Veysel BALCI YSSAL TD ve Ed. Öğrt.

Benzer belgeler
TÜRK VE DÜNYA EDEBİYATINDA NAZIM BİÇİMLERİ. işledikleri konulara ve ilgili oldukları alanlara göre de nazım türlerine ayrılırlar.

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR)

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ I (BEYİTLERLE KURULANLAR)

-Rubai nazım şekli denince akla gelen ilk sanatçı İranlı şair.. dır.

I. HECE ÖLÇÜSÜYLE YAZILAN HALK ŞİİRİ NAZIM BİÇİMLERİ ve TÜRLERİ. Sevgi, tabiat, övgü, yergi, evlât sevgisi, ayrılık, hasret ve aşk konularını işler.

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9

İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir.

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Kübra YILMAZ, Yudum HACIOĞLU, Kadri ŞAHİN, Abdülkadir Arslan

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır.

TÜRK HALK ŞİİRİ EDB305U KISA ÖZET

9. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

HALK EDEBİYATI. Aşk, doğa, ayrılık, özlem, ölüm, din, tasavvuf konularının yanı sıra toplum hayatını

B. ŞİİRİN AHNEK ÖGELERİ

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI

AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI

Ö n e m l i Ö z e l l i k l e r i

ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-V ÇERÇEVE PROGRAMI. 2. KURUMUN ADRESİ :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No.79 Fethiye /MUĞLA

Metin Edebi Metin nedir?

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI V BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI

3. KURUCUNUN ADI : Sinerji Eğitimcilik San. Tic. Ltd. Şti./Celal DEMİR

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

Bir şiirde anlam bütünlüğünü sağlayan en küçük birime nazım birimi denir. Türk edebiyatında değişik dönemlerde farkı nazım birimleri kullanılmıştır.

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER)

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

1908 tarihinden sonra Ziya Gökalp, RızaTevfik ve Fuat Köprülü sayesinde halk edebiyatı terimini kullanmaya başladık.

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI II BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI

I. DÖNEM. 1. Şiir İnceleme Yöntemi Şiir Okuma Manzume ve Şiir DERS KİTABI ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ... 61

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

9.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

Türk Edebiyatı X-Robots-Tag: otherbot: noindex, nofollow

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ

EDEBİYAT ADF GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT. Sanat ve Zanaat. ÜNİTE 1: GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT Güzel Sanatlar ve Edebiyat Metinlerin Sınıflandırılması

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

İÇİNDEKİLER. Sorular... 9 Ödev... 10

CEVAPLAR 1 C 2 D 3 D 4 C

HALK EDEBİYATI. Aşk, doğa, ayrılık, özlem, ölüm, din, tasavvuf konularının yanı sıra toplum hayatını

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı

ESKİ TÜRK EDEBİYATINDA ŞEKİL VE TÜR BİLGİSİ ESKİ TÜRK EDEBİYATINDA ŞEKİL BİLGİSİ

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ...

Tarih İçinde Türk Edebiyatı

GAZETE. *ilk resmi turkçe gazete: Takvim-i Vekayi *ilk yarı resmi gazete: Ceride Havadi *ilk özel gazete

Günlük olayları özel bir görüş ve düşünceye bağlayarak yorumlayan ciddî veya nükteli fikir yazılarına denir. EDEBİYAT BİLGİLERİ

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü

GARİP AKIMI (I. YENİ)

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...III

ÝÇÝNDEKÝLER TEMA 1. Anlam Bilgisi. Yazým Bilgisi. Dil Bilgisi. SÖZCÜK ANLAMI...15 Gerçek, Yan ve Mecaz Anlam...15 Deyim...15

LYS. Lisans Yerleştirme Sınavı. Öğretmenin defteri

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL ÇORUM ADA ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI III BİLİM GRUBU ÇERÇEVE PROGRAMI

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III

ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI:

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KDZ.EREĞLİ ANADOLU LİSESİ 11. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

O.Ö. 100 Temel Eser. Kategori: Türk Şiiri Çarşamba, 28 Nisan :21 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 6397

ÜNİTE 10 YAZILI ANLATIM TÜRLERİ II. TÜRKDİLİ Okt. Ahmet AKPINAR İÇİNDEKİLER HEDEFLER

DESTAN DÖNEMI TÜRK EDEBIYATI. Destan Dönemi

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu :Üniversite Derece Alan Üniversite Yıl Türk Lisans. Halk Atatürk Üniversitesi Türk Halk Hacettepe Üniversitesi 1971

SBS İlköğretim 6 Türkçe Müfredatı

İ.Ö 100 Temel Eser. Kategori: Şiir Salı, 11 Ağustos :32 tarihinde yayınlandı. Gösterim: / 7 Phoca PDF. Çanakkale içinde aynalı çarşı

METINLERIN SINIFLANDIRILMASI. Metinlerin Sınıflandırılması

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DERS MÜFREDATI/PROGRAMI.

EKİM ÜNİTE II ÖĞRETİCİ METİNLER

temlerini işlediği şiirlerinden bazıları: Yol Düşüncesi, Sessiz Gemi, Rintlerin Akşamı, Ufuklar, Mehlika Sultan.

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM

LYS EDEBİYAT ÖZET ÇÖZÜMLERİ TEST 1

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

EMİN TÜRK EDEBİYATI. Günümüz Türkçesi. 2.ünite. Hayır etmek (insanlar arası ilişki) Birine bin (inanç sistemi) gazel.

DİVAN EDEBİYATI. Divan edebiyatı, Türklerin, on üç ve on dokuz yüzyıllar arasında Anadolu da

LYS EDEBİYAT ÖZET ÇÖZÜMLERİ TEST 1

Müşterek Şiirler Divanı

Sunum ve Sistematik 1. BÖLÜM: METİNLERİN SINIFLANDIRILMASI

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

Yazı Menu. - Beş Hececiler - FARUK NAFIZ ÇAMLIBEL - ENİS BEHİÇ KORYÜREK - HALİT FAHRİ OZANSOY - YUSUF ZİYA ORTAÇ - ORHAN SEYFİ ORHON

DÜZYAZI (NESİR) TÜRLERİ

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

divan edebiyatı Aruz ölçüsü

LYS 3 DENEME-5 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 3 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI TESTİ KAZANIM NO KAZANIMLAR. 26/05/2014 tarihli LYS-3 deneme sınavı konu analizleri

Sade Nesir: Halkın konuştuğu dilden fazla uzaklaşılmadan oluştumuştur.

SEYYİT MAHMUT HAYRANİ ANADOLU LİSESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

Transkript:

Veysel BALCI YSSAL TD ve Ed. Öğrt. GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT Güzel sanatların sınıflandırılması Geleneksel sınıflandırma Görsel sanatlar: (plastik sanatlar)resim, heykel, mimari İşitsel sanatlar (fonetik): müzik, edebiyat Karma sanatlar(ritmik): sinema, tiyatro, opera, operet bunlar hem görsel hem işitsel sanatlar EDEBİ METİNLERİN SINIFLANDIRILMASI 1. COŞKU VE HEYECANI DİLE GETİRENLER 2. OLAY ÇEVRESİNDE OLUŞAN METİNLER A. Anlatmaya bağlı metinler: Masal, destan, hikâye, roman, halk hikâyeleri, mesnevi, manzum hikâye, fabl B. Göstermeye bağlı metinler: Geleneksel tiyatro: karagöz, orta oyunu, meddah, köy seyirlik oyunu Klasik tiyatro: trajedi, komedi. Modern tiyatro: Dram, melodram, piyes, feeri, müzikli tiyatro, opera, operet, komedi müzikal, bale 3. ÖĞRETİCİ METİNLER Tarihi metinler, felsefi metinler, bilimsel metinler, gazete çevresinde gelişen (makale, deneme, sohbet, fıkra, eleştiri, röportaj, mülakat, fıkra), kişisel hayatı konu alan metinler( hatıra, biyografi, otobiyografi, gezi, mektup, günlük) Bağlaşıklık Metni oluşturan sözcükler ve cümlelerin dil bilgisi kurallarıyla birbirine bağlanmasına denir. Bağlaşıklığa uyulmadığında yapısal anlatım bozuklukları ortaya çıkar. Bağdaşıklık Metni meydan getiren parçalar arasındaki anlam ilişkisidir. Bağdaşıklığa uyulmadığında anlamsal anlatım bozuklukları ortaya çıkar. Kurmaca Gerçek olmayan, kurgulanan edebi eser. Makaleler, deneme, anı ve gezi yazısı gerçekliğin doğrudan ifade edildiği metinlerdir. Hikâye, masal, roman, destan, mesnevi, fabl, halk hikayesi ise kurmaca gerçekliğin anlatıldığı edebi metinlerdir Zihniyet Bir dönemdeki dini, siyasi, ekonomik, sivil, askeri hayatın duygu, anlayış, zevkler bütünü. O devrin modalarıdır. Bireysel fraklılıklar dışında bir toplumdaki bireylerde ortak olan inançlar, yargılar ve temsiller bütünüdür. Bir toplum ve kültürün üyelerinin ortak tutumlarıdır. O toplumda hâkim olan düşüncelere dini inanışlar, sosyal, yaşam, kültürel unsurlar, toplumun yaşayış biçimi vs. sanat eseri de doğrudan veya dolaylı olarak dönemini yansıtır. 1. COŞKU VE HEYECANI DİLE GETİREN METİNLER (ŞİİR) Şiirde ahenk (ses ve ritim) Ahenk: kelimelerin birbiriyle ses ve anlam bakımından bütün olması İç ahenk: konun işlenişinden ve kelimeler arasındaki ses uyuşmasından ileri gelen ahenk Dış ahenk: ölçü, redif, ve uyak gibi şiirin dış unsurlarının oluşturduğu ahenk Vurgu: bazı kelime ve hecelerin diğerlerine göre daha baskılı söylenmesidir. Tonlama: anlatılmak isteneni etkili biçimde ifade etmek için ses tonunu değiştirmek. Asonans: Mısralarda aynı ünlü harfin tekrarlanmasından oluşan ahenktir. Senin kalbinden sürgün oldum ilkin Bütün sürgünlüklerim bir bakıma Bu sürgünün bir süreği Aliterasyon: Dizelerde aynı ünsüz seslerin kullanılmasıdır. Gül gülse daim ağlasa bülbül acep değil Zira kimine ağla demişler kimine gül Vezin (ölçü): Ahengi sağlamak, şiire belli bir düzen vermek için şiirde çeşitli ölçüler kullanılır. Hece ölçüsü Şiirdeki tüm dizelerin aynı hece sayısında olmasına hece ölçüsü, dizenin belli bölümlere ayrılmasına duraklama bu bölümlere durak denir. Derinden derine + ırmaklar ağlar = 11 Uzaktan uzağa+ çoban çeşmesi = 11 Karabağ'da + talan var = 7 Beni derde + salan var = 7 Çek sancaktar + sancağı = 7 Gözü yolda + kalan var = 7 Aruz ölçüsü Dizelerdeki hecelerin açık, kısa ( sonu ünlü ile biten hece); uzun, kapalılık (sonu ünsüz ile biten hece ) esasına göre ayarlanması. Mısra sonları daima kapalı kabul edilir. Uzun heceler kapalı. Dinle neyden kim hikâyet itmede Ayrılıklardan şikâyet etmede -. - - -. - - -. -

Serbest Vezin Şiirde mısraların sıralanışı herhangi bir kurala bağlı değildir. Mısralar değişik uzunlukta olabilir. Şiirde akıcılık ve ahenk unsurları bulunabilir. Ancak anlamın önüne geçemez. Edebiyatımızda Cumhuriyet'ten sonra 1940'lı yıllarda Garipçiler adıyla I. Yeni'ler serbest vezinle şiir yazmışlardır. KAFIYE (UYAK) Mısra sonlarında bulunup yazılış ve okunuşları aynı, anlam veya görevleri farklı olan kelimelerin, eklerin benzerliğine kafiye denir. Kafiye şiirin ahenk gücünün artmasını, hafızalarda kalmasını ve sairin yeni buluşlar yapmasını sağlar. Nihayet ben ağlarken toprağın yüzü güldü Sokaklardan caddeye doğru sesler döküldü Not: Kafiye daima kelimenin kök veya gövdesinde aranır. Kelimenin kök veya gövdesi bulunduktan sonra burada bulunan ses benzerlikleri kafiyeyi verir. REDİF Mısra sonlarındaki yazılışları, anlamları ve görevleri aynı olan eklerin, kelimelerin tekrarına denir. Redif bir ek, bir kelime, bir kelime grubu veya bir cümlecik olabilir. Rediften geriye kalan kısım anlamlı olmalıdır. Redif genellikle kafiyeden sonra gelir. Kafiyeden sonra redif olmayabilir. Savrulmada gül simdi havada Gün dogmada bir başka diyarda Her sabah başka bahar olsa da ben uslandım Uğramam bahçelerin semtine gülden yandım KAFİYE ÇEŞİTLERİ 1. Yarım Kafiye Tek ses benzerliğine dayanan kafiyeye denir. Genellikle bir sessiz harfin benzerliğine bağlıdır. En çok Halk Edebiyatında kullanılır. Döndüm dolaştım ben gurbet illeri Dünyaya çıkmaya yol bulamadım Bahçelerde gördüm birçok, gülleri Sevdiğime benzer gül bulamadım Bari kapıdan kaçmasan Göçküncü gibi göçmesen Ölüm şarabın içmesen Ah nideyim ömrüm seni 2. Tam Kafiye Mısra sonlarında bir ünlü harf ile ünsüz harfin benzeşmesi sonucu meydana gelen kafiye türüdür. Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden Birçok seneler geçti dönen yok seferinden Not: Mısra sonlarında bulunan, uzun hece oluşturan sesli harfler de tam kafiye olur. Ya Rab bela-yi aşk ile kil aşinâ beni Bir dem bela-yi aşktan etme cüdâ beni 3. Zengin Kafiye Mısra sonlarında üç veya üçten fazla sesin benzerliği ile meydana gelen kafiye türüdür. O zaman başından aşkındı derdi Mermeri oyardı taşı delerdi Küçükken derdi ki dadım Çoğu gitti azı kaldı Büyüdüm ihtiyarladım Çoğu gitti azı kaldı 4. Tunç Kafiye Kafiye oluşturan kelimelerden birinin diğer mısradaki son kelimenin içinde geçmesiyle meydana gelen kafiye türüdür. Çınla ey coşkun deniz kayalıklarda çınla Ser bütün kumsalları o dolaşık saçınla O dolaşıkla sar bütün kumsalları Batır bütün yelkenlileri, parçala hep salları 5. Cinaslı Kafiye Yazılışları ve okunuşları aynı oldukları halde anlam ve görevleri farklı olan kelimelerin (sesteş) tekrarı ile oluşan kafiye türüdür. Ey kimsesizler, el veriniz kimsesizlere Onlardır ancak el verecek kimse sizlere Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç

DİZİLİŞLERİNE GÖRE KAFİYELER (KAFİYE DÜZENİ, KAFİYE ÖRGÜSÜ) Mısraların son seslerine bakılarak şiirin kafiye düzeni çıkarılır. Kafiye düzeninin çeşitleri vardır: 1. Düz Kafiye Alt alta gelen mısraların birbirleriyle kafiyeleşmesine düz kafiye denir. Her iki mısraın kendi arasında kafiyelenişi de düz kafiyedir. (aa, bb, cc,...) Buna mesnevi tipi de denir. Ayrıca koşma tipi de vardır. (aaab) Cihana bir daha gelmez hayal edilse bile Avunmak istemeyiz böyle bir teselliyle Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan Ve arkamda güneş doğmayan büyük kapıdan 2. Çapraz Kafiye Bir dörtlükte, birinci mısra ile üçüncü mısraın ikinci mısra ile dördüncü mısraın kafiyeli olmasıdır. "abab" seklinde gösterilir. Beyaz beyazdı bulutlar Gölgeler buğulu derin Ah o hiç dinmeyen rüzgar Ve uykusuz çiçeklerin HALK ŞİİRİ NAZIM BİÇİMLERİ ve TÜRLERİ A. ANONİM HALK ŞİİRİ NAZIM BİÇİMLERİ Mani Sözlü, anonim edebiyat ürünlerindendir. Dört mısradan meydan gelir. Yedili hece ölçüsüyle söylenir. Uyak düzeni aaxa şeklindedir. Sevgi, tabiat, övgü, yergi, evlât sevgisi, ayrılık, hasret ve aşk konularını işler. İlk iki mısra doldurmadır, konuya giriş için söylenir. Son iki mısrada ise asıl söylenmek istenen verilir. Maniye Azerbeycan bayati, Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesinde ve Trakya da hoyrat denir. Dört dizeden oluşan ve her dizesinde hece sayısı eşit olan manilere düz mani denir. İlk iki dizesi yedi heceden daha az olan manilere kesik mani denir. Kesik maniler genellikle cinaslı manilerdir. Cinaslı manilerde mısra sayısı dörtten fazla olabilir. Düz maninin sonuna aynı uyaklanış düzeni içinde birkaç dize daha eklenirse bu tür manilere de artık mani, yedekli mani ya da ayaklı mani denir. a a b a c a şeklinde kafiyelenir. Düz Mani Bahçenizde dut var mı Havada bulut var mı Ben yârimi kaybettim Bulmaya ümit var mı Cinaslı, kesik Mani O yar gözün Kim görmüş o yâr gözün Aslan gücünden düşse Karınca oyar gözün 3. Sarma Kafiye Bir dörtlükte; birinci mısra ile dördüncü mısraın ve ikinci mısra ile üçüncü mısraın kafiyeli olmasına sarma kafiye denir. Dörtlük sayısında sınırlama yoktur. (abba. cddc.effe... ) şeklinde gösterilir. Her şey yerli yerinde, havuz başında servi Bir dolap gıcırdıyor, uzaklarda durmadan Eşya aksetmiş gibi tılsımlı bir uykudan Sarmaşıklar ve böcek sesi sarmış evi Bu yalan dünyada, bu can kafeste, Yaprak döker dalın kış olur dağı, Güllere bezense gönlünün bağı, Azalır ömrümüz her bir nefeste Şiir dili İmge: İnsan, hayatı ve dünyayı soyut, somut yönleriyle ifade eden doğal dile ait göstergelerin (kelime, kavram) anlayışların sınırlılığı; insan duygusu, düşüncesi ve hayallerinin sınırsızlığı, evrenin zenginliği ve belirsizliği farklı düşünce, duygu ve hayallerin yeni olay ve durumların zihinde oluşturduğu görüntü ve tasavvurların mecazlar ve söz sanatlarıyla ifade edilmesidir. Artık Mani Ağlarım çağlar gibi Derdim var dağlar gibi Ciğerden yaralıyım Gülerim sağlar gibi Her gelen bir gül ister Sahipsiz bağlar gibi Türkü Özel durumlarda ya da ezginin, sözlerin çeşitlemesine göre ninni, ağıt, deyiş, hava adları da kullanılmaktadır. Çağdan çağa ve yöreden yöreye içerik ve şekil olarak değişiklikler gösterebilir. Aşk, doğa, güzellik, kahramanlık, sosyal konular türkülerin konusunu oluşturur. Türküler aynı zamanda aşık edebiyatı nazım şeklidir. Yani söyleyeni belli türküler de vardır. Kendine özgü bir ezgiyle söylenir. 8 li ve 11 li hece kalıbıyla söylenir. Bent ve kavuştak olmak üzere iki bölümden oluşur. Hecenin sekizli ve on birli ölçüleriyle yazılır. Türküler ezgilerine göre divan, usulsüz, bozlak, koşma, hoyrat, kayabaşı, Çukurova gibi çeşitlere ayrılır.

Ninni Sözlü edebiyatın ürünlerindendir. Anonim olmakla beraber söyleyeni belli olan ninniler de vardır. Ağıt Sevilen birinin, ölümünden ötürü duyulan acıyı getiren anonim halk edebiyatı ürünüdür. Ağıtlar biçim ve uyak bakımından koşmaya benzer. AŞIK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ Aşık edebiyatı nazım tür ve çeşitleri çoğunlukla sözlü ürünlerdir. Ancak şehirde yaşamış, okumuş yazmış olan aşıklarla günümüzde yaşamakta olan aşıklar şiirlerini yazarlar. Koşma Âşık edebiyatında en çok sevilen ve kullanılan nazım şeklidir. Dört dizeli bentlerden oluşur. Dörtlük sayısı 3-5 arasındadır. 11 li hece ölçüsüyle 6+5 ya da 4+4+3 duraklı olarak söylenir. Uyak düzeni abab cccb dddb... şeklindedir. İlk dörtlüğün uyak düzeni xbxb ya da aaab şeklinde de olabilir. Ziyadeli koşmalara ayaklı koşma denir: ab(b)ab(b) cccb(b) dddb(b)... Şair son dörtlükte mahlâsını söyler. Koşmalar genellikle lirik konularda söylenir. Aşk, güzellik, tabiat, sevgi vb konular işlenir. Karşılıklı konuşma (dedim-dedi) biçiminde olan koşmalar da vardır. Konu bakımından Divan Edebiyatı'ndaki gazele benzer. Önemli koşma şairleri Köroğlu, Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan, Gevherî, Erzurumlu Emrah, Âşık Ömer. Koşmalar konularına göre : a. Güzelleme İnsan, tabiat, aşk, sevgi sevgilinin güzelliklerinden bahseden şiirlerdir. Lirik şiirlerdir. En önemli şairi Karacaoğlan dır. b. Koçaklama Coşkun ve yiğitçe bir üslûpla yiğitlik, kahramanlık ve savaş konularını işler. Epik şiirlerdir. Edebiyatımızda Köroğlu ve Dadaloğlu koçaklama şairi olarak tanınır. c. Taşlama Bir kimseyi veya toplumun bozuk yönlerini eleştirmek için yazılan şiirlerdir. Bu şiirlerde şair son derece acımasızdır. Aşık Dertli, Bayburtlu Zihni, Ruhsati ve Develili Seyrani önemli taşlama şairleridir. Divan edebiyatındaki adı hicviye dir. d. Ağıt Sevilen bir kişinin ölümünden duyulan üzüntüyü dile getirmek amacıyla ve koşma nazım şekliyle yazılan şiirlerdir. İslamiyet öncesindeki adı sagu, Divan edebiyatındaki adı mersiye dir. Semai Aruzla ve heceyle yazılan olmak üzere iki türlü semai vardır. Karıştırılmamalı. Semai sekizli kalıpla yazılır. Kendine özgü bir ezgiyle söylenir. Dörtlük sayısı 3-5 arasındadır. Uyak düzeni koşmayla aynıdır. Sevgi, güzellik, ayrılık ve doğa konularını işler. Karacaoğlan ve Erzurumlu Emrah bu alanda meşhurdur. Varsağı Toroslardaki Varsak (Avşar) boyunun özel bir ezgiyle söylediği nazım biçimidir. Sekizli hece ölçüsü ile söylenir. Dörtlük sayısı 3-5 arasındadır Kendine özgü bestesi vardır. Epik şiirlerdir. Kafiyelenişi koşmayla aynıdır. Sert, yiğitçe bir söyleyişi vardır. Hayattan ve talihten şikâyet gibi konular da işlenir. Genellikle bre, bre hey, hey, be hey gibi ünlem sözcükleri ve ezgisiyle semaiden ayrılır. Dadaloğlu ve Karacaoğlan varsağılarıyla ünlü iki şairdir. Destan Âşık şirinin en uzun nazım biçimidir. (Anonim destanlardan farklıdır.) Dörtlük sayısı konuya göre değişir ve dize sayısında sınır yoktur. Savaşlar, kahramanlıklar, ayaklanmalar, kıtlıklar, doğal afetler, salgın hastalıklar, eşkıya ve ünlü kişilerin serüvenleri, gülünç olaylar, toplumsal taşlama ve eleştiri, atasözleri, hayvanlar destanlara konu olur. Destan koşma gibi kafiyelenir: abab cccb dddb... İlk dörtlüğün uyak düzeni: xbxb şeklinde de olabilir. Hecenin daha çok on birli kalıbıyla yazılır/söylenir. Sekizli kalıpla söylenenler de vardır. Destanların kendine özgü bir ezgisi vardır. Destanda da şair son dörtlükte mahlâsını söyler. Seyranî ve Âşık Ömer bu alanda ünlüdür. Aşık edebiyatı nazım şekillerinden olan destan, milletlerin tarihine ait kahramanlıkları konu edinen, halkın ortak mali olan destanlarla karıştırılmamalıdır. TEKKE TASAVVUF EDEBİYATI NAZIM TÜRLERİ Dinî-Tasavvufî Türk edebiyatına Tekke edebiyatı da denir. İlahi Allah aşkını konu edinen, Tanrıyı övmek, ona yalvarmak için yazılan/söylenen şiirlerdir. Özel bir ezgiyle okunur. İlâhîleriyle en çok Yunus Emre (XIII. yy.) ünlenmiştir. İlâhî 7, 8 ve 11 li hece ölçüsüyle söylenir. Dörtlük sayısı 3-7 arasındadır. Kafiye düzeni koşmaya benzer: abab cccb dddb... İlk dörtlüğün uyak düzeni xbxb ya da aaab şeklinde de olabilir.

Nefes Bektaşî şairlerinin yazdıkları tasavvufî şiirlerdir. Hecenin 8 li ve 11 li kalıpları kullanılır. Nefeslerde genellikle tasavvuftaki vahdet-i vücut (varlığı birliği) kavramı anlatılır. Bunun yanı sıra Hz. Muhammet ve Hz: Ali için övgüler de söylenir. Nefeslerde kalenderane ve alaycı bir üslûp göze çarpar. Edebiyatımızda Pir Sultan Abdal nefesleriyle ünlüdür. Nutuk Tekke önderlerinin tarikate yeni giren dervişlere tarikatin ilkelerini öğretmek amacıyla söyledikleri didaktik şiirlerdir. 11'Ii hece ölçüsü ile söylenir Devriye İlâhîye benzer. Ezelden beri var olan insan ruhunun Allah tan gelip tekrar Allah a dönmesi düşüncesini işleyen şiirlerdir. Felsefi yönü ağırlıktadır. 11'li hece ölçüsü kullanılır. Şathiye (Şathiyat-ı Sofiyane) Dinin ilkelerinden, inançlardan teklifsizce ve alaycı bir dille söz ediyormuş gibi söylenen şiirlerdir. Görünüşte saçma sanılan bu şiirler aslında toplumun ve insanların eleştirisini yapmakta ve tasavvuf kavramlarını anlatmaktadır. İlâhîler tarikatlara göre türlü adlar alır: Mevlevîlerde âyin, Alevilerde deme (deyiş, deme), diğer tarikatlarda de cumhur ya da ilâhî denir. ARUZ ÖLÇÜSÜYLE YAZILAN HALK ŞİİRİ NAZIM BİÇİMLERİ Kendilerini Divan şairleri kadar güçlü göstermek isteyen bazı halk şairleri aruz ölçüsüyle şiir söylemişlerdir. Birkaç şair başarılı olmuştur. Çünkü aruz ölçüsüyle şiir yazmak kolay değildir. Bunlar Divan, Selis, Kalenderi, Satranç, Semai, Vezn-i Aher dir YENİ TÜRK ŞİİRİ NAZIM BİÇİM ve TÜRLERİ Terza-Rima Servet-ı Fünun şairleri tarafından batıdan alınarak edebiyatımıza kazandırılmış nazım biçimidir. Üç dizeli bentlerden oluşur, son bent tek dizeden meydana gelir. Kafiye düzeni örüşük kafiyedir. aba bcb cdc e İtalyan, Fransız edebiyatından oradan da bize geçmiştir. Sone Edebiyatımıza Servet-i Fünun devrinde girmiştir. On dört mısradan oluşur. Özellikle lirik konular işlenir. Kafiye şeması: abba abba ccd ede şeklindedir. Ama şu şekillerde de kafiyelenebilir. abba abba ccd eed veya abab cdcd eff egg İtalyan edebiyatından Fransız edebiyatına oradan da bize geçmiştir. İki dörtlükle iki üçlükten (toplam 14 mısra) oluşur. Triyole On mısralı bir nazım biçimidir. aaaa aabb bb Balad 14. yy.da doğmuş dans şarkısıdır. Gülünç ve acıklı olayları dile getiren şiirlerdir. Bir çeşit manzum masaldır. Üç uzun bir kısa bentten (sunu parçası) oluşur. Genellikle çapraz kafiye kullanılır. Edebiyatımızda fazla yaygın değildir. Serbest Müstezat Müstezat ın daha özgürce kullanılmış biçimdir. Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati şairlerince kullanılmıştır. Serbest müstezatta nazım nesre yaklaştırılmıştır, belirli bir kafiyeleniş görülmez. Mensur Şiir Düz yazı şiirdir. Özellikle seci (düzyazıda iç kafiye) ve aliterasyonlarla (belirli ünsüzlerin tekrarı) yazılır. Edebiyatımıza Halit Ziya Uşaklıgil (Mensur şiirler, Mezardan sesler) tarafından kazandırılmıştır. Serbest Nazım Genel anlamda ölçü ve uyak kurallarına bağlı olmayan şiirdir. Serbest şiir Türk edebiyatına Servet-i Fünun döneminde Batı edebiyatından alınarak yeni Türk şiirine uygulanmış bir biçimdir. Serbest şiirde dizelerin uzunluk kısalıkları, uyak, redif, uyak düzeni, nazım birimi gibi nazmın bağlayıcı unsurları önemsenmez. Hatta bu unsurlardan mümkün olduğunca kaçılır. Ama tamamen kafiyesiz ve redifsizdir de diyemeyiz. Serbest şiirde bu şekil serbestliğinin yanı sıra içerik bakımından da bir serbestlik vardır. Nazmın belli kalıplarına uyularak yazılan, söylenen şiirlerde konularda belli ve sınırlıdır. Serbest şiirde ise konular sınırsızdır. DİVAN ŞİİRİ NAZIM BİÇİMLERİ ve TÜRLERİ Divan şiiri nazım şekil ve türleri -şarkı ve tuyuğ hariç- Arap ve Fars edebiyatlarından alınmıştır. Genellikle beyit ve dörtlük, nazım birimi olarak kullanılmıştır. NAZIM BİÇİMLERİ Mısra Şiirdeki anlamı, ölçülü ve anlamlı, bir satırlık nazım parçasıdır. Divan şiirinde bir şiire bağlı olmayan, başlı başına bir anlamı olan mısralara azade mısra denir. Vecize düzeyine yükselmiş mısralara mısra-ı berceste denir.

Ol mahiler ki derya içredir deryayı bilmezler. (Hayalî) Beyit Aynı ölçüde ve anlamca birbirine bağlı iki dizeden oluşan nazım birimidir. Gül-endam bir al şala bürünsün yürüsün Ucu gönlüm gibi ardınca sürünsün yürüsün. Bent Bir manzume meydana getiren bölümlerin her biri( bölüm,küme) mısra sayısı belli değil 4,5,6 A. Nazım Birimi Beyit Olanlar Gazel Divan şiirinde en çok kullanılan nazım şeklidir. Aşk, sevgi, güzellik ve içki konularını işleyen şiirlerdir. Lirik bir nazım biçimidir. Beyitlerle yazılır. Beyit sayısı 5-15 arasındadır. Beyitler arasında genellikle konu bütünlüğü olmaz. Gazelde bütün beyitler arasında konu birliği varsa yekahenk gazel denir; her beyti aynı söyleyiş güzelliğindeyse yek-avaz gazel denir. İlk beytine matla (doğuş yeri) denir. Son beytine makta (kesme yeri, sonuç) denir. Şairin mahlâsını söylediği beyte (genellikle son beyit) mahlâs beyti denir. Gazelin en güzel beytine de beytül-gazel ya da şah beyit denir. Kafiye düzeni: aa xa xa xa xa xa.. Beyitler arasında mısra içinde bulunan kafiyeli gazele musammat gazel denir. Dolsun yine peymâneler olsun tehî humhâneler Raks eylesin mestâneler mutribler gittikçe negam Nef î Divan edebiyatında Fuzuli, Baki, Nedim, Necati, Taşlıcalı Yahya, Naili ve Şeyh Galip önemli gazel şairleridir. KASİDE Beyit sayısı genellikle 33-99 arasındadır. Ama daha az veya çok da olabilir. Kafiyelenişi gazeldeki gibidir: aa xa xa xa xa xa... (x ler serbest kafiyedir) Türüne, giriş bölümünün konusuna veya redifine göre isimlendirilebilir. Rediflerine göre: Su Kasidesi (Fuzulî), Güneş Kasidesi (Ahmet Paşa)... Konularına göre tevhit, münacat, naat, methiye olmak üzere türlere ayrılabilir. İlk beytine matla; son beytine makta; en güzel beytine beytü l-kasid; mahlâs beytine de taç beyit denir. Nefi, kasideleriyle meşhurdur. Nesib (teşbib) Kasidenin giriş bölümüdür. Şiir yönünden en ağır basan bölümdür. Bir tabiat tasvirinin yapıldığı veya sevgilinin güzelliklerinin anlatıldığı bölümdür. Bu bölümün konuları bahar, kış, yaz, Ramazan, bayram, nevruz, hamam, gül, sümbül, güneş, söz ustalığı, kalem, gece, savaş, at veya bir güzel olabilir. Kasideler bu bölümde ele alınan konuya göre adlandırılır. Girizgâh Asıl konuya giriş yapmak üzere düzenlenmiş en fazla iki beyitlik bölümdür. Medhiye Kasidenin sunulduğu kişinin, yani padişahın veya bir devlet büyüğünün övüldüğü bölümdür. Bu bölümde abartılı ve sanatlı bir övgü vardır. Tegazzül Şairin, genellikle medhiyeden sonra bir gazel söylediği bölümdür. Her kasidede bulunmaz. Fahriye Şairin kendini övdüğü bölümdür. Burada da şair abartılı bir ifade kullanır. Dua Şairin, kendisi ve övdüğü kişi için Allah tan yardım dilediği bölümdür. Bu bölümde şairin mahlâsı geçer ve bu mahlâs beytine taç beyit ya da şah beyit denir. Konularına göre kasideler: Tevhid Allah ın birliğini ve yüceliğini konu edinen ve kaside nazım biçimiyle yazılan şiirlerdir. Münacat Allah a yalvarıp yakarılan ve ondan af dilenen şiirlerdir. Genellikle kaside nazım şekliyle yazılırlar. Naat Hz. Muhammed i öven ve kaside şekliyle yazılan şiirlerdir. Hz. Muhammed in türlü vasıfları ve mucizeleri anlatılır. En tanınmış naat Fuzuli nin Su Kasidesi dir. Mersiye Ölen kişilerin ardından söylenen yas şiirleridir. İslamiyet öncesi edebiyattaki adı sagu, halk edebiyatındaki adı ise ağıt tır. Genellikle terkib-i bend ve kaside nazım şekliyle yazılır. Kasidenin Bölümleri:

Medhiye Ünlü bir kişiyi övmek için kaside şekliyle yazılan şiirlerdir. Ya padişah, vezir, şeyhülislâm gibi yaşayan devlet büyüklerine ya da 4 halife ve başka din-tarikat ulularına yazılır. Hicviye Herhangi bir kişiyi ya da düşünceyi yermek amacıyla kaside veya kıta nazım biçimleriyle yazılan şiirlerdir. En ünlü hicviye şairi Nefi dir. MESNEVİ İran edebiyatından alınmıştır. İran edebiyatında Firdevsî nin Şehname si ünlüdür. Klâsik halk hikâyeleri, destanî konular, aşk hikâyeleri, savaşlar, dinî ve felsefî konuları işlenir. Konu ne olursa olsun olaylar masal havası içinde anlatılır. Aruzun kısa kalıpları kullanılır. Konularına göre sınıflandırılırlar: aşk, din ve tasavvuf, ahlâk ve öğreticilik, savaş ve kahramanlık, şehir ve güzelleri, mizah Divan edebiyatının en uzun nazım şeklidir, beyit sayısı sınırsızdır. Mesnevide her beyit kendi içinde kafiyelidir: aa bb cc dd ee Beş mesneviden oluşan eserler grubuna, setine hamse denir. Mesnevi( Mevlânâ), Hüsn ü Aşk (Şeyh Galip),Leylâ vü Mecnun (aşk; Fuzulî), Hüsrev ü Şirin, Harname (hiciv; Şeyhî), Yusuf ü Züleyha, İskendername (tarihî; Ahmedî) KITA İki beyitten ya da daha fazla beyitten oluşur. Kafiye düzeni xaxa şeklinde olan nazım biçimidir. Değişik konularda yazılır: önemli bir düşünce, hikmet, nükte, yergi. Matla, makta,mahlâs bulunmaz. MÜSTEZAT Gazelin özel biçimidir. Bir gazelin her dizesine bir kısa dize ekleyerek oluşturulan şiir biçimidir. Matla beyti yoktur. Konu bakımından gazelden farkı yoktur. Bülbül yetişir bağrımı hûn etti figânın Zabt eyle dehânın Hançer gibi deldi yüreğim tîg-i zebânın Te sîr-i lisânın B. Nazım Birimi dörtlük olanlar RÜBAİ İran edebiyatından geçmiş bir nazım biçimidir. Tek dörtlükten oluşur. Kafiye şeması: aaxa şeklinededir. Aruzun 24 kalıbıyla yazılabilir. Rubailerde şair, dünya görüşünü, felsefesini, tasavvufi düşüncesini, maddi ve manevi aşkını özlü bir biçimde işler. Az sözle çok şey söylemek esastır. İran edebiyatında Ömer Hayyam; edebiyatımızda ise Mevlânâ, Yahya Kemal ve Arif Nihat Asya önemli rubai şairleridir. TUYUĞ (tuyuk) Türklerin Divan şiirine kazandırdığı nazım şeklidir. Maninin karşılığı sayılabilir. Tek dörtlükten oluşur. Kafiyelenişi rubaiyle aynıdır. aaxa Manide olduğu gibi cinaslı uyak kullanılır. Aruzun yalnız fâilâtün fâilâtün fâilün kalıbıyla yazılır. Rubaide işlenen konular tuyuğda da işlenir. Edebiyatımızda Kadı Burhaneddin ilk tuyuğ yazmış, Nesimi ve Ali Şir Nevai önemli tuyuğ şairleridir. MURABBA Nazım birimi dörtlük olan nazım şekillerinden biridir. Kafiye düzeni aaaa, bbba, ccca Genellikle 4 ile 8 dörtlükten oluşur. Her konuda murabba yazılabilir. Ancak dini ve didaktik konular ile övgü, yergi, manzum mektup, mersiye vs. türlerde murabba nazım şekli daha çok kullanılmıştır. Önemli murabba şairleri Aşki, Muhabbi, Hayreti, Taşlıcalı Yahya Bey, Fuzuli Gül yüzünde göreli zülf-i semen-sây gönül Kuru seydâya yiler bî-ser u bî-pây gönül Demedim ben sana dolaşma an hây gönül Vay gönül vay bu gönül vay gönül ey vay gönül ŞARKI Halk edebiyatındaki türkünün karşılığıdır.t ürklerin bulduğu bir türdür. Bestelenmek için yazılır. 3-5 dörtlük arasında olur. aaaa, bbba, ccca Birinci dörtlüğün II. Ve IV. mısraı nakarat olur ve diğer dörtlüklerin son mısraında da nakarat olur. Şarkının konusu genellikle aşk, sevgili, ayrılık, içki ve eğlencedir. Geniş halk kitlelerine hitap ettiğinden dili genelde sadedir. Şarkının en önemli isimleri Nedim, Enderunlu Vasıf, Yahya Kemâl C. Bentlerle kurulanlar TERKİB-İ BENT ve TERCİ-İ BENT Bentlerle kurulan uzun bir nazım biçimidir. Yaşamdan, talihten şikayet; felsefi düşünceler, dini, tasavvufi konular ve toplumsal yergilerin işlendiği şiirlerdir. En az beş en fazla on bentten oluşur. Her bent de beş ila 10 beyitten oluşur.

Bentlerin kafiye düzeni gazele benzer. Bentlerin kafiyelenişi gazeldeki gibidir. I. Bend: aa ba ca da ea vv II. Bend: bb cb db eb fb yy Edebiyatımızda Bağdatlı Ruhi ve Ziya Paşa bu türün iki önemli şairidir. Her bendin (terkib-hane, kıta) sonunda vasıta beyti denen bir beyit vardır. Her bendin sonunda farklı vasıta beyitleri kullanılır. Bunlar bentlerden ayrı olarak kendi aralarında uyaklanır. Vasıta beyti her hanenin sonunda değişir. Eğer değişmiyorsa terci-i bend olur. Şiirde Tema Şiir ritim, ahenk unsurları ve anlam bakımından bütünlük gösteren birimlerden oluşur. Bu birimleri birbirine bağlayan ve şiirde anlam bütünlüğü sağlayan temel unsur temadır. Teme şiirde dile getirilen duygu, düşünce, hayaldir. Ölüm, savaş, kahramanlık, aşk, tabiat, bahar, düşünce, keder vs. temadır. Tema geniş anlamlı bir kavramdır. Türklerde en çok kullanılan tema kahramanlık, Hintlilerde mistisizmdir. Temanın ele alınıp işlenme tarzı devir ve milletlere göre değişir. Temanın işlenişi sanatçının kültürüne mizacına, yaşına, mesleğine ve yetişme tarzına göre değişiklik gösterir. Yazının ana fikri onun özünü, bu özü işlerken geliştirilen buluş, görüş,, düşünce ve duygu unsurları da konuyu oluşturur. Şiirde yapı ve tema bir bütündür. Metindeki birimler temayı somutlaştırır. Konu Üzerinde söz söylenen, fikir yürütülen yazı, herhangi bir olay, düşünce veya durumdur. Şiirde Gerçekçilik ve Anlam Dilin günlük kullanımıyla bilim, felsefe ve edebiyat eserlerindeki kullanımı farklıdır. Bilimsel eserlerde nesnel, açıklayıcı ve anlaşılır bir dil kullanılır. Bilimsel eserlerde dil kesin olanı ifade edecek bir yapı ve söyleyiş kazanır. Duygular anlatıma katılmamaya çalışılır. Felsefi eserlerde kavramsal dil kullanılır. Düşünceyi dile getiren kavramlar öne çıkar. Sözcüklerin terim anlamlarından yararlanılır. Şiirdeki gerçekçilik bilimde, tarihte, gündelik hayattakinden oldukça farklıdır. Ses ve imge şiirsel gerçeğin ifade araçlarıdır. Gerçekliği ifade ederken dil göstergeleri yeni, farklı anlamlar ve değerler kazanır. Bunun sonucunda şiir dili oluşur. Şair için mesaj verme, gösterme geri planda, çağrıştırma ise ön plandadır. Düzyazıda kelimler daha çok gerçek anlamında kullanılır. Şiirde ise kelimelerin yan anlamı ve çağrışımları ön plandadır. Şair kelimelere yeni anlamlar yükler. Okuyucu bu anlamı kendisi hisseder. Bu şekilde şiirde farklı gerçeklik ortaya çıkar. Şair yaşanan gerçekliği yorumlayarak değiştirir. Şiir ve Gelenek Yaşanan devre göre o devrin algılayışı, modası, geleneği, yaşam tarzı vardır. Edebiyat devirleri: halk şiiri geleneği, divan şiiri geleneği, milli edebiyat şiir geleneği, modern devir şiir ( cumhuriyet devri) geleneği, tasavvuf şiiri geleneği, aşık şiiri geleneği, anonim halk şiiri geleneği diye adlandırılır. Metin ve Şair Sanatçı ve eseri arasında yoğun bir ilişki vardır. Şair yazdığı şiire birikimini, devrin anlayışını, kültürünü yansıtır. Dış dünyaya ait gerçekliği değiştirerek şiire aktarır. Manzume ve Şiir Nazım biçiminde söylenmiş ya da yazılmış eserlere manzum eser denir. Bunların kısa olanlarına manzume denir. Manzume uyaklı, ölçülü sözdür. Bunların ölçüsüz, uyaksız olanları serbest nazımdır. Her manzum yazı şiir değildir. Manzume Yaşanmış ya da yaşanabilecek olayların anlatma ve gösterme yoluyla ifade edilmesi, hikaye edilmesidir. Yani belli bir olay örgüsü vardır. Manzumede ahenk unsurları kafiye, redif, vezin vardır, ama sanat yapmak için değildir. Dizeler düzyazıya yaklaşır. Anlatım bakımından öyküye yakındır. Kelimeler daha çok gerçek anlamındadır. Gerçeklik ve öğreticilik yönleri vardır. Manzume örnekleri: Ala Geyik, Han Duvarları, Bayram, Seyfi Baba, Balıkçılar, Hasta Çocuk, Nesrin, Kocakarı ile Ömer, Hasta, Küfe, Meyhane