Sınıflandırma, Tanı ve Değerlendirme Doç. Dr. E. Timuçin Oral İstanbul Ticaret Üniversitesi Uygulamalı Psikoloji Yüksek Lisans Programı 23 Ekim 2012
Aslan Vaşak Kedi
Biyologlar organizmaları benzerlik ve farklılıklarıyla sınıflandırırlar Aslan Vaşak Kedi
Biyologlar organizmaları benzerlik ve farklılıklarıyla sınıflandırırlar Aslan Vaşak Kedi Fiziksel benzerlik ne kadar büyükse biyolojik yakınlık da o kadar fazladır
Tarihçe Linneus sistemi 2 bölüme/aleme ayrılır Bitkiler Hayvanlar 1758 den 1960 lara kadar değişmeden geldi.
Linneus Sınıflandırma Sistemi 1758 Alem Filum Sınıf Sıra Aile Cins Tür Hayvanlar Omurgalılar Memeliler Primatlar İnsansılar Homo Sapiens
60 ların sonlarında Thomas Whittaker 5 li sistemi önerdi. Monera- bakteriler Protistler Mantarlar Bitkiler Hayvanlar Bu neyi gösterir?
Sınıflandırma Neden Gereklidir? Bilimsel faaliyetlerin temelini oluşturur Sistematik araştırma yapılabilir (Betimleme-Karşılaştırma-Öngörme) İletişim kolaylaşır
Hastalıkların Sınıflandırılması Neden gerekli? Anlama İletişim Tedavi stratejisi belirlemek Araştırmayı kolaylaştırmak Etiyoloji / Prognoz
Sınıflandırma Yöntemleri Yerleşim yeri Tip Şiddet Tanı
Tanı Neden Gereklidir? 1. Klinik klinik durumları tanımlamak, böylece klinisyenler arasında ortak dil oluşturmak 2. Tedaviyi belirlemek Tanı hastalığı ne kadar iyi tanımlarsa tedavinin geçerlik ve güvenirliği o derecede sağlıklı olur
Tanının Geçerliği ve Güvenirliği Güvenirlik Tanının yinelenebilirliği ve bunun tutarlılığı (ör. DSM I de %38-63) Geçerlik Tanının her ortamda aynı biçimde var olması. (Güvenirlik geçerlik için bir mutlak gerekliliktir)
Tanı Geçerliliği Yüz geçerliği (Face Validity) Sendrom geçerliği (Syndromal Validity) Öngörücü geçerlik (Predictive Validity) Yapısal geçerlik (Structural Validity)
Tanı Geçerliği (Diagnostic Validity Kullanılan bir tanı kategorisinin (bir hastalık tanımlamasının) gerçeğe, yani doğadaki aslına ne kadar yakın olduğudur Alkol Yoksunluk Deliryumu Alzheimer e Bağlı Demans Bağımlı Kişilik Bozukluğu Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu
Tanı Geçerliği (Diagnostic Validity Kullanılan bir tanı kategorisinin (bir hastalık tanımlamasının) gerçeğe, yani doğadaki aslına ne kadar yakın olduğudur Alkol Yoksunluk Deliryumu Alzheimer e Bağlı Demans Bağımlı Kişilik Bozukluğu Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu Yüksek Tanı Geçerliği
Tanı Geçerliği (Diagnostic Validity Kullanılan bir tanı kategorisinin (bir hastalık tanımlamasının) gerçeğe, yani doğadaki aslına ne kadar yakın olduğudur Alkol Yoksunluk Deliryumu Alzheimer e Bağlı Demans Bağımlı Kişilik Bozukluğu Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu Yüksek Tanı Geçerliği Düşük Tanı Geçerliği
Tanı Koymak: Olumsuz Sonuçlar Ayrı kategoriler / süreklilik -sınır nerede? Cinsiyet adaletsizliği: kadınlar ve eşcinseller Kültürel adaletsizlik: siyah ırk Damgalama: kişi hastalığı haline gelir ( Ahmet şizofreni hastası yerine Ahmet şizofren ) Değişmez hale gelmesi
Tanı Koymak a) Etiyolojik (Kökene yönelik) 1. Dinamik 2. Biyolojik b) Deskriptif (Betimleyici) c) Fenomenolojik (Görüngüsel)
Tanı Yaklaşımları: Özet Deskriptif tanı, (belirti, bulgu. öykü vs açısından) sadece küçük bir klinik çıkarım gerektiren görece nesnel fenomenlere dayanır NE sorusuna odaklanır Psikolojik (ya da dinamik) tanı, belirtilerin altta yatan süreçlerin yüzeysel görünümleri olduğunu düşünerek mekanizmaların ve sebeplerin çıkarımı esasına dayanır NEDEN sorusuna odaklanır
Tanı Yaklaşımları: Örnek Her biri ayrı ayrı değerlidir ve psikopatolojinin farklı yanlarına hitap ederler Sanrılar (hezeyanlar) Betimleyici Sabit? Belirsiz? Paranoid? Sınırlı? Dinamik Sanrıya neden olan iç mekanizmalar (ör. projeksiyon)
Tanı Koyma Süreci Kategorik x Boyutsal Monotetik x Politetik Kategorik tanı herkes aynı kategoride aynı atıflarla değerlendirilir Boyutsal herkes önceden kararlaştırlmış boyutlarda skorlanır Monotetik tanı her kategoride özgül ölçütler vardır ve bunlar o tanım için vazgeçilmezdir (klasik kategorizasyon) Politetik (prototip) tanı her kategori bir grup ölçüte eşlik eder, tanı için bir kısmı gerekir
Kategorik Yaklaşımın Yararları 1. Tanımayı, akılda tutmayı ve anımsamayı kolaylaştırırlar. 2. Tıbbın geri kalanı ile uyum içindedir. 3. Klinisyenler için tanıdıktır. 4. Tarihsel olarak araştırılmış, çok bilgi toplanmış tipolojidir.
Kategorik Yaklaşımın Sorunları 1. Pratikte birbirlerinden kesin sınırlarla ayrılmazlar. 2. Hiçbir tanıma uymayan, fakat hasta olduğu kesin insanlar. 3. İkisinin kısmi özelliklerini gösteren fakat hiçbirini tam olarak karşılamayan hastalar. 4. Kategori yaklaşımında gri alanlara yer yoktur. 5. Eşiği geçen tüm hastalar aynı kefeye konur. 6. Semptom özgülük ile duyarlılıkları göz önüne alınmaz.
Ruhsal Rahatsızlık:Tanım DSM-IV-TR: kişide ortaya çıkan mevcut sıkıntı/ ızdırap (ör.ağrılı belirti) veya yetiyitimi (ör. bir ya da çok işlev alanında bozulma) ya da ölüm, ağrı, yetiyitimi veya özgürlüğün ciddi kaybı ile ortaya çıkan klinik olarak anlamlı davranışsal ya da psikolojik sendrom/kalıp
Ruhsal Rahatsızlık:Tanım Ek olarak, bu sendrom/kalıp belirli bir olaya karşı kültürel olarak beklenebilir bir yanıt olarak ortaya çıkmamalıdır (ör. sevilen birinin kaybı). Asıl nedeni ne olursa olsun, kişinin davranışsal, psikolojik veya biyolojik işlev bozukluğu sergilemesi söz konusudur. Ne, sapkın davranışlar (ör. politik, dini veya cinsel) ne de kişi ile toplum arasındaki çatışmalar kişinin işlev bozukluğuna neden olan belirti oluşturmuyorlar ise ruhsal rahatsızlık değildir.
Deskriptif psikopatolojik bulgular, genel nüfusta, kesikli değil, sürekli bir dağılım göstermektedir.
Deskriptif psikopatolojik bulgular, genel nüfusta, kesikli değil, sürekli bir dağılım göstermektedir. İnsanların çoğunda (az ya da çok) psikopatolojik bulgular bulunur.
Tanı ve Sınıflandırmanın Gelişimi Animistik dönem Yunan/Roma Kraepelin (İlk psikiyatrik Sınıflandırma) ILCD ICD DSM
Kraepelin Ruhsal bozukluklar biyolojik işlev bozukluğunun sonucudur. Belirtileri dikkatle gözlemek anlamlı sınıflandırmalara olanak verir. Fiziksel sebepler anlaşılırsa uygun tedaviler de sağlanır (PJ örneği).
ILCD-5 International List of Causes of Death, Revision 5 (1938) Ruhsal yetmezlik Şizofreni (dementia praecox) Manik-Depresif Psikoz Diğer ruhsal hastalıklar
ICD-6 International Classification of Diseases, Revision 6 (1948) (300-309) Psikozlar 300 Şizofrenik bozukluklar (dementia praecox) 301 Manik-depresif reaksiyon 302 Involüsyonel melankoli 303 Paranoya ve paranoid durumlar 304 Senil psikoz 305 Presenil psikoz 306 Serebral arteriosklerozlu psikoz 307 Alkolik psikoz 308 Sebebi gösterilebilir diğer psikozlar 309 Diğer ve belirlenmemiş psikozlar
ICD-6 International Classification of Diseases, Revision 6 (1948) (310-318) Psikonevrotik bozukluklar 310 Somatik belirtisinden söz edilmeyen anksiyete reaksiyonu 311 Anksiyete reaksiyonundan söz edilmeyen histerik reaksiyon 312 Fobik reaksiyon 314 Nevrotik-depresif reaction 315 Dolaşım sistemini etkileyen somatik belirtili psikonevroz (somatizasyon reaksiyonu) 316 Sindirim sistemini etkileyen somatik belirtili psikonevroz (somatizasyon reaksiyonu) 317 Diğer sistemleri etkileyen somatik belirtili psikonevroz (somatizasyon reaksiyonu) 318 Diğer, karma ve nbelirlenmemiş psikonevrotik bozukluklar
ICD-6 International Classification of Diseases, Revision 6 (1948) (320-326) Karakter, davranış ve zeka bozuklukları 320 Patolojik kişilik 321 Olgunlaşmamış kişilik 322 Alkolizm 323 Diğer ilaç bağımlılığı 324 Çocukluğun primer davranış bozuklukları 325 Ruhsal yetmezlik 326 Diğer ve belirlenmemiş karakter, davranış ve zeka bozuklukları
DSM-I (1952) İlk resmi el kitabı, tanı kategorilerine ilişkin bir de sözlük içerir. Reaksiyon sözcüğünü kullanır. Adolph Meyer in psikobiyolojik görüşünü yansıtır ve ruhsal bozuklukların kişiliğin psikolojik, sosyal ve biyolojik olaylara tepkisini esas alır.
Ruhsal Hastalıkların Birliği Karl Menninger (1958) Çeşitli hastalıklar olduğu vurgusu yapacağımıza, ruhsal hastalıkların benzer nitelikte olduğunu ama nicel olarak ayrıldıklarını düşünelim. Ruhsal hastalık, refah, üretkenlik ve gelişmenin kesintiye uğraması, ızdırap verebilecek acil başa çıkma mekanizmalarının da devreye girmesiyle sağkalımın sağlanmasıdır
Doğal ruhsal hastalık diye bir durum yoktur. Ruhsal bozukluk, ruh sağlığı ile aynı süreklilik (continuum) içinde yer alır. Farklı sendromlar farklı derecelerdeki organizasyon bozukluklarını ve onların seyrini gösterirler. Menninger (1958)
Akıl Hastalığı Miti Thomas Szasz (1960) Ruhsal hastalıklar yaşamın içindeki sorunlardır. Psikososyal, etik ve yasal sapmaların tıbbi eylemle düzeltilebileceği sanılmaktadır. Ruhsal hastalığın yaşamın içindeki sorun olduğunu kabul edersek onları sınıflandırmamız da gerekmez.
DSM-II (1968) 1948 de ICD-6 açıklandı ve Ruhsal Hastalıklar bölümü olan ilk kitap, 1959 a kadar ancak 6 ülkede kullanıma girdi. Tüm WHO ülkelerinde gereksinim olan bir sürümün çıkması ICD-8 ile mümkün oldu. Bu sürüm birkaç değişiklikle adapte edilince ortaya 1968 de DSM-II çıktı.
70 ler Öncesi Tanı Psikodinamik yaklaşım deskriptif tanıdan daha önemli Tanı kategorilerinin geçerliği çok düşük Tanısal geçerlik diye bir kavram yok Ruhsal hastalıkların latent formları var Tanı ölçütleri yok Tanı kategorilerinin güvenirliği çok düşük
70 ler Öncesi Tanı Psikodinamik yaklaşım deskriptif tanıdan daha önemli Tanı kategorilerinin geçerliği çok düşük Tanısal geçerlik diye bir kavram yok Ruhsal hastalıkların latent formları var Tanı ölçütleri yok Tanı kategorilerinin güvenirliği çok düşük Rosenhan Deneyi Örneği
Hasta: Çocukken annemle yakın, babamla biraz uzaktım. Ergenlikte babamla yakınlaşırken annemle uzaklaştık.bugün eşimle sıcak ve yakın bir ilişkimiz var. Nadiren karşılıklı öfkelendiğimiz olsa da sürtüşmelerimiz çok az; çocukların nadiren cezalandırıldığı da oluyor.
Hasta: Çocukken annemle yakın, babamla biraz uzaktım. Ergenlikte babamla yakınlaşırken annemle uzaklaştık.bugün eşimle sıcak ve yakın bir ilişkimiz var. Nadiren karşılıklı öfkelendiğimiz olsa da sürtüşmelerimiz çok az; çocukların nadiren cezalandırıldığı da oluyor. Klinisyen (açıklar): 39 yaşında erkek hasta, çocukluğundan beri yakın ilişkilerde dikkate değer bir ambivalans yaşamakta. Annesiyle sıcak olan ilişkisi ergenlikte soğuklaşmış, babayla uzak olan ilişkisi ise çok yoğun olmuştur. intense. Duygulanım stabil değildir. Eşi ve çocuklarıyla emosyonelliğini kontrol etmeye çabası öfke patlamaları ve çocukları cezalandırması ile sonuçlanmaktadır. Birçok yakın arkadaşı olduğunu söylese bile bu ilişkilerde de ambivalans yaşadığını düşünmek yanlış olmayacaktır.
70 lerin Teknik Gelişmeleri 1970 ler boyunca araştırmacılar, işe vuruk ölçütler ile tanı koymaya çalıştılar Feighner, Robins, Guze ve ark. (1972) 16 tanılık kategori geliştirdiler (St.Louis Ekibi) bunlarla DSM-II nin geçerlik ve güvenirliğini artırmaya çalıştılar.
70 lerin Teknik Gelişmeleri 1970 ler boyunca araştırmacılar, işe vuruk ölçütler ile tanı koymaya çalıştılar Feighner, Robins, Guze ve ark. (1972) 16 tanılık kategori geliştirdiler (St.Louis Ekibi) bunlarla DSM-II nin geçerlik ve güvenirliğini artırmaya çalıştılar. St. Louis Ekibi: Çözüm, standart tanı ölçütleri geliştirmektir.
Yeni Kraepelincilik (Gerald Klerman - 1978) Medikal Model Tanı ölçütleri Bilimsel metodoloji ve istatistik Biyolojik yaklaşım
DSM-III (1980) Ruhsal bozukluk terimi geldi Her bir hastalık için tanı ölçütleri geliştirildi Çok eksenli tanı formatı oluşturuldu Büyük gruplar yeniden tanımlandı (ör. nevroz kaldırıldı ) Yeni tanı kategorileri eklendi (ör. kişilik bozuklukları) Tanı kategorileri hiyerarşik olarak sıralandılar Her bir bozukluk için sistematik bir betimleme yapıldı Ayrıcı tanı için karar ağaçları oluşturuldu Teknik terimler sözlüğü yer aldı Saha çalışmalarından güvenirlik verileri sağlandı Betimleyici, ateorik, agnostik yaklaşım geldi
1. Tanı özellikleri 2. Alt tipler ve/veya Belirleyiciler 3. Kayıtlama süreci 4. Kültüre, yaşa, cinse özgü özellikler 5. Yaygınlık 6. Seyir 7. Aile kalıpları DSM-IV (1994) 8. Ayırıcı tanı 9. Eşlik eden özellikler ve bozukluklar 1. Eşlik eden betimleyici özellik ve ruhsal bozukluklar 2. Eşlik eden laboratuar bulguları 3. Eşlik eden fizik muayene bulguları ve diğer tıbbi durumlar
DSM-V (2013) DSM-I DSM-IV 106 kategori 357 kategori DSM-V ile yeniden azalıyor
ICD-6 (1948) DSM-I (1952) ICD-7 (1955) DSM-II (1968) ICD-8 (1965) DSM-III (1980) ICD-9 (1977) DSM-III-R (1987) ICD-10 (1994) DSM-IV (1994) ICD-11 (201?) DSM-V (2013)
Mükemmel Sınıflandırma Sistemi Hastalığı belirti ve bulguları, etiyoloji ve tarihi, prognozu ve tedaviye yanıtı ile sınıflandıran, farklı bozuklukları tanımlayan ama belirti kümelerini örtüşme olmaksızın tanımlayarak kesin tedavi yöntemleri için temel oluşturabilen sistem mükemmeldir.
Mükemmel Sınıflandırma Sistemi Hastalığı belirti ve bulguları, etiyoloji ve tarihi, prognozu ve tedaviye yanıtı ile sınıflandıran, farklı bozuklukları tanımlayan ama belirti kümelerini örtüşme olmaksızın tanımlayarak kesin tedavi yöntemleri için temel oluşturabilen sistem mükemmeldir. Günümüzde, Mükemmel Sınıflandırma Sistemi YOKTUR
DSM Sistemi Kategorik, İşlemsel (Operational), İşlevsel, Ateorik, Agnostik Eksenler Üzerinde Sınıflandırma: Eksen I: Psikiyatrik Sendromal Tanılar Eksen II: Kişilik Bozuklukları ve Zeka Geriliği Eksen III: Tıbbi Durumlar Eksen IV: Psikososyal Stresler Eksen V: İşlevsellik Düzeyi
İlk kez bebeklik ya da çocuklukta görülen bozukluklar Deliryum, demans, bilişsel ya da diğer amnestik bozukluklar Diğer tıbbi durumlara bağlı bozukluklar Maddeyle ilişkili bozukluklar Psikotik Bozukluklar ve Şizofreni Duygulanım (duygudurum) bozuklukları Anksiyete bozuklukları Somatoform bozukluklar Yapay bozukluklar Disosiyatif bozuklukları Cinsel kimlik bozuklukları Uyku bozuklukları Uyum bozuklukları Kişilik bozuklukları
İlk kez bebeklik ya da çocuklukta görülen bozukluklar Deliryum, demans, bilişsel ya da diğer amnestik bozukluklar Diğer tıbbi durumlara bağlı bozukluklar Maddeyle ilişkili bozukluklar Psikotik Bozukluklar ve Şizofreni Duygulanım (duygudurum) bozuklukları Anksiyete bozuklukları Somatoform bozukluklar Yapay bozukluklar Disosiyatif bozuklukları Cinsel kimlik bozuklukları Uyku bozuklukları Uyum bozuklukları Kişilik bozuklukları
İlk kez bebeklik ya da çocuklukta görülen bozukluklar Deliryum, demans, bilişsel ya da diğer amnestik bozukluklar Diğer tıbbi durumlara bağlı bozukluklar Maddeyle ilişkili bozukluklar Psikotik Bozukluklar ve Şizofreni Duygulanım (duygudurum) bozuklukları Anksiyete bozuklukları Somatoform bozukluklar Yapay bozukluklar Disosiyatif bozuklukları Cinsel kimlik bozuklukları Uyku bozuklukları Uyum bozuklukları Kişilik bozuklukları
İlk kez bebeklik ya da çocuklukta görülen bozukluklar Deliryum, demans, bilişsel ya da diğer amnestik bozukluklar Diğer tıbbi durumlara bağlı bozukluklar Maddeyle ilişkili bozukluklar Psikotik Bozukluklar ve Şizofreni Duygulanım (duygudurum) bozuklukları Anksiyete bozuklukları Somatoform bozukluklar Yapay bozukluklar Disosiyatif bozuklukları Cinsel kimlik bozuklukları Uyku bozuklukları Uyum bozuklukları Kişilik bozuklukları
İlk kez bebeklik ya da çocuklukta görülen bozukluklar Deliryum, demans, bilişsel ya da diğer amnestik bozukluklar Diğer tıbbi durumlara bağlı bozukluklar Maddeyle ilişkili bozukluklar Psikotik Bozukluklar ve Şizofreni Duygulanım (duygudurum) bozuklukları Anksiyete bozuklukları Somatoform bozukluklar Yapay bozukluklar Disosiyatif bozuklukları Cinsel kimlik bozuklukları Uyku bozuklukları Uyum bozuklukları Kişilik bozuklukları
İlk kez bebeklik ya da çocuklukta görülen bozukluklar Deliryum, demans, bilişsel ya da diğer amnestik bozukluklar Diğer tıbbi durumlara bağlı bozukluklar Maddeyle ilişkili bozukluklar Psikotik Bozukluklar ve Şizofreni Duygulanım (duygudurum) bozuklukları Anksiyete bozuklukları Somatoform bozukluklar Yapay bozukluklar Disosiyatif bozuklukları Cinsel kimlik bozuklukları Uyku bozuklukları Uyum bozuklukları Kişilik bozuklukları
A) Genellikle ilk kez bebeklik,çocukluk ya da ergenlik döneminde tanısı konan bozukluklar 1. Mental retardasyon 2. Öğrenme bozuklukları 3. Motor beceriler bozukluğu 4. İletişim bozuklukları
5. Yaygın gelişimsel bozukluklar 6. Dikkat eksikliği ve yıkıcı davranış bozukluğu 7. Bebek ya da küçük çocukların beslenme ve yeme bozuklukları 8. Tik bozuklukları 9. Dışa atım bozuklukları 10.Bebeklik, çocukluk ya da ergenliğin diğer bozuklukları
Deliryum Demans Amnestik bozukluklar Diğer bilişsel(kognitif) bozukluklar
e bağlı katatonik bozukluk (ör;ensefalite bağlı) e bağlı kişilik değişikliği (ör;beyin tümörüne bağlı) e bağlı BTA mental bozukluk
Madde kullanım bozuklukları Alkol Nikotin Kafein Kokain Kannabis Halüsinojenler İnhalanlar
Madde kullanımının yol açtığı bozukluklar Deliryum Kalıcı Demans Kalıcı Amnestik Bozukluk Psikotik Boz Duygu Durum Boz Anksiyete Boz Cinsel İşlev Boz Uyku Boz Entox Yoksunluk Send
Şizofreni Sanrısal(paranoid) bozukluk Şizofreniform bozukluk Şizoaffektif bozukluk Kısa psikotik bozukluk Paylaşılmış psikotik bozukluk (folie a deux ) Genel tıbbi duruma bağlı psikotik bozukluk Madde kullanımının yol açtığı psikotik bozukluk BTA psikotik bozukluk
Bipolar bozukluklar Bipolar-I, Bipolar-II, Siklotimi Depresif bozukluklar Majör depresif bozukluk, Distimi, Postpartum depresyon, Mevsimsel özellikli depresyon
Yaygın anksiyete bozukluğu Panik bozukluğu Agorafobi Özgül fobi Sosyal fobi OKB PTSB Akut stres bozukluğu Genel tıbbi duruma bağlı anks. boz. Madde kullanımına bağlı anks. boz.
Somatizasyon bozukluğu (Briquet sendromu) Konversiyon bozukluğu Hipokondriyazis Ağrı bozukluğu Vücut dismorfik bozukluğu
Disosiyatif amnezi Disosiyatif füg Disosiyatif kimlik bozukluğu Depersonalizasyon bozukluğu
Cinsel istek bozuklukları Cinsel uyarılma bozuklukları Orgazm ile ilgili bozukluklar Cinsel ağrı bozuklukları Genel tıbbi duruma bağlı cinsel işlev bozukluğu Parafililer Cinsel kimlik bozuklukları
Anorexia nervoza Bulimiya nervoza Uyku bozuklukları Dissomniyalar Parasomniyalar Narkolepsi Solunumla ilişkili uyku bozuklukları Sirkadiyen ritm uyku bozukluğu
Aralıklı patlayıcı bozukluk Kleptomani Piromani Trikotillomani Patolojik kumar oynama
Depresif duygudurumla giden Anksiyeteyle giden Karışık anksiyete ve depresif duygudurumla giden Davranım bozukluğuyla giden Karışık duygu ve davranım bozukluğuyla giden Belirlenmemiş
Paranoid kişilik bozukluğu Şizoid kişilik bozukluğu Şizotipal kişilik bozukluğu Obsesif kompulsif kişilik bozukluğu Histirionik kişilik bozukluğu Çekingen kişilik bozukluğu Antisosyal kişilik bozukluğu Narsistik kişilik bozukluğu Borderline kişilik bozukluğu Bağımlı kişilik bozukluğu
Tıbbi durumu etkileyen psikolojik etkenler İlaçların yol açtığı hareket bozuklukları İlaçların yol açtığı diğer bozukluklar İlişki sorunları Kötüye kullanma ya da ihmal etme ile ilişkili sorunlar Klinik ilgi odağı olabilecek ek kodlar (temaruz, yas, tedaviye uyumsuzluk, okul sorunu, kimlik sorunu..)
Değerlendirme Danışanın bir gereksinimine yanıt verme süreci (ör. hekimler için tanı koyma)
Formal Değerlendirme Değerlendirme şunlara dayanır: Yaşam öyküsü (kendisinden/ailesinden) Belirti ve bulgular Normal dışı kişilik özellikleri Testler
Tıbbi Tanı Görüşmesi Kimlik Asıl yakınma Şimdiki hastalığın öyküsü Geçmiş hastalık öyküsü Sosyal öykü Tıbbi öykü Aile öyküsü
Ruhsal Durum Muayenesi Görünüş Bilinç düzeyi İşbirliği Konuşma bozukluğu Bilişsel bozukluk Muhakeme bozukluğu Duygudurum ve duygulanım Psikotik özellikler İzlenim (kesin/dışlanan) Planlama 45-90 dk sürer 1-2 sorun alanına odaklanılabilir Yalnızca tanıya götürmeye yetecek sorulara zaman vardır
Yapılandırılmış görüşmeler Belirli ölçütlere bağlıdırlar Ne yapılacağı bellidir: Hangi sorular sorulacaktır? Hangi sırayla sorulacaktır? Nasıl sorulacak nası izlenecektir? Yanıtlar nasıl yorumlanacaktır?
Yapılandırılmış Görüşme: Dezavantajlar Uzun sürer Sıkıcı olabilir Terapötik ilişkiyi bozduğu söylenir Çoğu tüm hastalık tablolarını kapsamaz
Yapılandırılmış Görüşmeler: Avantajlar Daha güvenilir olabilir Ölçütleri daha iyi izlemeyi sağlar Görünenden daha fazla hastalığı saptar Değerlendirme güvenilirliği yüksektir
Danışanla İlişki Kurmak... İlgi Kabul Empati Esneklik Kendi sınırlarının farkında olmak (görüşen için) Görüşme için yeterli donanıma sahip olmak
TRANSFERANS (AKTARIM) Çocukluktan köken alan tavır ve duyguların akla uygun olmayan bir biçimde yer değiştirerek, şimdi ve burada olan kişilere yönelmesi
KONTR-TRANSFERANS (KARŞI AKTARIM) Hekimin kendi çocukluğundan gelen tavır ve duygularını akla uygun olmayan bir biçimde hastasına aktarmasıdır.