Temiz Üretim Uygulamaları Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (LCA) TEKSTİLDE ÇEVRE Enerji Verimliliği Ekolabel Sürdürülebilir Üretim Çevresel Etkiler ULUDAĞ TEKSTİL İHRAÇATÇILARI BİRLİĞİ
TEKSTİLDE ÇEVRE TEKSTİL TERBİYE SEKTÖRÜNDE TEMİZ ÜRETİM İÇİN ÖRNEK MODELLERİN OLUŞTURULMASI PROJESİ TEKNOLOJİK DEĞERLENDİRME RAPORU ULUDAĞ TEKSTİL İHRAÇATÇILARI BİRLİĞİ
ULUDAĞ TEKSTİL İHRAÇATÇILARI BİRLİĞİ OCAK 2014 ISBN 978-605-85527-3-9 BUTEKOM Bursa Teks l & Konfeksiyon Ar-Ge Merkezi Proje Yürütücüsü, Editör Şengül TEKE, Teks l Yüksek Mühendisi Proje Danışmanları Prof. Dr. Şule ALTUN Bursa Teknik Üniversitesi, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet KANIK Uludağ Üniversitesi Teks l Mühendisliği, Bölümü Öğre m Üyesi Proje Ekibi Ali RÜZGAR, Teks l Mühendisi Miray GÜNAY, Çevre Mühendisi A ke KÖKEN, Teks l Yüksek Mühendisi Seda GÜNEY, Çevre Yüksek Mühendisi Elif Gamze TAŞKIN, Çevre Yüksek Mühendisi Nejla DEĞİRMENCİ, Kimyager Kitabı Hazırlayanlar Elif Gamze TAŞKIN, Çevre Yüksek Mühendisi Seda GÜNEY, Çevre Yüksek Mühendisi Yayın Sahibi İle şim Adresi Uludağ İhracatçı Birlikleri Bursa Teks l ve Konfeksiyon, Teknoloji, Eği m, Araş rma, Danışmanlık ve Enerji Verimliliği Hizmetleri Limited Şirke Organize San. Bölg., Kahverengi Cad., No:11, 16140 Nilüfer/BURSA www.butekom.org Tel: 0.224 219 10 00 1450 Faks: 0.224 219 10 31 Editöryal Üre m ve Yapım www.akmat.com.tr Bu eserin telif hakkı Bursa Teks l ve Konfeksiyon AR-GE Merkezi'ne ai r. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre Bursa Teks l ve Konfeksiyon AR-GE Merkezi' nden izin alınmadan bu eserin herhangi bir bölümü veya tamamı ik bas edilemez, fotokopi veya diğer herhangi bir suretle çoğal lamaz, basılamaz ve dağı lamaz. Baskı Yeri Akmat Akınoğlu Matbaacılık A. Ş. Organize Sanayi Bölgesi Ali Osman Sönmez Bulvarı 2. Sokak No:1 PK. 16159 Nilüfer / BURSA Tel : 0224 243 29 29 pbx Faks : 0224 242 51 00 www.akmat.com.tr
İçindekiler brahim B RKAY 3 Ahmet AKDA 5 engül TEKE 6 KISALTMALAR 8 TANIMLAMALAR 9 G R 12 1. DÜ YA TEKST L SEKTÖRÜ DEK GELECEK EDEFLER 14 2. TEKST L SEKTÖRÜ Ü ÇEVRESEL PROBLEMLER 14 2.1. Katı Atıklar 15 2.2. Sıvı Atıklar 15 2.. Gaz Atıkları 15 2.4.Gürültü Kirliliği 16 2.5. Koku Problemi 16. TEKST LDE E ERJ ve S TÜKET M 17 4. ÜLKEM DE TEKST L SEKTÖRÜ E YG LA A ÇEVRESEL DÜ E LEMELER 21 5. TEKST L SEKTÖRÜ E YG LA A ÇEVRESEL ÇAL MALAR 23 5.1.Temiz Üretim 23 5.2. Ekolojik Etiketler 25 5.. YDD (Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi - Life Cycle Assesment) 28. TEKST L TERB YE SEKTÖRÜ DE TEM ÜRET M Ç ÖR EK MODELLER OL T R LMAS PROJES SO Ç RAPOR 32.1. Pro e Kapsamında Ger ekleştirilen Temel Faaliyetler 34 1
6.2. Elde Edilen Genel Sonuçlar 34 6.3. MODEL UYGULAMALARI 38 6.3.1. MODEL 1 38 6.3.2. MODEL 2 42 6.3.3. MODEL 3 45 6.3.4. MODEL 4 49 6.3.5. MODEL 5 53 6.3.6. MODEL 6 57 7. KAYNAKLAR 60 2 2
İbrahim BURKA UTİB önetim Kurulu Başkanı BUT K M önetim Kurulu Başkanı Değerli Dostlar, Bilindiği üzere, B TEKOM un hedefi Bursa da Tekstil, azır Giyim ve Konfeksiyon firmalarının yenilik i ve teknik tekstillere yönelik ürünlerin üretilmesinin sağlanması ve katma değeri yüksek ürünlerin geliştirilmesi, üretim verimliliğinin arttırılması, paydaşlar arasında gerekli eğitim, işbirliği, koordinasyon ve iletişimin zamanında ger ekleşmesini sağlamaktır. Ayrıca sektörde B TEKOM un görevi gündem konularda yaptığı AR-GE faaliyetleri er evesinde Bursa ve evresindeki tüm tekstil ve hazır giyim işletmelerini aydınlatmaktır. Bu er evede, B TEKOM hedeflerini ger ekleştirmek i in 201 yılı itibariyle Tekstil AR-GE ve yenilik ilik alışmalarına ciddi anlamda hız kazandırmıştır. B TEKOM 201 yılında T B ile birlikte ger ekleştirdiği, sektörel etkisi olduk a yüksek olan Tekstil Terbiye Sektöründe Temiz Üretim in Örnek Modellerin Oluşturulması adlı KOSGEB pro esini tamamlamış bulunmaktadır. KOSGEB pro esinin ıkış noktasının en önemli sebepleri ülkemizde AB ye giriş öncesi uyum ve tekstil sektörünü önemli öl üde etkileyen uygulamalardan biri olan Çevre ve ehircilik Bakanlığı tarafından yayınlanan ve uygulama zorunluluğu olan, 14 Aralık 2011 tarihli Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği dir. Tebliğde ele alınan temel konular, terbiye işletmelerindeki üretimin evreye olabilecek olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi, hammadde ve enerji 3
verimliliğinin arttırılması ve Temiz Üretim teknolo ilerinin kullanılmasıdır. Bu tebliğ ile işletmelerde MET (Mevcut En yi Teknikler) in belirlenmesi ve 2014 yılı sonuna kadar uygulanması esastır. Bu kapsamda ülke ıkarları a ısından hedeflenen noktaya ulaşmaya katkı sağlamak amacıyla Tekstil Terbiye Sektöründe Temiz Üretim in Örnek Modellerin Oluşturulması adlı KOSGEB pro esini yürüten T B ve B TEKOM sektördeki farkındalığı oluşturmuştur. Yapılan pro e kapsamında gerek doğrudan faydalanan Model Firmalar gerekse diğer firmalara ciddi kazan lar sağlamıştır. Buna en güzel somut örneklerden birisi Tekstilde Çevre konulu kitap ıktır. Bu kitap ık pro e sonu larının firmalar tarafından faydalanmasına Tekstil Terbiye Sektöründe Temiz Üretim in Örnek Modellerin Oluşturulması pro esi sektörün geleceğine yön verecek önemli bir pro e olarak B TEKOM sektöre sunulmuştur. Pro eler üreten, sektörü yönlendiren ulusal ve uluslararası alanda başarılı sektörel bir Ar-Ge Merkezi modeli olan B TEKOM, konusunda liderlik görevi üstlenmiş bir merkezdir. Bu başarıların artarak devamı i in de sizlerin değerli fikirlerinize ve katılımlarınıza her zaman ihtiyacımız var. Sizlere faydalı olacağına inandığım bu alışmaya katkı koyan herkese teşekkür eder, işlerinizde başarı ve kolaylıklar dilerim. 4 4
Ahmet AKDA KOSGEB Bursa Hizmet Merkezi Müdürü ludağ Tekstil hracat ılar Birliği ( T B) tarafından KOSGEB Bursa izmet Merkez Müdürlüğü müze 2012 yılında Tekstil Terbiye Sektöründe Temiz Üretim in Örnek Modellerin Oluşturulması başlıklı pro e i in destek başvurusu yapılmış ve yaklaşık 19 ay süren bu alışmanın büt esi kurumumuz tarafından da desteklenmiştir. Pro enin ana ıkış noktası Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrolü Tebliği nin Terbiye şletmeleri tarafından doğru ve zamanında uygulanmasına yardımcı olmak ve tebliğin ülke ıkarları a ısından hedeflerine ulaşmasına katkı sağlamak olup bu ama doğrultusunda, pro e sürecinde ge en süre boyunca; tekstil sektöründe bilgilendirme eğitimleri düzenlenmiş ve se ilen pilot firmalarda uygulama alışmaları yapılmış, tekstil sektörü i in örnek uygulama modelleri oluşturulmuştur. Tekstil sektörünün ülkemizde başkenti olan Bursa mızda sektörün önemli bir ihtiyacına hizmet ettiğine inanıyoruz. KOB lerimizin eksiklerini giderme ve onlara yeni ufuklar a mak, bölgesel ve sektörel ihtiya ların karşılanması amacıyla, Meslek Kuruluşları tarafından hazırlanacak bu gibi pro elere KOSGEB in destekleri artarak devam etmektedir. Yaklaşık 2 yıl gibi uzun bir süreyi kapsayan bu pro eyi ger ekleştiren T B i tebrik eder alışmanın sonu larının tüm sektöre katkı sağlamasını temenni ederiz. 5
Değerli Sektör Temsilcileri, engül T K roje ürütücüsü Bursa Tekstil ve Konfeksiyon Ar- e Merkezi Müdürü Bildiğiniz üzere Tekstil ve azır Giyim sektörleri, gelişmekte olan ülkelerin ekonomik kalkınma sürecinde önemli rol oynayan bir sanayi dalıdır ve sanayileşme sürecinin ilk başladığı sektörlerden birisidir. Son yıllarda gelişen teknolo iyle birlikte pek ok sektörde olduğu gibi tekstil sektöründe meydana gelen gelişmeler de evresel problemlerin artışında büyük rol oynamaktadır. 200 yılında siz değerli sektör temsilcilerimizin ortak kararları doğrultusunda kurulan B TEKOM, 2010 yılında sektöre yönelik Verimlilik ve Çevre alışmalarına başlamıştır. T B ve BEBKA (Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma A ansı) destekli yapılan ilk alışmada firmalarda Yaşam Döngüsü Değerlendirmeleri (LCA) yapılmış ve ECOLABEL konusunda firmalara yol haritası ıkarılmıştır. Bu pro enin ıktıları üzerine KOSGEB destekli pro e başlamıştır. Tekstil Terbiye ektöründe Örnek Modellerin luşturulması pro esi öncü bir alışma olmayı hedeflemiştir. Yapılan alışmalar, Tekstil ve Konfeksiyon sektöründe Temiz Üretim konusunda farkındalık oluşturma, bilin lendirme sağlama, model uygulamalar yapma ve bu örnek uygulamaları sektöre aktarma olarak ger ekleşmiştir. Pro e süresince hedeflenen faaliyetlerin tümü ger ekleştirilmiş, özellikle model firma uygulamalarında beklenen değerlerin de 6 6
üzerinde kazanımlar sağlanmıştır. Bu pro e gösterilmesi hedeflenen iki temel olgu ok a ık bir şekilde elde edilen sayısal verilerle sağlanmıştır. Tekstil sektöründe ger ekleştirilen üretim faaliyetlerinde yapılabilecek bir ok maliyet gerektirmeyen alışma ile ener i, su ve kimyasal verimliliği sağlanabilmektedir. Bunun i in ilk etapta sadece prosesleri uygun bir yöntem ile analiz etmek, prosesin girdi ve ıktılarını iyi tanımlamak ve hedeflenen ürünler doğrultusunda sadece prosesleri revize etmek gerekmektedir. Tüm dünyada güncel olan Sürdürülebilir Üretim kavramı aslında, firmalar i in bir tehdit değil aksine bir fırsattır. Pro e kapsamında yapılan evre temelli alışmalar ile elde edilen ener i, kimyasal ve su verimliliğine dair değerler doğrudan üretim maliyetlerini etkilemektedir. Ger ekleştirilen pro e sayesinde Tekstilde Çevre konulu bir kitap ık sektöre kazandırılmıştır. Bu kitap ık pro e sonu larının firmalar tarafından faydalanmasına olanak sağlayacaktır ve bu konuda tüm bilgilere ulaşmalarını sağlayacak bir referans olacaktır. Öte yandan bu konuda yetişmeleri desteklenen uzmanlar da ülkemiz i in kazan tır. BUTEKOM dinamik alt yapısı ile siz sektör paydaşlarına katkıda bulunacak pro eler üretmeye ve öncülük etmeye devam edecektir. Ortak başarılarımızın devamı i in siz sektör temsilcilerimizin desteklerinin her zaman yanımızda olacağından asla şüphemiz yoktur. Sektöre özel bir kaynak olacak, bu değerli alışmayı hazırlayan ekibimize ve hazırlanmasına katkı koyan herkese teşekkür eder ve alışmanın sizlere faydalı olmasını dileriz. 7
KISALTMALAR VOC YDD CO SO 2 NO X TÜ K BO AO X KO MET UNEP KOSGEB T B BUTEKOM CFC AB ucu Organik Bileşik Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi Karbonmonoksit Kükürtdioksit Azot oksitler (Nitrojen oksitler) Türkiye statistik Kurumu Biyolo ik Oksi en htiyacı Adsorblanabilen Organik Halojenler Kimyasal Oksi en htiyacı Mevcut En yi Teknikler (Best Available Techni ues BAT) Birleşmiş Milletler Çevre Programı ( nited ations Environment Programme) Kü ük ve Orta Öl ekli şletmeleri Geliştirme ve Destekleme daresi Başkanlığı ludağ Tekstil hracat ıları Birliği Bursa Tekstil ve Konfeksiyon Ar-Ge Merkezi Kloroflorokarbon Avrupa Birliği 8 8
TANIMLAMALAR aşam Döngüsü Değerlendirmesi: Bir ürün, proses veya hizmetin üretilmesi ya da sunulması sırasında kullanılan ener i, hammadde, kimyasal, su vs. girdilerin tümüne bağlı olarak meydana gelen atıkların ve emisyonların hesaplanmasını, buna bağlı olarak iyileştirmelerin yapılması ve doğal kaynak tüketiminin azaltılması konusunda fırsat yaratan bilimsel bir analiz metodudur. Envanter Analizi: Kütle ve ener i dengesinin kurulması esasına dayanır. Yaşam döngüsü sistem sınırları i erisindeki tüm aşamalara ait materyal tüketim ve oluşan atıkların eşitlerinin ve miktarlarının belirlenmesini ifade eder. Fonksiyonel Birim: YDD alışması sırasında yapılacak hesaplamaların hangi birim değer üzerinden yapılacağını netleştirmek ve alışma sonu larını bu birim ile ilişkilendirmek üzere alışmanın ama ve kapsamının belirlenmesi aşamasında tanımlanan birimdir. (1 kg kumaş, 1 adet gömlek, 1 ton pamuk vs. gibi) Normalizasyon: Oluşan evresel etkileri kendi aralarında mukayese edebilme olanağı sağlamak ve bir sonraki aşama olan ağırlık öl me sistemine altyapı oluşturmaktır. Kümülatif nerji: Bir ürünün üretilmesi i in kullanılan giderlerin (doğalgaz, ambala malzemesi, kimyasallar vs.) üretimi i in gerekli ener iyi de dahil ederek, evresel etkileri öl ülen ürünün üretimi i in gereken toplam ener inin öl ümünü ifade eder. Ama ürünün bütünüyle ener i ihtiyacını öl mektir. Akarsu Ekotoksisitesi: Akarsularda eşitli nedenlerle ekosistemin bozulması olayıdır. Asidifikasyon: Başta fosil yakıtları yakmak suretiyle salınan karbondioksitin denizlerde özünmesiyle meydana gelen sürece denmektedir. Deniz Ekotoksisitesi: Denizlerde yaşayan canlılar üzerinde ani veya gecikmeli olarak zararlı etkiler gösteren veya ölümcül risk taşıyan maddelerin deniz ekosistemini bozması olayına denir. 9
Fotokimyasal Oksidasyon: Atmosferdeki tepkimeler sonucu hidrokarbonların, nitrooksitlerin ve benzeri kimyasal yapıların güneş ışığının etkisiyle durgun havada sis ve farklı zararlı bileşikler oluşturmasıdır. Karasal Ekotoksisite: Karada yaşayan canlıların yaşamsal faaliyetlerini etkileyen veya ölümlerine neden olabilecek öl ekteki faaliyetlerden kaynaklanan olaylara denir. Karbon Ayakizi: Bir ürün veya hizmetin yaşam döngüsü boyunca neden olduğu sera gazı salınımını karbondioksit (CO 2 ) eşdeğeri olarak ifade eden yaklaşımdır. Küresel sınma tkisi: nsanların eşitli aktiviteleri (sanayinin artışı, ormansızlaşma vb.) ile atmosfere salınan ve sera etkisi yaratan gazların (karbondioksit, metan ve su buharı), yeryüzündeki ve atmosferin alt tabakalarındaki ortalama sıcaklıklarda artışa neden olması olayıdır. zon Tabakasının İncelmesi: Ozon, atmosferde en yoğun olarak, troposfer ve stratosfer tabakaları olmak üzere iki ayrı tabakada ve ayrı şekilde bulunmaktadır. Ozon tabakası dünyamız üzerinde koruyucu ve düzenleyici iki ayrı işleve sahip bir katmandır. Stratosfer tabakası i erisindeki kloroflorokarbon (CFC) gazları yüksek ener ili güneş ışınları ile karşılaştıklarında ozon moleküllerini par alaması nedeniyle ozonun yoğunluğu azalır ve güneş radyasyonunun zararlı etkilerinin yeryüzüne kadar ulaşmasına neden olur. Bu olay ozon tabakasının incelmesi olarak adlandırılmaktadır. Ötrofikasyon: Göl gibi herhangi bir büyük su ekosisteminde, eşitli nedenlerle besin maddelerinin büyük oranda oğalması sonucu alg ve sucul bitkilerin varlığının aşırı şekilde artmasıdır. Temiz Üretim: Bütünsel önleyici bir evre strate isinin ürün, hizmet ve üretim süre lerine sürekli olarak uygulanması ile insanlar ve evre üzerindeki risklerin azaltılmasıdır. Mevcut n İyi Teknikler: Kirliliğin ve bütün olarak evre üzerindeki etkilerin önlenmesi, bunun mümkün olmadığı yerlerde de en aza indirilmesi amacıyla tasarlanmış emisyon deşar sınır değerlerine prensipte temel sağlamak üzere belirli tekniklerin uygulanabilirliğini gösteren, faaliyetlerin ve işletim yöntemlerinin geliştirilmesi sırasındaki en etkin ve ileri aşamadır. 10 10
Uçucu rganik Bileşikler: Alifatik veya aromatik yapıda, kaynama sıcaklığı 250 C'ye kadar olan ve atmosferik fotokimyasal reaksiyon ile hava kirliliğine neden olan hidrokarbonlardır. Sera Etkisi: Dünya; üzerine düşen güneş ışınlarından ok, dünyadan yansıyan güneş ışınlarıyla ısınır. Bu yansıyan ışınlar başta karbondioksit, metan ve su buharı olmak üzere atmosferde bulunan gazlar tarafından tutulur, böylece dünya ısınır. şınların bu gazlar tarafından tutulmasına da sera etkisi denir. 11
GİRİ Tekstil ve hazır giyim sektörleri, gelişmekte olan ülkelerin ekonomik kalkınma sürecinde önemli rol oynayan bir sanayi dalıdır ve sanayileşme sürecinin ilk başladığı sektörlerden birisidir. Tekstil ve hazır giyim sektörü ülkemiz ekonomisinin de lider sektörlerinden birisi olup, ihracat gelirlerinin 22, sına tekabül etmektedir. Sektörde yaklaşık 2 milyon kişi alışmakta olup, Türkiye nin en büyük istihdam grubunu temsil etmektedir [1]. Tekstil sektörünün ülkemiz sanayisindeki payı (endüstriyel üretimin 1, ü ve sanayi istihdamının ü te biri) dikkate alındığında, yapılacak alışmaların doğrudan ülkenin sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunacağı ok nettir. Son yıllarda gelişen teknolo iyle birlikte pek ok sektörde olduğu gibi tekstil sektöründe meydana gelen gelişmeler de evresel problemlerin artışında büyük rol oynamaktadır. Tekstil endüstrisinde başlıca evresel etki, kimyasal yükleri yüksek miktarlarda olan suyun alıcı ortamlara deşar edilmesiyle kendini göstermektedir. Diğer önemli unsurlar, ener i tüketimi, hava kirliliği, katı atık ve koku oluşumudur. Tekstil ve hazır giyim sektörüyle ilişkili evresel meseleler; doğal liflerin yetiştirilmesinde kullanılan ila lar ve sentetik liflerin üretimindeki emisyonlarla başlamaktadır. Bu andan itibaren, lifleri işleyerek nihai tekstil ürününe ulaşmak i in binlerce farklı kimyasal kullanılarak bir dizi işlem uygulanır. Tekstil ve hazır giyim sektörüyle ilişkili evre sorunları tipik olarak arıtılmamış sıvı atıkların boşaltılmasından kaynaklanan su kirliliğiyle bağlantılı olanlardır. Yıkama işlemlerinden kaynaklanan sıvı atıklar, lifler ve gres gibi azımsanmayacak düzeyde organik ve askıda kirlilik yükü barındırmaktadır. Sıvı atıklar genellikle sıcak, alkali ve keskin kokuludur ve boyama işlemlerinde kullanılan kimyasallar ile boyanmıştır. Boşaltılan 12 12
kimyasalların bir kısmı zehirlidir ve sulardaki özünmüş oksi en miktarını azaltabilir, su yaşamını tehdit edebilir ve akıntı yönündeki genel su kalitesini düşürebilir. Tekstil ve hazır giyim sektörü i erisinde eşit derecede önemli ve ilgili diğer sorunlar arasında alışma alanı güvenliğinin yanı sıra emisyonlar, özellikle ucu Organik Bileşikler (VOC) ve aşırı gürültü veya koku bulunmaktadır [2]. Bu doğrultuda sürdürülebilir kalkınmanın devam ettirilmesi i in gerekli politika ve tedbirler, ülkemizde uzun süredir hassasiyetle uygulanmaktadır. Son yıllarda iklim değişikliğinin daha da hissedilir boyutlara ulaşması ile ener i, ekonomi ve evre konuları birlikte değerlendirilmeye başlanmıştır. Bu istikamette Türkiye nin başlıca politika ve önlemleri ener i, sanayi, ulaştırma, tarım, atık, ormancılık, tekstil gibi sektörel alanlarda odaklanmaktadır. Ülkemizde, tekstil sektörüne yönelik yapılan bu alışmalardan biri de Çevre ve ehircilik Bakanlığı tarafından yayınlanan, 14 Aralık 2011 tarihli Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği dir (Sayı: 2 142). Tebliğde ele alınan temel konular, terbiye işletmelerindeki üretimin evreye olabilecek olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi, hammadde ve ener i verimliliğinin arttırılması ve Temiz Üretim teknolo ilerinin kullanılmasıdır. Bu tebliğ ile işletmelerde MET (Mevcut En yi Teknikler) in belirlenmesi ve 2014 yılı sonuna kadar uygulanması esastır 4. 13
1. DÜ A T K Tİ KTÖRÜ D Kİ GELECEK H D Rİ Sürekli gelişmekte olan tekstil endüstrisi ihtiya lar doğrultusunda gelişmektedir. Dünyada tekstildeki üretim artışı beklentisinin yanı sıra evreye duyarlı üretim teknolo isi de dikkatleri üzerine ekmektedir. Bu kapsamda yapılması gereken en önemli adım tekstilde temiz üretim ya da diğer adıyla Eko-verimlilik alışmalarını geliştirmek ve öncelikli kılmaktır. Avrupa ülkeleri bu konuyu yasal bir yaptırım yerine kalite standardı olarak uygulamaktadır. Bu kapsamda tekstil ve hazır giyim sektörünün geleceği i in Avrupa Teknolo i Platformunun Avrupa da Tekstil Araştırmaları ve Yeniliğin Geleceğini Planlamak başlıklı uluslararası sempozyumda tekstilin geleceği hakkında bir takım öngörülere varılmıştır. AB ülkelerinin tekstil sektörünü geleceğe yönelik olarak araştırma ve yenilik alt yapısını gü lendirmek ve işbirliklerini artırmak suretiyle yeniden yapılandırma alışmaları devam etmektedir. Bu yeni yapılanmada yaşam kalitesini arttırmayı ve evresel sorunları özmeyi hedeflemektedir. Bu programda nanoteknolo i, gelişmiş materyaller, mikro ve nano elektronikler, biyoteknoloji gibi gelişmiş üretim yöntemlerine aynı zamanda üretilen ürünlerin tekrar kullanılabilirliği üzerinde durulmuştur. Doğal kaynakların hızla tükenmekte olduğu ve bundan dolayı sürdürülebilir hammadde kullanımının ön plana ıkması gerekmektedir. 20 0 yılında yeryüzünde daha iyi bir yaşam i in tekstil materyalinin önemli bir rol oynayacağı düşünülmektedir. Gelecekteki tekstil sanayi a ısından hammaddeler, üretim işlemleri ve iş modelleri anlamında sürdürülebilirlik ve geri dönüşüm öne ıkmaktadır [5]. 2. T K Tİ KTÖRÜ Ü R R B M Rİ Tekstil sektöründe oluşabilecek evresel problemlerin önemli öl üde kaynağı, tesiste kullanılan su, özücüler, boyalar ve tüketilen ener idir. Bu gruplamaya göre tekstil sektöründe üretim esnasında oluşan atıkları katı atıklar, sıvı atıklar ve gaz atıklar olmak üzere ü ana başlık altında inceleyebiliriz. 14 14
2.1. Katı Atıklar Üretimde farklı işlemlere katkı sağlayan veya üretim artığı olarak ortaya ıkan katı atıklar oğunlukla geri dönüşümlüdür. Bunlar pamuklar, sentetik ve diğer elyaf ve kumaşlardır. Geri dönüşümlü olmayanlar ise; hurda ıskarta par a zımpara ve şardon elyaf, deneme amacı ile boyanmış bez par aları, kağıt ve diğer laboratuvar malzemeleridir. 2.2. ıvı Atıklar Başlıca sıvı atıklar, üretimde kullanılan boyama maddeleri sonucunda atık sulara verilen boya maddeleridir. Özellikle terbiye işletmelerinde yapağı ve ipliklerin yıkanması, ağartma, boyama ve son ürünlerin yıkanması gibi işlemlerin başından sonuna kadar yüksek hacimlerde su kullanılmaktadır. Ayrıca, tekstil fabrikalarında daha düşük maliyetli olan nehir, göl ve kuyu sularının da ek kaynak olarak kullanımı yaygındır. Bu nedenden dolayı oluşabilecek öncelikli evresel problemler deniz ve akarsu yaşamlarının tehdit edilmesi, doğal kaynakların tüketilmesi, ötrofikasyon, asidifikasyon, insan sağlığına etkileri şeklinde sınıflandırılabilir. 2.3. az Atıkları Tekstil sektöründe yakıt olarak oğunlukla LPG ve fuel-oil kullanılmaktadır. Tekstil sanayi baca gazı emisyonunda CO, SO2, NOX, aldehitler ve tozlar bulunmaktadır. Filtre sistemi baca gazında bulunan SO2 gazının gaz fazından alınarak sıvı fazına ge irilmesi prensibine dayanır. Burada yüksek islilik ortaya ıkar bunu önlemek i in bu gazlar kurum tutucudan ge irilip atmosfere verilir. Tekstil sanayinde baca gazlarına karşı mutlaka filtre sistemi bulunmalıdır. Ülkemizde tekstil endüstrisinde entegre olmayan tesislerin oğunda baca sisteminde fiziksel ve kimyasal arıtma yapabilecek özellikte filtre sistemi bulunmamaktadır [7]. 15 15
2.4. ürültü Kirliliği Tekstil fabrikalarında gürültü etkisi genellikle tüm işlemlerin kapalı binalar i erisinde ger ekleştirilmesi nedeniyle evreye herhangi bir etkisi olmamakla birlikte, üretim esnasında alışan makine ve ekipmandan kaynaklanan i mek n gürültüsü oluşmakta ancak bu durum ok sıkıntı yaratan bir husus olmamakta, tesislerde modern teknolo iler kullanılmadığında istenmeyen etkilere neden olabilmektedir [8]. şletmelerde alışan kişilerde özellikle örme ve dokumanın yapıldığı yerlerde gürültü kirliliğine bağlı olarak işitme kayıpları yaşanmaktadır. Bu kayıp kimi zaman 0 ler civarına ulaşmaktadır. 2.5. Koku Problemi Önemli evresel problemlerden biri de kokudur. Koku problemin ana nedenlerini ü e ayırmak mümkündür. 1. Düzensiz veya vahşi öp depolama alanlarından kaynaklanan koku problemleri 2. Arıtılmamış atık suların yarattığı koku problemleri,. ava kirliliğine bağlı koku problemleri Koku probleminin üretimde başlıca kaynakları; tekstil ürünlerinin kasar, boyama ve baskı işlemlerinden oluşan ve atık su arıtma tesisinden kaynaklı olarak ortaya ıkabilmektedir. Klor ve kükürt gibi kimyasalların kullanımı kokunun artmasına neden olmaktadır [8]. Çevreyi tehdit eden bu konuların oluşturabileceği çevresel etkiler; Deniz Ekotoksisitesi, Akarsu Ekotoksisitesi, Doğal Kaynaların Tüketilmesi, Ötrofikasyon, Küresel sınma, Karasal Ekotoksisite, Asidifikasyon, nsan Sağlığına Etkileri, Fotokimyasal Oksidasyon, Ozon Tabakasının ncelmesi şeklinde değerlendirilebilir. 16 16
3. T K Tİ D R İ ve U TÜK TİMİ Türkiye de birincil ener inin 40 ını, elektriğin 47 sini sanayi sektörü kullanmaktadır. Tekstil ve hazır giyim sektöründe ener i harcamalarına baktığımızda ise, tüm sanayi i erisindeki ener i kullanım oranının %19 olduğu görülmektedir. Ayrıca yapılan alışmalar göstermektedir ki, tekstil ve hazır giyim sektörü ortalama %20-25 oranında tasarruf potansiyeline sahip bir sektördür. Kolay bir yaklaşımla tekstil işletmelerinde ener i tüketen sistemlere yönelik ener i verimliliği uygulamaları sonucunda sağlanacak minimum 10 luk tasarruf ile yıllık 250 milyon dolar civarında kazan elde edilebileceği hesaplanabilmektedir [9]. Türkiye de birincil enerji ihtiyacının 20 den fazlasını ve apılan çalışmalar toplam elektrik tüketiminin göstermektedir ki, tekstil 45 ini sanayi sektörü ve hazır giyim sektörü kullanmaktadır. ortalama %20-25 Ener i yoğunluğunun yüksek oranında tasarruf olduğu Türkiye de sanayi potansiyeline sahip bir sektöründe de ener i yoğun sektördür. faaliyetler sürdürülmektedir. Türkiye elektrik istatistikleri net tüketiminde ilk ü sıra i erisinde tekstil yer almaktadır. Üretim maliyetleri i erisinde ener i maliyeti değerleri incelendiğinde tekstil sektöründe elektrikte 57 seviyelerinde ener i tasarrufu potansiyeli mevcuttur [10]. ekil 1. Sanayi sektörü ener i tüketiminin alt sektörlere dağılımı [11] 17 17
ekil 1 de 2010 yılı endüstriyel ener i tüketim oranlarının dökümü sunulmaktadır. Tablo 1 de ise hem elektrik ener isi hem de yakıt i in endüstriyel sektör türünde öngörülen ener i tasarrufu potansiyelini görülmektedir. Tablo 1. Endüstriyel sektör türüne göre öngörülen ener i tasarrufu potansiyelleri[12] Elektrik akıt Demir Çelik %21 %19 imento %25 %29 Tekstil %57 %30 Kimyasal %18 %64 ıda %18 %35 Tekstil boyama ve terbiye işlemlerinde enerji yoğun olarak kullanılmaktadır. plik, dokuma ve hazır giyim gibi proseslerde de ener i kullanımı azımsanmayacak derecededir. Elektrik ener isinin ve kömür, doğalgaz ve fuel-oil gibi ısı ener i kaynaklarının maliyetinin pahalı olması nedeniyle bu ener i kaynaklarının verimli kullanılması gerekmektedir [13]. Tekstil sektöründe de ener inin verimli kullanımı ama lı bir ok potansiyel verimlilik alışması bulunmaktadır. Bunlar arasında atık ısının ve atık suyun ener isinin geri kazanılması, ka aklar ve yetersiz bakım yüzünden kaynaklanan ener i kayıplarının önlenmesi, makinelerde ve iletim sistemlerindeki yalıtım sorunlarının özülmesi, kazan yalıtımı ve yakma karışımının en verimli şekilde yapılması sayılabilir 14]. Tekstil sektöründeki genel girdiler Tablo 2 de gösterilmektedir. Bu genel girdilerin i inde ener inin oranı yaklaşık 14 oranındadır. Bu oran üretim maliyetleri dikkate alındığında ok önemli bir yer teşkil etmektedir [13]. Tablo 2. Tekstil Terbiyesi Maliyet Dağılımı [13] Girdiler % Ücretler 30 Boya ve Kimyasal Maddeler 22 Ener i ( sı ve Elektrik) 14 Su Atık 4 Diğer 30 18 18
Tekstil endüstrisinde ipliklerin yıkanması, ağartma, boyama ve son ürünlerin yıkanması gibi işlemlerin başından sonuna kadar yüksek hacimlerde su kullanılmaktadır. Tekstil sanayi metal sanayinden sonra, yıllık toplam 1 1. 15.000 m 3 atık su oluşturmakta, bu suların yaklaşık 57 si arıtılmadan deşar edilmektedir [15]. Tekstil yaş işlemlerinde oluşan atık sular prosese bağlı olarak, örneğin haşıl sökme ve kaynatma işlemlerinde yüksek BO (Biyolo ik Oksi en htiyacı), ağartmada AO (Adsorblanabilen Organik alo enler), boyama işlemlerinde BO, KO (Kimyasal Oksi en htiyacı) ve metal i ermektedir. Boya, baskı ve apre işlemlerinde ayrıca u ucu organik bileşik (VOC) değerleri de yüksek ıkmaktadır [16]. Ayrıca, tekstil fabrikalarında daha düşük maliyetli olan nehir, göl ve kuyu sularının da ek kaynak olarak kullanımı yaygındır. Başlangı ta kullanılan büyük miktarlardaki suyun az bir kısmı üründe yer almakta ve sonu ta üründe kullanılmayan kısım ıktı olarak büyük hacimde oluşmaktadır. Bu nedenden dolayı, doğal su kaynaklarının tüketimi her ge en gün artmaktadır. Aynı zamanda atık su oluşumunu tetikleyerek temiz su kaynaklarının kirlenmesine ve evrenin tahribatına neden olmaktadır. Tekstilde suyun verimli kullanımı ve atık suların arıtılması su tüketiminin evreye verdiği etkiyi azaltacaktır [6]. Çevre duyarlılığının her ge en gün arttığı şu dönemde dünyadaki gelişmişlik seviyesinin takibi, insan ve evre sağlığını korumak maksadıyla bir ok kanun ve yaptırımlar öngörmektedir. Bu yaptırımlar gereği suyu ve ener iyi daha akıllıca ve verimli kullanmak işletmeleri rakiplerine kıyasla bir adım önde kılmaktadır. Endüstriyel düzeyde su ve ener i verimliliğinin işletmelere faydaları şu şekilde özetlenebilir: Su ve atık su masraflarından tasarruf, Enerji masraflarından tasarruf, Kimyasal masraflarından tasarruf, Yasal Mevzuata uyumun kolaylaşması, Daha düşük evresel etki, Firma ima ının iyileşmesi [16]. 19
Bahsi ge en tasarruflar doğrudan işletmeleri pozitif etkilediği gibi evreyi de etkilemektedir. şletmeciye korkutucu gelen evre düzenlemeleri ve kanunlar iyi bir işletme yönetimiyle ticarette rekabette pozitif ayrımcılık yaratabilir. Sektörde yapılan anketleri karşılaştırdığımızda yeşil farkındalığın hızla arttığı gözlemlenmektedir. Dolayısı ile yeşil pazar büyümekte ve gelişmektedir. Yeşil pazar artan rekabet şartlarında firmalar i in ticari olarak önemli fırsatlar sunmaktadır. Firmalar sürdürülebilir, ekolo ik etiketli ürünlerini pazara sunmakta, ok uluslu büyük şirketler sürdürülebilir üretim raporlarını yayınlamakta, ekolo iksürdürülebilir üretim i in tedarik zincirleri oluşturmaktadır. Türk Tekstil sektörünün de bu pastadan pay almasını sağlamak, yasa yapıcı kurumların yeşil düzenlemelerine uyum sağlamak ve hazırlıklı olmak i in Türk Tekstil sektöründe sürdürülebilir üretim alt yapısının oluşturulması gerekmektedir. 20 20
4. Ü K Mİ D T K Tİ KTÖRÜ UYGULANAN R DÜ M R Ülkemizde, tekstil sektörüne yönelik yapılan alışmalardan biri Çevre ve ehircilik Bakanlığı tarafından yayınlanan, 14 Aralık 2011 tarihli Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği dir. (Sayı: 2 142). Tebliğ de ifade edildiğine göre MET (Mevcut En yi Teknikler), kirliliğin ve bütün olarak evre üzerindeki olumsuz etkilerin önlenmesi, bunun mümkün olmadığı yerlerde de en aza indirilmesi amacıyla tasarlanmış emisyon deşar sınır değerlerine prensipte temel sağlamak üzere belirli tekniklerin uygulanabilirliğini gösteren, faaliyetlerin ve işletim yöntemlerinin geliştirilmesi sırasındaki en etkin ve ileri aşamayı ifade eder [4]. Daha detaylı tanımlayacak olursak, Mevcut: Ekonomik ve teknik a ıdan uygun koşullar altında, maliyet ve avantajları göz önünde bulundurarak ilgili endüstriyel sektörde uygulamaya izin verecek düzeyde geliştirilmiş En iyi: Çevrenin bir bütün olarak yüksek seviyede korunmasında diğer tekniklere göre en etkin olan. Teknikler: em kullanılan teknolo i hem de tesisin tasarım, inşa, bakım, işletilme ve kapatılmasında kullanılan yöntem dir[17]. Tebliğ kapsamındaki yapılması istenen bazı MET örnekleri şöyledir 4 ; - Biyolo ik olarak kolay ayrışabilen yüzey aktif maddelerin kullanılması, - Farklı işlemleri tek adımda birleştirme olanaklarının araştırılması, - Su ve ener i israfını engellemek i in, üretim prosedürlerinin dokümante edilmiş halde bulundurulması ve alışanlar tarafından kullanılması, - Ekipmanların titreşimini azaltmaya yönelik önlemler alınması ve duvarlarda ses izolasyonunun yapılması gibi. 21 21