TÜRKÇE ZARF TÜMCECİKLERİNDE ÖZNE KONUMU *

Benzer belgeler
3. Snf Sözdizim Sunumu

FİİLİMSİLER. a)isim FİİL(MASTARLAR):Fiillere getirilen (MA y IŞ MAK) ekleriyle türetilen sözcüklere isim fiil denir.

International Journal of Language Academy ADVERBİAL CLAUSES İN TEACHİNG TURKİSH AS A MOTHER TONGUE: A PROPOSAL OF TEACHİNG FRAMEWORK

» Ben işlerimi zamanında yaparım. cümlesinde yapmak sözcüğü, bir yargı taşıdığı için yüklemdir.

TÜRKÇE DE BELİRTME DURUMU EKİNİN ÖĞRETİMİ ÜZERİNE BİR GÖZLEM

Giriş. Ad öbekleri nasıl yorumlanır?

İkinci Dil Ediniminde Dönüşlü Adılların Eşgöndergelerinin Yorumlanması' 1 ' Ayşen Cem Değer Ege Üniversitesi

İKİNCİ DİL OLARAK TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE TÜRKÇE DİLBİLGİSİ BETİMLEMELERİNİN GÖRÜNÜMÜ

Fiiller nesne alıp almamalarına göre değişik şekillerde adlandırılır. Bunları dört grupta inceleyebiliriz.

ANADİLİ EĞİTİMİ, YABANCI DİL ÖĞRETİMİ VE EVRENSEL DİLBİLGİSİ*

Türkçe. Cümlede Anlam Cümlenin Yorumu. Metinde Kazandıkları Anlamlara Göre Cümleler

FİİLER(EYLEMLER) 2-TÜREMİŞ FİLLER:FİİL YA DA İSİM KÖK VE GÖVDELERİNDEN YAPIM EKİ ALARAK TÜREMİŞ FİİLERDİR. ÖRN:SU-LA(MAK),YAZ-DIR(MAK)...

Türkçenin Biçimdizimsel İşlemlenmesinde Yapısal Hazırlama

TÜRKÇE'DE EŞGÖNDERGE ÖRÜNTÜSÜ. A. Sunıru ÖZSOY

T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ANABİLİM DALI SÖZDİZİM-ANLAMBİLİM ETKİLEŞİMİ OLARAK SÖZLÜKSEL DİLBİLGİSİNDE DENETLEME

CÜMLENİN ÖGELERİ YÜKLEM / ÖZNE

TÜRK DİLİ I DERSİ UZAKTAN EĞİTİM DERS SUNULARI. 11.Hafta

Evrensel Dilbilgisi ve Türkçede İstem

*Bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar, buraya, şuraya, oraya, burası, şurası, orası,

Anlambilim ve Edimbilim. Giriş Konuları

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI

DİL ÜRETİMİ ve BEYİN

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

İÇİNDEKİLER I. KISIM YABANCI DİL OLARAK TÜRKÇE ÖĞRETİMİNE KURAMSAL YAKLAŞIMLAR

Bir önermenin anlamlı olması onun belli bir doğruluk değeri taşıması demektir. Doğru bir önerme de yanlış bir önerme de anlamlıdır.

YÜKLEM, YALNIZ ÖZNEYİ Mİ İÇİNDE TAŞIR?

TÜRKÇEDE NESNE BELİRTME VE NESNE YÜKLEME: TÜRKÇE SÖZLÜ SÖYLEM ÜZERİNE BİR UYGULAMA *

B. ÇOK DEĞERLİ MANTIK

Bir duygu, düşünce veya durumu tam olarak anlatan sözcük ya da söz öbeklerine cümle denir. Şimdi birbirini tamamlayan öğeleri inceleyeceğiz.

TÜRKÇEYİ YABANCI DİL OLARAK ÖĞRENENLERDE BİLGİ YAPISI GÖRÜNÜMLERİ

BİÇİMBİRİMLER. Türetim ve İşletim Ardıllarının Sözlü Dildeki Kullanım Sıklığı. İslam YILDIZ Funda Uzdu YILDIZ V. Doğan GÜNAY

EKLER VE SÖZCÜĞÜN YAPISI

Tamlayan Ekinin İşlevi Üzerine

TÜRK DİL BİLGİSİ ÖĞRETİMİNDE ÜNLÜLERİN SINIFLANDIRILMASINA YÖNELİK ELEŞTİREL BİR DEĞERLENDİRME. 2. Araştırmanın Kapsamı ve Kaynakları

TÜRKĐYE TÜRKÇESĐNDE ÖZNE DURUM BĐÇĐMBĐRĐMĐ ALABĐLĐR MĐ?

PSİKODİLBİLİMİNİN TEMELİ

1. Cümlede Anlama Katkısı Olmayan Sözcükler Kullanılması İşe gidiş saatlerinde durak yeri çok kalabalık oluyor.

Türk Dili, TDK, 9/2001, s Dr. Ayfer Aktaş. -DIktAn/-DUktAn sonra ZARF-FİİLİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Temel Tümcelerde ve Ortaçlı Yapılarda Kip Anlatımı. 0. Giriş. 1. Kip Ulamı. Şeyda Ozil İstanbul Üniversitesi

CÜMLE ÇEŞİTLERİ. Buna yükleminin türüne göre de denebilir. Çünkü cümleyi yüklemine göre incelerken yüklemi oluşturan sözcüklerin türüne bakılır.

BİREYSEL ÖĞRENME 15.MART.2012/PERŞEMBE

Üretici Dilbilgisi I

Tek başına anlamı ve görevi olmayan ancak kendinden önce gelen sözcükle öbekleşerek anlam ve görev kazanan sözcüklerdir. Edatlar şunlardır:

TÜRKLER İÇİN TÜRKÇE DİLBİLGİSİ

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Doç. Dr. Emine Yarar

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

TÜRKÇE'DE KİŞİSİZ GİZLİ ÖZNE VE 'İNSAN' Ümit Deniz Turan Anadolu Üniversitesi

BAĞLAÇ. Eş görevli sözcük ve sözcük gruplarını, anlamca ilgili cümleleri birbirine bağlayan sözcüklere "bağlaç" denir.

TÜRKÇEDE İSTEMİ ARTIRAN BİÇİMBİLGİSEL KATEGORİLER *

TAVŞANCIK A DOĞUM GÜNÜ SÜRPRIZI

3. SINIF 3. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ Öğretim Yılı

GEÇİŞLİ FİLLERLE KURULMUŞ DEYİMLEŞMİŞ BİRLEŞİK FİLLER İN YÜKLEM OLDUĞU CÜMLELERDE NESNE MESELESİ Selma GÜLSEVİN

TÜRKÇE / Fiilimsiler (Eylemsiler) FİİLİMSİLER (EYLEMSİLER)

ESKİ ANADOLU TÜRKÇESİNDE BİRLEŞİK CÜMLELERDE İÇ CÜMLENİN ÖZNESİNİN GENİTİF DURUM İLE YETKİLENDİRİLMESİ * ÖZET

EDİNİM SÜRECİNDE GÖRÜNÜŞ: İLKÖĞRETİM İKİNCİ SINIF HAYAT BİLGİSİ KİTAPLARINDAKİ EYLEMLER, DURUM TÜRLERİ VE GÖRÜNÜŞ ETKİLEŞİMİ

CÜMLENİN ÖĞELERİ. Özne Yüklem Tümleç Nesne

1. Aşağıdakilerden hangisi birebir eşleme örneğidir?

ANKARA ÜNİVERSİTESİ DİL ve TARİH-COĞRAFYA FAKÜLTESİ DİLBİLİM BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİĞİ

Doç. Dr. Emine Yarar

TÜRKÇE 6. sınıf Haftalık ders sayısı 5, yıllık toplam 90 ders saati (öğrenim 18 haftada gerçekleşecektir)

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö

ÖZNE YÜKLEM UYUMU BAKIMINDAN FARKLI BĐR CÜMLE TĐPĐ

KKTC de ilkokulda zihin engelli öğrencilere okuma öğretiminde uygulanan yöntem cümle çözümleme yöntemidir. Bu yöntem Türkiye deki Eğitim Uygulama

MARMARA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ROBOT TAKIMI ULUSLARARASI MARMARA ROBOT OLİMPİYATLARI 2018 BAYRAK YARIŞI KATEGORİSİ KURALLARI

Fiil kök ya da gövdeleri üzerine birtakım türetme ekleri getirilerek fiillerin özne ve nesnelerine göre göstermiş oldukları durumlara fiillerde çatı


Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar.

e-öğrenme KONUSUNDA YAPILAN ARAŞTIRMALAR Prof. Dr. Yasemin GÜLBAHAR

4. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ. (9 Mayıs- 17 Haziran 2016 )

Türkçedeki ilgi-iyelik yapılarında yapısal hazırlama* Gözde Bahadır ve Annette Hohenberger Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Türkiye

KURALLI VE DEVRİK CÜMLELER. --KURALLI CÜMLE: İş, hareket, oluş bildiren sözcükler cümlenin sonunda yer alıyorsa denir.

TÜRKÇEDE ÜÇÜNCÜ KİŞİ BUYRUM YAPILARI

GENEL DİLBİLİM-II. TÜMCENİN İÇ YAPISI: SÖZCÜKLER VE ÖBEKLER Sözlükçe ve Yanulamlama Tümce Öbekler ve Ögeleri Öbek Yapıları

Cümlede Anlam TEST 38

ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM ÖĞRETİM YILI REHBERLİK BÜLTENİ MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ

Türkçe'de Geçişim ve Sözcük Dizimine Etkisi

TÜRKÇENİN ÖĞRETİMİ İÇİN SORU TÜMCESİ TÜRLERİ ÜZERİNE BİR SINIFLAMA DENEMESİ

Q-Biz İş Zekası Versiyon Yenilikleri Ekim 2014

ÖZEL EGE LİSESİ KÜTÜPHANESİ VE HİZMETLERİ

MOODLE UZAKTAN ÖĞRETİM SİSTEMİ

CJ MTP11 AYRINTILAR. 5. Sınıf Türkçe. Konu Tarama Adı. 01 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - I. 02 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - II

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

İLKOKUL ÖĞRENCİLERİNİN ÖZET VE HATIRLAMA METİNLERİNDE BAĞDAŞIKLIK SORUNU. İlknur KEÇİK. 1. Giriş

Nasıl Daha İyi Öğrenirim?

Türkçe de Özne Ad Öbeği ve Boş Artgönderim Kullanımının Türkçe yi Yabancı Dil Olarak Öğrenen Öğrencilerdeki Gelişimsel Görünümleri

International Journal of Languages Education and Teaching

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI OKUL ÖNCESİ EĞİTİM PROĞRAMI (48-60 AY) TAM GÜNLÜK AYLIK EĞİTİM PLANI ARALIK 2016 AYLIK PLAN

2.SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ

Canlı ve cansız varlıklara, çeşitli somut ve soyut kavramlara ad olan sözcük türüdür.

2. Sınıf Kazanım Değerlendirme Testi -1

TÜRKÇENİN YABANCILARA ÖĞRETİMİNDE ULAÇLARIN DÜZEYLERE GÖRE İNCELENMESİ

Elvan & Emrah PEKŞEN

ÖZGEÇMĐŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans

Dünyanın hareketlerinin yaşam üzerine etkisi vardır.

İstanbul Teknik Üniversitesi Robot Olimpiyatları Senaryo: Trafik Kategorisi Kuralları

FİİLDE ÇATI (EYLEMDE ÇATI) Fiilin nesne alabilip alamamasına ya da öznenin, fiilde bildirilen işle ilgili olarak gösterdiği

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

BİLGİSAYAR DESTEKLİ TASARIM AUTOCAD DERSİ. 1. HAFTA Öğr. Gör. Serkan ÖREN

Transkript:

TÜRKÇE ZARF TÜMCECİKLERİNDE ÖZNE KONUMU * (THE SUBJECT POSITION IN THE ADVERBIAL CLAUSES) Özgür Aydın ** Özet Bu çalışmada, Türkçe zarf tümceciklerinin özne konumlarının uyum özelliklerine göre nasıl biçimlendiği, bu tümceciklerin özne konumunda ne tür boş kategoriler bulunabileceği ve özellikleri ele alınmaktadır. Çalışmanın amacı, kuramsal araçlarla elde edilen bulguları dil öğretimi alanına uygulama doğrultusunda sunmak, böylece öğretimde zarf tümceciklerinin özne konumlarına ilişkin ne tür ilke bilgilerinin verilmesi gerektiğini belirlemektir. Anahtar Sözcükler: zarf tümceciği, eklenti tümceciği, boş ulamlar, ADIL, adıl, özne konumu, uyum. Abstract This study focuses on the subject position of adverbial clauses and how it is formed with respect to the agreement features. The possible empty categories in subject position and their features are also presented. Discussing the subject position and its features, I want to underline the possible diffuculties that language learners may face in the learning of adverbial clauses in Turkish and provide basic principles for teaching them. Keywords: adverbial clause, adjunct clause, empty categories, PRO, pro, subject position, agreement. * ** Konuyla ilgili ilk düşünsel destekleri veren ve düzeltmeler yapan N.Engin Uzun a, yazının müsveddelerini okuyarak görüşler belirten Leyla Uzun a, Zeynep Erk Emeksiz e teşekkür ederim. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dilbilim Bölümü ve Duisburg-Essen Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü öğretim görevlisi, aydin@humanity.ankara.edu.tr 1

1. Giriş İkinci dil olarak Türkçe öğreniminde, zarf tümceciklerinin özne konumlarında ne tür öğelerin yer alması gerektiği konusunda öğrenim güçlükleri olduğu çeşitli çalışmalarda saptanmıştır (ör. Çiçek, 1994; Hengirmen, 1994). (1)deki öğrenen yanlışlarını ve (2)deki tümceleri inceleyelim. (1) a. *[Ben evden çıkarak] annem bulaşık yıkıyordu b. *[Çocuk gelerek] büyük bir gürültü oldu Çiçek (1994:114) ten (2) a. Ben [ evden çıkarak] çok iyi bir karar aldığımı sonradan anladım b. Çocuk [ gelerek] hiç de iyi yapmamıştı (1)deki örneklerde, öğrenenlerin (2)deki boş kategoriler yerine ben, çocuk gibi sözlüksel özneleri kullandıkları görülmektedir. Oysa, sözlüksel özneye izin veren tümceler, uyum özellikleri bakımından (2)deki ArAk zarflaştırıcısına benzeyen IncA eki ile oluşturulmuş (3)teki türde tümceciklerdir. (3) a. [Ben evden çıkınca] annem bulaşıkları yıkadı b. [Çocuk gelince] büyük bir gürültü oldu Öğrenenlerin, sadece hangi durumlarda sözlüksel öznelerin, hangi durumlarda boş kategorilerin bulunacağına yönelik bilgileri değil, aynı zamanda özne konumundaki boş kategorilerin özelliklerine ilişkin bilgileri de öğrenmeleri gerekmektedir. (4)teki öğrenen yanlışları Ip ekiyle ilgili olarak öğrenenlerin boş kategoriyi kullandıklarını, ancak boş kategorinin özellikleri hakkındaki bilgiye 2

ulaşamadıklarını göstermektedir. Oysa, aynı tümcelerin -ken ekiyle oluşturulmuş biçimleri düzgündür (bkz.(5)). (4) a. *[ onunla konuşup] telefon çaldı b. *[ geçen yıl Antalya ya gidip] hava çok güzeldi Çiçek (1994:113) ten (5) a. [ onunla konuşurken] telefon çaldı b. [ geçen yıl Antalya ya giderken] hava çok güzeldi Sadece uyum öğesinin bulunmadığı zarflaştırıcılarda değil, uyum öğesinin bulunduğu zarflaştırıcılarda da benzer görünümler söz konusudur. Örneğin, (6)da özne konumunda boş kategori ya da sözlüksel bir öğe bulunabilirken (7)de özne konumunda sadece boş kategorinin bulunabileceği görülmektedir: (6) a. Hırsız [ içeriye girdiğinde] beni gördü b. Hırsız [ben içeriye girdiğimde] çoktan kaçmıştı (7) a. Hırsız [ parayı aldığı gibi] kaçtı b. *Hırsız [ben parayı aldığım gibi] kaçtı Bu çalışmada, (1)-(7) arasında sergilenen görünümler ele alınarak zarf tümceciklerinin özne konumlarının [±uyum] özelliklerine göre nasıl biçimlendiği, zarflaştırıcıların zarf tümceciklerinin özne konumundaki boş kategorilere göre nasıl sınıflandırılabileceği değerlendirilecektir 1. Çalışmada amaçlanan, elde edilen bulgulardan hareketle kuramsal bir düzenleme iddiasında bulunmak değil, 1 Zarf tümceciklerinin özne konumundaki boş kategorilere göre zarflaştırıcıların nasıl sınıflandırılabileceği konusundaki ilk örnekler Aydın (2001) de sunulmuştur. 3

kuramsal araçlarla elde edilen bulguları dil öğretimi alanına uygulama doğrultusunda sunmak, böylece öğretimde zarf tümceciklerinin özne konumlarına ilişkin ne tür ilke bilgilerinin verilmesi gerektiğini belirlemektir. Çalışmada öncelikle söz konusu belirlemelere temel olacak kuramsal araçlar tanıtılacak, zarf tümceciklerine ilişkin kimi görünümler ve özne konumundaki boş kategoriler üzerinde kısaca durulacaktır. Daha sonraki bölümlerde de söz konusu kuramsal araçlar çerçevesinde zarflaştırıcılar özne konumları bakımından değerlendirilecektir. 2. Kavramsal çerçeve 2.1 Zarf tümceciklerinin genel görünümü İlkeler ve Değiştirgenler Kuramında eylemlerin sözdizimsel yapı içinde birlikte yer aldığı diğer kategorilere yönelik seçimlerden biri üye yapısı ile ilgilidir. Buna göre eylemler, belirli sayıda üyeyi gerektirmekte ve bu üyelere belirli roller yüklemektedir. (8)de Türkçe gör- eyleminin, içsel üyesine KONU rolünü, dışsal üyesine de EDİCİ rolünü yüklediği görülmektedir. (9)da ise üye yapısındaki ekleme ve çıkarmaların tümce sınırları içinde- bozukluğa neden olduğu gösterilmektedir. (8) Ali kitabı gördü EDİCİ KONU (9) a. *Ali gördü b. *Ali kitabı ev gördü Tümcelerde (10)daki gibi, üye konumunda bulunmayan ama aynı zamanda eylem tarafından rol de yüklenmemiş olan öğeler ve (11)deki gibi, yine üye konumunda bulunmayan ama bu kez eylem tarafından belirli bir rolün yüklendiği 4

öğeler görülebilmektedir. Üye konumunda bulunmayan, sözdizimsel yapıda da seçimlik olan bu tür öğeler öbek yapıya eklenme yoluyla girmiş olan eklentilerdir 2. (10) Ali kitabı dün gördü EDİCİ KONU --- (11) Ali kitabı kitapçıda gördü EDİCİ KONU YER Burada bizi ilgilendiren, eylemin bir üyesinin ya da tümcedeki bir eklentinin tümcesel de olabileceği konusudur. Eylemin üye olarak tümcesel bir yapı alması durumunda, yani bir tümceciğin bir üye konumuna yerleşmesi durumunda (12)deki gibi ad tümcecikleri; tümceciğin eklenti üyesine yerleşmesi durumunda da, (13)teki gibi, zarf tümcecikleri (diğer bir adıyla eklenti tümcecikleri) oluşmaktadır. (12) Ali [senin okula geldiğini] gördü EDİCİ KONU (13) Ali kitabı [Ayşe sınıfa getirince] gördü EDİCİ KONU --- 2.2 Özne konumunda boş kategoriler Yukarıda, eylemlerin belirli sayıda üye gerektirdiğini, üye ekleme ve çıkarmaların da bozukluğa neden olduğunu belirttik. (8) ve (9) için geçerli olabilecek bu açıklamalar ilk bakışta (14a)daki tümceyi açıklamıyor gibi görünse de dilbilgisi kitaplarında gizli özne, dilbilim alanyazınında da küçük adıl ( adıl 2 Rol Kuramının Türkçedeki görünümlerine ilişkin ayrıntılı bilgi için bkz. Uzun (2000:97-119). 5

olarak yazılır) olarak adlandırılan boş kategorinin, EDİCİ üyesinin yerini doldurduğu (14b)de görülmektedir. (14) a. Kitabı okudu b. adıl kitabı okudu EDİCİ KONU Türkçede adıl görünümleri anatümceler ile sınırlı değildir. Tümceciklerin özne konumlarında da adıl görülebilmektedir: (15) a. Ali [senin kitabı okumanı] istiyor b. Ali [adıl kitabı okumanı] istiyor (14b) ve (15b)de bir boş kategori olarak sunulan adılla ilgili önemli bir özellik, yerinin sözlüksel bir öğeyle doldurulabilmesidir: O kitabı okudu, [senin kitabı okuman]. Yani, adılda gizlilik zorunlu değil, seçimliktir. Oysa bir başka boş kategoride gizliliğin zorunlu olduğu görülmektedir: (16) a. Ali [ kitabı okumayı] istiyor b. *Ali [sen kitabı okumayı] istiyor Oku- eyleminin EDİCİ ve KONU rollerinde iki üyesi bulunduğuna göre, (16a)daki tümcecikte farklı türde bir gizli öznenin var olduğu açıktır. Alanyazınında bu tür boş kategoriler büyük adıl ( ADIL olarak yazılır) olarak adlandırılmaktadır. (16a')da da görüldüğü gibi, ADIL üsttümcenin öznesine bağlanmakta, üsttümcenin öznesi tarafından denetlenmektedir. (17)deki örnekte gözlenen bir başka denetlemede ise ADILın üsttümcenin öznesine bağlanmadığı, soyut olarak denetlendiği gözlenmektedir. 6

(16a') Ali i [ADIL i kitabı okumayı] istiyor (17) [ADIL soy kitap okumak] herkes için faydalıdır (16a') ve (15b') tümceleri incelendiğinde ADIL/adıl ayrımının belirleyicisinin tümceciğin yükleminde bulunan uyum kategorisi 3 olduğu görülmektedir: (16a') Ali [ADIL kitabı okuma-yı] istiyor [ uyum] (15b') Ali [adıl kitabı okuma-n-ı] istiyor [+uyum] Öyleyse, yukarıdaki örnekler çerçevesinde, yüklemi [+uyum] özelliği taşıyan tümce(cik)lerin özne konumlarında adıl ya da sözlüksel bir öğe, yüklemi [ uyum] özelliği taşıyan tümce(cik)lerin özne konumlarında da ADIL bulunması gerektiğini söyleyebiliriz. 3. Zarf tümceciklerinin özne konumları Gördüğümüz gibi, uyum kategorisi tümceciğin özne konumundaki boş kategorinin niteliği hakkında önemli ipuçları sunmaktadır. Zarf tümcecikleri [±uyum] özellikleri bakımından incelendiğinde, uyum öğesinin bulunmadığı [- 3 Türkçede yüklemcil öğeler üzerinde bulunan uyum, eylemcil uyum ve adcıl uyum olarak iki türde ele alınmaktadır (ayrıntılı bilgi için bkz. Kornfilt, 1984:41; Uzun, 2000:154). Eylemcil uyum, özne konumundaki AÖlere yalın durum yüklerken, adcıl uyum tamlayan durumu yüklemektedir: (i) Biz kitabı okudu-k (ii) Ali [biz-im kitabı okuma-mız-ı] istedi. Eylemcil uyum ve adcıl uyum biçimbirimleri şunlardır: eylemcil uyum adcıl uyum 1TK -m /-Im -(I)m 2TK -n/ -sin -(I)n 3TK -Ø -(s)i 1ÇK -k/ -Iz /-lim -(I)mIz 2ÇK -(I)nIz / -siniz -(I)nIz 3ÇK -lar -lari 7

uyum] özellikli zarf tümcecikleri (bkz.(18)) ve uyum öğesinin bulunduğu [+uyum] özellikli zarf tümcecikleri (bkz.(19)) ayrımı yapılabilmektedir. (18) Ayşe [ADIL kitap okuyarak] uzaklaştı (19) Ayşe [adıl içeriye girdiğimde] uyuyordu Bu ayrım çerçevesinde, zarf tümceciğinin yükleminde bulunan zarflaştırıcıları uyum kategorisi altında sınıflandıralım. 3.1 [ uyum] özellikli zarflaştırıcılarda özne konumu Zarf tümceciklerinin özne konumlarında ADIL görünümlerini belirleyebilmek için [ uyum] özellikli zarflaştırıcılara bakmak gerekir. Bu türden zarlaştırıcıları şöyle sıralayabiliriz: (20) -(I/A)r..-mAz, -A..-A, -AcAk gibi, -AcAk kadar, -AcAk yerde, -AlI, -AnA kadar, -ArAk, -AsIyA, -AsIyA kadar, -CAsInA, -DIkçA, -DIktAn sonra, -IncA, - IncAyA kadar, -Ip, -ken, -madan, -madan önce, -mak için, -makla, -makla birlikte, -maksizin, -maktansa Özne konumunda ADILın bulunduğu durumlarda, ADIL üsttümcenin öznesi ile eşgönderimli olmakta ve bu tümceciklerde ADIL yerine sözlüksel özneye izin verilmemektedir (bkz.(21)). (1)deki öğrenen yanlışlarına geri dönecek olursak, tıpkı (21b)deki gibi, (1)deki yanlışlarda da sözlüksel öznenin bulunmasının bozukluğa yol açtığı görülmektedir. (21) a. Erkin i [ADIL i şarkı söyleyerek] yemek yapıyor b. *Erkin [ben şarkı söyleyerek] yemek yapıyor 8

Aslında bu türden öğrenen yanlışlarının altında yatan, Türkçede kimi zarflaştırıcılarda ADILın yanı sıra sözlüksel öznelere de izin verilmesiyle ilgili olmalıdır. (21)deki karşıtlığın tersine, (22)de sözlüksel öznenin bulunduğu tümcenin dilbilgisel olduğu gözlenmektedir. (22) a. Erkin i [ADIL i okulu bittirince] işe başladı b. Erkin [biz odaya gidince] televizyonu açmış Öyleyse, (21)-(22) karşıtlığı çerçevesinde [ uyum] özellikli zarflaştırıcıları ikiye ayırmamız gerekecektir: (23) [+ADIL]-türü zarflaştırıcılar (arak-türü zarflaştırıcılar) Bu tür zarflaştırıcılarda sadece ADILa izin verilmektedir (bkz.(21)) -A..-A, -AcAk gibi, -AcAk kadar, -AcAk yerde, -ArAk, -AsIyA, -CAsInA, -Ip, -madan, -mak için -makla, -makla birlikte, -maksizin, -maktansa (24) [±ADIL]-türü zarflaştırıcılar (ınca-türü zarflaştırıcılar) Bu tür zarflaştırıcılarda ADILa ya da sözlüksel özneye izin verilmektedir (bkz.(22)) -AlI, -AnA kadar, -AsIyA kadar, -DIkçA, -DIktAn sonra, -IncA, -IncAyA kadar, -(I/A)r..-mAz, -ken, -madan önce Burada, (4)teki öğrenen yanlışlarına geri dönecek olursak, bu tümcelerde ADIL üsttümcenin öznesi tarafından denetlenmediği için, bir başka deyişle ADIL ile üsttümcenin öznesi eşgönderimli olmadığı için tümcelerin bozuk olduğunu söyleyebiliriz. Oysa, [±ADIL]-türü zarflaştırıcılarda ADIL ile üsttümcenin öznesinin eşgönderimli olmadığı, dolayısıyla soyut olarak da denetlenebildiği gözlenmektedir (bkz. (25)). 9

(4') a. *[ADIL i onunla konuşup] telefon j çaldı b. *[ADIL i geçen yıl Antalya ya gidip] hava j çok güzeldi (25) a. [ADIL soy onunla konuşurken] telefon çaldı b. [ADIL soy geçen yıl Antalya ya giderken] hava çok güzeldi ADILın denetlenme türüyle ilgili bu tür ayrımlar, Türkçe öğreniminde kimi tümcelere ilişkin farklı okuma görünümlerinin açıklanmasına da yardımcı olabilmektedir. Örneğin, Ali seni ders çalışırken görmüş tümcesinde ders çalışanın Ali, sen ya da bir başkası olma olasılığı vardır. Öyleyse, bu tümcede ders çalışanın Ali ya da sen olma yorumu ADILın hem özne tarafından hem nesne tarafından seçimli olarak denetlenebilmesi olgusuyla açıklanabilir. Ders çalışanın bir başkası olma yorumu ise denetlemenin soyut olarak yapıldığını göstermektedir: (26) Ali i seni j [ADIL soy /ADIL i/j ders çalışırken] görmüş (26)da olduğu gibi, olası öncüller bulunmasına karşın ADILın soyut olarak denetlenmesi durumu zarf tümceciklerine özgü görünmektedir. Örneğin, (27a)da ADIL Ali öncülüne bağlanabileceği gibi, soyut olarak da yorumlanabilir. Oysa (28a)daki ad tümcesinde ADIL sadece öncülüne bağlanabilmektedir. Yine, (27b)de ADILın hem soyut olarak denetlendiği hem de seçimli olarak özne ya da nesne tarafından denetlendiği görülmektedir. Oysa nesne denetimli bir eylem olan zorlaeylemi ile oluşturulmuş ad tümceciğinde ADILın zorunlu olarak nesneye bağlandığı gözlenmektedir (bkz. (28b)). (27) a. Ali i [ADIL soy /ADIL i ders çalışırken] müziğin sesini kıstı b. Ali i beni j [ADIL soy /ADIL i/j ders çalışırken] hiçbir şeye zorlamıyor 10

(28) a. Ali i [ADIL i ders çalışmak] istiyor b. Ali i beni j [ADIL j ders çalışmaya] zorlamıyor Aşağıdaki örnekleri incelediğimizde, [+ADIL]-türü zarflaştırıcılar kümesi içinde ele aldığımız kimi zarflaştırıcıların sözlüksel öznelere izin verdiği görülür. (29) a. [[Güneş batıp] akşam olunca] bütün hayvanlar yuvalarına çekilmişti b. adıl [gözlerinden yaşlar akarak] ağlamaya devam etti (30) a. [Silahlar çekilip] kavga başladı b. [Geri kalan kıymadan köfte yapılarak] leziz bir yemek hazırlamak da mümkündür Brendemoen ve Csató (1987:134) ten İlk olarak (29)daki tümceleri inceleyelim. Tümceciklerin eylemlerine (bat-, ak-) bakıldığında, bu eylemlerin öznelerinin EDİCİ rolünde olmadığı, yani eylemlerin alanyazınında etkilemeli (ergative) eylem olarak adlandırılan eylem sınıfına girdiği görülür. (30)daki tümcelerde ise, tümceciklerin edilgen olduğu gözlenir. Brendemoen ve Csató (1987), Burzio (1981) e dayanarak, etkilemeli eylemlerin ve edilgen eylemlerin öznelerinin Eylem Öbeği içinde kaldığını, özne konumuna taşınmadığını ileri sürmektedirler. Buna göre, tümceciklerde yatık yazılı AÖlerin (güneş, yaşlar, silahlar, köfte) içsel üye konumunda oldukları, yani yapısal nesne görünümü sundukları söylenebilir. Aynı çizgide, Kennelly (1997) yi izleyerek geçişsiz, varoluşsal ve edilgen eylemlerin özgül olmayan öznelerinin içsel üye oldukları iddiasını da bu örnekler desteklemektedir. (29) ve (30) örneklerinin tümünde özgül olmayan özneler eylemönü konumunda olduğu için tümceler düzgündür. Buna göre, AÖler dışsal üye olarak özne durumunda 11

bulunduklarında, tümcelerin bozuk olması beklenmelidir. Örneğin (30b) tümcesinde köfte AÖsü dışsal üye olarak bulunduğunda, tümce içinde düzgün ama [+ADIL]-türü zarf tümceciği içinde bozuk olarak değerlendirilecektir: (31) a. Köfte geri kalan kıymadan yapıldı b. *[ Köfte geri kalan kıymadan yapılarak] leziz bir yemek hazırlamak da mümkündür 3.2 [+uyum] özellikli zarflaştırıcılarda özne konumu Zarf tümceciklerinin özne konumlarında adıl görünümlerini incelemek için [+uyum] özellikli zarflaştırıcılara bakmak gerekmektedir. Bu türden zarlaştırıcıları şöyle sıralayabiliriz 4 : (32) -AcAğI gibi, -AcAğI için, -AcAğI kadar, -AcAğI sırada, -AcAğI yerde, -AcAğI zaman, -AcAğInA, -AcAğInA göre, -AcAğIndAn (dolayı), -DI.. -AlI, -DI..-mI, -DIğI gibi, -DIğI halde, -DIğI için, -DIğI kadar, -DIğI sırada, -DIğI takdirde, -DIğI zaman, -DIğInA göre, -DığIncA, -DığIndA, -DIğIndAn (dolayı), -DIğIndAn beri, -masi için, -masina karşın, -masiyla birlikte, -sa [+uyum] özellikli zarflaştırıcıların ortak bir özelliği, adıla ya da sözlüksel özneye izin vermesidir. Ayrıca (33b)de de görüldüğü gibi, özne konumundaki adıl, üsttümcenin öznesi ile eşgönderimli olabileceği gibi, başkasına da gönderimi 4 [+uyum] özellikli zarf tümceciklerinde uyum, eylemcil uyum ve adcıl uyum biçimlerinde görülmektedir. (32)deki zarflaştırıcılardan sadece üçünde eylemcil uyum görülmektedir: -DI... AlI, -DI...-mI ve sa. (i) Çocuk [biz geldik geleli] konuşmuyor (ii) Çocuk [biz zili çaldık mı] koşar (iii) Çocuk [biz gelmezsek] üzülecek 12

olabilmektedir. Bununla birlikte, tümcecikteki o adılı, üsttümcenin öznesi ile eşgönderimli olamamaktadır (bkz.(33c)) 5 : (33) a. Ali [sen eve gideceğin için] çok mutlu oldu b. Ali i [adıl i / j eve gideceği için] çok mutlu oldu c. Ali i [o j/*i eve gideceği için] çok mutlu oldu (32)deki [+uyum] özellikli yapıların hemen hemen hepsinde adıl ya da sözlüksel özne bulunabilmektedir. Bununla birlikte -çok sınırlı da olsa- bu yapıların kimilerinde sözlüksel özneye izin vermeyen, sadece adıla izin veren yapılar da görülmektedir: (34) a. Hırsız i [adıl i parayı aldığı gibi] kaçtı b. *Ben [Zeynep beni gördüğü gibi] kaçtım 6 -DIğI gibi zarflaştırıcısı dışında da kimi zarflaştırıcılarda söz konusu kısıtlama var gibi görünse de bu kısıtlamalar sözdizimsel değil, kullanımbilimsel düzlemle sınırlıdır: (35) a. Ayşe [adıl tatile gideceğine] evde kaldı b. *Ayşe [Zeynep tatile gideceğine] evde kaldı (36) a. [Tatile Ayşe gideceğine] ben gittim b. *[Tatile adıl gideceğine] ben gittim 5 6 Söz konusu durumların kuramsal tartışması için bkz. Kornfilt (1987). İki tür DIğI gibi yapısından söz etmek gerekir. Bunlardan birincisinde sözlüksel özne bulunamazken, ikincisinde sözlüksel özne bulunabilmektedir: (i) Hırsız i [adıl i / *Zeynep parayı aldığı gibi] kaçtı (ii) Adam [adıl / benim yaptığım gibi] yapmadı 13

(37) a. Adam i [adıl i dilediğince] bağırabilir b.?adam [ben dilediğimce] bağırabilir Öyleyse [+uyum] özellikli zarflaştırıcılar, özne konumundaki öğeler bakımından ikiye ayrılabilir: (38) [±adıl]-türü zarflaştırıcılar (dığında-türü zarflaştırıcılar) Bu tür zarflaştırıcılarda adıla ya da sözlüksel özneye izin verilmektedir (bkz.(33)). (39) [+adıl]-türü zarflaştırıcılar (dığı gibi-türü zarflaştırıcılar) Bu tür zarflaştırıcılarda sadece adıla izin verilmektedir (bkz.(34)). Burada ayrıca kimi zarlaştırıcıların hem [+ADIL]-türü hem de [±adıl]-türü ikili görünümlerinin olduğundan da söz etmek gerekir. Zarflaştırıcılardaki bu farklılaşma uyum biçimbilimi ile sağlanmaktadır: (40) a. Funda i [ADIL i ders çalışmak için] odasına çekildi b. Funda [Erkin in ders çalışması için] radyonun sesini kıstı (41) a. Ayşe i [ADIL i bizden nefret etmekle birlikte] elbette ölmemizi istemez b. [Ayşe nin bizden nefret etmesiyle birlikte] aramızda bir düşmanlık başladı (42) a. Adam i [ADIL i benimle konuşacak yerde] müdüre çıkmış b. [Ben adama dava açacağım yerde] o bana dava açtı (43) a. Erkin i [ADIL i konuşacak gibi] davranmıyordu b. Erkin [benim konuşacağım gibi] konuşacağını sandı 14

(44) a. Funda i kendini [ADIL i oraya gidecek kadar] iyi hissetmiyordu b. Funda [benim yapamayacağım kadar] güzel resimler yapıyor 5. Sonuç Zarflaştırıcıların özne konumlarında boş kategorilerin sınıflandırılmasında sadece gönderim ilişkileri temel alındığında karşımıza iki tür durum çıkmaktadır: (45) Sadece üsttümcenin öznesine eşgönderimli boş kategoriler a. Ali i [ Ø i eve gidince] çok şaşıracak b. Ali i [ Ø i eve giderek] zaman kaybetti c. Ali i [ Ø i kitabı aldığı gibi] arkadaşına gitti (46) Üsttümcenin öznesine ve başka bir öğeye eşgönderimli boş kategoriler Ali i [ Ø i/j eve gittiğinde] ağlıyordu Ancak (45a-c) yapılarını sadece gönderim ilişkileri bakımından değil, özne konumlarında yer alabilmesi olası öğeler bakımından değerlendirdiğimizde (a)daki tümceciğin (b) ve (c)den farklı özellikler sergilediği gözlenir. (a) tümceciğinde sözlüksel özne yer alabilirken diğer ikisinde bu olanaklı değildir: (47) a. Ali [ ben eve gidince] çok şaşıracak b. *Ali [ ben eve giderek] zaman kaybetti c. * Ali i [ben kitabı aldığı gibi] arkadaşına gitti Bu defa, (47b-c) örnekleri arasındaki ayrım netleşmemiştir. Bu ayrım da uyum kategorisi içinde belirginleşmektedir. (47a) türünden yapılarda tümcecik içinde 15

uyum bulunmamaktadır. Ancak (47c) türü yapılarda tümcecik içindeki uyum, üsttümcenin uyumu ile eşdizinli görülmektedir: (48) a. Ben i [ Ø i eve giderek] zaman kaybettim b. Ben i [ Ø i kitabı aldığım gibi] arkadaşına gittim Tüm bu ayrımlar, Türkçe öğretiminde hem boş kategori/sözlüksel öğe hem de uyum kategorisinin birlikte ele alınması gerektiğini göstermektedir. Böyle bir sınıflandırma da betimlemeye ADIL/adıl ayrımının sokulmasını gerektirmektedir. Buna göre, Türkçe öğretiminde zarflaştırıcıları, sadece ADILa izin veren arak-türü zarflaştırıcılar, hem ADILa hem de sözlüksel özneye izin veren ınca-türü zarflaştırıcılar, hem adıla hem de sözlüksel özneye izin veren dığında-türü zarflaştırıcılar temelinde ele almanın yararları olacağı açıktır. Öte yandan, bu üç tür dışında sadece adıla izin veren DIğI gibi zarflaştırıcısının da dığında-türü zarflaştırıcılardan ayrılan yönü öğretim ortamında vurgulanmalıdır. Kaynakça Aydın, Ö. (2001). Evrensel Dilbilgisi çerçevesinde Türkçe öğretimi üzerine bazı uygulama ve öneriler. Yayımlanmamış doktora tezi, Ankara Üniversitesi. Brendemoen, B. ve Csató É.Á. (1987). A syntactic analysis of Turkish gerundial clauses with subject control. H.E. Boeschoten ve L.Th.Verhoeven (yay.), Studies on Modern Turkish, Proceedings of the Third Conference on Turkish Linguistics, August 13-15, 1986 (s. 121-135) içinde. Tilburg: Tilburg University Press. Çiçek, A. (1994). Türkçe ortaç ve ulaçlara ilişkin olumsuz aktarım yanlışları. Yayımlanmamış yüksek lisans tezi, Ankara Üniversitesi, Ankara. Hengirmen, M. (1994). Almanlara Türkçe Öğretimi: Kuram ve Uygulama. Ankara: Engin Yayınevi. 16

Kennelly, S.D. (1997). Nonspecific external arguments in Turkish. Dilbilim Araştırmaları 1997, 58-75. Kornfilt, J. (1984). Case marking, agreement, and empty categories ib Turkish. Yayımlanmamış doktora tezi, Harvard University. Kornfilt, J. (1987). Beyond binding conditions: The case of Turkish. H. E. Boeschoten ve L.Th. Verhoeven (yay.), Studies on Modern Turkish: Proceedings of the Third Conference on Turkish Linguistics, August 13-15 1986 (s. 105-120). Tilburg: Tilburg University Press. Uzun, N.E. (2000). Anaçizgileriyle Evrensel Dilbilgisi ve Türkçe. İstanbul: Multilingual Yayınları. 17