Adli Yardım Ortak Sorunlar, Ortak Çözümler Konferansı 10-11 Aralık 2016, Antalya 1. Genel Bakış Türkiye Barolar Birliği Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ortaklığı ile Türkiye deki baroların dezavantajlı gruplara hukuk ve ceza davaları kapsamında kaliteli adli yardım sunmalarının karşısındaki engelleri belirlemek ve bu sorunlara dair çözümleri ve en iyi uygulamaları incelemek adına 10-11 Aralık 2016 tarihinde Antalya da bir Konferans düzenleyecektir. Türünün ilk örneği olan bu Konferans, 79 baro başkanını, baroların adli yardım ve CMK komisyonlarının üyelerini ve T.C. Adalet Bakanlığı nın üst düzey yetkililerini uluslararası uzmanlar ve uluslararası örgütlerin temsilcileri ile bir araya getirecek bir platform oluşturacaktır. Adli yardım hakkı, adil yargılanmanın ön koşulu ve toplumdaki tüm dezavantajlı grupların adalete erişimini sağlamak açısından bir dengeleyici unsur olması münasebetiyle temel bir insan hakkı olarak değerlendirilmektedir. Adli yardım ve bu konudaki farkındalık, dezavantajlı grupların ve ötekileştirilmiş toplulukların zorla tahliyeler, ücretsiz zorla çalıştırmalar, keyfi tutuklamalar veya işkence gibi hak ihlallerine karşı adalete erişim aracı olabilir. Bu tarz hak ihlallerine karşı adil çözüm arayan ancak maddi durumları yetersiz olan kişiler, gerekli avukat hizmetleri ve büyük miktarda masraf karşısında çözüm aramaktan vazgeçmektedirler. Bu nedenle adli yardım hakkı uluslararası insan hakları hukukunda açık bir şekilde garanti edilmiştir. Bu anlaşmaların en önemlilerinden birkaçı Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi (ICCPR), Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW), Her Türlü Irk Ayrımcılığının Tasfiyesine İlişkin Uluslararası Sözleşme (CERD), Çocuk Hakları Sözleşmesi (CRC) ve Mültecilerin Statüsüne İlişkin Sözleşme (Cenevre Sözleşmesi) olarak sayılabilmektedir. 1 Aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 6. Maddesinde belirtilen Adil Yargılanma Hakkı başlığı altında adli destek hakkı düzenlenmiş ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nin içtihadı ile (örn. Airney v. Ireland no: 6289/73) adli yardım hakkının kapsamı hukuk davalarını kapsayacak şekilde genişletilmiştir. 1 ICCPR Md. 14, CEDAW Md. 2, CERD Md. 5, CRC Md. 12, 37 ve 40, Cenevre Sözleşmesi Md. 16. 1
Adli yardım hakkını detaylandıran önemli bir adım 2012 yılı Nisan ayında Birleşmiş Milletler Suçun Önlenmesi ve Ceza Adaleti Komisyonu nun ilk defa sadece adli yardıma adanmış bir uluslararası belgeyi benimsemesiyle atılmıştır. 2012 yılının Aralık ayında Genel Kurul tarafından da kabul edilen BM Ceza Hukuku Sisteminde Adli Yardıma Erişim Prensipleri ve Kılavuz İlkeleri, şüphelilerin, göz altındaki kişilerin, zanlıların ve tutukluların adli yardıma erişimlerini temin etmek için uluslararası ilkelerin yerel bağlamlarda kurumsallaştırılması ve uygulanmasını sağlayacak geniş kapsamlı bir çerçeve sunmaktadır. Bu Prensipler ve Kılavuz İlkeler üye ülkelere farklı ülke ve bölgelerde geçerli olan ceza hukuku sistemlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurarak, etkin adli yardımın sağlanması için gerekli tedbirlerin benimsenmesi ve güçlendirilmesi çağrısında bulunmakta, devletleri ceza hukuku sistemlerinde adli yarıma erişimin güçlendirilmesi için ulusal önlemlerin kılavuz ilkelerden faydalanarak almaları yönünde teşvik etmektedir. Yoksul ve dezavantajlı grupların adalete erişimi Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı nın demokratik yönetişimi güçlendirme ve yoksullar lehine değişim sağlama görevinde özel bir yere oturmaktadır. Daha geniş bir perspektiften bakıldığında, dezavantajlı bireyleri ve grupları adli yardım yoluyla adaletsizliklere karşı güçlendirmek, hak sahipleri ve yükümlülük sahipleri arasındaki güvenilirliği arttırmaya ve saydam, hesap verebilir ve kapsayıcı kurumlar yaratmaya yarayacaktır. Bu düşünce aynı zamanda BM Genel Kurulu tarafından 25 Eylül 2015 te kabul edilen 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi nin (Karar A/RES/70/1) ortaya koyduğu Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri arasında 16. Hedefin temelinde yatar. Söz konusu hedef sürdürülebilir kalkınma için barışçıl ve kapsayıcı toplumları destekleme, herkes için adalete erişimi temin etme ve her seviyede etkin, güvenilir ve kapsayıcı kurumlar kurma şeklinde ifade edilmiştir. Nitekim, 16. Hedefin altında yer alan Hedef 16.3 devletlere ulusal ve uluslararası seviyelerde hukukun üstünlüğünü desteklemeleri ve herkesin eşit şekilde adalete erişimini temin etme leri için çağrıda bulunmaktadır. Konunun önemini fark eden Türkiye, yoksulların adli yardım hizmetlerine erişimlerini sağlamak için kayda değer adımlar atmıştır. Türkiye nin hukuk sisteminde, adli yardım hukuk davalarında ekonomik nedenlerden dolayı dava açamayacak kişilere sağlanan bir destektir. Bu yardım; dava giderlerinden, ücretlerinden ve masraflarından muafiyet ya da ilgili baro tarafından kişinin kendisine bir avukat atanması olarak tanımlanmaktadır. Ceza davalarında ise, adli yardım belli koşullar altında şüpheli veya zanlı için zorunlu müdafinin veya müşteki için avukatının devlet tarafından atanmasıdır. Ancak Türkiye deki adli yardım sistemi kimi hükümlerin çakıştığı üç temel kanun ile düzenlenmektedir. Bu durumun yaratmış olduğu kafa karışıklığı ve verimsizliğin yanı sıra Avrupa Komisyonu İlerleme Raporlarında da başta kırsal alanlarda ve dezavantajlı gruplar arasında adli yardım hakkında farkındalık eksikliği, özellikle kadınların yasal hakları konusundaki düşük bilinç seviyesi, etraflı bir adli yardım stratejisinin olmaması ve adli yardımın kalitesinin izlenmesi ihtiyacı etkili bir adli yardım sisteminin önündeki engeller olarak ifade edilmektedir. Bu nedenle Türkiye nin devlet kurumları adli yardım mevzusunu son dönemde istikrarlı bir şekilde stratejik eylem planlarına dahil etmişlerdir. Örneğin Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan, Bakanlar Kurulu tarafından 2014 yılı Şubat ayında kabul edilen ve Resmi Gazete de 1 Mart 2014 tarihinde yayımlanan, kısaca İnsan Hakları Eylem Planı olarak bilinen 2
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi İhlallerinin Önlenmesine İlişkin Eylem Planı nda AİHM içtihatlarında belirlenen standartlara ilişkin farkındalık artırıcı faaliyetlerin düzenlenmesi ve adli yardımdan yararlanabilmek için sunulacak mali durum belgelerinin standartlaştırılması gibi hedeflerle adli yardım sisteminin gözden geçirilmesi öngörülmüştür. Bir başka örnek ise yine Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanmış ve 2015 yılı Nisan ayında yayımlanmış olan Yargı Reformu Stratejisidir. Yargı Reformu Stratejisinin 8.2 numaralı hedefi adli yardım sisteminin etkinleştirilmesi başlığını taşımakta, bu hedefe yönelik izleme ve denetim mekanizmasının kurulması, bilgilendirme ve farkındalık faaliyetlerinin artırılması öngörülmektedir. Kamu kurumu niteliğinde tüzel kişiliği haiz, kâr amacı gütmeyen bir üst meslek kuruluşu olan Türkiye Barolar Birliği (TBB), Türkiye deki avukatların ve bağlı oldukları baroların çıkarlarını temsil etmenin yanı sıra Türkiye de hukukun üstünlüğü ve insan haklarının korunmasını ve güçlendirilmesini bir görev olarak benimsemiştir. Avukatlık Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca adli yardımın sağlanmasında avukatlar mesleki bir tekele sahiptir ve bu nedenden ötürü TBB nin adli yardım sistemi içindeki rolü kritik öneme haizdir. TBB hukuk ve ceza muhakemeleri usullerine göre daha verimli ve etkin bir adli yardım sistemi kurmanın önündeki engelleri belirlemek amacıyla iki adet komisyon kurmuştur. Ceza Muhakemesi Kanunu Komisyonu ve Adli Yardım Komisyonu şimdiden adli yardım sisteminde sıkça ortaya çıkan konuları ve adli yardıma en çok ihtiyaç duyan sosyal grupları belirlemeye yarayan önemli veriler toplamaya başlamıştır. Buna ek olarak, yönetmelik yayımlamak suretiyle adli yardım için ayrılmış devlet fonlarının nasıl dağıtılacağı ve kullanılacağına karar verme sorumluluğu da TBB ye verilmiştir. (Avukatlık Kanunu, 180. Madde) İşte bu bağlamda aşağıda bahsi geçen üç aktörün işbirliğiyle 2015 yılının Eylül ayında Türkiye de Adalete Erişim İçin Adli Yardım Uygulamalarının Geliştirilmesine Destek Projesi başlatılmıştır. Projede Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı uygulayıcı, TBB ana faydalanıcı ve T.C. Adalet Bakanlığı nın faydalanıcı olarak yer almaktadır. İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı ve TBB nin finansmanı ile, bu Proje Suriyelileri de kapsayan dezavantajlı gruplara adli yardım hizmeti veren veya verecek olan avukatların kapasitesinin arttırılması çabalarını koordine etmeyi amaçlamaktadır. Bu vesileyle Türkiye de verimli ve kaliteli adli yardım hizmetlerinin sağlanması asli hedeftir. Ceza, Hukuk ve İdari davalarda farklı isimlerle yürütülmekte olan adli yardım işlerinin esasen dezavantajlı grupların adalete erişimleri açısından aynı amaca hizmet ettiği bilinciyle, gerek projede gerek konferansta adli yardıma bütüncül bir şekilde bakılmaktadır. Buna ek olarak Proje adli yardım sisteminin koordineli ve etkin bir şekilde izlenmesi için baroların kurumsal ihtiyaçlarını da belirleyecektir. SILA projesinin, Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Türkiye de Adli Yardım Hizmetlerinin Güçlendirilmesi isimli Eşleştirme Projesine, özellikle bu projenin temel hedefleri arasında sayılan adli yardım mevzuatının gözden geçirilmesi, ilgili paydaşların kapasitelerinin artırılması ve herkesin adalete ve adli hizmetlere erişimlerinin artırılması başlıklarına önemli katkılar yapması beklenmektedir. Özellikle Baroların ortaya koydukları mevzuat değişiklikleri önerileri, sahadan veriler ve insan hikayeleri, bunlara ilaveten avukatların dezavantajlı gruplara yaklaşımları hakkında verilecek eğitimlerin SILA projesinin söz konusu Eşleştirme projesine özgül katkıları olacaktır. 3
2. Konferans Bahsi geçen Proje nin ikinci ayağı özellikle dezavantajlı gruplara adli yardım hizmeti veren avukatların bu hizmetleri kaliteli bir şekilde sunmalarını sağlayacak gerekli bilgi ve yeteneklerle donanmalarını hedeflemektedir. Bu çerçevede, Proje nin Sonuç II başlığı altında aşağıda belirtilen çıktıların elde edilmesi planlanmıştır: Kadınları, çocukları ve gençleri hedef alan bir karşılaştırmalı değerlendirme raporunun hazırlanması. Dezavantajlı gruplarla çalışmış olan CMK avukatları için uluslararası ve yerel uzmanlar tarafından eğitim modülleri hazırlanması ve bu eğitimlerin adli yardım süreçlerinde dezavantajlı gruplarla (kadınlar, çocuklar, gençler ve mülteciler) çalışmış olan CMK avukatlarına (250 adet) eğitim verilmesi. Hazırlanmış eğitim modüllerinin 79 baronun Staj Eğitimi Komisyon Başkanları na tanıtımı için bir toplantı düzenlenmesi. Bu eğitim modüllerinin stajyer avukatların eğitim müfredatlarına eklemlenmesi beklenmektedir. CMK avukatları için hazırlanmış Avrupa ve BM standartlarıyla uyumlu kılavuz ilkelerin hazırlanması. Dezavantajlı gruplara verilen adli yardım hizmetlerinin geliştirilmesine ilişkin kanun değişikliği önerilerinin Adalet Bakanlığı ile paylaşılması. Bu Konferans dezavantajlı gruplara verilen adli yardım hizmetlerinin daha etkin bir şekilde geliştirilmesi amacıyla Türkiye deki 79 baroyu, baroların adli yardım ve CMK komisyonlarının tecrübelerini, en iyi uygulamaları, edinilen dersleri ve önerilen çözümleri paylaşmaları için bir araya getiren ve bahsi geçen Proje hedefine hizmet edecek olan ilk faaliyettir. Bu doğrultuda, Konferansın birinci gününde hukuk davalarında adli yardım konularına, ikinci gün ise ceza davalarında adli yardım konularına ayrılmıştır. Proje nin tanıtımından ve UNDP uzmanları tarafından uluslararası standartların tanıtılmasından hemen sonra, Baro Başkanları ana salonda genel problemleri tartışırken baro temsilcileri kaliteli adli yardım hizmeti sunmak için en iyi uygulamaları temel alan yaratıcı ve pratik çözümler bulmak adına beş gruba ayrılacaklardır. Bu gruplara dair beş başlık aşağıdaki şekilde belirlenmiştir: 1. Kırılgan gruplara (Kadın, Engelli, LGBTİ, Mülteci vb. Bireylere) sunulan Adli Yardım Hizmetlerinin kapasitesinin, sorunlarının ve çözümlerinin değerlendirilmesi Adli yardım tanım itibariyle dava ve avukat masraflarını karşılayamayanlara verilen bir hizmet olarak düşünülse de, sosyal grupların ve bireylerin adalete erişimde bir dizi farklı açıdan dezavanatjlı duruma gelebileceklerini göz önünde bulundurmak oldukça önemlidir. Örneğin, bazı barolardan alınan verilere göre adli yardıma başvuran kadınların sayısı erkeklere oranla oldukça yüksek görünmektedir. Bu durum kadınların erkeklere nazaran toplumdaki maddi ve sosyal hassasiyetlerini vurgulamaktadır. Bu hassasiyet toplumda kadına karşı şiddet oranların yüksekliğiyle daha da ciddi bir boyut kazanmaktadır. Bu bağlamda, kadınların ve diğer grupların (özellikle engellilerin, LGBTI bireylerin ve mültecilerin) adalete ve adli yardıma 4
erişimde dezavantajlı oldukları noktalar tartışılacak ve şiddet mağduru kadınlara adli yardım sunan gönüllü avukatların kurmuş olduğu bir ağ olan Gelincik Projesi gibi girişimleri yaymak için pratik çözümler teşvik edilecektir. 2. Çocuklara sunulan Adli Yardım Hizmetlerinin kapasitesinin, sorunlarının ve çözümlerinin değerlendirilmesi Kanuna göre, şüpheli veya sanık çocuk ise istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir (CMK 150/2). Aynı durum suç mağduru çocuklar için de geçerlidir (CMK 239, Çocuk Koruma Kanunu, Madde 3). Ancak bu düzenlemelere rağmen birtakım sorunlar devam etmektedir. Özellikle refakatsiz mülteci çocuklar, gerek cinsel, gerek kaçakçılık gibi hususlarda istismara açık durumdadırlar. Suriyeli nüfusun yoğun olduğu bölgelerde yaptığımız görüşmelerde özellikle tecrübesiz avukatların çocuklarla çalışırken oldukça zorlandıkları ifade edilmiştir. Bu durum çocuk ile bir güven ilişkisi kurulamamasından kaynaklanmakta ve bunun kurulabilmesi için özel bir eğitim gerekmektedir. Türkiye de çocuklarla çalışan avukatlar için herhangi bir kılavuz bulunmamaktadır. Bu noktada Proje nin önemli amaçlarından bir tanesi çocuklarla alakalı davalarda çalışan avukatların kapasitesini geliştirmek için gerekli eğitimlerin verilmesini sağlamaktır. Bu mevzu birçok baro tarafından bir Çocuk Hakları Komitesi nin kurulmasını gerektirecek kadar önemli bulunmaktadır. Hukuk davalarında karşımıza çıkan en önemli sorunlardan birisi çocukların adli yardıma erişimlerinde yasal vasinin çocuk adına başvuru yapması gerekliliğidir. Genel olarak uyuşmazlığın vasi ile olması nedeniyle başvuru olanakları bulunmamaktadır. Bu nedenle sistemdeki tıkanmayı çözmek amacıyla çocukların adli yardıma erişimlerinin özel bir grup olarak ele alınması ihtiyacı doğmuştur. 3. Adli Yardım Mevzuatı Analizi ve Mevzuatı Geliştirme Çalışma Grubu 3. Çalışma Grubu daha etkili ve kaliteli adli yardımın önündeki yasal engelleri analiz edecektir. Aslında tüm çalışma gruplarını ilgilendiren bir konu olan bu başlık altında, baroların Adalet Bakanlığı na sunulmak üzere verilecek olan ortak yasal düzenleme önerilerinin nasıl koordine edileceğini tartışabilir. Devam etmekte olan Türkiye de Adli Yardım Hizmetlerinin Geliştirilmesi isimli Eşleştirme Projesi kapsamında da yasal düzenlemeler için özel bir yer ayrılmıştır. Söz konusu proje dezavantajlı gruplar için belli öneriler sunulmak suretiyle güçlendirilmelidir. 4. Barolar Arası Koordinasyon ve Standart Belirleme Çalışma Grubu 4. Çalışma Grubu başvuru, karar verme ve izleme aşamalarının dahil olduğu adli yardım süreçlerinde hangi süreçlerin ve başvuruların standartlaştırılması gerektiğini tartışacaktır. Bu noktada TBB nin ulusal standartların geliştirilmesini koordine etmek için önemli bir rolü bulunmaktadır. 5. Eğitim İhtiyaçlarının Analizi Çalışma Grubu 5
Proje nin Sonuç II başlığının en önemli amaçlarından biri dezavantajlı gruplar ile çalışmış olan CMK avukatları için uluslararası ve yerel uzmanlar tarafından eğitim modüllerinin hazırlanmasıdır. Bu eğitimlerin sürdürülebilir ve etkili olmaları için şekil, içerik ve metodoloji açısından derinlemesine bir analizden geçirilmelidir. 6
SILA Projesi Adli Yardım Konferansı Ortak Sorunlar, Ortak Çözümler 10-11 Aralık 2016 Antalya -Gündem- 1. GÜN 10 Aralık 2016, Cumartesi HMK ve Avukatlık Kanunu Kapsamında Sunulan Adli Yardım Hizmetlerinin Değerlendirilmesi 08:30 09:00 Kayıt 09:00 10:00 Açılış konuşmaları Av. Polat Balkan Antalya Barosu Başkanı Sn. Aytekin Sakarya Adalet Bakanlığı, Ceza İşleri Genel Müdürü Sn. Atila Uras BMKP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Sn. Basri Bağcı Adalet Bakanlığı, Müsteşar Yardımcısı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu Türkiye Barolar Birliği Başkanı 10:00 10:45 Proje Hakkında Sunumlar SILA Projesinin Tanıtımı Hakkı Onur Arıner BMKP Hukukun Üstünlüğü ve İnsan Hakları Sektör Yöneticisi Proje Kapsamında Edilen Veriler ve Konferanstan Beklentiler Murat Yalkın Türkiye Barolar Birliği Uluslararası İlişkiler ve AB Merkezi Müdürü Projenin Kazanımları ve Projeden Beklenenler Ramazan Gürkan Adalet Bakanlığı, Ceza İşleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanı 10:45 11:15 Adli Yardımda Uluslararası Standartlar: BM ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Sinisa Milatovic BMKP Uzmanı, Hukukun Üstünlüğü Küresel Programı 7
11:15 11:30 Kahve Arası 11:30 12.30 Çalışma Gruplarına Dağılım 12.30 13.30 Öğle Yemeği 13:30 16:30 Grup Çalışmaları 17:00 18:00 Grupların Sunumları Adli Yardımın Sorunları ve Çözüm Önerileri (ANA SALON) Baro Başkanları 1. Çalışma Grubu (SALON 1) Kırılgan gruplara (Kadın, Engelli, LGBTİ, Mülteci vb. Bireylere) sunulan Adli Yardım Hizmetlerinin kapasitesinin, sorunlarının ve çözümlerinin değerlendirilmesi 2. Çalışma Grubu (SALON 2) Çocuklara sunulan Adli Yardım Hizmetlerinin kapasitesinin, sorunlarının ve çözümlerinin değerlendirilmesi grubu 3. Çalışma Grubu (SALON 3) Adli Yardım Mevzuatı Analizi ve Mevzuatı Geliştirme Çalışma Grubu 4. Çalışma Grubu (SALON 4) Barolar Arası Koordinasyon ve Standart Belirleme Çalışma Grubu 5. Çalışma Grubu (SALON 5) Eğitim İhtiyaçlarının Analizi Çalışma Grubu 2. GÜN 11 Aralık 2016, Pazar CMK Kapsamında Sunulan Adli Yardım Hizmetlerinin Değerlendirilmesi 09:30 09:45 Birinci Gün Sonuçları Tespitler, Öneriler Proje Ekibi 09:45 11:00 Ceza Davalarında Adli Yardıma İlişkin Uluslararası Standartlar Dünyada iyi uygulamalar nasıl yayılır? Sarah MCcoubrey SILA projesi uluslararası uzman 8
11:00 11:30 Kahve Arası 11.30 12.30 Çalışma Gruplarına Dağılım 12.30 13.30 Öğle Yemeği 13:30 16:30 Grup Çalışmaları 17:00 18:00 Grupların Sunumları Uluslararası Hukuk Vakfı: küresel tecrübeler yerele nasıl yardım eder? Holly Shino Hobart Avukat, Uluslararası Hukuk Vakfı 1. Çalışma Grubu (SALON 1) Kırılgan gruplara (Kadın, Engelli, LGBTİ, Mülteci vb. Bireylere) sunulan Adli Yardım Hizmetlerinin kapasitesinin, sorunlarının ve çözümlerinin değerlendirilmesi 2. Çalışma Grubu (SALON 2) Çocuklara sunulan Adli Yardım Hizmetlerinin kapasitesinin, sorunlarının ve çözümlerinin değerlendirilmesi grubu 3. Çalışma Grubu (SALON 3) Adli Yardım Mevzuatı Analizi ve Mevzuatı Geliştirme Çalışma Grubu 4. Çalışma Grubu (SALON 4) Barolar Arası Koordinasyon ve Standart Belirleme Çalışma Grubu 5. Çalışma Grubu (SALON 5) Eğitim İhtiyaçlarının Analizi Çalışma Grubu 9