Avrupa da Kriz Emre Gönen Röportajı



Benzer belgeler
Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Küresel Krizden Sonrası Reel ve Mali. Sumru Altuğ Koç Üniversitesi, CEPR ve EAF 14 Mayıs 2010

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2015 LANSMANI 24 HAZİRAN 2015 İSTANBUL

21. YÜZYILDA TEMEL RİSKLER

24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL

Ekonomik Araştırmalar ÖDEME DAVRANIŞLARI. Mayıs Şirketlerin işletme sermayesi ihtiyaçları için iyi stok yönetimi çok önemli

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2011, No:5

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı.

DOĞRUDAN YABANCI YATIRIM

Vizesiz Avrupa. İdris Kardaş KSP Genel Koordinatorü

EKONOMİK GÖRÜNÜM MEHMET ÖZÇELİK

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

Avrupa Birliği Yol Ayrımında B R E X I T

Dünyada silahlanma artıyor, Türkiye 20'nci sırada

Büyüme Rakamları Üzerine Karşılaştırmalı Bir Değerlendirme. Tablo 1. En hızlı daralan ve büyüyen ekonomiler 'da En Hızlı Daralan İlk 10 Ekonomi

BAKANLAR KURULU SUNUMU

21. YÜZYILDA TEMEL RİSKLER KÜRESEL EKONOMİYİ ROTASINDAN ÇIKARABİLECEK 10 BÜYÜK TEHLİKE

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030

DÜNYA DA BU HAFTA ARALIK 2015

İSTANBUL 2018 YILI İLK 12 AY TÜRKİYE İSTANBUL 2017 ye Göre

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE YAŞANAN GELİŞMELER VE 2011 YILI EKONOMİK BEKLENTİLERİ. Dr.Süleyman Yaşar. 17 Nisan 2011

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

DÜNYA SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ İHRACATI. Genel Değerlendirme

TOPLAM 30 TOPLAM 30 TOPLAM 30

Dünya Ekonomisi. Bülteni. İstanbul Sanayi Odası Araştırma Şubesi. Ekim Dünya Ekonomisine Küresel Bakış 1

GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ

Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği

EKONOMİK VE PARASAL BİRLİĞE HAZIR MIYIZ?

Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü

PİYASALARDA FOMC BEKLENTİSİ

AKP hükümeti zamanında ekonomik büyüme ve istikrar sağlanmıştır

SERAMİK SEKTÖRÜ NOTU

İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ SİYASAL BİLGİLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ (TÜRKÇE LİSANS PROGRAMI) 4 YILLIK DERS PLANI

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

tepav Biyoteknolojide son yıllarda artan birleşme ve satın alma işlemleri ne anlama geliyor? Haziran2014 N POLİTİKANOTU

GENEL EKONOMİK DEĞERLENDİRME

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2013

DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

PAGEV - PAGDER. Dünya Toplam PP İthalatı

Türkiye, 2012 yılında dünyada uluslararası doğrudan yatırım liginde iki basamak yükseldi

İFLASLAR DAHA AZ, DAHA BÜYÜK ÇAPLI İFLASLAR. Şubat Genel iflas sayısı azılırken, büyük çaplı iflas sayısı artıyor. Ekonomik Araştırmalar

İÇİNDEKİLER (*) 1- Özel Sektörün Yurtdışından Sağladığı Uzun Vadeli Kredi Borcu ( Eylül)

Politika Notu Temmuz Dünya Ekonomisinde Ayrışma Var Mı? Sumru Öz

2014 YILI TEMMUZ AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter

World Energy Outlook Dr. Fatih BİROL UEA Baş Ekonomisti İstanbul, 1 Aralık 2011

15 Ekim 2014 Genel Merkez

AB Krizi ve TCMB Para Politikası

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2013 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

AVRUPA BİRLİĞİ GELİŞİMİ, KURUMLARI ve İŞLEYİŞİ

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2012

SPK Konferansõ-Abant Aralõk-2003

* 2012 yılında stabil kalan küresel ekonominin, 2013 yılında yüzde 3,1 lik bir büyümeye ulaşması bekleniyor.

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

2017 YILI İLK İKİ ÇEYREK BLOK GRANİT DIŞ TİCARET VERİLERİ

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler

OECD Ticaretin Kolaylaştırılması Göstergeleri - Türkiye

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212)

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

1Y12 Finansal Sonuçları Analist Toplantısı. 1 Ağustos 2012

FAO SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ FİYAT VE TİCARET GÜNCELLEME: KASIM 2014

Ekonomik Gelişme ve Beklentiler Işığında Orta Vadeli Programın Değerlendirmesi. Ekonomik ve Mali Politika Genel Başkan Yardımcılığı

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

Aylık Dış Ticaret Analizi

MESLEK KOMİTELERİ ORTAK TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

Ekonomide Değişim. 15. ÇözümOrtaklığı Platformu. 15 Aralık

TÜRK HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ VE PAMUK

2014 YILI EYLÜL AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212)

Cam Sektörü 2013 Yılı Değerlendirmesi

Son 5 yıldır Orta Doğu pazarında %48 gibi bir Pazar kaybı yaşayan Türkiye, bu pazarı tekrar kazanabileceği değerlendirilmektedir.

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

KÜRESEL KRİZ SONRASI KÜRESEL FİNANSAL SİSTEM İÇERİSİNDE TÜRK FİNANSAL SİSTEMİ BAKİ ALKAÇAR (BDDK)

TURİZM İSTATİSTİKLERİ / 2014 YIL 2014 TURİZM GELİRİ (Milyar $) 2014 TURİZM GİDERLERİ (Milyar $) 2014 ORTALAMA KİŞİ BAŞI HARCAMA

Global Ekonomi ve Yurtdışı Piyasalar. Temmuz 2011

SEÇİLMİŞ EKONOMİK GÖSTERGELERLE G20 ÜLKELERİ

Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti

TÜRK-FİLİSTİN İŞ FORUMU

2017 AĞUSTOS FİNANSAL TREND RAPORU

TÜRKİYE'NİN GSYH PERFORMANSI TARİHSEL GELİŞİM ( )

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2010 YILI OCAK- HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ

KÜRESEL OTOMOTİV OEM BOYALARI PAZARI. Bosad Genel Sekreterliği

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

4. ULUSLARARASI ELECTRONIST FUARINDAN 2016 YILI İÇİN ÜMİT VADEDİCİ KAPANIŞ

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

interview INTERVIEW Ernst WELTEKE Haziran 99

DOLARLIK MAL VE HİZMET H ÜRETEN ÜLKE TARAFINDAN DOLARLIK KREDİ HACMİ SORUN YARATIYOR

İnsanların sağlık rutinlerinde uyku, sağlıklı beslenme ve egzersizden daha önemli

Dış Ticaret Verileri Bülteni

Transkript:

Son ekonomik göstergeler AB nin bel kemiğini oluşturan Almanya- Fransa ikilisinden Fransa nın ekonomisinin de durgunluğa girdiğini gösteriyor. Almanya ekonomisinde büyüme rakamları % 0,1 gibi minimal oranlara inmiş durumda. Yunanistan ve İspanya % 25 i aşan işsizlik oranlarıyla savaşıyor. Fransa ve İngiltere deki banliyö isyanlarından sonra dünyanın örnek gösterilen refah devleti İsveç te göçmen mahallelerinde başlayan olaylarda birçok ev ve araba kundaklandı. Peki Avrupa da neler oluyor? Avrupa Birliği nin sonu mu geliyor? Dünya nın en büyük açık pazarı bu krizden çıkabilecek mi? Küresel Sorunlar Platformu Diyalog serisinde bu haftaki konuğumuz İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Avrupa Birliği Uzmanı Emre Gönen. 11 Haziran 2013

Emre Gönen Kimdir? İstanbul Bilgi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi Emre Gönen, lisans ve lisansüstü eğitimini Strasburg ve Brüksel Üniversitelerinde aldı. Halen İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü nde AB bütünleşmesi, Fransa siyaseti ve çevre politikası ile ilgili dersler vermekte olan Gönen in ilgi alanları arasında Ekonomik ve Siyasi Alanlarda AB-Türkiye İlişkileri, AB Politikaları ve Kurumları, Avrupa Siyasi Tarihi, Avrupa Ekonomik ve Sosyal Tarihi, Çevre Tarihi ve Sürdürülebilirlik ve Avrupa'da Sosyalist Hareketler yer alıyor. 2

AB de, parasal birlik kararının iyi veya kötü olmasının yanı sıra onun yönetişiminde de bir sıkıntı yaşandığı söylenebilir. Haber sitelerine baktığımızda AB ile ilgili sürekli kötü haberler görüyoruz. Psikolojik olarak AB nin düşüşü söylemi oldukça yaygınlaştı. Sizce Euro kriziyle belirgin hale gelen bu düşüş AB için geçici bir dönem mi yoksa Avrupa yı daha kötü günler mi bekliyor? AB de mevcut olan krizin kalıcı yanları da var geçici yanları da. Euro krizi etrafında şekillenen Avrupa nın düşüşü nosyonuna daha yakından bakmak için geçmişi de bir gözden geçirmek gerekiyor. Biliyorsunuz ekonomik kriz Avrupa nın içinden kaynaklanan bir sorun değil bunun bir de ABD ayağı var. ABD ayağını bir ziyaret ettikten sonra ona paralel olarak AB deki durumu gözden geçirmekte fayda var. ABD ekonomisindeki son finansal krizi anlamak için ekonomik tarihini 3 dönemde inceleyebiliriz. İlk olarak 1929 bunalımına kadar süregelen dönemde liberal politikalar hâkimdi ve slogan laissez faire di. 1929 buhranından çıkmak için New Deal politikaları uygulanmaya başladı. Franklin D. Roosevelt in öncülük ettiği bu Keynesçi ekonomik modelde finansal sistem baskı altına alınmıştı. Ve nihayetinde Reagan ın öncülük ettiği neoliberal politikalar 1980 den sonra öne çıktı. Neoliberal düzende finansal sistem de liberalleştirildi. Keynesçi sistemde işlerin ekonomik etik çerçevesinde yürüyeceği öngörülmüştü ve borcunu ödeyebilene kredi verilebilecekti. Oysaki neoliberal düzende bankalar krediyi herkese verdi. Bunlar içinde borç ödeme konusunda yeterli olanlar da olmayanlar da vardı. Sonra bankalar bu borç senetlerini karıştırıp paketler halinde başkalarına sattılar. Artık riskin kimde olduğu belli değildi ve nitekim 2008 finansal krizinde bu balon patladı. Bu kriz neoliberal ekonomik düzenin fırsat verdiği bir alanda ekonomi yönetimindeki yolsuzlukları da içeren bir krizdi. Şimdi Obama döneminde ekonomi konusunda kafa karışıklığı var. Ama 2008 den sonra ABD de yeni döneme geçtiğimiz de ortada. AB ye 3

Ortak parasal düzene geçildikten sonra yetkinin komisyonda mı yoksa üye devletler de mi olacağı sorusu tam olarak cevaplanamadı. Sonuç olarak uygulamada üye devletlerin at koşturduğu bir alan haline geldi. Avrupa 2. Dünya Savaşı nı atlattı ve bu kriz de geçecektir. Sonuçta dünyanın en büyük üretimini yapan açık ekonomisinden bahsediyoruz. Teknoloji üreten ve kapasitesi olan bir bölge burası. Fakat AB nin bu krizden öte ciddi sorunları olduğunu anlaması ve bu dönemde onları çözmesi gerekiyor. baktığımızda ise düzenlemesi bol bir ekonomik yapı ile karşı karşıyayız. AB içinde böylesine üçkâğıtçılıkların olması çok zor. Kurulduğundan beri ekonomik bütünleşme konusunda adımlar atan AB, Maastricht Anlaşması ile parasal birliğini sağlamak için dev bir girişimde bulundu. Ama AB bölgesinin optimum bir parasal bölge olup olmadığı (ki Paul Krugman olmadığını düşünüyor) ana tartışma konusu. Zira Euro bölgesi birbirinde farklı gelişmiş ülkelerden oluşuyor. Ekonomist Milton Friedman da İrlanda ve İtalya nın birbirinden farklı yapıda ekonomilere sahip olduğunu ve aynı parasal politikaların uygulanamayacağını belirtmiş ve Euro sisteminin uzun ömürlü istikrarlı bir yapısı olamayacağını teorik olarak söyleyebilirim demişti. Mesela ortak bir Avrupa hazinesi nasıl yönetilecek, hangi ülkelerin kâğıtları alınacak, İtalya mı, Almanya mı? Bunlar oldukça büyük sorunlar olarak ortada duruyor. Parasal birlik kararının iyi veya kötü olmasının yanı sıra onun yönetişiminde de bir sıkıntı yaşandığı söylenebilir. Ortak parasal düzene geçildikten sonra yetkinin komisyonda mı yoksa üye devletler de mi olacağı sorusu tam olarak cevaplanamadı. Sonuç olarak uygulamada üye devletlerin at koşturduğu bir alan haline geldi. Bu süreç içinde Komisyon ve üye ülkelerin bakanları arasında şiddetli tartışmalar yaşandı. Bazı konularda üye ülkelerin anlaşmalara aykırı davrandığı hususunda, Komisyon üyeleri Avrupa Adalet Divanı na dava açtılar. Yunanistan da hâlihazırda etkileri devam eden borç krizini de bu noktadan değerlendirmek gerekiyor. Yunanistan dolandırıcılık yaptı ve bu çok açık bir gerçek. Yunanistan ulusal muhasebesi bütçe açığı konusunda yanlış bilgileri AB ye gönderdi. Maastricht kriterlerine göre bütçe açığının GSMH ye oranının % 3 ü geçmemesi gerekiyordu; fakat Yunanistan bütçe açığında oranı bir hayli geçmesine rağmen bunu bildirmedi. Komisyon, Yunanistan dan gelen rakamlara inanmadı ve yerinde gözlem yapacağını bildirdi. Almanya ve Fransa bunu kabul etmedi. Komisyonun yetkisini artıracağını ve bu gözlemi kendilerine de yapabileceğinden korktular. Bütçe açığı % 3 bildirilmişken Yunanistan ekonomisi iflas edince yerinde gözlem yapıldı tabii ki. İlk saptama % 13, ikincisi ise % 17 çıktı. AB de böylesine büyük bir kandırma yapılabiliyorsa her şeyden önce ciddi bir sistem ve yönetme sorunu var demektir. Bu sorunda ortak parasal düzen kararının mı yoksa onu yönetecek mekanizmanın belirlenememiş olmasının mı daha fazla rol oynadığı konusunda kesin bir fikir belirtmeyeceğim. Ama bu işin sadece ekonomistlerin düşündüğü gibi de teknik olmadığını düşünüyorum. Sonuç olarak, ufukta insiyatifi eline alacak bir lider ve çözüm planı şu an için gözükmüyor ve çözüm yolunu ben de bilmiyorum. Ama işin acıklı tarafı bunu AB nin üst düzey yetkilileri de bilmiyor. Avrupa 2. Dünya Savaşı nı atlattı ve bu kriz de geçecektir. 4

Öncelikle AB kurumları ile üye devletler arasındaki ilişkilerin federal bir düzen gibi yapılandırılması bir ihtiyaç. Sonuçta dünyanın en büyük üretimini yapan açık ekonomisinden bahsediyoruz. Teknoloji üreten ve kapasitesi olan bir bölge burası. Fakat AB nin bu krizden öte ciddi sorunları olduğunu anlaması ve bu dönemde onları çözmesi gerekiyor. Öncelikle AB kurumları ile üye devletler arasındaki ilişkilerin federal bir düzen gibi yapılandırması bir ihtiyaç. 2009 da ABD hükümeti Florida eyaletine 28 milyar dolar verdi, bunu geri mi alacak? Tabii ki hayır, üstüne bir bardak su içecek. AB, Yunanistan a 300 milyar Euro verdi toplamda. 2020 ye kadar bunu geri almayı planlıyor. Yunanistan ın en iyi yıllarında GSMH i 240 milyar Euro yu geçmez. Yunanistan da oradan buradan kısmaya devam ediyor. Bu ilişki mekanizması AB fikrine çok da uygun değil. İkinci olarak, AB nin genişlemesi bir yere kadar. Balkanlarda genişlemeyi tamamladıktan sonra geriye Türkiye kalıyor. AB nin dünya ekonomisindeki gelişmeleri dikkate alması ve Türkiye li bir gelecek planı oluşturması gerekiyor. Bundan sonrası çevresiyle komşuluk ilişkilerine bakıyor. AB deki borç krizinden sonra kemer sıkma politikaları çözüm olarak ortaya kondu; fakat daha sonrasında bu politikalar büyüme sağlamadığı için eleştiriye uğradı. Sizce kemer sıkma politikaları mı büyümeyi teşvik eden yapısal uyum paketleri mi? Kemer sıkma politikaları ve büyümeyi teşvik eden yapısal uyum politikaları üzerinde oldukça tartışılan ekonomik tercihler. Ekonomistler bu konuda hala uzlaşabilmiş değiller. Krugman, Reinhardt ve Rogoff tartışmasını takip etmenizi öneririm. Yunanistan daki sıkı tasarruf tedbirlerinin tepki çektiği de bir gerçek. Bu şartlarda, Neonazi ideolojisine sahip bir parti % 20 lere ulaşan bir taban desteği bulabiliyor. Ekonomik istikrarsızlık insanların ilkel bağlara sarılmasına ve yabancı olana karşı öfkesine neden oluyor. Fakat kemer sıkma politikalarından bahsedeceksek de bence atlanmaması gereken konu her ülkeye aynı etki yapmamasıdır. Yunanistan da bu yıl yapılan özelleştirmenin miktarı 2 milyar Euro yu bulmuyor. Neden? Çünkü Yunanistan devlet sektörü üzerinden paylaşımı yapan bir ekonomik yapıya sahip. Özel sektör bu yapıda oldukça minimal bir rolde ve gelişimi kısıtlı. Kemer sıkma politikasını bu yapıda bir ekonomiye uyguladığınız vakit halk ve bürokrasi birleşip özelleştirmeleri engellemek için uğraşıyor. Irkçılığın yükselmesi gibi istenmeyen semptomlar ortaya çıkıyor. Mesela bu politikaları İspanya ve İtalya gibi ülkelerde uygulanması Yunanistan daki gibi bir etki yaratmıyor. Çünkü ekonomik yapı bu tür tasarruf tedbirlerinin tolere edebilecek çeşitliğe ulaşmış durumda. Çeşitlilik geniş olduğunda ekonomideki yaratıcılık farklı alanlarda kendini gösteriyor. 5

Peki son zamanlarda ABD ve AB nin imzalamayı düşündüğü serbest ticaret anlaşmasıyla ilgili fikirleriniz nedir? Düşünülen etkiyi yapabilecek mi? Türkiye eninde sonunda bu serbest ticaret bölgesinde yerini alacaktır. Dünyada teknoloji üreten belirli bölgeler var. ABD, AB, Japonya, Güney Kore, Singapur bölgesi. Şimdi bunlara yakından baktığımızda hepsinin ABD nin güvenlik şemsiyesinden yararlanan ülkeler olduğunu görüyoruz. AB, bu şemsiyeden yararlanarak gelişebildi. Japonya nın sembolik bir ordusu var ve silahlanma harcaması oldukça düşük. Bu ülkeler askeri harcamalara fazla pay ayırmadıkları için teknoloji üretimine yatırım yapabildiler. Yeni dünya ekonomisinde Çin, Hindistan, Brezilya ve Rusya nın etkinliğini artırmasıyla beraber bu ülkelerin serbest bir ticaret düzenine girmeleri beklenilen bir gelişme. Aslında Türkiye de ABD nin güvenlik şemsiyesinden yararlanan bir müttefiği olduğu için bu grupta yerini alıyor. Türkiye, diğerlerine benzemeyen atipik bir ülke. Fakat yaşam stili, güvenlik alanı ve siyasi sistemi açısından Batı ya eklemlenmiş bir ülke. Türkiye eninde sonunda bu serbest ticaret bölgesinde yerini alacaktır. Süreç uzun olabilir. Türkiye Katma Protokolü 1971 de imzaladı ve Gümrük Birliği ne ancak 1996 da dâhil olabildi. AB ve ABD arasındaki serbest ticaret anlaşması süreci de zorlu geçecektir. Şu an için kültür konusunda bazı anlaşmazlıklar var ama kültür konusu fesin saçağı gibi. En nihayetinde çözümlenecek bir konu. Bu anlaşmanın sonrasında ne olacağı da önemli tabii ki. ABD malları AB ve Türkiye pazarına rahatça girebilir zira iki market de oldukça açık. Fakat Güney Kore ve Japonya pazarladı her ne kadar liberalize olsalar da kapalı bir yapıya sahip. Tüketicilerin alışkanlıklarını değiştirmesi zor. Son olarak Avrupa da yükselen aşırı sağ akımlarla ilgili fikirlerinizi öğrenebilir miyiz? Her toplumda ırkçı bir grup vardır. Bunlar yüzde olarak 5-6 yı geçmez ama şartlar belli ölçüde etkilerini artırmalarına neden olabiliyor. Avrupa da da ekonomik şartlar ve tasarruf önlemlerinden dolayı bir sosyal tepki oluştu. Bu şartlarda ilkel bağlılıklar bazı gruplar tarafından gıdıklanıyor ve arzu edilmeyen olaylar meydana geliyor.

Hakkımızda Küresel Sorunlar Platformu İstanbul Bilgi Üniversitesi ev sahipliğinde kurulmuş olan bir düşünce kuruluşudur. Platformumuz; insan hakları, sürdürülebilir barış, demokrasi ve refahın arttırılması doğrultusunda, demokrasilerin olmazsa olmazı olan, düşünce kuruluşları, üniversiteler, sivil toplum örgütleri ve kamu kuruluşları ile ortak çalışmalar yürüterek bölgemizde ve dünyamızda vuku bulan sorunların çözüm süreçlerine katkı sağlamaktadır. Platformumuz; karar vericilerin, akademik çevrelerin, medyanın ve iş dünyasının referans aldığı bir düşünce kuruluşu olup, Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu, Asya Pasifik, Kafkaslar Orta Asya ve Afrika bölgelerinin siyasi, kültürel ve ekonomik gelişmelerini takip eder ve yaptığı çalışmaları kamuoyu, akademik çevreler ve karar vericiler ile paylaşır. İstanbul Bilgi Üniversitesi Santral Yerleşkesi Kazım Karabekir Cad. No: 2/13 34060 Eyüp İstanbul +90 (0212) 311 7248 www.kureselsorunlarplatformu.org info@kureselsorunlarplatformu.org 7