GÖKSU DELTASI (SİLİFKE) DOĞAL ALANLARINDA ANA HABİTAT TİPLERİNİN ARAŞTIRILMASI

Benzer belgeler
10. SINIF KONU ANLATIMI. 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar

BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

GÖL EKOSİSTEMİNDE EKOLOJİK KUŞAKLAR

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri

GÖKSU DELTASI KIYI YÖNETİMİNİN DÜNÜ VE BUGÜNÜ ÖZET

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

Ekoloji, ekosistemler ile Türkiye deki bitki örtüsü bölgeleri (fitocoğrafik bölgeler)

TÜRKİYE SULAKALANLAR KONGRESİ SONUÇ BİLDİRGESİ Mayıs 2009 Eskikaraağaç Bursa

ÇEV 219 Biyoçeşitlilik. Ötrofikasyon. Ötrofikasyon

BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ

Dünya kendi içinde benzerlik gösteren 6 büyük flora alemine ayrılır: 1.Holarktikflora alemi 2.Paleotropis, 3.Neotropis, 4.Australis 5.

Bölüm 8 Çayır-Mer alarda Sulama ve Gübreleme

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI:

IĞDIR ARALIK RÜZGÂR EROZYONU ÖNLEME PROJESİ İZLEME RAPORU

ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM

Önemleri. rk Prof. Dr. İzzet. II. Ulusal Taşkın n Sempozyumu Mart Afyonkarahisar

MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE. Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri

TOPRAK ANA MADDESİ KAYAÇLAR. Oluşumlarına göre üç gruba ayrılırlar 1. Tortul Kayaçlar 2.Magmatik Kayaçlar 3.Metamorfik (başkalaşım) Kayaçlar

TOPRAK VE SU KAYNAKLARINDA COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİ VE UZAKTAN ALGILAMA UYGULAMALARI

SU BİTKİLERİ 3. Prof. Dr. Nilsun DEMİR

EKOLOJİ EKOLOJİK BİRİMLER

Rüzgarlar kum çakıl gibi gevşek maddeleri havalandırarak taşımak, zemine çarparak aşındırmak ve biriktirmek suretiyle yeryüzünü şekillendirirler.

TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ

DENİZ BİYOLOJİSİ Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı

SİNOP SIRA NO İLÇESİ MEVKİİ STATÜ 1 BOYABAT KURUSARAY KÖYÜ

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir?

Su, evrende varolan canlı varlıkların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan en temel öğedir. İnsan kullanımı, ekosistem kullanımı,

Kimyasal Toprak Sorunları ve Toprak Bozunumu-I

Derleyip Hazırlayan: Yrd. Doç. Dr. Aysel ULUS

2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi

(Change of Water Masses-Dust Storms Interaction in Syria and Iraq) Suriye ve Irak taki Su Kütlelerindeki Değişimin Toz Fırtınaları ile İlişkisi

UZUN DEVRELİ GELİŞME PLANI HAZIRLAMA SÜRECİ VE BÖLGELEME

DENİZ BİYOLOJİSİ Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara

KAVAK ÖKALİPTUS VE KIZILAĞAÇTA YETİŞME ORTAMI İSTEKLERİ. Prof.Dr. Ali Ömer Üçler 1

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA

PERKOLASYON İNFİLTRASYON YÜZEYSEL VE YÜZETALTI AKIŞ GEÇİRGENLİK

SU ve BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK SEMPOZYUMU. Çukurova Deltası Arazi Örtüsü/Kullanımı Değişimlerinin İzlenmesi

AKARSU KÖPRÜLERİNDE EKOLOJİK TASARIM VE DOĞA ONARIMI

Turizmin çevresel etkileri

Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi

Selçuk-Pamucak Sulak Alanının Sınıflandırılması Üzerine Bir Araştırma 1

Anahtar Kelimeler: Göksu Deltası, tarımsal aktiviteler, yeraltı suyu, su kirliliği.

FİDANCILIK TEKNİĞİ DERS 2: FİDANLIK İŞLETMELERİ İÇİN YER SEÇİMİ

Meteoroloji. IX. Hafta: Buharlaşma

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü KORUNAN ALAN İSTATİSTİKLERİ METAVERİLERİ

DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN

YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı. Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK

RES Projelerinin Değerlendirilmesinde Yer Seçiminin Önemi ve Dikkate Alınacak Ekolojik Parametreler

1. DOĞAL ÜZERİNDEKİ ETKİLER. PDF created with pdffactory trial version

Büyükşehir Alanlarında Kırsal Arazisi Kullanımına Yönelik Plan Altlık Gereksinimleri,

Fiziki Özellikleri. Coğrafi Konumu Yer Şekilleri İklimi

23 Temmuz 2016 CUMARTESİ

Dersin Kodu

12. BÖLÜM: TOPRAK EROZYONU ve KORUNMA

Kıyı turizmi. Kıyı turizminin gelişiminde etkili olan etmenler; İklim Kıyı jeomorfolojisi Bitki örtüsü Beşeri etmenler

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA

YGS COĞRAFYA HIZLI ÖĞRETİM İÇİNDEKİLER EDİTÖR ISBN / TARİH. Sertifika No: KAPAK TASARIMI SAYFA TASARIMI BASKI VE CİLT İLETİŞİM. Doğa ve İnsan...

Toprak oluşum sürecinde önemli rol oynadıkları belirlenmiş faktörler şu

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar

KORUNAN ALANLAR ULUSAL SINIFLANDIRMASI

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ

SULAMA YAPILARI SULAMA YAPILARI. 1) Su Depolama Yapıları Kestel Barajı- İzmir Sulama amaçlı, toprak dolgu

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir.

Bölgesel iklim: Makroklima alanı içerisinde daha küçük alanlarda etkili olan iklimlere bölgesel iklim denir.(marmara iklimi)

Ekosistem Ekolojisi Yapısı

Anadolu nun Biyoçeşitliliğini oluşturan sebepler

Toprak oluşumu ve toprak türleri

HİDROLOJİ. Buharlaşma. Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan. İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü

TOPRAK ANA MADDESİ Top T rak Bilgisi Ders Bilgisi i Peyzaj Mimarlığı aj Prof. Dr Prof.. Dr Günay Erpul kar.edu.

KORUNAN ALANLAR. Şekil 1. Korunan Alanlar Haritası (1)


SULAMA VE ÇEVRE. Küresel Su Bütçesi. PDF created with pdffactory trial version Yrd. Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ

Akdeniz in Pleyistosen Deniz Düzeyi Değişimlerini Karakterize Eden, Çok Dönemli-Çok Kökenli Bir Mağara: Gilindire Mağarası (Aydıncık-İçel)

AHMET ALİ YAĞCI VETERİNER HEKİM

ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)

ENERJİ AKIŞI VE MADDE DÖNGÜSÜ

2-TUZ GÖLÜ ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ. Nesli Tehdit ve Tehlike Altında Olan Tür ve Habitatların Korunması Peygamber Çiçeği.

Derleyip Hazırlayan: Yrd. Doç. Dr. Aysel ULUS

Endüstriyel Ağaçlandırma Alanlarının Seçimi. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER 1

Bitkilerin Adaptasyonu

SİLVİKÜLTÜREL PLANLAMA-2. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik

İÇ SU BALIKLARI YETİŞTİRİCİLİĞİNDE SU KALİTESİ

KURAK BIR BÖLGEDE BĠR KISIM TOPRAK ÖZELLIKLERININ MEKANSAL DEĞIġKENLIĞI

Tablo : Türkiye Su Kaynakları potansiyeli. Ortalama (aritmetik) Yıllık yağış 642,6 mm Ortalama yıllık yağış miktarı 501,0 km3

TOPRAK OLUŞUMUNDA AŞINMA, AYRIŞMA VE BİRLEŞME OLAYLARI

Taşların fiziksel etkiler sonucunda küçük parçalara ayrılmasına denir. Fiziksel çözülme, taşları oluşturan minerallerin kimyasal yapısında herhangi

COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701

Oluşumuna ve etkenlerine göre erozyon çeşitleri. Erozyon ve Toprak Korunması

COĞRAFYA ANALİZ TESTİ ASF. Biyolojik Çeşitlilik ve Biyomlar Canlıların Yeryüzüne Dağılışını Etkileyen Coğrafi Faktörler

T.C. BALIKESĠR ÜNĠVERSĠTESĠ FEN-EDEBĠYAT FAKÜLTESĠ COĞRAFYA BÖLÜMÜ HAVZA YÖNETĠMĠ DERSĠ. Dr. ġevki DANACIOĞLU

Eski Amerikan Toprak Sınıflama Sistemine göre Türkiye deki büyük toprak grupları ve toprak haritalamada kullanılan semboller

SABANCI ÜNİVERSİTESİ AĞAÇLANDIRMA VE ÇEVRE DÜZENLEMELERİ

Transkript:

GÖKSU DELTASI (SİLİFKE) DOĞAL ALANLARINDA ANA HABİTAT TİPLERİNİN ARAŞTIRILMASI Main Habitat Types Investigation of Natural Ecosystems in The Göksu Delta (Silifke) Deniz KARAÖMERLİOĞLU Biyoloji Anabilim Dalı Atabay DÜZENLİ Biyoloji Anabilim Dalı ÖZET Bu çalışma ile Türkiye deki RAMSAR sulak alanlarının en önemlilerinden biri olan Göksu Deltası ÖÇKB doğal alanlarının ana habitatları araştırılmıştır. Yapılan araştırma sonucunda Göksu Deltası doğal alanları sucul, kumul ve tuzcul olmak üzere 3 ana habitat grubuna, bu ana habitat grupları da kendi içerisinde 12 alt gruba ayrılmıştır. Anahtar kelimeler: Göksu Deltası ÖÇKB, Habitat, Sucul habitat, Kumul habitat, Tuzcul habitat ABSTRACT In this study, the vegetation of natural area of Göksu Delta SEPA that is one of the most important RAMSAR wetland in Turkey is researched. Natural area of Göksu Delta are divided into 3 main habitat groups as aquatic, sand dune and halophytic. These main habitats are included 12 subgroups. Key words: Göksu Delta SEPA, Habitat, Aquatic habitat, Sand dune habitat, Halophytic habitat Giriş Deltalar, karasal ve sucul ekosistemler arasında geçişi sağlayan doğadaki en verimli ekosistemlerdir. Doğal olarak bu alanların niteliklerini iklim, jeomorfoloji ve su kaynakları gibi faktörler belirlemektedir. Buralardaki sulak alanlar sediment depolama, azot ve fosforu uzaklaştırma, inorganik besin elementlerini organik forma dönüştürme gibi birçok önemli işleve sahiptir (Uygun ve ark., 1994). Son zamanlarda eğitim, araştırma, balıkçılık, kuş gözleme, tekne gezintisi ve yürüyüş gibi birçok kültürel amaç için de artan bir şekilde kullanılmaktadır. Bu gibi kullanımlar doğrudan ya da dolaylı olarak deltaların doğallığını ve devamlılığını tehdit etmektedir. Ramsar listesinde yer alan araştırma alanı olan Göksu Deltası Özel Çevre Koruma Bölgesi, Orta Toroslar eteğinde bulunan İçel iline bağlı Silifke ilçesinin güneyinde Göksu Nehri'nin Silifke ve Taşucu arasında denize açıldığı bölgenin doğal alanlarını kapsamaktadır. Doktora tezi, PhD. Thesis 30

Göksu deltası Türkiye nin en önemli kumul alanlarından biri, halofit bitkilerin yaşam alanı ve kaplumbağalar için önemli üreme sahasıdır. Alandaki Akgöl ve Paradeniz gibi irili ufaklı birçok tuzlu ve tatlı göller, drenaj ve sulama kanalları su bitkilerinin önemli yaşam alanlarıdır. Göksu deltasında memeliler ve herpetofauna olması, önemli kuş alanı ve önemli bitki alanı olarak ilan edilmesi ayrıca deltanın önemli doğa alanı olarak koruma altına alınmasını da sağlamıştır. Materyal ve Metod Materyal Araştırma alanı, Göksu Deltası Özel Çevre Koruma Bölgesinin doğal alanlarını kapsamaktadır. Göksu Deltası halen devam eden jeomorfolojik bir değişim içerisindedir. Göksu nehrinin menderesler oluşturarak akması ve İncekum burnunun oluşması gibi olaylar kısa zamanda gözlenebilen jeomorfolojik olaylardır. Alanda bulunan jeolojik birimlerden en çok kil, kum ve çakıldan oluşmuş 4. zaman alüvyonları geniş yer kaplamaktadır. Kil içeriğinin arttığı yerler bataklık özelliği kazanmaktadır. Alandaki bu topraklar eğimin ve aşınımın az olduğu yerlerde derindir. Denize yakın kısımlarda ve çöküntü alanlarında nemlidirler. Bu da tuzluluğun ve alkaliliğin artmasına neden olmaktadır. Araştırma alanında genel ortalama yağış miktarı 636.4mm dir. Uzun yıllar ortalama sıcaklık değeri 19.1 C dir. Ortalama en düşük sıcaklıklar bütün yıl boyunca 5 C nin üzerindedir. Deltada güneybatı rüzgarları hakimdir ve özellikle batıdan esen siklonik Lodos ve Poyraz gibi sert rüzgarlar görülmektedir. Ayrıca deniz ve kara arasındaki sıcaklık farklarından dolayı meltemler de oluşmaktadır. Araştırma alanı Emberger metodu bulgularına göre Yarı Kurak Yumuşak Akdeniz Biyoiklimler bölgesinde yer almaktadır. Bu iklim tipi alanda çok sayıda bitkinin yaşamasına imkân vermektedir. Bu nedenle özellikle kumullar üzerinde Myrtus communis subsp. communis, Vitex agnus-castus, Polygonum equisetiforme, Ipomea stolonifera, Otanthus maritimus, Sporobulus pungens, maki ve frigana elemanlarından Sarcopoterium spinosum, Helianthemum stipulatum, Osyris alba, Satureja thymbra, Thymbra spicata var. spicata, daha fazla tuzluluk ve su ihtiyacı olan Zygophyllum album, Saccharum ravennae, Arthrocnemum spp.; Tamarix spp. gibi bitkiler ise yaz aylarına gelen kurak dönemleri atlatabilmek için taban suyunun yüksek olduğu kumul çukurlukları veya su basar alanlarda yayılış göstermektedirler. Araştırma alanında tarım, hayvancılık, balıkçılık, avlanma, turizm, rekreasyon, yerleşim, peyzaj özellikleri ve endüstri yönünden farklı kullanımlar mevcuttur. Bu kullanımlar doğal alanlar dışında kalan yerlerde yapıldığı gibi doğrudan doğal alanlar içerisinde de yapılmakta ve alanın doğal habitatlarına olumsuz etkileri görülmektedir. Metot İlk olarak bu güne kadar yapılmış çalışmalardan faydalanılarak araştırma alanının coğrafik konumu, jeoloji-jeomorfolojisi, toprak yapısı, hidrolojisi, iklimsel 31

özellikleri, yaşam ortamları ve kullanılma durumu ile ilgili bilgiler tespit edilmiş ve bunlara alandaki gözlemlerimiz ve çalışmalarımız eklenerek değerlendirilmiştir. Alanının bitkisel çeşitliliğini ve habitat tiplerini tespit etmek için yapılan arazi çalışmaları 2003, 2004 ve 2005 yıllarında her ay araziye çıkmak suretiyle 2-5 günlük süreler içerisinde yapılmıştır. Alandaki habitat tiplerini belirlemek için Avrupa Birliği habitat sınıflamalarından Corine Biotopes Manual (1991) ve NATURA2000 (2003) kriterlerinin ana karakterleri temel alınmıştır. Sonuçta alandaki habitatların genel anlamda üç ana gruba ve bu gruplarında alt gruplarına ayrılması sağlanmıştır. Habitatların aralarındaki benzerlikler veya farklılıklar yorumlanmıştır. Araştırma Bulguları Göksu deltası, bitki coğrafyası bakımından genel anlamda Holoarktik alem içinde, Tetis alt alemi, Akdeniz bölgesi ve Doğu Akdeniz alt bölgesi içerisinde yer almaktadır (Akman ve ark., 2005). Bunlardan Akdeniz bölgesinin orman yapısı çok iyi araştırılmış olmasına karşın kıyısal alanlardaki sucul, kumul ve tuzcul yaşam ortamları yeterince (detaylı) araştırılmamıştır. Ayrıca buraların kıyıya yakın olmaları nedeniyle antropojenik baskının çok olduğu ve çok fazla tahribatın görüldüğü yerlerdir. Bu durumda buraların habitatlarının çalışılmasını ve değerlendirilmesini zorlaştırmaktadır. Araştırma alanı, yükseklik bakımından 0-8m arasında değişkenlik göstermektedir. Batı ve doğu kıyıları deniz etkisine ve baskınına uğramaktadır. Kumul tepeleri oluşumunu denizden iç kısımlara doğru yapmakta ve yer yer sıralı tepeler halinde ardışık olarak kendilerini göstermektedir. Bu kumul tepeleri arasında yer yer tuzlu suyun hâkim olduğu çöküntü alanları bulunmaktadır. Alanın büyük bir kesimini kapsayan tuzcul sahalar ise tuzlu su baskını ve suyun kalma süresine göre farklılıklar gösterir. Alanda tuzcul sahaların yanı sıra tatlı ve acı suların da hakim olduğu sahalar vardır. Tüm bu oluşumlar alanda değişik habitatların varlığını sağlamıştır. Göksu deltası doğal alanları yapılan araştırmalar sonucunda (1) Sucul habitatlar, (2) Kumul habitatlar ve (3) Tuzcul habitatlar olmak üzere 3 büyük gruba ayrılmıştır. Araştırma alanında tespit edilen başlıca ana habitat tipleri ve içlerindeki alt grupları şöyledir: 1. Sucul Habitatlar Bu habitatlar tatlı, tuzlu, acı, su içi, su kenarı, su derinliği ve de durgun ve akarsu oluşlarına göre farklılık göstermektedir. Ayrıca farklı mevsimlerde ya da dönemlerde (çeltik sulama ve drene zamanı, vb.) özellikle göllerin tuzlu olanlarının tatlı, tatlı olanlarının tuzlu su baskınına maruz kalıp suların kimyasal özelliklerini değiştirmesi de buraların vejetasyon yapılarını etkilemektedir. Tüm bu durumlar alanda sucul habitatların, kanal içi, göl içi, nehir-göl kenarları olmak üzere üç alt grupta değerlendirilmesini mümkün kılmıştır. 32

a. Kanal içi habitatı: Araştırma alanında yapılan tarımsal faaliyetler ve ıslah çalışmaları nedeniyle alanın her yerinde çok sayıda drenaj ve sulama kanalları bulunmaktadır. Bu kanalların içinde farklı bitkilerin hâkim olduğu vejetasyon tipleri görülmektedir. Özellikle kanal içinde yaşayan bitkilerin oluşturduğu topluluklar kanalların daha fazla organik madde ve mil ile dolmasını çabuklaştırdığı için kanallarda suyun sığlaşması hızlıdır. Bu durum kanalların işlevini engellediği için iki yılda bir temizlenmekte ve bu nedenle de su içinde batık ve yarı batık yaşayan bitkiler sürekli tahrip olmaktadır. b. Göl içi habitatı: Araştırma alanında bulunan tatlı-acı olarak Sazlık göl ve Akgöl, tuzlu olarak Turna gölü, Aliağa gölü, İnce göl, Kuş gölü ve Cırba gölü vardır. Bu göller genel olarak mevsimlere ve sulama dönemlerine göre yükselmekte ya da alçalmaktadırlar. Ayrıca bunların en sığ olduğu devrede ~10cm, en derin olduğu devrede ~1m olduğu tespit edilmiştir. Bunlardan en derin olanı Akgöl (~0,5-1m) olup vejetasyonu da diğerlerinden daha zengindir. Turna ve Aliağa gölleri ise deniz ve insan müdahalesi nedeniyle önümüzdeki birkaç yıl içerisinde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır. c. Nehir-Göl kenarı habitatı: Göksu nehrinin yüksek debisi ve gel-gitler nedeniyle etkilenen, özellikle nehir yatağının kenarları ve göllerin karaya yakın sığ kısımlarında görülen tatlı ve acı sulu alanlardır. Bunların başlıcaları Göksu nehri, İnce göl, Sazlık göl, Akgöl ve Cırba göleti nin karaya yakın sığ kısımlarıdır. Akgöl kenarlarında çok fazla miktarda özellikle Phragmites australis in saf toplulukları vardır. Akgöl ün dolması nedeniyle de gölün içine doğru bu topluluk ilerlemektedir. 2. Kumul Habitatlar Araştırma alanında bu habitatlar deniz kıyısından iç kesime doğru farklılıklar gösterir. Farklılık gösteren bu alanları da hareketli kıyı kumulları, hareketli kıyı kumullarının rüzgar etkisi ile iç kısımlara taşınması sonucu oluşan yarı hareketli veya sabit kumullar, nemli kumul çukurlukları, kumul çalılıklar ve bozuk kumul olmak üzere beş alt grupta değerlendirmek mümkündür. a. Hareketli kıyı kumul habitatı: Kıyıya yakın yerlerde deniz baskınları ve rüzgâra maruz kalan alanlarda kumlar hareketlilik göstermekte ve hareketli kıyı kumul vejetasyonunu oluşturmaktadır. Bu alanlarda tuza toleransı daha yüksek olan bitkiler bulunmakta ve hareketli olan kum taneciklerinin bir miktar da olsa tutunmasını sağlayarak toprak oluşumuna katkıda bulunmaktadır. Bu habitat tipi araştırma alanının batı kesiminde, Kum mahallesi-fener ve Fener-Paradeniz arasında kalan alanlarda çok yaygın olarak tespit edilmiştir. Göksu nehrinin doğu kesiminde I. ve II. Günü Birlik Alan tesisleri önündeki kıyı boyunca kıyıya yakın alanlarda da görülmektedir. b. Yarı hareketli veya sabit kumul habitatı: Bunlar kıyıdan daha iç kesimlere taşınmış olan kumulların oluşturduğu alçak kum düzlükleri ve yeni oluşmaya 33

başlamış küçük kum tepeleridir (~1m yükseklikte). Yarı hareketli ve sabit olan bu kumullarda yetişen çalılar, bu kumulların hareketini kısıtlamaktadır. Bu durum buradaki vejetasyonun kalıcı ve sürekli olmasına imkân verir. Araştırma alanında bu habitat Kum Mahallesi-Akışın kulübesi arası, MEB İzci kampı-i. Günü Birlik Alan arası, Akyapı-Paradeniz arası ve Kuyu mevkii çevresinde görülmektedir. c. Nemli kumul çukurluk habitatı: Yarı hareketli ve sabit olan kumul tepeleri arasında taban suyunun yüzeye çıktığı ya da çok yaklaştığı yerler (0m yükseklikte) nemli kumul çukurlukları olarak tanımlanmıştır. Bu alanlar belirli zamanlarda suyun yükselmesiyle su altında kalabilmektedir. Araştırma alanında özellikle Kum mah.- Fener, Göksu nehri doğusu-cırba göleti, Milli Eğitim bakanlığı İzci kampı-i. Günü Birlik dinlenme tesisleri arasında görülen kumul tepelerinin arasında kalan çukurluklarda bu habitat görülmektedir. d. Kumul çalılıklar habitatı: Özellikle rüzgar faaliyeti sonucunda hareketli kıyı kumullarının iç kısımlara taşınarak buradaki bitkilere tutunması sonucu, iç kesimlerde 1m den 5m ye, bazı yerlerde ise 8m ye kadar yükselen kum tepeleri oluşmuştur. Bu kum tepelerinin üzeri özellikle maki elemanı olan çalılar ile kaplı durumdadır. Bu tepeler deniz etkisinde daha fazla kaldıklarından daha da nemlidirler. Buralar çalıların alt florayı gölgeleme durumu, coğrafik konum, toprak (kum) yapısı, nem, vb. gibi nedenlerle makiden farklılıklar göstermektedir. Buralar araştırma alanının batısındaki Kum mahallesi-fener arası ve alanın doğusundaki Mavikent sitesi önündeki habitatlardır. e. Bozuk kumul habitatı: Araştırma alanındaki kumul tepeleri arasında kalan, tahribat görmüş (yangın, insan ve hayvan etkisi) ve kumul çalılık habitatına göre daha kurak olan yerlerde görülen habitatlardır. Bu habitatlarda frigana elemanları hâkimdir. Fakat toprak, kum yapısı ve de ekolojik farklılıklardan dolayı floristik kompozisyonları friganadan ayrıcalıklar gösterir. Araştırma alanında Kum mah.- Fener arası ve Akyapı ve çevresinde bu habitata rastlanmaktadır. 3. Tuzcul Habitatlar Bu habitatlar tuzlu topraklarda yetişen halofit vejetasyonun bulunduğu alanlardır. Belirli dönemlerde taban suyu ya da yüzeyden deniz suyu basması sonucu kil içeriği yüksek kalıcı bir tuzlanma gösteren toprakların olduğu alanlarda suyun miktarına göre zaman zaman bir bataklık görünümü almaktadırlar. Bu durumlara göre de floristik yapısı değişiklik gösterir. Örneğin; tuz oranı yüksek olan alanlarda floristik kompozisyon daha zayıftır. Tuzcul habitatlar alanda; tuzcul bataklık, tuzcul geçici gölet, tuzcul geçici su baskını olan düzlük ve tuzcul karasal düzlük habitatları olmak üzere dört alt grupla temsil edilmektedir: a. Tuzcul bataklık habitatı: Bu alanlar deniz seviyesinde yükseltiye sahip olan tuzcul bataklık düzlüklerdir. Belirli zamanlarda su altında kalmakta diğer zamanlarda su olmasa da çok nemli ortamlardır. Akgöl ve Kuğu gölü arasında 34

kalan düzlüklerde bu habitatlar yaygındır. Zaman zamanda izinsiz otlatma faaliyetlerine maruz kalmaktadırlar. b. Tuzcul geçici gölet habitatı: Tuzcul alanlarda, tabandan tatlı veya tuzlu su baskınının olduğu yerlerde ~20cm su derinliği olan geçici göletler oluşmaktadır. Bu alanlar özellikle yerleşim yerleri arasında bulunan fakat kullanılmayan doğal alanların tamamını kapsar. Parçalı sahalar halindedirler. Çoğu zaman hayvan ve insan baskısı altında da kalmaktadırlar. c. Tuzcul geçici su baskını olan düzlük habitatı: Bu habitat Göksu nehrinde su miktarının artmasıyla nehir yatağının genişlemesi ve de tuzcul alanları acı suyun basması sonucu oluşmuştur. Bu alanlar ~25-35cm su derinliğine sahip olabilmektedir. Araştırma alanında tuzcul geçici su baskını olan düzlük habitatında hâkim olan türler genelde çalı-ağaç formundadır. d. Tuzcul karasal düzlük habitatı: Tuzcul karasal düzlük habitatı, kıyıdan daha iç kesimlerde, kıyı etkisinden uzak olan tuzcul düzlüklerde görülmektedir. Kil ve mil oranı yüksek olan bu alanların yüzeyinde gözle görünür bir tuz birikimi vardır. Bu alanların özellikle Hurma Mahallesi, Kurtuluş köyü, Göksu nehri arası ve Akgöl- Paradeniz arasında geniş yayılımları vardır. Tartışma ve Sonuçlar Yeryüzünün %3 ünü kaplayan sulak alanlar Türkiye nin de %1,6 sını kaplamaktadır. Araştırma alanımız bu sulak alanlardan RAMSAR listesinde yer alan Göksu Deltası Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içerisinde kalan doğal alanlardır. Göksu deltası Türkiye deki en önemli kumul ve halofit bitkilerin habitatlarını barındırmaktadır. Araştırma alanındaki ortam farklılıkları araştırma alanında değişik habitatların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Sonuçta Göksu deltası doğal alan habitatları sucul, kumul ve tuzcul olmak üzere 3 ana habitat grubuna ayrılmıştır. Buralarda yayılış gösteren bitkiler toprak tipine, tuza olan toleranslarına veya suya bağımlılıklarına göre seçici davrandığından dolayı her bir habitat ana grubu kendi içinde alt gruplara ayrılmıştır. Tarafımızdan yapılan bu sınıflamaya göre Göksu deltası doğal alanları ana habitat grupları ve bunların alt habitat grupları aşağıdaki gibi sınıflandırılmıştır: A. Sucul Habitatlar 1. Kanal İçi Habitatı 2. Göl İçi Habitatı 3. Nehir ve Göl Kenarları Habitatı B. Kumul Habitatlar 1. Hareketli Kıyı Kumul Habitatı 2. Yarı Hareketli veya Sabit Kumul Habitatı 3. Nemli Kumul Çukurlukları Habitatı 4. Kumul Çalılıkları Habitatı 35

5. Bozuk Kumul Habitatı C. Tuzcul Habitatlar 1. Tuzcul Bataklıklar Habitatı 2. Tuzcul Geçici Göletler Habitatı 3. Tuzcul Geçici Su Baskını Olan Düzlükler Habitatı 4. Tuzcul Karasal Düzlükler Habitatı Araştırma alanına doğrudan veya dolaylı etkisi olabilecek herhangi bir müdahalenin uzun vadede sonuçları ekolojik ve canlı yaşamı açısından da mutlaka araştırılmalı ve doğal yapının korunmasına çalışılmalıdır. Günümüzde silt ve materyal taşınımı sonucunda özellikle Akgöl ve Paradeniz de yaşayan bitki ve hayvanların gelişimini ve üremesini engellenmektedir. Bu nedenle siltasyonun azaltılması yoluna gidilerek habitatların doğal dengesi bozulmadan canlı ölümlerinin veya bazı türlerin diğerlerinden baskın hale geçmesinin engellenmesi gerekmektedir. Araştırma alanında fazla miktarda farklı nedenlerle kum alımı ve kumullar üzerindeki bitkilerin kesimi veya sökümü yapılmaktadır. Bu müdahalelerin engellenerek doğal kumul habitatlarının korunması gerekmektedir. Araştırma alanında zaman zaman büyük veya küçük yangınlar olmakta ve doğal bitki örtüsünün ve bunun içinde yuvalayarak yaşayan hayvanların ölümüne ve bu alanları terk etmesine neden olmaktadır. Göksu Deltası ÖÇKB sınırları çevresinde ve içerisindeki tapulu arazilerde hızlı bir yapılaşma vardır. Bu nedenle Göksu nehri boyunca ve özellikle doğal alanlarda tarımsal, evsel ve endüstriyel kirlilik etkileri ile su, toprak ve hava kirlenmesi sonucu doğal habitatlar tahrip olmaktadır. Bu nedenle alandaki insan faaliyetleri dolaylı da olsa bu habitatlarda yaşayan canlıları tehdit etmektedir. Kaynaklar AKMAN, Y., DÜZENLİ, A., GÜNEY, K. 2005. Biyocoğrafya. Palme Yayıncılık Ltd. Şti., Ankara. 449s. UYGUN, N., ve ARK. 1994. Göksu Deltası nın Biyolojik Zenginliğinin (Flora ve Fauna) Tespiti ile Ekolojik Peyzaj ve Optimal Arazi Kullanım Planlaması Cilt I. T.C. Çevre Bakanlığı Özel Çevre Kurumu Başkanlığı. Proje no:09.g.92/03, Adana. 357s. 36