İyon Kanalları ve Epilepsi Patojenezindeki Rolleri



Benzer belgeler
KAS SİNİR KAVŞAĞI. Oğuz Gözen

FTR 231 Fonksiyonel Nöroanatomi. Sinapslar. yrd.doç.dr. emin ulaş erdem

DİNLENİM MEMBRAN POTANSİYELİ. Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

NÖROMUSKÜLER HASTALIKLAR TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

Nöron uyarı gönderdiğinde nörotransmitterleri barındıran keseciklerin sinaptik terminale göçü başlar.

SİNİR HÜCRELERİ. taşınması çevresel sinir sistemi tarafından meydana getirilen sinir hücreleri tarafından gerçekleştirilir.

Psikofarmakolojiye giriş

İ. Ü İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Prof. Dr. Filiz Aydın

Sinir Sistemi. Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

Davranış ve Nörogenetik

Santral Sinir Sistemi Farmakolojisinin Temelleri. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

Elektrokimyasal İleti II

Beynin Anatomik Açıdan İncelenmesi ve Beyin Sisteminin İşleyişi

SİNİR SİSTEMİ VE EGZERSİZ

SİNİR KAS İLETİSİ - ÇİZGİLİ KASDA KASILMA

MEMBRAN POTANSİYELLERİ HÜCRELERİN ELEKTRİKSEL AKTİVİTESİ

SİNİR SİSTEMİ Sinir sistemi vücutta, kas kontraksiyonlarını, hızlı değişen viseral olayları ve bazı endokrin bezlerin sekresyon hızlarını kontrol eder

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA

İSTİRAHAT MEMBRAN POTANSİYELİ & AKSİYON POTANSİYELİ. Prof.Dr. Mitat KOZ

ANKSİYETE BOZUKLUKLARINDA ANTİEPİLEPTİKLERİN KULLANIMI

SĐNAPTĐK POTANSĐYELLER

KAS FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 103: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ GELİŞİMİ

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 103: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ GELİŞİMİ

2 tip düz kas vardır: 1. Viseral düz kaslar. (mide, barsak, üreter, damarlar) 2. Çok üniteli düz kaslar (iris kasları, piloerektör kaslar)

NÖROLOJİK KANALOPATİLER- MEKANİZMALAR. ÇÜ Tıp Fak Biyofizik AbD

SĐNAPTĐK ĐLETĐ BĐYOFĐZĐĞĐ

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuğa yaklaşım Epileptik sendrom kavramı

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 103: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ GELİŞİMİ

HÜCRE ZAR SİSTEMLERİ. Yüzey (plazma) zarı: Tüm hücrelerde var. İç zar: Ökaryotik hücrelerde var.

Kalp Fonksiyonları KALP FİZYOLOJİSİ. Kalp Fonksiyonları. Kalbin Lokalizasyonu ve Ölçüleri. Kalbin Lokalizasyonu ve Ölçüleri. Dolaşım Sistemleri

4- Aksiyon Potansiyeli

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren

SİNİR SİSTEMİ. Hazırlayan: Yrd.Doç.Dr. Yosun MATER

SİNİR SİSTEMİ DERS PROGRAMI

SİNİR SİSTEMİ DERS PROGRAMI

Merkezi Sinir Sistemi İlaçları

SİNAPTİK İLETİM: SON PLAK POTANSİYELİ OLUŞUMUNDA MODELLEME VE SİMÜLASYON ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA

İYİ HUYLU SÜT ÇOCUĞU NÖBETLERİ. Doç. Dr. Uluç Yiş DEÜTF Çocuk Nöroloji İzmir

BMM307-H02. Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK

PODOSİT HÜCRE MODELİNDE PROTEİNÜRİDE, SLİT DİYAFRAM PROTEİNLERİ GENLERİNİN EKSPRESYONU VE FARMAKOLOJİK MODÜLASYONU

HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücrenin fiziksel yapısı. Hücre membranı proteinleri. Hücre membranı

SİNİR SİSTEMİ DERS PROGRAMI

Hücre Yüzey Reseptör Çeşitleri

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

SİNİR SİSTEMİ. Dicle Aras. Sinir, sinir sistemi, yapısı ve fizyolojik sınıflaması

Dolaşım Sistemi Fizyolojisi - 2. Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

Kriyopirin İlişkili Periyodik Sendrom (CAPS)

İnsan beyni, birbiri ile karmaşık ilişkiler içinde bulunan nöron hücreleri kitlesidir. Tüm aktivitelerimizi kontrol eder, yaradılışın en görkemli ve

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 6 a

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II SİNİR SİSTEMİ V. DERS KURULU (24 MART

11. SINIF KONU ANLATIMI 25 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-9 ÇEVRESEL (PERİFERİK) SİNİR SİSTEMİ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II SİNİR SİSTEMİ V. DERS KURULU (21 MART MAYIS 2016)

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı KAS FİZYOLOJİSİ. Düz Kas. Dr. Sinan CANAN

Epilepsi Beynin eksitatör ve inhibitör dengesinin bozulması sonucu meydana gelen nöronal deşarjlarla karakterizedir.

BİYOSİNYAL İLETİMİ 1

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuk Epileptik sendrom kavramı ve West

HÜCRE VE SİNİRSEL İLETİ. Prof Dr. Muzaffer ÇOLAKOĞLU

Fizyoloji ve Davranış

SİNİR SİSTEMİ. Duyusal olarak elde edilen bilgiler beyne (yada tam tersi) nasıl gider?

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

KAS FĐZYOLOJĐSĐ. Doç.Dr.Nesrin Zeynep Ertan

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

Sinaptik İleti DOÇ. DR. VEDAT EVREN

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University

7. PROKARYOTLARDA GEN İFADESİNİN DÜZENLENMESİ

7. PROKARYOTLARDA GEN İFADESİNİN DÜZENLENMESİ

skelet sistemi tek ba ına vücudu hareket ettiremez. Herhangi bir hareket için gerekli kuvvet kaslar tarafından sa lanır. Kas dokusu vücutta oldukça

SİNİR R S İSTEMİ EGZE Z RS R İZ

Transforming growth factor ß. Sinyal molekülleri, reseptör ve ko-reseptörler C. elegans tan insana kadar korunmuştur.

BİLİŞSEL NÖROBİLİM BİLGİ İŞLEME SÜREÇ VE YAKLAŞIMLARI

Kriyopirin İlişkili Periyodik Sendrom (CAPS)

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14

HÜCRE ZARINDA TAŞINIM

Öğr.Gör. Nihan SOMUNCU Öğr.Gör. Hatice SOLAK

HORMONLAR VE ETKİ MEKANİZMALARI

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz Aydın

Duysal Sistemlerin Genel Özellikleri, Duysal Reseptörler. Dr. Ersin O. Koylu E. Ü. Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı

KAS VE HAREKET FİZYOLOJİSİ

ELEKTROENSEFALOGRAFİK FOKAL EPİLEPTİK DEŞARJLAR VE JENERALİZASYON BELİRTEÇLERİ

Santral (merkezi) sinir sistemi

II-TUTUCU BAĞLANTILAR =Anchoring junction

Hücreler arası Bağlantılar ve Sıkı bağlantı. İlhan Onaran

Proteinlerin Primer & Sekonder Yapıları. Dr. Suat Erdoğan

b. Amaç: Hücre zarının yapı ve fonksiyonları ile ilgili genel bilgi öğretilmesi amaçlanmıştır.

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

TRANSLASYON VE DÜZENLENMESİ

ATRİYAL FİBRİLASYON MEKANİZMALARI ve KLİNİK ÖZELLİKLERİ. Dr. Ayşen Ağaçdiken Ağır Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD

Otozomal Dominant ve Otozomal Resesif Bozukluklar. Hüseyin Çağsın 18/09/2015

Anksiyete ve stres tepkisinde iyonotropik glutamat reseptörlerinin rolü ve tedavi seçenekleri. Doç. Dr. M.Murat Demet

MĠTOKONDRĠ KALĠTE KONTROLÜ: PINK-1/PARKĠN ĠLĠġKĠSĠ. Cansu Çelik, Mert Yiğitbaşı, Özer Tuç, Doğuşcan Kurular. Danışman: Prof. Dr. F.

AF Konusunda Klinik Pratikte Kullanılan Genetik Çalışmalar Türkiye de Durum Ne?

Nikotinik Asetilkolin Reseptörlerinin Farmakolojisi. Dr. Vahide Savcı. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji AD

Transkript:

ARŞİV 2010; 19: 72 İyon Kanalları ve Epilepsi Patojenezindeki Rolleri Yrd.Doç.Dr. Ahmet AKAY*, Dok.Öğr. N.Ceren SÜMER-TURANLIGİL* Dr.Yiğit UYANIKGİL** GİRİŞ İyon kanalları membranın lipid çift tabakasını kesen ve bu tabaka boyunca iyonların hareketini kolaylaştıran makromoleküler protein komplekslerdir. İyon kanalları, membranda 3-5Å çapta delikler oluşturur ve iyonların hareketi bu delikler aracılığıyla gerçekleşir. İyonların membranlardaki hareketi yaşamın her şekli için hayatidir ve bakterilerden insanlara kadar evrimsel olarak korunmuştur. Membran potansiyelinin kaynağı kanallar boyunca iyon akımıdır ve hücrenin elektriksel uyarılabilirliği için olmazsa olmazdır. Bu iyon translokasyonunun aracılık ettiği hücresel olaylardan birisi de ozmotik dengenin yani hücresel ph nın düzenlenmesidir. Ayrıca, kanallardan akan iyonlar Ca ++ gibi bir ikincil habercinin kaynağı olarak hücre içi sinyallemeye katılabilir 1. İyon kanalları her biri farklı bir gen tarafından kodlanan farklı alt birimlerden oluşur. Ligand (nörotransmiter) kapılı ve voltaj kapılı olmak üzere iki majör alt sınıfı vardır 2. 1. Ligand Kapılı İyon Kanalları Nikotinik asetilkolin reseptörü (nachr) kanalı Omurgalılarda bulunan nachr ler, kas hücrelerinin postsinaptik kanallarıdır. Doğrudan nörotransmiterlerle açılırlar. Kası destekleyen sinirin elektriksel olarak uyarılması çok sayıda nachr ile birleşmeye yetecek kadar asetilkolin salar. Kanalların açılması sodyum ve potasyum iyonlarının akışında değişikliğe yol açar ve depolarizasyon meydana gelir. Bunun sonucunda voltaj-kapılı kanallar açılır ve kas kasılır. Bu kanallara nikotinik denmesinin * Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Biyofizik Anabilim Dalı, İZMİR ** Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı, İZMİR 72

sebebi aynı zamanda nikotine de bağlanabiliyor olmalarıdır. nachr leri pentamerik proteinlerdir. Alt üniteleri α (2 adet) β γ ve δ zincirleri içerir. ACh nin bağlanma bölgeleri α zincirlerde lokalizedir (Şekil 1). nachr leri omurgalılarda olduğu gibi nematodlarda ve böceklerde de bulunur ve alt birimlerin evrimsel ayrımının bir milyar yıl önce başladığını gösterir 3. Şekil 1. AChR nün şematik çizimi ve üç boyutlu yapısı 4. GABA ve Glisin reseptör kanalları Memeli merkezi sinir sisteminde (MSS) hızlı inhibitör iletim, GABA A veya glisin reseptörlerindeki klora duyarlı kanalların açılmasını gerektirir. GABA A reseptörleri beyine dağılmışken glisin reseptörleri büyük oranda beyin sapı ve omuriliğe dağılmıştır. Glisin reseptörü, ACh reseptörüne benzer şekilde beş alt birim içerir. Ortak bir merkezi delik (core) etrafında gruplaşmış beş alt birim benzer pentamerik düzenlenme (α3β2) gösterir 3. Birçok nöron 3 çeşit GABA reseptörü içerir: A, B ve C. MSS de GABA A reseptörleri α2β2 zincirlerini ve ek γ veya δ zincirlerini içerir. Farklı bölgelerde farklı alt birim kombinasyonlar bulunur. Nöral gelişimde rolü vardır 5. 73

5-HT-kapılı kanal 5-hidroksitriptamin (serotonin) en az dört faklı reseptörü aracılığıyla etki gösterir. Bunlardan üç tanesi G-proteini ve ikincil-haberci sistemler aracılı yavaş yanıtlar üretir; fakat 5HT 3 reseptörü ligand kapılı bir iyon kanalıdır ve dolayısıyla hızlı sinaptik yanıtlar üretir. Reseptörün amino asit dizisi Torpedo balığının nach reseptörünün α alt birimiyle %27 benzerlik gösterir ve transmembran heliksleriyle benzer bir yapıdadır 3. Glutamat reseptör kanalları Glutamaterjik iletim, öğrenme ve bellek oluşumlarının altında yatan uzun süreli değişikliklerde yer alır. Moleküler klonlama çalışmaları glutamat reseptör kanallarını oluşturan protein zincirlerinin nachr ailesininkilerden daha uzun olduğunu göstermektedir. Kanalların alt birimleri arasında çeşitlilik vardır ve bu, alternatif kesilme (alternative splicing) ile sağlanmaktadır. Örneğin, NMDAR1 alt birimindeki 3 ekzonun alternatif kesilmesi beynin farklı bölgelerinde eksprese olan 8 farklı varyant meydana getirir 3. Glutamat reseptörleri iki kategoriden birisine uyar: hızlı eksitatör nöral iletime aracılık eden ligand-kapılı iyon kanalları (iyonotropik, iglur) ve yavaş, modülatör nöroiletime aracılık eden G-proteiniyle eşleşmiş reseptörler (metabotropik glutamat reseptörleri). Sekiz farklı mglur alt tipleri klonlanmış ve tanımlanmıştır, ve bu reseptörler farklı nöroanatomik dağılımlar ve özel farmakolojik ve hücre içi sinyalleme özellikleri gösterirler. Glutamat, sinaptik yarığa bir kere salındıktan sonra postsinaptik iglur lerinin üç alt tipinden birisine bağlanabilir: N metil-d-aspartat (NMDA) reseptörüne, a-amino-3- hidroksi-5-metilisoksazol-4-propionik asit (AMPA) reseptörüne veya kainik asit (kainat) reseptörüne 14. İyonotropik glutamat reseptör (iglur) alt birimleri 3 transmembran segment (M1, M3 ve M4), bir sitoplazmaya bakan loop (M2), ve hücre içi ve dışı kısımlar içerir. NMDA reseptörleri daha çok depolarize hücrelerde açıktır ve kalsiyum iyonuna çok geçirgendir 6. Yüksek glutamat düzeyleri nöron ölümüne yol açarak yukarıda yazılan Hungtington ve Alzheimer hastalıkları gibi nörodejeneratif hastalıklara zemin 74

hazırlayabilir 3. 2.Voltaj-Kapılı İyon Kanalları Voltaj-kapılı iyon kanalları büyük, geniş bir gen ailesinin üyeleridir. Bu ailedeki birçok iyok kanalı membran depolarizasyonuna yanıt olarak açılır ve yüksek derecede voltaja bağımlılık gösterir 5. Bu sınıftaki iyon kanalları Voltajkapılı Na + ve K + kanallarıdır. Hodgkin ve Huxley e göre akson membranındaki iyonik akım, membranın sodyum ve potasyum iyonlarına geçirgenliğinin değişmesine dayalıdır 3. Voltaj-kapılı katyon kanalları benzer yapısal özelliklere sahiptirler. Temel birim beşinci ve altıncı domain arasından geçen iyon deliğiyle birlikte altı adet transmembran domain şeklindedir. Voltaja bağımlı hızlı inaktivasyon mekanizması, N-terminal halka yapısında bulunur 7. Voltaj kapılı sodyum kanalı Voltaj kapılı sodyum kanalları instrinsik nöron ve kas uyarılabilirliğinin anahtar mediyatörleridir. Sıçan beynindeki sodyum kanalları temel büyük bir α alt birim ve iki küçük yardımcı alt birim (β1 β4) içerir 1,8. Epilepsi, migren, nörodejeneratif hastalıklar ve nöropatik ağrı gibi birçok nörolojik hastalık sinirsel uyarılabilirlikte bozukluk içerir. Bu hastalıklarda voltaj-kapılı sodyum kanallarının yer aldığına dair kanıtlar vardır ve sayıları gittikçe artmaktadır 8. Voltaj kapılı kalsiyum kanalı Kalsiyum kanalları birçok omurgasız kasları ve omurgalıların düz kaslarında voltaj kapılı depolarizasyonun tamamından sorumludur ve omurgalıların kalp kasında aksiyon potansiyelinin plato fazı boyunca depolarizasyonu sağlamakla görevlidir. Birçok kas ve salgı hücresinde ve sinir uçlarında kalsiyum iyonu derişimini kontrol etmekte kritik önemleri vardır. Ayrıca, ikincil haberci oldukları için, kalsiyum iyonlarının membran potansiyelini etkileyebilecek başka hücre içi kontrol mekanizmalarını da kontrol etme özelliği vardır. Yapısal olarak geniş bir α a na a lt birim ini ve 75

yanında yardımcı α2, β, γ ve δ alt birimlerini içerirler. Kalsiyum kanalları çeşitlilik gösterir. T tipi kanallar daha düşük eşiğe sahiptir, L-tipi kanallar dihidropiridinle bloke olur, P tipi kanallar ω-aga-iva (örümcek zehirinin peptid bir bileşeni) ile bloke olur ve N tipi kanallar ω-konotoksin ile bloke olur. Q ve R tipi kanallar da tanımlanmıştır 3. Kalsiyum kanalları membranın uyarılabilirliğinin, iletim maddelerinin salımının ve gen ekspresyonunun önemli modülatörleridir. Mutasyonlar kalsiyum kanal girişini etkileyebilir ve kanal hasarları epilepsi patojenezine katılabilir fakat buna yol açan mekanizmalar tam tanımlanmamıştır 9. Voltaj kapılı potasyum kanalı Membranın depolarizasyonu voltaj kapılı potasyum kanallarını aktive eder. Bu kanallar bir kere açılınca konsantrasyon gradyanı boyunca potasyum iyonlarını elektrik alana karşı iletir. Bu dışa yönelen akım, membranın repolarizasyonuna neden olur. Potasyum kanalı birbirine eş olmayan alt birimlerden oluşan bir heteromultimerdir (Şekil 2). Heteromultimer oluşturma yeteneği, potasyum kanallarının işlev çeşitliliğine olanak tanır. Omurgalılarda sekizi tipik voltaja bağımlı kanal yapı özellikleri gösterecek şekilde, yani sensör, toksin bağlama bölgesi ve tek bir iyon ileten delik içerecek şekilde, 13 alt ailesi tanımlanmıştır. Değişkenlikler gösteren yapısal özellikleri sebebiyle kanallar, delik bölgelerinin sayısına ve transmembran segmentlere karşılık gelen helikal yapıların sayısına göre sınıflandırılır. Bu transmembran segmentler voltaj kapılı kanallarda T veya S, ligand-kapılılarda M olarak adlandırılır 3, 15. Potasyum kanal alt birimleri tetramer oluşturur ve bunun oluşumu T1 domeni denen N-ucu ile S1 segmenti arasında sitoplazmik bölgede bir polipeptide bağımlıdır. Bu çeşitliliğin sebebi, farklı alt aile özelliklerinin aktifleşme ve inaktifleşme hızındaki değişiklikleri etkilemesidir 3. 76

Şekil 2. V-kapılı K kanalı (Kv1.1) 10 Nörolojik hastalıklarda iyon kanalları Beyin ve iskelet kasını etkileyen bazı iyon kanal hastalıkları şunlardır: Epilepsi, ailesel hemiplejik migren, epizodik ataksi, spinoserebellar ataksi, hiperepleksi, eritermalji, periyodik paralizi, miyotoni, konjenital miyastenik sendrom, malignant hipertermi, merkezi delik hastalığı (central core disease) (Tablo I). 77

Tablo I. İyon Kanal hastalıklarının Genel Sınıflaması 11. Voltaj kapılı kanal hastalıkları 3) Kalsiyum kanal hasarlarıyla giden Paramiyotoni konjenita ve varyantları Epizodik ataksi tip 2 Hiperkalemik periyodik paralizi Spinoserebellar ataksi tip 6 Potasyumla agreve olan myotoni Ailesel hemiplejik migren Hipokalemik periyodik paralizi Potasyum kanal hasarları Benin infantil epilepsi veya neonatal konvülziyonlar Otozomal resesif myotoni konjenita Epizodik ataksi Tip1 Ligand kapılı kanal hastalıkları 1)AChR kanal hasarlarıyla giden Hipokalemik periyodik paralizi Merkezi delik hastalığı (central core) Malignant hipertermi sendromu Konjenital gece körlüğü 4) Klor kanal hasarlarıyla giden Otozomal dominant frontal noktürnal epilepsi Konjenital myastenia gravis sendromları Ailesel infantil myastenia gravis Neonatal geçici myastenia gravis Yavaş kanal sendromları Endplate asetilkolinesteraz yetmezliği 2)Glisin reseptörü kanalı hasarlarıyla giden Hiperepleksi Hiperepleksi ve spastik paraparez Otozomal dominant myotoni konjenita İyon kanallarının akım oluşturabilmesi için, elektrokimyasal gradyanlar oluşması gerekir. Bu gradyanlar aktif pompalarla, ko-transporterlerle (taşıyıcı) ve temelde hep açık iyon kanallarıyla sağlanır. Transporter genlerde mutasyonlar, elektriksel sinyallemeyi indirekt olarak etkileyebilir. Buna bir örnek, farede Na + /H + değiştiricisinde mutasyon olursa epilepsi gelişmesidir. Özellikle iskelet kası ve kalpte uyarılmada dominant olan Na + kanal izoformlarında ve sinirsel uyarılabilirliğin anahtar düzenleyicisi olan M-tipi K + kanallarında işlev kaybı mutasyonları hastalıklarla birebir ilişkilidir (Tablo II) 12. Epilepside iyon kanalları Epileptik nöbetler MSS içerisinde anormal fokal veya jeneralize senkronize elektriksel deşarjlarla indüklenir. Nöronlar arasındaki iletişimde denge, eksitatör ve inhibitör devreler ağıyla düzenlenmektedir. Hem eksitatör 78

mekanizmaların artışı hem de inhibitör mekanizmaların bozulması bu dengeyi epileptik deşarjlarla sonuçlanabilecek şekilde bozabilir. Nöronların elektrofizyolojik uyarılabilirliği ve iletişimlerinin altında yatan iki temel mekanizma vardır: aksonal iletiye aksiyon potansiyelleriyle aracılık edilmesi ve hücreden hücreye sinyal iletiminin sinapslarla gerçekleşmesi. İyon kanalları her iki prosese de temel oluşturduğu için, mutasyonla indüklenen herhangi bir işlev bozukluğu doğrudan beynin uyarılabilirliğini etkileyebilir ve epileptik nöbetleri tetikleyebilir 13. Tablo II. İnsan nöromuskuler hastalıklarında mutasyona uğrayan iyon kanalları 12. İyon kanal alt birimi Na + Kanalı α Na + Kanalı β K + Kanalı α K + Kanalı β Ca +2 Kanalı α Glisin reseptör kanalı ACh reseptör kanalı Konneksinler Hastalık Paramyotonia konjenita Hiperkalemik periyodik paralizi Hipokalemik periyodik paralizi Uzun QT-Tip III (kardiyak aritmi) Febril nöbetli generalize epilepsi tip I Epizodik ataksi tipi Uzun QT-Tip III (kardiyak aritmi) Jarvell-Lange-Nielson (kardiyak aritmi ve sağırlık) Benin ailesel neonatal konvülziyonlar Kalıtımsal işitme kaybı Uzun QT Tip II (kardiyak aritmi) Uzun QT Tip V (kardiyak aritmi) Jarvell-Lange-Nielson (kardiyak aritmi ve sağırlık Kardiyak aritmi Epizodik ataksi tip II Ailesel hemiplejik migren Spinoserebellar ataksi tip VI Hipokalemik periyodik paralizi Konjenital gece körlüğü tip II Malignant hipertermi Merkezi delik hastalığı Hiperpleksi Konjenital myasteni Otozomal dominant noktürnal frontal lob epilepsisi Charcot-Marie-Tooth hastalığı Herediter işitme kaybı 79

Otozomal dominant noktürnal frontal lob epilepsisi (ADNFLE) Bu hastalık tipik olarak geceleri görülen hiperkinetik veya tonik bulgulu sık kısa nöbetlerle karakterizedir. Başlangıcı genellikle çocukluk çağında olur ve kalıtımı otozomal dominanttır. Büyük Avustralyalı bir ailede, nöronal nikotinik asetilkolin reseptörünün α4 alt birimini kodlayan CHRNA4 geninde bir mutasyon tespit edilmiştir. Daha sonraları tespit edilen tüm mutasyonlar ligand-kapılı kanalın iyon ileten deliğinin yer aldığı M2 transmembran segmentlerinin birisinde tanımlanmıştır (Şekil 3) 13. Şekil 3. Nikotinik asetilkolin reseptöründe tanımlı mutasyonlar 13. Benign ailesel neonatal konvülziyonlar (BFNC) BFNC nadir görülen, dominant olarak kalıtılan hayatın ilk günlerinde sık kısa nöbetlerle karakterize fakat haftalar veya günler sonra kaybolan epileptik bir sendromdur. Bu çocuklarda nörolojik muayene, EEG ve gelişim genellikle normaldir. Hastalık ilk olarak yirminci kromozomun uzun kolunda 80

haritalanmıştır. Sonradan sekizinci kromozomda bir lokus da tanımlanmıştır. KCNQ kanallarında, hastalığa neden olan mutasyonlar proteinin iki bölgesinde gruplaşmıştır: Bu bölgeler uzun C ucu ve delik bölgesine karşılık gelen S5 ve S6 segmentleridir. Delik mutasyonları iyonik iletkenliği etkileyerek K akımını azaltabilirken C-ucu çoğunlukla heteromerik kanalların bir araya gelmesinden sorumludur. C-uç mutasyonları olasılıkla akım büyüklüğünü hücre membranına yerleşen işlevsel heteromerlerin oluşumunu inhibe ederek azaltırlar 13. Febril nöbetli jeneralize epilepsi (GEFS + ) ve Çocukluk çağı ağır myoklonik epilepsisi (SMEI) GEFS deki ilk tanımlanan genetik bozukluk voltaj-kapılı Na kanalının β1 alt birimini kodlayan SCN1B geninde bir nokta mutasyondur (Şekil 4). Bu mutasyon triptofanın 121. pozisyonda bir sistein kalıntısıyla disülfid köprüyü bozacak şekilde yer değiştirmesine karşılık gelir ve β1 alt biriminin hücre dışına bakan loop unda sekonder yapıda bir bozulma meydana gelir. Bu durum, β1 alt birim işlevinde bir kayba neden olur. İdiopatik epilepsi genetiğindeki gelişmeler, inhibitör nöronlarda uyarılmadaki azalmanın GEFS için sodyum kanalı mutasyonlarına neden olan en önemli hastalık yapıcı etken olduğunu hipotezini getirmiştir. GABA A reseptörünün γ2 alt birimin iki mutasyonlar GEFS ile ilişkili bulunmuştur. Bu mutasyonlardan birisi (R43Q) N- terminal ekstraselüler loop ta benzodiazepin bağlama domain indedir. Diğeri ise M2 ve M3 transmembran segmentlerini birleştiren loop tadır (K289M) 13. 81

Şekil 4. Sodyum kanalı mutasyonları 13 Miyokimili epizodik ataksi tip 1 ve kısmi epilepsi MSS de bozulmuş uyarılabilirlikle seyreden başka bir iyon kanalı bozukluğu ise miyokimili epizodik ataksi tip1 dir (EA-1). Bozukluk çoğunlukla serebellumdadır. Hastalar kısa kinesiyojenik yürüme ataklarından ve ekstremite ataksisinden veya serebellar dizartriden yakınır. Dört ailede kısmi epileptik nöbetler de rapor edilmiştir. EA-1 le yapılan genetik analizler kromozom 12p13 le bağlantıya işaret etmiştir. Ayrıca potasyum kanalı Kv1.1 i kodlayan KCNA geninde mutasyonlar da gösterilmiştir 13. Sonuç olarak, nörolojik hastalıklarının önemli bir grubunu oluşturan epilepside; radyolojik, morfolojik bulguların yanında moleküler düzeydeki çalışmalar da önem taşımaktadır. Bu moleküler yaklaşımlar içinde iyon kanallarının alt birimlerinin yapı ve işlevleri hakkında mutasyonel analizler ve genetik araştırmalarla gerçekleştirilen birçok çalışmalar mevcuttur. Bu çalışmaların tekrar gözden geçirilmesinin yararlı olduğu düşünülmüştür. 82

Kaynaklar 1. Cannon SC. Physiologic Principles Underlying Ion Channelopathies. Neurotherapeutics: The Journal of the American Society for Experimental NeuroTherapeutics, 4: 174-183, 2007. 2. Bernard G, Shevell MI. Chanellopathies: A review. Pediatric Neurology 2008; 38: 73-85. 3. Aidley DJ, Stanfield PR. Ion channels: Molecules in action. Cambridge University Press, Birinci baskı, Avustraly : 59-100, 1996. 4. http://images.google.com.tr/imgres?imgurl=http://www.ipmc.cnrs.fr/~duprat/neurophysiology/i mages/receptor2.jpg&imgrefurl=http://www.ipmc.cnrs.fr/~duprat/neurophysiology/receptor.ht m 5. Hernandes MS, Troncone LRP. Glycine as a neurotransmitter in the forebrain: a short review. Journal of Neural Transmission 2009, 116: 1551-1560. 6. North RA. Handbook of receptors and channels: Ligand-and Voltage-gated Ion Channels. CRC Pres, USA: 237-254, 1995. 7. Surtees R. Inherited ion channel disorders. European Journal of Pediatrics; 159 (Supp 3) 2000, S199-S203. 8. Mantegazza M, Curia G, Biagini G, Ragsdale DS, Avoli M.Voltage-gated sodium channels as therapeutic targets in epilepsy and other neurological disorders. Lancet Neurology 2010, 9: 413-424. 9. Steinlein OK, Noebels JL. Ion channels and epilepsy in man and mouse. Current Opinion in Genetics and Development 2000, 10: 286, 291. 10. Kullmann DM, Hanna MG. Neurological disorders caused by inherited ion-channel mutations. Lancet Neurology 2002, 1: 157-166.. 11. Celesia GG. Disorders of membrane channels or channelopathies. Clinical Neurophysiology 2001, 112; 2-18. 12. Weinreich F, Jentsch TJ. Neurological diseases caused by ion channel mutations. Current Opinion in Neurobiology 2000, 10: 409-415. 13. Lerche H, Jurkat-Rott K, Horn FL. Ion channels and epilepsy. American Journal of Medical genetics 2001, 106: 146-159. 14. Olive F. Metabotropic glutamate receptor ligands as potential theurapeutics for addiction. Current Drug Abuse Review 2009, 2(1): 83-989. 15. Lehmann-Horn F, Jurkatt-Rott K. Voltage gated ion channels and hereditary disease. Physiological Reviews 1999, 79(4): 1317-1372. 83

Yazışma Adresi: Dok. Öğr.N. Ceren SÜMER TURANLIGİL Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı 35100 Bornova/ İzmir Tel: 0232 3747242 E-posta: ncsumer@gmail.com 84