FEDAKAR ve CEFAKAR ANNE - BABALARA SEVGİ ve SAYGILARIMIZLA
ZARARLI ALIŞKANLIKLAR VE G E NÇ L İ K
Çocuklar sizden Sevgi ve ilgi bekler!
Uyuşturucu ve alkol bağımlıları bu maddeleri kullanmaya genellikle genç yaşta başlarlar; ileride giderek kötüleşecek olan bağımlılık macerasının ilk adımları erken yaşlarda atılır. Bunun pek çok nedenleri vardır. Bu nedenleri anlatabilmek için öncelikle gençlik dönemindeki doğal psikolojik ve sosyal gelişimi bilmek gerekir.
Ergenlik döneminde psiko-sosyal gelişim ve madde kullanımına zemin hazırlayan süreçler Gençlik, değişim ve toplumda yer edinme dönemidir. Bu dönemde kimlik gelişimi gerçekleşmekte, toplumsal roller belirginleşmektedir. Bunlarla ilgili yaşanan zorluklar güçsüzlük, yabancılaşma ve isyan duyguları doğurur.
Anne ve babadan bağımsızlaşma doğal sürecinde genç, davranışlarını bir grup içinde deneyerek geliştirir. Grup içinde reddedilme bir genç için katlanılabilecek en zor şeylerdendir. Bu grup etkileşimini dar kapsamlı bir arkadaş grubu olarak düşünmemek gerekir. Örneğin okulda, gencin doğrudan yakın arkadaş olmadığı ama ortamda baskın olan diğer kişilerin tutumları dahi gencin davranışlarını yönlendirmede etkilidir.
Ergenlikte düşünce dünyası genişler, soyut ve teorik düşünme başlar. Dolayısıyla bu yaşlardaki genç her şeyi sorgular. Yetişkinler için doğal kurallar haline gelmiş şeyleri kendi süzgecinden geçirerek içselleştirmek ister. Çoğu zaman da sırf kendisini farklı bir birey olarak ortaya koyabilmek amacıyla yerleşik değerleri reddedebilir.
Aynı zamanda gençlik, en idealist dönemdir, bu çağda kişi her şeyi mümkün görür. Ayrıca ego sentrik (ben merkezci) dir ve herkesin kendisi gibi düşünmesini bekler. Gereği gibi aşılırsa bu dönemin sonunda hayat felsefesi, kişisel değerler, hayatın anlam ve amacı gibi kavramlar oluşur.
Gençlikte riskler daha kolay alınır. Çevreyi etkileme ve kendini ispatlama çabasının yanında Testosteron hormonundaki artış da bunda etkilidir. Olası kötü sonuçlar kolaylıkla minimize ve göz ardı edilir. Bana bir şey olmaz düşüncesi hakimdir. Gelecek ve gelecekte olabilecek riskler çok uzak uzak görülür.
Aile ile ilgili risk faktörleri: Anne ve baba desteğinin az olması Anne ve babada madde kullanımı Anne ve babanın gencin alkol kullanımına toleranslı bir tutum içinde olması Anne ve babanın çocuk ile ilişkisinin kalitesi (ayrılan vaktin uzunluğundan çok bu vaktin nasıl değerlendirildiği önemlidir.)
Tutarsız disiplin Anne ve babanın çocuğun aktivitelerine ilgisizliği Başarının ödüllendirilmeyişi, suçluluk duygusu uyandırmanın eğitim metodu olarak kullanılması Çevrenin gerçekçi olmayan beklentileri Çocuğun okuldan sonra kendine bakması
Sosyal risk faktörleri: Yaşam stresleri (göç, işsizlik vs) Madde kullanan arkadaş grupları içinde olmak Düşük sosyoekonomik düzey Okul dönemi çalışma Cinsel ya da fiziksel taciz yaşama
Kişilikle ilgili faktörleri: Kendine güvenin az olması Kendini kontrol etme yeteneğinin az olması Dışarıdan kolay etkilenme Agresif kişilik yapısı Sosyal değerlere yabancılık Davranış bozuklukları
Rol modelleri: Gencin kendisine örnek aldığı kişiler, bazı maddelere başlamasını kolaylaştırır. Bu yönden de gerek medyaya gerekse anne ve babalara görev düşmektedir. Gençler aile içinden ve çevresinden başlamak üzere iyi rol modelleri bulabilmelidirler.
Genetik faktörler: Hatta evlatlık verilmiş kişilerde alkolik olma sıklığının, kendilerini yetiştiren aileden daha fazla biyolojik anne ve babalarındaki alkolizmle ilişkili olduğu bulunmuştur. Alkolizme yatkınlık alkole dayanıklılık şeklinde nesilden nesile aktarılmaktadır. Özellikle babası ya da erkek kardeşinin alkol problemi olan erkekler sosyal içicilikten bile sakınmalı, alkolden tamamen uzak kalmalıdırlar.
Beklenti: Alkolün sosyal ilişkileri kolaylaştırdığına, amfetaminin performansını arttıracağına, sigaranın kendisini olgun gösterdiğine vs. inanan kişiler bu maddeleri kullanmaya daha kolay ve erken başlarlar
Koruyucu faktörler: Duygusal olarak destekleyici anne ve baba. Anne ve baba ile iyi iletişim Organize okul aktivitelerine katılım Akademik başarıya önem verilmesi
Madde kullanımına başlama Madde kullanımı genellikle erken başlar. 15 yaşından önce başlaması kötü gidiş işaretidir. Gençlerde alkolizmin en güçlü belirleyicisi sigaradır. Sigara bağımlısı gençlerin büyük çoğunluğu alkolik değildir ama alkolik gençler arasında sigara tiryakisi olmayan yok gibidir.
Yoğun alkol kullanımı da gençler arasında silah taşımanın en güçlü belirleyicisidir. Yanında silah taşıyan gençlerin önemli çoğunluğu aynı zamanda yoğun alkol kullanan gençlerdir. Alkol de dahil olmak üzere bütün uyuşturucu maddelerden dolayı olan ölümleri intihar ederek ölenlerle toplayın yine bir yılda sigaraya bağlı nedenlerle ölen gençlerin sayısına ulaşmaz.
Esrar, en sık kullanılan yasa dışı maddedir ve diğer yasa dışı maddelere geçiş maddesidir. Esrar kullanımı motivasyonu azaltıp okul başarısını düşürür, bunun verdiği sıkıntıyı bastırmak için esrar kullanımı artar. Madde kullanımı genellikle sigara ile başlar. Ardından alkol, daha sonra da esrar ya da uçucular (bali, tiner vb) gelir. Bunlardan daha ağır maddelere geçerler. Esrar ya da uçucu kullanmadan diğerlerine başlama hemen hiç görülmez.
Madde kullanımının evreleri: Madde kullanımı ilk olarak DENEME için olur. Bunda özenti önemli rol oynar. Daha sonra genç, zevk için bu maddeyi ZAMAN ZAMAN KULLANMA ya başlar.
DÜZENLİ KULLANMA ya başladıkça tolerans (aynı etkiyi elde edememe), madde bulma uğraşısı ve çoğul madde kullanımı (ne bulursa kullanma) gelişir. Bazen maddeyi zaman zaman zevk için kullanan kişi hayatında bir sıkıntı yaşadığında zaten kolay ulaşabildiği uyuşturucu maddeye sığınır, sıkıntı ve üzüntüsünü azaltmak için düzenli kullanmaya başlar ve buradan bağımlılığa kayar. Bu evreden sonra artık kişinin çalışma kapasitesi düşer ve maddeyi kullanmadığı zaman ortaya çıkan yoksunluk belirtilerini yaşamamak için uyuşturucuyu kullanmaya devam eder.
BAĞIMLILIK geliştiğinde artık kişi uyuşturucuyu normal hissedebilmek için almak zorundadır, başlangıçta aldığı zevki almaz. Kokain ve eroin okula devamı en çok bozan maddelerdir. Amfetamin, extasy, anabolik steroidler gibi maddeler arasında bir homeostaz vardır, birilerinin kullanımı azaldıkça diğerleri artar.
Kırma Dostun kalbini Onaracak Ustası Yok. Soldurma gönül çiçeğini Sulamaya İbrik Yok. Yunus Emre
Uyuşturucu kullanımının erken belirtileri: Fiziksel belirtiler: kilo kaybı, burunda iritasyon (tahriş), müzmin öksürük, iğne izleri (tipik olarak koldadır)
Kişisel alışkanlıklarda değişiklik: giyim tarzı, uyku düzeni, arkadaş çevresi değişebilir yeni arkadaş ve ilgiler edinir.
Akademik performansında düşme: kötü notlar almaya başlama, sınıfta kalma, disiplin cezası alma vb.
Psikolojik belirtiler: Duygulanımda dalgalanmalar, risk içeren davranışlar, çalma vb.
Önleme yollarının temel ilkeleri Gençleri uyuşturucudan uzak tutmak için maddeyi kullanma nedenlerine alternatif yollar üretmek gereklidir.
Onların olgun gözükmek, büyümenin verdiği sıkıntı ile baş etme, gruba kabul edilme kaygıları, ebeveynden farklılığını belli etme gibi kaygıları ciddiye alınmalı ve bunları aşabilecekleri sosyal fırsatlar önlerine açılmalıdır. Gençlerin tedavisi erişkinlerden zordur ve sonuçları genellikle daha kötüdür.
Tedavi, belli bir döneme sınırlı kısa bir süreç olarak düşünülmemelidir. Uzun süreli takip önemlidir. Sosyal yetenekleri geliştirici ve sağlıklı sosyal ilişkiler kurmaya yardımcı olan tedaviler yararlıdır. Aynı arkadaş grubuna dönüş sıklıkla yeniden başlama nedenidir.
Gençlerin çoğu çevre baskısıyla tedaviye gelir, ama buna rağmen tedavi yararlı olur. Maddeyi tamamen bırakmasa dahi miktarını azaltmak ve alternatif yaşam stili oluşturmak büyük yararlar sağlar.