11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI
Canlılar hayatsal faaliyetlerini gerçekleştirebilmek için ATP ye ihtiyaç duyarlar. ATP yi ise besinlerden sağlarlar. Bu nedenle canlılar beslenmek zorundadır. Karbonhidrat, yağ ve protein gibi kompleks moleküllerin enzim ve su aracılığı ile monomerlerine ayrışmasına sindirim denir. Not: Vitamin, madensel tuz ve su sindirime uğramadan kana geçerler. Sindirim Çeşitleri 1) Besinleri parçalama şekillerine göre: Mekanik Sindirim (Fiziksel Sindirim): Besinlerin fiziksel olarak küçük parçalara ayrılmasıdır. örnek: Dişlerle parçalama, kas hareketleri, safra Mekanik sindirimde enzimler görev yapmaz. Kimyasal Sindirim: Besinlerin su ve enzimler yardımıyla monomerlerine kadar ayrışmasıdır. 2) Sindirimin gerçekleştiği yere göre: Hücre İçi Sindirim: Endositoz ile hücreye alınan besinlerin sitoplazmada besin kofulu içerisinde lizozom tarafından sindirilmesidir. Hücre Dışı Sindirim: Hücre dışına gönderilen enzimlerle besinin hücre dışında sindirilmesidir.
İnsanda diğer canlılara göre daha gelişmiş bir sindirim sistemi vardır. Sindirim kanalı; ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak ve anüsten oluşur. Tükürük bezleri, karaciğer ve pankreas ise sindirime yardımcı olan yapılardır. A) Sindirim Sistemi Organları 1) Ağız Sindirimin başladığı organdır. Dişler, dil ve tükürük bezleri sindirime yardımcı olur. Mekanik ve kimyasal sindirim vardır. Dişler mekanik sindirimi, tükürük bezleri kimyasal sindirimi gerçekleştirir. Ağır ph ı nötrale yakındır. Not: Çiğneme olayı istemli olarak başlamasına rağmen refleks olarak devam eder.
Dişler: Besinlerin mekanik sindirimine yardımcı olan alt ve üst çene kemiğinin diş çukurlarına yerleşmiş yapılardır. Diş morfolojik olarak taç, boyun ve kök olmak üzere üç kısımdan oluşur. Dişin ağız boşluğundan görülen kısmına taç, diş eti ile çevrelenmiş bölgesine boyun, çene kemiği içine yerleşmiş kısmına ise kök denir. Taç bölgesinin en dışta kalan sert ve dayanıklı bölgesine diş minesi denir. Ca 2+ tuzlarının kristalleşmesiyle meydana gelmiştir. Yapısında Ca, P, F bulunur. Minenin altında kalan kısma dentin denir. Dentinin altında kan damarları, sinir ve bağ dokusu bakımında zengin pulpa (öz) bulunur. Tükürük Bezleri: Dil altı, çene altı ve kulak altında olmak üzere üç çift tükürük bezi bulunur. Tükürük içinde pişmiş nişastayı sindiren amilaz (pityalin) enzimi vardır. Ayrıca mukus, Na + ve Ca 2+ iyonları da bulunur. Tükürük salgısı sinir sisteminin kontrolü altındadır. Amilaz etkisini en iyi nötr ph da gösterir. Dil: Öğütülmüş besinlerin tükürükle karışmasını, lokma haline dönüşmesini ve yutulmasını sağlar. Ayrıca tadın algılanmasını sağlar. NOT: Tükürük sıvısında sadece AMİLAZ ENZİMİ olduğundan ağızda sadece karbonhidratların kimyasal sindirimi olur.
2) Yutak (Farinks) Ağız ile yemek borusu arasında kalan kısımdır. Besinlerin yemek borusuna iletilmesini ve lokmanın yutulması sırasında soluk borusuna geçmesini önler. 3) Yemek Borusu Yutaktan gelen besinleri mideye ileten ortalama 25cm boyunda 2cm çapındaki borudur. Yapısında en içte epitel doku, ortada halkasal boyuna düz kaslar, dışta ise bağ doku bulunur. Epitel dokuda mukoza salgısı görülür. Sindirim gerçekleşmez. Yemek borusunun ön kısmında 1/3 oranında çizgili kaslar bulunur. Bu da yutma olayının kısmen kontrolümüz altında olduğunu gösterir. Sindirim borusunda meydana gelen ardışık kasılıp gevşeme hareketlerine peristaltik hareketi denir. Yemek borusundaki peristaltik hareketler mide yönünde değil de ağıza doğru olursa kusma meydana gelir.
Not: Sindirim sistemi yemek borusundan anüse kadar benzer bir yapıya sahiptir. İçten dışa doğru üç ana tabakadan meydana gelmiştir. a) İç Tabaka: Epitel dokudur ve mukoza tabakası da denir. Besinlerin hareketini kolaylaştıran mukus salgısı salgılar. b) Orta Tabaka: Enine boyuna uzanan düz kaslardan oluşmuştur. c) Dış Tabaka: Bağ dokusu vardır. Bağ dokusunun üstünde periton denilen bir zar vardır. Ancak periton yemek borusunda yoktur.