Anadilinde E itim Üzerine



Benzer belgeler
ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

Çarşamba İzmir Gündemi

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNDE KÜRT VE ERMENİ MESELELERİNİ TARTIŞTI!

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Cumhuriyet Halk Partisi

TÜRKİYE DE DİLLER VE ETNİK GRUPLAR. (Ahmet BURAN-Berna YÜKSEL ÇAK, Akçağ Yayınları, Ankara 2012, 318 s.)

frekans araştırma

TÜRKİYE DE AVRUPA-ŞÜPHECİLİĞİ Türk Halkının AB Konusundaki Şüpheleri, Kaygıları ve Korkuları

Cumhuriyet Halk Partisi

Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi. Şubat 2015

MEDYA ENTELEKTÜEL PAYLAŞIM PROGRAMI

Sayı : Konu : Tavsiye Kararı Talebi KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMUNA

ANAYASAL ÖZELLİKLER. Federal Devlet

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLE İLİŞKİLERİ

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ SEPA 5

Cumhuriyet Halk Partisi

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

KUZEY KIBRISTA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ MEVZUATI

Merakla Beklenen Anket Sonuçları Açıklandı

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti. SPoD CHP Beyoğlu Belediyesi Başkan Aday Adayı Gülseren Onanç ile görüştü

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

ACR Group. NEDEN? neden?

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)

TÜRKİYE DE ETNİK, DİNİ VE SİYASİ KUTUPLAŞMA. Dr. Salih Akyürek Fatma Serap Koydemir

Şöyle ki ; Etnik köken olsaydı Bir şiir yüzünden yere düşen yiğidi %85 oy ve Üç Millet Vekili ile Parlamentoya gönderilmezdi,

Türkiye küçük Millet Meclisleri Ocak 2011 Raporu

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı

Birleşmiş Milletler Avukatların Rolüne İlişkin Temel İlkeler Bildirgesi (Havana Kuralları)

Müdafaa-i Hukuk Hareketi bu hakları savunmak ve geliştirmek için kurulmuştur.

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

ERDOĞAN, ARTVİN TÜRKİYE NİN ENERJİ MERKEZİ OLACAK

Siyasette kutuplaşma. Ahval 13/8/2018

AK PARTi Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan Bosna-Hersek te

İnsanların, sadece insan olması nedeniyle sahip oldukları devredilemez ve vazgeçilemez haklardır.

Özel Yetkili Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi ne sunulmak üzere,

EŞİT HAKLAR İÇİN İZLEME DERNEĞİ

Türkiye Irak İlişkilerinde Güvenlik ve Radikalleşme

GENÇ TÜRK MİLLİYETÇİLERİ NİN SİYASETTEN BEKLENTİLERİ ANKETİNİN RAPORU

Günlük Ulusal Gazete. temsilcin ile kurduğun. Doğu ve Güneydoğu'da paralel devlet yapılanması. muydu? İmralı'ya özel temsilci gönderdin,

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

MİLLİ EĞİTİME YÖN VEREN HUKUKSAL NİTELİKLER - 1 İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ -6-

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 26313

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI

Avrupalıların Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye ye Bakışları ve. Türkiye nin Avrupalılaşma Sorunları

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI

DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

2006 Nüfus ve Konut Sayımı Kesin Sonuçları

R A P O R. Doç. Dr. Fatih YARDIMCIOĞLU Arş. Gör. Furkan BEŞEL. Mayıs 2015

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

TÜRKİYE DE KİMLİKLER, KÜRT SORUNU VE ÇÖZÜM SÜRECİ ALGILAR VE TUTUMLAR

Yeni Anayasa Nasıl Olmalı, Nasıl Yapılmalı?

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

Yeni CHP'nin yeni anayasa vizyonu

Seçim Beyannamelerinin Değerlendirilmesi



AĞUSTOS 2015 GÜNDEM ARAŞTIRMASI NA DAİR

TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR

Şafak EVRAN TOPUZKANAMIŞ. Türk Hukukunda Anayasal Gelişmeler Işığında Vatandaşlık

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi

Ümit GÜVEYİ. Demokratik Devlet İlkesi Çerçevesinde. Seçimlerin Yönetimi ve Denetimi

İ Ç İ N D E K İ L E R

Oylar bölünmesin Türkiye bölünmesin!..

Haziran 2015 Seçimlerine Giderken Kamuoyu Dinamikleri

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

Türkiye Siyasi Gündem Araştırması

EMRE KÖROĞLU BAŞKANLIK İÇİN ADAYLIĞINI AÇIKLADI

Kerkük, Telafer, Kerkük...

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

Ombudsman (Kamu Denetçisi) ve Türkiye deki Tartışmalar

ABD İLE YAPTIĞIN GİZLİ ANLAŞMAYI AÇIKLA -(TAMAMI) Çarşamba, 03 Temmuz :11 - Son Güncelleme Perşembe, 04 Temmuz :10

KÜRT SİYASETİNDE TARİHİ FIRSAT SÖYLEMİ VE ANALİZİ MAYIS 2009

DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIGI NA

SİYASET NEDİR? Araştırma Soruları

KÜRDİSTAN STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ NAVENDA LȆKOLȊNȆN STRATEJȊK A KURDISTANȆ

Türkiye'de "Decentralization" Süreci

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Evlilik ve Aile Okulu Projesi AMAÇLARIMIZ :

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU

DALKARA NURHAK VE ELBİSTAN DA

Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256)

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE'DE ORTAK BİR KİMLİK OLARAK "ÖTEKİLİK" İKİNCİ BÖLÜM ARAŞTIRMADA İZLENEN YÖNTEM... 27

Ben bir yazarım demek, kullanacağım kelimeleri ben seçerim demektir.

Transkript:

Anadilinde E itim Üzerine İkbal VURUCU* Önce Kürt açılımı adıyla başlatılan, daha sonra Demokratik açılım adını alan ve tepkilerin dinmemesi üzerine Millî birlik projesi olarak adlandırılan süreç, Başbakan Erdoğan ve Bakan Atalay ın belirttiği gibi kararlılıkla sürüyor. 1 Esasen Kürt açılımı birdenbire ortaya çıkmadı, AKP iktidarının işbaşına gelmesi ile işlerlik kazanmaya başladı. Sürecin başında güneydoğuya gözle görülür yatırımlar yapıldı, vatandaş devleti hizmet olarak gördü. Bölgeye bürokratlar seçilerek gönderildi. Devam eden süreçte işin rengi değişti. Devlet kurumlarında rahatsız edici şekilde etnik yapılanmaya gidildi. Bir Kürt burjuvazisi yaratmak için gözle görülecek boyutta sermaye transferi sağlandı. Kamu yönetimi reformu paket olarak geçemedi ama yerel yönetimlere peyderpey yetki genişliği sağlandı. Abdullah Öcalan ın üzerindeki kontrol azaltılarak, teröristbaşı adeta bir siyasi figür haline getirildi. Terör örgütünün siyasi kanadı gibi hareket eden DTP ve ardından BDP, bütün Kürtlerin temsilcisi konumuna taşındı. PKK ile ilgili müspet haberlerle kamuoyu oluşturulmaya başlandı. Gazetelerde her gün etnik meselelerle ilgili ve ayrılıkları ön plana çıkaran haberler yapıldı, makaleler döşendi. Televizyonlarda etnik-ırkçıların isteklerine meşruiyet kazandıracak programlar yapıldı, tartışmalar düzenlendi. 2002 yılında bölgede çok sınırlı hale getirilen örgüt baskısı yeniden tedrici olarak arttırıldı ve örgüte bölgede geniş bir hareket sahası açıldı. Bugün de bölgede adeta fiili bir özerklik yaşanmaktadır. Bunlar, süreçte göz ardı edilse de, hepsi Kürt açılımının maddi temelini teşkil eden adımlardır. Esasen nerede başladığı ve nerede biteceği belli olmayan bu açılım süreci, toplumun birçok kesiminde büyük endişelere sebep olmaktadır. Etnik-ırkçı bir kesim, süreçte inisiyatifin AKP de olmasından ve bu adımlardan geri dönülmesi ihtimalinden; Türkiye nin birliğini savunan geniş bir kitle ise, açılımın bölünme sürecine doğru ilerlemesinden endişe duymaktadır. Kürt açılımı bir paket şeklinde açıklansa ve uygulansa ve hatta yasalarla güvenlik altına alınsa idi, topluma yapılan makul izahlarla her iki kesim için de bu endişeler sona erdirilebilirdi. Ama başı belli olmadığı gibi sonu da belli olmayan bu süreç, haklı olarak geniş kitlelerde ciddi kaygılar uyandırmaktadır. Kavramlar üzerine Konuya girmeden önce, kavramlar üzerindeki birkaç yanlış kullanımı düzeltmek gerekiyor. Öncelikle anadil ile anadili kavramları birbirinden farklıdır ve genelde birbirine karıştırılmak- * 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Politik, Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Merkezi Başkanı 1 Radikal, 23.06.2010 Aralık 10 Sayı: 24 21. YÜZYIL [83]

kbal Vurucu tadır. Anadil aynı kökten gelen çeşitli dillerin kaynağıdır. Bugünkü Türk lehçeleri, eski ve ortak bir anadilden doğarak gelişmiştir. Anadili ise, kişinin ailesinden ve çevresinden öğrendiği dildir. 2 Dolayısıyla bugün etnik-ırkçıların talep ettikleri şey, anadilde eğitim değil, anadilinde eğitimdir. Diğer taraftan anadili öğrenimi hakkı ile anadilinde öğretim görme hakkını da birbirinden ayırmak gerekmektedir. İlkinde, devletin genel eğitim-öğretim sistemi içinde resmi dil den farklı bir dili konuşan topluluklara mensup çocuklara kendi anadillerinin öğretilmesi, ikincisinde ise eğitim-öğretimin bu grupların kendi anadillerinde yapılması söz konusudur. 3 Talepler nelerdir? Abdullah Öcalan, anadilinde eğitim ve yer yer konfederatif eğilimler taşıyan şu açıklamalarda bulunmuştur: Amerika nın Barzani ye verdiği gibi bir federasyon deseler ben bunu kabul etmem. Benim çözümüm bunu aşıyor. Klasik şablonlarla, kalıplarla değil yeni bir yaklaşımla. Avrupa modeli benimkine biraz yakındır ama Avrupa dan da daha gelişkindir. ( )Kürtlerin önü açılacak, Kürtlerin her alanda örgütlenmesinin önü açılacak, Kürtler demokratik bir ulus olarak varlık kazanacak. Kendi sporunu, eğitimini, dini örgütlenmelerini, meclisini, belediyelerini yapabilirse kendisi yapacak, kuracak. Hatta kendi özsavunması bile olacak. Kendi ihtilaflarını çözecek bir savunma gücü olacak. Yani Kürtler kendi kendini demokratik bir şekilde örgütleyecek, savunacak. 4 2 Savaş Çoban, Azınlıklar ve Dil, Su Yayınları, İstanbul, 2005, s. 38 3 Mustafa Erdoğan, Ahlâki ve hukuki bir sorun olarak anadilde eğitim, Star Açık Görüş, 10/10/2010 4 Bianet, Öcalan: Geç Oldu, Ama İyi Olacak, http://bianet.org/bianet/siyaset/116494-ocalan-gec-oldu-ama-iyiolacak [84] 21. YÜZYIL Aralık 10 Sayı: 24

Anadilinde E itim Üzerine BDP tarafından yayınlanan ve resmi sitesinde bulunan Türkiye nin Demokratikleşmesi Ve Kürt Sorununda Çözüme Dair Siyasi Tutum Belgesi nde şunlar ifade edilmektedir: Türkçe resmi dil olmakla beraber diğer dillerin bölgelerin çıkarılacak demografik yapısı da dikkate alınarak, kamusal alanda ve eğitim dili olarak kullanılabilmesi, uluslararası sözleşme hükümlerine de uygun şekilde anayasal güvence altına alınması gerekmektedir. Kendi kimliği ile siyaset yapma hakkı dahil, bütün kültürlerin kendini özgürce ifade ederek örgütlü sivil kurumlarını yaratması olanağı anayasal güvence altına alınmalıdır. 5 Ancak BDP lilerden daha ileri istekler de görmek mümkündür. Bunlardan birisi BDP Grup Başkan Vekili Bengi Yıldız tarafından dile getirilmiştir: Hareketimiz, mücadelemiz, Kürt sorunu çözme 2002 y l nda bölgede çok noktasında önerdiği formülasyon şudur: Demokratik Türkiye, Özerk Kürdistan ve Türkiye nin bütün s n rl hale getirilen örgüt bask s yeniden tedrici alanlarının birçok özerk bölgeye ayrılarak, merkezi yönetimin yetkilerinin önemli ölçüde yerele aktarıldığı, yerelin söz ve karara hakim olduğu bir yönetim bi- bölgede genifl bir hareket olarak artt r ld ve örgüte çimi. Bu sistem içerisinde Kürtler Kürdistan da, sahas aç ld. Bugün de Özerk Kürdistan da dillerini birinci dil olarak bölgede adeta fiili bir kullanacaklar. Birinci resmi dilleri Kürtçe olacak, ikinci dilleri de Türkçe olacak. Yani hem Türkçe özerklik yaflanmaktad r. hem Kürtçe öğrenecekler. Bunun bu şekilde kabul görmesi lazım. Tabii Türkiye genelinde resmi dili Türkçe kullanacak ama bize göre Türkiye nin tüm bölgelerinde ikinci dil olarak Kürtçe nin öğretilmesi lazım. 6 Terör örgütü PKK nın resmi sitesinde yayımlanan birçok makalede de benzer görüşler dile getirilmektedir. 7 BM Hukuku ne diyor? Birleşmiş Milletler Teşkilatı Genel Kurulu, 18.12.1992 tarihinde Ulusal veya Etnik, Dinsel veya Dilsel Azınlıklara Mensup Olan Kişilerin Haklarına Dair Bildiri yayımlanmıştır. Bildirgenin konumuzla doğrudan ilgili maddeleri aşağıya alınmıştır. 8 Madde 1- Azınlıkların korunması Devletler, kendi ülkeleri üzerindeki azınlıkların varlığını ve ulusal veya etnik, dinsel veya dilsel kimliklerini korur ve bu kimlikleri geliştirmeleri için gerekli şartların oluşmasını teşvik eder. Madde 2- Azınlıklara mensup olan kişilerin hakları 1. ( ) ulusal veya etnik, dinsel veya dilsel azınlıklara mensup kişiler, özel veya kamusal 5 Barış ve Demokrasi Partisi, Türkiye nin Demokratikleşmesi Ve Kürt Sorununda Çözüme Dair Siyasi Tutum Belgesi, http://www.bdp.org.tr/yayinlarimiz/demokratik-ozerklik/demokratik-ozerklik.html 6 Erdal Atay, BDPli Yıldız: Türkçe ikinci dil olacak ; http://www.haberturk.com/polemik/haber/560417-bdpli-yildiz-turkce-ikinci-dil-olacak 7 http://www.pkkonline.net/tr 8 Anadilinde eğitimle ilgili uluslararası mevzuat ve dünyadaki bazı uygulamalar için ayrıca bkz.: Pulat Tacar, Kültürel Haklar, Gündoğan Yayınları, Ankara, 1996 Aralık 10 Sayı: 24 21. YÜZYIL [85]

kbal Vurucu yaşamda hiç bir müdahaleye veya hiçbir ayrımcılığa maruz kalmadan ve serbestçe kendi kültürlerini yaşama, ( ) ve kendi dillerini kullanma hakkına sahiptir. ( ) Madde 4- Devletler tarafından alınacak tedbirler 1. Devletler gerektiği takdirde, azınlıklara mensup olan kişilerin bütün insan haklarını ve temel özgürlükleri hiçbir ayrımcılığa maruz kalmadan tam ve etkili bir biçimde ve hukuk önünde tam bir eşitlik içinde kullanabilmelerini sağlayacak tedbirler alır. 2. Devletler, azınlıklara mensup kişilerin kendi özelliklerini ifade edebilmelerini ve ulusal hukuku ihlal eden ve uluslararası standartlara aykırı bulunan özel bazı uygulamalar hariç kendi kültürlerini, dillerini, dinlerini, geleneklerini ve örf ve adetlerini geliştirmeleri için gerekli şartları yaratmak amacıyla tedbirler alır. 3. Devletler, mümkün olduğu kadar, azınlıklara mensup kişilerin ana dilerini öğrenmeleri veya ana dillerinde eğitim almaları için yeterli imkanlara sahip olabilecekleri gerekli tedbirleri alır. 4. Devletler gerektiği takdirde, kendi ülkelerinde varolan azınlıkların tarih, gelenekler, dil ve kültürleri ile ilgili bilgiler almalarını özendirmek için eğitim alanında tedbirler alır. Azınlıklara mensup olan kişiler, toplumun bütünü hakkında bilgi edinebilmek için yeterli imkanlara sahip olurlar. Yukarıdaki ifadelerden de anlaşılacağı üzere anadilinde eğitim, azınlıklar için tanınmış bir hak olup, bazı temel esaslar ifade edilmek kaydıyla, nasıl uygulanacağı devletlere bırakılmıştır. Anadilinde eğitimin BM metinleri bakımından Türkiye deki uygulanmasında karşılaşılan bazı zorlukları bulunmaktadır. İlk zorluk, azınlık kavramı etrafında görülmektedir. Çünkü Lozan da Kürtler ve Zazalar azınlık olarak görülmemiş, azınlık kavramı sadece Müslüman olmayanları kapsamıştır. Hatta Kürt ve Zaza kökenli birçok kanaat önderi Türk olduklarına dair Lozan a telgraflar çekmişlerdir. Kürt kökenli İsmet İnönü nün şu sözleri dahi Lozan ın resmi tutanaklarına geçmiştir: Kürt halkının İran kökenli olduğu öne sürülmüştür; oysa, bu iddiayı, Kürtlerin Turan kökenli olduğunu kabul eden Encyclopedia Britannica yalanlamaktadır. 9 24 Temmuz 1923 te taraf ülkeler ile Türkiye arasında imzalanan Lozan Antlaşması nın 3. kesiminde bulunan 37. ile 48. maddeleri Azınlıkların Korunması na ayrılmıştır. Bu maddelerde; Sadece Müslüman olmayanlar (Rumlar, Ermeniler ve Museviler) azınlık sayılmış, Türkçenin resmi dil olduğu ve bütün yurttaşlara öğretilmesi gerektiği vurgulanmış, Azınlık çocuklarının ilk okullarda kendi dilleriyle öğrenim görmeleri ile ilgili tedbirler karara bağlanmıştır. Bugün de Türkiye de Rum ve Ermeni çocukları kendi anadillerinde eğitim görmektedirler. Burada bir sorunla daha karşı karşıya kalmaktayız: Türkiye, neden azınlıklara tanıdığı bir hakkı, kendisinden saydığı dillere tanımamaktadır? Bunun cevabı basittir. Öncelikle, emperyalistlerin kışkırtmalarına uymayıp isyanlara bulaşmayan Kürtler ve Zazalar hariç, Kürtlerin ve Za- 9 Bilâl N. Şimşir, Kürtçülük 1787-1923, Bilgi Yayınevi, Ankara, 2007, s. 15 [86] 21. YÜZYIL Aralık 10 Sayı: 24

Anadilinde E itim Üzerine zaların çok ezici bir kısmı etnik kökenlerini Türk olarak ifade etmişlerdir. İkincisi, bugün olduğu gibi o dönemde de standart bir Kürtçe yoktu ve Zazaca gibi Kurmançça da yazılı kültüre son derece uzaktı. Kurmançça yazılan birkaç medrese yazmasından başka bir şey elde bulunmuyordu. Dolayısıyla Kürtçe eğitim için dilbilimsel altyapı hazır değildi. Bugün de birçok dilbilimci, Kurmançça ve Zazacanın eğitim dili olarak kullanılmasının mümkün olmadığını ifade etmektedir. 10 BM tarafından kabul edilen Ulusal veya Etnik, Dinsel veya Dilsel Azınlıklara Mensup Olan Kişilerin Haklarına Dair Bildiri sinin 8. maddesinin 4. fırkasında ise olaya devletler açısından bakılmış ve anadilinde eğitimin suîistimaline karşı tedbirler alınmıştır: Madde 8- Devletlerin egemen eşitliği, ülke bütünlüğü ve siyasal bağımsızlıklarına dair prensiplerin korunması ( ) 4- Bu Bildiri deki hiçbir hüküm, Devletlerin egemenliği, eşitliği, ülke bütünlüğü ve siyasal bağımsızlığı şeklindeki Birleşmiş Milletlerin amaçlarına ve prensiplerine aykırı düşecek faaliyetlere izin verecek şekilde yorumlanamaz. Burada ikinci sorunla karşılaşıyoruz. Çünkü bugün talep edilen anadilinde eğitim talepleri, köken olarak Osmanlı nın son dönemlerinde ve Cumhuriyetin ilk yıllarında gelişen etnikırkçı hareketlere dayanmakta, bu gelenekten beslenmektedir. Bugün de, bu talepler, terör örgütü PKK ve yandaşlarından gelmektedir. Özetle, anadilinde eğitim talepleri, başından beri siyasal bir temele oturtulmuş, Türk kimliğine meydan okuyan ve ülkenin bütünlüğünü tehdit eden bir sürecin parçası olarak karşımıza çıkarılmıştır. Doğal olarak, uluslararası mevzuat bakımından etnik ırkçı çevrelerin anadilinde eğitim talepleri hukuksal bir zemine dayanmamaktadır. 10 Detaylar için bkz.: Ali Rıza Özdemir, Kürtler ve Türklük, Kripto Yayınları, Ankara, 2010, s. 157-226; Ali Rıza Özdemir, Zazalar ve Türklük, Kripto Yayınları, Ankara, 2010, s. 135-170 Aralık 10 Sayı: 24 21. YÜZYIL [87]

kbal Vurucu Başbakan Olmaz dedi, ama 24.09.2010 tarihinde partisinin Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, bir anlamda anadilinde eğitim isteyenlere set çekerek şöyle dedi: Anadilde eğitimi konuşanlara sesleniyorum, anadilde bir defa kendi bölgenizde nerede isterseniz isteyin kurslarınızı açabilirsiniz. Orada dilinizi öğretebilir, çalışmalarınızı yürütebilirsiniz, ama bizden resmi olarak anadilde bir eğitim beklerseniz, bunu bizden beklemeyin. Çünkü Türkiye nin resmi dili Türkçedir. 11 Geniş çevreler, Başbakan ın bu tavrına rağmen, konuşmasının satır aralarından endişe etmektedirler. Bir kere konuşmada geçen kendi bölgeniz denilen yer neresidir? Türkiye de her etnik grubun kendi bölgesi mi bulunmaktadır? Anadilinde eğitimi resmi olarak istemesinler ama gayri resmi nasıl istenir? Yanılmayı dileriz ama Başbakan ın konuşması endişeleri gidermeye yetmemekte, satır araları ise endişe verici olarak değerlendirilmektedir. Abdullah Öcalan a göre, Kürtler kendi sporunu, Hep CHP nin Kürt raporundan bahsedilir, bir de Başbakan Erdoğan ın RP İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde e itimini, dini Mehmet Metiner e hazırlattığı iddia edilen bir başka Kürt örgütlenmelerini, Raporu vardır. Bu raporda Bizim Görüşümüz ve Tavrımız Ne Olmalı? başlığı altında anadilinde eğitim için şun- meclisini, belediyelerini yapabilirse kendisi lar yazmaktadır: yapacak, kuracak. Hatta kendi özsavunmas bile olacak. Kendi ihtilaflar n Türkiye de dileyen herkesin kendi anadilinde eğitim-öğretim yapabilmesini savunmak, kitle iletişim araçlarından yararlanmasını savunmak. 12 çözecek bir savunma Şüphesiz, bu rapor geçmişte kalmıştır. Ancak Erdoğan ın anadilinde eğitime set çeken son açıklamasına gücü olacak. rağmen, AKP yanlısı medyanın dört taraftan kamuoyunu anadilinde eğitim için hazırlaması gözlerden kaçmamaktadır. Geniş kitlelerden gelebilecek tepkileri asgariye indirecek kamuoyunu oluşturmadan, anadilinde eğitim talebinin karşılanması zor görünmektedir. Yine de bu talebin karşılanmasının uzun sürmesi beklenmemelidir. Çünkü anadilinde eğitimi isteyen ve destekleyen her kesimin acelesi vardır. Millet olma ve anadili Bugünlerde etnik-ırkçılar anadilinde eğitimin ülkenin birliğine zarar vermeyeceğini, çünkü milleti teşkil eden unsurlardan sadece birinin dil olduğunu söylemektedirler. Oysa yüzyıldır Kürtçe üzerinden bir ulus inşa etmek isteyenler de yine kendileridir. Elbette, dil, bir milleti meydan getiren unsurlardan sadece biridir. Milleti millet yapan diğer unsurlar bir tarafa en önemli unsur, mensubiyet duygusudur. 13 Çünkü bir dili konuşmak ve hatta anneden öğrenmek o dilin ait olduğu millete mensubiyeti ifade etmemektedir. Yoksa Türkçeden başka dil bilmeyen fakat Türk olmadığını söyleyen ve hatta Türklüğe kin duyan kişilerin varlığını nasıl izah edebiliriz? Dünyada da bunun örnekleri bulunmaktadır. Mesela İbraniler, binlerce yıl dağınık yaşamış- 11 http://www.haberturk.com/gundem/haber/554935-ana-dilde-egitime-gecit-yok 12 http://www.etikhaber.com/content/view/64840/28/ 13 Ziya Gökalp, Kürt Aşiretleri Hakkında Sosyolojik Tetkikler, Soysal Yayınları, İstanbul, 1992, s. 120 [88] 21. YÜZYIL Aralık 10 Sayı: 24

Anadilinde E itim Üzerine lar ve onlarca farklı dil kullanmışlar ama millî kimliklerini yitirmemişlerdir. İskoçya ve İrlanda uzun süre kendi anadilini konuşmamış ama bu onları İngiliz yapmaya yetmemiştir. Afrika da yirmi küsur, dünyada 60 dan fazla ülkenin, 14 resmi dili İngilizce olmuş, bu durum kara tenli Afrikalıları ve diğer halkları da İngiliz yapamamıştır. Özetle dil, ne milleti tek başına bir arada tutar, ne de tek başına böler Psikolojik kopuş Diğer taraftan bölgede yapılan anketlere göre, Kurmanç ve Zaza kökenli yurttaşlarımızın Türk kimliği ile sorunlu olmadığı, çok büyük kısmının kendisini Türk olarak da ifade ettiği bilinmektedir. 15 Hatta bir kısmı Türk milliyetçisidir. Bölgede Türkçe bilmeyenleri ise, genelde yaşlı kadınlar teşkil etmektedir. Dolayısıyla, Türkçeyi Hakkari dekine, Diyarbakır dakine halen öğretemedik 16 lafının da, boş bir laf oldu- talepleri, bafl ndan beri Anadilinde e itim ğu anlaşılmış bulunmaktadır. siyasal bir temele oturtulmufl, Türklü e Ülkemizdeki sorun daha farklıdır. Çünkü burada Kürt kökenli yurttaşlarımıza verilmeye çalışılan sadece anadilinde meydan okuyan ve eğitim değil, Türk milletine mensubiyet hissinin yok edilmesidir. Zaten 30 küsur yıldır PKK terörü, Türk düşmanlığı ülkenin bütünlü ünü tehdit eden bir sürecin temelinde etnik-ırkçı bir kitle yaratmayı başarmıştır. Bunlardan ciddi bir kısmı Kürtçe bilmemekle birlikte, parças olarak Türklüğü reddetmekte ve Kürtlüğü bir karşı kimlik olarak görmektedirler. Anadilinde eğitimin Kürt kökenli bü- karfl m za ç kar lm flt r. tün yurttaşlarımıza verilmesi ile şüphesiz bu kopuş süreci hızlanacaktır. Hatta bölgede, Kürtçe eğitim almak istemeyen aileler üzerinde örgüt baskısı kurulacak, herkes buna mecbur bırakılacaktır. Kürtçe eğitimin zorlukları Kürtçe eğitim, kendi içersinde birçok zorluğu da barındırmaktadır. Öncelikle tarih boyunca standart bir Kürtçe olmadığı gibi, bugün de bulunmamaktadır. Kürtçe ile ilgili standartlaştırma çalışmaları, emperyalist devletlerin kucağında ve hayatını Türklükle kavga ile geçiren insanların marifetiyle gerçekleştirilmiştir. Kürtçe üzerinde yapılan çalışmaların tamamına yakını politik süreçlerden süzülerek gelmiştir ve bilimsel olmaktan ziyade, Kürtleri, Türklerden ayırmaya yöneliktir. Türkiye de anadilinde eğitim verilirse, acaba bu eğitim hangi temelde verilecektir? Geçmişten beri politik kaygılarla yürütülmüş bu çalışmaları, Kürt çocuklarının tertemiz dimağına akıtmak, onların birer Türk düşmanı olarak yetiştirmekten başka bir sonuç doğurmayacaktır. Bugün etnik-ırkçıların kullandıkları Latince alfabe bile, bu politik çalışmaların sonucunda oluşturulmuştur. Nitekim dönemin İngiltere başbakanı Lord Curzon, Lozan Konferansı nda Kürtleri kastederek Ben onlara bir alfabe verdiğimde görürsünüz demiştir. Bugün anadilinde eğitim talep edenlerin ezici kısmını alfabe verilenler teşkil etmektedir. Kürt çocuklarına 14 Savaş Çoban, Azınlıklar ve Dil, Su Yayınları, İstanbul, 2005, s. 15 15 Detaylar için bkz.: Ali Tayyar Önder, Türkiye nin Etnik Yapısı, Kripto Yayınları, Ankara, 2010 16 Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Nijerya daki Nijeryalılara Türkçe yi öğrettik, Hakkari dekine, Diyarbakır dakine halen öğretemedik. Bu devletimizin ayıbıdır, bizim ayıbımızdır çünkü eğitime yeteri kadar önem vermedik, veremedik. dedi; http://www.hakkarinews.com/news_detail.php?id=4684 Aralık 10 Sayı: 24 21. YÜZYIL [89]

kbal Vurucu anadilinde eğitimi bunlar ve bu zihniyetini taşıyanlar mı verecektir? Dolayısıyla eğitimci kadrosu bir başka sorundur. Daha bir gazeteci, bir köşe yazısını Kürtçeye çevirtemezken, 17 bu eğitim süreçlerinde çocukların fikri zehirlenmesini kim engelleyecektir? Denetimi kimler yapacaktır? Bir diğer zorluk da ülkemizde konuşulan Kurmançça ve Zazaca dillerinin Kürtçe çatısı altında toplanması ve Zazaların asimile edilmeye çalışılmasıdır. Bu da başka bir garabet olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü Zazaca, Kürtçenin bir lehçesi değildir ve Zazalar da kendilerini Kürt kabul etmezler. Ancak hedeflenen anadilinde eğitimde, Zazacanın, Kurmançça içinde eritilmesi ve bu yolla ortak bir ulus yaratma projesi vardır. 18 Ne yapmalı? Öncelikle, özel kurslarda anadilini öğrenmeye yönelik adımla kalınmalı ve buna vurgu yapılarak anadilinde eğitim talepleri geri çevrilmelidir. BDP li belediyelerin PKK ve KCK desteğiyle bölgede uyguladıkları fiili özerklik kaldırılmalı, merkezi yönetim varlığını göstermelidir. Başta seçim güvenliği olmak üzere, güvenlik meselesi baştan ele alınmalı ve terör örgütünün ha- Dil, ne milleti tek bafl na bir arada tutar, ne de tek bafl na böler. Ancak ülkemizde anadilinde e itiminden maksat, Türklü e mensubiyet duygusunu koparmakt r. reket alanı asgariye indirilmelidir. Terör örgütü liderine yönelik tecrit tam uygulanmalı ve avukatları ile haftalık görüşmelerine son verilmelidir. Örgütü yönetme kabiliyeti elinden alınmalı, siyasi bir figür olarak ortaya çıkması engellenmelidir. İdam yasasının değiştirilmesi gündeme taşınmalı ve KCK lideri olarak idamla yargılanma sürecinin yolu yeniden açılmalıdır. PKK-BDP muhataplıktan çıkarılmalı, Kürt kökenli yurttaşlarımıza yönelik yeni politikalar geliştirilmelidir. Bölgede devlet yanlıları ekonomik bakımdan güçlendirilmeli, devlet karşıtları zayıflatılmalı ve ezilmelidir. 19 Kürt ve Zaza dilleri ile kültürlerini inceleyen enstitüler kurulmalı, çalışmalar tarafsız kadrolarca yürütülmelidir. Verilerin toplanması, saha araştırmasına çıkan binlerce akademisyen ile 5 yılda bitirilebilir. Ancak bu verilerin değerlendirilmesinden sonra anadilinde eğitim talepleri sağlıklı şekilde tartışılabilir. Elbette yapılan çalışmalarda Kürtlerin yahut Zazaların başka milletler olduğu, Türk olmadıkları sonucu da çıkabilir. Ama bu sonuçları etnik-ırkçı bir temelde ayrılıkçı amaçlar için yapılandırmak yerine, ortaklıklara vurgu yapılacak şekilde kitlelere iletmek gerekir. Denilebilir ki, bunlar geride kalmış tartışmalardır. Doğrusu, 1923 te ilan edilen Cumhuriyetin temel değerlerinin tartışıldığı bir ortamda, hiçbir şey geride kalmış değildir. 21. YÜZYIL 17 Yılmaz Özdil, Al sana açılım, Hürriyet, 20.08.2009 18 Kurmançça ve Zazaca ile ilgili geniş bilgi için bkz.: Ali Rıza Özdemir, Kürtler ve Türklük, s. 157-226; Ali Rıza Özdemir, Zazalar ve Türklük, s. 135-170 19 Detaylı bilgiler için ayrıca bkz.: Prof. Dr. Ümit Özdağ, PKK Terörü Neden Bitmedi, Nasıl Biter?, Kripto Yayınları, Ankara, 2010 [90] 21. YÜZYIL Aralık 10 Sayı: 24