http://ekutup.dpt.gov.tr/hayvanci/sacliy/ab.pdf



Benzer belgeler
Türkiye de hayvancılık sektörünün önündeki sorunları iki ana başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar;

TEMEL ZOOTEKNİ KISA ÖZET KOLAY AÖF

AB ORTAK PİYASA DÜZENİNE UYUM ÇALIŞMALARI. AB Ortak Piyasa Düzeni

BÜYÜKBAŞ-KÜÇÜKBAŞ HAYVAN VARLIĞI VE SÜT ÜRETİMİ MEVCUT DURUMU TÜRKİYE İZMİR KARŞILAŞTIRMASI

TÜRKİYE VE DÜNYADA KANATLI SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU

T.C. Kalkınma Bakanlığı

SÜT SEKTÖRÜNDE MEVCUT DURUM. Yusuf GÜÇER Ziraat Mühendisi İzmir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü

MANİSA TİCARET BORSASI

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı

TÜRKİYE ET ÜRETİMİNDE BÖLGELER ARASI YAPISAL DEĞİŞİM ÜZERİNE BİR ANALİZ

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI

Prof. Dr. Zafer ULUTAŞ. Gaziosmanpaşa Üniversitesi

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

AB İLE MÜZAKERE SÜRECİNDE TÜRKİYE HAYVANCILIĞI

TÜRKİYE DE SÜT HAYVANCILIĞI POLİTİKALARI

Tarımın Anayasası Çıktı

DÜNYA GIDA GÜNÜ 2010 YENİ GIDA YASASI VE 12. FASIL MÜZAKERE SÜRECİ. Fatma CAN SAĞLIK Tarım ve Balıkçılık Başkanı Avrupa Birliği Genel Sekreterliği

ÖMER ŞENGÜLER. İstanbul, 27 Haziran 2007

BULDAN HAYVAN YETİŞTİRİCİLİĞİ

ULUSAL SÜT KONSEYĠ ARAġTIRMA VE DANIġMA KURULU SÜT SEKTÖRÜ 2010 YILI GENEL DEĞERLENDĠRME RAPORU 2.ÜLKEMĠZ SÜT HAYVANCILIĞINDA MEVCUT DURUM

TARIM - AGRICULTURE. İlkay Dellal. 6 th March 2018, Bilkent Hotel, Bilkent- Ankara 6 Mart 2018, Bilkent Otel, Bilkent Ankara

Dünyada ve Türkiye de Endüstriyel Süt İşleme

TEKSTİL MAKİNALARI. Hazırlayan Hasan KÖSE T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

2000 Yılı Sonrası Reformu - I

İZMİR DE SÜT SEKTÖRÜNE BAKIŞ

ORGANİK MANDA YETİŞTİRİCİLİĞİ. Vet. Hek. Ümit Özçınar

TÜRKİYE DE ve DÜNYA DA HAYVANSAL ÜRETİM. Prof. Dr. Numan AKMAN A.Ü. Ziraat Fakültesi

Dünya ve 20 Gelişmiş Ülke Ekonomisinde Hayvancılığın Yeri

ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ. 4. Hafta. Prof. Dr. Gürsel DELLAL

TÜRKİYE TARIMI, GELİŞMELER ve GENÇ TARIMCILAR

BİTKİSEL YAĞ SEKTÖRÜNDE İTHALATA BAĞIMLILIK SÜRÜYOR

GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ

Eylül 2013 B.H. AB VE ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ ŞUBESİ

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

AB. SÜRECİNDE HİNDİ SEKTÖRÜNDE BAŞARININ YOL HARİTASI

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ

İLİMİZDE HAYVANCILIĞIN DURUMU

AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası

SANAYİCİ GÖZÜYLE GIDA SEKTÖRÜ PANELİ KIRMIZI ET SORUNU

Türkiye Hayvancılık Sektöründe Mevcut Durum, Sorunlar ve Çözüm Önerileri

Kaynak (1) Dr. Cemal ÇAKMAK

HALK ELİNDE KÜÇÜKBAŞ HAYVAN ISLAHI ÜLKESEL PROJESİ. Dr. Bekir ANKARALI Daire Başkanı

İÇİNDEKİLER KIRMIZI ET, SÜT VE YEM SEKTÖRÜ ANALİZİ Kırmızı Et Sektöründeki Gelişmeler Yem Sektörü Pazar Analizi... 21

ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ. 2. Hafta. Prof. Dr. Gürsel DELLAL

2014 YILI SEKTÖR RAPORU

TARIM İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Grafik-1: Avrupa Birliğinde Haftalık Dana Karkas Ortalama Fiyatları / 100 KG

9. Kalkınma Planı nda ( ) Hayvancılık Sektörü

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE DE HAYVANCILIK SEKTÖRÜNÜN GENEL EKONOMİK DURUMU GENERAL ECONOMIC SITUATION OF LIVESTOCK SECTOR IN EUROPEAN UNION AND TURKEY

İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflamasına Göre Düzey 2 (TRA1 ve TRA2) Bölgelerinde Büyükbaş Hayvan Varlığı ve Süt Üretiminin Karşılaştırılması

Tire İzmir % Tire İzmir % % % % %

Birliği. Avrupa Birliği. Avrupa. Politikaları. Ortak Tarım. Dr.Mustafa ALTUNTAŞ Uzman Veteriner Hekim. ığır r ve Dana Eti. 3.

İZMİR DE SÜT HAYVANCILIĞI

Günnur PEŞMEN* Mehmet YARDIMCI**

ET VE ET ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜ

ÖNSÖZ. Dr. Ahmet ALTIPARMAK Antalya Valisi BAKA Yönetim Kurulu Başkanı. Tuncay ENGİN BAKA Genel Sekreteri

TARIMSAL DESTEKLER DEVLET DESTEKLERİ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI

AR&GE BÜLTEN 2016 OCAK-ŞUBAT SEKTÖREL SÜT SEKTÖRÜNE BAKIŞ

YUMURTA ÜRETİMİ VE İHRACAT Yeni Hedefler ve Potansiyel Problemler DERYA PALA YUM-BİR HAZİRAN 2010 ANKARA

2013 YILI TARIMSAL DESTEKLEMELER

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

KIRMIZI ET SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. Dr. Ahmet YÜCESAN Ulusal Kırmızı Et Konseyi Bşk. İSTANBUL 2014

Ürün Raporu. Kümes Hayvancılığı T.C. GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TARIMSAL EKONOMİ VE POLİTİKA GELİŞTİRME ENSTİTÜSÜ

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE DE JENERİK İLAÇ ENDÜSTRİSİ 2 HAZİRAN 2005 ANKARA

TARIM ve KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI 2007 YILI KURUMSAL MALİ DURUM VE BEKLENTİLER RAPORU

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ. 5. Hafta. Prof. Dr. Gürsel DELLAL

DTÖ DOHA MÜZAKERELERİ VE TARIM POLİTİKALARI. Prof. Dr. Ahmet ŞAHİNÖZ Başkent Üniversitesi

Türkiye de ve Dünya da Kanatlı Sektörü

Besi Hayvanları Pazarlama Politikası ve Canlı Hayvan Borsaları Komitesi. Sonuç Raporu

2013 YILI DESTEKLEME BİRİM FİYATLARI

Ulusal ve Uluslararası Mali Destekler Konferansı / ERZURUM

DOĞU AKDENİZ, DOĞU ANADOLU, GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ TOHUMCULUK İHTİYAÇ ANALİZİ

1. KIRMIZI ET SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞMELER a. Kırmızı Et Sektörü Pazar Analizi

Türkiye de ve OECD Ülkelerinde Hayvansal Ürün Politikaları ve Bu Politikalar Sonucu Ortaya Çıkan Transferler

Grafik-1: Avrupa Birliğinde Haftalık Dana Karkas Ortalama Fiyatları / 100 KG

Ortak Tarım Politikasında Korumacılık

GİRİŞ I. PROJE ÖZETİ Projenin Genel Tanımı Giriş Projenin Amacı Projenin Kalkınma Planı ile İlişkisi...

PAMUK RAPORU Şekil-1 Pamuk ve Kullanım Alanları (Kaynak;

ADANA İLİ TARIMSAL ÜRETİM DURUMU RAPORU

HUBUBAT PİYASALARINA BAKIŞ

BVKAE

Düşük Karbonlu Kalkınma İçin Çözümsel Tabanlı Strateji ve Eylem Geliştirilmesi Teknik Yardım Projesi

2016 YILI İPLİK İHRACAT İTHALAT RAPORU

ZOOTEKNİ (VETERİNER) ANABİLİM DALI DOKTORA PROGRAMI

Sağlıklı Tarım Politikası

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

2014 YILI TARIMSAL DESTEKLEMELER

SU ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜ TÜRK EKONOMİSİNİN NERESİNDE

Dünyada ve Türkiye de Organik Tarım

GİTES TEKSTİL VE DERİ EYLEM PLANI

Çukurova Bölgesi Sığır Yetiştiriciliğinin Yapısı. Prof. Dr. Serap GÖNCÜ

S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 18(34): (2004) KONYA İLİNDE KIRMIZI ET FİYATLARINDAKİ GELİŞMELER

TÜRKİYE DE SU ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜ VE ÜRETİCİ ÖRGÜTLERİ

SÜT ve SÜT ÜRÜNLERİ. Durum ve Tahmin TARIMSAL EKONOMİ VE POLİTİKA GELİŞTİRME ENSTİTÜSÜ TEPGE. Hazırlayan. Zarife Nihal GÜLAÇ. Durum ve Tahmin 2015

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

Grafik-1: Avrupa Birliğinde Haftalık Dana Karkas Ortalama Fiyatları / 100 KG

Transkript:

YAYIN NO: DPT: 2707 AB YE UYUM SÜRECİNDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜNÜN DÖNÜŞÜM İHTİYACI Dr. Yurdakul SAÇLI Uzmanlık Tezi İKTİSADİ SEKTÖRLER VE KOORDİNASYON GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Nisan 2007

ISBN 975 19 4013-1 (basılı nüsha) 975 19. -. (elektronik nüsha) Bu Çalışma Devlet Planlama Teşkilatının görüşlerini yansıtmaz. Sorumluluğu yazarına aittir. Yayın ve referans olarak kullanılması Devlet Planlama Teşkilatının iznini gerektirmez; İnternet adresi belirtilerek yayın ve referans olarak kullanılabilir. Bu e-kitap, adresindedir. Bu yayın 500 adet basılmıştır. Elektronik olarak, 1 adet pdf dosyası üretilmiştir.

TEŞEKKÜR Bu çalışmanın başlangıcından itibaren önemli katkıları bulunan ve tez danışmanlığımı yürüten Sayın Aziz BABACAN a, kıymetli hocam sayın Prof. Dr. Numan AKMAN a, tezin gelişimi esnasında görüş ve bilgilerinden yararlanmış olduğum ve sürekli desteklerini aldığım DPT İktisadi Sektörler ve Koordinasyon Genel Müdürlüğü Genel Müdürü Sayın Cüneyd DÜZYOL a, DPT Planlama Uzmanları, Sayın Taylan KIYMAZ, Sayın Mehmet TARAKCIOĞLU, Sayın Dr. N.Cemal ÇİZMECİ, Sayın Taner KIVANÇ, Sayın Hayri YÜRÜR ve değerli mesai arkadaşım Nuri Barış TARTICI ya, yine tezin gelişimi esnasında görüş ve bilgilerinden yararlandığım Sayın Doç. Dr. Ahmet BAYANER e, tez çalışmasında kullanılan verilerin temininde yardımlarını esirgemeyen TZOB elemanlarından Sayın Levent GENÇ e, TKB, DİE, TİGEM, EBK, Türkiyem-Bir ve DSYMB nin kıymetli çalışanlarına teşekkürü bir borç bilirim. Her zaman beni destekleyen kıymetli babam Mehmet Fevzi SAÇLI ve sevgili annem Sevdiye SAÇLI ya, vakitlerinden çaldığım değerli eşim Arzu SAÇLI, biricik kızım Zeynep Aybüke SAÇLI ve biricik oğlum Kutalp Aybars SAÇLI ile sürekli destek olan tüm aile üyelerine ayrıca teşekkür ederim.

ÖZET Planlama Uzmanlığı Tezi AB NE UYUM SÜRECİNDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜNÜN DÖNÜŞÜM İHTİYACI Yurdakul SAÇLI Bu çalışmada, öncelikle AB ve Türkiye nin hayvancılık sektörü ile ilgili işletme yapıları, hayvansal üretimleri, dış ticaretleri, üretici örgütlenmeleri ve destekleme politikaları gibi konular karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Ardından, OTP de yaşanan reform süreçleri ve 2003 OTP Reformuna değinilmiş, AB ile müzakere süreçleri ile AB ne sonradan üye olan 10 ülkenin müzakere pozisyonları, geçiş süreçleri ve sağladıkları istisnalar irdelenmiştir. Sonraki aşamada SWOT Analizi yöntemi ile mevcut durum analizi yapılarak, hayvan yetiştiriciliği, hayvan sağlığı, üretici örgütlenmesi ve desteklemeler gibi konularda politika önerileri yapılmıştır. Söz konusu politika önerileri bir eylem planı halinde düzenlenmiş ve Türkiye nin müzakereler öncesi alması gereken pozisyon ve gerekli önlemler açıklanmıştır. Buna göre AB, kurmuş olduğu OTP ve OPD ler çerçevesinde en korumacı ve destekleme düzeyi en yüksek tarım politikaları izlemiş ve tarım ve hayvancılık sektörlerini belirli bir sistem içerisinde önemli düzeyde geliştirmiştir. Buna karşın Türkiye, sistemden uzak, daha çok günün ihtiyaçlarına göre politikalar yürütmüş ve sektördeki sorunlar süregelmiştir. Bunun yanı sıra, son dönemlerde DTÖ ve diğer gelişmiş ülkelerin baskısı ile AB, izlediği bu politikaları biraz daha gevşetmiş ve rekabete açacağı sinyallerini vermiştir. Ancak, destekleme araçlarının şekil değiştirerek sürdürülmesi (örneğin Tek Çiftlik Ödeme Sistemi), AB nin destekleme politikalarından kolaylıkla vazgeçmeyeceği, tarım ve özellikle hayvancılık konusunda dünyadaki etkinliğini sürdüreceğini göstermektedir. Bu çerçevede OTP, önümüzdeki süreçte de dinamik bir yapıda ve özellikle destekleme politikaları bakımından sürekli değişim gösterebilecektir. Bütün bu nedenlerden dolayı Türkiye nin, AB ile var olan önemli yapısal ve mevzuat farklılıklarını giderecek ve finansmanının garanti edildiği bir Eylem Planını uygulaması gerekmektedir. Ayrıca Türkiye, bazı hayvansal ürünlerin uyumu ve hayvan hastalıklarının eradikasyonu gibi konularda geçiş sürelerine ihtiyaç duyabilecek, arıcılık, ipekböcekçiliği ve tiftik gibi konularda da istisna taleplerinde bulunması gerekecektir. Anahtar Kelimeler: Hayvancılık Sektörü, AB ne Üyelik Müzakereleri, Türkiye nin Hayvancılık Sektöründe AB ile Uyumu İçin Eylem Planı, OTP ve OPD ler. ii

ABSTRACT Planning Expertise Thesis TRANSFORMATION REQUIREMENTS OF ANIMAL HUSBANDRY SECTOR IN THE HARMONIZATION PERIOD WITH THE EU Yurdakul SAÇLI In this study, firstly, Turkey s and the EU s current situation related to the animal husbandry sector such as, farm structures, animal production, foreign trade, producer organization and supporting policies were investigated in a comparative way. Then, reform process of Common Agricultural Policy (CAP) and 2003 Reform of the CAP were touched on; negotiation process for the membership and negotiation positions, transition periods and exceptions of the last 10 EU member states were examined. Afterwards, with the SWOT Analyses Method, Turkey s current situation was analyzed and some policy recommendations regarding animal husbandry, animal health, producer organization and support policies were made. These policies were organized as an Action Plan, and required position and necessary precautions for Turkey for harmonizing with the EU before the starting of negotiations were stated. In this context, the EU has fulfilled the highest supporting level and the most conservative agricultural policies through the CAP and Common Market Organizations (CMO s), and developed the agriculture and animal husbandry sectors to a significant level within a systematic way. On the contrary, Turkey, mostly has implemented save the day policies, without a systematic way, so the problems of these sectors has remained. At the same time, latterly the EU has unfastened the CAP and CMO policies and shown some signals about improving open competition under the pressure of WTO and developed countries. But the survival of the supporting mechanisms with transformation (e.g. Single Farm Payment System) indicates that EU will not be giving up these supporting policies easily, and will be sustaining its efficiency regarding agriculture and particularly animal husbandry. In this scope, the CAP, probably, will be changing continuously, with a dynamic structure and particularly in the point of supporting policies. For these reasons, Turkey should implement an Action Plan, which will eliminate the important structural and legislative differences between Turkey and EU, and for which financing is guaranteed. Besides, Turkey may be in need of transition periods for harmonization about some of animal products and eradication of animal diseases, and will have to claim exceptions regarding some issues such as beekeeping, silkworm and angora wool. Key Words: Animal Husbandry Sector, Negotiations for Membership of the EU, Turkey s Action Plan for the Harmonizing of Animal Husbandry Sector with the EU, CAP and CMOs. iii

İÇİNDEKİLER TEŞEKKÜR ÖZET.. ABSTRACT İÇİNDEKİLER ÇİZELGELER DİZİNİ KISALTMALAR DİZİNİ... Sayfa No i ii iii iv x xiii 1. GİRİŞ. 1 1.1. Konunun Önemi 1 1.2. Çalışmanın Önemi 4 1.3. Çalışmanın Amacı 5 1.4. Çalışmanın Ele Alınış Şekli 5 1.4.1. Materyal.. 5 1.4.2. Yöntem 6 2. TÜRKİYE VE AB NDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜNÜN MEVCUT DURUMU.. 8 2.1. Tarım İşletmelerinin Yapısı ve Tarımsal Üretim Değeri. 8 2.2. Hayvan Varlığı. 10 2.2.1. Türkiye nin Hayvan Varlığı.. 10 2.2.2. AB nin Hayvan Varlığı.. 13 2.3. Hayvansal Üretim. 16 2.3.1. Süt Üretimi.. 16 2.3.1.1. Türkiye de Süt Üretimi 16 iv

Sayfa No 2.3.1.2. AB nde Süt Üretimi..... 17 2.3.2. Et Üretimi... 19 2.3.2.1. Türkiye de Et Üretimi. 19 2.3.2.2. AB nde Et Üretimi... 22 2.3.3. Diğer Hayvansal Ürünler.. 24 2.3.3.1. Türkiye ve AB nde Yumurta Üretimi 24 2.3.3.2. Türkiye ve AB nde Bal Üretimi. 26 2.3.3.3. Türkiye ve AB nde Yapağı Üretimi.. 27 2.3.3.4. Türkiye ve AB nde İpekböcekçiliği ve Koza Üretimi... 28 2.4. Hayvancılık Dış Ticareti.. 31 2.4.1. Türkiye nin Hayvancılık Dış Ticareti.. 31 2.4.2. AB nin Hayvancılık Dış Ticareti.. 34 2.5. Üretici Örgütlenmesi... 37 2.5.1. Türkiye de Üretici Örgütlenmesi. 37 2.5.2. AB nde Üretici Örgütlenmesi... 40 2.6. Hayvansal Ürünlerin Pazarlanması.. 43 2.6.1. Türkiye de Hayvansal Ürünlerin Pazarlanması 43 2.6.2. AB nde Hayvansal Ürünlerin Pazarlanması. 45 2.7. Hayvansal Ürünlerin Tüketimi... 47 2.8. Hayvan Sağlığı ve Refahı.. 48 3. HAYVANCILIK SEKTÖRÜNE İLİŞKİN POLİTİKALAR.. 55 v

Sayfa No 3.1. Türkiye de Bugüne Kadar Uygulanan Hayvancılık Politikaları.. 55 3.1.1. Uygulanan Politikalar... 55 3.1.2. Destekleme Politika Araçları.. 58 3.1.2.1. Hayvancılık Destekleri... 58 3.1.2.1.1. Girdi Destekleri..... 58 3.1.2.1.2. Ürün Destekleri... 62 3.1.2.1.3. Fiyat Destekleri... 63 3.1.2.1.4. Diğer Destekler... 65 3.1.2.1.5. 2000/467 ve 2005/8503 Sayılı Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Bakanlar Kurulu Kararları... 66 3.1.2.2. Hayvancılık Kooperatiflerinin Desteklenmesi. 69 3.1.2.3. Kırsal Alanda Sosyal Destek Projesi.. 71 3.1.2.4. Hayvancılıkta Kredi Uygulamaları..... 72 3.1.3. İhracat Sübvansiyonları ve Gümrük Vergileri.. 74 3.1.4. Hayvancılığı Geliştirmeye Yönelik Uygulanan Projeler.. 77 3.2. AB nde Uygulanan Hayvancılık Politikaları.. 79 3.2.1. Ortak Tarım Politikaları ve Gelişimi... 79 3.2.2. Ortak Piyasa Düzenleri ve Çerçevesi 83 3.2.3. Hayvancılığa İlişkin Ortak Piyasa Düzenleri. 84 3.2.3.1. Süt ve Süt Ürünleri Ortak Piyasa Düzeni 85 vi

Sayfa No 3.2.3.1.1. İç Piyasalara Yönelik Müdahaleler. 85 3.2.3.1.2. Dış Ticarete Yönelik Müdahaleler.. 88 3.2.3.2. Sığır ve Dana Eti Ortak Piyasa Düzeni.. 90 3.2.3.2.1. İç Piyasalara Yönelik Müdahaleler. 90 3.2.3.2.2. Dış Ticarete Yönelik Müdahaleler.. 92 3.2.3.3. Koyun-Keçi Eti Ortak Piyasa Düzeni... 94 3.2.3.4. Domuz Eti Ortak Piyasa Düzeni.. 96 3.2.3.5. Kümes Hayvanları ve Etleri ile Yumurta Ortak Piyasa Düzenleri... 98 3.2.3.6. İpekböcekçiliği Ortak Piyasa Düzeni... 101 3.2.3.7. Kurutulmuş Kaba Yemler Ortak Piyasa Düzeni. 101 3.2.3.8. Arıcılık ve Bal Üretimine İlişkin Düzenlemeler... 103 3.2.4. AB nde Hayvancılığa Yapılan Destekler...... 105 3.3. OTP de Reform Süreçleri, 2003 OTP Reformu ve Hayvancılığa Etkileri.... 107 4. TÜRKİYE NİN AB NE KARŞI YÜKÜMLÜLÜKLERİ... 114 4.1. Türkiye ve AB Tarım İlişkileri..... 114 4.2. Katılım Ortaklığı Belgeleri ve Türkiye den Yapılması İstenenler.. 117 4.3. Türkiye nin Ulusal Programı ve Sektöre İlişkin AB ne Taahhütleri... 119 4.4. Türkiye Tarafından Yerine Getirilen Yükümlülükler.... 121 5. DTÖ TARIM MÜZAKERELERİ VE HAYVANCILIK SEKTÖRÜNE OLASI ETKİLERİ... 124 vii

Sayfa No 6. MÜZAKERE SÜRECİNİN AŞAMALARI, MÜZAKERE SÜRECİNDE YENİ ÜYE ÜLKELERİN TALEPLERİ VE BİRLİĞE KATILIM ANLAŞMALARINDAKİ DÜZENLEMELER... 130 6.1. Müzakere Sürecinin Aşamaları... 130 6.2. Müzakere Sürecinde Yeni Üye Ülkelerin Talepleri ve Birliğe Katılım Anlaşmalarındaki Düzenlemeler... 136 7. TÜRKİYE NİN MEVCUT DURUM ANALİZİ VE AB NE UYUM İÇİN YAPILMASI GEREKENLER... 140 7.1. Hayvancılık Sektörüne İlişkin Bazı Temel Ekonomik Göstergeler Bakımından Türkiye-AB Karşılaştırması 140 7.2. Üyelik Durumunda Türkiye nin AB İçerisinde Konumu... 144 7.3. AB ne Uyum İçin Makro Düzeyde Alınması Gereken Önlemler. 145 7.3.1. Gıda, Yem, Hayvan Sağlığı ve Hijyen ile Coğrafi İşaretler Konularında Düzenlemeler... 145 7.3.2. Kırsal Kalkınma Politikaları... 146 7.3.3. Sınır Kontrol Noktalarının Yapılandırılması... 149 7.3.4. Kurumsal Yapılanma... 150 7.3.5. İstatistik Sistemlerinin Uyumlaştırılması... 152 7.3.6. Uyum Faaliyetlerine İlişkin Takvimin Hazırlanması... 152 7.3.7. Uyum İçin Gerekli Bütçenin Tahsisatı... 153 7.3.8. Türkiye ye Özgü İstisnaların Belirlenmesi... 153 7.3.9. Müzakere Pozisyon Belgesinin Hazırlanması... 154 7.4. Türkiye Hayvancılık Sektörüne İlişkin SWOT (GZFT) Analizi. 155 viii

Sayfa No 7.5. Türkiye nin AB Karşısındaki Zayıf Yönleri ve Sorunlarının, Güçlü Yönler ve Fırsatlar Değerlendirilerek Çözümüne İlişkin Öneriler.. 158 7.5.1. Sermayesi Yetersiz, Düşük Kapasiteli Aile İşletmelerinin Çokluğu... 158 7.5.2. Veri Eksikliği ve Kayıt Dışılık. 159 7.5.3. Yetiştiricilerin Teknik Bilgi Eksikliği, Hayvan Başına Düşük Verimler ve Suni Tohumlamanın Yaygınlaşmaması. 160 7.5.4. Desteklemelerin Yetersizliği... 162 7.5.5. Çayır-Mera ve Yem Bitkileri Üretiminin Yetersizliği... 164 7.5.6. Ürün Fiyatlarındaki Dengesizlik, Pazarlamada Aracıların Hâkimiyeti ve Üretici Örgütsüzlüğü.. 165 7.5.7. Hammadde Temininde Dışa Bağımlılık... 167 7.5.8. Hayvansal Ürünler Tüketiminin Düşüklüğü.... 168 7.6. Fırsatlar ve Güçlü Yönlerin Değerlendirilerek Tehditlerin Önüne Geçebilmesi İçin Yapılması Gerekenler.. 170 7.7. Sektöre İlişkin Alınabilecek Diğer Önlemler... 173 7.8. Güçlü Yönlerin Değerlendirilmesi.... 175 7.9. Öncelikler ve Eylem Planı. 176 8. SONUÇ 177 EK-1. Türkiye de Süt ve Süt Mamulleri Pazarlama Kanalları.... 185 EK-2. Türkiye de Canlı Hayvan ve Et Pazarlama Kanalları. 186 EK-3. Türkiye de 1980 Yılından Bugüne Kadar Hayvancılık Alanında Uygulanan Önemli Politikalar ve Destekleme Uygulamaları... 187 ix

Sayfa No EK-4. T.C. Ziraat Bankası A.Ş. nin Kredi Kullanımında Aradığı Asgari Kapasiteler... 190 EK-5 AB nde Ortak Piyasa Düzenleri Çerçevesinde Uygulanan Fiyat Politikalarına İlişkin Temel Kavram ve Tanımlar... 191 EK-6. SWOT (GZFT) Analizi Yöntemi 196 EK-7. Hayvancılık Sektörüne İlişkin Eylem Planı 197 KAYNAKÇA 203 x

ÇİZELGELER DİZİNİ Sayfa No Çizelge-2.1. AB (25) ve Türkiye de Genel Tarımsal Yapı (2003)... 9 Çizelge-2.2. Yıllar İtibarıyla Türkiye nin Hayvan Varlığı ve Görülen Değişimler... 11 Çizelge-2.3. AB nde Yıllar İtibarıyla Hayvan Varlığı ve Değişim Düzeyleri... 14 Çizelge-2.4. Türkiye de Yıllar İtibarıyla Türlere Göre Süt Üretimi ve Değişim Oranları.. 16 Çizelge-2.5. Yıllar İtibarıyla Türkiye de Türlere Göre Süt Üretiminin Dağılımı... 17 Çizelge-2.6. AB (25) de Toplam ve Türler İtibarıyla Süt Üretimi, Değişimi ve Toplam Süt Üretimi İçerisinde İnek Sütünün Payı.... 18 Çizelge-2.7. Yıllar ve Türler İtibarıyla Türkiye de Et Üretimi ve Oransal Değişim Düzeyleri...... 20 Çizelge-2.8. Yıllar İtibarıyla Türkiye de Toplam Et Üretimi İçerisinde Değişik Türlerin Payları ve Oransal Değişim Düzeyleri. 21 Çizelge-2.9. Yıllar ve Türler İtibarıyla AB Et Üretimi ve Değişim Değerleri... 23 Çizelge-2.10. Yıllar İtibarıyla Toplam Et Üretimi İçerisinde Farklı Türlerin Payı.. 24 Çizelge-2.11. Yıllar İtibarıyla AB ve Türkiye de Yumurta Üretimi ve Üretimin Değişim Düzeyleri.. 25 Çizelge-2.12. Yıllar İtibarıyla AB ve Türkiye de Bal Üretimi ve Üretimin Değişim Düzeyleri.. Çizelge-2.13. Yıllar İtibarıyla AB ve Türkiye de Yapağı Üretimi ve Üretimin Değişim Düzeyleri.. 27 28 xi

Sayfa No Çizelge-2.14. 2004 Yılında Önemli Üretici AB Ülkelerinde Yetiştirilen İpekböceği Kutu Sayısı, Koza Üretimi ve Kutu Başına Verimlilik... 29 Çizelge-2.15. Yıllar İtibarıyla AB ve Türkiye de Koza Üretimi ve Üretimin Değişim Düzeyleri. Çizelge-2.16. Son Yıllarda Türkiye nin Hayvancılık İhracatı... Çizelge-2.17. Son Yıllarda Türkiye nin Hayvancılık İthalatı. 33 Çizelge-2.18. AB nin Hayvancılık İhracatı...... 35 Çizelge-2.19. AB nin Hayvancılık İthalatı....... 36 Çizelge-2.20. Türkiye de Kooperatif, Birlik ve Merkez Birliği Düzeyinde Tarımsal Örgütlenme.... 39 Çizelge-2.21. Bazı AB Üyesi Ülkelerde Tarımsal Kooperatiflerin Pazarlamadaki Payları..... 46 Çizelge-2.22. Türkiye ve AB nde Kişi Başına Hayvansal Ürün Tüketimleri... 47 Çizelge-2.23. Türkiye nin Hastalıklar Nedeniyle İthalat Yasağı Koyduğu Ülkeler ve Yasaklama Tarihleri... 49 Çizelge-2.24. Yıllar ve Ülkeler İtibarıyla AB nde Görülen BSE Vakaları 51 Çizelge-3.1. 2000/467 Sayılı BKK Kapsamında Ayrılan Ödenekler ve Yapılan Toplam Destekleme Ödemeleri..... 67 Çizelge-3.2. 2000/467 sayılı Kararname Kapsamında 2005 Yılında Yapılan Birim Başına Destekleme Ödemeleri.... 68 Çizelge-3.3. Yıllar İtibarıyla Konularına Göre TKB Tarafından Desteklenen Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri... 70 30 32 xii

Sayfa No Çizelge-3.4. İhracat İadesi Kapsamındaki Hayvansal Ürünler ve Uygulama Şekli..... 75 Çizelge-3.5. Türkiye nin 2005 Yılında Canlı Hayvan ve Hayvansal Ürünler İthalatında Uygulamış Olduğu Gümrük Vergisi Oranları.. 76 Çizelge-3.6. Karkas Sınıflandırma Skalası.... 93 Çizelge-3.7. AB Tarafından Gümrüksüz İthalat Yapılan Ülkeler ve Kotaları 96 Çizelge-3.8. Yıllar İtibarıyla FEOGA Harcamaları... 105 Çizelge-3.9. Son Yıllarda Hayvansal Ürünler İtibarıyla FEOGA Harcamaları ve Toplam İçerisinde Hayvansal Ürünlerin Payları... 106 Çizelge-3.10. AB nde OTP ve OPD Çerçevesinde Et ve Süt Üretimine Uygulanan Müdahale Fiyatları ve Prim Ödemeleri... 106 Çizelge-4.1. Birinci Katılım Ortaklığı Belgesinde Yer Alan Tedbirler.... 117 Çizelge-4.2. İkinci Katılım Ortaklığı Belgesinde Yer Alan Tedbirler... 118 Çizelge-4.3. Üçüncü Katılım Ortaklığı Belgesinde Yer Alan Tedbirler... 118 Çizelge-6.1. ABSK10 un Süt Kotası Talepleri İle Ülkelere Tahsis Edilen Miktarlar.. 137 Çizelge-7.1. 2004 Yılı İtibarıyla Bazı Temel Göstergelerle Türkiye-AB Karşılaştırması.... 142 Çizelge-7.2. 2004 Yılı İtibarıyla ve Ürün Bazında AB-Türkiye Toplam Hayvansal Üretimi ve Türkiye nin Payı... 145 Çizelge-7.3. Türkiye Hayvancılığının AB Karşısındaki Durumuna İlişkin SWOT Analizi Matrisi..... 157 xiii

KISALTMALAR DİZİNİ AB ABD ABD Doları ABGS ABSK10 AVRO BESD-BİR BKK BM BSE DB DG AGRI DG SANCO DPT DTM DTÖ DSYMB EBK FAO FAOSTAT FEOGA GSMH GSYİH GÜ GYÜ GZFT-SWOT HM : Avrupa Birliği : Amerika Birleşik Devletleri : Amerika Birleşik Devletleri Para Birimi : Avrupa Birliği Genel Sekreterliği : AB ne Son Katılan 10 Ülke : Avrupa Birliği Üye Ülkelerinin Ortak Para Birimi (Euro, ) : Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçılar Birliği : Bakanlar Kurulu Kararı : Birleşmiş Milletler Sığırların Nakledilebilir Süngerimsi Beyin Hastalığı (Bovine : Spongiform Encephalopathy) : Dünya Bankası (World Bank) AB Tarım Genel Müdürlüğü (Directorate General for : Agriculture) AB Sağlık ve Tüketicinin Korunması Genel Müdürlüğü : (Directorate General for Health and Consumer Protection) : Devlet Planlama Teşkilatı : Dış Ticaret Müsteşarlığı : Dünya Ticaret Örgütü : Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği : Et ve Balık Kurumu Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü, Food And : Agriculture Organisation : FAO İstatistik veri tabanı Avrupa Tarımsal Garanti ve Yönverme Fonu, The European : Agricultural Guidance and Guarantee Fund : Gayri Safi Milli Hasıla : Gayri Safi Yurtiçi Hasıla : Gelişmiş Ülkeler : Gelişme Yolundaki Ülkeler Güçlü ve Zayıf Yanlar ile Fırsat ve Tehditler (Strenghtness- : Weakness-Opportunities-Threathness) : Hazine Müsteşarlığı xiv

KISALTMALAR DİZİNİ (DEVAM) IACS Entegre Yönetim ve Kontrol Sistemi, (Integrated : Administration and Control System) Katılım Öncesi Mali Araç Kırsal Kalkınma Bileşeni IPARD : (Instrument For Pre-Accession Rural Devolopment Component) KHK : Kanun Hükmünde Kararname KKGM : Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü OECD Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (Organisation For : Economic Co-operation and Development) OIE Uluslararası Salgın Hastalıklar Ofisi, (Office International : des Epizooties) OPD : Ortak Piyasa Düzeni OTP : Ortak Tarım Politikası ÖİK : Özel İhtisas Komisyonu SEK : Süt Endüstrisi Kurumu SET-BİR : Süt ve Et Sanayicileri Birliği SYDTF : Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu TCZB : T.C. Ziraat Bankası TEAE : Tarımsal Ekonomi Araştırma Enstitüsü TEDGEM : Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü TİGEM : Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü TÜGEM : Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü TKB : Tarım ve Köyişleri Bakanlığı TMO : Toprak Mahsulleri Ofisi TÜİK : Türkiye İstatistik Kurumu Türkiyem-Bir : Türkiye Yem Sanayicileri Birliği TZOB : Türkiye Ziraat Odaları Merkez Birliği UNDP Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (United Nations : Development Programme) YEMSAN : Yem Sanayi T.A.Ş. YPK : Yüksek Planlama Kurulu xv

1. GİRİŞ 1.1. Konunun Önemi Hayvancılık sektörü, gelişmişlik durumu ne olursa olsun, tüm ülkeler için büyük önem arz etmektedir. İnsanlığın ilk çağlarında ve özellikle göçebelik dönemlerinde, yapılan en önemli ekonomik faaliyet hayvancılık olmuştur. Açlık-tokluk, iyi-kötü beslenme gibi insan odaklı konular, günümüz dünya siyasetini de etkilemektedir. Nitekim gelişmiş ülkeler, geri kalmış olan ülkelere teknoloji, damızlık materyal, canlı hayvan, tohumluk ve işlenmiş ürünler gibi tarımsal üretim maddelerini pazarlayarak büyük bir gelir sağlamakta, bu şekilde, özellikle tarımsal ürün ticareti yaptıkları ülkeler üzerindeki etkinliklerini artırmaktadırlar (Saçlı, 2005:1). Aynı zamanda tarım ve hayvancılık faaliyetleri ile bunlardan elde edilen ürünlerin İNSAN REFAHI nın temeli olduğu ifade edilebilir. Buna göre yeme-içme, giyinme ve insan sağlığı (sağlıklı büyüme, gelişme ve yaşlanma), insanın hayatını sürdürebilmesi için olmazsa olmaz koşullarıdır. Nitekim AB nde uygulanan gıda güvenliği, bitki ve hayvan sağlığı politikaları, toplumun yeterli ve daha kaliteli beslenmesi ile insan sağlığını tehdit edebilecek unsurların bertaraf edilmesi üzerine kurulmuştur. Türkiye tarafından tarım ve hayvancılık sektörlerinin İNSAN REFAHI ilkesi çerçevesinde ele alınması ve politikaların buna göre belirlenmesi önem arz etmektedir. Hayvancılık bugün, gelişmiş ülkelerde bir endüstri haline gelmiş, ekonominin ayrılmaz bir parçası olmuştur. Bu durum, tarımın ve dolayısıyla hayvancılığın ulusal düzeyde geliştirilmesi gereken stratejik bir sektör olduğunu ortaya koymaktadır. İnsan beslenmesinde en değerli ürün grubunu hayvansal kökenli ürünler (et, süt, yumurta, bal ve bunların ürünleri) oluşturmaktadır. Bu ürünlerden elde edilen hayvansal proteinlerin yerini başka bir madde dolduramamaktadır. İnsanın büyüme, gelişme ve sağlıklı kalabilmesinin yanı 1

sıra, beyin gelişimi bakımından da önemli olan sekiz adet aminoasit, sadece hayvansal kökenli proteinlerde yeterli miktarda bulunmaktadır. Sağlıklı bir insanın vücut ağırlığının her kilogramı için günde 1 gr protein tüketmesi ve bunun da % 42'sinin, yani 30-35 gramının hayvansal kökenli olması gerekmektedir. Gelişmiş ülkelerde kişi başına ortalama günlük protein tüketimi 80-110 gr olup, bunun % 50-60'ı hayvansal proteinlerden oluşmaktadır (Şekerden ve Özkütük, 1993:3 ve 1995:2; Kaya, 1994:4; Akman, 1998:2; Aslan vd., 2002:10). Hayvansal besinlerdeki protein miktarları ise; ette % 15-20, balıkta % 19-24, yumurtada % 12, sütte % 3-4, peynirde ise % 15-25 dir. Yukarıda sayılan nedenlerden dolayı kırmızı et, beyaz et, süt, yumurta gibi hayvansal ürünlerin düzenli olarak tüketilmesi gerekmektedir. Ancak, ülkemizde tüketilen günlük protein miktarının % 73 ü bitkisel kökenli gıda maddelerinden sağlanmaktadır (Aslan vd., 2002:10). Bunların yanı sıra, özellikle çayır ve meralardan yararlanılarak, yani, ekonomik olarak çok fazla bir değer arz etmeyen alanlardan elde edilen ürünler hayvanlar tarafından değerlendirilerek, çok değerli ürünlere dönüştürülebilmektedir (Kaya, 1994). Ayrıca, hayvanlardan elde edilen ve tekstil sanayinde kullanılan deri, yün, yapağı, kıl, tüy ve ipek gibi önemli hammaddeler de bulunmaktadır. Bu maddeler, son yıllarda sentetik hammaddelerin çok yoğun kullanılmasına rağmen, hâlâ değerlerini korumakta olup, yüksek fiyatlarla alıcı bulabilmektedir. Yine yetiştirme aşamasında yem, ilaç ve nakliye gibi değişik sektörler de hayvancılık sektörüne girdi sağlamakta ve üretim zincirine dahil olmaktadır. Ayrıca hayvancılık kesintisiz bir üretim dalı olup, üretimin sürdürülebilir olması için yoğun bir iş gücüne ihtiyaç duymaktadır. Yani hayvancılık, ülke ekonomisi için büyük bir istihdam kaynağı da oluşturmaktadır(dpt, 2000, 2001c, 2003b, 2004c). Kaliteli ve bol miktarda üretilen hayvan ve hayvansal ürünler, her zaman dış ticarete açık ürünler olup, bu ürünlerden önemli döviz girdisi de 2

sağlanabilmektedir. Nitekim ABD, Almanya, İngiltere, Hollanda, Danimarka, Avustralya, Yeni Zelanda ve Fransa gibi hayvancılığı gelişmiş olan birçok ülke bu yolla önemli kazançlar sağlamaktadır. Anılan ülkeler, hayvancılığı gelişmemiş olan ülkelere hayvansal ürünler satabildikleri gibi, teknoloji, damızlık hayvan, sperma veya embriyo satışı da yapabilmektedir (Saçlı, 2005:3). Yine bu ülkelerin büyük bir çoğunluğunda hayvancılık, bitkisel üretime kıyasla daha büyük önem arz etmektedir. Nitekim Fransa da hayvancılığın tarımsal üretim içerisindeki payı % 37, Almanya da % 46 ve İngiltere de % 56 düzeyindedir (Akman ve Tatar, 2006:43; Faostat, 2005). Türkiye de ise hayvansal üretim, bitkisel üretimden sonra gelmekte ve tarımsal üretim değerinin yaklaşık % 30 unu oluşturmaktadır. Bu durumun bir çok önemli bir nedeni bulunmakla birlikte, temel olarak Türkiye de hayvancılığın ticari bir faaliyet olarak algılanmamasıdır. Ayrıca geleneksel tarım kültürü içerisinde bitkisel üretim birincil üretim faaliyeti durumundadır. Bu duruma genel tarım politikaları içerisinde hayvancılığa gereken önemin verilmemesi de etken olmaktadır. Türkiye tarafından son yıllarda izlenen tarım politikaları, DGD ve daha çok bitkisel üretimin artırılması ve kalite olarak iyileştirilmesine yönelik olup, hayvancılık için yem bitkileri üretimi ve süt teşviki gibi bazı özendirici ve geliştirici önlemlerin dışında önemli bir politika izlenmemektedir. Ancak, özellikle AB ne uyum ve rekabet gücünün artırılabilmesi için hayvansal üretimin tarımsal üretim içerisindeki payının artırılması, gerekli alt yapı ve mevzuat çalışmalarının yapılması gerektiği açık olarak görülmektedir. Bu çerçevede, hayvancılık sektörü, önümüzdeki dönemlerde de ülke ekonomisi ve insan beslenmesindeki önemini artırarak sürdürecektir. Türkiye nin de özellikle ülke insanının yeterli ve dengeli beslenebilmesi için, bu konudaki mevcut potansiyelini ve uyguladığı politikaları iyi analiz etmesi ve sektörün sürdürebilirliğini sağlaması gerekmektedir. Ayrıca, giderek liberalleşen dünya tarım ticaretinde, hayvancılık sektörünün uluslar arası 3

rekabete uyumunu sağlayacak politikalara yönelmesi büyük önem arz etmektedir. 1.2. Çalışmanın Önemi Son yıllarda AB ne üyelik sürecinde yaşanan gelişmeler ve üyelik müzakerelerinin başlama aşamasına gelinmesi, hayvancılık sektörüne yapılan yatırımların ve bilimsel çalışmaların artmasına neden olmuştur. AB tarafından uygulanan tarım ve hayvancılık politikaları önemli farklılıklar içermektedir. AB tarım politikaları, OTP ve bu kapsamda OPD ile yürütülmektedir. Türkiye de ise bu düzeyde sistematik bir politika uygulaması bulunmamaktadır. Bu nedenle üyelik sürecinde Türkiye nin OTP ye uyum sağlaması ve AB hayvancılık sektörü karşısında, Türkiye hayvancılığının rekabet edebilir bir güce kavuşturulması gerekmektedir (Saçlı,2005:6). Ayrıca, Yılmaz (2005) AB ne üyelik için gösterilen çabalar kapsamında tarım sektörüne yönelik olarak Ekonomik, sosyal ve siyasi açıdan son derece önem ve ağırlık taşıyan tarım sektöründe ve kırsal alanda yaşanacak başarılı bir dönüşüm süreci, orta ve uzun dönemde nüfusumuzun ağırlıklı bir kısmına doğrudan, geneline ise dolaylı olarak yansıyacaktır. Bu alanda sağlanacak başarı sadece kırsal alanı etkilemeyecek, hızlı bir göç sonucunda büyük altyapı ve sosyal sorunlarla baş etmek zorunda kalacak olan şehirlerin de süreci daha sancısız bir şekilde yaşamalarına katkıda bulunacaktır ifadelerini kullanmaktadır (Yılmaz, 2005:89-90). Gerçekten de tarım ve hayvancılık alanında AB yolunda gerekli olan bu dönüşüm ihtiyacı, toplumun her katmanını sosyal ve ekonomik açıdan etkileyecektir. Bütün bu nedenlerden dolayı, Türkiye nin AB ne uyum amacıyla daha etkili ve kontrollü çalışması, eksikliklerini ve farklılıklarını belirlemesi ve bu çerçevede uyum için neler yapması gerektiğini bilmesi gerekmektedir. Ancak bu şekilde uyum müzakerelerinde Türkiye nin pozisyonu güçlenebilecektir. Bu nedenlerden dolayı çalışma önemli görülmektedir. 4

1.3. Çalışmanın Amacı Toplumun gıda güvencesini sağlamak ve insan beslenmesinde çok önemli bir yere sahip olan hayvansal ürün talebini karşılamak her ülkenin temel tarım politikaları arasında yer almaktadır (Saçlı, 2005:8). Bilindiği üzere, Türkiye ve AB arasındaki üyelik müzakerelerinin en önemli başlıklarından ikisi Tarım ve Kırsal Kalkınma ve Gıda Güvenliği, Bitki ve Hayvan Sağlığı bölümleridir. Aynı zamanda bu iki başlık topluluk mevzuatının yaklaşık yarısını oluşturmaktadır. Bu konularda AB ne uyum sağlanması AB nin izlemiş olduğu sistematik ve korumacı politikalar nedeniyle Türkiye açısından biraz daha zor olacağı düşünülmektedir. Nitekim Türkiye 1980 li yıllardan itibaren liberal ekonomiye geçişi başlatmış ve tarım sektöründeki devletin rolü her geçen gün azaltılmış ve tarımsal ürünler konusunda serbest piyasanın hakim kılınması hedeflenmiştir. Bu kapsamda yapılan çalışmanın amacı; AB ve Türkiye hayvancılık sektörlerinin karşılaştırmalı olarak irdelenmesi, sektörde izlenen politikalar ile yapısal farklılıkların tespit edilmesi, bu yolla Türkiye nin müzakerelere başlama aşamasında AB karşısındaki durumunun ortaya konulması ve bu durum çerçevesinde AB ne uyum konusunda yapılması gerekenlerin tespit edilmesi olarak belirlenmiştir. 1.4. Çalışmanın Ele Alınış Şekli 1.4.1. Materyal Çalışmada, Türkiye ve AB hayvancılık sektörlerini karşılaştırabilmek amacıyla istatistik veriler kullanılmış, destekleme politikaları ve uygulanan politika araçları incelenmiştir. Bu kapsamda, AB ve Türkiye için kullanılan istatistiklerde bir örneklik sağlamak ve bağımsız bir kuruluşun verilerinden yararlanmak amacıyla, genel olarak FAO (2005) verilerinden yararlanılmıştır. FAO istatistiklerinden yararlanılmasının diğer bir nedeni ise çalışmanın AB(25) olarak 5

yürütülmesidir. Nitekim Eurostat verilerinde AB(25) e ilişkin çok sınırlı sayıda veri bulunmakta olup, özellikle ABSK10 için veri bulunmamaktadır. Özellikle AB nin daha az üyeli olduğu geçmişe yönelik bu veriler FAO veri sisteminden ülke bazında derlenerek hesaplama yoluna gidilmiştir. Bununla birlikte, FAO, TÜİK ve Eurostat verileri arasında da bazı tutarsızlıklar bulunmakta olup (örneğin küçükbaş hayvanlardan elde edilen et üretimi), bu konularda yapılacak değerlendirmelerde ihtiyatlı olunması gerekliliği de göz ardı edilmemelidir. Ayrıca, çalışma için gerekli olan detaylı verilerin yanı sıra, uygulanan politikalar ve destekleme politika araçlarının belirlenmesi amacıyla, FAO ya ilave olarak DPT, TÜİK, TKB, TZOB, DSYMB, Türkiyem-Bir, BESD-BİR, EBK gibi kuruluşların verilerinden AB Yıllık Tarım Raporlarından, değişik uluslar arası kuruluşların (DTÖ, USDA, FAPRI vb.) tarım raporları, yayınları ve verilerinden yararlanılmıştır. Bu çalışmanın kapsamını hayvancılık sektörü ve çiftlik hayvanlarından elde edilen et, süt, yumurta, bal, yün ve koza gibi hayvansal ürünler oluşturmakta olup, çiftlik hayvanlarından elde edilen diğer ürünler (deri, gübre vs.) değerlendirilmemiştir. Çalışmanın coğrafi anlamdaki kapsamını AB (25) ve Türkiye oluşturmaktadır. Çalışmada incelenen dönem 1980-2005 yıllarını kapsamaktadır. Başlangıç tarihi olarak; 24 Ocak 1980 Ekonomik İstikrar Kararları çerçevesinde yapılan ekonomide liberalleşme ve özelleştirme uygulamaları ile Türkiye de yeni bir ekonomik modele geçişin başlangıcı olan 1980 yılı seçilmiştir. Ancak, çalışmada, daha önceki dönemlere ilişkin veri ve bilgilerin değerlendirilmesine de yer verilmiştir. 1.4.2. Yöntem Çalışmada kullanılan yöntem genel itibariyle literatür incelemesi ve derlemesi şeklinde olup, mevcut durumun analizine yönelik SWOT (GZFT) Analizi yöntemi kullanılmış ve çözüm önerileri getirilmiştir. 6

Bu çerçevede öncelikle Materyal bölümünde açıklanan veri, yayın ve raporlardan yararlanılarak Türkiye ve AB hayvancılık sektörlerinin mevcut durumu ve uygulanan politikalar karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Daha sonra Türkiye nin AB ne adaylık sürecindeki AB ile ilişkileri incelenmiş, 2004 yılında AB ne üye olan 10 ülkenin hayvancılık alanındaki talepleri ile elde ettikleri belirlenmiş ve müzakere sürecinin aşamaları açıklanmıştır. Bu şekilde mevcut durum ortaya konulduktan sonra, bazı ekonomik göstergeler itibariyle sektör karşılaştırılmış ve elde edilen veriler ışığında Türkiye hayvancılık sektörünün AB karşısındaki durumuna yönelik SWOT Analizi yöntemi ile mevcut durum analizi yapılmıştır. Bu çalışmaların tamamlanmasından sonra ise zayıf yönlerin giderilmesi, tehditlerin ortadan kaldırılması ve AB ne uyum ve üyelik için yapılması gerekenler ile çözüm önerileri getirilmiştir. 7

2. TÜRKİYE VE AB NDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜNÜN MEVCUT DURUMU 2.1. Tarım İşletmelerinin Yapısı ve Tarımsal Üretim Değeri Tarımı gelişmiş ülkelerin çoğunda hayvancılığın tarımsal üretim içerisindeki payı % 50 civarındadır. Daha önce de ifade edildiği üzere Türkiye de hayvansal üretim bitkisel üretimden sonra gelmekte olup, tarımsal üretim değerinin yaklaşık % 30 unu oluşturmaktadır (Akman ve Tatar, 2006:43; Faostat, 2005). TÜİK tarafından yapılan 1991 Genel Tarım Sayımı sonuçlarına göre ülkemizde 4 068 bin adet olan tarım işletmesi sayısı, 2001 Genel Tarım Sayımı sonuçlarına göre 3 075 bine düşmüştür. Bu düşüşün, bir miktar tarımdan kaçışla birlikte, TÜİK in kullanmış olduğu yöntemi değiştirmesinden de kaynaklandığı düşünülmektedir. Nitekim, işletme sayısındaki bu kadar büyük bir düşüşe rağmen ortalama işletme büyüklüğü 1991 sayımında 5.8 ha iken, 2001 sayımında 6.1 hektara yükselmiştir. Yani toplam işletme sayısı yaklaşık % 25 gibi önemli bir oranda düşerken ortalama işletme büyüklüğündeki gelişme % 3.2 ile sınırlı kalmıştır (TÜİK, 1994 ve 2001). AB ndeki tarım işletmeleri ise daha büyük arazi ve hayvan varlığına sahiptir. Türkiye ve AB ndeki işletme yapıları Çizelge-2.1 de verilmiştir. 2001 Genel Tarımı Sayımı sonuçlarına göre, Türkiye de mevcut işletmelerin % 67.4 ünde bitkisel üretim ve hayvancılık birlikte yapılmakta iken, yalnızca hayvansal üretim yapan işletmelerin oranı ise % 2.4 tür. İşletme başına düşen sığır sayısı 4-5 baş olup, koyun sayısı ise yaklaşık 12 dir (TÜİK, 1994 ve 2001). Yine Türkiye de üreticinin mülkiyetinde olan arazilere göre inceleme yapıldığında ise; toplam arazi varlığının 184 milyon da, ekilen tarla arazisinin 122 milyon da, daimi çayır ve mera arazisinin 1.3 milyon da olduğu görülmektedir. Hayvancılık sektörü için önem arz eden toplam arazi varlığı içerisinde üretici mülkiyetindeki daimi çayır alanının oranı % 2.3 ve mera alanı oranı ise % 0.7 dir. 8

Çizelge-2.1. AB (25) ve Türkiye de Genel Tarımsal Yapı (2003) AB(25) Türkiye Toplam Nüfus (Bin Kişi) 454.406 71.325 Kırsal Nüfusu (Bin Kişi) 109.218 24.174 Kent Nüfusu (Bin Kişi) 345.190 47.151 Tarımla Uğraşan Nüfus (Bin Kişi) 24.553 20.630 Tarımda Çalışan Nüfusun Payı (%) 6,7 32,7 Kırsal Nüfusun Payı (%) 24,0 33,9 Tarımsal Üretim Değeri (Milyon Avro) 305.601 25.016 - Hayvansal Üretimin Değeri (Milyon Avro) 128.067 7.755 - Hayvansal Üretimin Payı (%) 41,9 31,0 İşletme Sayısı (Bin Adet) 10.317 3.076 Ortalama İşletme Büyüklüğü (da) 250,5 61,0 >500 da İşletmelerin Denetimindeki Alan (%) 53,0 11,3 <100 da İşletmelerin Oranı (%) 62,7 83,2 İşletme Büyüklük Gruplarının Dağılımı (%) 0-49 49,7 64,8 50-99 13,1 18,4 100-199 11,9 10,8 200-499 13,5 5,1 >500 11,8 0,9 Kaynak: Faostat-2005 (http://faostat.fao.org/faostat) FAO nun verilerine göre 2003 yılında 305.6 milyar Avro olarak gerçekleşen AB toplam tarımsal üretim değeri içerisinde hayvansal üretimin payı % 41.9 dur (128 milyar Avro). Bu değer ülkelere bağlı olarak en fazla % 72.0 (İrlanda) ile en az % 25.6 (Yunanistan) arasında değişmektedir (Faostat, 2005). AB toplam tarımsal üretim değerinin; % 13.7 si süt, % 9.6 sı sığır, % 8.5 i domuz, % 2.3 ü koyun ve keçi, % 2.2 si yumurta ve % 4.1 i de kanatlı etlerinden sağlanmaktadır. Üye ülkelerin tarımsal üretimlerine katkıları açısından alt sektörler farklılık göstermekle birlikte, çoğu ülkede ilk sırayı süt ve domuz üretimi almaktadır. Yıllık tarımsal üretim değeri bakımından sıralama yapıldığında ilk sırayı 62.4 milyar Avro ile Fransa almaktadır. Bu ülkeyi 43 milyar Avro ile 9

İtalya, 40 milyar Avro ile Almanya ve İspanya, 22.8 milyar Avro ile İngiltere ve 20 milyar Avro ile Hollanda izlemektedir. Hayvansal üretim değeri bakımından bir sıralama yapıldığında ise ilk sırayı 23.8 milyar Avro ile yine Fransa almaktadır. Bu ülkeyi 18.9 milyar Avro ile Almanya, 14 milyar Avro ile İtalya ve İspanya, 13 milyar Avro ile İngiltere ve 7.5 milyar Avro ile Hollanda izlemektedir. Söz konusu altı ülkenin sağladığı toplam hayvansal üretim değeri, AB toplam hayvansal üretim değerinin yaklaşık % 72 si düzeyindedir (Faostat, 2005). Buna karşılık, Türkiye nin 2004 yılı GSYİH nın Avro karşılığı değeri (ortalama cari kurla) 212 milyar Avro olup, GSYİH içerisinde tarımsal üretimin payı % 11.2 olarak belirlenmiştir (DPT, 2004d). Ayrıca, toplam tarımsal üretim değeri içerisinde hayvansal üretimin payı % 31 olarak tahmin edilmektedir (DPT, 2004c). Buna göre Türkiye nin tarımsal üretim değerinin cari değeri yaklaşık 25 milyar Avro ve hayvansal üretim değeri de 7.8 milyar Avro olarak tahmin edilebilir. Bu değerler doğru kabul edildiği takdirde ise, Türkiye nin, AB nde tarımsal üretim değeri olarak Almanya ve İspanya dan sonra dördüncü, hayvansal üretim değeri bakımından da İngiltere den sonra altıncı sırayı aldığı söylenebilir. Bunların yanı sıra, Türkiye mevcut üretim değerleri ile, toplam AB tarımsal üretim değerinin yaklaşık % 8 ine, hayvansal üretim değerinin de yaklaşık % 6 sına eşdeğer üretim yaptığı ifade edilebilir. 2.2. Hayvan Varlığı 2.2.1. Türkiye nin Hayvan Varlığı Yaklaşık son 25 yıldır Türkiye toplam büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığı sürekli bir azalma eğilimi göstermektedir (Bkz. Çizelge-2.2). 1980 yılında sığır varlığı 15.5 milyon, koyun varlığı 46 milyon, keçi varlığı 18.7 milyon, domuz varlığı 13 bin ve manda varlığı ise 1 milyon baştır. 2004 yılındaki hayvan varlığı incelendiğinde, aradan geçen 25 yıl içerisinde azalmanın boyutu net olarak görülebilmektedir. Bu azalma, sığır 10

varlığında % 37, koyun varlığında % 46, keçi varlığında % 64, domuz varlığında % 77, manda varlığında ise % 87 düzeyindedir. Çizelge-2.2. Yıllar İtibarıyla Türkiye nin Hayvan Varlığı (Baş) ve Görülen Değişimler (İndeks: 1980=100). Yıllar Sığır İndeks Koyun İndeks Keçi İndeks Domuz İndeks Manda İndeks 1980 15567000 100.0 46026000 100.0 18775008 100.0 13000 100.0 1040000 100.0 1985 12410000 79.7 40391008 87.8 13100000 69.8 12000 92.3 544000 52.3 1990 12173000 78.2 43647008 94.8 11942000 63.6 8000 61.5 429000 41.3 1995 11901000 76.5 35646000 77.4 9564000 50.9 8000 61.5 305000 29.3 1996 11789000 75.7 33791000 73.4 9111000 48.5 5000 38.5 255000 24.5 1997 11886000 76.4 33072000 71.9 8951000 47.7 4600 35.4 235000 22.6 1998 11185000 71.9 30238000 65.7 8376000 44.6 5000 38.5 194000 18.7 1999 11031000 70.9 29435000 64.0 8057000 42.9 5000 38.5 176000 16.9 2000 11054000 71.0 30256000 65.7 7774000 41.4 3000 23.1 165000 15.9 2001 10761000 69.1 28492000 61.9 7201000 38.4 3000 23.1 146000 14.0 2002 10548000 67.8 26972000 58.6 7022000 37.4 2700 20.8 138000 13.3 2003 9804000 63.0 25174000 54.7 6780000 36.1 3000 23.1 136000 13.1 2004 9800000 63.0 25000000 54.3 6700000 35.7 3000 23.1 136000 13.1 Kaynak: Faostat-2005 (http://faostat.fao.org/faostat). Söz konusu dönemde yıllar itibarıyla değişimler incelendiğinde, hayvan varlığındaki bu çarpıcı düşüşün özellikle 1980-1985 yılları arasında daha yoğun olduğu görülmektedir. Ancak, bu durumun istatistik veriler arasındaki tutarsızlıktan kaynaklandığı söylenebilir. Nitekim 1984 yılında TÜİK tarafından yapılan Genel Hayvan Sayımı sonuçları ile sayım öncesi hayvan varlığı arasında önemli düzeyde bir farklılık bulunmaktadır. Bu sayım sonuçları TÜİK tarafından uzun yıllar kamuoyuna açıklanmamış ve sonrasında düzeltilerek yayınlanmıştır. Sadece sığır varlığında 1983-1984 yılları arasında 3 milyon başlık bir azalma söz konusudur. Ancak, bu azalma TÜİK tarafından yayınlanan et üretim ve ihracat miktarı istatistiklerine yansımamıştır. Nitekim bu miktarda bir azalmanın ya et üretim istatistiklerine ya da ihracat verilerine yansıması gerekmektedir (Saçlı, 2005:65). 2004 yılı istatistiklerine göre Türkiye de 9.8 milyon baş sığır, 25 milyon baş koyun, 6.7 milyon baş keçi, 3 bin baş domuz ve 136 bin baş manda bulunmaktadır. Sığır varlığının % 21 i kültür ırkı, % 44 ü kültür ırkı melezi ve % 35 i de yerli ırklardan oluşmaktadır (TÜİK, 2004). 11

Türkiye de yetiştirilen kültür ırkı sığırların önemli bir bölümünü Siyah Alaca sığırlar oluşturmakta olup, Jersey ve Simmental ırkı sığırlar da bulunmaktadır. Yerli ırkların ise önemli bir kısmını Yerli Kara ırkı oluşturmakta ve Boz Irk, Doğu Anadolu Kırmızısı ve Güneydoğu Sarı-Kırmızısı ırkı sığırlar da yaygın olarak yetiştirilmektedir. Melez genotipler ise genel itibarıyla, kültür ırklarının yerli ırklar ile melezlenmesi sonucu elde edilmektedir. Bu melezlemeler çoğunlukla amaçlı olmayıp, amaçlı melezlemeler kasaplık canlı hayvan (dana) eldesi için yapılmaktadır. Manda varlığı, geçmişte 1 milyon baş gibi yüksek bir sayıdan 100 bin baş düzeyine inmiştir. Bu düşüşteki temel nedenler ise, mandaların verimlerinin sığıra göre miktar olarak daha düşük (nitelik olarak daha değerlidir) olması, gebelik süresinin uzun olması, dolayısıyla yılda bir yavru elde edilememesi ve mandaların sulak alanlar istemesidir. Türkiye manda varlığının yaklaşık üçte ikisi Doğu, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz Bölgelerinde bulunmakta olup, bunların yaklaşık % 25 i Samsun ve Tokat illerinde yetiştirilmektedir (Şekerden ve Özkütük, 1993:10; 1995:13; DPT, 2001c; TÜİK, 2004; Saçlı, 2005:67). Türkiye koyun varlığı yaklaşık 25,2 milyon baş olup, bunun % 96,4 ü yerli ırk, % 3,6 sı Merinos ırkıdır. Bu varlığın % 33 ü Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yetiştirilmekte olup, bunların da önemli bir kısmını yerli ırklar oluşturmaktadır. Buna karşın, Merinos varlığının yarısının İç Anadolu Bölgesi ve çevresinde olduğu tahmin edilmektedir (TÜİK, 2004). Türkiye de keçi yetiştiriciliğinin ise; Kıl keçisi, Ankara keçisi ve sütçü tip keçi yetiştiriciliği olmak üzere üç türü bulunmaktadır. Kıl keçisi varlığı 6,4 milyon baş olup bunun yaklaşık % 75 i Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde yetiştirilmektedir. Sütçü keçiler, genel itibarıyla kültür ırkı olup, oldukça az sayıda bulunmaktadır. Yetiştiriciliği ise, başta Batı Anadolu illeri olmak üzere ülkenin hemen her bölgesinde yapılmaktadır (TÜİK, 2004). Ankara keçisinin (Angora=Ancyra) anavatanı Türkiye olarak kabul edilmekte olup, yetiştiriciliği yapılan diğer ülkelere Anadolu dan gönderilmiştir. 12

1928 yılında yayımlanarak yürürlüğe giren Ankara Keçilerinin Harice İhracı Men Kanunu çerçevesinde ihracatı yasaklanmış olsa da, bazen yasa dışı yollardan, bazen de sperma nakli ile yurt dışına çıkartılmıştır. Ankara keçisi tekstil sanayinde kullanılan hammaddelerden biri olan tiftiğin tek kaynağıdır. Tiftikten hem tek başına hem de yapağı ve diğer liflerle karıştırılarak kaliteli kumaşlar yapılabilmektedir. Türkiye de yetiştirilen Ankara keçilerinin ortalama tiftik verimi 1,5-2,0 kg iken, bu verim ABD ve Güney Afrika da 3,5-4,0 kg düzeyine çıkmaktadır. Ankara keçisinin süt verimi çok düşük olup yavrusuna yetecek düzeydedir. Ayrıca küçük yapılı ve besi performansı düşüktür. Bu keçiler, Türkiye de bazı yetiştiricilerce sağılmakla birlikte, yetiştirildiği diğer ülkelerde sağılmamaktadır (DPT, 2001c). Toplam sayısı 230 bin civarında olan Ankara keçisinin % 85 i İç Anadolu Bölgesinde yetiştirilmektedir (TÜİK, 2004). Türkiye de tavukçuluk sektörü, en gelişmiş hayvansal üretim dalı olarak kabul edilmektedir. 1970 li yıllarda aile işletmeciliği şeklinde, pahalı ve sınırlı üretim kapasitesi ile sürdürülen üretim, 1980 li yıllarda piliç eti entegre tesislerinin çoğalması ve sözleşmeli üretim modelinin uygulanması ile önemli bir değişime uğramıştır. 1990 lı yıllarda ise özel sektörün yapmış olduğu büyük ve modern yatırımlar ile sektör dünya standartlarını yakalamış, hatta geçmiştir (Besd-Bir, 2003). Bu yetiştiricilik türlerinin yanında, Türkiye de, ipekböceği, arı, tavşan, devekuşu, bıldırcın, ördek, kaz at ve pet hayvanları yetiştiriciliği de yapılmaktadır. Ancak, çalışmada bu konulardan özellikle AB ile mukayese edilebilecek olan arıcılık ve ipekböcekçiliği konuları üzerinde durulacaktır. 2.2.2. AB nin Hayvan Varlığı AB nde yoğun olarak domuz yetiştiriciliği yapılmakta olup, bunun ardından koyun ve sığır varlığı gelmektedir. Manda varlığı ise ihmal edilebilir düzeydedir. Hayvan varlığı genel olarak artma eğiliminde iken, sığır varlığında, üretim fazlası nedeniyle uygulanan politikaların da etkisi ile büyük bir azalma söz konusudur. 1980 yılında 108.8 milyon baş olan sığır varlığı, 13

2004 yılında % 19 oranında gerilemiş ve 88 milyon başa düşmüştür (Bkz. Çizelge-2.3). Çizelge-2.3. AB nde Yıllar İtibarıyla Hayvan Varlığı (Bin Baş) ve Değişim Düzeyleri (İndeks: 1980=100) Sığır İndeks Koyun İndeks Keçi İndeks Domuz İndeks Manda İndeks 1980 108786 100.0 84305 100.0 9837 100.0 136950 100.0 91 100.0 1985 106895 98.3 94945 112.6 10781 109.6 137824 100.6 101 111.0 1990 100177 92.1 121931 144.6 12878 130.9 142865 104.3 113 124.2 1995 94949 87.3 116254 137.9 12483 126.9 145913 106.5 109 119.8 1996 95237 87.5 113099 134.2 12258 124.6 142205 103.8 149 163.7 1997 94843 87.2 116545 138.2 12646 128.6 145445 106.2 151 165.9 1998 92656 85.2 118400 140.4 12812 130.2 146049 106.6 163 179.1 1999 91717 84.3 117605 139.5 12632 128.4 148481 108.4 187 205.5 2000 93424 85.9 113992 135.2 12572 127.8 152846 111.6 202 222.0 2001 92549 85.1 106407 126.2 11927 121.2 151882 110.9 195 214.3 2002 90544 83.2 104477 123.9 12534 127.4 154173 112.6 186 204.4 2003 89117 81.9 103341 122.6 12531 127.4 153192 111.9 224 246.2 2004 88071 81.0 102874 122.0 12372 125.8 153173 111.8 261 286.8 Kaynak: Faostat-2005 (http://faostat.fao.org/faostat) 2004 yılı itibarıyla, AB hayvan varlığı içerisinde 153 milyon baş ile domuz ilk sırada gelmekte olup, bunu 102.9 milyon baş ile koyun ve 88 milyon baş ile sığır takip etmektedir. 1980 yılında 84 milyon baş olan koyun varlığı 2000 yılına kadar büyük bir artış trendi içerisinde iken, bu yıldan sonra azalmaya başlamıştır. Aynı durum keçi varlığı için de söz konusudur. AB nde domuz eti tüketiminin hayli yüksek olması nedeniyle domuz varlığı da istikrarlı bir artış eğilimindedir. Nitekim, 1980 yılına göre, 2004 yılında % 12 lik bir artış olmuştur. Hayvan varlığındaki en ilginç gelişme ise, 1980-2004 arası dönemde yaklaşık üç katına çıkan manda varlığında yaşanmıştır. Manda yetiştiriciliği konusunda İtalya AB nin en önemli ülkesi durumundadır. 1980 yılında 91 bin baş olan manda varlığı, 2004 yılında % 287 lik artış ile 261 bin başa çıkmıştır. Bu verilere göre, hayvan varlığında yaşanan azalma sadece sığır sayısında olmuştur. Buna karşılık bu süreç içerisinde birim hayvan başına elde edilen verimlerde önemli artışlar ortaya çıkmıştır (Faostat, 2005). AB nde sığır yetiştiriciliği endüstrileşmiş bir durumda olup, sığır varlığı genel itibarıyla kültür ırkı tabir edilen ıslah edilmiş saf ırk sığırlardan 14

oluşmaktadır. Siyah alaca, Simmental, İsviçre Esmeri, Jersey gibi Türkiye de de tanınan bir çok sığır ırkı orijinini Avrupa dan almıştır. 1800 lü yıllarda başlatılan ıslah ve üretici birliklerinin oluşturulması çalışmaları sonucunda, AB diğer ülkelere damızlık hayvan ve teknoloji ihracatı yapan duruma gelmiştir. Buna karşılık özellikle OTP'nin başlangıcında uygulanan üretimi artırma ve birim hayvandan elde edilen verimin yükseltilmesi çalışmaları önemli bir sorun olmuş ve özellikle et ve süt üretiminde üretim fazlası oluşmasına neden olmuştur. Sığır yetiştiriciliği konusunda AB nin en önemli ülkeleri ise Fransa, Almanya, İngiltere ve İtalya olarak sıralanabilir (Kaya, 1994:7; Şekerden ve Özkütük, 1993:8; ve 1995:6). Koyun ve keçi yetiştiriciliği de sığır yetiştiriciliğine benzer bir durumdadır. AB nde sütçü tip koyunların yanı sıra merinos yetiştiriciliği önemli yer tutmaktadır. Keçi yetiştiriciliğinde ise özelikle İsviçre orijinli sütçü tip keçilerin (Alpin, Saanen vb.) yanı sıra Almanya, Fransa, İspanya orijinli etçi ve sütçü tip keçiler yetiştirilmektedir. Domuz ise AB nde en çok yetiştiriciliği yapılan hayvan türüdür. Bunun temel nedeni domuzdan elde edilen karkas randımanının diğer türlere göre çok yüksek olması (yaklaşık % 70-75), her türlü besin maddesini tüketebilmesi, iklim ihtiyacının çok geniş olması nedeniyle hemen her yerde yetiştirilebilmesi olarak sıralanabilir. Bütün bu nedenlerden dolayı domuz eti, diğer etlere göre daha ucuz ve toplumun her kesiminin satın alabildiği bir et türü olarak ortaya çıkmaktadır. AB nde domuz yetiştiriciliği yapılan ülkelerin başında Almanya gelmektedir. Almanya toplam AB domuz varlığının % 17.4 ü ile ilk sırada yer alırken, bu ülkeyi % 16.8 ile İspanya, % 11.5 ile Polonya ve % 10 ile Fransa izlemektedir (Eurostat, 2005). 15

2.3. Hayvansal Üretim 2.3.1. Süt Üretimi 2.3.1.1. Türkiye de Süt Üretimi FAO verilerine göre, Türkiye toplam süt üretimi yaklaşık 10.5 milyon ton olup, bunun 9.4 milyon tonunu, yani % 89.7 sini inek sütü oluşturmaktadır. Aynı yılda 750 bin ton koyun sütü, 280 bin ton keçi sütü ve 48 bin ton manda sütü üretilmiştir. Yıllara ve türlere göre Türkiye süt üretimi ve bunların değişimlerine ilişkin veriler Çizelge-2.4 te gösterilmiştir. Çizelge-2.4. Türkiye de Yıllar İtibarıyla Türlere Göre Süt Üretimi (Ton) ve Değişim Oranları (1980=100) Yıllar İnek Sütü İndeks Koyun Sütü İndeks Keçi Sütü İndeks Manda Sütü İndeks Toplam Süt İndeks İnek Sütünün Payı 1980 7710600 100.0 1147395 100.0 483000 100.0 273905 100.0 9614900 100.0 80.2 1985 7994269 103.7 1072601 93.5 363399 75.2 239854 87.6 9670123 100.6 82.7 1990 7960640 103.2 1145015 99.8 337535 69.9 174225 63.6 9617415 100.0 82.8 1995 9275310 120.3 934495 81.4 277205 57.4 114540 41.8 10601550 110.3 87.5 1996 9465620 122.8 921660 80.3 265445 55.0 108190 39.5 10760915 111.9 88.0 1997 8914176 115.6 826348 72.0 249302 51.6 86700 31.7 10076526 104.8 88.5 1998 8832000 114.5 813000 70.9 246000 50.9 80000 29.2 9971000 103.7 88.6 1999 8966000 116.3 805000 70.2 236000 48.9 75000 27.4 10082000 104.9 88.9 2000 8732041 113.2 774380 67.5 220211 45.6 67330 24.6 9793962 101.9 89.2 2001 8489082 110.1 723346 63.0 219795 45.5 63327 23.1 9495550 98.8 89.4 2002 7490630 97.1 657383 57.3 209621 43.4 50925 18.6 8408559 87.5 89.1 2003 9514318 123.4 769959 67.1 278136 57.6 48778 17.8 10611191 110.4 89.7 2004 9400000 121.9 750000 65.4 280000 58.0 48000 17.5 10478000 109.0 89.7 Kaynak: Faostat-2005 (http://faostat.fao.org/faostat) İnek sütü üretiminde 1980 yılından 2004 yılına kadar yaklaşık % 22 artış, buna karşılık üretilen koyun, keçi ve manda sütlerinde önemli oranda düşüş yaşanmıştır. Koyun sütü üretimi 1980 yılına göre yaklaşık % 35, keçi sütü üretimi % 42 ve manda sütü üretimi ise % 82.5 oranında gerilemiştir. Diğer yandan, 1980 yılında 9.6 milyon ton olan Türkiye toplam süt üretimi, % 9 oranında bir artış ile 2004 yılında 10.5 milyon ton düzeyine yükselmiştir. Bu artış tamamen inek sütü üretiminde görülen yükselmeden kaynaklanmakta olup, toplam süt üretimi içerisindeki inek sütünün payı 1980 yılında % 80.2 iken, 2004 yılında % 89.7 düzeyine çıkmıştır. 16