Myokardiyal iskemi reperfüzyon sonrasý böbrek hasarýnda nitrik oksit in rolü ve caffeic acid phenethyl ester (cape) in etkisi

Benzer belgeler
CURRICULUM VITAE. Cardiac Ischemia-reperfusion Injury (arrhythmias, infarct size, apoptozis), oxidatif change, function of endothelium

Periferik iskemi reperfüzyonun akciğerdeki nitrozatif etkileri ve caffeic acid phenethyl ester in koruyucu rolü

Deneysel Kontrast Nefropatisi Modelinde İndometazin yerine Tenoksikam

Amikasin toksisitesine bağlı deneysel akut böbrek hasarı modelinde parikalsitol oksidatif DNA hasarını engelleyebilir

Fakat. Perioperatif Dönemde HİPEROKSEMİ HİPEROKSİ?? HİPEROKSİNİN UYGULAMANIN FAYDALARI ANESTEZİ UYGULAMASINDA NEDEN HİPEROKSİ

Kardiyopulmoner bypass uygulanacak olgularda insülin infüzyonunun inflamatuvar mediatörler üzerine etkisi

Akış: Organ İskemilerinin Erken Tanısında Yeni Bir Uygulama: Laser Speckle Görüntüleme

KORONER ARTER BYPASS CERRAHÝSÝNDE N-ASETÝLSÝSTEÝN'ÝN SOLUNUM FONKSÝYONLARI ÜZERÝNE ETKÝSÝ

Ýzole Rat Kalplerine Uygulanan Reperfüzyon Hasarýnda Resveratrol ün Hemodinamik Etkileri

MODELi OLARAK KISA SÜRELi YÜZME EGZERSizi*

ÖZGEÇMİŞ MELTEM KOLGAZİ... : Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji AbD. İçerenköy Mah. Kayışdağı Cad. No:32

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ

Dr. Semih Demir. Tez Danışmanı. Doç.Dr.Barış Önder Pamuk

Ratlarda Sisplatin İle İndüklenmiş Böbrek Hasarına Karşı Melatonin ve Gingko Bilobanın Koruyucu Etkileri

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm / Program Üniversite Yıl

Doksorubisin ile oluþturulmuþ deneysel kardiyotoksisite üzerine melatoninin etkisi

Kısa aralıklı kontrollü reperfüzyon periyotları böbreği iskemi-reperfüzyon hasarından koruyor mu?

ALAADİN POLAT Prof. Dr.

İatrojenik Bilateral İliak Arter Komplikasyonunda Başarılı Hibrit Tedavi

Stabil koroner arter hastalığında doğrular ve yanlışlar:

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Tıp Fakültesi GATA 1989 Y. Lisans Tıp Fakültesi GATA 1989 Doktora Fizyoloji Hacettepe Üniversitesi 1997

İNFRARENAL AORTİK İSKEMİ-REPERFÜZYON SONUCU GELİŞEN RENAL HASARIN ÖNLENMESİNDE KARNİTİNİN ROLÜ

Glomerül Zedelenmesi -İmmunolojik Mekanizmalar-

SCIENCE CITATION INDEX (SCI) KAPSAMINDA YER ALAN ÖZGÜN MAKALELER

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon

Kafeik Asit Fenetil Ester (KAFE) ve Miyokardiyal İskemi Reperfüzyon (Mİ/R) Hasarı

7.1. Uluslararası hakemli dergilerde yayınlanan makaleler (SCI & SSCI & Arts and Humanities)

MEZUN OLDUĞU OKUL: GAZİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ-1999 TIPTA UZMANLIK TEZİ BAŞLIĞI-DANIŞMANI: KORONER BY-PASS

17a EK 17-A ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ. ² Rahim Ýçi Araçlar - Ek 17-A²

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl

Sadık Yurttutan, Ramazan Özdemir, Fuat Emre Canpolat, Mehmet Yekta Öncel, Hatice Germen Ünverdi, Bülent Uysal,Ömer Erdeve, Uğur Dilmen Zekai Tahir

Serbest Ýnternal Torasik Arter Greftlerinin Proksimal Anastomoz Yerinin Uzun Dönem Açýk Kalým Oranýna Etkisi

MYOKARDÝYAL NÝTRÝK OKSÝT VE KARDÝYAK PERFORMANS ÜZERÝNE

Farklı deneysel septik şok modellerinde bulgularımız. Prof. Dr. Alper B. İskit Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı

Derece Alan Üniversite Yıl

Nitrik Oksit ve Solunum Sistemi Doç. Dr. Bülent GÜMÜŞEL Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı

Klor Gazý Solutulan Ratlarýn Beyin Ve Kalp Dokusunda Oluþan Hasarýn Ýncelenmesi ve N-Asetilsistein in Etkinliði

Doç.Dr. Fevzi TORAMAN Acıbadem Üniversitesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon ABD GKDA 2011 ANTAKYA

Doç. Dr. Kültigin TÜRKMEN Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi

AEROBiK VE ANAEROBiK EGZERSiZ

Tam revaskülarizasyonda CABG standart tedavidir

Cisplatin nefrotoksisitesinde E vitamininin koruyucu etkileri: ýþýk ve elektron mikroskopik çalýþma*

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Doktora Kimya-Biyokimya Dicle Üniversitesi 2012-

Hipoksi sonrası linoleik asit tedavisinin koruyucu etkileri: Histokimyasal ve Nöron-Spesifik Enolaz (NSE) immünohistokimyasal incelemeler

KALSÝYUM DOBESÝLATIN ÝSKELET KASI ÝSKEMÝ - REPERFÜZYON HASARINDAKÝ ROLÜ

Tükürük kreatinin ve üre değerleri kullanılarak çocuklarda kronik böbrek hastalığı tanısı konulabilir mi? Dr. Rahime Renda

Yaþa Baðlý Makula Dejenerasyonunda Risk Faktörleri

ÖZGEÇMİŞ. 5. Akademik Unvanlar Unvan Üniversite Yıl Araştırma Görevlisi Öğretim Görevlisi Yardımcı Doçent

AKUT EGZERSiZ VE CViTAMiNi UYGULA MASININ sıçan BEYiN MALONDiALDEHiT VE GLUTATYON DÜZEYLERiNE ETKisi

Nitrik Oksit Sentaz ve Nitrik Oksit Ölçüm Yöntemleri

Eritropoietin reseptörleri, eritroid hücreler dýþýnda vasküler endotel hücrelerinde (13,14) ve kalpte (15,16) de bulunmaktadýr. Ýnsanlarda akut hipoks

Hücre Zedelenmesi. Dr. Yasemin Sezgin. yasemin sezgin

Prof.Dr. Mukaddes EŞREFOĞLU

STEROİD ANTİİ İİNFLAMATUAR İLAÇ KULLANIMI

Koroner Arter Bypass Cerrahisinde Troponin Deðerleri

Koroner Arter Bypass Reoperasyon Adaylarýnda Mortalite ve Morbiditenin EuroSCORE ile Retrospektif Analizi

ADI SOYADI (Name Kasım TAKIM

GİRİŞ. Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen sunumunun monitörizasyonunda sıklıkla kullanılmaktadır

Prof. Dr. Ramazan Sarı Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı

Deneysel olarak elektrik yaralanmasý oluþturulan ratlarda serum prokalsitonin ve kreatin kinaz düzeylerinin doku histopatolojisi ile iliþkisi

Sıçanlarda Böbrek İskemi/Reperfüzyon Hasarında N- Asetilsisteinin Etkileri

Kadmiyuma baðlý karaciðer hasarýnda taurin, melatonin ve asetilsisteinin nitrik oksit, lipid peroksidasyonu ve bazý antioksidanlar üzerindeki etkileri

ÖZGEÇMİŞ. 7.1 Uluslararası hakemli dergilerde yayınlanan makaleler (SCI & SSCI & Arts and Humanites)

Derece Alan Üniversite Yıl

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ FARMAKOLOJİ (ECZ) ANABİLİM DALI BİTİRİLEN TEZLER LİSTESİ ( )

Kadınlarda Koroner Bypass Operasyonunun Özellikleri ve Sonuçları

Hangi İlaç Renin Anjiyotensin Aldosteron Sistemini Daha İyi Bloke Eder?

FİZYOLOJİ ANABİLİM DALI

TAURİNİN İSKEMİ REPERFÜZYON HASARINDA MMP-2, MMP-9 VE İLİŞKİLİ SİNYAL İLETİ YOLAĞI ÜZERİNE ETKİLERİ

5-15 Yaþ grubu saðlýklý çocuklarda ekokardiyografiyle hesaplanan pulmoner ve aort kapak alanlarý ile pulmoner arter basýnç deðerleri

Streptozosin ile Diyabet Oluşturulmuş Sıçanlarda Adenozinin Böbrek Koruyucu Etkisi

5/21/18 AKUT RENAL HASARDA CERRAHİ YÖNTEM SEÇİMİ ÖNEMLİ Mİ?

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

Kimyasal Sistit Modelinde Human Chorionic Gonadotropinin Etkisi

6. Büyük kan dolaþýmýnýn amacý nedir? Büyük kan dolaþýmýnda kanýn izlediði yolu kýsaca açýklayýnýz.

SIÇANDA KARDİYAK ÖNKOŞULLAMANIN KORUYUCU ETKİSİNDE SUMATRİPTANIN ROLÜ

Erdosteinin Diyabetik Ratlarda Böbrek Hasarı Üzerine Koruyucu Etkisi The Protective Effect of Erdostein on Renal Injury in Diabetic Rats

Koroner Mikrosirkülasyonun Fonksiyonel Açıdan Değerlendirilmesinde Kullanılan İnvazif Yöntemler. Dr. Murat Sezer İstanbul Tıp Fakültesi

ÖZGEÇMİŞ. GÜLDAL SÜYEN Fizyoloji Profesörü

Y.Ü. DENEY HAYVANLARI ETİK KURULU BAŞVURU FORMU

Çalýþan Kalpte Koroner Bypass Sýrasýnda Hemodinamiye Pozisyon, Ýskemi ve Reperfüzyonun Etkileri

I. Histoloji nedir? II. Niçin Histoloji öğreniyoruz? III. Histolojik inceleme nasıl yapılır?

Miyokardiyal iskemi-reperfüzyon hasar ve melatonin

Deneysel Serebral skemi/reperfüzyon Hasar nda Kafeik Asit Fenetil Esterin Koruyucu Etkisi

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Ýntratrakeal Bleomisin uygulanmýþ sýçan akciðer dokusunda metabolik enzim aktiviteleri üzerine E vitamini ve erdosteinin etkisi

Antianjinal ilaçlar. Prof. Dr. Öner Süzer

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

Ulusal Cerrahi Dergisi

Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları

ORTEOARTRÝTDE NÝTRÝK OKSÝT VE MALONDÝALDEHÝD DÜZEYLERÝ

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması

Ameliyat öncesi kompanse böbrek yetmezlikli hastalarda kardiyopulmoner bypass altında ve çalışan kalpte koroner revaskülarizasyon

İnsülin Tedavisi ve Böbrek Hastalıkları. Dr Rahmi Yilmaz Hacettepe Üniversitesi Nefroloji Bilim Dalı

Papaverin ve Askorbik Asidin Reperfüzyona Bağlı Böbrek Hasarında Etkileri: Deneysel İskemi ve Reperfüzyon Modeli

* Kemoreseptör *** KEMORESEPTÖR REFLEKS

m3/saat AISI

Transkript:

ARAÞTIRMA 23 Myokardiyal iskemi reperfüzyon sonrasý böbrek hasarýnda nitrik oksit in rolü ve caffeic acid phenethyl ester (cape) in etkisi Özet Myokardiyal iskemi-reperfüzyon (MI/R) sýrasýnda perifere giden kan akýmýnda bir deðiþiklik olduðu bilinmektedir. Bu durum fazla kanlanan organlardan biri olan böbreklerde hasara neden olmakta ve oluþan bu hasar myokardiyal revaskülarizasyon ve benzeri kalp cerrahisinin yararlarýný azaltmaktadýr. Sözkonusu olan bu böbrek hasarýn nedenleri çok çeþitli olmakla birlikte, revaskülarizasyon sýrasýnda hipoperfüzyon, pulsatil perfüzyonun kaybolmasý, hemoliz ve sistemik inflamatuvar yanýt gibi faktörlerin etkili olduðu belirtilmiþtir. Buna ek olarak, direkt yapýlan böbrek iskemi reperfüzyonunda meydana gelen nitrik oksid (NO) in süperoksit (O2 - ) radikali ile birleþerek meydana getirdiði peroksinitrit (ONOO - ) bu hasarýn meydana gelmesinde önemli bir role sahip olduðu bildirilmiþtir. Bu çalýþmada MI/R ile oluþan böbrek perfüzyon deðiþikliklerinde, hasarla iliþkili olduðu sanýlan NO düzeyi üzerine antioksidan Caffeic acid phenethyl ester (CAPE) in etkisi araþtýrýldý. Yirmi bir yetiþkin erkek Wistar sýçan kullanýldý. Hayvanlar; kontrol, MI/R ve CAPE+MI/R olmak üzere üç gruba ayrýldý. MI/R ve CAPE+MI/R grubundaki sýçanlarýn sol koroner arteri 30 dakika süreyle kapatýldý (iskemi) ve 120 dakika süreyle de tekrar açýldý (reperfüzyon). CAPE+MI/R grubunda bulunan sýçanlara iskemiden on dakika önce baþlanýlarak reperfüzyon baþlangýcýna kadar CAPE (50 ìmol kg -1 ), perfüzyon pompasýyla uygulandý. Reperfüzyon sonrasý böbrekler alýnarak NO düzeyleri ve histolojik deðiþiklikler araþtýrýldý. MI/R grubu sýçanlarýn böbreklerinde kontrol grubuna göre NO düzeyinde istatistiksel olarak anlamlý bir artýþ gözlendi (p<0.05). CAPE MI/R ýn neden olduðu böbrek NO düzeyindeki artýþý önledi. Histopatolojik sonuçlarýn da bu durumu desteklediði görüldü. Sonuç olarak, MI/R ýn periferdeki kan perfüzyonunu deðiþtirerek böbreklerde NO düzeyini artýrdýðý, kalp cerrahisinde meydana gelen böbrek bozukluklarýnda muhtemelen NO düzeyindeki aþýrý artýþýn da rol oynadýðýný ve bu zararlý etkinlerin CAPE ile önlenebileceðini söyleyebiliriz. Anahtar kelimeler: Myokardiyal iskemi reperfüzyon, böbrek, nitrik oksit, Caffeic acid phenethyl ester (CAPE) Abstract Mehmet Kaya Özer*, Ekrem Çiçek*, Osman Gökalp*, Ahmet Koyu**, Hakan Parlakpýnar***, Ahmet Acet*** Role of nýtrýc oxýde ýn the renal damage after myocardýal ýschemýa reperfusýon and effect of caffeýc acýd phenethyl ester (cape) It is known that there is a change peripheral blood flow during myocardial ischemia-reperfusion (MI/R). This situation causes damage in the kidneys which are one of the much perfusing organs. The above mentioned damage occurring in the kidneys reduces use of myocardial revascularization and such like heart surgery. However, even though the reasons of this kidney damage are various, it has been informed that it depends on factors such as hypoperfusion, disappearing of pulsatile perfusion, hemolysis and systemic inflammatory reply during revascularization. In addition, it has been informed that it is effective in the damage that nitric oxide (NO) combines with superoxid radical (O2 - ) and forms peroxinitrit (ONOO - ) in the kidney with ischemia reperfusion done directly. In the our study, we studied the effect of antioxidant Caffeic acid phenethyl ester (CAPE) on NO level which is thought to be related with the damage occurring kidney perfusion changes due to myocardial ischemia reperfusion (MI/R). Twenty one adult male Wistar rats were divided into tree groups as control, MI/R and CAPE+MI/R. The left coroner artery was occluded for 30 min and then reperfused for 120 min more before the experiment was terminated in the MI/R and CAPE+MI/R groups, and CAPE (50 mol kg -1 ) was administered 10 min prior to ischemia and during Yazýþma Adresi: Yrd. Doç. Dr. Mehmet Kaya Özer Süleyman Demirel Üniversitesi Týp Fakültesi Farmakoloji AD 32260/Isparta Tel: 0 246 211 36 22 Faks: 0 246 237 11 65 E-mail: mkozer@med.sdu.edu.tr * Süleyman Demirel Üniversitesi Týp Fakültesi Farmakoloji AD, Isparta ** Süleyman Demirel Üniversitesi Týp Fakültesi Fizyoloji AD, Isparta *** Ýnönü Üniversitesi Týp Fakültesi Farmakoloji AD, Malatya

24 Özer, Myokardiyal iskemi reperfüzyon ve böbrek hasarý occlusion by infusion in the CAPE group. At the end of the reperfusion period, rats were sacrificed, and the kidneys were quickly removed for NO determination and histopathological analysis. Compared with control, MI/R was accompanied by a significant increase in NO production in the rat kidney. Administration of CAPE reduced NO production in the kidney. These beneficial changes in these biochemical parameters were also associated with parallel changes in histopathological appearance. Consequently, MI/R changes peripheral blood perfusion and increases NO level in the kidneys and thus, the excessive increase in NO level probably also plays a role in renal disorders during heart surgery. We can say that these harmful effects can be prevented by means of CAPE. Key words: Myocardial ischemia reperfusion, kidney, nitric oxide, Caffeic acid phenethyl ester (CAPE) Giriþ Hipoksi ve iskemi böbreklerde önemli hasarlara neden olmaktadýr. Hipoksi ve iskemi sýrasýnda oluþan böbrek hasarýnýn etiyopatogenezine ve önlenmesine yönelik çalýþmalar günümüzde devam etmektedir. Hipoksiye baðlý böbrek hasarlarýnýn patogenezinde serbest radikal ve antioksidan enzimlerin rolünün belirlenmesi, antioksidan tedavi denemelerini gündeme getirmiþtir (1,2). Propiller, güçlü antimikrobiyal, antiinflamatuvar, antioksidan ve antineoplastik aktiviteleri olan ve bal arýlarý tarafýndan toplanan ürünlerdir. Propillerin aktif bir komponenti olan Caffeic acid phenethyl ester (CAPE) bu biyolojik aktivitelerin tümünden sorumlu tutulmakta ve kullanýldýðýnda insan nötrofillerinde reaktif oksijen radikallerini bloke ettiði gösterilmiþtir (3). Yine son yýllarda yapýlmýþ olan bir çok çalýþmada antioksidan özelliðe sahip olan CAPE nin iskemi reperfüzyondan direkt etkilenen organ ve dokularda reaktif oksijen ve nitrojen radikallerine baðlý olarak geliþen hasarlarý önlediði saptanmýþtýr (3,4). CAPE nin direkt yapýlan böbrek iskemi reperfüzyon hasarýnýn önlenmesinde gösterdiði olumlu etkilerini ortaya koyan deneysel bir çalýþmada, bu maddenin serbest radikallerin üretilmesindeki önleyici ve membran lipitlerini oksidatif hasardan koruyucu özellikleri ortaya konmuþtur (5). Ancak, þimdiye kadar baþka bir organda yapýlan (örneðin; kalp) iskemi reperfüzyonun böbrek üzerindeki etkisinde serbest radikallerin bir rolünün olup olmadýðý çalýþýlmamýþtýr. Oysaki koroner arterlerdeki revaskülarizasyonun böbreklerde hasar yaptýðý ve geliþen akut böbrek yetmezliðinin kalp cerrahisinde ölüm nedenlerinden biri olduðu bilinmektedir (6-8). Bu nedenle koroner arterlerin revaskülarizasyonundan ve benzeri operasyonlardan beklenen yarar, söz konusu böbrek hasarý nedeniyle azalmaktadýr. Bu hasarda koroner revaskülarizasyon sýrasýnda meydana gelen hipoperfüzyon, pulsatil perfüzyonun kaybolmasý, hemoliz ve sistemik inflamatuvar yanýt gibi faktörlerin rol oynadýðý söylenmektedir (9). Ancak, bu faktörlerin böbreklerde yaptýklarý hasarýn serbest radikallerden olabileceði araþtýrýlmamýþtýr. Bu çalýþmada kalp iskemi reperfüzyonu yapýldý ve böbrekler alýnarak nitrik oksit (NO) düzeyleri ve histolojik deðiþiklikler araþtýrýldý ve doku hasarýnýn oluþmasýna neden olduðu görülen NO üzerine CAPE nin etkisine bakýldý. Çünkü iskemi esnasýnda oluþan NO, reprfüzyonda meydana gelen superoksid (O2-) radikali ile birleþerek toksik bir oksijen metaboliti olan peroxinitrit (ONOO-) oluþturur. ONOO- ise dokularda hasar yapmaktadýr (10-12). Gereç ve Yöntem Myokardiyal Ýskemi Reperfüzyonu Bu çalýþmada 200-250 g aðýrlýðýnda, 21 yetiþkin erkek Wistar sýçan kullanýldý. Hayvanlar; kontrol (n: 7), MI/R (n: 7) ve MI/R+CAPE (n: 7) olmak üzere üç gruba ayrýldý. 1.2-1.4 g kg -1 dozunda üretan ile inraperitoneal yolla anestezi yapýldý. Yapay solunum için trake solunum pompasýna (1.5 ml/100g. lýk hacim ve 60 atým/dakikalýk bir hýzla oda havasý-harvard Animal Rodent Ventilator) baðlandý. Ýlaç uygulamasý (CAPE, 50 ìmol kg -1 ) için de juguler ven kanülasyonu yapýldý. Kan basýncý, kanüle edilen karotis arterden bir transdüser (Harvard model, 50-8952) ve kaydedici (Harvard Universal penrecorder) yardýmýyla yazdýrýldý (4,13,14). Sonra göðüs açýldý. Kalp uygun þekilde tutularak ucunda 6/0 ipek iplik takýlý 10 mm lik yuvarlak uçlu iðneyle sol ana koroner arterlerin altýndan myokard dokusunu da kýsmen içine alacak þekilde geçildi. Daha sonra kalp göðüs içine yerleþtirilerek 20 dakika stabilizasyon için bekletildi. Lanbeth Conventions metodunda (15) belirlenen deðerlendirme kriterleri göz önüne alýnarak bu iþlemlere baðlý herhangi bir aritmi görülmesi ya da ortalama kan basýncýnýn iskemi öncesi 70 mm/hg nin altýna düþmesi halinde denek çalýþma dýþý býrakýldý. Konulmuþ olan sütürlerin iplikleri 1 mm çap ve 1 cm boyunda ufak bir plastik tüp içinden geçirildi. 20 dakika stabilizasyon (bekleme) periyodu sonunda damar altýna geçirilmiþ olan ip bu plastik tüp ve bir

Özer, Myokardiyal iskemi reperfüzyon ve böbrek hasarý 25 klemp yardýmýyla sýkýþtýrýlarak damarýn kapatýlmasý ile iskemi gerçekleþtirildi. Bu çalýþmada 30 dakika iskemi altýnda tutulan kalpte tüp gevþetilerek 120 dakika süreyle reperfüzyon yapýldý. Daha sonra deneye son verilerek NO ölçümü ve histopatolojik inceleme için böbrekler alýndý. Kontrol grubuna ise iskemi reperfüzyon dýþýnda diðer iþlemler ayný þekilde yapýldý. Ýlaç Uygulamasý Hayvanlar rasgele örnekleme metoduyla seçildi. CAPE etanolda çözdürüldü ve %0.9 NaCI ile %1 lik solüsyonu hazýrlandý. Bu þekilde hazýrlanan CAPE (50 ìmol kg -1 ) iskemiden on dakika öncesinden baþlanýlarak reperfüzyon baþlangýcýna kadar, perfüzyon pompasýyla uygulandý. Kontrol ve MI/R gruplarýna ise etanol ve serum fizyolojik ayný þekilde verildi. NO Ölçümü Yarýlanma ömrünün kýsa olmasý ve kimyasal yapýsý nedeniyle, NO nun direkt olarak saptanmasý zor olduðundan dolayý, NO deðerlendirmesi için stabil son ürünleri olan nitrit ve nitrat ölçümü kullanýlmaktadýr. Nitrit ve nitrat düzeyleri spektrofotometrik metod ile böbrek dokusunda ölçüldü. Bu metod, nitrat redüktaz enzimi varlýðýnda nitratýn nitrite indirgenmesi ve oluþan nitritin de, sulfanilamid ve N-etilendiamin dihidroklorid ile reaksiyona girerek oluþturduðu kompleksin 545 nm de verdiði absorbansýn ölçümü prensibine dayanmaktadýr (3). Histopatolojik Deðerlendirme Böbrek dokusu %10 formalin ile fikse edildi. Parçalar (6 µm) mikrotom ile kesildi ve hemotoksilen-eozin (H-E) ile boyandý. Hazýrlanan preparatlardaki inflamatuvar deðiþiklikler ýþýk mikroskobunda incelendi (1,2). Ýstatistik Gruplar arasý farklýlýklar ANOVA test ile analiz edildi. Anlamlýlýk p<0.05 olarak tanýmlandý. Bulgular Stabilizasyon periyodu süresince üç grubun kan basýnçlarýnda bir deðiþiklik gözlenmedi. Ancak, iskemi sýrasýnda MI/R ve CAPE+MI/R gruplarýnda kontrol grubuna göre anlamlý olarak kan basýncýnda bir azalma gözlendi. Reperfüzyonda ise, MI/R ve CAPE+MI/R gruplarýndaki kan basýnçlarý kontrol grubuyla ayný seviye yükseldi (Tablo 1). CAPE nin solventine baðlý bir etki meydana gelmedi. Tablo 1: Myokardiyal iskemi reperfüzyon (MI/R) yapýlan (MI/R ve Caffeic acid phenethyl ester (CAPE)+MI/R) ve yapýlmayan (Kontrol) gruplardaki kan basýncý deðiþiklikleri. Gruplar Kan basýncý (mmhg) Kontrol MI/R CAPE+MI/R Stabilizasyon sonrasý Ýskemi bitimi 30 60 120 88±2 87±3 87±4 86±2 86±2 87±3 73±5 a 92±5 88±3 84±3 91±5 74±5 a 94±4 93±3 94±3 ab a: p0.05 Kontrole göre anlamlý, b: p0.05 MI/R e göre anlamlý MI/R yapýlan grup kontrol grubuyla karþýlaþtýrýldýðýnda, böbrekte NO düzeyi anlamlý olarak arttý. CAPE uygulanan grupta yapýlan MI/R ise, NO düzeyinde bir artýþ gözlenmedi. Bununla beraber anlamlý olmamakla (P>0.05) birlikte CAPE+MI/R kontrol grubuyla karþýlaþtýrýldýðýnda NO düzeyinde bir azalma da gözlendi (Tablo 2). Tablo 2: Myokardiyal iskemi reperfüzyon (MI/R) ve Caffeic acid phenethyl ester (CAPE) nin böbrekte nitrik oksit (NO) düzeyine etkileri. n=7 her grup için. Tablo 2: Myokardiyal iskemi reperfüzyon (MI/R) ve Caffeic acid phenethyl ester (CAPE) nin böbrekte nitrik oksit (NO) düzeyine etkileri. n=7 her grup için. Groups Kontrol MI/R CAPE+MI/R NO (nmol g-1 doku) 322,15±15 533,57±42 * 275,41±24 ** *p<0.05, MI/R ile Kontrol arasýndaki anlamlý fark **p<0.05, CAPE+MI/R ile MI/R arasýndaki anlamlý fark Böbrek dokularýnýn ýþýk mikroskobuyla deðerlendirilmesi sonucunda, kontrol grubunun böbrekleri normal histolojik özellikler gösterdi (Þekil 1). Ancak, MI/R grubunda þiddetli böbrek hasarlarý gözlendi. Bu hasarlar; proksimal tübül epitel hücrelerinde yaygýn dökülme, tübüler dilatasyon ve epitel hücrelerin lüminal yüzeylerinde lüminal düzleþme (mikrovillus yapýsýnýn silindiði) görüldü. Tübüler hasara ek olarak böbrek cisimciklerinin bir kýsmýnda glomerüler atrofiye baðlý olarak Bowman boþluðunda geniþlemeler farkedildi (Þekil 2). Diðer tarafdan, CAPE+MI/R grubunda ise hafif tübüler dilatasyon ve atrofi gibi deðiþikliler dýþýnda glomerüllerin çoðunda normal histolojik görüntü izlendi. Bu grupta tübüllerde epitel hücre dökülmesi ve epitelin lüminal yüzeylerinde düzleþme daha fokal görüldü (Þekil 3).

26 Özer, Myokardiyal iskemi reperfüzyon ve böbrek hasarý Þekil 1: Kontrol grubu; Glumerulus ve tubuluslar normal. (H-E X 66). Þekil 2: MI/R grubu; Epitel hücrelerinde þiddetli döküleme ve tubuler lumende stoplazmik düzleþmeler (ok ile gösterilmiþtir) gözükmektedir. Ayrýca Bowman boþluðunda dilatasyon (yýldýz ile gösterilmiþtir) farkedildi. (H-E X 66). Þekil 3: CAPE+ MI/R grubu; Glumerulus normal gözükmekte fakat tubuluslarýn bir kýsmý dilate olmuþ (d) ve yassýlaþmýþ epiteliyal hücrelerle astarlanmýþ görünümündedir. Tubulus lumenindeki epiteliyal hücrelerin dökülmesi (ok ile gösterilmiþtir) daha seyrek olarak gözükmektedir. (HE X 66). Tartýþma Kalp iskemisi esnasýnda perifere giden kan akýmýnda azalma ve ardýndan yapýlan reperfüzyonda ise artýþ olduðu bilinmektedir (4,13,14). Bu durum fazla kanlanan organlardan olan böbreklerde hasar oluþturmaktadýr. Böbreklerde meydana gelen bu hasar, koroner arterlerin revaskülarizasyonunun ve benzeri kalp cerrahisinin yararlarýný azaltmaktadýr (6-8). Bizim çalýþmamýzda iskemi sýrasýnda kan basýncý, iskemi öncesine göre anlamlý olarak azaldý ve reperfüzyon sýrasýnda tekrar eski düzeyine çýktý. Dolayýsýyla diðer organlarýn perfüzyonunda bir deðiþiklik oluþtu. Bu kan basýncýndaki deðiþiklik böbrekte çeþitli zararlý etkenleri tetikleyerek hasar yapabilir. Bu çalýþmada kalpte oluþturulan iskemi reperfüzyon esnasýnda böbrek dokusunda NO düzeyinde bir artýþ meydana geldi. Serbest bir radikal olan NO, birçok fizyolojik ve patolojik olaylardaki kan akýmýnýn düzenlenmesinde önemli rol oynamaktadýr. Ýskemi, damar endotelinde hem inflamatuvar hücre infiltrasyonu hem de indüklenebilir nitrik oksit sentaz (inos) aktivitesini artýrýr. Böylece iskemi sýrasýnda NO seviyesi artarken, reperfüzyon sürecinde kan akýmýnýn yeniden baþlamasýyla, büyük miktarlarda moleküler oksijen dokulara taþýnýr. Reperfüzyon hasarýndan sorumlu olduðu düþünülen çok miktarda serbest oksijen radikali ve O2- ortaya çýkar (10,11). Ýskemi sýrasýnda oluþan aþýrý miktardaki NO, ya bu radikalin stabil son ürünleri olan nitrit ve nitrata dönüþür, ya da O2- radikali ile reaksiyona girerek bir toksik oksijen metaboliti olan ONOO- i oluþturur. ONOO- ise dokularda hasar yapar (12). NO artýþýndaki bir diðer muhtemel mekanizma ise, nötrofillerin aktivasyonu ve etkilenen dokuya sekestrasyonudur (16). Yapýlan birçok araþtýrmada, iskemi reperfüzyona baðlý olarak yüksek miktarda meydana gelen NO ve ONOO- oluþumu azaltýlarak hasarýn önlenebileceði ileri sürülmüþtür (17). Biz bu çalýþmada NO artýþýnýn, MI/R esnasýnda böbreklerde meydana gelen perfüzyon deðiþikliðinde inos oluþumunun artýþý ile ilsgili olabileceðini ve dolayýsýyla görülen histolojik hasarýn NO nin reperfüzyon esnasýnda oluþan O 2 - ile birleþmesiyle meydana gelen ONOO - dan kaynaklanabileceðine baðladýk. Çalýþmamýzda CAPE uygulanan sýçanlarda NO düzeyi anlamlý olarak düþtü. Histolojik bulgularda ise, MI/R grubundaki þiddetli hasarýn CAPE ile azaldýðý görüldü. Ýskemi reperfüzyon hasarýndan direkt olarak etkilenen dokularda bu hasarýn CAPE tarafýndan azaltýldýðýný gösteren çalýþmalar bu bulgumuzu desteklemektedir (3,4). Çeþitli dokularda bir ilaca veya bir nedene baðlý olarak NO ve O2- in arttýðýný ve bunlara baðlý olarak oluþan doku hasarýný CAPE nin azalttýðýný gösteren çalýþmalar vardýr (18,19). Ancak, direkt yapýlan böbrek iskemi reperfüzyon esnasýnda artan NO düzeyi bizim sonuçlarýmýzýn aksine CAPE verilmesi ile daha da artmýþtýr. Söz konusu araþtýrmacýlar, buna neden

Özer, Myokardiyal iskemi reperfüzyon ve böbrek hasarý 27 olarak CAPE nin insan nötrofillerinde reaktif oksijen türlerini (O2 - gibi) tam olarak bloke etmesi ve böylece NO in serbest kalarak söz konusu bu radikaller tarafýndan kullanýmýnýn önlemesine baðlamýþlardýr (3). Ancak bu araþtýrmacýlar CAPE yi sadece iskemi öncesinde uygulamýþlardýr. Biz ise çalýþmamýzda CAPE yi iskemi öncesinden baþlayýp iskemi boyunca uyguladýk. Yani reperfüzyon öncesinde de vermiþ olduk. Çünkü bu güne kadar iskemi reperfüzyon hasarý konusunda yapýlan yoðun çalýþmalara karþýn, iskemi repefüzyon sürecinde NO in ne yönde etkilendiði pek açýk deðildi. Böylece inflamatuvar ve hipoksik bir süreçle sonlanan MI/R nin inos oluþumunu ve dolayýsýyla NO artýþýný iskemi öncesi ve iskemi süreci boyunca CAPE vererek önlemiþ olduk. CAPE; antioksidan, antiinflamatuvar, reperfüzyon hasarý önleyici, antiproliferatif, immunostimülator, antibakteriyal, antiviral, antikanser, antiaterosklerotik ve nöroprotektif özelliklere sahiptir. CAPE bu özelliklerini antioksidan, enzim inhibitörü veya spesifik reseptörlere baðlanarak göstermektedir (18). CAPE, antiinflamatuvar etkisini NOS un gen oluþumu ve katalitik aktivitesini inhibe ederek oluþturmaktadýr (18). Çalýþmamýzda CAPE bu özelliði ile NO düzeyini azaltmýþ olabileceðini düþünmekteyiz. Sonuç olarak, yapýlan bu çalýþmada MI/R sýrasýnda maynada gelen kan basýncýndaki deðiþiklik böbrekte hasara neden olmuþtur. Bu hasarda rol alan etkenlerden birinin artan NO in O2 - radikali ile birleþmesi sonucu oluþan ONOO - olabileceði düþünülebilir. CAPE antioksidan ve antiiflammatuvar özellikleriyle NO in ve O2 - in aþýrý üretimini dolayýsý ile ONOO - oluþumunu azaltarak MI/R kaynaklý böbrek hasarýný önleyebileceði kanýsýndayýz. Kaynaklar 1. Sahna E, Parlakpinar H, Cihan OF, Turkoz Y, Acet A. Effects of aminoguanidine against renal ischaemiareperfusion injury in rats. Cell Biochem Funct. 2004;22: [Epub ahead of print] 2. Sahna E, Parlakpinar H, Ozturk F, Cigremis Y, Acet A. The protective effects of physiological and pharmacological concentrations of melatonin on renal ischemia-reperfusion injury in rats. Urol Res. 2003:31(3):188-193. 3. Ozyurt H, Irmak MK, Akyol O, Sogut S. Caffeic acid phenethyl ester changes the indices of oxidative stress in serum of rats with renal ischaemia-reperfusion injury. Cell Biochem Funct. 2001;19(4):259-263. 4. Ozer MK, Parlakpinar H, Acet A. Reduction of ischemia-reperfusion induced myocardial infarct size in rats by caffeic acid phenethyl ester (CAPE). Clin Biochem. 200;37(8):702-705. 5. Sud ina GF, Mirzoeva OK, Puskareva MA, et al. Caffeic acid phenethyl ester as a lipoxygenase inhibitor with antioxidant properties. FEBS Lett 1993;329:21. 6. Boldt J, Brenner T, Lang J, Kumle B, Isgro F. Kidneyspecific proteins in elderly patients undergoing cardiac surgery with cardiopulmonary bypass. Anesth Analg. 2003 Dec;97(6):1582-1589. 7. Loef BG, Epema AH, Navis G, Ebels T, van Oeveren W, Henning RH. Off-pump coronary revascularization attenuates transient renal damage compared with onpump coronary revascularization. Chest. 2002;121(4):1190-1194. 8. Stallwood MI, Grayson AD, Mills K, Scawn ND. Acute renal failure in coronary artery bypasses surgery: independent effect of cardiopulmonary bypass. Ann Thorac Surg. 2004;77(3):968-972. 9. Loef BG, Henning RH, Epema AH, Rietman GW, van Oeveren W, Navis GJ, Ebels T. Effect of dexamethasone on perioperative renal function impairment during cardiac surgery with cardiopulmonary bypass. Br J Anaesth. 2004;93(6):793-798. 10. Ferdinandy P, Schulz R. Nitric oxide, superoxide, and peroxynitrite in myocardial ischemia-reperfusion injury and preconditioning. Br J Pharmacol. 200;138(4):532-543 11. Ronson RS, Nakamura M, Vinten-Johansen J. The cardiovascular effects and implications of peroxynitrite. Cardiovasc Res. 1999;44(1):47-59. 12. Beckman JS. -OONO: rebounding from nitric oxide. Circ Res. 2001 Aug 17;89(4):295-297. 13. Ozer MK, Sahna E, Birincioglu M, Acet A. Effects of captopril and losartan on myocardial ischemia reperfusion induced arrhythmias and necrosis in rats. Pharmacol Res 2002;45(4):257 263. 14. Sahna E, Acet A, Ozer MK, Olmez E. Myocardial ischemia reperfusionin rats: reduction of infarct size by either supplemental physiological or pharmacological doses of melatonin. J Pineal Res 2002;33(4):234 238. 15. Walker MJ, Curtis MJ, Hearse DJ, Campbell RW, Janse MJ, Yellon DM, Cobbe SM, Coker SJ, Harness JB, Harron DW, et al. The Lambeth conventions: guidelines for the study of arrhythmias in ischemia infarction, and reperfusion. Cardiovasc Res 1988; 22: 447 455. 16. Adams LB, Hibbs JB Jr, Taintor RR, Krahenbuhl JL. Microbiostatic effect of murine-activated macrophages for Toxoplasma gondii. Role for synthesis of inorganic nitrogen oxides from L-arginine. J Immunol. 1990;144(7):2725-2729. 17. James JP, Benedict RL. Mechanism of myocardial reperfusion injury. Ann Thorac Surg 1999;68:1905-1912 18. Parlakpinar H, Tasdemir S, Polat A, Bay-Karabulut A, Vardi N, Ucar M, Acet A. Protective role of caffeic acid phenethyl ester (cape) on gentamicin-induced acute renal toxicity in rats. Toxicology. 2005;207(2):169-177. 19. Yagmurca M, Erdogan H, Iraz M, Songur A, Ucar M, Fadillioglu E. Caffeic acid phenethyl ester as a protective agent against doxorubicin nephrotoxicity in rats. Clin Chim Acta. 2004;348(1-2):27-34