T.C. ANADOLU ÜN VERS TES YAYINI NO: 2670 AÇIKÖ RET M FAKÜLTES YAYINI NO: 1636 LKÇA FELSEFES

Benzer belgeler
DİKKAT BU ÖZET 8 ÜNİTE

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl)

ULAfiTIRMA S STEMLER

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

Ak ld fl AMA Öngörülebilir

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

STRATEJ K V ZYON BELGES

NTERNET ÇA I D NAM KLER

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

Prof. Dr. Neslihan OKAKIN

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

flletme Bölümü Pazarlama Anabilim Dal Ö retim Üyesi

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005

FİKİR MÜLKİYETİ HUKUKU

Sermaye Piyasas nda Uluslararas De erleme Standartlar Hakk nda Tebli (Seri :VIII, No:45)

L K Ö R E T M. temel1 kaynak MUTLU. Matematik Türkçe Hayat Bilgisi

TEST 10. Afla daki noktal yerlere uygun sözcükleri bularak cümleyi tamamlay n z. 1. Dünya n n flekli...

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz:

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK

kitap Bireysel fl Hukuku fl Hukuku (Genel Esaslar-Bireysel fl Hukuku)

1/3 Nerde ya da Kaos a Girifl

Yay n No : 2351 letiflim Dizisi : Bask Aral k 2010 STANBUL

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

AÇIKLAMALAR VE UYGULAMALAR

TÜRK YE DE A LE Ç fi DDET Ülke Çap nda Kriminolojik-Viktimolojik Alan Araflt rmas ve De erlendirmeler

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Yeniflemeyen Zarlar B:

Uygulama Önerisi : ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

MADEN HUKUKU İLE İLGİLİ İDARİ YARGI KARARLARI VE MEVZUAT

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

C. MADDEN N ÖLÇÜLEB L R ÖZELL KLER

B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle

Genel S ra No: /19 Cep Kitapl : XXV ISBN:

Bir Ülke Bir Bayrak. Temel Kaynak 5. Toplum Hayat m z

mayan, kimileyin aç klay c, kimileyin biraz daha ileri seviyede ve daha ilgili ve merakl ö renci için yaz lm fl olan di er bölümlerin bafl na 3A, 4C

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

YENİ DÜNYA DÜZENİNDE İNSANIN ÖRGÜTTE DEĞİŞEN ROLÜ

Ard fl k Say lar n Toplam

YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

Kent Yoksulluğu ve Gecekondu

Cep Yönderi Dizisi. Cep Yönderi Dizisi yöneticilerin ifl yaflam nda her gün karfl laflt klar

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

KOOPERAT FLERDE MAL B LD R M NDE BULUNMA YÜKÜMLÜLÜ Ü( 1 )

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

RAN SLÂM CUMHUR YET ANKARA KÜLTÜR MÜSTEfiARLI I WEB S TES H ZMETE AÇILDI

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI

Yay n No : 1665 Hukuk Dizisi : Bask - Ekim STANBUL

Yrd.Doç.Dr. Mustafa Ya ml / Yrd.Doç.Dr. Feyzi Akar. Alternatif Ak m Devreleri & Problem Çözümleri

Canpolat Pamay. Zonguldak n baflö retmeni

"HALK B LG S (FOLKLOR) DERLEME VE NCELEME YÖNTEMLER " K TABI HAKKINDA PROF. DR. MET N EK C LE SOHBET*

ÜN TE KES RLERDEN ALANLARA. Kesirleri Tan yal m. Basit Kesirler

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KONU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Çanakkale. Hava Savafllar Belgeselcinin Gözüyle Çetin mir

8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder.

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi

Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER

Yay n No : 1700 flletme-ekonomi Dizisi : Bask Ocak STANBUL

(ÖSS ) ÇÖZÜM 2:

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

GÖRÜfiLER ÇOCUK ATATÜRK

T.C. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ YAYINI NO: 3275 AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ YAYINI NO: 2138 HAVACILIK EMNİYETİ

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN

Yay n No : 1891 letiflim Dizisi : Bask Ocak 2008 STANBUL ISBN

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

M i m e d ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları

Koçun Kendisini De erlendirmesi çin Kontrol Listesi

S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla

Bir Çal flan fle Almak

NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU

Transkript:

T.C. ANADOLU ÜN VERS TES YAYINI NO: 2670 AÇIKÖ RET M FAKÜLTES YAYINI NO: 1636 LKÇA FELSEFES Yazarlar Prof.Dr. Cengiz ÇAKMAK (Ünite 1, 4, 5) Yrd.Doç.Dr. Nedim YILDIZ (Ünite 2, 3, 6) Yrd.Doç.Dr. Serdar USLU (Ünite 7, 8) Editör Yrd.Doç.Dr. Serdar USLU ANADOLU ÜN VERS TES

Bu kitab n bas m, yay m ve sat fl haklar Anadolu Üniversitesine aittir. Uzaktan Ö retim tekni ine uygun olarak haz rlanan bu kitab n bütün haklar sakl d r. lgili kurulufltan izin almadan kitab n tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kay t veya baflka flekillerde ço alt lamaz, bas lamaz ve da t lamaz. Copyright 2012 by Anadolu University All rights reserved No part of this book may be reproduced or stored in a retrieval system, or transmitted in any form or by any means mechanical, electronic, photocopy, magnetic tape or otherwise, without permission in writing from the University. UZAKTAN Ö RET M TASARIM B R M Genel Koordinatör Doç.Dr. Müjgan Bozkaya Genel Koordinatör Yard mc s Arfl.Gör.Dr. rem Erdem Ayd n Ö retim Tasar mc s Doç.Dr. T. Volkan Yüzer Grafik Tasar m Yönetmenleri Prof. Tevfik Fikret Uçar Ö r.gör. Cemalettin Y ld z Ö r.gör. Nilgün Salur Dil Yaz m Dan flman Funda Gürbüz Kitap Koordinasyon Birimi Uzm. Nermin Özgür Kapak Düzeni Prof. Tevfik Fikret Uçar Ö r.gör. Cemalettin Y ld z Dizgi Aç kö retim Fakültesi Dizgi Ekibi lkça Felsefesi ISBN 978-975-06-1337-1 1. Bask Bu kitap ANADOLU ÜN VERS TES Web-Ofset Tesislerinde 11.000 adet bas lm flt r. ESK fieh R, A ustos 2012

çindekiler iii çindekiler Önsöz... vi Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe...2 FELSEFE SÖZCÜ ÜNÜN ANLAMI... 3 M TOLOJ K DÜfiÜNCEN N ANA HATLARI... 4 YUNAN M TOSUNUN GENEL B R DE ERLEND RMES VE FELSEFE LE L fik S... 9 Özet... 11 Kendimizi S nayal m... 13 Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar... 14 S ra Sizde Yan t Anahtar... 15 Yararlan lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar... 15 Milet Okulu...16 M LET OKULU VE ARKHE SORUNU... 17 THALES... 18 ANAKS MANDROS... 22 ANAKS MENES... 25 Özet... 27 Kendimizi S nayal m... 28 Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar... 29 S ra Sizde Yan t Anahtar... 30 Yararlan lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar... 30 Pythagorasç l k ve Ksenophanes... 32 PYTHAGORAS VE PYTHAGORASÇILIK... 33 Pythagorasç lar n Bilgelik ve Felsefe Anlay fl... 33 Pythagorasç Ruh Ö retisi... 33 Pythagorasç Say Ö retisi (Cosmopolisi)... 34 Pythagoras n Evren Tablosu... 35 KSENOPHANES... 36 Özet... 42 Kendimizi S nayal m... 43 Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar... 44 S ra Sizde Yan t Anahtar... 45 Yaralan lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar... 45 Herakleitos... 46 HERAKLE TOS UN YAfiAMI VE FELSEFES... 47 HERAKLE TOS UN B LG ANLAYIfiI... 48 Fragmanlar n Dili... 48 nsanlar n Bilgisel Bak mdan Durumlar... 49 Herakleitos un Bilgi Elefltirisi... 52 Bilginin Ana Kaynaklar... 54 1. ÜN TE 2. ÜN TE 3. ÜN TE 4. ÜN TE

iv çindekiler HERAKLE TOS UN EVREN VE RUH ANLAYIfiI... 55 HERAKLE TOS UN AHLAK ANLAYIfiI... 57 Özet... 59 Kendimizi S nayal m... 61 Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar... 62 S ra Sizde Yan t Anahtar... 62 Yararlan lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar... 63 5. ÜN TE 6. ÜN TE 7. ÜN TE Parmenides, Anaksagoras ve Demokritos...64 PARMEN DES... 65 ANAKSAGORAS... 71 DEMOKR TOS... 72 Özet... 76 Kendimizi S nayal m... 78 Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar... 79 S ra Sizde Yan t Anahtar... 79 Yararlan lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar... 80 Sofistler ve Sokrates... 82 SOF ST FADES N N ANLAMI... 83 SOF STLERE OLAN HT YACIN KAYNAKLARI VE SOF STLER N ORTAYA ÇIKIfiI... 85 Kültürel Arka Plan... 85 Atina n n Siyasal Yaflam... 85 SOF STLER N B LG ANLAYIfiI... 86 Alkmaion ve Eski T p Gelene i... 88 BAfiLICA SOF STLER... 91 Protagoras... 91 Gorgias... 91 Di er Bafll ca Sofistler... 93 SOKRATES... 94 Özet... 96 Kendimizi S nayal m... 98 Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar... 100 S ra Sizde Yan t Anahtar... 101 Yararlan lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar... 102 Platon... 104 PLATON UN YAfiAMI VE YAPITLARI... 105 PLATON UN VARLIK ANLAYIfiI... 106 Platon un dealar Ö retisine Girifl... 106 Varl k-var Olan Ayr m... 107 dealar le Duyulur Evren Aras ndaki liflki Sorunu ve Demiourgos... 108 yi deas... 109 fieylerin As l Do as Olarak dealar... 110 Ruhun Ölümsüzlü ü Ö retisi ve dealar... 111

çindekiler v PLATON UN B LG ANLAYIfiI... 112 Bilgi An msamad r... 112 Diyalektik Yöntem... 113 Bölünmüfl Çizgi Benzetmesi... 113 Ma ara Alegorisi... 114 PLATON UN MUTLULUK AHLAKI VE ERDEM ANLAYIfiI... 114 PLATON UN RUH ANLAYIfiI VE RUHUN Ç DÜZEN... 116 TOPLUM VE S TE DÜZEN... 117 Sitedeki S n flar ve Bafll ca Erdemler... 119 Filozof Kral... 120 E itim... 120 Devlet ve Yasalar Aras ndaki Bafll ca Farklar... 122 Site Düzeni Türleri... 123 Özet... 125 Kendimizi S nayal m... 128 Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar... 129 S ra Sizde Yan t Anahtar... 130 Yararlan lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar... 131 Aristoteles...132 AR STOTELES N YAfiAMI VE YAPITLARI... 133 AR STOTELES N VARLIK ANLAYIfiI... 134 Madde - Form liflkisi... 134 Hareket Etmeyen Hareket Ettirici: Tanr... 136 Dört Neden Ö retisi... 137 Töz- linek liflkisi ve Kategoriler... 138 Do a Düzeni ve Hareket... 139 AR STOTELES N MANTI I VE B LG ANLAYIfiI... 140 AR STOTELES N RUH ANLAYIfiI... 142 AR STOTELES N AHLAK VE ERDEM ANLAYIfiI... 145 AR STOTELES N TOPLUM VE S YASET ANLAYIfiI... 148 Siyasi Rejim Türleri... 150 Özet... 151 Kendimizi S nayal m... 154 Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar... 155 S ra Sizde Yan t Anahtar... 156 Yararlan lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar... 158 8. ÜN TE

vi Önsöz Önsöz Felsefeyi geçmifliyle olan ba lar ndan ayr düflünmek imkâns zd r. Çünkü bugün kulland m z birçok felsefi kavram n anlamsal içeri i, binlerce y ll k düflünsel katk lar n ve evrensel bir fikrî imecenin ürünü olarak ortaya ç km flt r. Bu nedenle felsefi kavramlar n anlamlar n ortaya koymak, bir anlamda onlar n tarihlerini yazmakla eflde erdir. Bu da felsefe tarihi disiplinini felsefe yapman n ayr lmaz bir parças haline getirir. Ad na felsefe dedi imiz etkinli in, büyük ölçüde, geçmifl dönemlerin büyük düflünürlerinin yap tlar nda vücut bulan bir disiplin oldu unu hat rdan ç karmamak gerekir. Bu esas üzere, felsefe tarihinin ana kavram ve sorunlar n izlemek her felsefe ö rencisine eflsiz katk - lar sa layacakt r. Felsefenin 2500 y ll k uzun öyküsü Antik Yunan dünyas n n büyük filozoflar n n biny llara fl k saçan eflsiz baflar lar yla bafll yor. Antik Yunan uygarl, düflünce tarihinin ilk filozoflar n yetifltirmifl, ilk kavram ve sorunlar n ortaya koymufltur ve bu bak mdan bilhassa Bat düflüncesi tarihinde imtiyazl bir yere sahiptir. Aç kö retim Fakültesi Felsefe Lisans program ö rencileri için haz rlanm fl olan bu kitap, siz de erli ö rencilerimizi Antik Yunan düflüncesinin büyük isimleriyle, onlar n özgün düflünceleriyle tan flt rmay amaçlamakta ve bu bak mdan bundan sonra okuyaca n z tüm felsefe tarihi kitaplar için bir girifl özelli i tafl maktad r. Felsefe, isim babalar olan Antik Yunan düflünürlerine çok fley borçludur. Felsefe tarihinde hiçbir sorun yoktur ki, Antik Yunan düflüncesine ama örtük, ama aç k bir gönderme içermiyor olsun. Tarihin ilk filozofu olan Thales ile bafllayan Antik Yunan düflüncesinin Platon ve Aristoteles gibi görece geç dönem düflünürler eliyle ulaflt doruk noktas, düflünce tarihinde bir tekrar daha olmayan parlak bir baflar olarak kabul edilir. Bu iki adam, felsefe tarihinin, tart flmas z, en büyük düflünürleri olarak, kendilerinden sonraki düflünürlerin el atacaklar tüm sorunlar felsefe disiplininin yöntem ve icaplar na uygun flekilde teflhis etmifl, ortaya koyduklar kavramlar adeta bafll bafl na bir felsefe lügati oluflturmufl ve bu lügat, felsefenin geliflim süreci boyunca filozoflar n bafl vurduklar belki de en kullan fll düflünme aletini oluflturmufltur. Antik Yunan düflünürleri, bugün her biri felsefenin farkl alt disiplinlerince konu edinilen varl k, bilgi, insan, ahlak, toplum ve sanat sorunlar n, bin y llar boyunca hayranl kla karfl lanm fl eflsiz bir bütünlük ve sistematiklik içinde ele al p tart flm fl, etkileri ça lar aflan büyük felsefe yap tlar kaleme alm fllard r.

Önsöz vii Uzaktan ö retim tekni ine uygun olarak oluflturulan ve lkça Felsefesinin temel konular n kronolojik bir s rayla ele alan elinizdeki kitab n haz rlanmas nda bana yard mc olan ve yazd klar ünitelerle kitaba eflsiz katk larda bulunan stanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi ö retim üyesi say n Prof.Dr. Cengiz Çakmak a ve K rklareli Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü ö retim üyesi say n Yrd.Doç.Dr. Nedim Y ld z a flükranlar m sunuyor, kitab n siz de erli ö rencilerimize yararl olmas n diliyorum. Editör Yrd.Doç.Dr. Serdar USLU

1 LKÇA FELSEFES Amaçlar m z Bu üniteyi tamamlad ktan sonra; Felsefe sözcü ünün anlam n ifade edebilecek, Mitolojik düflünceyi ana hatlar itibar yla tart flabilecek, Mitolojik düflünme biçimiyle felsefi düflünme biçimini karfl laflt rmal olarak de erlendirebileceksiniz. Anahtar Kavramlar Mitos Felsefe Kaos Kozmos Sophos Arethe Mysterie Dionysosçuluk Orphizm çindekiler lkça Felsefesi Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe FELSEFE SÖZCÜ ÜNÜN ANLAMI M TOLOJ K DÜfiÜNCEN N ANA HATLARI YUNAN M TOSUNUN GENEL B R DE ERLEND RMES VE FELSEFE LE L fik S

Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe FELSEFE SÖZCÜ ÜNÜN ANLAMI Felsefe sözcü ünün Antik Yunan insan için tafl d önemi tart flmak, felsefe disiplininin, en az ndan Antik Yunan özel ba lam nda nas l bir anlama sahip oldu- unu tayin etmek ad na iyi bir bafllang ç olabilir. Çünkü felsefenin tüm temel kavramlar gibi felsefe sözcü ü de tafl d anlamlar n önemli bir k sm n, onu ilk kez kullanan ve dünya dillerine kazand ran Antik Yunan insan n n düflünce biçimlerine borçludur. Bu düflünce biçimlerinin felsefe sözcü ünü nas l yo urdu unu, anlamsal bak mdan nas l bir içerikle donatt n izlemek yararl bir çabad r. Bugün dilimize felsefe olarak yerleflmifl olan sözcü ün Antik Yunancadaki tam karfl l philosophos idi. Sevgi anlam na gelen philo sözcü ü ile bilgelik anlam na gelen sophos sözcü ünün terkibinden oluflan bu bileflik sözcü ün dilimizdeki tam karfl l bilgelik ya da bilgi sevgisidir. Sözcük, birkaç yüzy ll k bir süre içinde bafll bafl na bir düflünce disiplinini ifade etmekte kullan lacak flekilde evrilmifl, böylece Yunanl lar felsefenin hem isim babalar hem de kelimenin tam anlam yla kurucular olmufllard r. Felsefenin neden baflka co rafyalarda de il de Antik Yunan dünyas nda ortaya ç kt çokça sorulmufl, hatta kimilerince felsefenin Antik Yunan a özgü bir etkinlik oldu u savunulmufltur. Burada felsefe Antik Yunan a özgü bir etkinlik midir sorusu tart fl lmayacakt r. Elbette felsefene sadece Eski Yunan dünyas na özgü bir etkinliktir ne de felsefe dedi imiz düflünsel disiplinin tüm içeri i Antik Yunan düflüncesine indirgenebilir. Fakat sonuçta belli dönemde ortaya ç km fl bir düflünsel tutumlar bütününe Antik Yunan Felsefesi denmektedir ve her ne kadar felsefe Antik Yunan dünyas n n düflünsel etkinliklerine indirgenemesede felsefenin Antik Yunan dünyas nda bafllad n tart flmaks z n kabul etmek gerekir. Felsefe yapma etkinli i MÖ 600 dolaylar nda bir yonya kenti olan Milet te (Miletos) yaflayan Thales ile bafllam flt r. Elbette o dönemde söz konusu düflünsel etkinli e felsefe denilmemekteydi. Çünkü philosophos sözcü ü sonraki dönemlerde ortaya ç km fl ve muhtemelen ilk kez Pythagorasç lar taraf ndan kullan lm flt r. lk filozoflar olarak kabul edilen Milet Okulu düflünürlerinin, yani Thales, Anaksimandros ve Anaksimenes in düflünsel etkinlikleri genellikle do a araflt rmas olarak an lmakta, kendilerine de do a araflt rmac lar yani physikoi denmekteydi. Yukar - da felsefenin bilgiyi ya da bilgeli i sevmek anlam na geldi i söylenmifl, sözcü ün bizzat Antik Yunan düflünürleri taraf ndan nas l anlamland r ld n tart flman n yararl olaca belirtilmiflti. O hâlde tam bu noktada sözcü ün kökü üzerinde biraz Felsefe terimi ilk kez Thales ten yüz y l kadar sonra ortaya ç kan Pythagorasç lar taraf ndan kullan lm flt r. lk filozoflar, daha çok do a araflt rmac s (physikoi) olarak an lmaktayd lar. Bugün kullanmakta oldu umuz felsefe sözcü ü, dilimize Arapça daki felasife sözcü ünden geçmifltir. Araplar da bu sözcü ü, Yunanca da bilgelik (sophia) sevgisi (philo) anlam na gelen philosophia sözcü ünden uyarlam fllard. Terim gerçek anlam n Platon ve Aristoteles te bulmufltur.

4 lkça Felsefesi Bilgelik, genifl bir hayat tecrübesi içinde gezmeyi gerektirir. Theoria n n ikinci anlam, bununla iliflkili olarak, gezmektir. Eski Yunan dünyas nda bu iflin piri, Ksenophanes ti. Ahlaki ustal n olabilmesi için toplumun ve kendi içimizin gözlenmesi gerekir. Sophos olmak, uzun yaflamakla de il, tecrübe zenginli iyle gerçekleflebilir. Mitolojik düflünmede tabiatla konuflulur, diyalog kurulur, ona sayg duyulur. Fakat modern düflünmede ben-sen ba yoktur, ben-o ba vard r. O, cans z olarak görülür ve benim irademin üzerinde ifl görece i malzeme olarak de erlendirilir. daha durmakta yarar vard r. Sözcü ün kökünü oluflturan iki sözcükten biri olan sophia, dinî bilgelik, hikmet anlamlar na gelmektedir. Eski Yunan dünyas nda sophos un birinci anlam ustalaflmak, maharet ve beceri sahibi olmakt. Bir kifli, mesle inde çal flarak tecrübe kazan r. Bir konuda ustalaflmak için kiflinin tecrübesinin geliflmesi gerekmektedir. Eski Yunan dünyas nda ustal k ya da kabiliyet, arete (erdem) kelimesiyle ifade edilmekteydi. Arete ile benzer kullan ma sahip olan sophos kelimesine MÖ 800-700 aras nda etkinlik göstermifl olan Homeros un eserlerinde de rastlanmaktad r. Homeros ta sophos kelimesi, bir insan n yetiflmesinden dolay kazand teknik beceri, kabiliyet anlam na gelir ve pratik bir de er tafl r. Sophos, yi itlik, savaflç l k, kahramanl k, teknik beceri, sözünü bilerek konuflmak, oturmas n ve kalkmas n bilmek anlamlar na gelir. Homeros un destanlar nda sophos un ve yi itli in savaflç lar n iki özelli i oldu unu görürüz. ki türlü Sophos vard r: Savaflmaktaki yi itlik ve konuflmadaki ustal k. Sophos kelimesinin içindeki sözünü bilmek, tabiri, haddini bilmek anlam ndad r. Eski Yunan dünyas nda bu, hep temel bir düflünce olarak kalm flt r. Sophos un ikinci anlam ise ahlaki ustal k, yaflama ustal d r. Yani oturup kalkmas n, insanlara nas l davran lmas gerekti ini bilmektir. Bunun gerçekleflebilmesi için nefsi terbiye etmek gerekir. Biz, canl varl klar olarak maddi bir zemine dayanmak zorunday z. Bilgeli in ahlaki yönünde bedenin denetimi ve dengelenmesi önemlidir. Zaten, Eski Yunan dünyas nda denge önemlidir. Bedensel olan n ölçülü biçimde yaflanmas n n anlam, hayata bir derinlik katmakt r. Bilge insanlar, açl k gibi durumlara tahammül ederler ve bu da ancak uzun egzersizler ve çile süreçleri sonunda mümkün olabilir. Burada tecrübe çok önemlidir. Tecrübe, insanlara tahammül etmeyi, yani olan tafl may ö retir. Bilgelik, sizin gibi olmayan, size yabanc olan tafl makt r. Eski Yunan dünyas nda MÖ 800 lerden MÖ 500 lere gelirken baz büyük dönüflmeler ortaya ç km flt r. Bu dönüflmeler özellikle toplumsal, ekonomik ve buna ba l olarak siyasi hayatta görülmüfltür. Bu y llarda Eski Yunan dünyas ndaki düflünme ufku mitolojik düflünme taraf ndan çevrelenmiflti ve felsefe her fleyden önce mitolojik bir düflünce biçimiyle çevrelenmifl bir ortamda geliflti. Bu durumda mitolojiden etkilenmemesi ve do an n mitolojik tasar mlar yla bir flekilde hesaplaflmamas mümkün de ildi. Üstelik mitolojik düflüncenin de kendine özgü akli bir yönü vard ve bu da ilk Yunan filozoflar n mitolojik kavramlara ak lc bir flekilde yönelmeye sevk etti. M TOLOJ K DÜfiÜNCEN N ANA HATLARI Mitoslar, o mitoslara inanan insan bireylerine ve topluluklar na evrenle, insanla, toplumla ilgili birtak m teorik çözümler önerir. Mythos, bir yaflama ve düflünme tarz, dünyay anlama biçimidir. Çünkü mitolojik düflünme, her fleyden önce insan n, Nerdeyim? Evren nedir? Bu dünya nas l meydana geldi? gibi sorular na cevap verir. Mitolojik düflünme, köken sorunlar na, yani evrenin, insan n, canl l n kökenleri sorununa da birtak m çözümler sunmufltur. Bu yönüyle mitolojik düflünme, insan akl n n, çözümsüzlüklerden dolay oluflabilecek ç kmazlar n engeller. Mitolojik düflünme elbette evren olaylar, yani evrendeki durumlar, ögeler, dönüflüm ve de iflimler aras nda birtak m ba lar kurmak durumundad r. Fakat mitolojide bu ba lar genellikle çok gevflek biçimde kurulmufltur. Bu yüzden bilimsel düflünme biçiminde iyice al flm fl oldu umuz s k nedensellik ba lar na mitolojik düflüncede rastlamak çok güçtür. Bunun yan s ra mitoslar, evrendeki her fleyi kiflileflmifl ve canl olarak görürler. Onlar n gözünde evrendeki her fley, her obje ya da varl k bir sen dir. Mitolojik düflünmede ögeler aras nda kurulan ba bir ben ve sen ba na indirgenebilir. Bu ba, birbirini ba layan iki varl kt r.

1. Ünite - Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe 5 Mitolojik düflünmenin özü, içinde yaflan lan evrene, do aya, çevreye sayg l olmakt r. Bu da her fleyden önce, bu evrenin dayand kurallar bilmeye ve onlara sayg duymaya dayan r. Bu düflünmede, nedenler fazla söz konusu edilmez. Daha çok, içinde bulunulan toplumun teorik-varl ksal sorunlar na cevap verilir. Onlara, bir evren tablosu sunulur. Bu evren tablosunun yan s ra insanlara, kendilerinin ne oldu unu da söyler, onlara dünyadaki anlamlar n n ne oldu unu gösterir. nsanlar n toplumsal iliflkilerde nas l davranmas gerekti i, ele al nan konulardan bir di eridir. Bir bütün olarak de erlendirildi inde mitos, bir yaflama tarz d r. Nerede mitolojik düflünme varsa orada bir hayat vard r. Mitoslar, toplumdaki her türlü duruma ve olas probleme bafllang çtan çözüm bulur. O hâlde mitoslar da düflünen ve evren hakk nda sorular soran insan akl n n ürünleridirler ve bu akl ikna ettikleri sürece etkinliklerini korumufllard r. Ne zaman ki mitoslar insan n sorgulay c akl n n ürünü olan sorulara ikna edici yan tlar veremez olmufltur, o zaman Yunan insan bu sorular baflka araçlarla yan tlama yoluna gitmifltir. flte felsefe, mitoslar n yetersiz kald, evren olaylar n, insan n de iflen toplumsal gereksinimlerini karfl layamaz oldu u bu noktada, belli bir zorunluluktan dolay ortaya ç km flt r. Her ne kadar mitolojik esasl düflünme her düflünme gibi bize varl k, hayat, ahlak, do a, ölüm, din gibi konularda cevaplar verse de, yani mitolojide de düflünme dedi imiz etkinlik rol oynasa da bu temel sorularla ilgili olarak mitoloji Varl k nedir? Hayat n anlam nedir? Ölüm nedir? diye sormaz. Bunlar n cevaplar mitolojiler için çok aç kt r ve bu yan tlar n sorgulanmas da beklenmez. Bu özellikleriyle mitoloji uzun süre gücünü ve etkinli ini korumuflsa da MÖ 8.-5. yüzy llar aras nda eski gücünü giderek yitirmifl, âdeta çöküfl sürecine girmifltir. Bu yüzy llarda art k insanlar tatmin edecek bir düflünme çerçevesi kalmam flt r. Buna paralel olarak, Eski Yunan flehir devletlerinde yeni bir geliflme ortaya ç km flt r. Mitolojik düflünme sabit bir zeminde ilerlemekteydi ve Eski Yunan dünyas nda mitolojik düflünmeyi benimseyen gruplar, genellikle toprak sahibi aristokratlard. Bunlar n flairi, Homeros tu. Toprak zamanla temel zenginlik ölçütü olmaktan ç km fl ve onun yerini para alm flt. Bu geliflmelere paralel biçimde yeni bir düflünme tarz ortaya ç km flt r. Eski yaflama tarz art k yeni problemlerin çözümü için yetmez olmufltur. Art k insanlar, Homeros un görüflleri ile tatmin olmamaya bafllam fl ve bu düflünsel geliflme süreci aristokrat s n f n güç kaybetti i sosyal ve siyasal olaylarla paralel ilerlemifltir. O güne dek yönetimde hiçbir haklar olmayan iflçiler önce zanaatkârl k yapm fl, bu yolla para ve mal biriktirmifl ve gemicilik yapm fllard r. Felsefenin ortaya ç k fl, topraktan metaya (para) geçilen bu sürecin bir izdüflümü gibidir ve felsefe tarihinde, topraktan metaya geçiflin tarihini izlemek mümkündür. Bu geliflmelerle paralel olarak ortaya ç kan gemicilik, felsefenin bafllang c nda önemli noktalardan biri olmufltur. Gemicilik, farkl ülkelere ve kültürlere seyahati temsil eder. Böylece de iflik medeniyetler sorgulanm fl, onlar n inan fllar ve evren anlay fllar yla Antik Yunan dünyas n nkiler aras nda bir karfl laflt rma yapmak imkân do mufltur. O dönemin gemicileri tüccarlard r. Gemicinin tüccarl k yapmas n n yan s ra bir di er ifli, rüzgârlar ve gökyüzünü kollamak, yani do a hakk nda pratik bilgilere sahip olmakt. Her kültürün, toplumun kendine özgü bir dünya görüflü vard r. Bunun da anlam, o toplumun do ay, toplumu, insan, dinî ve tanr sal konular, öte dünyay, hayat anlamland rmas d r. Toplumu meydana getiren insanlar n bu konulara iliflkin birtak m fikirlerinin olmas gerekir. nsanl k tarihi aç s ndan bak nca karfl m za ç kan ilk bütüncül düflünme biçimi, mitolojik düflünmedir. Mitolojik düflünme ilk bak flta çocuksu ve saçma gibi görünür. Ama gerçekten hayat kendi yaflama ko-

6 lkça Felsefesi Mitolojik düflünmede ezelî ebedî madde vard r. Bu ezelî ebedî madde yarat lmam flt r. Yani yoktan var etme yoktur. Bütün bunlar n arkas nda baflka bir varl k olabilir mi diye düflününülmez. Bu madde, bugünkü maddeye benzemez. Bu madde canl, ruhlu ve tutsakt r. Bu maddeyle birlikte mevcut olan bir irade, ak l, bu maddeyi harekete geçirir; düzenlenmesinde etkili olur. Bu madde, bu ak l gücü taraf ndan flekillendirilip planlan r. Yani, evrenin rastgele meydana geldi ini düflününülmez. Khaos tan kosmos meydana geliyor. Eski Yunan tanr lar kosmosu düzenlemezler. Kosmosun içinde yer al rlar. SIRA S ZDE 1 flullar içinde anlamland ran bir düflüncedir. Mitolojik düflüncede neden bulma (etiolojik aç klama) denen bir tutum vard r. Mitolojiler, insan düflüncelerinin hayata iliflkin ince k vr mlar n yakalarlar. Mitolojik düflünme insan, tanr lar, hayat, do- a vb. konularda sorular sorar ve cevaplar üretir. Bu tarz düflünmede, bafllang çta her zaman için belli maddeler ya da varl klar vard r. Yani ezelî ile ebedî bir fley vard r. Bunlar n nas l yarat ld ise sorulmaz. Mitolojik düflünme, kültürlere göre farkl l klar gösterse de ortak bir yap ya sahiptir. Yani, içerik bak m ndan evrensel de il, sadece yap ca evrenseldir. Bu farkl l klar da felsefeyi ortaya ç karacakt r. Felsefe ortaya ç kmadan önce bu sorulara cevap vermifl olan mitolojik düflünceler vard r. Eski Yunan felsefesinin temel problemleri de bu mitolojik düflünmelerden ortaya ç kacakt r. Bu konuda Eski Yunan dünyas n n iki temel kiflisi vard r: Homeros ve Hesiodos. Homeros un, afla yukar MÖ 800 lerde yaflad söylenir. Destanlar nda, MÖ 1200 lü, 1100 lü y llar anlat r. Bunlar, bir toplumun efkâr ndan ç km fl aç klama biçimleridir. Anlat lan öyküler, Eski Yunan dünyas n n belkemi ini oluflturuyor. Homeros un eserlerine yak ndan bakt m zda, bütün bu sorulara cevap verdi ini görürüz. Homeros belli bir anlamda Eski Yunan dilinin temsilcisidir. Eski Yunan dünyas nda tek tanr l dinlerde görüldü ü anlam yla vahye dayanan bir din anlay fl yoktur. Homeros un eserlerinde çok sayg duyulmas na ra men dine kutsal bir de er atfedilmez. Bu bak mlardan ele al nd nda, Eski Yunan dünyas nda, kurumlaflm fl bir din de yoktur. Esas yap lanma, sosyal ve toplumsal kurumlar üzerinden gerçeklefltirilmifltir. Eski Yunan dünyas nda farkl türlerde din kavray fllar vard r. Bunlardan biri, halk n yaflad dindir. Burada her evin, klan n kendine özgü bir tanr s vard r. Bu bak mdan, Eski Yunan dünyas nda vahiy bilgisi yok, bol miktarda mantike (esinlenme) var. Bunu daha sonralar en çok Sokrates te görürüz. Esinlenmenin Sokrates te ortaya ç k fl biçimi, formel bir vahiy olarak de il, esinlenme biçiminde tek kiflinin kalbine ilham etme fleklindedir. Eski Yunan dünyas nda bir de mysterie denen tarikat yap s nda dinler ortaya ç km flt r. Özel, kapal bir biçimde yap lan ibadetler içeren bu anlay fllar n bafl nda, daha çok öbür dünya ve din konusunda uzmanlaflm fl olan Demeter dini gelir. Daha sonra, bu dine Dionissos çu gelenek eklenmifltir. Çeflitli biçimlerde görünüfle ç - kan bu dinler, orta s n f n ve alt tabakan n ilgisini çekmifltir. Eski Yunan dünyas - n n felsefesi ortaya ç karken temel tafllar na bakarsak bu temel tafllar n n din parçal oldu u görülebilir. Eski Yunan dünyas nda kurumlaflm fl bir vahiy dininin ortaya ç kmam fl olmas n n nedenleri neler olabilir? Tart fl n z. Eski Yunan düflüncesinin temel kabulleri flunlard r: Bafllang çta hep ezelî ve ebedî bir madde vard r. Bu bafllang ç maddesi, belli bir zamanda, bildi imiz anlamda düzenli evren olan kosmosa dönüflmüfltür. Bu madde canl d r. Bu maddenin can var. Eski Yunan dünyas nda can kelimesinin ad psykhe dir. Bu ruh, ilahi bir ruh de il, bir meteordur. Homeros ta temel madde okeanos tur ve bu su da hareket hâlindedir. Yani hareketin kayna aranmamaktad r. Hesiodos ta ise temel madde, khaos tur ve hareket etme görevi eros a yüklenir. Homeros, sudan kosmosa geçifli anlatam yor ama bize evrenin yap l fl n bildirir. Bir düflünce tutumu olarak Eski Yunan felsefesinin arka plan nda, Eski Yunan mitoloji tarihi vard r. O yüzden mitolojik düflünceyi de bilmek gerekir. Felsefi düflünce, içinde do up geliflti i dünya ile çat flm flsa da bu çat flmaya bir kavga demek

1. Ünite - Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe do ru olmaz. Mitolojik düflüncede dünya görüflünün temel kabulleri söz konusu de ildir. Bu görüfller örtüflmüfltür. Tanr lar n varl söz konusu yap lmaz. Felsefe, içinden ç kt dünyay elefltiri konusu yapar, oradaki temel kabulleri defler. Eski Yunan mitoslar na, özellikle evrenin yarat l fl ve do a anlay fl bak m ndan yaklafl ld nda, karfl m za ç kan tablo flöyledir: Evreni meydana getiren temel bir malzeme vard r. Buradaki madde, cans z de il, canl ve kutsal bir maddedir. Bu madde bafllang çta bir kargafla ve kar fl kl k içinde (khaos) bulunan, belirsiz, s n rs z ve niteliksiz bir maddedir. Bu madde belirli bir zaman içinde kosmosa, yani düzenli, belirli, s n rl evren hâline dönüflmüfltür. Çünkü bu madde canl d r. Kendili- inden bir devinmeyle evren hâline gelmifltir. Bu, Eski Yunan mitolojisinin yarad - l fl konusundaki temel kabulüdür. Bu evrendeki her fley, canl ve bilinçlidir. Do al olaylar aras ndaki iliflkiyi nedensellik aç s ndan de il, mitolojik olarak aç klamaktad r. Do adaki her varl n nedeni do al olmayan bir güçtür. Yaln z, do adaki olaylar n bir düzeni, ilahi bir düzeni vard r. Bu düzeni aflan herkes, tanr da dâhil, cezaland r l r. Mitolojik düflünmenin özelliklerinden biri insanlar içinde bulundu- u, toplumsal iliflkileri do aya yans tmalar d r. Mitolojik düflünmede Khaos tan Kosmos a geçifl sürecinin nas l oldu una iliflkin herhangi bir belirgin bilgi verilmez. Bu sürecin nas l gerçekleflti i bilinmez bir fley gibi b rak lmaktad r. Daha do rusu Yunan mitolojisi, bu dönüflümün nas l gerçekleflti ini hiç sormam flt r. Eski Yunan felsefesinin önünde Eski Yunan mitolojik dünya görüflü vard r. Homeros un dünyas nda toplumsal hayat, hiyerarflik bir yap gösterir. Toplumun yöneticileri soylu ailelerden gelir ve soylar tanr lara ba l d r. Bu dünyadaki en büyük sophos, yi itlik, savaflç l k ve cesarettir. Öte yandan, Homeros un dünyas karamsar bir dünyad r. nsanlar, sürekli tanr lar n keyfî davran fllar ndan flikâyet ederler. Çünkü insan n kaderini tanr lar belirler. Homeros, burada, beylerin adaletsizli ini gösterir. Öbür dünyada oldu u düflünülen bir cennet tasavvurlar yoktur. Yaln zca birkaç tane insan ezelî ve ebedî hayat tadabilir. En büyük ceza, yer alt dünyas na girmektir. Onun için, güneflin fl klar ndan mahrum olmamak da bir erdemdir. Ama ölümden korkmazlar. Ölümü kabullenmifllerdir fakat yaln zca oraya mümkün oldu unca geç gitmek istemektedirler. Homeros un destanlar nda belli bir bilgi anlay fl n n varl ndan söz edilebilir. Bu destanlarda iki temel bilgi türü vard r: lahi ve tanr sal bilgi ve insan bilgisi. lahi ve tanr sal bilgi, her fleyin; olan bitenin, olmuflun ve olaca n bilgisidir. nsan bilgisi ise s n rl bir bilgidir. Asla hakikatin kendisini bilemez. Bu Aristoteles e kadar böyle sürüp gidecek. Ancak, insan bilgisi ikiye ayr l r: Kulaktan duyman n sa lad bilgi ve do rudan görmenin sa lad bilgi. Do rudan görmenin bilgisi, bir olaya do rudan do ruya flahit olmak, yani emprik olarak görmenin, deneylemenin bilgisidir. Bu nedenle Eski Yunan dünyas nda bu, temel bilgidir. Do rudan do ruya görmediklerinin, alg lamad klar n n bilgisine itibar etmemektedirler. Kulaktan duyma bilgi, araflt r lmadan, baflkalar ndan duyulan bilgidir. Eski Yunanlar, bu bilgiye pek itibar etmezler. Ancak, bir de bunun d fl nda baflka türlü bir bilgi var: Dinsel ya da tanr sal kaynakl bilgi (bir tür vahiy bilgisi). Nitekim Homeros do ru ya da yanl fl ne söylüyorsam bunlar Musalardan ö rendim, demektedir. Bütün flairler, vahiy bilgisinden pay ald klar n söylemifllerdir. Evrende olup biten her fley bir do a içinde gerçekleflmektedir. Homeros un destanlar nda söz konusu edilen do a anlay fl nda her fleyin temeli, bafllang c Okyanus tur, uçsuz bucaks z sudur. Bu, okyanus ve onun üzerinde duran bir kubbeyle birlikte düflünülen bir evrendir. Homeros un evren anlay fl üç katl d r: Yeralt, yeryüzü ve gökyüzü. Bu basit gibi görünen ama kendi ba lam içinde oldukça 7 Mitos temelli dünyadaki en temel erdemlerden biri, haddini bilmektir. Çünkü bu dünyaya göre herkesin belirli erdemleri vard r. Bu erdemin anlam herkesin belirli al flkanl k ve yetileri oldu udur. Kral n erdemi, iyi yönetici olmakt r. Bu dünyadaki di er bir erdem, sözünü bilerek konuflmakt r. Erkekler aç s ndan savaflç l, oturup kalmas n ve konuflmas n bilmek önemlidir. Bu kültür dünyas n n iki temel Sophia s, iyi savaflmak ve güzel konuflmakt r. Homeros un destanlar nda geçen Tanr anlay fl, insan biçimlidir (antropomorfik). Yani tanr lar, insan fleklinde tasavvur edilmektedir. Ama onlar ölümsüz, biz ise ölümlüyüz. Yaln z, tanr lar n yiyecekleri özel yiyeceklerdir. Tanr lar insan biçimli olmakla kalm yor, insanlar n bütün inançlar onlarda da var, insanlar aras ndaki savafllara da kat l yor, taraf tutuyorlar.

8 lkça Felsefesi Hesiodos un yaflad dönemde Eski Yunan dünyas üzerine, Persler hep siyasi ve askeri bas nç yap yorlard. Gerçekleflen siyasal ve toplumsal de iflme sonucunda toplumun bir kesimi flehirde zanaat ö renmeye ve ticaretle u raflmaya bafllam flt r. Gemiler yap lm fl, Do u Akdeniz de Fenikeliler ve M s rl larla al flverifl yap lm flt r. Bunun sonucunda yeni kültürlerle tan fl l nca düflünme ve alg lama ufuklar genifllemifl, ticaret ve gemicilikle zenginlik artmaya bafllam flt r. Hesiodos un do a anlay fl nda düzen ve yasa hakimdir. Özellikle gökyüzündeki yasa, sars lmaz bir yasad r. Hesiodos un kosmoloji ve do a anlay fl nda temel kavram, khaostur. Bundan di er maddeler zaman içinde ç karak düzenli ve güzel evren, kosmos meydana gelmifltir. önemli olan unsurlar ya da aç klamalar, son kertede hep birlikte ele al nd klar nda Yunan insan na bir süre için bütünlüklü bir evren resmi sunmufllard r. Homeros un destanlar n n yan s ra Hesiodos un eserleri de Eski Yunan dünyas n n arka plan n anlamam zdaki ana klavuzlardan biridir. Hesiodos, afla yukar MÖ 750-650 y llar aras nda yaflam flt r. Hesiodos un döneminde Eski Yunan dünyas nda toprakta çal flan insanlar, flehirlere gelmifllerdir. Çünkü toprak art k verimli olmaktan ç km fl, tar mda yetersizlikler bafl göstermifltir. Toprak sahipleri elde edilen üründen daha çok pay istemifller, onun için de tar m alan nda çal flanlar flehre gelmifltir. Üç yüz sene kadar devam eden bir kavgan n varl söz konusudur. Eski Yunan dünyas nda zenginlik, toprak miktar ile ölçülüyordu. Bu yeni kesim zenginleflince iktidar kavgas bafllam fl ve toprak el de ifltirmifltir; büyük kavgalar, gürültüler ç km flt r. Belli süreçler sonucunda demokrasiye geçilmifltir (eflitlikçi yönetim). Süregelen hiyerarflik yap y k lm fl, tüm bu geliflmelere paralel olarak eski dinsel görüfller de eski inand r c l klar n yitirmifllerdir. flte böyle bir dönemde bu yeni toplumun bir üyesi olan Hesiodos ortaya ç km flt r. Ana hatlar yla ele al nd klar nda Hesiodos da Homeros gibi karamsar biridir. Onun kurgulad dünyada hep kavga ve eflitsizlik vard r. Ancak Hesiodos ta erdemler de iflmifltir. Önceden savaflç l k erdemken, art k çal flkanl k, düzenlilik ve yasaya uymak erdem olmufltur. Hesiodos la beraber, daha önce görülmeyen bir tarih bilinci ortaya ç kar. Hesiodos a göre insanl k tarihi, her fleyin mükemmel ve huzurlu oldu u bir alt n ça la bafllam flt r. Bu bafllang çtan sonra, insanl k giderek yozlaflarak demir ça na do ru tersine bir evrim geçirmifltir. Hesiodos a göre insanlar bafllang çta hiçbir zahmete girmeksizin istedikleri her türlü nimetten faydalan - yordu ve insanlar mutlu bir flekilde yaflay p ölüyorlard. Fakat insanlar, yapt klar hatalardan ve bu yüzden tanr larla aralar nda ç kan problemlerden dolay bütün bu avantajl durumlar n yitirmifllerdir. Hesiodos ta tüm bu konular n etraf nda topland bir problem vard r: Prometheus problemi. Metheus ak l demektir. Pro ön, ad - n n anlam ; Ak lca önde gelen dir. Eski Yunan dünyas nda tanr larla insanlar sürekli iliflki içindeler ve tanr lar ço u zaman daha bafltan itibaren kand r labilir olarak gözükür. Bu sebeple filozoflar n önünde engel teflkil etmemifllerdir. Bunun yan s ra, insanlarla tanr lar aras nda sürekli bir kavga da mevcuttur. Bunun anlam Bat dünyas aç s ndan din d fl kurumlara do ru gidifltir. Prometheus, pek çok kifli taraf ndan felsefe tarihinin piri olarak görülür. deal dünya ile reel dünyay birbirinden ay rm flt r. Prometheus, insanlara bilgeli i, tekni i ve insan olmay ö reten tanr d r. Ama bu tanr n n özelli inde ikiyüzlülük ve kand rma yatar. Hesiodos un eserlerinden hareketle, belli bir bilgi anlay fl oldu u söylenebilir. Hesiodos ta tanr sal bir bilgi vard r. Vahiy konusunda Homeros u elefltirir. Çünkü Homeros, yalan yanl fl ne biliyorsam her fleyi tanr lardan ö rendim, diyordu. Hesiodos ise ben de her fleyi tanr lardan ö rendim ama bana onlar yaln zca do ruyu ve hakikati söylemeyi ö rettiler, diyor. Hesiodos ta insan biçimli tanr fikri vard r. Hemen hemen bütün ilkça filozoflar nda tanr sal esin var ve her biri do ruyu söylediklerini savunmufltur. Gerek Hesiodos gerekse Homeros un fikirleri Eski Yunan felsefesine flu temel kabulleri sa lam flt r: 1. Homeros un do ufltan erdem fikri. 2. Hesiodos un kötümser tarih anlay fl. 3. nsan bilgisi ile tanr sal bilgisi ay r m. 4. Do ada bir düzenlilik oldu u fikri. 5. Kulaktan duyma bilgilerle do rudan görmenin bilgisi aras nda ayr m yap lmas.

1. Ünite - Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe 9 6. Evrenin temel maddesinin ezelî ve ebedî oldu u fikri. 7. Bu maddenin belli bir zaman içinde, oluflum ve dönüflümlerle, kosmos hâline geldi i fikri. 8. Ana maddenin canl olarak tasavvur edilmesi, böylece onun dönüflüm nedeninin ne oldu una iliflkin sorunun belli bir biçimde cevaplanmas n n sa lanmas. 9. Bafllang çta var oldu u kabul edilen belirsiz, s n rs z, flekilsiz maddenin belirli, s n rl, flekilli kosmos hâline dönüflmüfl oldu u fikri. Eski Yunan düflüncesi ya da felsefesi, bu kabullerin ifllenmesi sonucunda ortaya ç km flt r. Ama Eski Yunan felsefesi, bu kabullerin ço unu de ifltirmeden kabul etmifl, yapt de ifliklikler, kabullerin kurulufl biçiminde ortaya ç km flt r. Bu kurulufl biçiminde mitik kullan m yerine rasyonel kullan m tarz na geçilmifltir. YUNAN M TOSUNUN GENEL B R DE ERLEND RMES VE FELSEFE LE L fik S Mitolojik düflünme biçiminde ortaya konan kabuller pek az sorgulan rken felsefede fark nda olunmadan, en ufak fleyin bile soruflturmas yap l r. Fakat felsefenin de temel birtak m kabulleri vard r. Bu kabuller, bireylerin dayand rastgele kabuller de il, içinde yaflad klar toplumdan ç kar lan kabullerdir. Bu kabuller, Eski Yunan düflüncesi bafllamadan önce, yarad l fl ve do a gibi belli temel konulardad r. Bu kabullerin bafl nda, evrenin ana maddesiyle ilgili olanlar gelir. Madde ezelî ve ebedîdir. Yani, yoktan var etme anlay fl, kabul görmez. Var olan bir maddenin yok olaca anlay fl da. Bafllang çta bir kar fl kl k içinde oldu u tasavvur edilen bu maddenin, bir süreç içinde düzenli bir yap (kosmos) hâline dönüflmüfl oldu u düflünülür. Bu madde ayn zamanda kutsal ve canl bir maddedir. Ayn zamanda bu madde, evrendeki bütün varl klar n malzemesini ve kütlesini oluflturur. Yani gördü ümüz dünyada ne varsa bafllang çtaki malzemeden yap lm flt r. Belli bir silsile ile meydana gelen düzenli evrende yasas zl k ve kaos bulunmaz, hüküm süren bir yasa vard r. Bu da do adaki düzenlili i sa layan, kimsenin aflamayaca ilahi bir yasad r. Ancak, daha sonra do adaki olaylar n nedenini baflka bir güçle, yani bize göre do al olmayan güçlerle aç kl yorlar. Evrenin yap s n ç plak gözle bak nca üç k sma ay rmaktad rlar: Gökyüzü, yeryüzü ve sular. Ancak gökyüzü ile yeryüzü aras nda, bir hava olay vard r. Yani s radan yal nkat bir insanda dört tane temel konu vard r. Gökyüzüne ç plak gözle bak nca, onu bir kubbe biçiminde görürüz. Bu insanlar onu bu biçimde görmüfller. Demek ki birinci konu gökyüzüdür. Orada meydana gelen olaylar onlar için önemliydi. Gökyüzündeki y ld zlar n dönme h z na göre takvim oluflturmufllard r. Takvim gerek ibadet gerekse tar m n düzenlenmesi için gerekli bir unsurdur. Hemen hemen bütün kültürlerde gökyüzü incelenmifl ve takvimin y ld zlara ba lanmas bu bak mdan çok belirleyici olmufltur. Daha sonra insanlar n ilgisini yeryüzü çekmifltir. Ço unlukla insanlar yeryüzünü, kendi bulunduklar yeri merkeze alarak incelemifller ve kendi bulunduklar yeri evrenin merkezine koymufllard r. Evrenin tafl y c s da mitolojilerden anlad m z kadar yla ço u zaman sular olmufltur. Tafl y c de iflebilir, onlar evrenin yap s n gökyüzü, sular ve yeryüzü biçiminde canland rm fllar ve bu tablo, felsefeye miras kalm flt r. Evrenin yap s ve iflleyiflinin yan s ra, insan n ortaya ç k - fl na iliflkin de Eski Yunan düflüncesinde birtak m önkabuller vard r. Bu konular n tipik özelli i, en kök sorunlarla u raflmalar d r. fiu an bile bunlar n cevaplar n veremeyiz ve bu sorular hep soraca z. Buna benzer sorular insan hakk nda da olmufl; insan nas l ortaya ç km flt r?

10 lkça Felsefesi SIRA S ZDE 2 Yunan mitolojisinde, insan n bünyesinde titanik, kötü güçler oldu una dair bir yan vard r. Bu kötü yan hemen tüm kültürlerde bedeni afla lama biçiminde kendisini gösterir. Fakat nsan n içinde tanr Dionysos, yani ilahi, ölümsüz bir yönü var. O hâlde insan bir yönüyle maddi, bir yönüyle tanr sald r. Bu düflünce Yunan insan na, tanr sal adaleti insan olaylar n n âlemine tafl makta yard mc olmufltur. Eski Yunan toplumunda hiyerarflik yap n n yerini demokrasiye b rakmas nda ekonomik ve siyasal geliflmelerin etkisini tart fl n z. Eski Yunan dünyas nda maddenin ortaya ç kmas nda tanr lar n bir etkisi yoktur. Ama yine de do adaki olaylara müdahaleleri vard r. Homeros ta insan n nas l yarat ld na iliflkin bir bilgi yok. Hesiodos ta ise eskiden var olan bir soydan, Alt n Ça dan bahsedilir. Bunu Kronos yaratm fl. Bu soy, cennette yaflam fl bir soydur. Bir tek ipucu budur. Kronos, bir malzemeden insan flekillendirdi, denmektedir. Eski Yunan dünyas nda, daha sonraki kaynaklarda, insan n yarat l fl n n iki türlü öyküsü var: Bir tanesi, onlar n kendili inden meydana gelmifl oldu unu ileri sürer. A açlarda, topraklarda yetifliyor verimli, nemli, balç kl bir topraktan insan n ç kt n söylüyorlar. kincisi, Dionysos denen bir tanr ile ilgilidir. Bu tanr neflenin, sevincin, ç lg nl n ve flarab n tanr s d r. Bu tanr y titanlar, yani do adaki ac - mas z ve kaba güçler, bir gün yutuyorlar. Zeus da bunun üzerine hepsini yak yor. Onlar n yanmas yla, bir kül y n ortaya ç k yor. O külü daha sonra su ile kar flt - r yor ve insan yarat yor. Bafllang çta, Homeros ve Hesiodos ta ceza ve ödül bu dünyada veriliyordu. Bu dünyada öç alma vard. Burada temel bir nokta ç k yor; ölümden sonraki hayat fikri. Homeros ve Hesiodos ta çok silik bafllayan bu anlay fl, Eski Yunan felsefesinde, insan ruhunun yapt klar ndan sorumlu oldu u fikri olarak ortaya ç k yor ve bu fikir, M s r dan gelmifltir. Bu fikirler, insan n dünyadaki hayat na dikkat etmesi gerekti ini belirtmektedir. Bunun sonucunda Eski Yunan dünyas nda ar nma, ahlakta temiz olma anlay fl ortaya ç kacak ve böylece, bu dünya ve öbür dünya gibi çifte bir ruh anlay fl geliflecektir. Bunlardan birisi, ruh göçüyle ilgilidir. Ruh göçü, Hint ten gelen bir anlay flt r. Ruh göçünde, insan n bu dünyada yaflad hayat n tam anlam yla simetrik bir hâlinin di er hayat nda bafl - na gelece ine dair bir inanç vard r. Yani, hayat n köpek gibi yaflayan biri, sonraki hayat nda dünyaya bir köpek olarak gelecektir. Ölümden sonraki ceza ve ödül fikri, bu anlay fllar n bir di eridir. Eski Yunan dünyas ndaki mitolojilerden anlafl ld kadar yla insanlar n bafllang çta di er canl varl klar gibi oldu u, zamanla bu kötü konumdan evrimleflip kültür varl na dönüfltü ü düflünülüyordu. Di er bir grup ise insan n zamanla, ilk baflta bulundu u üstün durumdan giderek afla laflt - n düflünüyordu. Felsefe, bu anlay flla beraber bafllam flt r.

1. Ünite - Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe 11 Özet A MAÇ 1 A MAÇ 2 Felsefe sözcü ünün anlam n ifade etmek. Felsefe, Eski Yunancada Philos-sophos tur. Sophos un temel anlamlar, kiflinin üzerinde çal flt konu veya konularda bilgili ve maharetli olmas - d r. Çeflitli mesleklerde bilgili ve maharetli olmak, daha sonra, felsefe konular nda bilgili ve maharetli olmak anlam nda da kullan lmaya bafllanm flt r. Bugün dilimize felsefe olarak yerleflmifl olan sözcü ün Antik Yunancadaki tam karfl l philosophos idi. Sevgi anlam na gelen philo sözcü ü ile bilgelik anlam na gelen sophos sözcü ünün terkibinden oluflan bu bileflik sözcü ün dilimizdeki tam karfl l bilgelik ya da bilgi sevgisidir. Sözcük, birkaç yüzy ll k bir süre içinde bafll bafl na bir düflünce disiplinini ifade etmekte kullan lacak flekilde evrilmifl, böylece Yunanl lar felsefenin hem ilk isim babalar hem de kelimenin tam anlam yla kurucular olmufllard r. A MAÇ 3 Mitolojik düflünceyi ana hatlar itibar yla tart flmak. Mitoslar, o mitoslara inanan insan bireylerine ve topluluklar na evrenle, insanla, toplumla ilgili birtak m teorik çözümler önerir. Mitolojik düflünmenin özü, evrenin dayand kurallar bilmeye ve onlara sayg duymaya dayan r. Mitos, bir yaflama tarz d r. Nerede mitolojik düflünme varsa orada bir hayat vard r. Mitoslar da düflünen ve evren hakk nda sorular soran insan akl n n ürünleridirler ve bu akl ikna ettikleri sürece etkinliklerini korumufl, MÖ 8.-5. yüzy llar aras nda giderek inand r c l n yitirmifltir. Eski Yunan dünyas nda mitolojik düflünmeyi benimseyen gruplar, genellikle toprak sahibi aristokratlard. Bunlar n flairi, Homeros tu. Toprak zamanla temel zenginlik ölçütü olmaktan ç km fl ve onun yerini para alm flt. Bu geliflmelere paralel biçimde yeni bir düflünme tarz ortaya ç km fl, Hesiodos yükselen yeni s n flara uygun mitoslar üretmifltir. Eski Yunan dünyas nda bir de mysterie denen tarikat yap s nda dinler ortaya ç km flt r. Özel, kapal bir biçimde yap lan ibadetler içeren bu anlay fllar n bafl nda daha çok öbür dünya ve din konusunda uzmanlaflm fl olan Demeter dini gelir. Daha sonra bu dine Dionysosçu gelenek de eklenmifltir. Eski Yunan düflüncesinin temel kabulleri flunlard r: Bafllang çta hep ezelî ve ebedî bir madde vard r. Bu bafllang ç maddesi, belli bir zamanda, bildi imiz anlamda düzenli evren olan kosmosa dönüflmüfltür. Bu madde canl d r. Homeros ta bu temel madde okeanos tur ve bu su da hareket hâlindedir. Yani hareketin kayna aranmamaktad r. Hesiodos ta ise temel madde khaostur ve hareket etme görevi erosa yüklenir. Mitolojik düflünmede khaostan kosmosa geçifl sürecinin nas l oldu una iliflkin herhangi bir belirgin bilgi verilmez. Yunan mitosu bu dönüflümün nas l gerçekleflti ini sormam flt r. Gerek Hesiodos gerekse Homeros un fikirleri Eski Yunan felsefesine flu temel kabulleri sa lam flt r: Homeros un do ufltan erdem fikri, Hesiodos un kötümser tarih anlay fl, insan bilgisi ile tanr sal bilgisi ay r m, do- ada bir düzenlilik oldu u fikri, kulaktan duyma bilgilerle do rudan görmenin bilgisi aras nda ayr m yap lmas, evrenin temel maddesinin ezelî ve ebedî oldu u fikri, bu maddenin belli bir zaman içinde, oluflum ve dönüflümlerle, kosmos hâline geldi i fikri, ana maddenin canl olarak tasavvur edilmesi, böylece onun dönüflüm nedeninin ne oldu una iliflkin sorunun belli bir biçimde cevaplanmas n n sa lanmas, bafllang çta var oldu- u kabul edilen belirsiz, s n rs z, flekilsiz maddenin belirli, s n rl, flekilli kosmos hâline dönüflmüfl oldu u fikri. Mitolojik düflünme biçimiyle felsefi düflünme biçimini karfl laflt rmal olarak de erlendirmek. Mitolojik düflünme biçiminde ortaya konan kabuller pek az sorgulan rken felsefede fark nda olunmadan, en ufak fleyin bile soruflturmas yap l r. Fakat felsefenin de temel birtak m kabulleri vard r. Bu kabuller, bireylerin dayand rastgele kabuller de il, içinde yaflad klar toplumdan ç kar lan kabullerdir. Bunlardan ilki evrende hüküm süren bir yasa oldu u kabulüdür. Bu da do- adaki düzenlili i sa layan, kimsenin aflamayaca ilahi bir yasad r. Eski Yunan dünyas nda maddenin ortaya ç kmas nda tanr lar n bir etkisi yoktur. Ama yine de do adaki olaylara müdahaleleri vard r. Homeros ta insan n nas l yarat ld - na iliflkin bir bilgi yok. Hesiodos ta ise eskiden var olan bir soydan, Alt n Ça dan bahsedilir. Bu-

12 lkça Felsefesi nu Kronos yaratm fl. Bu soy, cennette yaflam fl bir soydur. Bir tek ipucu budur. Kronos, bir malzemeden insan flekillendirdi, diyor. Eski Yunan dünyas nda ar nma, ahlakta temiz olma anlay fl ortaya ç kacak ve böylece, bu dünya ve öbür dünya gibi çifte bir ruh anlay fl geliflecektir. Ruh göçünde, insan n bu dünyada yaflad hayat n tam anlam yla simetrik bir hâlinin di er hayat nda bafl na gelece ine dair bir inanç vard r. Eski Yunan dünyas ndaki mitolojilerden anlafl ld kadar yla insanlar n bafllang çta di er canl varl klar gibi oldu u, zamanla bu kötü konumdan evrimleflip kültür varl na dönüfltü ü düflünülüyordu. Di er bir grup ise insan n zamanla, ilk baflta bulundu u üstün durumdan giderek afla hâle geldi ini düflünüyor. Felsefe, bu anlay flla beraber bafllam flt r.

1. Ünite - Antik Yunan Mitolojisi ve Felsefe 13 Kendimizi S nayal m 1. Philosophos sözcü ünün ilk kez afla dakilerden hangisi taraf ndan kullan ld söylenir? a. Pythagorasç lar b. Thales c. Milet Okulu d. Homeros e. Hesiodos 2. Homeros un evren anlay fl yla ilgili afla da verilen bilgilerden hangisi do ru de ildir? a. Soylular n dünya anlay fl n esas alm flt r b. Evrenin temel maddesinin okeanos oldu u görüflüne dayan r c. Genelde karamsar bir görünüm sergiler d. Kaostan kozmosa nas l geçildi ini detayl olarak aç klar e. Yeralt, yeryüzü ve gökyüzü olmak üzere üç katl bir evren düzeni varsayar 3. Afla dakilerden hangisi Antik Yunan dünyas nda sophos sözcü ünün yüklendi i anlamlardan biri de ildir? a. Yi itlik b. Teknik beceri c. Sözünü bilmek d. Konuflma ustal e. Zanaatkarl k 4. Yunan mitolojisinin etiolojik olmas, onun hangi özelli ine iflaret eder? a. Evrendeki tüm unsurlar kaostan türetmesi b. Evrendeki olaylara ve durumlara nedenler bulmak kayg s nda olmas c. Evreni tanr sal esaslarla aç klama yolunu seçmesi d. Sundu u aç klamalar n s nanabilir ve denetlenebilir nitelikte olmas e. Kuflkuculuk içermemesi 5. Felsefede Sophia ne anlama gelmektedir? a. Mutlulu a yönelme b. Güç kullan m nda adalet c. Erk paylafl m ve eflitlik d. Hikmet aray fl e. Erdeme yönelme. 6. lk filozoflar n amac yaln zca do an n anlafl l p aç klanmas na yönelik çal flmalar yapmak de il, ayn zamanda erdemli ve iyi bir yaflam n gerçeklefltirilme yollar n da bulmakt. Yukar daki bilgiden afla dakilerden hangisi ç kar labilir? a. Felsefe yaln zca do a olaylar yla ilgilidir b. Cevaplardan çok sorularla ilgilenilmelidir c. Evrensel nitelikli konularla ilgilenmelidir d. nsan ve evren bütünlüklü bir tutumla kavranmal d r e. Evrenin anlafl lmas insan n anlafl lmas ndan geçer 7. Afla dakilerden hangisi Antik Yunan dünyas ndaki mysterie inan fllar yla iliflkilendirilebilir? a. Homeros b. Anaksimandros c. Thales d. Anaksimenes e. Dionysos 8. Homeros ile Hesiodos aras nda yap lan afla daki karfl laflt rmalardan hangisi do ru de ildir? a. Hesiodos da Homeros gibi karamsar bir evren tablosu çizmifltir b. Homeros ta bafll ca erdem savaflç l kken Hesiodos ta çal flkanl k olmufltur c. Her iki isim de soylu, aristokrat s n flar n kayg - lar na yan t vermeye çal flm flt r d. Hesiodos ta Homeros ta olmayan belirgin bir tarih bilinci ortaya ç km flt r e. Her iki isim de evrende bir düzen oldu u görüflündedirler 9. Afla dakilerden hangisi Homeros ve Hesiodos tan Yunan düflüncesine miras kalan düflünceler aras nda gösterilemez? a. nsan bilgisi ile tanr sal bilgi ayr m b. Do ada bir düzenlilik oldu u düflüncesi c. Evrenin temel maddesinin ezelî ve ebedî oldu u fikri. d. Kaostan kozmosa geçifl düflüncesi e. Evrenin ana maddesinin cans z oldu u düflüncesi

14 lkça Felsefesi 10. Hesiodos un mitoslar nda önemli bir yeri olan Prometheus hakk nda afla da verilen bilgilerden hangisi do ru de ildir? a. deal dünya ile reel dünyay birbirinden ay rd düflünülür b. nsanlarla tanr lar aras ndaki kavgan n temsilidir c. Baz lar nca felsefe tarihinin piri kabul edilir d. Sözcük anlam olarak ak lca önde gelen demektir e. kiyüzlülü e ve yalana isyan n öncüsü olarak görülür Kendimizi S nayal m Yan t Anahtar 1. a Yan t n z do ru de ilse ünitenin Felsefe Sözcü ünün Anlam bafll kl bölümünü yeniden gözden geçiriniz. Philosophos sözcü ünün ilk kez Pythagorasç lar taraf ndan kullan ld n n san ld n göreceksiniz. 2. d Yan t n z do ru de ilse ünitenin Mitolojik Düflüncenin Ana Hatlar bafll kl bölümünün Homeros ile ilgili k s mlar n yeniden inceleyiniz. Mitolojik düflüncede ve dolay s yla Homeros ta kaostan kozmosa nas l geçildi inin hiç aç klanmad n, bu sorunun hiç sorulmad n göreceksiniz. 3. e Yan t n z do ru de ilse ünitenin Felsefe Sözcü ünün Anlam bafll kl k sm n yeniden gözden geçiriniz. Sophos sözcü ünün yüklendi i anlamlar içinde zanaatkârl k gibi bir anlam n bulunmad n göreceksiniz. 4. b Yan t n z do ru de ilse ünitenin Mitolojik Düflüncenin Ana Hatlar bafll kl k sm n yeniden gözden geçiriniz. Yunan mitosunun etiolojik olmas n n, nedenler bulma kayg s ndan do du- unu göreceksiniz. 5. d Yan t n z do ru de ilse ünitenin Felsefe Sözcü ünün Anlam ve Mitolojik Düflünmenin Ana Hatlar bafll kl k s mlar n yeniden gözden geçiriniz. Felsefede sophian n hikmet aray fl anlam na geldi ini göreceksiniz. 6. d Yan t n z do ru de ilse ünitenin tamam n ve soruda verilen bilgiyi yeniden gözden geçiriniz. Bu bilgiden, insan n ve evrenin birlikte araflt r lmas, yani bu ikisinin bütünlüklü bir tutumla kavranmas gere inin ç kar labilece ini göreceksiniz. 7. e Yan t n z do ru de ilse ünitenin Yunan Mitosunu ele alan son iki bölümünü yeniden gözden geçiriniz. Dionysosçulu un ve dolay s yla Dionysos un mysterie inan fllar yla yak ndan ilgili oldu unu göreceksiniz. 8. c Yan t n z do ru de ilse ünitenin Mitolojik Düflüncenin Ana Hatlar bafll kl k sm n yeniden gözden geçiriniz. Homeros un tersine Hesiodos un soylu s n flar n de il, yükselen iflçi ve köylü s n flar n kayg lar n karfl lamak yoluna gitti ini göreceksiniz. 9. e Yan t n z do ru de ilse ünitenin Yunan Mitosunu ele alan son iki bölümünü yeniden gözden geçiriniz. Yunan mitosunun evrenin temel maddesinin bir tür canl l k, ruhsall k tafl d n düflündü ünü göreceksiniz.