Türk Borçlar Kanununda Yer Alan Genel Tehlike Sorumluluğu 2897

Benzer belgeler
Yard. Doç. Dr. Ayça Akkayan - Yıldırım *

TEHLİKE SORUMLULUĞUNUN HUKUKUMUZDAKİ YERİ

II. Genel Olarak Fedakârlığın DenkleĢtirilmesi Ġlkesi

HUKUKA ve AHLÂKA AYKIRILIK UNSURLARI ÇERÇEVESİNDE SALT MALVARLIĞI ZARARLARININ TAZMİNİ

TÜRK BORÇLAR KANUNU NUN HAKSIZ FİİLDEN DOĞAN BORÇ İLİŞKİLERİ ALANINDA GETİRDİĞİ YENİLİKLER VE DEĞİŞİKLİKLER

BORÇLAR HUKUKU KISA ÖZET HUK110U

6098 SAYILI TÜRK BORÇLAR KANUNU MADDE 71 ÇERÇEVESİNDE TEHLİKE SORUMLULUĞU

SAYILI KANUN

Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinin Vergilendirilmesinde Ne Değişti?

Yrd. Doç. Dr. Pınar ALTINOK ORMANCI Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ZARARI AZALTMA KÜLFETİ

ADİ VE TİCARİ İŞLERDE FAİZE İLİŞKİN YENİLİKLER

FATURADAKİ VADE FARKI KAYDININ BAĞLAYICILIĞINA İLİŞKİN İBK İNCELEMESİ

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler

Zarar Görenin Kusuru (Müterafik Kusur)

Yıllık İzindeki İşçi İşten Çıkartılabilir mi?

İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIĞI SİGORTA KOLUNDA İŞVERENİN

YARARI KALMAYAN YA DA AZALAN İRTİFAK HAKLARININ SONA ERMESİ (MK m. 785)

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2015/088 Ref: 4/088

DEVLETİN HAKSIZ FİİLDEN KAYNAKLANAN ULUSLARARASI SORUMLULUĞU

BORÇLAR HUKUKUNDA KESİN HÜKÜMSÜZLÜK YAPTIRIMININ AMACA UYGUN SINIRLAMA (TELEOLOJİK REDÜKSİYON) YÖNTEMİ İLE DARALTILMASI

ESER SÖZLEŞMESİNDE ERKEN DÖNME

Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi,

AUHFD, 59 (3) 2010:

MEDENİ HUKUKUN BAZI TEMEL KAVRAMLARI

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK. /68

SÖZLEŞMENİN UYARLANMASI

ÖNSÖZ... vii KISALTMALAR LİSTESİ... xv GİRİŞ...1

Kira Sözleşmesinin Genel Hükümlere Göre Sona Ermesi (TBK m )

6098 Sayılı (Yeni) Türk Borçlar Kanunun Kira Hukuku Açısından Getirdiği Yenilik ve Değişiklikler (2 Alt Kira ve Kullanım Hakkının Devri)

İŞ KAZALARI ve MESLEK HASTALIKLARINDA HUKUKİ SORUMLULUKLAR

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1

DAVA ŞARTI ARABULUCULUK KAPSAMINDAKİ TİCARİ UYUŞMAZLIKLAR

Sorumluluk Sigortalarında Zamanaşımı

SİRKÜLER NO: POZ-2009 / 52 İST, MALİYE; VADELİ ÇEKLERDE REEKONTU KABUL ETMİYOR

LİMİTED ŞİRKETLERDE İMTİYAZLI PAYLAR

İçindekiler. Önsöz III BİRİNCİ KISIM. Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM. Borç İlişkisinin Kaynakları BİRİNCİ AYIRIM. Sözleşmeden Doğan Borç İlişkileri

Yrd. Doç. Dr. Kerem Cem SANLI HUKUK VE EKONOMİ PERSPEKTİFİNDEN SÖZLEŞME HUKUKU VE SÖZLEŞME YAPTIRIMLARININ EKONOMİK ANALİZİ

Noktalama İşaretleri ve harf büyütme.

GÜLŞAH VARDAR HAMAMCIOĞLU Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi TÜRK MEDENİ KANUNU NA GÖRE YERLEŞİM YERİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yılı. Lisans Hukuk İstanbul Üniversitesi Y. Lisans Özel Hukuk İstanbul Üniversitesi 1984

Dürüstlük Kuralına Aykırı Reklamlar

TRAFİK KAZASINDAN DOĞAN TAZMİNAT TALEPLERİNDE ZAMANAŞIMI

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

MEDENÎ USÛL HUKUKUNDA BELGELERİN İBRAZI MECBURİYETİ

Kusurlu İfa İmkânsızlığı

GERÇEK OLMAYAN VEKÂLETSİZ İŞ GÖRME VE MENFAAT DEVRİ YAPTIRIMI

ÇEKLERDE REESKONT UYGULANIP UYGULANMAYACAĞINA İLİŞKİN OLARAK VUK SİRKÜLERİ YAYIMLANDI

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

Dr. TANER EMRE YARDIMCI HUKUK YARGILAMASINDA SOMUTLAŞTIRMA YÜKÜ

ANONİM İLE LİMİTED ŞİRKETLERDE İBRA KARARI NEDEN VE NASIL ALINMALIDIR?

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. HBYS Programı. Hukuk Başlangıcı Dersleri

Maddî Zarar ve Bu Zararın Belirlenmesi

KİŞİLİK HAKKI İHLÂLİNDEN DOĞAN VEKÂLETSİZ İŞGÖRME

Prof. Dr. ALİ CEM BUDAK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra-İflas Hukuku Anabilim Dalı İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİP

TRANSFER FİYATLANDIRMASI KURUM - ORTAK BORÇ İLİŞKİLERİ

Y. Doç. Dr. Vural SEVEN. İzmir Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku ABD Başkanı

İÇİNDEKİLER. KISALTMALAR...xv GİRİŞ...xvii BİRİNCİ BÖLÜM SORUMLULUK VE ZARAR KAVRAMLARINA GENEL BAKIŞ

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

Bina veya Yapı Eserlerinden Doğan Sorumluluk

Taşıyanın Zıya, Hasar ve Geç Teslimden Sorumluluğu

6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU KAPSAMINDA. ADAM ÇALIġTIRANIN SORUMLULUĞU. Av. Mustafa Özgür KIRDAR ERYĠĞĠT HUKUK BÜROSU / ANKARA

Yrd. Doç. Dr. MELİHA SERMİN PAKSOY SÖZLEŞMEYİ İHLALE YÖNELTME

SORUMSUZLUK ANLAŞMALARI

1 Tarihimizdeki tek yumuşak anayasa aşağıdakilerden hangisidir? 1961 Cevap Aşağıdakilerden hangisi uyarınca tüm idari

YENİ BORÇLAR KANUNU NDA SÖZLEŞME DEVRİ, İHBAR SÜRELERİ VE BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİ

İnşaat işlerinde Katma Değer Vergisine ilişkin bazı konular 2

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu nun Getirdiği Değişiklikler ve Yenilikler

Türk-Alman Üniversitesi. Ders Bilgi Formu

Anahtar Kelimeler : İmar Planının Yargı Kararıyla İptali, İmar Hukukunda Kazanılmış Hak, Yapı Ruhsatı

1. Temel Mülkiyet ve Gayrimenkul Kavramları. 2. Tapu İşlemleri. 3. Türkiye de Kat Mülkiyeti Mevzuatı İle Site ve Bina Yönetimi

TEK HEKİMİN SÜREKLİ İCAP NÖBETÇİSİ OLAMAYACAĞINA İLİŞKİN DANIŞTAY KARARI Cuma, 12 Ağustos :53 - Son Güncelleme Perşembe, 05 Ocak :01

BORÇLAR HUKUKU Genel Hükümler 1.Bölüm

Sermaye Piyasası Kanunu Değişiklik Tasarısı Neler Getiriyor?

SİRKÜLER 2009 / 21. T.C. Merkez Bankası tarafından 1990 yılından bu güne kadar yayımlanan iskonto ve faiz oranları ise aşağıdaki gibidir.

içinde işletmenin tasfiyesi halinde de bu hükmün uygulanacağı ifade edilmektedir.

REKABET HUKUKUNDA TAZMİNAT TALEPLERİ

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/3-686 K. 2016/18 T

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

KUR FARKLARININ KDV SİNDE SON DURUM 14 AĞUSTOS 2018

ÜRETİCİNİN TBK 71 KAPSAMINDA SORUMLU TUTULMASI

SEZİN EZGİ SARIAKÇALI ALKAÇ AKARYAKIT İSTASYONU BAYİLİK SÖZLEŞMESİ

Endüstriyel Tasarım Tescilinde Yenilik ve Ayırt Edici Nitelik Değerlendirmesi. İç Mimarlık Ve Çevre Tasarımı Bölümü, Beytepe Kampusu Ankara,

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47

T.C. ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı DAĞITIM YERLERİNE

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/76

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL ÖDÜL YÖNERGESİ

AV. VEDAT CANBOLAT AV. ELİF CANBOLAT GÖKTEPE

İçindekiler Önsöz 5 Kısaltmalar 19 Giriş 21 Birinci Bölüm İDARÎ YARGININ GELİŞİMİ VE TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL GÖRÜNÜMÜ I. YARGISAL DENETİMİNDE

İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ YARGITAY KARARLARI DOĞRULTUSUNDA KARAYOLLARI TRAFİK KANUNUNA GÖRE KUSURSUZ SORUMLULUK

BANKA ALACAKLARININ İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİ

: Büro Çalışanları Hak Sendikası (Büro Hak-Sen) GMK Bulvarı 40/2 Kat 2 Maltepe / ANKARA

HUK Borçlar Hukuku Genel Hükümler I

Muharrem İLDİR Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş Vergi Bölüm Başkanı E.Vergi Dairesi Müdürü

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 02/06/2015 Sayı: 2015/27 Ref : 6/27. Konu: GÜMRÜKTE GECİKME ZAMMI UYGULAMASI

YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ T E. 2001/4012 K. 2001/8028 MANEVİ TAZMİNAT - YANSIMA ZARAR

Transkript:

Türk Borçlar Kanununda Yer Alan Genel Tehlike Sorumluluğu 2897 TÜRK BORÇLAR KANUNUNDA YER ALAN GENEL TEHLİKE SORUMLULUĞU KURALINA İLİŞKİN BİRKAÇ TESPİT VE HUKUK DÜZENİ TARAFINDAN FAALİYETİNE İZİN VERİLMİŞ ÖNEMLİ ÖLÇÜDE TEHLİKE ARZEDEN İŞLETMELERİN YOL AÇTIĞI ZARARLARIN UYGUN BİR BEDELLE DENKLEŞTİRİLMESİ SORUNU Some Remarks about the General Risk Liability in Turkish Code of Obligations and the Problem of Equalization of the Damages with a Proper Value Caused by Legal Enterprises Placing High Risks Prof. Dr. İlhan ULUSAN I. Genel Açıklamalar ve Bazı Tespitler Bilindiği gibi 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu nun içerdiği en önemli yeniliklerden biri Tehlike Sorumluluğu ve Denkleştirme kenar başlığı altında bir genel hüküm olarak düzenlenen tehlike sorumluluğu kuralıdır. Hukuki niteliği itibariyle bakıldığında ağırlaştırılmış kusursuz sorumluluk türü olarak ele alınan tehlike sorumluluğu gereğince, esas itibariyle çağımızda toplum hayatının zorunlu koşulları sonucu; kurulması, yapılması, çalıştırılması, kullanılması ve elde bulundurulması, ekonomik ve sosyal nedenlerle gerekli bulunan tehlikeli kuruluş, işletme, araç ve diğer nesnelerin kullanılmaları ve işletilmeleri sonucu, mahiyetleri gereği yol açtıkları zararlardan, bunlardan yararlanan kimselerin kusurları bulunmasa ve tehlikenin önle- İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

2898 İlhan ULUSAN mesi için her türlü özeni göstermiş olsalar dahi, sorumlu tutulmaları sonucunu doğurur 1. Yıllar önce tarafımızdan yapılmış bulunan bu tanım bugün de geçerliliğini ve değerini korumaktadır. Özellikle genel eğilimin aksine, tehlikeye yol açan etkenler ya da tehlike sorumluluğunun kaynağını oluşturan unsurlar açısından benimsenen genişletici tavrın varlığı tanımda açıkça görülmektedir. Söz konusu tanımla Türk Borçlar Kanununun 71. maddesinde III. Tehlike Sorumluluğu ve Denkleştirme başlığı altında özellikle ilk iki fıkrada yapılan önemli ölçüde tehlike arzeden işletme tanımı karşılaştırıldığında; yapılan tanımla benzerlik ancak sorumluluğun kapsamına giren tehlike kaynağı olarak tekil bir görüşün benimsenmesi nedeniyle daha çok, farklar olduğu görülecektir. Konuyla ilgili madde bütünü itibariyle aşağıdaki gibi öngörülmüş bulunmaktadır: III. Tehlike Sorumluluğu ve Denkleştirme Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin faaliyetinden zarar doğduğu takdirde, bu zarardan işletme sahibi ve varsa işleten müte-selsilen sorumludur. Bir işletmenin, mahiyeti veya faaliyette kullanılan malzeme, araçlar ya da güçler göz önünde tutulduğunda, bu işlerde uzman bir kişiden beklenen tüm özenin gösterilmesi durumunda bile sıkça veya ağır zararlar doğurmaya elverişli olduğu sonucuna varılırsa, bunun önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletme olduğu kabul edilir. Özel-likle, herhangi bir kanunda benzeri tehlikeler arzeden işletmeler için özel bir tehlike sorumluluğu öngörülmüşse, bu işletme de önemli ölçüde tehlike arzeden işletme sayılır. Belirli bir tehlike hâli için öngörülen özel sorumluluk hükümleri saklıdır. Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin bu tür faaliyetine hukuk düzenince izin verilmiş olsa bile, zarar görenler, bu işletmenin faaliyetinin sebep olduğu zararlarının uygun bir bedelle denkleştiril-mesini isteyebilirler. 1 İLHAN ULUSAN, Tehlike Sorumluluğu Üstüne, Mukayeseli Hukuk Araştırmaları Dergisi, 1970, Yıl:4, Sayı:6, s. 23 vd.

Türk Borçlar Kanununda Yer Alan Genel Tehlike Sorumluluğu 2899 Görüldüğü gibi, tehlike sorumluluğun kaynağı olarak madde metninde önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin faaliyeti esas alınmış olup, sınırlandırılmış bir tehlike alanının benimsendiği görülmektedir. Söz konusu sınırlama Borçlar Kanununun ilk tasarı metninde yer almamış ve ilk Tasarının 66. maddesinde önemli ölçüde tehlike arzeden bir faaliyetten söz edilmiştir. İkinci kez düzenlenen Tasarıda ise önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletme tehlike sorumluluğun kaynağı olarak benimsenmiş olup, bu haliyle yasa hükmü haline gelmiş bulunmaktadır. Getirilen sınırlamanın yerinde olmadığı, maddenin uygulama alanını daraltacağı, tehlikeye yol açan etkenlerin sadece işletme faaliyetleriyle sınırlı tutulamayacağı ve hâkimin böyle dar bir söylem karşısında ortaya çıkabilecek çok sayıda uyuşmazlığın çözümünde büyük güçlüklerle karşılaşılacağında kuşku duymamak gerekir. Bu nedenle yukarıda yapılan tanımın içeriğinde tehlikeli işletmelerin yanı sıra tehlikeli kuruluş, tehlikeli araç ve diğer tehlike arzeden nesnelerin varlığı da tehlike sorumluluğun doğumuna yol açabilecek etkenler arasında değerlendirmek doğru olacaktır. 2 Sorumluluğu tesis eden birinci fıkranın altında ikinci fıkrada önemli ölçüde tehlike arzeden işletmenin kavram olarak tanımı yapılmış ve bu doğrultuda tehlike sorumluluğun alışılmış unsur ve özelliklerine değinilmiştir. 3 2 ULUSAN, Gefährdungshaftung im Entwurf, S. 84-85; YEŞİM ATAMER, Revize Edilmiş Türk Borçlar Kanunu Tasarısına İlişkin Değerlendirme ve Teklifler, Hukuki Perspektif Dergisi, Sayı:6, Mayıs 2006, s.22 vd. 3 Gerçekten söz konusu unsur ve özelliklere kısaca değinmek gerekirse; tehlike sorumluluğun, ağır kusursuz sorumluluk olarak belirgin özelliği tehlikenin özel ağırlığıdır. Bu kavram tehlikeye yönelik etkenlerin bir zarar doğurmaya yönelik açık ve kesin eğiliminden kaynaklanmaktadır. Ayrıca tehlikeli işletme tesis ve faaliyetlerden doğan zararlı sonuçların nitelik ve nicelik açısından ağır bir görünüm taşıması zorunludur. Bu konuya ilişkin geniş açıklamalar için bak. ZAHİT İMRE, Doktrinde ve Türk Hukukunda Kusursuz Mesuliyet Halleri, İstanbul, 1949, s. 62 vd; HALUK TANDOĞAN, Kusura Dayanmayan Sözleşme Dışı Sorumluluk, Ankara 1981, s. 26 vd; FİKRET EREN, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununa Göre Hazırlanmış Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 14. Baskı, Ankara 2012, s.

2900 İlhan ULUSAN Türk Borçlar Kanununun md. 71/f.2, c. 2 de yer alan söylem, özel kanunlar ve genel tehlike sorumluluğu arasındaki bağlantıyı açıkladığından önem taşımaktadır. Gerçekten, özellikle, herhangi bir kanunda benzeri tehlikeler arz eden işletmeler için özel bir tehlike sorumluluğu öngörülmüşse, bu işletme de önemli ölçüde tehlike arz eden işletme sayılır denilerek bir varsayım benimsenmiştir. Bağlantı hükmünün de İsviçre Ön Tasarısının 50. maddesinin bir parçası olduğunu hatırlattıktan sonra bu düzenlemeyi benimseyen İsviçreli yazarlar bulunduğu buna karşı gerekçeler üreten yazarların bulun- 501 vd.; M. KEMAL OĞUZMAN/TURGUT ÖZ, Borçlar Hukuku Genel Hükümle, Cilt:2, gözden Geçirilmiş 10. Bası, İstanbul 2013, s.191 vd..; ULUSAN, Tehlike Sorumluluğu, s. 33; İLHAN ULUSAN, Gefährdungshaftung im Entwurf des türkischen Obligationengesetzbuches, Rezeption und Autonomie 80 Jahre türkisches ZGB journees turco-suisse 2006, Roland von Büren Susanne Emmenegger Thomas Koller (Herausgeber), Stämpfli Verlag AG, Bern, 2007, s. 76-77; İLHAN ULUSAN, Medeni Hukukta Fedakarlığın Denkleştirilmesi İlkesi ve Uygulama Alan, Ek Bölüm ile Güncellenmiş 2. Tıpkı Bası, İstanbul 2012, s. 357 özellikle s. 362; MUSTAFA TİFTİK, Türk hukukunda Tehlike Sorumluluklarının Genel Kural İle Düzenlenmesi, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Sorumluluk ve Tazminat Hukuku Sempozyumu, 28-29 Mayıs 2009, Ankara, s. 127-128; ERDEM BÜYÜKSAĞIŞ, Tehlikeye Dayanan Genel Sorumluluk Kuralı Üzerine Eleştirel Değerlendirmeler, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt:8, Sayı:1, 2006, s.1-19; REFİK KORKUSUZ, Hukukumuzda Tehlike Sorumluluğu Uygulaması ve Yeni borçlar Kanunu Tasarısında Düzenlenmesi, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Sorumluluk ve Tazminat Hukuku Sempozyumu, 28-29 Mayıs 2009, Ankara s, 198 vd.; AYÇA AKKAYAN-YILDIRIM, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Düzenlemeleri Çerçevesinde Kusursuz Sorumluluğun Özel Bir Türü Olarak Tehlike Sorumluluğu, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, Cilt: LXX, Yıl: 2012, Sayı:1, s. 203-220. Tehlike sorumluluğunun iki temel yönüne sadece değinmekle yetiniyoruz. Buna göre, zararı önlemeye yönelik her türlü özenin gösterilmesi halinde dahi tehlikenin önlenemez olması tehlike sorumluluğunun sübjektif yönünü ortaya koymaktadır. Objektif yön ise, tehlikenin ağırlığını göstermek üzere dile getirilen sık sık veya ağır zarara yol açma eğilimi olarak belirginleşmektedir. Ayrıntılı açıklamalar için bak. TANDOĞAN, Kusura Dayanmayan Sorumluluk, s. 41; TİFTİK, s. 31; KORKUSUZ, s. 200; ULUSAN, Fedakârlığın Denkleştirilmesi, s. 358 ve s. 362 de TBK md. 71 açsından yapılan açıklamalar.

Türk Borçlar Kanununda Yer Alan Genel Tehlike Sorumluluğu 2901 duğuna işaret etmek gerekir. 4 Ön Tasarının almanca metninden daha iyi anlaşıldığı gibi, söz konusu bağlantı hükmünün sağladığı önemli çare ve sonuç, hâkimin önüne gelen uyuşmazlıkta özel kanunlarda öngörülmüş hükümleri kıyas yoluyla somut olaylara uygulama olanağına kavuşmuş bulunmasıdır. Böylelikle hem kıyas yasağı yasa hükmüyle aşılmış olmakta hem de yukarıda da belirttiğimiz gibi İsviçre Ön Tasarısının 50. maddesinde daha anlaşılır biçimde dile getirilmiş bağlantı hükmünü bu şekilde değerlendirmek, tehlike sorumluluğuna ilişkin uyuşmazlıkların çözümünde geniş bir alanın yaratılması sonucu doğmuş bulunmaktadır. II. Hukuk Düzeninin İzniyle Faaliyette Bulunan Önemli Ölçüde Tehlike Arz Eden İşletmelerin Yol Açtığı Zararların Uygun Bir Bedelle Denkleştirilmesi Sorunu Türk Borçlar Kanununun 71. maddesinin son fıkrasında yer alan hükmün birlikte getirdiği sorumluluğun hukuki temeli konusunda önemli sayılacak düşünceler son zamanlarda öğretide dile getirilmektedir. 5 Yine öğretide yerinde olarak hukuk düzenince izin verilmeden maksadın kanunlar veya diğer pozitif hukuk kurallarına göre yetkili makam, kurul veya kuruluşların usulüne uygun olarak verdikleri izin, müsaade olduğuna işaret olunmaktadır. 6 Borçlar Kanunumuzda 71. maddenin başlığında yer alan denkleştirme sözcüğünden ve maddenin son fıkrasıyla ilgili olarak gerekçede dile getirilen işletmenin faaliyetine izin verilmiş olsa bile, zarar görenlerin, bu işletmenin faaliyetinden doğan zararlarının uygun bir bedelle denkleştirilmesini isteyebilecekleri kabul edilmiştir ibaresinden, oluşan zararın karşılanmasında hukuki temelin fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesi olduğu söylenebilir mi? 4 Ayrıntılı açıklamalar için bkz. ULUSAN, Fedakârlığın Denkleştirilmesi, s. 362-363; ULUSAN, Gefährdungshaftung im Entwurf, s. 87-88; BÜYÜKSAĞIŞ, s. 2 ve s. 11-12. 5 ULUSAN, Rezeption und Autonomie, s. 88-89; KILIÇOĞLU, Borçlar Hukuku, s. 355; KORKUSUZ, s.202-203; YILMAZ, s.572-573; ÜÇIŞIK, s.142; NOMER, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Gözden Geçirilmiş Onikinci Bası, İstanbul 2012, s.145-146; OĞUZMAN/ÖZ, s. 194. 6 KILIÇOĞLU, Borçlar Hukuku, s.355.

2902 İlhan ULUSAN Bir düşünceye göre bu soruya olumlu yanıt vermek gerekir. Gerçekten izne dayalı olarak yürütülen işletme faaliyeti artık hukuka uygundur ancak oluşan zararın giderilmesi de gereklidir. O halde faaliyetini izne tabi olarak yapan işletme sorumluları ile zarara uğrayan kişiler arasında fedakârlığın denkleştirilmesi gündeme gelecektir. Zaruret hali hukuka uygunluk sebebine benzer bir sorumluluk söz konusu olacaktır. 7 Bu düşünceyi biraz daha geliştirip somutlaştırırsak, tehlikeli işletmelerin faaliyeti sonucu meydana gelen bir zarar ortamında da karşılıklı çıkar çatışmaları mevcut olmak gerekir. Öyle ki çatışan çıkar çıkarlarından biri olan tehlikeli işletmelerin yürüttüğü faaliyetlerden sağlanan çıkar üstün tutulmuş ve düşük sayılan çıkarın bu uğurda zarar verici müdahalelere katlanmak durumunda olduğu kabul edilmiştir. Fikir yürütmeyi sürdürürsek, verilen izin nedeniyle hukuka uygun da olsa, yapılan müdahaleyle başkasının hukuken korunmuş çıkarının zedelenmesi sonucu doğan zararın bir denkleştirme bedeliyle karşılanması, yine hukuk düzeni tarafından bozulan dengenin tekrar sağlanması amacıyla kabul edilmiştir. Açıklayıp somutlaştırmaya çalıştığımız bu düşünceye katılma olanağı bulunmamaktadır. Daha önceki yaptığımız çalışmalarda ve öğretide ayrıntılarıyla açıklandığı gibi her şeyden önce sorumluluk ilkeleri olarak bakıldığında tehlike sorumluluğunun düşünsel dayanağı olan tehlike ilkesi ile fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesi mahiyetleri gereği birbirinden farklı bir anlam ve niteliğe sahiptirler. 8 Bu u iki ilke arasındaki benzerlik ve farklara kısaca değinmek gerekir. Benzer yönler olarak göze çarpan özellik, gerek tehlike gerekse fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesinin kusursuz sorumluluk içinde yer almalarıdır. Yine tehlike sorumluluğunda, TBK. md.74/f.4 de 7 KILIÇOĞLU, Borçlar Hukuku, s.355 te yer alan açıklamalar. Ayrıca bkz. KORKUSUZ, s.202-203; YILMAZ, s.572-573. Karş. KOÇHİSARLIOĞLU/ ERİŞGİN, Yeni Türk Borçlar Kanunu Tasarısında Haksız Fiiller, Prof. Dr. Rona Serozan. a Armağan, İstanbul 2010, s. 1265. 8 Bkz. ULUSAN, Fedakârlığın Denkleştirilmesi, s. 56 vd da yapılan açıklamalarımız. Ayrıca bkz. TANDOĞAN, Kusura Dayanmayan Sorumluluk, s. 50-51; EREN, s. 507; AKKAYAN/YILDIRM, s. 213-214.

Türk Borçlar Kanununda Yer Alan Genel Tehlike Sorumluluğu 2903 değinildiği gibi, tehlike yaratan etkenlerin özellikle topluma ekonomik ve sinaî katkıda bulunan işletmelerin varlığına hukuk düzeni tarafından müsaade edilirken, aynı hukuk düzeni çatışan çıkarların varlığı halinde, bunlardan ağırlıklı olanın diğerine müdahalesini hoşgörü ile karşılamakta, doğan zararlı sonucun varlığına karşın müdahalenin varlığını kabul etmektedir. O halde her iki sorumluluk türünde de zararı doğuran etkenler bakımından hukuk düzeninin tanıdığı bir cevaz söz konusu olmaktadır. 9 Farklılıklara gelince, önce bir temel ayrılığa değinelim. Hukuk düzeninin varlığını onayladığı olgular birbirinden farklı biçimlerde karşımıza çıkmaktadır. Bilindiği gibi tehlike sorumluluğunda zarar verme olasılığı yüksek etkenler söz konusu olurken, fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesinin uygulandığı durumlarda ise varlığına cevaz verilen zarar verici müdahaleler belirleyici unsur olmaktadır. Zarara yol açan etkenler bakımından yapılan bu ayrılığa bağlanan hukuki sonuçlara baktığımızda her iki ilke arasındaki farklılıklar daha belirgin bir biçimde ortaya çıkacaktır. Fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesinin uygulama alanı bulunduğu hallerde, üstün çıkar sahibinin müdahaleleri bilerek ve istenerek yürütülür. Söz konusu müdahalelerin yol açacağı zararları önceden görebilmek ve saptayabilmek mümkündür. Gerçekten ıztırar halinde zarar doğacağı kesindir. Keza yerel âdete uygun kaçınılmaz taşkınlarda, komşuluk hukukuna ilişkin durumlarda ve diğer hallerde yapılacak müdahale sonucu komşu taşınılmazların zarar görebilecekleri açıktır. Tehlike yaratıcı etkenlerde ise tehlikeli faaliyet ve işletmelerin zarara yol açıcı nitelikleri bilindiği halde, bu zararın ne zaman belireceğini öngörmek olanağı bulunmamaktadır. TBK. md.74/f.4 de yer alan söylemi de anımsayarak özellikle işletme kazaları söz konusu olduğunda, izlenen karmaşık yöntem nedeniyle oluşan zararın belli bir kimsenin eylemine bağlanabilme niteliğinden yoksun bulunduğu açıktır. Hâlbuki fedakârlığın denkleştirilmesi isteminin söz konusu olduğu durumlarda zarar, bir rastlantının (der Zufall) sonucu olmayıp, iradi 9 Bkz. ULUSAN, Fedakârlığın Denkleştirilmesi, özellikle s. 56 da yapılan açıklamalar.

2904 İlhan ULUSAN bir faaliyetin, hukuk düzeninin tanıdığı bir mezuniyetin gereği olarak belirmektedir. 10 Sonuç olarak; fedakârlığın denkleştirilmesi istemine yol açan müdahaleler bilerek ve istenerek ya da en azından zararlı sonuç göze alınarak yürütülürken, tehlike sorumluluğunda zararın bilerek istenerek ika edilmesinden söz edilemez. Yine belirtmek gerekir ki; fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesinden doğan sorumlulukta sadece üstün çıkar uğruna yürütülen müdahale değil, ayrıca ika edilen zarar da bilerek, istenerek ya da göze alınarak oluşturulmaktadır. O halde fedakârlığın denkleştirilmesinde hem müdahale hem de müdahale sonucu ortaya çıkan olumsuz sonuç hukuka uygun nitelik arz eder. Buna karşılık tehlike sorumluluğunda oluşan sonucun örneğin mülkiyet hakkının veya beden tamlığı, yaşam gibi kişisel değerlerin ihlalî hukuka aykırıdır. Öğretide Tandoğan ın da isabetle belirttiği gibi zaten tehlike sorumluluğunu doğuran olaylarda sorumlu kişi zararlı sonucu istememekte, göze almamakta, bunu önlemek için gerekli tedbirleri almaktadır; buna karşılık fedakârlığın denkleştirilmesi söz konusu olan hallerde müdahalenin sonucu önceden bilinmekte ve zarar bir işletme kazasından değil müdahalenin normal sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. 11 Bütün bu açıklamaların bir bileşkesi olarak, son cümleyi belirtmek gerekirse; tehlike sorumluluğunda tehlikeli faaliyet, işletme ve eşyaların yol açtıkları zararlı sonuçlara ilişkin olarak ihlâl yasağı (das Verletzungsverbot) geçerliliğini korurken, fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesinin uygulanmasında girişilen müdahalelerin yanı sıra ika edilen zarar bakımından da bu yasak ortadan kalkmaktadır. 12 Görüldüğü gibi tehlike sorumluluk ilkesine dayalı olarak yapılandırılan tehlike sorumluluğu hükmünün içine hukuk düzenince verilen izin ve uygun bir bedelle denkleştirme kavramlarının yerleştirilmesiyle, TBK. md.74/f.4 de öngörülen düzenlemenin temelinde fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesinin bulunduğunu kabul 10 Bkz. ULUSAN, Fedakârlığın Denkleştirilmesi, s. 58 de yapılan açıklamalar. 11 TANDOĞAN, Kusura Dayanmayan Sorumluluk, s.50. 12 Bkz. ULUSAN, Fedakârlığın Denkleştirilmesi, s. 60-61 de yapılan açıklamalar.

Türk Borçlar Kanununda Yer Alan Genel Tehlike Sorumluluğu 2905 etmek olanağı bulunmamaktadır. Yapılması gereken iş, Türk Borçlar Kanununu hazırlayan komisyonun ya da daha sonraki safhada parlamento çalışmaları meyanında Adalet Komisyonu nun fedakârlığın denkleştirilmesi istemini düzenleyen genel nitelikte bir sorumluluk hükmünün kanun içine yerleştirilmesi olabilirdi. Ne yazık ki bu doğrultuda gerçek anlamda bir gelişmeye işaret etmesi beklenen bir çabaya rastlanmamaktadır. 13 Açıklamalarımıza son vermeden önce Türk Borçlar Kanunu nun nitelemesiyle önemli ölçüde tehlike arz eden bir işletmenin yol açabileceği bazı zararların fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesi uyarınca uygun bir bedelle denkleştirilmesi olanağı ortaya çıkabilir mi sorusunu sormak gerekir. Fedakarlığın Denkleştirilmesi İlkesine ilişkin olarak etraflıca anlatıldığı 14 özellikle bu tür kuruluşların sebep olduğu çevre etkileri nedeniyle yerel âdete uygun fakat kaçınılmaz taşkınlıklar sonucu doğan zararın karşılanması isteminin fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesine bağlı olduğunda kuşku duymamak gerekir. Ancak bu tür zararların hukuki dayanağını TBK. md.74/f.4 hükmü oluşturmayıp, genel hüküm niteliğindeki Medeni Kanunumuzun 730. ve 738. maddeleri ya da Çevre Kanununun 28. maddesinde yer alan düzenlemeler teşkil etmektedir. 15 13 Bu doğrultuda haklı yakınmalara ilişkin olarak bkz. KOÇHİSARLIOĞLU/ ERİŞGİN, s. 1265. 14 Ayrıntılı bilgi için bkz. ULUSAN, Fedakârlığın Denkleştirilmesi, s.284 vd. de yer alan bilgiler özellikle s.295-299 da yapılan açıklamalar. 15 Öğretide AKKAYA/YILDIRIM s. 214 vd. nda tehlikeli işletmenin faaliyetleri esnasında ortaya çıkacak işletme faaliyetine izin verilirken de öngörülmüş bulunan olağan kaçınılmaz işletme zararlarının giderimi bakımından ise son fıkrada düzenlenen fedakârlığın denkleştirilmesine dayanan sorumluluk söz konusu olacaktır demektedir. İfade edilen taşkınlık düzeyine ulaşmayan ve olağan sayılması gereken ve verilen iznin sınırları dahilinde duman salınımı yapmakta iken ika edilen zararlarda denkleştirme ödevinden söz edilemeyecektir. Zira olağan sınırlar içinde kalan ve taşınmazın durumu ve niteliğine ve yerel adete göre komşular arasında hoş görülebilecek düzeyi geçmeyen kullanmalar taşkınlık sayılmadıklarından artık hukuka uygun nitelik taşıyan bu müdahalelere de komşu taşınmaz maliki katlanmak zorunda kalacaktır. ULUSAN, Fedakârlığın Denkleştirilmesi, s. 154-155 de yapılan açıklamalar.