ANAYASA MAHKEMESİNİN 5015 SAYILI KANUNDAKİ MAKTU İDARİ PARA CEZALARINA İLİŞKİN İPTAL KARARI

Benzer belgeler
1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır.

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

I sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunun başvuru konusu kuralının Anayasaya aykırılığı sorunu:

Anayasa Mahkemesi Kararlarının Devam Eden Davalara Etkisi

Emrah URAN TÜRKİYE DEKİ BAĞIMSIZ İDARİ OTORİTELERİN İDARİ YAPTIRIM YETKİSİ

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan:

DEVLET MEMURLARININ TEDAVİ YARDIMINA İLİŞKİN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Cuma, 03 Nisan :58 -

Bu belge sitesinden görüntülenmektedir. 28 Şubat 2014 CUMA Resmi GazeteSayı : ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

İTİRAZIN KONUSU: günlü, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu nun;

Esas Sayısı : 2015/58 Karar Sayısı : 2015/117

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

ÖZEN ÜLGEN ANAYASA YARGISINDA İPTAL KARARLARININ ETKİLERİ

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

tarihli ve 6570 sayılı İSTANBUL TAHKİM MERKEZİ KANUNU un 6. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan,

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

dan itibaren ücret gelirlerine farklı (düşük oranlı) gelir vergisi tarifesi uygulamasına son veren kanuni düzenlemenin,

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGI KARARLARININ UYGULANMASI

Esas Sayısı : 2015/88 Karar Sayısı : 2016/156

2918 SAYILI KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU'NUN 3493 SAYILI YASA İLE DEĞİŞTİRİLEN 115. MADDESİNİN SON FIKRASI İLE İLGİLİ İPTAL KARARI

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGIDA KANUN YOLLARI

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI : S.K

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK) TAVSİYE KARARI

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. Resmi Gazete tarih/sayı: /25526 Esas Sayısı : 2004/52 Karar Sayısı : 2004/94 Karar Günü :13.7.

Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür

19 Aralık 2015 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : ÇEŞİTLİ İLÂNLAR

A. Mahkememizin Başvuru Yetkisinin Olup Olmadığı

DAĞITIM ŞİRKETLERİNE UYGULANACAK CEZALAR AÇIKÇA ANAYASAYA AYKIRIDIR

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

İDARİ PARA CEZALARINDA UYGULAMA

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan:

SPKn İDARİ PARA CEZALARI

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ BAŞKANLIĞINA

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

Karar N0: KARAR-

Uzun Sok. Kolotoğlu İşhanı Kat: 3 No:75 - TRABZON Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) : Karayolları Genel Müdürlüğü - ANKARA

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ

Ba ve Bs FORMLARININ VERİLMEMESİ NEDENİYLE ADİ ORTAKLIK ADINA KESİLEN CEZAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI YAYIMLANDI

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI SONRASINDA SGK İDARİ PARA CEZALARINDA PEŞİN ÖDEME İNDİRİMİNİN UYGULANMASI

24 Aralık 2007 PAZARTESİ. Sayı : MAHKEMESİ KARARI. Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : İTİRAZIN KONUSU :

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

TÜRK MİLLETİ ADINA. Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nca dosya incelendi, gereği görüşüldü:

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru

ÇEŞİTLİ İLÂNLAR. ve ayrıca 5307 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Kararın yazılı bildirim tarihinden itibaren 60 gün

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

Anayasa Mahkemesi nin yatırım indirimindeki %25 lik sınırın iptaline ilişkin kararı ve sonuçları

Mali Bülten Maddesindeki fazlası % 35 oranında İbaresinin Ücret Gelirleri Yönünden İptaline İlişkin Verilen Karar, No: 2009/94.

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. Resmi Gazete: Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2009/59. Karar Sayısı : 2011/69

MALİYE BAKANLIĞI BAŞHUKUK MÜŞAVİRLİĞİ VE MUHAKEMAT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İÇ GENELGELER

Durdurulmasını İsteyenler : 1- Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KARAR VE İLAM HARCINA İLİŞKİN İPTAL KARARI

İdari Yargının Geleceği

: ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2015/014 Ref: 4/014

YÖNETMELİK. MADDE 3 (1) Bu Yönetmelik, 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununa dayanılarak hazırlanmıştır.

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

ENERJİ PİYASASI DÜZENLEME KURUMU TARAFINDAN TESİS EDİLEN İDARİ PARA CEZALARI VE BU CEZALARIN YARGISAL DENETİMİ

MÜNFERİT VE KONSOLİDE FİNANSAL TABLOLARININ HAZIRLANMASINDA TÜRKİYE MUHASEBE STANDARTLARINI UYGULAYACAK ŞİRKETLERE İLİŞKİN KURUL KARARI YAYIMLANDI

ÇEŞİTLİ İLÂNLAR. Vakıflar Bankası Bahçelievler Şubesi nezdinde açılan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'na ait TR

Petrol ve LPG piyasasında İdari Yaptırımlar ve Kayıt Dışılık. Mehmet İBİŞ Denetim Dairesi Başkanı

SAVUNMANIN ÖZETİ : Tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

2 Mart 2014 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 28929

BİRİNCİ KISIM İDARE HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARI

ESKİŞEHİR TİCARET ODASI

KİLOMETRE TAHDİDİ UYGULAMASI Av. Mehmet Suat KAYIKÇI

Esas Sayısı : 2016/153 Karar Sayısı : 2016/143

ifadesi ile cihazların ve belgelerin özellikleri başlıklı 2.1 inci maddesinin (a) bendi ile TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

Mahkeme, Anayasaya aykırılık iddiasını ciddi görmezse bu iddia temyiz merciince esas hükümle birlikte karara bağlanır.

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1

Bazı makalelerde, bu iptal kararı ile kanuni temsilcilerin geçmişe yönelik sorumluluklarının kalktığına dair yorumlar okuyoruz.

Sosyal Düzen Kuralları

Vergi Davalarında Gerekçe Değişimi, Savunma Hakkını Sınırlar

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan:

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

ADİL YARGILANMA HAKKININ TÜRK MİLLETLERARASI USÛL HUKUKU ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

ANAYASA MAHKEMESİ TÜTÜN MAMULLERİNİN TÜKETİLMESİNDEN DOĞAN CEZALARIN 6111 SAYILI YASA KAPSAMI DIŞINDA BIRAKILMASINI ANAYASAYA AYKIRI BULMADI

İŞLETME İLE ORTAKLARI ARASINDAKİ PARASAL TRAFİĞİN BANKALAR ARACILIĞIYLA TEVSİKİ ZORUNLU MU?

T.C. DANIŞTAY BEŞİNCİ DAİRE Esas No : 2004/4439 İTİRAZ YOLUYLA ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASI KARARI

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyen : Büro Emekçileri Sendikası

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

DR. ALİ KAYA REKABET HUKUKUNDA AYRIMCILIK SURETİYLE HAKİM DURUMUN KÖTÜYE KULLANILMASI

16 Mayıs 2016 PAZARTESİ Resmî Gazete Sayı : ÇEŞİTLİ İLÂNLAR

TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

Transkript:

1 Av. Tuncay Songör 2 Av. Oğuzhan SONGÖR Emekli Hakim Rekabet Kurulu Eski İkinci Başkanı Başkent-Ufuk-Atılım Üniversiteleri Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi ANAYASA MAHKEMESİNİN 5015 SAYILI KANUNDAKİ MAKTU İDARİ PARA CEZALARINA İLİŞKİN İPTAL KARARI I. GİRİŞ Türkiye de Ekonomik gelişmelerin gereği olarak piyasa ekonomisinin serbestleşmesi çerçevesinde piyasaları regüle etmek üzere Kanunlar çıkartılmış ve Bağımsız İdari Otoriteler yapılandırılmıştır. Bu Kanunlardan birisi de Petrol Piyasasını regüle etmek amacıyla çıkartılan Petrol Piyasası Kanunu ve bu Kanun gereği bu piyasayı denetlemek için yapılandırılan Enerji Piyasası Düzenleme Kuruludur. 5105 sayılı Petrol Piyasası Kanunun 1. maddesinde Kanunun amacı düzenlenmiştir. Buna göre; Bu Kanunun amacı; yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan temin olunan petrolün doğrudan veya işlenerek güvenli ve ekonomik olarak rekabet ortamı içerisinde kullanıcılara sunumuna ilişkin piyasa faaliyetlerinin şeffaf, eşitlikçi ve istikrarlı biçimde sürdürülmesi için yönlendirme, gözetim ve denetim faaliyetlerinin düzenlenmesini sağlamaktır. Bu Kanun; petrole ilişkin piyasaların sağlıklı ve düzenli işlemelerinin sağlanmasına ve geliştirilmesine yönelik; düzenleme, yönlendirme, gözetim ve denetim işlemlerini kapsar. Piyasalardaki serbest ekonomi ve rekabeti destekleyerek kötüye kullanılması engellenmek ve kötüye kullananları cezalandırmak üzere kanunlarla kurumlar ceza vermek yetkisi ile donatılmış ve kanunlarda düzenlenen kurallara uymayanlar için idari yaptırımlar düzenlenmiştir. İdari yaptırımlar içersinde yer alan ve önemli bir kısmını oluşturan idari para cezalarının büyük bir bölümü ise maktu olarak belirlenmiştir. Ancak, 4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanundan farklı olarak enerji kanunlarında uygulayıcılarına Enerji Piyasası Düzenleme Kuruluna (EPDK) takdir hakkı tanınmamış 1 Av. Tuncay Songör Ankara Barosu 2 Av. Oğuzhan Songör Ankara Barosu 1

cezalar maktu olarak düzenlenmiştir. EPDK tespit ettiği her ihlal için Kanun da öngörülmüş bu maktu cezaları doğrudan uygulamış somut olayın özelliğine göre takdir hakkını kullanamamıştır. II. ANAYASA MAHKEMESİ İPTAL KARARI 5015 sayılı Kanunda düzenlenen idari yaptırımlardan para cezalarının maktu olarak düzenlenmesi ve Düzenleyici Kurula takdir hakkı verilmemesi nedeniyle pek çok başvuru yapılmış olup son başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi idari para cezasının maktu olarak verilmesini adalet ve hakkaniyet ilkeleri ve Anayasanın 2. maddesine aykırı bulmuş ve iptal etmiştir. Kamu düzenini korumak veya belli bir sektörü regüle etmek amacıyla o konularda özel olarak yetkilendirilmiş idari makamlar tarafından verilen idari cezalar, doktrinde regülatif cezalar olarak tanımlanmıştır. Bağımsız idari otoritelerin verdiği cezalar bu kategoriye girmektedir. İdari makamlar bu kararları verirken kanunlarla kendilerine verilen yetkiler çerçevesinde genellikle gerçek kişilere değil tüzel kişilere uygulanan regülatif cezaları verirken ya cezaya muhatap işletmenin cirosu, geliri ve kârı gibi objektif bir referans baz alınarak nispi şekilde belirleyebilmeli ya da maktu olarak belirlenecek ise mutlaka alt ve üst limit belirlenerek fiilin ağırlığı ve hafifletici-ağırlaştırıcı nedenlerini dikkate alabilmelidir. Bu iki seçenekten ikisinin de benimsenmediği, yani hem cezanın nispî değil maktu olarak belirlendiği ve hem de buna ilave olarak alt ve üst limit de öngörülmediği hâllerde ceza ölçülü ve adil olamayacaktır. Ölçülülük ilkesi, elverişlilik, gereklilik ve orantılılık ilkelerini de içersinde bulundurmakta olup; temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılmasında, hukuksal güvencelere bağlı kalınarak, elde edilmek istenen amaca uygun sınırlandırma araçları ile o amaca ulaşılmasını ifade etmektedir. İdarelerin kanunlarla verilen görevleri yerine getirirken ne tür kararlar almaları gerektiğinin, her türlü olay ve olgu göz önünde bulundurularak önceden hukuk kurallarıyla belirlenmesi mümkün olmadığı gibi, kamu hizmetlerinin ve toplumsal ihtiyaçların değişkenliği dikkate alındığında uygun bir yöntem de değildir. Bu nedenle, idarelerin karşılaştıkları farklı durumlar karşısında en uygun çözümü üretebilmeleri için takdir yetkisiyle donatılmaları zorunludur. Takdir yetkisinin amacı, idareye farklı çözümler arasından uygun ve yerinde olanı seçme serbestisi tanımaktır. Ayrıca, her eylem biçimi için kanunla tek ceza tayin edilmesi ve idareye takdir yetkisi tanınmaması, bazı durumlarda adalete aykırı sonuçlar da doğurabilir. Regülasyon kurumlarının tamamına yakınında, uygulanan idari para cezalarının nispi olduğu veya maktu olmakla birlikte alt ve üst sınır belirlendiği görülmektedir. Gerçekten, Rekabet Kurumunca mevzuat ihlallerinde, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun un 16. maddesi uyarınca, yıllık gayrisafi gelir miktarının binde birinden binde beşine kadar idari para cezası verileceği düzenlendiği gibi rekabet ihlallerinde de yıllık gayrisafi gelir miktarının % 10 una kadar idari para cezası verilebileceği düzenlenmiştir. III. HUKUK DEVLETİ 2

Anayasa nın 2. maddesinde ifadesini bulan hukuk devleti; insan haklarına saygılı, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan devlettir. Hukuk devletinin birden çok tanımı olmakla beraber en temel tanımı, faaliyetlerinde hukuk kurallarına bağlı olan, vatandaşlarına hukuk güvenliği sağlayan, yönetimde keyfiliğin egemen olmamasını sağlayan ve kendisini hukukla sınırlayan devlet demektir. Bir hukuk devletinde hukuka uymak sadece vatandaşlar için değil, devlet için de zorunludur. Anayasa Mahkemesi de hukuk devletinin tanımını birden fazla şekilde yapmıştır. Bunlardan birisi de, yönetilenlere en güçlü, en etkin ve en kapsamlı biçimde hukuksal güvencenin sağlanması, tüm devlet organlarının eylem ve işlemlerinin hukuka uygun olmasıdır. Hukuk devletinde, ceza hukukuna ilişkin düzenlemelerde olduğu gibi, idari yaptırımlar açısından da hangi eylemlerin kabahat sayılacağı, bunlara uygulanacak yaptırımın türü ve ölçüsü, yaptırımın ağırlaştırıcı ve hafifleştirici nedenlerinin belirlenmesi gibi konularda kanun koyucu takdir yetkisine sahiptir. Ancak, kanun koyucunun kendisine tanınan takdir yetkisini anayasal sınırlar içinde adalet, hakkaniyet ve kamu yararı ölçütlerini göz önünde tutarak kullanması gerekir. IV. DANIŞTAY İPTAL DAVASI Danıştay 13. Dairesi bakmakta olduğu 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun 7. ve 8. maddelerine aykırılık nedeniyle verilen idari para cezasına karşı açılan iptal davasında;.itiraza konu ilk kuralda Kanunun 8. maddesinin ihlali halinde sorumluların belirtilen maktu idari para cezası ile cezalandırılacağının düzenlendiğini, Kanunun 8. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre bayilik lisansı sahibi olan davacıya, akaryakıt istasyonunda bağlı bulunduğu dağıtıcı haricinde akaryakıt ikmal ettiğinden bahisle maktu idari para cezası verildiğini ve 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu nun 8. maddesinde öngörülen tüm yükümlülüklerin ihlali halinde uygulanan ceza miktarının aynı olduğunu belirterek itiraz konusu kuralla işletmelerin ekonomik büyüklüğü, fiilin haksızlık içeriği gözetilmeden her bir ihlal için aynı miktarda para cezasının uygulanmasının hukuk devletinin gereği olan adalet ve hakkaniyet ilkeleri ile bağdaşmadığını, Aynı şekilde itiraz konusu ikinci kuralda da Kanunun 7. maddesinin ihlali halinde sorumluların belirtilen maktu idari para cezası ile cezalandırılacağının düzenlendiğini, Kanunun 7. maddesinin dördüncü fıkrasına göre bayilik lisansı sahibi olan davacıya akaryakıt istasyonunda bağlı bulunduğu dağıtıcıya ait marka ve logo bulundurmadığından bahisle, maktu idari para cezası verildiğini ve 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu nun 7. maddesinde sayılan tüm durumlar için uygulanan ceza miktarının aynı olduğunu belirterek itiraz konusu kuralla;... fiili işleyenlerin, ekonomik büyüklüğü ve sınıfına göre adil bir denge gözetilmeden, itiraz konusu kuralla ölçülü ve makul olmayan idari para cezası ile karşı karşıya bırakılmaları, hukuk devletinin gereği olan adalet ve hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Öte yandan, 5015 sayılı Kanunun 19. maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendinde, 8. maddenin ihlâli 3

halinde bayiler için (c) bendinde yer alan cezanın beşte birinin uygulanacağı belirtilmiş ve bayilik lisansı sahipleri ile diğer lisans sahipleri arasında bir ayrım yapılmış olmakla birlikte, bayiler arasında herhangi bir ayrım gözetilmeden aynı cezanın verilmesi sonucunu doğuran kuralın ölçülü olmadığı açıktır. şeklindeki gerekçe ile; 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu nun İdarî para cezaları başlıklı 6455 sayılı Kanunun 44. maddesiyle değişik 19. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinde yer alan Aşağıdaki hâllerde, sorumlulara sekiz yüz elli bin Türk Lirası İdarî para cezası verilir: kuralının, (3) numaralı alt bendindeki 8. maddenin ihlâli yönünden ve aynı maddenin ikinci fıkrasının (a) bendinin Aşağıdaki hallerde sorumlulara altı yüz elli bin Türk Lirası idari para cezası verilir bölümünün bendin (4) numaralı alt bendindeki 7. maddenin ihlali yönünden Anayasa nın 2. maddesine aykırı olduğu kanısına ulaşılması nedeniyle bu kuralın iptali için; Anayasa Mahkemesi ne başvuru yapılmıştır. V. ANAYASA MAHKEMESİ KARARI 5015 sayılı Kanun ile ilgili birçok kere dava açılmıştır. Makalemize konu olan son başvuruda Anayasa Mahkemesi kendisine yapılan başvuru üzerine; 03.05.2016 tarihli ve 29701 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 07.04.2016 tarih ve 2015/109 E.-2016/28 K. sayılı Kararıyla önüne gelen olay çerçevesinde iptal kararı vererek, enerji yasalarındaki maktu idari para cezalarıyla ilgili yeni bir durum yaratmıştır. Bayisi bulunduğu Dağıtıcı haricinde diğer Dağıtıcı ve onların Bayilerinden akaryakıt alan Bayilere verilen 850 bin Tl maktu idari para cezasını ve 7. maddede belirlenen 650 bin TL idari para cezasını bayilerin kusur durumu dikkate alınmadan ekonomik büyüklüklerine ve sınıflarına göre adil bir denge gözetilmeden itiraz konusu kuralla ölçülü ve makul olmayan idari para cezası ile cezalandırılmaları adalet ve hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşmadığından ve Sözleşme yaptığı yeni Dağıtıcının ürünlerini pazarladığı anlaşılacak şekilde faaliyetine devam eder şeklindeki ibareyi Anayasanın 2. maddesinde ifadesini bulan Hukuk Devleti ilkesine aykırı bulduğundan iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi yapılan başvuru üzerine; Anayasa Mahkemesi kararında, ilgili mevzuat gereği Anayasa Mahkemesine itiraz yoluyla yapılacak başvurularda itiraz yoluna başvuran mahkemenin başvuru konusunun bakmakta olduğu davada uygulayacağı kural ile sınırlı olacağını hatırlatarak, Hukuk Devleti, Hakkaniyet İlkesi ve Regülatif Cezaları açıklayarak; 5015 sayılı Kanunun 8. maddesini itiraz başvurusunda bulunan mahkemede bakılmakta olan dava yalnız ilgili maddenin bayiler için, lisanslarının devamı süresince, Bayisi olduğu dağıtıcı haricinde diğer dağıtıcı ve onların bayilerinden akaryakıt ikmali yapılmaması yükümlülüğünü düzenleyen ikinci fıkrasının (a) bendine ilişkin olduğundan esasa ilişkin incelemenin mezkur hüküm yönünden, benzer şekilde Kanunun 7. maddesi dağıtıcılar yönünden çeşitli yükümlülükler öngörmüş olsa da bakılmakta olan dava, ilgili maddenin dördüncü fıkrasının üçüncü cümlesinde yer alan bayi, sözleşme yaptığı yeni dağıtıcının ürünlerini pazarladığı anlaşılacak şekilde faaliyetine devam eder... hükmünün ihlaline 4

ilişkin olduğundan, Anayasa Mahkemesi esasa ilişkin incelemesini ancak 7. maddenin dördüncü fıkrasının üçüncü cümlesine ilişkin olarak gerçekleştirdiğini belirtmiştir. İtiraz konusu kuralda bayilerin bağlı bulundukları dağıtıcı haricinde başka dağıtıcılardan veya onların bayilerinden akaryakıt ikmal etmeleri durumunda öngörülen idari para cezasının regülatif idari para cezası niteliğinde maktu olarak düzenlendiğini; Bu cezada, işletmelerin ekonomik büyüklüğü ve sınıfına ilişkin herhangi bir kademelendirme yapılmadığını; buna göre, tek pompa ile faaliyet gösteren ve idari para cezası miktarı kadar yıllık cirosu bulunmayan bir akaryakıt istasyonu ile büyük ölçekteki akaryakıt istasyonunu işletenler açısından yükümlülüğün ihlali halinde verilecek ceza miktarı aynı olmakla birlikte, para cezasının miktarının yüksek olması göz önüne alındığında tek pompa ile faaliyet gösteren ve cirosu yüksek olmayan akaryakıt bayisi için verilen cezanın daha ağır sonuçlar doğurabileceğini; Diğer taraftan, bayilerin bağlı bulundukları dağıtıcı haricinde başka dağıtıcılardan veya onların bayilerinden akaryakıt ikmal etmeleri durumunda maktu idari para cezası ile cezalandırılmalarının öngörülmesi nedeniyle, idari para cezası uygulanırken fiilin işleniş şekli, diğer bir ifadeyle akaryakıtın ikmalinin ne şekilde yapıldığı, failin kusur durumu başka bir ifadeyle bayinin fiili kasıtla veya taksirle işleyip işlemediği ve ikmal edilen akaryakıtın miktarı gibi hususların da dikkate alınmadığını; Bu itibarla bayilerin bağlı bulundukları dağıtıcı haricinde başka dağıtıcılardan veya onların bayilerinden akaryakıt ikmal etmeleri hâlinde fiilin haksızlık içeriği, bayilerin kusur durumu dikkate alınmadan, ekonomik büyüklüklerine ve sınıflarına göre adil bir denge gözetilmeden, itiraz konusu kuralla ölçülü ve makul olmayan idari para cezası ile cezalandırılmaları, hukuk devletinin gereği olan adalet ve hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşmadığından; 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu nun; Aşağıdaki hallerde, sorumlulara sekiz yüz elli bin Türk Lirası idari para cezası verilir: bölümünün, 5015 sayılı Kanun un 8. maddenin ikinci fıkrasının (a) bendi yönünden Anayasa ya aykırı olduğuna ve iptaline, Aşağıdaki hallerde, sorumlulara altı yüz bin Türk Lirası idari para cezası verilir: bölümünün, 5015 sayılı Kanun un 7. maddesinin dördüncü fıkrasının üçüncü cümlesinde yer alan bayi, sözleşme yaptığı yeni dağıtıcının ürünlerini pazarladığı anlaşılacak şekilde faaliyetine devam eder ibaresi yönünden Anayasa nın 2. maddesine aykırı olduğundan iptaline, karar vermiştir. VI. MAHKEME KARARININ YÜRÜRLÜK TARİHİ Anayasa Mahkemesi kararında bu kurallara ilişkin iptal hükümlerinin doğacak hukuksal boşluk nedeniyle kamu yararını ihlal edecek nitelikte gördüğünden yürürlüğününde ertelenmesine ve Resmi Gazete de kararın yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir. VII. SONUÇ Anayasa Mahkemesi, ilgili Kanun hükümlerinin iptal edilmeleri nedeniyle doğacak hukuksal boşluğu kamu yararını ihlal edecek nitelikte gördüğünden bu kurallara ilişkin iptal hükümlerinin, kararın Resmi Gazete de yayınlanmasından başlayarak dokuz ay sonra 5

yürürlüğe girmesine ve söz konusu bu yürürlüğe girmenin ertelenmesi kararı nedeniyle yürürlüğün durdurulması taleplerinin de reddine karar vermiştir. Bu durumda 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu nun 19. maddesinde kararda yer alan gerekçeler nedeniyle değişiklik yapılması gerektiği düşüncesindeyiz. Bunun yanında 5015 sayılı Kanuna, Elektrik Piyasası Kanunu ve Doğal Gaz Piyasası Kanununda olduğu şekliyle idari yaptırımlar uygulanmadan ve idari para cezası verilmeden önce ihtar mekanizması ile ilgili düzenlemenin yapılması ve ihtar ile aykırılığın giderilebilme imkanının verilmesinin hakkaniyete uygun olacağı düşüncesindeyiz. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu nun 26.06.2008 tarih ve E. 2007/2326 K. 2008/1714 sayılı kararında, Anayasa Mahkemesi nce bir kanunun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün veya belirli hükümlerinin Anayasa ya aykırı bulunarak iptal edildiği bilinmesine rağmen, görülmekte olan davaların, Anayasa ya aykırılığı saptanmış olan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesinin, Anayasa nın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceğini kabul etmek gerekir. şeklindeki kararı çerçevesinde, Anayasaya aykırılığı Anayasa Mahkemesi nce karar altına alınmış olan bir hükmün uygulanmaya devam edilmesi, Anayasanın üstünlüğü ilkesiyle çelişeceğinden uygulanmaya devam edilmeyeceği düşüncesindeyiz. Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümezliği ilkesi gereğince yargılaması yapılmış kesinleşmiş maktu para cezaları ile ilgili kararların Anayasa Mahkemesi kararından etkilenmeyeceğini, henüz kesinleşmemiş kararlar bakımından ise Anayasa Mahkemesi kararının üstünlüğü ilkesinin göz ardı edilmeyeceği ve aykırı karar verilmeyeceğini düşünmekteyiz. Ancak; Anayasa Mahkemesi nin iptal kararı, 5015 sayılı Kanun un 7. maddesinin dördüncü ve 8. maddesinin ikinci fıkralarına aykırı eylemleri Kanuna uygun hale getirmemektedir. Bu eylemlerin Kanuna aykırı olma nitelikleri devam etmektedir. 6