T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü

Benzer belgeler
İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP. Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

TURUNÇGİL ÜRETİMİNDE İYİ TARIM UYGULAMALARININ KARŞILAŞTIRMALI EKONOMİK ANALİZİ: MERSİN İLİ ÖRNEĞİ

ADANA İLİNDE TURUNÇGİL ÜRETİCİLERİNİN İYİ TARIM UYGULAMALARINA (İTU) KARŞI EĞİLİMLERİNİN BELİRLENMESİ

İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP. Prof.Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

MANİSA İLİ SOFRALIK ÜZÜM ÜRETİCİLERİN İYİ TARIM UYGULAMALARINA YAKLAŞIMI VE UYGULAMALARIN EKONOMİK ANALİZİ

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

ÇANAKKALE İLİNDE İYİ TARIM UYGULAMASI YAPAN VE YAPMAYAN İŞLETMELERDE BAZI ÜRÜNLERİN ÜRETİM GİRDİLERİ VE MALİYETLERİ

KUZEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT ANALİZİ

KUZEY DOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT (SWOT) ANALİZİ(2012)

İYİ TARIM UYGULAMALARI ve BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK

Yerel Ürünlerin Tüketiminin Modellenmesi; Çoklu Bir Yöntem Yaklaşımı. Arş. Gör. Ayça Nur ŞAHİN

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

USB - Ulusal Sistem Belgelendirme İTU (İYİ TARIM UYGULAMALARI) NESRİN SERİN Genel Müdür

Kırklareli, Edirne, Tekirdağ ve Çanakkale İllerinde Üreticilerin İyi Tarım Uygulamalarına Yaklaşımı *

İYİ TARIM UYGULAMALARI NASIL YAPILIR?

GIDA GÜVENCESİ-GIDA GÜVENLİĞİ

İYİ TARIM UYGULAMALARI GAP-TEYAP KEREM AKDOĞAN

Sürdürülebilir Pestisit Kullanımı

AR&GE BÜLTEN. İl nüfusunun % 17 si aile olarak ifade edildiğinde ise 151 bin aile geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır.

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi 1

MEVZUATLAR KANUNLAR. TEBLİĞ, TALİMAT ve KARARLAR YÖNETMELİKLER KANUNLAR. Zirai Mücadele ve Zirai Karantina Kanunu

T.C. Kalkınma Bakanlığı

TARIM POLİTİKASI. Prof. Dr. Emine Olhan. A.Ü.Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

(A) Anaç küçükbaş 80-TL/baş (B) 501 ve daha fazla Anaç 72-TL/baş

Tarımda Konvansiyonel Üretim ile İyi Tarım Uygulamalarının Karşılaştırılması: Çanakkale İlinde Şeftali ve Kiraz Örneği

2023 E DOĞRU BARTIN TARIMI

Sağlıklı Tarım Politikası

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ: FAO NUN BAKIŞ AÇISI. Dr. Ayşegül Akın Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilci Yardımcısı 15 Ekim 2016

PANEL SONUÇ BİLDİRGESİ

BVKAE

MUĞLA İLİ TARIM VE HAYVANCILIK ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU

TARSUS TİCARET BORSASI

KİRAZ YETİŞTİRİCİLİĞİNDE İYİ TARIM UYGULAMALARININ BENİMSENMESİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN ANALİZİ ** Mehmet HASDEMİR 1* Cemal TALUĞ 2

ÖRTÜALTI SEBZE YETİŞTİRİCİLİĞİNDE İYİ TARIM UYGULAMALARI YAPMAYI ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN BELİRLENMESİ

l EUREPGAP Nedir? l EUREPGAP, Avrupa Perakendeciler Tarım Ürünleri Çalışma Grubu nun (EUREP: Euro Retailer Produce Working Group), İyi Tarım

TO K A T İL İ KAZOVA YÖRESİNDE ÜRETİCİLERİN TARIM KOOPERATİFLERİNDEN YARARLANMA DURUMLARI VE EĞ İLİM LERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

TARIM - AGRICULTURE. İlkay Dellal. 6 th March 2018, Bilkent Hotel, Bilkent- Ankara 6 Mart 2018, Bilkent Otel, Bilkent Ankara

TRAKYA BÖLGESİNDE BAZI ŞARAPLIK UZUM ÇEŞİTLERİNİN EKONOMİK ANALİZİ

Tarım Sayımı Sonuçları

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

Dünyada ve Türkiye de Organik Tarım

EĞİTİM BİLGİLERİ. Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarım Ekonomisi / Fen Bilimleri Enstitüsü Tarım Ekonomisi / 1999

En Yakın ve En Güvenilir Gıda Hijyeni Danışmanınız

ISO ÇYS Uygulamasının Kuruluşlara Avantaj Sağlayabilecek Unsurlar Üzerindeki Etkileri

İspanya ve Portekiz de Tahıl ve Un Pazarı

AVRUPA BİRLİĞİ NDE TARIM POLİTİKASI VE ÇEVRE

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007

KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMA ÖĞRENCİLERİ BİTİRME PROJESİ YARIŞMASI

Tarımda Kontrollü Üretim Ve İzlenebilirlik

4.GIDA GÜVENLİĞİ KONGRESİ KAPANIŞ BİLDİRGESİ

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Hazine Müstaşarlığı Kalkınma Bakanlığı Maliye Bakanlığı Sosyal Taraflar

GIDA ARZI GÜVENLİĞİ VE RİSK YÖNETİMİ

DOĞU AKDENİZ, DOĞU ANADOLU, GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ TOHUMCULUK İHTİYAÇ ANALİZİ

Tarımın Anayasası Çıktı

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI. Dr. Osman Orkan Özer

DÜNYADA VE TÜRKİYE DE YAŞ SEBZE MEYVE ÜRETİMİ

T.C. GIDA,TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TÜRKİYE TARIM HAVZALARI ÜRETİM VE DESTEKLEME MODELİ. 30 Havza

Gıda Piyasalarının Değişen Dinamikleri. Türkiye Tarım/Gıda Sanayii nin Rekabet Gücü

Gıdalardaki Pestisit Kalıntıları. Dr. K.Necdet Öngen

ORGANİK ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİNE KARAR VERMEDE ETKİLİ OLAN FAKTÖRLER: GÖKÇEADA ÖRNEĞİ

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Hazine Müstaşarlığı Kalkınma Bakanlığı Maliye Bakanlığı Sosyal Taraflar

AR&GE BÜLTEN 2012 EYLÜL SEKTÖREL TARIM KENTİ İZMİR

ÖDEMİŞ İLÇESİNDE PATATES ÜRETİMİ, KOŞULLAR ve SORUNLAR

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI

TR 61 DÜZEY 2 BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (ANTALYA-ISPARTA-BURDUR)

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYINDIR SONUÇ RAPORU

Gıda Güvenliği ve Endüstri Çalışmaları. Ümit Savcıgil Pınar Enstitüsü Direktörü Director of Pınar Institute

Sosyal Yatırım Programı

Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği

İZMİR DE SÜT SEKTÖRÜNE BAKIŞ

ORGANİK TARIMDA ÖNCÜ KENT: İZMİR

Kurumsal Şeffaflık, Firma Değeri Ve Firma Performansları İlişkisi Bist İncelemesi

KALINTILARI. Pestisit nedir? GIDALARDAKİ PESTİSİT KALINTILARI 1. pestisit kalınt kaynağı. güvenilirmidir. ? Güvenilirlik nasıl l belirlenir?

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLER ÇALIŞTAYI ( MERSİN) ÖZEL SEKTÖR AÇISINDAN SORUNLAR ÖNERİLER

TR 61 DÜZEY 2 BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (ANTALYA-ISPARTA-BURDUR)

ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ŞUBESİ

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS


AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI

YAŞ MEYVE SEBZE. Hazırlayan Dilek KOÇ T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

STANDART VE STANDARDİZASYON

DEĞERLENDİRME NOTU: İsmail ARAS Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Ziraat Yüksek Mühendisi

KAMU KURUMLARI VE BELEDİYELER İLE YÜRÜTÜLEBİLECEK ÇALIŞMA VE PROJELER

ADANA İLİ TARIMSAL ÜRETİM DURUMU RAPORU

ORGANİK MANDA YETİŞTİRİCİLİĞİ. Vet. Hek. Ümit Özçınar

KONUYA GİRİŞ İnsanların toprağı işleyerek ekme ve dikme yoluyla ondan ürün elde etmesi faaliyetine tarım denir. BÖLGELERE GÖRE TOPRAKLARDAN YARARLANMA

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ

TARIMDA KONTROLLÜ ÜRETİM VE BİLİŞİM

ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR&GE ŞUBESİ

Dicle Vadisinde Pamuk Üretimi Yapan İşletmelerin Mekanizasyon Özelliklerinin Belirlenmesi Üzerine Bir Çalışma

Pazarlama araştırması

Tarım & gıda alanlarında küreselleşme düzeyi. Hareket planları / çözüm önerileri. Uluslararası yatırımlar ve Türkiye

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ

TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI YAŞ MEYVE VE SEBZE SEKTÖR RAPORU

TÜRKİYE ET ÜRETİMİNDE BÖLGELER ARASI YAPISAL DEĞİŞİM ÜZERİNE BİR ANALİZ

Bölüm 3. Dış Çevre Analizi

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı

Transkript:

T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü PROJE SONUÇ RAPORU MERSİN İLİNDE ÜRETİCİLERİN İYİ TARIM UYGULAMALARINA YAKLAŞIMI VE UYGULAMALARIN EKONOMİK ANALİZİ PROJE NO: TAGEM / TEAD / 12/ A15 / P02 / 014 Osman UYSAL Dr. Osman Sedat SUBAŞI Doç. Dr. Erkan AKTAŞ ALATA BAHÇE KÜLTÜRLERİ ARAŞTIRMA İSTASYONU MÜDÜRLÜĞÜ 2015 MERSİN

ÖNSÖZ Çevre, insan ve hayvan sağlığına zarar vermeyen bir tarımsal üretimin yapılması, doğal kaynakların korunması, tarımda izlenebilirlik ve sürdürebilirlik ile gıda güvenliğinin sağlanması amacıyla yapılan tarımsal üretim modeli iyi tarım olarak adlandırılmaktadır. Tarımsal üretimin çevre, insan ve hayvan sağlığına zarar vermeyecek şekilde kontrollü olarak yapıldığı, bu üretim sonucunda elde edilen ürünün sertifikalandırılarak tüketiciye ulaştırıldığı işlemler zinciri akla gelmektedir. Gıda güvenliğine yönelik tedbirler, çevreyi ve toprağı korumaya yönelik tedbirler, üreticilerin ve tarım işçilerinin sağlık, güvenlik ve refahına yönelik tedbirler iyi tarım uygulamalarının esasını oluşturmaktadır. İyi tarım uygulamaları, tarımsal üretim sisteminin sosyal açıdan yaşanabilir, ekonomik açıdan karlı ve verimli, insan sağlığını koruyan, hayvan sağlık ve refahı ile çevreye önem veren bir hale getirmek için uygulanması gereken işlemler olarak tanımlanmaktadır. İyi tarım uygulamalarında amaç; çevre, insan ve hayvan sağlığına zarar vermeyen bir tarımsal üretimin yapılması, doğal kaynakların korunması, tarımda izlenebilirlik ve sürdürülebilirlik ile gıda güvenliğinin sağlanmasıdır. Bu proje kapsamında, Mersin ilinde turunçgil tarımında iyi tarım yapan üreticiler ile konvansiyonel tarım yapan üreticilerin işletme yapıları belirlenerek, verimlilik, maliyet ve karlılık durumları tespit edilmeye çalışılmış, yetiştirme teknikleri incelenmiş, iyi tarım ürünleri üretimi ve ticaretinin geliştirilme olanakları değerlendirilmiştir. Bunun yanında; üreticilerin iyi tarım uygulamalarına yaklaşımları ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu bağlamda konvansiyonel ve iyi tarım uygulamaları (İTU) karşılaştırılmasından elde edilmesi planlanan sonuçların gerek iyi tarım yapmak isteyen ve yapan üreticilere ve gerekse sektöre önemli faydalar sağlayacağı düşünülmektedir. I

İÇİNDEKİLER Sayfa No ÖNSÖZ I İÇİNDEKİLER II KISALTMA TANIMLARI IV ÇİZELGELER LİSTESİ V ŞEKİLLER LİSTESİ VII ÖZET 1 ABSTRACT 2 1. GİRİŞ 3 2. LİTERATÜR ÖZETİ 6 3. MATERYAL VE YÖNTEM 15 3.1. Materyal 15 3.2. Yöntem 15 3.2.1. Örnekleme aşamasında kullanılan yöntem 15 3.2.2. Verilerin Toplanması aşamasında kullanılan yöntem 15 3.2.3. Verilerin analizi ve değerlendirilmesinde kullanılan yöntem 16 4. ARAŞTIRMA BÖLGESİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER 18 4.1. Araştırma Bölgesinin Coğrafi Konumu 18 4.2. Araştırma Bölgesinin Genel İklim Özellikleri 18 4.3. Araştırma Bölgesinin Sosyo-ekonomik Durumu 18 4.4. Araştırma Bölgesinin Arazi Varlığı 18 4.5. Araştırma Bölgesinin Tarımsal Üretim Değeri 19 4.6. Araştırma Bölgesinde İyi Tarım Uygulamalarına İlişkin Bilgiler 19 5. İYİ TARIM UYGULAMALARI İLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER 20 5.1. İyi Tarım Uygulamaları Kavramına Genel Yaklaşım 20 5.2. İyi Tarım Uygulamalarının Faydaları 20 5.3. İyi Tarım Uygulamalarına İlişkin Standartlar 21 5.4. GLOBALGAP 22 5.4.1. GLABALGAP Nedir 22 5.4.2. GLOBALGAP'ın Gelişimi 24 5.4.3. GLOBALGAP Dokümanları 25 5.4.4. Kontrol ve Sertifikasyon Sistemi 27 II

5.5. Türkiye'de İyi Tarım Uygulamaları 29 6. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA 35 6.1. Sahipleri ile İlgili Genel Bilgiler 35 6.2. Kitle İletişim Araçlarını Kullanım Düzeyi 39 6.3. Sosyal Katılım ve Çevresel İlişki Düzeyi 40 6.4. Gelişmiş Tarım Teknolojisini Benimseme ve Uygulama Düzeyi 45 6.5. Dış Kültüre Açılma Düzeyi 54 6.6. Ekonomik Durum 58 6.7. İyi Tarım Uygulamaları ile ilgili Bilgiler 61 6.8. İyi Tarım Uygulamalarına Etki Eden Faktörlerin Lojistik Regresyon Analizi Sonuçları 76 7. SONUÇ VE ÖNERİLER 93 8. LİTERATÜR LİSTESİ 97 EKLER 102 Yürütücülerin Özgeçmişi El Broşürü (Liflet) Örneği Proje Sonuçlarının Uygulamaya Aktarılması Anket Formu III

KISALTMA TANIMLARI ÇKS: Çiftçi Kayıt Sistemi FAO: Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü GLOBALGAP: Avrupa Perakendeciler Ürün Çalışma Grubu İyi Tarım Uygulamaları GTHB: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İTU: İyi Tarım Uygulamaları TUİK: Türkiye İstatistik Kurumu IV

ÇİZELGELER LİSTESİ Sayfa No Çizelge 3.1. Mersin İlinde İyi Tarım Uygulaması Yapılan Bazı Ürünler ve Sayıları 15 Çizelge 4.1. Arazi Kullanım Durumu 18 Çizelge 4.2. Tarımsal üretim değeri 19 Çizelge 4.3 İyi Tarım Uygulamaları Üretici Sayıları ve Üretim Alanları 19 Çizelge 5.1. Türkiye de İyi Tarım Uygulamaları Göstergeleri 33 Çizelge 5.2. İyi Tarım Uygulamaları 2007-2012 Yılları Değişim Oranları 33 Çizelge 5.3. Türkiye'de İyi Tarım Uygulamaları İle Üretimi Yapılan Ürün Verileri 34 Çizelge 6.1. Üreticilerin Bazı Sosyo-kültürel Göstergeleri 35 Çizelge 6.2. Üreticilerin yaş gruplarına göre dağılımı 36 Çizelge 6.3. Üreticilerin eğitim durumlarına göre dağılımı 36 Çizelge 6.4. Üreticilerin ailedeki birey 37 Çizelge 6.5. Üreticilerin mesleki deneyimlerine göre dağılımı 37 Çizelge 6.6. Üreticilerin Tarım Dışı Faaliyette Bulunma Durumları 38 Çizelge 6.7. Üreticilerin Tarım Dışı Faaliyette Bulundukları Alanlar 38 Çizelge 6.8. Üreticilerin İkamet Ettikleri Yere Göre Dağılımı 39 Çizelge 6.9. Üreticilerin Sosyal Güvence Durumu 39 Çizelge 6.10. Üreticilerin Radyo Dinleme Sıklığına Göre Dağılımı 39 Çizelge 6.11. Üreticilerin Televizyon İzleme Sıklığına Göre Dağılımı 40 Çizelge 6.12. Üreticilerin Gazete Okuma Sıklığına Göre Dağılımı 40 Çizelge 6.13. Üreticilerin Köy Yönetiminde Görev Alma Durumu 40 Çizelge 6.14. Üreticilerin Köy Yönetimindeki Görevleri 41 Çizelge 6.15. Üreticilerin Geçmişte Köy Yönetiminde Görev Alma Durumu 41 Çizelge 6.16. Üreticilerin Geçmişte Köy Yönetimindeki Görevleri 41 Çizelge 6.17. Üreticilerin Dernek/Çiftçi Örgütlerine Üyelik Durumu 42 Çizelge 6.18. Üreticilerin Üye Oldukları Dernek/Çiftçi Örgütleri 42 Çizelge 6.19. Üreticilerin Üye Oldukları Dernek/Çiftçi Örgütleri Sayıları 43 Çizelge 6.20. Üreticilerin Dernek/Çiftçi Örgütlerinin Yönetim Organlarında Görev Alma Durumu 43 Çizelge 6.21. Üreticilerin Dernek/Çiftçi Örgütlerinin Çalışmalarına Katılma Sıklığı 44 Çizelge 6.22. Üreticilerin Çiftçi Örgütlerinin Yararlı Olup Olmadığı Yönündeki Düşünceleri 44 Çizelge 6.23. Üreticilerin Çiftçi Örgütlerinin Yararlı Olduğu Konulara Yönelik Düşünceleri 45 Çizelge 6.24. Üreticilerin Tarımsal Yenilikleri Uygulama Durumları 45 Çizelge 6.25. Üreticilerin Tarımsal Yenilikleri Öğrenme Kaynakları 46 Çizelge 6.26. Üreticilerin Yeni Bir Tarımsal Yatırım, Teknolojiye Yönelik Tutumları 46 Çizelge 6.27. İneklerde Suni Tohumlama Uygulama Durumu 47 Çizelge 6.28. Yağmurlama Sulama Uygulama Durumu 47 Çizelge 6.29. Damla Sulama Uygulama Durumu 48 Çizelge 6.30. Tarım Sigortası Uygulama Durumu 48 Çizelge 6.31. Yüksek Sistem Bağcılık Uygulama Durumu 49 Çizelge 6.32. Toprak Analizi Uygulama Durumu 49 Çizelge 6.33. Zirai Mücadele Uygulama Durumu 50 Çizelge 6.34. Hibrit Sebze Tohum/Fidesi Uygulama Durumu 50 V

Çizelge 6.35. Örtü altı Yetiştiriciliği Yapma Durumu 51 Çizelge 6.36. Sertifikalı Tohum Kullanım Durumu 52 Çizelge 6.37. Sulama Yöntem ve Miktarları İle İlgili Tarımsal Kuruluşlardan Bilgi Alıp Uygulama Durumu 52 Çizelge 6.38. Sulama Yönteminde ve Su Miktarında Değişiklik Olma Durumu 52 Çizelge 6.39. Gübreleme ve İlaçlama Konusunda Uzmanlara Başvuruda Bulunma Durumu 53 Çizelge 6.40. Gübre, İlaç Miktarları ve Uygulama Zamanlarında Değişiklik Olma Durumu 53 Çizelge 6.41. Ürün Çeşitliliğinde Değişiklik Olma Durumu 53 Çizelge 6.42. Tarımsal Kuruluşları Ziyaret Etme Sıklığı 54 Çizelge 6.43. Üreticilerin İl/ İlçe Merkezi ve Büyük Şehirlere Gitme Sıklığı 56 Çizelge 6.44. Teknik Elemanlarla Görüşme Sıklığı 57 Çizelge 6.45. Teknik Elemanlarla Köyde Görüşme Sıklığı 57 Çizelge 6.46. Tarımsal Konuları Başkalarına Danışma Durumu 58 Çizelge 6.47. Tarımsal Konuları Danıştıkları Kişiler 58 Çizelge 6.48. Hayvan Varlığı 59 Çizelge 6.49. Arazi Mülkiyet Durumu 59 Çizelge 6.50. Alet-Ekipman Varlığı 60 Çizelge 6.51. Tarımsal Gelir 60 Çizelge 6.52. İTU Hakkında Bilgisi Olup Olmama Durumu 61 Çizelge 6.53. İTU Haberdar Oldukları Kaynaklar 61 Çizelge 6.54. İTU Uygulama Nedenleri 62 Çizelge 6.55. İTU Uygulamama Nedenleri 62 Çizelge 6.56. İTU Uygulamalarının Ekonomik Getirisi Konusundaki Düşünceleri 63 Çizelge 6.57. İTU Ürünlerinin Pazar Durumu Konusunda Düşünceleri 63 Çizelge 6.58. İTU Gerekliliği Konusundaki Düşünceleri 64 Çizelge 6.59. İTU Neden Gerekli 64 Çizelge 6.60. İTU Neden Gereksiz 65 Çizelge 6.61. İTU İle İlgili Toplantı, Eğitim, Seminer Yapılma Durumu 65 Çizelge 6.62. İTU Yayım Etkinliklerine Katılma Durumu 65 Çizelge 6.63. İTU ile ilgili eğitim alma konusundaki düşünceleri 66 Çizelge 6.64. Destekleme Miktarını Yeterli Bulup Bulmadığı 66 Çizelge 6.65. İTU Desteğini Yeterli Bulmama Nedeni 66 Çizelge 6.66. Destekleme Müracaatı Esnasında Zorlukla Karşılaşma Durumu 67 Çizelge 6.67. Destekleme Müracaatı Esnasında Karşılaşılan Zorluklar 67 Çizelge 6.68. GTHB'nın Diğer Destek Programlarından Yararlanılma Durumu 68 Çizelge 6.69. GTHB'ndan Yararlandığı Diğer Desteklemeler 68 Çizelge 6.70. Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşları Hakkında Bilgi Sahibi Olma Durumu 69 Çizelge 6.71. Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşlarının Kontrol Sıklığı 69 Çizelge 6.72. Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşlarının Çalışmalarından Memnun Olma Durumu 69 Çizelge 6.73. Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşlarının Çalışmalarından Memnun Olmama Nedenleri 70 Çizelge 6.74. İTU Yangınlaştırılması İçin Yapılması Gerekenler 70 Çizelge 6.75. İTU Yapmadan Önce Gübre Uygulama Şekilleri 71 Çizelge 6.76. İTU Başladıktan Sonra Gübre Miktarında Değişiklik Olma Durumu 71 Çizelge 6.77. İTU Yapmadan Önce İlaç Uygulama Şekilleri 71 Çizelge 6.78. İTU Başladıktan Sonra İlaç Miktarında Değişiklik Olma Durumu 72 VI

Çizelge 6.79. İTU Toprak Kalitesi Açısından Olumlu Etkisi Hakkında Düşünceleri 72 Çizelge 6.80. İTU Toprak Kalitesi Açısından Önemli Olduğu Hususlar 73 Çizelge 6.81. İTU Su Kalitesi Açısından Olumlu Etkisi Hakkında Düşünceleri 73 Çizelge 6.82. İTU Su Kalitesi Açısından Önemli Olduğu Hususlar 73 Çizelge 6.83. İTU Çevre Açısından Etkisi Hakkında Düşünceleri 74 Çizelge 6.84. İTU Çevre Açısından Önemli Olduğu Hususlar 74 Çizelge 6.85. İTU Ürün Kalitesi Açısından Etkisi Hakkında Düşünceleri 75 Çizelge 6.86. İTU Ürün Kalitesi Açısından Önemli Olduğu Hususlar 75 Çizelge 6.87. İTU İle İlgili Görüş ve Düşünceler 76 Çizelge 6.88. İyi Tarım Uygulamasına Etki Eden Faktörlerin Lojistik Regresyon Analizi Sonuçları 77 Çizelge 6.89. İyi Tarım Uygulamasında Limon Tesis Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 80 Çizelge 6.90. İyi Tarım Uygulamayan Limon Tesis Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 81 Çizelge 6.91. İyi Tarım Uygulamasında Portakal Tesis Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 82 Çizelge 6.92. İyi Tarım Uygulamayan Portakal Tesis Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 83 Çizelge 6.93. İyi Tarım Uygulamasında Mandarin Tesis Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 84 Çizelge 6.94. İyi Tarım Uygulamayan Mandarin Tesis Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 85 Çizelge 6.95. İyi Tarım Uygulamasında Limon Üretim Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 87 Çizelge 6.96. İyi Tarım Uygulamayan Limon Üretim Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 88 Çizelge 6.97. İyi Tarım Uygulamasında Portakal Üretim Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 89 Çizelge 6.98. İyi Tarım Uygulamayan Portakal Üretim Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 90 Çizelge 6.99. İyi Tarım Uygulamasında Mandarin Üretim Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 91 Çizelge 6.100. İyi Tarım Uygulamayan Mandarin Üretim Döneminde Dekara Kullanılan Fiziki Üretim Girdileri ve Maliyetleri 92 VII

ŞEKİLLER LİSTESİ Sayfa No Şekil 5.1. GLOBAL G.A.P. Eşleşme Süreci 29 Şekil 5.2. Türkiye de iyi tarım uygulamalarına yönelik faaliyetler ve paydaşlar arası ilişki ağı 31 VIII

ÖZET Çağımızın gerektirdiği tempolu yaşamla birlikte, artan gelir düzeyi ve eğitim seviyesi, güvenli gıda tüketiminin de önemini arttırmıştır. Tüketiciler doğrudan tükettikleri tarımsal ürünler başta olmak üzere, satın aldıkları tüm gıda ürünlerinin güvenliğinden emin olmak ister hale gelmiştir. Bu bilinçle, gerek doğrudan tarımsal ürünlerin, gerekse işlenmiş gıda ürünlerinin güvenle üretildiğinin garantisini tüketicilere sunabilmek için, birtakım sistemler ve standartların oluşturulması ihtiyacı kaçınılmaz olmuştur. FAO tarafından, tarımsal üretim sisteminin sosyal açıdan yaşanabilir, ekonomik açıdan karlı ve verimli, insan sağlığını koruyan, hayvan sağlık ve refahı ile çevreye önem veren bir hale getirmek için uygulanması gereken işlemler olarak tanımlanan İyi Tarım Uygulamaları (İTU) konusundaki gelişmeler, Türkiye de toplam tarımsal üretim ve ihracat miktarlarının iç ve dış pazarda rekabet edecek seviyeye ulaşmasında önemli rol oynayacaktır. Bu sayede dış pazara kaliteli güvenli ürün sunulurken, iç pazarda tüketicilerin sağlıklı ve güvenilir ürün tüketmeleri sağlanmış olacaktır. Anahtar Kelimeleri: İyi Tarım Uygulamaları, gıda güvenliği, ürün kalitesi, tüketim. 1

ABSTRACT Increasing income and education level have increased the importance of secure food consumption with speedy life. Consumers want to be sure of the security of all the nutrient products and the agricultural products which they directly consume. Consciously, requirement of developing some systems and standards has been ineluctable in order to present the guaranty that both directly agricultural products and processed foods have been produced safely. Thanks to the developments of good agricultural practices defined as processes which have to be applied in order to make the agricultural production system socially livable, profitable and efficient on the economical side, defender of human health and giving importance to environment with animal health, particularly to the production of fruit and vegetables, all of our agricultural production and export will get the competition chance in inside and outside market. Consumption of healthy and reliable product of the people will be provided and on the other hand reliable product will be presented to outside market. Keywords: Good Agricultural Practices, food security, product quality, consumption. 2

1. GİRİŞ Gıda güvenliği konusu, bilindiği üzere, son yıllarda tüm ülkeler açısından, halk sağlığı ve ekonomik boyutu nedeniyle önem kazanan ve önemi giderek artan bir konu haline gelmiştir. Gıda kaynaklı hastalıkların ortaya çıkması sağlık, ekonomik ve sosyal açıdan toplumları etkilemektedir. Artık çok iyi anlaşılmaktadır ki, izin verilen seviyeler üzerinde gıdalarda bulunabilecek mikrobiyolojik tehlikeler, biyotoksinler, kimyasal kontaminantlar, mikotoksinler ve gıda katkı maddeleri, gıda maddelerini, insan sağlığı için zararlı duruma getirmektedir. Artık günümüzde gıda işleme, üretim, dağıtım ve tüketim sürecindeki meydana gelen köklü değişimler nedeniyle tüketiciler, dünyanın her bölgesinde, tükettikleri gıda maddelerinin güvenliği hakkında emin olamamakta ve gıdalardan kaynaklanan sorunlar daha bir dikkatle izlenmektedir. Gıda kaynaklı sorunlar, sadece insan sağlığını etkilemekle kalmamakta, bunun ötesinde kişilerin, ailelerin, toplumların, sektörlerin ve nihayet ülkelerin ekonomik ve sosyal yapılarını etkilemektedir. Küresel ölçekte bakıldığında gıda ticareti, gıda ihraç eden ülkelere, döviz sağlaması yanında, sektöre katma değer getirmekte ve milli gelire önemli katkılar yapmaktadır. Ancak, bütün bunlara rağmen gıda kaynaklı risklerin, toplumun bütün katmanlarında ciddi sağlık problemlerine yol açabilmesi yanında toplumda iş veriminin düşmesine ve ekonomik kayıplar oluşmasına da neden olabilmektedir (Anonim, 2014-a). Günümüzde, toplumların en büyük gereksinimi güvenli gıda maddeleri sağlamaktır. Dünya nüfusunun hızla artması, gelişen teknolojiye bağlı çevre kirliliği, ekonomik güçsüzlük ve eğitim yetersizliği beslenme sorunlarını derinleştirmekte ve güvenli gıda teminini zorlaştırmaktadır. Gelişen gıda teknolojisi ve tüketici bilinçlenmesi, günümüzde ürün kalitesini iyileştirme gayretlerini de arttırmaktadır. Tüketicilerin yaşamları için temel gereksinimleri olan gıdaların, güncel teknolojik gerekler doğrultusunda üretilmesi, sağlıklı beslenmenin sağlanması yolunda önemli bir hizmettir. Gıda güvenliğinin ve kalite güvencesinin sağlanması çabaları da tüketici ve toplum sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır. Sanayileşme ile birlikte yaşam standardının yükselmesi karşısında, gıda üretiminde ve kullanımında yeni eğilimler oluşmuştur. Tüketiciler daha çok hazır gıda maddelerine yönelmiş ve bunun sonucu olarak çok çeşitli gıda maddeleri üreten ve hazırlayan sanayiler gelişmiştir. Bu durumda, çeşitli gıda maddeleri ile karşı karşıya kalan tüketiciyi, sağlık ve ekonomik yönlerden korumak üzere gıda kontrol hizmetleri önem kazanmıştır. Türkiye de 3

gıda endüstrisi açısından son yıllarda hızlı gelişmeler kaydedilmiştir. Ancak güncel değişiklikler, bu gelişmelerin daha da ileri götürülmesini zorunlu kılmaktadır (Anonim, 2014-b). Çağımızın gerektirdiği tempolu yaşamla birlikte, artan gelir düzeyi ve eğitim seviyesi, güvenli gıda tüketiminin de önemini arttırmıştır. Tüketiciler doğrudan tükettikleri tarımsal ürünler başta olmak üzere, satın aldıkları tüm gıda ürünlerinin güvenliğinden emin olmak ister hale gelmiştir. Bu bilinçle, gerek doğrudan tarımsal ürünlerin, gerekse işlenmiş gıda ürünlerinin güvenle üretildiğinin garantisini tüketicilere sunabilmek için, birtakım sistemler ve standartların oluşturulması ihtiyacı kaçınılmaz olmuştur. FAO tarafından, tarımsal üretim sisteminin sosyal açıdan yaşanabilir, ekonomik açıdan karlı ve verimli, insan sağlığını koruyan, hayvan sağlık ve refahı ile çevreye önem veren bir hale getirmek için uygulanması gereken işlemler olarak tanımlanan İyi Tarım Uygulamaları (İTU) konusundaki gelişmeler, Türkiye de toplam tarımsal üretim ve ihracat miktarlarının iç ve dış pazarda rekabet edecek seviyeye ulaşmasında önemli rol oynayacaktır. Bu sayede dış pazara kaliteli güvenli ürün sunulurken, iç pazarda tüketicilerin sağlıklı ve güvenilir ürün tüketmeleri sağlanmış olacaktır (Anonim, 2014-c). Ülkemizin 28 053 500 hektarlık alanının 36'sı tarıma uygun arazilerden oluşmaktadır. Tarıma uygun alan içerisinde, herhangi bir koruma önlemi gerektirmeyen 1. ve 2. sınıf özelliğe sahip araziler yer almaktadır. Ancak tarımsal potansiyeli yüksek olan bu araziler tarım dışı (sanayi, yerleşme, turizm, mera, orman alanı) kullanımı veya geleneksel hale gelmiş nadas, nadassız kuru tarım, yetersiz sulu tarım gibi bilim ve teknolojiden uzak yöntemlerden dolayı büyük ölçüde değerlendirilmemektedir. Tarımsal yöntemlerin geliştirilmesi; dünyada uygulanan yeni tarım tekniklerinin benimsenmesi ve ülkemizin başlıca sorunu olan küçük ölçekli arazilerin bütünleştirilmesiyle sağlanabilmektedir. Bu bağlamda İyi Tarım Uygulamaları ( İTU) kaliteli ve kontrollü tarımsal üretimi teşvikte önemli rol oynamaktadır (Gözen, 2010). Bu çalışma Mersin ilinde iyi tarım uygulayan ve iyi tarım uygulamayan işletmeleri kapsamaktadır. Araştırmanın temel amaçları; araştırma sahasında iyi tarım yapan işletmeler ile iyi tarım uygulamayan işletmelerin ekonomik olarak karşılaştırılması, üreticilerin iyi tarım uygulamalarından haberdar olma durumlarının tespiti, çiftçilerin iyi tarım uygulamalarına karşı eğilimlerinin belirlenmesi ve iyi tarım yapmayı etkileyen faktörlerin ortaya konulmasıdır. Ayrıca, elde edilen sonuçlar ışığında bazı önerilerde bulunmak amaçlanmıştır. 4

Çalışma yedi bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde konu ile ilgili genel bir giriş yapılmış, ikinci bölümde konu ile ilgili olarak daha önce yapılan çalışmalar hakkında özet bilgiler verilmiştir. Üçüncü bölümde, araştırmada kullanılan materyal ve uygulanan metotlar ile ilgili temel bilgilere yer verilmiştir. Dördüncü bölümde, araştırma alanı hakkında genel bilgiler verilmiş olup, beşinci bölümde ise iyi tarım uygulamaları ile ilgili genel bilgiler verilmiştir. Altıncı bölümde araştırma bulguları ayrıntılı olarak sunulmuştur. Son bölümde ise elde edilen sonuçlar ışığında bazı önerilere yer verilmiştir. 5

2. LİTERATÜR ÖZETİ D souza ve ark. (1993), Factors Affecting The Adoption Of Sustainable Agricultural Practices adlı çalışmalarında, Logit model kullanmak suretiyle Batı Virginia üreticilerinin sürdürülebilir tarım yöntemlerini benimsemelerinde etki eden faktörleri incelemişlerdir. Araştırma sonuçları, geleneksel tarım tekniklerinden farklılıkları ortaya koymaktadır. Bu araştırmada, sürdürülebilir tarım tekniklerinin benimsenmesinde kurumsal ve yapısal özellikler önemsiz, insan kaynaklarının niteliğine ilişkin özellikler ise önemli bulunmuştur. Üreticinin yaşı, eğitim durumu ve çiftlikte çalıştığı süre önemli bulunan insan kaynaklarının niteliğine ilişkin değişkenlerdir. Ceyhan (199 4), Samsun İli Çarşamba İlçesinde Pazara Yönelik Sebzeciliğe Yer Veren Tarım lerinin Ekonomik Analizi isimli araştırmasında; tabakalı tesadüfü örnekleme metoduna göre seçtiği 69 işletmeden anket yardımı ile topladığı verileri analiz etmiştir. Analizde; arazi mülkiyeti ve tasarruf şekilleri, nüfus ve işgücünün özellikleri, işletmelerin sermaye yapıları ve yıllık faaliyet sonuçları ele alınmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; işletmelerin elde ettikleri tarımsal gelirlerin yasalarla belirlenen gelirden daha fazla olduğu, işletmelerin para sermayesi oranının düşük olmasının işletmelerde nakit sıkıntısına yol açtığını ve işlerin zamanında ve rasyonel olarak yapılmasına engel olduğunu belirlenmiştir. Olhan (1997) tarafından yürütülen çalışmada tarımda ki myasal girdilerin bilinçsiz kullanımının neden olduğu çevre sorunlarını ve bu çevre sorunlarının önlenmesi veya azaltılması için organik tarımın bir çözüm olup olmadığı araştırılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, organik tarımda kimyasal girdi kullanılmadığı için tarımsal girdilerden kaynaklanan çevre sorunları organik tarıma geçiş ile azaltılabildiği belirlenmiştir. Fernander (1999), Kosta Rika da yaptığı çalışmada üreticilerin organik tarıma dört nedenden dolayı geçtikleri ve bu nedenlerin çevreye duyarlılık, düşük üretim maliyeti, aile sağlığı ve organik ürünlerin daha yüksek fiyatla satılması olduğunu belirlemiştir. Ayrıca İyi tarım uygulamayan üretimdeki yüksek girdi maliyetlerinin de organik tarıma geçişte etkili olduğunu tespit etmiştir. Çalışmasında organik tarım orijininin İyi tarım uygulamayan tarım araştırmaları ile başladığını, organik muz ve kakao üretilerek devam ettiğini ifade etmiştir. Hill ve Macrae (1999), Kanada da organik tarım konulu çalışmalarında birçok engele rağmen organik tarımın gelişmesini devam ettirdiğini, üretim desteğinin düşük ve dağıtım sisteminin az gelişmiş olduğunu, özellikle şehirlerde çok yoğun tüketici 6

taleplerinin bulunduğunu belirlemişlerdir. Federal hükümetin ve bazı eyalet hükümetlerinin sürdürülebilir tarıma geçişte bazı politika ve programlar denemeye başladıklarını, bu programların geçiş, pazarların gelişmesi ve sertifikasyon hizmetlerinin gelişmesi yönünde olduğunu ifade etmişlerdir. Ayrıca birkaç üniversitede araştırma ve geliştirme projeleri hazırlanmakta ve halen organik tarım konusunda eğitim programları mevcut olmasına rağmen, bütün bu organik potansiyelinin gösterilmesi ve fark ettirilmesi için daha kapsamlı bir enstitünün desteklenmesinin gerektiğini açıklamışlardır. Lampkin ve Midmore (1999), yaptıkları çalışmada Avrupa da organik ürün pazarının büyümekte ancak hala çok sınırlı olduğunu, son tahminlere göre Avrupa organik ürün pazarında perakende satış hacminin 3-5 milyar dolara ulaştığını belirtmişlerdir. Yapılan çalışmada organik tarımın; toprağın korunması, bitki ve hayvan çeşitliliğinin artırılması, yerel ve bölgesel kaynakların korunması, toprak ve yeraltı sularındaki kirliliğin azaltılması gibi faydalarının olduğu, herhangi zararlı kalıntı içermeyen, gübre ve ilaçların çok az kullanıldığı organik ürünlerin sağlık ve yüksek besin maddesi içermesi bakımından önemli olduğu belirtilmiştir (Nicolas et al.,1999). Ryle (1999), yaptığı çalışma sonunda gübre ve ilaç gi bi suni girdilerin tamamen elemine edildiği organik tarımın giderek gelişmekte olduğunu ve organik ürünlere olan talebin giderek arttığını belirtmiştir. Offerman ve Nieberg (2002), Avrupa da 18 ülkede organik tarım faaliyetiyle uğraşan işletmelerin mali yapısı incelenmiş ve organik ürüne yüksek fiyat ilkesi ile organik üretimin geleneksel üretimle başarı ile rekabet edebildiği belirtilmiştir. Tüketicinin organik ürün alma isteği organik tarımla uğraşan işletmelerin başarısını ve nı etkileyen en önemli faktör olduğu belirtilmiştir. Sayın (2002), Yaş Meyve ve Sebze Dış Ticaretinde Sağlık Düzenlemeleri ve EUREPGAP Uygulamaları adlı Panel notlarında Dış Ticarette Güvenilir gıda merkezli uygulamalardan olan İyi Tarım Uygulamalarının kapsamını, içeriğini ve sağladığı kazanımlarını tartışmıştır. Çalışma sonucunda EUREPGAP ın ülkemiz çiftçisine ve ekonomisine sağlayacağı başlıca kazanımların daha verimli ve kaliteli üretim, yeni pazarlara giriş kolaylığı, daha yüksek kazançlar ile çiftçi refahında sağlanan gelişmeler, çevreye duyarlı üretim ve doğal kaynak kullanımında denge olarak sıralanmıştır. Tavernier (2003), An Empirical Analysis of Producer Perceptions of Traceability in Organic Agriculture adlı araştırmasında; organik tarımda izlenebilirliğin üreticiler tarafından algılanış biçimleri incelenmiştir. Lojistik regresyon yönteminin kullanıldığı araştırma sonucunda, gelir seviyesi 50 bin Amerikan dolarından yüksek olan üreticiler ile 7

eğitim seviyesi üniversite düzeyinde olan üreticilerin, izlenebilirliğin gerekli olmadığı görüsünde oldukları tespit edilmiştir. Ayrıca izlenebilirlik ve organik tarım arasında olumsuz bir ilişki, izlenebilirlik ile atık ve biyoteknoloji arasında olumlu bir ilişki olduğu saptanmıştır. Anonim (2004), Avrupa Perakendecileri Ürün Çalışma Grubu nun İyi Tarım Teknikleri Uygulamaları adlı çalışmada, EUREPGAP sertifikası Amacı, Kapsamı, Zorunlulukları Yaptırımları gibi konular başta olmak üzere tüm alt baslıkları ile incelenmiş, üretici tarafından anlaşılamayan konulara soru cevap seklinde açıklık getirilmeye çalışılmıştır. Çalışma sonucunda Türkiye gibi küçük işletme büyüklüğüne sahip ülkelerde grup sertifikasyonun daha az masraflı ve verimli olduğu sonucu elde edilmiştir. Koçer (2004), "Türkiye ve AB'de Gıda Güvenlik ve Kalite Düzenlemeleri Yaş Meyve Sebze Örneği" başlıklı çalışmada yüksek lisans tezinde yaş meyve ve sebzeye ilişkin standartlar ve AB'ndeki yasal yapı aktarılmıştır. EUREPGAP' ın, diğer uluslararası gıda güvenlik standartları içerisindeki konumu belirtilmiştir. Ayrıca çalışmada Antalya ilindeki ihracatçıların AB'de uygulanan standart ve yasalara uyum konusunda anket yürütülerek elde edilen bulgular tartışılmıştır. Sayın ve ark. (2004-a), Avrupa Birliği'nde EUREPGAP Uygulamalarının Yaş Meyve-Sebze İhracatımıza Olası Etkileri konulu çalışmasında, AB'deki EUREPGAP uygulamaları ve bu gelişmenin yaş meyve-sebze ihracatımıza olası etkileri incelenmiştir. Dünyada, Avrupa da ve Türkiye de EUREPGAP uygulamaları tartışılmış ve yaş meyve ve sebze pazarlamasında karşılaşılan sorunlar ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri tartışılmıştır. Çalışma sonucunda konunun tüm olumlu ve olumsuz yanları, riskleri ve fırsatları SWOT analizi yapılarak değerlendirilmiştir. Sayın ve ark (200 4-b), tarafından yapılan çalışmada Türkiye deki EUREPGAP uygulamalarının yaygınlaşması durumunda yaş meyve ve sebze ihracatındaki rekabet gücümüzün AB ne ürün ihraç eden rakip pazarlar ile AB üyesi hedef pazarlar karşısındaki durumu araştırılmıştır. Delice (2005), uyum çalışmaları çerçevesinde iyi tarım uygulamaları standardının değerlendirilmesi adlı çalışmasında İTU Standardı, çevre ve gıda kaynaklı hastalıkların yaygınlaşması sorununun yoğun olarak yaşandığı AB de politik öncelikler içinde yer almasına karşın, Türkiye de politik bir öncelik olmayıp sadece birliğin OTP ve OPD içerisinde yer alabilmek için uygulamaya konmak zorunda olunan bir sistem kalite güvence belgelendirme işlemi olarak üreticilerin karşısına çıkmış olduğu, Türkiye de 8

HACCP ve İTU Standartlarının uygulanmasındaki gecikmeler, eksiklikler ulusal gıda güvenliği ve sağlığının yüksek risk taşımasına, ülke gıda ve tarım sektörlerinin ekonomik ve sosyal krizlere yatkın, kırılgan bir yapıda olmasına yol açacağı Ayrıca ülkemizin üyelik sürecinde yürüttüğü uyum çalışmaları çerçevesinde yakın gelecekte, sadece AB ne ihraç edilen gıda ve tarım ürünleri ile bunların üretim sistemleri değil tüm yurt içi gıda üretim, ticaret ve denetiminin AB gıda kalite ve güvenliğine ilişkin yasal gereklilikler ve standartlarında yürütülmesi gerekeceği, bu nedenle uygulamalarda gecikilmesi durumunda, ülke tarım ve gıda ürünleri pazarının AB gıda ve tarım işletmelerinin eline geçme riski söz konusu olduğu belirtilmiştir. Mencet (2005), Avrupa Birli ği nde EUREPGAP Uygulamalarının Yaş Meyve- Sebze İhracatımıza Olası Etkileri konulu çalışmasında; AB'deki EUREPGAP uygulamaları ve bu gelişmenin yas meyve-sebze ihracatımıza olası etkileri incelenmiştir. Çalışma sonucunda konunun olumlu ve olumsuz yanları, riskleri ve fırsatları SWOT analizi yapılarak değerlendirilmiştir. Altunlu (2006), İyi Tarım Uygulamaları adlı çalışmasında, iyi tarım uygulamalarının basit bir tanımını yapmış ve ülkemizdeki durumuna dair tespitlerde bulunmuştur. Ülkemizde İyi Tarım Uygulamaları düzenlemelerinin başlamasından itibaren günümüze kadar olan dönemde karşılaşılan sorunlar ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma sonucunda ülkemizde EUREPGAP uygulamalarına entegrasyonda önümüze çıkacak başlıca sorunlar, arazi parçalılığı ve küçük işletme büyüklüğü, iç pazar talebinin düşüklüğü, eğitim ve donanımı düşük üretici yapısı olmak üzere sıralanmıştır. Delice (2006), HACCP, TS 13001 ve EUREPGAP Uygulamalarının Türkiye Taze Meyve-Sebze Dış Ticaretine Olası Etkileri adlı çalışmada, taze meyve ve sebze dış ticaretinde talep edilen EUREPGAP belgesi ile gıda işletmelerinde uygulanmaya başlanan HACCP ve TS 13001 standartlarının Türkiye taze meyve-sebze ticaretine etkileri incelenmiştir. Firma ve endüstri düzeyinde yapılan çalışmada yaş sebze ve meyve arz zincirindeki en iyi uygulamalar incelenmiştir. Çalışma neticesinde Avrupa da temelleri atılan ve tüm dünyadaki tüketicilerce benimsenen İyi Tarım Uygulamalarına entegrasyonun gerekliliği, yaşanan acı Rusya ve Avrupa narenciye, sebze ve meyve katkı kalıntı sorunları incelenerek anlatılmıştır. Kleinwechter ve Grethe (2006), The adoption of the EUREPGAP standard by mango exporters in Piura, Peru adlı araştırmalarında, Peru nun mango ihracatında yüksek öneme sahip San Lorenzo bölgesindeki 28 EUREPGAP sertifikalı, 33 sertifikasız mango üreticisi ile anket yapmak suretiyle EUREPGAP standardının benimsenme sürecini 9

incelemişlerdir. Araştırma sonucunda; benimseme sürecinde en önemli engelin standartla ilgili bilgiye erişim olduğu, ihracatçıların ise bu bilginin en önemli kaynağı durumunda bulunduğu, standardın uygulamasına ilişkin karar verme sürecinde de dikey entegrasyonun en önemli faktör olduğu, ayrıca standardın kapsamının bazı üretici gruplarını dışarıda bırakma riskini içerdiğini tespit etmişlerdir. Çobanoglu (2007), Türkiye de Kuru ve Taze İncir Üretim, İç ve Dış Pazarlamasında Bazı Kalite Güvence Sistemlerinin Uygulanabilirliği adlı doktora çalışmasında, taze incir üreticilerinin EUREPGAP tarım sistemini benimseme kararını etkileyen değişkenleri saptamak için logit modeli kullanmıştır. Model sonuçlarına göre; üretici eğitim seviyesi ile işletmelerin sosyal tesislere sahip olma durumunun istatistiksel olarak pozitif yönde, tarım dışı gelire sahip olma durumunun ise negatif yönde önemli etkisinin olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, taze incir üreticilerinin EUREPGAP sistemine karar vermelerinde en önemli unsurun, pazarlama garantisi olduğu belirtilmektedir. Fromm ve Dornberger (2007), Standards: An imperative for integration in value chains? Evidence from Agricultural Producers in Honduras adlı çalışmalarında, özellikle gelişmekte olan ülkelerde üreticilerin üretimde uymak zorunda oldukları belirli standartları (EUREPGAP, ISO14000 ve HACCP) benimsemelerinde etkili olan faktörleri lojistik regresyon yöntemi kullanarak incelemişlerdir. Honduras ta bulunan 102 üretici ile yapılan anket çalışması sonucunda, işletmelerin standartlar konusunda bilgi edinim isteği, bilgi edinimi ve pazarlama zinciri içerisindeki konumu modelde anlamlı bulunmuştur. Ayrıca standartlara uygunluk gösteren işletmelerin, göstermeyen işletmelere göre daha yüksek oranda satış yapma olasılıklarının olduğu, üretkenlik ve karlılıklarının arttığı belirlenmiştir. İçel (2007), Avrupa Birliği Ülkelerinde İyi Tarım Uygulamaları ve Türkiye ile Karşılaştırılması tarafından yapılan çalışmada ülkemizde sağlanacak olan iyi Tarım Uygulamalarındaki gelişmeler sayesinde meyve-sebze üretimi ve ihracatımızın ivme kazanarak, iç ve dış pazara güvenli ürün sunulmuş olacağı böylece dış ticaretin yanında ülkemiz insanlarının da sağlıklı ve güvenilir ürün tüketmeleri sağlanmış olacağı belirtilmiş olup, aksi takdirde iyi tarım uygulamalarındaki gecikmenin, gerek Avrupa Birliği ve gerekse dünya tarımı karşısında ciddi bir rekabet sorunu yaşatarak, ülkemiz üretim ve ihracatını sıkıntıya sokacağı ifade edilmiştir. Sarıkaya (2007) tarafından yapılan çalışmada organik ürünlerin pazarlanmasında organik ürünleri kullanan tüketicilerin organik ürünlere yönelik tutumlarını ve tercihleri etkileyen faktörlerin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma bulgularına göre, tüketicilerin organik ürün satın alma davranışları ve tutumları açısından dört boyutun öne çıktığı 10

gözlenmektedir. Bunlar; sorumluluk, güven, değer ve faydadır. Tüketicilerin organik ürün tercihlerinin demografik özelliklere bağlı olarak değişkenlik gösterdiği görülmektedir. Erkoyuncu (2008), Ankara ili Beypazarı ilçesinde organik ve geleneksel olarak yapılan domates yetiştiriciliğinin karşılaştırmalı ekonomik analizinde değişken masrafların toplam üretim masrafları içindeki oranı organik domates yetiştiren işletmelerde 89,03, geleneksel domates yetiştiren işletmelerde 89,70 olduğu, organik domates yetiştiriciliğinde gerek duyulan işgücü ihtiyacı geleneksel domates yetiştiriciliğe göre daha fazla iken, gerek duyulan çeki gücü ihtiyacı daha az olduğu belirtilmiştir. Ayrıca geleneksel domates yetiştiren işletmelerin domates verimi organik domates yetiştiren işletmelere göre 32,04, organik domates üretim maliyeti geleneksel domates üretim maliyetine göre 24,24 daha fazla olduğu, organik domates yetiştiriciliğinde brüt kar ve net kar geleneksel domates yetiştiriciliğine göre daha fazla bulunmuştur. Egesel ve ark. (2008), Türkiye de İyi Tarım Uygulamaları ve Çanakkale örneği adlı sunumlarında; Dünyada EUREPGAP ın oluşumundan başlayarak, kapsamı, amaçları, ilkeleri ve sağlaması muhtemel kazanımları irdelemiş ve sonuç olarak Türkiye deki mevcut durumu ortaya koymuşlar ve Çanakkale ili İyi Tarım Alanlarının gelişimi ve mevcut durumu hakkında bilgilendirme ile çalışmayı sonlandırmışlardır. Hofmans (2008), Continuous Improvement in Fruit and Vegetable, Learn About the Main Issues Discussed to be Revised for the Next Version adlı GLOBALGAP sekretarya raporunda iyi tarım uygulamalarının başlangıcından itibaren geçilen aşamaları ve 2011 yılı ocak ayına kadarki hedefleri ortaya koymuş, başlıca geliştirilmesi hedeflenen alanlar sıralamıştır. Ortaya konan raporda geliştirilmesi için üzerine düşülmesi gereken hedefler olarak başlıca 3 temel hedefe vurgu yapılmıştır, bunlar sırasıyla çalışan güvenliği ve eğitimi, su kalitesi ve çalışma alanı hijyenidir. Özdemir (2008) tarafından yürütülen çalışmada Türkiye nin AB ne yaş meyve sebze ihracatı ve ihracatta karşılaştığı engeller ile bu engellerin aşılması için uyulması gereken kurallar incelenmiştir. Bu kapsamda yaş meyve sebze ihraç eden firmalarla anket yapılmıştır. AB ne ihracatta karşılaşılan engeller; çevre, insan sağlığının korunması ile ilgili engeller ve miktar kısıtlamalarıdır. Firmaların bu engelleri aşması için bazı sertifika ve standartlara sahip olması, söz konusu ülkelerce istenmektedir. En çok istenen sertifika EUREPGAP olmaktadır. Firmaların önemli kısmının bu sertifika ve standartlara sahip olduğu saptanmıştır. Padel (2008) tarafından yürütülen çalışmada Organik ve İyi tarım uygulamayan üretimin gıda kalitesi, gıda arzı, sağlık ve çevresel etkiler bakımından karşılaştırılması 11

yapılmıştır. Veriler anket yöntemi ile toplanarak tanımlayıcı istatistiki yöntemlerle analiz edilmiştir. Profesyonel bir sosyal çevre ve üretim şekli organik üreticileri motive etmede etkili olduğu tespit edilmiştir. Aktürk ve Savran (2009), "Gökçeada da Organik ve İyi tarım uygulamayan Zeytin Üretiminin Karşılaştırmalı Analizi", adlı çalışmalarında, Gökçeada da organik ve İyi tarım uygulamayan olarak yetiştirilen zeytinin yetiştirme teknikleri ve ekonomik yapısının karşılaştırılması amacıyla yapılan bu çalışmada; birim alana verimleri, girdi kullanım seviyeleri, kısmi maliyetleri ve zeytinyağının maliyeti ile brüt karı hesaplanmıştır. Böylece, organik üretim sistemi ile İyi tarım uygulamayan üretim sisteminin sağladığı ekonomik getiriler ortaya konularak karşılaştırılmıştır. Gençler (2009), AB ve Türkiye de Sürdürülebilir Tarım Uygulamalarının İncelenmesi ve Türkiye de Sürdürülebilir Tarıma Yönelik Politikaların Geliştirilmesi konulu çalışmasında sürdürülebilir tarımı çevre boyutu ile ele alarak, zeytin üreticilerinin çevreye olan duyarlılığında etkili olan faktörleri Logit model yardımıyla değerlendirmiştir. Modele göre, eğitim süresi arttıkça üreticilerin çevreye olan duyarlılığı da artmaktadır. Çevre duyarlılığını etkileyen diğer değişkenler ise toplam tarım arazisi ve tarımsal gelirdir. Yapılan bu çalışmada iyi tarım uygulamaları yapan zeytin üreticileri bulunmamakla birlikte, ankete katılan üreticilerin 25,8 inin iyi tarım uygulamalarından haberdar olduğu, 71,9 unun ise iyi tarım uygulamaları konusunda yetersiz bilgiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Hasdemir (2009), Dünya'da ve Türkiye'de İyi Tarım Uygulamaları isimli çalışmasında, iyi tarım uygulamalarının geleneksel tarımda farkını açıklayarak Türkiye ve Dünya'daki uygulamalarının çıkışından 2009 yılına kadarki geçen sürecini açıklamıştır. Poyraz (2009) tarafından yapılan çalışmada, t arım sektörünün kalite anlayışının, EUREPGAP ın Türkiye de uygulanabilirliğinin ve tüm yönleriyle getirilerinin ve risklerinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Bu amaçla, ikincil kaynaklardan elde edilen veriler ve bu konuda yapılmış araştırma sonuçları kullanılmış, tarımsal üretimde kalitenin gelişimi ülkemizde EUREPGAP ın durumu ve geleceğine yönelik çözüm önerileri tartışılmıştır. Sayın (2009), İyi Tarım Uygulamaları ve Yaş Meyve ve Sebze Ticaretine Etkileri konulu çalışmasında İTU'nun kapsamı, GLOBALGAP ile ilişkisi, gelişimi ve uygulama yöntemleri anlatılmaktadır. Ayrıca çalışma içerisinde, AB ve Türkiye'nin İTU uygulama potansiyeli açısından karşılaştırılmasına da yer verilmiştir. 12

Akyüz ve Çetin (2010), GLOBALGAP uygulamalarının Türk tarımı açısından değerlendirilmesi çalışmasında toplumsal gelişmeye paralel olarak artan eğitim ve kültür seviyesi insan sağlığına gösterilen önemin artmasına ve tüketicilerin gıda güvenliği bulunan ürünleri tercih etmeye yönlenmeleri konuları üzerinde durmuşlar, GLOBALGAP in ülkemizde yaygınlaştırılması için İTU' da söz konusu olan desteklerin, GLOBALGAP belgesine sahip üreticiler tarafından da oluşturulması yönünde önerilerde bulunmuşlardır. Gözen (2010) tarafından yapılan çalışmada, GLOBALGAP standardının çıkış sürecine değinilerek, dünyada ve ülkemizdeki uygulamalar incelenmiştir. Seracılık üretiminde bu uygulamanın işleyişinin ve yapısının kolay anlaşılmasının sağlanması için, Kıbrıs adasında faaliyet gösteren ve geniş sera alanına sahip olan bir firma örnek olay olarak incelenmiştir. İncelenen işletme iç (güçlü ve zayıf yönler) ve dış faktörler (fırsatlar ve tehditler) açısından SWOT Analizi ile değerlendirilmiş ve işletmenin geleceğine yönelik bir strateji saptanmıştır. Araştırma sonucunda, GLOBALGAP standardının ülkemizde uygulanabilirliği, sistemin sağladığı avantaj ve dezavantajları dikkate alınarak tartışılmıştır. Hurma ve ark (2010) tarafından yapılan çalışmada, Tekirdağ ilindeki tüketicilerin iyi tarım uygulamaları hakkındaki bilgi düzeyi ortaya konmuştur. Ayrıca, tüketicilerin sağlıklı yasam ve sağlıklı tüketim yapma bilinci, bu ürünlere olan güveni de ortaya konmuştur. Seçer ve ark (2010) tarafından yapılan çalışmada, Adana ili kentsel alanda yasayan organik ürün tüketicilerinin sosyo-ekonomik profilleri, tüketim alışkanlıkları ve tüketicilerin satın alma davranışları üzerinde çevreye olan duyarlılıklarının etkisi araştırılmıştır. Araştırma bulgularına göre tüketicilerin satın alma davranışında etkili en önemli faktörler insan sağlığı, çevresel duyarlılık ve ürün nitelikleridir. Hasdemir (2011) tarafından yapılan çalışmada, Afyonkarahisar ilindeki kiraz üreticilerinin bireysel ve işletme özellikleri incelenerek, iyi tarım uygulamalarını (TU) benimsemede etkili olan faktörler belirlenmeye çalışılmıştır. Bunun yanında, GLOBALGAP (EUREPGAP) sistemini uygulamak suretiyle İTU ya başlayan üreticilerin yaptığı yeni uygulamalar ve uyumda zorlandıkları kriterler ile İTU ya başlama nedenleri ekonomik, çevre ve insan sağlığı açısından ele alınmıştır. İTU yu benimsemede etkili olan faktörlerin tespiti için Afyonkarahisar ilinde kiraz üretimi yapan üreticiler arasından, tabakalı örnekleme yöntemi ile belirlenen 136 üreticiye anket çalışması yapılmak suretiyle elde edilen veriler analiz edilmiştir. Bu analizlerde, İTU Uygulayan ve yapmayan gruplar için belirlenen sürekli ancak normal dağılım göstermeyen veriler (yaş, işletme büyüklüğü, verim vb.) Mann-Whitney testine tabi tutularak, kesikli veriler (cinsiyet, eğitim, sulama 13

tipi, makine varlığı vb.) ise Khikare testine tabi tutularak gruplar arasında farklılık olup olmadığı incelenmiştir. Mann-Whitney ve Khikare testleri sonucunda İTU uygulayan ve yapmayan gruplar arasında farklılığı anlamlı bulunan bağımsız değişkenler, lojistik regresyon analizine dâhil edilmiş ve İTU yapma kararına olan etkileri oransal olarak belirlenmiştir. Lojistik regresyon çözümlemeleri sonuçlarına göre açıklayıcılığı en yüksek olan lojistik regresyon modeli oluşturulmaya çalışılmıştır. Aydoğan (2012) tarafından yürütülen çalışma Samsun ili Terme ve Çarşamba ilçelerindeki organik ve İyi tarım uygulamayan fındık yetiştiricilerinin gübre kullanımı konusundaki iletişim kaynakları ve sosyal ağını ortaya çıkarmak, ağın işleyişini, ağdaki aksaklıkları ve daha iyi işleyen bir ağ geliştirmek için neler yapılabileceğini ortaya çıkarmak amacıyla yapılmıştır. Araştırma sonucuna göre; organik fındık yetiştiricilerinin sosyal güvenlik kurumuna üyelik durumu, toplam arazi varlığı, fındık satış fiyatı, tarımsal örgütlenme düzeyi, yabancı iş gücü ihtiyacı, tarım sigortası yaptırma durumu ve tarımsal desteklemelerden yararlanma durumları İyi tarım uygulamayan fındık yetiştiricilerine göre daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Özercan (2012) tarafından yapılan çalışma iyi tarım uygulamaları İzmir ili süs bitkileri yetiştiriciliği potansiyelinin ve uygulanabilirliğinin belirlenmesi amacıyla 2010-2011 yılları arasında yapılmıştır. Çalışmada ilk olarak Sınırlı Sorumlu Flora Çiçekçilik Üretim ve Pazarlama Kooperatifi İzmir Şubesinde, İzmir ili süs bitkileri sektöründe faaliyette bulunan üreticilerin katılımıyla, bu sektörün güçlü ve zayıf yönleri, fırsat ve tehditlerini belirlemek üzere SWOT analizi gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın ikinci aşamasında bu sektörde yer alan üreticiler arasından tesadüfen seçilen üreticilere anket çalışması yapılmıştır. Çalışmanın üçüncü kademesinde ise iyi tarım uygulamaları Kritik Kontrol Noktası Uygunluk Kriterlerinin uygulanabilirliğinin güçlü ve zayıf yönleri, fırsat ve tehditlerinin belirlenmesi amacıyla bu konuda eğitim almış Ziraat Mühendisleri katılımıyla SWOT analizi gerçekleştirilmiştir. Yapılan değerlendirme sonrasında İzmir ili süs bitkileri sektörünün en kuvvetli yönünün iklim koşullarının elverişli oluşu, lojistik konumu; zayıf noktaları olarak da pazarlamada yaşanılan sorunlar, üretim planı olmayışı, teknik bilgi eksikliği, geleneksel sera kullanım faaliyetleri olduğu belirlenmiştir. Yeni pazar olanakları ve oluşturulabilecek devlet destekleri bir fırsat olarak değerlendirilmiş; iklimsel değişiklikler, hastalık ve zarlılarla mücadelenin zorlaşması, sulama suyu kalitesi düşüklüğü tehdit unsurlarından bazılarını teşkil etmiştir. Zayıf ve tehdit unsuru yaratan konularda iyileştirme çalışmalarının yapılması gerektiği belirlenmiştir. 14

3. MATERYAL VE YÖNTEM 3.1 Materyal Araştırmanın birincil veri kaynağını Mersin ilinde iyi tarım yapan ve yapmayan üreticilerle yapılacak anket çalışmaları oluşturmuştur. Bununla birlikte araştırma konusuyla ilgili olarak daha önce yapılmış olan yerli ve yabancı çalışmalar, istatistikler araştırmanın ikincil verilerini oluşturmuştur. Bununla birlikte araştırma konusuyla ilgili olarak daha önce yapılmış olan yerli ve yabancı çalışmalar ve istatistiklerden de yararlanılmıştır. 3.2 Yöntem Projede belirlenen amaçlara ulaşabilmek için yapılacak çalışmalar üç ana başlık altında toplanabilir. 1. Örnekleme 2. Veri toplama 3. Verilerin analizi ve değerlendirilmesi 3.2.1 Örnekleme aşamasında kullanılan yöntem 2011 yılı verilerine göre; Mersin ilinde iyi tarım uygulayan26 portakal, 35 limon ve 28 mandalina üreticisinin tamamıyla anket çalışması yapılmıştır. Çalışmada aynı sayıda iyi tarım uygulaması yapmayan üretici ile anket çalışması yapılması da öngörülmüştür. Çizelge 3.1. Mersin İlinde İyi Tarım Uygulaması Yapılan Bazı Ürünler ve Sayıları İl Ürünler Sayıları Mersin Limon-mandarin-portakal 89 3.2.2 Verilerin toplanması aşamasında kullanılan yöntem Araştırma belirlenen köylerdeki iyi tarım yapan ve yapmayan üreticilerle yüz yüze görüşmek suretiyle anket yapılarak yürütülmüştür. lerden elde edilen verilerin analizi sırasında karşılaştırma yapmada benzer işletmelerin kullanılmasını daha uygun olacağı için, iyi tarım uygulayan ve uygulamayan işletmelerin belirlenmesi aşamasında, işletmelerin benzer özellikte olmasına dikkat edilmiştir. Anket; işletme sahibi ile ilgili genel bilgiler, kitle iletişim araçlarını kullanma düzeyi, sosyal katılım ve çevresel ilişki düzeyi, gelişmiş tarım teknolojisini benimseme ve uygulama düzeyi, dış kültüre açılma düzeyi, ekonomik durum, iyi tarım uygulamaları ile ilgili bilgiler gibi konuları kapsamıştır. 15

3.2.3 Verilerin analizi ve değerlendirilmesinde kullanılan yöntem Elde edilen verilerin analizinde ortalama, yüzde gibi basit hesaplama ve çapraz tablolardan faydalanılarak; anket yapılan üreticilerin bazı sosyo-ekonomik özellikleri ile işletmelerin bazı teknik ve ekonomik özellikleri belirlenmeye çalışılmıştır. Ayrıca araştırma alanında üreticilerin iyi tarım uygulamaları hakkında bilgileri ile elde edilmiştir. Bu analizlerde, İTU Uygulayan ve yapmayan gruplar için elde edilen sürekli ancak normal dağılım gösteren veriler t testine tabi tutularak, kesikli veriler ise khikare testine tabi tutularak gruplar arasında farklılık olup olmadığı incelenmiştir. Üreticilerin iyi tarım uygulaması yapma eğilimleri ve bu eğilimlerinde etkili olan faktörler tespit edilmiştir. Çiftçilerin iyi tarım uygulaması eğilimleri, Logit regresyon analizi kullanılarak belirlenmiştir. Logit Regresyon özellikle ikili bağımlı değişken için tasarlanmış doğrusal olmayan bir regresyon modelidir. Literatürde, Logit regresyon aynı zamanda Lojistik Regresyon olarak da adlandırılmaktadır (Stock ve Watson, 2007). Modelde bağımlı değişken iki kategori ile ifade ediliyorsa, model İkili Lojistik Regresyon Modeli", ikiden fazla kategori ile ifade ediliyorsa, Çoklu Lojistik Regresyon Modeli olarak adlandırılır (Leech, Barrett, Morgan, 2004). İkili lojistik regresyon modelinde bağımlı değişkenin gözlenen değeri iki olası durumu ifade etmek üzere, olayın meydana gelmesi durumunda 1, meydana gelmemesi durumunda 0 değerini alır (Walker ve Duncan, 1967). Bu çalışmada çiftçilerin iyi tarım uygulaması yapma durumları bağımlı değişken olarak alınacak ve iyi tarım yapanlara (1) yapmayanlara (0) değeri verilmiştir. Logit modelde odds ve odds oranı önemli kavramlardır. Odds (veya olabilirlik) bir olasılık oranıdır. Odds gerçekleşen olay nın gerçekleşmeyen olay na oranı olarak tanımlanır (Morgan ve Teachman, 1988). Odds Oranı ise iki odds un veya iki olabilirliğin birbirine oranıdır (Menard, 2002). Birden büyük bir odds oranı olayın gerçekleşmesinin olabilirliğinin arttığını, 1 den küçük bir odds oranı ise olayın gerçekleşmesinin olabilirliğinin azaldığını gösterir (Morgan ve Teachman, 1988). Logit regresyon analizinde modelin genel anlamlılığının sınanması için khikare dağılımına sahip G istatistiği kullanılmaktadır (Işığıçok, 2003). G istatistiği ilgili serbestlik derecesinde khikare tablo değerinden büyük ise modelde yer alan bütün açıklayıcı değişkenlerin bağımlı değişken için önemli olduğuna karar verilir. Modelin bütün değişkenlerinin sağladığı uyumun iyiliğini test etmek üzere bir diğer test ise khikare dağılım gösteren Hosmer ve Lemeshow test istatistiğidir. Hosmer ve Lemeshow test 16

istatistiği ilgili serbestlik derecesi ile khikare tablo değerinden küçük ise modelin uyumunun iyi olduğuna karar verilir (Oğuzlar, 2005). giderleri bütçe analiz yöntemi, üretim giderleri alternatif maliyet unsuru yöntemi ile saptanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde ağırlıklı aritmetik ortalama ve yüzdeler gibi bazı istatistiklerden yararlanılmıştır. İyi tarım uygulanarak ve uygulanmayarak yetiştirilen ürünlerin maliyetleri, brüt kar, net kar ve karlılık oranları belirlenerek ekonomik anlamda karşılaştırmaları yapılmıştır. 17

4. ARAŞTIRMA BÖLGESİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER 4.1. Araştırma Bölgesinin Coğrafi Konumu Mersin ili, Anadolu Yarımadasının güneyinde bulunan Akdeniz Bölgesinde, Adana bölümünde yer almaktadır. Mersin ili, doğusunda Adana, kuzeyinde Konya, Karaman, Niğde illeri ile güneyinde Akdeniz ile çevrilidir. Mersin ilinin kara sınırı 608 km, deniz sınırı 321 km olup, yüzölçümü 15.512 km² dir. Mersin ili kuzeyden Toros Dağları'nın en yüksek tepelerine kadar uzanan yaylaları içine alıp, doğu Akdeniz boyunca güney batıya kadar uzanır. Toroslar'ın bu bölümünde İç Anadolu'yu güneye bağlayan en önemli geçit olan Gülek Boğazı bulunur. İkinci önemli geçit ise Mut ilçesi yakınlarındaki Sertavul Geçidi'dir. İl topraklarının büyük bir kısmını oldukça yüksek, engebeli ve kayalık Batı ve Orta Toros Dağları oluşturmaktadır. 4.2. Araştırma Bölgesinin Genel İklim Özellikleri Mersin'in kıyı kesimlerinde, iklim yapısı Akdeniz iklimidir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlıdır. İlin kıyı kesimi lodos, poyraz, meltem ve yıldız rüzgârlarının etkisindedir. Dağlık alanlarda ise kara iklimi hâkimdir ve kışın yağışlar kar şeklindedir. 4.3 Araştırma Bölgesinin Sosyo Ekonomik Durumu Mersin de merkez ilçeler dâhil 13 ilçe, 54 belediye ve 509 köy bulunmaktadır. Mersin ilinin nüfusu, 2012 Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre 1 682 848 dir. Akdeniz Bölgesinde yer alan Mersin, 15 512 km² yüzölçümü ile Türkiye yüzölçümünün 2 sine denk gelmektedir. Nüfus bakımından en büyük ilçeleri sırasıyla Tarsus, Akdeniz, Toroslar ve Yenişehir iken, en küçük ilçesi Çamlıyayla'dır. 4.4 Araştırma Bölgesinin Arazi Varlığı verilmiştir. Araştırma bölgesine ait arazi kullanım biçiminin oransal dağılımı Çizelge 4.1 de Çizelge 4.1. Arazi kullanım durumu Tarımsal alan Ormanlık alan Çayır-Mera Tarım dışı alan Toplam İl alan (ha) alan (ha) alan (ha) alan (ha) alan (ha) Mersin 406 000 25,61 840 337 53,00 59 282 3,74 279 671 17,64 1 585 290 100,00 Kaynak: (Anonim, 2014-d). 18