TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU Hazırlayan: Sıla Özsümer Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı
Türkiye Düzenli Ekonomi Notu ve Raporun İçeriği Hakkında Değerlendirme Dünya Bankası geçtiğimiz günlerde düzenli olarak hazırladığı Türkiye Ekonomi Notu nu yayınlamıştır. Raporda Türkiye ekonomisinin son dönem durumu değerlendirilerek, gelecek beklentileri hakkından öngörüler paylaşılmıştır. Ülke ekonomisinde özellikle darbe girişimi sonrasında yaşadığı siyasi sorunlar dolayısıyla nın üçüncü çeyreğinde küçülme meydana gelmiştir. Hem düşüşe geçen turizm gelirleri hem de tüketici güveninde yaşanan azalmalar nedeniyle üçüncü çeyrek büyümesi bir önceki çeyreğe göre %2,7 oranında düşüş göstermiştir. Tüketici güveninin yanı sıra reel sektörde de güven endekslerinde azalma izlenmiştir. Bu oran Mart 2009 tarihinde bu yana en yüksek düşüş olarak değerlendirilmektedir. Hane halkının tüketimlerini ertelemesi ile birlikte özel tüketim ciddi bir darbe almıştır. Özel tüketim üçüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre %2,6 oranında küçülmüştür. Yatırımlar da benzer bir yönde ilerleyerek %1,7 oranında daralmıştır. Üçüncü çeyrekte ülke ekonomisine katkı yapan tek nokta kamu harcamaları olarak görülmektedir. Üçüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre kamu harcamalarında %6,1 artış gerçekleşmiştir. Dış ticarete bakıldığında ise hem ithalat hem de ihracatta düşüşler görülmektedir. Özel tüketimdeki düşüşe bağlı olarak ithalatta, dış talepteki düşüşler ve turizmdeki daralma ile (%36 oranında düşüş göstermiştir) ihracatta azalma gözlenmiştir. Özel tüketimdeki azalma imalat sektörüne de olumsuz olarak yansımıştır. Sektör üst üste üç çeyrek boyunca daralma göstermiştir. Üçüncü çeyrekte ise bir önceki çeyreğe göre %4,8 oranında küçülme göstermiştir. Üçüncü çeyrekte tarım %0,9, hizmetler %1,7 ve inşaat ise %4,6 daralma gerçekleşmiştir. Dördüncü çeyrekte ekonomik toparlanma beklenenin altında gerçekleşmiştir. İmalat ve sanayi sektörü üçüncü çeyrekte ciddi bir düşüş kaydettikten sonra Ekim ayında hızlanmaya başlamıştır. Fakat Kasım ayında yatay bir seyir izleyerek beklentilerin altında kalmıştır. Aralık ayında ülke çapında yaşanan elektrik kesintileri ile sanayi olumsuz etkilenmiştir. Tüketici kredilerindeki artış az da olsa özel tüketimde toparlanma sinyalleri göstermektedir. Fakat şirketlerin Türk Lirası nın değer kaybına bağlı olarak düşüşe geçen karlılık oranları dördüncü çeyrekte yatırım harcamalarının kısılmasına neden olmuştur. Dördüncü çeyrekte bazı Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin büyümesi ile ihracatta artış izlenmektedir. Bu kapsamda ihracat büyümeye bir önceki çeyreğe göre daha fazla katkıda bulunmaktadır. 1
Aralık ayında vergilerdeki yükseliş ve gıda fiyatlarındaki ciddi artışa bağlı olarak enflasyonda 1,5 puanlık bir yükseliş izlenmektedir. Özellikle tütün ürünleri ve otomobillerde uygulanan vergi artışının enflasyona etkisi görülmektedir. Petrol fiyatlarındaki artış Türk Lirası nın değer kaybetmesi ile birlikte enerji fiyatlarında yükselmelere sebep olmuştur. 12 aylık çekirdek enflasyon 0,5 puanlık bir artış ile %7,5 e yükselmiştir. Türk Lirası nın döviz karşısındaki değer kaybının fiyatlara yansıması ile enflasyonun 2017 yılı birinci çeyreğinden itibaren olması öngörülmektedir. Buna ek olarak olumsuz hava koşulları sebebiyle gıda fiyatlarında da yükselme beklenmektedir. Tablo1: 2014 2019 yılı Türkiye Reel Büyüme ve Tüketici Fiyatları Enflasyonu Oranları 10,0% 9,0% 8,0% 7,0% 6,0% 5,0% 4,0% 3,0% 2,0% 1,0% 0,0% 2014 2015 2017 2018 2019 Reel Büyüme 5,2% 6,1% 2,1% 2,7% 3,5% 3,7% Tüketici Fiyatları Enflasyonu 8,2% 8,8% 8,5% 9,0% 8,5% 8,0% Reel Büyüme Tüketici Fiyatları Enflasyonu Kaynak: Dünya Bankası ndan alınan veriler ile düzenlemiştir. Cari açık Eylül ile Kasım ayları arasında 1,3 milyar dolar artış göstererek 33,7 milyar dolar seviyesine yükselmiştir. Bu artışın 1,2 milyar dolarlık bölümü turizmdeki düşüşten kaynaklanmaktadır. 2017 yılında enerji fiyatlarındaki artışa bağlı olarak cari açıkta artış öngörülmektedir. 2
Tablo 2: Türkiye Cari Dengesi 2014 2019 0,0% -1,0% -2,0% -3,0% -4,0% -4,7% -3,7% -4,1% -5,0% -5,0% -6,0% -5,5% -6,0% -7,0% 2014 2015 2017 2018 2019 Cari Denge -4,7% -3,7% -4,1% -5,0% -5,5% -6,0% Kaynak: Dünya Bankası ndan alınan veriler ile düzenlemiştir. ABD Başkanlık seçimi sonrasında yeni Trump Yönetimi nin beklenenden daha hızlı bir şekilde faiz arttırması öngörüsü dolayısıyla gelişmekte olan ülkelerden finansal çıkışlar hızlanmıştır. Türkiye de yavaşlayan büyüme, yükselen enflasyon ve cari açık yatırımcıların endişelerini arttırmıştır. Merkez Bankası nın müdahaleleri yeterli bulunmamıştır. Yurtdışındaki bankaların Türk banklara borç verme konusunda daha temkinli davrandığı görülmektedir. Türk bankaların dış finansmana bağımlı olduğu göz önünde bulundurulduğunda gelecek günlerde yurtiçi piyasalarda kredi artışının yavaşlaması mümkündür. Son dönemde Türk Lirası nın hızlı değer kaybını T.C. Merkez Bankası nı faiz artırımına zorlamaktadır. Kasım ayında gerçekleştirilen düşük bir faiz artışının ardından Aralık ayında gerçekleştirilen toplantıda kısa vadeli faiz oranları değiştirilmemiştir. Bu durum döviz kurundaki değer kaybını hızlandırmıştır. Sonuç olarak Ocak ayında Merkez Bankası gecelik borç verme faiz oranını %9,25 e, geç likidite borç verme oranını ise %11 e yükseltmiştir. Bu adımlar Türk Lirası üzerindeki aşağı yönlü baskıyı azaltmıştır. Yine de devam etmekte olan değer kaybı sadece enflasyon açısından değil aynı zamanda ülkenin finansal istikrarı açısından da tehdit yaratmaktadır. Bu 3
durum şirketler için doğrudan, bankalar için ise dolaylı riskler oluşturmaktadır. Anlamlı oranda gerçekleştirilecek olan bir faiz artışı Türk Lirası nın değerinin korunması, finansal istikrar ve Merkez Bankası na olan güvenin yenilenmesi konusunda önem teşkil etmektedir. Grafik 3: T.C. Merkez Bankası Gecelik Borç Alma ve Borç Verme Faiz Oranları 12,00% 10,00% 8,00% 6,00% 4,00% 2,00% 0,00% Mart Nisan Mayıs Haziran Temmu Ağustos Eylül Kasım Ocak z 2017 Gecelik Borç Alma Faiz Oranı 7,25% 7,25% 7,25% 7,25% 7,25% 7,25% 7,25% 7,25% 7,25% Gecelik Borç Verme Faiz Oranı 10,50% 10% 9,50% 9% 8,75% 8,50% 8,25% 8,50% 9,25% Gecelik Borç Alma Faiz Oranı Gecelik Borç Verme Faiz Oranı Kaynak: T.C. Merkez Bankası ndan alınan veriler ile derlenmiştir. Grafik 4: T.C. Merkez Bankası Geç Likidite Borç Verme Oranları 12,00% 10,00% 8,00% 6,00% 4,00% 2,00% 0,00% Mart Nisan Mayıs Hazira n Temm uz Kaynak: T.C. Merkez Bankası ndan alınan veriler ile derlenmiştir. Ağusto s Eylül Kasım Ocak 2017 Geç Likidite Borç Verme 12,00% 11,50% 11,00% 10,50% 10,25% 10,00% 9,75% 10,00% 11,00% 4
Grafik 5: T.C. Merkez Bankası Gecelik Borç Alma, Borç Verme Faiz Oranları ve Geç Likidite Borç Verme Oranları 14,00% 12,00% 10,00% 8,00% 6,00% 4,00% 2,00% 0,00% Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Kasım Ocak 2017 Gecelik Borç Alma Faiz Oranı Geç Likidite Borç Verme Gecelik Borç Verme Faiz Oranı Kaynak: T.C. Merkez Bankası ndan alınan veriler ile derlenmiştir. yılında merkezi yönetim harcamalarında %15,3 oranında artış gerçekleşmiştir. Yavaşlayan ekonomik aktivite sebebiyle vergi gelirinde azalma meydana gelmiştir. Fakat faiz ve hisse geliri, sermaye geliri gibi vergi dışı kalemlerden gelir sağlanması dolayısıyla merkezi yönetim gelirlerinde %14,8 oranında artış olmuştur. Net ihracatta iyileşme doğrultusunda 2017 yılında büyümenin toparlanması beklenmektedir. 2017 yılında ekonomik büyümenin kamu harcamaları, net ihracat, özel tüketim ve yatırımlar olması beklenmektedir. AB de büyümenin artması ile ihracatta toparlanma beklenmektedir. Fakat güvenlik endişeleri dolayısıyla turizmde gerilemenin devam etmesi olasıdır. Türk Lirası ndaki değer kaybı hane halkı tüketimini azaltmasına neden olabilecektir. Benzer bir şekilde şirket bilançolarında düşüş olması mümkündür. Dolayısıyla yatırımın düşme olasılığı bulunmaktadır. Bütün bu gelişmeler çerçevesinde Dünya Bankası Türkiye nin beklenin altında büyümesi öngörmekte olup yılı büyüme tahminini %2,1 e indirmiştir. 2017 yılı için büyüme tahminini ise %2,7 olarak belirtmiştir. 5