Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı, İzmit / Kocaeli

Benzer belgeler
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Enfeksiyon Hastalıkları BD Olgu Sunumu 13 Ekim 2018 Perşembe

Bacillus anthracis. Hayvanlarda şarbon etkenidir. Bacillus anthracis. Gram boyama. Bacillus anthracis. Bacillus anthracis

Enzimlerinin Saptanmasında

KISITLI ANTİBİYOTİK BİLDİRİMİ

Diyarbakır da Saptanan Dört Kütanöz Şarbon Olgusu

Toplum başlangıçlı Escherichia coli

Klinik Örneklerden İzole Edilen E.coli Suşlarının Kümülatif Antibiyotik Duyarlılıklarının Belirlenmesi

Emrah Salman, Zeynep Ceren Karahan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Nocardia Enfeksiyonları. Dr. H.Kaya SÜER Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Olgularla Antimikrobiyal Duyarlılık Testleri (Gram Negatif Bakteriler)

KLİMİK İZMİR TOPLANTISI

Pnömonide Etkene Yönelik Antimikrobiyal Tedavi

Yılları Arasında Üretilen Salmonella İzolatlarının Antibiyotik Duyarlılık Sonuçları

Gereç ve yöntem. Şişli Hamidiye Etfal EAH- 700-yataklı. Yenidoğan yoğun bakım ünitesi -29 yataklı Bir izolasyon odası Üç farklı bölüm

ANTRAKS (ŞARBON) septisemik, bulaşıcı, zoonoz

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

Bölgemizden İzole Edilen Brucella Cinsi Bakteriler ve Antibiyotik Duyarlılıkları

TÜBERKÜLOZ DIŞI MİKOBAKTERİLER (TDM)

İdrar Örneklerinden İzole Edilen Bakteriler ve Antibiyotiklere Duyarlılıkları

KISITLI ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TESTİ PROSEDÜRÜ

Ae- MİKROBİYOLOJİ LABORATUVARI İÇ KALİTE KONTROL VE DÖF TALİMATI

Olgularla Klinik Bakteriyoloji: Antibiyotik Duyarlılık Testleri Yorumları. Dilara Öğünç Gülçin Bayramoğlu Onur Karatuna

YARA YERİ ÖRNEKLERİNDEN İZOLE EDİLEN MİKROORGANİZMALAR VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIKLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ*

GİRİŞ. Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi. ABD de yılda KDE, mortalite % 35-60

Salmonella. XLT Agar'da Salmonella (hidrojen sülfür oluşumuna bağlı olarak siyah) ve Citrobacter (sarı) kolonileri

Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta

Hekimlerin Splenektomi Planlanan Hastalarda Aşılama Hakkındaki Bilgi ve Tutumlarının Değerlendirilmesi

Komplike deri ve yumuşak doku enfeksiyonu etkeni çoklu dirençli patojenlerin bakteriyofaj duyarlılıklarının araştırılması

HASTANE ÇALIŞANLARINDA STAPHYLOCOCCUS AUREUS BURUN TAŞIYICILIĞI VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIĞININ ARAŞTIRILMASI

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması

Asist. Dr. Ayşe N. Varışlı

Bölgemizden Soyutlanan Salmonella ve Shigella Bakterileri ve Antibiyotik. Duyarlılıkları

Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Yoğun Bakım Ünitesinde Yıllarında İzole Edilen Mikroorganizmalar ve Antibiyotik Duyarlılıkları

Șarbon. Nedir? Nasıl Korunmalıyız?

Bursa da Sepsis Klinik Tablosu ile Seyreden Ağır Deri Şarbonu Olgusu

ULUSAL ANTİMİKROBİYAL DİRENÇ SURVEYANS SİSTEMİ (UAMDSS) Doç.Dr.Nilay ÇÖPLÜ

Karbapenem dirençli Klebsiella pneumoniae suşlarında OXA-48 direnç geninin araştırılması

Gelişen teknoloji Tanı ve tedavide kullanım Uygulanan teknikler çok gelişmiş bile olsalar kendine özgü komplikasyon riskleri taşımaktadırlar

ERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM?

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke

YILIN SES GETİREN MAKALELERİ

Mycobacterium fortuitum ile Oluşan Bir Protez Enfeksiyonu Olgusu

Doç. Dr. Bilgin ARDA Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

BRUSELLOZDA KAN VE KEMİK İLİĞİ KÜLTÜRLERİNİN TANI DEĞERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

DÜZCE TIP DERGİSİ DUZCE MEDICAL JOURNAL

Hazırlayanlar: Doç. Dr. Yasemin ZER Mikrobiyoloji AD Öğrt. Üyesi

AMAÇ. o Sefoperazon-sulbaktam (SCP), o Ampisilin-sulbaktam (SAM), o Polimiksin-B (PB) o Rifampin (RİF)

YOĞUN BAKIM ÜNİTELERİ MİKROORGANİZMA PROFİLİNDEKİ DEĞİŞİMDE GRAM POZİTİF BAKTERİLER. Doç.Dr. Bülent BEŞİRBELLİOĞU GATA Enfeksiyon Hst. ve Kl. Mik.

Streptococcus pyogenes'in Etken Olduğu Cerrahi Alan İnfeksiyonu Salgını

GRAM POZİTİF BAKTERİ ANTİBİYOGRAMLARI

Halis Akalın, Nesrin Kebabcı, Bekir Çelebi, Selçuk Kılıç, Mustafa Vural, Ülkü Tırpan, Sibel Yorulmaz Göktaş, Melda Sınırtaş, Güher Göral

OLGU 3 (39 yaşında erkek)

Enfeksiyon odaklarından izole edilen Gram negatif ve Gram pozitif bakterilerde antimikrobiyal duyarlılık sonuçları

KISITLI ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TESTİ BİLDİRİMİ TALİMATI

HIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi

ULUSAL ENTERİK PATOJENLER LABORATUVAR SÜRVEYANS AĞI (UEPLA) XXXVII. TÜRK MİKROBİYOLOJİ KONGRESİ KASIM 2016 ANTALYA

ANTIBIOTIC RESISTANCE IN STREPTOCOCCUS PNEUMONIAE STRAINS ISOLATED FROM STERILE BODY SITES. Öznur AK*, Serdar ÖZER*, Nur A.

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

Maymun Çiçek Virüsü (Monkeypox) VEYSEL TAHİROĞLU

ŞARBON. Bacillus Anthracis. Dr. Mine ÖNAL

Kolistine Dirençli E. coli Suşuyla Gelişen ÜSİ Olgusu ve Sonuçlar

Ne değişti? Dr. Özlem Kurt-Azap

İnfektif Endokarditin Antibiyotik Tedavisinde Antimikrobiyal Direnç Bir Sorun mu? Penisilin

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

CUMHURĠYET ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ ĠNFEKSĠYON HASTALIKLARI VE KLĠNĠK MĠKROBĠYOLOJĠ BÖLÜMÜ DERS BĠLGĠLERĠ FORMU

OLGULARLA ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TESTLERİ (GRAM NEGATİF BAKTERİLER) DR. ÇİĞDEM ARABACI OKMEYDANI E.A.H.

FEN TEDAVİSİNDE GENEL ANTİBİYOTERAPİ EĞİLİMİ

Dirençli Bakteri Yayılımının Önlenmesinde Laboratuvarın Rolü

Olgu Eşliğinde Sepsise Yaklaşım

Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD

TULAREMİ OLGU SORGULAMA FORMU. Dr. Güven ÇELEBİ Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

KAN VE BEYİN OMURİLİK SIVISI ÖRNEKLERİNDEN İZOLE EDİLEN STREPTOCOCCUS PNEUMONIAE SUŞLARINDA ANTİBİYOTİK DİRENCİ

İDRAR KÜLTÜRLERİNDEN İZOLE EDİLEN ENTEROCOCCUS TÜRLERİ VE ANTİBİYOTİK DİRENÇLERİ*

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu

Tularemi Tedavi Rehberi Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

Prof.Dr. Ayşe Willke Topcu KLİMİK 2017 Antalya

STANDARDİZASYON KURUMLARI VE TÜRKİYE

İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Febril Nötropeni Grubu. Febril Nötropeni Simpozyumu , Ankara

ORIGINAL ARTICLE / ÖZGÜN ARAŞTIRMA

ŞARBON MENİNGOENSEFALİTİ: BİR OLGU SUNUMU VE TÜRKİYE LİTERATÜRÜNÜN DERLENMESİ

Sürveyans Verilerinin Mikrobiyoloji Laboratuvar Uygulamalarındaki Etkisi. Doç.Dr.Nilay ÇÖPLÜ

İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI: AMPİRİK TEDAVİDE KULLANILAN İLAÇLARA DUYARLILIK KONUSUNDA NEREDEYİZ? DR.PINAR ÇIRAGİL 2 NİSAN 2016,İSTANBUL

HASTANE İNFEKSİYONU ETKENİ ACINETOBACTER SUŞLARININ ÇEŞİTLİ ANTİBİYOTİKLERE DUYARLILIKLARININ ARAŞTIRILMASI*

Dr. Aysun Yalçı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbn-i Sina Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar

MİKROBİYOLOJİ LABORATUVARINDA UYULMASI GEREKEN KURALLAR

Dr. Emel UZUNOĞLU, Giresun Ömer Hekim Tıp Fakültesi

BIR GRİP SEZONUNUN BAŞıNDA İLK OLGULARıN İRDELENMESİ

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı

Abant Medical Journal

Nurhan ALBAYRAK*, Şafak KAYA**

Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Laboratuvarı, KONYA 2

Potansiyel Tehlike: Şarbon

Antibiyotiklerin Kullanımının Monitörizasyonu

ÖZEL MİKROORGANİZMALARDA DUYARLILIK TESTLERİ VE TÜRKİYE VERİLERİ. Brusella

PNÖMOKOKLARDA DİRENÇ EPİDEMİYOLOJİSİ DR. BURÇİN ŞENER HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ AD

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Faz II Elektif Staj programı. Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Eklem Protez Enfeksiyonlarında Antimikrobiyal Tedavi

Clostridium. Clostridium spp. Clostridium endospor formu. Bacillus ve Clostridium

OLGU SUNUMLARI. Dr. Aslı Çakar

Transkript:

İnfeksiyon Dergisi (Turkish Journal of Infection) 2008; 22 (1): 1-9 GEBZE DE ŞARBON ANTHRAX IN GEBZE, TURKEY Meliha MERİÇ ve Ayse WILLKE Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı, İzmit / Kocaeli Anahtar Sözcükler: Bacillus anthracis, şarbon, deri şarbonu, antibiyotik direnci Keywords: Bacillus anthracis, anthrax, cutaneous anthrax, antibiotic resistance Geliş: 08 Kasım 2007 Kabul: 10 Aralık 2007 ÖZET Bu çalışmada, Kocaeli nin Gebze ilçesi ne bağlı Dilovası Beldesi nde saptanan küçük bir şarbon salgının incelenmesi amaçlanmıştır. Bir hastaya deri şarbonu tanı konulmasının ardından, hastanın yaşadığı bölgede saha taraması yapıldı. Salgının, kaçak olarak kesilip dağıtılan hasta hayvanların etlerinden kaynaklandığı saptandı. Hastaların lezyonlarından alınan örneklerden kültürler yapıldı. Klinik özelliklerine dayanarak toplam 12 hastaya deri şarbonu tanısı konuldu. Hastaların lezyonlarının tümü şarbon püstülü formundaydı. Hastaların yaşları 18 ile 61 yaş (ortalama yaş 34,41 + 15,38) arasında değişmekte idi. Hastaların yedisi kadındı. On hasta hastanemize başvurduğunda şarbona etkili bir tedavi görmekteydi ve bu hastalardan alınan kültürlerde etken üretilemedi. Daha önce tedavi görmemiş iki hastanın lezyonundan alınan örneklerin Gram ve metilen boyalı preparatlarında şarbon basili görüldü. Bu hastaların birinden alınan örneğin kültüründe Bacillus anthracis üretildi. Üretilen B. anthracis suşu penisilin, eritromisin, sefazolin, sefoperazon, tetrasiklin, siprofloksasin ve imipeneme duyarlı iken sefotaksim, seftazidim ve trimetoprim/sulfametaksazole dirençli bulundu. Penisilin ile tedavi edilen hastaların tümü iyileşti. SUMMARY The aim of this study was to investigate a small anthrax outbreak in the village of Dilovası/Gebze, Kocaeli, Turkey. After diagnosis as cutaneous anthrax of index case, a field investigation was performed in the patient s village. The source of the outbreak was uncontrolled slaughter of infected cows. Cultures were performed from clinical samples of the patients. Totally 12 patients were diagnosed as cutaneous anthrax with their clinical features. All the lesions of the patients were in the form of anthrax pustule. The patients ages ranged from 18 to 61 years (mean age: 34.41 + 15.38). Seven patients were female. Before their admission, 10 of the patients had been under effective antibiotic therapy. The cultures from these patients were negative. In the two patients who previously had not received antibiotics the gram- and methylen blue-stained preparations made from their lesions showed bacilli compatible with B. anthracis; the bacterium was isolated in the culture made from one of these two patients. The isolated B. anthracis strain was found susceptible to penicillin, eritromycin, cefazolin, cefoperazone, tetracycline, ciprofloxacin and imipenem, and resistant to trimethoprim/ sulfamethoxazole, ceftazidime and cefotaxime. All the patients recovered with penicillin treatment. GİRİŞ Şarbon, Bacillus anthracis in neden olduğu zoonotik bir hastalıktır. Etkenin spor formu dış ortam koşullarına oldukça dirençli olup toprakta canlılığını uzun süre koruyabilmektedir. Şarbon, otçul hayvanların bir hastalığı olup insanlara infekte hayvanlarla temas sonrası bulaşmaktadır. İnsan olgularının büyük çoğunluğu deri şarbonu formunda olup gastro-intestinal ve akciğer şarbonu daha nadir gözlenmektedir (1, 2). Dünyanın hemen hemen her bölgesinde tek tek şarbon olguları görülmekle birlikte, şarbon epidemilerine nadiren rastlanmaktadır. Geçmiş yıllarda yaşanmış olan en büyük şarbon epidemisi 1970 lerin sonunda görülen 9711 kişinin etkilendiği Zimbabwe epidemisidir (3). Amerika 1

Meriç ve Willke Birleşik Devletleri (ABD) nde yıllık şarbon görülme oranı neredeyse sıfırlanmışken 2001 yılında terör amaçlı Bacillus anthracis in kullanılması ile şarbon tekrar gündeme gelmiştir (2, 4, 5). Ülkemizde ise 1980 li yıllara göre bildirilen şarbon olguları azalmakla birlikte, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu da halen önemini korumaktadır (1, 6). Kocaeli İli nde ise şarbon oldukça nadir görülmekte olup yıllık şarbonlu hasta sayısı sıfır ile bir arasında değişmektedir (6). Bu makalede, 25 Ağustos - 4 Eylül 2007 tarihleri arasında Kocaeli ne bağlı Gebze nin Dilovası Beldesi nde yaşanan küçük çaplı bir şarbon salgını ve bu salgından etkilenen hastaların özellikleri sunulmuştur. HASTALAR VE YÖNTEM Salgın incelemesi Kocaeli nin Gebze İlçesi ne bağlı Dilovası Beldesi nde 3 Eylül 2007 tarihinde koltuk altında şişlik ve parmaklarda yara yakınmalarıyla hastanemize başvuran bir hastaya deri şarbonu tanısı konulması ve hastanın komşularında da benzer yakınmalarının olduğunun öğrenilmesi üzerine bir şarbon salgını olabileceği düşünüldü. İl Sağlık Müdürlüğü tarafından bir saha taraması gerçekleştirildi. İncelemeler sırasında bölgede yasak olduğu halde hayvancılık yapıldığı saptandı. Saha incelemesinden yaklaşık bir hafta önce iki ayrı bölgede hastalanan iki büyükbaş hayvanın kesilerek etlerinin çevre bölgelerde yaşayan kişilere ucuz fiyatlarla satıldığı öğrenildi. Bölgede yetiştirilen diğer büyükbaş hayvanlardan steril boncuklu tüplere kan örnekleri alınarak Pendik Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü ne gönderildi. Hastaların yaş, cinsiyet, meslek, oturdukları bölge, şarbon kuşkulu hayvan eti ile temas öyküsü, lezyonun yeri, uygulanan tedavi ve tedaviye yanıtları incelenerek elde edilen bilgiler kaydedildi. Hastaların tanısı Tipik şarbon lezyonunun varlığı ve/veya lezyondan alınan örneklerin Gram ve metilen mavisi ile boyanmış preparatlarında Gram-pozitif kapsüllü basillerin görülmesi ve/veya etkenin üretilmesi ile konuldu. Laboratuvar incelemesi Şarbon kuşkulu hastaların lezyonlarından alınan örnekler kanlı agar, EMB ve çikolata agara ekilerek 35 C de 48 saat inkübe edildi. Kültürde üreyen bakterilerin morfolojik özellikleri ve Gram boyamaları değerlendirildi. Bacillus anthracis in identifikasyonu, koloni morfolojisi, Gram boyamada bambu kamışı görünümünde zincirlerin görülmesi, hareket besiyerinde ters çam ağacı oluşumu ve eskülin hidrolizinin saptanması gibi konvansiyonel yöntemlere dayanılarak yapıldı (1, 2). Üretilen bakterinin penisilin, ampisilin, ampisilin/sulbaktam, sefazolin, sefotaksim, seftazidim, sefoperazon, tetrasiklin, klindamisin, rifampisin, trimetoprim/sulfametaksazol, nalidiksik asid, siprofloksasin, imipenem ve meropeneme duyarlılığı Kirby-Bauer disk difüzyon yöntemi ile incelendi. Hayvanlardan alınan defibrine kan örnekleri Pendik Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü nde direkt metilen mavisi ile boyama, defibrine koyun kanı içerisinde beş saatlik inkübasyon sonrası metilen boyama ve kanlı besiyerine ekim yötemleri ile şarbon açısından incelendi. Tedavi Şarbon tanısı alan hastaların tedavisinde penisilin V (3x1 g oral) ya da prokain penisilin V (2x800.000 IU İM) 10 gün süresince uygulandı. BULGULAR Salgın incelemesinin sonuçları Yaşanan şarbon salgınının iki ayrı odaktan kaynaklandığı saptandı. Bu odakların her birinde bir şarbon kuşkulu hayvanın kesilmesi ve etlerinin dağıtılmasının şarbon salgınına neden olduğu düşünüldü. Hasta hayvan/infekte kişi oranı ilk odakta 1/5, ikinci odakta ise 1/7 idi. Toplam 12 kişinin şarbon salgınından etkilendiği ve hastaların tümünün deri şarbonu formunda olduğu görüldü. Hastaların deri lezyonları şarbon püstülü formunda olup hepsinde kuşkulu hayvan etleri ile temas öyküsü vardı. Hastaların özellikleri Salgınından etkilenen hastaların beşi erkek, yedisi kadındı. Hastaların yaşları 18 ile 61 yaş (ortalama yaş 34.41 + 15.38) arasında değişmekte idi. Erkeklerin tümü hayvancılıkla uğraşmaktaydı, kadın hastaların hepsi de ev hanımıydı. Hastaların beşi hasta hayvanların kesim işlemi sırasında, yedisi de etlerin doğranması sırasında hasta hayvan ile temas tanımlıyordu. Hastalardan ikisinin anamnezinden şarbon lezyonunun bulunduğu bölgede daha önce deri bütünlüğünü bozan bir başka lezyonun bulunduğu öğrenildi. Hastalardan biri beş aylık gebe idi. Hastaların hiçbirinde altta yatan bir hastalık öyküsü yoktu. Başlangıç yakınması hastaların hepsinde lezyon bölgesinde yanma ve kaşıntı idi. Lezyon bölgesinde şişlik, kızarıklık, siyah kabuk oluşumu diğer sık rastlanan semptomlardı (Tablo 1). Hastalarda gözlenen şarbon lezyonlarının tümü şarbon püstülü formundaydı. Hastaların do- 2 İnfeksiyon Dergisi (Turkish Journal of Infection)

Gebze de şarbon Şekil 1. Deri şarbonu tanısı alan bir hastanın elindeki şarbon lezyonlarının görünümü Şekil 2. Deri şarbonu tanısı konulan bir hastanın şarbon lezyonundan alınan örneğin Gram boyalı preparatında saptanan kapsüllü şarbon basilleri Cilt 22, Sayı 1, Ocak 2008 3

Meriç ve Willke 4 İnfeksiyon Dergisi (Turkish Journal of Infection)

Gebze de şarbon Şekil 3. Deri şarbonu tanısı konulan bir hastanın şarbon lezyonlarından alınan örneklerden üretilen B. anthracis kolonilerinin kanlı besiyerindeki makroskobik (üst) ve mikroskobik (alt) görünümü Cilt 22, Sayı 1, Ocak 2008 5

Meriç ve Willke 6 İnfeksiyon Dergisi (Turkish Journal of Infection)

Gebze de şarbon kuzunda tek bir şarbon lezyonu, ikisinde iki, birinde ise üç şarbon lezyonu gözlendi (Tablo 2). Bir hastada hem elde hem de alında şarbon lezyonu saptandı. Diğer hastalarda lezyonlar el parmaklarında lokalizeydi. Bir hasta dışında lezyonlar bir elin parmaklarında gözlenirken, bu hastada her iki elde de şarbon lezyonu olduğu görüldü. Hastaların büyük çoğunluğunda (dokuz hasta) sol el parmakları tutulmuştu. Bir hastada aksiller, bir hastada da peri-aurikuler lenfadenopati (LAP) saptandı. Aksiller LAP saptanan hastanın kolunda lenfanjit olduğu gözlendi. Laboratuvar sonuçları Şarbon tedavisi henüz başlanmamış olan iki hastanın şarbon lezyonlarından (Şekil 1) alınan örneklerden yapılan Gram ve metilen boyalı preparatlarında tipik kapsüllü şarbon basilleri görüldü (Şekil 2). Bir hastanın kültüründe B. anthracis üretildi (Şekil 3). Diğer hastaların tanısı hasta hayvanla temas öyküsü yanında tipik şarbon lezyonunun görülmesi ile konuldu. Tipik şarbon lezyonu görülmesine rağmen örnek alınmadan önce şarbon tedavisi başlanmış olan 10 hastanın lezyonlarından alınan materyallerin boyalı preparatlarında ve kültürlerinde etken gösterilemedi. Üretilen şarbon basilinin sefotaksim, seftazidim ve trimetoprim/ sulfametaksazole dirençli, incelenen diğer antibiyotiklere ise duyarlı olduğu saptandı. Hayvanlardan alınan kan örneklerinin incelemesinde şarbon basiline rastlanmadı. Tedavi ve prognoz Hastaların üçü oral penisilin, dokuzu ise prokain penisilin tedavisi gördü. Hastaların tümü komplikasyon gelişmeden iyileşti. Tablo 1. Deri şarbonu saptanan hastalarda gözlenen semptomlar Semptomlar Sayı Lezyon bölgesinde yanma-kaşıntı 12 Şişlik 12 Kızarıklık 12 Siyah kabuk oluşumu 12 Halsizlik 6 Ateş 3 Baş ağrısı 2 Koltuk altında şişlik 2 Tablo 2. Şarbon lezyonlarının özellikleri Şarbon lezyonlarının Sayısı Tek Birden fazla Yerleşim bölgesi El parmakları Yüz Sayı 9 3 12 1 TARTIŞMA Şarbon hastalığının dünyada görülme sıklığı azalmakla birlikte, 2001 yılında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) nde Bacillus anthracis in biyoterörizm amacıyla kullanılması şarbona ayrı bir önem kazandırmıştır (2, 6). Şarbon Kanada, ABD ve birçok Avrupa ülkesinde oldukça nadir görülmekte, bununla birlikte Türkiye, Yunanistan, Romanya, İspanya, Batı Afrika ve Orta Asya da halen sorun oluşturmaktadır (1, 2, 7). Ülkemizde şarbonun görülme sıklığı azalmakla birlikte, sporadik olgular halen gözlenmektedir (8-12). Sağlık Bakanlığı nın verilerine göre (6); 1989 yılında 415 olan şarbon sayısı, 2004 yılında 268, 2005 yılında ise 319 olarak bildirilmiştir. Ülkemizde özellikle hayvancılığın yaygın olduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde şarbon olgularına sıklıkla rastlanmaktadır (6, 8-12). Bir sanayi kenti olan Kocaeli nde ise şarbon oldukça nadir görülmekte olup yıllık en fazla bir şarbon olgusu bildirilmektedir (6). Bu çalışmada şarbon olgularına nadiren rastlanılan Kocaeli bölgesinde denetimsiz olarak kesimi yapılıp dağıtılan şarbon kuşkulu iki büyükbaş hayvanın etleri ile temas eden 12 hastanın etkilendiği bir deri şarbonu salgını sunulmuştur. Ülkemizde hayvanlar arasında şarbon oldukça yaygın olarak görülmektedir (1, 13). Bu nedenle, özellikle hayvancılık ve hayvan ürünleri ile uğraşan kişiler şarbon açısından ciddi risk altındadırlar. Bunun yanında, ülkemizde denetimsiz kaçak hayvan kesimlerinin halen yapılıyor olması şarbon olgularının sayısının artışına neden olmaktadır. Bu nedenle, ülkemizde görülen şarbon olgularının azaltılmasının, hayvan üreticilerin şarbon konusunda bilinçlendirilmesi ve hayvanların şarbona karşı aşılanması gibi önlemlerin yanında, hayvan üretiminin ve kesimlerinin denetim altına alınması ile mümkün olabileceği görüşündeyiz. Bacillus anthracis, vücuda giriş bölgesine göre deri şarbonu, gastro-intestinal sistem şarbonu ve akciğer şarbonu olarak adlandırılan üç klinik formda hastalığa neden olmaktadır. Deri şarbonu hastalığın klinik formları arasında en fazla görülen formdur ve sıklıkla şarbon kuşkulu hayvanların kesilmesi, derisinin yüzülmesi ya da etinin kıyılması sırasında direkt temasla deri bütünlüğünün bozulduğu bir bölgeden basilin vücuda alınması ile oluşur. Deri şarbonu, şarbon püstülü ve şarbon ödemi denilen iki klinik tabloya yol açar. Şarbon püstülü, basilin vücuda giriş noktasındaki deride lokalize ağrısız nekrotik lezyonlarla karakterizedir, lenfatik yolla yayılarak bölgesel lenf düğümlerinde büyüme ve lenfanjite de neden olabilir. Şarbon ödemi ise aşırı ödem ile karakterize toksik bir Cilt 22, Sayı 1, Ocak 2008 7

Meriç ve Willke tablodur ve genellikle yüz ve boyun bölgesi tutulumlarında görülür (1, 2). Nadir olmakla birlikte, deri şarbonunun seyri esnasında sepsis gelişen olgular da bildirilmiştir (12). Çalışmamızda sunulan hastaların hepsi deri şarbonu formunda olup bir hasta dışında şarbon lezyonlarının tümü el parmaklarında yerleşmiş şarbon püstülü formunda idi. Bir hastada el parmaklarının yanında alında da şarbon lezyonu saptanmış fakat şarbon ödemi gelişmemişti. Hastaların tümünde şarbon şüpheli hayvanın eti ile temas öyküsü varken, sadece iki hastanın öyküsünde lezyonun bulunduğu bölgede daha önce deri bütünlüğünü bozan bir başka lezyonu vardı. Hastaların hiçbirinde sistemik yayılım gözlenmedi ve hastaların tümü iyileşti. Deri şarbonunun tanısı, etrafı eritemli ve ödemli bir alanla çevrili tipik ağrısız şarbon lezyonlarının görülmesi ve etkenin mikrobiyolojik yöntemlerle gösterilmesi ya da üretilmesi ile konulur. Şarbon basilinin lezyondan alınan materyalde üreme oranı %60-65 i geçmemektedir. Bunun yanında penisilinin ilk dozunu takiben birkaç saat içerisinde lezyondan alınan kültürler negatifleşmektedir (2, 14). Yapılan bir çalışmada (11), deri şarbonu olduğu klinik olarak tanımlanan hastalarda kültür pozitifliği %48.2 olarak bildirilmiştir. Diğer bir çalışmada (12), başvurudan önce şarbon basiline etkili bir antibiyotik kullanmamış hastalarda kültür pozitifliği %50, antibiyotik kullanan hastalarda ise %6 olarak bulunmuştur. Çalışmamızda, hastanemize başvurduğunda şarbon tedavisi başlanmış olan 10 hastanın hiçbirinde etken üretilemezken, daha önce tedavi görmemiş iki hastanın birinde B. anthracis üretilebilmiştir. Biyoterörizm amacıyla üretilen B. anthracis suşları penisiline dirençli iken (2, 4), doğal yollarla hastalığa neden olan B. anthracis suşları genellikle penisiline duyarlıdırlar (1, 2, 11, 15, 16). Bu nedenle şarbon tedavisinde önerilen ilk seçenek antibiyotik penisilinlerdir. Penisilin allerjisi gibi durumlarda, tetrasiklin, eritromisin, kloramfenikol ve birinci kuşak sefalosporinler kullanılabilmektedir (1). Gültekin ve ark. (17) nın yaptığı bir çalışmada; 21 şarbon basilinin %5 inde penisilin, tetrasiklin ve sefazolin direnci, %14 ünde klindamisin, %90 ında kloramfenikol ve tümünde sefotaksim ile seftazidim direnci saptanmıştır. Doğanay ve Aydın (16) nın çalışmasında ise penisilin, sefazolin ve sefoperazona direnç saptanmazken, seftriaksona %41, sefotaksim %82 ve seftazidime %95 oranında direnç saptanmıştır. Diğer bir çalışmada (11) da izole edilen 13 B. anthracis suşunun hiçbirisinde penisilin direnci saptanmazken, suşların üçünün kloramfenikole, ikisinin de tetrasikline dirençli olduğu bildirilmiştir. Bizim çalışmamızda saptanan B. anthracis suşunun da penisiline duyarlı olup duyarlılığı incelenen antibiyotikler arasından sadece sefotaksim, seftazidim ve trimetoprim/sulfametaksazole dirençli olduğu görülmüştür. Hastaların tümü penisilin tedavisi ile tamamen iyileşmiştir. Bu bulgular penisilinin halen ilk seçenek antibiyotik olduğunu düşündürmektedir. Sonuç olarak, hayvan üretiminin ve kesimlerinin denetim altına alınması ülkemizde halen sorun oluşturan şarbonla mücadelede önemli bir adım gibi görülmektedir. Bunun yanında; hayvanların ve hayvancılıkla uğraşan kişilerin aşılanması, üreticilerin şarbon konusunda bilinçlendirilmesi ve şarbon nedeniyle ölen hayvanların derin gömülmesi gerekmektedir. Etken olarak üretilen şarbon basillerinin halen penisiline yüksek oranda duyarlı olması, tedavi açısından yüz güldürücüdür. TEŞEKKÜR Salgın sırasında birlikte çalıştığımız Kocaeli İl Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Şube Müdürü Dr. Mehmet Yılmaz ve diğer bölüm çalışanlarına, ayrıca Pendik Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü çalışanlarına teşekkür ederiz. KAYNAKLAR 1. Doğanay M. Bacillus anhtracis ve diğer Bacillus türleri. Willke-Topçu A, Söyletir G, Doğanay M ed. İnfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyolojisi nde. İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri, 2002: 1533-42. 2. Lucey D. Bacillus anhtracis (Anthrax). In: Mandell GL, Bennett JE, Dolin R, eds. Principles and Practice of Infectious Disseases. Philadelphia: Elsevier-Churchill Livingstone, 2005: 2485-93. 3. Pugh AO, Davies JCA. Human anthrax in Zimbaobwe. Salisbury Med Bull 1990; 68: 32. 4. Inglesby TV, O Toole T, Henderson DA, et al. Anthrax as a biological weapon 2002: Updated recommendations for management. JAMA 2002; 287: 2236. 5. Erdem H, Bakır M, Dökmetaş İ, Pahsa A. Bacillus anthracis ve biyolojik saldırı. İnfek Derg 2004; 18: 381-2. 6. Anonim. Şarbon vaka sayıları ve morbidite hızları 1989-2006. Sağlık Bakanlığı, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Çalışma Yıllıkları 2000-2006. (www.saglik.gov.tr/istatistikler). 7. Hugh-Jones M. 1996-97 Global anthrax report. J Appl Microbiol 1999; 87: 189-91. 8 İnfeksiyon Dergisi (Turkish Journal of Infection)

Gebze de şarbon 8. Doganay M. Human anthrax in Turkey. Salisbury Med Bull 1995; 87: 8. 9. Elevli M, Hoşoğlu S, Devecioğlu C, Aktan İH. Çocukluk çağında şarbon: 10 olgu bildirisi. KLİMİK Derg 1994; 7: 42-4. 10. Kaya A, Tasyaran MA, Erol S, Ozkurt Z, Ozkan M. Anthrax in adults and children: a review of 132 cases in Turkey. Eur J Clin Microbiol Infect Dis 2002; 21: 258-61. 11. Öncül O, Özsoy MF, Koçak N, Pahsa A. Şarbon: 27 olgunun değerlendirilmesi. Flora 2000; 5: 195-8. 12. Demirdag K, Ozden M, Saral Y, Kalkan A, Kilic SS, Özdarendeli A. Cutaneous anthrax in adults: A review of 25 cases in the eastern Anatolian region of Turkey. Infection 2003; 31: 327-30. 13. Akman M. Şarbonun epidemiyolojisi ve Türkiye deki durumu. Doğanay M, ed. Şarbon da. İstanbul: Türk Mikrobiyoloji Cemiyeti, 1986: 9-18. 14. Dixon TC, Meselson M, Guillemin J, Hana PC. Anthrax. N Engl J Med 1999; 341: 815-26. 15. Willke A. Şarbonda tedavi, bağışıklık ve korunma. Doğanay M, ed. Şarbon nda. İstanbul: Türk Mikrobiyoloji, 1986: 46-9. 16. Doganay M, Aydin N. Antimicrobial susceptibility of Bacillus anthracis. Scand J Infect Dis 1991; 23: 333-5. 17. Gültekin F, Bakıcı Z, Şencan M, Heper G. Şarbon basillerinin antibiyotiklere karşı duyarlılık durumları. AKNEM Derg 1990; 4: 231. İLETİŞİM Yrd. Doç. Dr. Meliha MERİÇ Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı 41380 Umuttepe, KOCELİ e-posta: drmelihameric@gmail.com Cilt 22, Sayı 1, Ocak 2008 9