NEDEN BİLİM? B NEDEN EVRİM? Prof. Dr. Ali Nihat Bozcuk Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji BölümüB
NEDEN BİLİM? B Baş döndürücü bir hızla h gelişen en bilim ve teknoloji çağında yaşamaktay amaktayız. İnsan hayatı bilimle şekillenmekte, refahı bilimle sağlanmaktad lanmaktadır. Evrenin kökeninden k keninden nanoteknolojiye,robotikten genomiks e, iletişim im-bilişim teknolojisinden gen tedavisine kadar bilim ve teknoloji savaşı şımı devam ediyor.
BİLİM M NEDİR R? Tanımlardan birisi doğal bilmlere daha uygun görülüyor: Fiziksel ya da maddesel dünyand nyanın n gözlem g ve deney yaparak elde edilen sistematik bilgisidir. Araştırmalar rmalar büyük b çoğunlukla üniversitelerimizde yapılıyor. yor.
Türkiyenin dünya bilimsel sıralanmass ralanmasındaki ndaki yeri 1983 te 41.sırada iken,2006 da 20. sıraya s yükseldi. Ancak,Ülke olarak aldığı ığımız z bilimsel atıflar ve yaptığı ığımız z patent başvuru sayısı bu oranda artmamış ıştır. Ayrıca, araştırma rma ve geliştirme için i in GSMH dan ayrılan pay,ileri ülkelerde ayrılan paya göre g çok gerilerde. Bunları gerçekle ekleştiren bilim insanlarıdır,e r,eğitilmiş beyinlerdir. Çağdaş dünyada bilim ve teknoloji ilişkisi giderek belirginleşmektedir. Tüm m bunlar toplumları etkilemekte ve sonuçta değerler erler sistemini alt üst etmektedir.
O zaman, Neden Bilim? diye sorulunca, bunun kısa k yanıtı olarak çünk nkü bilim kalkınman nmanın n anahtarıdır diyebiliriz. Ayrıca, Eğitim yoluyla insanı değiştirmedikce kalkınma dediğimiz imiz gelişme görülemez. lemez.
Türkiye de Bilim GündemiG Dünyada ve ülkemizde bilim, emperyalizmden ve Ortaçağ düşüncesinden kaynaklanan iki yönly nlü bir saldırı altındad ndadır. Bu saldırılar ların n temel amacı,, bilimin, toplum hayatının merkezinden uzaklaştırılarak larak etkisizleştirilmesi; tirilmesi; genel düzlemde d güvenilirlig venilirliği i sorgulanan, sadece dar uzmanlık k alanlarında nda geçerli erli ve bütünüyle b teknik nitelikte bir etkinliğe e indirgenmesidir. Bilim gündemig ndemi,, günümüzde g bu amaçlar doğrultusunda yalnızca doğrudan getirisi olan sorunlara kısıtlanmk tlanmış,, bilimsel çalışma süres reçleri ticarileştirilmi tirilmiştir. tir. Bilimin uğratu ratıldığı bu dönüşümün n gerçekle ekleştirilmesinde kullanılan lan temel araç da, bilginin, kamu değeri eri olmaktan çıkarılıp p alış ışverişin in konusu olan özel bir değişim im değeri eri haline getirilmesi olmuştur.
Büyük k Atatürk rk ün Dünyada her şey için, i in, uygarlık k için, i in, yaşam am için, i in, başar arı için in en gerçek ek yol gösterici g bilimdir, fendir. Bilim ve teknoloji dışıd ışında yol gösterici g aramak aymazlıkt ktır, bilgisizliktir ve hıyanettirh yanettir Yalnız; Binlerce yıl y önceki bilim ve teknik dilinin çizdiği i ilkeleri, şu u kadar bin yıl l sonra bugün, olduğu u gibi uygulamaya kalkış ışmak elbette bilim ve tekniğin in içinde i inde bulunmak değildir ildir ilkesi gereğince bilimi hayatın n merkezine çekmek ve onu geleceğimizin kurulmasında temel araç konumuna getirmek durumundayız. Şimdilerde ise; bizde bilim özetle siyaset-tarikat-ticaret ilişkisinin uçurumundadır. r.
EVRİM M BİLİMİB Tüm m canlılar ların n ortak atadan değişerek erek gelmiş olduğu, u, evrimin tarihsel gerçeği olarak, 150 yıla y yakın n bir süredir s bilimcilerce sorgulanıyor. Fakat, yaşam amın n evrimi hakkında her şeyi tam bilmesek de, mekanizması ve tarihi hakkında detayda ayrılıklar olsa da, bu bilim dalı,, maddenin atomik yapısı ya da dünyand nyanın n güneg neş çevresinde dönmesi d kadar bilimsel bir gerçektir. ektir.
Amerikalı ların (ABD liler) yaklaşık% 40 ı insan türünün tanrı tarafından doğrudan yaratıldığına inanır (Futuyma, 2005). Science (2006) ta yayınlanan bir araştırmaya rmaya göre 34 ülke arasında Türkiye, T Evrim Teorisine inancın n en düşük d k olduğu ülke iken, ABD en sondan ikinci sıradads radadır. r. Homo sapiens in diğer primatlarla birlikte ortak bir atasoydan evrimleştiğine inanmıyorlar. Öte yandan, Avrupa da yerleşik resmi bir dini olan İtalya bile evrim gerçeğini sorgulamıyor. Avrupalılar ABD lilerin evrimi yanlış ve eksik algılamasına şaşırıyorlar.
Bunların n dışıd ışında, pek çok koyu dinsel inançlı insan evrime, Tanrının n yaratma eyleminin devam edebilmesi için i in gerekli olan doğal bir mekanizma olarak bakarlar. Papa John Paul II,, 1996 da evrim gerçekli ekliğini ini doğrulam rulamış ve Katolik kilisenin teolojik doktrini ile evrim arasında bir çatışma olmadığı ığını vurgulamış ıştır r (The( Quart.. R. of Biology 72: 381-406). Papanın n görüşüg teistik evrim e e yakınd ndır: Buna göre Tanrı doğal yasaları (Doğal seçilim gibi) koydu, ve evrenin kendi başı şına, daha başka doğaüst stü müdahale olmadan ilerlemesine/yürümesine izin verdi.
NEDEN EVRİM? Evrim: Canlı ve cansız z sistemlerin zaman içinde i inde değişim im sürecidir. s Bizim bu sempozyumdaki konumuz "biyoloji eğitiminde e evrim" (canlılar ların evrimi ve bunun eğitimi) e olacaktır. Gen etkinliğini ini düzenleyen d mekanizmaları keşfetti fettiği i için i in Biyoloji ve Tıpta T Nobel Ödülünü kazanmış olan büyük b genetikci François Jacob 1973 te bu konuda şunları söylemiştir: tir: Biyolojide birçok genelleme vardır, r, fakat çok değerli erli olan birkaç tanedir. Bunlar arasında, evrim kuramı en önemli olanıdır; çünk nkü, çok değişik ik kaynaklardan toplanan ve ayrı ayrı nitelikteki gözlemler yığıy ığınını biraraya getirir; canlılarla larla ilgili tüm m disiplinleri birleştirir; çok çeşitli organizmalar arasında bir düzen d kurar ve bunları yerkürenin renin geri kalan kısmk smına sıkıca s bağlar; kısaca, k canlılar lar dünyasında nda çok türlt rlülüğünün n mantıksal bir açıklamasını sağlar. lar.
Eğitim görmg rmüş herhangi bir kimse, evrim hakkında birşeyler bilmelidir ve okullarımızda neden evrim okutulması gerektiğini ini anlamalıdır.
DNA yapısının n ortak buluşcusu ve Nobel ödüllü bilim adamı James Watson: bugün n evrim teorisi, köktendinci k ktendinci azınl nlık k dışıd ışında, herkesin kabul ettiği i bir gerçektir. ektir. diye kaydetmiştir. tir.
Evrimsel biyolojinin özü,, evrim olayının geçmi mişini ini tanımlamak ve bunun nedenlerini ve mekanizmalarını analiz etmektir. Evrimsel biyoloji alanında, nda, bütün b canlılar ların n tüm t özellikleri evrimsel değişimin imin tarihi ve ürünleridir. Nitekim, Bizim kendi türümüzde, t kültk ltürel kalıtım (sosyal kültürel evrim) tarihsel değişimin imin temelidir diyor J. Maynard Smith (2002).
Evrimsel biyoloji ile diğer biyolojik disiplinler şu u konuda gerçeği paylaşı şırlar: Çoğu u kez görünmeyen g olay ya da nesneler hakkında yorumlar yaparız. Geçmi mişteki evrimsel değişimleri imleri işlerken göremeyiz; g aslında ne DNA kopyasını,, ne de büyüme b ve üremeyi düzenlediğini ini bildiğimiz imiz hormonu da görebiliriz.
Bilimde çok çeşitli olay ve gözlemleri g açıklayan birbiri ile ilgili bir grup hipotez, böyle sınamalarla s kuvvetle desteklenirse, o zaman kuram adını alır. Jacob ve Watson'un dediği i gibi kuram yalnızca bir tahmin değildir. Kuram, kuantum kuramı,, atom kuramı ya da hücre h kuramı gibi iyi desteklenen ve geniş bir açıklama çerçevesi evesi sağlayan ilkeler için i in saptanmış onurlandırıcı bir terimdir.
Doğal seçilimin imkansızı yaratmak konusundaki gücünü baz bazı invitro invitro deneyler göstermektedir Maynard Smith,, 2002
Bilim ve İnanç İleri Dünya D ülkelerinde biyologlar ve diğer bilimciler, yaratılış ışçılığıığı çağrıştıran herhangi bir bilimsel eğitim e müfredatının n okullarda uygulanmasına na karşı şıdır. Ayrıca bunun serbest konuşma hakkına karşı olduğu, u, ya da dinsel inançlar ları söndürme amaçlı olduğu u da söylenemez. s Fen dersleri ile dinsel bilgi ve eğitiminin e birlikte verilmesi genelde eğitim e ve özellikle de çağdaş fen eğitimi e anlayışı ile bağda daştırılamaz. lamaz. Laik, demokrat ve sosyal bir devlet olan Türkiye T Cumhuriyeti nde eğitimin e çağdaş olacağı Anayasanın n 42. maddesinde yazılıdır. Bu Anayasa maddesi Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve İnkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim e esaslarına göre, g Devletin gözetim g ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz. lamaz. demektedir.
Doğal bilim, gerçeklerin eklerin kolleksiyonu değildir; doğal olayları anlamayı sağlama sürecidir. Hipotezler ileri sürme, s bunları gözlemsel ve deneysel kanıtlarla test etmeyi içerir. Matematikte olduğu u gibi hipotezler ispatlanmaz, geçiçi olarak kabul edilir, izleyen kanıtlara göre g değişir, ir, kapsam alanı genişler ya da reddedilir ya da daha iyi bir hipotez tasarlanabilir. Benzer konulardaki destek görmg rmüş hipotezler bir arada bir kuram a da dönüşebilir. d (Evrim kuramı gibi).
Bilimciler teker teker bir hipotezi işleseler i de, bilim insanları topluca, herhangi bir bilimsel inanca, güvenilir g tersine kanıtlar ortaya çıkınca, geri dönülmez tarzda bağlı kalmaz. Kanıtlar nasıl l gerektiriyorsa öyle olmaları,, yapmaları ve fikirlerini değiştirmeleri gerekir.
Böylece bilim sosyal bir süres reçtir, geçici ici- sorgulayıcıdır. r. İnançları ve yetkeyi (otoriteyi) sorgular. Görüşlerini sürekli s olarak kanıtlarla birlikte sınar. s Biyoloji de birçok bilimsel iddialar (savlar), gerçekte ekte doğal seçilim sürecinin s bir getirisidir; bilimcilerin fikirleri, birbiri ile yarış ışarak böylece b keşif dünyasd nyası ve gücüg içinde inde büyüyerek b yerek ilerler. Bilim bu yönüyle, y yle, iddialarını kanıtlamak için i in test/deney/sınama nama yöntemini y kullanmayan yaratılışçılık tan ayrıdır. r. Ayrıca, yaratılışçılık doğal dünyayd nyayı açıklamak için in zamanla kapasitesini geliştiremez.
Eğitim * Eğitim, kişileri yeni icat ve buluşları daha kolay kabul edebilir hale getirir. * Teknik, ekonomik ve siyasal kararları verme durumunda olan sorumlulara gerekli bilgi ve beceriyi kazandırır. * Eğitim, kişilerin çağdaş topluma uyum gücünü arttıran ve dolayısıyla düşünce ve davranış değişimine yol açan bir eylem sürecidir.
Gelin görün g n ki Sultan Abdülhamit II'nin son Maarif Nazırı (Eğitim Bakanı) Haşim Paşa (1852-1920) 1920) [1903-1908 1908 yıllary llarında bakanlık k yapmış ıştır]; Darülfünun (üniversite)( öğrencilerin ahlakını bozuyor diyerek kapatılmas lmasını önermiştir. Aynı Nazır: Mektepler olmasa Maarifi ne güzel g idare ederdim diyen kişidir. idir. Rastlantıya bakın n ki, 2005 yılında y ülkemizde Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri: Evrim dersi ile öğrencilerin beyinlerinde tahribat yapılıyor yor diyebiliyor (gazetelerden). Oysa, çağdaş evrim bilimi düşünmeyi d öğretiyor; ırk kavramını, öjeniyi reddediyor. İnsan ve toplumların geleceğine kuramsal ve uygulamalı katkılar sağlıyor. Ayrıca, kuşku duymayı ve düşünme d disiplinini öğretiyor.
Şimdilerde basın n haberlerine göre, ilköğretim 4. ve 5. sınıflara düşünce eğitimie itimi dersi konacakmış ış. Bu dersi hangi öğretmenler verecek, felsefe öğretmeni mi? Hayır.
Biyoloji Kitaplarında Yaratılış ış ve Evrim Yurdumuzda yaratılış görüşünün biyoloji müfredatına ve ders kitaplarına girişi 1985 yılına rastlamaktadır. *1962, 1968, ve 1982 yılında basılan biyoloji kitapları evrim konusunu genelde bilimsel ölçütler içinde vermiştir. *Ancak 1985 ten 1998 yılına kadarki dönemde ise yaratılış görüşü evrim kuramına bir alternatif olarak sunulmaktadır. *1995 yılındaki hariç tutulursa (yaratılış görüşü yer almaz) 1985, 1992 ve 1998 de basılanlar, evrim kuramının eleştirisine ayrı bir başlık altında yer verirken, yaratılış görüşü eleştirilmemiştir. *2000 ve 2003 yıllarının kitaplarında yaratılış görüşü eleştirilerek sunulmuştur (Öztürkler, 2006). *2004 yılında y basılan (2005 ve 2006 yıllary lları da buna benzemektedir) ve öğrencilere bedava dağı ğıtılan Fen Bilgisi 8. sınıf s f kitabında evrim teorisi ile ilgili bilgiler dengesiz olarak verilirken bu teorinin adı kullanılmam lmamış,, yalnızca üç kez evrim sözcüğü kullanılm lmıştır. Lise 3. sınıf s f biyoloji kitabında ise, önce Yaratılışış Görüşü ü anlatılm lmıştır: Tüm canlı ve cansız varlıklar Tanrı tarafından yaratılmıştır. Evrendeki her bir varlık bir amaca yönelik olarak yaratılmıştır. Bu amacı belirleyen de Tanrı nın kendisidir denerek daha sonra yeralan canlıların evrimi ile ilgili görüşler zayıf düşürülmüştür. Bu zihniyetle yazdırılan kitaplarla yapılan eğitim, toplumu ileriye değil geriye götürebilir ancak.
Eğitimde Yaratılış ış ve Evrime Eşit E Zaman mı? m Biyolojik çeşitlilik ve canlılar ların n karakteristik özellikleri için i in ileri sürülen s yaratılış ışçı açıklamalar, bilimsel yöntemle y uyuşamad amadığına göre g yaratılış ışcı görüş ile evrimsel teoriye eğitimde e eşit e zaman, verilmeli mi? Nasıl l ki bugün n kimya derslerinde öğretmenler simyayı öğretmiyorlarsa, yerbilimi derslerinde yerkürenin renin düz d (tepsi biçimli) imli) olduğuna una dair eski kaydı ve ayrıca depremin eskiden varsayılan nedenini hiç zikretmiyorsa, biyoloji disiplini içinde i inde de evrim dersini anlatırken dinsel görüşlere g eşit e ağırlık k verilmemelidir. Bu konular din kültk ltürü ve ahlak bilgisi dersinde anlatılmal lmalıdır.
Bilim ve din aynı alanlarda hüküm h sürmezler. bilim öğrenir, din öğretir. Bilimin itici gücüg kuşkudur; kudur; dinin çimentosu ve tutkalı inançtır. r. İkisinin yetki alanlarını karış ıştırmamak gerekir. Bilim dünyayd nyayı anlamaya çalışır; dinler ve felsefeler insan yaşam amına bir anlam verme görevini üstlenmişlerdir. lerdir.
Uygarlık k yolunda yürümek y ve başar arılı olmak, yaşam amın n koşuludur. Bu yol üzerinde duraklayanlar ya da bu yol üzerinde ileri değil geriye bakmak gaflet ve cehaletinde bulunanlar, genel uygarlığı ığın n coşkun seli altında boğulmaya mahkumdurlar. Uygarlık k yolunda başar arı yenileşmeye bağlıdır (ATATÜRK ün 30.08.1924 Başkomutan Savaşı ikinci yıldönümündeki ndeki söylevinden) s
Değerli katılımcılar, Bu sempozyumda evrim biliminin evrensel gerçekliği, yeni veriler ışığında güncel konumu ve ileriye dönük beklentileri ile pratik yararları dile getirilecektir. Ayrıca, Eğitim sistemimiz içinde yeralan doğal bilimler alanındaki Fen bilgisi ve Biyoloji derslerinin kapsamı içinde evrim olgusunun yeri ve önemi, niye ve nasıl öğretilmesi gerektiği üzerinde durulacaktır.