H er zaman "Ben" değil "Biz" felsefesini ön



Benzer belgeler
Adsız şansız bir Allah dostu

Buzağılarda Protein Beslemesi ve Buzağı Mamasının Önemi. Sayı:2013/Rm-37 Sayfa:

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HAYVAN BESLEME VE YEM BİLGİSİ TEKNOLOJİSİ

İZMİR İLİ İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIKLARI İSTATİSTİKLERİ VE İŞ GÜVENLİĞİNİNKENT YAŞAMINA ETKİLERİ. Aykut AKDEMİR Maden Mühendisi

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

TOKSİN BAĞLAYICILAR. - Captex T2. - Sorbatox

fırça, rulo, cırcır vasıtasıyla elyafa yedirilir. Maliyeti en düşük

YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ

İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu. Kanaryalar Sınıfı

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

ÖZEL BÖLÜM I KOJENERASYON. TÜRKOTED İltekno Topkapı Endüstri ST ELEKTRİK-ENERJİ I NİSAN 2016

Minti Monti. Kızak Keyfi. Kızak Bir Kış Eğlencesi KIŞIN SOKAK Yeni Yıl Kartı Hazırlayalım Kar Hakkında Neler Biliyorsun?

SINIF KURALLARI. Amaç: Öğrencilerin sınıf kurallarını öğrenmesi ve uygulaması. Düzey: 1. sınıf ve üstü

KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR

NIR Analizleri için Hayvansal Yem ve G da Numunelerinin Haz rlanmas

Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları

Jeotermal Enerjiden Elektrik Enerjisi Üretimi

Döküm. Prof. Dr. Akgün ALSARAN

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

BULUġ BĠLDĠRĠM FORMU/ GIDA

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Bulunduğu Kaynaştırma

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her

Karıştırcılar ve Tikinerler

TARIMSAL YAPILAR VE SULAMA

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

- Çok genel olmayan sağ taraf abomasum yer değiştirmelerinde gözlenen semptomlar biraz daha farklıdır.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Anaokulu /aile yuvası anketi 2015

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

75 ini

DEVLET KATKI SİSTEMİ Devlet katkısı nedir? Devlet katkısı başlangıç tarihi nedir? Devlet katkısından kimler faydalanabilir?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Dünya Çavdar ve Yulaf Pazarı

Enerji Tasarrufunda İnovatif Çözümler

Sığır yetiştiriciliğinde Sıcaklık Stresi ve Alınabilecek Önlemler. Prof. Dr. Serap GÖNCÜ. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi

İnek Rasyonları Pratik Çözümler

Hayvan Yemlerinde Mikotoksin Problemi - Ekonomi ve Sağlığ

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

3201 Debagatte Kullanılan Bitkisel Menşeli Hülasalar Ve Türevleri Debagatte Kullanılan Sentetik Organik, Anorganik Maddeler Müstahzarlar

Sürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar

SÜTÇÜ İNEKLERDE SAĞIM HİJYENİ

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU

LAKTASYON VE SÜT VERİMİ

BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol

YENİLENEBİLİR ENERJİDE EĞİTİM

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

II. Bölüm HİDROLİK SİSTEMLERİN TANITIMI

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ

Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Karar. Bakanlar Kurulu Kararı -BKK. Tarih: 15 Nisan Salı. Resmi Gazete Sayısı: 26848

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER

2015 Yılı Kasım Ayı Bülteni

Nakit Sermaye Artırımı Uygulaması (Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No:1) nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No:9))

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Din Öğretimi Genel Müdürlüğü İMAM HATİP VE ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ TEFSİR OKUMALARI DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

Kalite Güvence ve Standartları

Rumen Kondisyoneri DAHA İYİ BY-PASS PROTEİN ÜRETİMİNİ VE ENERJİ ÇEVRİMİNİ ARTTIRMAK, RUMEN METABOLİZMASINI DÜZENLEMEK İÇİN PRONEL

ĠliĢkin Usul Ve Esaslarda Yapılan DeğiĢiklikler Hakkında.

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

SÜT HUMMASI HİPOKALSEMİ-MİKS YETMEZLİK

Almanya dan Bir Örnek WESER-EMS UNION

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD)

YÖNETMELİK KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ARICILIĞI GELİŞTİRME UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

LABORATUVAR TEKNİKERİ /TARIMSAL LABORATUVAR TEKNİKERİ

FINDIĞIN HASAT,HARMAN VE DEPOLANMASI


Tasarım Raporu. Grup İsmi. Yasemin ÇALIK, Fatih KAÇAK. Kısa Özet

T.C ATAŞEHİR ADIGÜZEL MESLEK YÜKSEKOKULU

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

BEBEK FORMÜLLERİ TEBLİĞİ

TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir?

AYDINLATMA DEVRELERİNDE KOMPANZASYON

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM

NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

Önemli bir yem hammaddesi: Mısır

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onikinci kez gerçekleştirilmiştir.

SÜT İNEKLERİNİN BESLENMESİNDE DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR. Süt ineklerinin beslenmesini başlıca 4 dönemde incelemek mümkündür.

Mardin Piyasasında Tüketime Sunulan Bulgurların Bazı Fiziksel Özelliklerinin Türk Standartlarına Uygunluklarının İstatistikî Kontrolü

PROJE TEKLİF FORMU. Haydi birlikte harika bir iş çıkartalım.

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU?

Mitsubishi Klima Özellikleri

TEŞVİK SİSTEMİNDE TARIM YATIRIMLARI VE KONYA

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır.

ZONGULDAK İLİNDE 2016 YILINDA DÜZENLENECEK ÇİFTÇİ TOPLANTILARININ PROGRAMI Form: 3 Çiftçi Toplantısında. Düzenlenecek Toplantının Faaliyet Amacı

RUMİNANT RASYONLARINDA MAYA KULLANIMI VE ÖNEMİ

Karaciğer koruyucu DAHA İYİ DAHA SAĞLIKLI, DAHA İYİ VERİMLİ SÜRÜLER İÇİN HEPALYX

ELLE SÜT SAĞIM FAALİYETİNİN KADINLARIN HAYATINDAKİ YERİ ARAŞTIRMA SONUÇLARI ANALİZ RAPORU

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

Ci C n i s n e s l e l iş i l ş e l v e v bo b z o u z k u l k u l k u l k a l r a r y l y a l a il i g l i g l i i l P i a P r a i r s i s t e t

Broiler Diyetlerinde Enerji : Protein Oranları. Prof. Julian Wiseman Hayvansal Üretim Profesörü Nottingham, Birleşik Krallık

MAĞARA RESİMLERİ 40 BİN YIL ÖNCESİNDEN BİZE ULAŞTI

ZENTIVA YA BAKIŞ İÇİNDE NE OLDUĞU ÖNEMLİDİR

01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436

KYM454 KĠMYA MÜHENDSĠLĠĞĠ LAB-111 ATOMĠZER DENEYĠ

MEME LOBU YANGISI. süt veriminde azalma sütün imhası laboratuvar giderleri ilaç giderleri vet.hek. giderleri. süt endüstrisinde önemli ekonomik kayıp

İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ

Transkript:

SEKTÖR ORTAKLARI YUMURP YAT 2002 Ç N ANTALYA DA B RARAYA GEL YOR H er zaman "Ben" değil "Biz" felsefesini ön plana ç karan İnterkim firmas taraf ndan sektör ortaklar n bir araya getirmek, onlar k sa bir süre de olsa stresten uzaklaşt rmak, sektörün önemli sorunlar ndan bir bölümünü sektörde bilgi ve deneyimi olan uzmanlarla ele alarak çözüm yollar n aramak ve bu konuda kamu oyu yaratmak gibi amaçlarla iki y lda bir organize edilen Yumurpiyatlar n üçüncüsü 9-13 Ekim 2002 tarihleri aras nda Antalya-Belek'de yap lacakt r. Daha önce olduğu gibi bu y lda yumurpiyat n biri sosyal diğeri ise bilimsel olmak üzere iki boyutu olacakt r. Yumurpiyat 2002 nin bilimsel bölümü 10 ve 11 Ekim 2002 öğleye kadar iki yar m günde yerine getirilecektir. Bu çerçevede 2 konferans verilecek ayr ca iki panel yap lacakt r. Yumurpiyat 2002 kapsam nda yer alan birinci panelde kanatl sektörü ile birlikte büyük ve küçük baş hayvanc l ğ n sorunlar ele al nacakt r. Sanayileşen hayvanc l ğ m z ve finans dünyas konulu ikinci panelde ise bir anlamda finans dünyas n n hayvanc l ğa bak ş irdelenecektir. Her iki panelde hayvanc l k ve bankac l k sektörlerinin önemli isimleri görev alacaklard r. Panellerden önce iki önemli konuda konferans verilecektir. Konferanslar n konu ve konuşmac lar nin belirlenmek üzeredir. Yumurpiyat 2002 ye daha önceki toplant larda olduğu gibi çok say da sektör ortağ n n yan s ra Türkiye Yem Sanayicileri Birliği, Bilimsel Tavukculuk Derneği, Besd-Bir, Yumurta Üreticileri Derneği gibi sektör kuruluşlar ile bankac l k sektörünün üst düzey yöneticileri. çeşitli üniversitelerde görevli öğretim üyeleri ve sektörel bas n n temsilcilerinin kat lacaklard r. Antik çağlarda (MÖ XI.yy) Olimpiya'da sporun birleştirici, sevgi ve sayg ortam n güçlendirici işlevinden hareketle ilk olimpiyat n organize edildiği bilinmektedir. İşte benzer bir yaklaş mla Yumurpiyat 2002 de de meşale ateşlenecek ve Yumurpiyat 2002 in sosyal ve sportif aktiviteleri başlayacakt r. Sektör ortaklar m z, y l boyu yoğun bir çal şma temposundan dolay s yla stresli ortamdan k sa bir süre de olsa uzaklaşt rmay amaçl yoruz. Sosyal ve bilimsel etkinlikler yumağ olan Yumurpiyat 2002'de buluşmak dileği ile. çindekiler 3- M KOTOKS NLER N DETOKS F KASYONLARINDA KULLANILAB LECEK YEM KATKI MADDELER SÜT NEKLER N N BESLENMES NDE TAM YEM N 4- KULLANILMASI LE LG L HUSUSLAR 6- ÖYKÜ 7- HUZURLU OLMAK Ç N 100 ÖNER ki Ayda Bir Yay nlan r.

YUMURPİYAT 2002 ORGANİZASYONUNUN BİLİMSEL OTURUMLAR PROGRAM TASLAĞI Süt ve Et Üretiminin Geleceği, Küreselleşme, Teknoloji, Ekonomi ile Etkileşimleri 11 Ekim 2002 10 Ekim 2002 OTURUM YÖNETİCİSİ: Ülkü KARAKUŞ / Yem Sanayiciler Birliği Başkan 9.30 KONFERANS 1: AVRUPA BÜTÜNLEŞME SÜRECİ VE TÜRKİYE 10.30 PANEL 1: HAYVANCILIK SEKTÖRÜNÜN GELECEĞİ PANEL BAŞKANI: Prof.Dr. Şakir Doğan TUNCER / Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi OTURUM YÖNETİCİSİ: Kemal AKMAN / Besd-Bir Başkan 9.30 KONFERANS 2: EKONOMİK REFORM PROGRAMI ÇERÇEVESİNDE TÜRKİYE DE REEL SEKTÖRÜN GELECEĞİ 10.30 PANEL 2: SANAYİLEŞEN HAYVANCILIĞIMIZ VE FİNANS DÜNYASI PANEL BAŞKANI: Prof. Dr. Ahmet AKSOY/ Eximbank Yönetim Kurulu Başkan, Gazi Üniversitesi Öğr. Üye. Konuşmac : Ali BOR / Şeker Piliç Yönetim Kurulu Başkan Konuşmac : Dr. Sait KOCA / Beypi A.Ş., Genel Müdürü Sektörün Finansman Sorunlar ve Çözüm Önerileri Kanatl Sektörünün Geleceği, Küreselleşme, Teknoloji, Ekonomi ile Etkileşimleri Konuşmac : Prof. Dr. İrfan EROL / Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Konuşmac : Dr. Niyazi ERDOĞAN / Zirraat Bankas İcra Kurulu Başkan ve Genel Müdürü Tar msal Kredi Politikalar : Dünya ve Türkiye Uygulamalar G da Güvenliği, Halk Sağl ğ ve AB Uygulamalar Konuşmac : Prof. Dr. Mevlüt KARAKAYA / TMO Genel Müdürü, Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Türkiye de Yem Politikalar Konuşmac : Muharrem YILMAZ / Sütaş Genel Müdürü Konuşmac : Dr. Turan SERDENGEÇTİ / T.C. Hazine Müsteşarl ğ Teşvik ve Uygulamalar Genel Müdürü Hayvanc l kta Destekleme Politikalar ve Krediler ve AB deki Uygulamalar Konuşmac : D ş Ticaret Müsteşarl ğ ndan bir konuşmac İhracat Teşvikleri ve AB ile Karş laşt rmalar 2

M KOTOKS NLER N DETOKS F KASYONLARINDA KULLANILAB LECEK YEM KATKI MADDELER Doç.Dr. İbrahim ÇİFTCİ Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, D şkap /Ankara Mikotoksinler; funguslar (mantarlar) taraf ndan üretilen, insanlar ve hayvanlar için zararl olan kimyasal bileşiklerdir. Mikotoksinler yem maddelerinin tarladaki üretim aşamas ndan hayvanlar taraf ndan tüketilmesine kadar geçen süreçte taş ma ve depolamada mantarlar için uygun koşullar bulunduğunda oluşabilmektedir. Mikotoksinlerin büyük çoğunluğu Aspergillus, Penicillium ve Fusarium mantarlar taraf ndan üretilmektedir. Mikotoksin oluşumunu etkileyen başl ca faktörler nem, s cakl k ve ph t r. İklim koşullar da mikotoksin oluşumunu etkilemektedir. Y ll k iklim değişiklikliklerine göre yem maddelerinde mikotoksin sorunlar da değişebilmektedir. Çevre koşullar yönünden tarlada veya depolardaki yüksek nem ve s cakl k, hasat makineleri ve böceklerin tanelere verdiği hasarlar mikotoksin oluşumunu art rmaktad r. Mikotoksinler verim kay plar na (canl ağ rl k art ş n n düşmesi, yemden yararlanma ve üremenin olumsuz etkilenmesi gibi), hastal klara karş direncin düşmesine, başta karaciğer olmak üzere çeşitli organlarda ciddi patolojik hasarlar ve sonuçta ölüm oran n art rarak büyük ekonomik kay plara yol açmaktad rlar. Mikotoksinlere karş koruma önlemleri hasat öncesinde tarlada, hasat an nda, hasatdan sonra depolama ve yem formülasyonu s ras nda al nabilmektedir. Bu önlemler mikotoksinlerin oluşumunu azaltma yönündedir. Yem maddelerinde mikotoksinler oluştuktan sonra al nacak önlemler ise mekotoksinlerin hayvanlar üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmaya yöneliktir. Eldeki yem materyalinin kullan lmas ekonomik aç dan önem arz ediyorsa mikotoksinlerin detoksifikasyon işlemleri gündeme gelmektedir. Mikotoksinlerin detoksifikasyonlar nda otoklavlama yoluyla işleme, amonyakla muamele, aktif kömür tozu ilavesi, çeşitli konsantrasyonlardaki asit veya bazlarla muamele ve belirli sürelerde ultraviyole ş ğa maruz b rakma gibi uygulamalar olmas na rağmen bu yöntemler pratik, güvenli ve yayg n değillerdir. Y llardan beri bütün dünyada mikotoksinlerin hayvanlar üzerindeki olumsuz etkilerini azaltacak ve ekonomik olabilecek yem katk lar üzerinde durulmaktad r. Bu tür yem katk lar n n baş nda mikotoksin bağlay c lar olarak kullan lan silikat mineralleri gelmektedir. Mikotoksin bağlay c lar mikotoksini kendilerine bağlay p, sindirim sistemi içinde bağl olarak tutmakta ve sonuçta toksinlerin hayvanlar n kan veya dokular na geçişini engellemektedirler. Silikat mineraller temel olara saf silikatlar (kuarz, diatoma toprağ vb.), aliminyum içeren silikatlar (zeolitler) ve magnezyum içeren silikatlardan (klaylar) oluşmaktad r. Klaylar ayr bir s n f olarak değerlendirildiğinde değişik katman yap s na sahip bir oluşum gösterirler. Zeolitler ise üç boyutlu poröz yap gösterirler. Bunlara da yüksek polariteye sahip bileşikleri tutabilme özellikleri dolay s yla molekül tutucu ad verilmektedir. Hem klaylar n hem de zeolitlerin doğal ya da sentetik çeşitleri bulunmaktad r. Doğal yollardan oluşmuş 30 un üzerinde klay veya zeolit çeşidi bulunmaktad r. Bu s n fland rmaya dahil olan fakat özellikleri birbirlerinden farkl olan birçok madde bulunmaktad r. Baz zeolit çeşitleri; chabazit, clinoptlit, mordenit, zeolit X ve zeolit Y dir. Klay çeşitlerinin baz lar ise kaolinit, propinilit, sodyum ve kalsiyum aliminoslikatlar (montmorilonitler), vermikulit ve sepiolitdir. Silikat minerallerinin mikotoksin bağlama yönünden etkin olabilmesi için baz fiziksel ve kimyasal özelliklerinin bilinmesi gerekmektedir. Bu özelliklerden baz lar ; poröz yap, por çap, yüzey alan, ph, yoğunluk, Na ve Ca katyon değişim kapasiteleri ve yüzey asitliğidir. Bağl y c lar n etkinliğini gösterebilmesi için öncelikle 0,015-0,090 por yar çap nda ve yüzey asitliğinin de pka 1,5 olmas önerilmektedir. Toksin bağlama testleri invitro ve invivo olmak üzere iki türlüdür. Bazen invitro toksin bağlama kapasitesi en yüksek olan bir bağlay c silikat minerali, invivo bağlama kapasitesi yönünden de incelendiğinde ikinci veya üçüncü s rada yer alabilmektedir. Bundan dolay tek invitro bağlama test sonuçlar na göre değerlendirme yapmak yanl ş olabilmektedir. Bunun yan nda değişik silikat minerallerinin invitro mikotoksin bağlama kapasitesi sonuşlar n n karş laşt r lmas da ayn invitro koşullarda geçerli olabilmektedir. Benzer fiziksel ve kimyasal özelliklerde olsa bile invivo mikotoksin bağlama testi sonuçlar ortaya konmayan katk maddelerinden tatminkar sonuçlar al nmayabilmektedir. Silikat minerallerinin mikotosin bağlama özelliklerinde, yemlerde oluşan mikotoksinlerin tipi de önemli olmaktad r. Silikat 3

mineralleri genelde başta aflatoksinleri ve belirli derecede deoksinivalenol ve T-2 toksinleri bağlamaktad r. Mikotoksinlerin yap lar oldukça farkl l k göstermekte olup, aflatoksinleri (B1, B2, G1, G2, M1, M2) diğer mikotoksinlerden ay ran iki temel özellik bulunmaktad r. Bunlardan birincisi aflatoksinlerin nispeten daha düzlemsel bir kimyasal yap göstermeleri, ikincisi isi 1.3-dikoten grubuna sahip olmalar d r. Deoksinivalenol ve T-2 toksini benzer kimyasal yap göstermelerine rağmen konkav yap lar ndan dolay aflatoksinler kadar düzlemsel yap da değillerdir. Çeşitli silikat minarelleri içerisinde özel kimyasal yap s itibariyle en çok kullan lan klay sulu sodyum kalsiyum alimino-slikatlard r (HSCAS). Octa ve tedrahedral katmanlar yan nda Na ve Ca değişebilir katyonlar ile bir miktar yap s nda su içermesi bu minerale diğer klaylardan ve zeolitlerden ayr özellik kazand rmaktad r. Kanatl lar ve ruminantlarda (özellikle süt s ğ rlar ve besi kuzular nda) yemlere %0,5 ve 2 düzeyleri aras nda ilave edilen HSCAS n performans, elde edilen ürün hijyeni ve hayvanlardaki patolojik oluşumlar aç s ndan önemli derecede koruyucu etkiye sahip olduğu bildirilmektedir. Mikotoksin bağlay c olarak klaylardan bentonitin de T-2 toksitesini azaltt ğ fakat bunun yan nda özellikle iz mineraller ile vitaminleri bağlamak suretiyle yararlan m düşürdüğü ve ilaç maddeleri olumsuz etkilediği ifade edilmektedir. Son zamanlarda Saccharomyces cereviciae n n hücre duvar ndan enzimatik olarak ekstraksiyonuyla elde edilen esterleştirilmiş glukomannan n kullan m da söz konusudur. Glukomannanlarla yap lm ş baz çal şmalarda mikotoksinlerden özellikle zearalenoneni bağlamas yla, bu toksinin hayvanlar üzerindeki olumsuz etkilerinin azalt ld ğ belirtilmektedir. Antioksidanlar mikotoksinlerin karaciğerde parçalanmalar sonucunda ortaya ç kan serbest radikalleri tutmakta ve zararl etkilerini ortadan kald rmaktad r. Ayr ca baz bitkisel kökenli bileşikler karaciğerin toksin parçalay c enzim salg lama kapasitesini art rmakta ve daha fazla toksin karaciğerden vücuda geçmeden parçalanmaktad r. Oluşan serbest radikallerde antioksidanlar taraf ndan nötralize edilmekte ve vücuda zarar vermesi engellenmektedir. Bütün toksinler bağlay c lar taraf ndan tamamen bağlanamad ğ için bir k s m toksinin emilerek karaciğere geçmesi kaç n lmazd r. dolay s yla karaciğerde nötralizasyon toksinlerin olumsuz etkilerinin önlenmesi aç s ndan önem arzetmektedir. Mikotoksinlerin olumsuz etkilerini azlatmak amac yla yürütülen çal şmalara elde edilen sonuçlar genelde varyasyonlar gösterebilmekte ve konunun bilimsel olarak daha araşt r lmas gereken pek çok yönü bulunmaktad r. Mikotoksin bağlay c lar ile yap lan çal şmalara genel olarak bak ld ğ nda sözü edilen bağlay c lar n hiçbirisinin yemlerde bulunan mikotoksinleri yüzde yüz oran nda bağlayamad ğ, belirli ürünlerin belirli toksinleri bağlamada etkinlik gösterdiği, hiçbir zaman sonuçlar n mikotoksin tehlikesi içermeyen yemler kadar iyi olamayacağ ortaya ç kmaktad r. Bunun yan nda silikat minerallerinin kullan m nda katk maddesinin özellikleri ile invitro test sonuçlar n n bilinmesi büyük önem taş r. Ayr ca hayvansal ürün ihracat n n söz konusu olduğu durumlarda yemlere ilave edilecek katk maddesinin ilgili ülkelerdeki kullan m izninin gözden geçirilmesi gerekmektedir. SÜT NEKLER N N BESLENMES NDE TAM YEM N (KOMPLE RASYON=TMR) KULLANILMASI LE LG L HUSUSLAR Süt ineklerine uygulanan beslenme program kapsam nda baz ülkelerde yayg n olarak kullan lan Tam Yem yada Komple Rasyon (=TMR) kaba yem, tah l (enerji yemleri), proteinli yem çeşitleri ile vitamin ve minerallerin homojen bir şekilde kar şt r lmas ile elde edilir. Genellikle büyük işletmelerde çiftlik baz nda haz rlanan ve uygulanan bu yemleme sisteminin avantajlar ve dezavantajlar bulunmaktad r. Bu besleme yöntemi ile ilgili hususlar şu şekilde s ralanabilir. 1. TMR uygulamas ile süt üretiminde % 6-8 oran nda bir art ş gözlenebilmektedir. Bu olumlu etki optimum rasyon formülasyonuna, besin maddesi seçiminin azalmas na, stabil rasyon kompozisyonuna, lezzetsiz yemlerin maskelenmesine bağlanmaktad r. TMR öncesi uygulanan besleme program na bağl olarak yaşl hayvanlarda günde 1 litre ve genç hayvanlarda ise günde 1.8 litre fazla süt al nabilmektedir. Bu sonuç TMR in dengeli bir besleme program n sağlanmas ile aç klanmaktad r. 2. TMR uygulamas ile yem maliyeti 4

azalt labilmektedir. Bu olumlu etkinin lezzetsiz yemlerin daha fazla değerlendirilmesi ve yem kay plar n n ise azalmas ndan kaynakland ğ ifade edilmektedir. 3. TMR kalitesi kar ş mda kullan lan bileşenlerin kalitesi kadard r. TMR üretiminde kaba ve konsantre yem kalitesi çok önemlidir. 4. TMR uygulamas ile süt yağ nda % 0.1-0.2 birimlik iyileşmeler gözlenmektedir. 5. Bir grup sistemi uygulanacaksa inekler gerçek süt verimlerinin % 30 fazlas na göre grupland r l r. İki grup sisteminde verimin % 20 fazlas na; üç grup sisteminde ise verimin % 10 fazlas na göre gruplar oluşturulur. Bu uygulama pik dönemindeki ineklerin yüksek verime ulaşmas na yard mc olacak, laktasyonun sonunda olan ineklerin ise kaybolan vucut kondüsyon skorlar n n yerine konulmas n sağlayacakt r. 6. Ayn TMR grubu içindeki ineklerin süt verimlerinde 10-17 litreden fazla farkl l k bulunmamal d r. 7. Eğer TMR gruplar n n rasyon içeriği selüloz ve enerji aç s ndan çok iyi ayarlanm şsa yeni doğum yapan inekler direk yüksek verimli gruba al nabilir. Geçiş dönemi ve doğuma yak n (2-3 hafta) döneme ait rasyonlar doğum sonras dönemde beslenme program na ve çevresel değişikliklerin daha az stres yaratmas na yard mc olur. 8. TMR uygulamas nda yemin % 5-10 oran nda art r lmas normaldir. Yemliklerde kalan k s mlara bak larak yeni kar ş mlar ayarlanmal d r. 9. TMR uygulamas na başlarken kuru madde tüketiminin fazla hesaplanmamas gerekir. Bu yemin besin konsantrasyonunun normalin alt na düşmesine sebep olur. Dolay s yla TMR al m n n belirlenenden % 5 düşük; yemleme düzeyinin ise hayvan n art rabileceği yem miktar n n biraz üzerinde olacak şekilde dengelenmesi gerekir. 10. Eğer TMR uygulanan sürünün ah r ve çevre koşullar iyi değil ise rasyonun enerjisi art r lmal d r. Bu, daha fazla konsantre yem ile değil kaliteli kaba yem veya yağ kullanarak gerçekleştirilir. 11. Bilgisayar sistemleri TMR içeriğinin ayarlanmas nda daha iyi sonuçlar verecektir. Fakat yinede sürünün ihtiyaçlar sürekli belirlenip makineler ona göre ayarlanmal d r. 12. TMR grup değişiklikleri yap l rken bir kerede mümkün olan en fazla say da hayvan dikkate al nmal ve değişiklik işlemi stresi azaltma aç s ndan gece yap lmal d r. 13. Eğer birden fazla TMR grubu var ise gruplar aras nda hayvan nakli yap l rken sadece süt verimi değil ayn zamanda hayvan n vücut kondisyon skoru da dikkate al nmal d r. 14. İnekler buzağ lad ğ zaman vücut kondisyon skorlar 2,5-3,5 aras nda olmal d r. Bu buzağ lamadan sonra oluşabilecek metabolik hastal klar n önlenmesinde etkili olacakt r. 15. İnek laktasyon başlang c nda 1 birim vucut kondüsyon skorundan veye günde 900 g dan fazla ağ rl k kaybetmemelidir. Böylece yetiştirme ile ilgili sorunlar ve ketozis önlenmiş olacakt r. 1 birim vucut kondüsyon skoru 45 kg ağ rl ğa eşdeğerdir. 16. Sindirim problemlerini önlemek aç s ndan TMR gruplar aras nda besinsel dalgalanma en fazla % 15 olmal d r. 17. TMR uygulamas ile ketozis, asidozis, abomasum deplasman gibi metabolik sağl k sorunlar nda önemli azalmalar gözlendiği bildirilmektedir. Ayr ca yem tüketiminin azalmas veya durmas gibi olgular azal r. 18. TMR uygulamas ile işçilikten tasarruf sağlan r. 19. TMR uygulamas nda rasyon formülasyonunda çok özen gösterilmelidir. Bu konuda yap lacak bir hata pek çok ineğin beslenme proğram n olumsuz yönde etkiler. 20. TMR yöntemi balyal ot çeşitleri için pek uygun değildir. 21. TMR uygulamas için mikser ve silaj taş y c s gibi özel ekipmana ihtiyaç duyulur. Ancak süt üretiminde sağlanan art ş ile TMR kar şt r c lar genellikle 12 ile 18 ay aras ndaki bir sürede kendini amorti edebilmektedir. 5

ÖYKÜ ÖYKÜ ÖYKÜ ÖYKÜ padişahın işi ne Sultan Murad Han o gün bir hoştur. Telaşeli görünür. Sanki bir şeyler söylemek ister sonra vazgeçer. Neşeli deseniz değil, üzüntülü deseniz hiç değil. Veziriazam Siyavuş Paşa sorar: - Hayrola efendim, can n z s kan bir şey mi var? - Akşam garip bir rüya gördüm. - Hay rd r inşallah?.. - Hay r m şer mi öğreneceğiz. - Nas l yani? - Haz rlan, d şar ç k yoruz. Ve iki molla k l ğ nda ç karlar yola. Görünen o ki, padişah hala gördüğü rüyan n tesirindedir ve gideceği yeri iyi bilir. Seri, kararl ad mlarla Beyaz t a ç kar, döner Vefa ya, Zeyrek ten aşağ lara sallan r. Unkapan civar nda soluklan r. Etraf na daha bir dikkatle bak n r. İşte tam o s rada yerde yatan bir ceset gözlerine batar, sorarlar; - Kimdir bu? Ahali? - Aman Hocam hiç bulaşma, derler. Ayyaş n meyhusun biri işte!.. - Nerden biliyorsunuz? - Müsaade et de bilelim yani. K rk y ll k komşumuz... Bir başkas lafa girer; - Biliyor musunuz, der. Asl nda iyi sanatkard r. Azaplar Çarş s nda çal ş r. Nal n n has n yapar... Ancak kazand klar n içkiye, fuhuşa harcar. Hem şişe şişe şarap taş r evine, hem de nerde naml mimli kad n varsa takar peşine.. Hele yaşl n n biri çok öfkelidir. - İsterseniz komşulara sorun, der. Sorun bakal m onu bir cemaette gören olmuş mu?.. Has l, mahalleli döner ard n gider. Bizim tedbili k yafet mollalar kal rlar m ortada!.. Tam vezir de toparlan yordur ki, padişah keser yolunu? - Nereye? - Bilmem, bu adamdan uzak durmay yeğelersiniz san r m. - Millet bu, çeker gider. Kimseye bir şey diyemem... Ama biz gidemeyiz, şöyle veya böyle tebam zd r. Defini amamlamak gerek. - İyi ya, saraydan birkaç hoca yollar, kurtuluruz vebalden. - Olmaz, rüyadaki hikmeti çözemedik daha. - Peki ne yapmam emir buyurursunuz? -Mollal ğa devam... Naaş kald rmal y z en az ndan. - Aman efendim, nas l kald r r z? - Basbayağ kald r r z işte. - Yapmay n, etmeyin sultan m, bunun y kanmas, paklanmas var. Tekfini, telkini... - Merak etme ben beceririrm. Ama önce bir gasilhane bulmal y z. - Şurada bir mahalle mescidi var ama... - Olmaz, vefat eden sen olsayd n nereden kalkmak isterdin? - Ne bileyim, Ayasofya dan, Süleymaniye den, en az ndan Fatih Camii nden... - Ayasofya ile Süleymaniye de devlet erkan çoktur. Tan nmak istemem. Ama Fatih Camii ni iyi dedin. Hadi yüklenelim... Ve gelirler camiye. Vezir sağa sola koşturur, kefen tabut bulur. Padişah bak r kazanlar vurur ocağa... Usulü erkan nca bir güzel y karlar ki, naaş; ayan beyan güzelleşir sanki. Bir nurdur, ayd nlan r aln nda. Yüzü sâkilere benzemez. Hem manal bir tebessüm okunur dudaklar nda. Padişah n kan s nm şt r bu adama, vezirin de keza... Meçhul nal nc y kefenler, tabutlar, musalla taş na yat r rlar. Ama namaz vaktine bir hayli vard r daha... Bir ara vezir s k nt l s k nt l yaklaş r. - Sultan m, der. Yanl ş yap yoruz galiba... - Nas l yani?.. - Heyecana kap ld k, sorup soruşturmadan buraya getirdik cenazeyi. Kim bilir belki han m vard r, belki yetimleri?.. - Doğru, öyle ya, neyse... Sen baş n bekle, ben mahalleyi dolan p geleyim. Vezir, cüzüne, tesbihine döner, padişah garip maceran n başlad ğ noktaya koşar. Nitekim sorar soruşturur. Nal nc n n evini bulur. Kap y yaşl bir kad n açar. Hadiseyi metanetle dinler. Sanki bu vefat bekler gibidir. - Hakk n helal et evlad m, der. Belli ki çok yorulmuşsun. Sonra eşiğe çöker, ellerini yumruk yapar, şakaklar na dayar... Ağlar m? Hay r. Ama gözleri k s l r, hat ralara dalar belki. Neden sonra silkinip ç kar hayal dünyas ndan... - Biliyor musun oğlum? Diye dertli dertli söylenir... Bizim efendi bir âlemdi, vesselam... Akşamlara kadar nal n yapar... Ama birinin elinde şarap şişesi görmesin; elindekini avucundakini verir sat n al rd. Sonra getirip dökerdi helaya! - Niye? 6

- Ümmeti Muhammed içmesin diye... - Hayret... - Sonra, malum kad nlar n ücretlerini öder eve getirirdi. Ben sizin zaman n z sat n ald m m? Ald m, derdi. Öyleyse şimdi dinlemeniz gerek... O çeker gider, ben menkîbeler anlat rd m onlara... M zrakl ilmihal. Hücceti islam okurdum. - Bak sen! Millet ne san yor halbuki... - Milletin ne sand ğ umrunda değildi. Hoş, o hep uzak mescidlere giderdi. Öyle bir imam n arkas nda durmal ki, derdi. Tekbir al rken Kabe yi görmeli... - Öyle imam kaç tane kald şimdi? - İşte bu yüzden Nişanc ya, Sofular a uzan rd ya... Hatta bir gün; Bakas n efendi, dedim. Sen böyle böyle yap yorsun ama komşular kötü belleyecek. İnan cenazen kalacak ortada... - Doğru, öyle ya?... - Kimseye zahmetim olmas n deyip, mezar n kendi kazd bahçeye. Ama ben üsteledim. İş mezarla bitiyor mu, dedim. Seni kim y kas n, kim kald rs n? - Peki o ne dedi? - Önce uzun uzun güldü, sonra; - Allah büyüktür hatun, dedi. Hem padişah n işi ne? HUZURLU OLMAK Ç N 100 ÖNER 01. Ufak şeyleri dert etmeyin 02. Kusursuz olamayacağ n z kabullenin. 03. Rahat ve l ml insanlar n çok başar l olamayacaklar düşüncesini bir yana b rak n. 04. Olumlu ve olumsuz düşünce kartopunun ç ğ gibi büyüme etkisini göz önüne al n. 05. Sevgi kapasitenizi geliştirin. 06. Unutmay n: Öldüğünüz zaman yap lacak işler listeniz hala dolu olacakt r. 07. Kimsenin sözünü kesmeyin, cümlesini siz bitirmeyin. 08. Birisine bir iyilik yap n ve kimseye bundan bahsetmeyin. 09. B rak n ilgiyi başkalar toplas n. 10. İçinde bulunduğunuz an yaşamay öğrenin. 11. Sizden başka herkesin bilgili olduğunu düşünün. 12. Sab r geliştirme egzersizleri yap n. 13. Sevgi elini önce siz uzat n. 14. Kendinize sorun: Bir y l sonra bunun bir önemi olacak m? 15. Gerçeği kabul edin: Hayat adil değildir. 16. Arada s rada can n z n s k lmas yararl d r. B rak n can n z s k ls n. 17. Strese dayanma gücünüzü azalt n. 18. Haftada bir kez yürekten gelen bir mektup yaz n. 19. S k tekrar edin: Hayat acil bir durum değildir. 20. Zihninizde özel bir bölüm aç n. 21. Her gün bir dakikan z, minnettar olduğunuz birini düşünmek için harcay n. 22. Tan mad ğ n z insanlar n gözlerine bak n ve gülümseyerek merhaba deyin. 23. Her gün kendinize biraz sessiz zaman ay r n. 24. Yaşam n zdaki insanlar minik çocuklar ve yüz yaş nda ihtiyarlar olarak düşünün. 25. Önce karş n zdaki kişiyi anlamay hedefleyin. 26. Daha iyi bir dinleyici olun. 27. Savaşlar n z ak ll ca seçin. 28. Çöpü ç karma s ras n n kimde olduğunu hat rlam yorsan z gidip siz ç kar n. 29. Eleştirme isteğinizi bast r n. 30. Daha l ml bir sürücü olun. 31. Unutmay n: İnsan edindiği huylar oluşturur. 32. Bilmemenin verdiği rahatl ğ duyun. 33. İpin ucunu biraz b rak n. 34. Bir bitki yetiştirin. 35. Yoga (ya da jimnastiğe) başlay n. 36. Erken kalkmaya al ş n. 37. En inatla savunduğunuz beş iddian z s ralay n ve bu konularda yumuşamaya çal ş n. 38. Planlar n zda esnek olun. 39. Konuşmadan önce derin bir soluk al n. 40. Suçluluğu değil masumiyeti görmeye çal ş n. 41. S rf g rg r olsun diye, size yöneltilen eleştiriyi kabul edin. Göreceksiniz can n z yanmayacak. 42. Kendi görüşlerinizden tamamen farkl makale ve kitaplar okuyun ve bir şeyler öğrenmeye çal ş n. 43. Zihninizi sessizleştirin. 44. Birisi size topu atarsa, bunu tutmak zorunda değilsiniz. 45. Olumsuz düşüncelerinize yüz vermemeye çal ş n. 46. Öfkeniz kabarmaya başlad ğ zaman ona kadar say n. 47. Sorunlar n z öğretmeniniz olarak görün. 48. Biraz yüzünüz gülsün. 49. Bu da geçer. 50. Gevşeyin!...DEVAM EDECEK... 7

12-16 AĞUSTOS 2002 Poultry and Aquaculture Nutrition and Feed Processing seminar at tha World Conference and Exhibition on Oilseeds and Edible, Industrial and Special Oils, Istanbul, Turkey. Contact: American Oil Chemists Society (AOCS), PO Box 3489, Champaign, Illinois 61826-3489 USA, tel +1 217 359 2344, fax +1 217 351 8091, e-mail meetings@aocs.org, website: www.aocs.org/meetings/turkey. 6-10 EYLÜL 2002 11th European Poultry Conference, Bremen, Germany. Contact: Congress Partner, Tel: +49 421 303130, Fax: +49 421 30 31 33, E-mail: remen@cpb.de, website: www.epc2002.de 3-6 EKİM 2002 Fieravicola-41st poultry fair, Forli, Italy. Contact: Fiera di Forli spa., Tel: +39 0543 793511, Fax: +3 0543 724488, E-mail: info@fieravicola.com, website: www.fieravicola.com 4-7 EKİM 2002 Poultry, Feed and Livestock Exhibition 2002, Tehran, Iran. Contact: Jaabeurs Exhibitions &Media. Tel: +31 30 295 2752, Fax: +31 30 295 28 09, E-mail: viv.corporate@jaabeursutrecht.com, website: www.viv.net 6-10 EKİM 2002 7th WPSA Asian Pasific Federation Conference at Hotel Conrad, Jupiter s Casino, GoldCoast, Queensland, Australia, In conjection with 12th Australian Poultry & Feed Convention. Contact: APPC 2002 Conference Secretariat. Tel: +61 2 9262 2277, Fax: +612 9262 3135, E-mail: apfc2002@tourhost.com.au, website: www.tourhost.com.au/apfc2002 9-13 EKİM 2002 YUMURPİYAT 2002, Belek-Antalya 15-17 EKİM 2002 Poultry 2002, 24th International Conference, Business Meeting and Exhibition, HIS Fr JoliotCurie, Resort St Constantin&Helen, Varna, Bulgaria. Contact: Bulgarian Poultry Onion. Tel/Fax: +359 2 9310958, E-mail:galus@mb.bia-bg.com 5-8 KASIM 2002 Expoaviga 2002 International Poultry and Livestock Technology Exhibition, Montjuic 1 trade fair centre, Barcelona, Spain. Contact: Fira de Barcelona. Tel: +34 932 332 358, Fax: +34 932 332 355, E-mail:expoaviga@firabcn.es or mdherranz@firabcn.es, website: www.expoaviga.com 12-15 KASIM 2002 EuroTier International DLG Exhibition for Livestock and Poultry Production, Hannover, Germany. Contact: DLG Eshborner Landstrasse 122,60489 Germany, Tel: +49 69 247880, Fax: +49 69 247 88 113, E-mail:wmayerdlg@frankfurt.de, website: www.eurotier.de 8-12 HAZİRAN 2004 XXII World s Poultry Congress, WPSA Turkish Branch, İstanbul-TURKEY Contact: ITU Joint Venture, Tel: +90 212 231 3021, Fax: +90 212 232 1522 E-mail:wpsa2004@wpsa2004.org Internet: www.wpsa2004.org Bilgi paylaşarak, hayvanc l k ve yem sektörünün sorunlar na çözümler üretmeye çal şt ğ m z bültenimize, sektör sorunlar na çözüm önerileriyle katk lar n z bekliyoruz. nterkim Kimya Sanayi th. hr. ve Tic. A.fi. Tunal Hilmi Cad. No:50/13 06660 K.dere-Ankara Tel:0 (312) 419 54 70 Fax:0 (312) 425 57 23 Sahibi :Ferudun Erdoğan Yay n Kurulu Başkan : Müsamettin Alt Yaz İşleri Müdürü : Bülent Vural Yap m : Replik Ltd. Şti. IN T E R C H B I L I M S E L E M A L IE I S M A G R U B U