Kalp hastalýðý olan çocuklarda obsesif ve depresif belirtilerin deðerlendirilmesi: Karþýlaþtýrmalý bir klinik çalýþma Dr. Rasim Somer DÝLER, Stj.Dr. S Nihal TOPRAK, Stj.Dr. Þerife GÜNDÜZ, Dr. Ayþe AVCI Çukurova Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Ruh Saðlýðý ve Hastalýklarý ABD Balcalý-ADANA ÖZET: Bu çalýþmanýn amacý kalp hastalýðý olan çocuklarda obsesif ve depresif belirtilerin deðerlendirilmesidir. Çukurova Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Kardiyoloji Bilim Dalý'nda taný konmuþ, romatizmal kalp hastalýðý olan 19 ve doðumsal kalp hastalýðý olan 17 çocuk Ç.Ü.T.F. Çocuk Ruh Saðlýðý ve Hastalýklarý ABD tarafýndan deðerlendirildi. Karþýlaþtýrma grubu ayný yaþ ve cinsiyetten 36 saðlýklý çocuktan oluþtu. Her iki gruba çocuklar için depresyon ölçeði ve Maudsley obsesif kompulsif soru listesi verildi. Kalp hastalýðý olan grup kendi içinde ve karþýlaþtýrma grubuyla, depresif ve obsesif belirtiler açýsýndan karþýlaþtýrýldý. Çalýþmada klinik olarak depresyon ve obsesif kompulsif bozukluk tanýsýný alan çocuk olmamasýna karþýn, kalp hastalýðý olan çocuklarda toplam, yavaþlýk ve kuþku obsesif belirti puanlarý anlamlý olarak daha yüksek bulundu. Depresif belirti puanlarý saðaltým almama ve devinim kýsýtlýlýðý olmasý ile iliþkili olarak yükselmekteydi. Bulgular yurtiçi ve yurtdýþý kaynaklar ile birlikte tartýþýlmýþtýr. Anahtar sözcükler: Kalp hastalýðý, obsesyon, depresyon, çocuk GÝRÝÞ Çocuklarda aðýr bir hastalýðýn olmasý duygusal incinmeye yol açabilecek önemli bir risk etkenidir 10. Süregen hastalýklarýn çocuðun ruhsal dengesi üzerinde olumsuz etkileri vardýr 18. Týp alanýndaki son geliþmelerle birlikte çocukluk çaðý süregen ve ölümcül hastalýklarýn çoðu ölümcül olmaktan çýkmýþ ve hastalarýn yaþam süresi uzamýþtýr. Bununla birlikte bu hastalarda görülen ruhsal sorunlarýn niteliði, niceliði üzerine yoðun bir ilgi ile çalýþmalar yapýlmaktadýr 19. Hastalýk ile psikososyal bir soruna yol açacak özgül bir yeti yitimi belirlenmemesine karþýn merkezi sinir sisteminin etkilenmesi genelde duygusal incinmeye yol açar 18. Süregen hastalýklarda psikiyatrik sorunlarýn geliþiminin; hastalýðýn 10-11 Nisan 1997, 19. Pediatri Günleri, Çocuk ve Adolesan Hastalýklarýna Psikososyal Yaklaþým, Ýstanbul da poster-bildiri olarak sunulmuþtur. 76 baþlangýç yaþý, ailenin tutumu, hastalýðýn iþlevselliðe ve fiziksel görünüme etkisi, bulgularýn süregenleþmesi ve iyileþme umudu ya da umutsuzluðu gibi etkenlerle iliþkili olduðu bildirilmektedir 16. Doðumsal kalp hastalýðý (DKH) canlý yeni doðanda % 1 olarak bildirilir 14 ve doðumsal malformasyonlarýn en sýk görülenidir 7. Etyolojide çok etkenliliðin % 90 olduðu düþünülse de temel nedenin gen anomalileri olduðu öngörülmektedir 14. Yenidoðan ya da erken bebeklik dönemlerinde genellikle taný konulabilirken, siyanoz, yavaþ beslenme, soluk almada güçlük ve kilo almama tanýya götüren önmeli bulgulardýr 7. Akut romatizmal ateþ (ARA) genelde 5-15 yaþlarý arasýnda görülen, A grubu B-hemolitik streptokoksik farenjit enfeksiyonunun nonsüpüratif
Cilt 23 Yýl 1998 Kalp hastalýðý olan çocuklarda obsesif ve... sekeli olarak bilinir. Kardit ARA'in en önemli bulgusudur ve kardit geçirenlerin büyük bir kýsmýnda kalp hastalýðý sekeli kalýr. Hastalar uzun süreli bir saðaltým ve izlemeye alýnýr 15. Yayýnlar incelendiðinde çocuðun iþlevselliði üzerinde kalp hastalýðýnýn ile ilgili olarak kesin bir görüþ birliðinin olmadýðý görülmektedir 5. Ülkemizde de son yýllarda artan bir sýklýkla fiziksel hastalýðý olan çocuklarla ilgili çalýþmalar yayýnlanmaktadýr 1,2,8,19. Bu çalýþmanýn amacý doðumsal kalp hastalýðý ve akut romatizmal ateþ tanýsý olan çocuklarda depresif ve obsesif belirtileri araþtýrmak ve saðlýklý çocuklarla karþýlaþtýrarak deðerlendirmektir. MATERYAL ve METOD Çalýþma grubu olarak Çukurova Üniversitesi Týp Fakültesi Pediatrik Kardiyoloji Bilim Dalý'na kontrol amacýyla 15.10.1994 ve 15.6.1995 tarihleri arasýnda baþvuran, 9-14 yaþ arasý olan ve zeka geriliði olmayan 20 kýz, 16 erkek toplam 36 çocuk deðerlendirildi. Karþýlaþtýrma grubu olarak çalýþma grubuyla ayný yaþ ve cinsiyette olan, fiziksel ve ruhsal bir sorunu olmayan Adana-DSi Ýlköðretim Okulu ve Sýtký Kulak Ýlkokulu'ndan 36 çocukla görüþüldü. Her iki grupta sosyodemografik veriler kaydedilerek ölçeklerle depresif ve obsesif belirti puanlarý belirlendi. Çalýþma grubunda týbbi saðaltým altýnda olma, devinim kýsýtlýlýðý olmasý, hastaneye yatýþ, saðaltým beklentisi deðiþkenler olarak kaydedildi. Ölçekler: 1.Çocuklar için Depresyon Ölçeði (ÇDÖ): Eriþkin hastalarda kullanýlan Beck Depresyon Ölçeðinden uygarlanan ÇDÖ; bir özbildirim ölçeðidir. 27 çoktan seçmeli madde son 2 haftadaki depresif belirtilerin aðýrlýðýný deðerlendirmektedir. Türkiye'de geçerlik ve güvenirlik çalýþmasý yapýlmýþtýr. 2.Maudsley Obsesif Belirti Soru Listesi (MOKSL): Doðru-yanlýþ biçiminde yanýtlanan obsesif kompulsif belirtilerin türünü araþtýrmak ve obsesif hastalarý diðer nevrotik hastalardan ayýrt edebilmek amacýyla geliþtirilen bir özbildirim ölçeðidir 12. MOKSL'nin Türkiye uyarlamasý 7 madde eklenmesiyle 37 madde olarak yeniden düzenlenmiþtir. Ölçeðin 12-70 yaþ arasý normal ve psikiyatrik örneklemlerde obsesif kompulsif yakýnmalarýn türü ve yaygýnlýðýný ölçmede, araþtýrma ve klinik amaçlar için geçerli ve güvenilir olduðu gösterilmiþtir 6. Genellikle 9 yaþ ve üzerindeki çocuklarda uygulanmaktadýr. 3.Sosyodemografik Veri Toplama Formu: Çocuk Psikiyatrisinde rutin olarak kullanýlan 67 çoktan seçmeli sorudan oluþan çocuklarýn sosyodemografik ve geliþimsel verilerini toplama formu. Veriler SPSS for Windows paket programýnda student-t testi yapýlarak deðerlendirilmiþtir. BULGULAR 9-14 yaþ arasý olan ve zeka geriliði olmayan 20(%56) kýz 16 (%44) erkek toplam 36 çocuk deðerlendirildi. 16(%44)'sýnýn doðumsal(8e,8k), 20(%56)si edinsel (12K,8E) kalp hastalýðý vardý. Tablo I: Gruplararasý depresif ve obsesif belirti puan daðýlýmý Çalýþma Kontrol ort. ss. ort. ss. t p ÇDÖ 9.75 5.48 8.61 5.89 0.80 >0.05 MOKSL 19.3 6.42 16.14 5.56 2.23 <0.06* Kontrol 4.75 2.03 3.86 2.11 1.69 >0.00 5 Temizlik 5.78 2.16 5.19 2.33 1.09 >0.05 Yavaþlýk 3.28 1.49 2.53 1.32 2.23 <0.05* Kuþku 3.69 1.53 2.86 1.17 2.73 <0.05* ÇDÖ:Çocuklar için depresyon ölçeði MOKSL: Maudsley Obsesif belirti soru listesi Çalýþma grubu ve karþýlaþtýrma grubu arasýnda depresif belirti puanlarý arasýnda fark belirlenemezken, genel obsesif puanlarý, özellikle yavaþlýk ve kuþku alanlarýnda fark istatistiksel açýdan belirgindi. Tablo II: Belirti puanlarýnýn hastalýðýn türüne göre daðýlýmý Doðumsal ort. KH n=16 ss. Edinsel ort. KH n=20 ss. ÇDÖ 11.69 4.74 8.20 5.65 1.50 >0.05 MOKSL 19.69 5.99 19.00 6.88 0.44. >0.05 ÇDÖ:Çocuklar için depresyon ölçeði belirti soru listesi KH:Kalp hastalýðý t MOKSL: Maudsley Obsesif p 77
Diler ve arkadaþlarý Ç.Ü. Týp Fakültesi Dergisi Doðumsal ve edinsel kalp hastalýklarýnda depresif ve obsesif belirti puanlarý arasýnda istatistiksel açýdan anlamlý bir fark belirlenemedi. Tablo III: Týbbi tedavi alma, devinim kýsýtlýlýðý, hastaneye yatma, saðaltým beklentisi deðiþkenlerine göre ruhsal belirti puanlarýnýn daðýlýmý. ÇDÖ MOKSL ort. ss ort. ss. Tedavi alan n=24 8.08 4.29 18.83 6.96 Tedavi almayan n=12 Devinimi kýsýtlý n=17 Devinimi kýsýtlý olmayan n=19 Hastaneye yatan n=29 Hastaneye yatmayan n=16 Týbbi tedavi beklentisi n=24 Cerrahi tedavi beklentisi n=9 13.08 * p<0.05 11.29 * p<0.05 6.24 20.25 5.33 6.03 19.20 6.03 8.37 4.68 19.84 7.17 9.00 4.94 20.05 5.67 10.68 6.13 18.38 5.91 8.58 4.56 19.04 6.53 8.88 2.42 20.89 6.19 Çocuklarýn hiçbirinde major depresyon ve obsesif kompulsif bozukluk belirlenmedi. Depressif belirti puanlarý týbbi saðaltým almayan ve devinim kýsýtlýlýðý olan çocuklarda istatistiksel açýdan anlamlý bir biçimde yüksekti, hastaneye yatmaya ve tedavi beklentisine göre farklýlýk saptanmadý. Obsesif belirti puanlarý deðerlendirildiðinde gruplar arasýnda anlamlý bir fark yoktu. TARTIÞMA Hastalýðýn baþlangýç yaþý genelde duygusal incinmeyi yordayýcý öncül bir etken deðildir 18. Ergenlik döneminde beden algýsý, kimlik oluþumu ve arkadaþlarý arasýnda kabul görme en önemli konularý oluþtururken; süregen bir hastalýðýn baþlangýcý öz geliþimini tümüyle bozabilir 10. Hastalýða özgü risk etkenleri deðerlendirildiðinde; önemli geliþimsel basamaklarýn olduðu 6 ay-5 yaþ arasý görülen baþlangýç 10,18, çevresel nedenlerle ya da gen kusuru ile açýklanan etyoloji, geç ya da yanlýþ konan taný, yeti yitimi ve fiziksel deformite ve olumsuz sonlaným ile ruhsal sorunlarýn arttýðý bildirilmektedir 10. Kalp hastalýklarý tanýsý ve saðaltýmý ile ilgili geliþmelere koþut hasta çocuk sayýsýnda da belirgin bir artýþ olmuþtur 5. Kalp hastalýðý olan çocuklarla yapýlan çalýþmalar kýsýtlýdýr ve çeliþkili bilgiler içermektedir 5. Kalp hastalarýnda ruhsal sorunlar oldukça yaygýndýr 8, saðlýklý çocuklarla karþýlaþtýrýldýðýnda duygusal ve davranýþ sorunlarýnýn DKH olan çocuklarda iki kat fazla görüldüðü bildirilmiþtir 7. Ülkemizde yapýlan bir çalýþmada ise 25 DKH olan çocuðun yaklaþýk yarýsýnda uyum bozukluðu belirlenmiþ ve depresyon saptanmamýþtýr 2. DKH olan çocuklarda MSS bozukluklarý da yaygýndýr 5. MSS bozukluklarýna ikincil psikososyal uyum da bozulabilmektedir 5,18. Çalýþmada EKH olan çocuklarla DKH olan çocuklarýn arasýnda da, çalýþma ve karþýlaþtýrma gruplarý arasýnda da depresif belirti puanlarý arasýnda anlamlý bir fark saptanamamýþtýr. Çocuklarýn hiçbiri depresyon tanýsý almamýþtýr. Biyopsikososyal etkenlerle uyumu bozulan çocuklarda uyum saðlayýcý yineleyici (ritualize) davranýþlar ortaya çýkabilir 11. Örselenebilir çocuklarda ise patolojik obsesyon ve kompulsiyonlar geliþebilir 11. Rituel oyun ve davranýþlarýn, yineleyici davranýþ örüntülerinin obsesif kompulsif bozukluk ile iliþkili olduðu düþünülmektedir 9. Obsesif kompulsif bozukluðun % 30-50 oranýnda 15 yaþýndan önce baþladýðý, ortalama baþlangýç yaþýnýn 9-10 yaþlarý olduðu bildirilmektedir 4,17. Rituel davranýþlar erken çocuklukta baþlayýp geliþim boyunca sürerken 13, obsesyon ve kompulsiyonlar duygusal zorlar ve çatýþmalar sonucu geliþebilir, artabilir azalabilir 11. Doðal geliþimsel ritueller anksiyeteyi yenme ve toplumsallaþmayý saðlama amacýný güderken, obsesif kompulsif bozukluðun rituelleri duygusal olarak zorlayýcý, yalýtýcý ve iþlevselliði kýsýtlayýcý etkisi vardýr 9. Kendilik ve nesne iliþkileri açýsýndan ise obsesyon ve 78
Cilt 23 Yýl 1998 Kalp hastalýðý olan çocuklarda obsesif ve... kompulsiyonlar, kiþideki derin bir güvensizlik duygusuna karþý kendini ve dünyayý denetleme amacýný gütmektedir 4 DKH olan 168 çocukla 25 yýl sonra SCL-90 (semptom tarama listesi) ile yapýlan bir deðerlendirmede obsesyonkompulsiyon, kiþiler arasý iliþkilerde duyarlýlýk, depresyon, paranoid düþünce ve psikoz puanlarýnda anlamlý artýþ olduðu belirlenmiþtir 3. Çalýþmadan elde edilen veriler bunu destekler niteliktedir. Toplam obsesif belirti puanlarý istatistiksel açýdan anlamlý olarak çalýþma grubunda daha yüksektir. Edinsel kalp hastalýðý olan çocuklarla doðumsal kalp hastalýðý olan çocuklar arasýnda ise obsesif belirti puanlarý açýsýndan fark saptanmamýþtýr. Çalýþmada obsesif kompulsif bozukluk tanýsýný alan çocuk olmamýþtýr. Eriþkinlerde de olduðu gibi obsesif kompulsif bozukluðu olan çocuklarda en sýk yýkama ritueli ve bulaþma obsesyonu görülür 4,13,17.Ýkinci sýk görülen örüntü kuþku obsesyonu ile denetleme kompulsiyonudur. Üçüncü belirti örüntüsü ise kompulsiyon olmaksýzýn cinsellik ya da saldýrganlýkla ilgili obsesyonlardýr. Dördüncü örüntü ise simetri ya da mükemmellik gereksinimi ve bunun yol açtýðý yavaþlama kompulsiyonudur 4. Çalýþma grubunda yavaþlýk ve kuþku obsesif belirti puanlarý istatistiksel açýdan anlamlý olarak daha yüksek saptanmýþ, anlamsýz da olsa denetim ve temizlik obsesyon puanlarý çalýþma grubunda yüksek bulunmuþtur. Yeti yitimi ve hastalýk nedeniyle kýsýtlanma duygusal uyum zorluðuna yol açan en önemli iki etkendir 18. Ýlaç saðaltýmý, diyet, topþumsal-iþlevsel kýsýtlanma, sýk hastaneye yatýrýlma ve sýk idrar-kan incelemeleri, çocuðun yaþadýðý ek güçlüklerdir 18. Çalýþmada hastaneye yatan ve yatmayan çocuklar arasýnda depresif ve obsesif belirti puanlarý arasýnda fark yoktu. Kalp hastalýðý ile anksiyete uyandýran ortamla baþetmede ve doðal duygusal geliþimin saðlanmasýnda güçlükler olduðu; operasyon gerektirmeyen hafif düzeyde belirtileri olan kalp hastalarýnýn daha kolay örselendiði, çünkü hastalarýn gidiþ ve sonlaným hakkýnda belirsizlik yaþadýklarý bildirilmektedir 3. Ýyileþmek için umutsuz olma psikopatoloji geliþimi için önemli bir etkendir 16. Çalýþmada saðaltým beklentisine göre farklý bir bulgu belirlenmemiþtir. Kalp hastasýnýn izlenmesi sýrasýnda görülen masum üfürümler için bile yapýlan yoðun incelemeler anne-babanýn kaygýsýný arttýrýrken aþýrý kollama ve kýsýtlama davranýþlarý geliþir 7. Kalp hastasý çocuklara fiziksel sýnýrlarýný kullanma þansý verilmediðinden psikopatoloji geliþme riski artar 3. Hastalýk bulgularýnda artma ve iþlevsel kýsýtlanma arttýkça ruhsal sorunlar da artmaktadýr. Düþük benlik saygýsý ve zayýf sosyal uyum gözlenebilir 5. Psikopatolojinin hastalýðýn doðrudan etkisinden daha çok hastaneye yatma, iþlevselliðin kýsýtlanmasý gibi hastalýðýn ikincil etkilerine baðlý geliþmektedir 3. Çalýþmada fiziksel kýsýtlýlýðý olan kalp hastasý çocuklarda depresif belirti puanlarý istatistiksel açýdan anlamlý olarak daha yüksek bulunmuþtur, obsesif belirti puanlarý arasýnda fark belirlenmemiþtir. SONUÇ Kronik hastalýðý olan çocukta uyum iki anlamda kullanýlmaktadýr; hastalýðýn kabullenilip en iyi þekilde nasýl uyum saðlanabileceðinin öðrenilmesi, diðer özelliklerin en iyi þekilde kullanýlmasý ve ruhsal dengenin saðlanmasý. Kimi çocuklarýn hastalýklarý ve yeti yitimi ile baþederek benlik saygýlarýný geliþtirdiklerini ve güçlerini ortaya koyduklarýný 18, süregen hastalýðý olan çocuklarda major depresyonun genelde görülmediðini 18, DKH olan 25 çocuðun hiç birinde depresyon belirlenmediðini 2 ve DKH olan çocuklarda psikososyal geliþimin saðlýklý olduðunu 5 bildiren yayýnlar vardýr. Diðer risk etkenlerinin yokluðunda aðýr kalp hastalýðýnýn çocuklarda duygusal bir bozukluða yol açmadýðý bildirilmektedir 5. DKH ile eriþkinlikte yaygýn ancak özgül olmayan sorunlar görüldüðü, ancak tüm yönleriyle yaþama uyum saðlamayý etkilemediði saptanmýþtýr 3. Çalýþmamýzda depresyon ve obsesif kompulsif bozukluk tanýsýný alan çocuk 79
Diler ve arkadaþlarý Ç.Ü. Týp Fakültesi Dergisi olmamasýna karþýn, kalp hastalýðý olan çocuklarda toplam, yavaþlýk ve kuþku obsesif belirti puanlarý anlamlý olarak daha yüksek bulunmuþtur. Depresif belirti puaný saðlatým almama ve devinim kýsýtlýlýðý olmasý ile iliþkili olarak yükselmektedir. Bulgular ile kardiak sorunun önemli olmadýðý sonucuna deðil, çoklu risk etkenlerinin karmaþýk iliþkisinin önemli olduðu sonucuna varýlmaktadýr 5. SUMMARY Evaluation of obsessýve and depressýve symptoms in chýldren with heart diseases: A comperative clinical study In this study it is aimed to evaluate obsession and depression symptoms in children with heart diseases. 17 children with congenital heart disaeses, 19 children with acute romatismal heart diseases diagnosed in the Pediatric Cardiology Department in Çukurova University Faculty of Medicine are evaluated at Child Psychiatry Department, Çukurova University Faculty of Medicine, Adana. Control group consisted of 36 healty children with same age and sex. Depression inventory for children and Maudsley obsessive compulsive questionnaire were administered to both groups. Children with heart diseases were compared by means of depressive and obsessive symptoms, and compared with control group. No children were diagnosed as depressive or obsessive-compulsive, but children with heart diseases got higher total, slowness and doubt obsession scores. Depressive symptom scores were correlated with having no treatment and physical disability. Results are discussed regarding to national and foreign studies. Keywords: Heart disease, obsession, depression, child KAYNAKLAR 1. Avcý A, Evlice YE, Diler RS ve ark.: Kronik böbrek yetmezliðinde depresyon ve kaygý. Çukurova Üniversitesi Týp Fakültesi Dergisi 1996; 21:1, 34-40. 2. Baysal ZB: Kronik hastalýklarýn çocuk ve aile üzerinde psikososyal etkileri. Türk Psikiyatri Dergisi 1993; 4:4,273-280. 3. Brandhagen DJ, Feldt RH, Williams DE: Long-term psychological implications of congenital hearth disease; a 25-year follow up. Mayo Clin Proc 1991; 66,474-479. 4. Çuhadaroðlu F: Çocuk ve adolesanlarda obsesif kompulsif bozukluk. Psikiyatri Psikoloji ve Psikofarmakoloji Dergisi 1995; 3:ek sayý 2; 36-44. 5. DeMaso DR, Beardslee WR, Silbert AR et al.: Psychological functioning in children with cyanoyic hearth defects. Developmental and Behavioural Pediatrics 1990; 11:6, 289-294. 6. Erol N, Savaþýr I: Maudsley Obsesif Kompulsif Soru listesi XXIV Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi, GATA, Ankara, 1988. 7. Graham P. Child Psychiatry, A Developmental Approach, 2nd. ed.,new York: Oxford University Press, 1991. 8. Korkut F. Psikiyatrik yönden kalp hastalýklarý. Özkan S (ed): Konsültasyýn-Liyazon Psikiyatrisi (1994-1995), Ýstanbul, Pfizer Ýlaçlarý A.Þ., s.152-154. 9. Leonard HL, Goldberger EL, Rapoport JL, et al.: Childhood rituels; normal development or obsesivecompulsive symptoms. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 1990; 29:1, 17-23. 10. Mrazek D. Chronic pediatric illness and multiple hospitalizations in Lewis M (ed): Child and Adolescent Psychiatry, Maryland, USA: Williams and Wilkins, 1996, p.1058-1066. 11. Riddle MA, Scahilol L, King R: Obsessive compulsive disorder in children and adolescents; phenomenology and family history. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 1990; 29:5, 766-772. 12. Sanavio E, Vidotto G: The componenets of the Maudsley Obsessional Compulsive Quationaire. Behaviour Research and Therapy 1985; 26, p.659-662. 13. Swedo SF, Rapoport JL, Leonard H: Obsessive compulsive disorder in children and adolescents. Arch Gen Psychiatry 1989; 46:335-341. 14. Tanman B, Cantez T, Ertuðrul TY. Konjenital kalp hastalýklarý. Neyzi O, Ertuðrul T (eds): Pediatri, 2.cilt içinde. Ýstanbul Nobel Týp Kitabevi, 1990, s.995-1023. 15. Tanman B. Akut romatizmal ateþ. Neyzi O, Ertuðrul T (eds): Pediatri, 2.cilt içinde. Ýstanbul: Nobel Týp Kitabevi, 1990, s.1024-1029. 16. Taylor DC, Eminson DM. Psychological aspects of chronic physical sickness in Rutter M, Taylor E and Hersow L (eds): Child and adolescent psychiatry, London: Blackwell Science Ltd, 1994, p.737-748. 80
Cilt 23 Yýl 1998 Kalp hastalýðý olan çocuklarda obsesif ve... 17. Thomsen PH: Obsessive-compulsive disorder in children and adolescents. Acta Psychiatr Scand 1993; 88, 212-217. 18. Wasserman A. Principles of care of children and adolescents with medical illness in Garfinkel BD, Carlson GA, Weller EB (eds): Psychiatric Disorders in Children and Adolescents, Philadelphia: W.B.Saunders comp., 1990, p.486-502. 19. Yavaþ Ý, Söhmen G, Söhmen T: Kanser hastalýðý olan çocuklarýn ruhsal durumlarýnýn deðerlendirilmesi. Türk Psikiyatri Dergisi 1994; 5:3, 210-212. Yazýþma Aresi: Dr. Rasim Somer DÝLER Çukurova Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Ruh Saðlýðý ve Hastalýklarý ABD. 01330 Balcalý-ADANA 81