KÜRESEL GIDA KRİZİ KORKUTUYOR Şebnem BORAN Gözde SEVİLMİŞ 2007/08 yıllarında ayaklanmalara neden olan gıda krizinin tekrarı endişesi tüm dünyayı sardı. Tarım ürünleri üreten ülkelerdeki kuraklık ve petrol fiyatlarındaki artışlar nedeniyle küresel bir krize dönüşen 2007/08 Dünya Gıda krizi, dünyadaki gıda stoklarının azalmasına ve gıda fiyatlarında yükselişlere neden olmuştu. O dönemde, yaşanan gıda krizi yüzünden 30'dan fazla ülkede huzursuzluklar patlak vermiş, açlık sınırının altındaki insan sayısı tüm dünyada 1 milyarı geçmişti. Son günlerde dünyanın önemli tarım ürünleri üreticisi ülkelerinde yaşanan olumsuz hava koşulları yeni bir gıda krizinin kapıda mı olduğu sorusunu akıllara getiriyor. Durum pek iç açıcı değil. Amerika Birleşik Devletleri son 50 yılın en kurak yılını geçirdi. Ülkede bulunan 53 eyaletin 29 u felaket alanı kapsamına alındı. Ülkedeki mısır ekili alanlarının % 87 si, soya fasulyesi alanlarının ise % 85 i etkilendi. Kuraklığın, Amerika ya faturasının yaklaşık 30 milyar dolara mal olacağı tahmin edilmektedir. Amerika daki kuraklık ve sıcak hava dalgası Rusya yı da vurmuştur. ABD ve Rusya nın yanı sıra Dünya nın önde gelen diğer tarımsal emtia üreticileri Hindistan ve Karadeniz ülkeleri de kuraklıkla mücadele etmişlerdir. Hindistan'da yağışların normalin altında seyretmesi ürünü azaltırken, Karadeniz ülkelerindeki sıcak hava dalgası da devam etmiştir. 27
Olumsuz hava koşullarının yanı sıra tarım ürünleri üzerinden yapılan spekülasyonların da fiyatlardaki hızlı yükselişe etkisi olduğu iddia ediliyor. Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) tarafından temel gıda maddelerinden oluşan bir alışveriş sepetindeki toptan fiyatları esas alarak hazırlanan küresel gıda fiyatları endeksi, 2002 yılında 89,9 iken 2008 gıda krizi ile birlikte 199,8 e ulaşmış idi. 2012 yılı küresel gıda fiyatları endeksi 211,8 e ulaşmıştır. Tablo 1: Dünya Gıda Fiyatları Endeksi (Yıllık) Kaynak: FAO 2012 Kasım itibariyle ise endeks 211 seviyesine ulaşmış durumda. FAO endeksinin Kasım ayı seviyesi, Şubat 2011'de görülen rekor yüksek seviye olan 238 puanın hala altında, ancak 2007/08 gıda krizi sırasında görülen seviyelere yakın. (Tablo 2) Bu durum da, 2007/08 krizini akıllara getiriyor. Tablo 2: Dünya Gıda Fiyatları Endeksi (Aylık) Kaynak: FAO 28
Dünya piyasalarında tarımsal emtia fiyatları rekor kırıyor. Soya ve mısır en çok etkilenen ürünlerin başında yer alıyor. Mısır fiyatları zirveyi zorlarken buğday fiyatları da hızla artıyor. Dünya tahıl piyasasını yönlendiren ABD deki bu durumun birçok ülkeyi olumsuz etkilemesi bekleniyor. Dünya Bankası, kuraklığın mısır ve soya fasulyesi üzerindeki etkileri konusunda kaygı duymak için erken olduğunu ama durumun inceleme altında tutulacağını belirtiyor. Gelirlerinin çok büyük bir bölümünü gıda ürünlerine harcayan dünyanın en yoksul ülkelerinin gıda fiyatlarındaki en ufak artıştan bile çok etkilenecekleri kesin. Nitekim Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu Genel Sekreteri Gıda fiyatlarında son zamanlarda görülen yükselişten tedirginim. Bu durumun gelirinin % 75'inden fazlasını gıdaya harcayan fakir kesimine etkisi beni korkutuyor. diye ifade ediyor. Ayrıca, ABD deki mısır üretiminin % 40 ının yakıt olarak kullanılan etanol üretimine ayırdığını belirterek eğer etanol üretiminde bir kısıtlamaya gidilmezse dünya mısır fiyatlarında artış söz konusu olacağına ve bunun da zaten yüksek olan hayvan yemi fiyatlarını daha da arttıracağına dikkatleri çekiyor. Uluslararası Gıda Politikaları Araştırma Enstitüsü (IPFRI), küresel bir gıda krizinin yakın zamanda vurabileceği konusunda uyarıyor. ABD den tahıl ithalatı yapan ülkeler, gıda rezervlerini arttırmaya yönelik politikalar geliştirmeye çalışırken; Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü, ülkelerin kuraklığa karşı önlem için tahıl ihracatındaki kısıtlamayı artırmaları halinde, dünyanın daha sert bir gıda kriziyle yüzleşeceğine dikkat çekiyor. Peki, kuraklık ve beraberindeki bir küresel gıda krizinin ülkemize etkileri nasıl olur? Türkiye nin, krize karşı en hassas olan ülkeler arasında yer almadığı görüşü hakim. Hava koşullarının ABD deki olumsuz etkilerine rağmen ülkemizde sadece İç Anadolu ve bazı bölgelerimizde ürünlerde yüzde 10-15 oranında ürün kayıpları sözkonusu olsa bile ülke genelinde ciddi bir düşüş olmadığı görülmektedir. FAO verileri değerlendirildiğinde, dünyanın sayılı buğday üreticileri arasında yer alan ülkemizde buğday için çok büyük bir sıkıntı yaşanmayacağı görülmektedir. 29
Öte yandan, üretimimizin son derece kısıtlı olduğu ve dışa bağımlı olduğumuz ürünlerde ise sıkıntı yaşanması söz konusu olabilecektir. Bu ürünlerin en önemlileri ise mısır ve soya fasulyesidir. Nitekim, FAO nun 2010 yılı verilerine göre; 2,81 milyar dolar değerindeki 19,66 milyon ton buğday üretimiyle dünya sıralamasında 8. sırada yer alıyoruz. Buğdayda ithalat miktarımız 3,42 milyon ton. Mısır ve soya fasulyesindeki duruma bakıldığında ise; mısırda 4,25 milyon ton üretim ve 488 bin ton ithalat yapıldığı, soya fasulyesinde ise sadece 38,4 bin ton üretim hacmimize karşılık 1,6 milyon ton ithalatımız olduğu görülmektedir. Her ne kadar Türkiye nin küresel gıda krizine karşı çok hassas bir durumda olmadığı tahmin edilse de, mısır ve soyanın ithalatını büyük ölçüde Amerika dan yapmamız nedeniyle ithalat faturamızın artacağı yönünde endişeler bulunmaktadır. Fiyatlardaki artış ise; hem yem hem de gıda fiyatlarının yükselişini tetikleyecektir. Hayvancılığın en önemli girdisi olan yemdeki fiyat artışları, toparlanmaya çalışan hayvancılık sektörümüze darbe vurabilecektir. Bu durumda, eline geçen süt fiyatı yem girdi maliyetini karşılayamadığı noktada, üretici, hayvanlarını kesime göndermek zorunda kalacaktır. Nitekim 2007/08 krizinde buna benzer olumsuz gelişmeler yaşanmış ve hayvancılık sektörümüz büyük yaralar almıştı. Bu nedenle, geçmiş dönemde yaşanan olumsuzlukların tekrarlanmaması ve spekülasyonlara fırsat verilmemesi için ülkemize sap, saman, ot ve yaprak ithalatı yasağının kaldırılması amacıyla 09.08.2012 tarih ve 28379 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bitki Karantinası Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği kısa vadede olumlu bir adımdır. Ayrıca, kuraklıktan etkilenen çiftçilerin Ziraat Bankası ile Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının 1 yıl ertelenmesi için Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yürütülen çalışmalar da, kriz tehlikesine karşı alınmış isabetli bir karardır. Neticede, geçmiş tecrübeler, tarımın stratejik önemini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Halihazırda gıda fiyatlarındaki yükseliş, 2007/08 krizine benzerliği nedeniyle piyasalarda tedirginlik yaratmaktadır. Bu durum, küresel piyasaların yakın takibini zorunlu kılmaktadır. Kısa vadede özellikle bu fiyat artışlarından güç alacak spekülatif hareketlere karşı önlemler alınmalıdır. 30
Bununla birlikte, dünya nüfusunun 2050 yılına kadar 9 milyara ulaşacağı ve bu nüfusun doyurulabilmesi için gıda üretiminin yaklaşık % 70 arttırılması gerektiği öngörülmektedir. Ayrıca, gelişmekte olan ülkelerdeki büyüyen orta sınıf da gıda harcamalarını arttırmaktadır. Bu nedenlerle uzun vadede, gıda ürünlerine olan talep artışı kaçınılmaz olacağından tarımsal üretim ve verimliliğinin arttırılmasına yönelik çalışmalar hızlandırılmalıdır. Ülkemiz açısından da durum değerlendirildiğinde, tarım sektörünün gelişimi açısından sektörün desteklenmesi son derece önem taşımaktadır. Desteklemelerde özellikle kaliteli üretimin teşviki ve verimlilik göz önünde bulundurulmalı, sözkonusu destekler arttırılmalı ve ödemelerin zamanında yapılması sağlanmalıdır. Kaynaklar: Bay Yılmaz, Özlem, Ekonomist Dergisi, sf. 26-27, 29.07.2012, Bitki Karantinası Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Resmi Gazete (09.08.2012 tarih, 28379 sayılı), Dünya Gazetesi, Kuraklık Sigortacıları Vuracak, 28.08.2012, FAO Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü, http://www.fao.org/worldfoodsituation/wfs-home/foodpricesindex/en/, Graziano da Silva, José, Financial Times, The US must take biofuel action to prevent a food crisis, 09.08.2012, Vilsack, Tom, Financial Times, How to avoid a global food price crisis, 22.03.2011, Yıldırım, Ali Ekber, Dünya Gazetesi, Amerika daki kuraklık Türkiye yi nasıl etkiler?, 24.07.2012. 31