BK_ BĐLGĐ NOTU: ĐFADELERĐ DOĞRULAMANIN ŞARTLARI DOĞRULUK



Benzer belgeler
Laboratuvara Giriş. Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü TBT 109 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 3. Hafta (03.10.

Yaş Doğrulama Metotları

BILGI FELSEFESI. Bilginin Doğruluk Ölçütleri

Çevirenin Ön Sözü. vii

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

İÇİNDEKİLER BÖLÜM - I

KOD 1 DAVRANIŞ MR (48-72 AY) xxxxxxx DAVRANIŞ VE UYUM RAPORU. "Sorun, sorun olmadan çözümlenmelidir."

LİDER DEĞİŞİRKEN. Prof. Dr. Necmi Gürsakal ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ İ.İ.B.F. ÖĞRETİM ÜYESİ

DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF FELSEFE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Yılmaz Özakpınar İNSAN. İnanan BIr Varlık

DOĞRU DİYE BİLDİKLERİMİZİ SORGULADIK MI?

10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK

1. SINIF - 1. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME FORMU Öğretim Yılı

ETKILI BIR FEN ÖĞRETMENI

İngilizce nasıl öğrenilir?

BİLİM VE BİLİMSEL ARAŞTIRMA YRD. DOÇ. DR. İBRAHİM ÇÜTCÜ

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar

KAVRAMLARIN ANLAMINI KARŞITLARI BELİRLER

PROBLEM ÇÖZMEDE ZİHİNSEL SÜREÇLER

BİLİMSEL ÇALIŞMA YÖNTEMİ

4. SINIF - 1. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ Öğretim Yılı

DAVRANIŞ BİLİMLERİ DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN İNCELENDİĞİ SİSTEMLER

Hipnoz durumu nedir? H İ P N O Z NE DEĞİLDİR? NEDİR? Uyku Uyanık bir durum. Bilinçsiz bir durum Rahatlama durumu. Aldanma Hayalinizde canlandırma

Engellilere Yönelik Tutumların Değiştirilmesi ZEÖ-II 2015

DİN EĞİTİMİ - 7. Yrd. Doç. Dr. M. İsmail BAĞDATLI.

E.G.O. Grubu Kurumsal İlkeleri

Çocukları biliyoruz. ve ana babaları anlıyoruz

9. HAFTA PFS102 SINIF YÖNETİMİ. Yrd. Doç. Dr. Ali Çağatay KILINÇ.

3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? OCAK

3. SINIF 3. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ Öğretim Yılı

Mantıksal Operatörlerin Semantiği (Anlambilimi)

1.4.Etik Sistemleri Etik ilkelerin geliştirilmesinde temel alınan yaklaşımlar hakkaniyet ilkesi, insan hakları, faydacılık ve bireysellik

ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM ÖĞRETİM YILI REHBERLİK BÜLTENİ MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ

VAN HIELE GEOMETRİ ANLAMA DÜZEYLERİ

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

ÇOCUKLARA SINIR KOYMA

Günün sorusu: Kişisel gelişim nedir?

Yaptığım şey çok acayip bir sır da değildi aslında. Çok basit ama çoğu kişinin ihmal ettiği bir şeyi yaptım: Kitap okudum.

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri

BİLİMSEL ARAŞTIRMA SÜRECİ ve BECERİLERİ

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2

SOSYOLOJİDE ARAŞTIRMA YÖNTEM VE TEKNİKLERİ

...Bir kitap,bir mesaj!

Bilim, doğal dünyayla ilgili soruları cevaplamak üzere bilimsel araştırma yöntemlerini kullanarak herkesin irdelemesine açık geçerli ve güvenilir

Tragedyacılara ve diğer taklitçi şairlere anlatmayacağını bildiğim için bunu sana anlatabilirim. Bence bu tür şiirlerin hepsi, dinleyenlerin akıl

KUZEY KIBRISTA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ MEVZUATI

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri

ÖDEV ETİĞİ VE İMMANUEL KANT

SAVUNMA: Ben sizin sanığınız değilim AHMET ALTAN

Sonuçlar. Anket Hızlı İstatistikler Anket Matematik - Bilgisayar Bölümü Program Çıktıları Anketi

Limit, Türev ve İntegral. gibi LYS konularındaki problemlerini halletmek isteyenler için... ANTRENMANLARLA MATEMATİK. Dördüncü Kitap LYS

DavranIŞ OdaklI İŞ GÜVENLİĞİ YÖNETİMİ. Huriye Kumral Kimya Y. Mühendisi

KAR / ZARAR GRAFİKLERİ

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ (1) Y R D. D O Ç. D R. C. D E H A D O Ğ A N

Yaşamımızdaki Referans,

Ahlâk ve Etikle İlgili Temel Kavramlar

Felsefe Nedir OKG 1201 EĞİTİM FELSEFESİ. Felsefe: Bilgelik sevgisi Filozof: Bilgelik, hikmet yolunu arayan kişi

Bilimsel Araştırma Yöntemleri II

12. SINIF MANTIK DERSİ SÖKE ANADOLU LİSESİ 1. ORTAK SINAVI KAZANIM TABLOSU (Sınav Tarihi: 4 Nisan 2017)

Temel Kavramlar Bilgi :

ANLAM VE DOĞRULAMANIN TEMELLERİ

Prof.Dr.Muhittin TAYFUR Başkent Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Hangi onluğa daha yakın dan limite doğru

Sunum Konuları. Özel Dedektiflik Nedir? Dünyada ve Türkiye de Özel Dedektiflik. Özel Dedektiflik Hizmet Alanları. Kimler Özel Dedektif Olabilir?

Danışman Olarak Hemşire

MOTİVASYON. Nilüfer ALÇALAR. 24. Ulusal Böbrek Hastalıkları Diyaliz ve Transplantasyon Hemşireliği Kongresi Ekim 2014, Antalya

Türkçe. Cümlede Anlam Cümlenin Yorumu. Metinde Kazandıkları Anlamlara Göre Cümleler

Zihinsel Yetersizliği olan bireylere Okuma- Yazma Öğretimi. Emre ÜNLÜ

Hayalindeki Kadını Kendine Aşık Etmenin 6 Adımı - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

DİKKAT VE DİKKAT TOPLAMA ADEM TOLUNAY ANADOLU LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ

Soyolojik Soru Sorma ve Cevaplama

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

BİLİM İLE BİLİMSEL YÖNTEM İLİŞKİSİ

DOKTORA TEZ ÖNERİSİ HAZIRLAMA KILAVUZU

FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ

Havacılıkta İnsan Faktörleri. Uçak Müh.Tevfik Uyar, MBA

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur.

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI

Tasarım Raporu. - Projemizde detaylı bir şekilde ulaşmak istediğimiz amaçların belirlenmesi,

ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI: YALAN. biri dünya üzerinde neler olup bittiğinden bihaber, yani olabilecek en saf şekilde dünyaya

Araştırma Konusunun Seçimi: Problem Tespiti ve Hipotez Kurma

OBJEKTİF TARİHİ YORUM METODU İLE OBJEKTİF ZAMANA UYGUN YORUM METODU ARASINDAKİ İLİŞKİ

Matematiksel Modelleme Etkinlikleri. Yrd. Doç. Dr. Nuray Çalışkan-Dedeoğlu Matematik Eğitimi

BİLİM SEL YÖNTEM BASAMAKLARI 1

İletişim Yayınları SERTİFİKA NO Κρατύλος

Bilimsel Araştırma Yöntemleri AHMET SALİH ŞİMŞEK (DR)

GÖRÜŞME GÖRÜŞME GÖRÜŞME. Sanat vs Bilim? Görüşme Yapma Becerileri. Hangi Amaçlar için Kullanılır? (mülakat-interview)

SINIF ÖĞRETMENLİĞİ SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETİM PROGRAMI ÖMER MURAT PAMUK REHBER ÖĞRETMEN REHBER ÖĞRETMEN

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Matematik Ve Felsefe

Liderlik nedir ki? Dünya lideri, eğitim lideri, İzci lideri, Toplum lideri... Liderlik taraftar edinebilme sanatıdır John C.

A Tüm S ler P dir. Tümel olumlu. E Hiçbir S, P değildir. Tümel olumsuz. I Bazı S ler P dir. Tikel olumlu. O Bazı S ler P değildir.

ŞİRKETLERDE RAPORLAMANIN ÖNEMİ NEDİR? RAPORLAMA PLANI NASIL OLMALIDIR?

Limit Oyunları. Ufuk Sevim 10 Ekim 2012

Hashtag ile ilgili bilmeniz gereken herşey Ne zaman hashtag yapmalıyım, nasıl hashtag oluşturmalıyım? HASHTAG KULLANIM REHBERİ

Transkript:

DOĞRULUK Şimdi, geçen bölümün sonunda ortaya çıkan bazı problemlere cevap vermeye çalışacağız ve çeşitli ifadelerimizin doğruluk ile nasıl bir ilişki içerisinde olduğunu göreceğiz. Bununla birlikte önce, bu alana dikkatini yönelten dil araştırmacıları için uygun olacak şekilde, d o ğ r u l u k fikrinin kendisini inceleyeceğiz. DOĞRULUĞUN ŞARTLARI Doğruluğun her zaman çok önemli ve işe yarar bir şey olduğu düşünülür. Olayların ve şeylerin ne zaman doğru olduğunu bilmenin bizim için ne kadar faydalı olduğu yeterince açıktır. "Bilginin" öneminden ve insanların "kesinlik" isteğinden söz ettiğimiz zaman hep aynı noktayı dile getiririz. Bazı insanlar doğruluk ve bilgiyi sırf doğruluk ve bilgi adına, diğer bir kısım insanlar da bilginin güç olduğuna inandıklarından dolayı, haklı olarak, getireceği avantajlar için onu isterler. Fakat birçok insanın, aynı anlamı ifade eden daha birçok kelimenin yanında "doğruluk", "bilgi" ve "kesinlik" kelimelerinin kullanımlarının yeteri düzeyde bilincinde olup olmadığı şüphelidir. Eğer olaylar ve şeyler düşündüğümüz kadar önemliyseler, o takdirde onların neler olduklarını ve nasıl elde edileceklerini bilmek öncelikli öneme sahip bir konudur. Şimdi biz onların, daha çok tıpkı kayıp bir top veya kayıp bir şemsiyeyi bulabilmemizde olduğu gibi, bir tür ruhsal ya da zihinsel araştırma ile bulabileceğimiz "şeyler" olduklarını ifade eden yüzeysel görüşü bir kenara atmak için yeterince bilgi sahibiyiz. Biz daha ziyade şu soruyu cevaplamaya çalışacağız: Bir şeyin "doğru" olduğunu veya herhangi birisinin "bildiğini" veyahut da bir şeyden "emin olduğunu" söylemek ne anlama gelmektedir? Ne "doğru", "bilme" veya "emin olma" olarak gösterilebilir? Dikkatimizi şimdilik "doğru" kelimesine yöneltelim. Hemen hemen bütün kullanımlarında doğru kelimesi, ya yargılara ya da inançlara uygulanır. Biz sadece bir başkası tarafından bulunulan yargıya işaret ederek "doğrudur" veyahut da "doğrudur ki..." deriz. Bazen, "Hıristiyanlık doğrudur" veya "İzafiyet teorisi doğrudur" dediğimizde olduğu gibi, yerlerine "Hıristiyanlık" kelimesini ve "izafiyet teorisi" deyimini kullandığımız p ek ç o k inanca g ö ndermede b u lu nuruz. İnançlar eğer dile getirileceklerse, ifadeler şeklinde dile getirilmelidirler. Böylece biz, doğruluğun ifadelerle ilgili bir şey olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Dil araştırmasının paha biçilemez önemi az çok burada kendisini gösterir. Çünkü "doğru olma" ifadelerin bir özelliği ise, farklı ifade çeşitleri hakkında ve onların bu özelliği ne zaman kazandığını nasıl söyleyeceğimiz hakkında da açıkçası bir hayli şey bilmemiz gerekmektedir... BK _ BĐLGĐ NOTU ( Bilgi Savlarının Doğrulanması konusu için ) 1

Bir ifadenin doğru olup olmadığını eksiksiz bir şekilde söyleyebilmem için, zorunlu olarak önce şu üç şeyi yerine getirmeliyim: 1) İfadenin ne anlama geldiğini bilmek. 2) Onu doğrulamanın doğru yolunu bilmek. 3) Ona inanmak için iyi bir delile sahip olmak. Bu üç şart karşılanmadıkça, ifadenin doğru olduğunu söylemek gülünç olacaktır. Eğer "Dünyanın yuvarlak olduğu doğrudur" deyip de "Bu ifadenin ne anlama geldiğini bilmiyorum" ya da "Birinin bu ifadeyi nasıl doğrulayabileceğini bilmiyorum" veyahut da "Bu ifade için iyi bir delilim yok" eklemesinde bulunursam, bu eklemelerden herhangi birisi benim asıl ifademi saçma kılacaktır. Bu yüzden bir şeyin doğru olduğunu söylemek, bu üç şartın hepsinin olması gerektiğini göstermektedir. Aynı çözümlemeler, "biliyorum ki..." ve "eminim ki..." ibarelerine uygulanabilir. Fakat burada küçük bir istisna vardır: Doğruluğun üçüncü şartı "eminim ki..."ye uygulanmayabilir de. Birisinin "Nazlı yarışı kazanacak ama bunun için iyi bir delilim yok" demesinde olduğu gibi, çok fazla saçmalığa düşmeden "Eminim ki dünya yuvarlaktır fakat böyle düşünmek için iyi bir delilim yok" diyebilirim. Fakat bu bile oldukça tuhaftır. Bu istisnanın dışında, doğruluğun şartları bilgi ve kesinliğin şartlarıyla aynıdır. Bu çözümlemeleri tekrarlayarak boşa vakit harcamayacağım. Bu üç şartı mantıksal önem sırasına göre ortaya koydum. Açıkçası, bir ifadenin doğruluğu için kanıt toplamadan önce o ifadenin anlamını ve doğrulama metodunu bulmak zorundayız. Aksi takdirde ne için kanıt topladığımızı veya ne şekilde kanıt toplamaya koyulacağımızı bilemezdik. Dil araştırmacısı olarak, hemen hemen tamamen bu ilk iki şartla ilgileneceğiz. Geçen bölümde ifadeleri sınıflandırmaya ve onların doğrulama metotlarını belirlemeye o kadar çok fazla zaman ayırmamızın sebebi buydu. Çünkü bilfiil kanıt toplama işi tamamen farklı bir konudur. Böyle bir iş, olağan veya bilimsel bir gözlem konusudur. Nitekim "Dünya yuvarlaktır" ifadesini ele alacak olursak, herkesin bunun anlamını ve uygun doğrulama metodunu bildiğini anlamak bizim işimizdir; ancak bilfiil gözlemler yapmak ve somut deliller bulmak ise bilim adamlarının işidir. Bu üç şartın hepsi de asıl olduğu için hiçbiri bir diğerinden daha önemsiz değildir. Tarihsel bir gerçek olarak şuna işaret edebiliriz ki, ilk iki şart yerine getirildiğinde üçüncü şartı yerine getirmek büyük ölçüde zor bir çalışma ve sabır gerektiren bir araştırma meselesi olur. Bu durum, çeşitli alanlarda doğruyu bulmadaki ilerleyişimiz karşılaştırılarak gösterilebilir. Yaygın olarak ve de haklı olarak insanın bilimsel BK _ BĐLGĐ NOTU ( Bilgi Savlarının Doğrulanması konusu için ) 2

bilgisinin ahlâk, politika ve din alanlarındaki bilgisine baskın geldiği söylenir. Bunun nedeni, bilim adamlarının ortaya koyduğu ifade türünün anlamı ve doğrulamasında uzlaşmış olmamız ve çok uzun bir süreden beri de uzlaşmakta oluşumuzdur. Çünkü bu ifadelerin anlamları bilimsel hipotezlerdeki kullanımlarıyla açıklığa kavuşturulmaktadır. Bir kısmı çözümleme gerektirecek ölçüde muğlak olsa da, bunların çoğuyla alakalı olarak hiçbir mantıksal problem doğmaz. Sonuç olarak, onların doğruluğunun ispatlanmasıyla ilgisinin olduğunu bildiğimiz gerçek gözlemler yapma işinin üzerine dikkatle eğilebiliriz. Uygun doğrulama metodunu bildiğimiz için kanıt toplayabiliriz; çünkü istediğimiz kanıt türünü bilmekteyiz. Daha önce son bölümden de anladığımız gibi, böyle bir durum ahlâk, politika veya dinde söz konusu değildir. Genellikle zihin karışıklığına yol açmak için araya sokuşturulmuş diğer birçok ifade çeşidiyle birlikte ahlâk, politika ve dinle ilgili ifadeler, doğrulaması kuşkulu olan değer ifadeleri veya metafiziksel ifadelerdir. Sadece birkaç insan bu tür ifadelerin anlamı ve doğrulama metodunda zihnî açıklığa sahiptir; diğer birçok insan ise bir ifade çeşidini bir diğerinden dahi ayırt edemez. Öyleyse bu konularda doğru olan şey hakkında çok fazla uzlaşmaya varmamış olmamız o kadar da hayret edilecek bir durum değildir; çünkü ilk iki şart -ifadelerin ne anlama geldiği ve onlar adına neyin delil olarak kabul edileceği- konusunda bir uzlaşmaya varmadık. Çok sayıda insanın bilime ve bilim adamlarına, ahlâkçılar, felsefeciler, politikacılar ve din adamlarından daha fazla güven duymasının sebebi budur. Bilim adamları sonuçlar ortaya koyarlar, diğerleri ise bunu yapamazlar. Şimdi farklı ifade çeşitlerini bir kez daha gözden geçirelim ve ne durumda olduğumuzu bir görelim: l. Emir kipleri ve tutum ifadeleri. 2. Ampirik ifadeler. 3. Analitik ifadeler. 4. Değer ifadeleri. 5. Metafiziksel ifadeler. BK _ BĐLGĐ NOTU ( Bilgi Savlarının Doğrulanması konusu için ) 3

Bu ifade çeşitlerinden ilk üçünün doğruluk açısından hiçbir problem teşkil etmediklerini hemen fark edebiliriz. 1. Emir kipleri ve Tutum İfadeleri: Bu tür ifadeler asla doğruyu ifade etmek için kullanılmazlar. Bunlar, basit olarak, hiçbir zaman "doğru"dur veya "yanlış"tır denebilecek ifade türleri değildir. 2. Ampirik ifadeler: Bunların ne anlama geldiklerini ve nasıl doğrulanacaklarını -yani duyu tecrübemizle doğrulanacaklarını- oldukça iyi bildiğimiz için, bu ifadeler doğruluğun ilk iki şartını zaten karşılamaktadır. Ne tür duyu tecrübesinin, çeşitli ampirik ifadelerin doğruluğunun belirlenmesiyle ilişkili olduğu konusunda da hemfikirizdir (bkz. bir önceki bölüm, kısım B). Nitekim kimi tecrübeler, yağmurun yağıp yağmadığının belirlenmesi veya doğrulanmasıyla ilgilidir; kimi diğer tecrübeler dünyanın yuvarlak olup olmadığının doğrulanması ile ilgilidir vb. Bunların doğru veya yanlış olduğunu göstermek için sadece kanıt toplamamız gerekir. 3. Analitik ifadeler: Ne anlama geldiklerini ve nasıl kullanıldıklarını bildiğimiz için; ve yine -mantık veya dil kurallarına göre doğruysalar mantıksal çıkarımda bulunarak, yanlış iseler kendi kendileriyle çelişik olduklarını göstererek-d o ğ r u lama metotlarını bild iğimiz için an alitik ifadeler d e doğruluğun ilk iki şartını karşılamaktadır. Biz tümdengelimin nasıl yapılacağını bilmiyor olsak bile böyle bir tümdengelimde hangi kuralların kullanılacağını biliriz. Nitekim "32 + 99 = 131" gibi bir analitik ifadeyi ele aldığımızda, tamsayıların toplanmasını düzenleyen kuralları kullanmamız gerektiğini; "Enik yavru bir köpektir" ifadesini ele aldığımızda güvenilir bir sözlükte verilen kelimelerin anlamlarını kullanmamız gerektiğini; "Bir üçgenin iç açılarının toplamı 180 derecedir" ifadesi söz konusu olduğunda öklit aksiyomları ve tanımlarını ve bu ifadenin bu aksiyomlar ve tanımlardan zorunlu olarak çıkarıldığı mantık kurallarını kullanmamız gerektiğini biliriz. Fakat değer ifadeleri ve metafiziksel ifadelerle ilgili olarak önemli problemler vardır ve bu bölümde biz doğruluğun şartlarına göndermede bulunarak onların statülerini açıklığa kavuşturma yönünde biraz mesafe kat etmeye çalışacağız. Listemizdeki ilk üç ifade çeşidiyle son iki ifade çeşidi arasındaki bu farklılığın, doğruyu bulmamızı ve bilgideki ilerleyişi nasıl etkilemiş olduğu dikkate değerdir. Genellikle bilgimizi "tarih", "kimya", "psikoloji", "matematik" ve "dil" gibi çeşitli başlıklar altında sınıflandırırız. Bu bilgi dallarının yararlı sonuçlar göstermesi ve ortaya koymasının nedeni, bunların kısmen ampirik ve analitik ifadeler kullanmasından, dolayısıyla da doğruluğun şartlarının karşılanabilmiş olmasındandır. "Tarih", "dil" ve çeşitli "bilim" dallarının hepsi zamanlarını, ampirik olguları, yani insanların geçmişte yapıp ettikleri hakkındaki, değişik diller hakkındaki, doğal dünya hakkındaki olguları anlatma veya açıklama ile geçirirler. Salt matematik, bize bir gerçeklikler dizisinden bir diğerine yararlı çıkarımlarda bulunma imkânını veren kompleks bir analitik ifadeler sistemi vasıtasıyla geliştirilir. BK _ BĐLGĐ NOTU ( Bilgi Savlarının Doğrulanması konusu için ) 4

Fakat daha önce de değindiğimiz gibi, kimi "bilgi dalları" (veya bilgi olduğu düşünülen dallar) aynı şekilde başarı göstermiş gibi görünmemektedir. Şüphesiz psikoloji gibi hala emekleme aşamasında olan bir takım bilim dallan vardır; ancak bu, söz konusu bilim dallarının kendi statülerini kurmada henüz yeterince başarı gösterememiş olmaları sebebiyledir. Nitekim kendilerine psikolog adını veren kişilerin yazılarında doğrusu her türden ifadeyi; olgu ifadelerini, analitik ifadeleri, değer ifadelerini, hatta metafiziksel ifadeleri ve emir kiplerini dahi görmekteyiz. Bununla beraber, psikolojinin görevinin olguları açıklayan kanunlar ortaya koymak olduğu en saygın psikologlarca kabul edilecektir. Diğer bir deyişle psikoloji, insan zihnine ve onun nasıl çalıştığına dair daha fazla bilgi sahibi olmamıza yardım edecek ve diğer her hangi bir bilim gibi başarılı ön tahminlerde bulunabilecek bir bilimdir (veya böyle bir bilim olmalıdır). Sanırım hepimiz en azından psikolojiden ne beklediğimizi biliyoruz. Eğer psikoloji, olması gerektiği şekilde henüz bir başarı gösteremiyorsa bu, anlam veya doğrulamayla ilgili her hangi bir mantıksal güçlükten dolayı değil, belki de daha çok, psikologların henüz bize çokça bilgi verebilecek derecede yeterli kanıt toplayamamış olmaları sebebiyledir. Değer ifadeleri ve metafiziksel ifadeler ile uğraşan "bilgi dalları", bizi çok daha fazla kaygılandırmaktadır. Bu alanlarda gözle görülür tam bir ilerlemenin kaydedilemediği açıkça ortadadır. Büyük bilgeler ve filozoflar, azizler ve keşişler, kahramanlar ve ahlâkçılar zaman zaman ortaya çıkmışlar ve ne yapmamız gerektiği, Tanrının neye benzediği, görünür dünyanın sınırlarının ötesinde neyin olduğu vb. konusunda bize doğruyu anlatmaya çalışmışlardır. Sözü geçen grupların bir hayli hararetli takipçileri olsa da, bir bütün olarak insanlık, doğruya daha bir yakınlaşmış gibi görünmüyor. Zaten sözü geçen bu gruplarda hiçbir uyumlu gelişme olmamıştır. Diğer "bilgi dalları"nın aksine bu alanda herkesin açıkça doğru olduğunu düşündüğü hiçbir ifade öne sürülmemiştir. Bu rahatsız edici ilerleme eksikliğini gördüğümüz bu "bilgi dallan" için kullanılan kelimeler, genellikle "etik" ve "metafizik"tir. Etik, genelde değer, özellikle de ahlâki değer hakkındaki düşüncelerimize ve tartışmalarımıza göndermede bulunmak üzere kullanılan bir kelimedir. Hangi eylemlerin doğru olduğu, hangi çeşit insanların ve toplumların iyi olduğu ve çevremizdekilerle olan ilişkilerimizde nasıl davranmamız gerektiğine dair soruların tamamı "etiksel" sorulardır. "Metafizik", genellikle doğa üstü veya bir şekilde doğrudan gözlemlenebilir doğal dünyadan ayrı olduğu sanılan doğruları araştırmamıza göndermede bulunmak için kullanılan bir kelimedir. Her iki kelime de "bilgi dalları nı veya araştırma alanlarını gösterir. Bununla birlikte, amaçlarımız açısından etik adı verilen gizemli bir "bilgi dalı" ile değil, değer ifadeleriyle; metafizik adı verilen diğer bir "bilgi dalı" ile değil de, metafiziksel ifadelerle ilgileneceğiz. Söz konusu bu BK _ BĐLGĐ NOTU ( Bilgi Savlarının Doğrulanması konusu için ) 5

iki ifade çeşidi de geçen bölümde zaten yeterli ölçüde tanımlanmıştı. Herkesin ahlâki ve metafiziksel görüşleri vardır ve herkes değer ifadelerinde ve metafiziksel ifadelerde bulunur. Ahlâki, politik veya dini meselelerle ilgili düşüncelerimizin neredeyse tamamı bu türden ifadelerle anlatılır ve bunlar tam da en kuvvetli bir şekilde içimizde hissettiğimiz ve öğrenmeyi en çok istediğimiz şeyler hakkındaki düşüncelerdir. Maalesef bunlar, daha önce de gördüğümüz gibi, anlam ve doğrulama konusunda en fazla güçlüğün ortaya çıktığı ifadelerdir. "Bir Tanrı var mıdır?", "On Emre itaat etmeli miyiz?", "Komünizm doktrinleri doğru mudur?" ve "Savaşmak her zaman ahlaken doğru mudur?" gibi soruların hepsi, cevaplan bizim için hayati derecede önemli olan sorulardır. Sık sık belirttiğimiz gibi, bu tür meselelerde "doğruya ulaşma yı çok isteriz. Daha önce söylediğim gibi (ve çoğu insanın bu esas noktayı hiç kavrayamamış görünmesinden dolayı tekrar tekrar söyleyeceğim), bu ifadelerle ilgili olarak içine düştüğümüz güçlükler, onların doğruluğun ilk iki şartını karşılamamış olmalarından doğmaktadır. Durum böyle olduğundan bir sonraki hedefimiz, bu iki şartın yapısını çok daha ayrıntılı bir şekilde incelemek -diğer ifadelerin ele alınışında bize oldukça yardımcı olan anlam ve doğrulamanın yapısına daha yakından bakmak- olacaktır. KAYNAK: John WILSON, DĐL, ANLAM ve DOĞRULUK,Ankara Okulu Yay.2002. (s.:87-92) BK _ BĐLGĐ NOTU ( Bilgi Savlarının Doğrulanması konusu için ) 6