Anti-Kell Alloimmünizasyonu İlişkili Neonatal Hiperbilirubinemi: Olgu Sunumu

Benzer belgeler
Bir Olgu Eşliğinde ABO Hemolitik Hastalığına Bağlı Sarılıkta Tedavi ve İzlem

ÖZEL BİR HASTANEDE YENİDOĞAN ÜNİTESİNE YATIRILAN İNDİREKT HİPERBİLİRUBİNEMİLİ OLGULARIN RETROSPEKTİF DEĞERLENDİRİLMESİ

Sarılıklı yenidoğanlar: Acil servislerin yeni ziyaretçileri

Rh Hemolitik Hastalığında Tanı, Tedavi ve İzlem: Olgu Sunumu

Yenidoğan indirekt hiperbilirubinesinde ABO ve Rh uygunsuzluğunun karşılaştırılması

ALİ BÜLBÜL, DERYA GİRGİN, SİNAN USLU, SELDA ARSLAN, EVRİM KIRAY BAŞ, ASİYE NUHOGLU

Yenidoğan Ünitemizde İndirekt Hiperbilirubinemi Tanısı ile Yatırılan Term Yenidoğan Bebeklerin Değerlendirilmesi

Kan grubu uyuşmazlığı bulunmayan yenidoğanlarda kan değişimi sonuçları

Fototerapi Alan Bebeğin Bakımı

Sağlıklı Term Yenidoğanlarda Ortaya Çıkan Belirgin Hiperbilirubineminin Tahmininde 6.,12. ve 24. Saat Bilirubin Değerlerinin Önemi

YENİ DOĞANLARDA VE GEBELERDE İMMUNOHEMATOLOJİK TESTLER: DAT, İAT VE ANTİKOR TANIMLAMA

TÜRK NEONATOLOJİ DERNEĞİ YENİDOĞAN SARILIKLARINDA YAKLAŞIM, İZLEM VE TEDAVİ REHBERİ 2014

Sağlıklı Term Yenidoğanlarda Hiperbilirubinemi Sıklığı ve Risk Faktörleri

Yenidoğan bebeklerde son on yılda indirekt hiperbilirubinemi değişimi

Yenidoğan Hiperbilirubinemili 963 Hastanın Değerlendirilmesi

Yenidoğanda Sık Görülen İmmün Hemolitik Anemiler Tanısal Yaklaşım

Yenidoğan bebeklerde direkt Coombs testi taraması ve pozitifliğinin morbidite üzerine etkisi: tek merkez deneyimi

AB0 Uygunsuzluğuna Bağlı Hiperbilirubinemili Yenidoğanlarda Fototerapi Gereksinimi Öngörülebilir mi?

Rh hastalığında postnatal takip

Dr. Nilay HAKAN Muğla Sıtkı Koçman Üniv. Tıp Fak. Neonatoloji Bilim Dalı Perinatal Medicine Nisan 2017, İZMİR

Prof Dr Davut Albayrak Ondokuz mayıs üniversitesi Tıp Fakültesi Kan merkezi Ve çocuk hematoloji BD -Samsun

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Anemi modülü 3. dönem

Anne Bebek Çiftinin Taburcu Edilme Zamanının Bilirubin Düzeyleri Üzerine Etkisi

İndirekt hiperbilirübinemili olgularda minör eritrosit antijenlerinin alloimmünizasyondaki rolü

Gebelik ve Trombositopeni

Yenidoğan ünitesine indirekt hiperbilirubinemi nedeniyle yatan bebeklerin klinik ve laboratuvar özellikleri ve ilişkili risk faktörleri

ANNELERE VERİLEN YENİDOĞAN SARILIĞI VE EMZİRME EĞİTİMİ İLE ERKEN YENİDOĞAN POLİKLİNİK TAKİBİNİN SARILIK NEDENİYLE HASTANEYE YATIŞ ÜZERİNE ETKİSİ

YENİDOĞAN SARILIĞI. Doç. Dr. Ayşegül Zenciroğlu. Dr. Sami Ulus Kadın Doğum, Çocuk Sağlığı Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Kliniği

İndirekt hiperbilirubinemi nedeni ile kan değişimi yapılan yenidoğan bebeklerin değerlendirilmesi: Tek merkez deneyimi

Subgrup İmmünolojisi ve Uygun Kan Bulunması Prof.Dr.İdil YENİCESU

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Prof Dr Davut Albayrak. Ondokuz mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi KAN MERKEZİ VE ÇOCUK HEMATOLOJİ BÖLÜMÜ SAMSUN KMTD KURS-2012

Indirekt Hiperbilirubinemili Yenidoğanlarda Kell, C ve E Subgrup Uyuşmazlıkları

YENİDOĞAN SARILIKLARINDA YAKLAŞIM, İZLEM VE TEDAVİ REHBERİ

Bilirubinin en yüksek olduğu zaman bebek hastanenin dışındadır

Term bebeklerde hiperbilirübineminin klinik özellikleri ve risk etmenlerinin araştırılması

Yenidoğan Ünitelerinde Çalışan Hemşirelerin Sarılık Tedavisi Konusunda Uygulama Düzeylerinin Değerlendirilmesi

KAWASAKİ HASTALIĞI-7 VAKANIN DEĞERLENDİRİLMESİ

TABURCULUK SONRASI REHOSPİTALİZASYON VE NEDENLERİ..Dr. Ömer ERDEVE

Kordon kanı testinde anormal seviyeler ne anlama gelir?

Maternal İdiyopatik/İmmün Trombositopenik Purpura ile İlişkili Neonatal Trombositopeni: Tanı ve Tedavi Yaklaşımı ile Bir Olgu Sunumu

Uzamış Sarılıklı Bebeklerin Etiyolojik, Klinik ve Laboratuvar Bulgularının Değerlendirilmesi

Gebelikte Kırmızı Kan Hücre Alloimmunizasyon Tanı ve Tedavisi

BİRİNCİ BASAMAKTA AKILCI LABORATUVAR KULLANIMI

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Kliniği

35 Hafta ve Üzerindeki Gebelik Dönemi Sonrası Doğan Yenidoğanlarda Gelişen Hiperbilirubineminin Yönetimi

YENİDOĞAN KAN DEĞİŞİMİ: DÖRT YILLIK ANKARA HASTANESİ DENEYİMİ. Ülkü TIRAŞ, Resul YILMAZ, Yıldız DALLAR

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Onkoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 6 Aralık 2016 Salı

IV. BÖLÜM GLUKOZ 6 FOSFAT DEHİDROGENAZ ENZİM EKSİKLİĞİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

T.C. İSTANBUL ÜNIVERSİTESİ İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI ANABİLİM DALI

TEKİL VE ÇOĞUL GEBELİKLERDEN DOĞAN PREMATÜRE BEBEKLERİN GELİŞİMSEL DURUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

BOS GLUKOZ DÜġÜKLÜĞÜ ĠLE SEYREDEN TÜBERKÜLOZ MENENJĠT ÖN TANILI VARİCELLA ZOSTER MENENJİTİ OLGUSU

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TEDAVİ HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. SAYI: B100THG100004/5190 KONU:Tam Kan kullanımı *

YENİDOĞANLARDA EVDE SAĞLIK UYGULAMALARI

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14

Neonatal Hemokromatoziste Tanı ve Tedavi Yaklaşımı

V. BÖLÜM HEREDİTER SFEROSİTOZ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

GEBELİKTE SİFİLİZ. Dr. Mustafa Özgür AKÇA Bursa Yüksek İhtisas E.A.H. Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği

G6PD B: En sık görülen normal varyanttır. Beyaz ırk, Asya ve siyah ırkın büyük bir kısmında görülür (sınıf-iv).

Zeynep Eras, Gözde Kanmaz, Banu Mutlu, Fuat Emre Canpolat, Evrim Durgut Şakrucu, Uğur Dilmen

Özel Konakta Viral Hepatitler: «Gebelik» Dr. Berivan Tunca Kızıltepe Devlet Hastanesi

VAY BAŞIMA GELEN!!!!!

NEFROPATOLOJİ KURSU RENAL TRANSPLANTASYON PATOLOJİSİ OLGU SUNUMU

HEMATOPOİETİK KÖK HÜCRE NAKLİNDE KAN ÜRÜNLERİ KULLANIMI DOÇ.DR.BETÜL TAVİL HÜTF PEDİATRİK HEMATOLOJİ/KİT ÜNİTESİ

HEREDİTER SFEROSİTOZ TANISINDA EOZİN 5-MALEİMİD BAĞLANMA TESTİ, OSMOTİK FRAJİLİTE VE KRİYOHEMOLİZ TESTLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Tiroid dışı hastalıklarda düşük T3, yüksek rt3, normal T4 ve normal TSH izlenir.

Afrika Seyahati Sonrası İmporte Bir Sıtma Olgusu. A Case Imported Malaria After a Travel to Africa

Beslenme Bozuklukları II. İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD Beslenme ve Metabolizma BD Prof. Dr.

III. BÖLÜM EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

YARDIMCI ÜREME TEKNİKLERİ UYGULAMALARI VE PERİNATAL/NEONATAL ETKİLER

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

PREMATÜRELERDE BÜYÜMENİN İZLENMESİ. Dr.Ebru Ergenekon. G.Ü.T.F. Neonatoloji Bilim Dalı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

GEÇ PREMATÜRE YENİDOĞANLARIN ERKEN KLİNİK SONUÇLARI THE EARLY CLINICAL OUTCOMES OF LATE PRETERM NEWBORNS

Doç. Dr. Ömer Erdeve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesi Neonatoloji BD

ACOG diyor ki APGAR SKORU. Özeti yapan: Dr. Yasemin Doğan

Gestasyonel Diyabet (GDM)

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

KONJENİTAL CYTOMEGALOVIRUS (CMV) ENFEKSİYONU OLAN ÇOCUKLARIN İKİ YILLIK İZLEMİ

Yenidoğan Sepsisi Tanı ve Tedavisinde Son Gelişmeler

İntrapartum veya Postpartum Şiddetli Hipertansiyon Tedavisinde Başlangıç Olarak LABETOLOL Kullanılan Yönetim Algoritması

KLİMİK İZMİR TOPLANTISI

Ciddi Sepsis İle Seyreden Neonatal Alloimmün Nötropeni Olgusu

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ

YENİDOĞAN SARILIKLARINDA TRANSKUTAN BİLİRUBİN ÖLÇÜMÜ İLE TOTAL SERUM BİLİRUBİN ÖLÇÜMÜ ARASINDAKİ KORELASYONUN ARAŞTIRILMASI

Kurşun ile Zehirlenmeler

Kliniğimizde, bir yıllık yenidoğan puls oksimetre tarama testi deneyimimiz ve doğumsal kalp hastalığı sıklığı

DR.YUSUF CAN YURT HİPONATREMİ 2014 REHBERİ

TAM KAN SAYIMININ DEĞERLENDİRMESİ

Kan Grubu Sistemleri ve Uygunluk Testleri. Prof.Dr.Ziya Bayraktaroğlu Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi

FETAL HAYATTAN ÇOCUKLUĞA ĠLK 1000 GÜNDE BESLENME VE AĠLE HEKĠMLĠĞĠ SĠSTEMĠNDE HEMŞĠRENĠN ROLÜ

CROSS-MATCH & DAT Testler/Problemler

Yenidoğan sarılığına G6PD eksikliğinin etkisi

ACOG Diyor ki! GEBELİKTE ALLOİMMÜNİZASYON YÖNETİMİ. (ACOG Committee Opinion, Numara 192, Mart 2018) Özeti Yapan: Dr. Filiz Halıcı Öztürk

1. Amaç: Bu talimat, UÜ-SK ya başvuran çocuk hastalara detaylı tıbbi değerlendirme yapılmasına yönelik bir sistem oluşturmayı amaçlamaktadır.

3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

ndirekt Hiperbilirubinemili Olgular n De erlendirilmesi

Zeynep Eras, Özlem Konukseven, Fuat Emre Canpolat, Çiğdem Topçu, Evrim Durgut Şakrucu, Uğur Dilmen

Transkript:

Hiperbilirubinemi Anti-Kell Alloimmünizasyonu İlişkili Neonatal Hiperbilirubinemi: Olgu Sunumu Doç.Dr. Hilal ÖZKAN, Prof.Dr. Nilgün KÖKSAL Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD Neonatoloji Bilim Dalı Özet Sarılık, yenidoğanlarda sık görülen bir klinik bulgudur. Çoğunlukla benign olsa da, tedavi edilmediği takdirde kernikterusa neden olabilir. Günümüzde, kernikterus tüm dünyada bebeklerde görülmektedir. Pek çok kılavuz tarafından kernikterusun önlenmesi amacı ile taburcu edilmeden önce bebeklerde bilirubin ölçümü önerilmektedir. Yenidoğanlarda hemolitik hastalık, sarılığın önemli nedenlerinden bir tanesidir. Neonatal hiperbilirubinemi tedavisinde fototerapi ve kan değişimi en etkili yöntemler olup, özellikle hemolitik hastalıkta intravenöz immünoglobulin (İVİG) tedavisi de önerilmektedir. Burada, subgrup uyuşmazlığına bağlı olarak ciddi sarılık gelişen ve kan değişimi, yoğun fototerapi ile İVİG tedavileri uygulanarak başarı ile tedavi edilen bir olgu sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Kernikterus, Neonatal hiperbilirubinemi, Subgrup uyuşmazlığı, Anti-Kell Neonatal Hyperbilirubinemia Associated with Anti-Kell Alloimmunization: Case Report Abstract Jaundice is a common clinical finding in neonates. Although it is usually benign, it may lead to kernicterus if untreated. Kernicterus is still being reported to occur in infants throughout the world. To prevent kernicterus, a predischarge bilirubin measurement in all infants has been recommended by several guidelines. Hemolytic disease of the newborn is a major cause of neonatal hyperbilirubinemia. The use of phototherapy and exchange transfusion are the most effective treatment options in neonatal hyperbilirubinemia, and intravenous immunoglobulin (IVIG) has been recommended especially in hemolytic disease. Herein, we report an infant admitted with severe hyperbilirubinemia due to sub group incompatibility and treated succesfully with exchange transfusion, phototherapy and IVIG. Keywords: Kernicterus, Neonatal hyperbilirubinemia, Subgroup incompatibility, Anti-Kell Neonatoloji Olgu Sunumları 20

Özkan H. ve Köksal N. GİRİŞ Yenidoğan bebeklerin yaklaşık üçte ikisinde yaşamın ilk haftasında sarılık görülmektedir. Hatta term veya terme yakın bebeklerin %80 inde serum total bilirubin (STB) düzeylerinin >5 mg/dl olduğu öne sürülmektedir. 1,2 Normal fizyolojik bir durum olup, selim seyredebileceği ve bebekler için herhangi bir sorun oluşturmayacağı gibi bazı vakalarda ağır nörolojik sorunlara yol açabilecek düzeylere erişebilir. Yüksek bilirubin düzeyine bağlı ensefalopati tablosu kernikterus olarak bilinen atetoid serebral felç ile sonuçlanabilir. 3 Kernikterus bilirubin toksisitesinin beyinde oluşturduğu patolojik bulguları tanımlayan bir terimdir ve genellikle bilirubin ensefalopatisi ile aynı anlamda kullanılır. Amerikan Pediatri Akademisi (AAP) yaşamın ilk haftasında ortaya çıkan bilirubin toksisitesinin akut belirtilerini akut bilirubin ensefalopatisi, kronik ve kalıcı değişiklikler için kernikterus tanımlamasının kullanılmasını önermektedir. 4 Kernikterus sıklığı kesin değildir ve coğrafi farklılık gösterir. Gelişmekte olan ülkelerde, gelişmiş ülkelere oranla 100 kat daha fazla ciddi sarılık görüldüğü ve bu ülkelerde kernikterusun da daha fazla olduğu, bu durumun sıklıkla bu ülkelerde neonatal sarılığın yetersiz taranmasından kaynaklandığı belirtilmektedir. 5 Ülkemizde ise kernikterus sıklığı ile ilgili net veriler yoktur. Türk Neonatoloji Derneği 2014 yılında yayınladığı kılavuzda kernikterusu asla görülmemesi gereken bir durum olarak tanımlamış ve gelişmiş ülkelerde her yıl 50-60 kernikterus vakasının olduğu gözönüne alınırsa, tamamen sağlıklı bir bebekte etkilenme olması kabul edilemez ve mutlak önlenmesi gerekmektedir şeklinde yorumlanmıştır. 6 Yenidoğanlarda eritrositler üzerindeki antijenlere karşı gelişen antikorların fetüse geçmesi sonucu ortaya çıkan hemolitik hastalık, sarılığın önemli bir nedenidir. Tüm bu bilgiler ışığında sarılık olgularında erken tanı, tedavi ve tarama son derece önemlidir. Burada subgrup uygunsuzluğuna bağlı ciddi hiperbilirubinemi ve akut bilirubin ensefalopati bulgularıyla başvuran bir olgu sunularak tanı ve tedavi yaklaşımları tartışılmıştır. OLGU SUNUMU Yirmi sekiz yaşındaki annenin 2. gebeliğinden 2. yaşayan olarak miyadında elektif sezaryen ile Apgar skorları 1-5. dakika 9-10 olarak, 3400 gram ağırlığında, özel bir merkezde doğurtulan erkek bebek 5 günlük iken sarılık nedeniyle başvurusunda total bilirubin değerinin 28 mg/dl olması nedeniyle yatırıldı. Özgeçmişinde anne kan grubunun ARh (+) olup, gebelikte düzenli takipli olduğu, doğum sonrası 48. saatinde taburcu olduğu ve bebeğin anne sütü ile beslendiği öğrenildi. Soy geçmişinde kardeşinde fototerapi alma öyküsü bulunan hastanın fizik muayenesinde ağırlık 3300 g (10-50 persentil) ve % 2.9 tartı kaybı mevcut, boy: 49 cm (10-50 persentil), baş çevresi: 21 Neonatoloji Olgu Sunumları

Anti-Kell Alloimmünizasyonu İlişkili Neonatal Hiperbilirubinemi: Olgu Sunumu 35 cm (10-50 persentil) idi. Yaygın ikterik görünümde olan olgunun, aktivitesi düşük, hipotonik ve yenidoğan refleksleri azalmış olarak bulundu. Laboratuvar tetkiklerinde anne ve bebek kan grubu ARh (+), direkt coombs pozitif, hemoglobin: 12 g/dl, beyaz küre: 22.000/mm 3, trombosit: 245.000/mm 3, retikülosit %8, total bilirubin 28 mg/dl, direkt bilirubin 0.8 mg/dl saptandı. Periferik yaymasında özellik olmayan hastanın, karaciğer fonksiyon testleri, kan şekeri, tiroid fonksiyon testleri, glikoz 6-fosfat dehidrogenaz enzim düzeyi normal bulundu. İdrarda redüktan madde ve akut faz reaktanları negatif saptandı. Bilirubin/Albümin (B/A) oranı 9 bulundu. Direkt coombs testinin pozitif olması nedeniyle subgrup analizi yapılan olguda anti-kell antikorları pozitif saptandı. Hastaya yoğun fototerapi başlandı, kan değişimi hazırlığı yapıldı ve sıvı tedavisi düzenlendi. Sepsis dışlanamadığı için kan kültürü alınarak antibiyotik tedavisi başlandı. Kan değişimi sonrası hastaya İVİG 500 mg/kg/doz uygulandı. Ancak izlemde hemoglobinde düşme ve total bilirubin düzeyinin kan değişim sınırına yükselmesi nedeniyle İVİG aynı dozdan tekrarlandı. Fototerapiye 48 saat devam edildi ve total bilirubin düzeyi gerileyen olgunun kan kültüründe üreme olmaması ve klinik bulgularının düzelmesi nedeniyle antibiyotik tedavisi kesildi. Taburculuk öncesi yapılan auditory brainstem response (ABR) testi normal idi. Nörolojik izlem planlanarak 1 haftalık izlemi sonrasında olgu ayaktan takibe alındı. TARTIŞMA Neonatal hiperbilirubinemi sık görülen, erken tanı ve tedavi uygulanmadığı durumlarda ciddi nörolojik sorunlara yol açabilecek önemli bir morbiditedir. Yenidoğan bebeklerde sarılığın doğal seyrini belirlemek her zaman mümkün olamamaktadır. Çok sık görülebilmekte ve altta yatan ABO, Rh uygunsuzluğu olmasa bile ciddi seyredebilmektedir. Ciddi neonatal hiperbilirubineminin önlenmesinde anne ve bebek kan gruplarının belirlenmesi ve sarılığın klinik olarak değerlendirmesi son derece önemlidir. Tüm bebeklerin doğum sonrası 8-12 saat ara ile sarılık açısından takip edilmesi ve görünür sarılığı olan tüm olgularda ve taburculuk öncesi STB ölçülmesi gerektiği bildirilmektedir. 6 Ölçülen STB değeri saat olarak yaşına göre hazırlanmış nomograma koyularak bebeğin risk zonunun belirlenmesi ve kontrol zamanına karar verilmesi önerilmektedir. 7 Böylece risk değerlendirilmesi yapılarak ve takip planlanarak ciddi sarılık gelişimi önlenebilecektir. Bu risk değerlendirilmesi özellikle 72 saatten önce hastaneden taburcu edilen bebeklerde önemlidir. Ayrıca taburculuk öncesi, anne sütü ile beslenme, fototerapi alan kardeş öyküsü, gestasyon yaşının <38 hafta olması, ABO, Rh uygunsuzluğu, sefal hematom varlığı gibi ciddi sarılık gelişimi açısından bilinen risk fak törlerinin sor- Neonatoloji Olgu Sunumları 22

Özkan H. ve Köksal N. gulanması gerektiği bildirilmektedir. 8 Olgumuzun kardeşinde fototerapi gerektirecek düzeyde yüksek sarılık olması ile ciddi sarılık açısından riskli bir be bektir. Olgumuz hastaneden 48. saatte taburcu olmuş ancak STB ölçümü yapılmadığı görülmüştür. Anne kan grubunun A Rh (+) olması nedeniyle mevcut diğer risklerin göz ardı edildiği ve muhtemelen taburculukta görünür sarılığın olduğu düşünülmüştür. Günümüzde Rh uyuşmazlığı nedeni ile Rh (D) immünoglobulinlerin yaygın olarak kullanılması sonucunda anti-d dışındaki antikorlar nedeni ile oluşan hemolitik hastalığın önemi giderek artmaktadır. Yenidoğanın hemolitik hastalığı, eritrositler üzerinde yer alan antijenlere karşı oluşan antikorların intrauterin dönemde fetüse geçmesi nedeni ile oluşan bir hastalıktır. Eritrositler üzerinde hemolitik anemiye neden olabilecek 270 tane antijen grubu vardır. ABO grubu, Rh (CDE) grubu, Lewis, Kell, Duffy, Kidd, MNS, Lutheran ve Diego antijen grupları immünolojik olarak en önemlilerini oluşturmaktadır. Her bir antijen grubunun içinde en az 2 adet alt grup vardır ve her birinin immünolojik gücü farklıdır. Bu nedenle klinik tablo, yenidoğanın hafif sarılığından ağır hidrops fetalis olgularına kadar değişen bir spektrumda ortaya çıkabilmektedir. En sık hemolize yol açan antikorlar anti-d, anti-e, anti-kell ve anti-c olarak bildirilmiştir. Kell antijen grubu, immünolojik gücü yüksek olan bir antijen grubudur. Diğer antijen gruplarından en önemli farkı, anti-kell antikorların fetal eritrositlere ve aynı zamanda fetal kemik iliğindeki prekürsör eritrositlere de bağlanmasıdır. Bu nedenle eritrosit üretimi azalır, hemoliz hafiftir. Anemi belirgin fakat sarılık genellikle hafiftir. 9 Olgumuz da ciddi sarılık ve hemoliz bulguları başvurmuş ve bakılan anti-kell antikorları pozitif saptanmıştır. Literatürde olgumuzla benzer şekilde ciddi sarılıkla seyreden vakalar da bildirilmiştir. 10 Ciddi sarılığı olan olgularda tedavinin belirlenmesinde klinik bulgular son derece önemlidir. Risk faktörü ve klinik etkilenmesi olmayan olgularda fototerapi genellikle tek başına yeterli olmaktadır. İVİG fototerapiye cevap vermeyen ve kan değişimi sınırında yüksek sarılıkla seyreden hemolitik durumlarda önerilmektedir. 4,6 Ancak akut bilirubin ensefalopati bulguları olan ve B/A oranı yüksek olan bebeklerde acil kan değişimi planlanmalıdır. 6,8 Olgumuzun başvurusunda ciddi sarılık ile birlikte ensefalopati bulguları olması nedeniyle öncelikle kan değişimi uygulanmış sonra İVİG verilmiş ve izlemde doz tekrarlanmıştır. Kan değişimi sonrası nörolojik bulgularında düzelme olan olgunun yoğun fototerapi gereksinimi 48 saat devam etmiştir. Benzer şekildeki vakalarda İVİG tedavisinin etkinliği gösterilmiştir. 9 Akut bilirubin ensefalopatisi 3 klinik evreden oluşmaktadır. İlk birkaç günde hipotoni, emmede azalma ve letarji gibi özgül olmayan bulgular vardır. İlk haftanın sonunda ikinci evre bulguları olan orta derecede stupor, hipertoni, tiz sesle ağlama, konvülziyonlar ve ateş ortaya çıkar. Opistotonus, yenidoğan reflekslerinin kaybı, apne ve ko- 23 Neonatoloji Olgu Sunumları

Anti-Kell Alloimmünizasyonu İlişkili Neonatal Hiperbilirubinemi: Olgu Sunumu ma hali görülebilir. Bu dönemde hasta kaybedilebilir. Yaşayan hastalar üçüncü evreye geçer, hipotoni ve ilerleyen dönemlerde kronik ensefalopati bulguları olan sağırlık, yukarı bakış anomalisi, diş mine hipoplazisi ve ekstrapiramidal bozukluklar ortaya çıkar. Kronik ensefalopati bulguları genellikle 6. haftada yerleşmeye başlar. 11 Olgumuz da başvurusunda akut bilirubin ensefalopati birinci evre bulguları saptanmış, bir haftalık izleminde ikinci evre bulgularına rastlanmamıştır. Ancak olgumuz nörolojik izlem açısından takibe alınmıştır. Sonuç olarak neonatal hiperbilirubinemi çok sık görülmekte, çoğunlukla selim seyretmekle birlikte, uygun takip yapılmadığı durumlarda tamamen sağlıklı bebeklerde bile kan değişimi gerektirecek düzeylere kadar yükselmekte ve akut ensefalopati bulgularına yol açabilmektedir. Bu olumsuz sonuçları önlemenin tek yolu, tüm bebeklerin ciddi sarılık gelişimi açısından kılavuzlar doğrultusunda klinik ve laboratuvar olarak değerlendirilmesidir. Günümüzde özellikle subgruplara bağlı gelişen hemolitik hastalığın önemi giderek artmaktadır. ABO, Rh uygunsuzlukları dışında subgrup uygunsuzluklarının da ciddi sarılığa yol açabileceği unutulmamalıdır. Kaynaklar 1. Hansen TWH, Bratlid D. Physiology of neonatal unconjugated hyperbilirubinemia. In: Ste - venson DK, Maisels MJ, Watchko JF, eds. Care of Jaundiced Neonate. New York: McGraw- Hill, 2012:65-95. 2. Schwarz HP, Haberman BE, Ruddy RM. Hyperbilirubinemia. Current guidelines and emerging therapies. Pediatr Emer Care 2011; 27:884-9. 3. Kaplan M, Muraca M, Hammerman C, et al. Inba lance between production and conjugation of bilirubin: a fundamental concept in the mechanism of neonatal jaundice. Pediatrics 2002; 110:47. 4. American Academy of Pediatrics clinical guideline on the management of hyperbilirubinemia in the newborn infant 35 or more weeks of gestation. Pediatrics 2004;114:297-316. 5. Slusher TM, Olusaniya BO. Neonatal jaundice in low and middle income countries. In: Stevenson DK, Maisels MJ, Watchko JF eds. Care of Jaundiced Neonate. New York Mc Graw Hill 2012;263-73. 6. Çoban A, Türkmen M, Gürsoy T. Yenidoğan Sarılıklarında Yaklaşım, İzlem ve Tedavi Reh - beri. 2014. 7. Bhutani VK, Johnson L, Sivieri EM. Predictive ability of a predischarge hour-specific serum bilirubin for subsequent significant hyperbilirubinemia in healthy term and near-term newborns. Pediatrics 1999;103:6-14. 8. National Collaborating Centre for Women s and Children s Health. Neonatal Jaundice. London: NICE, 2010. 9. Weiner CP, Widness JA: Decrease in fetal erythropoiesis and hemolysis in Kell hemolytic anaemia. Am J Obstet Gynaecol 1996;174: 547-51. 10. Bolat F, Bülbül A, Uslu S, Cömert S, Can A, Nuhoğlu A. Anti-Kell ve anti-c alloimmünizasyonu: Üç olgu sunumu. Ş.E.E.A.H. Tıp Bülteni 2009:43;142-5. 11. Volpe JJ. Neurology of the Newborn, 4 th Edition. Philadephia: WB Saunders, 2001. Neonatoloji Olgu Sunumları 24