Ergenlik döneminde görülen talusun osteokondral lezyonlar

Benzer belgeler
Talus osteokondral lezyonlar nda artroskopik tedavi

Talusun Osteokondral Lezyonlarının Tedavisinde Mikrokırık Yöntemi Sonuçlarımız

Diz eklemindeki tip 4 osteokondritis dissekans n iki aflamal tedavisi

Çocuklarda dirsek ç k na efllik eden medial epikondil k r klar n n tedavisi

Selülit ile mücadelede son nokta. Cellulaze.

OSTEOKONDRAL OTOGREFT TRANSPLANTASYONU (MOZAİKPLASTİ) Doç. Dr. Tahsin BEYZADEOĞLU Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji AD

ENDOBUTTON CL ULTRA. Etkili Polyester örgülü sutür (#5 lead and #2 flipping) kullan lm flt r

Lateral ayak bile i ligamanlar n n Colville tekni i ile geç dönem rekonstrüksiyonu

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Atıf BAYRAMOĞLU Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı ERZURUM

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

Kondral ve osteokondral k r klar

B-10 Yün Elastik Ayak Bilekli i

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

Çocuklarda humerus medial epikondil k r klar nda orta dönem tedavi sonuçlar

Diz eklemi osteokondral lezyonlarının tedavisinde mozaikplasti tekniği

Plato Tibia ve ÖĞRENCİ DERS NOTLARI. Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı

Anatomi. Ayak Bileği Çevresi Deformitelerinde Tedavi Alternatifleri. Anatomi. Anatomi. Ardayak dizilim grafisi (Saltzman grafisi) Uzun aksiyel grafi

Malleol k r klar nda transfiksasyon vidas n n ç kar lmas veya b rak lmas n n fonksiyonel sonuçlara etkisi

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM

Patellanın Osteokondral Kırığı (Bir olgu sunumu eşliğinde literatür taraması)

II. PELV S-ASETABULUM

Asimetrik iki tarafl travmatik kalça ç k : Olgu sunumu

DERLEME REVIEW ARTICLE

ÖZGEÇMİŞ. Umut Akgün

IV. PELV S-ASETABULUM

N-3 Diz Sabitleyici (Posterior Sheel)

Ayak bile inin yumuflak doku s k flma sendromlar

AYAK BİLEĞİ LATERAL LİGAMENT YARALANMALARI TEDAVİSİ VE KLİNİK DENEYİMLERİMİZ

Diz ekleminde tam kat k k rdak lezyonlar n n tedavisinde mikrok r k yöntemi

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

ÜN TE II L M T. Limit Sa dan ve Soldan Limit Özel Fonksiyonlarda Limit Limit Teoremleri Belirsizlik Durumlar Örnekler

Osteokondral otogreft transplantasyonu bu

Diz kıkırdak lezyonlarında mikrokırık tedavi yöntemi sonuçları ve sonuca etki eden faktörler

Diz eklemi k k rdak lezyonlar nda artroskopik cerrahi ile di er uygulamalar

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

Ayak bile i lezyonlar nda artroskopik cerrahinin erken dönem fonksiyonel sonuçlar

Uygulama Önerisi : ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

Artroskopi, ortopedik cerrahların eklem içini görerek tanı koydukları ve gerektiğinde

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Ayak bile i anterolateral yumuflak doku s k flmas nda artroskopik cerrahi tedavi

Kronik lateral ayak bile i instabilitelerinin tedavisinde Bröstrom-Gould ameliyat n n yeri

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu

Ortopedi Forumu. Bölüm Editörü: Dr. Haluk Berk. Türkiye de ortopedik travmatolojinin öncüsü Ord. Prof. Dr. Ahmed Burhaneddin Toker ( )

Sporcularda Ayak ve Ayak Bileği Sorunları

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

Menisküs y rt klar n n klinik tan s ve efllik eden ön çapraz ba lezyonunun tan ya etkisi

Kıkırdak yaralanmalarının tedavisi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g)

CERRAHÝ OLARAK TEDAVÝ EDÝLEN MALLEOL KIRIKLARINDA FONKSÝYONEL SONUÇLARIN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

Femur boynu k r nedeniyle ilk 24 saatten sonra ameliyat edilen çocuklarda geliflen komplikasyonlar n de erlendirilmesi

Ayak ve ayak bile i hastal klar nda görüntüleme yöntemleri

Osteokondritis dissekans

Yetmifldört yafl nda, 60 paket/y l sigara içme

F Z K BASINÇ. Kavram Dersaneleri 42

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

Artroskopik menisküs ve k k rdak cerrahisinden sonra osteonekroz geliflimi: Befl olgu sunumu

Kıkırdak yaralanmalarının tedavisinde yöntem seçimi

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

Yafll bir hastada risk faktörü olmadan ortaya ç kan Hoffa hastal : Olgu sunumu

Halluks Rijidus'ta Güncel Tedavi Yöntemleri:

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI

İleri evre Freiberg hastalığında cerrahi tedavi

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

standartlar Standartlar ve Sertifikalar sertifika

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

Santral Disseksiyon. Dr. İbrahim Ali ÖZEMİR. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği

CO RAFYA. TÜRK YE DE YERfiEK LLER VE ETK LER

Amaç: Dizdeki travmatik veya dejeneratif k k rdak lezyonlar n n. de erlendirilmesinde farkl MRG sekanslar n n etkinli i

Zihinden fllem Yapal m, Yuvarlayal m, Tahmin Edelim

TOTBİD SPOR TRAVMATOLOJİSİ ŞUBESİ FAALİYET RAPORU

ÇOCUKLUKTA ve ERGENL KTE KEM K SA LI I

Nazal Polipler Editör / Prof. Dr. Fikret leri 23 Yazar kat l m yla 16.5 x 23.5 cm, X+142 Sayfa 54 Resim, 9 fiekil, 1 Tablo ISBN

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

Tablo 3.3. TAKV YES Z KANAL SAC KALINLIKLARI (mm)

Travma sonras oluflan izole subskapularis tendon y rt klar n n cerrahi tedavisi

stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye

I. PELV S-ASETABULUM

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

CMK 135 inci maddesindeki amir hükme rağmen, Mahkemenizce, sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespitine karar verildiği görülmüştür.

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR

Özgün Çalışma / Original Article

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

T bbi Makale Yaz m Kurallar

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

Yirmi dört olguda ipsilateral femur ve tibia k r. Eriflkinlerde floating knee

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m

B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle

Göğüs Cerrahisi Hakan Şimşek. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Serebral Palside Algoritmalar

Transkript:

ACTA ORTHOPAEDICA et TRAUMATOLOGICA TURCICA Acta Orthop Traumatol Turc 2004;38 Suppl 1:138-144 Ergenlik döneminde görülen talusun osteokondral lezyonlar Osteochondral lesions of the talus in adolescents A. Merter ÖZENC, 1 Ahmet Turan AYDIN 1,2 Akdeniz Üniversitesi T p Fakültesi, 1 Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dal ve 2 Spor Hekimli i Bilim Dal Talusun osteokondral lezyonlar, eklem yüzünü örten hi - yalin k k rdaktan subkondral kemi e kadar uzanan lez - yonlar içerir. Kemi i örten k k rdakta her zaman lezyo - na rastlanmaz, kemikte patoloji oldu u halde k k rd a k sa lam görünüfllü olabilir. Lezyonlar n bu tip karmafl k görünümler sergilemesi tan da ço u zaman bilgisayarl tomografi ve manyetik rezonans görüntüleme gibi ileri görüntüleme yöntemlerine baflvurmam z gere k t i r i r. Te k - rarlayan ayak bile i burkulmalar nda osteokondral lez - yonlar n s kl n n artt gösterilmifltir. Etyoloji tam olarak anlafl lamam fl olmakla birlikte travmatik ve at - ravmatik nedenlerin etkili oldu u düflünülmektedir. Gö - rüntüleme yöntemlerindeki ilerlemeye paralel olarak lezyonlar n tan ve tedavisi de geliflmifltir. Günümüzde a r t r oskopik k k rdak rekonstrüksiyonunda konservatif cerrahinin yan s ra otolog osteokondral ve kondr o s i t transplantasyonu yöntemleri gibi önemli ilerlemeler k a y d e d i l m i fl t i r. Osteochondral lesions of the talus range from those con - fined to the hyaline cartilage covering the articular sur - face to those involving the subchondral bone. The lesion may not be apparent on the surface of the cartilage or it may be confined to the subchondral bone without carti - lage involvement. These complex presentations often necessitates the use of computed tomography and mag - netic resonance imaging to delineate the exact nature of the lesions. It has been shown that the frequency of osteo - chondral lesions increase following repetitive ankle sprains.although the etiology is not well understood, both traumatic and atraumatic causes are thought to be effec - tive. Nevertheless, early diagnosis and treatment of these lesions have improved considerably thanks to the devel - opments in imaging techniques. It seems that arthroscop - ic chondral reconstruction methods using autologous chondrocyte and osteochondral transplantations will gain much interest in the near future. Etyoloji Osteokondritis dissekans terimi, k k rdak yüzeyden subkondral kemikle birlikte veya kemikten ba ms z olarak ayr lm fl bir parça eklem k k rda- n tan mlamak için kullan l r. Bu tip lezyonlar ilk olarak Monro taraf ndan tan mlanmas na karfl n, bu terim ilk kez König taraf ndan dizde kendili inden geliflen nekrozlar için kullan lm flt r. [ 1 ] D a h a sonra bu terim 1922 y l nda Kappis taraf ndan ayak bile i lezyonlar na uyarlanm flt r. [1] G ü n ü- müzde s kça kullan lan bu terim tüm lezyonlar tan mlamakta yetersiz kalmaktad r. Berndt ve Harty nin klasik çal flmas nda lateral talar lezyonlar n ço unda travman n yeri oldu u; buna karfl n, medial lezyonlar n ancak %20 sinde travman n rolü olabilece i bildirilmifltir. [ 1 ] Daha sonraki çal flmalar da bu görüflü desteklemifltir. [ 2 ] Bu bilgi, etyolojide travman n önemli rolü oldu unu; ancak tüm lezyonlar n oluflumunu tek bafl na aç klayamad - n düflündürmektedir. Di er etyolojik faktörler aras nda ossifikasyondaki bozukluklar, intrinsik zay fl klar, avasküler nekroz, malalignment, endokrin ya da genetik faktörlerin olabilece i düflünülmektedir. Etyolojideki Yaz flma adresi: Dr. A. Merter Özenci. Akdeniz Üniversitesi T p Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dal, 07070 Kampüs, Antalya. Tel: 0242-227 43 43 / 66249 Faks: 0242-227 43 29 e-posta: merteroz@yahoo.com

Özenci ve ark. Ergenlik döneminde görülen talusun osteokondral lezyonlar 139 bu belirsizlik terminolojiye de yans m fl ve ayn tip lezyonu tan mlamakta kullan lan birçok terimin ortaya ç kmas na neden olmufltur: Bunlar transkondral k r k, osteokondral k r k, osteokondral defekt, osteokondritis dissekanst r. Bu kar fl kl gidermek için etyolojiye bak lmaks z n talusun osteokondral lezyonu teriminin kullan lmas n n uygun oldu unu düflünüyoruz. Patoloji P nar ve ark. [ 3 ] taraf ndan yap lan manyetik rezonans görüntüleme (MRG) çal flmas nda, ilk ayak bile i burkulmas nda subkondral kemikte %7 oran nda ezilme oluflabilece i ve tekrarlayan burkulmalarda bu oran n giderek yükseldi i bildirilmifltir. Ancak ayn çal flmada, önemli bir ligaman yaralanmas olmaks z n da kemikte bu tip patolojiye rastlanabilece i gösterilmifltir. Ayr ca, ortaya ç kan bu lezyonlar n sadece talusla s n rl olmad ; öpüflen (kissing) lezyon olarak adland r lan ve travma s ras nda talusun tibia plafonduna çarpmas yla talustaki lezyonun karfl s nda ortaya ç kan subkondral lezyonlar n da geliflebilece i gösterilmifltir. [ 4, 5 ] Ay a k bile i burkulmalar nda görülebilen bu kemik lezyonlar, ezilmeden osteokondral k r klara kadar uzanan bir yelpazede yer al rlar. Klinikte osteokondral k r klar genellikle tan nabilirken, ezilmeler konservatif görüntüleme yöntemleriyle atlanab i l m e k t e d i r. Manyetik rezonans görüntüleme ile detayl olarak saptanabilen kemikteki bu ezilmeler, kanama, ödem ve hipereminin efllik etti i trabeküler mikrokontüzyonlar n göstergesidir; subkondral kemikte kortekse uzanmayan anormal sinyal yo- unlu unda, s n rlar belirsiz yar m daireler fleklinde izlenirler. [ 6 ] Bu lezyonlar n ilerleyerek osteokondral defektlere yol aç p açmad tam olarak bilinmemekle birlikte, tekrarlayan ayak bile i burkulmalar nda osteokondral lezyonlar n s kl n n artmas aralar nda dolayl bir iliflkinin olabilece ini d ü fl ü n d ü r m e k t e d i r. [ 7 ] Klinik bulgular lk çekilen radyografilerde lezyonun atlanmas olas l n n %50 gibi oldukça yüksek oldu u [ 8 ] v e yaralanmadan sonra yaklafl k olarak iki y l aflan bir sürede tan kondu u bildirilmifltir. [ 9 ] Bu nedenle, klinikte genellikle kronik ayak bile i a r s yak nmalar n n efllik etti i durumlarla karfl m za ç kmakt a d r. Ayak bile i burkulmas nda 6-12. haftaya kadar süren yak nmalar osteokondral lezyon olas l - n düflündürmelidir. Ayr ca, alt ekstremite veya ayak bile i k r ya da yüksekten düflme öyküsünün olmas da bu tip lezyonlar n araflt r lmas n ger e k t i r i r. A r d fl ndaki di er bulgular, tekrarlayan ayak bile i fliflmesi, sertlik, ayak bile i çevresinde zay fl k, tak lma ya da boflalma yak nmalar n n olm a s d r. Herhangi bir travma öyküsüne rastlanmayan hastalarda etyolojide avasküler nekroz ya da tekrarlayan mikrotravmalar n etken oldu u düflün ü l m e k t e d i r. Böyle durumlarda di er ayak bile i de de erlendirilmelidir (fiekil 1a). Tan Dikkatli bir öykü ve fizik bak dan sonra ayak bile inin direkt radyografik görüntülenmesi ilk s rada gelir. Standart ön-arka, yan ve mortis grafileri çektirilmelidir. Ayr ca, plantar ve dorsifleksiyonda çekilen grafiler standart görüntüleri destekleyicidir. lk çekilen grafilerde lezyonun atlanma olas l yüksek olmakla birlikte, Berndt ve Harty [1] taraf ndan direkt radyografik görüntülemeye dayanan s n flama halen kullan lmaktad r. Fakat direkt grafilerde eklem k - k rda n n sa laml n ve lezyonun stabilitesini tam olarak de erlendirmek mümkün de ildir. Teknolojideki geliflmelere paralel olarak, sonraki y llarda Ferkel ve Sgaglione bilgisayarl tomografi (BT) görüntülerine dayanan s n flama sistemini tan mlam fllard r. [10] Bu s n flaman n direkt radyografik görüntülemeden üstünlü ü, osteonekrozun yayg nl, subkondral kist oluflumu ve radyografik olarak görülemeyen fragman ayr lmas n göstermesidir. [10] Anderson ve ark.n n [11] MRG kullanarak yapt klar s n fland rman n avantajlar, MRG nin BT ye göre daha duyarl olmas, özellikle k k rda n sa lam oldu u durumlarda lezyonun gerçek yeri ve boyutlar n göstererek tedavinin planlanmas ve erken tan da yard mc olmas d r. Tan da alt n standart kabul edilen artroskopi ile yap lan karfl laflt rmal çal flmalarda Pritsch ve ark. [12] lezyonun radyografik derecesi ile artroskopik de erlendirmesinin birbirine uymad - n ; bu nedenle osteokondral lezyonlar n derecelendirilmesinin artroskopik görünüme göre yap lmas n önermifllerdir. Artroskopi, eklem yüzeyinin direkt görülerek de erlendirilmesi ve k k rda n durumunun kesin olarak anlafl lmas na olanak sa lar. Fakat subkondral kemik lezyonlar konusunda yard mc olmaz; ayr ca invaziv bir yöntemdir, cerrahi gerekmeyen hastalarda tan amac yla kullan lmas düflü-

140 Acta Orthop Traumatol Turc Suppl nülemez. Görüntüleme yöntemleri ile artroskopik de erlendirme aras ndaki uyumsuzlu u ortadan kald rmaya yönelik yap lan bir çal flmada, Mintz ve ark. [ 1 3 ] güncel artroskopik s n fland rma sistemini MRG ye uyarlam fllar ve artroskopi ile karfl laflt rmal sonuçlar nda bu s n fland rma sisteminin duyarl l n n %95, özgüllü ünün %100, negatif ve pozitif öngörü de erlerinin de s ras yla %88 ve %100 oldu unu bildirmifllerdir. Bu s n fland rmada 0-normal; 1-yo unlu u artm fl ama morfolojik olarak sa lam k k rdak yüzeyi; 2-kemi e uzanmayan fibrilasyon ve fisürleri; 3-flep veya kemi in aç a ç kt durumu; 4-serbest yerinden oynamam fl parçay ; 5-parçan n yer de ifltirdi i durumu g ö s t e r i r. Birçok cerrah osteokondral lezyonlar n tedavisinin, lezyonu örten k k rda n sa laml na ve lezyonun stabil olup olmad na göre yap lmas n n daha do ru oldu unu savunmaktad r; bu da tedavi yönteminin güvenilir bir görüntülemeyle yap lan s n flamaya dayand r lmas na ve bu s n flaman n da artroskopik de erlendirmeyle ne kadar uyumlu oldu una ba l d r. Tedavi Eriflkinlerde tedavi seçenekleri aras nda cerrahi yöntemler daha a r basmaktad r. Yap lan çal flmalarda konservatif tedavi sonuçlar n n cerrahiye göre baflar s z oldu u bildirilmifltir. [1,2,14] Tedavi fleklini belirlerken lezyonun derecesi, yerleflim yeri, hastan n yafl ve beklentileri önemli oranda etkili olur. Genel olarak, osteokondral lezyonun ayr lm fl, fakat kraterde yerinde bulundu u derecelere kadar (1, 2 ve 3. derece lezyonlar) konservatif tedavi yöntemleri denenmelidir. Konservatif tedavi süresiyle ilgili kesin bir görüfl birli i olmamakla birlikte, ortalama üç ayl k bir dönemde hastan n yak nmalar nda azalma beklenir. Ayr ca, konservatif tedavi nedeniyle cerrahinin 12 aya kadar geciktirilmesinin cerrahi tedavi sonuçlar n etkilemedi ini gösteren yay nlar da vard r. [15,16] Konservatif tedavi yöntemleri, a r y ve yükü azaltmaya yönelik immobilizasyon ve a r kesici uygulamalardan oluflur. Literatürde ergenlik dönemi yafl grubunda osteokondral lezyonlar n tedavisiyle ilgili fazla bilgi ( a ) ( b ) ( c ) fiekil 1. On befl yafl nda k z çocu unda saptanan non-travmatik iki tarafl osteokondral lezyon. (a) Talus medial omuzda iki tarafl osteokondral lezyon sa da evre 3, solda evre 4 olarak de erlendirildi. (b) ki tarafl medial malleol osteotomisi ile küretaj ve drilleme uygulanan hastan n ameliyat sonras izleminde çekilen grafisi. (c) Ameliyattan dört y l sonraki kontrol grafisinde lezyonlar halen izlenmesine ra men hastada klinik olarak objektif veya subjektif herhangi bir patolojik bulgu görülmedi.

Özenci ve ark. Ergenlik döneminde görülen talusun osteokondral lezyonlar 141 y o k t u r. Bunun nedeni, bu tip lezyonlara çocukluk ve ergenlik döneminde oldukça az rastlanmas ve literatürdeki çal flmalar n hemen hepsinde bu yafl grubundaki az say daki olgunun eriflkinlerle birlikte de erlendirilmesidir. Wester ve ark. [17] t a l u s u n osteokondral lezyonlar ile ilgili çal flmalar nda ortalama 24 y ll k izlem sonuçlar n de erlendirmifller; 2-14 yafllar ndaki 13 çocukta konservatif tedavinin yeterli oldu unu, bu nedenle bu yafl grubunda konservatif tedavinin bafllang çta tercih edilmesi gereken tedavi flekli oldu unu bildirmifllerdir. Buradan, lezyonun deplase oldu u 4. derece lezyonlar d fl nda, konservatif tedavinin bafllang çta bu yafl grubundaki hasta için denenmesi gerekti i sonucunu ç karabiliriz. Bu yafl grubunda k k rda- n rejenerasyon potansiyelinin eriflkinlerden fazla oldu u düflünülmektedir. Konservatif tedavinin baflar l olmad ya da osteokondral lezyonun deplase oldu u veya deplase olmaya yatk n instabil lezyonlarda cerrahi tedaviye baflvurulur. Üçüncü derece lezyonlarda, lateraldekilerin deplase olma e ilimi medialdekilerden fazlad r; bu yüzden lateral yerleflimli lezyonlarda konservatif tedavi baflar s z olabilir ve erken dönemde cerrahi giriflim gerekebilir (fiekil 2a-c). [1,2,12] Cerrahi yöntemler günümüzde artroskopi yard m yla uygulanmaktad r. Artrotomi hemen hemen terk edilmifl durumdad r; fakat medial malleol osteotomisi, lezyonun posteriorda yerleflti i büyük medial lezyonlarda oldu u gibi baz özel durumlarda halen gerekebilmektedir (fiekil 1a-c). Osteotominin tespit edilmesi gere i, gecikmifl kaynama veya kaynamama riski ve hastaya ameliyattan sonra bir süre yük verdirilememesi olumsuz yanlar d r. Artroskopi yard m yla uygulanan yöntemler çeflitlidir: Lezyonun oturdu u kraterden eksizyonu, yata n küretaj ve subkondral drilleme en s k uygulanan ve önerilen yöntemlerdir. [ 18, 19 ] Parça eksizyonunun tek bafl na uygulanmas yla baflar s z sonuçlar bildirilmifltir. Eksizyon ile küretaj ve eksizyon, küretaj ve drilleme uygulamalar n n birlikte yap lmas üzerine karfl laflt rmal çal flma bulunmamaktad r; fakat kendi içinde iki kombinasyonla da baflar l sonuçlar al nm flt r. [ 20 ] Drilleme ile subkondral kemikteki mezenflimal hücrelerin defekte ulaflmas sa lan r ve bu bölgede fibrokartilaj yap - ( a ) ( b ) ( c ) fiekil 2. On yedi yafl ndaki erkek hastada travmatik osteokondral lezyon. ( a ) Basketbol oynarken oluflan inversiyon tipi ayak bile i yaralanmas ndan sonra çekilen grafi. Talus lateral omuzda evre 3 lezyon görülmekte. ( b ) Akut dönemde, bir d fl merkezde uygulanan alç ile üç haftal k immobilizasyondan sonra hastan n yak nmalar n n devam etmesi üzerine 1.5 y l sonra çekilen grafide lezyonun iyileflmedi i görülüyor. ( c ) Yaralanmadan 1.5 y l sonra çekilen manyetik rezonans görüntüsünde lezyonun devam etti i ve subkondral kemi e uzand görülüyor (evre 3 lezyon).

142 Acta Orthop Traumatol Turc Suppl s ndaki rejenerasyon dokusunun oluflmas tetiklenmifl olur. Esas olarak antegrad olarak uygulanmakla birlikte, retrograd drilleme yöntemi de tan mlanm fl t r. [ 21 ] Takao ve ark. [ 22 ] k k rdak yüzeyinin sa lam oldu u subkondral lezyonlu olgularda uygulad klar antegrad drilleme sonuçlar n bir y l sonra MRG ve artroskopi ile kontrol etmifller ve bu olgular n hemen hepsinde ameliyat öncesine göre daha kötü sonuç gözlemifllerdir. Bu bulgulara dayanarak y a z a r l a r, k k rda n sa lam oldu u durumlarda k - k rda a zarar vermemek gerekti ini belirterek retrograd drilleme önermifllerdir. Antegrad drilleme, artroskopik girifl yollar kullan larak ya da medialdeki lezyonlarda oldu u gibi transmalleoler olarak y a p l a b i l i r. Kumai ve ark.n n [ 23 ] tan mlad yönteme göre, medialdeki lezyonlar için medial malleolün 3 cm proksimalinden 1.0-1.2 mm çapl bir Kirschner teli distale do ru oblik olarak ilerletilerek transmalleoler olarak lezyona ulafl l r ve burada subkondral drilleme ifllemine bafllan r. Bu ifllem için çeflitli k lavuzlar bulunmakla birlikte, ön çapraz ba cerrahisinde kullan lanlar yeterlidir. Krater yata küret veya motorlu aletlerle iyice temizlendikten sonra Kirschner teli 2 mm aral klarla 10 mm derinli e kadar ilerletilir ve ya partiküllerinin ç kt gözlenir. Ayak bile i dorsifleksiyon ve plantar fleksiyona getirilerek, tek girifl yolundan ayr noktalarda çok say da drilleme yapmak mümkündür. K k rdak yüzeyin zarar görmesinin istenmedi i durumlarda retrograd drilleme tercih edilebilir. Sinüs tarsiden talus eklem yüzüne do ru k lavuz yard - m yla yollanan Kirschner teli skopi kontrolü alt nda eklem yüzeyinin hemen alt na kadar ilerletilir ve drilleme ifllemi tamamlan r; bu yöntemle defekt üzerini örten k k rdak zarar görmemifl olur. [ 21 ] D r i l- leme iflleminden sonra ortalama 6-8 haftal k yük verdirmemeyi takiben, k smi yüklenme ve daha sonra tam yüklendirme program izlenir. Tam yük verdirene kadar hastalardan ayak bile i hareket aç kl egzersizleri yapmalar istenir. Spora dönüfl genellikle dördüncü aydan sonrad r. Debridman ve drilleme uygulamalar literatürde baflar l sonuçlarla desteklenmifltir. [ 8, 14, 16, 18, 20-24 ] Bununla birlikte, izlem döneminde ayak bile i skorlar ndaki klinik düzelmeye ra men MRG ve artroskopik görüntülerde düzelme olmayabilir [ 22 ] ve krater defekti radyografik olarak uzun y llar varl n sürdürebilir, hatta tam bir iyileflme görülmeyebilir (fiekil 1c). [ 4, 24 ] F e r- k e l [ 10 ] de direkt radyografik, BT ve MRG derecelendirmeleriyle klinik sonuçlar aras nda bir uyum bulunmad n, fakat artroskopik s n flama ile klinik sonuçlar n birbirini destekledi ini bildirmifltir. Osteokondral parçan n tespiti ideal olarak genç hastalarda, akut yaralanmalarda, parçan n büyük ( 0.75 cm çap, [25] 3 mm kal nl k [26] ) ve k k rda n sa lam oldu u durumlarda uygulan r. Yap lan çal flmalarda tespit için çeflitli yöntemler tan mlanm fl ve her biri için baflar l sonuçlar bildirilmifltir. Kirschner teli, fibrin yap flt r c, bafls z vida, emilebilir çubuklar ve kemik çubuklar ile tespit bunlardan baz lar d r. Ameliyat sonras dönemde alt haftal k bir immobilizasyon sonras rehabilitasyona geçilir; spora dönüfle 4-6 aydan sonra izin verilir. [25,26] Otolog osteokondral transplantasyon (mozaikplasti) yöntemi son zamanlarda talustaki k k rdak defektleri için de uygulanmaya bafllam fl ve orta dönemde baflar l sonuçlar (%94 iyi-mükemmel) bildir i l m i fl t i r. [ 2 7 ] Yöntem, 1-4 cm 2 aras kondral veya osteokondral defektler için uygundur ve patellofemoral eklemin kenarlar ndaki az yük binen bölgeden al nan 15-25 mm derinlikteki silindirik greftlerin (2.7-8.5 mm çapl ) defektli bölgeye özel cihazlar kullan larak transplante edilmesi esas na dayan r; ameliyat sonras nda hastan n eklem hareketlerine izin verilirken iki hafta yük verdirilmez, izleyen 2-3 hafta boyunca da k smi yüklenmeye geçilir. [ 2 8 ] D i- er yöntemlere göre avantaj, lezyonlu bölgenin %90-100 oranlar nda hiyalin veya benzeri k k rdakla örtülmesini sa lamas d r. Bu k k rdak tipi di er yöntemlerde elde edilen fibröz k k rda a göre biyomekanik olarak daha dayan kl ve do al k k rda a en yak n oland r. [ 2 8 ] Dezavantaj, verici alanda morbiditeye yol açmas ve al nabilecek otogreft miktar n n s n rl olmas d r. Talustaki osteokondral lezyonlar n tedavisinde gelece e yönelik ümit veren en yeni geliflme ise otolog kondrosit transplantasyonudur. Bu yöntemle hastadan al nan kondrositler laboratuvarda ço alt lmakta, defektin üzeri periosteal flep ya da benzeri bir yap ile örtülmekte ve kondrositler defektli bölgeye enjekte edilmektedir. Bu konuda yap lan en son çal flmalarda k sa dönemde baflar l sonuçlar bildirilmifltir; bu yöntemin otolog osteokondral transplantasyondan üstünlü ü, verici alanda morbiditenin çok daha az olmas ve oluflan yeni k k rdak dokunun hiyalin k k rdak özelli inde olmas d r. [29,30] Yöntem henüz yayg n de ildir ve ileri teknoloji gerektirdi-

Özenci ve ark. Ergenlik döneminde görülen talusun osteokondral lezyonlar 143 inden maliyeti oldukça yüksektir. Baz kliniklerde süren pilot çal flmalardan elde edilecek orta ve uzun dönem sonuçlar ile di er k k rdak rekonstrüksiyonu yöntemlerini karfl laflt ran çal flmalar sonucunda klinik kullan mdaki yeri zamanla daha belirgin ortaya ç kacakt r. Sonuç Talusun osteokondral defektleri, san lan n aksine basit bir ayak bile i burkulmas ndan sonra oluflabilmekte ve y llarca tan s konamam fl kronik ayak bile i a r s yak nmalar ile karfl m za ç kabilmektedir. Travma sonras nda uzun süre devam eden ayak bile- i a r s, osteokondral lezyon varl n akla getirmeli ve direkt radyografi ile lezyonlar n yar s n n gözden kaçabilece i unutulmamal d r. Bilgisayarl tomogrofi ve MRG ile gizli lezyonlar saptanabilmekte ve k k rdak ve subkondral kemi in durumu konusunda ayr nt l bilgiye ulafl labilmektedir. Tedavide artroskopik yöntemler ön plandad r; abrazyon ve antegrad veya retrograd drilleme günümüzde en s k uygulanan yöntemlerdir. Erg e n l i k döneminde bu tür lezyonlarla da az karfl lafl lmaktad r. Uygulanan cerrahi tedavi yöntemlerinde herhangi bir fark bulunmamakla birlikte, bafllang çta uygulanan konservatif tedavi ile eriflkinlere göre daha baflar l sonuçlar al nmaktad r. Gelecek için umut vaat eden yöntemler, otolog osteokondral transplantasyon ve otolog kondrosit transplantasyonudur; belirli düzeyde beceri ve teknoloji gerektiren bu yöntemlerin uzun dönem karfl - laflt rmal çal flmalarda al nacak sonuçlar gelecekteki klinik uygulamalar flekillendirecektir. Kaynaklar 1. Berndt AL, Harty M. Transchondral fractures (osteochondritis dissecans) of the talus. J Bone Joint Surg [Am] 1959;41:988-1 0 2 0. 2. Canale ST, Belding RH. Osteochondral lesions of the talus. J Bone Joint Surg [Am] 1980;62:97-102. 3. P nar H, Akseki D, Kovanl kaya I, Arac S, Bozkurt M. Bone bruises detected by magnetic resonance imaging following lateral ankle sprains. Knee Surg Sports Traumatol Arthrosc 1997;5:113-7. 4. Canosa J. Mirror image osteochondral defects of the talus and distal tibia. Int Orthop 1994;18:395-6. 5. Sijbrandij ES, van Gils AP, Louwerens JW, de Lange EE. Posttraumatic subchondral bone contusions and fractures of the talotibial joint: occurrence of kissing lesions. AJR Am J Roentgenol 2000;175:1707-10. 6. Kaplan PA, Walker CW, Kilcoyne RF, Brown DE, Tusek D, Dussault RG. Occult fracture patterns of the knee associated with anterior cruciate ligament tears: assessment with MR imaging. Radiology 1992;183:835-8. 7. Alanen V, Taimela S, Kinnunen J, Koskinen SK, Karaharju E. Incidence and clinical significance of bone bruises after supination injury of the ankle. A double-blind, prospective study. J Bone Joint Surg [Br] 1998;80:513-5. 8. Loomer R, Fisher C, Lloyd-Smith R, Sisler J, Cooney T. Osteochondral lesions of the talus. Am J Sports Med 1993; 21:13-9. 9. Thompson JP, Loomer RL. Osteochondral lesions of the talus in a sports medicine clinic. A new radiographic technique and s u rgical approach. Am J Sports Med 1984;12:460-3. 10. Ferkel RD. Arthroscopy of the foot and ankle. In: Coughlin MJ, Mann RA, editors. Surgery of the foot and ankle. Vol. 2, 7th ed. St. Louis: Mosby; 1999. p. 1257-97. 11. Anderson IF, Crichton KJ, Grattan-Smith T, Cooper RA, Brazier D. Osteochondral fractures of the dome of the talus. J Bone Joint Surg [Am] 1989;71:1143-52. 12. Pritsch M, Horoshovski H, Farine I. Arthroscopic treatment of osteochondral lesions of the talus. J Bone Joint Surg [Am] 1986;68:862-5. 13. Mintz DN, Tashjian GS, Connell DA, Deland JT, O Malley M, Potter HG. Osteochondral lesions of the talus: a new magnetic resonance grading system with arthroscopic correlation. Arthroscopy 2003;19:353-9. 14. Flick AB, Gould N. Osteochondritis dissecans of the talus (transchondral fractures of the talus): review of the literature and new surgical approach for medial dome lesions. Foot Ankle 1985;5:165-85. 15. Pettine KA, Morrey BF. Osteochondral fractures of the talus. A long-term follow-up. J Bone Joint Surg [Br] 1987; 6 9 : 8 9-9 2. 16. Van Buecken K, Barrack RL, Alexander AH, Ertl JP. Arthroscopic treatment of transchondral talar dome fractures. Am J Sports Med 1989;17:350-5. 17. Wester JU, Jensen IE, Rasmussen F, Lindequist S, Schantz K. Osteochondral lesions of the talar dome in children. A 24 (7-36) year follow-up of 13 cases. Acta Orthop Scand 1994; 65:110-2. 18. Schuman L, Struijs PA, van Dijk CN. Arthroscopic treatment for osteochondral defects of the talus. Results at follow-up at 2 to 11 years. J Bone Joint Surg [Br] 2002;84:364-8. 19. Ogilvie-Harris DJ, Sarrosa EA. Arthroscopic treatment of osteochondritis dissecans of the talus. Arthroscopy 1999;15: 805-8. 20. Tol JL, Struijs PA, Bossuyt PM, Verhagen RA, van Dijk CN. Treatment strategies in osteochondral defects of the talar dome: a systematic review. Foot Ankle Int 2000;21: 11 9-2 6. 21. Taranow WS, Bisignani GA, Towers JD, Conti SF. Retrograde drilling of osteochondral lesions of the medial talar dome. Foot Ankle Int 1999;20:474-80. 22. Takao M, Ochi M, Naito K, Uchio Y, Kono T, Oae K. Arthroscopic drilling for chondral, subchondral, and combined chondral-subchondral lesions of the talar dome. Arthroscopy 2003;19:524-30. 23. Kumai T, Takakura Y, Higashiyama I, Tamai S. Arthroscopic drilling for the treatment of osteochondral lesions of the talus. J Bone Joint Surg [Am] 1999;81:1229-35. 24. Lahm A, Erggelet C, Steinwachs M, Reichelt A. Arthroscopic management of osteochondral lesions of the talus: results of drilling and usefulness of magnetic resonance imaging before and after treatment. Arthroscopy 2000;16:

144 Acta Orthop Traumatol Turc Suppl 299-304. 25. Stone JW. Osteochondral lesions of the talar dome. J Am Acad Orthop Surg 1996;4:63-73. 26. Kumai T, Takakura Y, Kitada C, Tanaka Y, Hayashi K. Fixation of osteochondral lesions of the talus using cortical bone pegs. J Bone Joint Surg [Br] 2002;84:369-74. 27. Hangody L, Kish G, Modis L, Szerb I, Gaspar L, Dioszegi Z, et al. Mosaicplasty for the treatment of osteochondritis dissecans of the talus: two to seven year results in 36 patients. Foot Ankle Int 2001;22:552-8. 28. Hangody L, Fules P. Autologous osteochondral mosaicplasty for the treatment of full-thickness defects of weight-bearing joints: ten years of experimental and clinical experience. J Bone Joint Surg [Am] 2003;85:25-32. 29. Koulalis D, Schultz W, Heyden M. Autologous chondrocyte transplantation for osteochondritis dissecans of the talus. Clin Orthop 2002;(395):186-92. 30. Giannini S, Buda R, Grigolo B, Vannini F. Autologous chondrocyte transplantation in osteochondral lesions of the ankle joint. Foot Ankle Int 2001;22:513-7.