İsimden Fiil Yapan -al- 1 -el-;-/ ve -ar- 1 -er-; -r- Eklerinin Kökeni

Benzer belgeler
OSMANİYE AĞZINDA KULLANILAN FİİLDEN AD TÜRETEN gel EKİ ÜZERİNE Yrd. Doç. Dr. Mustafa TANÇ

BURSA GÖÇMEN AĞIZLARI FİİL İŞLETİMİNDE ŞİMDİKİ ZAMAN Şükrü BAŞTÜRK * Mustafa ULUOCAK ** Erol OGUR *** Süleyman EROĞLU **** Hatice ŞAHİN ***** ÖZET

TÜRKLÜK ARAŞTIRMALARININ BUGÜNKÜ DURUMU VE SORUNLARI KASIM 2009 GAZİ ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ, ANKARA

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

TÜRKÇEDE ÜÇÜNCÜ GRUP (ARA) EKLER

Selahittin Tolkun, Özbekçede Fiilimsiler, Dijital Sanat Yayıncılık, Kadıköy, İstanbul, 2009, s. 269.

TÜRKÇEDE BAGLAYICI (YARDIMCI) SES KONUSU ÜZERİNE

ERZİNCAN AĞIZLARINDAKİ OTUR-LAN- VE SUVAR-LAN- ÜZERİNE

PROF. DR. HÜLYA SAVRAN. 4. ÖĞRENİM DURUMU Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

Karay The Trakai Dialect, Timur Kocaoğlu-Mykolas Firkovičius, Lincom Europa, 2006, 242 P.

TÜRKİYE TÜRKÇESİ VE BALKAN AĞIZLARINDA. KAÇAN SORU SÖZCÜĞÜ * Yeter TORUN *

+sıra-/+sire- EKİNİN MORFOLOJİK YAPISI VE İŞLEVLERİ ÜZERİNE

Danışman: Prof. Dr. H.Ömer KARPUZ

ÖZET ON MORPHOLOGIC STRUCTURE KAŞ DIALECT ABSTRACT

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ BAHAR DÖNEMİ DERS PROGRAMI

BALTA KELİMESİNİN KÖKENİNE DAİR

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI

Tez adı: Neva'i Mecalisü'n-Nefa'is metin-inceleme (2 cilt) (1990) SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ/TÜRK DİLİ ANABİLİM DALI

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Güner, Galip, Kıpçak Türkçesi Grameri, Kesit Yayınları, İstanbul, 2013, 371 S.

Tablo 2: Doktora Programı Ortak Zorunlu-Seçmeli Dersler TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI DOKTORA PROGRAMI GÜZ YARIYILI

BAHAR YARIYILI KAYNAK KİTAPLARI

BİRLEŞİK FİİL KURULUŞUNDA A-I-U ÜNLÜLERİ

TÜRK DİLİ I DERSİ UZAKTAN EĞİTİM DERS SUNULARI. 11.Hafta

GEÇİŞLİ FİLLERLE KURULMUŞ DEYİMLEŞMİŞ BİRLEŞİK FİLLER İN YÜKLEM OLDUĞU CÜMLELERDE NESNE MESELESİ Selma GÜLSEVİN

Prof. Dr. Okan YEŞİLOT Müdür, Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, Türkiye

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

Dersin Kodu ve Adı Tarih Saat Yer Gözcü CLE-102 Türkiye Türkçesi Şekil Bilgisi F. ERSOY

TÜRK DİL BİLGİSİ ÖĞRETİMİNDE ÜNLÜLERİN SINIFLANDIRILMASINA YÖNELİK ELEŞTİREL BİR DEĞERLENDİRME. 2. Araştırmanın Kapsamı ve Kaynakları

ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ. Yüksek Lisans Bilimsel Hazırlık Sınıfı Dersleri. Dersin Türü. Kodu

CJ MTP11 AYRINTILAR. 5. Sınıf Türkçe. Konu Tarama Adı. 01 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - I. 02 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - II

TÜRK LEHÇELERİNDE İŞTEŞLİK EKİ (-ş-) VE ÇOKLUK Cahit BAŞDAŞ

DERS TANIMLAMA FORMU / Hakas Türkçesi. ARIKOĞLU E. (2007) Hakas Türkçesi, Türk Lehçeleri Temel Ders Kitabı

Eski Türkçe kı Ünlemi ve Bunun Anadolu Ağızlarındaki kı/gı Ünlemiyle Karşılaştırılması 1

Ölçme Yöntemleri 1) Dilbilgisi ve dil bilimin temel kavramlarını tanır. 1,2 1,2

DOÇ. DR. SERKAN ŞEN İN ESKİ UYGUR TÜRKÇESİ DERSLERİ ADLI ESERİ ÜZERİNE

KIŞ WINTER 2011 SAYI NUMBER 3 SAYFA PAGE ÖZET

DEDE KORKUT KİTABI NDA tur- FİİLİ

Karahanlı Eserlerindeki Söz Varlığı Hakkında

KİTÂBİYAT KARAHAN, AKARTÜRK (2013), DÎVÂNU LUGATİ T-TÜRK E GÖRE XI. YÜZYIL TÜRK LEHÇE BİLGİSİ, TDK YAY., ANKARA.

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ FİNAL PROGRAM VE GÖZETMENLİKLERİ CUMARTESİ

Türk-Alman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Ders Bilgi Formu

348 TÜBİAR-X-/2001/ Yard. Doç. Dr. Hikmet KORAŞ

ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? IS IT PARENT LANGUAGE OR OR MOTHER TONGUE?

ANAHTAR KELİMELER sense-, +sa- eki, Türetme, Canlandırma

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

TÜRKİYE DE SİBİRYA TÜRK TOPLULUKLARININ HALK EDEBİYATI HAKKINDA YAPILMIŞ ÇALIŞMALAR ÜZERİNE BİR BİBLİYOGRAFYA DENEMESİ

PROF. DR. MUSTAFA ARGUNŞAH IN DİL VE EDEBİYAT YAZILARI

Fırat Üniversitesi İNSANİ VE SOSYAL BİLİMLER FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI

Türkçe Eğitimi Anabilim Dalı- Tezli Ortak Yüksek Lisans Programı Ders İçerikleri

KURLUGAN KELİMESİNİN KÖKENİ ÜZERİNE

Fiil kök ya da gövdeleri üzerine birtakım türetme ekleri getirilerek fiillerin özne ve nesnelerine göre göstermiş oldukları durumlara fiillerde çatı

DATÇA AĞZINDA YAKLAŞMA İŞLEVLİ BİR BİRLEŞİK FİİL ÇEKİMİ: -(I 4 )k gide(r) YAPISI

-DE, -DA VE -Kİ NİN YAZIMI

Türkçe Eğitimi Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans Programı Ders İçerikleri

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ BAHAR DÖNEMİ BÜTÜNLEŞİK DOKTORA DERS PROGRAMI DERS DERS DERS DERS. Karahanlıca I.

Dr. Öğr. Üyesi Emine ATMACA, ANTALYA İLİ KORKUTELİ İLÇESİ VE YÖRESİ AĞIZLARI, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara 2017, 378 s. ISBN:

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi

Seminerler/Muğla

DERSLER VE AKTS KREDİLERİ

Türk Lehçeleri Arasındaki Aktarma Çalışmalarının Bugünkü Durumu ve Karşılaşılan Sorunlar

Türkçede Orta Hece Düşmesi

Fiilden İsim Yapma Ekleri

BİÇİMBİRİMLER. Türetim ve İşletim Ardıllarının Sözlü Dildeki Kullanım Sıklığı. İslam YILDIZ Funda Uzdu YILDIZ V. Doğan GÜNAY

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ 435

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

TÜRKÇEDE OLUMSUZ FİİLLERİN GENİŞ ZAMAN BİÇİMBİRİMİ

1. BÖLÜM KURAMSAL ÇERÇEVE

BURSA YERLİ AĞIZLARINDA BİRİNCİL UZUN ÜNLÜLER ÜZERİNE ON PRIMARY LONG VOWEL IN NATIVE DIALECTS OF BURSA

TÜRKİYE TÜRKÇESİ VE BALKAN AĞIZLARINDA. KAÇAN SORU SÖZCÜĞÜ * Yeter TORUN *

V. ULUSLARARASI TÜRK DİL KURULTAYI

DERS BĠLGĠLERĠ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD

+SIZ EKİ OLUMSUZLUK EKİ MİDİR?

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ BAHAR DÖNEMİ LİSANS FİNAL PROGRAMI SINIF

+CA EKİ, SIFATIN ANLAMINI GÜÇLENDİRİR Mİ?

TÜRÜK Uluslararası Dil, Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2016 Yıl:4, Sayı:7 Sayfa: ISSN: i- FİİLİ ÜZERİNE.

Zeus tarafından yazıldı. Cumartesi, 09 Şubat :20 - Son Güncelleme Pazartesi, 15 Şubat :23

Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Cilt 3 Sayı:4 Yıl:2000

Türkiye Türkçesi Ağızlarının Araştırılması Tarihi ve Ağız Atlasları (Görsel Sunum)

GÖKTÜRK HARFLİ YAZITLARDA gali EKİ ÜZERİNE

ÖZGEÇMİŞ. : Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. : :

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Afyonkarahisar Kocatepe

Türk dünyası, bilişim alanında ortak terimler kullanmalı

ÖZET ON MORPHOLOGIC STRUCTURE KAŞ DIALECT ABSTRACT

II. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR KONGRESİ ÖZEL BÖLÜMÜ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI GÜZ DÖNEMİ PROGRAMI

TÜRKÜLERDE ESKİ (ARKAİK) SÖZLER

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

O zaman gördü ki, küçük çocuk, memleketlisi, minimini yavru ağlıyor. Sessizce, titreye titreye ağlıyor.

TÜRKİYE TÜRKÇESİNDE TARİH İFADE ETMEK İÇİN KULLANILAN YAPILARIN SÖZ DİZİMİ BAKIMINDAN İNCELENMESİ *

TÜRKÇEDE OLUMSUZLUK. Yard. Doç. Dr. Nadir İLHAN

Dilek Ergönenç Akbaba * 1

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDBİYATI ANABİLİM DALI TÜRK DİLİ BİLİM DALI

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

ANADOLU AĞIZLARINDA GÖRÜLEN DİL UYUMSUZLUĞU ÜZERİNE EK DÜZEYİNDE BİR İNCELEME * ÖZET

DERS KİTAPLARI YENİ TÜRK EDEBİYATI V

Transkript:

ilmi ARAŞTIRMALAR, Sayı 21, 2006, 183-191 İsimden Fiil Yapan -al- 1 -el-;-/ ve -ar- 1 -er-; -r- Eklerinin Kökeni Vahit Türk* İsimden Fiil Yapan -al-1-el-; -1- ve -ar- 1 -er-; -r- Eklerinin Kökeni Türkçede isimlerden geçişsiz fıiller türetmekte kullanılan -ar- 1 -er-; -r- ekine tarihi ve çağdaş bütün lehçelerde; -al- 1 -el-; -1- ekine ise Oğuz grubu lehçelerde rastlamaktayız. Bu ekierin her ikisinde de birden fazla yapının karışıp kaynaşması söz konusudur. -ar- 1 -er-; -r- eki er- fıilinin, -al- 1 -el-; -l- eki ise ol- fiilinin ekleşmesiyle oluşmuştur. Anahtar Kelime/er: Türkçe, isim, fıil, yapım eki, geçişsiz fıil The Origins of the Suftixes that Make Verbs from Nouns The suffıxes used to make intransitive verbs from nouns (-ar-,-er-, -r-) are common in all the dialects both histarical and contemporary, whereas -al-, -el-, -1-, are common In Oghuz dialects. In both groups of suffıxes, there are two groups of structures mixed together Key Words Turkish, noun, verb, derivational affıx,intransitive verb Doç. Dr., Gaziantep Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi. vturk@gantep.edu.tr GÖKKUBBE, istanbul 2006

184 ilmi ARAŞTIRMALAR Dildeki bütün biçimbirimlerin anlam ve ses olmak üzere iki temel yönü bulunmaktadır. Bir dil birliğinin yapısının çözümlenebilmesi için bu iki temel yön mutlaka göz önünde bulundurulmalı ve bilhassa bağlı biçimbirimlerin eklendiği bağımsız biçimbirime kattığı anlam dikkate alınmalıdır. Dilcilikte bağlı biçimbirimlerin yani eklerin, bağımsız biçimbirimlerden, yani kelimelerden kaynaklandığına dair düşünce, bu dil yapılarının kullanılma ve kaynaşma durumlarına göre açıklanabilmekte ya da ispat edilemez olmaktadır. Başlıktabelirtilen isimden fıil yapma ekleri, bu bakış açısıyla ele alınacak ve bunların bağımsız biçimbirimlerin zamanla bağlı biçimbirimler haline geldikleri ortaya konulmaya çalışılacaktır. Gerçi çeşitli çalışmalarda -ar- 1 -er- ve -r-'nin kaynağı ortaya konulmuştur, ancak biz tamamen aynı işievle kullanılan -al- 1 -el-; -/-'nin de anlam ve işlev olarak benzer bir kelimenin ekleşmesiyle oluştuğunu örneklerle göstermeye çalışacağız. Dilbilgisi kitaplarında genellikle birer başlıkta toplanan -al- 1 -el-; -1- ve - ar- 1 -er-; -r- eklerinin, üzerlerine geldikleri isimlere kattıkları anlamlar dikkate alınarak, özellikle oluş-yapış bildirme ile geçişsizlik - geçişlilik görünüşleri göz önünde tutularak değerlendirmeleri ve bu durumlarına göre ayrı başlıklarda ineelenmeleri gerekmektedir. -al- 1 -el-; -1- ile isimlerden fıil yapılan kelimelerin bir kısmında bu yapı, -al- 1 -e-l- biçiminde birleşik yapıdır. İsim önce -a- 1 -e- ekiyle fıil yapılmış, sonra da -1- ekiyle fıilden fıil yapılmıştır. Yeni Uygur Türkçesi Sözlüğü'ndeki arka arkaya sıralanan şu örnekler bu durumu açıkça göstermektedir: yok-a-l Defol yok-a-l- Kaybolmak yok-a-l-sun Kaybolsun, yok olsun yok-a-p YoR: olup yok-a-ş Yok olma yok-a-t- Kaybetmek Bu yapıyla türeyen diğer bir kısım kelimede ise ek doğrudan doğruya -al- 1- el-; -1- biçimindedir. Her iki biçim de isimlerden oluş bildiren geçişsiz fıiller türettiği için hangi türemişte birleşik ek, hangisinde tek ek olduğunu tespit etmek her zaman mümkün olmamaktadır, ancak ek ünlüyle biten isimlere -iolarak geldiğinden bu tür kelimelerde birleşik ekten söz edilemez. Konuya bu gözle bakıldığında -ar- 1 -er-; -r- ile türeyen fıilleri ayırt etmek kolay olmaktadır. Çünkü -a-r- 1 -e-r- biçimindeki birleşikler, geçişli görünüşe; -ar- 1 -er-; -rile türeyenler geçişsiz görünüşe sahiptirler. Ayrıca -gar- 1 -ger- isimden fıil türetme ekinin ilk sesinin düşmesiyle bazı lehçelerde üçüncü bir -ar- 1 -er- eki-

isimden FiiL YAP AN EKLERiN KÖKENi 185 nin ortaya çıkması söz konusudur (subgar- > suvgar- > suvar- örneğinde olduğu gibi). Yani pek çok dilbilgisi kitabında -al- 1 -el-; -1- olarak gösterilen yapıda iki, -ar- 1 -er-; -r- olarak gösterilen yapıda ise üç farklı ek söz konusudur. Tarihi ve çağdaş lehçelerle ilgili yapılan çalışmalarda konuyla ilgili olarak şu görüş ve değerlendirmeler yer almaktadır: Eski Türkçenin Grameri'nde +gar- 1 +ger-, +kar- 1 +ker-; +1- ve +r- ekieriyle örnekler verilmiş, ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır, yalnız ilk iki ek için "sık değildir" notu düşülmüş, +r- için iki örnek verilmiştir (Gabain, 1988). Kutadgu Bilig Grameri -Fül- adlı eserde -ar-1-er-, -r-, -1- ve -al- ayrı ayrı alınmış ve örneklendirilmiştir. -ar- 1 -er- 'in sıfat cinsinden isimlere gelerek geçişsiz fiiller türettiği, -r- 'nin isimden isim yapma eki -gu 1 -gü' den sonra gelerek geçişsiz fıiller yaptığı, -/-'nin de geçişsiz fiiller türettiği belirtilmiştir. Ekierin kökeni ile ilgili bir değerlendirme yapılmamıştır (Ercilasun, 1984). Harezm Türkçesi ve Grameri adlı eserde -al- 1 -el- < -a-1-1 -e-1-, -a-r- 1 -e-r-, -gar- 1 -ger- ve -rekleri ile ilgili örnekler verilmiş, ilk iki ekin birleşik ekler olabileceği ihtimali belirtilmiştir. Ayrıca -ar 1 -er- ve-r-'nin er- fiilinin ekleşmesi sonucu oluşabileceği ihtimalinden de bahsedilmiştir ( Hacıeminoğlu, 1997). Kıpçak Türkçesi Grameri adlı eserde yalnızca -r-; -ar- 1 -er- ekine ait örnekler verilmiş ve "özellikle renk isimlerinden geçişsiz fiiller türetmektedir." denilmiştir, ancak geçişli fıil olan onar- da örnekler arasına alınmıştır (Karamanlıoğlu, 1994). Eski Anadolu Türkçesinde Ekler adlı kitapta +(A)l- ve +(A)r- biçiminde gösterilen eklerle ilgili olarak; +(A)l-'ın sıfatiardan ve isimlerden geçişsiz fıiller yaptığı, +(A)r 'ın ise hem geçişli hem de geçişsiz fiiller türettiği belirtilmiş ve örnekler verilmiştir (Gülsevin, 1997). Kitabü'l- İdrak If Lisani'l- Etrdk ile ilgili bir çalışmada +l- ile ilgili olarak iki örnek olduğu ve geçişsiz fıiller türettiği, +xr- (+Ar-, +r-) ile ilgili olarak ise isimlerden geçişsiz fıiller yaptığı ve işlek bir ek olduğu belirtilmiştir (Özyetgin, 2001). Bugünkü Kıpçak Türkçesi adlı eserde -al- 1 -el-; -1- ve -ar- 1 -er-; -r- başlıklarıyla alınan söz konusu eklerle ilgili olarak geçişsiz fıiller yaptıkları ve -ar- 1 -er-; -r- 'nin ET devresinde vasıf adlarından olma bildiren fıiller yaptığı belirtilmiştir (Öner, 1998). Uygur ve Özbek Türkçelerinde Fiil adlı çalışmada -al- 1 -el-, -1- ayrı başlıkla ele alınmamış, isimden fiil yapan +a- ekinin -1- ile genişletiterek yeni kelimeler türettiği belirtilmiş ve örnekler verilmiştir. - ar- 1 -er-; -r- ile ilgili olarak ise sıfatiardan fıil türettiği, failde meydana gelen değişiklikleri gösteren geçişsiz fıiller yaptığı belirtilmiş ve ekin kökeniyle ilgili tartışmalara da değinilmiştir (Öztürk, 1997). Saha (Yakut) Türkçesi Grameri'nde -al- 1 -el-; -1- eki yer almamış, +ar- 1 +er-; +or- 1 +ör-; +r ile ilgili olarak ise "Genellikle sıfat cinsinden kelime/ere gelerek geçişli ve geçişsiz fiiller türetir." ifadesiyle yetinilmiştir (Kirişçioğlu, 1994 ). Türk Dilinde Yapı Bakımından Fiiller adlı eserde tarihi ve çağdaş lehçelerde bu eklerle türetilen kelime örnek-

186 ilmi ARAŞTIRMALAR leri ile birlikte ekierin yapısı hakkında da değerlendirmeler yapılmıştır. Eserin eski Türkçeye ayrılan bölümünde -ar- 1 -er-'in -a-r- 1 -e-r- biçiminde bir birleşik ekten geliştiği belirtilmiş, daha sonraki bölümlerde ise hem bu görüş tekrar edilmiş, hem de er- fiilinin ekleşmesi sonucu ortaya çıkmış olabileceği üzerinde durulmuştur. Bu bölümde -r- ayrı bir ek olarak alınmış ve "oluş bildiren geçişsiz fiili er teşkit etmektedir." denilmiştir. Tarihi lehçelerden yalnızca Osmanlı Türkçesi - Türkiye Türkçesi bölümünde -al- 1 -el- < -a-1-1 -e-1- biçiminde gösterilen e kle ilgili olarak "Bu fiilierde ki manada tamamen -1- ekinin hakim olduğu görülmektedir." cümlesi kullanılmıştır. Bu bölümde etken- geçişli fiiller türeten -ar- 1 -er- < -a-r- 1 -e-r- ile oluş bildiren geçişsiz fiiller türeten -ar- 1 -er- ayrı ekler olarak değerlendirilmiş ve ayrı ayrı örneklendirilmiştir. Bu ayrım sonraki bölümlerde de yapılmış ve oluş bildiren geçişsiz fiilierin er- fiilinin ekleşmesiyle oluştukları belirtilmiştir ( Hacıeminoğlu, 1991). Türkçede İsimden Fiil Türeten +r-, +ar- /+-er- Eki ve Yapısı Üzerine başlıklı makalede eklerle ilgili görüşler değedendirilip eleştirilmiş, tarihi ve çağdaş lehçelerden örnekler verilmiştir. Ayrıca üç farklı yapının ses bakımından aynılaşmasına dikkat çekilmiş ve oluş bildiren geçişsiz fiiller türeten -ar-1-er-; -r- ekinin er- fiilinin ekleşmesiyle oluştuğu şöyle ifade edilmiştir: "+r-, +ar- 1 +er- eki, bize göre de er- fiilinden kaynak/aşmıştır." (Korkmaz, 1995). Türkiye Türkçesine ait dilbilgisi kitaplarında da özellikle -ar- 1 -er-; -r- e kinin kökeni konusunda bir tereddüt olduğu görülmektedir. Bu tereddüdün sebebi ekin hem yapma ifade eden geçişli fiiller, hem de olma ifade eden geçişsiz fiiller türetmesidir. T. Banguoğlu bu durumu "Bu iki kullanışta -er- ekinin aynı kaynaktan gelip gelmediği araştırılmalıdır. " (Banguoğlu, 1990) diyerek belirtmekte, M. Ergin ise; -ar- 1 -er- ve -r- 'yi ayrı başlıklada ele almakta, -ar- 1 -erbaşlığı altında ek başı g- sesinin düşürüldüğü -gar- 1 -ger- ekini de söz konusu etmektedir. -ar- 1 -er- ile ilgili olarak; "Renk isimlerinden yalnız olma ifade eden, diğer isimlerden ise bazen olma, bazen yapma ifade eden fiiller yapar." (Ergin, 1958) diyerek -ar- 1 -er-; -r- 'nin tek kaynaklı olduğu düşüncesini zımnen açıklamaktadır. Z. Korkmaz, eki, iki ayrı yapı olarak almış ve yukarıda belirtilen görüşünü tekrar etmiştir (Korkmaz, 2003). J. Deny, hiçbir ayrım gözetmeksizin -ar- 1 -er- ; -r- ekiyle yapılmış bütün örnekleri sıralamış, ekin kökeni üzerine bir görüş beyan etmemiştir (Deny, 1941). Bu kaynaklarda -al- 1 -el-; -1- ekieri ile ilgili olarak ise şu görüşlerle karşılaşmaktayız: M. Ergin, -al- 1 -el- ve -1- 'yi ayrı başlıklar altında değerlendirmiş, genel olarak ekin işlevini belirtmiştir. -/- ekinin kaynağı ile ilgili olarak da "Her halde fiilden fiil yapma eki olan -1- benfiğini kaybederek bazı misallerde isimden fiil yapma eki olarak kalmıştır denilebilir. Belki de aslında -1- flilden isim yapma eki böylece fiilliği unutulmuş köklerin sonunda kalan fiilden fiil yapma

isimden FiiL YAPAN EK LERi N KÖKENi 187 eki -!- 'den çıkmıştır. " (Ergin, 1958) görüşünü belirtmiştir. Görüleceği üzere burada kesin bir yargıdan kaçınılmış ve bir ihtimalden söz edilmiştir. Bilhassa Oğuz Türkçesinde son ses durumundaki g'nin düşmesiyle benzeşen ve isim ve fiil olarak kullanılan pek çok kelime vardır. Bu tür kelimelerin bir kısmında ( ısı gibi; ısın-, ısıt- fiilieri var ama ısı- fiili unutulmuş) fiil kullanılmaz olmuştur. Ancak bu ekle yapılan fıil örneklerine bakıldığında, ekin ünlüyle biten isimlere geldiği ve bu isiınierin tarihi lehçelerde de isim olarak kullanılmadıkları görülecektir. Bu yüzden bu görüşe katılmak mümkün değildir. Bu görüş k sesiyle biten isimler için doğru olabilir (alçak- alçal- gibi, bu örnekte belki de unutulmuş bir alça- fiili söz konusudur), ancak kısa!-, incel- gibi örnekler için aynı durum söz konusu olamaz. Z. Korkmaz da -al-, -el- ve -/-'yi ayrı değerlendirmi~tir. "+A- ekiyle edilgenlik bildiren-!- çatı ekinin kaynaşmasından oluşan +Al- eki, ünsüzle sonuçlanan sıfatiardan "olma" bildiren fiili er türeten bir birleşik ektir. +Al- eki ünlü ile sonuçlanan sıfatiara geldiğinde, ünlü çarpışması dolayısıyla ekin +A- ögesi eridiğiiçin köke yalnız +!-eki eklenmiştir. -k ünsüzü ile sonuçlanan sıfatiarda bu ünsüzün de eriyip düştüğü görülür." (Korkmaz, 2003). Buradan anlaşılan, ekler her ne kadar ayrı ele alınsa da tek kaynaklı olduğuna inanıldığıdır. Aynı ekte hem ünlü çarpışmasıyla, hem de -k ile sonianan kelimelerde bu sesin eridiğinin düşünülmesi dili zorlama gibi gelmektedir. -k sesiyle sonianan isiınierin k' siz fiil biçimlerindeki -/-'yi edilgenlik eki, -k'nin de fiilden isim yapma eki olduğunu, dolayısıyla buradan bir isimden fıil yapımının söz konusu olamayacağını kabul etmek daha doğru bir yaklaşım gibi görülmektedir. Bu bakışla ufal- fiilini ve ufak ismini değerlendirdiğimizde varacağımız sonuç şudur: Bilindiği gibi bu kelime, ubşak biçiminden ubşak > uvşak > uşak 1 uvak > ufak gelişmesinden çıkmıştır. Çağdaş lehçelerimizde ufal- anlamında uşa/ kullanıldığı gibi, kelimenin etken biçimi uşat- da kullanılmaktadır. Her ne kadar Türkçe Sözlük'te yer almasa da kelimenin ufan- ve ufat- türemişleri ağızlarda vardır. Dolayısıyla ufak kelimesinin sonundaki -k bir fiilden isim yapma ekidir ve kelime ubşa- fiilinden türemedir. Alçak ve alçal- kelimelerini de "aşağı" anlamındaki "al, alt, as" ile ilişkilendirebiliriz. Bu tür kelime lerde, yani isimlerden -1- ekiyle türetilen fiilierde ünlü çarpışması sonucu ek ünlüsünün erimesi düşüncesinden daha çok er- gibi bir ana yardımcı fiil olan ol- fiilinin aynı erfiiline benzer bir biçimde ekleştiği düşüncesindeyiz. Z. Korkmaz'ın görüşlerine yakın görüşler ileri süren T. Banguoğlu tereddüdünü "Bunların oluşumunu kesin olarak ayırdetmek için her kelimenin anlamını ve tarihini araştırmak gerektir. " (Banguoğlu, 1990) diyerek belirtir. J. Deny ise bir köken açıklaması yapmaksızın örnekleri sıralar (Deny, 1941). Bütün bu çalışmalarda isimlerden oluş bildiren geçişsiz fiiller türeten -ar- 1 -er-; -r- ekinin, Türkçenin ana yardımcı fiillerinden biri olan er- fiilinin ekleş-

188 ilmi ARAŞTIRMALAR mesiyle oluştuğu konusunda pek çok kişinin buluştuğu, ancak -al-, -el-; -/ ekinin kökeni konusunda bir görüş birliği olmadığı, hatta konuyla ilgili olarak M. Ergin ve Z. Korkmaz'dan başka kimsenin görüş belirtmediği görülmektedir. M. Ergin' e göre -1- ekinin ortaya çıkışında r- l ses değişmesi de söz konusu olabilir. Yukarıdaki düşüncesinden farklı olan bu görüşünü şöyle ifade eder: "r -1 değişmesi yüzünden olacak, bu ek Eski Anadolu Türkçesinde bazan ve bugün bazı ağızlarda l 'li şekle geçmiştir: sara!-, kara!- misallerinde olduğu gibi. " (Ergin, 1958). Bizce bu görüş de geçerli değildir, çünkü sarıg er- > sarı er- > sarar-veya kara er- > karar- olduğu gibi sarı ol- > sara!-, kara ol- > kara!- da olabilir. Tarihi ve çağdaş lehçelerimizin hemen tamamında karşılaşılan -ar- 1 -er-; -reki bünyesinde, yukarıda belirtildiği üzere, üç farklı yapı söz konusudur ve i simlerden oluş bildiren geçişsiz fiiller türeten -ar- 1 -er-; -r-, bizce de ol- anlamında ana yardımcı fiil olarak kullanılan er- fiilinin ekleşmesi sonucunda oluşmuştur. -al- 1 -el-; -l- eki ise iki farklı yapının tesadüfen aynı sesler le oluşmasıyla birbirine karıştırılmıştır. Bunlardan birincisi yukarıda bazı çalışmalarda işaret edildiği gibi, önce -a-, -e- ile isimden fiil türetilmiş, daha sonra edilgenlik eki - 1- ile fıilden fıil yapılmıştır. -a-, -e- ile kurulan fıil tabanı bazı örneklerde -/ ekini almadan kullanılmamış ve bu eki aldıktan sonra dilde anlamlı bir kelime haline gelmiştir. Bir kısmı ise ol- ana yardımcı fiilinin, er- fiiline benzer bir biçimde ekleşmesi sonucunda oluşmuştur. Bunun en önemli kanıtı da bu fiilin bol- biçimini değil ol- biçimini kullanan Oğuz grubundaki lehçelerde -al- 1 -el-; -l- ekinin kullanılması ve diğer lehçelerde -ar- 1 -er-; -r- ile kurulan birtakım kelimelerin, Oğuz grubundaki lehçelerde -al-1 -el-; -1- ekiyle kurulması ve aynı şekilde oluş bildiren geçişsiz görünüşlü fiiller türetmesidir. Bu tür yapılarda hangi kelimenin -a-l- 1 -e-l- biçiminde, hangisinin ol- fiilinin ekleşmesiyle oluştuğunu ayırdetmek fiilin görünüşünden tespit edilememektedir. Çünkü her iki yapı da oluş bildiren geçişsiz fiiller türetir, ancak hem -l- ekini, hem de başka bir çatı ekini alarak, ya da yalnızca -a- ekiyle kullanılabilen "boşa-, boşa!-, boşan-" gibi fiilierin yapısı kolayca anlaşılabilmektedir. Aşağıdaki liste, hem -al- 1 -el-; -l-, hem de -ar- 1 -er-; -r- ekini alabilen kelimeleri ve hangi lehçelerde kullanıldıklarını göstermektedir: ag-ar- 1 ak-ar- ag-al-tı 1 ag-ıl-tı al-ar- al-al- Ağarmak (Al. TS, ATS, DS, DLT, KE, KMTS, KTS, Kır. TS, Kı. TS, ME, NF, ŞS, TAS, TS, TTS, Tu. TS, YST, YUTS) Ağartı; süt, yoğurt ayran vb. ürünler (DS) Alarmak; kızarmak, tahıl veya meyve olguulaşınaya başlamak (DS, DLT, KTS, TTS, Tu. TS) Aynı anlam (DS)

isimden FiiL YAPAN EKLERiN KÖKENi 189 bol-arbol-alboz-ar- 1 boz-or- 1 paz-or- boz-al-tı cil]işke-r ince-1- inçge-1- cuka-r yuka-1- eski-reski-liri-er- > ireriri-el- > irelkara-r- 1 gara-rkara erkara-!- 1 gara-lkara-1-tı kıska-r- 1 kısha-r- 1 kısa-rkısa-!- 1 gısa lsar-ar- 1 sarg-arsar-al- 1 sarg-alsivre-rsivri-1- ulg-ar ula-!- yaş-ar- 1 eaş-aryaş-al yumr-ar yumru-!- Bollaşmak, çoğalmak, artmak (DS, TS) Aynı anlam (DS, KE, TS) Boz renk almak, bozarmak (Al. TS, ATS, DS, KMTS, Kır. TS, KTS, TAS, TS, YTS, YUTS) Alaca karanlık (DS) incelrnek (KTS) İncelmek, zayıflaşmak, yufkalaşmak (ATS, TS, TTS) incelrnek (KE) incelrnek (KMTS, KTS) incelrnek (DS, TTS) Eskirnek (Al. TS, DLT, EUTS, KE, KMTS, ME, NF, YUTS) Eskileşrnek (YTS) irileşrnek (DS) irileşrnek (DS) Kara olmak, siyahlaşmak (Al. TS, DL T, DS, EUTS, KB, KE, Kır, TS, Kı. TS, ME, NF, Tu. TS, ŞS, TAS, TS, YTS) Kara olmak (OL T) Kararmak, sönmek (ATS, KMTS, YTS) Belli belirsiz, koyu renkli biçim (DS, TS, YTS) Kısalaşmak (Al. TS, DLT, DS, EUT, KE, Kır, TS, ME, NF, ŞS, TS, TTS, YUTS) Kısa hale gelmek (ATS, TS) Sararmak (Al. TS, DLT, DS, EUT, KE, Kır, TS, ME, NF, ŞS, TS, TTS, YUTS) Sarı renk almak, olgunlaşmak, hazan olmak, solmak (ATS, DS, KMTS, YTS) Sivrileşrnek (YTS) sivri duruma gelmek, sivrileşrnek (TS) Büyümek, genişlernek (KE) İrileşmek, büyümek, genişlemek, artmak (NF, TTS, YTS) Isianmak (ATS, DLT, KE, Kı. TS, TS, TTS, YTS, YUTS) Isianmak (ATS) Yumrulaşmak (YTS) Şişerek ur gibi olmak (ATS)

190 ilmi ARAŞTIRMALAR Sonuç Bu liste; -ar- 1 -er-; -r- ekinin bütün lehçelerde kullanıldığını, -al- 1 -el-; -! eki ile yapılan örneklere ise ancak Oğuz grubu lehçelerde rastlandığını göstermektedir. Eğer M. Ergin'in dediği gibi, -l- 'li biçimler r- l değişmesiyle oluşmuşsa, bu durumun başka lehçelerde de olması gerekirdi. Bizce -ar- 1 -er-; -rekinin bütün lehçelerde kullanılmasının sebebi, er- fiilinin ana yardımcı fiil göreviyle tarihi ve çağdaş lehçelerin tamamında kullanılması ve ünlüyle başlayan bir yardımcı unsur olmasından dolayı ekleşmesinin kolay olmasıdır. Fiilin bol- biçimini kullanan lehçelerde -al- 1 -el-; -l- yerine de -ar- 1 -er-; -r- kullanılmakta, fiilin ol- biçimini kullanan Oğuz grubundan ise yardımcı unsur ünlüyle başladığı için kolay ekleşmiş ve -ar- 1 -er-; -r- yanında -al- 1 -el-; -!- de kullanılır olmuştur. Ünlüyle biten isimlerde ekierin -r-, -!- olmasını ise kelimenin ünlüsü ile er-/ol- fiilierinin ünlülerinin, kelimenin son ünlüsüyle çarpışması ve kaynaşması ile açıklamak mümkündür. Ekierin dar ünlülü biçimlerinin kullanılmamasını da er- ve ol- fiilierinin geniş ünlülerinin, üzerlerine geldikleri kelimelerin ünlülerine baskın çıkmalarıyla açıklayabiliriz. Kısaltına Yapılarak Gösterilen Eserler Altaylı, Seyfettin 1994. Azerbaycan Türkçesi Sözlüğu, M.E.B. Yay., Ankara. Arıkoğlu, Ekrem, Klara Kuular (2003). Tuva Türkçesi Sozluğu, TDK Yay., Ankara. Ata, Aysu (1997). Kısasu '!-Enbiya, TDK Yay., Ankara. (1998). Nehcü'l-Feradis III (Dizin), TDK Yay., Ankara. Atalay, Besim (1986). Divan u Lugati't-Türk, Tdk Yay., Ankara. Çeneli, İlhan, Turkmen Türkçesi Sözlüğü, TDAY Belleten 1982-1983, s.29-84 Derleme Sözlüğü (1963). TDK Yay., Ankara. Pilçin, Cem (1983). Yeni Tarama Sözlük, TDK Yay., Ankara. EmirNecipoviç Necip (1995). Yeni Uygur Turkçesi Sözlüğü, TDK Yay., Ankara. Naskali, Prof. Dr. Emine Gürsoy, Muvaffak Duranlı ( 1999). Altayca Tıirkçe Söz luk, TDK Yay., Ankara. Sırkaşeva - Ryumina L. T., N. A_ Kuşigaşeva (2000). (Çev: Şükrü Haluk Akalın, Caştegin Turgunbayev) Teleıit Ağzı Sozlüğu, TDK Yay., Ankara. Tavkul, Ufuk (2000). Karaçay-Malkar Turkçesi Sözlüğıi, TDK Yay., Ankara. Tannagaşeva, N. N. Kurpeşko, Doç. Dr. Haluk Akalın (1995). Şor Sözlüğıi, Türkoloji Araştırmaları, Adana. Toparlı, Prof. Dr. Recep, Yrd. Doç. Dr. Hanifı Vural, Yrd. Doç. Dr. Recep Karaatlı (2003). Kıpçak Turkçesi Sözlüğu, TDK Yay., Ankara.

isimden FiiL YAPAN EKLERiN KÖKENi 191 Türkçe Sozlük (1998), TDK Yay., 9. Baskı, Ankara. Yudahin, Prof. Dr. K. K. (1988). (Çev: Abdullah Yatmas), Kırgız Sozlüğü, TDK Yay., Ankara. Yüce, Nuri (1993). Mukaddimetü'l-Edeb, TDK Yay., Ankara. Kaynakça: Banguoğlu,Tahsin (1999). Türkçenin Grameri, TDK Yay., Ankara Ercilasun, Doç. Dr. Ahmet Bican (1984). Kutadgu Bilig Grameri -Fiil-, Gazi Üniversitesi Eğitim Fak. Yay., Ankara. Ergin, Muharrem (1958). Türk Dil Bilgisi, İstanbul Ün. Edb Fak. Yay., İstanbul. Gabain, Anna Maria Von (1988). Eski Türkçenin Grameri, TDK Yay., Ankara. Gülsevin, Doç. Dr. Gürer (1997). Eski Anadolu Türkçesinde Ekler, TDK Yay., Ankara. Hacıeminoğlu, Necmettin (1997). Harezm Türkçesi ve Grameri, İstanbul Ün. Edb. Fak. Yay., İstanbul. (1991). Türk Dilinde Yapı Bakımından Fiiller, Kültür Bakanlığı Yay., İstanbul. Karamanlıoğlu, Ali Fehmi (1994). Kıpçak Türkçesi Grameri, TDK Yay., Ankara. Kirişçioğlu, Dr. Fatih (1994). Saha (Yakut) Turkçesi, TDK Yay., Ankara. Korkmaz, Prof. Dr. Zeynep (1995). Türk Dili Üzerine Araştırmalar, TDK Yay., Ankara. (2003). Türkiye Turkçesi Grameri -Şekil Bilgisi, TDK Yay., Ankara. Öner, Mustafa (1998). Bugıinku Kıpçak Türkçesi, TDK Yay., Ankara. Öztürk, Rıdvan (1997). Uygur ve Özbek Türkçelerinde Fiil, TDK Yay., Ankara. Özyetgin, Melek (2001). Ebu Hayyan, Kitabu'l-İdrdk li Lisani'l-Etrdk, Köksav, Ankara.