T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

Benzer belgeler
Güz Döneminde Besiye Alınan Hindilerde Askorbik Asit Uygulamasının Besi Performansı ve Bazı Karkas Özelliklerine Etkileri

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık

Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları

SÜTÜN BİLEŞİMİ ve BESİN DEĞERİ

ZOOTEKNİ ANABİLİM DALI

Mustafa KABU 1,Turan CİVELEK 1. Afyon Kocatepe Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, İç Hastalıklar Anabilim Dalı, Afyonkarahisar

İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM: DÜNYA KANATLI HAYVAN ÜRETİMİ 2. BÖLÜM: YEM HAMMADDE DEĞERİNİN SAPTANMASI VE YEM FORMULASYONU


Kanatlı Beslemede Yemler Yönetim ve Değerlendirme Stratejileri

çalışmalar hız kazanmıştır. Araştırmalarda, diet kolesterol seviyesiyle koroner kalp hastalıkları arasında bir ilişki tespit edilmiştir Bu ilişkiden

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA CIVCIV IÇIN OVOLYX!

NIRLINE. NIRLINE ile Ham Maddelerinizde Yağ Asidi Tayini, Sürdürülebilir Besleme ile Sizi Geleceğe Taşır!

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Kanatlılara Spesifik Performans Katkısı

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

PROJE SONUÇ RAPORU. Proje No: BAP -SÜF YB (AÖ)

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da

ZZT424-Kanatlı Hayvan Besleme Ders Notları Prof.Dr.Necmettin Ceylan Ankara Üniversitesi-Ziraat Fakültesi-Zootekni Bölümü

KANATLI HAYVAN BESLEME (Teorik Temel-Pratik Uygulama)

Çamlı, BioAqua markası altında ürettiği balık yemleri ile müşterilerine çok geniş bir ürün segmenti sunmaktadır. Ağırlıklı olarak üretilen Levrek,

RASYON ÇÖZÜMÜNDE TEMEL KRİTERLER

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

2.3. ZOOTEKNİ VE HAYVAN BESLEME BÖLÜMÜ HAYVAN BESLEME VE BESLENME HASTALIKLARI ANABİLİM DALI

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

Performans ve Besin Değerleri. broyler. cobb-vantress.com

DAMIZLIK ROSS 308. BROYLER DAMIZLIK Karma Yem Besin Madde Değerleri 2016

Osman Olgun*, Yusuf Cufadar, Alp Önder Yıldız. Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Konya

ET VERİMİ. Et verimi kavramı. Karkas kalitesi. Karkas bileşimini etkileyen faktörler. Karkas derecelendirme. Karkas parçalama tekniği.

Mehmet Bozkurt 1, Metin Çabuk 2, Hatice Basmacıoğlu 2, Ahmet Alçiçek 2

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS

Bornova Vet.Kont.Arst.Enst.

Yemlerde Amino asitler ve B Grubu Vitaminlerinin Önemi ve Test Metotları. Süreyya ÖZCAN

BESİN MADDELERİ VE SU METABOLİZMASI. Prof.Dr. Seher KÜÇÜKERSAN

Kanatlı Karma Yemlerinde Bor Elementinin Kullanımı. The Using of Boron Addition in Poultry Diets

TÜRKİYE BEYAZ ET SEKTÖRÜ

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI

Karaciğer koruyucu DAHA İYİ DAHA SAĞLIKLI, DAHA İYİ VERİMLİ SÜRÜLER İÇİN HEPALYX

YEM VE DİĞER TARLA BİTKİLERİ

KİŞİSEL BİLGİLER Adı Soyadı. Dr. Züleyha KAHRAMAN Ünvan. Mühendis Telefon Doğum Tarihi - Yeri Karaman

Broyler Damızlık Sürü Yönetimi

BİYOİNORGANİK KİMYA 5. HAFTA

Broyler Damızlık Sürü Yönetimi

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YUMURTA TAVUĞU YETİŞTİRİCİLİĞİ

Balık Yemleri ve Teknolojisi Ders Notları

KALSİYUM, FOSFOR, Vit-D 3 VE FİTAZ

Stabilize Rumen Ekstraktının Japon Bıldırcınlarının (Coturnix coturnix japonica) Büyüme Performansı Üzerine Etkisi

Can boğazdan gelir.. Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur..

Rumen Kondisyoneri DAHA İYİ BY-PASS PROTEİN ÜRETİMİNİ VE ENERJİ ÇEVRİMİNİ ARTTIRMAK, RUMEN METABOLİZMASINI DÜZENLEMEK İÇİN PRONEL

Pazardan Sofraya:Pazarlama ve Tüketim Beslenmede Balığın Yeri ve Önemi

BESİN MADDELERİNİN KSİLEM VE FLOEMDE UZUN MESAFE

Farklı Düzeyde Protein ve Enerji İçeren Karma Yemlerin Etlik Piliçlerde Verim Üzerine Etkisi*

Önemli bir yem hammaddesi: Mısır

Abalım bir markasıdır

Etlik Piliç Rasyonlarına Farklı Seviyelerde Çinko ve Fitaz İlavesinin Bazı Dokularda Mineral Birikimine Etkisi*

Ankara Tavukçuluk Araştırma Enstitüsünde Geliştirilen Beyaz Yumurtacı Ebeveyn ve Hibritlerin Çeşitli Verim Özellikleri

Tavukçuluk Araştırma Enstitüsünde Geliştirilen Beyaz Yumurtacı Ebeveynlerin Çeşitli Verim Özellikleri

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YUMURTACI PİLİÇLERDE YUMURTLAMA ÖNCESİ DÖNEMDE FARKLI SEVİYELERDE KALSİYUM VE BOR İÇEREN RASYONLARIN

ESERLER LİSTESİ. Kuzu rasyonlarına katılan organik selenyumun besi performansı, karkas

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Vitaminlerin yararları nedendir?

T.C. KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ZOOTEKNİ ANABİLİM DALI

FİZYOLOJİ ANABİLİM DALI

Çamlı, BioAqua markası altında ürettiği balık yemleri ile müşterilerine çok geniş bir ürün segmenti sunmaktadır. Ağırlıklı olarak üretilen Levrek,

LİPOPROTEİNLER. Lipoproteinler; Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı. stabilize edilmeleri gerekir. kanda lipidleri taşıyan özel

Günde bir elma doktoru evden uzak tutar.

TEMEL ZOOTEKNİ KISA ÖZET KOLAY AÖF

M. Mustafa ERTÜRK Serkan ÇELİK Akdeniz Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Antalya, Türkiye

YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLERİN KALİTE BİLEŞENLERİ

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Serpil AKÇAY 1 Ramazan YETİŞİR 2

selenyum durumu Nuray Mücellâ M Cafer TürkmenT rgızistan Toprak Bilimi ve Bitki Besleme BölümüB Çanakkale

NIRLINE. NIRLINE Amino Asit Analizleri İle Ekonomik Üretim Yaparak Gıda Kalitenizi Arttırın!

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a)

BİTKİ BESLEME DERS NOTLARI

ZOOTEKNİ (VETERİNER) ANABİLİM DALI DOKTORA PROGRAMI

NATURAZYME Naturazyme enzim grubu karbohidrazlar, proteaz ve fitaz enzimlerini içerir.

YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ

(A Research on the Effects of Only Barley Ration Added Urea As A Protein Source on the Fattening Performance of Lambs).

İç Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı

Broiler Civcivlerin Karın Bölgesinde Görülen Tüylenme Bozukluğunun Performansa Etkisi

Bitkide Fosfor. Aktif alım açısından bitki tür ve çeşitleri arasında farklılıklar vardır

ÖZGEÇMĠġ. : 12 : musakaraalp@gumushane.edu.tr MEZUN OLDUĞU ÜNĠVERSĠTELER. Mezuniyet Tarihi. : Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü

RASYON TANIM, KİMYASAL BİLEŞİM, VE RASYON HAZIRLAMA PROF. DR. AHMET ALÇİÇEK EGE ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ

BESLENME VE SAĞLIK AÇISINDAN KEÇİ SÜTÜNÜN NİTELİKLERİ

Kabak Çekirdeği Kabuğu ve Pirolizinin Buğday ın Gelişimi ve Bitki Besin Elementi. İçeriklerine Etkisi EMRE CAN KAYA

BOVİFİT FORTE İLE AVANTAJLARINIZ Optimal laktasyon başlangıcı Yüksek yem tüketimi İyi doğurganlık Yüksek süt verimi Uzun damızlık ömrü

Proje Adı: Farklı Kompozisyona Sahip Meralarda Serbest Yetiştirilen Yumurta Tavuklarının Performans ve Kalite Parametrelerinin Ölçülmesi

SAĞLIM İNEKLERİN BESLENMESİ

LİPİDLER VE METABOLİZMASI

Toksisiteye Etki Eden Faktörler

KAYA KEKLİĞİ (A. graeca) YUMURTALARINDA FARKLI DEPOLAMA SÜRESİNİN KULUÇKA SONUÇLARI ve BAZI YUMURTA KALİTE ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ

Kan NEFA (nonesterified fatty acids ) yükselir. (asetoasetat, β-hidroksibütirat ve. Laktasyon başlangıcında yüksektir

Geliş Tarihi: Kabul Tarihi:

Kurutulmuş Domates ve Elma Posalarının Bıldırcın Rasyonlarında Kullanım Olanakları

Süt sığırı işletmelerinde gizli tehdit Hipokalsemi, Jac Bergman, DVM, 28 Ekim 2017

Prospektüs. Sadece Hayvan Sağlığında Kullanılır. AMPROMED Oral Çözelti Veteriner Antikoksidiyal -Vitamin

1-GİRİ 1.1- BİYOKİMYANIN TANIMI VE KONUSU.-

Transkript:

T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ YUMURTA TAVUĞU RASYONLARINA FARKLI SEVĠYELERDE ĠLAVE EDĠLEN BOR VE BAKIRIN PERFORMANS, YUMURTA KABUK KALĠTESĠ, YUMURTA SARI KOLESTEROLÜ VE KEMĠĞĠN BĠYOMEKANĠK ÖZELLĠKLERĠNE ETKĠSĠ Osman OLGUN DOKTORA TEZĠ Zootekni Anabilim Dalı Temmuz-2011 KONYA Her Hakkı Saklıdır

ÖZET DOKTORA TEZĠ YUMURTA TAVUĞU RASYONLARINA FARKLI SEVĠYELERDE ĠLAVE EDĠLEN BOR VE BAKIRIN PERFORMANS, YUMURTA KABUK KALĠTESĠ, YUMURTA SARI KOLESTEROLÜ VE KEMĠĞĠN BĠYOMEKANĠK ÖZELLĠKLERĠNE ETKĠSĠ Osman OLGUN Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Zootekni Anabilim Dalı DanıĢman: Prof. Dr. Oktay YAZGAN 2011, 129 Sayfa Jüri Prof. Dr. Oktay YAZGAN Prof. Dr. Ġbrahim AK Prof. Dr. Yılmaz BAHTĠYARCA Prof. Dr. Behiç COġKUN Doç. Dr. Alp Önder YILDIZ Bu çalışma yumurta tavuğu rasyonlarına farklı seviyelerde bor ve bakır ilavesinin performans, kabuk kalitesi, yumurta sarısı ve plazma lipid bileşimi, kemiğin biyomekanik özellikleri, kemik ve plazma mineral element bileşimine etkisini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Denemede 26 haftalık yaşta toplam 320 adet yumurta tavuğu, her biri beş tekerrürden oluşan 16 deneme grubuna tesadüfî olarak dağıtılmıştır. Her alt grup dört adet yumurta tavuğundan oluşmuş, 16 haftalık deneme boyunca dört farklı seviyede bor (0, 60, 120 ve 240 mg/kg) ve dört farklı seviyede bakır (0, 75, 150 ve 300 mg/kg) ilave edilmiş deneme rasyonlarıyla yemlenmişlerdir. Muamelelerin canlı ağırlık, canlı ağırlık değişimi, hasarlı yumurta oranı, plazma glukoz ve tibia Ca seviyeleri, kemik çapı ve kesit alanı değerlerine etkisi önemli olmamıştır. İlave bor ve bakırın plazma HDL kolesterolüne etkisi sadece deneme sonunda önemli olmuştur. Araştırma sonunda performans ve kabuk kalitesi rasyona bor ilavesinden olumsuz etkilenirken, bakır ilavesi performans ve kabuk kalitesini olumlu etkilemiştir. Deneme sonunda yumurta sarısı lipid bileşenleri bor ilavesiyle artarken, bakır ilavesiyle düşmüş, plazma lipid bileşenleri ise rasyona bor ve bakır ilavesiyle düşmüştür. Rasyona bor ilavesi deneme ortası (56. gün) ve deneme sonu (112. gün) plazma bor ve bakır değerlerini önemli olarak arttırırken, deneme ortası kalsiyum değerini, deneme sonu kalsiyum, magnezyum ve çinko değerlerini önemli olarak düşürmüştür. Rasyona bakır ilavesinin ise deneme ortasında plazma minerallerine etkisi önemsiz olurken, deneme sonunda plazma bor, bakır ve magnezyum seviyelerini önemli olarak etkilemekle beraber bu etki düzensiz olmuştur. Rasyona bor ilavesi tibia bor, bakır ve çinko değerlerini önemli olarak arttırmış, rasyona bakır ilavesi ise tibia bor, bakır ve magnezyum değerlerini önemli olarak arttırırken, çinko değerini önemli olarak düşürmüştür. Kemik duvar kalınlığı, kesme kuvveti, kesme gerilmesi ve kesme enerjisi bor ilavesinden, kesme enerjisi bakır ilavesinden önemli olarak etkilenmiştir. Anahtar Kelimeler: Bakır, bor, kabuk kalitesi, kemik biyomekanik özellikleri, kolesterol, performans iv

ABSTRACT Ph.D THESIS EFFECT OF SUPPLEMENTATION OF DIFFERENT BORON AND COPPER LEVELS TO LAYER DIETS ON PERFORMANCE, EGG SHELL QUALITY, EGG YOLK CHOLESTEROL AND BONE BIOMECHANICAL PROPERTIES Osman OLGUN THE GRADUATE SCHOOL OF NATURAL AND APPLIED SCIENCE OF SELÇUK UNIVERSITY DOCTOR OF PHILOSOPHY IN ANIMAL SCIENCE Advisor: Prof. Dr. Oktay YAZGAN 2011, 129 Pages Jury Prof. Dr. Oktay YAZGAN Prof. Dr. Ġbrahim AK Prof. Dr. Yılmaz BAHTĠYARCA Prof. Dr. Behiç COġKUN Assoc. Prof. Dr. Alp Önder YILDIZ This study was conducted to determine the effects of supplementation of different levels boron and copper on performance, eggshell quality, lipids in yolk and plasma, bone biomechanical properties, minerals in bone and plasma contains, in layer diets. In this trial a total of 320 laying hens, age of 26 weeks old was distributed 16 experimental groups randomly. In each experiment group there were 5 replicates, and in each replicates there were 4 birds. During the 16 weeks experiment period, birds are fed with 16 experimental diets. Experimental diets were consisting of all possible combination of 4 levels of added boron (0, 60, 120 and 240 mg/kg) and 4 levels of added copper (0, 75, 150 and 300 mg/kg) to the basal ration. Effect of treatments on live weight, live weight change, damaged egg ratio, bone diameter and cross-sectional area, plasma glucose and tibia calcium levels were not significant. However, added boron and copper had a significant effect on plasma HDL cholesterol fraction only at the end experiment. At the end of the experiment while added boron had a significant adverse effect on performance and eggshell quality parameters, added copper had a significant positive effect on the same parameters. At the end of experiment, yolk lipid companents were increased by addition of boron to the ration, however, yolk lipid comanents was decreased by addition of copper to the ration. Plasma lipid companents were also decreased by addition of copper and boron to the ration. While, added boron significantly increased plasma boron and copper values at 56. and 112. days of the experiments, but had a significant decreasing effect on plasma calcium value at 56. days of the experiment and plasma calcium, magnesium, and zinc values at the 112. days of experiment. While, the effect of addition of copper to the ration on plasma mineral composition was insignificant at 56. days of the experiment, however, had a significant increasing effect on plasma boron, copper and magnesium levels at the end of the experiment, but this effect was not consistency. Addition boron to the ration had been increased tibia boron, copper and zinc values significantly, at the same time while adding copper to the ration had caused significant increasing effect on tibia boron, copper, and magnesium values, had a significant decreasing effect on tibia zinc values. While bone wall thickness, shear force, fracture energy and shear stress were affected significantly by addition of boron to the raiton, but addition of copper to the ration had significant effect only on fracture energy value of bone. Keywords: Copper, boron, egg shell quality, bone biomechanical properties, cholesterol, performance v

ÖNSÖZ Lisansüstü eğitimim boyunca ve bu tezin hazırlanmasında benden desteklerini esirgemeyen Danışman Hocam Sayın Prof. Dr. Oktay YAZGAN a en samimi teşekkürlerim sunarım. Deneme süresince emeklerini benden esirgemeyen başta ikinci Danışman Hocam Doç. Dr. Yusuf CUFADAR, bölümümüz Öğretim Üyelerinden Sayın Prof. Dr. Yılmaz BAHTİYARCA Hocalarıma teşekkür ederim. Bu tez çalışması S.Ü. BAP tarafından 09101061 nolu proje ile desteklenmiştir. Osman OLGUN KONYA-2011 vi

ĠÇĠNDEKĠLER ÖZET... iv ABSTRACT... v ÖNSÖZ... vi SĠMGELER VE KISALTMALAR... ix 1. GĠRĠġ... 1 2. KAYNAK ARAġTIRMASI... 3 2.1. Bor Hakkında Genel Bilgiler... 3 2.2. Bakır Hakkında Genel Bilgiler... 5 2.3. Kanatlılarda İlave Bor ve Bakır ile Yapılan Çalışmalar... 7 2.3.1. Yumurta tavuklarında yapılan çalışmalar... 7 2.3.2. Broylerlerde yapılan çalışmalar... 13 2.3.3. Diğer kanatlı türlerinde yapılan çalışmalar... 16 3. MATERYAL VE YÖNTEM... 18 3.1. Materyal... 18 3.1.1. Hayvan materyali... 18 3.1.2. Yem materyali... 18 3.1.3. Bor ve bakır kaynakları... 19 3.2. Yöntem... 19 3.2.1. Deneme rasyonlarının hazırlanması ve grupların oluşturulması... 19 3.2.2. Verilerin toplanması... 19 3.2.3. İstatistik Metotlar... 24 4. ARAġTIRMA BULGULARI VE TARTIġMA... 25 4.1.Performans... 25 4.1.1. Canlı ağırlık ve canlı ağırlık değişimi... 25 4.1.2. Yumurta verimi (%)... 27 4.1.3. Yumurta ağırlığı... 31 4.1.4. Yumurta kitlesi... 34 4.1.5. Yem tüketimi... 37 4.1.6. Yemden yararlanma oranı... 41 4.2. Kabuk Kalitesi... 44 4.2.1. Hasarlı yumurta oranı... 44 4.2.2. Özgül ağırlık... 46 4.2.3. Kabuk kırılma direnci... 48 4.2.4. Zarlı kabuk kalınlığı... 51 4.2.5. Kabuk ağırlığı (%)... 53 4.3.Yumurta Sarısı Lipid Bileşimi... 55 4.3.1. Deneme ortası (56. gün) yumurta sarısı lipid bileşimi... 56 4.3.2. Deneme sonu (112. gün) yumurta sarısı lipid bileşimi... 59 vii

4.4. Plazma Lipid Bileşimi... 63 4.4.1. Deneme ortası (56. gün) plazma lipid bileşimi... 63 4.4.2. Deneme sonu (112. gün) plazma lipid bileşimi... 67 4.5. Plazma Mineral Elementleri... 71 4.5.1. Deneme ortası (56. gün) plazma mineral elementleri... 71 4.5.2. Deneme sonu (112. gün) plazma mineral elementleri... 75 4.6. Kemiğin Biyomekanik Özellikleri ve Tibia Mineral Elementleri... 79 4.6.1. Kemiğin biyomekanik özellikleri... 79 4.6.2. Tibia mineral elementleri... 83 5. SONUÇLAR VE ÖNERĠLER... 88 KAYNAKLAR... 90 EKLER... 98 ÖZGEÇMĠġ... 117 viii

SĠMGELER VE KISALTMALAR Simgeler B Ca Cu Fe K Mg P Zn :Bor :Kalsiyum :Bakır :Demir :Potasyum :Magnezyum :Fosfor :Çinko Kısaltmalar ALP :Alkalin Fosfataz ALT :Alanin Transaminaz CA :Canlı Ağırlık CAA :Canlı Ağırlık Artışı CAD :Canlı Ağırlık Değişimi cc :Santimetreküp CuSO 4 :Bakır Sülfat dl :Desi Litre DCP :Dikalsiyum Fosfat g :Gram GGT :Gama-glutamil Transpeptidaz HDL :Yüksek Özgül Ağırlıklı Lipoprotein HP :Ham Protein HS :Ham Sellüloz kg :Kilogram kcal :Kilokalori KP :Kullanılabilir Fosfor LDL :Düşük Özgül Ağırlıklı Lipoprotein ME :Metabolik Enerji mg :Miligram ml :Mililitre mm :Milimetre N :Newton OD :Optik Dansite Pi :İnorganik Fosfat YA :Yumurta Ağırlığı YK :Yumurta Kitlesi YT :Yem Tüketimi YV :Yumurta Verimi YYO :Yemden Yararlanma Oranı ix

1 1. GĠRĠġ Canlı sistemlerde özel fizyolojik fonksiyonları veya metabolik bir görevi olan ve ihtiyaç duyulan miktarları nispeten az olan elementlere esansiyel iz elementler denilir. Bu elementler rasyonla yeteri miktarda alınmadıklarında özel bazı noksanlık arazları meydana gelir. Bu elementler rasyona ilave edildiklerinde bu arazların meydana gelişleri önlendiği gibi oluşmuş arazlar da tedavi edilir. İz elementlerin ihtiyaç duyulan miktarları çok az olduğundan pratik şartlarda noksanlık arazları seyrek görülür. Bunların noksanlık arazları genel olarak özel şartlarda, deneme veya laboratuar hayvanlarında gösterilebilir (Yazgan ve ark., 2007). Borun bitkiler için esansiyel bir element olduğu uzun zamandan beri bilinmekte ise de günümüzde bu elementin insanlar ve hayvanlar için esansiyel olup olmadığı henüz kesinlik kazanmamıştır. Bununla beraber 1980 li yılların başından itibaren insan ve hayvanlarda yapılan çalışmalarda B nin esansiyel olabileceğini gösteren bulgular elde edilmesine rağmen, insan ve hayvanlarda B nin biyokimyasal fonksiyonu/fonksiyonları tespit edilememiştir (Nielsen, 1997). Bindokuzyüzseksenli yıllara gelinceye kadar B nin besleme bakımından önemsiz bir element olarak düşünülmesinin muhtemel sebebi, deneme rasyonlarının diğer besin maddelerince yeterli olması durumunda deneme hayvanlarının rasyon B seviyelerine tepkilerinin önemsiz olmasıdır. Deneme hayvanlarının rasyon B seviyesindeki değişikliklere tepkileri rasyonda kalsiyum (Ca), fosfor (P), kolekalsiferol veya magnezyum (Mg) yetersizliği gibi stres faktörlerine maruz bırakıldığında önemli veya daha bariz olmaktadır. Hayvanların tepkileri rasyonda bu besin maddelerinin konsantrasyonlarına bağlı olarak farklılık göstermektedir (Nielsen, 1991). Bununla beraber günümüze kadar konu ile ilgili yapılan çeşitli çalışmalar B nin, vücutta hayati fonksiyonların yerine getirilmesinde görev yapan birçok bileşiğin (makro elementler, trigliserit ve glukoz gibi enerji sübstratları) vücutta kullanım ve metabolizmalarını etkilediği, beyin, iskelet ve bağışıklık sistemi gibi çeşitli vücut sistemlerinin fonksiyonlarını ve kompozisyonlarını genellikle faydalı yönde etkilediği bildirilmiştir (Hunt, 1989; Hunt ve Herbel, 1991-1992; Wilson ve Ruszler, 1998; Eren ve ark., 2004). Bakırın rasyonla alınması gerekli bir element olduğunu gösteren bilgiler 1924 yılında elde edilmiştir. Sözü edilen yılda farelerle yapılan denemelerde bu hayvanlarda hemoglobin sentezi için demir le (Fe) birlikte Cu nunda gerekli olduğu gösterilmiştir. Yalnız Fe den farklı olarak Cu hemoglobinin yapısal bir unsuru olmayıp, hücreden

2 plazmaya Fe salgılanmasında görev alan serüloplazmin adı verilen plazma proteinin yapısına girer. Bakır aynı zamanda diğer kan proteinlerinin de yapısına girer, bunlardan biri alyuvarlarda bulunan ve oksijen metabolizmasında görev alan eritroküpreindir. Element aynı zamanda birçok enzim sisteminde de hayati görevler yapar. Mesela, Cu oksidatif fosforilasyon olayında görev alan sitokrom oksidazın bir kompanentidir. Element ayrıca hücrenin antioksidan sisteminin bir parçası olan süperoksit dismutaz enziminin de yapısında bulunur. Element bütün vücut dokularında bulunursa da, yoğunluğu karaciğerde daha yüksek olup, bu organ vücudun başlıca Cu deposudur (Yazgan ve ark., 2007). Bu çalışmanın maksadı yumurta tavuğu rasyonlarına katılan farklı seviyelerdeki B ve Cu nun yumurta tavuklarında performansa, kabuk kalitesine, kemiğin biyomekanik özelliklerine, kemik ve plazma mineral element muhtevalarına, plazma ve yumurta sarısındaki kolesterol miktarına etkilerinin belirlenmesi olacaktır.

3 2. KAYNAK ARAġTIRMASI 2.1. Bor Hakkında Genel Bilgiler Bor gibi bazı elementler insan ve hayvan dokularında çok düşük düzeylerde (1 mg/kg dan az) bulunur. Bu yüzden bu elementlere iz elemenler de denilir. Bu elementlerin her yerde bulunmamaları çoğu kez ilgili elementlerce yetersiz beslenmiş hayvanlarda özel fonksiyonlara sahip olmaları sebebiyle B nin besleme açısından öneminin bugün kabul edilenden daha fazla olabileceği bildirilmektedir (Anonymous, 1980; Nielsen, 1996). Yemlerle alınan B nin tamamına yakın bir kısmı absorbe edilir. Bor normal sınırlar içinde tüketildiğinde % 90 ına yakını absorbe edilmektedir (Hunt, 1998). Vücuda alınan B nin önemli bir kısmı idrar yoluyla atılmaktadır (Elliot ve Edwards, 1992). Rat diyetlerine 2.72 mg/kg B ilavesiyle Ca ve P nin absorbsiyonunun arttığı bildirilmiştir (Hunt ve Nielsen, 1981). Hunt ve Nielsen (1986) ise, B nin Ca, P ve Mg metabolizmasını doğrudan, vitamin D metabolizmasını ise dolaylı olarak etkilediğini öne sürmüşlerdir. Nielsen (1990) rasyonda yüksek B seviyesinin Ca atılımını azalttığı ve plazma Ca seviyesini arttırdığını, B nin Ca metabolizmasında önemli rol aldığını bildirmiştir. Hunt (1989) kolekalsiferol veya Mg ce yetersiz civciv rasyonlarına 3 mg/kg B ilavesiyle plazma Ca ve Mg seviyesinin arttığını bildirmiştir. Armstrong ve ark. (2000) domuz rasyonlarına 5 ve 15 mg/kg B ilavesinin kemik külü Ca, P, Mg, Zn ve Cu seviyelerini, plazma Ca, P ve Mg seviyelerini etkilememesine rağmen, serum B konsantrasyonunu yükselttiğini bildirmişlerdir. Benzer şekilde domuz rasyonlarına 5 mg/kg B ilave edilmesi durumunda (Armstrong ve ark., 2002) kemik külü Ca, P, Mg, Zn ve Cu seviyelerini etkilemediğini fakat, yumuşak dokularda B konsantrasyonunun yükseldiğini bildirilmiştir. Kemiğin yapısal ve biyomekanik özelliklerine etkili olan Ca, P ve Mg gibi elementler üzerine etkisi olan B nin kemik yapısına etkisinin bu elementlere etkisinden kaynaklandığı ifade edilmektedir. Hunt ve Nielsen (1981) e göre kemik yapısı ve B arasında bir ilişki bulunmakta ve araştırmacılara göre civcivlerde kolekalsiferol yetersizliğinde görülen bacak anormallikleri rasyona B ilave edildiğinde kısmen düzelmektedir. Kolekalsiferol bakımından yetersiz rasyonlarla beslenen damızlıklardan elde edilen yumurtalara B enjeksiyonu sonucu, bu yumurtalardan çıkan civcivlerde

4 kemik büyüme bölgesindeki anormalliklerin azaldığı (King ve ark., 1991), B nin uzun kemiklerde büyüme tabakasını arttırdığı (Hunt, 1994) bildirilmiştir. Rasyona B ilavesiyle damızlık broylerlerde (Qin ve Klandorf, 1991), broyler piliçlerde (Rossi ve ark., 1993a) kemik kül % sinin arttığı bildirilmiştir. Ayrıca rasyona B ilavesi kemiğin biyomekanik özelliklerini iyileştirici etkisi olduğunu bildiren çalışmalarda mevcuttur. Örneğin 200 mg/kg B ilave edilen rasyonlarla yemlenen yumurta tavuklarında tibia ve radius kemiklerinin kesme enerjisinin arttığı (Wilson ve Ruszler, 1998) bildirilmektedir. Yumurtacı piliçlerde ise rasyona 50 ve 100 mg/kg ilave edilen B nin femur ve tibia kemiklerinin kırılma kuvvetini arttırdığı ifade edilmektedir (Wilson ve Ruszler, 1997). Bu araştırma sonuçlarına göre kemiğin biyomekanik özellikleri üzerine B nin etkili olduğu görülmektedir. Her ne kadar yukarıda bahsedilen araştırma sonuçlarında rasyona ilave edilen B nin kemiğin biyomekanik özelliklerini iyileştirdiği bildirilse de, yumurta tavuklarında ilave B nin kemiğin kesme gücü, kesme gerilmesi ve kesme enerjisini etkilemediğini, sadece 400 mg/kg B ilave edilen yemlerle beslenen tavukların göğüs, karaciğer, but ve kemik B konsantrasyonunu arttırdığı bildirilmiştir (Wilson ve Ruszler, 1996). Benzer şekilde Armstrong ve ark. (2000) domuz rasyonlarına 5 ve 15 mg/kg B ve Bozkurt ve ark. (2009) 30 ve 60 mg/kg B ilave edilmiş diyetlerle yemlenen broylerlerde tibia kırılma kuvvetinin B den etkilenmediğini bildirmiştir. İçme sularına iki hafta süre ile günde 2 mg B sağlayacak şekilde borik asit ilave edilen ratlarda plazma toplam kolesterol ve HDL kolesterol seviyeleri düşme eğilimi gösterirken, plazma trigliserit seviyesi önemli derecede düşmüştür (Naghii ve Samman, 1993). Bor ilavesi ile insanlarda serum Cu ve Cu ya bağlı enzim seviyelerinin arttığı (Nielsen, 1994), bıldırcınlarda serum trigliserit ve toplam kolesterolünün azaldığı, HDL ve LDL kolesterol seviyelerini değişmediği (Eren ve ark., 2006), yumurta tavuklarında serum gama-glutamil transpeptidaz (GGT), albumin, glukoz, toplam kolesterol, HDL ve LDL kolesterolünün düştüğü (Eren ve Uyanık, 2007) bildirilmiştir. Armstrong ve ark. (2000) yaptıkları iki çalışmada 6.7 (1. çalışma) ve 0.98 (2. çalışma) mg/kg B içeren rasyonlara 5 ve 15 mg/kg B ilave etmişler, 1. çalışmada plazma kolesterol ve trigliserit konsantrasyonları B ilavesinden etkilenmezken, 2. çalışmada B ilavesiyle plazma kolesterol ve trigliserit konsantrasyonlarının yükseldiğini bildirmişlerdir. Günümüzde kanatlı hayvanların B ihtiyacı tam olarak belirlenmemiş olmakla birlikte NRC (1984) tarafından civcivlerin B ihtiyacı 2 mg/kg olarak bildirilmiştir. Bazı

5 çalışmalarda 0.28 mg/kg (Hunt ve Nielsen, 1981) ve 0.85 mg/kg (Hunt ve Nielsen, 1986) B içeren rasyonlarla beslenen civcivlerde rasyon B seviyesinin 3 mg/kg a çıkarılmasıyla canlı ağırlığın arttığı bildirilmiştir. Underwood ve Suttle (1999), yumurta tavuklarında B nin toksik seviyesini 300 mg/kg olarak bildirmiştir. Hayvanların B yetersizliğine tepkileri rasyondaki Ca, P, Mg, potasyum (K) ve kolekalsiferol gibi besin maddelerindeki değişikliğe bağlı olarak farklılık göstermektedir. Bu yüzden hayvanlarda B yetersizliği ile ilgili yapılan çalışmalarda, rasyon B seviyesindeki değişikliklere hayvanın tepkisini arttırmak için Ca, P, Mg, K ve kolekalsiferol yetersizliği gibi stres faktörleri kullanılmıştır. Araştırma sonuçları, B yetersizliğinde Ca metabolizması, beyin fonksiyonları ve enerji metabolizmasının bozulduğunu, sıçanlarda bağışıklık fonksiyonlarının olumsuz etkilendiğini göstermektedir (Nielsen, 1988; Samman ve ark., 1998). Rasyona B ilavesinin yumurta tavuklarının performans parametrelerini [canlı ağırlık (CA), canlı ağırlık değişimi (CAD), yumurta verimi (YV), yumurta ağırlığı (YA), yumurta kitlesi (YK), yem yüketimi (YT) ve yemden yararlanma oranı (YYO)] etkilemediği (Kurtoğlu ve ark., 2002) yada etkisinin olumsuz olduğu (Wilson ve Ruszler, 1996; 1998; Eren ve ark., 2004; Olgun ve ark., 2009a) bildirilmiştir. Ancak Yeşilbağ ve Eren (2008) rasyona 25, 50 ve 75 mg/kg borik asit ilavesinin YA ve YT yi iyileştirdiğini belirtmiştir. Kabuk kalitesini etkileme bakımından rasyona B ilavesinin önemli olmadığı (Eren ve ark., 2004; Olgun ve ark., 2009a) bildirilirken, yine Yeşilbağ ve Eren (2008) tarafından yapılan çalışma sonunda rasyona borik asit ilavesinin kabuk kalitesini iyileştirdiği belirtilmiştir. 2.2. Bakır Hakkında Genel Bilgiler Bakır, kanatlı hayvanların beslenmesinde esansiyel bir elementtir. Bakır, Fe nin hemoglobin sentezinde kullanılabilmesi ve dolayısıyla alyuvarların yapımı ve çeşitli bileşiklerin onların yapısına katılmasında etkilidir. Sitokrom A, katalaz, tirosinaz, monoaminooksidaz, askorbik asit oksidaz, ürikaz, süperoksit dismutaz, lisil oksidaz, dopamin hidroksilaz, serüloplazmin gibi çeşitli enzimlerin yapısına katılır veya bu enzimlerin aktivite edilmeleri için gereklidir (İpek ve ark., 2003; Yazgan ve ark., 2007). Bakır, tüylerde bulunan türasin pigmentinin, kıllarda bulunan melanin pigmentinin yapısına girer. Saç, tüy ve yapağının normal pigmentasyonu için Cu ya

6 ihtiyaç vardır. Bakır elementi bütün dokularda bulunursa da, karaciğerde daha yoğun bulunur, yani karaciğer başlıca Cu deposudur (Yazgan ve ark., 2007). Bakır özellikle bitkisel kaynaklarda bol miktarda bulunur. Ancak, bitkilerde artan sellüloz ve lignin miktarıyla Cu nun kullanılabilirliği düşmektedir (Yazgan ve ark., 2007). Bakır incebağırsağın üst kısmında absorbe edilir. Absorbsiyon, Cu nun düşük seviyede tüketilmesi durumunda daha yüksektir. Bakır absorbsiyonu birçok faktöre bağlı olarak % 0-75 arasında değişebilir (Linder, 1991). Çoğu çiftlik hayvanlarının yemlerindeki Cu nun kullanılabilirliği % 1-15 arasındadır (Hemken ve ark., 1993). Pratikte kanatlı ve domuz rasyonları çoğu kez Cu bakımından yeterli olsa da Cu elementi bu hayvanların rasyonlarına rutin olarak ilave edilmektedir. NRC de (1994) etlik piliçlerin 8 mg/kg, yumurtacı piliçlerin 4-5 mg/kg, hindi palazların 6-8 mg/kg, damızlık hindilerin 8 mg/kg ve bıldırcınların 5 mg/kg Cu ya ihtiyaçları olduğu belirtilmesine rağmen yumurtlayan tavukların Cu ihtiyacı belirtilmemiş ve soru işareti (?) ile işaretlenmiştir. Sözü edilen yayında kanatlı hayvanlar tarafından tolere edilebilen en yüksek Cu seviyesinin 300 mg/kg olduğunu bildirilmiştir. Bakır eksikliği anemi, büyümenin yavaşlaması, kemik anormalliği, kısırlık, kıl ve yapağı depigmenitasyonu, sindirim kanalı anormallikleri, beyin ve omurilik lezyonlarına sebep olmaktadır. Hayvanlarda Cu noksanlığında Fe nin absorbe edilmesi, dokulara mobilize edilmesi ve Fe nin hemoglobin sentezinde kullanılma etkinliği menfi yönde etkilenir (Yazgan ve ark., 2007). Yumurta tavuklarında Cu eksikliği anemi, uzun vadede ise anormal büyüklükte ve şekilde yumurta üretimiyle sonuçlanır (Baumgartner ve ark., 1978). Ayrıca Cu bakımından yetersiz rasyonlarla beslemenin hiperkolesterolemia ile sonuçlanacağı bildirilmiştir (Murthy ve Petering, 1976; Kelvay ve ark.,1984). Hayvanlarda gereğinden fazla Cu nun toksik etkili olduğu uzun zamandır bilinmektedir. Bakır kümülatif toksik etkili olup, uzun süreli ihtiyaçtan fazla Cu tüketimi durumunda element başta karaciğer olmak üzere dokularda birikmeye başlar. Kronik Cu zehirlenmesi karaciğerde nekroza ve sarılığa, iştahın azalmasına sebep olur. (Yazgan ve ark., 2007). Bakır toksitesi oluşturulan broylerlerde (600 ve 800 mg/kg ilave Cu) rasyona ilave edilen B nin (60 ve 120 mg/kg) serum Cu artışını düşürdüğü ve Cu zehirlenmesi semptomlarını hafiflettiği (Deng ve ark., 2009), karaciğerde Cu birikimini azalttığı ve dolayısıyla karaciğer hücrelerinin Cu dan zarar görmesini hafiflettiği (Deng ve ark., 2008) bildirilmiştir.

7 Yumurta tavuğu rasyonlarına farklı seviyelerde Cu ilavesinin YV yi arttırdığını bildiren çalışmalar (Pesti ve Bakalli, 1998; Tekeli ve ark., 2005; Idowu ve ark., 2006) bulunurken, ilave Cu nun YV yi düşürdüğü yönünde araştırma sonuçları da mevcuttur (Ankari ve ark., 1998). Araştırma sonuçları rasyona Cu ilavesinin lipid metabolizmasını etkilediğini ve yumurta sarısında kolesterolü % 30 a kadar azalttığını göstermektedir (Ankari ve ark., 1998; Pesti ve Bakalli, 1998; Balevi ve Coşkun, 2004). Elliot ve Bowland (1968) rasyona Cu ilavesinin (280 mg/kg) domuzlarda depo yağlarının doymamış yağ asitleri oranını arttırdığını bildirmiştir. Daha sonraki yıllarda Amer ve Elliot (1973a; 1973b) rasyona 250 mg/kg Cu ilavesinin domuzlarda depo yağı fosfolipid konsantrasyonunu arttırdığı, rasyonda Cu miktarının artmasıyla birlikte ratlarda plazma kolesterol konsantrasyonunu değiştirdiğini bildirmişlerdir. Rasyona 150 ve 300 mg/kg Cu ilavesinin YV yi yükseltiği, 450 mg/kg Cu ilavesinin kan parametrelerini değiştirdiğini, fakat YV yi düşürdüğü bildirilmiştir (Güçlü ve ark., 2008). 2.3. Kanatlılarda Ġlave Bor ve Bakır ile Yapılan ÇalıĢmalar 2.3.1. Yumurta tavuklarında yapılan çalıģmalar Wilson ve Ruszler (1996) yumurta tavuklarında yaptıkları bir çalışmada, yumurta tavuğu rasyonlarına ilave edilen (0, 100, 200 ve 400 mg/kg) B nin performans ve tibia, femur, humerus, radius kemiklerinin biyomekanik özelliklerine etkilerini incelemişlerdir. Deneme sonunda ilave B nin bütün kemiklerde kesme gücü, kesme gerilmesi, kesme enerjisi, YA, özgül ağırlığı ve kemik mineral konsantrasyonunu etkilemediğini, YV, YT ve CA nın 400 mg/kg B ilave edilmiş grupta düştüğünü (P<0.10, P<0.05), 400 mg/kg B ilave edilen grupta göğüs, karaciğer, but ve kemik doku ve organlarda B konsantrasyonunu önemli derecede arttığını (P<0.01) bildirmişlerdir. Büyüyen Leghorn tipi piliç rasyonlarına ilave edilen 50, 100, 200 ve 400 mg/kg B ilavesinin CA, YT, kemiğin biyomekanik özellikleri, kemik ve bazı dokularda mineral birikimine etkisi incelenmiştir. Araştırma sonucunda 50 ve 100 mg/kg B ilave edilen gruplarda tibia ve femur kemiklerinin kesme kuvveti, kesme gerilmesi ve kesme enerjisi önemli derecede yüksek bulunmuştur. Tibia kül muhtevası 50, 100 ve 200 mg/kg B ilave edilen gruplarda önemli derecede artarken en yüksek değer 50 mg/kg B ilave edilen grupta bulunmuştur. Yem tüketimi ve CA nın, B ilavesinden etkilenmediği bildirilmiştir (Wilson ve Ruszler, 1997).

8 Yumurta tavuğu rasyonlarına 0, 50, 100, 200 ve 400 mg/kg B ilavesinin YV ve kemiğin biyomekanik özelliklerine etkisinin incelendiği bir diğer çalışmada, 400 mg/kg B ilave edilmiş grupta tibia kesme kuvveti, kesme enerjisi artmış, CA, YT, YA ve YV azalmış, göğüs, karaciğer, but ve kemik B konsantrasyonlarının artan B ilavesiyle birlikte arttığı (P<0.05) bildirilmiştir (Wilson ve Ruszler, 1998). Kırk haftalık yaştaki yumurta tavuklarında yapılan bir çalışmada rasyona 0, 50, 100, 150 ve 250 mg/kg B ilave edilmiştir. Araştırma sonucunda hasarlı yumurta oranının kontrol grubuna göre 150 ve 250 mg/kg B içeren grupta önemli derecede (P<0.05) düşük olduğu, serum Ca seviyesinin ise özellikle 250 mg/kg B içeren grupta daha yüksek olduğu (P<0.05) bildirilir iken, ilave B nin YV, YA, özgül ağırlık, YT, YYO, CA ve serum P ve Mg seviyelerini etkilemediği bildirilmiştir (Kurtoğlu ve ark., 2002). Eren ve ark. (2004), yumurta tavuklarında yaptıkları bir çalışmada rasyona ilave edilen B nin (0, 5, 10, 50, 100, 200 ve 400 mg/kg) performans, yumurta iç ve dış kalite kriterlerine ve bazı serum parametrelerine etkilerini incelemişlerdir. Araştırma sonunda 400 mg/kg B ilave edilen grupta CA (P<0.05), YT (P<0.001) ve YA (P<0.01) önemli derecede düşmüş, hasarlı yumurta oranı 200 ve 400 mg/kg B içeren yemlerle yemlenen gruplarda önemli derecede artmış (P<0.01), B ilave edilen bütün gruplarda kontrol grubuna göre serum Ca, P, Mg seviyesinin arttığı bildirilirken, YYO, kabuk kırılma direnci, kabuk kalınlığı, özgül ağırlık ve serum alkalin fosfataz (ALP) seviyelerinin B ilavesinden etkilenmediği bildirilmiştir. Yumurta tavuğu rasyonlarına 0, 50, 100, 150, 200 ve 250 mg/kg B ilavesinin tibia ağırlığına, kül miktarına ve mineral konsantrasyonu ve perifiral kan lökosit yüzdesine etkisini inceleyen bir çalışma yapılmıştır (Kurtoğlu ve ark., 2005a). Çalışma sonuçları rasyona B ilavesinin tibia B konsantrasyonunu arttırdığını, fakat Ca konsantrasyonunu düşürdüğünü ve tibia ağırlığı ile tibia külüne bir etkisinin olmadığını, tam kan hematokrit ve hemoglobilin seviyelerine artan B seviyesinin etkisiz olduğunu göstermiştir. Araştırıcılar sonuç olarak yumurta tavuklarında B nin mineral metabolizmasında önemli bir biyolojik rolünün olduğunu belirtmişlerdir. Eren ve Uyanık (2007) yumurta tavuğu rasyonlarına B ilavesinin (0, 5, 10, 50, 100, 200 ve 400 mg/kg) bazı serum parametreleri ve yumurta sarısı kolesterolüne etkilerini inceledikleri bir çalışmada serum GGT aktivitesi, albümin, glukoz, toplam kolesterol, HDL ve LDL kolesterol seviyelerinin ilave B seviyelerinin tamamında azaldığını bildirmişlerdir. Beş mg/kg B ilave edilen grup hariç, B ilave edilen grupların

9 tamamında serum trigliserit düzeyi azalmıştır. Araştırıcılar sonuç olarak serum biyokimyasal parametrelerini etkilemede ve yumurta sarısı kolesterolünü azaltmada 5 mg/kg B ilavesinin yeterli olduğunu, 10 mg/kg ve üzeri B ilavesinin yumurta sarısı kolesterolünü arttığını bildirmişlerdir. Borik asit ilavesinin (0, 25, 50 ve 100 mg/kg borik asit, bu seviyeler sırasıyla 0, 4.3, 8.7 ve 17.5 mg/kg B sağlamıştır) yumurta tavuklarında YV, YA, YT, YYO, kabuk kalınlığı, kabuk kırılma direnci ve bazı serum parametrelerine (Ca, P ve Mg) etkilerini incelemek amacıyla bir çalışma yapılmıştır (Yeşilbağ ve Eren, 2008). Araştırıcılar deneme sonunda kontrol grubuna göre borik asit ilave edilmiş yemlerle yemlenen gruplarda YT, YA, kabuk kalınlığı ve kabuk kırılma direncinin daha yüksek olduğunu, hasarlı yumurta oranının düşük olduğunu, serum Mg seviyesinin arttığını (P<0.01), ancak, YV, YYO ve serum Ca ve P seviyelerinin borik asit ilavesinden etkilenmediğini bildirmişlerdir. Araştırıcılar rasyona borik asit ilavesinin yaşlı yumurtacı tavuklarda Ca ve P dengesini olumlu etkileyerek hasarlı yumurta oranını azaltmada ve kabuk kalitesini iyileştirmede etkili olduğunu bildirmişlerdir. Kırksekiz haftalık yaşta damızlık yumurta tavuklarında yapılan bir çalışmada (Mızrak ve Ceylan, 2009), rasyona 25, 50 ve 75 mg/kg B sağlayacak şekilde organik veya inorganik B ilave edilmiştir. Araştırıcılar, B kaynağı ve seviyesinin performans değerlerine (yaşama gücü, CA, YV, YA, YK, YT ve YYO), serum toplam kolesterol, HDL kolesterol, LDL kolesterol ve trigliserit seviyelerine, tibia kemik mukavemetine, tibia külüne ve Ca sına etkisinin önemli olmadığını belirtmişlerdir. Ancak 25 mg/kg organik veya inorganik B ilavesinin femur kemik mukavemetini arttırdığı (P<0.05), rasyona B ilavesinin tibia P, femur Ca ve P, kan ve kemik B içeriklerini önemli düzeyde arttırdığı (P<0.05 ve P<0.01) ve organik B nin elementin inorganik formuna göre kemiklerde önemli derecede daha fazla B birikimine sebep olduğu bildirilmiştir. İkinci verim döneminde, farklı seviyelerde Ca (% 3.5 ve 4.0) içeren yumurta tavuğu yemlerine B (0, 100, 200 ve 300 mg/kg) ilavesinin YV, YYO, özgül ağırlık, kabuk ağırlığı, hasarlı yumurta oranı ve kabuk kırılma direncini etkilemediği, fakat YT, YA ve YK nin B ilavesiyle birlikte düştüğü (P<0.01) bildirilmiştir (Olgun ve ark., 2009a). Mızrak ve ark. (2010) tarafından yapılan bir çalışmada, yumurtacı tavuk rasyonlarına dört haftalık yaştan 64 haftalık yaşa kadarki dönemde 0, 25, 50, 100 ve 200 mg/kg seviyelerinde B ilave edilmiştir. Çalışma sonunda B ilavesinden ölüm oranı, YV, YA, YK, YT, YYO, hasarlı yumurta oranı, kabuk kalınlığı, kabuk kırılma direnci, tibia

10 kırılma kuvveti, tibia ve femur P seviyelerinin etkilenmediğini, kabuk kırılma direncinin 25 mg/kg B ilavesinde artma eğiliminde olduğunu, 16-40 haftalık dönemde rasyona B ilavesinden CA nın etkilenmediğini, ancak 64 haftalık yaştaki CA nın 50, 100 ve 200 mg/kg B ilaveli rasyonla yemlenen gruplarda kontrol grubuna göre daha düşük olduğunu, 25 ve 50 mg/kg B ilavesinde femur kırılma kuvvetinin daha yüksek olduğunu, tibia ve femur kül miktarı ve Ca seviyelerinin arttığını, rasyona B ilavesiyle beraber kemik B konsantrasyonunun arttığını bildirmişlerdir. Farklı B kaynaklarının yumurta tavuklarında performansa, yumurta iç ve dış kalitesine etkisinin çalışıldığı ve yedi ay süren bir çalışma yapılmıştır. Çalışmada yumurta tavuk rasyonlarına 300 mg/kg seviyesinde B sağlayacak şekilde B kaynağı olarak borik asit, susuz boraks, boraks pentahidrat ve boraks dekahidrat ilave edilmiştir. Araştırıcılar denemeden elde edilen sonuçlara göre yumurta tavuk rasyonlarına farklı B kaynakları ilavesinin performas ve yumurta iç kalitesine bir etkisinin olmadığını, kabuk oranını artırmada susuz boraks yada borik asidin daha etkili olduğunu bildirmişlerdir (Olgun ve ark., 2010). İlave Cu nun (0, 50, 150 ve 250 mg/kg), yumurta tavuklarında performansa, yumurta sarısı ve serum kolesterolüne etkisinin araştırılmak üzere yürütüldüğü bir çalışma, kontrol grubuna göre 250 mg/kg Cu ilave edilen grupta plazma ve yumurta sarısı kolesterolünün sırasıyla, % 20 ve % 14, plazma ve yumurta sarısı trigliserit oranının sırasıyla, % 24 ve % 30 azaldığını göstermiştir. Araştırıcılar yumurta verimindeki bir miktar düşüşe tolerans gösterebilir ise, yumurta sarısı kolesterol miktarını düşürmede rasyona 250 mg/kg Cu ilavesinin faydalı olabileceğini bildirmişlerdir (Ankari ve ark., 1998). Pesti ve Bakalli (1998) yumurta tavuğu rasyonlarına ilave edilen Cu nun (0, 125 ve 250 mg/kg) performans, yumurta sarısı ve plazma kolesterolü, yumurta sarısı ve kabukta Cu birikimine etkisini araştırmışlardır. Araştırıcılar deneme sonunda ilave Cu nun CA, YT, YA, özgül ağırlık ve Haugh birimini istatistiksel olarak etkilemediğini, denemenin 2. yarısında (5-8. hafta) YV nin Cu ilavesiyle arttığını (P<0.05), yumurta sarısı kolesterolünün kontrol grubuna göre 125 mg/kg Cu ilaveli grupta (11.7 mg/kg dan 8.6 mg/kg a) düştüğünü, 250 mg/kg Cu ilavesinde ise bir miktar daha düşüşün olduğunu, fakat Cu ilave edilen gruplar arasında düşme farkının önemsiz olduğunu ve plazma kolesterolü konsantrasyonunda da benzer bir düşüşün olduğunu bildirmişlerdir. Araştırıclar ayrıca ilave Cu ile yumurta sarısı ve yumurta kabuğunda bir

11 miktar Cu birikmesine rağmen (P<0.05) Cu nun büyük bir bölümünün dışkı ile atıldığını bildirmişlerdir. Rasyona yüksek seviyede (0, 200, 400, 600 ve 800 mg/kg) Cu ilavesinin yumurta tavuklarında performans, yumurta sarı kolesterolü ve plazma lipidlerine etkisini inceleyen bir araştırma yapılmıştır (Mendonca ve ark., 1999). Araştırma sonunda araştırıcılar, 400 mg/kg Cu ilavesinin YA, YV, YT, YYO yu etkilemediğini fakat 600 ve 800 mg/kg Cu ilave edilen gruplarda YA, YV ve YT nin önemli derecede azaldığını bildirmişlerdir. Çalışmada 800 mg/kg ilave Cu nun kabuk ağırlığı, kabuk kalınlığı ve plazma trigliserit seviyesini düşürdüğünü, plazma HDL kolesterol ve yumurta sarısı kolesterol seviyesini yükselttiğini bildirmişlerdir. Başka bir çalışmada Cu ilavesinin (0, 50, 100, 150 ve 200 mg/kg) yumurta tavuklarında YV, YT, YYO, YA, özgül ağırlık, hasarlı yumurta oranı ve CA ya etkisinin önemli olmadığını (P>0.05), deneme sonunda en düşük yumurta sarısı kolesterol konsantrasyonun 150 mg/kg Cu ilave edilen grupta, en yüksek yumurta sarısı kolesterol konsantrasyonun ise kontrol grubunda olduğu ve 150 mg/kg ilave Cu nun performansı etkilemeden yumurta sarısı kolesterol konsantrasyonunu düşürdüğü bildirilmiştir (Balevi ve Coşkun, 2004). Yüksek dozda Cu (250 ve 500 mg/kg) ilavesinin yumurta tavuklarında YV, kabuk kalınlığı ve kabuk ağırlığına etkisinin incelendiği bir çalışma yapılmıştır (Tekeli ve ark., 2005). Çalışma sonuçları, yüksek dozda Cu ilavesinin yumurta kabuk kalitesine etkisinin olumsuz, fakat 250 mg/kg Cu ilavesinin YV ye etkisinin olumlu olduğu (P<0.05) bildirilmiştir. Yumurta tavuğu rasyonlarına Cu ilavesinin (0, 125 ve 250 mg/kg) performans ve bazı kan parametrelerine etkisinin incelendiği bir çalışmada, Cu ilavesinin CAD, YT, YV, YA, YYO, hasarlı yumurta oranı, serum kolesterol, trigliserit, HDL kolesterolünü etkilemediği, ancak 250 mg/kg Cu ilavesiyle serum LDL kolesterol seviyesinin düştüğü (P<0.05) bildirilmiştir (Azman ve Yılmaz, 2006). Rasyona 0, 125 ve 250 mg/kg Cu sağlayacak şekilde organik ve inorganik Cu kaynaklarının ilave edildiği yumurta tavuklarında, Cu nun tabiatına bakılmaksızın ilave Cu ile YV ve Haugh birimi önemli derecede artarken, YT ve YYO önemli derecede düşmüştür (P<0.05). Tüm yumurta, yumurta sarısı, plazma ve karaciğer kolesterol seviyeleri rasyonda artan Cu ilavesiyle doğru orantılı olarak azalmıştır (P<0.05). Bakır kaynaklarının, tüm yumurta, yumurta sarısı kolesterol değerlerine ve dışkı ile atılan Cu miktarına etkileri önemsiz olmuştur (Idowu ve ark., 2006).

12 Güçlü ve ark. (2008) nın yumurta tavuklarında yaptıkları bir çalışmada rasyona 0, 150, 300 ve 450 mg/kg Cu sağlayacak şekilde bakır proteinat ilavesinin performans, bazı kan parametreleri, lipid peroksidasyonuna, karaciğer ve yumurtadaki Cu birikimine etkisini incelemişlerdir. Çalışma sonunda, YV nin 450 mg/kg Cu ilavesi ile düştüğü, 150 ve 300 mg/kg Cu ilavesi ile arttığı bildirilmiştir (P<0.001). Yumurtada Cu birikimi bütün muamele gruplarında artmış (P<0.01), 300 ve 450 mg/kg Cu ilavesi plazma glukoz seviyesini arttırmış, albümin ve toplam kolesterol seviyesini azaltmış (P<0.001, P<0.01, P<0.05), 450 mg/kg Cu ilavesiyle alkalin fosfataz ve gama glutamil transpeptidaz aktivitesi, malondialdehid ve HDL kolesterol seviyeleri artmış (P<0.05, P<0.01), fakat alanin amino transferaz ve laktat dehidrojenaz aktivitelerinin azaldığı (P<0.01) bildirilmiştir. Farklı Cu (0, 150 ve 300 mg/kg) ve krom (0, 1000, 2000 ppb) seviyelerinin yumurta tavuklarında performans, bazı yumurta özellikleri, serum parametreleri ve yumurta sarısı kolesterolüne etkisini belirlemek amacıyla bir çalışma yapılmıştır (Gazdağı ve ark., 2009). Çalışma sonunda rasyona Cu ilavesinin CA, YV, YA, YT, özgül ağırlık ve kabuk ağırlığına etkisi önemsiz olmuş, yumurta sarısı kolesterol, trigliserit ve serum Cu seviyeleri ilave Cu dan etkilenmezken, yumurta Cu konsantrasyonu ve serum HDL kolesterol seviyesi yemlere Cu ilavesiyle artmış, serum toplam kolesterol, trigliserit, LDL kolesterol seviyelerinin düştüğü, serum glukoz seviyesinin 150 mg/kg Cu ilavesinde düştüğü bildirilmiştir. Yumurtacı tavuk rasyonlarına Cu (0, 200, 250 ve 300 mg/kg) ilavesinin performans, yumurta kalitesi ve lipid metabolizmasına etkisinin incelendiği bir diğer çalışma yapılmıştır (Kaya ve ark., 2009). Araştırma sonuçları Cu ilavesinin YV, YYO, kabuk kalınlığı, kabuk ağırlığı, sarı rengi, sarı indeksi, ak indeksi, şekil indeksi, Haugh birimi, yumurta sarısı yağ asidi kompozisyonu, karaciğer ağırlığı, abdominal yağ miktarını etkilemediğini, YA ve YT yi azalttığını (P<0.05), hasarlı yumurta oranını artırırken, kabuk kırılma mukavemetini yükselttiğini (P<0.01), 200 ve 250 mg/kg ilave Cu içeren gruplarda kontrol grubuna göre hem serum ve hem de yumurta sarısı kolesterol seviyelerinin daha düşük olduğu, fakat 300 mg/kg Cu ilave edilmiş grupta bu parametrenin tekrar yükseldiğini göstermiştir.

13 2.3.2. Broylerlerde yapılan çalıģmalar Qin ve Klandorf (1991) damızlık broyler rasyonlarına ilave edilen B nin yumurta verimi, kabuk kalitesi ve Ca metabolizmasına etkisini inceleyen üç farklı çalışma yapmışlardır. Araştırma 1 de 60 haftalık yaştaki 32 tavuk yüksek Ca, yüksek Ca + B, düşük Ca ve düşük Ca + B içeren 4 muamele grubuna ayrılmışlardır. Araştırmada rasyona iki hafta 100 mg/kg B ilave edilmiş, 3 hafta B ilavesi 60 mg/kg a düşürülmüş ve çalışma toplam 5 hafta devam etmiştir. Yumurta verimi, kabuk kalınlığı ve özgül ağırlık kaydedilmiştir. Araştırma 2 de 60 haftalık yaştaki 40 hayvan düşük ve yüksek kabuk kaliteli olmak üzere iki gruba ayrılmış, bu gruplara araştırma 1 deki düşük Ca ve düşük Ca + B içeren rasyonlar verilmiştir. Araştırma 3 de ise zorlamalı tüy dökümü yaptırılmış 75 haftalık yaştaki 52 hayvan kullanılmış, bu hayvanların 36 sına ticari yem ve 16 hayvana ise 100 mg/kg B ilave edilmiş yem verilmiştir. Sonuç olarak, B ilavesiyle yumurta veriminin araştırma 1 de düşmesine rağmen, araştırma 2 ve 3 de bu olumsuz etki gözlenmemiştir. Yüksek Ca ile yemlenen gruplarda plazma Ca seviyesi düşmüş, tibia külü artmış ve kabuk kalitesi etkilenmemiştir. Broyler damızlıklarda rasyona 250 mg/kg B sağlayacak şekilde iki B kaynağının (borik asit ve boraks) denendiği bir çalışma yapılmıştır. Araştırma sonunda dişi damızlıklarda ölüm oranı, CA, YV, YA, özgül ağırlık, yumurta kabuğu ağırlığı ve fertilite, erkek damızlıklarda ise CA, fertilite, kuluçka randımanı ve sperma konsantrasyonuna B ilavesinin etkisinin olmadığı, ancak B ilavesinin dişi damızlıklarda kuluçka randımanını düşürdüğü, erkek damızlıklarda ise hasarlı sperma oranını arttırdığı (P<0.05) bildirilmiştir (Rossi ve ark., 1993b). Vitamin D 3 bakımından yeterli (2000 U) ve yetersiz (125 U) broyler rasyonlarına 5 ve 25 mg/kg B ilavesinin performans ve bazı kan parametrelerine etkilerinin araştırıldığı bir çalışma yapılmıştır (Kurtoğlu ve ark., 2001). Araştırma sonuçları vitamin D 3 bakımından yeterli ve yetersiz olan diyetlere B ilavesinin, performansı (CA, YT ve YYO) olumlu yönde etkilerken, vitamin D 3 bakımından yetersiz olan gruplarda B ilavesinin vitamin D 3 bakımından yeterli olan gruplara kıyasla daha etkin olduğunu bildirmişlerdir. Bor ilavesiyle serum Ca, P ve alkalin fosfat seviyeleri pozitif etkilenmiştir (P<0.05). Fassani ve ark. (2004) broyler rasyonlarına 0, 30, 60, 90, 120 ve 150 mg/kg B sağlayacak şekilde borik asit ilave etmişlerdir. Araştırıcılar bütün yetiştirme periyodunda rasyona B ilavesinin YYO ya etkisinin olumlu olduğunu, YT yi

14 düşürdüğünü, kemik kül ve Ca oranını etkilemediğini ve 42 günlük periyotta CA için 57 mg/kg ilave B nin yeterli olduğunu (P<0.01) bildirmişlerdir. Etlik piliçlerde yapılan bir çalışmada (Kurtoğlu ve ark., 2005b), vitamin D 3 bakımından yetersiz (6.25 mg/kg) veya yeterli (50 mg/kg) rasyonlara B ilavesinin (5 ve 25 mg/kg) bazı serum biyokimyasal parametrelerine, mineral muhtevasına, tibia ağırlığı ve tibia kül miktarı ile tibia mineral muhtevasına, periferal kan lenfosit konsantrasyonuna ve dalak plazma hücre sayısına etkisi incelenmiştir. Bor içeren rasyonlarla beslenen gruplarda, plazma B, Fe, Cu ve Zn konsantrasyonları (P<0.001) ve tibia B, Zn ve Cu seviyeleri etkilenirken (P<0.05), tibia ağırlığı, tibia kül, Fe ve Cu muhtevaları etkilenmemiştir. Bor ilave edilen rasyonlarla yemlenen gruplarda dalaktaki plazma hücre sayısı önemli miktarda artarken, tibianın proksimal ve distal kısımlarındaki büyüme tabakası genişliği azalmış ve tam kan hematokrit ve hemoglobin sayısı önemli miktarda artmıştır. Bor içeren rasyonlarla yemlenen hayvanlarda esinofil, basofil, monosit ve trombosit ve lökosit sayıları etkilenmemiştir (P<0.05). Araştırıcılar, B nin hayvanlarda hem biyokimyasal ve hem de hematolojik etkileriyle birlikte mineral metabolizmasını etkilediğini belirtmişlerdir. Standart (civciv dönemi % 0.95 Ca, % 0.46 kullanılabilir P (KP); piliç dönemi % 0.85 Ca, % 0.38 KP) ve düşük (civciv dönemi % 0.85 Ca, % 0.40 KP; piliç dönemi % 0.75 Ca, % 0.32 KP) Ca ve KP içeren broyler rasyonlarına 0, 30 ve 60 mg/kg B ilavesinin bazı kan parametreleri, kemik ve dışkı parametreleri üzerine etkilerinin incelendiği bir çalışma yapılmıştır (Bozkurt ve ark., 2009). Araştırıcılar, 30 mg/kg B ilavesinin kemik külü ve kemik Ca ve P oranını kontrol grubuna göre önemli derecede arttırdığını (P<0.01) ve dışkıdaki kül miktarını düşürdüğünü, 60 mg/kg B ilave edilen grubun serum P ve alanin transaminaz (ALP), dışkı kül düzeylerinin önemli derecede arttığını (P<0.05), kemik külünün azaldığını (P<0.01), her iki seviyedeki B ilavesinin dışkı Ca ve P oranını önemli düzeyde azalttığını, B ilavesinin kemik kırılma mukavemeti ve serum ALT düzeyini etkilemediğini bildirmişlerdir. Ayrıca yemde Ca, P düzeyinin düşürülmesinin kemik P oranı, dışkı külü ve Ca oranını azalttığı (P<0.01, P<0.05) bildirilmiştir. Etlik piliç rasyonlarına 6-35. günler arasında ilave edilen 125 ve 250 mg/kg Cu nun performans ve bazı kan parametrelerine etkisinin araştırıldığı bir çalışma yapılmıştır (Azman ve Yılmaz, 2005). Araştırma sonuçları CA, CAA ve serum P nin rasyona Cu ilavesi ile düştüğü, YT ve YYO nun rasyona 125 mg/kg Cu ilavesinden olumsuz etkilendiği (P<0.001, P<0.01) bildirilmiştir. Ayrıca araştırıcılar etlik piliç

15 rasyonlarına Cu ilavesinin serum kolesterol, trigliserit, HDL kolesterol, LDL kolesterol, Ca ve Mg seviyelerine etkisinin önemli olmadığını belirtmişlerdir. Erkek ve dişi etlik piliçlerin 8-21. günlük dönemdeki Cu ihtiyacını belirlemek için yapılan bir çalışmada piliçler 1.47, 4.97, 8.47, 11.97, 15.47 ve 18.97 mg/kg Cu içeren rasyonlarla yemlenmişlerdir (Schmidt ve ark., 2005). Çalışma sonuçları rasyon Cu seviyesinin CAA, YT, YYO ve kemik Cu seviyesini etkilemediğini, rasyonda artan Cu seviyesiyle karaciğer Cu ve serum Cu seviyesinin önemli derecede arttığını göstermiştir. Araştırıcılar 8-21 günlük dönemde erkek ve dişi etlik piliçlerin günlük Cu ihtiyacının 9.48 mg/kg olduğunu bildirmişlerdir. Organik ve inorganik Cu kaynaklarının etkisini araştırmak amacıyla broyler rasyonlarına 0, 10, 25, 50, 125, 250 ve 500 mg/kg Cu sağlayacak şekilde CuSO 4 ve Mintrex Cu ilave edilen bir çalışma yapılmıştır. Araştırma sonunda elde edilen bulgular Cu kaynağı ve seviyelerinin YYO ve yaşama gücüne etkisinin önemli olmadığını, ilk 14 günlük periyotta en yüksek CAA ya organik Cu kaynağı ilavesinde ulaşıldığı, rasyonda yüksek Cu seviyesinin CAA yı düşürdüğü (P<0.0001), rasyona Cu ilavesiyle tibia ve karaciğerde Cu birikiminin arttığı, ancak bu iki parametre arasında linear bir ilişkinin olmadığı ve organik Cu kaynağının inorganik Cu kaynağına göre ilk 14 günlük periyotta % 112, 35 günlük periyotta ise % 111 biyolojik kullanılabilirliğe sahip olduğu bildirilmiştir (Wang ve ark., 2007). Toksik düzeyde (800 mg/kg) Cu içeren rasyonlarla yemlenen broylerlerde CA nın kontrol grubuna göre önemli derecede düşük olduğu (P<0.001), ayrıca YYO nında kötüleştiği, toksik seviyede Cu içeren gruptaki hayvanların serum, karaciğer, böbrek, kas ve kemikte Cu birikiminin kontrol grubuna göre önemli derecede (P<0.05, P<0.001) yüksek olduğu bildirilmiştir (Özçelik ve ark., 2001). Skrivan ve ark., (2002) tarafından broylerlerde yapılan bir çalışmada 1. ve 2. gruplar sırasıyla, 13 ve 35 mg/kg Cu içeren yemlerle, 3. grup denemenin ilk 14 günü 126 mg/kg, denemenin 15-41. günlerinde ise 35 mg/kg Cu içeren rasyonlarla ve 4. grup 126 mg/kg Cu içeren yemlerle yemlenmişlerdir. Yüzyirmialtı mg/kg Cu içeren grupta ölüm oranı azalırken, CAA ve YYO olumsuz etkilenmiş, çeşitli dokulardaki toplam lipid ve kolesterol konsantrasyonu kontrol grubuna göre (13 mg/kg Cu içeren) düşük bulunmuş (P<0.05), Cu ilavesi ile çeşitli dokulardaki lipidlerin yağ asidi profilinin bazı yağ asitleri dışında değişmediği bildirilmiştir.

16 2.3.3. Diğer kanatlı türlerinde yapılan çalıģmalar Yemlerine farklı seviyelerde (0, 200, 400 ve 600 mg/kg) ilave edilen CuSO 4 ün büyüyen Japon bıldırcınlarında etkisinin araştırıldığı bir çalışma yapılmıştır (Yannakopoulos ve ark., 1990). Araştırma sonuçları 200 ve 400 mg/kg ilave edilen CuSO 4 ün CAA, karkas, göğüs ve bacak ağırlığını arttırdığı, YT yi düşürdüğü, 600 mg/kg ilave CuSO 4 ün karaciğer ağırlığını diğer muamele grupları (200 ve 400 mg/kg CuSO 4 ) ile karşılaştırıldığında daha olumsuz etkilediği, fakat karaciğer Cu konsantrasyonunun CuSO 4 ilavesinden aynı oranda etkilenmediği bildirilmiştir. Yumurtlayan bıldırcın rasyonlarına Cu (50 ve 150 mg/kg), çinko (Zn) (50 ve 150 mg/kg) ve Cu+Zn (150+150 mg/kg) ilave edilmiştir. Araştırma sonunda, araştırıcılar, 150 mg/kg Cu ve 150 mg/kg Zn ilavesinin YV, YT ve YYO yu etkileri önemli olurken, yumurta şekil indeksi ve incelenen kan parametrelerine (alyuvar, akyuvar, hemoglobin ve hemotokrit) etkilerinin önemli olmadığı bildirilmiştir (İpek ve ark., 2003). Büyüyen Japon bıldırcın rasyonlarına 10, 60, 120 ve 240 mg/kg B ilavesinin performans, karkas özellikleri ve serum lipidlerine etkisini inceleyen bir çalışma yapılmıştır (Eren ve ark., 2006). Deneme sonuçları B ilave edilen grupların tamamında kontrol grubuna göre CAA, YT ve YYO oranının olumsuz etkilendiğini (P<0.05), B ilavesinden sıcak ve soğuk karkas randımanının etkilenmediğini göstermiştir. Karkasta yağ ve kül yüzdesi bütün B ilave edilen gruplarda artmış, dişi bıldırcınlarda 120 mg/kg B ilavesiyle yağ yüzdesi artarken erkek bıldırcınlarda ise 240 mg/kg B ilavesiyle karkasta hem yağ ve hem de kül yüzdesi artmıştır (P<0.05). Bütün B ilave edilen gruplarda serum trigliserit ve kolesterol miktarı azalırken, HDL ve LDL kolesterol miktarlarının B ilavesinden etkilenmediği bildirilmiştir. Büyüyen Japon bıldırcın rasyonlarına 10, 60, 120 ve 240 mg/kg B ilavesinin bazı serum parametrelerine etkisinin incelendiği bir diğer çalışmanın sonuçları serum Ca düzeyinin tüm deneme gruplarında, Pi düzeyinin 120 ve 240 mg/kg ve Mg düzeyinin 60, 120 ve 240 mg/kg B ilave edilen gruplarda düşerken, ilave B seviyesiyle serum ALP aktivitesinde her hangi bir değişim olmadığı bildirilmiştir (Karabulut ve Eren, 2006). Farklı seviyede protein (% 16, 18 ve 20) içeren yumurtlayan bıldırcın rasyonlarına CuSO 4 (0, 100 ve 200 mg/kg) ilavesinin performans, yumurta kalitesi, serum bileşimi ve ekonomik etkinliğe etkisinin incelendiği bir çalışma yapılmıştır (Abaza ve ark., 2009). Araştırma sonuçları ilave CuSO 4 ün YV, YK, YYO ve döllülük oranını iyileştirdiği, yumurta kalitesini etkilemediği, rasyonda artan CuSO 4 seviyesi ile

17 yumurta sarısı kolesterolü, serum trigliserit, toplam kolesterol ve LDL kolesterol seviyelerinin düştüğü ve HDL kolesterol seviyesinin arttığını göstermiştir. Düşük seviyede Ca (% 0.80 (kontrol), 0.65 ve 0.50) içeren bıldırcın büyütme yemlerine B (0, 100 ve 200 mg/kg) ilavesinin etkisinin araştırıldığı bir çalışmada (Olgun ve ark., 2009b), 200 mg/kg B içeren rasyonları tüketen bıldırcınlarda kontrol grubuna göre YT ve CAA nın önemli derecede düştüğü (P<0.01) ve YYO, karkas randımanı ve ölüm oranını etkilemediği bildirilmiştir.

18 3. MATERYAL VE YÖNTEM Bu araştırma Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Prof. Dr. Orhan DÜZGÜNEŞ Hayvancılık Araştırma ve Uygulama Çiftliği yumurta tavuğu deneme kümesinde yürütülmüştür. Deneme 28 er günlük 4 periyot halinde yürütülmüş olup, toplam 112 gün sürmüştür. Deneme hayvanları özel bir ticari işletmeden temin edilmiştir. Deneme hayvanları, 26. haftanın başında yumurta tavuğu kafeslerindeki her bir göze 4 adet olmak üzere yerleştirilmişlerdir. Yumurta tavuklarının ve deneme rasyonlarının (muamelelerin) kafes gözlerine dağıtımı şansa bağlı olarak (kura usulü ile) yapılmıştır. Araştırma boyunca yem ve su ad-libitum olarak verilmiş ve 16 saat aydınlatma programı uygulanmıştır. 3.1. Materyal 3.1.1. Hayvan materyali Araştırmada ticari bir işletmeden temin edilen 26 haftalık (176 günlük) yaşta ve yumurta verimleri arasında farklılık olmayan toplam 320 adet Lohmann Brown-Klasik hattı yumurta tavuğu kullanılmıştır. 3.1.2. Yem materyali Deneme rasyonlarının hazırlanmasında kullanılan yem hammaddeleri ticari firmalardan satın alınmıştır. Satın alınan dane yem ve küspeler yerli imalat çekiçli bir değirmende öğütülerek deneme rasyonu hazırlanmıştır. Hammaddelerin besin maddesi muhtevaları Çizelge 3.1. de verilmiştir. Çizelge 3. 1. Deneme rasyonlarında kullanılan hammaddelerinin besin maddeleri muhtevaları Hammadde HP ME Ca KP Metiyonin Sistin Lisin HS % kcal/kg % % % % % % Mısır 8.60 3330 0.030 0.080 0.180 0.190 0.250 2.40 Arpa 11.00 2761 0.070 0.130 0.179 0.233 0.391 6.00 Soya Küspesi 45.35* 2254 0.280 0.290 0.516 0.797 2.764 7.00 Ayçiçeği Tohumu Küspesi 27.50* 2018 0.430 0.333 0.594 0.510 0.988 22.10 Bitkisel Yağ --- 9000 --- --- --- -- --- --- Mermer Tozu --- --- 37.30 --- --- --- --- --- DCP --- --- 24.00 18.00 --- --- --- --- *Analiz sonucu bulunan değerler