HABER BÜLTENĐ 04 Mart 2005 Haber Özetleri Ortadoğu Irak ta ölen Amerikan askerlerinin sayısı bin beş yüzü aştı. Amerikan haber ajansları işgalden bu yana geçen iki yılı aşkın sürede, 1502 kişinin öldüğünü bildirdi. Savunma Bakanlığı ayrıca Şubat ayında ölen Amerikan askeri sayısının son ayların en düşük düzeyine indiğini açıkladı. Bakanlık sözcüsü Lawrence Dirita, kayıp sayısının düşmesinde istihbaratın güçlenmesinin, Irak güvenlik kuvvetlerinin artması ve isyana kamuoyunun tepkisinin artmasının rol oynadığını belirtti. Sözcü isyancıların, Amerikan askerlerinden çok Iraklıları hedef almaya başladıklarını da kaydetti. Öte yandan Irak hükümeti olağanüstü hal uygulamasını 30 gün daha uzattı. Kasım'da ilan edilen olağanüstü hal, kuzeydeki Kürt bölgesi hariç tüm Irak ta 31 Mart a kadar yürürlükte kalacak. Bu arada Bağdat ta Đçişleri Bakanlığı binası önünde iki bombalı aracın patlaması sonucu, 5 polis memuru öldü, 5 i de yaralandı. Bakuba kasabasında bir polis karakolu önünde patlayan bomba bir kişinin ölümüne, 14 kişinin de yaralanmasına yol açtı. Kerkük yakınlarında ise bir ana petrol boru hattı isyancılar tarafından havaya uçuruldu. Siyasi cephede ise, yeni Ulusal Meclisin açılış tarihi hala belirlenemedi. Politikacılar, meclisin Pazar günü açılmasını beklediklerini, ancak hükümet kurma pazarlıkları sürdüğü için bunun gerçekleşmeyeceğini bildiriyor.(voanews) Đyad Allavi ye göre Irak ta yeni bir anayasanın düzenlenmesinin tıpkı 200 yıl önce Amerikan anayasasının düzenlenmesi kadar önemli olduğunu söyleyerek, bu konudaki müzakerelerin çok sert geçeceğine işaret etti. (ALQUDS GAZETESĐ) Baas Partisi, Irak taki direnişi eski Irak cumhurbaşkanı Saddam Hüseyin yerine partiye üye bir genel sekreter tarafından yürütüldüğünü ilan etti. (ALQUDS GAZETESĐ) Irak geçici Başbakanı Đyad Allavi, din adamlarının siyasete karışmarlını tasvip etmediğini ifade etti. Allavi nin bu açıklaması Sistani nin Irak Đttifakında 21 kişilik heyetle ve Đbrahim El Caferi ile görüşmesinden sonra yapması dikkat çekti. (ALQUDS GAZETESĐ) Sistani nin desteğini alan Irak Đttifakı ile Kürt Đttifakı, Sünni Arapların Irak hükümetinin oluşturulmasında rol almaları gerektiği konusunda anlaştılar. Bu 1
hususu 4 saatlik görüşmeden sonra El Caferi ve Barzani de vurguladı. Görüşme sonrasında Barzani hiçbir tarafın siyasi süreçten uzaklaştırılmasının söz konusu olmayacağını ve Sünni Araplara yeni hükümette yer verileceğini söyledi. El Caferi ise görüşme sırasında Irak ın ulusal birliği ve Sünnilerin yeni hükümette rol almaları konularının vurgulandığını açıkladı. El Caferi bu görüşmede Kerkük konusuna değinmediklerini söyledi. Peşmerge güçleri ile ilgili ise bu konuyu istisnai bir durum olarak addettiklerini ve güvenlik güçlerini güçlendirmek adına tüm güçlerden yararlanılması gerektiğini kaydetti. (ALQUDS GAZETESĐ) Irak Devlet Bakanı Adnan El Cebani, Đyad Allavi başkanlığındaki Milli Demokratik kitlenin Birleşik Irak Đttifakı ile koalisyon yapma şartlarını açıkladı. En önemlileri güvenlik ve emniyet birimlerinin aynı yapıda kalması ve milislerin emniyet gücünün oluşturulmasına müdahale etmemeleri, bölgedeki devletlerin Irak ın iç işlerine karışmamaları ve Geçici Đdari Yasanın devletin birincil kaynağı addedilmesi gerektiğidir. (EL-HAYAT GAZETESĐ) General John Abi Zeyd dün yaptığı açıklamada Đran, eğer nükleer silah geliştirmeye devam ederse, bölgedeki yakın ülkelerin Đran a karşı bir silahlı saldırı düzenleyebileceklerini söyledi. (ALQUDS GAZETESĐ) Libya Başkanı Muammer Kaddafi halkına bir takım özgürlükler tanıdığını ve ülkesiyle Đsrail arasında olan düşmanlığın sona erdiğini ilan etti. Kaddafi ayrıca dünya barışını korumakta başarısız olduğu için Birleşmiş Milletleri eleştirdi. Tanıdığı özgürlüklerden bir kısmı; ibadet ve inanç özgürlüğü, tüm sektörlerde şirket edinme hakkı (petrol sektörü dışında) eğitim ve bilimsel araştırma alanında seçme özgürlüğü. Bunun için gerekli olan tüm kanun ve yasal düzenlemelerin çıkarılması gerektiğini söyledi. (EL-HAYAT GAZETESĐ) El Caferi liderliğindeki Đslami Dava Partisinin güvenlik raporlarına göre Bedir örgütü ve Hizbullah üyelerinden oluşturulan özel bir emniyet gücünün El Caferi nin güvenliğini koruduğu belirtildi. (EL-HAYAT GAZETESĐ) Đslami Bilginler Kurumu, Irak anayasasının düzenlenmesinde rol almayı reddettiklerini açıkladı. Bu konuyla ilgili Kürt ve Birleşik Irak Đttifakı ile yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığını ilan ettiler. (EL-HAYAT GAZETESĐ) Türk güvenlik kaynaklarından alınan bilgilere göre El Mesire adlı Türk örgütünün Irak ta ABD güçlerine karşı aktif ve geniş bir şekilde saldırı yapma kararı alındı. Tempo dergisi bu örgütün 1994 yılında Bosna daki Türk mücahitler tarafından kurulduğunu belirtti. Bu örgüt 400 üyeden oluşmakta ve Zerkavi ile koordineli olarak Irak ta ABD güçlerine karşı operasyon düzenlemekte. (IRAK HABER AJANSI) Suriye'nin Lübnan'daki tüm güçlerini çekmesi çağrısı yapan ülkelere Suudi Arabistan da eklendi. Suriye'nin Lübnan'da yaklaşık 14 bin askeri var. Suudi yetkililer, Riyad'daki acil toplantıda, Veliaht Prens Abdullah'ın Suriye lideri Beşar Esad'a Şam'ın bu çağrıya karşılık vermemesi durumunda ikili ilişkilerde gerilim yaşanabileceğini söylediğini aktarıyor. Esad'ın ise yanıt olarak bu ayın sonlarına doğru kısmi geri çekilme seçeneğini değerlendireceğini söylediği 2
bildiriliyor. Mısır lideri Hüsnü Mübarek'in de önümüzdeki hafta yapacağı Şam gezisinde Lübnan'dan çekilme talebini dile getirmesi bekleniyor. Lübnan'ın eski başbakanlarından Refik Hariri'ye yönelik suikast ardından Suriye'nin üzerindeki baskılar artıyor. Lübnanlı Hıristiyanların önde gelen dini liderlerinden Nasrullah Sefir de, Suriye'nin askerlerini geçmesi çağrısı yapanlara katıldı. Sefir mayıs ayındaki seçimlere dek partiler üstü geçici hükümet kurulması çağrısında da bulundu. Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Lübnan'ın egemenliğini ve kalkınmasını sağlayabilmesi için Suriye'nin ivedilikle çekilmesini öngören Güvenlik Konseyi kararına uyulması gerektiğini söyledi. Schröder'in bu çağrısı, Suudi Arabistan, Mısır ve Katar'ın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat'ın askerlerini çekmesi için arabuluculuk çabalarını yoğunlaştırdığı döneme rastlıyor. Ancak gözlemciler, Suriye'nin Lübnan'ı yalnız Đsrail saldırılarına karşı kalkan olarak görmediğini, bir çok Suriyelinin gözünde Lübnan'ın tarihi olarak Suriye'nin parçası olarak kabul edildiğini unutulmaması gerektiğine dikkat çekiyor. Şam'da bir çok kişi Lübnan kaybolursa rejiminin geçerliliğinin bile sorgulanabileceğinden söz ediyor.(bbc) Filistin lideri Mahmud Abbas, Avrupa Birliği yetkilileri ile görüşmek üzere gittiği Brüksel'de, bağımsız bir Filistin devletinin mümkün olduğu kadar çabuk kurulmasını istediğini söyledi. Mahmud Abbas, Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ve birliğin dış politika sorumlusu Javier Solana ile yaptığı görüşmelerin ardından düzenlenen basın toplantısında bu rüyalarının henüz gerçekleşmediğini ancak bunu bir an önce elde etmek için çalışmaya devam ettiklerini söyledi. Basın toplantısında, gazetecilerin, Filistin'in bağımsız bir devlet olup olmayacağı sorulduğunda Javier Solana, "Ne kadar erken olursa o kadar iyi" dedi ve bunun Filistin ve Đsrail'e bağlı olacağını, tarafların bağımsız Filistin devleti için yeni bir tarih belirlemesi gerektiğini ekledi. Dün de aynı konu Londra'da düzenlenen uluslararası konferansta tartışılmış, Avrupa Birliği, Filistinlilerin yeni siyasi kurumlar oluşturmalarına yardımcı olma sözü vermişti. Konferansta varılan anlaşmaya göre Amerika Birleşik Devletleri, güvenlik alanında eşgüdüm sağlamak amacıyla özel bir grup oluşturacak. Dünya Bankası da, Filistinlilerin ekonomik kalkınmasına yardımcı olacak. Filistin Yönetimi lideri Mahmud Abbas konferans sonrası, "Halkım, yalnız mücadele ettiğini düşünüyordu, fakat artık uluslararası toplumun da kendisiyle ilgilendiğinden emin" dedi. Filistinlilerin reforma tabi tutacağı beş alan şöyle sıralanıyor: Seçim kanunları, Kamu idaresi, Adliye, Temel hukuk, Anayasa ve Sivil toplum. Filistin Yönetimi'nin, yeni bir seçim yasası, yeni bir kamu idare yasası ve sürdürülebilir bir emeklilik yasası çıkaracağı ifade ediliyor. Ayrıca devlet güvenlik mahkemelerinin kaldırılacağı bildiriliyor. Sonuç bildirgesine göre, Filistin güvenlik ve istihbarat birimlerinin desteklenmesi ve birleştirilmesi süreci de devam edecek. Bunlar üç çatı altında toplanacak: Đç güvenlik, ulusal güvenlik ve istihbarat. Bildirgenin ilk cümlesinde, varlığını sınırdaşı Đsrail ile yan yana sürderecek, egemen, bağımsız ve demokratik bir Filistin vurgusu dikkati çekiyor. Ekonomi konusunda ise, Filistin'in rahata kavuşabilmesi için, Đsrail tarafından uygulanan malların ve işgücünün dolaşımına yönelik sınırlamaların kaldırılması gerektiği vurgulandı. Filistin tarafı, bildirgeye yansıyan ifadelerden memnun. Ayrıca altında Amerika'nın imzasının bulunması da Filistinlileri rahatlatıyor. (BBC) Kafkasya-Orta Asya 3
Azebaycan Devlet Başkanı Đlham Aliyev muhalefet gruplarından, öldürülen gazeteci Elmar Hüseyinov'un cenaze törenini yönetim karşıtı gösteriye dönüştürmemelerini istedi. Çarşamba günü kimliği belirsiz kişiler tarafından öldürülen Hüseyinov yönetime yönelik sert eleştirileriyle tanınan bir gazeteciydi. Aliyev cenaze töreninin siyasi kampanyaya dönüştürülmesine izin vermeyeceklerini söyledi. Muhalif liderlerden Ali Kerimli ise cenazenin halkın yetkililerden nefretini gösterecek şekilde düzenleneceğini kaydetti. Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Güvenlik ve Đşbirliği Teşkilatı gazetecinin öldürülmesini kınadı. Amerika cinayet soruşturmasında yardım teklifinde de bulundu. Çarşamba akşamı apartmanına girdiği sırada, Elmar Hüseyinov'un kalbine dört kurşun sıkıldı. Apartman sakinleri, cinayet saatinde, elektriklerin kesildiğini, telefonların da birden çalışmadığını söylüyor. Bu durum, birçok kişinin, olayın, çok iyi hazırlanmış bir saldırı olduğuna inanmalarına yol açtı. (BBC) Eski Sovyet cumhuriyetleri Gürcistan ve Moldova, Rusya'dan artık içişlerine karışmamasını istedi. Gürcistan lideri Mihail Saakaşvili, Rusya'nın bu politikasıyla Ukrayna'da batağa saplandığını öne sürdü. Daha önce Moskova'nın koyu bir müttefiki olan Moldova Cumhurbaşkanı Vladimir Voronin ise, Rusya'nın ülkesine karşı yayılmacı hevesler beslememesi gerektiğini savundu. Voronin Rusya'yla ilişkilerinde yaşadıkları düş kırıklığından sonra ülkesini Avrupa Birliği'ne yakınlaştıracağını söyledi. Moldova Avrupa'nın en küçük ülkelerinden biri. Ayrıca Avrupa'nın en yoksul ülkesi. Moldova halkı pazar günü milletvekilliği seçimleri için sandık başına gidecek. Sandıklardan Rusya'nın eski Sovyet cumhuriyetleri politikasına darbe vurabilecek bir sonuç çıkabilir. Daha önceki Rusya yanlısı politikalarını terk eden komünistler ülkelerinin Avrupa Birliği'nin parçası olmasını istiyorlar. Son birkaç gün içinde Moldova Cumhurbaşkanı Voronin, Ukrayna ve Gürcistan'daki liberal liderlerden açık destek aldı. Bu liderler, ülkelerindeki Rus nüfuzunu azaltmak için siyasi kariyerlerini tehlikeye atmışlardı. Kremlin yanlısı bazı uzmanlar, Rusya karşıtı bir cephe oluşmaya başladığı uyarısında bulunuyorlar. Aynı uzmanlara göre bu durum, Rusya'nın Kafkaslar ve Güney Avrupa'daki varlığının hatta nüfuzunun ortadan kalkmasıyla sonuçlanabilir. Bu yüzden, sözünü ettikleri cepheleşmeye karşı yeni önlemler alınması gerektiğini söylüyorlar. Fakat Rusya'nın atabileceği olası adımların Ukrayna ve Gürcistan gibi ülkelerin Avrupa Birliği üyeliği perspektifini engelleyebilecek gibi görünmüyor. Örneğin Polonya ve Macaristan'a kıyasla yarışa daha geriden başlamalarına rağmen bu ülkelerin başarılarını biraz kıskançlık biraz da hayranlıkla izliyorlar. Bu ülkelerdeki gibi Rusya'nın etki alanından uzak, müreffeh ve liberal demokrasiler kurmayı düşlüyorlar. Rus politikacılar, bu süreci batının, özellikle de Amerika Birleşik Devletleri'nin yönlendirdiğini düşünüyorlar. Rus milletvekilleri, bu nedenle komşu ülkelere ekonomik yaptırımlar uygulanabileceği mesajını veriyorlar. Bu ülkeler hala Rus piyasasına ve Rus enerji kaynaklarına bağımlı durumdalar.(bbc) Avrupa Birliği 4
Dünya Bankası Türkiye Temsilcisi Andrew Vorkink, Türkiye'nin rekabet alanında dönüşümü sağlayabilmesi halinde küresel bir rekabetçi güç ve Avrupa'nın kaplanı olabileceğini söyledi. Vorkink, TOBB ve Rekabet Kurumu tarafından düzenlenen ''Rekabet Politikası ve Türkiye'de Yatırım Ortamının Đyileştirilmesi: Sektörel Kurumsal ve Hukuki Çerçeve'' konulu sempozyumun açılışında konuştu. Türkiye'nin rekabet, idari ve düzenleyici politikalar konusunda önemli adımlar attığını belirten Vorkink, bu adımların Türkiye'de yatırım ortamının gelişmesine olanak sağladığını söyledi. Bu adımların hızlanarak devam etmesi gerektiğini ifade eden Vorkink, artan rekabetçi dünyada yeni yatırımlar için ekonominin daha cazip hale getirilmesi gereğine işaret etti. Türkiye'nin AB'ye entegrasyonu ve girişi için Kopenhag kriterleri kapsamında rekabetçi düzenlemelerin önemine değinen Vorkink, Türkiye'nin bu konuda bir potansiyeli olduğunu kaydetti. Vorkink, ''şüphesiz Türkiye bu objektifleri başararak ve dönüşümü sağlayarak küresel rekabetçi bir güç ve Avrupa'nın kaplanı olabilir'' dedi.(abhaber) Gazete Başlıkları Đngiliz gazetelerinden Financial Times Amerikan Savunma Bakanlığı'na ekstra savaş bütçesi verileceğini yazıyor. Gazeteye göre, Amerikan Temsilciler Meclisi'nin Cumhuriyetçi üyeleri Afganistan ve Irak için Savunma Bakanlığı'na, Başkan Bush'un talep ettiğinden iki milyar dolar daha fazla kaynak sağlanması için harekete geçiyor. Gazete, Cumhuriyetçi siyasetçilerin bunun karşılığında, Afganistan'da yeniden imar çalışmalarında kesinti yapılmasının talep ettiğini belirtiyor. Başkan Bush'un Amerikan Kongresi'nden Afganistan ve Irak savaşları için yaklaşık 82 milyar dolar ek bütçe talebinde bulunduğunu yazan gazete, bu talep onaylanırsa Beyaz Saray'ın iki savaş için yaptığı harcamanın 300 milyar doları bulacağını kaydediyor. Fransız gazetesi Le Monde Avrupa Parlamentosu'nda Romanya'nın birlik üyeliğini erteleme eğiliminin belirdiğini yazıyor. Gazeteye göre, bunun gerekçesi, Bükreş'in demokratik şeffaflık ve yolsuzlukla mücadelede birliğin kurallarına uymayı becerememesi. Gazete, Romanya cumhurbaşkanının Washington-Londra-Bükreş eksenine öncelik verme arzusunun, Romanya'nın Avrupa Birliği üyeliğinin geleneksel destekçileri olan Fransa ve Almanya'nın gönlünü almada akıllıca bir yol olmadığını belirtiyor. Gazeteye verdiği mülakatta Romen lider 'eksen sözcüğü en uygun ifade midir bilmiyorum ama amacımız Amerika Birleşik Devletleri ve Đngiltere ile ortaklığımızı güçlendirmektir' diyor. Romanya cumhurbaşkanı ülkesinin Amerika'ya topraklarında askeri üs verme arzusunu da dile getiriyor. Macar gazetesi Nepszabadsag Avrupa Birliği'nin Doğu Avrupalı üyelerinde yaşanan bir dizi siyasi krizin ortak bir yönü olduğu kanısında. Gazeteye göre, serbest piyasa demokrasilerinin yerleşmesinden on beş yıl sonra, Orta ve Doğu Avrupa nın siyasi seçkinleri kriz içinde. Gazetenin bu saptamaya ilişkin sunduğu örnekler, Polonya'da sol kanat iktidarın devrilişi, Çek Cumhuriyeti başbakanının konut skandalı, Slovakya'da koalisyonun dağılması, Macaristan'da başbakanın değişmesi ve Estonya'da hükümet içi sürtüşmeler. Gazeteye göre tüm bu manzaranın nedeni, gerek sol gerekse sağ kanat hükümetlerin hayata geçirdiği reformların toplumun alt katmanlarına sefalet ve 5
düş kırıklığından başka bir şey vermemiş olması. Gazete, kaçırılan fırsatlar yüzünden, eski sistemden kalan iyi şeylerin bile tehdit altında olduğunu yazıyor. 6