SÖZLÜ DÖVİZ MÜDAHALELERİNİN DÖVİZ KURU ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ



Benzer belgeler
İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Aralık 2015 Ankara

7. Orta Vadeli Öngörüler

BAKANLAR KURULU SUNUMU

AB Krizi ve TCMB Para Politikası

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara

2015 Yılında Para ve Kur Politikası. Erdem BAŞÇI Başkan. 10 Aralık 2014 Ankara

İDARE MERKEZİ ANKARA, 28 Ocak 2014

2015 Nisan Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 30 Nisan 2015 İstanbul

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mayıs 2016 Ankara

II. Ulusal Ekonomik Görünüm 2

2016 Ocak Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 26 Ocak 2016 Ankara

İDARE MERKEZİ ANKARA, 27 Ocak 2015

EKONOMİK GÖRÜNÜM Bursa Ticaret ve Sanayi Odası

2016 Temmuz Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Murat ÇETİNKAYA Başkan. 26 Temmuz 2016 Ankara

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Mart Toplantı Tarihi: 24 Şubat 2015

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

I. Uluslararası Parasal Ortam 1

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2014, No: 92

İçindekiler kısa tablosu

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

7.36% 7.0% 15.8% 9.6% % Haziran 18 Mayıs 18 Haziran 18 Temmuz 18

PARA POLİTİKASINI ANLAMAK

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

Mart Emeklilik Fon Bülteni. bnpparibascardif.com.tr /

BASIN DUYURUSU 30 Nisan 2015

TÜRKİYE EKONOMİSİ NDE GÜNCEL EĞİLİMLER VE GENEL GÖRÜNÜM

8. Finansal Piyasalar. 8.1 Finansal Koşullar ve Para Politikası

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

HAFTALIK RAPOR 17 Eylül 2018

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Eylül 2015 Ankara

2011 Yılında Enflasyonu Belirleyen Unsurlar

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018

NİSAN Emeklilik Fon Bülteni. bnpparibascardif.com.tr /

Enflasyon Gelişmeleri ve Para Politikası

EKONOMİK GELİŞMELER VE DÖVİZ KURLARINDA BEKLENTİLER EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 2013 KASIM

Sayı: / 31 Ağustos 2012 EKONOMİ NOTLARI. Makroekonomik Göstergelerin Döviz Kurları Üzerine Etkisi *

Haftalık Piyasa Beklentileri. 10 Kasım 2014

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SUNUMU

Sayı: / 13 Aralık 2012 EKONOMİ NOTLARI. Akım Verilerle Tüketici Kredileri Defne Mutluer Kurul

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu

Haftalık Piyasa Beklentileri. 27 Ekim 2014

Haftalık Piyasa Beklentileri. 16 Mart 2015

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

Makro Tahmin Güncelleme. Eylül 2017

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR

7. Orta Vadeli Öngörüler


BASIN DUYURUSU 2 Ekim 2014

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Ekim Toplantı Tarihi: 21 Ekim 2015

7. Orta Vadeli Öngörüler

7. Orta Vadeli Öngörüler

FİYAT İSTİKRARI VE GIDA GÜVENLİĞİ

TÜRKİYE BANKALAR BİRLİĞİ SUNUMU

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı

PARA POLİTİKASI ve ENFLASYON GÖRÜNÜMÜ. Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü

5.21% 4.6% 21.6% 11.1% % Ekim 18 Eylül 18 Ekim 18 Kasım 18

Günlük Bülten 18 Eylül 2013

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212)

Sayı: Ocak 2014 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Toplantı Tarihi: 21 Ocak 2014

Günlük Bülten 02 Haziran 2014

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Aralık Toplantı Tarihi: 24 Kasım 2015

TÜRKONFED KOBİ PERSPEKTİFİ MAYIS 2016

Ekonomide Değişim. 15. ÇözümOrtaklığı Platformu. 15 Aralık

Günlük Bülten 10 Nisan 2012

NİSAN Emeklilik Fon Bülteni. bnpparibascardif.com.tr /

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Mayıs 2013

Groupama Emeklilik Fonları

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş YILI BİRİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

A Y L I K EKONOMİ BÜLTEN İ

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİN MAKRO ANALİZİ

Ekonomik Gelişmeler Erdem Başçı Başkan 11 Mart 2015 Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı, Ankara

GÜNE BAŞLARKEN 1 Haziran 2009

Günlük Bülten 18 Mart 2015

Para Politikaları ve Finansal İstikrar

Ekonomi Bülteni. 22 Ağustos 2016, Sayı: 33. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Teknik Bülten. 24 Ağustos 2016 Çarşamba

Haftalık Piyasa Beklentileri. 18 Ağustos 2014

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

Makro Tahmin Güncelleme. Haziran 2017

Avrasya Ekonomik Birliği Elektrik Piyasası Entegrasyonu Kapsamında Kırgızistan ın Enerji Tüketim Projeksiyonu

QNB FİNANS PORTFÖY PARA PİYASASI FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı

Plan ve Bütçe Komisyonu Sunumu

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

Türkiye Bankalar Birliği Sunumu

Günlük Bülten 06 Ağustos 2013

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

GÜNE BAŞLARKEN 10 Eylül 2009

MAYIS Emeklilik Fon Bülteni. bnpparibascardif.com.tr /

Para Politikası Tercihleri : Türkiye Güney Afrika Karşılaştırması

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

Artış. Ocak-Haziran Oranı (Yüzde) Ocak-Haziran 2014

PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Toplantı Tarihi: 17 Temmuz 2014

2015 HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER.

Transkript:

SÖZLÜ DÖVİZ MÜDAHALELERİNİN DÖVİZ KURU ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ Jale Zeynep BİLKUR TÜRKEL Uzmanlık Yeterlik Tezi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası İletişim ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Ankara, Ekim 2014

SÖZLÜ DÖVİZ MÜDAHALELERİNİN DÖVİZ KURU ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ Jale Zeynep BİLKUR TÜRKEL Danışman Doç. Dr. Süheyla ÖZYILDIRIM Uzmanlık Yeterlik Tezi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası İletişim ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Ankara, Ekim 2014

ÖNSÖZ Bu çalışmanın hazırlanmasında akademik bilgi ve tecrübelerini benimle paylaşarak beni yönlendiren değerli danışmanım Doç. Dr. Süheyla Özyıldırım a; çalışmanın oluşturulmasındaki önemli katkılarından dolayı Doç. Dr. Eray Yücel e; çalışmanın tamamında son derece değerli katkıları bulunan Dr. İbrahim Ünalmış a; önerileriyle tezime katkıda bulunan Uluslararası Kuruluşlarla İlişkiler Müdürü Dr. Zübeyir Kılınç a; çalışmanın çeşitli aşamalarında destek ve görüşlerini esirgemeyen çalışma arkadaşlarım Dr. Ahmet Murat Alper, Aysun Öztürk, Etkin Özen, Dr. Fatma Pınar Erdem, Dr. Özgü Evirgen, Şerife Serap Çakar ve Umut Vural a ve son olarak desteklerini her zaman yanımda hissettiğim aileme, sevgili eşim Tarkan a ve varlığıyla bana her zaman güç veren sevgili kızım Güneş e teşekkürlerimi sunarım. i

İÇİNDEKİLER Sayfa No ÖNSÖZ... i İÇİNDEKİLER... ii TABLO LİSTESİ... iv GRAFİK LİSTESİ... v KISALTMA LİSTESİ... vi EK LİSTESİ... viii ÖZET... ix ABSTRACT... x GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM SÖZLÜ DÖVİZ MÜDAHALELERİ... 3 1.1. Merkez Bankası Döviz Müdahaleleri Tanımları... 3 1.2. Sözlü Döviz Müdahaleleri Üzerine Yapılan Çalışmalar... 5 1.3. Merkez Bankası Döviz Müdahalelerinin Aktarım Kanalları... 13 1.3.1. Portföy Dengesi Kanalı... 13 1.3.2. Sinyal Kanalı... 14 1.3.3. Koordinasyon Kanalı... 14 İKİNCİ BÖLÜM SÖZLÜ DÖVİZ MÜDAHALELERİNİN DÖVİZ KURU VE OYNAKLIĞI ÜZERİNDEKİ ETKİSİNİN ÖLÇÜLMESİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ... 15 2.1. Tahmin Yöntemi... 15 2.1. Model... 18 2.2. Veri ve Değişkenler... 20 2.2.1. Sözlü Döviz Müdahalesi... 20 2.2.2. Kontrol değişkenler... 23 2.3. Tahmin Sonuçları... 26 ii

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM SONUÇ VE ÖNERİLER... 34 KAYNAKÇA... 36 EKLER... 41 iii

TABLO LİSTESİ Sayfa No Tablo 1.1. Merkez Bankası Bilançosu (Sterilize Edilen Döviz Müdahalesi)... 4 Tablo 1.2. Merkez Bankası Bilançosu (Sterilize Edilmeyen Döviz Müdahalesi)... 4 Tablo 2.1. Sözlü Döviz Müdahaleleri... 22 Tablo 2.2. Makroekonomik Göstergelere İlişkin Duyurular... 24 Tablo 2.3. Sürpriz Bileşen Katsayılarının Beklenen İşaretleri... 25 Tablo 2.4. Birim Kök Test Sonuçları... 27 Tablo 2.5. Değişen Varyans Testi... 28 Tablo 2.6. Döviz Kuru Getiri Serisinin Tanımlayıcı İstatistikleri... 28 Tablo 2.7. Sözlü Döviz Müdahalelerine İlişkin Tahmin Sonuçları... 31 Tablo 2.8. Sözlü Döviz Müdahalelerinin İçeriğinin Sınıflandırılması Halinde Elde Edilen Tahmin Sonuçları... 32 iv

GRAFİK LİSTESİ Sayfa No Grafik 2.1. Sözlü Döviz Müdahaleleri... 23 Grafik 2.2 Döviz Kuru... 28 v

KISALTMA LİSTESİ ABD ADF AR ARCH ARMA CEE CİD DTD ECB EGARCH EMU FOMC GARCH GSYH OLS PF SÜE TCMB TL : United States of America (Amerika Birleşik Devletleri) : Augmented Dickey Fuller (Genişletilmiş Dickey Fuller) : Ardışık Bağlanımlı : Autoregressive Conditional Heteroscedasticity (Ardışık Bağlanımlı Koşullu Değişen Varyans) : Autoregressive Moving Average (Ardışık Bağlanımlı Hareketli Ortalama) : Central and Eastern Europe (Orta ve Doğu Avrupa) : Cari İşlemler Dengesi : Dış Ticaret Dengesi : European Central Bank (Avrupa Merkez Bankası) : Exponential Generalized Autoregressive Conditional Heteroscedasticity (Üssel Genel Ardışık Bağlanımlı Koşullu Değişen Varyans) : European Economic and Monetary Union (Avrupa Ekonomi ve Parasal Birliği) : Federal Open Market Committee (Federal Açık Piyasa Komitesi : Generalized Autoregressive Conditional Heteroscedasticity (Genel Ardışık Bağlanımlı Koşullu Değişen Varyans) : Gayri Safi Yurt İçi Hasıla : En Küçük Kareler (Ordinary Least Squares) : Politika Faiz Oranı : Sanayi Üretim Endeksi : Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası : Türk Lirası vi

TÜFE TÜİK UIP : Tüketici Fiyat Endeksi : Türkiye İstatistik Kurumu : Uncovered Interest Rate Parity (Kapsanmamış Faiz Oranı Paritesi) vii

EK LİSTESİ Sayfa No Ek 1. Sözlü Döviz Müdahalelerinin Döviz Kuru Üzerindeki Etkisini İnceleyen Çalışmalar... 42 Ek 2. Koşullu Tahminlerin Koşulsuz Tahminlere Üstünlüğüne İlişkin Açıklama... 45 Ek 3. Sözlü Döviz Müdahalelerinin Etkinliğinin Sepet Kur ile Ölçülmesi... 46 Ek 4. Sözlü Döviz Müdahaleleri... 47 Ek 5. TÜFE Bazlı Reel Efektif Döviz Kuru... 55 Ek 6. Sağlamlık Analizi Sonuçları... 56 viii

ÖZET Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, 2010 yılının son çeyreğinden itibaren uyguladığı ve makro finansal risklerin de gözetildiği yeni para politikası çerçevesinde, özel önem atfedilen değişkenler olarak kredi büyümesi ve döviz kurunu ön plana çıkarmıştır. Para politikası iletişiminin söz konusu değişkenler üzerinden yapılmasının yeni çerçevenin anlaşılırlığını kolaylaştırması bakımından büyük önem taşıdığı vurgulanmaktadır. Bu çalışmada, yeni para politikası çerçevesinde önemi artan döviz kuruna yönelik iletişimin etkinliğini ölçmek amacıyla, politika yapıcıları tarafından 2011-2013 döneminde yapılan döviz kuruna ilişkin sözlü açıklamaların, diğer bir ifadeyle sözlü döviz müdahalelerinin, USD/TL kurunun koşullu ortalaması ve koşullu varyansını etkileyecek yeni bir bilgi içerip içermediği incelenmiştir. Söz konusu hipotezi test etmek için literatürde sıklıkla başvurulan yöntemlerden biri olan Üssel Genel Ardışık Bağlanımlı Koşullu Değişen Varyans modeli kullanılmıştır. Bu model ile elde edilen sonuçlar, açıklamaların kurun seviyesi üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olmadığına, kurun oynaklığını ise arttırdığına işaret etmektedir. Sözlü döviz müdahaleleri aracılığıyla verilen mesajların etkisini ölçmek için açıklamaların içeriği sınıflandırıldığında, Türk lirasının aşırı değerli olduğuna işaret eden açıklamaların döviz kurunu beklenilen yönde etkilediği, Türk lirasının aşırı değersiz ve uzun vadeli denge değerine yakın olduğuna yönelik açıklamaların ise döviz kuru üzerinde istatistiksel olarak anlamlı etkisinin olmadığı sonuçlarna ulaşılmıştır. Türk lirasının aşırı değersiz olduğunun ifade edildiği açıklamaların ise kurun oynaklığını artırdığı gözlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Sözlü Döviz Müdahaleleri, Döviz Kuru Oynaklığı, Üssel Genel Ardışık Bağlanımlı Koşullu Değişen Varyans Modeli, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ix

ABSTRACT The Central Bank of the Republic of Turkey has attached special importance to the variables of credit growth and exchange rate within the new monetary policy strategy which was put into force as of the last quarter of 2010 and takes also into consideration macro financial risks. In order to facilitate the understanding of the new monetary policy framework, communicating monetary policy through these variables carries utmost importance. As the official communication for exchange rates has become crucial after the new monetary policy strategy, this study examines whether oral statements made by the policy-makers during the period 2011-2013 contain relevant information to alter the conditional mean and conditional variance of the exchange rate of USD/TL. To test this hypothesis, the Exponential Generalized Autoregressive Conditional Heteroscedasticity model which is very common in the literature was used. The empirical results indicate that oral interventions do not have any impact on the level of the exchange rate and increase exchange rate volatility. When statements are classified in order to capture their intended content, the new results show that oral interventions indicating a stronger Turkish lira lead the exchange rate in the desired direction. On the other hand, oral interventions indicating that the Turkish lira is weaker or stable around long-run equilibrium value have not significant impact on the level of the exchange rate. Statements indicating a weaker Turkish lira lead to higher volatility. Keywords: Oral Interventions, Exchange Rate Volatility, Exponential Generalized Autoregressive Conditional Heteroscedasticity, Central Bank of the Republic of Turkey. x

GİRİŞ Parasal otoriteler kurda oluşan aşırı oynaklığı gidermek ve kuru iktisadi temellerle tekrar uyumlu hale getirmek için döviz piyasalarına müdahalelerde bulunmaktadır. Döviz müdahaleleri doğrudan alım veya satım şeklinde olabileceği gibi, sözlü şekilde de olabilmektedir. Nitekim son yıllarda birçok parasal otoritenin doğrudan müdahalelerden uzaklaştığı ve gerekli durumlarda döviz kurlarını etkilemek için sözlü iletişime yöneldiği görülmektedir (Fratzscher, 2006). Jansen ve De Haan (2007), merkez bankalarının iletişim yoluyla döviz kuru hareketlerini yönlendirmeye çalışmalarını, diğer bir ifadeyle sözlü müdahale girişimlerini, daha az riskli bir stratejiye yöneldikleri şeklinde yorumlamaktadır. Söz konusu stratejinin potansiyel faydası, ilk olarak Mussa (1981) tarafından ortaya atılan ve çoğunlukla resmi döviz kuru müdahalelerinin etkinliğini açıklamak için kullanılan, sinyal kanalı ile daha iyi anlaşılabilmektedir. Bu görüşe göre, parasal otoritelerin doğrudan müdahaleler aracılığıyla ekonomik temeller ve gelecekteki politika tutumları hakkında piyasa katılımcılarına verdikleri mesajlar, döviz kuru beklentilerini etkilemektedir. Benzer şekilde, döviz kurunun gelecekteki seyrine ilişkin parasal otoritelerin değerlendirmelerini içeren sözlü müdahaleler de beklentileri etkileyebilmektedir. Diğer yandan; resmi döviz kuru müdahalelerinde olduğu gibi sözlü müdahalelerin etkinliği de, iletişimin tutarlılığına, gelecekteki para politikası duruşuyla ilgili içerdiği bilgiye ve finansal piyasaların sinyali ne ölçüde güvenilir olarak algıladığına bağlı olmaktadır. Son on yılda sözlü döviz müdahalelerinin politika aracı olarak etkinliğini inceleyen çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Çoğunlukla Genel Ardışık Bağlanımlı Koşullu Değişen Varyans (GARCH) çerçevesinin kullanıldığı bu çalışmalarda, sözlü açıklamaların döviz kuru seviyesi üzerinde etkisinin 1

genellikle kısa süreli olduğu sonucuna varılmıştır. Buna karşın, merkez bankası iletişiminin döviz kuru oynaklığı üzerindeki etkisine yönelik elde edilen bulgular farklılık göstermektedir. Fratzscher (2006), Beine ve diğerleri (2009), Fiser ve Horváth (2010), Goyal ve Arora (2012) sözlü müdahalelerin döviz kurunun koşullu oynaklığını azalttığını bulmuşken, Jansen ve De Haan (2005), Sahminan ve De Haan (2013) ise döviz kurunun koşullu oynaklığının açıklamalardan sonra arttığını belirlemişlerdir. Bu çalışmanın amacı sözlü döviz müdahalelerinin döviz kuru ve oynaklığını nasıl etkilediğini belirlemeye yönelik genişleyen literatüre Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) nın sözlü döviz müdahalesi girişimlerinin etkisini inceleyerek katkıda bulunmaktır. TCMB nin döviz kuru iletişim kanalının etkilerinin araştırılmasında atılmış önemli bir adım olarak görülen çalışmanın ilk bölümünde, sözlü döviz müdahalesinin döviz kuru ve oynaklığı üzerindeki etkilerini inceleyen çalışmaların yöntemleri ve sonuçları özetlenmiştir. İkinci bölümde, sözlü döviz müdahalelerinin döviz kuru üzerindeki etkisini ölçmek amacıyla çalışmada kullanılan Üssel Genel Ardışık Bağlanımlı Koşullu Değişen Varyans (EGARCH) modeline ilişkin teorik çerçeve sunulduktan sonra modelde yer alan değişkenler açıklanmış ve uygulama sonuçları paylaşılmıştır. Üçüncü ve son bölümde ise elde edilen sonuçlar özetlenmiştir. 2

BİRİNCİ BÖLÜM SÖZLÜ DÖVİZ MÜDAHALELERİ Bu bölümde, öncelikle merkez bankası döviz müdahaleleri tanımlanarak bu çalışmanın odak noktası olan sözlü döviz müdahaleleri üzerine yapılan ampirik çalışmalar, yöntemleri ve sonuçları ile birlikte ele alınmıştır. Ayrıca merkez bankaları döviz müdahalelerinin aktarım kanalları incelenmiştir. 1.1. Merkez Bankası Döviz Müdahaleleri Tanımları Döviz piyasasına müdahale, en geniş anlamıyla, resmi bir devlet kurumu veya hükümet tarafından döviz kurunun değerini veya uluslararası rezerv miktarını etkilemek amacıyla yapılan bir işlem ya da açıklama olarak tanımlanmaktadır. Uygulamada ise merkez bankaları müdahaleyi, dar anlamıyla, yerel para karşılığı döviz alımı veya satımı şeklinde tanımlamaktadırlar (Dominguez ve Frankel, 1993). İktisat literatüründe döviz alım-satım müdahalelerinin çeşitli tanımları bulunmaktadır: Piyasanın algılamasına göre Rapor edilen müdahale: Döviz piyasasının farkında olduğu müdahale işlemidir. Gizli müdahale: Döviz piyasasının farkında olmadığı müdahale işlemidir. Banka sayısına göre Koordineli müdahale: Birden fazla merkez bankası tarafından aynı günde, aynı para birimini desteklemek veya tersi yönde etkilemek amacıyla eşzamanlı yapılan müdahale işlemleridir. Tek taraflı müdahale: Sadece tek bir merkez bankasının yer aldığı müdahale işlemidir. 3

Müdahalenin yönüne göre Rüzgara karşı duran müdahale: Döviz kurunu mevcut eğiliminin tersi yönünde hareket ettirmeye yönelik müdahale işlemidir. Rüzgarla aynı eğilimde olan müdahale: Mevcut döviz kuru eğilimini korumak amacıyla yapılan müdahale işlemidir. Sterilizasyona göre Sterilize edilen müdahale: Döviz alım (satım) müdahalesi, para otoriteleri tarafından yerel para cinsinden tahvil satılarak (alınarak) sterilize edildiğinde, net dış varlık miktarındaki değişimden kaynaklanan parasal taban üzerindeki etki net yurt içi varlıklardaki değişimle nötrlenmektedir. Tablo 1.1. de sterilize edilen döviz alımının merkez bankası bilançosu üzerindeki etkileri görülmektedir. Varlıklar TABLO 1.1. MERKEZ BANKASI BİLANÇOSU (STERİLİZE EDİLEN DÖVİZ MÜDAHALESİ) Yükümlülükler Net Dış Varlıklar (+) Parasal Taban (+) (-) Altın Döviz Dolaşımdaki Para Bankaların Rezervleri Net İç Varlıklar (-) Diğer Yükümlülükler Hükümet Tahvilleri ve Bonoları Diğer Sterilize edilmeyen müdahale: Para otoritesi tarafından gerçekleştirilen döviz alımının (satımının) parasal tabanda eşdeğer artışa (azalışa) neden olduğu müdahale işlemidir. Tablo 1.2. de sterilize edilmeyen döviz alımının merkez bankası bilançosu üzerindeki etkileri görülmektedir. Varlıklar TABLO 1.2. MERKEZ BANKASI BİLANÇOSU (STERİLİZE EDİLMEYEN DÖVİZ MÜDAHALESİ) Yükümlülükler Net Dış Varlıklar (+) Parasal Taban (M) (+) Altın Döviz Net İç Varlıklar Hükümet Tahvilleri ve Bonoları Diğer Dolaşımdaki Para Bankaların Rezervleri Diğer Yükümlülükler 4

Döviz piyasasına alım-satım dışında yapılan diğer bir müdahale türü ise sözlü müdahalelerdir. Resmi demeçler, röportajlar ve konferanslardan oluşan sözlü müdahaleler, herhangi bir para işlemi içermeyip, döviz kurunu etkilemeye yönelik döviz piyasasına sağlanan açıklayıcı bilgilerden oluşmaktadır (Bernal ve Gnabo, 2009). Döviz piyasası müdahaleleri üzerine yapılan çalışmalar, genellikle alım-satım müdahalelerinin belirleyici faktörleri ve etkileri üzerine yoğunlaşmıştır. Bu çalışmalar, kurun geçmiş değerlerinden ve temel denge düzeyinden büyük sapmalar gösterdiği durumlarda düzeltici önlemlere başvurulduğunu göstermektedir (Almekinders and Eijffinger, 1996; Baillie ve Osterberg, 1997; Sarno ve Taylor, 2001; Kim ve Sheen, 2002, 2004; Ito, 2002; Ito ve Yabu, 2007; Nunes ve Da Silva, 2008; Özlü ve Prokhorov, 2008). Diğer taraftan, 1990 ların ortasından itibaren özellikle gelişmiş ülkeler doğrudan döviz müdahalelerinden uzaklaşarak sözlü müdahaleleri temel politika aracı olarak benimsemeye başlamıştır (Fratzscher, 2006). Son yıllarda ise giderek artan sayıda gelişmekte olan ülkenin merkez bankasının etkin bir iletişim ve politika aracı olarak sözlü döviz müdahalelerini kullanmaya başladığı görülmektedir. Bu gelişmelere paralel olarak döviz kuruna yönelik sözlü iletişimin etkinliğini araştıran çalışmaların sayısında da bir artış olmuştur. Bir sonraki bölümde söz konusu çalışmaların yöntem ve sonuçlarına değinilmiştir. Ek 1 de yer alan tabloda ise bu çalışmaların bulguları özetlenmiştir. 1.2. Sözlü Döviz Müdahaleleri Üzerine Yapılan Çalışmalar Fatum ve Hutchison (2002), euroyu destekleyici döviz müdahalelerine yönelik söylenti ve spekülasyonlar, döviz müdahalesi olabileceğine dair Avrupa Merkez Bankası (ECB) veya diğer merkez bankaları tarafından yapılan açıklamalar, döviz müdahalesinin gerçekleştiğine veya gerçekleşeceğine dair söylentilerin reddedildiği resmi açıklamalardan oluşan müdahalelerle ilgili haberlerin ABD doları/euro kuru üzerindeki etkisini 1 Ocak 1999-8 Şubat 2002 dönemi için incelemişlerdir. En Küçük Kareler (OLS) regresyon tahmin yöntemi kullanılarak elde edilen sonuçlar, döviz müdahalesinin reddedildiği açıklamaların en önemli haber 5

türü olduğunu ve euronun değer kaybetmesi yönünde etkide bulunduğunu göstermiştir. Euroyu destekleyici döviz müdahalelerine yönelik söylenti ve spekülasyonların euronun değerlenmesi yönünde etkide bulunduğu ancak bu etkinin sürekli olmadığı tespit edilmiştir. Diğer taraftan, döviz müdahalesi olabileceğine dair ECB veya diğer merkez bankaları tarafından yapılan açıklamaların piyasalar tarafından göz ardı edildiği belirlenmiştir. Fratzscher (2004), G3 merkez bankaları tarafından 1990-2003 döneminde döviz kuruyla ilgili yapılan sözlü müdahalelerin çok kısa dönemli etkisini incelemiştir. EGARCH modelini kullanıldığı çalışmada, resmi açıklamaların ABD doları/euro ve yen/abd doları kurlarını istenilen doğrultuda etkilediği sonucuna ulaşılmıştır. Fratzscher (2004), döviz kuruna ilişkin yaygın söylemlerden sapan özellikle kararlı bir şekilde güçlü dolar politikası izleyen ABD nin bu politikasına ters düşen sözlü müdahalelerin, yaygın söylemden sapmayan müdahalelere kıyasla daha etkili olduğunu tespit etmiştir. Ayrıca bu çalışmada, döviz alım-satım müdahalelerinin döviz kuru oynaklığını artırdığı (istatistiksel olarak anlamlı olmasa da), sözlü müdahalelerin ise azalttığı bulunmuştur. Fratzscher (2004), sözlü ve döviz müdahalelerinin ülkeler arasında koordineli olarak gerçekleştiği, geçmiş döviz kuru eğilimleriyle aynı yönlü olduğu ve piyasalarda belirsizliğin yüksek olduğu dönemlerde daha etkili olduğu sonuçlarına varmıştır. Bu çalışmanın en önemli bulgularından biri de sözlü müdahalelerin döviz müdahalelerinin desteğinden ve para politikası duruşundan bağımsız olarak döviz kurları üzerinde belirgin bir etkisinin olduğunu göstermesidir. Fratzscher (2005), G3 ülkeleri döviz piyasalarında iletişimin ve döviz alım-satım müdahalelerinin orta ve uzun vadede kurları yönlendirmede başarılı olup olmadığını incelediği çalışmasında, zaman serileri analizine ek olarak olay analizi yaklaşımını kullanmıştır. 1990-2003 döneminin ele alındığı çalışmada sözlü ve alım-satım döviz müdahalelerinin eşzamanlı ve dinamik etkileri sırasıyla spot döviz kurları ve tezgahüstü opsiyon sözleşmelerine dayanan vadeli döviz kurları kullanılarak test edilmiştir. Zaman serileri yaklaşımı olarak EGARCH modelini kullanan Fratzscher (2005), sözlü ve döviz müdahalelerinin istatistiksel olarak anlamlı etkisinin iki veya üç günden fazla sürmediğini bulmuştur. Ancak bu bulgunun müdahalelerin uzun 6

dönemde etkin olmadığına işaret etmediği, sadece müdahalelerin etkisinin döviz kurunu etkileyen diğer faktörlerin etkisinden daha büyük olmadığını gösterdiği belirtilmiştir. Müdahalelerin uzun dönemli etkinliği incelendiğinde sözlü iletişimin vadeli kurları 6 aylık bir ufukta, döviz alım-satım müdahalelerinin ise daha kısa bir ufukta etkilediği tespit edilmiştir. Fratzscher (2005), bir önceki çalışmasına (Fratzscher, 2004) paralel olarak sözlü müdahalelerin spot ve vadeli döviz kurlarındaki oynaklığı azalttığı, döviz alımsatım müdahalelerinin ise arttırdığı sonucuna varmıştır. Olay analizi yaklaşımına göre, sözlü ve alım-satım döviz müdahalelerinin olay sonrası 5 günlük dönemde yüzde 75 oranında döviz kurunu istenilen yönde hareket ettirdiği belirlenmiştir. Jansen ve De Haan (2005), ECB ve ulusal merkez bankaları tarafından yapılan açıklamaların Euro/USD kurunun koşullu ortalaması ve oynaklığı üzerindeki etkilerini Avrupa Ekonomi ve Parasal Birliği (EMU) nin ilk yılları olan Ocak 1999 Mayıs 2002 dönemi için incelemişlerdir. Bu çalışmada, ECB nin yaptığı açıklamalar para politikası ve Euro nun dış değeri olmak üzere iki kategori altında toplanmıştır. Para politikası kategorisine ilişkin açıklamalar faiz oranları, M3, ekonomik büyüme, enflasyon ve döviz kuru geçişkenliği olarak sınıflandırılmıştır. Euro nun dış değeri kategorisi altında ise döviz kurunun gelecekteki yönüne ilişkin beklentiler, ECB para politikası stratejisinde Euro nun rolü ve olası döviz müdahalelerine yönelik açıklamalar ele alınmıştır. EGARCH modelini kullanan Jansen ve De Haan (2005), ECB tarafından yapılan açıklamaların döviz kurunun koşullu ortalaması üzerindeki etkisinin oldukça sınırlı olduğunu ve iki günden fazla sürmediğini tespit etmişlerdir. Diğer taraftan, yazarlar döviz kurunun koşullu oynaklığının ECB açıklamalarından sonra arttığını, varyans denkleminde ortalama denklemine kıyasla daha çok açıklama kukla değişkeninin yer aldığını ve açıklamaların oynaklık üzerinde daha büyük bir etkisinin olduğunu bulmuşlardır. Fratzscher (2006) önceki çalışmalarında yer alan sağlamlık analizlerinden farklı olarak bu çalışmasında döviz alım-satım müdahalelerinde miktar yerine döviz alımları için +1, döviz satımları içinse -1 den oluşan bir gösterge fonksiyonu kullanmıştır. Bu tanımlamanın 7

iletişimin ve döviz alım-satım müdahalelerin etkilerini doğrudan karşılaştırılabilir hale getirdiğini belirten Fratzscher (2006), döviz müdahalelerinin nokta tahminlerinin beklentiler doğrultusunda istatistiksel olarak daha az anlamlı olduğunu tespit etmiştir. Bir başka sağlamlık analizi olarak, ABD de ve Euro bölgesinde 1996 yılından itibaren döviz alım-satım müdahalesi olmaması nedeniyle, incelenen dönem 1996 öncesi ve sonrası olmak üzere ikiye ayrılmıştır. 1996 öncesi dönemde sözlü müdahalelerin nokta tahminlerinin bütün örneklem dönemiyle karşılaştırıldığında çok az değişiklik gösterdiği, döviz alım-satım müdahalelerinde ise Japonya nın nokta tahminlerinin 1996 öncesi dönemde daha büyük olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır. Gabriél ve Pintér (2006), Macaristan Merkez Bankası iletişiminin kısa ve uzun vadeli getiriler ile Macaristan forinti/euro döviz kuru üzerindeki etkisini Ağustos 2001 Eylül 2005 dönemi için GARCH modeli kullanarak incelemişlerdir. Merkez bankası iletişimini yazılı ve sözlü olarak ikiye ayıran yazarlar, her iki iletişim türünü içerik olarak politika faiz oranı, döviz kuru ve makroekonomik görünüme yönelik açıklamalar olarak sınıflandırmışlardır. Ayrıca söz konusu açıklamalar, para politikası duruşunun, döviz kurunun ve makroekonomik görünümün gelecekteki seyrine ilişkin içerdiği bilgiler açısından ilave bir sınıflamaya tabi tutulmuştur. Çalışmada, kısa vadeli getirilerin sadece döviz kuruna yönelik açıklamalardan etkilendiği belirlenmiş olup, küçük ve açık ekonomilerde döviz kuru ve faiz politikaları ile bunların iletişiminin birbirinden bağımsız olamayacağı vurgulanmıştır. Merkez bankası iletişiminin genellikle döviz kurundaki değişim eğilimini tersine çeviremediği, sadece döviz kuru eğilimini yavaşlattığı bulunmuştur. Politika faiz oranı ve döviz kuruna ilişkin açıklamaların asimetrik etkiye sahip olduğunun tespit edildiği çalışmada, sıkı faiz oranı politikası ve güçlü döviz kuru yönündeki açıklamaların, gevşek faiz oranı ve zayıf döviz kuru yönündeki açıklamalardan daha etkin olduğu belirlenmiştir. Son olarak, merkez bankası açıklamalarının genellikle varlık fiyatlarındaki dalgalanmayı ve piyasa belirsizliğini azalttığı sonucuna ulaşılırken, bu durumun tek istisnasının döviz kurunun değer kaybetmesi yönündeki açıklamalar olduğu vurgulanmıştır. 8

Jansen ve De Haan (2007) yüksek frekanslı (5 dakikalık) euro/abd doları kurunu kullanarak Euro bölgesi merkez bankacıları tarafından EMU nun ilk yıllarında Euro nun sözlü olarak desteklenmesinin etkilerini incelemişlerdir. Ocak 1999 - Mayıs 2002 döneminin ele alındığı ve parametrik olmayan işaret testine dayanan olay analizi yaklaşımının kullanıldığı çalışmada, sözlü müdahalelerin etkinliği araştırılmıştır. Sözlü müdahalelerin etkisinin küçük ve kısa ömürlü olduğunu tespit eden Jansen ve Haan (2007), etkinliğin en önemli belirleyicisinin sözlü müdahalelerin haber metinlerinin başlıklarında yer alıp almaması olduğunu bulmuşlardır. Ayrıca makroekonomik verilerin yayımlanmasına denk gelen sözlü müdahalelerin döviz kurunun yönünü değiştirmede daha az etkili olmasına karşın, döviz kuru oynaklığının azalmasına yol açtığı vurgulanmıştır. Égert (2007) Çek Cumhuriyeti, Hırvatistan, Macaristan, Romanya, Slovakya ve Türkiye den oluşan gelişmekte olan Avrupa ülkelerinde döviz müdahalelerinin etkinliğini incelediği çalışmasında olay analizi yaklaşımını kullanmıştır. Bu çalışmada, sözlü döviz müdahaleleri faiz oranı haberleriyle birlikte doğrudan müdahalelerin net etkisini elde etmek için kullanılmıştır. Doğrudan müdahalelerin, merkez bankası iletişimiyle birleştiğinde ve faiz hareketleri tarafından desteklendiğinde incelenen tüm ülkelerde kur üzerinde daha uzun süreli bir etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Siklos ve Bohl (2008), faiz oranlarının ve ECB nin iletişim politikalarının euro/abd doları kuru üzerindeki etkisini ölçtükleri çalışmalarında EGARCH modeli, olay analizi ve Rigobon ve Sack (2004) tarafından önerilen değişen varyans tahmin edicisini kullanmışlardır. Yazarlar, Jansen ve De Haan (2005) ile aynı dönemi inceledikleri çalışmalarında faiz oranı değişimlerinin döviz kuru hareketleri ve oynaklığı üzerindeki etkisinin, ECB nin sözlü bildirimlerinin etkisinden daha fazla olduğu sonucuna varmışlardır. Beine ve diğerleri (2009), G3 merkez bankaları tarafından 1990 2003 döneminde yapılan sözlü açıklamaların döviz alım-satım müdahalelerinin etkinliğindeki tamamlayıcı rolünü inceledikleri çalışmalarında, para otoritelerinin müdahaleyi onaylayan veya yorumlayan 9

türdeki açıklamalarına odaklanmışlardır. Dominguez (1998) in standart olay analizi regresyonu yaklaşımı kullanılarak, açıklamanın eşlik ettiği ve etmediği müdahalelerin döviz kuru seviyesi ve oynaklığı üzerindeki etkileri karşılaştırılmıştır. Açıklamaların müdahalelerin döviz kuru seviyesi üzerindeki etkinliğini çok az arttırdığını tespit eden Beine ve diğerleri (2009), özellikle yorum içeren açıklamaların ise döviz kuru oynaklığını azalttığı sonucuna varmışlardır. Ayrıca Beine ve diğerleri (2009), sağlamlık analizi çerçevesinde (i) döviz alım-satım müdahale rejiminde değişiklik, (ii) müdahalenin büyüklüğü, (iii) döviz kurunun denge değerinden sapması, (iv) ilan edilen ve edilmeyen müdahalelerin ayrımı, (v) müdahale olabileceğine dair önceden yapılan açıklamalar gibi elde ettikleri sonuçları değiştirebilecek birçok faktörün genel bulgularını değiştirmediğini ortaya koymuşlardır. Bu çalışmanın sözlü müdahalelerle ilgili yapılan önceki çalışmalardan farkı, merkez bankası tarafından döviz piyasasıyla ilgili yapılan açıklamaları döviz müdahalelerinin yerini alan değil tamamlayan araçlar olarak değerlendirmiş olmasıdır. Fišer ve Horváth (2010), Çek Merkez Bankası tarafından yapılan sözlü ve yazılı açıklamaların döviz kuru oynaklığı üzerindeki etkisini GARCH modeli kullanarak incelemişlerdir. Merkez bankası iletişiminin döviz kuru oynaklığı üzerinde yatıştırıcı bir etkiye sahip olduğu sonucuna varan yazarlar, iletişimin zamanlamasının da önemli olduğunu tespit etmişlerdir. Finansal piyasaların faiz kararı toplantılarından önce yapılan açıklamalara sonrasında yapılan açıklamalardan daha çok tepki gösterdiği bulunmuştur. Égert (2010) Güney Afrika randının ABD dolarına karşı dinamiklerini incelediği çalışmasında, ülke riski, emtia fiyatları, makroekonomik değişkenlere ilişkin sürprizler ve merkez bankasının döviz kuru ve faiz oranına yönelik iletişiminin kurlar üzerindeki etkilerini GARCH modeli kullanarak analiz etmiştir. Önceki çalışmalardan farklı olarak, nominal döviz kurunun uzun dönem dengesinden sapan değerleri de açıklayıcı değişken olarak analize dahil edilmiştir. Söz konusu değişkene eşik değer tanımlanarak iki rejimli bir model oluşturulmuş ve doğrusal model boş hipotezi ile sınandığında doğrusal modelin iki rejimli model lehine reddedildiği tespit edilmiştir. Diğer açıklayıcı değişkenlerin doğrusal olmadığının kabul 10

edildiği durumda ise üç rejimli modelin iki rejimli model lehine reddedildiği sonucuna ulaşılmıştır. Merkez bankası iletişiminin ve makroekonomik değişkenlere ilişkin sürprizlerin kurlar üzerindeki etkisinin ise ilgili döviz kurunun gün ortası veya gün sonu seçimine göre değişiklik gösterdiği belirlenmiştir. Bu kapsamda, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) büyümesi ve dış ticaret dengesine ilişkin verilerin beklenenden iyi gelmesi durumunda sadece gün ortası kuru ile randın değerlenmesini etkilediği, buna karşın Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve M3 e ilişkin verilerin beklenenden iyi gelmesi durumunda ise sadece gün sonu kuru ile randın değerlenmesini etkilediği görülmektedir. Benzer şekilde, randın ABD doları karşısında değerlenmesini amaçlayan merkez bankası açıklamalarının sadece gün sonu kurunda etkili olduğunu gösteren Égert (2010), makroekonomik sürprizler ve merkez bankası iletişimiyle ilgili sonuçların kur seçimine bağlı olarak değişmesinin söz konusu faktörlerin döviz kuru üzerindeki etkisinin kısa süreli olduğuna işaret ettiğini vurgulamıştır. Égert ve Kočenda (2012), benzer bir çalışmayı Orta ve Doğu Avrupa (CEE) ülkesi olan Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Polonya için de yapmışlardır. Makroekonomik sürprizlerin ve merkez bankası iletişiminin söz konusu ülkelerin para birimlerinin Euro cinsinden değerleri üzerindeki etkisinin ölçüldüğü çalışmanın verileri için doğrusalsızlığı destekleyecek sonuçlar elde edilmemiştir. 2004 2007 yıllarını kapsayan kriz öncesi dönemde Çek korunasının ve Macaristan forintinin merkez bankası iletişimine duyarlı olmadığı, Polonya zlotisinin değer kaybetmesi yönündeki merkez bankası açıklamalarının ise zlotinin değerlenmesi yönünde sınırlı düzeyde katkı sağladığı tespit edilmiştir. Düşünülenin aksi yönündeki bu sonucun, piyasaların merkez bankasının açıklaması ne olursa olsun Polonya zlotisinin değerlenmesini beklemesi ile açıklanabileceği belirtilmiştir. Macaristan forintinin euroya karşı durağanlığının düzenleme altına alınmış olmasına bağlı olarak söz konusu dönemde durağan bir seyir izlemesinin merkez bankası iletişiminin etkinliğini azalttığı savunulmuştur. Çek korunasının diğer CEE para birimlerine kıyasla uluslararası döviz piyasalarında daha çok işlem görmesinin makroekonomik sürprizlerin ve sözlü müdahalelerin etkisini sınırlandırdığı ve piyasa güçlerinin etkisini 11