Vatana İhanet, Anayasal Suç, İnsanlık Suçu

Benzer belgeler
Harf üzerine ÎÇDEM. Numara

ÖZEL CEZA HUKUKU Cilt I ULUSLARARASI SUÇLAR

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

Yard. Doç. Dr. SEMİN TÖNER ŞEN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi ULUSLARARASI HUKUKTA SOYKIRIM, ETNİK TEMİZLİK VE SALDIRI

AĞIR CEZA MAHKEMESİNİN GÖREVİNE GİREN SUÇLAR 1- SOYKIRIM 23 I. GENEL OLARAK 25 II. KORUNAN HUKUKİ DEĞER 27 III. SUÇUN KONUSU 27 IV.

SOYKIRIM SUÇUNUN ÖNLENMESI VE CEZALANDIRILMASI SÖZLEŞMESI

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO

İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır:

Hazırlayan: TACETTİN ÇALIK. Tacettin Hoca İle KPSS Vatandaşlık

CEZA HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker

KİŞİSEL VERİLERİN KAYDEDİLMESİ SUÇU

HAYATA KARŞI SUÇLAR. Madde 81- (1) Bir insanı kasten öldüren kişi, MÜEBBET HAPİS CEZASI ile cezalandırılır.

CEZA HUKUKU (FĐNAL SINAVI) 1- TCK ye göre, aşağıdakilerden hangisi davayı düşüren nedenlerden biri değildir?

CEZA HUKUKU CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 15.00

Başkan M. İ. Erdost un Genel Kurulu Açış Konuşması 22 Mart 2014

Yrd. Doç. Dr. AHMET HAMDİ TOPAL. KTÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Milletlerarası Ceza Hukuku (Özgenç)

ULUSLARARASI SUÇLAR. İçindekiler. 1. GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇU (TCK m. 79) İNSAN TİCARETİ SUÇU (TCK m. 80) Onuncu Baskı için Önsöz...

YENİ TÜRK CEZA KANUNU BAĞLAMINDA İÇTİHAT MI REFORM MU?

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

TEMEL YASALAR /DÜZENLEMELER

I. Genel Bilgiler Ülkeler arasındaki hayat standartlarının farklılığı, bazı ülkelerde yaşanan ekonomik sorunlar, uygulanan baskıcı rejimler, yaşanan

ANAYASAYI İHLAL SUÇU TCK MD Av. Bayram YÜKSEKKAYA

Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür

1.Medya Hukukunun Kavram ve Kaynakları. 2.Basın ve Yayın Faaliyetleri ve Yasal Düzenlemeler. 3.Radyo ve Televizyon Yayıncılığı

Ali Kemal Yıldız Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet

Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Şiddete Karşı Ceza Hukuku Tedbirleri Almanya daki son kanun değişiklikleri ve Türk ceza hukukundaki durum

I. Korunan hukuki değer:

Cansu KOÇ BAŞAR ROMA STATÜSÜ BAĞLAMINDA İNSANLIĞA KARŞI SUÇLARDA DEVLET POLİTİKASI

2-) Türkiye de tek dereceli seçim ilk kez hangi seçimlerde uygulanmıştır? A) 1942 B) 1946 C) 1950 D) 1962 E) 1966

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

UZLAŞTIRMA KAPSAMINDAKİ SUÇLAR YETİŞKİNLER -SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR BAKIMINDAN UZLAŞTIRMA KAPSAMINDA KALAN SUÇLARA İLİŞKİN TABLO

CEZA HUKUKU- ULUSLARARASI HUKUK. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

A. Mahkememizin Başvuru Yetkisinin Olup Olmadığı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

ÜYE ROBERT CAROLAN TARAFINDAN BİLDİRİLEN KARŞIOY VE MUTABIK GÖRÜŞ YAZISI

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

Kişisel Verilerin Korunması. Av. Dr. Barış GÜNAYDIN

TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR

MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ORTAÖĞRETİM KURUMLARI YÖNETMELİĞİ. Disiplin cezasını gerektiren davranış ve fiiller

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ

SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ CEZA DAİRELERİ ARASINDA İŞ BÖLÜMÜ TASLAĞI

İçindekiler İKİNCİ BAB HÜRRİYET ALEYHİNDE İŞLENEN CÜRÜMLER. Birinci Fasıl Siyasi Hürriyet Aleyhinde Cürümler

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00

TÜRK YARGI KARARLARINDA MOBBİNG (Ankara 7. İdare Mahkemesi)

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

Fihrist FİHRİST. BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler. BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı. BİRİNCİ BÖLÜM Temel İlkeler ve Tanımlar

JANDARMANIN KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE FAALİYETLERİ VE UYGULANAN İŞLEMLER. KYAİŞ ile Mücadelede Jandarmanın Rolü

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

2016 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TEMEL HUKUK. Sosyal Düzen Kuralları

2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

12 Eylül 1980 nin Yargılanması Mümkün Müdür?

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

Dr. SALİH OKTAR. TÜRK CEZA KANUNUNDA ÇOCUK DÜŞÜRTME VE ÇOCUK DÜŞÜRME SUÇLARI (TCK. m )

Basında Sorumluluk Rejimi. Medya Ve İletişim Ön Lisans Programı İLETİŞİM HUKUKU. Yrd. Doç. Dr. Nurhayat YOLOĞLU

OSMAN KAVALA DOSYASI YARGIYI YARGILAMA

Sosyal Düzen Kuralları

5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel Suçlarla Ġlgili Bölüm. Önerilen DeğiĢiklik Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42)

GÜCLÜ DEMOKRASİ GÜCLÜ MECLİS MECLİS CUMHURBASKANINI VE BAKANLARI DENETLİYOR

Ceza Hukuku Özel Hükümler (LAW 307) Ders Detayları

SAĞLIK MESLEĞİ MENSUPLARININ SUÇU BİLDİRME YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO

CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN DA BELİRLENEN İLKELER

Şafak EVRAN TOPUZKANAMIŞ. Türk Hukukunda Anayasal Gelişmeler Işığında Vatandaşlık

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

ÖZEL HAYATIN VE HAYATIN GİZLİ ALANININ CEZA HUKUKUYLA KORUNMASI (TCK m )

Yorumluyorum. Ceza Hukuku Perspektifinden Güncel Olaylara Bakış

Ceza Hukukuna Giriş. Ceza Hukukuna Giriş (Özgenç)

CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

3. SUÇ POLİTİKASININ TEMEL İLKELERİ I. HUKUK DEVLETİ İLKESİ II. KUSUR İLKESİ III. HÜMANİZM İLKESİ

CİNSEL SALDIRILAR ACİL HEKİMİNİN SORUMLULUKLARI. Dr. Serhat KOYUNCU Gaziosmanpaşa Üniversitesi Acil tıp A.D

Kadına YÖNELİK ŞİDDET ve Ev İçİ Şİddetİn Mücadeleye İlİşkİn. Sözleşmesi. İstanbul. Sözleşmesİ. Korkudan uzak Şİddetten uzak

denetim mali müşavirlik hizmetleri

SEFERBERLİK VE SAVAŞ HALİ KANUNU

Yasal Çerçeve (Bilgi Edinme Kanunu ve Diğer Gelişmeler) KAY 465 Ders 1(2) 22 Haziran 2007

Sayı: 27/2013 İYİ İDARE YASASI. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

Haklara Tecavüz Halinde Hukuki Ve Cezai Prosedür

En İyisi İçin. I. Kanun-u Esasi gerçek anlamda anayasa bir monarşi öngörmemektedir. (x)

DİPLOMASİ AJANLARI DA DAHİL OLMAK ÜZERE ULUSLARARASI KORUNMAYA SAHİP KİŞİLERE KARŞI İŞLENEN SUÇLARIN ÖNLENMESİ VE CEZALANDIRILMASINA DAİR SÖZLEŞME 1

T. C. [İL İSMİ] CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA

Cumhurbaşkanı. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

REKABET FORUMU HUKUK EKONOMİ-POLİTİKA

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

KAMU YÖNETİMİ. 5.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

Tanzimat tan Günümüze Anayasal Gelişmelerde Temel Hakları Sınırlayan Ceza Muhakemesine İlişkin Düzenlemeler

İnsanların, sadece insan olması nedeniyle sahip oldukları devredilemez ve vazgeçilemez haklardır.

Transkript:

Vatana İhanet, Anayasal Suç, İnsanlık Suçu Ersan Şen http://www.haber7.com/yazarlar/prof-dr-ersan-sen/1385527-vatana-ihanet-anayasal-sucinsanlik-sucu Bu kavramları çok duyarız, olur olmaz yerlerde vatana ihanet ediyor, anayasal suç işliyor veya insanlık suçu işlendi sözlerinin kullanıldığını görürüz. GİRİŞ 26.05.2015 08:31 GÜNCELLEME 27.05.2015 08:11 Herhalde bu tür bir söz, içerdiği kelimelerin siyaseten yol açtığı tesir gücü sebebiyle tercih edilmektedir. Oysa bu kavramların, Ceza Hukuku bakımından ne anlam ifade ettiği ve içlerinin dolu olup olmadığı önemlidir. Darbe suçu kavramının da çokça kullanıldığı görülür, fakat bir eylemin darbe suçu olarak nitelendirilebilmesi için, öncelikle bu suçun Ceza Hukukunun ilke ve esasları kapsamında kanunla tanımı yapılmalı ve iddiaya konu edilen eylem de bu tanıma uymalıdır. Aksi halde sıkça kullanılan darbe suçu kavramı, Ceza Hukukunda karşılık bulamaz. Suçta ve cezada kanunilik prensibine göre, işlendiği sırada suç olarak tanımlanmayan ve karşılığında ceza öngörülmeyen bir eylemden dolayı kimse cezalandırılamaz. 1. Vatana ihanet kavramını; 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu nun 54. maddesinde TCK m.302 ila 339 da tanımlanan vatana karşı suçlar, 55. maddesinde savaş ihaneti ve 56. maddesinde milli savunmaya ihanet olarak ve Anayasa m.105/3 de görmekteyiz. Sorumluluk ve sorumsuzluk hali başlıklı Anayasa m.105/3 e göre, Cumhurbaşkanı, vatana ihanetten dolayı, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az üçte birinin teklifi üzerine, üye tamsayısının en az dörtte üçünün vereceği kararla suçlandırılır. Vatan ; yurt, bir kimsenin doğup büyüdüğü yer, vatandaşlık bağı ile üzerinde yaşanılan ülke olarak tanımlanabilir. Bu kavram kutsal olup, her yerde özel koruma görür. İhanet kavramı ise; kutsal sayılan değerlere el uzatma, kötülük etme, karşı gelme, hainlik, güveni kötüye kullanma, aldatma ve vefasızlık olarak açıklanabilecek bir genişliğe sahiptir. Bir kimsenin; yurduna, doğup büyüdüğü veya vatandaş olarak bağlandığı ülkesine hainlik yapmasına vatana ihanet denir. Gerek ihanet kavramının anlam genişliği ve gerekse sayısız eylem ve tasarrufun vatana ihanet olarak nitelendirilerek, bu kavramın ifade hürriyeti ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı aleyhine keyfi kullanılabilme olasılığı mutlaka gözetilmelidir. Kanun, vatana ihanetin ne şekilde gerçekleşeceğini ve hangi unsurların varlığı halinde vatana ihanet suçunun oluşacağını Ceza Hukukunun ilke ve esaslarına uygun şekilde göstermelidir. 1

Vatana ihanet kavramının tanımı, Anayasa ve kanunlarda yer almamaktadır. 07.02.1921 tarihli 1 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 2 sayılı Hıyanet-i Vataniye Kanunu, 12.04.1991 tarihinde yürürlüğe giren 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu m.23/a bendi ile yürürlükten kaldırılmıştır. 12.04.1991 tarihinde yürürlükten kaldırılan 2 sayılı Kanunun 1. maddesinde vatana ihanet tanımlanmıştır. Bu maddeye göre, Yüce Hilafet Makamı ile Saltanatı ve Ülkeyi, yedi yabancı devlet gücünden kurtarmak ve saldırıları önlemek amacıyla kurulan Büyük Millet Meclisi ne karşı sözle, fiille veya yazıyla muhalefet ve bozgunculuk eden vatan haini olarak kabul edilir. Kanunun 2. maddesine göre, Bilfiil vatan hainliği yapanlar asılarak idam edilir. Bu hainliğe katılanlar ile teşebbüs edenler, Ceza Kanunu nun 45 ve 46. maddelerine göre cezalandırılırlar. Hıyanet-i Vataniye Kanunu na göre esas olan, egemenliğin kayıtsız ve şartsız Millete ait olduğunu kabul eden 1921 Anayasası ile kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi nin korunmasıdır. 13.03.1926 tarihinde yürürlüğe girip, 1 Haziran 2005 tarihine kadar yürürlükte kalan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu nun 146. maddesinde de, Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya vazifesini yapmayı engellemeye cebren teşebbüs edenlerin idam cezasına mahkum edilecekleri, bu suça fer i olarak iştirak edenlerin de hukuki durumlarına göre idam veya ağır hapis cezası ile cezalandırılacakları ifade edilmiştir. Görüleceği üzere kanun koyucu, egemenliğin kayıtsız şartsız Millete ait olduğunun net bir göstergesi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi nin her ne şekilde olursa olsun varlığını korumayı hedeflemiştir. Kanun koyucu; mülga TCK m.146 ve yerine yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK m.311 de cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs edenlerin cezalandırılmalarını öngörürken, 2 sayılı Hiyanet-i Vataniye Kanunu nun 1. maddesi ile Türkiye Büyük Millet Meclisi ne karşı cebir ve şiddete başvurmayan, fakat sözle, fiille veya yazıyla muhalefet ve bozgunculuk edenlerin dahi en ağır şekilde cezalandırılacaklarını ifade etmiştir. Hıyanet-i Vataniye Kanunu, kabul edildiği dönemin özelliklerini, sertliğini ve tavizsiz bir şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisi ne karşı olabilecek her türlü müdahaleyi ne pahasına olursa olsun önlemeyi amaçlamıştır. 1921 yılında kabul edilen Hıyanet-i Vataniye Kanunu nda tanımlanan vatana ihanet kavramı ile Anayasa m.105/3 de yer alan vatana ihanet kavramını aynı nitelikte görmek, Hıyanet-i Vataniye Kanunu yürürlükten kaldırıldığı için vatana ihanet kavramının tanımsız kaldığını ve bu tür bir suçun olmadığını ileri sürmek isabetli değildir. Mevcut şartlarda, 2 sayılı Kanunda öngörülen vatana ihanet kavramı ile Türk Milleti nin benimsediği Türkiye Büyük Millet Meclisi ne karşı yapılacak sözlü, fiili veya yazılı muhalefet ve bozgunculuk içeren eylemleri, ifade hürriyetinin geldiği aşama da dikkate alındığında Ceza Hukuku açısından vatana ihanet kabul etmek isabetli olmayacaktır. 2

Sonuç olarak; Anayasa m.105/3 de yer alan vatana ihanet kavramı, Hıyanet-i Vataniye Kanunu nun 1. maddesinden lafzı, ruhu ve amacı itibariyle farklıdır. İsabetli olan, hangi eylemin vatana ihanet kabul edileceği konusunda bir tanımlamanın Anayasada veya kanunda yer almasıdır. Kanaatimizce, vatana ihanet kavramı Anayasada yer aldığından ve tanımının kanunla yapılacağına dair bir atıf da Anayasada yer almadığından, bu kavram Anayasada tanımlanmalıdır. Anayasanın Başlangıç, Genel Esaslar ile 14. maddesini dikkate almak suretiyle vatana ihanet tanımlamasını yapmak da doğru değildir. Mevcut durumda Türkiye Büyük Millet Meclisi nin, Cumhurbaşkanını vatana ihanetten dolayı suçladığı fiillerin vatana ihanet kavramını oluşturacağı söylenebilir. Bu düşünceye katılmamaktayız. Bizce, hangi fiillerin ve dolayısıyla suçların vatana ihanet sayılacağını ceza normları ile tespit etmek gerekir. TCK m.302 ile 339. maddeleri arasında sayılan suçlardan bazılarını vatana ihanet kapsamında değerlendirilebilir. Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar, Anayasal Düzen ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar, Milli Savunmaya Karşı Suçlar ve Devletin Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk başlıkları altında düzenlenen bir kısım suçlarda vatana ihanet kavramı temel alınmıştır. Belirtmeliyiz ki, vatana ihanet sayılabilecek her suçun ağırlığına göre ceza belirlenmiştir. Bazı suçlarda ağırlaştırılmış müebbet hapis, bazılarında da fiilin ağırlığına göre hapis cezaları öngörülmüştür. Devletin birliğini ve Ülke bütünlüğünü bozmak (TCK m.302), düşmanla işbirliği yapmak (TCK m.303), Devlete karşı savaşa tahrik (TCK m.304), temel milli yararlara karşı faaliyette bulunmak için yarar sağlama (TCK m.305), yabancı devlet aleyhine asker toplama (TCK m.306), askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma (TCK m.307), düşman devlete maddi ve mali yardım (TCK m.308), Anayasayı ihlal (TCK m.309), Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı (TCK m.310), yasama organına karşı suç (TCK m.311), Hükümete karşı suç (TCK m.312), Türkiye Cumhuriyetine karşı silahlı isyan (TCK m.313), silahlı örgüt (TCK m.314), silah sağlama (TCK m.315), suç için anlaşma (TCK m.316), askeri komutanlıkların gasbı (TCK m.317), yabancı hizmetine asker yazma, yazılma (TCK m.320), savaş zamanında emirlere uymama (TCK m.321), savaş zamanında yükümlülükler (TCK m.322), savaşta yalan haber yayma (TCK m.323), seferberlikle ilgili görevin ihmali (TCK m.324), düşmandan unvan ve benzeri payeler kabulü (TCK m.325), TCK m.326 ila 339 da sayılan Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçlarının vatana ihanet kapsamında değerlendirilmesi mümkündür. 2. Anayasal suç veya Anayasa suçu ne demektir? Anayasa bir ceza kanunu değildir. Anayasa; normların tepesinde olan, Ülkenin yönetim şekli ile kişi hak ve hürriyetlerini tanımlayan çerçeve kanundur. Anayasada yer alan kurallara aykırı hareket, anayasal suç veya Anayasa suçu olarak değerlendirilemez. Anayasada veya Türk Ceza Kanunu nda, Anayasanın değiştirilemez maddeleri ile temel hak ve hürriyetlere aykırı eylemeleri anayasal suç sayan bir hüküm bulunmamaktadır. 3

TCK m.309 da, Anayasayı ihlal suçunun tanımlandığı görülmektedir. TCK m.309/1 e göre, Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs edenler ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılırlar. Ancak bu suç, anayasal suç kavramı ile anlatılmak istenenin karşılığı değildir. Anayasal suç; Anayasa ile tanımlanan emredici kurallara, hukukun evrensel ilke ve esaslarına, kuvvetler ayrılığı ilkesi ışığında sayılan görev ve yetkilere, niteliklere aykırı düşünce veya hareketler için kullanılmaktadır. Anayasal suç kavramı siyaseten kullanılsa bile, Ceza Hukukunda anlam ifade etmez. Bir eylemin suç sayılıp failinin cezalandırılabilmesi için, suçta ve cezada kanunilik prensibi uyarınca suça konu eylemin ve cezasının kanunda yer alması gerekir. Anayasal suç adı ile geniş, muğlâk, kişi hak ve hürriyetlerine aşırı sınırlama getirme eğilimi taşıyan suç tipleri ilk bakışta etkileyici gözükse de, ifade hürriyetini ve örgütlenme hakkını kısıtlayan fikri suç ile suçta ve cezada kanunilik prensibinin öngörülebilirlik ve bilinirlik sonucuna ters düşen soyut suç kavramlarını gündeme getirmek suretiyle siyasi suç türünü genişletecektir. Siyasi suç kavramı; cebir ve şiddetle birleşmediğinde, yani ifade hürriyeti aşamasında kalıp, tehdit/manevi cebir ve örgüt kavramları ile birlikte en kolay sindirme, baskı, ceza yargılamasına ait koruma tedbirlerinin geniş olarak uygulanıp cezalandırma yöntemine dönüşebildiği suç tiplerini kapsar. 3. İnsanlık suçu ne demektir? Esasında bu tür bir suç tipi de ceza hukukuna yabancıdır. Birçok suçun koruduğu hukuki yarara bakıldığında, temelinde insanın korunması esas olup, bu esasın ihlal edildiği durumda insanlık suçu ortaya çıkar. Bu kavramın; insanın kabul edemeyeceği, insanlık onuruna, şeref ve haysiyetine ters düşen davranışların tümü için kullanıldığı görülmektedir. Bu genel kullanım elbette insanlık suçunu açıklamak için yeterli değildir. Günümüzde insanlık suçu; soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçlar olarak iki başlık altına incelenmektedir. Soykırım, henüz taraf olmadığımız Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü nün 6. maddesi ile TCK m.76 da düzenlenmiştir. Soykırım kavramı ilk defa, 2. Dünya Savaşı nın yıkıcı sonuçlarının ardından Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 09.12.1948 tarihinde kabul edilip, 12.01.1951 tarihinde yürürlüğe giren Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi ile tanımlanmıştır. Hukuka aykırı fiillerin soykırım suçunu oluşturup oluşturmadığı, bu Sözleşme ile Uluslararası Ceza Hukukunun kapsamına girmiştir. Türkiye Cumhuriyeti, milli, ırki ve dini kitlelerin kısmen veya tümü ile ortadan kaldırılmasının önlenmesi ve bu tür fiiller ile teşebbüs aşamalarının cezalandırılması amacıyla düzenlenen bu sözleşmeye, 23.03.1950 kabul tarihli ve 5630 sayılı Milli, Irki, Dini Kitlelerin Kısmen veya Tamamen İmhası Suçunun Genocide Önlenmesi ve Cezalandırılması Hakkında Söz- 4

leşmeye Türkiye Cumhuriyeti nin Katılmasının Onanmasına Dair Kanun ile bağlayıcı olarak taraf olmuştur. İşbu Kanun, 29.03.1950 günlü ve 7469 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe girmiştir. Bu Sözleşmenin Soykırım oluşturan eylemler başlıklı 2. maddesinde göre; milli, etnik, ırki veya dini bir grubu kısmen veya tamamen ortadan kaldırmak amacıyla işlenen insan öldürme, insana zarar verme, grubu ortadan kaldırmaya yönelik yaşam şartlarını değiştirme, grup içinde doğumları engelleme veya gruba mensup çocukları zorla başka bir gruba nakletme eylemleri soykırım sayılacaktır. Türkiye Cumhuriyeti nin henüz bağlayıcı olarak taraf olmadığı Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü nün Soykırım başlıklı 6. maddesinde de benzer bir tanıma yer verilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu nun Soykırım başlıklı 76. maddesinde, soykırım olabilecek eylemleri sıralamış ve cezasını ağırlaştırılmış müebbet hapis olarak öngörmüştür. TCK m.76 da bir planın icrası suretiyle işlenmesi soykırım suçunun unsuru olarak arandığı halde, bu unsura uluslararası düzenlemelerde yer verilmemiştir. Bu husus, TCK m.76 ile uluslararası sözleşmeler arasında tespit edilebilecek önemli bir farktır. Suçta ve cezada kanunilik prensibi uyarınca, insanlık suçunu bir kanunla kabul edilmiş uluslararası sözleşmede, genel veya özel ceza kanunu hükmünde görmek gerekir. İnsanlık suçu veya insanlığa karşı suç olarak adlandırılan ve İngilizcesi crimes against humanity olan bu suç tipini, henüz tarafı olmadığımız Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü nün İnsanlığa karşı suçlar başlıklı 7. maddesinde ve aynı başlıklı TCK m.77 de görmekteyiz. Statünün 7. maddesine göre insanlığa karşı suç; öldürme, toplu yok etme, köleleştirme, nüfusun sürgün edilmesi veya zorla nakil, hapsetme veya değişik yöntemlerle kişiyi hürriyetinden alıkoyma, işkence, cinsel hürriyete karşı eylemler, siyasi, ırki, milli, etnik, kültürel, dini, cinsel veya kabulü mümkün olmayan nedenlere dayalı zulüm, zorla kaybedilme, ırk ayrımcılığı, eziyet yöntemleri kullanılarak, herhangi bir sivil nüfusa karşı yaygın veya sistematik bir saldırının parçası olarak işlenen fiillerdir. TCK m.77 ye göre ise insanlığa karşı suç; kasten öldürme, kasten yaralama, işkence, eziyet veya köleleştirme, hürriyetten yoksun kılma, bilimsel deneylere tabi tutma, cinsel saldırı ve cinsel istismar, zorla hamile bırakma veya zorla fuhuşa sevk etme yöntemleri kullanılarak, siyasi, felsefi, ırki veya dini saiklerle toplumun bir kesimine karşı bir plan doğrultusunda sistemli olarak işlenen fiillerdir. İnsanlığa karşı suçlar TCK m.77 de, Roma Statüsünün 7. maddesine göre daha dar düzenlemiştir. Suçun, hem seçimlik hareketleri hem de unsurlarının TCK m.77 de daha sınırlı olduğu görülmektedir. Soykırım ve insanlığa karşı suçlarda zamanaşımı işlemez. Bu suçların örgütlü olarak işlenme- 5

sinde cezaların ağırlaştırılması öngörülmüştür. TCK m.76 ve 77 de gösterilen seçimlik hareketlerden birisinin işlenmesi, soykırım veya insanlığa karşı suçun gerçekleşmesi için yeterli olmakla birlikte, suçun manevi unsuru bakımından failde her iki maddede öngörülen özel kastın varlığının tespiti gerekir. Soykırım suçu; 29.03.1950 tarihinde yürürlüğe giren 5630 sayılı Milli, Irki, Dini Kitlelerin Kısmen veya Tamamen İmhası Suçunun Genocide Önlenmesi ve Cezalandırılması Hakkında Sözleşmeye Türkiye Cumhuriyeti nin Katılmasının Onanmasına Dair Kanun ile Türkiye Cumhuriyeti tarafından bağlayıcı olarak kabul edilmiştir. Bu tarihten önce işlendiği iddia edilen soykırım veya etnik temizlik eylemlerinden dolayı Türkiye Cumhuriyeti ne sorumluluk yüklenmesi mümkün değildir. İç hukukta cezai düzenleme ise, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu nun 76. maddesi ile kabul edilmiştir. İnsanlığa karşı suçlar; 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu nun 77. maddesinde tanımlanmış bu tarihten sonra insanlık suçu/insanlığa karşı suç kavramı Türk Ceza Hukuku na girmiştir. 6