BENCE, BİZ ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUK GÖRÜŞLERİ KİTABI



Benzer belgeler
TÜRKİYE ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUKLAR KONGRESİ ÇOCUK GÖRÜŞÜ KİTABI. I) Eğitiminiz Nasıl Olmalı? (Nasıl Bir Eğitim İstiyorsunuz?)

BAŞARI ÖDÜLSÜZ KALMAZ!

GAZİANTEP LİSESİ REHBERLİK SERVİSİ

İstek Kemal Atatürk İlkokulu Eğitim Öğretim Yılı 1. SINIFLAR BÜLTENİ

21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da

Eğitim, sevgi Özel Önsöz Anaokulu

Zürih Kantonunda İlköğretim Okulu

R E H B E R L İ K B Ü L T E N İ - 1

MEB kitaplarının yanında kullanılacak bu kitap ve dijital kaynakların öğrencilerimize;

Fen Bilgisi konularının zihnimizde kalıcı olmasını sağlamak için, konuyu dinlediğiniz akşam mutlaka en az bir 10 dakika tekrarını yapın.

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

Bilgi Toplumunda Sürekli Eğitim ve Yenilikçi Eğitimci Eğitimi

AKTIF (ETKİN) ÖĞRENME

O Oyunların vazgeçilmez öğeleri olan oyuncaklar çocuğun bilişsel, bedensel ve psikososyal gelişimlerini destekleyen, hayal gücünü ve yaratıcılığını

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI SULUCA ORTAOKULU 6/B SINIFI 2. DÖNEM VELİ TOPLANTI TUTANAĞI

SUNUM KONUSU VERİMLİ DERS ÇALIŞMA

Adım Adım Başarıya...

TED Kayseri Koleji Vakfı Okulları Öğretim Yılında Uygulanacak Akademik Etüt Programı için tıklayınız

BİLİM VE SANAT MERKEZLERİNİN PROGRAMI. Page 3

EBELİKTE BİLGİNİN UYGULAMAYA DÖNÜŞÜMÜ

KAYNAK: Birol, K. Bülent "Eğitimde Sanatın Önceliği." Eğitişim Dergisi. Sayı: 13 (Ekim 2006). 1. GİRİŞ

PSİKOLOJİK REHBERLİK BÖLÜMÜ DANIŞMANLIK VE. Gamze EREN Anaokulu Uzman Psikoloğu

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

MEB kitaplarının yanında kullanılacak bu kitaplar ve dijital kaynakların öğrencilerimize;

1 Öğretmenlere Öneriler ÖĞRETMENLERE ÖNERĠLER

PYP VELİ MEKTUBU 1. SINIFLAR PRIMARY YEARS PROGRAMME EĞİTMEN KOLEJİ SORGULAMA HATLARI ÖĞRENEN PROFİLLERİ

Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi

Çocukların karnesini elimize aldığımız zaman karnedeki notları görmekten öte bizler, bu çocuklar için neler yaptık? diye düşünmemiz gerekir.

T.C. SAKARYA ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ MATEMATİK BÖLÜMÜ DIŞ PAYDAŞ ANKET FORMU Google Formlar

SAĞLIK BİLGİSİ DERSİ MÜZÂKERE KONULARI

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

Öğretmen Yetiştirme ve Eğitimi Genel Müdürlüğü

PÜF NOKTALARI: SINIF İÇİNDE ÖĞRENCİLERİN KATILIM HAKKININ GERÇEKLEŞMESİNİ SAĞLAMAK

Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Birimi Aile Bülteni SINIRLAR VE DİSİPLİN

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (18 Aralık Şubat 2018)

ÖĞRENCİ GÖZLEM VE DEĞERLENDİRME RAPORU

Öğr. Gör. Özlem BAĞCI

HAYAT BİLGİSİ A TEMASI: OKUL HEYECANIM. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir?

ARKADAŞ SEÇİMİNİN ÖNEMİ

Ders seçimi; öğrencilerin ilgi, yetenek ve yaşamdan beklentilerinin değerlendirilmesini gerektiren zor bir süreçtir.

TUZLA YUNUS EMRE ORTAOKULU. Öğretmen El Kitabı

EKLER. Öğretmenlere Uygulanan Fen Laboratuvar Uygulamalarına Yönelik Davranış Amaçlarını Belirleme Ölçeği

Diğer: Diğer:... Diğer:...

YENİ İLKÖĞRETİM TÜRKÇE PROGRAMININ GETİRDİKLERİ Hasan Basri DURSUN > hbdursun@gmail.com

BİREYSEL ÖĞRENME 15.MART.2012/PERŞEMBE

ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI

ZEKA ATÖLYESİ AKIL OYUNLAR

KURS KAYITLARIMIZ BAŞLAMIŞTIR KURSLARIMIZ -GRAFİK TASARIM -GÖRSEL SANATLAR -YARATICI DRAMA -CİMNASTİK -ENSTÜRMAN.

ÖZEL GÖKYÜZÜ İLKÖĞRETİM OKULU ÖĞRETİM YILI

T.C. Ege Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Öğretmenlik Uygulaması ve Öğretmenlik Uygulaması-II Dersleri Kılavuzu. Şubat, 2015 İZMİR

Etkinlik Temelli Öğrenme

ÇORLU İMKB ANADOLU ÖĞRETMEN LİSESİ OKULUMUZA HOŞGELDİNİZ

Yeni Göç Yasas Tecrübeleri

Ek 3.1 Öğrenci Ders Değerlendirme Anketi

ATAKENT, MADENLER, GÜNGÖREN KAMPÜSÜ 6. SINIFLAR

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

YGS-LYS de. 20 Yıllık ÇINAR Tecrübesi.

REHBERLİK POSTASI -1

EFDAL GÖZTEPE ANAOKULU HAZİRAN AYI BÜLTENİ

YÖRET Yaz Organizasyonu

ÖZEL ASÇAY ANAOKULU PAMUK ŞEKERLER SINIFI HAFTALIK BÜLTENİ. Hazırlayan: MELTEM DÖKÜLMEZ

SÜLOĞLU ALİ AYAĞ ÇOK PROGRAMLI ANADOLU LİSESİ MÜDÜRLÜĞÜ BRİFİNG DOSYASI

ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM ÖĞRETİM YILI REHBERLİK BÜLTENİ MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ

Program Öğrenme Çıktıları/Yeterlilikleri:

Mühendislik Fakültesi Dekanları Matematik Anketi Sonuçları. Yrd. Doç. Dr. Necdet GÜNER 14 Mayıs 2010, Trakya Üniv. Edirne

Türk Dili I (TURK 101) Ders Detayları

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÖĞRENCİ MEMNUNİYETİ ANKETİ SONUÇ RAPORU

ÜSKÜDAR KAMPÜSÜ 12. SINIFLAR

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

Düşüncelerimizi, duygularımızı ve kültürümüzü oyunlar aracılığı ile ifade ederiz.

GÖKYÜZÜ EĞİTİM KURUMLARI

BARIŞ MANÇO ANISINA MERHABA KONSERİ

MEB kitaplarının yanında kullanılacak bu kitap ve dijital kaynakların öğrencilerimize;

ORTAÖĞRETİM İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ ÖZEL ALAN YETERLİKLERİ

Nükhet YILMAZ TÜRKÇE Ayın Kitabı: KÜTÜPHANE

ÖZEL ÜSKÜDAR SEV İLKÖĞRETİM OKULU

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI BİRİNCİ DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ

ÖZEL OKAN İLKOKULU EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

ATAKENT, MADENLER, GÜNGÖREN, PENDİK KAMPÜSÜ 1. SINIFLAR

Kimya Öğretmen de Hizmet İçi Eğitim Türkiye'de İhtiyaçları

FARKLILAŞTIRILMIŞ EĞİTİM 15.MART.2012/PERŞEMBE

Öğretim Yılı Rehberlik Çerçeve Programı kapsamlı gelişimsel psikolojik danışmanlık hizmetleri anlayışına bağlı kalınarak hazırlanmıştır.

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (08 Aralık Ocak 2015 )

TEOG ÖNCESİ ÖĞRENCİLERİMİZE VE VELİLERİMİZE KÜÇÜK TAVSİYELER

1. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ ( 18 Aralık 09 Şubat 2018 )

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI İZMİR OKULLARI EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 1.VELİ BÜLTENİ

Mutlu ve Başarılı Çocuk Nasıl Yetiştirilir?

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 ERKEN YAŞTA DİL ÖĞRENME... 1

ÜSKÜDAR KAMPÜSÜ 10. SINIFLAR

ŞİMDİ LYS ZAMANI FEM YAYINLARI REHBERLİK KOORDİNATÖRLÜĞÜ

SANAT ATÖLYEMİZ ATÖLYEDE NELER OLUYOR? Renk çalışmaları, Üç Boyutlu Çalışmalar ve Otoportre Çalışmaları


ÖZEL YUMURCAK ANAOKULU

ASTRONOTLAR ANAOKULU NİSAN AYI BÜLTENİ

MİMAR SİNAN GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU GİYİM ÜRETİM TEKNOLOJİSİ DERS BİLGİ FORMU

TIP FAKÜLTELERİNDE TEMEL TIP BİLİMLERİNİN YERİ VE AKADEMİK GELECEK PLANLAMASI

Transkript:

BENCE, BİZ ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUK GÖRÜŞLERİ KİTABI Hazırlayan Mustafa Ruhi Şirin ÇOCUK VAKFI YAYINLARI 1

Çocuk Vakfı Yayınları : 65 I. Türkiye Üstün Yetenekli Çocuklar Kongresi Yayın Dizisi : 3 Kapak Tasarımı: Cevdet Karal Ender Çılgın Dizgi: Ali Çiftçi Tashih: Cemil Çiftçi Baskı-cilt: ERKAM Matbaası Baskı tarihi: 12 Eylül 2004 Birinci baskı: 2000 adet ISBN 975 552 062 7 Çocuk Vakfı Yayınları Zafer Sokak No:17 Nişantaşı-İstanbul Telefon: 0212 240 23 83-240 41 96 Belgegeçer: 0212 230 01 25 www.cocukvakfi.org.tr elektronik posta: cocukvakfi@hotmail.com ustunyetenek@cocukvakfi.org.tr 2

BENCE, BİZ ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUK GÖRÜŞLERİ KİTABI Hazırlayan Mustafa Ruhi Şirin İstanbul, 2004 3

BENCE, BİZ ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUK GÖRÜŞLERİ KİTABI nı Birinci Türkiye Üstün Yetenekli Çocuklar Kongresi ne görüş bildiren bütün çocuklarımıza, anne ve babalarına armağan ediyorum. Mustafa Ruhi Şirin 4

ARMAĞANLI ÇOCUKLARI DİNLEMEK Çocuklarla konuşmaya, onları dinlemeye, görüşlerinden yararlanmaya hazır mıyız? Türkiye nin ve dünyanın bu alandaki karnesinin iyi olmadığını hatırlatmaya bile gerek yok. Çünkü dünyada egemen olan çocuk anlayışı, nesne çocuk anlayışıdır. Nesne çocuk anlayışının en temel özelliği ise çocuklar adına yetişkinlerin karar vermesidir. Bu nedenle, çocuklar hakkında karar verirken, görüşlerini alırken ve etkin katılımlarını sağlamaya yönelirken önümüzdeki en büyük engel, çocuğu nesne olarak algılama tutumudur. Çocuğun kendi hakkında ve toplumun her türlü etkinliğine yeteneği ve olgunluğu elverdiğince katılımının sağlanması biz yetişkinlerin ödevidir. Çocuklara kendi adlarına konuşma hakkını tanımanın gereğini yapmadıkça, bu yönde alınacak ortak kararların uygulanma şansı yoktur. Bu satırları okurken, yukarıdaki görüşlere itiraz edenlerin sayısının hiç de az olmadığından eminim. İtirazlarını dayandırdıkları düşünce ise şudur: Yetişkinlerin sahip olduğu karar verme gücüne sahip olamayan çocuğun kararlara katılımı ve uygulama ortağı durumuna getirilmek istenmesi, olsa olsa naif bir çocuk ütopyası olabilir. Bu değerlendirmeyi daha ileri noktalara vardıranlar ise, çocukları küçük yaşta sorun odaklı konularla ilgilenmekten korumak gerektiği görüşüne yaslanıyorlar. Doğrusu, yetişkinlerin çocuğa bakışta en yaman çelişkilerden biri de budur. Çocukları dinleme cesareti gösteremeyen bu yaygın görüşün çocuğa biçtiği rol maskotluktur. Sorulan soruları cevaplaması istenen, buna karşılık soru sormasına izin verilmeyen bu çocuk anlayışı, çocuğu süs gibi kabule dayalı çocuk yetiştirme anlayışının bir sonucudur. Çocukla ilgili bütün girişimlerde çocuğun yüksek yararının gözetilmesi (Md.3) Çocuk Haklarına Dair Sözleşme nin temel ilkesidir. Çocuğun yüksek yararının gözetilmesi anlayışı, önceliğin çocuğa verildiği yenilikçi çocuk yaklaşımıdır. Bu ilke, çocuğun görüşlerine ailede, okulda ve toplum hayatında saygı gösterilmesini, haklarını gelişim halindeki yetenekleri ile uyumlu biçimde kullanabilmelerini sağlamak için de Taraf Devletler e sorumluluk yükler. Çocuğun gelişim halindeki yeteneklerinden öncelikle ana-babayı sorumlu tutan Sözleşme, bizzat çocuğun kendisi tarafından haklarını kullanacağına da vurgu yapar (Md.5). Bu vurgu ise Sözleşme nin çocuğa haklarının etkin bir öznesi olarak yaklaştığı ve onu tanımladığı anlamına gelir. Haklarının öznesi 5

olmak ise çocuğa kendi başına geleceğini belirleme hakkını değil, kararlara katılma hakkını verir (Md.12) Çocuk Hakları nın öznesi çocuktur. Çocuğun yaşı ve olgunluk derecesine uygun biçimde görüşünün alınması çocuğa bakışı yansıtan kültürel bir göstergedir. Sözleşme, çocuğa, mümkün olan seçenekler ve bunların olası sonuçları konusunda gerekli bilgi sağlanmasını yetişkinlere yüklemektedir. İfade özgürlüğünü tanıyan yaklaşımla birlikte (Md.13) çocuğun görüşlerinin dikkate alınmasını sağlama hakkı (Md.12), gündemdeki konunun çocukları etkilediği bütün durumlarda çocuğun görüşünün alınmasını gerektirir. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, bir yandan çocuk hakları alanında çocuğun görüşünün alınması gibi temel bir değeri belirlerken (Md.12), aynı zamanda temel güçlüklerinden birini de ortaya koymaktadır: Sözleşme, özünde kendisini ilgilendiren herhangi bir konuda görüşlerini belirtme, bu görüşleri başkalarına iletme ve bunlara gerekli ağırlığın tanınmasını sağlama hakkı olan çocuğun tam anlamıyla olgunlaşmış kişi olduğunu teyit etmektedir. Dolayısıyla, çocuğun kendisini ilgilendiren karar süreçlerine katılma ve alınan kararlar üzerinde etkili olma hakkı vardır. O halde her çocuğun, küçük yaşlardan itibaren yaşadığı toplumun kültürel hayatına katılmalarının özendirilmesi gerekir. Çocuk görüşü alınırken hiçbir ayrımcılık yapılamaz. Görüşlerini oluşturma yeteneğine sahip her çocuk görüş bildirme hakkına sahiptir. Sözleşme, çocukların görüşlerini serbestçe ifade etme haklarına ilişkin bir alt sınır getirmediği gibi çocuklar daha küçük yaşlarda görüş de oluşturabilirler. Kuşkusuz, çocuk görüşünün alınması öğretici bir süreçtir. Çocukları çocuklardan öğrenmeye yönelmek ise başlı başına bir değerdir. Eğer çocuk alanında çalışıyorsanız, çocukları dinlemeyi, görüşlerini almayı, aldığınız kararları birlikte uygulamayı kabul etmiş sayılırsınız. Bu durumda işiniz kolaydır. Eğer çocuğu dinlemeye hazır değilseniz, hem işiniz zordur hem de çocuğun düşüncelerini öğrenme şansınız yok demektir. Çocuk dünyasının en farklı grubunun görüşlerini almaya karar verdiğimizde yukarıda belirttiğim yaklaşımdan ödün vermeden çalışmalara başladık. Üç soru belirledik : Eğitiminiz nasıl olmalı? (Nasıl bir eğitim istiyorsunuz?), bir. Türkiye ve Dünya ya yönelik ütopyalarınız nelerdir?, iki. Gerçekleştirmeyi düşündüğünüz üç isteğiniz nedir?, üç. Bu çalışma ile ilgili olarak önce önemli bir noktayı açıklamamız gerekecek: I.Türkiye Üstün Yetenekli Çocuklar Kongresi, çocukların 6

başlattığı ve yöneteceği bir çalışma değildir. Yetişkinlerin başlattığı ancak çocuklarla birlikte kararların alınacağı bir süreçtir. 688 üstün yetenekli çocuğun yazılı görüşlerini Kongre öncesinde ve sırasında gerçekleşecek çalışmalara yansıtmayı öncelikli ödev olarak yerine getirmek istedik. Çocukları doğal filozof kabul eden biri olarak, üstün yetenekli çocuk merkezli hiçbir teoriden öğrenemediğimi bu harika ve armağanlı çocuklarımızdan öğrendiğimi itiraf etmeliyim. Bu heyecanla, Sözleşme nin eğitim hakkı ve yeteneklerin geliştirilmesini öngören (Md.28-29) çerçevesini dikkate alarak, Eğitiminiz nasıl olmalı? sorusuna çocukların verdiği cevapları, I. Türkiye Üstün Yetenekli Çocuklar Kongresi nin Bilim ve Değerlendirme Kurulu üyeleri ile Kongre öncesinde paylaştık. Kongre nin Politika Önerileri Raporu nun hazırlanmasında üstün yetenekli çocukların görüşlerinin belirleyici olacağını umut ediyorum. Eğer üstün yetenekli çocukların görüşleri önerilecek eğitim modeline yeterince yansımazsa, Kongre sırasında önce çocuk görüşlerinin dinlenmesini sağlayacağımızdan kuşkunuz olmasın. Çocuk Görüşleri Kitabı nın önemli diğer özelliği ise her bölümündeki çocuk görüşlerinin yetkin uzmanlar tarafından değerlendirilmiş olmasıdır. Eğitiminiz nasıl olmalı? sorularına çocukların verdiği cevapları anlamamızı Prof.Dr. Ayla Oktay kolaylaştırdı. Prof.Dr. Adnan Kulaksızoğlu ise Türkiye ve Dünya ya yönelik ütopyalarınız nelerdir? başlığı altındaki bölümü ütopya ekseninde değerlendirdi. Çocukların daha öznel tutumlarını içeren Gerçekleştirmeyi düşündüğünüz üç isteğiniz nedir? bölümündeki görüşleri ise Prof.Dr. Haluk Yavuzer yorumladı. Üstün yetenekli çocukların dünyasını anlamamızı kolaylaştıran bu tür katkıların benzer çalışmaları özendireceğini şimdiden müjdelemek isterim. Üstün yetenekli çocuk görüşleri ile yetişkinlerin yüzleşmesini amaçladığımız bu ilk çalışmadan sonra, görüşleri konu ve içeriklerini göre yeniden değerlendirmek mümkün olabilecek. Bundan sonraki süreçlerde, öncelikle armağanlı çocukların başlattığı, yönettiği ve yetişkinleri davet ederek ortak kararların alınacağı çalışmaların gerçekleşmesini hayâl ediyorum. Ben bu hayâlimi görüşlerini okuduğum armağanlı arkadaşlarıma borçluyum. Bu kitabı okuyanların da benim hayâlim gibi bir hayâle kavuşacaklarını ümit etmek isterim. Bundan daha gerçekçi bir çocuk ütopyası olabileceğini de düşünemiyorum. Elinizdeki kitabı oluştururken yalnızca yazım kuralları gereği düzeltmeler yaptım. Mümkün olduğunca benzer görüş, düşünce, ütopya ve istekleri iyi ve etkili ifade eden arkadaşlarımın görüşlerini seçmeye özen gösterdim. Ancak 2100 sayfayı aşkın elyazısı metin içinde elinizdeki 7

kitap hacminde birkaç kitap daha yayınlamanın mümkün olduğunu bilmenizi isterim. Elbette bu kitap, yalnızca görüşlerine yer verdiğimiz armağanlı arkadaşlarımın değil, görüş bildiren 688 armağanlı arkadaşımıza da aittir. Üstün Yetenekli Çocuk Görüşleri Kitabı nı oluşturma düşüncesine destek veren Prof.Dr. Adnan Kulaksızoğlu na, Prof.Dr. Ümit Davaslıgil e, Prof.Dr. Füsun Akarsu ya, Prof.Dr. Ayla Oktay a, Prof.Dr. Haluk Yavuzer e ve Doç.Dr. Ahmet Emre Bilgili ye teşekkürü bir borç bilirim. Kitabın oluşma süreçlerinde en büyük çabayı gösteren MEB Bilim ve Sanat Merkezleri yönetici ve öğretmenlerine, koordinasyonu sağlayan Metin Uzun a, Beyazıt İlköğretim Okulu ve TEV İnanç Türkeş Özel Lisesi öğrenci, öğretmen ve yöneticilerine de teşekkür ediyorum. Üstün Yetenekli Çocuk Görüşleri Kitabı nın yayınlanmasını sağlayan I. Türkiye Üstün Yetenekli Çocuklar Kongresi nin ana sponsoru TOBB ve Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi ne, kitaba katkısı geçen herkes adına şükranlarımızı sunuyorum. Hayâlin ve ütopyanın önemsenmeye değer olduğunu bir kez daha bana hatırlatan bütün armağanlı arkadaşlarıma ben de teşekkür ederim. Sizi, Tekirdağ Bilim ve Sanat Merkezi nin 11 yaşındaki üyesi sevgili Burak Kürkçü nün ricası ile çocuk dünyasına yönelmeye çağırıyorum: Dünya yı büyükler yönetirken çocukların da görüşleri alınabilir. Mustafa Ruhi Şirin Tarabya, 22 Ağustos 2004 8

İÇİNDEKİLER Armağanlı Çocukları Dinlemek / Mustafa Ruhi Şirin... BİRİNCİ BÖLÜM Eğitimimiz Nasıl Olmalı? / Prof. Dr. Ayla Oktay... Eğitiminiz Nasıl Olmalı? ( Nasıl Bir Eğitim İstiyorsunuz?)... İKİNCİ BÖLÜM Çocukların Ütopik Düşünceleri / Prof. Dr. Adnan Kulaksızoğlu... Türkiye ve Dünyaya Yönelik Ütopyalarınız Nelerdir?... ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Üstün Yetenekli Çocukların Farklı İstekleri / Prof. Dr. Haluk Yavuzer... Gerçekleştirmeyi Düşündğünüz Üç İsteğiniz Nedir?... 9

10

BİRİNCİ BÖLÜM EĞİTİMİNİZ NASIL OLMALI? ( NASIL BİR EĞİTİM İSTİYORSUNUZ? ) 11

12

EĞİTİMİMİZ NASIL OLMALI? Ayla OKTAY * Öncelikle Türkiye nin çeşitli illerinden 688 üstün yetenekli çocuk ve gencin eğitim hakkındaki görüşlerini yorumlayıp, değerlendirmek sanırım oldukça güç bir görev.bu görevi yaparken Nasıl Bir Eğitim İstiyorsunuz? konusuna verilen cevapları, konuları ve içeriklerine göre gruplandırıp, sonra da onları sayılarla ifade etmek, böylece çocukların eğitim sistemimizde en olumsuz buldukları ve gerçekleşmesini en fazla istedikleri konuları sayısal olarak tespit etmek mümkün olabilirdi. Ancak böyle bir yaklaşımın üstün yetenekliliğin en önemli özellikleri arasında yer alan yaratıcılık, bireysellik, standartların dışına çıkabilme gibi özelliklerine çok aykırı olacağını düşünerek, değerlendirmemi, çocukların görüşlerini teker teker okuduktan sonra, bu görüşlerin bende bıraktığı izlenimlere dayandırmanın daha doğru olacağını düşünerek gerçekleştirdim. Üstün yetenekli çocukların verdikleri cevapların hiç de çocukça olmadığını söylemek isterim. Gerçekten okuduğum tüm cevapların sistemde yaşadıkları sıkıntıların farkında, konu hakkında uzun uzun düşünmüş ve çözümler aramış insanların görüşleri olduğu söylenebilir. Öğrencilerin Nasıl Bir Eğitim istiyorsunuz? sorusuna verdikleri cevaplarda, eğitimin insanı çok yönlü olarak geliştirmesi gereken bir süreç olduğu,kişiliğin geliştirilmesinin bilgi edinmekten daha önemli olduğu, bu nedenle sadece bilgi aktaran, yalnızca anlatıma dayalı yöntemleri uygulayan,öğretmenin mutlak otorite olduğu eğitim anlayışından mutlaka uzaklaşılması gerektiği konusunda adeta bir görüş birliği içinde olduklarını söylemek mümkün.. Öğrenciler, bireysel özelliklerin sistemde hiç yer almadığını, derslerin eğlenceli olmadığını, deney ve uygulamanın öğrenmeyi pekiştirici olmasına karşılık, uygulamada bunlara pek de yer verilmediğini ifade etmektedirler. Ders içeriklerinin hayata dönük olması, programların bireysel yetenekleri tanımaya yardımcı olması, kitapların güncel olayları da içerecek yeni ve doğru bilgilerle donatılmasını isterken, derslerin eğlenceli, neşeli, öğrenciye saygılı ve sevgi dolu bir atmosferde yapılmasını da talep etmektedirler. Yaratıcılığın desteklenmesi, uygulamalı ve deneye yer veren öğrenciyi sıkmayan, ona kendi hızında öğrenme olanakları sağlayan, yalnızca okulda değil, okulun dışında da öğrenilebileceği ilkesinden hareket eden bir eğitim anlayışı öğrencilerin en fazla tekrarlayan görüşleri olarak dikkati çekmektedir. Öğrencilerin sınavlar konusundaki görüşleri de pek olumlu değil. Sınavlardaki başarının insanın o andaki durumuna göre değiştiğini, sınavların aşırı derecede stres yarattığını, meslek seçimlerinin üniversitede değil lise veya orta okulda başlayan programlarla yapılmasının daha doğru olduğu gibi görüşler bunlardan yalnızca bazıları * Prof.Dr., Marmara Üniversitesi 13

Sevecen, iyi yetişmiş, öğrenciye kızmayan öğrencileri ile arkadaş olmayı bilen öğretmenlere sahip olmayı isteyen çocuklar, öğretmenlerini seçme özgürlüğüne de sahip olmayı arzu etmektedirler. Rengarenk, tek kişilik sıraları olan, temiz, düzenli, teknolojik yönden donanımlı sınıflar, kitaplıklar, öğrencilerin iyi bir eğitim için gerekli gördüklerinden bazıları İyi bir eğitim için özgürlüğün olmazsa olamaz koşul olduğu da yine pek çok öğrencinin ortak görüşü. Bireysel farklılıkların mevcut sistemde büyük ölçüde gözardı edildiğinden yakınan öğrenciler, hayalini kurdukları çağdaş eğitim için önemli olduğunu ısrarla vurgulamaktadır. Politikalar belirlenirken ve modeller oluşturulurken çocukların ve gençlerin görüşleri mutlaka alınmalı çünkü, bu görüşlerden gerçekten yararlanılabilecek konular var. Yetişkinler olarak geleceği görebilmek için bu çocukların görüş ve önerilerini dikkate alarak, onların akademik gelişimlerini destekleyecek ve onları eğitsel açıdan doyurabilecek bir öğretim hizmeti tasarlamalı ve onların hizmetine sunmalıyız. 14

I) EĞİTİMİNİZ NASIL OLMALI? (NASIL BİR EĞİTİM İSTİYORSUNUZ?) Okula bilimsel ve etik eğitim almak için giden öğrencilerin kendi benliklerinden ve başarı kapasitelerinden uzaklaşmalarını doğru bulmuyorum. Bunun için Türkiye deki çocukların zeka gelişimlerinin sağlığı için çalışmalar yapılmalı ve çocukların ilgi alanlarına göre eğitim verilmeli. Bu da her bireyin çocuk yaşta zekâların belirlenip, en iyi zekâ alanına yönlendirilmesiyle olur. Hem böylelikle, mutlu ve başarılı bireyler yetiştirilir. Hilâl Altıngargı Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Eğitim sisteminin sadece yazılıya dayanmasını istemiyorum. Yazılıların yanında sık sık sözlüler de yapılmalı. Mesela yazma yeteneği yetersiz olan bir öğrencinin sınavda kötü not alması haksızlık olur. Fakat sözlü yapılırsa aynı öğrenci sınavda yazamadığı şeyleri sözlülerde doğru bir şekilde söyleyebilir, iyi bir not alır ve yazılıda aldığı kötü notu telafi edebilir. Barış Demir Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Öğrenciler serbest giyinsin. Eğitim, görsel ve duyusal olmalı. Eğitim, seviye gruplarına ve ilgi alanlarına göre ayrılmalı. Öğretmenler, öğrencileri ne yaparsa yapsın arkadaşlarının yanında küçük duruma düşürmemeli. Umut Doğuş Kaçmaz Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Eğitimimizde her öğrencinin yeteneklerine veya hangi mesleği seçeceğine dair deneyimler yapılmalı, bunlara göre aşamalar belirlenmelidir. Kişi sayısı daha aza indirilmelidir. Böylece yetenekler hem daha sağlıklı geliştirilir, hem de başarı oranı yükselir. Önce, başarıya göre, normal sınıflandırma yapılmalı. Başarılı öğrenciler bir sınıfa toplanmalıdır. Bu aşama da bitince, sınıflar yeteneklere göre ayrılmalı, yeteneklere göre ders verilmelidir. AŞAMALAR Normal sınıflandırmak Yeteneğe göre sınıflandırmak Bunu geliştirerek devam ettirmek NİTELİKLİ ELEMAN 15

GELİŞMİŞ BİR ÜLKE Unutmamalı ki her gelişmiş ülkeyi geliştiren ilk unsur eğitimdir. Merve Akın Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Sınavsız bir eğitim olmalıdır. İnsanların sınav olmadan seçilemeyeceğine ya da sınav olmadan insanların çalışmayacağına inanmıyorum. Cem Deniz Erim Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Görsel ve araştırmaya dayanan, yazılı ve sınav stresi olmayan öğrencinin durumuna bakarak not verilen, serbest kıyafetli bir eğitim isterim. Buğra Kabımar Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Eğitim sistemimizi beğenmiyorum. Özelliklede LGS ve ÖSS gibi tek bir sınavla öğrencilerin değerlendirilmesi çok yanlış. Öğrencilere birden fazla sınav uygulanmalı, bu sınavların ortalaması alınmalı, öğrencilerin değerlendirilmesi ona göre yapılmalı. Bu tür uygulama daha iyi olur. Süleyman Kartal Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Bence eğitim çocukların kafasından zorunlu düşüncesini kaldıracak biçimde verilmeli: Yani öğretmenler, derste öğretmen gibi değil, öğrencilerle bir şeyi paylaşan arkadaş gibi olmalı. Öğrencilerin klasik öğrenci biçiminde değil öğretmenin karşısında olgun bir insan gibi kendi fikrini söylemesi gerekir. Böyle bir eğitimin öğrencilerin kafasından zorunlu düşüncesini kaldıracağına inanıyorum. Zerrin Pehlivan Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Rahat bir eğitim olmalıdır. Bir öğretim yılında 2 sınav olmalıdır. 1. dönem ve 2. dönem. Bütün dersler hem eğlenceli hem de öğretici olmalıdır. Dersler monoton geçmemelidir. Zorla ders çalıştırılmamalıdır. Öğretmenler sert davranmamalıdırlar. Her çocuğa değişik öğrenme yöntemleri ile yaklaşılmalıdır. Derslerde öğrenmeye yönelik oyunlar oynanmalıdır. Özel dershane sınavları kaldırılmalıdır. Her çocuğun üstünde ders çalış baskısı yaratılmamalıdır. Öğretmenler, öğrencilerine bilgilerini güzel bir şekilde aktarmalıdır. Derslerde deneyler yaparak öğrenilen bilgiler pekiştirilmelidir. Okulda tembel, çalışkan ayrımı yapılmamalıdır. 16

Murat İşisağ Afyon Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi Eğitim sadece dersleri değil, hayatın her bölümünü kapsamalıdır. Sadece notlara değil davranışlara da değer verilmelidir. Seren Ermiş Yaş 12 Amasya Bilim ve Sanat Merkezi Bireysel yetenekleri farkettirici bir program olmasını, herkesin ilgi alanına göre ders almasını ve öğrencilerin daha çok bilinçlendirilmesini istiyorum. Böylelikle öğrenci sevdiği bölüme gittiği için isteyerek çalışacaktır kanısındayım. Kübra Pınar Kanar Yaş 12 Amasya Bilim ve Sanat Merkezi Okulların yarısı üstün ve özel yetenekli öğrencilerden, diğer yarısı normal öğrencilerden oluşmalıdır. Çünkü bu öğrenciler tek tek ayrılıp, farklı okullara yerleştirilirlerse toplum içerisindeki tüm insanlara ayak uydurmaları zor olabilir. Örneğin üstün ve özel yetenekli öğrenciler 8 senelik zorunlu eğitim süreci içerisinde farklı bir okulda diğer öğrencilerden kopmuş bir şekilde yetiştirilirse, eğitim hayatının devamında diğer öğrencilere uyum sağlamaları zorlaşır. Bu, öğrencinin zamanla derslerindeki başarısını kaybetmesini sağlar. Normal bir öğrenci de ayrı tutulup yetiştirilse aynı şeylerin benzeri onunda başına gelecektir ve sonuç diğer öğrencilerinkiyle aynı olacaktır. Okulların yarısı üstün ve özel yetenekli öğrencilerden yarısı da normal öğrencilerden oluşursa toplumdaki insanlar arasında uyum sorunu yaşanmayacaktır. Normal seviyedeki bir öğrenci bu sistem sayesinde bir takım yetenekler kazanmaya başlayacaktır. H. Ahsen Kahya Yaş 13 Amasya Bilim ve Sanat Merkezi Kişisel çalışma odaları olmalı ve yeterli sessizlik sağlanmalı. Bilal Tonga Amasya Bilim ve Sanat Merkezi 17

Eğitimimizde kullanılan ders kitaplarımız yıllar boyunca yüzleri değiştirilerek bizlere sunulmamalıdır. Bizlere geçerliliğini yitirmiş bilgiler öğretilmemelidir. Kitaplarımızın içinde, günümüz olaylarını, sorunlarını, sade bir dille bulabilmemiz gerekir. Ancak bu şekilde beynimizde taşıyacağımız bilgileri kullanabilmemiz mümkün olur. Melisa Aslan Yaş 13 Amasya Bilim ve Sanat Merkezi Bir çocuk üstün yetenekli ise onun yaşıtlarıyla aynı koşullarda yetişmesi düşünülemez. Özgür ve yaratıcı fikirler istiyorsak hayal gücümüzün sınırları olmamalı ve hayal gücümüzü engelleyen sınırlarını kaldırmak tamamen imkanlara bağlıdır. Nasıl ki bir bitki hava ve su olmadan fotosentez yapamazsa, üstün yetenekli bir öğrenci de elinde imkanları olmadan zekâsını kullanamaz. Atilla Oğuz Kağan Kelekci Yaş 14 Amasya Bilim ve Sanat Merkezi Her türlü malzemesi bulunan güzel sınıflarda, tekli sıralarda, bahçesinde güzel bir cafeterya, çocuklar için oyun parkı, havuz ve basket sahası olan, sınıfları rengârenk boyalarla süslü olan, büyük bir kütüphanesi bulunan, öğrencilerin her istediğini yapan bir müdürle yönetilen, büyük bir seminer salonu olan bir de demokrasi ile yönetilen bir okulda eğitim görmek istiyorum. Sena Ünal Bayburt Bilim ve Sanat Merkezi Okullarda klasik ders anlatımlarının yerine daha ilgi çekici ders anlatımlarının olmasını istiyorum. Sadece derslerin değil hayatın gerçeklerinin de anlatılması ilerisi için iyi olur. Okullarda öğrencinin başarılı olduğu alanlara göre eğitim olmasını isterdim. Ders öğretmenlerinin bazen dersin dışına çıkıp bizlere hayatında karşılaştığı iyi veya kötü anılarını anlatması. Havva Kazancı Bayburt Bilim ve Sanat Merkezi Okuldaki eğitimimizin, a) Daha az kişiyle b) Daha çok malzemeyle 18

c) Daha eğlenceli d) Daha sabırlı e) Daha arkadaşça f) Daha iyi bir öğretmenle olmasını İSTERİM. Adem Kelleci Bayburt Bilim ve Sanat Merkezi Artık klâsiğin dışına çıkılmalı. Okullarda verilen dersler tamamen değiştirilmeli. Örneğin matematik dersinde bana rasyonel sayıyı değil de rasyonel sayının ortaya çıkışı anlatılmalı. Deneyler yaptırılmalı. Yeni şeylere teşvik edip benim araştırmacı ruhlu olmam desteklenmeli. Proje yapmam sağlanmalı. Önce bana sevgi, saygı ve hoşgörü duygularını aşılamalı. Öğretmenlerim bana güvenmeli. Ben en saçma en mantıksız düşüncelere de sahip olsam beni sonuna kadar desteklemeli. Benim yanımda olmalı. Eğitimim beni her yönüyle desteklemeli. Gamze Odabaşı Bayburt Bilim ve Sanat Merkezi Ben eğitimin herşeyden önce kelime anlamına yakışır bir şekilde yapılmasını istiyorum. Yani eğitim insanların eğitilmesi için yapılmalı. Serap Sır Bayburt Bilim ve Sanat Merkezi Eğitim çok sıkı olmamalı. İnsanlar ne için, nasıl eğitim gördüklerinden habersiz okuyorlar. Her gün okul formalarını giyinip, kitaplarını eline alıp, okula gidiyorum diyerek kendini gün boyu kandırmanın dışına çıkmalı eğitim. Çünkü bizi hayata hazırlayan yalnızca fizik, edebiyat değil, aynı zamanda da kişiliğimiz ve uygulamamızdır. Başak Çikot Bayburt Bilim ve Sanat Merkezi Derslerin daha neşeli olmasını, gerektiğinde şakaların, esprilerin de yapılmasını isterdim. Daha kolay, sıkıcı olmayan bir eğitim şekli. Sefa Aydın Bayburt Bilim ve Sanat Merkezi Büyük resim laboratuarı olması gerekiyor. 19

İlkyaz Arabacı 7 Yaş Beyazıt İlköğretim Okulu Karma Sınıfı Deneyler yapabileceğimiz bir eğitim olmalı. Laboratuarlar olmalı ve bu laboratuarlarda deneyin patlamaması için yanlış yolda olup olmadığımızı söyleyecek bir alet olmalı. Bu her deney için değişir. Yanlış bir madde koyulduğunda ışığı yanıp söner. Matematikte de zorlandığım zaman kendiliğinden düşünebilen bir alet. Burak Mete 7 Yaş Beyazıt İlköğretim Okulu Karma Sınıfı Öğrenciler için gerekli her şey olsun. Bilgisayar olsun, internet olsun. Öğretmen çocuklara iyi davransın. Öğrencinin hızına göre ilerlesin. Tahtadaki soru yapılmadıysa öğretmen beklesin. Eylül Arslan 8 Yaş Beyazıt İlköğretim Okulu Karma Sınıfı Yabancı dil öğretilmesi gerekli. Bütün okullarda iyi imkanlar olmalı. Teneffüslerde oynayabilecekleri büyük alan olsun. Sizin başlattığınız gibi böyle bir proje olmalı. Öğrenci sayısı 30 kişiyle kısıtlanmalı. Okula başlamadan önce, okulöncesi eğitim verilmeli. Dersler en detaylı bir şekilde işlenmeli. Okullarda daha çok deneyler yapılmalı. Bartu Bingöl 8 Yaş Beyazıt İlköğretim Okulu Karma Sınıfı Motor dersi, fizik dersi olmalı. Güncel hayatla ilgili dersler olmalı. Hayatta neler olduğunu bilmemiz lazım ki ilerleyebilelim. Oyun dersi olmalı. Oyunlardan gerçek hayata uyarlama yapmak için. Dora Yaşar 8 Yaş Beyazıt İlköğretim Okulu Karma Sınıfı Buradaki gibi bir eğitim istiyorum. Çünkü hem eğlendirici hem de eğitici. Özellikle düşünce becerileri eğitimi çok iyi. Emek Yüksek 20

8 Yaş Beyazıt İlköğretim Okulu Karma Sınıfı Eğitim göremeyenler de eğitime katılmalı. Eğer okula gidemiyorlarsa, benim ürettiğim akılsayarı alsınlar. Konuşma öğretiyor,yürümeyi, yüzmeyi, matematiği yani her şeyi öğretiyor. Tahtalar beyaz tahta olmalı. Çağan Selim Çoban 8 Yaş Beyazıt İlköğretim Okulu Karma Sınıfı Cevabımı anlamanız için önce sokağa bakın. Koşuşturan, düşünen, işe yetişme telaşıyla otobüslere hücum eden işçiler. Asık suratlı insanlar... Goethe nin bir lafını çok severim, Üç bin yıllık geçmişinin hesabını yapamayan insan, günübirlik yaşayan insandır. der. İşte bu sokaktaki tüm insanlar günü birlik yaşayan insanlardır. Tükiye nin eğitim açısından en büyük sorunu budur bence. Avukat olursunuz, yasaları öğrenirsiniz, 30 yıl boyunca başka şey öğrenmezsiniz. Doktor olursunuz, insan fiziğini öğrenirsiniz, 30 yıl boyunca başka şey öğrenemezsiniz. Fakat bir insana düşünmeyi öğretirseniz,insan düşünerek hayatının sonuna kadar her gün farklı şeyler keşfeder. Bu yüzden ortaokuldan itibaren FELSEFE yani DÜŞÜNME nin öğretildiği dersler olmalı. Türkiye yi SADECE GÜNÜ YAŞAYAN, YAŞADIĞI GÜN İÇİNDE BOĞULUP GİTMİŞ İNSANLARdan kurtarmalıyız. Sonra, bu kurtardığımız insanları ezberci olmayan, azotun simgesi ya da küçük sesli uyumu gibi saçma ve gereksiz şeyleri müfredatında bulundurmayan bir eğitimle donatıp, dünya önüne çıkarmalıyız. Ece İrem Arslan Yaş 13 Bursa Bilim ve Sanat Merkezi Bence eğitim, çağa uyan olmalıdır. Amma herşey bir yana eğitim, öncelikle insanı düşündürmeli. Yani Ezbere Hayır felsefesi gerekir. Bilgilerimizi ölçmek için tabi ki sınavlar olmalıdır ama bu sınavlar kaderimizi belirlememelidir. Bu sınavlarda insanın yorum gücü ölçülmeli ve ezber bilgilerden uzaklaşılmalıdır. Aslınur Dalkılıç Yaş 13 Bursa Bilim ve Sanat Merkezi Öğrenci ağırlıklı, iyi bir ders ortamı olan, başarıya göre sınıflandırılan, dersin derste, sosyal etkinliklerin sosyal etkinlik zamanında yapıldığı, gerekirse kaynaklardan (yazılı, görsel işitsel) araştırma ve bilgilendirme yapılan, eğlenerek öğreten bir eğitim isterim. 21

Tevfik Soylu Yaş 12 Denizli Bilim ve Sanat Merkezi Biyolojiyi inceleyerek, Edebiyatı uygulayıp konuşarak, matematiği yaşayarak, coğrafyayı görerek, İngilizceyi devamlı uygulayarak yapmalı. Öğretmenlerin hepsi her sene psikolojik denetlemelerden geçerek eğitim vermeliler. Hepsi bize arkadaş, bir dost gibi olmalı. Her an kişiyi ayakta tutacak şekilde ders anlatmalı. İyi bir dinleyici hâline getirerek gerekli konsantreyi vererek derse başlamalıdırlar. Nurdan Arpacık Yaş 13 Denizli Bilim ve Sanat Merkezi Bir öğrenciye dersler hayatındaki gerekliliğe göre verilmelidir. O öğrenciye ne kadar gerekli ise o oranda verilmelidir. Gerekliliği az olan derslerde öğrenci zorlanmamalıdır. Resul Gürbüz Isparta Bilim ve Sanat Merkezi Uygulamalı bir eğitim istiyorum. Çocuklar öğrendikleri şeyleri uygulayabilmeliler. Böylece öğrenilen bilgi kalıcı olur. Çocukların yetenekleri ortaya çıkarılıp, çocuğun o yetenek üzerinde gelişmesi sağlanmalı. Ozan Ünal Isparta Bilim ve Sanat Merkezi Bilim Sanat Merkezi nde eğitimimiz teorik olmayıp deneye ve gözleme dayalı olmalıdır. Deney ve gözlemlerimizi istediğimiz gibi yapabilmek için uygun ortam ve araçgereç sağlanmalıdır. Eğitim sırasında bizi çok fazla sıkmamalısınız. Kendi seçtiğimiz konular üzerinde çalışmamıza izin verilmelidir. Emre Yorgancıgil Isparta Bilim ve Sanat Merkezi Eğitimi düzeltmenin ilk yolu da öğretmenleri düzeltmekten geçiyor. Bence önce öğretmenlerin ön eğitimi göz önüne alınmalı, onlara yüksek bir yaşam standardı sunulmalı. Cansu Çelik Isparta Bilim ve Sanat Merkezi 22

Sınavlara hazırlayıcı değil, sadece gelecek düşünen değil, yazıcı-yorucu değil yaratıcı eğitim gerekli: Müfredattan korkan değil, müfredatı aşmayı ve tartışmalı eğitimi seven bir okul istiyoruz. Kürşat Ateş Isparta Bilim ve Sanat Merkezi Eğitim oyunla olmalı. Eğitim insanı veya öğrenciyi azarlayarak verilmemeli. İşte o zaman çocuğun öğrenim seviyesi de gelişir. Yasin İnal Isparta Bilim ve Sanat Merkezi Okul çağına gelen çocuklar anaokullarından itibaren izlenerek hangi konuda yetenekli oldukları tespit edilmeli. Bu çocuklar belirli bir yaşa geldikten sonra gruplandırılmalı. Kendi alanlarındaki okullarda eğitim verilerek yüksek tahsil fırsatı verilmeli. Ayrıca bu çocuklar iyi eğitim görmüş öğretmenler tarafından ileri teknolojiyle donatılmış sınıflarda eğitilmeli. Fatma Karakoç Isparta Bilim ve Sanat Merkezi Okullarda çocukların yetenek alanlarının keşfedilmesi daha yararlı olur. Ayrıca okullarda sosyal faaliyetlerin artırılması ve yetenek alanlarının belirlenmesi gerekir. Çocukların meslek seçimlerini üniversite değilde lise yada ortaokuldan başlayan programlarla yürütülmesi ve sınavların kaldırılması da öğrencilerin daha rahat olmasını sağlar. Böylelikle de erken yaşta eğitilen çocuklardan daha çok verim alınır ve konularında uzman kişiler olurlar. Tarık Demir İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi Eğitimimiz daha çok deneylere dayanmalı. Daha özgür bir şekilde elimizdeki malzemelerle kendimiz projeler çıkarmalıyız. Araştırıp, kendi yarattığımız ürünleri (okulda) daha çok üretmeliyiz. Okullarda sınavsız eğitim yapılmasını istiyorum. Çünkü sınavlar insanın durumuna göre her zaman değişebiliyor. İyi bir öğrenci sınavlarda stres yapıp düşük notlar alabiliyor. Ayrıca sınavlara çalışmaktan, başka şeylere (araştırma, gözlem) zaman 23

kalmıyor. Bunun yerine öğrencinin performansına ve yıl boyu çalışmalarına göre öğrenci değerlendirilirse daha iyi olacağını düşünüyorum. Burak Tantoy İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi Öncelikle müfredatın değiştirilmesini istiyoruz. Öğretmenlerin daha açıklayıcı bir anlatım yapmasını istiyorum. Her dersin eşit süreli yapılmasını istiyorum. Eğitimin yazarak değil yaşatarak yapılmasını istiyorum. Tunç Deha Uluç İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi Ezberci eğitim yerine daha çok görsellik kullanılmalı. Dersler sınıflarda değil labaratuvar ortamında yapılmalıdır. Sınavlar klasik sınav olarak değil test dolarak yapılmalı. Çünkü lise Giriş Sınavın da geleceğimizi testle belirliyoruz. Yiğit Gündüz İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi var. Öğretmenler sinirlendiğinde bağırmasınlar. Çünkü o yüzden okula gelmeyenler Barış Hocaoğlu Yaş 10 İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi Ezbere dayanan eğitime son! Bireysel Eğitim Bilgisayarlı Eğitim Öğrencinin ilgileri doğrultusunda yönlendirilmesi ve sadece O konuda eğitim olması. Velilerin sık sık bilinçlendirme ve psikolojik destek programlarına alınması. Gökay Yıldırım İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi Yaratıcı ve analitik düşünceyi öne çıkaran, bilimin ve sanatın, sadece ders kitaplarından ibaret olmadığı bir yaşam tarzı olduğu düşüncesini çocuklara küçük yaşta veren bir eğitim sistemi istiyoruz. Tuğçe Karakaya İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi 24