Ege Tıp Dergisi 0 (): 99-0. 00 OKUL FOBİSİ OLAN ÇOCUKLARIN DAVRANIŞSAL ÖZELLİKLERİ, ANNELERİNİN RUHSAL BELİRTİ DÜZEYLERİ VE AİLE FONKSİYONLARININ İNCELENMESİ THE STUDY OF SCHOOL FOBIC CHILDREN WITH RESPECT TO THEIR BEHAVIORAL CHARACTERISTICS PSYCHOLOGICAL SYMPTOMS OF THEIR MOTHERS AND FAMILY FUNCTIONS Nagehan BÜKÜŞOĞLU Ferda AYSAN Serpil ERERMİŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dalı, Bornova, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Pisikolojik Danışma ve Rehberlik Anabilim Dalı, inciraltı, İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dalı, Bornova, İzmir Anahtar Sözcükler: okul obisi,ruhsal belirti,aile işlevleri Key Words: school phobia.psychological symptoms.amily unctions ÖZET Su çalışmada okul obisi görülen çocukların davranışsal özelliklen,annelerinin ruhsal belirti düzeyleri ve aile onksiyonları incelenmiştir. Araştırmanın örneklemi - yaşları arasında kız ve erkek olmak üzere toplam 70 ilkokul öğrencisi ve annelerinden oluşmuştur. Ölçme araçları olarak okul obisi olan çocuklar için - Yaş Davranış Değerlendirme Ölçeği (DDÖ), annelerin ruhsal belirti düzeylerini ölçmek üzere SCL-90-R ve aile onksiyonlarına ilişkin bilgi elde etmek için Aile Değerlendirme Ölçeği (ADÖ) kullanılmıştır. Yapılan istatistiksel analizler sonucunda elde edilen veriler çocukların problem davranışları ve aile onksiyonları ile annelerin ruhsal belirti puan ortalamalarının psikopatoloji düzeyini aşmadığını göstermektedir. Veriler olgu bazında ele alındığında ailelerin ve çocukların yaklaşık dörtte birinin aile işlevleri ve problem davranışları açısından annelerin ise ruhsal belirti düzeylerinin herbir alt ölçek için sağlıklı olduğu saptanmıştır. Bulgular okul obisinin çok aktörlü olduğunu, her bir olgunun tek başına ele alınması gerektiğini gösteril niteliktedir. SUMMARY İn this study,behavioral characteristics o the children with school phobia, psychological symptoms o their mothers ana the amily unctions are examined. The sample consisted o a total o 70 ( girls and boys) elementary school students with ages betvveen and and their mothers. Behavioral Assessment Scale tor Children age - (CBCL) was administered to the children who were diagnosed with school phobia. Their mother's psychological symptoms were measured by SCL-90-R and Family Assessment Scale (FAS) was used to assess the children's amily unctions. When the data was analysized on the basis o each case,approximately one orth o the amilies'amily unctioning level, children's problem behavior and the mothers' level o symptom were ound to be healthy tor each scale.statistical analysis o the data show that school phobia is multiactorial and that each child should be treated as an inividual case. Yazışma adresi: Nagehan Büküşoğlu, Ege Üniversitesi Tıp GİRİŞ Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dalı, Bornova, İzmir Makalenin geliş tarihi: 0, 0. 00 ; kabul tarihi:9. 0. 00 Çocukların anksiyete ve somatik yakınmalarına eşlik eden ve korku yoğunluğu nedeniyle okula devam etmek istememe ve gitmeme durumu olarak tanımlanan okul obisi çok aktörlü bir semptom olup temelde anne baba 99
tolojisi ile bağlantılı olarak ele alınmaktadır (,). Okul obisinin oluşumunda çeşitli risk aktörleri rol oynamaktadır. Örseleyici ruhsal yaşantılar risk aktörlerini oluşturur. Ailedeki zorlu ayrılık yaşantıları ve yoksunluklar, anne ya da babanın yineleyici hastane yatışları, çocuğun bakılamama nedeniyle evden uzaklaştırılması (bakıcı, akraba yanı v.b.), boşanmanın varlığı, evlilik çatışmaları, ölüm, ekonomik güçlük, kalabalık aile ve ailede psikopatoloji önemle vurgulanır. Okul obisinin ortaya çıkmasında genetik, yapısal ve çevresel aktörler içinde aile içindeki etkileşim örüntüieri ve psikopatolojinin yanısıra, okul ortamı ve öğretmenin örseleyici tutumu da risk oluşturmaktadır (,). Bu araştırmanın amacı, okul obisinin gelişiminde etkili olduğu düşünülen aktörler açısından annelerin ruhsal belirtileri, aile onksiyonları ve çocukların davranışsal özelliklerinin incelenmesidir. GEREÇ ve YÖNTEM Araştırmanın örnekleminj okul obisi yakınması ile kliniğe başvuran yaşlan - arasında değişen, kız, erkek olmak üzere 70 ilkokul öğrencisi ve onların anneleri oluşturmuştur. Okul obisi olan çocuklar için; - Yaş Davranış Değerlendirme Ölçeği (DDÖ), anneleri için; SCL-90-R ve Aile Değerlendirme Ölçeği (ADÖ) veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. DDÖ ortalamanın standart sapma üstü sınır,. standart sapma üstü klinik düzey olarak kabul edilmiştir. SCL-90-R psikiyatrik kesim puanı olarak.0 önerilmekte, araştırmanın özgül amacına bağlı olarak bu puan değişebilmektedir. Öner (), herbir alt test puanının ve genel belirti puanının yorumlanmasında 0.00-. arası puanlan 'normal",.-. arası puanları "araz düzeyi yüksek",.-.00 aralığını ise "araz düzeyi çok yüksek" olarak kabul etmektedir. Bu çalışmada, anneler psikiyatrik grup olmadığı için.0 ya da. gibi kesin bir kesme noktası belirlemekten çok her iki puana göre incelenerek arklılaşan sonuçlar gösterilmeye çalışılmıştır. ADÖ puanlar.00 (sağlıklı) ile.00 (sağlıksız) arasında değişmektedir. Her alt ölçek için hesaplanan puan ortalamaları.00'e yaklaştıkça o işlev açısından sağlıksızlğın arttığı,teorik olarak.00'ın sağlıklı ve sağlıksız işlevleri ayırdeden bir puan olduğu kabul edilmiştir. Bu ölçeklerden elde edilen puanlar öncelikle psikopatoloji sınırlılıkları yönünden incelenmiştir. Bu çalışmada, DDÖ ölçeğine ilişkin puan ortalamaları ile Türkiye'nin Batı Bölgesi için belirlenen normları t-testi ile karşılaştırılmıştır. Örneklem bazı risk aktörleri açısından gruplanarak SCL- 90-R, DDÖ ve ADÖ ölçeklere ilişkin puan ortalamaları karşılaştırılmıştır. BULGULAR Oku! obisi olan kızlar (.) ve erkekler (.) yaklaşık olarak eşit orandadır. En çok birinci sınıta () ve 7 yaşındakilerde (0) görülmektedir. Büyük çoğunluğun anne babası öz-sağ (9) ve çekirdek ailede (0) yaşamaktadırlar. Anneler en azla ilkokul mezunu () ve evhanımıdır (7). Babaların çoğunluğu ilkokul mezunu () ve serbest mesleğe (0) sahiptir. Sorun en azla orta sosyoekonomik düzey grubunda (9) bulunmuştur. Aileler en azla iki () çocukludur, ilk çocukta (7) daha azla görülse de ikinci çocukta () da buna yakın oranlarda saptanmıştır. Bu bölümde çocukların davranışsal özelliklen, annelerinin ruhsal belirti düzeyleri ve aile işlevlerine ilişkin olarak elde edilen araştırma bulgularından bazıları sunulmaktadır. Tablo ' de görüldüğü üzere araştırma grubu ile Türkiye Batı Bölgesine ilişkin ortalama puanlar birbirleriyle karşılaştırıldığında iki grup arasında saldırgan davranış alt testi dışındaki tüm değerlerin araştırma grubunda (p<0.00 ve p<0.0) anlamlı olarak daha yüksek düzeyde olduğu bulunmuştur. Araştırma grubuna ilişkin alt test ortalama değerleri ağırlıklı olarak normal sınırlar içerisinde yer almaktadır. Tablo 'de de görülebileceği üzere SCL-90-R alt ölçeklerinde -97 arasında değişen oranlarda psikopatoloji sınırı (0-) aşmadığı saptanmıştır. Tablo 'de görüldüğü üzere ailelerin ADÖ ortalamalarına göre, yaklaşık yarısında gereken ilgiyi gösterme, üçte ikisinde ise iletişim ve davranış kontrolü alanında sorun saptanmıştır. Okul obisi görülen çocukların annelerinin SCL-90-R değerlendirmesine dayanarak elde edilen alt ölçeklerin ortalama ve standart sapmaları; genel toplam 0.±0.. somatizasyon 0.7+., obsesyon 0.+0., kişilerarası duyarlık 0.0±0., depresyon; 0.+0., anksiyete; 0.90±0.70, hostilite 0.+0.0, obi 0.70±.0, paranoya 0.7±0.7, psikotizm 0.+0., ek madde 0.7±0. olarak bulunmuştur. Elde edilen bulgularda annelerin yaklaşık üçte birinin obsesyon. kişilerarası duyarlık ve psikotizm alanlarında ruhsal belirtiler gösterdikleri belirlenmiştir. DDÖ, SCL-90-R ve ADÖ alt ölçeklerine ilişkin değerler olgu bazında da tek tek incelenmiştir. 00 Ege Tıp Dergisi
Tablo. Okul Fobisi Olan Çocuklar ile Türkiye Batı Bölgesi Örneklemi DDÖ t Testi Bulguları ve Klink Düzey Puanlarına Göre Frekans Değerleri DDÖ Denek n=70 Kontrol T Puan N=9 t testi Normal Düzey Sınır Düzey Klinik Düzey X X 0-0. 0.7-0.70 0.7-00 Etkinlik 9.7..9*" 9 Sosyallik 0.. 7.7"* 70 Okul Toplam Yet. Sos. İçe Dön. Somatik So...9.99.7. 7...9.9*.97*.9***.9*** 9 0 Ank./depr. Sosyal So. Düşünce So. Dikkat So. Suç.Yö. Da....90 0.0 0. 0..7.... 7.0***."*.***."*."* 0 9 7 7 9 Saldırgan Da..7.. 7 içe Yönelim...*" Dışa Yönelim..0 7.*** Toplam Pro....90*" *p<0.00 *p<0.0 Tablo. Okul Fobisi Olan Çocuklarda SCL-90-R Kesme Noktasına Göre Annelerin Frekans ve Yüzdeleri SCL-90-R 0-.0-..-..-.0-.- /o GSI 77.0 7.0.0.0.7 PSDI Somatizasyon Obsesyon Kişilerarası du..0 7.7.. 7.0 7... 9 9..7..9.9. 7 7 9.0..7. 9. 7...9 Depresyon Anksiyete 7 77... 7..9...9 9.9... Hostilite Fobi. :.G 7..9....9. Paranoya 97..9.9 Psikotizm 7.9. 0.. 9 7..7 Ek Madde 77. 7..7..7 Tablo. Okul Fobisi Olan Çocuklarda Aile Değerlendirme Ölçeği Kesme Noktasını Aşan Annelerin Frekans ve Yüzdeleri Aile Değerlendirme Ölçeği 0- Puan.0- Puan.0- Puan Ol Problem Çözme 9 70.0 9 7..9 İletişim. 7. Roller Duygusal Tepki Verebilme 7.7 7.7. 0.0.9. Gerekli ilgiyi Gösterme. 9.. Davranış Kontrolü.9.7. Genel Fonksiyonlar 0.0 7..9 ADÖ'ği olgu bazında ele alındığında hiçbir alanda sorunu olmayan 7 (.) aile saptanmıştır. Geriye kalan ailenin problemli alan sayısının az sayıda yoğunlaştığı görülmüştür. 0 aile bir alanda sorun belirtirken, aile iki alanda, 7 aile üç alanda, aile dört alanda, aile beş alanda, aile altı alanda, sadece aile yedi alanda sorun belirtmiştir. aile, genel olarak, birkaç alanda sorun yaşamalarının dışında aile onksiyonlarından memnundur. Cilt 0. Sayı, Ocak - Nisan.000 0
SCL-90-R'de olgusal değerlendirmede, hiçbir belirti grubunda psikopatoji puanını (0-.99) aşmayan "normal" anne bulunmuştur. Sadece tek bir belirti grubunda sorunu olan onbir annenin sekizi psikopatolojisi yüksek düzeyde (.-. arası puanlar), üçü psikopatolojisi çok yüksek düzeyde (.- arası puanlar) bulunmuştur. Sonuçta bütün annelerin içerisinde dört annenin psikopatolojisi yüksek (.-. arası puanlar), ondokuz annenin psikopatojisi çok yüksek (.- arası puanlar) bulunmuştur. Normal (otuziki anne) ile psikopatolojik düzeyde olanlar (yirmibir anne) arasında kalan onyedi annenin puanları.0 ile. arasında yer aldığı için çalışmacıların belirlediği kesme noktasına göre her iki gruba da girebilmektedir. Okul obisi olan çocuklar DDÖ'inde olgu bazında değerlendirildiğinde çocuğun normal sınırlarda olduğu, hiçbir alanda klinik düzeyde sorununun olmadığı saptanmıştır. Sadece bir alanda sorunu olan 9 çocuk bulunmuştur. çocuk sınır düzeyde ve az sayıda sorun davranış göstermektedir. çocuk sadece bir alanda, çocuk iki alanda, sadece çocuk en azla beş alanda sınır düzeyde sorun davranış göstermektedir. Klinik sınırı aşan çocuk sayısı 'dür. çocuk onbir alanda, çocuk on alanda, çocuk sekiz alanda, çocuk beş alanda, çocuk yedi alanda sorun yaşamaktadır. Sınır ve klinik düzeyi aşan çocuk sayısı çok olmasına karşın ayrıntılı olarak bakıldığında, bunların alt alan içerisinde çok az alanda sorun yaşadıkları görülmektedir. Sadece çocuk pekçok alanda sorun yaşamaktadır. Klinik ve sınır düzeyde dışa yönelim alanında, içe yönelim alanında okul o bili çocuğun sorun yaşadığı bulunmuştur. Araştırmada onbiri demograik ve yirmiikisi değişik risk aktörlerinden oluşan toplam otuz üç bağımsız değişken ölçeklerden elde edilen puanlara ilişkin olarak test edilmiştir. Bu yazıda sunulan bağımsız değişkenler sadece her üç ölçekte de anlamlı arklılıklar gösterenlerle sınırlandırılmış toplam dört değişkene ilşkindir. Söz konusu değişkenler anne baba arasındaki şiddetli geçimsizlik, ailede psikolojik sorunları olan bireyin varlığı, ailesinin sosyal-kültürel aktivitelere katılımı, çocuğun kolay arkadaşlık kurabilme özelliğidir. Anne babalan şiddetli geçimsizlik gösterenlerle göstermeyenler birbirleriyle karşılaştırıldığında şiddetli geçimsizlik olduğunu rapor eden grubun DDÖ'de sosyal sorunlar, dikkat sorunları, suça yönelik davranışlar, saldırgan davranışlar, içe yönelim, dışa yönelim ve toplam problem puanlan diğer guba göre anlamlı olarak yüksektir (p<0.0; p<0.0). SCL-90-R 'm tüm alt ölçek puanları ve ADÖ'de problem çözme, roller, gerekli ilgiyi gösterme, davranış kontrolü ve genel onksiyonlar alt ölçek puanları şiddetli geçimsizlik olmadığını bildiren gruba göre anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p<0.0 ve p<0.0). Ailelerinde psikolojik sorunları olan bireyin olduğu grupta ADÖ'de gereken ilgiyi gösterme, genel onksiyonlar: DDÖ'de sosyal içe dönüklik, somatik sorunlar, içe yönelim, dışa yönelim ve toplam problem puanları yüksek, sosyallik puanı ise anlamlı olarak düşük bulunmuştur (p< 0.00 ve p<0.0). Ailesi sosyal-kültürel aktivitelere katılmayan grubun DDÖ'de etkinlik, düşünce sorunları (p<0.0) sosyal içe dönüklük, anksiyete-depresyon, sosyal sorunlar suça yönelik davranışlar, içe yönelim ve dışa yönelim alt ölçekleri; ADÖ'de iletişim, roller, genel onksiyonlar; SCL- 90-R'de somatizasyon ve ek madde (p<0.0) alt ölçeğinde; alt ölçek puanları ailesi sosyal-kültürel aktivitelere katılımı olan gruba göre daha yüksektir. TARTIŞMA Elde edilen bulgularda her üç ölçekteki alt ölçeklerin puan ortalamalarının psikopatoloji kesme noktasını geçmediği görülmüştür. Veri kaybını önlemek için tek tek olgu bazında değerlendirilmeye gidilmiş; kesme noktasını aşanların rekanslarına bakılarak hangi alanlarda daha azla sorun yaşadıkları tartışılmıştır. ADÖ herbir alt ölçeğinde ortalama puanlar.-.9 arasında değişmektedir. Örneklem bir bütün olarak ele alındığında ADÖ alt ölçeklerinde kesme noktasını aşan annelerin en azla gereken ilgiyi gösterme (), iletişim (9) ve davranış kontrolü (7) alanlarında işlevsel olmayan düzeyde ailelere sahip oldukları saptanmıştır. ADÖ ile yapılan çalışmalara bakıldığında, ruhsal sorunu olan üyelerinin bulunduğu aileler, diğer çalışmalarda da kontrollerden daha sağlıksız bulunmuştur (). Çocukların okula gitmek istemediği (okul reddi) olduğunda ve kolaylıkla tanı örüntüsü tanımlanamadığında aile işlevlerinin yetersiz olduğu zamanlara rastladığı belirtilmiştir (7,). Bu araştırmada, iletişim ve davranış kontrolü annelerin sık yakındığı ailedeki sağlıksız işlevlerdir, iletişim sorunu, aile üyeleri arasındaki yetersiz, maskelenmiş ya da yeri değişmiş bir iletişimin göstergesidir. Davranış kontrolü aile üyelerinin davranışlarına standart koyma, disiplin sağlama becerisi konusunda yetersizliğini göstermektedir. Bu iki alanda görülen sağlıksız onksiyonların birbirini destekleyebileceği düşünülebilir. Disiplin sorunu olan bir ailede rollerin karışması olasıdır. Disiplin sorunu olan bir çocuğun disiplinli bir ortam olarak düşünülen okulu reddetmesi beklenebilir. Veriler olgu bazında ele alındığında, okul obisi olan çocukların ailelerin dörte birinin aile işlevleri her alanda sağlıklıdır. Bu bulgu, ailelerin dörtte birinin çocuklarının aile onksiyonlarını içeren etmenler dışında "diğer" nedenlerden dolayı okul reddi davranışı gösterdiği şeklinde değerlendirilmiştir. Bu yorumu destekleyen diğer bulgu genel onksiyonlar alt testinin en az sorun belirtilen 0 Ege Tıp Dergisi
alan olmasıyla ilgilidir. Ailerin sadece yüzde yirmisi ailenin genel olarak sağlıklı olup olmadığını ölçen genel onksiyonlar alanında sorun belirtmiştir. ADÖ'inde olduğu gibi, SCL-90-R alt ölçek puan ortalamalarının psikopatoloji kesme noktasını aşmadığı görülmektedir. Birinci yolla değerlendirildiğinde; yani, kesme noktası.0 kabul edildiğinde, annelerde psikopatoloji sınırını geçen alt skalalar en çoktan aza doğru sıralandığında obsesyon, kişilerarası duyarlık, psikotizm olarak belirlenmiştir. Öztürk, Güzelhan, Alyanak (9)'ın çalışmasında, okul obisi olan çocukların annelerin yüzde yirmi üçünün OKB tanısı aldığı bulunmuştur. Bu bulgu, çalışmanın sonuçlarını destekler niteliktedir. Aşırı koruyucu, titiz annelerin çocuklarının özerkleşmesine izin vermeyebileceği ve bunun çocukların okul obisinin gelişiminde etkili olabileceği düşünülmektedir. Veriler iki arklı kesme noktasına göre değerlendirilmiştir. Genel olarak bakıldığında puanların.0-. aralığında yığıldığı görülmektedir. Bir başka iadeyle, bu grupta yer alan birçok kişinin psikopatoloji kesme noktası. olduğunda "normal" kabul edilebildiği, kesme noktası.0 olduğunda ise patolojik düzeyde olduğu belirtilebilir, ikinci yolla değerlendirildiğinde; diğer bir deyişle kesme noktası. olduğunda, psikopatoloji sınırını aşanların oranlarında ciddi bir düşme görüldüğü sorun alanlarının sıralamasının ise değiştiği belirlenmektedir. Bu sınıra göre tekrar değerlendirme yapıldığında sırasıyla psikotizm, kişilerarası duyarlılık, anksiyete, obsesyon, ek madde, obi, depresyon saptanmaktadır. Bu bulgu hai düzeyde yaşanan ruhsal belirtilerin daha çok obsesyon, somatizasyon, anksiyete ve ek maddenin içerdiği uyku ve iştah bozukluklarıyla ilgili olduğunu; psikopatoloji puanı yüksek olanların ise daha çok psikotizm ve kişilerarası duyarlılık gibi alanlarda sorun yaşadığını göstermektedir. Aynı tür kişilik sorunlarının yoğun şiddette yaşanmasından çok psikotizm ve kişilerarası duyarlılık gibi daha çok sosyal izolasyonu içeren durumlarda sorun yaşayanların patoloji düzeyleri yüksek bulunmuştur. Annelerin çoğunluğunun ruhsal belirti düzeyleri iki kesme noktası arasında yer almaktadır. Bu bulgu araştırma grubundaki annelerin yüzde yirmi altısının ruhsal belirtileri yüksek düzeyde bulunmuştur. Literatürde okul obisi olan çocukların birinci derece akrabalarında depresyon ve anksiyete bozukluğu oranının yüksek olduğu görülmekle birlikte; bu çalışmada anksiyete ve depresyon belirtilerinin diğer belirti alanlarından daha azla görülmemesi okul obisi sorununun çok aktörlü olmasıyla ilgi olarak açıklanabilir (7,0,,9,). Okul obisi olan çocuklar DDÖ'inde olgu bazında değerlendirildiğinde onbeş çocuğun normal sınırlarda olduğu, hiçbir alanda klinik düzeyde sorununun olmadığı anlaşılmaktadır. Yaklaşık dörtte birinin yeterlik ve sorun alanlarında sağlıklı olmasının, okul obili çocuklarının her zaman psikolojik sorunlarının olmadığı, okul korkusunun ortaya çıkmasının birçok nedeni olabileceği, bazı çocuklar için zorlu yaşam olayları, sosyal ve ailesel etmenlerin önemli rol oynadığı düşünülmektedir. Sınır ve klinik düzeyi aşan çocuk sayısı çok olmasına karşın ayrıntılı olarak bakıldığında, bunların çok az alanda sorun yaşadıkları görülmektedir. Sadece altı çocuk pekçok alanda sorun yaşamaktadır. Dışa yönelim alanında sorun yaşayanlar gerek klinik, gerekse sınır düzeyde içe yönelim alanında sorun yaşayanlardan daha azladır. Toplam problem alanında yaklaşık /7 oranında sorun davranış bulunmuştur. Bu buğu, örneklem grubundaki çocukların bir bölümünün içe yönelim, bir bölümünün dışa yönelim, bir bölümünün klinik düzeyde anksi-yete/depresyon, diğer bir bölümünün ise hiçbir alanda sorun davranış göstermediğini açıklamaktadır. Elde edilen sonuç Blagg ve Young ile Young, Chiland, Kaplan'ın okul obisiinin nedenlerinin çok aktörlü olduğunu açıkladıkları araştırma bulguları ile desteklenmektedir(,). Okul obisine ilişkin değişkenlerin SCL-90-R, ADÖ ve DDÖ ilişkisine tek tek bakılmış, anlamlı arklılaşma gösteren birkaç belirgin bulguya yer verilmiştir. Bu bulgular şöyle özetlenebilir. Anne baba arasındaki geçimsizliğin aile onksiyonlarına yansımasıyla birlikte annelerin ruhsal belirtileri ve çocukların problem davranışları artmaktadır. Üç ölçekte de sadece belirli birkaç alanda değil birçok alanda sorun davranışları görülmektedir. Anne babadaki ruhsal bozuklukla ilişkili olduğu düşünülen aile içi bozuklukların bir sonucu olarak çocuklarda ruhsal hastalıkların doğduğu belirtilmektedir (). Bu açıdan bakıldığında ruhsal sorunların mı yoksa geçimsizliğin mi önce başladığını belirlemek zor akat önemlidir. Berg, agoraobisi olan annelerin çocuklarında okul obisinin arttığını bulmuştur (). Bernstein ve Garinkel, Yurtbay okul obisi olan çocukların diğer ruhsal sorunu olan çocuklara kıyasla depresyon ve anksiyete bozukluğu oranı kontrol grubuna oranla yüksek saptanmıştır (7, ). Öztürk ve Türktbay'ın okul obisi olan çocukların annelerinin ruhsal belirtilerini inceledikleri araştırmalarında okul obisi olan çocukların annelerinin ruhsal belirtilerinin normallerden daha azla olduğuna dikkat çekilmektedir (9,). Bu noktada ailedeki psikopatolojinin evlilik çatışmasını arttırdığı kanısına varılabilir. Anne baba geçimsizliği sadece okul obisinde değil tüm ruhsal bozukluklarda dolaylı ya da dolaysız etkin rol oynar. Bovvlby (7), okul obisi olan ergenleri incelediği çalışmada, anneyle çocuğun aşırı kapalı ve birbirlerine karşılıklı olarak çok bağımlrolduğunu, babanın ise varlığının hissedilmediğini bulmuştur. (7) Bu çalışmada, ebeveynçocuk ilişkisi ikilileri incelenmemiştir. Anne-baba çatışan 0, Sayı, Ocak - Nisan,000 0
ması olduğu halde bazı çocukların psikopatoloji göstermemesinin iyi ikili ilişkilere bağlı olduğu düşünülebilir. Bu çalışmanın bulguları arasında okul ailede psikolojik sorunlu bireyin varlığı ile ailenin genel onksiyonları ve çocukların sorun davranışları arasında anlamlı düzeyde (p<0.0) ilişki bulunmuştur. Yukarıda da belirtildiği gibi okul obisi olan çocukların birinci derece akrabalarında depresyon ve anksiyete bozukuluğu oranı normallerden yüksek bulunmuştur (7,). Sorunlu bireyin varlığı ailenin işlevlerini, dolayısıyla evlilik doyumunu bozmaktadır. Sorunlu bireye gösterilen ilgi çocukta somatik yakınmaların artmasına neden olabilir. Genel oarak ailede psikiyatrik bir üyenin olması aile sistemini etkilediği gibi genetik geçiş ve model olma yönüyle psikopatolojinin ortaya çıkmasını da etkilemektedir. Sosyal kültürel katılımı olmayan anneler birçok alanda ruhsal belirti göstermekte, aile onksiyonları sağlıksız olmakta ve çocuklarında sorun davranışlar çoğalmaktadır. Bir grup aile kendileri gerçekleştiremediği için çocuklarını etkinlik alanına yönlendirmiş olabilir. Ailenin sosyal kültürel aktivitelere katılımı genel olarak evlilikten doyum sağlandığını göstermekle birlikte hem annelerde ruhsal belirtiyi, hem de çocuklarda sorun davranışları ciddi boyutta azaltmaktadır. Ayrıca çocukların yeterliliğini arttırmaktadır. Sosyal kültürel aktivitelere katılım sadece okul obisi değil tüm psikolojik sorunlar için ruh sağlığını koruyucu bir etmen olarak görülmektedir. Elde edilen bulgular, okul obisinin çok aktörlü olduğunu, her bir çocuğun durumuna ilişkin değerlendirmeye gidilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır. Sağaltım planında, çocuk ve annenin psikopatoloji düzeylerinin belirlenmesinin yanısıra, ailenin işlevselliğine ve diğer risk aktörlerine ilişkin önlem ve önerilere yer verilmelidir. Gerektiğinde anne için bireysel, aile için de aile danışmanlığı verilmesi uygundur. Sorunun ortaya çıkmasındaki risk aktörlerinin önemi anımsanacak olursa, sağlıklı anne baba tutumları geliştirmeye yönelik koruyucu ruh sağlığı hizmetlerinin gerekliliği söz konusudur. Literatürde yer alan çalışmalarda çok azla üzerinde durulmayan okul aktörüne yönelik çalışmaların planlanması önem taşımaktadır. Sağlıklı okul ortamı ve olumlu öğretmen-öğrenci ilişkilerinin oluşması yönünde okul rehberlik öğretmenlerine önemli görevler düşmektedir. KAYNAKLAR. Berg I. School Avoidance, School Phobia, and Truancy. Lewis, M. (eds). Child and Adolescent Psychiatry. (A Comprehensive Textbook) second edition. 99:00-00.. Bernstein G. Carrie A Borchardt, M. School reusal: Family Constellation and Family Functioning. J Anxiety Disorder 99; (0): -9.. King, N J Eleonora, Gullone. Ollendick, T.H. Etiology o Childhood Phobias: Current status o Rachman's Three Pathvrays theory. Behavior Research and Thearpy 99; ;97-09.. Provence S A Mayes L C Separation and Deprivation. Lewis M. (eds). Child and Adolescent Psychiatry. (A Comprehensive Textbook) second edition, 99: -9.. Öner N. Türkiye'de Kullanılan Psikolojik Testler. İstanbuLBoğaziçi Üniversitesi Yayınlan, 99: -.. Bulut I. Aile Değerlendirme Ölçeği El Kitabı H.Ü.S.H.Y.D. Ankara:Özqüzelis Matbaası, 990. 7. Bernstein G A Garinkel B D Functioning and Psychopathology in Families o School Phobic Children. Am. J. Psychiatry 9;, :70-7.. Last C G Francis G, Hersen, M, et al. Seperation Anxiety and School Phobia: A Comparison Using DSM-III Criteria. Am. J. Psychiatry, 97; :-7. 9. Öztürk M. Güzelhan, Y, Alyanak, B. Okul Fobisi Olan Çocukların Annelerinde Ruhsal Bozukluklar. 9. Ulusal Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Kongresi Poster Sunumları Tam Metin Kitabı 99:-. 0. Kearney C A, Silverman, W K Family Environment o Youngsters with School Reusal Behavior: A synopsis with Implications or Assessment and Treatment. J Am (J AM Family Therapy. 99; ():9-7.. Yurtbay T. Okul Fobisi Vakalarında Depresi Belirti incelemesi. Düşünen Adam Dergisi 997; 0 (): 0-.. Blagg N. Yule, W School Phobia. Oilendick, T H King, N J Yule W. (eds.), International Handbook o Phobic and Anxiety Diorders in Children and Adolescents New York: Plenum Press; 99:9-.. Young G. Chiland, C Kaplan D. Children Rejecting School and Society Rejeting Children. İn: Chiland C, Young J G. (eds.), Why Children Reject School, Wiews rom Seven Countries. New Haven: Yale University Press; 990: -.. Rutter, M, Hersov L. Child Pscyhiatry: Modern Approaches. Blackvvell Scientiic Publications, Oxord-London: 977.. Berg I. Absence rom school and mental healt. J British Psychiatry 99;: -.. Türkbay T. Ayrılık Kaygısı Bozukluğu Olan Çocuklardakı Psikolojik, Ailesel ve Sosyal Etmenlerin Karşılaştırılması G.A.T.A. Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Uzmanlık Tezi, 999. 7. Bovvlby J. Attachment and Loss. Penguin Books:99;. 0 Ege Tıp Dergisi