BOMBUS ve BAL ARILARI İÇİN BİR BESİN KAYNAĞI OLAN Phacelia tanacetifolia Bentham (Hydrophyllaceae) ÜZERİNE GÖZLEMLER (1)

Benzer belgeler
ÇUKUROVA BÖLGESİ KOŞULLARINDA YETİŞTİRİLEN ARI OTU (Phacelia tanacetifolia Bentham) BİTKİSİNİN BAL ARILARI (Apis mellifera L.

ÇEŞİTLERİNDE BAL ARISININ

ARIOTU, FASELYA (Phacelia tanacetifolia Bentham)

ARIOTU YETİŞTİRİCİLİĞİ

ARICILIK AÇISINDAN ARIOTU (Phacelia tanacetifolia Bentham) BİTKİSİNİN ÖNEMİ ve BU KONUDA ÜLKEMİZDE YAPILAN ÇALIŞMALAR

Türkiye Arı Yetiştiriciliğinde Çukurova Bölgesinin Yeri ve Önemi

ZOOTEKNİ ANABİLİM DALI

Arıcılığın Tanımı. Arı Yetiştirme Ürünler. Ürünler. Ürünler. Ürünler. Hayvan Yetiştirme ve Besleme Dersi

Kaysı (Prunus armeniaca L.) da Bal Arısı (Apis mellifera L.) Polinasyonunun Önemi

Bal Arısı (Apis mellifera L.,) Kolonilerinin Fazelya (Phacelia tanacetifolia Bentham) nın Nektar ve Poleninden Yararlanma Düzeylerinin Belirlenmesi

ALATARIM, 2002, 1 ( 2 ): 30-34

Balarılarının (Apis mellifera L.) Bitki Tercihinde İskenderiye Üçgülü (Trifolium alexandrinum L.) ve Fazelya (Phacelia tanacetifolia B.

Arı Otu (Phacelia tanacetifolia Benth.) nun Önemi, Yetiştirilmesi, Ülkemizde ve Dünyada Yapılan Çalışmalar

NİSAN 2017 ÜLKESEL BUĞDAY GELİŞİM RAPORU

Türkiye 3. Tarla Bitkileri Kongresi, Kasım 1999, Adana Cilt III, Çayır-Mera Yembitkileri ve Yemeklik Tane Baklagiller,

Tarım Alanları,Otlak Alanları, Koruma Alanları Öğrt. Gör.Dr. Rüya Bayar

AHUDUDUNUN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ

KSÜ Fen ve Mühendislik Dergisi 7(1) KSU Journal of Science and Engineering 7(1)-2004

PAMUK TARIMI TOHUM YATAĞI HAZIRLAMA

POLİNASYONDA BAL ARILARININ (Apis mellifera L.) YERİ ve ÖNEMİ. Doç. Dr. Ulviye KUMOVA Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü ADANA

AKDENİZ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

Ç.Ü Fen Bilimleri Enstitüsü Yıl:2008 Cilt:17-3

Macar Fiği Neden Önemlidir? Hangi Topraklarda Yetişir?

Sürdürülebilir Tarımda Bal Arısı (Apis mellifera L.)'nın Rolü

Arıcılığa Başlarken... Dr. Ali KORKMAZ Ziraat Yüksek Mühendisi Samsun Tarım İl Müdürlüğü

kalkerli-kumlu, besin maddelerince zengin, PH sı 6-8

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

Prof. Dr. Mustafa TAN Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ERZURUM

Kivide bal arısının tozlanma, meyve tutumu ve tohum sayısı üzerine etkisi

Ayçiçeği Üretiminde Kullanılan Bazı Hibrit Çeşitlerin Kendine Döllenme Oranları

Bölüm 8 Çayır-Mer alarda Sulama ve Gübreleme

METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI

ARI BİLİMİ / BEE SCIENCE

ULUSAL HUBUBAT KONSEYİ HAZİRAN ÜLKESEL BUĞDAY GELİŞİM RAPORU

Türkiye'de Toprakların Kullanımı

Bal Arılarının Beslenmesi. Dr. Ali KORKMAZ Samsun Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü

Bal Arısı (Apis mellifera L.) Kolonilerinde Polen Toplama Sıklığının Koloni Gelişimi ve Bal Üretimi Üzerine Etkisi

ARICILIĞA GENEL BAKIŞ

EKİN KURDU (Zabrus Spp.) Özden Güngör Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanı 23.Temmuz Ankara

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

Bölüm 7. Tarımsal Üretim Faktörleri. Üretim Faktörleri Toprak Sermaye Emek (iş) Girişimcilik (yönetim yeteneği)

ANNUEL BİTKİLERİN AVANTAJLARI

YULAF YETİŞTİRİCİLİĞİ

TOHUM ÜRETİMİ ve EKOLOJİ Prof. Dr. Necmi İŞLER M.K.Ü. Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü. Tarl

İNCİRİN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ. Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN

8ÇEVRE TANZİMİ ve AĞAÇLANDIRMA ÇALIŞMALARI

Çiçek açan bitkilerin, çiçeklerinin tepeciklerine polen getirecek, böylece üremeyi sağlayacak mekanizmalara gereksinimi vardır.

SERA KOŞULLARININ Bombus terrestris L. KOLONİLERİNİN TOZLAŞMA PERFORMANSINA ETKİLERİ

ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ ve TARIM VE GIDA GÜVENCESĠ

ÇAYIR VE MERA YÖNETİMİ. Prof.Dr.Hayrettin EKİZ 2017

GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları

GEZGİNCİ ARICILIK SİSTEMİNDE ÜRETİM GELİR ve GİDERLERİNİN EKONOMİK ANALİZİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

IĞDIR ARALIK RÜZGÂR EROZYONU ÖNLEME PROJESİ İZLEME RAPORU

ULUSAL HUBUBAT KONSEYİ 2018 ÜLKESEL HUBUBAT REKOLTE DEĞERLENDİRME RAPORU

Kablosuz Algılayıcı Ağlar Kullanılarak Bal Arıları İçin Nektar Akış Periyodunun İzlenmesi

Tohum yatağının hazırlanması:

Korunga Tarımı. Kaba yem açığının giderilmesinde, maliyetlerin düşürülmesinde etkili, kıraç topraklara ekilebilmesi ile üstün bir yem bitkisi.

BADEM YETİŞTİRİCİLİĞİ

BUĞDAY (Triticum spp.) Buğdayda Toprak Hazırlığı:

A R I C I L I K MİLLİ EKONOMİNİN TEMELİ ZIRAATTIR. KEMAL ATATÜRK

ÖNEMLİ ZARARLILARI. Spodoptera spp. (Yaprak kurtları) yumurta

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

Tarımsal Meteoroloji. Prof. Dr. F. Kemal SÖNMEZ 23 EKİM 2013

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara

BİTKİ TANIMA VE DEĞERLENDİRME IV DERSİ ÇİM ALANLARDA BAKIM İŞLEMLERİ

Arpa (Hordeum vulgare L.) Bitkisinde Mikrobiyel Gübrelerin Çimlenme Üzerine Etkisinin Belirlenmesi. Çiğdem KÜÇÜK, Cenap CEVHERİ

BUĞDAY PİYASALARI ve TMO

Farklı Sıra Arası Uzaklıklarının Kimi Arıotu (Phacelia tanacetifolia Bentham) Çeşitlerinde Ot Verimi ile Verim ve Kalite Özelliklerine Etkileri

Tarım Sayımı Sonuçları

DÜNYADA ve TÜRKİYE DE YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLER TARIMI

Ceviz Fidanı-Ağacı İklim ve Toprak İstekleri

Türkiye Arıcılığının Yapısı, Sorunları ve Sürdürülebilir Arıcılık Açısından Değerlendirilmesi. Yrd. Doç. Dr. Ayhan GÖSTERİT

BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİ

BAHÇE BİTKİLERİ BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNE DUYURU

TANIMI VE ÖNEMİ Susam dik büyüyen tek yılık bir bitkidir. Boyu ( cm) ye kadar uzayabilir. Gövdeler uzunlamasına oluklu (karıklıdır) ve sık tüylü

Arıların Dünyası : Bombus Arıları Doğa Dostu, İnsan Dostu Bombus Arılarını Tanıyor musunuz?

ARI ÜRÜNLERİ TÜKETİM DAVRANIŞLARI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Acurun anavatanı hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak Anadolu, İran, Afganistan ve Güney Batı Asya anavatanı olarak kabul edilmektedir.

FİĞ TARIMI Prof. Dr. Mustafa TAN Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ERZURUM

Yabancı Ot Standart İlaç Deneme Metotları

Yabancı Ot Standart İlaç Deneme Metotları

zeytinist

zeytinist

Hazırlayan: Ramazan YILDIRIM

Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi nde ( HARÜM ) Yapılan Çalışmalar

ARI OTUNDA (Phacelia tanacetifolia) VEJETATİF GELİŞMENİN ÇİÇEKLENME ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE ETKİSİ

Kek ve Şurup (Sakkaroz) Yemlemesinin Bal Arısı (Apis mellifera L.) Kolonilerinin Performansı Üzerine Etkileri

12. BÖLÜM: TOPRAK EROZYONU ve KORUNMA

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ EDREMİT MESLEK YÜKSEKOKULU. Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi Programı

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir

Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi

RULO ÇİM ÜRETİMİ DR TOHUMCULUK 2013

SERA TASARIMI ve İKLİMLENDİRME. Cengiz TÜRKAY Ziraat Yüksek Mühendisi. Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyonu Erdemli-Mersin 12 Ekim 2012

Patatesin Dünyadaki Açlığın ve Yoksulluğun Azaltılmasındaki Yeri ve Önemi

TAŞINMAZ DEĞERLEME İLKE VE UYGULAMALARI

BAZI KÜLTÜR BİTKİLERİNDE KLASİK GÜBRELERE İLAVETEN ÖZEL GÜBRELERİN KULLANILMASI

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1239 KAHRAMANMARAŞ'TA SEBZE TARIMININ MEVCUT DURUMU, PROJEKSİYONLAR VE ÖNERİLER

Transkript:

BOMBUS ve BAL ARILARI İÇİN BİR BESİN KAYNAĞI OLAN Phacelia tanacetifolia Bentham (Hydrophyllaceae) ÜZERİNE GÖZLEMLER (1) Çeviren Doç. Dr. Ulviye KUMOVA Ali KORKMAZ Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Balcalı / ADANA Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Erdemli / İÇEL Özet Arılar yönünden ilgi çekici bir bitki olan fazelya (Phacelia tanacetifolia) 'nın arı mer'ası yönünden değerini saptamak üzere İngiltere'nin güneydoğu kesimlerinde farklı tarihlerde ekimler yapılarak çiçeklenme zamanı, çiçeklenme süresi üzerine gözlemler yapılmıştır. Ayrıca fenoloji, yoğunluk, günlük peryodisite ile fazelyadan yararlanan arıların davranışları gözlenmiştir. Erken mayısta ekimi yapılan parsellerde, temmuz başından ağustos sonuna kadar; geç mayısta ekilen parsellerde temmuz ortasından eylül ortasına kadar; geç temmuzda ekilen parsellerde, eylül sonundan aralık ayında görülen donların etkisinde kalana kadar çiçekte kalabildikleri gözlenmiştir. En yüksek çiçeklenme yoğunluğu erken, orta ve geç ekilen parsellerde sırası ile 2000, 4000 ve 3000 çiçek/m 2 olarak saptanmıştır. Çiçeklenme süresi içersinde, bombus ve bal arıları erken temmuzdan geç ekime kadar fazelya bitkisinden yararlanmaktadırlar. En yüksek çiçeklenme döneminde bitki üzerindeki arı yoğunluğu 20 arı/m 2 üzerinde bulunmuştur. Gözlemler sırasında Bombus arısının 8 türü belirlenmiştir. Bunlar, Bombus terrestris, Bombus lucorum, Bombus pascuorum, Bombus lapidarius, Bombus ruderarius, Bombus hortorum, Bombus pratorum ve Psithyrus vestalis'tir. Bombus arıları bal arılarından daha erken saatlerde ve daha uzun süreli olarak bu bitkiden yararlanarak maksimum tarlacı yoğunluğunu sürdürmüşlerdir. Polinatör arıların fazelya bitkisine çiçek ziyaretlerinin nedeni polen toplamaktan çok nektar toplamak amaçlı olmuştur. Bal arılarının %22'si ve bombus arılarının sadece %3'ü polen için tarlacılık yapmışlardır. Bombus erkek ve ana arıları bu bitkiyi sadece nektar için ziyaret etmektedirler. Phacelia tanacetifolia, ekimi yapılan ve korunan alanlarda arılar için önemli bir besin kaynağı olarak büyük bir potansiyele sahip bir bitkidir. Ayrıca doğada bulunan bu polinatörler, bitkilerin yaşaması için önemli katkıda bulunmaktadırlar. (1) Williams, H. W., Christian, D. G., 1991. Observations on Phacelia tanacetifolia Bentham (Hydrophyllaceae) as a good plant for honey bees and bombus bees. Journal of Api. Res. 30 (1):3-12

2 Giriş Tarımsal yönden yüksek potansiyel gösteren ekili tarım alanları, kendi yaşamlarını sürdürmek için sürekli nektar ve polen kaynağına bağımlı olan Apoidea'ların yaşamı için uygun bir ortam sağlamamaktadırlar. Bu alanlarda çeşitli zararlıların çoğalması ve aşırı herbisit kullanılması; bu tarlalardan yararlanan arı populasyonunu etkilemekte, doğal bitki örtüsünün ve yabani ot miktarının azalmasına neden olmaktadır. Polinatörler için elverişli besin kaynağı olan ekili alanların, son 30 yıl içinde bombus arılarının azalmasına etkide bulunan en önemli bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır (Williams, 1986). Doğada bulunan kültür ve doğal bitkilerden özellikle kolza (B. napus), bakla (V. faba), üçgüller, meyve ağaçları gibi birçok çiçekli bitkiler, ağaç ve çalılar nektar ve polen içerdiği için arılar tarafından yoğun bir şekilde ziyaret edilmektedir. Genellikle bu verimli bitkiler; geniş tarım alanlarında monokültür olarak yetiştirilmekte, sınırlı süreler içersinde çiçekte kalabilmekte ve bal arıları ile bombus arıları için önemli bir besin kaynağı olmaktadır. Arıların bu bitkilerden daha uzun ve sürekli olarak yararlanabilmesi açısından tarım alanlarında dönüşümlü bitki ekim-dikim planlarının uygulanması gerekmektedir. Kültür bitkilerinin büyük bir kısmı, meyve ve tohum üretimlerini belirli düzeye çıkarabilmek için mutlaka yabancı döllenmeye gereksinim duyarlar. Bu durum doğal olarak yetişen bitkiler içinde geçerlidir. Arı populasyonu hem tarımsal endüstrinin hem de doğal çevrenin gelişebilmesinde, yeterli tozlaşmanın sağlanabilmesi yönünden gerekli bir materyaldir (Free, 1970). Arazi kullanım planları içerisinde arı kolonilerinin geliştirilmelerinin göz önüne alınması bu açıdan çok önemli bir faktör olmaktadır. Çalışmanın amacı bal arılarının (Apis mellifera), bombus arılarının (Bombus spp., Psithyrus spp.) fazelya (Phacelia tanacetifolia Bentham) üzerindeki etkinliğini gözlemektir. Fazelya yıllık bir bitkidir ve anavatanı Kaliforniya'dır. 1832 yıllarında Avrupa'ya girmiştir (Pellett, 1923). Almanya ve Doğu Avrupa ülkelerinde tahıllardan sonra yeşil ot ve örtü bitkisi olarak kullanılmaktadır. Son zamanlarda aşınabilir topraklar üzerinde toprağı tutan bir bitki olarak önem kazanmıştır (Sommer ve ark., 1988). Fazelya, bal arıları için iyi bir nektar kaynağı olması nedeniyle arı yetiştiricileri tarafından geniş bir şekilde tanınmakta ve ekimi yapılmaktadır (Crane ve ark., 1984). Crane (1975), fazelyayı dünyada kültürü yapılan en yararlı 20 bitkiden birisi olarak

3 göstermektedir. USA, USSR Cumhuriyetleri ve Yugoslavya gibi bazı ülkelerde fazelya, bal arılarının yararlanması için arılıkların yakın çevresinde yetiştirilen bir bitkidir (Crane, 1975., Goltz, 1988). Göçer arıcılık yapan diğer bazı ülkelerde ise arı yetiştiricileri kolonilerini fazelya ekilen alanlara taşımaktadırlar. Fazelyanın Kanada (Szabo, 1982) ve İtalya'da (Ferrazi ve Sofi, 1986) bombus arıları tarafından ziyaret edildikleri bildirilmesine karşın, bal arılarının veya diğer polinatörlerin bu bitkiden yararlanma davranışları hakkında günümüze kadar çok az çalışma bulunmaktadır. Fazelya bitkisinin İngiltere ikliminde nasıl büyüdüğü ve arılar için yararlı bir besin kaynağı olup olmadığı konularının ortaya konulması açısından farklı tarihlerde ekimi yapılan 3 ayrı fazelya parselinin çiçeklenme doğası, yoğunluğu, günlük peryodisite ve bu bitki üzerinden yararlanan arıların davranışları üzerinde gözlemler yapılmıştır. Materyal ve Metot Bu çalışma İngiltere Harpenden'de Rothamsted Araştırma İstasyonunun verimli toprakları üzerinde yürütülmüştür. Arazi iyi bir tohum yatağı hazırlamak amacıyla sürülmüş ve tohum 2 Mayıs, 31 Mayıs ve 24 Temmuz 1989'da hektara 12 kg olacak şekilde ekilmiştir. Ekilen bitki için gübreleme yapılmamıştır. Gözlem parselleri 3 m x 3 m olarak düzenlenmiş; yan parseller bir metrelik ekilmemiş alanlarla diğer parsellerden ayrılmıştır. Beklenmedik kurak mevsimle karşılaşılabildiği için parsellerde 5 Hazirana kadar sulama uygulanmıştır. Araştırma süresince 6 adet kuvvetli bal arısı kolonisi ekili parselden yaklaşık 100 metre ileriye yerleştirilmiştir. Ancak temmuz ayında fazelya parsellerinden yararlanan bal arısı sayısının çok az düzeyde olduğu gözlendiğinden, erken mayıs ekiminin çiçeklenme peryoduna yaklaşık 4 hafta kala 31 Temmuzda bir öncü arı kolonisi fazelya parseline 10 metre uzakta olacak şekilde yerleştirilmiştir. Çiçek yoğunluğu herbir parselin 0.25 m 2 deki çiçeklerinin sayılması ile haftalık olarak kaydedilmiştir. Arı yoğunluğu sadece kuru ve güzel havalarda herbir parselde 09: 00, 11: 00, 13: 00 ve 15: 00 saatlerinde çiçekler üzerindeki arıların haftada bir defa sayılması ile belirlenmiştir. Bu sayımlarda arıların cinsi, cinsiyeti ve bitkiden yararlanma düzeyi yani nektar ve polen toplama aktiviteleri gözlenmiştir. Beslenmenin günlük peryodisitesini belirlemek için 18 Temmuzda, erken mayıs ekim parseli üzerinde ve 8 Ağustos erken ve geç mayıs ekim parsellerinde arı yoğunluğu saat 05: 00 'den saat 21: 00 'e kadar 2 saatlik aralıklarla kaydedilmiştir.

4 SONUÇLAR Çiçeklenmenin Yoğunluğu ve Fenolojisi Ekilen fazelya bitkisinin çiçekleri bu çalışmada mavimsi-pembe renkte bulunmuştur. Bununla birlikte bu bitkinin çiçek renginin açık mavi, eflatun ve beyazıda bulunmaktadır. Açılmamış çiçekler bir tarafta helezonlaşmış yığınlar halinde, açılan çiçekler ise helezon olmayan bir yapıda görülmektedir. Mayıs başında ekimi yapılan parsellerde, temmuz başından ağustos sonuna kadar çiçeklenmenin olduğu saptanmıştır. Çiçeklenmenin pik noktasının temmuz sonu, ağustos başı olduğu ve bu dönemde çiçeklenme yoğunluğunun 2000 çiçek/m 2 nin üzerine çıktığı belirlenmiştir. Mayıs sonu ekimlerinde, temmuz ortalarından eylül ortalarına kadar çiçeklenmenin görüldüğü; çiçeklenme pik noktasının, erken ağustos ile ağustos ortalarına kadar sürdüğü gözlenmiştir. Bu dönemde çiçeklenme yoğunluğunun 4000 çiçek/m 2 'nin üzerinde olduğu saptanmıştır. Temmuz ayında ekimi yapılan parselde, eylül sonu aralık başına kadar çiçeklenme görülmüş ancak çiçeklenmenin en yüksek olduğu an donlardan etkilenerek kaybedilmiştir. Bu dönemde ekimi yapılan parsellerin en yüksek çiçek yoğunluğu geç ekimden erken kasım ayına kadar sürmüş ve metrekarede 3000 çiçekden daha fazla olmuştur (Şekil 1). Parsellerden Yararlanan Arı Yoğunluğu Bal arıları ve bombus arıları erken ve geç mayısda ekilen parsellerin çiçeklenme periyodu boyunca fazelya çiçeklerinden yararlanmışlardır. Geç temmuzda ekilen parselden yararlanma ise ekim sonuna kadar devam etmiştir. Arıların sayısı doğrudan bitki çiçek yoğunluğuna bağlı olarak gelişme göstermiştir (Şekil 1). Mayıs başı ve sonunda ekilen parsellerde maksimum günlük sıcaklık 19-28 C arasında olduğu sürece arıların yararlanma etkinlikleri gözlenmiştir. Geç temmuzda ekilen parsellerde gözlemler 26 Eylül ile 31 Ekim tarihleri arasında sıcaklığın 13-19 C arasında değiştiği sürece sürdürülmüştür. Bu dönem içindeki bazı günlerde bal arılarının etkinlikleri engellenebilmiştir. Kasım ayında maksimum günlük sıcaklık 12 C ye ulaşmadığı için bal arılarının besin kaynağından yararlanması gerçekleşmemiştir. Bombus arılarınında bu dönemde kış uykusuna girmeleri veya ölmeleri nedeni ile yararlanmaları söz konusu olmamıştır.

5 Şekil 1. Fazelya parsellerindeki çiçek ve arı yoğunluğu. Ölçüm tarihlerinde saat 09: 00, 11: 00, 13: 00 ve 15: 00 de yapılan sayımlarda erken mayıs (b), geç mayıs (c) ve temmuz ekili (d) parselde metrekaredeki bombus arısı (- - -) ve bal arısının (--- ) ortalama sayıları ile 2 Mayıs (---), 31 Mayıs (- - -) ve 24 Temmuzda (...) ekili parsellerde metrekaredeki çiçek sayısı (a). Erken mayısta ekilen parselde arı yoğunluğu düzenli olarak yükselme göstermiş ve 25 Temmuzda ise maksimum düzeye ulaşmıştır. Bu dönemde ekili alan üzerindeki ortalama arı yoğunluğu 8.7 arı/m 2 olarak belirlenmiştir. Bu tarihte gözlenen bombus arıları en yüksek populasyon düzeyine ulaşmıştır. Bal arısı kolonilerindeki tarlacı arıların maksimum sayıya ulaşması bu dönemde gözlenmemiştir. Arı populasyonu kolonilerin parsele yakın konulmasından bir hafta sonra (8 Ağustos) en üst düzeye çıkmıştır. Bombus arılarının sayıları bal arılarının sayısından 2.2 kat daha fazla olduğu gözlenmiştir. Fakat bal arısı kolonilerinin parsellere yakın konumlandırılması sonrası bombus-bal arısı oranında büyük değişiklikler göstermiştir. Bal arısı/bombus arısı oranı bal arısı kolonilerinin parsellere yaklaştırılması öncesi 1:16 iken 8 Ağustostan sonra 1:0.8 değerine ulaşmıştır. 15 Ağustosta ise havanın rüzgarlı olmasından dolayı bal arısı sayısında bir azalma görülmüştür.

6 Geç mayıs ayında ekilen parselde arı yoğunluğu 8 Ağustosta maksimum çiçek yoğunluğunda maksimum düzeye çıkarak (ort. 21.9 arı/m 2 ) sonra azalma göstermiştir. Bu dönemde bal arılarının sayısı 8-28 Ağustos tarihleri arasında bombus arıları sayısından fazla olmuş, başka bir deyişle bombus/bal arısı oranı 1:0.8 olmuştur. Daha sonra 15 Ağustostaki rüzgarlı hava bal arılarının tarlacılık faaliyetlerine olanak sağlamamıştır. Temmuzda ekilen parselde arı yoğunluğu, maksimum çiçek yoğunluğundan 2 hafta önce 17 Ekimde maksimum düzeye (ortalama 2.3 arı/m 2 ) yükselmiş ve hemen arkasından azalmıştır. Ekim sonundan sonra çiçekler üzerinde hiçbir arı gözlenmemiştir. Bunun nedeni bu dönemde hava koşullarının tarlacılığı olumsuz yönde etkilemesidir. Parsellerde Arı Türlerinin Durumu Fazelyadan sadece bal arıları ve bombus arılarının yararlandığı, bunların dışında diğer arı türlerinin bu parseller üzerinden yararlanmadığı gözlenmiştir. Parselde bombus arılarının 8 türü belirlenmiştir. Parsel üzerinde belirlenen türler B. terrestris L., B. lucorum L., B. pascuorum L., B. lapidarius L., B. ruderarius, B. hortorum L., B. pratorum L. ve Psithyrus vestalis'tir. Arazide yapılan gözlemler sırasında çiçek üzerinde B. terrestris ve B. lucorum türleri ile, B. lapidarius ve B. ruderarius türlerinin ayırt edilmesinde güçlük çekilmiştir. Bunun nedeni belirtilen türlerin arazi koşullarında birbirinden ayrılabilmesinin son derece zor olmasıdır. Erken ve geç mayısda ekilen parselde B. terrestris ve B. lucorum üstünlük göstermiştir. Bu oran erken mayısta %76, geç mayısta %73 olarak elde edilmiştir. B. lapidarius ve B. ruderarius'un erken mayıs parselinde %11 oranında, geç mayıs parselinde %11 oranında yoğunluk gösterdiği gözlenmiştir. B. pascuorum, erken mayıs parselinde %10, geç mayıs parselinde ise %14 olarak belirlenmiştir. Gözlenen bombus arılarının yalnızca %3 ile %2'si B. hortorum, B. pratorum ve P. vestalis olarak sayılmıştır. Temmuzda ekilen parselde B. pascuorum üstün gelmiştir. Diğer bombus arılarından yalnızca bir kez B. terrestris ve B. lucorum ve B. hortorum belirlenmiştir. Besin maddesi toplayan bombus arılarının %87'ni işçi, %12'ni erkek ve %1'ni ise ana arılar oluşturmuştur. Fazelyadan yararlanan erkek bombus arılarının yüzdesi erken mayıs parselinde %8, geç mayıs parselinde %12 ve temmuz parselinde %74 oranında olduğu saptanmıştır (Şekil 2).

7 Şekil 2. Ölçüm tarihlerinde saat 09: 00, 11: 00, 13: 00 ve 15: 00 de yapılan sayımlarda 24 temmuz (...), 31 Mayıs (- - -) ve 2 Mayısta (---) ekilen fazelya parsellerinde bulunan farklı bombus arı türlerinin işçi, erkek ve ana arı toplam miktarı. B. terrestris ve B. lucorum işçi arılarının, mayıs ekili parselde temmuz ayından eylül ortalarına kadar etkin oldukları belirlenmiştir. Ancak temmuzda ekilen parselde, ekim ayında sadece bir işçi arı gözlenmiştir. Bu türlerin erkekleri mayıs parselinden temmuz ayı ile ağustos ayının 8'ine kadar yararlanmıştır. Bu türlerin yalnızca iki ana arısı geç mayıs ekili parsel üzerinde, biri erken ağustosta diğeri erken eylülde görülmüştür.

8 Tarlacılık Peryodisitesi Bal arıları fazelyadan nektar toplamaya 18 Temmuz-8 Ağustos tarihleri arasında sabahları 05: 00-07: 00 saatleri arasında başlamakta, akşam 19: 00-21: 00 saatleri arasında bitirmektedirler (Şekil 3). Bal arılarının 8 Ağustosta nektar toplamaları sabah saatlerinden itibaren 13: 00 'e kadar en üst düzeye çıkmakta, daha sonra azalma göstermektedir. Bombus arıları 18 Temmuzda nektar toplama işlemini saat 07: 00-15: 00 arasında yapmakta, 8 Ağustosta ise en yoğun nektar toplama etkinliği sabah saat 07: 00 'de görülmektedir. Şekil 3. 18 Temmuz tarihinde erken mayıs ekili parselde (a) bombus arılarının (- - -), 8 Ağustosta erken ve geç mayıs ekili parselde bombus (- - -) ve bal arılarının (--- ) (b) fazelyada tarlacılık durumları. Her bir arı türü için 2 saatlik sayımlarda kaydedilen günlük toplam miktarı (%) ve gözlem anındaki sıcaklıklar verilmiştir. Tarlacılık Davranışları Gözlenen bal arılarının %78'i (n=1601) nektar toplarken, %22'si ise sürtünme yoluyla polen toplamaktadırlar. Buna karşılık gözlenen bombus işçi arılarının %97'si (n=1686) nektar, %3'ü ise sürtünme yoluyla poleni için, erkek ve ana arıların ise yalnızca nektarı için çiçekleri ziyaret ettikleri gözlenmiştir.

9 Bal arılarının çok küçük bir kısmı (%3) temmuz ayında, yaklaşık 1/4'i (%23) ağustos ayında ve işçi arıların yarıdan fazlası (%57) eylülde ve %52'si ekimde polen toplamışlardır. B. terrestris ve B. lucorum işçi arıları temmuzda %10, ağustosda %10 polen toplamışlardır. Ağustos ayından sonra ise işçi arıların tümü sadece nektara çalışmışlardır. B. terrestris ve B. lucorum dışında birkaç bombus arısı polen toplamıştır. B. pascorum işçilerinin 235 tanesinden yalnızca 4 tanesi polen toplamıştır. B. lapidarus ve B. ruderarius, B. pratorum veya B. hortorum işçilerinin (n=102) ise polen toplamadığı görülmüştür. Tartışma Fazelya, kesin olarak bal arılarını ve bombus arılarını kendine çeken bir bitkidir. Çiçeklenme dönemi 8 haftalık uzun bir süreyi kapsamaktadır. Bu süre içerisinde çiçeklenme ve arı yoğunluğu en üst seviye ulaşmaktadır. Mayıs ekili parselin arılar için daha değerli bir besin kaynağı olduğu görülmüştür. Bunun nedeni temmuz ve ağustos aylarında bal arısı kolonilerinde arı populasyonunun en üst düzeye çıkarak yavru gelişiminin yeterli düzeyde olması ve birçok bombus türünün bu aylarda çoğalma göstermesidir. Bununla birlikte geç eylülden önce çiçekte olmayan geç temmuz ekili parselinin, bal arıları ile bombus arılarının bir türü için geç besin kaynağı sağlaması açısından yararlı olduğu görülmektedir. Mayıs ekimi yapılan parselde bir koloninin 31 Temmuzda parselin 10 metre yakınına yerleştirilinceye kadar bal arılarının sayısının oldukca az olması oldukça sürpriz bir durumdu. Bunun nedeni 6 kuvvetli koloninin gözlem süresince en azından 100 metre uzakta bulunması ve fazelya ile yarışabilecek başka yararlı bitkilerin de uzakta olmasından kaynaklanmıştır. Maksimum çiçek yoğunluğunun gözlendiği parsellerde bal arılarının sayısında büyük oranda yükselme, bombus arısı sayısında önemli azalmalar olduğu görülmüştür. Holmes (1964) çok sayıda tarlacılık yapan bal arılarının parsellerde yoğun olarak bulunmasının bombus arılarını bu alanlardan uzaklaştırdığını bildirmektedir. İngiltere'nin hemen her yerinde görülen ve Williams (1982) tarafından tanımlanan B. terrestris, B. lucorum, B. pascuorum, B. ruderarius, B. hortorum ve B. pratorum ile P. vestalis türlerinin tamamı fazelya parsellerinde belirlenmiştir.

10 Fazelya çiçekleri hem kısa dilli bombus arı türleri (B. terrestris, B. lucorum, B. lapidarius, B. ruderarius, P. vestalis) hem de uzun dilli (B. pascuorum, B. hortorum) bombus türleri tarafından ziyaret edilmiştir. B. hortorum uzun diliyle (ortalama 13.5 mm) parsellerde en az sayıda görülen bombus türü olmuştur. B. hortorum populasyonu yazın ortalarında düşük yoğunlukta bulunmasına karşın genelde yoğunlaşmış çiçeklerden ziyade tek bir çiçek üzerinde çalışmayı tercih etmektedir (Prys-Jones ve Corbet, 1987). Ayrıca bu tür çiçek üzerinde çalışmaya başlayan diğer bombus arıları tarafından tarlacılıktan vazgeçirilebildikleri de belirtilmektedir (Brian, 1957). Bombus arı türlerinin doğası, cinsiyeti ve fazelya parselleri üzerinde sosyal bireyleri temsil etmesi koloninin mevsimsel büyüme devrelerini yansıtmaktadır. Fazelya bitkisi gelişim dönemlerine bağlı olarak bombus populasyonunda da benzer şekilde çoğalma ve azalma söz konusu olmaktadır. Kışı geçiren ana arılar parseller üzerinde tarlacılık için görünmemektedir. Bombus kolonileri fazelyanın çiçeklenmeye başladığı temmuz ayına kadar yetişmiş olmaktadır. Gözlemler, B. hortorum ve B. pratorum türlerinin temmuz ayına kadar sınırlandırılmış olduğunu ve her iki türün de bu kısa yaşam dönemlerinde erken gelişmekte olan koloniler olduğunu, genellikle temmuz ortalarına veya sonunda sona erdiklerini göstermektedir. B. hortorum'un ikinci generasyon koloniden gelen bir ana arısının 17 ekimde varlığı gözlenmiştir. Bu türün uygun olan koloni gelişimi için uzun mevsim içinde bivoltine başladığı sanılmaktadır (Sladen, 1959). Orta mevsim türler olan B. terrestris, B. lucorum ve B. lapidarius, B. ruderarius temmuz ve ağustos aylarında bol miktarda gözlenmiştir. Fakat bunların eylül ayı içerisinde ancak birkaçının yaşadığı belirlenmiştir. B. pascuorum İngiliz türleri içerisinde büyük olasılıkla en uzun yaşıyan koloniler (Free ve Butler, 1959) olup temmuzdan ekim ayı sonuna kadar tarlacılık yaptıkları gözlenmiştir. Erkek bombus arıları, fazelya çiçekleri üzerinde yeni ana arılardan daha fazla bulunmaktadır. Bu durum yaz aylarında (Sladen, 1912) kolonilerde ana arılardan daha fazla miktarda erkeklerin üretildiğini göstermekte, aynı zamanda onların davranışlarındaki farklılığı da yansıtmaktadır. Erkek bombus arıları yuvadan ayrılmalarının üzerinden 2-4 gün geçtikten sonra ana koloniye bir daha nadiren dönmekte ve ölene kadar kendileri için 3-4 hafta süreyle tarlacılık yapmaktadırlar. Bunun tersine yaşamlarının ilk haftalarında genç ana arılar, çiftleşme uçuşuna çıkmadan önce yavruların kuluçkaya yatması gibi yuva görevini yürütmektedirler. Genellikle ana

11 arılar bundan sonraki dönemde kış uykusunu geçirmek için yeni bir yer aramaktadırlar (Alford, 1975). Kendi yuvaları için tarlacılık yapmaları onlar için olağanüstü bir durumdur. Onların hiçbirisini fazelya üzerinde polen yüküyle görmek olası değildir. Bombus arılarının bal arılarını tarlacılık görevinden vazgeçiren hava koşulları altında bile tarlacılık yapmak için çaba gösterdikleri iyi bilinmektedir (Fox Wilson, 1929). Bombus arıları bal arılarına oranla daha uzun süre ile çalışırlar (Hulkkonen, 1928). Fazelyada 8 Ağustosta yapılan günlük sayımlar da, bombus arılarının bal arılarından daha erken fazelyadan yararlanmaya başladığını göstermektedir. Bal arıları, fazelyadan başlıca nektar ve yalnızca yaklaşık 15 dakika polen yükü için çalışmışlardır. Temmuz ayında bal arıları için yarayışlı olan polen miktarı, kolza (B. napus) ve fazelya çiçeklerinde bol miktarda ortaya çıkan kınkanatlılar (Meligethes spp.) tarafından tüketilmiştir. Polen toplayan bal arılarının sayısı haftadan haftaya değişiklik göstermiştir. Fakat eylül ve ekim aylarında polen toplayan bal arılarının sayısında kısmen yükselme görülmüştür. Bunun nedeni ise diğer polen kaynaklarının azalmış olmasından dolayı bu dönemde var olan genç yavruyu sürdürmek için polenin gerekliliğinden kaynaklanmaktadır. Bombus işçi arılarından birkaçı bal arılarından polen toplamıştır. B. pascuorum ve B. pratorum işçilerinin hiçbirinin polen toplamadığı görülmüştür. Buna neden olarak büyük olasılıkla erken mevsimsel kolonilerde yavru yetiştirme ve üremelerinin bitmiş olduğu gösterilebilir. Belki de en şaşırtıcısı B. lapidarius ve B. ruderarius'un hiçbirisinin polen toplamamasına karşılık, B. pascuorum'un %2'nin, B. lucorum işçilerinin %9'nun polen toplamış olmalarıdır. Bunun en önemli nedeni temmuz ve ağustos aylarında uyku devresinden önce larva ve genç ergin arıların yağ rezervlerini inşa etmek için polen toplamaya gereksinimlerinin bulunmasıdır. Bombus arıları daha ağır olmakla birlikte corollada uzun filamentlerde bulunan anterlerden poleni toplamada bal arılarından daha üstün oldukları bilinmektedir. Fazelya İngiltere ikliminde çok iyi gelişmekte olan bir bitkidir. Bununla birlikte Mayıs-Ağustos 1989 yazının önceki 10 yazdan daha sıcak, güneşli ve kurak olmasına karşın temmuzun biraz daha yağmurlu olması dışında erken kuraklık filizlenmeyi ve erken mayıs ekili parselinin kurumasını engellemiştir. Bitkinin yetişmesinin en üst noktasında aralık ayı donlarından etkilenmiş olmasına karşın, kendi kendine yetişen tohumlar mayıs ekili parsellerde bitkinin yetişmesini sağlamıştır. Çiçekler mayıs-

12 haziran ve kış aylarını içeren dönemde canlılığını korumuştur. Mayısta açan çiçekler kışı geçirerek bombus anaları tarafından ziyaret edilmiştir. İlkbaharda ekilen fazelya alanı bombus arıları için sürekli bir potansiyel sağlayabilmekte ve kolonilerinin gelişmesinde yararlı olabilmektedir. Çok az verimli rotasyonlar mayısta fazelya bitkisi için bir şans sağlayacaktır. Fakat Güney İngiltere'de geç temmuz ekimi mevsimlere ve diğer koşullara bağlı olarak erken eylüle kadar devam eden buğday hasad peryodunun başlangıcıdır. Bu aylarda ekimi yapılan fazelya ancak örtü bitkisi olarak kullanılmaktadır. Toprağa azotun alınması ürün yoluyla olmakta ve böylece ürünün toprakta kalması kalıntı azotun yararlılığını sağlamış olacaktır. Eğer ürün izleyen ilkbahara kadar ekilmez veya arazi nadasa bırakılırsa hayvan gübresi, bitki dokusuna giren organik materyal ve besin maddesi sağlaması nedeniyle toprağa geri döndüğünde ürün değerini toprak verimliliği olarak yükseltmektedir. Böylece fazelya bitkisi arılar için besin kaynağı sağlayan ve azotu tutarak tarımsal amaca yararlı bir hizmet ile erozyondan toprağı koruyan örtü bitkisi görevi gören çift yönlü bir role sahiptir. Örtü bitkisi olarak da kullanılabilen ve böyle çift rolü bulunan fazelyanın birkaç bitki türü bulunmaktadır. Gelecekte bitki örtüsü zayıf bölgelerde bu yönlü kullanımı ile yer alabilecek konumda bir bitkidir. Sonuç olarak fazelya, arazi parçalarının dönüşümlü olarak nadasa bırakılması veya bir koruma planı içerisine dönüştürülmesinde İngiltere'de kullanım açısından önemli bir potansiyele sahip bir bitkidir. Bal arıları ve bombus arıları için olası bir besin kaynağı sağlayabilen yiyecek bitkisi olarak, fazelyanın ekim tarihi onun çiçeklenme periyodunu belirlemek için ayarlanabilir ve ölü mevsimler için ekimi planlanabilir. Başarılı ekimler hazır nektar ve polen kaynağının uzun ömürlü olması için yapılabilmektedir. Fazelyanın kullanımı bombus arıları gibi arı türlerinin hayatta kalabilmesi için özellikle geliştirilmelidir. Bitkinin polen ve nektar üretimi konularında daha fazla gözlemler yapılmalıdır. Kaynaklar Alford, D V (1975) Bombus bees. Davis-Poynter; London, UK;352 pp. Brian, A D (1957) Differences in the flowers visited by four species of bombus bees and their causes. Journal of Animal Ecology 26:71-98.

13 Crane, E (1975) Honey: a comprehensive survey. Heinemann in co-operation with International Bee Research Association; London, UK; 608 pp. Crane, E; Walker, P; Day, R (1984) Directory of important world honey sources. International Bee Research Association; London, UK; 384 pp. Ferrazzı, P; Sofi, T (1986) Phacelia tanacetifolia in ambiente montano: insetti pronubi, produzione di nettare caratteristiche della semete. Moderno 77(2):53-63. Fox Wilson, G (1929) Pollination of hardy fruits: insect visitors to fruit blossoms. Annuals of Applied Biology 16:602-629. Free, J B (1970) Insect pollination of crops. Aca. Press; London&New York;544 p. Free, J B; Butler, C G (1959) Bombus bees. Collins; London, UK; 208 pp. Goltz, L (1988) Honey and pollen plants. Part X. American Bee Journal 128(2):97-100. Holmes, F O (1964) The distribution of honey bees and bombus bees on nectarsecreting plants. American Bee Journal 104(1):12-13. Hulkkonen, O (1928) Zur biologie der südfinnischen Hummeln. Annales Universitatis Turkuensis Turku Ser. A(3):1-81. Kulincevıc (1959) Facts about beekeeping in Yugoslavia. Bee World 40(10):241-250 Pellett, F C (1923) American honey plants. A. Bee Journal.; Illinois, USA; 392 pp. Prys-Jones, O E; Corbet, S A (1987) Bombus bees. Cambridge University Press; Cambridge UK; 86 pp. Sladen, F W L (1912) The bombus bee, its life-history and how to domesticate it. Macmillan; London, UK; 283 pp. Sommer, C; Dambroth, M; Zach M (1988) The mulch-seed concept as a part of conservation tillage and integrated crop production. Proceedings, 11th Conference International Soil Tillage Research Organisation, S.C.A.E., Edinburgh 875-879. Szabo, T I (1982) Phacelia tanacetifolia as a honey plant. Canadian Beekeeper 9: 151. Williams, P H (1982) The distribution and decline of British bumble bees (Bombus Latr.) Journal of Apicultural Research 21(4):236-45. Williams, P H (1986) Environmental change and the distributions of British bombus bees (Bombus Latr.) Bee World 67(2):50-61. Kumova, U., Korkmaz, A., 2000. Bombus ve Bal Arıları İçin Bir Besin Kaynağı Olan Phacelia tanacetifolia Bentham (Hydrophyllaceae) Üzerine Gözlemler. Ziraat Mühendisliği Dergisi. 326 : 31-37.