Madde 318. Halkı askerlikten soğutma



Benzer belgeler
TEMEL YASALAR /DÜZENLEMELER

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet

Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

HAYATA KARŞI SUÇLAR. Madde 81- (1) Bir insanı kasten öldüren kişi, MÜEBBET HAPİS CEZASI ile cezalandırılır.

Harf üzerine ÎÇDEM. Numara

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır.

İTİRAZIN KONUSU: günlü, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu nun;

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00

4734 sayılı Kamu İhale Kanununda düzenlenen cezai ve idari yaptırımlar ile sorumluluk hükümleri; İhale dışı bırakılacak olanlar, İhaleye katılamayacak

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Şiddete Karşı Ceza Hukuku Tedbirleri Almanya daki son kanun değişiklikleri ve Türk ceza hukukundaki durum

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

CEZA HUKUKU (FĐNAL SINAVI) 1- TCK ye göre, aşağıdakilerden hangisi davayı düşüren nedenlerden biri değildir?

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ GENEL KURUL KARAR N.B.B. BAŞVURUSU (2) (Başvuru Numarası: 2014/17143) R.G. Tarih ve Sayı: 22/3/

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ KANUN NO: Taksir. (1) Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde. cezalandırılır.

İKİNCİ DAİRE KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR

Kadına YÖNELİK ŞİDDET ve Ev İçİ Şİddetİn Mücadeleye İlİşkİn. Sözleşmesi. İstanbul. Sözleşmesİ. Korkudan uzak Şİddetten uzak

2 Kasım Sayın Bakan,

T.C. D A N I Ş T A Y ONİKİNCİ DAİRE Esas No : 2011/6627 Karar No : 2015/4677

MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ?

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR. Başvuru Numarası: 2013/8492. Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM KARAR

OSMAN KAVALA DOSYASI YARGIYI YARGILAMA

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

Basında Sorumluluk Rejimi. Medya Ve İletişim Ön Lisans Programı İLETİŞİM HUKUKU. Yrd. Doç. Dr. Nurhayat YOLOĞLU

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ

5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel Suçlarla Ġlgili Bölüm. Önerilen DeğiĢiklik Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42)

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

Kabul Tarihi :

CİNSEL SALDIRILAR ACİL HEKİMİNİN SORUMLULUKLARI. Dr. Serhat KOYUNCU Gaziosmanpaşa Üniversitesi Acil tıp A.D

Mevzuat Kroniği CEZA HUKUKU

CEZA YARGILAMASI KAPSAMINDA İHAM UYGULAMASINDA KLON DAVA KAVRAMI

ÖZEL HAYATIN VE HAYATIN GİZLİ ALANININ CEZA HUKUKUYLA KORUNMASI (TCK m )

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

Türk Hukuku nda ve Karşılaştırmalı Hukukta Vicdani Ret

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ

Ali Kemal Yıldız Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM

İçindekiler İKİNCİ BAB HÜRRİYET ALEYHİNDE İŞLENEN CÜRÜMLER. Birinci Fasıl Siyasi Hürriyet Aleyhinde Cürümler

DANIŞTAY 12. Daire 2008/6979 E.N, 2009/854 K.N.

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No Kabul Tarihi :

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. Resmi Gazete: Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2009/59. Karar Sayısı : 2011/69

BİLGİ GÜVENLİĞİNİN HUKUKSAL BOYUTU. Av. Gürbüz YÜKSEL GENEL MÜDÜR YARDIMCISI

KARAPARA AKLANMASININ ÖNLENMESİ

İÇİNDEKİLER. Ceza Hukuku Genel Hükümler

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR

Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığından:

TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ SERİ: A SIRA NO: 6 YAYIMLANDI

İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Nurcan YILMAZ ÖZEL ADİL YARGILANMA HAKKI KRİTERLERİNİN TÜRK İDARİ YARGILAMA HUKUKU AÇISINDAN MUHTEMEL VE GERÇEKLEŞEN ETKİLERİ

2016 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

İdari Yargının Geleceği

: İstanbul Barosu Başkanlığı

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

BİRİNCİ KİTAP DENETİM MEKANİZMASI (KURUMSAL HÜKÜMLER) BirinciBölüm GİRİŞ

: Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA

SOYKIRIM SUÇUNUN ÖNLENMESI VE CEZALANDIRILMASI SÖZLEŞMESI

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

ı.t. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR CANAN TOSUN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/8891)

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Kamulaştırma, Mülkiyet Hakkının Korunması, Ek Protokol - 1

İŞ KAZALARINDA DOĞAN HUKUKİ VE CEZAİ SORUMLULUKLAR

Haklara Tecavüz Halinde Hukuki Ve Cezai Prosedür

ÖZEN ÜLGEN ANAYASA YARGISINDA İPTAL KARARLARININ ETKİLERİ

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

ÜYE ROBERT CAROLAN TARAFINDAN BİLDİRİLEN KARŞIOY VE MUTABIK GÖRÜŞ YAZISI

TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN ileti5252

2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

MALİYE BAKANLIĞI BAŞHUKUK MÜŞAVİRLİĞİ VE MUHAKEMAT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İÇ GENELGELER

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ. Hasan Celal GÜZEL-TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no:65849/01) NİHAİ KABULEDİLEBİLİRLİK KARARININ ÖZET ÇEVİRİSİ

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

I sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunun başvuru konusu kuralının Anayasaya aykırılığı sorunu:

Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun. Kanun No:5252. Resmi Gazete:13 Kasım BİRİNCİ BÖLÜM.

Türkiye Büyük Millet Meclisi nde ( TBMM ) 26 Mart 2015 tarihinde 688 Sıra Sayılı Kanun ( 688 Sıra Sayılı Kanun ) teklifi kabul edilmiştir.

TÜRK KAMU YÖNETİM SİSTEMİ

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

KİTLE İLETİŞİM HUKUKU

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK/25

Transkript:

1 Madde 318 Halkı askerlikten soğutma Madde 318 - (1) Halkı, askerlik hizmetinden soğutacak etkinlikte teşvik veya telkinde bulunanlara veya propaganda yapanlara altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Fiil, basın ve yayın yolu ile işlenirse ceza yarısı oranında artırılır. Vicdani red hakkı, uluslararası hukukun koruduğu ve Türkiye nin de imzacıları arasında bulunduğu Uluslararası Sivil ve Siyasal Haklar Bildirgesinin 18. maddesine göre bir insan hakkıdır. Avrupa Birliği üyesi ülkelerin pek çoğunda vicdani red hakkı tanınmıştır. Kısaca vicdani red olarak tanımlanan inançları nedeniyle askerlik hizmeti yapmama hakkı nedeniyle yapılan eylemler ve yazılar ile bu hakkını kullanmayı talep eden kişiler hakkında bu maddeden davalar açıldığı gibi ve eski TCK nın 155. maddesiyle nedeniyle yargılanıp ceza almış çok sayıda kişi bulunmaktadır. Madde militarist bir yaklaşımın ürünü olup geniş bir yoruma da imkan verdiğinden uygulayıcının bakışına göre ifade özgürlüğü açısından çok tehlikeli sonuçlar doğurabilecek bir düzenlemedir. Nitekim gerek yasa maddesinin halihazırdaki uygulaması gerekse önceki ceza yasasında yeralan aynı içerikli maddenin uygulaması bunu açık biçimde göstermektedir. Askerlik yapmayacağını daha önce ilan eden ve Mayıs 2005 te tutuklanan vicdani redci Mehmet Tarhan daha sonra askeri birliğine sevkedilmiş ve emre itaatsizlikte ısrar suçlamasıyla hakkında dava açılarak yeniden Sivas askeri cezaevine gönderilmiştir. Yargıtay Savcısı Ö.Faruk Eminağaoğlu ve Anayasa Mahkemesi Raportörü Osman Can tarafından yapılan; vicdani reddin anayasada vicdan özgürlüğü kapsamında değerlendirildiği ve askerliğin değil, vatan hizmetinin zorunlu olduğuna ilişkin yorumlara rağmen yerel mahkeme vicdani red hakkına herhangi bir atıfta bulunmamıştır. Düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gereken vicdani red hakkını açıklayan Mehmet Tarhan insanlıkdışı uygulamalara maruz kalmıştır. Mehmet Tarhan, Türk Ceza Kanunu nun 88. maddesi kapsamında yargılanmakta olup 3 ay ile 5 yıl arasında değişen hapis cezası tehdidi altında bulunmaktadır. Vicdani redcilerle ilgili haber yapan Gündem gazetesi muhabiri Birgül Özbarış a TCK nın 318. maddesine göre halkı askerlikten soğutmak suçlamasıyla üç dava açılmıştır. Gazetede 24 Eylül 2005'te yer verilen "Savaşa Karşı Buluşma" haberi, ve 19 Ekim 2005 tarihli nüshasında çıkan "Redcilerden AB'ye mesaj var" başlıklı söyleşi ile "Ne Askerlik Ne Savaş" başlıklı habere de dava açılmış olup üç dava da devam etmektedir. Örneğin, ÖDP Genel Başkan Yrd. Saruhan Oluç un, Genelkurmay Askeri Mahkemesince TCK 155. maddesinden yargılanıp 2 ay hapis cezasına çarptırılmasına ve bu cezayı yatmasına neden olan, Haydi Askere başlıklı yazısından iddianameye ve hükme yansıyan cümleler şu şekildedir:... Askerde hiyerarşik yapıya itaat, egemen olanların (üstün) şiddetine boyun eğmek öğretilir. Bu, askerlik sonrası yaşamında da geçerli olmak üzere kafalara nakşedilir. Askere gidenin adam olmasının, sivriliklerinin törpülenmesinin anlamı budur. Mevcut düzene uyumlu insanların, gerekirse şiddet yoluyla yetiştirilip son şeklinin verildiği (bu tür eğitim aile ve okul sıralarında başlar) ve hayata hazırlandığı mekanlardır askeri birlikler...

2 Anayasa nın 90. maddesi gereğince uluslararası sözleşmeler ve yargı kararları da Türk hukuk sistemine dahil olduğundan; BM Siyasal ve Medeni Haklar Uluslararası Sözleşmesi nin 18. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 9. ve 10. maddeleri gereğince yasada bu maddenin düzenlenmesi yerinde değildir. Vicdani red açıklamaları dışında, savaş karşıtı ve barışçıl ifade açıklamaları ile askerlikle ilgili eleştiri içeren her tür yazı ve açıklamalar bu madde kapsamına alınarak davalar açılmakta, cezalar verilmektedir. İfade özgürlüğü açısından çok ciddi bir tehdit oluşturan bu maddenin yasa metninden tümüyle çıkarılması gerekmektedir. Maddenin kaldırılması yanında, vicdani red nedeniyle askerlik yapmak istemeyen kişilerin bu reddi yasal koruma altına alınmalı ve örneğin aynı süre için kamu hizmetinde bulunmaları ve toplumlarına bu şekilde hizmetleri sağlanmalıdır. Madde 319 Askerleri itaatsizliğe teşvik Madde 319 - (1) Askerleri veya askerî idareye bağlı olarak görev yapan diğer kişileri Kanunlara karşı itaatsizliğe veya yeminlerini bozmaya veya askerî disiplini veya askerlik hizmetine ilişkin görevlerini ihlale yönelten ve tahrik edenler ile Kanunlara, yeminlere veya disiplin veya diğer görevlere aykırı hareketleri askerler önünde öven veya iyi gördüğünü söyleyen kimselere, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Fiil, aleni olarak işlenmişse iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. (3) Fiil, savaş zamanında işlenmiş ise ceza bir katı oranında artırılır. Askeri Ceza Kanununa göre askerler verilen emirlere karşı itaatsizlikleri sonucu cezalandırılmaktadırlar; bu madde ise sivil vatandaşların cezalandırılmasına yöneliktir. Maddede iki tür eylem cezalandırılmaktadır. Kanunlara karşı itaatsizlikle ilgili yasa maddesi uyarınca cezalandırma mümkün iken askerlerle ilgili tekrar bir düzenleme yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Bu düzenleme silahlı kuvvetlere kutsal bir önem atfeden yaklaşımın bir başka yansımasıdır. Böyle bir konuda tahrikin var sayılabilmesi ancak bu suçun oluşması halinde kabul edilebilir ise de; bu durumda da genel hükümler gereğince ilgili kişinin azmettiren olarak cezalandırılması mümkündür. Yine askeri birliklerde, asker kişilerin aykırı hareketlerin övülmesinden ya da iyi görüldüğünün söylenmesinden etkilenmeyecek şekilde eğitilmesi ve ordu mensuplarında en azından bu düzeyde bir disiplinin ve bağlılığın sağlanması askerliğin doğası gereğidir. Tehlike suçu niteliğindeki bu düzenleme, açıkça, silahlı kuvvetler hakkında söylenecek olumsuz sözleri engellemek, bu yoldaki her tür açıklamanın önüne geçmek amacını taşımaktadır. Bu şekilde, tehlike suçu yaratılmak suretiyle, askerler hakkında söz

3 söylemenin engellenmesi ifade özgürlüğü kapsamında kabul edilemez niteliktedir. Demokratik bir toplumda, devletin her kurumu gibi askerlerin, ordunun eleştirilmesi mümkün olmalıdır. Maddenin 2. fıkrasındaki aleni olarak işlenme kaydı, bu konuda eleştirel düşünceleri başkalarıyla paylaşmayı, düşünceyi ifadeyi baskı altına alacak bir niteliğe sahiptir. Bu nedenlerle, 1.fıkradaki yönelten ve tahrik edenler ile Kanunlara, yeminlere veya disiplin veya diğer görevlere aykırı hareketleri askerler önünde öven veya iyi gördüğünü söyleyen kimselere kısmı çıkarılarak bunun yerine sevkeden kimselere ibaresi metne konularak suç tehlike suçu olmaktan çıkarılmalı ve 2. fıkra ise madde metninden tümüyle çıkarılmalıdır. Bu durumda madde metninin aşağıdaki şekilde değiştirilmesi önerilmektedir: Madde 319 - (1) Askerleri veya askerî idareye bağlı olarak görev yapan diğer kişileri Kanunlara karşı itaatsizliğe veya yeminlerini bozmaya veya askerî disiplini veya askerlik hizmetine ilişkin görevlerini ihlale sevk eden kimselere, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Fiil, savaş zamanında işlenmiş ise ceza bir katı oranında artırılır. Madde 323 Savaşta yalan haber yayma Madde 323 - (1) Savaş sırasında kamunun endişe ve heyecan duymasına neden olacak veya halkın maneviyatını sarsacak veya düşman karşısında ülkenin direncini azaltacak şekilde asılsız veya abartılmış veya özel maksada dayalı havadis veya haber yayan veya nakleden veya temel milli yararlara zarar verebilecek herhangi bir faaliyette bulunan kimseye beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Eğer fiil; a) Propagandayla, b) Askerlere yönelik olarak, c) Bir yabancı ile anlaşma neticesi, İşlenmişse, verilecek ceza on yıldan yirmi yıla kadar hapistir. (3) Fiil, düşmanla anlaşma neticesi işlenmişse müebbet hapis cezası verilir. (4) Savaş zamanında düşman karşısında milletin direncini tehlikeyle karşı karşıya bırakacak şekilde yabancı paraların değerini düşürmeye veya itibarı amme kağıtlarının değeri üzerinde etki yapmaya yönelik hareketlerde bulunan kimseye beş yıldan on yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adlî para cezası verilir. (5) Dördüncü fıkrada yazılı fiil, bir yabancı ile anlaşma sonucu işlenmişse ceza yarısı; düşmanla anlaşma sonucu işlenmiş ise bir katı oranında artırılır.

4 Abartılmış veya özel maksada dayalı haberler madde gerekçesinde de belirtildiği gibi aslında doğru haberdir. Doğru haberin verilmesi, gerçeğin açıklanması suç olarak kabul edilemez. Yine maddenin 1. fıkrasında temel milli yararlara zarar verebilecek herhangi bir faaliyet ile yine bir tehlike suçu oluşturulmuştur. Temel milli yarar çok muğlak ve yoruma açık bir kavramdır ve güncel koşullara, uygulayıcıların yaklaşımına bağlı olarak her türlü faaliyet kolaylıkla temel milli yarar olarak yorumlanabilir. Öte yandan temel milli yarar gibi belirsiz bir kavrama dayalı olarak bu kadar yüksek bir ceza tayini orantılılık prensibi ile de uyumlu değildir. Ayrıca haber yayan veya nakleden ibaresi daha çok basına işaret etmektedir. AİHM, Castells-İspanya davasında Kitap, gazete, dergi gibi yazılı basının bütün türleri ile birlikte radyo, TV, internet yayınları, sinema, telefon, telgraf, telsiz iletişimleri, resim, karikatür ve fotoğraf türleri, bir düşünceyi açıklamakta yararlanılan çeşitli simgeler, 10.maddenin koruması altındadır. Bu güvence,düşüncenin dışa vurumunu gerçekleştiren iletim araçlarını da kapsamaktadır. denilmiş ve basının konumu Hukukun üstünlüğü ilkesine göre yönetilen bir devlette basın, ayrıcalıklı bir konuma sahiptir ifadesiyle vurgulanmıştır. Madde belirtilen böylesi hassas koşullarda olsa dahi, muğlak kavramlarla suç tasnifi ve ağır cezai yaptırımlar öngörülmesi, düşünceyi ifade/ iletişim özgürlüğünü ihlal edebilecek özellikler taşımaktadır. Bu nedenlerle, maddede yeralan, temel milli yarar gibi, muğlak kavramlar çıkarılarak madde yeniden düzenlenmeli ve ceza miktarlarında da indirime gidilmelidir. Madde 327 Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme Madde 327 - (1) Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri temin eden kimseye üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Fiil, savaş sırasında işlenmiş veya Devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askerî hareketlerini tehlikeye koymuşsa müebbet hapis cezası verilir. Madde 329 Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama Madde 329 - (1) Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri açıklayan kimseye beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir. askerî hareketlerini tehlikeye koymuşsa, faile on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilir.

5 (3) Fiil, failin taksiri sonucu meydana gelmiş ise birinci fıkrada yazılı olan halde, faile altı aydan iki yıla, ikinci fıkrada yazılı hallerden birinin varlığı halinde ise üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Madde 330 Gizli kalması gereken bilgileri açıklama Madde 330 - (1) Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askerî casusluk maksadıyla açıklayan kimseye müebbet hapis cezası verilir. askerî hareketlerini tehlikeyle karşı karşıya bırakmış ise, faile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir. Madde 334 Yasaklanan bilgileri temin Madde 334 - (1) Yetkili makamların Kanun ve düzenleyici işlemlere göre açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri temin eden kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Fiil, Devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askerî hareketlerini tehlikeyle karşı karşıya bırakmış ise faile beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir. Madde 336 Madde 336 - (1) Yetkili makamların Kanun ve düzenleyici işlemlere göre açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri açıklayan kimseye üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. askerî hareketlerini tehlikeye sokmuş ise faile on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilir. (3) Fiil, failin taksiri sonucu meydana gelmiş ise, birinci fıkrada yazılı olan halde faile altı aydan iki yıla, ikinci fıkrada yazılı halde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Madde 337 Yasaklanan bilgileri siyasal veya askerî casusluk maksadıyla açıklama Madde 337 - (1) Yetkili makamların Kanun ve düzenleyici işlemlere göre açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askerî casusluk maksadıyla açıklayan kimseye on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilir.

6 askerî hareketlerini tehlikeyle karşı karşıya bırakmış ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir. Madde 339 Devlet güvenliği ile ilgili belgeleri elinde bulundurma Madde 339 - (1) Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri veya yetkili makamların açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken hususları elde etmeye yarayan ve elde bulundurulması için kabul edilebilir bir neden gösterilemeyen belgelerle veya bu nitelikteki herhangi bir şeyle yakalanan kimseye bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Fiil, savaş zamanında işlenirse faile üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. 327,329,330,334,336,337,339 maddeler hakkında. 327,329,330. maddelerde sırasıyla Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri temin eden, açıklayan, siyasal veya askerî casusluk maksadıyla açıklayan kimselere verilecek cezalar; 334,336,337. maddelerde ise yine sırasıyla yetkili makamların kanun ve düzenleyici işlemlere göre açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri, temin eden, açıklayan, siyasal veya askerî casusluk maksadıyla açıklayan kimselere verilecek cezalar belirlenmektedir. Hangi bilgilerin niteliği bakımından gizli kalması gerektiği, bu niteliğin kim tarafından belirleneceği madde metinlerinden anlaşılamamaktadır. Düzenlemeler, yoruma dayalı olarak suç isnadında bulunulmasını mümkün kılmaktadır. Nitekim ülkemizde bir dönem, vakıf gibi yabancı kurumlarla ortak çalışmalar yapmak dahi casusluk olarak değerlendirilebilmiş ve ilgililer hakkında davalar da açılabilmiştir. Her iki gruptaki suçların bu şekilde ayrı maddelerle belirlenmesinin kanun sistematiğine aykırı oluşu bir yana tüm maddelerdeki ortak nokta, tanımı ve sınırları belirsiz niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgi olmaktadır. Her iki grupta bilgiler nedensizce Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla ve yetkili makamların açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken bilgi olarak ikiye ayrılmıştır. Buradan, açıklanması yasal olarak yasaklanmamış bilgilerin temini ve açıklanmasının da suç oluşturabileceği görülmektedir. Bu durum suç ve cezaların kanuniliği ilkesine aykırıdır. Aynı zamanda bir eylemin suç kabul edilebilmesi için öngörülebilir olması zorunludur. Oysa 327.,329. ve 330. maddeler, bu zorunluluğa aykırı biçimde, bir kimsenin yoruma ve o anki koşullara göre başlangıçta yasak olmayan bir bilgiyle ilgili olarak cezalandırılmasına imkan tanımaktadır.

7 334,336,337. maddeler de benzer sakıncaları içermekle birlikte, düzenleyici işlemlere göre açıklanması yasaklanan bilgilerden söz edilmektedir. Devlet sırlarının düzenleyici işlemlerle belirlenmesi mümkün ve yerinde değildir. Kaldı ki, Türkiye de varlığı resmi makamlarca inkar edilen Kırmızı Kitap gibi, halen kamuya açıklanmamış metinler dahi bulunmaktadır. 339. madde ile yukarıdaki altı maddede belirtilen hususları elde etmeye yarayan belgelerin bulundurulmasının cezalandırılması amaçlanmaktadır. Bu madde de bilginin tanımlanması açısından aynı sakıncaları içermektedir. Kaldı ki yasaklanan bilgilerin temini ve açıklanması cezalandırılmakta iken yasada böyle bir suçun ayrıca düzenlenmesine gerek de bulunmamaktadır. Sınırları belirsiz bir yorum imkanı sağlayan kabul edilebilir neden ve herhangi bir şey ifadeleri nin bir ceza yasasında yer alması yerinde değildir. Konunun, Ceza Yasası nda düzenleme yapılması yerine, tasarı halindeki Devlet Sırları Yasası nda yapılacak düzenlemeler ile kurala bağlanması mümkündür. Nitekim anılan yasa tasarısında çeşitli ceza hükümleri de mevcuttur. Bu maddelerde düzenlenen hususların Ceza Yasası ndan tümüyle çıkarılması gerektiği kanısındayız. Ancak, özel yasa çıkarılıncaya dek yasal boşluğa mahal verilmemesi için yasada, gizli kalması gereken bilginin net bir tanımı yapılarak, örneğin gizli ve çok gizli gizlilik derecesindeki bilgi ve belgeler denilmek suretiyle, yeniden ve bütünsel bir düzenleme yapılması gerekmektedir.