S pozitif (+) Salmonellalar merkezleri siyah kýrmýzý, H 2 S(-) salmonellalar ise kýrmýzý renkli koloniler þeklinde ürerler. E. coli, proteus, citrobacter ve enterobacterler sarý opak ve shigella kýrmýzý koloniler meydana getirirler. Ox bile, dried 4.75 g Steril su 1000 ml Brillant green solüsyonu 1:100 10 ml Ýodine - Potassium iodine solüsyonu 20 ml PH: 7.4-7.8 Tüplere 10 ml taksim edilir. IODINE - POTASSIUM IODINE SOLÜSYONU Ýodine double sublimiert Potassium iodid z.a Steril distile su 16.0 g 20.0 g 80.0 ml 6 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2

LDC CONTROL MEDÝUM D (+) - glukose - Monohydrate 0.5 g Lab - Lemco pwder 3.0 g Peptone ''Orthana'' 5.0 g Cresol red % 0.2 2.5 ml Bromocresol purple % 1.6 (% 96 ethanolda) 0.63 ml Distile su 1000 ml ph : 6.0 Tüplere 2 ml miktarýnda taksim edilip 121 C de 10 dakika otoklav edilir. L - LYSINE DECARBOXYLATION MEDIUM L - lysine dhydrochloride 10.0 g D (+) - glukose - monohydrate 0.5 g Lab - lemco powder 3.0 g Peptone ''Orthana'' 5.0 g Cresol red % 0.2 2.5 ml Bromocresol purple % 1.6 (% 96 ethanolda) 0.63 ml Distile su 1000 ml ph: 6.0 Tüplere 2 ml miktarýnda taksim edilip 121 C de 10 dakika otoklav edilir. Her iki tüpe bir öze dolusu saf kültürden ekim yapýlýr. Steril parafin ile hava temasý kesilir. Bakteri lysini kullanmýþsa kontrol tüpü sarý renkli kalýr. Test tüpünde menekþe renk oluþur. Her iki tüp sarý veya menekþe renk verirse test geçersizdir. NUTRIENT AGAR Meat extract Peptone Agar Distile su ph: 7.0 3.0 g 5.0 g 12.0-18.0 g 1000 ml 121 C de 20 dakika otoklav edilir. Salmonella þüpheli kolonilerden saf kültür yapmak için kullanýlýr. TRÝPLE SUGAR / ÝRON AGAR Meat extract Yeast extract Peptone 3.0 g 3.0 g 20.0 g Sodium chloride 5.0 g Lactose 10.0 g Sucrose 10.0 g Glucose 1.0 g Ýron (III) citrate 0.3 g Sodium thiosulfate 0.3 g Phenol red0.024 g Agar 12.0-18.0 g Distile su ph: 7.4 1000 ml Tüplere 10 ml miktarýnda taksim edilir. 121 C de 10 dakika otoklav edilir. Yatýk vaziyette dondurulur. Dip kýsým 2.5 cm olmalýdýr. Yatýk agar halinde kullanýlýr. Yüzeye sürme ekim yapýlýp öze tüpün dibine doðru batýrýlýr. 18-24 saat 37 C derecede inkübasyondan sonra lactose, glicose, sucrose, H 2 S ve gaz testleri deðerlendirilir. ÜREA AGAR BASE Peptone 1.0 g Glucose 1.0 g Sodium chloride 5.0 g Potassium dhydrogen phosphate 2.0 g Phenol red0.012 g Agar 12.0-18.0 g Distile su 1000. Ml ph 6.8 121 C de 20 dakika otoklav edilir. ÜRE SOLÜSYONU Ürea Distile su 40.0 g 100 ml Üre suda eritilip fitrasyon ile sterilize edilir. BÝRLEÞÝM BESÝ YERÝ Base Üre solüsyonu 950 ml 50 ml Otoklav edildikten sonra 45 C ye soðutulan vasata üre solüsyonu eklenir. Homojen karýþým saðlandýktan sonra steril tüplere takim edilir. Tüpler yatýk agar olarak katýlaþtýktan sonra þüpheli koloniden yatýk yüzeye ekim yapýlýr. Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 7

Bakteride bulunan ürease enzimi üreyi amonyak ve CO 2 'e hidrolise eder. Bileþimindeki indikatörden dolayý rengi kýrmýzýlaþýr. VP MEDÝUM Peptone Glucose Dipotassium hydrogen phosphate Distile su PH: 6.9 7.0 g 5.0 g 5. 0 g 1000 ml Tüplere 5 ml miktarýnda taksim edilip 115 C de 20 dakika otoklav edilir. Besiyeri þüpheli suþun ekiminden sonra 37 C de 18-24 saat inkübe edilir. Üremeden sonra alfa - naftol solüsyonundan 6, % 40 lýk KOH solüsyonundan 4 damla eklenir. Glikozdan asetoin oluþumu nedeni ile kýrmýzý renk oluþumu pozitif olarak deðerlendirilir. ONPG TESTÝ Bir öze dolusu kültür 0.5 ml distile su ile süspansiyonu yapýlýr. Bir tablet ONPG ekklenir. 37 C de inkübe edilir. 18-24 saat sonra sonuçlar okunur. Pozitif durumda sarý renk oluþmaktadýr. ÝNDOL BESÝYERÝ Tyripton NaCl Dl - tryptophan Distile su ph :7.5EMVKAE T. 04. BAK. 01 10.0 g 5.0 g 1.0 g 1000. Ml Tüplere 5 ml miktarýnda taksim edilir. 121 C de 10 dakika otoklav edilir. Bileþiminde tripton veya triptophan vardýr. Salmonellalar triptofaný parçalayarak indol oluþtururlar. Vasata ekim yapýlýp 37 C de 18-24 saat inkübasyondan sonra Kovacs ayýracý damlatýlýr. Kýrmýzý renk meydana geliþi pozitif olarak deðerlendirilir. Reaktifler Kovacs ayýracý (Ýndol testi için), % 40 lik KOH solüsyonu (VP için), % 5 lik alfa naftol solüsyonu (95 dercelik alkolde)(vp için). NAPHTHOL, ETHANOLÝC SOLÜSYONU Alfa - naphthol 5.0 g Ethanol % 96 100 ml Kullanýlan Kimyasallar Etil Alkol (%70'lik), Tamponlanmýþ Peptonlu su, Fizyolojik Tuzlu Su, Rappaport - Vassiliadis, Tetrathionate Buyyon, Brillant Green Agar, XLD Agar, Müller Hinton Agar II ve Salmonella Antiserumlarý. Numunenin Hazýrlanmasý ve Analiz/Test/Muayene'nin Yapýlmasý 25 gr. numune random yöntemiyle aseptik koþullarda alýnarak içinde steril % 10'luk Tamponlanmýþ Peptonlu Su ile homojenize edilir. 37 C'lik etüvde 18-24 saat inkübe edilerek ön zenginleþtirme saðlanýr. Ön zenginleþtirme sonunda ikinci gün kültürden içinde 10 ml Rappaport -Vassiliadis Soy Buyyonu (RVS) bulunan tüpe 0.1 ml ve içinde 10 ml. Tetrathionate Buyyon (Müller-Kauffman) bulunan tüpe 0.1 ml. aktarýlarak 42 C'de 18-24 saat zenginleþtirme için inkübe edilir. Ýnkübasyon sonunda üçüncü gün bir öze dolusu kültür alýnarak izolasyon için Brilliant Greeen Phenolred agar (BGA) ve XLD agara azaltma yöntemiyle ekilir. 24-48 saat 37 C'de inkübasyondan sonra Salmonella þüpheli kolonilerden (XLD'de siyah merkezli kýrmýzý; BGA'da pembe) dördüncü gün Nutrient agarda saf kültürü yapýlýr. Kültürün biyokimyasal konfirmasyonu yapýlýr. Beþinci gün biyokimyasal konfirmasyon için lactoz (-), glukoz (+), sukroz (-), gaz (+), H 2 S (+), üre (-), indol (-), VP (-), Lisin dekarboksilaz (+), -galaktosidaz (-) testleri uygulanýr. Serotiplendirme (Kaufmann-White þemasýna göre): Biyokimyasal test sonucunda salmonella olduðu tespit edilen suþlar 1/5 oranýnda sulandýrýlmýþ Salmonella polivalan O antiserumlarýyla ayrý ayrý olarak lam aglütinasyona tabi tutulur. Hangi Salmonella polivalan O serum ile aglütinasyon vermiþ ise o polivalan serumun içerdiði grup serumlarý ile ayrý ayrý lamda aglütinasyon yapýlýr. Böylece bakteri hangi grup serumu ile aglütinasyon verirse serolojik grubu tayin edilmiþ olur. Serolojik grubu tayin edilen suþun tipini 8 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2

tayin etmek için flagel antijenin kuvvetlendirilmesi gerekir. Bu amaçla suþ önce tekniðine uygun olarak Craigei tüpündeki % 0.2'lik agar besi yerine ekilir. 37 ºC'de 24 saat inkübe edilir. Bu inkübasyon periyodu sonunda craigei tüpündeki üremeyi gördükten sonra taze olarak hazýrlanmýþ % 0.2'lik agar besi yeri 30 ml miktarýnda petri kutusuna dökülür. Craigei tüpündeki kültürün dýþ yüzeyinden pastör pipetiyle bir damla kültür alýnýr ve petrideki besi yerinin tam ortasýna kenarlara bulaþtýrmadan ekilir. Kültür plak yüzeyine yayýlmadan 37 ºC'lik etüvde 18-24 saat üremeye býrakýlýr. Ýnkübasyon süresi sonunda üreyip petriyi kaplayan kültürün petrinin kenarýndaki kýsmýndan pastör pipetiyle bir damla alýnýp 1/100 oranýnda serum fizyolojik (0.14 M) ile sulandýrýlmýþ H antiserumu ile lamda aglütinasyona tabi tutulur. Böylece hangi H antiserumu (monofazik) veya antiserumlarýyla (difazik) aglütinasyon vermiþ ise suþun tipi tayin edilmiþ olur. Tip tayininin doðrulanmasý nötralizasyon testi ile yapýlýr. Nötralizasyon testi için suþ hangi H antiserumu ile aglütinasyon vermiþ ise o antiserum kesif olarak 8.3 l miktarýnda %0.2'lik 5 ml agar besi yerine katýlýp petriye (5 ml'lik) dökülür. Kontrol için ayný besiyeri ayný miktarda antiserumsuz olarak ikinci bir petriye dökülür. % 0.2'lik agardaki 18 saatlik flagelleri kuvvetlendirilmiþ kültürün kenar kýsmýndan alýnarak bu petrilerdeki besi yerlerinin tam merkezine pastör pipetiyle bir damla ekilir. 18-24 saat 37 ºC'de inkübasyona býrakýlýr. Ýnkübasyon sonunda bilinen H antiserumu içeren yumuþak agardaki üremenin olmadýðý, H antiserum içermeyen yumuþak agarda ise üremenin olmasýyla nötralizasyon testi gerçekleþtirilmiþ olur. Nötralizasyon testi sonucunda daha önce yaptýðýmýz tip tayini doðrulanmýþ olur. DÝSK DÝFFÜZYON METODU (NCCLS/Kirby-Bauer) ÝLE ANTÝBÝYOTÝK DÝRENÇLÝLÝÐÝ'NÝN SAPTANMASI MÜLLER HÝNTON AGAR II Gram/litre Beef infüzyon...2.0 Acid hydrolised casein...17.5 Starch...1.5 Agar No:1...17.0 Calsium ions...5-100 mg/litre Magnezyum ions...20-35 mg/litre ph: 7.3±0.1 STERÝL FÝZYOLOJÝK TUZLU SU NaCl...8.5 Distile su...1 ph:7.3±0.1 Gram/litre Besi yeri hazýrlandiktan sonra 121ºC'de 15 dakika otoklav edilir. Daha sonra 9 mm'lik steril petrilere kalýnlýðý yaklaþýk 4mm+/-0.5 olacak þekilde dökülür. 37ºC'de bir gece sterilite kontrolünde tutulur. Hazýrlanan fizyolojik tuzlu su 121ºC'de 15 dakika otoklavda sterilize edilir. Pozitif kontrol amacýyla Escherichia coli ATCC 25922 kullanýlýr. 1.GÜN: Ýnokulumun Standardizasyonu: 3-4 adet koloni alýnarak steril fizyolojik tuzlu su (% 0.9'luk, 4 ml) içine aktarýlýr. Ýyice emülsifiye edilir. Yoðunluk 0.5 McFarland'a ayarlanýr. Agara inokulasyon: Ýnokulum 15 dakika içerisinde svap yardýmýyla Müler Hinton II Agara sürülür. Agar yüzeyine 60º'lik eðimle birkaç dairesel hareketle inokulum yayýlýr. Steril forseps yardýmýyla antibiyotik diskleri 5 dakika içerisinde yerleþtirilir (15 dakikayý geçmemelidir.). Forsepsi agar yüzeyine deðdirmemeye dikkat edilmelidir. Agar 37ºC' de bir gece inkübasyona býrakýlýr. 2. GÜN: Sonuçlarýn Okunmasý ve Deðerlendirilmesi: Üremenin saflýðý kontrol edilir. Zon ve çaplarý kontrol edilir (Oval olmamalýdýr). Zon çaplarý bir mezür yardýmýyla ölçülür ve NCCLS'ye göre duyarlý, intermedier ve dirençli olarak deðerlendirilir. Trimetoprim ve sulfonamid için zon çapý normalden daha büyük olduðu için ayrý yapýlmasýnda fayda vardýr. Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 9

TÜRKÝYE DE KANATLILARDA SALMONELLA ÝNSÝDENSÝ VE MEVZUATI 1 Prof. Dr. U. Tansel ÞÝRELÝ Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Besin Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalý-Ankara GÝRÝÞ Geçtiðimiz yüzyýlda, her alanda olduðu gibi gýda sektöründe de gerçekleþen hýzlý bilimsel ve teknolojik ilerlemelere raðmen, 21. yüzyýlýn en önemli gündemlerinden birini halen kontamine gýda ve sulardan kaynaklanan ciddi halk saðlýðý problemleri oluþturmaktadýr. Bu baðlamda, Gýda Güvenliði ise "Halk saðlýðýný, gýda ve su tüketiminden kaynaklanacak tehlikelerden korumak" týr. Geçmiþ yüzyýlda, Dünya Saðlýk Örgütünün (WHO) yayýnladýðý epidemiyolojik verilerde gýda kaynaklý hastalýklarýn sayýsýnda sabit bir artýþýn olduðu belirtilmekte ve her yýl endüstrileþmiþ ülkelerin nüfusunun % 5-10'unun gýda kaynaklý hastalýklardan etkilendiði bildirmiþtir. Bu durum her 3 kiþiden birinin gýda infeksiyonuna yakalandýðý gerçeðini gözler önüne sermektedir. Bu durum incelendiðinde 21. yüzyýlda, geliþmiþ ve geliþmekte olan ülkelerde gýda kaynaklý infeksiyon ve intoksikasyonlarýnýn dikkati çekici bir þekilde artacaðýný, fakat küresel insidensin ne kadar olacaðý hakkýnda tahminde bulunmanýn zor olacaðý belirtmekte olup, 2000 yýlýnda 2.1 milyon insanýn sadece diyarel hastalýklardan öldüðü dikkate alýndýðýnda ise bu tahminlerin korkutucu boyutlarda olabileceði düþünülmektedir. Salmonella typhi'nin hastalýðýn etiyolojik ajaný olduðunu belirlemiþtir. Salmonella ilk olarak, Alman araþtýrýcý Gaertner tarafýndan, 1888 yýlýnda tükettiði sýðýr etine baðlý olarak çok þiddetli acý çeken ve gýda enfeksiyonu geçiren kiþilerden izole edilmiþtir. Bu salgýnda 57 kiþi etkilenmiþtir. Önceleri Bacterium enteritidis olarak adlandýrýlan bu bakteri daha sonra S. enteritidis olarak adlandýrýlmýþ ve daha sonralarý Dr. Daniel E. Salmon'nun çalýþmalarýnýn anýsýna 1900 yýlýnda bu genusa Salmonella adý verilmiþtir. Salmonella türleri 100 yýlýn aþkýn bir süredir orta ve þiddetli derecede gýda infeksiyonlarý (gastroenteritis) ile daha þiddetli typhoid (enterik ateþ), paratyphoid, bakteriemi, septisemi ve uzun süre devam eden ateþle iliþkili hastalýk durumlarýnda tanýmlanmýþtýr. Konakçý sipesifitesine baðlý olarakta 3 gruba ayrýlmýþtýr. GSM: 0533 814 77 73 Günümüzde gýda kaynaklý patojenler içerisinde önemli bir yere sahip olan Salmonella uzun yýllardan beri bilinmekte olup, her ne kadar etkenin kendisi tanýmlanmamýþ olsa bile Budd 1874 tarihinde typhoid fever hastalýðýnýn, gýda ve su ile transfer olabileceðini ortaya koymuþ ve kýsa bir süre sonra da Eberth 1880 tarihinde 10 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2

1. Sadece insanlarda infeksiyona neden olan serotipler. S. Typhi, S. Paratyphi A ve B., bunlar typhoid ve parathypi fever ajanlarý. 2. Sadece hayvanlarda infeksiyona neden olan serotipler. S. Gallinarum (kanatlý), S. Dublin (sýðýr), S. Choleraesuis (domuz). 3. Konak spesifik olmayan serotipler; Bunlar hem insan ve hem de hayvanlar için patojen olup, çoðu zaman gýda enfeksiyonuna neden olanlar. Bugün dünyada Salmonella'nýn bilinen 2541 türü bulunmakta olup, bu serotiplerin 1400 üzerindekilerin patojen olduðu ve salmonellozise neden olduðu bilinmektedir. Geçtiðimiz 20-25 yýl içerisinde deðiþik coðrafyalarda farklý serotiplerinin neden olduðu gýda kaynaklý salmonellozis olgularýnda bir artýþ gözlemlenmiþtir. Amerika'daki Center for Diseases Control'ün (CDC) (Hastalýk Kontrol Merkezi) 2006 yýlý raporlarýna göre sadece Amerika'da yýllýk tahmini 1.4 milyon Salmonella olgusu rapor edildiði ve olgularýn 500'ünden fazlasýnda hastalarda ölümle sonuçlandýðý belirtilmektedir. Yine Center for Science in the Public Interest'in, (CSPI) 1990-2003 yýlý verilerinde Amerika'da bakterilerin neden olduðu 554 salgýnýn 111'inde sorumlu etkenin Salmonella olduðunu bildirmiþlerdir. Ayrýca CDC ve CSPI' ýn 1990-2001 yýllarý arasýndaki gýda kaynaklý hastalýklar arasýnda sadece kanatlýlarýn neden olduðu 476, yumurtanýn neden olduðu ise 329 salgýn olduðu ve bu salgýnlarda sýrasýyla 14,729 ve 10,847 kiþinin etkilendiði belirtilmektedir. Bu olaylarda sadece kanatlýlarda Salmonella'larýn neden olduðu ise 152 olgu saptanmýþtýr. Yine Amerika'da her yýl Salmonella'nýn neden olduðu hastalýklara baðlý mali giderlerin 600 ile 3500 milyon dolar olduðu belirtilmektedir. Salmonella türlerinde bulaþma çevreden, kontamine atýk sulardan, hayvan yemlerinden, evcil ve vahþi hayvanlardan, kuþlardan, rodentlerden ve insanlardan kaynaklanabilir. Salmonellozis daha çok kantin, yemekhane, yaþlý bakým evleri, hazýr gýda tüketilen fastfood tipi yerler, kafeterya, okul ve hastanelerde sorun teþkil etmektedir. Risk grubu insanlar arasýnda ise hamile kadýnlar, çocuklar ve yaþlýlar ile hastalar bulunmaktadýr. Salmonellosiz insanlarda; kontamine gýda tüketiminden sonra genellikle 12-36 saat içerisinde semptomlar görülmekte olup, diyare, ateþ, abdominal kramplar, kusma gibi belirtiler oluþturmaktadýr. Ölüm oraný ise düþük olup, <%1 altýndadýr. Bununla birlikte infeksiyon dozu düþüktür. Bu nedenle düþük düzeylerde Salmonella'nýn bile çeþitli klinik belirtiler göstermesi, septisemi ve ölümlerle sonuçlanmasý, bu heterojen ve geniþ bakteri ailesinin önlenemeyen patojenitesinin altýný çizmektedir. Bu durum karþýsýnda gýda üreticileri, iþleyicileri ve daðýtýcýlarý, son üründeki az sayýdaki Salmonella'nýn bile ciddi halk saðlýðý sorunlarýna neden olacaðýnýn farkýna varmalarýný gerektirmektedir. Türkiye'de Saðlýk Bakanlýðý ve ilgili diðer kuruluþlarýn veri tabanlarýnda salmonellozis insidensi ile ilgili bilgiler bulunamamýþtýr. Sadece Dünya Saðlýk Organizasyonu'nun 1999-2000 yýlý 8. raporunda; Türkiye'de Salmonella olgularý ve insidensi ile ilgili olarak 1999 yýlýnda 28,884 olgu ve % 49.3 insidens, 2000 yýlýnda ise 26,489 olgu ve % 39,2 insidens olarak rapor edilmiþtir. Türkiye'de bazý çalýþmalarda belirtilen sonuçlarda ise Salmonella insidensinin genel olarak % 1.1-6.2 arasýnda olduðu belirtilmektedir. Bir baþka kaynakta ise 2006 yýlýnda en fazla Salmonellozis bildirilen ülkelerden birinin Türkiye olduðu ve 72 olgu rapor edildiði belirtilmektedir. Türkiye'de hali hazýrda Salmonella ile ilgili yasal uygulamalarý içeren aþaðýdaki yasal mevzuat bulunmaktadýr. Hayvan Saðlýðý ve Zabýtasý Yönetmeliði; Kuluçkahane ve Damýzlýk Kanatlý Ýþletmeleri Yönetmeliði; Çið Kanatlý Eti ve Hazýrlanmýþ Kanatlý Eti Karýþýmlarý Tebliði; Et Ürünleri Tebliði; Yumurta ve Yumurta Ürünleri Tebliði; Ýhbarý Mecburi Hastalýklar Hakkýnda Teblið; Kasaplýk Canlý Tavuk, Etleri ve Yumurtalarýnýn Ýthalatýnda Kontrol Belgesi Alýnabilmesi Ýçin Gerekli Þartlar Hakkýnda Teblið; Ticari Yumurtacý Kümeslerde Salmonella Kontrol Programý Talimatý; Broiler Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 11

(Ticari Etlik) Kümeslerinde Salmonella Kontrol Programý Uygulama Talimatý ve Etlerin Teftiþi Talimatnamesi. Sonuç olarak; kanatlý eti ve yumurtasý kontrol altýna alýnamayan Salmonella mevcudiyeti nedeniyle, gýda kaynaklý salmonellosiz olgularýnýn birincil kaynaðý ve temel taþýyýcýsýdýr. Bu nedenledir ki ; Salmonella'dan korunmada bilinçli üretici, yetiþtirici ve tüketicinin oluþturulmasý yanýnda güçlü devlet otororitesi kaçýnýlmazdýr. Kaynaklar Aavitsland, P. Surveillance of Communicable Diseases and Nosocominal Infections in Norvay 2006. Norwegian Institute of Public health Department of Infectious Disease epidemiology. Pp: 14. June, 2007. Anon. Outbreak Alert. Center for Science in the Public Interest. March, 2004. Anon. Turtle-Associated Salmonellosis in Humans. United States, 2006-2007. MMWR: Weekly. July 6, 2007. 56(26); 649-652. http://www.cdc.gov/mmwr/preview/mmwrhtml/m m5626a1.htm. Date last reviewed: 7/5/2007. Business Media, LLC, America. Pp: 619-636, 2005. Kanan, B., Akþit. F. Akut Gastro- Enteritli Olgularda Campylobacter Sýklýðýnýn Araþtýrýlmasý, Ýnfeks. Derg. 17 (1): 11-14, 2003. Roberts, T.A., Baird-Parker, A.C., Tompkin, R.B. Salmonella. V. Micro-organizims in Foods. Blackie Academic and Profesional, London, Pp: 217-264. 1998. Schmidt, K., Gervelmeyer, A., WHO Surveillance Programme for Control of Foodborne Infections and Intoxications in Europe, 8th Report, 1999-2000. BfR - FAO/WHO Collaborating Centre for Research and Training in Food Hygiene and Zoonoses, 12 December,2003. Þireli, U.T. Yeni yüzyýlda gýda güvenliðine bakýþ. Gýda Güvenliði ve Güvenirliði Sempozyumu., 20-22, Ekim, Ankara, sayfa: 293-298, 2005. 1 Bu metin; Türkiye de ve Avrupa Birliðinde Kanatlýlarda Salmonella Ýnfeksiyonlarý ve Kontrol Programlarý. 21 Mayýs 2008, Ankara. Sempozyumundaki ayný baþlýklý sunumun özetidir. Bell, C., Sainsbury's. A.K. Salmonella. Ed: Blackburn, C.W., McClure, P.J. Foodborne Pathogenes. Woodhead publishing Limt. Cambridge, England. Pp: 307-335, 2002. Buzby, J.C. Children and Microbial Foodborne Illness. Food Review. 24(2): 32-37, 2001. Buzby, J.C., T. Roberts, C.T. Jordan Lin, and J.M. MacDonald. Bacterial foodborne disease: Medical costs and productivity losses. USDA, Agricultural Economic Report No. 741:20. 1996. D'aoust, J.Y., Maurer, J. Salmonella Species, Ed: Doyle, M.P., Beuchat, L.R.Food Microbiology, AMS Pres, Washington. Pp: 187-236, 2007. Erol, Ý. Salmonella. Gýda Hijyeni ve Microbiyolojisi. Pozitif Matbaacýlýk Ltd. Þti, Yenimahalle, Ankara. Pp: 60-70, 2007. Jay, J.M., Loessner, M.J., Golden, D.A. Foodborne gastroenteritis caused by Salmonella and Shigella. Capter 26. Modern Food Microbiology. 7 th. Springer Science, 12 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2

AVRUPA BÝRLÝÐÝNDE KANATLILARDA SALMONELLA ÝNFEKSÝYONLARININ KONTROLÜ Prof. Dr. Hafez Mohamed Hafez Institute of Poultry Diseases, Free University Berlin, Germany pozitif ise saçýlýmýn kontrolü temel hedeflerdir. Kümeslere Salmonella giriþinin önlenmesi için genel önlemler Þekil 1. de gösterilmiþtir. Yetersiz dezenfeksiyon Damýzlýklar Su Kanatlýlarda Salmonella infeksiyonlarý Avrupa Birliði ülkeleri için önemli bir problemdir. Bu problemin çözümü ve kanatlýlarda Salmonella pozitifliðinin azaltýlmasý için bazý düzenlemeler yapýlmaktadýr ve bu düzenlemeler ciddi düzeyde kontrol edilmektedir. Avrupa Birliði ülkelerine bakýldýðýnda, Salmonella pozitifliði ülkeler arasýnda deðiþmektedir ve her ülkede uygulanan önlemlerle pozitiflik düzeyleri kontrol edilebilir düzeylere azaltýlmasý amaçlanmaktadýr. Kanatlý sürülerde ve ürünlerinde Salmonella kontrolü oldukça yoðun çaba gerektiren bir iþlemdir ve kontrolde tüm uygulamalarýn eksiksiz olarak yürütülmesi önemlidir. Avrupa Biriliðinde uygulanan Salmonella infeksiyonlarýndan korunma ve kontrol aþaðýdaki baþlýklar þeklinde özetlenebilir. Biyogüvenlik önlemleri Mevzuatlar Tedavi Aþýlama Yem ve su hijyeni Salmonella kontrolünde kullanýlan yem katkýlarý Yarýþla dýþlama (Competitive exclusion) Genetik seleksiyon Salmonella kontrolünde mikroorganizmanýn kümeslere giriþinin önlenmesi ve eðer kümes Sinekler Kemiriciler Diðer hayvanlar ve kuþlar Aþýlama ekipleri Veterinerler Yem Altlýk Bakýcýlar Þekil 1. Kümes düzeyinde Salmonella kontrolü Avrupa Birliðinde yapýlan son düzenlemelerle bazý zoonozlarýn kontrolü ve izlenmesi oldukça önem kazanmýþtýr. Bu zoonozlar, Salmonellozis, Campylobacteriozis, Listeriozis, Verotoksijenik E.coli, Influenza virus ve artropodlarla taþýnan viral hastalýklardýr (Directive 2003/99/EC). Salmonella ile ilgili düzenlemelerde ise halk saðlýðý açýsýndan önemli olan tüm Salmonellalarýn kontrolü hedeflenmiþtir (Regulation 2160/2003 /EC). Bu düzenlemeler sonrasýnda yumurtacý sürülerde 31 Aralýk 2009 ve broiler sürülerde 31 Aralýk 2011 tarihinde Salmonella sýklýðýnýn %1 düzeylerine azaltýlmasý hedeflenmiþtir. Salmonella kontrolü damýzlýk sürülerden baþlayarak tüm aþamalarda alýnmasý gereken önlemlerle kontrol edilebilir. Genetik olarak Salmonella dirençli hatlarýn geliþtirilmesi ile ilgili çalýþmalar, gelecekte çözüm için avantajlar saðlayacaktýr. Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 13

SALMONELLA KONTROLÜNDE BÝYOGÜVENLÝÐÝN ÖNEMÝ Doç. Dr. Erol Þengör Afyon Kocatepe Ünv. Zootekni Anabilim Dalý Hastalýklar Hastalýklar, ticari þartlar altýnda, primer ve sekonder patojen etkenlerin beslenme ve diðer çevresel faktörlerle karþýlýklý etkileþimleri sonucunda canlýlarýn bünyesinde oluþan kompleks durumlardýr. Burada beslenmeye baðlý hastalýk durumlarý konu dýþýnda tutulmaktadýr. Tedavi Tedavi, primer ve sekonder patojenik etkenlerin, beslenme ve diðer çevresel faktörlerle etkileþimler göz önünde tutulmak þartýyla çeþitli kimyasal veya biyolojik maddeler kullanýlarak bünyede zayýflatýlýp yok edilmeleri veya etkilerini gösteremeyecekleri duruma indirgenmeleridir. Tedavinin Maliyeti 1. Tedavide kullanýlan ve adýna "ilaç" denilen kimyasal ve biyolojik maddeler pahalý maddelerdir. 2. Hastalýk süresince meydana gelecek olan verim kayýplarýnýn boyutlarý genellikle tedavi giderlerinden daha fazla olmaktadýr. 3. Hastalýk süresince meydana gelecek ölüm kayýplarý, elde edilmesi planlanan potansiyel kârýn düþmesine sebep olarak maliyeti yükseltmektedir. 4. Hastalýk süresince ölen hayvanlarýn o güne kadar yemiþ olduklarý önemli miktardaki yemin bedeli maliyeti yükselten unsurlardan bir diðeridir. Hastalýk bir kez meydana geldikten sonra bu maliyetlerden kaçýnmak mümkün deðildir. Riski Azaltmanýn Tek Yolu? Primer ve sekonder hastalýk etkenlerinin söz konusu hayvancýlýk iþletmesine girmesinin önlenmesi ve çiftlikteki üniteler arasýnda yayýlma ihtimalinin en aza indirilmesidir. Bu Yolun Adý BÝYOGÜVENLÝK'tir. Biyogüvenliði bir iþletmede daha iyi anlayabilmek için öncelikle iþletmemizi tanýmlamamýz gerekir. Ýþletmemizin duvarlarý, çatýsý bulunmaktadýr. Bundan sonra iþletmemize canlý hayvanlarýmýzý yerleþtirelim. Ýþletmemizi tehdit eden unsurlar nelerdir? Bakteriler, Virüsler, Personel, Yem, Su, Kemirgenler, Diðer Mekanik Yollar ve Yakýn Sürüler. Ýþletmemizi bu tehlikelerden korumak için herkesin yaptýðý gibi etrafýný duvar veya tel örgüyle çevirelim. Görüldüðü gibi aldýðýmýz önlem söz konusu tehditleri önlemekten çok uzaktýr. Burada BÝYOGÜVENLÝK uygulamalarýný devreye sokarak iþletmemizin korunmasýný kuvvetlendirmemiz gerekir. Biyogüvenlik kelimesi BÝYO ve GÜVENLÝK kelimelerinin birleþmesinden meydana gelmiþtir. 14 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2

BÝYO hayat demektir. Biyogüvenlik ise yaþamýn güvence altýna alýnmasýný ifade etmektedir. YANÝ BÝR NEVÝ SÝGORTADIR. Salmonellanýn etkin þekilde kontrol altýna alýnabilmesi için atýlacak adýmlar sýrasýyla; a- damýzlýk kümesler ve kuluçkahane, b- broiler yetiþtirme kümesleri ve yumurtacý kümesleri, c- yem fabrikalarý, d- nakil araçlarý ve e- kesimhaneleri kapsamalýdýr. Damýzlýk Kümes ve Kuluçkahane Salmonella Kontrolü Açýsýndan Neden Önemlidir? Salmonella türleri - damýzlýk kümeslerindeki folluklarýn yataklarýnda, - soðuk yumurta depolarýnda, - kuluçka makineleri içinde veya - kuluçkahane nakil kamyonlarýnda bulunabilmektedir (Cox et al., 2000). - bu bakteriler daha sonra döllü yumurtalarýn kabuklarýna ve bazen de kabuklardan nüfuz ederek kabuk altýna yerleþebilirler ve bunun sonucunda tabii ki - yeni çýkmýþ olan civcivlere de bulaþýrlar (Cox et al., 2000). Bulaþýk yumurtalardan veya yüzeylerden günlük civcivlere salmonella bulaþmasýnýn mümkün olabildiðini gösteren araþtýrmalar mevcuttur. Bu araþtýrmalar ile kuluçkahanelerde yumurta kabuk parçalarýnýn %71, civciv taþýma bantlarýnýn %80, civciv kutu yataklýklarýnýn %74 oranýnda salmonella ile bulaþýk olduðu tespitleri yapýlmýþtýr (Cox et al., 1990 and 1991). Kuluçkalýk yumurtalar yüksek düzeyde Salmonella typhimurium ile bulaþýk olduklarý halde bunlardan civciv çýkmasý mümkün olabilmektedir. Paratifo yapan salmonella etkenlerinin civcivlerin geliþimi ve kuluçkadan çýkmalarýna yönelik ters bir etkilerinin olmadýðý araþtýrmalarla gösterilmiþtir (Cason et al. 1994). Kuluçka iþlemi sýrasýnda Salmonella türleri kuluçka makinesi fanlarý aracýlýðýyla derhal kuluçka makinesi içine daðýlmaktadýr. Salmonella marker strain enjekte edilerek iþaretlenmiþ yumurtalardan çýkan civcivlerin %80'inin bulaþýk olduðu tespit edilmiþtir(cason et al. 1994). Yumurtanýn kabuðu dýþýnda veya kabuk zarlarýndaki salmonella bulaþýklýklarýnýn civcivlerin kabuðu kýrma aþamasýnda (pipping) bulaþabildiði tespitleri yapýlmýþtýr (Cason et al. 1993). Kuluçkahaneye salmonella bir kez bulaþtýktan sonra uzun süre orada kalmaktadýr. Dört yýl süre ile oda sýcaklýðýnda tutulan salmonella bulaþýk civciv tüylerinin 1 gramýndan 1.000.000 salmonella hücresinin izole edilebildiðini gösteren araþtýrmalar vardýr (Muira et al., 1964). Salmonella bulaþmasý açýsýndan Damýzlýk Kümesleri ve kuluçkahaneler neden önemlidir? Öncelikle damýzlýk kümesten elde edilen kuluçkalýk yumurtalardan kuluçkahanelerde civcivler elde edilir. Bu civcivler broiler iseler yetiþtirme kümeslerinde büyütülerek kesilir ve piliç eti olarak pazarlanýr, yumurtacý iseler yumurtlatma kümeslerinde yetiþtirilerek sofralýk yumurta üretilir. Damýzlýk sistemi bir piramit gibi düþünülebilir. Damýzlýk kümeslerin iþin baþýnda kontamine kuluçkalýk yumurta üretmemesi için Great Grand Parent Kümeslerinden baþlamak üzere GPS ve PS kümesleri dahil tüm aþamalarda salmonella kontrolü çok önemlidir. Bir adet diþi GGPS ten broiler hattýnda yaklaþýk 220.000 ticari civciv ve 210.000 broiler piliç, yumurtacý hattýnda ise yaklaþýk ayný sayýda diþi yumurtacý ticari civciv ve yaklaþýk 65 milyon adet yumurta elde edilmektedir. Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 15

Biyogüvenlik Önlemleri: Damýzlýk Kümes ve Kuluçkahane Damýzlýk kümesleri ve kuluçkahaneleri hijyenik önem derecesi en yüksek olan iþletmelerdir. Bu iþletmelerde alýnacak önlemlerin hiç birini abartý olarak düþünmemek gerekir. Tavukçuluktaki baþarýnýn sýrrý burada gizlidir. Damýzlýk kümeslerini tehdit eden unsurlar; a. civcivler, b. yem, c. su, d. personel, e. ekipman, f. yabani kuþ ve kemirgenler aracýlýðýyla kümeslere girebilir. Bunlarýn son ikisi hariç diðerlerinin iþletmelere giriþlerine kontrollü olarak izin vermek gerekmektedir. Son ikisi ise asla iþletmelere yaklaþtýrýlmamalýdýr. Damýzlýk kümeslere gelecek civcivler ile broiler ve yumurtacý kümeslerine girecek civcivlerin saðlýklý olmalarý için alýnmasý gereken önlemler birbirlerine benzer önlemlerdir. Ancak damýzlýk kümesleri ve damýzlýk kuluçkahane kademesindeki önlemlerin hijyenik öncelikleri çok daha yüksek olmalýdýr. Civcivlerin elde edileceði kuluçkahanelerde iþ akým yönü önemlidir. Bu akým yönü asla geri dönüþlü olmamalýdýr. Herhangi bir ekipman kullanýlacaðý bölümden dýþarý çýkarýlmamalýdýr. Elzem olan geri dönüþler de birbirine komþu olan bölmeler arasýnda yapýlabilir. Kuluçkahanenin büyüklüðüne göre deðiþmek üzere her bölümün personelinin ayrý olmasý tercih edilmelidir. Bölümler arasýnda personel hareketlerinin fark edilebilmesi amacýyla her bölümde farklý renkli giysi giyilmesi iyi bir önlemdir. Ancak küçük kuluçkahanelerde bu konularda gereken önlemler alýnmak þartýyla tolerans gösterilebilir. Ýþletmeye araç giriþi mutlaka kontrollü olmalýdýr. Ýþletme giriþinde mümkünse araçlar tel örgü veya duvarýn dýþarýda býrakýlarak içeri yürüyerek girilmelidir. Eðer iþletme içine araçla girilecekse o zaman araçlar giriþte hazýrlanmýþ olan beton bir platform üzerinde yýkama ve dezenfeksiyon iþlemine tabi tutulup sonra da içinde etkin bir dezenfektan bulunan bir tekerlek banyosu içinden geçirilerek iþletmeye alýnmalýdýr. Tekerlek banyo havuzunun boyu en büyük kamyon lastiðinin çevresinden yarým metre daha büyük olmasý gereklidir. Servis kamyonlarýnýn þoförlerinin araçlarýndan inmemesi tercih edilmelidir. Personelin iþletmeye giriþi de mutlaka kontrollü olmalýdýr. Personel iþletmeye gelince öncelikle dýþ giysilerini çýkarýp duþ almalý ve sonra iþletmeye ait olan giysileri ve çizmeleri giymelidir. Bazý küçük iþletmelerde bu tesisatlar bulunmayabilir fakat bilinmelidir ki bu önlemler baþarýya ulaþma þansýný artýrmakta tersi ise azaltmaktadýr Personel iþletme kýyafetleriyle kuluçkahane ana giriþ kapýsýndan veya damýzlýk kümes giriþ kapýsýndan içeri girmeden önce içinde etkin bir dezenfektan bulunan bir ayak banyosuna basarak girmelidir. Hijyenik önceliði yüksek olan damýzlýk veya kuluçka iþletmelerinde çalýþtýrýlacak personele iþletmenin sahibi dahil mutlaka 3 ayda bir portör muayenelerinin yaptýrýlmasý ve sonuçlarýnýn titizlikle deðerlendirilmesi gereklidir. Portör muayenesi gaita kültürü, parazit yumurtasý taramasý, boðaz kültürü ve akciðer grafisi muayenelerini içermelidir. Damýzlýk kümeslerde döllü yumurtalar kirlenmelerine fýrsat verilmeden sýk sýk toplanmalý ve formaldehit fumigasyonuna tabi tutulmalýdýr. Bu fumigasyon küçük plastik kabinlerde yapýlabilir. Bir M3'lük bir kabin içinde 40 ml formalin solusyonu 20gr. Potasyumpermanganat üzerine dökülerek veya 10 gr paraformaldehit ýsýtýlarak elde edilen formol gazýnýn 20 dakika süre ile fumige ettiði yeni yumurtlanmýþ 16 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2

kuluçkalýk yumurtalarda kabuk üzerindeki mikroorganizmalarýn % 95-99 oranýnda öldürüldüðü bildirilmektedir (North M, Bell, D. D. 1990.Commercial Chicken Production Manuel 4th Ed.). Kuluçkalýk yumurtalarýn kümeslerde yumurtlanýr yumurtlanmaz dezenfeksiyonu için folluk altlýklarýna haftada 1 kez 10 gr paraformaldehit serpilmesi suretiyle anýnda devamlý dezenfeksiyon saðlanmasý da mümkündür. Serpilen paraformaldehit tozu tavuklarýn ve kümesin ýsýsý ile hafif hafif buharlaþmakta ve yumurta çýkar çýkmaz bu gazla temas ederek üzerinde bulunan mikroorganizmalarý öldürmekte ve altlýk materyali içinde mikroorganizma barýnmasýna müsaade etmemektedir (Þahan, Ü., Ülgen, M., Ýpek, M. A. 2002. 11th European Poultry Conference, 06-10 Eylül 2002, Bremen Almanya) Kuluçkahanelerdeki bölümler sýk sýk temizlenerek dezenfekte edilmelidir. Özellikle civciv çýkým günlerinin sonunda çýkým odasý ve yýkama odasý havasý içinde aþýrý miktarda civciv tüy tozlarý uçuþarak her yere yerleþirler. Özellikle aspiratörlerin emiþ aðýzlarýndaki tel ýzgaralar, drenaj gider kapak ýzgaralarý bu yerleþme için en uygun yerlerdir. Bu birikintilerin ertesi güne kalmasýna müsaade edilmeden temizlenmeleri derhal yapýlmalýdýr. Kuluçkahanelerin tüm yüzeyleri yýkamaya uygun olmalý ve bol suyla yýkanarak dezenfekte edilmelidir. Kuluçkahanelerdeki fonksiyonel alanlar arasýnda kirli alanlar olarak nitelenebilecek alanlar olan civciv çýkým odasý ve yýkama odasýndaki hava basýncýnýn düþük, onun dýþýndaki temiz alanlar olarak nitelenen bölümlerdeki hava basýncýnýn ise yüksek olmasý kontaminasyon riskini azaltacak iyi bir önlemdir. Biyogüvenlik Önlemleri: Yem Damýzlýk, broiler ve yumurtacý iþletmelerin en önemli ortak ana girdi maddesi yemdir. Tavuklarýn yediði yem saðlýðý beraberinde getirebildiði gibi Salmonella dahil her türlü hastalýk etkenlerini de beraberinde hayvanlara taþýyabilir. Bu konuda büyük risk olmasýna raðmen maalesef biyogüvenliðe çoðu kez gereken önem verilmemektedir. Yemin saðlýklý olmasý için en baþta yem hammaddelerinin saðlýklý olmasý gerekir. Yem, hammadde alýmý sýrasýnda bulaþýk hammaddelerin farkýna varýlmadan satýn alýnmasý, veya yem imalatý sýrasýnda, ya da imal edilmiþ yemin depolanmasý sýrasýnda bulaþabilmektedir. Hammaddeler satýn alýnmadan önce ve alýndýktan sonra örnekler alýnarak mikrobiyolojik yönden analiz edilmelidir. Bu analizlerde örneklemenin doðru yapýlmýþ olup olmamasý sonucu %100 oranýnda etkileyip bizleri yanýltabilir. Bundan dolayý çok dikkatli olunmalýdýr. Yemler, Salmonella ve Clostridia gibi patojen bakteriler ile veya çoðu kez de küf ve mantarlarla bulaþýk olabilir. Alýnan hammaddelerde kekleþmiþ parçalar varsa bunlar özellikle muayene ettirilmelidir. Kekleþmiþ parçalar içeren hammaddelerin alýnmamasý, eðer fark edilmeden alýnmýþsa o parçalarýn kullanýlmamasý daha güvenilirdir. Uzun süredir dane yem hammaddelerini kýrdýðýmýz deðirmenlerin çekiçleri üzerinde, yemi karýþtýrdýðýmýz mikserlerimizin karýþtýrma kanatlarý arasýnda, taþýma konveyörlerinin helezonlarýnýn kanatlarý arasýnda, yem taþýma kanallarýnýn dirsek ve eklerinin birleþme yerlerinde zamanla birikimler oluþmaktadýr. Biriken kekleþmiþ yem kalýntýlarýnýn büyük oranda küf mantarlarýnýn ürediði ve depolandýðý yerler olduklarýný unutmamak gerekir. Bu birikim yerleri genellikle ulaþýlmasý güç olan ve bu nedenle de temizlenmesi genellikle ihmal edilen yerlerdir. Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2 17

Bu ekipmanlarýn zaman zaman sökülerek temizlenmesi iþletmemizin karlýlýðýnýn artýrýlmasýnda anahtar faktörlerdir. Tavuklarda hijyenik öncelik durumuna baðlý olarak (damýzlýk ve broiler ile yumurtacý) yemlere kavurma (toasting) ve peletleme iþlemi uygulanmasý iyi bir biyogüvenlik önlemidir. Bu iþlemler kesinlikle yemi mikroplardan arýndýrýr diye bir düþünceye girilmemeli öncelikle temiz yem hammaddesi teminine önem verilmelidir. Kavurma (toasting) ve peletleme ekstra önlemlerdir. Bu iþlemlerle yem bir yandan pastörize edilirken diðer yandan ek fayda olarak yemin sindirilebilirliði de artýrýlmýþ olmaktadýr. Biyogüvenlik Önlemleri: Ýçme suyu Tavuk kümeslerinde kullanýlacak içme suyunun mikrobiyolojik kalitesi aynen kendimizin içebileceði nitelikte olmalýdýr. Suyun mikrobiyolojik kalitesi ayda bir alýnan numunelerin analizinde ortaya çýkacaktýr. Analizler sonucunda suyun hijyenik kalitesinde bozukluk görülüyorsa derhal önlem alýnmalýdýr. Ancak önlemi almak için bir ay beklemek, bu arada çýkabilecek zararlara katlanmak anlamýna gelmektedir. En iyisi içme suyu kalitesinin garanti altýnda tutulabilmesi için devamlý çalýþan bir güvence sisteminin devreye sokulmasýdýr. Ýçme suyunun mikrobiyolojik kalitesini garanti altýna almak için suya devamlý surette dezenfeksiyon uygulanmalýdýr. Bu iþlem için kullanýlabilecek uygun maddeler ve cihazlar piyasada mevcuttur. Bu maddeler genellikle klor bazlý olup ozon ve UV uygulamalarý da seçenekler arasýndadýr. Bunlardan maddi olarak iþletmemize en uygununu seçip kullanmalýyýz. Ülkemizde en yaygýn olarak klor kullanýlmaktadýr. Klor ile devamlý dezenfeksiyonu garanti edebilmek için her an alýnan su örneðinde kalýntý aktif klor miktarýnýn 0.3-0.5 ppm düzeyinde olmasý arzu edilir. Fazlasý hayvan organizmasý için zararlý olabileceði gibi daha azý da gereken garantiyi saðlamayabilir. Ýçme suyunda klorun fazlasý organik maddelerle etkileþime girerek dezenfeksiyon yan ürünleri'nin -DBP- (disinfection by products) sentezlenmesine neden olabilir. Bu DBP'ler kanserojendir. Klorun bu zararlý etkisine raðmen Amerikan Çevre Koruma Ajansý (EPA) maksimum kalýntý dezenfektan düzeyi (MRDL) olarak klor ve kloraminler için 4 mg/l, klor dioksit için 0.8 mg/l seviyelerine müsaade etmektedir. Konumuz tavuklarýn içme suyu olduðuna göre yaþam sürelerinin en çok 1.5 yýl (damýzlýk ve yumurtacý tavuklar) olduðunu göz önüne aldýðýmýzda bunun önemli bir sorun teþkil etmediði anlaþýlmaktadýr. Biyogüvenlik Önlemleri: Ekipman Kümeslerde kullanýlan ekipman Salmonella etkeninin taþýnmasýnda aracý olabilir. Bundan sakýnmak için kümes ekipmalarýnýn iþletme içindeki baþka kümeslere taþýnmasý engellenmelidir. Baþkalarýna ait iþletmelerden ödünç ekipman (gaga kesme makinesi gibi) temini ise tamamýyla konu dýþýdýr. Kümes ekipmaný her kullanýmdan sonra temizlenip dezenfekte edilmeli ve öyle saklanmalýdýr. Uzun süreli saklamalarda ise kullanýmdan önce tekrar temizlenip dezenfekte edilmesinde yarar vardýr. Kümeslerde kullanýlan suluk ve yemlikler dönem sonlarýnda ve onun dýþýnda her gerek görüldüðünde temizlenip dezenfekte edilmelidir. Biyogüvenlik Önlemleri: Yabani Kuþ ve Rodent Kontrol Ýþletmelerimize hiç girmemesi gereken unsurlardan biri yabani kuþlar diðeri de kemirgenlerdir. Kuþlar potansiyel olarak tavuklar için çok patojen olan pek çok virüs ve bakterinin taþýyýcýsý durumundadýrlar. 18 Yýl: 2008 Cilt: 6 Sayý: 2